Bülten TEMMUZ İmtiyaz Sahibi Sunar Mısır Ent. Tes. San. ve Tic. A.Ş adına Hüseyin Nuri Çomu Yolgeçen Mh. Turhan Cemal Beriker Blv. No: 565 Seyhan / Adana SUNAR Yem de kimlik yeniledik...2 Sunar ın bilişim altyapısı yeni yazılımlarla güçleniyor...3 Un var, şeker var, yağ var artık Usta da Sunar dan...4-5 Ramazan sofralarında tatlı lezzetler...6-7-8 Sunar dan dünya mutfaklarına...8-9 Yazı İşleri Müdürü (Sorumlu) Hakan Günal Yolgeçen Mh. Turhan Cemal Beriker Blv. No: 565 Seyhan / Adana Yönetim Yeri Yolgeçen Mh. Turhan Cemal Beriker Blv. No: 565 Seyhan / Adana Tel: (322) 441 01 65 (pbx) Faks: (322) 441 02 50 Yapım Me Medya İletişim Danışmanlık Tel: (322) 458 88 54 Fax: (322) 458 38 66 Turhan Cemal Beriker Bulvarı Gizerler İş Merkezi Kat: 5 D: 11 Seyhan/Adana www.refleksgazetesi.com Yazı İşleri Mevlüt Nacar, Aliye Şenel, Emrah Demircioğlu, Onur Ünlü, Selman Sertkaya, Şehnaz Kaygusuz Baskı ve Cilt Ulusoy Ofset Sakarya Mah. Turhan Cemal Beriker Blv. 29 Sok. No:1 Seyhan / ADANA Tel: 0322 432 22 32 Yayın Türü: Yaygın süreli Baskı Tarihi: Temmuz 2012 Kardeşler in bütün pastalarında Sunar ın ürünleri kullanılıyor...10-11 Cari açığa çözüm ayçiçeğinde...12-13 Sunar dünya fuarlarında kalitesiyle adından söz ettirdi...14-15 Sunar dan haberler...16-17 Sunar ın güçlü desteği Kızılay a can veriyor...18-19 Basında Sunar...20-21
>>BAŞYAZI Üreten ülkenin insanı mutlu olur Çukurova da mısır üretiminin öncüsü olan Sunar, ayçiçeği tarımını Orta ve Doğu Anadolu da geliştirmek için projeler uyguluyor. Bu projeyi çok önemsiyoruz. Zira biliyoruz ki üreten Türkiye nin insanı mutlu olacak. Hüseyin Nuri Çomu Sunar Grup Yönetim Kurulu Üyesi Yatırım yapmak bisiklete binmek gibidir. Sürekli pedal çevrilmesini gerektirir. İş dünyasında sürekli gayretin yanı sıra bir diğer etken de takım olabilmektir. Sunar Grup, iyi bir takım olduğunu çok farklı alanlarda elde ettiği başarılarla gösteriyor. Grup bünyesinde insan kaynağından teknolojiye, Ar-Ge den markalaşmaya her alanda yatırımlarımızı sürdürüyoruz. Bu çalışmalarımız bizlere daha mutlu müşteri daha mutlu tedarikçi olarak geri dönüyor. Bu çerçevede ihracatçı birliklerinden meslek odalarına, tüketici derneklerinden bakanlıklara birçok kurumdan aldığımız ödüller de motive kaynağımız oluyor. Son bir ay içerisinde aralarında Ekonomi Bakanımız Sayın Zafer Çağlayan ve Maliye Bakanımız Sayın Mehmet Şimşek in de hazır bulunduğu törenlerde ödüllendirilmenin onurunu yaşadık. Dünyanın gelişmiş şirketleri, üretim proses takibinden müşteri ilişkilerine yaşanan süreci teknoloji destekli programlarla yönetiyor. Daha verimli üretim ve tüketici memnuniyeti sağlayan sistem olarak değerlendirilen Kurumsal Kaynak Planlaması (ERP) artık Sunar Grup ta da kullanılıyor. Müşteri İlişkileri Yönetimi (CRM) yazılımıyla birlikte bilişim altyapımızı güçlendirirken sektörümüzde bu anlamda öncü de olduk. Çukurova da mısır üretiminin öncüsü olan Sunar, ayçiçeği tarımını Orta ve Doğu Anadolu da geliştirmek için projeler uyguluyor. Bu projeyi çok önemsiyoruz. Zira biliyoruz ki üreten Türkiye nin insanı mutlu olacak. Bu yöndeki çabalarımızın merkezine Muş u aldık. Anadolu nun kapısı niteliğindeki sevimli şehrimiz Muş, ne yazık ki sosyo-ekonomik gelişmişlik sıralamasında son sırada yer alıyor. 81 ilin en sonuncusu Muş ta yapacağımız yatırımın çok anlamlı olduğunu düşünüyor ve buradaki çalışmalarımızı aynı zamanda sosyal sorumluluğumuz olarak değerlendiriyoruz. Alım garantisi verme taahhüdümüzü ve yapacaklarımızı anlattığımız toplantılarda Muşlu çiftçilerimizin sevinçli yüz ifadeleri gerçekten görülmeye değerdi. Ekimden hasada çiftçimizle birlikte yürüyeceğimiz yolda şölen gibi geçecek hasadı bekliyoruz. Bir taraftan yağlı tohum üreterek ithal ettiğimiz ürünü üretirken diğer taraftan bu ürünü gerçekten kalkınmaya çok ihtiyacı olan bir şehrimizde ortaya çıkarmak en büyük mutluluk kaynağımız olacak. Ayrıca ayçiçeği projemizin cari açığın çözümüne katkısını da çok önemsiyoruz. Bir Ramazan ayına daha erişmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Ramazan, güzelliklere, berekete ve Yüce Allah ın rızasına ulaşabilme ayıdır. İnananlar için paylaşımın, sevginin, beraberliğin, nefsi terbiye etme erdeminin yaşandığı bu ayın hayırlara vesile olmasını diliyoruz. Bu çerçevede bültenimizde Ramazan ayının olmazsa olmazları arasında yer alan tatlılara yer ayırdık. Hem Ramazan ayı boyunca hem de Ramazan Bayramı nda ağızları tatlandıracak tatlı tariflerinin; Sunar Ailesi ne yeni katılan Ustaların Ustası Sefa Usta nın verdiği püf noktası bilgileriyle ilginizi çekeceğini umuyoruz. Ramazan ayınızın bereketli olmasını dilerken yaklaşan Ramazan Bayramı nızı şimdiden kutluyorum. Sevgi ve saygılarımla.
Sunar Yem de kimlik yeniledik SUNAR GRUP bünyesindeki şirketlerden Sunar Yem, marka kimlik stratejilerinde önemli adımlar attı. Kurumsal kimliğini profesyonelce yenileyen Sunar Yem, artık yeni logosu, ambalaj tasarımı ve diğer kurumsal görselleriyle yoluna devam ediyor. Sunar Yem yeni ambalajları MARKA NEDİR? Bir şey le ilgili, o şey algılandığında (görüldüğünde, tadıldığında, dokunulduğunda, koklandığında, hissedildiğinde ) aklımıza hücum eden kavramlar bütünüdür. Sunar Yem üretimlerinde kullanılan hammaddenin grup şirketlerinden tedarik edilmesinin sağladığı standart kalite sayesinde hayvan sağlığını koruyan, ideal verim sağlayan yemler üretiyor. Hayvanların verimini arttırırken sağlıklarına da dikkat eden Sunar Yem, yeni logosuyla dinamizmini, kadrosunun yenilikçi yapısını, ürünlerinin kalitesinden gelen sağlığı ve verimliliği, aynı zamanda Sunar Grup un gücünü simgeliyor. Sunar Yem in kurumsal kimlik yenileme çalışmaları kapsamında, marka vaadini anlatan, sürdürülebilir ve rakiplerinden kolay ayrışabilir bir görsel kimlik standardı oluşturuldu. Marka için pazar, anlamlı parçalara bölündü ve parçalar arasından hedefleme yapıldı, hedeflenilen kitlenin ihtiyaçlarına göre konumlandırma belirlendi. Tüm bunlar için kapsamlı bir şekilde pazar, rakipler, müşterilerin özellikleri ve beklentileri, sektörün Türkiye ve dünyadaki durumu gibi konular detaylarıyla anlaşıldı. Uzun ve yoğun emek gerektiren kurumsal kimlik yenileme çalışmalarıyla ortaya çıkarılan yeni Sunar Yem logo ve görsel kimlik standardı, ilk günden itibaren sektörde büyük ilgi gördü. SUNAR BÜLTEN >>2 Hazırlayan: Selman Sertkaya Emrah Demircioğlu
Sunar ın bilişim altyapısı yeni yazılımlarla güçleniyor Sunar Grup, Kurumsal Kaynak Planlaması (ERP) sistemini kurup Dynmic Axapta yazılımını bünyesine katarken, Müşteri İlişkileri Yönetimi (CRM) yazılımlarıyla da satış ekibinin gücünü arttırdı Hazırlayan: Onur Ünlü Ticaret şartlarının gelişen teknoloji ile değiştiği günümüzde firmaların verimliliği, üretim proses takibi ve müşteri ilişkileri çok daha önemli bir hale geldi. Sunar Grup da üretiminin her noktasını izleyebilmek, departmanlar arası koordinasyonu sağlamak ve üretim verimliliğini en üst noktaya ulaştırabilmek amacıyla üretim mantığını ERP (Kurumsal Kaynak Planlaması) sistemi ile yönetilebilir bir yapıya getirdi. Sunar Grup, bu yapının yönetimi için, dünyanın en büyük yazılım firması olan Microsoft un Dynamic Axapta yazılımını kurdu. Bu yeni yapı ile büyüyen şirketler için büyük sorun oluşturan, birbiri ile ilişki halinde bulunan farklı departmanların uyumlu bir şekilde çalışamaması, bu durumun oluşturduğu kopukluk ve süreçlerde yaşanan aksaklıların doğurduğu iş ve verim kaybının önüne geçildi. Üretim sürecinden, depo organizasyonuna ve ürünün teslimine kadar uzanan süreç birbiri ile entegre hale getirildi. MÜŞTERİ İÇİN CRM Sunar Grup, müşterilerle ilişkilerin her iki taraf için daha verimli ve hızlı gerçekleşmesi amacıyla da CRM (Müşteri İlişkileri Yönetimi) yazılımını kullanmaya başladı. Bunda, üretim aşamasının veriminin artmasının yanı sıra yapılan yatırımlarla üretim kapasitesinin artmasının, var olan müşterilerin çoğalmasını gerekli kıldığı gerçeği göz önüne alındı. Saha çalışmaları ve pazarlama aktiviteleri ile ulaşılan yeni müşteriler ve potansiyel müşteri portföyünün takibinin zorluğu da CRM yazılımını gerekli hale getirmiştir. Şu bir gerçek ki, CRM yazılımı kullanmayan firmalardaki satış personelinin elinde bulunan potansiyel müşteri portföyünün sadece kişi odaklı kalması, olası fırsatların değerlendirilememesine, satış personelinin işten çıkması durumunda firmanın bu portföye hiç ulaşamamasına, dönemsel olarak çalışılmış firmalarla irtibatın tamamen kopup yeni ticari bağlantı kurulamamasına neden olabiliyor. Oysa CRM yazılımları sayesinde satış personelleri ellerindeki tüm portföyün tek bir çatı altında toplanarak kurumsal müşteri hafızası oluşması, müşteri ve potansiyel müşterilerle sürekli irtibatta kalınabilmesi sağlanıyor. SEKTÖRE YİNE ÖNCÜ OLDUK Sunar Grup, müşteri ilişkilerinde çağın gereksinimlerini gözeterek Dynamic CRM altyapısını bünyesinde kurdu. Sunar Grup, müşterileri ve potansiyel müşterileri, tedarikçileri ve ticari ilişki kurulan diğer tüm firmaları CRM sistemi altında toplayarak bu konuda da Türkiye de sektörünün öncülerinden biri olmuştur. SUNAR BÜLTEN >>3
>> Röportaj Un var, şeker var, yağ var artık Usta da Sunar dan Türkiye de pasta denilince ilk akla gelen isimler arasında bulunan, dünyada da çok saygın bir yere sahip, Aydın Üniversitesi nde dersler veren Ustaların Ustası Sefa Usta Sunar Grup Ailesi nde. Sunar Grup un Demonstrasyon Şefi olarak göreve başlayan Sefa Sabırlı, pasta yaparken kendini başka hiçbir alanda olmadığı kadar özgür hissettiğini söylüyor. Sefa Sabırlı, yaptığı enfes pastalarla efsane bir isim. Pasta yaparken kendi tarzını ortaya koyan, el emeği ve lezzetin yanı sıra pastaya kişilik katan bir usta. Sefa Usta kendini hem usta-çırak ilişkisiyle yetiştirmiş, hem de özellikle yurt dışı deneyimleri sırasında önemli eğitimler almış. Şimdi yılların birikimi, yetenek ve emeğiyle mesleğini en iyi şekilde icra ediyor. Bu arada Türk yemek kültürünü dünyaya tanıtmayı da kendini misyon edinmiş. Gittiği her yerde Türk mutfağının tanıtımına katkıda bulunuyor. Verdiği eğitimlerle, birikimini yeni kuşaklara aktaran, meslektaşlarıyla paylaşan Sefa Usta, Sunar Bülten in sorularını yanıtlarken hem kendi mesleki kariyerini özetledi, hem yaptığı işle ilgili bazı sırlar verdi, hem de önerilerde bulundu. EL YATKINLIĞIM ANNEMDEN Biraz kendinizden bahseder misiniz? Nerede, nasıl bir ailede dünyaya geldiniz? Yapı itibari ile duygusal araştırmacı, gezmeyi seven, yenilikçi biriyim. 1964 Aksaray Ağaçören doğumluyum. Sekiz çocuklu bir ailenin ferdiyim. Kardeşlerim arasında anneyle en uzun vakit geçiren çocuk bendim. İlçede tüm özel gün yemeklerini annem yapardı. Ben de onunla beraber mutfakta saatler geçirirdim. El yatkınlığımı sanırım annemden almışım. Hani hem erkek hem kız evlat derler ya, ben de annem için öyleydim sanırım. Bunun dışında evliyim ve iki çocuk babasıyım. Eşim de benimle aynı mesleği yapıyor. -Aşçı olmaya nasıl karar verdiniz? Ortaokul yıllarında arkadaşlarımın bu işi yaptığını gördüm, ben ortaokula giderken yaşıtlarım, yani 12-13 yaşındaki çocuklar pastanelerde imalathanelerde çıraklık yapmaya başlamışlardı. Bana çok ilginç, çok farklı bir dünyaymış gibi gelirdi o ortam. Ki gerçekten de öyleydi. İzinli olduğum günlerde onlara yardıma giderdim. Okul bittiğinde bu mesleği yapmaya karar verdim. İstanbul da bu mesleğe başladım. 32 yıldır severek mesleğimi yapmaktayım. İnsan sevemediği mesleği bir ömür yapamaz. Ben pasta yaparken kendimi başka hiçbir alanda hissedemediğim kadar özgür hissediyorum. SUNAR BÜLTEN >>4 Röportaj: Şehnaz Kaygusuz Aliye Şenel AR-GE EĞİTİMLERİ ALDIM -Nasıl eğitimlerden geçtiniz? Ortaokul bitince bir meslek edinmem gerektiği kanaatine varıldı. Diğer 3 ağabeyim İstanbul da terzilik yapıyorlardı. Onların yanına işi öğrenmeye geldim ama baktım ki terziliği beceremiyorum. Daha da önemlisi mutlu değilim. Bir karar verdim ve o zamanlar Sezginler Gıda çatısı altındaki Kapris Pastaneleri nde çırak olarak çalışmaya başladım. 15 günlük çırakken bir gün fırından sıcak bir tepsiyi çıkarmak istedim. Usta da çok yakın bir mesafede çalışıyordu. Tepsiyi çekmeye çalışırken tepsi bileklerimde kaldı, çok canım yandı ama ustam kızmasın diye tepsiyi bırakmadım. Sonradan 3 üncü dereceden yanık Sunar Grup Demonstrasyon Şefi Sefa Sabırlı olduğu ortaya çıktı. Patronlarım bu özverime hayran kaldılar ve hemen altıma bir çırak alarak beni ödüllendirdiler. 6 ay içerisinde de usta oldum. Böylelikle sırasıyla çıraklık, kalfalık ve ustalık yaparak kendimi geliştirdim. Ayrıca ustalık ve eğiticilik belgesi ve yurt dışında Ar-Ge ürün geliştirme eğitimleri aldım. -Pasta konusunda uzmanlaşıp isim olmanız nasıl oldu? Pastacılık hayatımda, benim için iki dönüm noktası vardı. Birincisi; yanılmıyorsam 1982 yılında oldu. Kapris Pastaneleri nde 52 kişilik bir ekiptik. Bir gün patron gelip Nişantaşı ndaki şubede halka açık imalat yapılacağını söyledi. Kimseden ses çıkmadı, ben kabul ettim. O dö-
nemler, şimdiki gibi alışveriş merkezleri yoktu. Vali Konağı Caddesi üzerindeki şubede halka açık imalat yapan usta olarak uzunca bir zaman geçirdim. Bu benim için çok önemli bir tecrübeydi. Çünkü pastacılığın en önemli unsurlarından biri olan şov unsurunu ve halkla sağlıklı ilişkiler kurabilmeyi bu süre zarfında öğrendim. İnsanlar nasıl pasta yaptığımı izlesinler diye fırının kapağını açar tepsinin içine ufak bir parça tereyağı atardım. İnsanlar o kokuyu alınca kuyruk uzar, giderdi. 32 yıllık meslek hayatımın bir diğer dönüm noktası 1985-1986 yıllarında askerden döndükten sonra Döhler gibi Avrupa firmalarıyla çalışmamla başladı. O dönemde Avrupa daki tüm pastacılık trendlerini Türkiye ye taşıyabilmek için elimden geleni yaptım. Yurtdışında firmaların vermiş olduğu ürün geliştirme eğitimleri, fuar ve seminerlere katıldım. Bu bilgi ve birikimlerimi Türkiye deki seminer fuar ve imalatlarda meslektaşlarıma aktardım. MALZEME KALİTESİ ÇOK ÖNEMLİ -Pasta yapmanın sırları nedir? Pastacılıkta hayal gücü, görüntü, bilgi, birikim ve tabii ki tat ve koku alma yeteneği çok iyi olmalı. Ayrıca bir pastacının güzel sanatlara yatkınlığı olmalıdır ki süsleme ve dekorasyon yapabilsin. Araştırmacı olmak da önemli. -Pastacılıkta malzemenin önemi nedir? İyi bir pasta yapmak için malzemelerin kaliteli ve taze olması ürünlerin birbirleriyle uyumu çok önemlidir. Tatlı ve tuzlu, fark edilmeyecek kadar az miktarların dışında bir araya gelmemelidir. Kivi ve çikolata yakışmaz. Ancak vişne, böğürtlen, frambuaz gibi meyvelerle bitter çikolata her zaman yakışır. -Türk yemek kültürünü dünyaya yaymayı misyon edinmişsiniz... Evet, çok ülkeye gitme fırsatım oldu. Bu ülkelerde pastacılığı tanıma ve okullarda yapılan çalışmaları görme şansını yakaladım. Türkiye ile kıyaslama yaptığımda ÖNCE EĞİTİM VERİLMELİ Yeni pastacı işletmeleriyle kadınlar açısından iş kapısı açıldı. Fakat çalışanlara eğitim verilmeden açılan çok yer var. Bu da maddi ve manevi kayıplara sebep oluyor. bizim daha farklı olduğumuzu gördüm. Türk yemek ve pasta kültürünü gitmiş olduğum ülkelerde tanıtmaya çalıştım. Yurtdışında bizim tat ve lezzetimizin ilgi gördüğünü ve bizim de o ülkelerde pastacılıkla var olabileceğimizin kanaatine vardım. AVRUPA YLA YARIŞIYORUZ -Türk pastalarını dünya ile kıyasladığınızda durum nedir? 10-15 yıl öncesine kadar çok gerideydik. Şu anda geldiğimiz noktaya baktığımda dünyada sayılı ülkeler arasında olduğumuzu görüyorum. Çok çeşitli, lezzetli ürünler yapabilmekteyiz. Son yirmi yıldır Avrupa yla yarışıyoruz. Teknoloji ve lezzet olarak iyi durumdayız. Avrupa ya göre tek eksiğimiz pastacılık okullarımızın olmayışı. -Türkiye'de çeşitli kurslar ve seminerler verdiğinizi biliyoruz. Bu nasıl başladı? 1987 yılında Avrupa da pastacılık ve aşçılık kurslarına gitme fırsatım oldu. Neden Türkiye de de bu tarz kurs ve eğitimlerin olmasın diye düşündüm. Meslek liseleri, üniversiteler ve özel eğitimlerle iş yeri açmak isteyenlere eğitim vermeye başladım. Bunu İstanbul ve İstanbul dışındaki illere de yaymaya çalıştım. Türkiye genelinde Milli Eğitim Bakanlığı gıda ağırlama öğretmenlerine de eğitim vermeye başladım. -Size göre hangi pasta hangi özel gün içindir? Çok katlı pastalar nişan ve düğünler içindir. Düğün pastalarının genelde dışı düğün konseptine ve sadeliğe uygun olarak beyaz, içi ise çikolatalı olmalıdır. Meyveli pastalar uzun süre beklemeye müsait değildir. Meyveler bir süre sonra suyunu bırakır ve pasta dağılır. Bu nedenle düğün pastasının içinde çikolata ile birlikte fıstık kullanılması uygun olur. Aslında şu anda son trend düğünde pasta kesme töreninde içi strafor köpüklü dışı ise gerçeğiyle ayırt edilemeyecek şekilde şeker hamuru ile kaplanmış maket pasta kullanmak. Bu hem pasta maliyetini düşürür hem de kesim töreni sırasında pastanın zarar görmemesini ve konuklara daha sağlıklı servis edilebilmesini sağlar. Kalpli pastalar ise sevgililer günü içindir. PASTACILIK MODA GİBİDİR -Büyük otellere hizmet verirken iş biraz butik halden çıkıyor. Yine de şef çok sayıda müşteriye de özel hizmet sunabilir mi? Evet sunabilir. Devamlı ve özel müşteriye hizmet vermek zorundadır. -Dünya pastacılık trendlerini izliyor musunuz? Bu yılın pasta trendleri neler? Yakından İzliyorum. Pastacılık moda gibi devamlı değişir, takip edilmesi gerekir. Çikolata dekorlu, saçaklı, desenli, hafif ve kaplama hamurlu görselliği ön planda olan pastalar son dönemde önde gidiyor. -Sizce bir şefi eşsiz ve başarılı yapan şey nedir iyi bir şef nasıl olmalıdır? Bir şefi ayıran, kişiliği ve özel mönüsüdür. Ayrıca kendine has bir yemek kültürüne sahip olan bir şef için branş fark etmez. Diğer alanlarda da başarılı olabilir. İyi bir şef, ekibini iyi yöneten hak ve adaleti bilen disiplinli ve yenilikçi olmalı. BENİM FAVORİM: ELODİ -Siz çok pasta yer misiniz? Sizin en favori pastanız hangisi? Pastaları geliştirmek için, kalite kontrol için fazla olmamak koşulu ile tadım yaparım. En çok sevdiğim, elodi adını verdiğimiz 3 renkli olan bitter, sütlü ve beyaz fildişi vanilyalı pastadır. Şu anda bildiğim kadarıyla sadece Hilton Conrad da servis ediliyor. Bana da Hilton da bir Fransız şef öğretmişti. Bıkmadan hem hazırlayabileceğim hem de yiyebileceğim bir pastadır. -Bir pastacı açmanın püf noktaları neler? İyi bir butik pastane nasıl olmalı? Butik veya normal yer açmak için yeri iyi olmalı. Müşteri potansiyeli olan yere açılmalı. Bu konu iyi araştırılmalı. ÖĞRENCİLERİM ADIMA SAYFA AÇMIŞ Sadece Türkiye de değil dünya üzerinde çok farklı yerlerde çok sayıda öğrencim oldu. Sosyal medya kullansaydım, her soruya cevap vererek ya da tariflerine katkıda bulunarak kimseyi üzmeden bunu başarabilir miydim bilmiyorum. Bu nedenle kullanmıyorum. Ama bazen adıma açılmış hesaplarla karşılaşıyorum. Hatta bazı hesapları öğrencilerim benden edindikleri bilgileri paylaşmak için açıyorlar. Ama önümüzdeki dönemde aktif olarak kullanmayı planlıyorum. SUNAR BÜLTEN >>5
>>Kapak Konusu Ramazan sofralarında tatlı lezzetler Manevi duyguların doruğa çıktığı, dayanışmanın en güzel örneklerinin sergilendiği, her yıl bereketini de yanında getiren Ramazan ayı, İslam alemini yine kucakladı. Dergimizde, sofralarımızın vazgeçilmez tatlılarının tariflerini paylaşmak istedik. Afiyet olsun SUNAR BÜLTEN >>6 İslamiyet in belki de en güzel yanlarından biri, inananlara her yıl Ramazan ayı gibi güzel bir ayı yaşatması. Ramazan Hazırlayan: ayı, daha gelmeden evlere heyecan gelir. Sa- Selman Sertkaya Şehnaz Kaygusuz hurda ve iftarda yapılacak yemekler ve bunlar için gereken malzemeler, yoksullara yapılacak yardımlar, kimlerin hangi gün iftara davet edileceği, teravih namazlarının hangi camide kılınacağı gibi konular evlerin ana gündem konusu olur. Asıl büyük heyecan ise ilk gün yaşanır. İlk sahurda genellikle güçlükle yataktan kalkılır, ilk oruç Aman yanlışlıkla su içmeyeyim kaygısıyla tutulur, ilk iftarda kulaklar ezanda, eller duaya hazır beklenir. Camiden gelen Allahü ekber sesi, her zamankinden daha bir anlamlıdır, çünkü o gün bu ses sadece namaza çağırmaz insanları. Aynı ses bu kez, güzel bir ibadetin gereği kontrol altına alınan nefsin, ihtiyacı giderecek kadar serbest kaldığını söyler milyonlarca insana. İlk gün yaşanan heyecan, bir ay boyunca sürer İslam dünyasında. Bir ay boyunca Ramazan sohbetleri yapılır evlerde, tasavvuf müziği dinlenir kimi zaman belediyelerin kimi zaman televizyon kanallarının etkinliklerinde. Herkes eski Ramazanları özler, herkes çocukken ilk tuttuğu orucu anlatır, herkesin bir oruç olduğunu unutup su içme hatırası vardır, onu paylaşır. Bir ay boyunca tadına doyulmadan devam eden Ramazan heyecanı, üç gün süren bayramla taçlanır. Ramazan evlerde böyle geçerken, toplum için de bir anlamı olan ibadetlerden biri olarak dünyaya örnek olur. İslam toplumlarında zaten güçlü olan yardımlaşma duygusu, Ramazan da en yoğun haline gelir. Kimi zengindir çadır kurup binlerce kişiye iftar verir, kimi mahallelere erzak götürür çuvallar dolusu, kiminin imkanı azdır birkaç yardım paketi hazırlar gücü yettiğince yoksullar için, kimi onu da yapamaz ama evinde ağırlar yoksul bir aileyi. Milyonlarca çocuk sorar Anne o paketler nereye gidiyor diye, milyonlarca anne Bizim gibi imkanı olmayanlara yardım ediyoruz diye yanıt verir. Minicik yürekler, yardımın ne olduğunu, paylaşmanın ne olduğunu o an en güzel haliyle, en güzel örneğiyle öğrenirler. Varlıklılar, yoksulların haline bir kez daha tanık olur, bir kez daha hatırlar. Zaten ibadetin şekli gereği bütün gün aç kalarak yoksulların durumunu anlarken, o iftar yemeklerinde, yardım paketlerinin dağıtımında biraz daha yakından görür yardımlaşmanın ne kadar önemli olduğunu. Böylesine güzellikleri olan Ramazan ayının kuşkusuz en önemli sembollerinden biri de iftar sofralarıdır. İlk lokmaların dualarla yenilmeye başladığı iftar sofralarında pide gibi, hurma gibi bazı geleneksel Ramazan lezzetleri bulunur. Çorbasıyla, yemeğiyle, pilavıyla, salatasıyla, oruç ibadetinin son noktasının konulduğu Ramazan sofralarının belki de en keyifli unsuru ise tatlılar olur. Hele hele Anadolu mutfağı, Ramazan ayı için onlarca çeşit tatlı şansı sunar lezzet düşkünlerine. Biz de bu sayımızda sizlere Ramazan sofralarına renk katacak tatlıları sunalım, evlerde tatlı yensin, tatlı konuşulsun istedik. Türk mutfağının en güzel tatlı örneklerinden birkaçına, sayfalarımızda yer verdik. Afiyet olsun Profesyonel yapımlarda Sunar Profesyonel Mısır Nişastası iyi bir performans sağlayacaktır. Güllaç - (6 kişilik) Özellikle Ramazan sofralarında kendine yer bulan Güllaç la, tatlı keyfi yaşamak isteyenlere Malzemeler: 4 yaprak güllaç, 3/4 lt süt, 8 çorba kaşığı toz şeker, 75 gr dövülmüş ceviz içi. Hazırlanışı: Bir tencereye, sütü ve şekeri koyunuz. Orta ateşte karıştırarak, şekerin tamamen erimesini sağlayınız. Sütün çok kaynar olmaması için şeker eridikten hemen sonra sütü ateşten alınız. Kenarları, 8-10 cm yüksekliğinde bir servis tabağına, 1 güllaç yaprağını kırarak koyunuz, biraz süt döküp ıslatınız. İkinci yaprağı da aynı biçimde koyup ıslatınız. Dövülmüş cevizi serpiniz ve kalan iki güllaç yaprağını da aynı şekilde yerleştirip, kalan sütü de üzerine dökünüz. Soğuduktan sonra frambuazla servis edebilirsiniz. Sefa Usta dan güllacın püf noktaları: Ceviz ve gülsuyu güllacın olmazsa olmazıdır. Güllaç yaprakları kaliteli ve taze olmalıdır. Güllaç yaprakları sıcak süte batırılmalıdır. Süt ılık olursa güllaç sertleşir.
Profesyonel yapımlarda Sunar Profesyonel Sun-1 Un, Şerbet ve Ayçiçek Yağı nı kullanmanız üründe istenilen sonucu almanızı sağlayacaktır. Saray lokması (6-8 kişilik) Türkiye nin çoğu bölgesinde lokma geleneksel tatlılarımız arasında başı çeker. Malzemeler: 2 su bardağı un, ¾ su bardağı zeytinyağı, 1 çorba kaşığı kuru maya, 1 tatlı kaşığı toz şeker, 1 su bardağı ılık su, 1 adet yumurta, ½ çay kaşığı tuz. Kızartma için malzeme: Yeterli miktarda zeytinyağı Şerbet için malzeme: 2 su bardağı su, 1 tatlı kaşığı limon suyu. Hazırlanışı: Önce şerbeti hazırlayınız. Bir tencerede, şeker, su ve limon suyunu kaynatınız, koyulaşınca ateşten alınız ve soğumaya bırakınız. Geniş bir kabın içine unu eleyip tuzu ekledikten sonra karıştırıp ortasını açınız. 1/2 su bardağı ılık su içinde, şeker ve kuru mayayı karıştırıp eritiniz ve kaptaki unun önüne dökünüz. Kenardaki undan alarak üstünü örtünüz ve bir süre bekletiniz. Aynı kaba kalan ılık su, zeytinyağı ve yumurtayı katarak yumuşak bir hamur elde edinceye kadar yoğurunuz. Üstünü bezle örterek, ılık bir yerde yaklaşık 45-50 dk tutunuz, kabarmasını bekleyiniz. Bir kızartma tenceresine, zeytinyağını dökünüz ve yağı kızdırınız. Kaptaki artık kabarmış olan hamurdan avucunuzu doldurarak kadar alınız ve sıkınız. Baş ve işaret parmaklarınızın arasından fışkıran hamuru ıslak bir tatlı kaşığıyla kopararak, lokmayı kızgın yağa atınız ve bu işlemi hamur tükeninceye dek sürdürdünüz. Yağda kızaran lokmalar sertleşince, delikli kepçe ile karıştırarak pembeleşinceye kadar kızartınız ve çıkarıp sıcak sıcak, daha önce hazırlamış olduğunuz ve soğumuş şerbetin içine atınız. Şerbeti içine çekip dibe çöken lokmaları servis tabağına alınız, üzerine tarçın serpiniz, sade ya da kaymakla servis ediniz. Sefa Usta dan lokmanın püf noktaları: Hamur iyi mayalanıp ılık yağda şekillendirilmelidir. Lokma dökerken yağ sıcak olursa lokmaların şekli düzgün olmaz. Lokma şurubu için 1 su bardağı su 2 su bardağı şeker ölçüsünde şerbet hazırlanır. Lokmanın şerbeti dökülürken lokmanın sıcak şerbetin soğuk olması gerekir. Profesyonel yapımlarda Sunar Profesyonel Ayçiçek Yağı nı kullanmanız son ürünün performansını arttıracaktır. İrmik helvası (6 kişilik) Öteden beri, Tatlı yiyelim, tatlı konuşalım denir ya, şimdi de sultan ziyafetleri kadar sıradan ev sofralarının da demirbaşlarından biri olan irmik helvasının tarifini verebiliriz. Malzemeler: 275 gr irmik, 275 gr toz şeker, 1/2 lt su, 60 gr tereyağı, 25 gr beyaz katılmış badem. Hazırlanışı: Küçük bir tencerede, orta ateşte, şeker suda eriyinceye dek ateşte tutarak şerbeti hazırlayınız. Orta boy bir tencerede, tereyağında bademleri 5 dk kavurduktan sonra irmiği ekleyiniz. Tahta bir kaşıkla, karıştırmaya ara vermeden, 25-30 dk daha kavurma işlemini sürdürünüz. Şerbetini katınız ve orta ateşte, şerbetini çekinceye dek pişiriniz. Ateşten alınız, bir süre dinlendikten sonra yine tahta kaşıkla karıştırınız ve ılık servis ediniz. Sefa Usta dan irmik helvasının püf noktası: İrmik iyi kavrulmalıdır. Helvaya konulacak olan şekerin 1/3 ü helva ocaktan alınırken ilave edilmelidir ki irmikler tane tane ve parlak görünsün. Profesyonel yapımlarda Sunar Profesyonel Sun-1 Un, Şerbet ve Pasta ürünlerini kullanmanız son ürünün performansını arttıracaktır. Şekerpare (6 kişilik) Ramazan ayının vazgeçilmez tatlılarından olan şekerpare, fındık veya fıstık süslemeleriyle lezzete lezzet katıyor. Malzemeler: 1 kg Sun-1 Un, 500 gr Sunar Pasta yağı, 30 gr Kabartma tozu, 100 gr İrmik, 300 gr Pudra şekeri Şerbeti için: 1,5 kg Sunar Şerbet, 500 gr su Hazırlanışı: Un havuz şeklinde açılır ortasına bütün malzemeler eklenir. Un hariç havuzun ortasındaki malzemeler el ile karıştırılır. Daha sonra malzemeler un ile birlikte yoğrulur. Elde edilen hamur 10 dk kadar dinlendirilir. Dinlendirilen hamura şekil verilip tepsiye dizilir. Şekerparelerin üzerine yumurta sarısı sürülerek şekerparelerin ortasına birer adet Antep fıstığı batırılır. 160-170ºC fırında 30 dakika pişirilir. Şerbeti için Sunar Şerbet ve su kaynatılır. Fırından Çıkmış Sıcak Şekerparelerin üzerine sıcak şerbet dökülür. Sefa Usta dan Püf Noktası: Şekerpare hamurunun aşırı yoğrulmaması gerekir. Aksi halde hamur yağlanma yapar ve şerbeti çekmez. Ayrıca hamur sıcak ortamda bekletilmemelidir. SUNAR BÜLTEN >>7
Profesyonel yapımlarda Sunar Profesyonel Şerbet ve Baklavalık Margarini kullanmanız son ürünün performansını arttıracaktır. Profesyonel yapımlarda Sunar Profesyonel Şerbet ve Ayçiçek Yağı nı kullanmanız son ürünün performansını arttıracaktır. Sakızlı muhallebili tel kadayıf (6-8 kişilik) Ninelerimizin muhallebili kadayıfını bugün çok az yerde bulabilirsiniz. Oysa, artık unutulmaya başlayan bu tatlıyı evinizde kolaylıkla deneyebilirsiniz: Malzemeler: Kadayıf için: 350 gr tel kadayıf, 60 gr tereyağı 50 gr antepfıstığı. Sakızlı muhallebi için: 2 küçük parça damla sakızı, 3/4 lt süt, 75 gr un, 2 çorba kaşığı toz şeker. Şerbet için: 350 gr toz şeker, 3 su bardağı su, 1 çay kaşığı limon suyu. Hazırlanışı: (Muhallebi ve şerbeti önceden hazırlayınız.) Bir tencereye süt, sakız, un ve toz şekeri koyunuz, karıştırarak koyulaşıncaya kadar orta ateşte pişiriniz. Ateşten aldıktan sonra, 10 dk mikser ile karıştırınız. Kadayıf ve şerbeti hazırlayınız. Bir tepsiye, kadayıfın yarısını yayınız ve elinizle bastırınız. Muhallebiyi kadayıfın üzerine dökünüz, kalan kadayıfı da ekleyerek hafifçe bastırınız. Ardından, 200 derecede ısıtılmış fırında 45 dk pişiriniz. Fırından çıkarınca üzerine şerbeti soğuk olarak dökünüz. Kıyılmış antep fıstığını serperek soğuk servis ediniz. Sefa Usta dan muhallebinin püf noktası: Malzemeler orantılı olmalıdır. Muhallebi iyi kaynatılmalı yoksa sulanma yapar ve çabuk bozulur. Portakallı yoğurt tatlısı (6 kişilik) Yoğut tatlısı revaniye göre çok hafiftir, çünkü daha az yumurta ve şeker ister. Peki rendelenmiş portakal kabuklu bir yoğurtlu tatlısı tarifine ne dersiniz? Üzerine de bir tutam taze kaymakla pek güzel gider doğrusu: Malzemeler: 3 adet yumurta, 175 gr toz şeker, 225 gr un, 250 gr yoğurt, 1 çay kaşığı kabartma tozu, ½ çay kaşığı karbonat, 1 adet portakal,1 adet limon. Şerbet için: ½ lt su, 250 gr toz şeker, 1 tatlı kaşığı limon suyu, 1 portakalın suyu, 1 bütün portakal suyu, 1 bütün portakal kabuğu rendesi. Hazırlanışı: Bir tencereye, suyu, şekeri ve portakal rendesini koyarak kaynamaya bırakınız. 2-3 dk kaynayınca,limon suyunu ekleyiniz ve soğumaya bırakınız. Mikser ile yumurta ve şekeri çırpınız. Yoğurt rendelenmiş portakal ve limon kabuğunu katarak karıştırınız. Unu, kabartma tozu ve karbonatı da ekleyerek 1-2 dk karıştırdıktan sonra, tabanı iyi yağlanmış bir kalıba veya tepsiye dökünüz. 210 derecede fırında 30-35 dk pişiriniz. Fırından çıkınca, 1 bardak portakal suyunu üzerine dökünüz. Şerbetini tamamen emdiğinde ve soğuduğunda, servis tabağı üzerine ters çevirebilirsiniz. Dilerseniz, çevresini portakal dilimleriyle de süsleyebilirsiniz. Sefa Usta dan yoğurt tatlısının püf noktaları: Yoğurt tatlısının fırında iyice pişmesi gerekir. Yoğurt tatlısının şerbeti için 1 lt su 800 gr şeker kullanılabilir. Yoğurt tatlısı sıcak şerbet soğuk olmalıdır. Sunar dan dünya mutfaklarına yeni ürünler 650 yi aşkın çalışan ve 40 yıla varan geçmişiyle Çukurova nın yükselen değeri Sunar Grup, 4 kıtada 60 tan fazla ülkeye kendi markasıyla ihracat yaparken, yeni ürünler çıkarmayı sürdürüyor. Sunar Özlem Profesyonel Tüm pastacılık ürünleri ve börek çeşitleri için özel amaçlı pastalık böreklik buğday unudur. Özellikleri: Yoğurma ve üretim esnasında kolay işlenebilir. Dinlendirme safhasında dirençli karakter gösterir. Pişirme esnasında kenar yapmaz. Yaş pasta keklerinde istenilen homojen yapı ve kabarmayı sağlar. Kuru pastalarda gevreklik ve kolay şekil alma özelliği vardır. Böreğin parlaklığını ve görünümünü uzun süre korur. Uygun şartlar sağlandığında ürün tazeliğini uzun süre korur. Depolama koşulları 18-20 derecedir. Güneş ışığından korunmalı, kokusuz ve serin ortamda saklanmalıdır. Net ağırlık: Kraft ambalaj 25 kg, Polipropilen ambalaj 50 kg Raf ömrü: 6 ay Paletteki adedi: 30 kraft ambalaj SUNAR BÜLTEN >>8 YENİ ÜRÜN Pastalık - Böreklik Un
>>Yeni ürünler Sunar Özlem Profesyonel Sunar Özlem Profesyonel YENİ ÜRÜN Çeşitlik Un Pandispanya, paskalya, milföy hamuru, pastane ürünleri ve tüm unlu mamullerin üretiminde kullanılması için hazırlanmış özel amaçlı buğday unudur. Özellikleri: Yüksek oranda su kaldırması nedeniyle daha fazla ürün elde edilmesini sağlar. Ürünlerde homojen bir gözenek yapısı sağlar. Ürünlerde istenilen doğal bir renk verebilme özelliğinin yanı sıra ürünlerin iyi kabarmasını sağlar. Uygun şartlar sağlandığında ürün tazeliğini uzun süre korur. Standart ürün elde etmeyi sağlar. Depolama koşulları 18-20 derecedir. Güneş ışığından korunmalı, kokusuz ve serin ortamda saklanmalıdır. Net ağırlık: Kraft ambalaj 25 kg, Polipropilen ambalaj 50 kg Raf ömrü: 6 ay Paletteki adedi: 30 kraft ambalaj YENİ ÜRÜN Yufkalık Un Tüm yufka ve milföy hamuru, erişte ve mantı üretiminde kullanılmak için hazırlanmış özel amaçlı buğday unudur. Özellikleri: Yoğurma esnasında kolay işlenebilme özelliği ve homojen bir hamur elde edilmesini sağlar. Yufka açımı esnasında kolay açılma ve yırtılmama özelliklerini sağlar. Yufkaları pişirme esnasında sert kenar ve kabarcık yapmayı engeller. Piştikten sonra su bırakmama özelliğine sahiptir. Sudan geçirme esnasında dağılmayı ve yırtılmayı engeller. Uygun şartlar sağlandığında, ürün tazeliğini uzun süre korur. Standart ürün elde etmeyi sağlar. Depolama koşulları 18-20 derecedir. Güneş ışığından korunmalı, kokusuz ve serin ortamda saklanmalıdır. Net ağırlık: Kraft ambalaj 25kg, Polipropilen ambalaj 50 kg Raf ömrü: 6 ay Paletteki adedi: 30 kraft ambalaj Sunar Özlem Profesyonel Sunar Profesyonel YENİ ÜRÜN Baklavalık - Böreklik Un Tüm baklava çeşitleri üretiminde ve kol böreği yapımında kullanımı için hazırlanmış özel amaçlı baklavalık ve böreklik buğday unudur. Özellikleri: Yoğurma işlemi esnasında homojen bir hamur elde edilmesini sağlar. Yufka açımı esnasında kolay açılma ve yırtılmama özelliklerini sağlar. Yufka açımı esnasında kurumayı ve yapışmayı engeller. Ürünlere parlak renk verebilmesinin yanı sıra ürünlerin iyi kabarmasını sağlar. Yüksek oranda şerbet ve yağ emebilme özelliği gösterir. Şerbet verildikten sonra ürünün kabarıklığını muhafaza eder. Uygun şartlar sağlandığında ürün tazeliğini uzun süre korur. Baklavanın gevrekliğini, parlaklığını ve görünümünü uzun süre korur. Standart ürün elde etmeyi sağlar. Depolama koşulları 18-20 derecedir. Güneş ışığından korunmalı, kokusuz ve serin ortamda saklanmalıdır. Net ağırlık: Kraft ambalaj 25 kg, Polipropilen ambalaj 50 kg Raf ömrü: 6 ay Paletteki adedi: 30 kraft ambalaj Hazırlayan: Selman Sertkaya YENİ ÜRÜN Dondurma, dondurma sosu ve kaplamasında, toppinglerde, bisküvi ve kraker yüzeyi parlatılmasında kullanılan yüksek stabiliteli lorik bazlı bir üründür. Özellikleri: Bitkisel yağlardan üretilmiştir. Sunar Profesyonel S-40, gıda sanayi kullanımı için Susuz Yağ sınıfında üretilen bir üründür. Kokusuz ve nötr tadı sayesinde tüketicilerin beğenisini kazanır. Bitmiş ürün rengi parlaktır. Üretim tarihinden itibaren 12 ay tazeliğini korur. Depolama koşulları 18-20 derecedir. Kokusuz ve serin ortamlar yeterlidir. Ambalaj şekli: 18 lt teneke Net ağırlık: 16,38 kg Raf ömrü: 12 ay Paletteki adedi: 45 teneke S-40 Bitkisel Susuz Yağ SUNAR BÜLTEN >>9
>>RÖPORTAJ Kardeşler lezzetinin sırrı Sunar Profesyonel de gizli Unlu mamuller sektörünün Türkiye de en çok çeşitle hizmet veren temsilcilerinden biri olan Kardeşler, Sunar ın pastacılık ürünlerinin tamamını kullanıyor. Kardeşler Unlu Mamuller in sahibi Ali Koçaklı, Sunar ın sıvı yağ, margarin, un ve şerbetiyle, müşterilerine sundukları ürünlere lezzet kattığını söylüyor. AAdana deyince akla nasıl şalgam, Adana Kebabı, Taşköprü, Büyüksaat, Küçüksaat ve baraj gölü gibi kelimeler geliyorsa, Kardeşler de öylesine Adana yla özdeşleşmiş bir marka. Sabah kahvaltı yapmak ya da öğlen bir şeyler atıştırmak için, iş çıkışı evlerimize pasta götürmek ya da arkadaşlarımızla buluşup keyifli saatler geçirmek için tercih ettiğimiz bir yer oldu Kardeşler. Geçmişte sadece üretimden satış yaparken, kafe formatına geçerek Adana nın sosyal hayatına büyük bir katkı sağlayan Kardeşler, hijyene verdiği önem, ekonomik fiyatları, lezzetli ürünleri ve Türkiye de örneğine rastlanmayacak kadar çok çeşidiyle giderek büyüyor. Her geçen gün daha fazla Adanalının tercihi olan Kardeşler Unlu Mamuller, ürünlerin lezzetini ustalarının becerisi ve çalışanlarının özeninin yanı sıra Sunar ın kaliteli ürünlerine borçlu. Kardeşler Unlu Mamuller, Sunar ın pastacılık margarinlerinin tamamını, ayçiçeği yağını, ununu, tatlıda ise şerbetini kullanıyor. Kardeşler Unlu Mamuller Sahibi Ali Koçaklı, Sunar ın kendini kanıtladığını, her zaman yanlarında olduğunu belirtiyor. Ali Koçaklı, kendileri gibi kafe formatlı bir gıda firması için hijyen, lezzet ve kalitenin oldukça önemli olduğunu bunun yanında maliyeti de önemsemeleri gerektiğini belirterek, tüm bu kriterler göz önünde bulundurulduğunda oldukça memnun olduklarını vurguluyor. Kardeşler in Reşatbey şubesinde görüştüğümüz Ali Koçaklı, bizlere sektöre giriş öyküsünü, çalışma prensiplerini ve yakın uzak gelecekteki hedeflerini paylaştı. Mesleğini çok seven Koçaklı nın tek rahatsızlığı, merdiven altı işletmelerin bir yandan halka sağlıksız ürünler yedirirken diğer yandan sektörde haksız rekabete yol açmaları. Kardeşler Unlu Mamulleri nasıl kuruldu? Kardeşler in kökeni, benim doğum tarihim olan 1973 te faaliyete geçen Kardeşler Pasta Börek Salonu na dayanıyor. Ben 1986 da eğitimimi yarım bırakıp, asıl kurucumuz olan ağabeyim Kubbettin Koçaklı yla birlikte çalışmaya başladım. 1992 de Kardeşler Unlu Mamulleri olarak şirketleşme kararı aldıktan sonra işletmeyi ben 1997 de devraldım. Bir süre sonra şubeleşmeye karar verdik. Şubeleştik ama hala hedeflerimizin altındayız. SUNAR BÜLTEN >>10 ÇALIŞANLARA EĞİTİM Personelimize haftada 2 gün pazarlama ve imalat ile ilgili eğitim veriliyor. Ustamız hangi fuara gittiyse, imalattakilere yeni ürünler ile ilgili bilgi veriyor. DÜNYAYI GEZMEK BANA FEYİZ VERDİ Adana nın unlu mamuller sektörüne yeni bir soluk getirdiniz. Başarınızın sırrı nedir? Gezmeyi sevdiğim için birçok kez yurtdışına çıktım. Gezilerimde, Avrupa da unlu mamul sektörünün çok geliştiğini gördüm. Her sokağın başında shop şeklinde küçük kafeler vardı. Onlardan feyiz aldım. Ama belki de en önemlisi, mesleğimi çok seviyorum. 1984-88 yılları arası imalatta çalıştım, bu işin her kademesinde bulundum. Ustalık da yaptım, pişirimde de çalıştım, paketlemede de. Muhasebede bile çalıştım. Hatta şoförlük yaptım işim için. Şirket olarak hedeflerimiz çok büyük ama sektördeki dalgalanmalar nedeniyle başka uğraşlara zaman ayırmak zorunda kaldık. Gayrimenkule yöneldik. Bu da biraz bizi yavaşlattı. Bu nedenle de hedeflerimizin çok altındayız. Şu anda Kardeşler in kaç şubesi var? 16 şubemiz var, hepsi bize ait. Umarım 3-4 ay içerisinde franchising vermeye başlayacağız. Çünkü özellikle Adana nın ilçelerinden ve Mersin den oldukça yoğun bir talep var. Ürünleri donmuş şekilde göndereceğiz, dolaplara girecek, kendileri pişirecek ve kendileri satacaklar. Her şubede 2 bayan eleman olacak. Onlara da eğitim vereceğiz. Bu sistemi hayata geçirebilmek için ürün saklama sistemleri ve soğuk hava depoları hazırlattık. Ürünleri taşıdığımız araçları -18 soğuk hava sistemli yaptık. Yeni bir makine siparişi veriyoruz. Ürünleri -40 derecede şoklayıp -18 derecede muhafaza edeceğiz. Sonra il ya da ilçelere göndereceğiz. Şubelerimiz dolaplarına koyacaklar. Hangi ürün lazım olursa pişirecekler, yeni işlenmiş kadar taze sıcak bir şekilde müşterilerine sunacaklar. PERSONEL ARTTI BEREKET KATTI Toplam kaç personelle hizmet veriyorsunuz? Yaklaşık 250 kişiyle çalışıyoruz. Bir de lokanta işletmeciliğimiz var. Kendi şubelerimizin yanı sıra diğer Kardeşler görünen firmalar bizim akrabalarımız. Bizim ilk merkezimiz Atilla Altıkat Köprüsü nün altındaydı. Köprünün altı bereketliydi o dönemde. Orada 20 yılımız geçti. Kendi 16 şubemizin yanı sıra Kardeşler adı altındaki diğer işletmeler bizim akrabalarımız. İlk merkezimiz, köprünün altındaki yerimizde şuan ki 16 şubemizin yaptığı imalat ve satışın tamamını yapıyorduk. Atilla Altıkat ta günde 90 çuval çalışıyorduk, yine 90 çuval çalışıyoruz. Fakat müşterilerin hepsi buraya gelmek zorunda kalıyordu. Biz şubeleşmeye başlayınca müşterinin de hoşuna gitmeye başladı. Hemen he- Röportaj: Şehnaz Kaygusuz Aliye Şenel Fotoğraflar: Selman Sertkaya
>>RÖPORTAJ men her mahallede şubemiz var artık. Çok rahat bir şekilde ulaşabiliyorlar bize. Personel sayımızın artmış olması da bereket kattı bu işe. Unlu mamuller sektörüne kafe kültürünü getirmeniz nasıl oldu? Yurtdışında gördüğüm unlu mamullerin tamamında kafe bölümü vardı. Bizden de müşterilerimiz talep ediyordu. Eskinden ufak bir tezgahımız vardı. Vişne suyu, limonata satardık. İnsanlar ayakta yemek zorunda kalırdı. İşimiz rahatladıkça, personel sayımız ve personelin eğitim seviyesi arttıkça bizim için de bir ihtiyaç haline geldi. Bu nedenle böyle bir çalışmaya girdik. Adana'nın ünlü mimarlarından biri ile görüşüp kafemizi yeniden dekore ettirdik. Ben şunu da belirtmek isterim: Bir simidin, poğaçanın sofraya çıtır çıtır, sıcak gelmesi çok güzel bir şey. Ama inanın bu süreçte ortaya konulan çok ciddi bir emek var. Bu noktada dikkat edilmesi gereken en önemli iki unsur ise; hijyen ve personel. Şubelerimizi az sayıda tutmamızın sebebi bu unsurlardır. Ama müşterilerimize verdiğimiz güveni sarsmadık. Ne hijyende, ne personel konusunda, ne lezzette ne de kalitede, 1973 ten bu yana taviz vermedik. Bunca yıldır çok az şikayetle karşılaştık. 250 elemanın da doğru olması, müşterinin saygı ve sevgisini kazanmamızı sağladı. MAKİNE KAPASİTEMİZ ÇOK YÜKSEK İmalatınızı merkezi olarak mı yapıyorsunuz? Real in yanında Sarıuğurlar Toki nin içerisinde yerimiz var. Toplamda 2 bin metrekarelik 3 bölümden oluşan bir imalathane. Yaş pasta bölümümüz, unlu mamullerin işlendiği bölümümüz ve ekmek bölümümüz var. Üçü de birbirine bağlantılı. Bir de soğuk hava depomuz var. Soğuk sandviç üretimi de yapıyoruz. Yoğun müşteri talebi karşısında şubelerimiz şu anda yetersiz kalıyor. Umarım kısa zamanda büyüteceğiz. Kardeşleri kardeşler yapan şey; standartlarıdır. Bütün şubelerimizde ürünlerimiz aynı lezzettedir. Kurabiye ve galetalarımız el değmeden yüksek kapasiteli makineler tarafından yapılıyor. Şimdiki imalatımızın 2-3 katını gerçekleştirebilecek kapasitedeler. Ama biz bu kapasitelerin ancak yüzde 35 ini kullanıyoruz. Bu imalathanemiz 2 yıldır faaliyette. Her gün ortalama, pasta ve sütlü tatlılar hariç 75 bin parça ürün üretiyoruz. Yani günde 60-70 bin kişiye ürün verebiliyoruz. SUNAR KENDİNİ KANITLADI Sunar ürünlerinden hangilerini kullanıyorsunuz? Sunar Profesyonel bildiğim kadarıyla yaklaşık yalnızca bir buçuk yıldır sektörde olmasına rağmen özellikle bölgede lider konumuna geldi İş ortağı olarak da oldukça verimle çalışıyoruz. Buna karşın çok iyiler. Sunar la aynı dönemde başlayan farklı firmalar da vardı ama onlar bu yolu kat edemediler, durgunluk yaşıyorlar. Sunar bu konuda gayet iyi. Sunar ın pastacılık ürünlerinin tamamını kullanıyoruz. Bir de ayçiçek yağını kullanıyoruz. Tatlıda ise un ve şerbetini kullanıyoruz. Sunar zaten Sunar Profesyonel'den önce sektörde varolan perakendeye yönelik ürünleriyle kendini kanıtlamış bir firma. Müşteri memnuniyeti sayesinde işlerine daha da bereket katıyorlar. Sunar'la başka alanlarda da iş ortaklığı yapabilmek adına bazı projelerimiz mevcut. RAMAZANA ÖZEL Ramazan yaz dönemine denk geldiği için ister istemez satışlarda bir düşüş olacak. Maalesef iftardan sonra da bu düşüşü telafi etme şansımız pek olmuyor. Ramazan'a özel tatlılar üretiyoruz. Baklava hariç birçok tatlıyla Ramazan'da da Adanalıların hizmetinde olacağız. Tatlılarımızın lezzetinde Sunar ürünlerinin katkısı yadsınamaz. Sunar ın profesyonel ürünlerini ne zaman kullanmaya başladınız, avantajları neler? Sunar Profesyonel 1,5 yıldır var ama Sunar yağlarını yaklaşık 12 yıldır kullanıyoruz. Bu ürünlerin tamamı dünya standartlarındaki ürünler. 5-10 yıl öncesine göre yağlar daha çok gelişti. Eskiden tek tip yağ vardı usta onun içeriğini ayarlardı ama şimdi kurabiyenin yağı ayrı, poğaçanın yağı ayrı, artık bu tip ayarlamalar ve ürün geliştirmeleri fabrikaların kendilerine ait Ar-Ge laboratuvarlarında uzmanlar tarafından yapılıyor ve bu sayede çok daha sağlıklı ürünler imal edebiliyoruz. Önceden poğaçalarımızın üzerindeki yumurtalar dökülürdü ama şimdi dökülmüyor. Bu çok iyi bir gelişme. Yağların çeşitlenmesi ustaların çalışma şartlarını kolaylaştırdı ve yaratıcılıklarını kullanmalarına imkan tanıdı. Sunar'ı seçmemizdeki bir diğer önemli neden; fiyat. Sunar, kalitesi ve fiyatıyla bizi tatmin ediyor. Diğer firmalardan yağ aldığımız da oldu ama çok büyük sıkıntı çektik. Tezgahtan ürün bile toplattığımız oldu. Sunar dan çok memnunuz. Sunar'la çalışmaya karar vermemizin en büyük nedenlerinden bir diğeri bu bölgenin firması olması. Ben kişisel görüşlerimden ötürü bölge firmalarının işbirliği içerisinde olmaları ve birbirlerine katkıda bulunmalarının gerekliliğine inanıyorum. USTALARIMIZ SUNAR DAN ÇOK MEMNUN Sunar ı müşteri memnuniyeti açısından nasıl değerlendiriyorsunuz? Ben idari işlerin yoğunluğun ötürü imalat kısmı ile yeteri kadar ilgilenemiyorum ancak ustalarımız oldukça memnunlar. Sunar yetkilileri lojistikten ürünle ilgili sorularımıza kadar her türlü problemimizle ilgileniyorlar. Örneğin; imalatta geliştirilmesi gereken bir durum söz konusu ise Sunar ustaları her zaman yardımcı olmaya hazırlar. Sunar ın ustası Sefa ustadan destek alıyor musunuz? Sefa Usta tüm Türkiye de pastacılık şeflerinin tanıdığı, bildiği örnek aldığı bir usta. Biz de ihtiyaç duyduğumuzda destek alıyoruz. Bizim ustalarımız da sürekli yurtiçi ve yurtdışı fuarlara katılıp Ar-Ge çalışmaları yapıyorlar. Bu anlamda Sefa Usta ile de karşılıklı görüş alışverişinde bulunmaları sayesinde çalışmalarımız daha verimli hale geliyor. Bizim ürün çeşidimiz Türkiye geneline baktığımda hepsinden fazla. Bu kadar çeşidi ben bir arada başka bir yerde görmedim. En son geliştirdiğimiz ürün ise ıslak kurabiyeler. Burada da talebi biz yaratıyoruz. Müşterinin önüne aklına gelmeyecek bir ürün koymak, talep yaratmak gerekir diye düşünüyorum. Sektörde yaşadığınız en büyük sıkıntı nedir? Merdiven altı işler sektördeki en büyük sıkıntımız. Onlardan sıkıntı çekiyoruz. Bu işletmeler hem halk sağlığına zarar veriyor, hem devletin vergi kaybına yol açıyor, hem de haksız rekabet yaratıyor. Çalışanların sigortalarını yatırmak, eğitim harcamaları ister istemez fiyatlarımıza yansıyor. Ama bazı üreticiler, maliyetten kaçmak için merdiven altına yöneliyor. En büyük sıkıntımız bu. Başka bir şikayetimiz yok. SUNAR BÜLTEN >>11
Cari açığa çözüm ayçiçeğinde Orta ve Doğu Anadolu da ayçiçeği ekimini geliştirmek için projeler üreten, sözleşmeli tarım ı gündeme getiren SUNAR GRUP, bu çabasıyla medyanın da ilgisini çekti. SUNAR GRUP Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Nuri Çomu, SKY Türk 360 televizyonunda yayınlanan Toprağın Renkleri programında, ayçiçeği için Muş ta yaptıkları çalışmaları ve bunun cari açığa çözüme sağladığı katkıları kamuoyuyla paylaştı. SUNAR BÜLTEN >>12 Ayçiçeği tarımını Orta ve Doğu Anadolu da geliştirmek için projeler geliştiren SUNAR GRUP, ocak ayında Muş ta gerçekleştirdiği toplantılarda çiftçilere ayçiçeği ekimini tavsiye etmişti. Yapılan toplantılar ve Muş çiftçisine verilen bilgiler sonucunda ayçiçeği ekimine ilgi duyan Muş çiftçisi ile karlı bir zirai faaliyet olan ayçiçek ekimi ile ilgili sözleşmeli tarım modeli uygulanması gündeme gelmişti. Bu konu medyanın da ilgisini çekti ve SKY Türk 360 televizyonu, ilgiyle Toprağın Renkleri programında SUNAR GRUP Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Nuri Çomu yu ağırladı. Programda Nuri Çomu, konuyla ilgili bütün merak edilenleri detaylarıyla anlattı. Çiftçilerin yoğun ilgisi ile karşılaştıklarını söyleyen Hüseyin Nuri Çomu, sözleşmeli tarım gereği Muş çiftçisinin en önemli korkusu olan hasat ettiği ürünün satın alınma garantisi SUNAR GRUP tarafından verilince Muş çiftçisi için ayçiçek ekiminin uygulanabilir bir tarım faaliyeti haline geldiğini belirtti. Çomu, Bu proje kapsamında uygun tohum kullanımını sağlamak amacıyla ve çiftçilerin tereddütlerini gidermek amacıyla, güzide bir tohum firması ile ortak çalışmalar yürütülmüş ve hasatta bedeli tahsil edilmek üzere tohum desteği Muş çiftçilerine sağlanmış oldu. 50 bin dekar arazi üzerinde sözleşmeli tarım gereğince Ayçiçek ekimi Mayıs ayında başladı Hazırlayan: Aliye Şenel Selman Sertkaya ve halen devam ediyor. Muş lu çiftçilerimizle yapacağımız ayçiçek hasadını bir şenlik havasında geçirmeyi planlıyoruz. Ayrıca deneme yapmak isteyen Ağrı Merkez, Ahlat ve Adilcevaz ilçelerindeki üreticiler de alım garantisi verilmek suretiyle desteklendi dedi.
SOSYAL SORUMLULUK BOYUTU Ayçiçek ekim dönemi öncesi Muş çiftçileri ile bir araya geldiklerine değinen Hüseyin Nuri Çomu, ilki 25 Ocak tarihinde Muş- Malazgirt te düzenlenen ayçiçeği üretimi istişare toplantısını, yaklaşık 150 katılımcı ile başarılı bir şekilde gerçekleştirdiklerini vurguladı. Muş lu üreticilerin toplantıya gösterdiği yoğun ilginin kendilerini çok mutlu ettiğinin altını çizen Çomu, şöyle devam etti: Bu nedenle ayçiçek ekim dönemi öncesi Muş Merkez de ve Bulanık ilçesinde de çiftçilerimizle bir araya geldik ve sözleşmeli tarım modelini Muş ta hayata geçirdik. Yaptığımız çalışmaları ticari kaygılardan öte bir sosyal sorumluluk çerçevesinde gerçekleştirdik. Çiftçimizin ihtiyacı olan kaliteli tohumu bedelini hasatta tahsil edilmek üzere teminini sağladık. Düzgün bir ekim için ihtiyaç duyulan ve Muş ta bulunmayan mibzerler, Türkiye nin çeşitli bölgelerinden ilk ekim için Muş a getirtildi. Ayçiçek ekimi esnasında Muş çiftçimize ekim-dikim konusunda ve mibzerlerin kullanımı hakkında, gerekli eğitimi sağlamak amacıyla Trakya bölgesinden ayçiçeği konusunda iyi tecrübelere sahip ziraat mühendisleri bölgeye getirilerek Muş çiftçisine bu konuda da destek sağlandı. Yaklaşık 50 bin dekar arazi üzerinde yetişecek ve hasat edilecek ayçiçeğinin Fotoğraflar: Selman Sertkaya alımı konusunda da Muş çiftçisine garanti verildi. Tüm bu çalışmalar, Muş çiftçisinin tereddütlerini gidermek ve ayçiçeği ekiminin karlı bir zirai faaliyet olduğunu göstermek amacıyla gerçekleştirildi. İTHALATTAN İHRACATA GEÇERİZ Televizyon programındaki açıklamaları sırasında, Türkiye de ayçiçeği üretiminin rantabl şekilde yapılabileceğini belirten Hüseyin Nuri Çomu, ülkemizde halen atıl şekilde kullanılan 5 milyon hektar arazi bulunduğunu vurguladı. Bu arazilerin büyük kısmının Orta Anadolu ve Doğu Anadolu da bulunan Kırşehir, Sivas, Yozgat, Muş, Elazığ, Malatya, Erzurum, Ağrı, Kars, Bitlis, Van ve Erzincan da olduğunu kaydeden Çomu, Bu illerin ekilebilir arazilerinin yüzde 25 inin ayçiçeği ekimi gerçekleştirilmesi durumunda, Türkiye ithalatçı konumundan, ihracatçı konumuna geçecektir. Yıllık yaklaşık 3,5 milyar dolarlık yağlı tohum ve türevlerinin ithalatı, Türkiye nin en büyük ithal kalemlerinden birini oluşturuyor. Günümüz ekonomisinin en önemli problemlerinden biri olan cari açığın çözümüne ayçiçek ekim alanlarının artırımı ile katkıda bulunulacaktır. Ayçiçeğine sürekli artan talep, geniş ekolojilerde yetiştirilebilmesi ve çiftçilerin kazancını artıracak olması SUNAR GRUP u bu alanda çalışma yapmaya yönlendirdi. Ayçiçeği ekiminden hem kamunun, hem çiftçinin, hem de sanayicinin karlı çıkacağına inanıyoruz. Bu amaçla yakın zamanda diğer bölgelerde de ayçiçeği ekimini teşvik eden toplantılarla ilgili aksiyon planlarımızı çiftçilerimizle ve kamuoyu ile paylaşacağız diye konuştu. SUNAR BÜLTEN >>13
>>FUARLAR Sunar dünya fuarlarında kalitesiyle adından söz ettirdi SUNAR GRUP olarak geçtiğimiz dönemde Türkiye nin ve dünyanın değişik yerlerinde önemli sektörel fuarlarda ürünlerimizi tanıttık. Libya dan Lübnan a, İstanbul dan Singapur a kadar değişik ülke ve şehirlerdeki önemli organizasyonlarda, dünyanın önde gelen markalarıyla yan yana yer aldık. SUNAR adına yakışır düzeydeki ve büyük ilgi gören stantlarımızda temsilcilerimiz, sektörün ilgililerine ürünlerini tanıtıp ihracata yönelik bağlantılar kurdu. Hazırlayan: Selman Sertkaya Şehnaz Kaygusuz IBATECH 2012 / İstanbul Fuarlar, SUNAR ın her geçen yıl giderek artan ihracatında daha da yükselmesi için yeni birer adım oldu. Katıldığımız organizasyonlarda yetkililerimiz sadece SUNAR kalitesinin değil Türkiye nin de tanıtımını yaptı. SUNAR ürünlerini gören, dünyanın dört bir yanından fuar katılımcıları ve ziyaretçiler, ülkemizin gıda sanayinde geldiği noktayı bir kez daha görme şansı buldu. Türkiye nin en kapsamlı ve Avrupa nın 3 üncü büyük fırıncılık teknolojileri fuarı olan, Messe Stuttgart Ares Fuarcılık tarafından düzenlenen IBATECH 2012, 12-15 Nisan tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi nde (CNR Expo) Hall 1, Hall 2, Hall 4 de yapıldı. Fuarda, fırıncılıkta son teknolojiler sektörle buluştu. Ekmek ve Unlu FHA 2012 / Singapur Mamul Makinaları Sanayicileri Derneği (EK- MADER) ve Gıda Katkı ve Yardımcı Madde Sanayicileri Derneği (GIDAKAT) katkılarıyla gerçekleşti. Ekmek, pasta, unlu mamuller, dondurma ve çikolata endüstrisinin son yeniliklerinin yer aldığı fuarda, 300 e yakın firma ürün ve hizmetlerini bire bir ziyaretçilere ve diğer katılımcılara tanıtma fırsatı buldu. Fuarda ABD, Almanya, İtalya, Fransa, Yunanistan, Belçika ve İsviçre den 30 un üzerinde yabancı marka yer aldı. SUNAR GRUP yetkilileri de fuarda fırıncılık sektörünün temsilcilerine ürün ve hizmetleri hakkında bilgi verdi. Diğer katılımcılar ve ziyaretçiler SUNAR standına yoğun ilgi gösterdi. Singapur da düzenlenen Gıda, Gıda İşleme Teknolojileri ve Otel Ekipmanları Fuarı (Food, Beverage ant Hotel Equipments Exhibition-FHA) 17 20 Nisan 2012 tarihleri arasında gerçekleşti. Gıda, yiyecek, içecek, otel, restoran ve bar ekipmanları sektörlerinde ürün ve hizmet sunan dünya devi firmalar tanıtım yaptı. SUNAR da bu fuarda 4 gün boyunca ürünlerini tanıttı. Milli katılımını Selten Fuarcılığın üstlendiği FHA Fuarı ndaki 24 m2 lik Sunar standı diğer katılımcılar ve ziyaretçilerin büyük ilgisini çekti. SUNAR yetkilileri, standı ziyaret eden katılımcı ve ziyaretçilere ürünler hakkında detaylı bilgi verdi. SUNAR BÜLTEN >>14
DJAZAGRO 2012 / Cezayir YZB 2012 / İstanbul İstanbul un dünyaya açılan kapılarından biri olan Haliç Kongre Merkezi ndeki Yerel Zincirler Buluşuyor organizasyonu, 25-26 Nisan 2012 tarihlerinde gerçekleşti. İlki 2009 da düzenlenen fuarda yiyecek ve içecek, et ve süt ürünleri, temizlik ve kağıt ürünleri, yazarkasalar, market donanım ve ekipmanları konularında ürün ve hizmet sunan Türk ve yabancı firmalar yer aldı. Fuarda SUNAR GRUP, perakendeci, üretici, tedarikçi ve perakende sektörüne hizmet sunanlar ortak bir platformda bir araya geldi. Sektörün en büyük buluşmalarından biri olan ve Türkiye Perakendeciler Federasyonu tarafından düzenlenen YZB, konferans ve fuar olmak üzere iki bölümden oluştu. Yurt içinden ve yurt dışından konusunda uzman konuşmacıların katıldığı konferansta perakendeciliğin geldiği nokta, perakendecilik uygulamaları, dünyadaki perakendecilik eğilimi, başarılı perakendeciler gibi konular ana gündem maddelerini oluşturdu. Fuar ayağında ise Anadolu nun dört bir yanından gelen üretici, tedarikçi ve perakende sektörüne hizmet sunan firmalar ürünlerini ve hizmetlerini tanıttı. Sektörün büyük heyecanla beklediği ve umulduğu gibi başarılı geçen fuarda SUNAR da ürünleriyle katılımcı ve ziyaretçilerin ilgi odağı oldu. Ortadoğu nun en özel ülkeleri arasında yer alan Lübnan ın başkenti Beyrut ta düzenlenen Horeca-İkram Endüstrisi ve Gıda Fuarı, SUNAR ın geçtiğimiz aylardaki fuar takviminde yer aldı. SUNAR ın kendini dünyaya tanıttığı önemli organizasyonlardan biri olan fuarda, otel, restoran, bar ekipmanları, gıda, yiyecek ve içecek sektörlerinden firmalar ürün ve hizmet tanıttı. SUNAR, 20-23 Mart 2012 tarihlerinde gerçekleşen bu fuarda Türkiye yi gururla temsil etti. Bu yıl 19 uncu kez düzenlenen Horeca yı yaklaşık 16 bin kişi ziyaret etti. Toplam 19 ülkeden 310 katılımcı firma yer aldı. Fuarda görev alan SUNAR ekibi, Lübnan ın Türk ürünleri için gelişime açık bir pazar olduğunu görme fırsatı buldu. Yetkililerimiz, bu ülkede Türkiye ye büyük bir hayranlık duyulduğunu da gözlemledi. Gıda sektörünün dünya çapındaki en önemli buluşma etkinliklerinden biri olan DJAZAGRO, Cezayir de gerçekleşti. Fuarda gıda işleme, ambalaj ve paketleme teknolojileri, pastacılık ve fırıncılık makineleri, ekipman ve ürünleri, bar, restoran ve catering hizmetleri için ekipman ve ürünler, gıda ve içecek ürünleri ve yardımcı malzemeler sektörlerinden dünyanın dört bir yanından firmalar yer aldı. Fuarda 28 ülkeden 400 ün üzerinde katılımcı ürün ve hizmetlerini tanıttı. Toplam 15 bin metrekare alanda gerçekleşen fuarda katılımcıların yüzde 80 inden fazlasını Cezayir dışından gelen firmalar oluşturdu. Etkinlik 15 binden fazla ziyaretçiyi ağırladı. SUNAR GRUP, böylesine kapsamlı bir etkinlik olan DJAZAGRO Fuarı nda hem ürünlerini hem de Türkiye yi gururla tanıttı. SUNAR, fuara damgasını vuran firmalardan biri oldu. HORECA 2012 / Lübnan Tripoli 2012 / Libya Yaşadığı zor dönemi atlatıp modern demokrasiye adım atan, geçmişin yaralarını sarmaya çalışan Libya nın Trablus kentindeki Trablus Uluslararası Genel Ticaret ve Sanayi Ürünleri Fuarı, ülkenin önemli ticaret alanlarından Tripoli International Fair de gerçekleşti. Yılda bir kez düzenlenen bu büyük organizasyonda SUNAR, dünyanın dört bir yanından gelen katılımcı firmaların temsilcileri ve ziyaretçilere ürünlerini bire bir tanıttı. SUNAR ın standı, katılımcı ve ziyaretçilerle dolup taştı. Standımızı ziyaret edenler, yetkililerimizden ürünler hakkında detaylı bilgi aldı. SUNAR BÜLTEN >>15
>>SUNAR DAN HABERLER SUNAR GRUP Adana da ödül yağmuruna tutuldu Hazırlayan: Aliye Şenel / Selman Sertkaya Adana da vergi rekortmenleri, başarılı ihracatçılar ve yüksek tescil yaptıranlar için düzenlenen, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ın katıldığı törende, SUNAR GRUP şirketleri 4 ödül birden aldı. Adana'da vergi rekortmenleri, başarılı ihracatçılar ve yüksek tescil yaptıranları ödüllendirmek üzere Vergi Ganimet Değildir sloganıyla gerçekleştirilen Vergi Rekortmenleri Ödül Töreni ve Yeni Teşvik Sistemi Bilgilendirme Toplantısı, Vergi Dairesi Başkanlığı, Adana Ticaret Odası, Adana Sanayi Odası ve Adana Ticaret Borsası tarafından düzenlendi. Seyhan Oteli ndeki törende Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan da iş dünyasına moral verdi. Törene, Adana Valisi Hüseyin Avni Coş, Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Zihni Aldırmaz, Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Adana Milletvekili Ömer Çelik, Necati Çetinkaya, Fatoş Gürkan Zopçuk, Necdet Ünüvar, MHP Milletvekilleri Ali Halaman ve Seyfettin Yılmaz ile CHP Milletvekili Ümit Özgümüş, Sunar Grup Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Çomu ve Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Çomu nun yanı sıra diğer ödül alan kişi ve kuruluşlar katıldı. SUNAR 4 ÖDÜL BİRDEN ALDI Törende Sunar Mısır ve Elita Gıda, Adana Ticaret Borsası nda 2011 yılında en yüksek tescil işlemi yapılan üyeler; Elita Gıda, İstanbul Sanayi Odası 2010 Türkiye nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu ve Sunar Pazarlama; 2010-Ülkenin ve İlin Kalkınmasına Katkı Sağlayan Başarılı İhracatçıları arasında yer alarak ödülleri topladı. Mucize meyve Japon eriğinde sezonun ilk hasadı NÇS den Türkiye nin tarımsal gıda devi Sunar Grup bünyesindeki NÇS Tarım, mucize meyve ve kalp dostu olarak tanınan Japon eriğinin yeni sezondaki ilk hasadını yapan firma oldu Türkiye nin tarımsal gıda devi SUNAR GRUP bünyesindeki NÇS Tarım, açık alanda Japon eriği ve şeftali hasadı ile geçtiğimiz yıl bir ilke imza atmış, sektöre öncülük etmişti. Sunar Grup, bu yıl da Japon eriği hasadının ikincisine imza attı. Doğu Akdeniz protokolünün katıldığı hasatta, mülki amirlerin ve şirket yönetiminin tadım aktiviteleri ve sohbetleri uzun saatler sürdü. Çukurova nın bereketli topraklarında büyük yatırımlara imza atan SUNAR GRUP, sağlıklı beslenmeyi ilke edinen ve ağzının tadını bilenlerin heyecanla beklediği Japon eriği hasadının ikincisini gerçekleştirdi. SUNAR GRUP bünyesinde faaliyet gösteren NÇS firması, kalp dostu Japon eriğinin hasadını bölgenin önde gelen isimlerinin katılımıyla gerçekleştirdi. Adana Valisi Hüseyin Avni Coş, Osmaniye Valisi Celalettin Cerrah, Adana Emniyet Müdürü Mehmet Avcı ve Seyhan Belediye Başkanı Azim Öztürk, Vali Yardımcısı Mustafa Yüksel Karadağ, Gelirler Bölge Müdürü Serdar Aksoy, Adana İl Müftüsü Arif Gökçe, Ak Parti İl Başkanı Ziyaeddin Yağcı, Sabuncu Tarım Yöneticileri, Sunar Grup Yöneticileri ve çalışanları ile bölgenin birçok mülki ve idari amiri hasada katıldılar. ÖZEL ÇEŞİTLERDE İLK FİRMA 2011 sert çekirdekli üretim sezonunda Türkiye de açık alanda ilk şeftali hasadını gerçekleştiren SUNAR GRUP un bünyesindeki NÇS, açık alanda ürettiği Japon eriğinin özel çeşitlerini pazara sunan ilk kuruluş olmuştu. SUNAR GRUP, NÇS ile sert ve yumuşak çekirdekli meyve üretiminde arz eksikliğini görerek bu sektörde üretime yöneldi. 2010 yılı itibariyle yaklaşık bin dekar arazi üzerinde yeni nesil sert ve yumuşak çekirdekli meyve çeşitlerinde profesyonel üreticilik yapan firma, bu konuda Adana nın önde gelen firmalarından biri haline geldi. SUNAR BÜLTEN >>16
Nuri Çomu YABİTED in ilk ve tek onur üyesi Adana da temelleri atılan ve bitkisel yağ sektörüne yönelik çok önemli çalışmalar yapan Yağ Bilimi ve Teknolojisi Derneği nin (YABİTED) bu yıl ilkini düzenlediği 1 inci Bitkisel Yağ Kongresi nde SUNAR GRUP Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Çomu nun sonsuz desteğine, manevi değeri çok büyük olan bir karşılık verdi. Nuri Çomu, derneğe kuruluşunda büyük katkılar sağlamasının yanı sıra çalışmalara da büyük destek vermesinden dolayı kongrede YABİTED Yönetim Kurulu tarafından onur üyeliğine layık görüldü. Sunar a ihracatta 6 ödül birden Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri nin (OAİB) yeni hizmet binasının açılış töreninde SUNAR GRUP 6 ayrı dalda birincilik ve ikincilik ödülü aldı. Ödülleri Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan verdi. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ın katıldığı Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri nin (OAİB) yeni hizmet binasının açılış töreninde SUNAR GRUP ihracatta 6 ödül birden aldı. SUNAR ın ödüllerini Bakan Çağlayan verdi. Ankara Balgat, Ceyhun Atuf Kansu Caddesi 120 numaradaki yeni binanın açılış töreninde konuşan OAİB Koordinatör Başkanı Ahmet Kahraman Türkiye nin toplam ihracatına olan katkılarının yüzde 8 oranında olduğunu söyledi. Toplam 10,2 milyar dolarlık ihracat rakamlarını daha üst seviyelere taşıma gayreti içinde olduklarını belirten Kahraman, ihracatçılara destek olduğu için Bakan Çağlayan a teşekkür etti. ÜLKE ÜLKE GEZİYORUZ Törende TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi nin ardından söz alan Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan da göreve başladığından bu yana Türkiye nin ihracatını arttırabilmek amacıyla ülke ülke gezdiğini söyledi. Çağlayan Dağda gezen kurt, evdeki aslandan daha güçlüdür benzetmesi yaptı ve şöyle konuştu: Biz bu sayede kriz dönemlerinde bile büyüdük, ihracatımızı arttırdık. Bizim dönemimizdeki ihracat rakamları, Cumhuriyet dönemindeki rakamları çok gerilerde bıraktı. Ama bunu yeterli olarak görmüyoruz. İhracatçı Birlikleri olarak sizlerin belirlediği 2023 yılında 500 milyar dolarlık ihracat hedefini, hükümet olarak milli politika kabul ettik. Bu konuda var gücümüzle yanınızdayız dedi. ŞAMPİYONLARA ÖDÜL Ödül törenine geçildiğinde Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ın sergilediği yüksek performans takdir topladı. OAİB bünyesindeki 8 birlikteki tüm alt sektörleri de içine alacak şekilde organize edilen törende, 2011 yılında en fazla ihracat yapan, bir önceki yıla göre ihracatını değer bazında en fazla arttıran ve 2011 yılında en fazla pazara ihracat yapan firma temsilcileri, ödüllerini Bakan Çağlayan ın elinden aldı. İŞTE SUNAR IN ÖDÜLLERİ OAİB HUBUBAT BİRLİĞİ ÜYELERİNDEN 2011 YILINDA EN FAZLA İHRACAT YAPAN FİRMA KATEGORİ 1.'Sİ SUNAR PAZARLAMA OAİB HUBUBAT BİRLİĞİ ÜYELERİNDEN 2011 YILINDA İHRACATINI DEĞER BAZINDA EN FAZLA ARTIRAN FİRMA KATEGORİ 1.'Sİ SUNAR PAZARLAMA OAİB HUBUBAT BİRLİĞİ ÜYELERİNDEN 2011 YILINDA BİTKİSEL YAĞLAR SEKTÖRÜNDE EN ÇOK İHRACAT YAPAN FİRMA KATEGORİ 1.'Sİ SUNAR PAZARLAMA 2.'Sİ ELİTA GIDA OAİB HUBUBAT BİRLİĞİ ÜYELERİNDEN 2011 YILINDA HEDEF PAZARLARA EN ÇOK İHRACAT YAPAN FİRMA KATEGORİ 2.'Sİ SUNAR PAZARLAMA OAİB HUBUBAT BİRLİĞİ ÜYELERİNDEN 2011 YILINDA 2000-2010 YIL ARALIĞINA KIYASLA YENİ PAZARLARA İHRACAT YAPAN FİRMA KATEGORİ 2.'Sİ ELİTA GIDA Dosteller Çocuk Şenliği Mısır Adamlar la neşelendi Adana Dosteller klasiği olan çocuk şenliğinin bu yıl yapılan etkinliklerine, Niğde nin Ulukışla ve Adana nın Feke ve Aladağ ilçelerinin dağlık köylerinden çoğunluğu yetim ve öksüz olan öğrenciler misafir oldular. Keyifli bir kahvaltının yapıldığı, şenlik kıyafetlerinin giyildiği, çeşitli eğlenceli etkinliklerin yapıldığı, gezilerin düzenlendiği, minik semazenlerin gösteri yaptığı ve diğer birçok etkinliğin gerçekleştirdiği şenlik, SUNAR ın katkılarıyla oldukça keyifli geçti. ADYAR pikniği çok keyifliydi ADYAR ın hazırladığı, Adana Valiliği nin koordinasyonuyla SODES (Sosyal Destek Projeleri) kapsamında gerçekleşen piknik, Çatalan barajında düzenlendi. Yetim ve öksüz çocukları topluma kazandırma projesi kapsamındaki organizasyona çocuklar, yoksul ve muhtaç aileler, gönüllüler, dernek üyeleri ve misafirlerden oluşan yaklaşık 400 kişi katıldı. SUNAR ın üretme heyecanı futbol sahasına da yansıdı SUNAR çalışanları, bu yıl 11 incisi gerçekleşen SUNAR Nuri Çomu Futbol Turnuvası nda futbol sahasında centilmenlik çerçevesinde kıyasıya bir rekabet yaşadı. Turnuvanın şampiyonu, Elitaspor u 1-0 yenen Lokomotif Sunbis (Sunar Margarin) oldu. Sunar Grup İnsan Kaynakları Şefi Ömer Bozkurt, personelin daha verimli çalışabilmesi için sosyal faaliyetlerin öneminin yadsınamaz olduğunu dile getirdi. SUNAR BÜLTEN >>17
Sunar ın güçlü desteği Kızılay a can veriyor Sadece Türkiye de değil dünyanın dört bir yanında insanlara yardım eli uzatan, 144 yılı geride bırakan Kızılay ın çalışmalarına, SUNAR GRUP da çeşitli etkinliklere katkısı ve kan bağışıyla güç kazandırıyor. Çukurova Bölgesi'ni tahıl ambarı haline dönüştüren SUNAR GRUP, sağlıktan spora kadar birçok alanda sosyal sorumluluk projelerine imza atmaya devam ediyor. Grubun destek verdiği en önemli kuruluşlardan biri de Kızılay. SUNAR GRUP, ortaklarından çalışanlarına kadar ailenin bütün üyeleriyle Kızılay yetkililerine her zaman yanlarında olduklarını hatırlatıyor. Kan bağışıyla kurumun stoklarını güçlendiren ve kamuoyuna örnek olan grup, çeşitli Kızılay etkinliklerine de destek çıkıyor. ÖDÜL DE VERİLMİŞTİ Kızılay'a düzenli kan bağışında bulunan SUNAR GRUP, katkılarından dolayı Kızılay Adana İl Müdürü tarafından geçtiğimiz yıl ödüllendirilmişti. Dünya çapında Türkiye nin gücünü ve yardımseverliğini gösteren, yurt içinde de afetlerde mağdurlardan yardım elini çekmeyen Kızılay a SUNAR GRUP tarafından verilen destek artarak sürüyor. SUNAR ın Kızılay a sunduğu çok boyutlu katkı kamuoyunca saygıyla karşılanıyor. Hazırlayan: Selman Sertkaya Hadımköy aşevi İDEALİST DOKTORLAR KURMUŞTU 11 Haziran 1868 de bir grup idealist doktor Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Cemiyeti ni kurdu. Cemiyetin ilk başkanı da Dr. Marko Paşa ydı. Cemiyetin kurulmasındaki fikri dayanak, Solferino Savaşı nda gördüğü yaralıların içler acısı hali üzerine 1864 Cenevre Konvensiyonu ile Kızılhaç teşkilatının kurulmasına ön ayak olan İsviçreli Henry Dunant ın fikirleriyle aynıydı. Kızılay Çayhanesi Kurtuluş Savaşı 78 ÜLKEYE YARDIM ELİ Kızılay, yıllar yılı yardım elini ülke sınırlarının dışına da uzattı. Balkanlar dan Orta Asya ya, Orta Doğu dan Afrika ya, Güney Asya dan Kafkaslar a ve Amerika ya kadar dünyanın neresinde bir insan acısı varsa onu dindirmek için çaba gösterdi. Dünyanın 78 farklı ülkesinde ihtiyaç anında Türk Kızılayı vardı. Uluslararası arenada gerçekleştirilen bu yardım çalışmaları Türkiye nin tanıtılmasına da kuşkusuz büyük katkı sağladı. SUNAR BÜLTEN >>18 FARKLI MİSYONLAR EDİNDİ Kızılay'ın hizmetleri sadece savaş ve afet dönemleri ile sınırlı kalmadı. Toplumsal dayanışmayı sağlamak, sosyal refahın gelişmesine katkıda bulunmak, yoksul ve muhtaç insanlara barınma, beslenme ve sağlık yardımı ulaştırmak gibi önemli görevler üstlenen ve birçok konuda da öncü olan Türk Kızılayı; kan, sağlık, sosyal yardım, gençlik ve eğitim alanlarında da hizmetler sundu. Yaralıya kan, hastaya ilaç, yoksula aş, öğrenciye burs oldu. Dünyanın sayılı, bölgesinin ise en güçlü yardım kuruluşu haline gelen Türk Kızılayı 144. yaşında, yardımseverlerin her geçen gün artan güveni ve desteği ile ihtiyaç sahiplerinin umutlarını yeşertmeye devam ediyor.