HARCAMALARlN BÖLÜNMEZLİGİ VE

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "HARCAMALARlN BÖLÜNMEZLİGİ VE"

Transkript

1 Ekonomik Yaklaşım, Cilt: 17, Sayı: 58, ss HARCAMALARlN BÖLÜNMEZLİGİ VE SİGORTA YAPTlRAN KUMARBAzı Suat AYDIN* ABSTRACT 2 Is it possible to name an insurance buyer as a risk averse anda gambler as a risk!over? And what about the insurance huying gambler? Friedman and Savage (1948), claimed that house!ıolds are risk averse up to a certain ineome level, risk!over later and again risk averse thereafter. In the literature ılıere are many extensions or objections to this idea. Tlıese discussions can be separated into three parts: indivisibilities and market constraints, labour markets and the consumption value of the gambling. In this paper, indivisibility problem and the shortconıings of the financial markets to overcome this problem is discussed. Instead of offering a solution or a new approach, a chain is tried to be established between the approaches to make the discussion more clear, simple and applicable especially for the bankers. Not only the excuses for the phenomenon but alsa the objections are analysed in detail. Since the insurance huying gambler exists and seems to exist to an infinite future, it is and will be very important to understand the behaviour of the investors and also to test the certain portfolio tlıeories. JEL: D81, D91, Gll 1 TDK, ortaya para konularak oynanan talih oyunlarını kumar olarak adlandırırken, bu oyunlara düşkün kimseye kumarbaz demektedir. Bu çalışmada ise, ifade kolaylığı sağlamak amacıyla, talih oyunlarına katılan her kişi, düşkünlük aranmaksızın, kumarbaz terimi içine dahil edilmiştir. * TCMB Piyasalar Genel Müdürlüğü, Ankara, suat.aydin@tcmb.gov.tr 2 Yazar, bu makalenin hazırlanmasında katkıları olan birçok kişiye fakat özellikle İngiltere Ekseter Üniversitesi'nden Prof. Dr. David Kelsey ve TCMB'den Günay Yeşildoruk'a teşekkür borçludur. İncelernede yer verilen tüm görüşler yazara ait olup, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nı bağlayıcı nitelik taşımaz.

2 42 SuatAYDIN 1. Giriş Gerek arbitraj fiyatlama kuramı ve gerekse de sermaye varlıklarını fıyatlama örneği yatırımcıların mantıklı davrandıklarını ve riskten kaçındıklarını varsaymaktadır (Cochrane, 2001: 3-184). Ne var ki, hanehalkının adil olmayan bir prim ödeyerek servetini sigortalattırdığını, fakat yine aynı hanehalkının adil olmayan 3 şans oyunlarını da oynadığını gözlemlemek mümkündür. Bu çalışmada, bir taraftan riskten kaçınmak diğer taraftan ise risk almak için para ödenilen ve dolayısıyla yanılma gibi görünen bu davranışı açıklamayı deneyen yaklaşımlardan harcamaların bölünmezliği ve mali piyasaların bu sorumı çözmedeki başarısızlığı tartışması ele alınmaktadır. Friedman ve Savage (l948)'ın belirli bir servet 4 düzeyine kadar riskten kaçınan, bunun üzerine çıkıldığında ise risk sever hanehalkını ifade eden fayda fonksiyonu öneren çalışmaları, bu davranışı açıklamaya yönelik ilk adım olarak kabul edilmektedir. Ne var ki uygulamalı çalışmalar Friedman ve Savage'ın belirli bir servet düzeyine ulaştıklarında bireylerin risk sever hale geldikleri yönündeki kuramını destekler görünmemektedir. Blume ve Friend (1975), hanehalklarının risk tercihlerinin belirli bir servet seviyesinden sonra tamamıyla değiştiğini bulamazken, Cohn vd. (1975) de, riskten kaçınma tercihinin servet arttıkça azaldığını bulmuşlar fakat belirli bir düzeyden sonra hane halklarının risk tercihlerinin arttığını gözlemleyememişlerdir. Evini sigortalattıran hanehalkı, büyük bir ihtimalle kayba uğramayacağını bilmesine rağmen, servetinin küçük bir kısmını prim olarak sigorta şirketine vermeyi kabul etmektedir. Aynı hanehalkı piyango bileti satın aldığında, küçük ihtimalle yüksek bir meblağ kazanma karşılığında servetinin bir kısmını feda edebilmektedir. Hane halkları hayatları boyunca benzer tercihler yapmaktadırlar. Bir lise mezununun üniversiteye gidip gitmemeye, gitme kararı vermiş ise hangi üniversitenin hangi bölümüne gideceğine karar vermesi. üniversiteyi yeni bitirmiş bir bireyin iş seçimi, bir bakkalın hangi maldan ne kadar alacağına karar vermesi ya da bir portföy yöneticisinin vermek zorunda olduğu kararların tümü piyango bileti satın alan bir hanehalkının evini sigortalattırmasından çok da farklı değildir. Friedman ve Savage (1948: ), hanehalklarının hem riskten kaçınmak hem de risk almak için para sarf etmelerine ilişkin tartışmalara temel oluşturan çalışmalarında bu kararları üç grupta toplamaktadırlar: i. Elde edilecek parasal gelire ilişkin hiç risk içermeyen ya 3 Örnek olarak piyango çekilişleri hemen hiç bir zaman adil değildir çünkü toplanan paranın önemli bir kısmı toplam ikraıniyeye dahil edilmemcktc, böylelikle taraflardan biri her zaman kazanmaktadır, Dolayısıyla beklenen değer organizatör için her zaman sıfınıı üstünde, bilet satın alan hanehalkı için ise her zaman sıfırın altındadır. Keza bu tip şans oyunlarının adil olması da beklenmcınelidir çünkü organizatör yanı lmadıkça toplanan paranın bir kısmını maliyetler için ayıracaktır. " Burada gelir değil de servet ifadesine yer verilmesinden kasıt birikime işaret etmektir.

3 Harcamaların Böliinmezliği ve Sigorta Yaptıran Kumarbaz 43 da riski çok düşük olan kararlar, ii. Orta düzeyde risk içeren ve bu nedenle yüksek kazanç ya da kayıplara neden olmayacak kararlar ve iii. içerdiği yüksek riske bağlı olarak yüksek kazanç ve kayıplara neden olabilecek kararlar. Bireylerin, bu tercihlerden ilkini ikincisine, ikincisini üçüncüsüne tercih etmeleri durumunda kesinliğin şüpheye, tersi sıralamada ise şüphenin kesinliğe tercih edildiği açıktır. Ne var ki Friedman ve Savage (1948: ), genellikle birinci ve üçüncü seçeneklerin ikinciye tercih edildiklerine dikkat çekmektedirler. Bu demektir ki bireyler. az ya da çok risk almak için bir bedel talep etmezken ılımlı düzeyde risk almak için bir bedel talep etmektedirler. Bu gözlemi, Friedman ve Savage (1948), içbükey, dışbükey ve daha sonra yine bir içbükey olmak üzere üç bölüm içeren çift hörgüçlü bir fayda fonksiyonu ile açıklamayı denemişlerdir 3. Bu yaklaşıma yapılan itirazların önemli bir kısmı, içbükeylikten vazgeçilmesinin gereksizliğini savunmakta ve sözü edilen yanılmayı, içbükeylik varsayımını muhafaza ederek açıklamak üzere matematik çözümler önermektedir. Kwang (1965), Neumann ve Morgenstern (l944)'in incelemelerine dayanılarak üretilen çift hörgüçlü fayda fonksiyonu önerisine itiraz etmemektedir. Bununla birlikte, sonsuz bölünebilir tüketim varsayımı 6 kaldırılarak da, sigorta yaptıran kumarbaz davranışının açıklanabileceğini belirtmekte, üniversite eğitimi örneğini kullanarak bölünmezliğin fayda fonksiyonu üzerine etkilerini göstermekte ve böylelikle bir taraftan şans oyunlarına katılırken diğer taraftan sigorta yaptırmanın mantığını anlatmaktadır. Kim (1973), faiz oranlarının farklılığına dikkat çekerken, Appelbaum ve Katz (1981 ), sermaye piyasaları kısıtlı olduğundan, riskten kaçınmalarına rağmen bireylerin adil olmayan şans oyunlarına girebildiklerini ifade etmektedirler. Bailey vd. (1980) ise, Friedman-Savage'ın şans oyunu yorumunun hatalı olduğunu iddia etmekte ve faydanın zamana göre değişebildiği varsayıldığında, borç alma ve vermenin, çift hörgüçlü Friedman-Savage fonksiyonunu içbükey bir fayda fonksiyonuna dönüştüreceği ni göstermektedir. Tüketicinin zaman tercihi 7 faiz oranından farklılaştığında tasarruf ve borçlanma tercihleri baskın geleceğinden, içbükey olmama, şans oyununa olan talebin açıklanması için yeterli değildir. Her ne kadar Hartley ve Farrell (2002) bu iddiaya itiraz etmekte iseler de, tasarruf ve borçlanmanın tüketiciler tarafından şans oyunlarına ikame olarak görülüp 5 Bu fonksiyon bir sonraki bölümde detaylı olarak ele alınmaktadır. 6 Buna göre hane halklarının her malı istediği kadar küçük parçalar halinde satın alınası \'C tüketmesi mümkündür. 7 Tüketicinin. bugünlin fayda ve maliyetlerini geleceğe ıskonto etmekte kullandığı oran. Bir diğer ifade ile bugün elde edilecek bir birim fayda yarına ertelenecek olur ise bugünlin bir biıiın faydasının ne kadarına eşit olabilecektir sorusunun cevabı.

4 44 SuatAYDIN görülmedikleri konusu yazında yer bulmakta ve bu ilişkinin söz konusu oyunlara yönelik talebin açıklanmasında önemli olduğu kabul edilmektedir. Yukarıda özetlenen tartışmalar, 20. yy'ın ilk yarısında başlayan sigorta yaptıran kumarbaz konusunun halen canlılığını koruduğuna işaret etmektedir. Bu çalışmada, söz konusu tartışmalar derinlemesine incelenerek tartışmanın geldiği aşama ve finansal piyasalar açısından içeriği ele alınmaktadır. Takip eden böiümde, Friedman ve Savage (l948)'ın içbükey olmayan fayda fonksiyonuna nasıl ulaştığı tartışılmaktadır. Çalışmanın özünü teşkil eden harcamaların bölünmezliği ve bu sorunun çözülmesinde mali piyasaların yetersizliği konusu üçüncü bölümde işlenmekte ve çalışmaya değerlendirme ve önerilerle son verilmektedir. 2. Fayda Kavramı ve Fayda Fonksiyonu Armstrong (1939)'un, ordinal fayda kuramma saldırısından sonra Neumann ve Morgenstern (1944), kardinal fayda kuramını canlandırmayı denemiş ve günümüze kadar gelen bu tartışmanın ilk kıvılcımını atmıştır. Faydayı sayısal olarak ifade edebilmek için üzerinde hemfikir olunan bir ölçü biriminin gerekliliğine dikkat çeken Neumann ve Morgenstern, böylelikle faydaların toplanıp çıkarılmasının ve daha önemlisi, toplam faydadaki değişimierin karşılaştınlabilmesinin mümkün hale geleceğini ifade etmişlerdir. Karşılaştığı olası iki seçenek arasından hangisini tercih edeceğini bilen bir hanehalkı, sadece bu seçenekler arasında değil fakat aynı zamanda bu seçeneklerin çeşitli bileşenleri arasında tercihini de net olarak ortaya koyabilecektir. Birbirlerini dışlayan ve gerçekleşme olasılıkları % 50 olan B ve C seçeneklerinin her birini A 'ya tercih eden bir hanehalkı, B ve C 'den oluşan her bileşimi de A 'ya tercih edecektir. Bu hanehalkı A 'yı, B 'ye ve C 'ye ayrı ayrı tercih ediyorsa, A 'yı, B ve C 'nin her bileşimine de tercih edecektir. Bu hanehalkı, A 'yı B 'ye, fakat aynı zamanda C 'yi de A 'ya tercih ediyor ise, bu yeni bilgi farklı yorumlar üretilmesinde kullanılabilecektil Mesela bu hanehalkı A 'yı B ve C 'nin eşit miktarlarda yer aldığı bileşime tercih edecek olursa, hanehalkının A 'yı B 'ye tercihinin, C 'yi A 'ya tercihinden daha kuvvetli olduğu anlaşılabilecektir. O S a S 1 olmak üzere, oluşturulan bileşimde B ve C 'nin payları a ve (1- a) ile gösterildiğinde a tercihierin ölçülebilir olması için aranılan sayısal ifade olabilecektir. u ve V, iki faydayı ifade ediyor olsun. u > V, u 'nun v 'ye tercih edilir olduğunu göstersin. au+ (1- a)v, U ve V 'nin farklı olasılıklarda bileşimini

5 Harcamaların Bölünmezliği ve Sigorta Yaptıran Kumarbaz 45 versin. u faydayı ve v(u) da buna karşılık gelen sayısal değeri ifade etmek üzere, aşağıdaki koşullar aranacaktır: u> v ~ v(u) > v(v) v(au+(ı-a)v)=av(u)+(ı-a)v(v) (2.1) ve (2.2) geçerli ise, u~ p = v(u) u~ p' = v'(u) php' (2.1) (2.2) (2.3) (2.4) (2.5) de yazılabileceğinden, p' = <P(p) (2.6) (2.3) ve (2.4), (2.1) ve (2.2)'yi tamamladığından, (2.5) ve (2.6) p >O" ilişkisini ve ap+ (ı- a )a işlemini etkileıneyecektir. Dolayısıyla, ve p > (j ~ <P(p) > <P( (j) (2.7) <P(ap +(ı- a )a) = (t(l>(p) +(ı- a )<P(a) (2.8) Nitekim <P(p) de doğrusal bir fonksiyon olacaktır; {1) 0 ve {J)ı, sabit sayılar ve m 0 > O olmak üzere; (2.9) Dolayısıyla, faydaya verilen sayısal değerlerin doğrusal dönüşümü de mümkündür. Yukarıda özedenenler göz önünde bulundurularak, fayda sağlayan olayların her birinin faydasını u ve v ile gösterir ve herhangi u ve v için aşağıdaki ilişkilerden birinin fakat sadece birinin geçerli olduğunu kabul edersek 8, U = V, U > V, U < V (2. 10) (2.1l)'i de kabul edebiliriz; a(j3u +(ı-.b)v )+(ı- a)v = ru +(ı- y)v (2.11) (2.10)'da f3, a ile aynı göreve sahip bir katsayı iken y = afj. (2.11) kabul edildiğinde, (2. ı) ve (2.2)' deki özelliklerle (2.3)'ün geçerliliği gösterilebilecektir. (2. ı ı)'de verilen ilişkiyle ilgili olarak önemli olan, bileşimin bir 8 Neumann ve Morgenstern (1944), en çok birinin geçerli olduğu varsayımı altında dahi çözümüm mümkün fakat daha karmaşık olduğunu belirtmektedirler.

6 46 Suat AYDIN ya da daha fazla aşamada oluşturulmasının sonucu değiştirmediğidir; bileşim ister önce a ve (ı- a) 'nın olasılık özellikleri ve ardından /3 ve (ı- fj) 'nın özellikleri kullanılarak elde edilsin, isterse doğrudan y ve (ı- y) kullanılsın sonuç değişmeyecektir. Hanehalkının, bir zaman biriminde elde ettiği geliri I ile, bu gelir kesin kabul edildiğinde kazanılacak faydayı da U (I) ile gösterelim. Hanehalkının en fazla fayda elde etmeyi beklediği gelir düzeyini seçeceğine şüphe yoktur. Diğer seçenekler ise belirli bir olasılık dağılımıyla dağılan riskli beklenen gelirlerdir. Yukarıda verdiğimiz anlatıma paralel olarak 1 1 'in a olasılıkla, I 2 'nin ise (ı- a) olasılıkla mümkün ve / 2 > 1 1 olduğunu kabul edelim 9. Bu durumda, her iki seçeneğin faydasının sadece önerdikleri gelirin seviyesi ve olasılıklarına bağlı olduğu söylenebilir. Kesin gelirin sağlayacağı faydayı U (! 0 ) ile göstereli m. Riskli olasılığın beklenen faydası şöyle olacaktır; U (A) = au(l 1 )+ (ı- a)u(l 2 ) (2.12) Hanehalkı, U > U(/ 0 ) olduğunda riskli seçeneği tersi durumda ise kesin sonucu tercih edecektir. u = u(io) olduğunda ise ikisi arasında kayıtsız kalacaktır. A 'nın aktüeryal değeri 10 l (A) ile gösterilsin; l(a) = a/ 1 +(ı- a)i 2 (2.13) 1 0 =I olduğunda, hanehalkı hangisini seçerse seçsin aynı geliri elde edeceğinden şans oyunu ya da sigorta katılım payının adil olduğu söylenebilecektil Bu koşullar altında hanehalkı A 'yı tercih edecek olur ise riski tercih ettiği açıktır. Dolayısıyla bu tercihi yapan hanehalkı için U > u(i) ve dolayısıyla hanehalkının risk tercihinin büyüklüğünü vermektedir. I*, A ile aynı faydayı veren kesin gelir düzeyi olsun; u(i*)=u (2.14) U - u(i) I*, A 'ya eşittir. Her bir birim yeni gelirin faydayı mutlak olarak arttırdığı kabul edilip, riskin olmadığı seçenekler dikkate alındığında, 9 Bu basitleştirme sonucunda yapılabilecek çıkarımların daha karmaşık durumlar için de geçerli olacağı yukarıda göstcrilmişti. 10 Olasılıklara bağlı olarak beklenen değeri.

7 Harcamaların Bölümnezlilfi ve Sigorta Yaptıran Kumarbaz 47 ve (2.15) U< U (I)=> I*< l (2.16) I*, I' dan büyük ise hanehalkı kesin gelir yerine aynı aktüaryel değere sahip belirli riski kabul edecek ve şans oyununa dahil olabilmek için (I* - I) kadar bir katılma payı ödemeye razı olacaktır. Eğer {', I 'dan küçük ise hanehalkı kesinliği tercih edecek ve bu riski bertaraf edebilmek için (l-i*) kadar bir sigorta primi ödemeye razı olacaktır. Friedman ve Savage (l948)'ın sigorta yaptıran kumarbaza ilişkin iddiaları beş gözleme dayanmaktadır. i. Hane halkları daha çok geliri daha az gelire tercih ederler, ii. Hane halkları sigorta yaptırma eğilimindedirler, iii. Hane halkları şans oyunlarına katılma eğilimindedirler, iv. Hane halkları aynı zamanda hem sigorta yaptırma hem de şans oyunlarına katılma eğilimindedirler, v. Şans oyunları genellikle birbirinden farklı büyüklükte birden çok ödül vaat eder. Bu gözlemlerden iki, üç ve dördüncüsü, kesin iç ya da kesin dışbükey olmayan bir fayda fonksiyonuna işaret etmektedir. Bunun için en uygun fayda fonksiyonunun önce dışbükey, ardından içbükey ve son olarak da tekrar dışbükey olan üç parçalı bir fayda fonksiyonu olduğu ifade edilmektedir" (Şekil 2.1). 11 Bu önsava ve çalışmanın kalanında yer verilen diğerlerine basit bir itiraz. hane halklarının tutum ve seçimlerini bu şekilde yaptıklanmn görülmediği olabilecektir. Daha da öte, bir çok hanehalkının böyle kı\tımlı bir fayda fonksiyonuna sahip olduğunu bilmesinin imkansız olduğu dile getirilebilecektir. Her ne kadar makul görünse de bu itiraz konuyla bağıntılı değildir. Burada yer verilen önsavlar hane halklannın tercihlerini matematik kullanarak yaptıklarını değil bireylerin tutumlarının burada sunulan mateınatiğe kendiliğinden uyduğunu. hane halklarının bunlan bilir gibi davrandıklarını öne sürmektedir. Ömek olarak, bilardo oyuncuları vuruşlarılll matematik kullanarak yapmazlar ise de bir bilardocunun vuıuşunun nereye gideceğini matematik yardımıyla hesaplamak mümkündür. Bunun için bilardocunun matematik bilmesi gerekmez. Burada yer verilen önsav da benzer niteliktedir. Hangi psikolojik etkiler altında yapılıyor olurlarsa olsun, davranışlar fayda fonksiyonlarıyla açıklanabilir belirli bir tutarlılık sergilemektedirler.

8 48 SuatAYDIN Şekil 2.1. Friedman-Savage Fayda Fonksiyonu fayda 1 v( ) 1. y* Gelir düzeyi, kendisini fayda fonksiyonunun hemen ilk bölümüne düşürecek kadar az olan bir hanehalkının riske karşı sigorta yaptırmak isteyeceğine ve düşük getirili şans oyunlarının maliyetini kabui etmeyeceğine, fakat yüksek kazanç vaat eden şans oyunlarına katılmayı kabul edeceğine ve bu muhtemel kazancın büyüklüğü arttıkça oyunun çekiciliğinin de artacağına şüphe yoktur 12. Fayda fonksiyonunun ikinci kısmında yer alan bir hanehalkı da maliyeti çok yüksek olmadıkça tüm şans oyunlarına katılırken, çok büyük kayıplara karşı koruma sağlayanlar hariç hiçbir sigortayı gerekli görmeyecektir. Gelir düzeyi kendisini fayda fonksiyonunun sonuna düşüren bir hanehalkı ise sigorta yaptırma eğiliminde iken, şans oyunlarına katılmak istemeyecektir. Ancak ucuz ve olumlu sonuç verme şansı yüksek şans oyunlarına katılmayı kabul edecektir. 3. Sigorta yaptıran kumarlıazın kısıt bahanesi ve faydanın bölünebilirliği İktisat yazınında, sigorta yaptıran kumarbaz gerçeğini açıklamak için son birimin azalan faydası varsayımından vazgeçmeyi reddeden ya da bu varsayımın gereksizliğine işaret eden birçok farklı yaklaşım vardır. Bu bölümde söz konusu yaklaşımlardan harcamaların bölünmezliği yaklaşımı ele alınmakta ve bu sorunun hertaraf edilmesinde mali piyasaların neden yeterli olamadığı tartışılmaktadır. " Şöyle ki, fayda fonksiyonun ilk bölümünde beklenen gelirin faydası beklenen faydadan daha düşüktür. Bu nedenle hanehalkı risk almamayı ve sigorta yaptırmayı tercih eder. Fakat kendisini ikinci bölüme taşıyabilmeye yetecek kadar büyük kazanç vaat eden bir şans oyununa katılmak, hanehalkı için cazip olabilecektir. Burada belirleyici diğer husus, şans oyununa katılımın maliyetidir.

9 Harcamaların Bölünmezliği ve Sigorta Yaptıran Kumarbaz Tüketim harcamalannın bölünmezliği ve kısıtlı mali piyasalar K wang ( 1965), harcamaların bölünmezliğinin hanehalkının tüketim fonksiyonuna etkisini incelemiştir. Liseyi yeni bilirmiş ve üniversite eğitimine başlamak üzere olan bir öğrencinin bu kararı bölünmez ve hacimli bir harcamadır 13. Şekil 3.l'de OX öğrencinin gelir ve harcamasını, OY ise gelirinin son bir birim faydasını vermektedir. Üniversite eğitiminin maliyetinin OH kadar olduğunu varsayarsak, geliri 01 1 'den daha az olan bir hanehalkı, üniversite eğitimi almayı tercih etmeyecektir. Zira gelirini diğer ihtiyaçlarına harcayarak elde edeceği fayda, üniversite eğitimine harcayarak elde edeceğinden fazladır. 0/ 1 ile 0/ 3 arasında bir yerde, bu örnekte 0/ 2 'de, hanehalkı üniversite eğitimi alıp almamakta kararsız olacaktır. Üniversite eğitimi almayı tercih etmez ise marjinal fayda eğrisi MNP, eğitim alır ise MABC olacaktır. Dolayısıyla eğitim aldığında elde ettiği fayda A(NPC) ile kaybettiği fayda A(ABN), 1 2 'nin tanımı gereğince birbirine eşittir. Ol 2 'ye ilave en küçük gelir artışı dahi, gelirin son birim faydasının bu küçük artış için / 2 C 'yi aşmasına ve böylelikle hanehalkının, üniversite eğitimi için vazgeçmek zorunda kaldığı tüketimini yerine koymasına imkan sağlamaktadır. Bu tüketimlerden elde ettiği faydanın üniversite eğitimi almasından bağımsız olduğu varsayılırsa, D ile A 'nın yatay eksene uzaklıkları aynı olacak ve DEF eğrisi, ANP 'nin sağa kaymışından başka bir şey olmayacaktır. Bölünmez harcama olan üniversite eğitimini satın alan bu hanehalkının marjinal fayda fonksiyonu MNPDEF olacak ve P 'den D 'ye sıçrayış bu tüketimden elde edilen faydaya bağlı olarak oluşan bir hareket olarak kabul edilebilecektir 14. Üniversite eğitimi sonsuz bölünebilir bir harcama olsa idi sürekli azalan bir son birim fayda fonksiyonu olacak ve söz konusu eğri G 1 LF 1 olacaktı (A(G 1 ll)= A(LF 1 K)). Bu durumda hanehalkı üniversite eğitimini tüketmeye geliri 0/ 0 'a ulaştığında (G 1 0 = G/ 0 ) başiayabilecek ve 0/ 4 'te (Fl 4 = F 1 H) tam bir birim tüketmiş olabilecektiı Bu cümle, birçok gelişmiş ülkede üniversite eğitiminin paralı olduğu ve bir çok öğrencinin bu eğitimi burs ya da kredi alarak edindiği hatırianarak okunduğunda daha anlamlı olabilecektir. 1 " Üniversite eğitimi için harcanan gelir BC olduğundan, son birim fayda eğıisinin MABCDEF olması gerektiği düşünülebilecektil Fakat / 2 'nin son birim faydası, üniversite eğitimi satın alınmadığında P/ 2, satın alındığında ise D/ 2 olduğundan, MNPDEF 'nin gelirin son birim fa ydasını verdiğinin kabul edilmesi daha doğru olacakiır. 15 Harcamalar bölünebilir olduğundan yarım kilo peynir alır gibi sadece bugün dinleyeceği derslerin parasını ödeyebilmekte ve bu harcamasını hemen tüketip faydayı hissedebilmektedir. Dolayısıyla toplam

10 so SuatAYDIN Buna bağlı olarak da fayda fonksiyonu, kesik çizgilerle çizilmiş olan MGF eğrisi olacaktı. Ne var ki, bölünmezliğin dikkate alınmasıyla gelirin son birim faydası fonksiyonunun kendine has özellikleri görünür olmakta ve sürekli GF eğrisinin yerini kesikli MNPDEF eğrisi almaktadır. Şekil3.1. Bölünebilirlik Varsayılmadığmda Fayda Fonksiyonu y G ' ' D o H I o lı X Bu yaklaşımın Friedman ve Savage (1948)'den temel farkı, düşük gelirliler ile orta ve yüksek gelirliler arasında riski seçen bir geçiş sınıfı varsayımına gerek duymamasıdırı 6. Kwang (1965), harcamalar bölünemediği için, hane halklarının riskten kaçar olmalarına rağmen kumarı tercih etmek zorunda kalelıkianna işaret etmiştir. Peki bu sorundan kurtulmak için mali piyasalar kullanılamaz mı? Kwang'ın örnek verdiği üniversite ücretinin bankalardan borçlanılması ve daha soma peyderpey ödenmesi mümkün olamaz mı? geliri / 4 e ulaşlığında hem her gün karnını doyurmuş, hem de kuponlar halinde topladığı diplomasını tamamlarruş ve daha önemlisi bıı zaman zarfında. parça parça, her bir kuponun faydasına da erişebilmiştir. 16 K wang (1965). incelemesinin piyangoların neden birden farklı ikramiye vaat ettiğini de açıkladığını ifade etmektedir Şöyle ki, her bir hanehalkının tüketmeyi hayal ettiği fakat gelirinin ona ulaşınaya yetmediği bölünemez harcama arzuları mevcuttur. Bu arzular birbirinden farklı olduğundan farklı büyüklükte ikramiyeler önererek hanehalklarının önemli bir kısrrunın ilgisi çekilir.

11 Harcamalarm Bölüıımezliği ve Sigorta Yaptıran Kumarbaz sı Barro (1976), kredi faizlerinin, teminatın nitelik ve miktarına bağlı olarak önemli ölçüde değişebildiğini göstermiştir. Burada temel sorun, teminatın değerinin borç veren ve alan için farklı olmasıdır. Benjamin (1978) de teminatların sadece faiz oranları değil fakat ödeme planında ve hatta borç alacak ilişkisinin kurulup kurulamayacağı kararında dahi belirleyici olduğunun altını çizmiştil Teminatlar borç veren için değersiz olsa dahi, borçlanan için değerli olduğu bilindikçe borçalacak ilişkisinin kurulmasını sağlayabilecektir. Dolayısıyla teminat, sadece borç alacak ilişkisini kuvvetlendirrnek ya da ucuzlatmakla kalmamakta fakat borçlanma piyasasına girişe de imkan sağlayarak piyasayı oluşturan temel unsurlardan biri olmaktadır. Kim (1973), faiz farklılıklarının, yüksek gelir ya da kayıp içeren durumlara verilen tepkilerde önemli belirleyiciler olduğuna dikkat çekmiştir. Buna göre hanehalkı bilet alma kararını verirken piyangodan elde etmeyi ümit ettiği büyük ikramiyenin kendisine ömrü boyunca sağlayacağı faiz getirisini, otomobilini sigorta ettirirken ise bu otomobili alabilmek için katlanmak zorunda kaldığı faiz ödemelerini göz önünde bulundurmaktadır. Dolayısıyla hanehalkı, piyango bileti almaya ya da sigorta yaptırmaya karar verirken sadece ilgili mal ya da hayatının bir dönemine ilişkin bir değerlendirme yapmamakta, hayatının tamamındaki faydayı en çoklaştırmayı planlamaktadır. Bu noktada, piyasa kısıtları ile borç verme ve alma arasındaki faiz farklılıkları büyük önem kazanmaktadır. Dolayısıyla, bir sigorta sözleşmesi ya da şans oyununu adil yapan söz konusu faiz farklılıkları ile sigorta ya da piyangonun maliyetidir. Hanehalkı, borç aldığı faize yakın bir faizden borç verme imkanına sahip olmadıkça kumar oynamaktan ve sigorta yaptırmaktan kaçınma eğiliminde olacaktır. Bilet için ödeyeceği miktar kadar borç vermek istediğinde karşılaşacağı faiz oranı ile piyangodan elde edeceği ödülü borç vermek istediğinde karşılaşacağı faiz oranının birbirinden farklı olacağını bilen hanehalkı, katılmak için borçlanmak zorunda kalroadıkça adil şans oyunlarının hepsine, ve ayrıca iki faiz oranı arasındaki farkabağlı olarak da adil olmayanların bir kısmına katılmayı kabul etme eğiliminde olacaktır. Sigorta için de benzer mantığı kuracak ve adil sigorta önerilerinin hepsini ve faiz farklılıklarına bağlı olarak adil olmayanların bir kısmını kabul etme eğiliminde o lacaktır. Appelbaum ve Katz (1981: ) da faiz oranlarının hanehalkının servet miktarına bağlı olarak değişebildiğini ve bu nedenle de risk sever olmasalar dahi Friedman-Savage fayda fonksiyonuna sahip olabildiklerini anlatmaktadırlar. bir yatırımına R gibi bir getiri elde eden hanehalkı için 17, A gibi 17 Appealbaum ve Katz (1981). Fisher (1930) ve Hirshleifer (1965)'de bahsedilen yatırım fırsatları getiri oranlarının dağılım fonksiyonunun hanehalkının servet düzeyine bağlı olarak değiştiğini ve servet miktarı

12 52 SuatAYDIN R =R(A) olmak üzere, R', R 'nin kısmi türevi iken O :::; A < A* ~ R' = O A * :::; A :::; A ** ~ R' > O A > A** ~ R' =O (3.1) (3.2) olacaktır. A * getirinin sabit olmadığı bölüm ün başlangıcı iken A ** sonunu vermektedir. Hanehalkının fayda fonksiyonu, fonksiyonun birinci ve ikinci türevleri ise sırasıyla aşağıdaki biçimde olacaktır; V(A) = U{A[l + R(A)]} V'(A) = U'(l + R + A'R) V"(A) = U"(l + R + AR'Y + U'(2R' +AR") (3.3) (3.4) (3.5) Kolaylıkla görülmektedir ki, A 'nın tüm değerleri için V'> O iken A < A* ya da A > A** olduğunda V'''< O 'dır. A* < A:::; A** olduğunda ise (3.5)'te + işaretinden sonra yer alan ifade artı değerli olabileceğinden, V"> O olabilecektir. Bu da demektir ki, V(A) 'nın dışbükey olduğu bir bölüm olacak ve nitekim sırasıyla içbükey, dışbükey ve yeniden içbükey olmak üzere üç parçadan oluşan Friedman-Savage fayda fonksiyonuna ulaşmak mümkün olacaktır. Şekil 3.2, bu tartışmayı özetlemektedir; V(A) eğrisi, sigorta ve kumarın bir arada olabileceği tipik bir Friedman-Savage fayda fonksiyonu vermektedir 18. artıkça getiri oranının da arttığını belirtmektedirler. Yine de, kumar olgusuna odaklaşabilmek ve bu olguyu yatırımdan ayrı ele alabilmek için getirilerin rastsal olmadığını varsaymaktadırlar. 13 Nitekim V ( A), A * < A :::; A ** aralığında içbükey olsa dahi, A * noktasında oluşacak kırık nedeniyle Friedman-Savage fonksiyonundaki dışbükey alan elde edilebilecektir. Yani, V(A) iki içbükey parçadan meydana geliyor olsa dahi küresel bir içbükeylik elde edilemeyecek ve iki içbükey bir dışbükey oluşturacaktır.

13 Harcamaların Bölünmezliği ve Sigorta Yaptıran Kumarbaz 53 Şekil3.2. Appealbaum-Katz'ın Friedman-Savage Fonksiyonu V v(a) u A u(s) s(a) 3.2. Kısıtlı mali piyasalar bahanesine bir itiraz; fayda bölünebilirdir s Bailey vd. (1980: 372), ne harcamaların bölünemezliğinin ne de mali piyasalardaki kısıtların sigorta yaptıran kumarbaz için gerekçe olamayacağını zira faydanın zaman içinde bölünebildiğini öne sürmüşlerdir. Bailey vd. (1980), tüketirnde gözlenen istikrarlı yapının, gelirin son birim faydasının gelir artarken azaldığına işaret ettiğini belirtmektedir. Servet-bütçe kısıdı altında hanehalkı, bugünün ve geleceğin faydasının ıskonto edilmiş halini, T sonlu olması gerekmeyen planlama ufkunu, 1] zaman tercihini vermek üzere aşağıdaki biçimde en çoklaştırabilecektir, u= ~T v(cj (3.6) ~ı~o (1 + ljy v'( C ) 1 ve 1J 'nin artı değerli olduğu varsayılsın. En çoklama sorunu, t dönemindeki gelir J'ı ile gösterilirken r de faiz oranını vermek üzere, Lagrange fonksi yon u ile ifade edilebilecektir, u* = u + A[~T 1'ı -ct J ~ı~o (l+ ry (3.7)

14 54 SuatAYDIN Gelirin zaman içinde Y gibi bir sabit olduğu varsayılır ise fayda, gelirin fonksiyonu olarak yazılabilecektir ve u en çok u" 'ı vermek üzere, (3.8) olacaktır. Borç alma ve vermenın mümkün olmadığı ve kumarın da aynanamadığı Yarsayıldığında hanehalkının tüketimi her zaman gelirine eşit olacaktır: C=Y t (3.9) Dolayısıyla ve dc, 1 dy = 1 olacak ve (3.8) şu hali alacaktır: du"'* _ T v'(y) dy- Ir~o (l + r;)' (3.10) (3.11) (3.ll )'nin artı ya da eksi değer alması v" 'ın artı ya da eksi olmasına bağlıdır. Bir başka ifadeyle, gelirin son birim faydası, ancak ve ancak tüketimin son birim faydası artan olur ise artan olabilecektir. Son bir birim tüketimden elde ettiği fayda artan bir tüketicinin, tüketilebilirleri kullanımına sunulduğunda değil de, borç verme, alma veya adil şans oyunlarına katılma yoluyla dağıtarak tüketeceğine ve böylelikle u** ulaşacağına şüphe yoktur. Bununla birlikte, artan son birim fayda, iki dönemin birbirinden farklı tüketimleri ( C 0, Cı) 'nin ortalama faydasını (Q + R) = S olarak vermektedir ki bu, her iki dönemde yapılacak eşit tüketim 2 sonrasında elde edilecek fayda (P) 'den daha fazladır (Şekil 2.1). Nitekim, şekil 3.3 göstermektedir ki hanehalkı için B, A 'ya tercih edilirdir 19. Dolayısıyla, tüketimin artan son birim faydası faydalar bağımsız oldukça, hane halklarının yüksek tüketimden düşük tüketime gidip geldiği oldukça aynak bir tüketim yapısına işaret etmektedir ki bu durum gözlenen gerçekle tutarlı değildir. Fayda bağımsız olduğunda gelirin son birim faydasının artması mümkün değildir. 19 Hirshleifer (1970) dışbükeyliğin v(.) fonksiyonunun her zaman içbükey olmasını sağladığını göstermektedir.

15 Harcamalarm Bölümnezliği ve Sigorta Yaptıran Kumarbaz 55 Şekil 3.3. Friedman-Savage Fayda Fonksiyonu ve Tüketimin Zaman İçinde Dağılımı Bailey vd. (1980: ). gelirin son birim faydası yükselirken dahi hanehalkının bu dönemin tüketi lebilirinin (r*) tamamını aynı dönemde tüketmek yerine. (r* - C 0 ) kadarını tasarruf ederek bir sonraki dönemde (ı+ r )(y* - C0 ) kadar fazla tüketebileceğini, böylelikle / 1 yerine / 2 'ye geçebileceğini ve daha da önemlisi borç alma ve vermenin, şans oyununa tercih edileceğini göstermektedirler (Şekil 3.3). Bailey vd. (1980) borç alma ve vermenin kısıtlandığını varsayarak hanehalkını kumar oynamaya mecbur bırakmakta ve fayda fonksiyonunu (u*) hesaplamaktadır. Hesaplanan bu faydanın faiz oranlarının zaman tercihini tam olarak yansıttığı varsayımı altında borç alma ve vermeye imk:j.n tanınan durumların faydasına (U') eşit olduğu bulunmaktadır. Ne var ki. faiz oranı, zaman tercihinden farklı ise u' 'ın değeri, hanehalkının tasarruf ya da borçlanma tercihine göre U* 'dan farklılaşmaktadır. Dolayısıyla. borç verme ve alma kısıtlanmadıkça, hane halkları faiz oranmın seviyesine göre borç verme ya da almayı tercih edecek ve şans oyunlarına ilgi duymayacak, ancak faiz oranları zaman tercihini tam olarak yansıttığında borç alıp verme ile şans oyunları arasında kayitsız kalacaktır. Hartley ve Farrell (2002) de Friedman-Savage fayda fonksiyonunu, Bailey vd. (1980)'yi takip ederek ele almış fakat faydanın bölünebilirliğinin dahi sigorta yaptıran kumarbaz olgusunu nedensiz bırakamayacağını ileri sürmüşlerdir. Bailey vd. (1980) kumar ve mali piyasaları ayrı ayrı incelerken, Hartley ve Farrell (2002: ) bu iki olguyu bir arada incelemiştir. Çalışmalarında, mali piyasalar

16 56 SuatAYDIN sorunsuz ve fayda zaman içinde bölünebilir olsa dahi içbükey olmayan fayda fonksiyonlarıyla beklenen faydanın kumara talebi açıklayabileceğini iddia etmişlerdir. Buna göre, gelir kabul edilebilir bir seviyede oldukça, faiz oranının artı ve zaman tercihine eşit olduğu her durumda kumara talep olacaktır. Bu iki oran birbirinden farklı olsa dahi, kumara bir miktar talebin mevcut olacağı gelir düzeyleri bulunacaktır. Hartley ve Farrell (2002: ) hanehalkının sorununa en uygun çözümün denge bulunduktan sorıra, bulunan dengenin olağan kurulum 20 aracılığıyla değerlendirilmesiyle mümkün olacağını iddia etmektedirler. Böylelikle Hartley ve Farrell (2002), beklenen fayda kuramının tam rekabet ve zaman içinde bölünebilir fayda varsayımı altında dahi kumara talebi mantıklı kılabileceğini göstermektedirler. Yine de kumara talebin, faiz oranı ile zaman tercihi farklı olduğunda iki dönemden sadece birinde, faiz oranları aynı olduğunda ise ancak adil olduğunda açıklanabildiğinin de altı çizilmelidir. 4. Değerlendirme ve Sonuç Hane halklarının büyük ya da küçük riskleri almaya istekli oldukları fakat ılımlı riskler için prim talep ettikleri gözlenmektedir. Friedman ve Savage ( 1948) bu davranışı, hane halklarının belirli iki gelir seviyesi arasında risk seven olduklarını varsayarak açıklamış ve tüm portföy kurarnlarını sıkıntıya sokmuştur. Ne var ki birçok yazar bu yaklaşımı benirusernekten kaçınmış ve bir kısmı doğru ise dahi bu davranışın açıklanması için böyle bir varsayıma gerek olmadığını, önemli bir kısmı ise bu varsayımın gerçekçi olmadığını ileri sürmüştür. Sigorta yaptıran kumarbaz olgusunun kumar tarafı sorunlu göründüğünden yazında daha çok şans oyunları tercihi tartışılmıştır, Kwang (1965), hane halklarının risk sevmediklerini, gelirin son birim faydasının arttığı bir düzey varsa bile, sigorta yaptıran kumarbazın anlaşılabilmesi için böyle bir varsayıma gerek olmadığını ifade etmiştir. Hane halkları her ne kadar riske isteksiz iseler de makul gelecekte, makul bir eziyete katlanarak elde edemeyeceklerini bildikleri bazı arzulara sahiptirler. Maalesef bunların parçalar halinde yerine getirilmesi mümkün olmayabilmektedir. İşte bu nedenledir ki hanehalkı riskten kaçınan olmasına rağmen, bütçesinin önemli bir kısmını feda etmek zorunda kalroadıkça yüksek getiri vaat eden şans oyunlarına katılma eğiliminde olabilmektedir. Peki Kwang'ın (1965) bahsettiği bölünmez harcamalar sorununun bertaraf edilmesinde mali piyasalar kullanılamaz mı? Mali piyasalar bölünebilirliği 20 Yukarıda (3.6) sayılı denklemle verilen fayda fonksiyonunda V 'nin. (2.1) sayılı şekilde gösterilen fayda fonksiyonun içbükey her iki bölümüne birden teğet geçen doğrnyu ve sınırı ifade etmek üzere Cv ile yer değiştirmesiyle elde edilmekte ve çözümün üst sınırını belirlemektedir.

17 -~-~~~--- Harcamaların Bölünmezliği ve Sigorta Yaptıran Kumarbaz 57 sağlayamaz mı? Maalesef her hanehalkı aynı faiz oranından borçlanamamaktadır. Ayrıca teminatın cinsi ve miktarı sadece faiz oranlarını belirlememekte, böyle bir sözleşmenin kurulup kurulamamasında dahi etkili olabilmektedil Daha da öte, borç veren için değersiz görünen bir teminat borçlanan için paha biçilmez olabilmektedir. Appealbaum ve Katz (198l)'a göre, işte bu nedenledir ki riskten kaçınır olmalarına rağmen hane halkları şans oyunlarına katılmaktadırlar. Bugünün düzenli gelirinin bir kısmını yarın için tasarruf etmek istediğinde hanehalkına sunulan faiz oranı ile aynı hanehalkına şans oyunundan elde edebileceği yüksek miktarlı bir ikramiyeyi değerlendirmek istediğinde sunulan faiz oranı birbirinden çok farklı olabilmektedir. Dolayısıyla hanehalkı sadece borçlanmak istediğinde karşılaştığı kısıtları borç vermek istediğinde karşılaştığı kısıtları aşmak için de, riskten kaçınan olmasına rağmen, şans oyunlarına başvurabilmektedir. Dolayısıyla hanehalkı, mülkünü ya da sağlığını sigorta ettirirken nasıl tüm ömrünü veya tüm mal varlığını göz önünde bulunduruyor ise şans oyununa katılırken de hem yaşamının tamamını ve hem de tüm tüketimini dikkate almaktadır. Sigorta ve kumarın mali piyasalar için en uç iki nokta olarak kabul edilmesi mümkündür. Keza portföy yöneticileri bir taraftan kendilerine önerilene göre daha riskli yatırımlara yönelerek ilave getiri elde etmeye çalışırken diğer taraftan muhtemel kayıplara karşı koruma oluşturmaya çabalamakta ve bir bileşime yönelmektedir. Basit bir yaklaşımla yanılma gibi görünen sigorta ve kumarbaz olgusuna neden olabilecek bu kadar farklı etmenin var olduğunun görülmesi, mali piyasalarda anamali olarak adlandırılan bir çok davranışın daha detaylı olarak ele alınmasının gerekliliğine işaret etmektedir. Keza Smith (1937: 107), 200 yılı aşkın bir süre önce, hane halklannın kendi şansiarına ilişkin saçma varsayımıara sahip olduklarını iddia etmiş ve hane halklarının kazanma ihtimalini abartırken, kaybetme ihtimallerini küçümseme değil fakat eğiliminde olduklarına işaret etmiştir. Daha da önemlisi küçük olasılıkları abartıp büyük olasılıkları ihmal edebildiklerini ifade etmiştir. Piyangolar dahil tüm şans oyunlarının içerdikleri heyecan nedeniyle vaat ettikleri gelire ilaveten bir tüketim değerine sahip olduklarına şüphe yoktur. Aynı zamanda tersimleri itibariyle tüm şans oyunlarının hane halklarını yanıltına ya da kazanma ihtimallerini abartmalarına uygun ortam sağlama eğiliminde oldukları da bilinmektedir. Yine de yukarıda ileri sürülen görüşler, hane halklarının oldukça mantıklı davrandıklarına ve sadece kendilerinin değil toplumsal refahın da artmasına katkı sağladıkianna işaret etmektedir. Bu nedenle Smith (1937: 107)'in hane halklarının kendi şansıanna ilişkin saçma varsayımiara sahip oldukları iddiasının da titizlikle ele alınmasında fayda vardır. Bu ilginç ve bir o kadar da derin tartışma, çalışmada yer verilerneyen ve bugünün riski ile yarının riskini farklı gören ya da işgücü piyasalarını kullanan diğer temel tartışmalar ile birlikte başka bir çalışmanın konusunu oluşturabilecektir.

18 58 SuatAYDIN KAYNAKÇA Appelbaum, E. ve Katz. E. (1981), "Market Constraints as a Ratianale for the Friedman-Savage Utility Function", The Journal of Political Economy, Armstrong, W.E. (1939), "The Determinateness of the Utility Function", The Economic Journal, 49, Bailey, M. J., Olson, M. ve Wonnacott, P. (1980), "The Marginal Utility of Ineome Does not Increase: Borrowing, Lending, and Friedman-Savage Gambles'', The American Economic Revicıv, 70, Barro, R. J. (1976), "The Loan Market, Collateral, and Rates of Interesf', Journal of M on ey, Credit and Banking, 8, Benjamin, D. K. (1978), "The Use of Callateral to Enforce Debt Contracts". Economic lnquiry, 16, Blume, M. E. ve Friend, I. (1975), ''The Asset Structure of Individual Portfolios and Some Implications for Utility Functions'', The Journal of Finance, 30, Cochrane, J. H. (2001), Asset Pricing, Princeton University Press. Cohn, R. A., Lewellen, W. G., Lease, R.C. ve Schlarbaum, G.G. (1975), "Individual Investor Risk Aversion and Investment Portfolio Composition", The Journal of Finance, 30, Fisher, I. (1930), The Theory of lnterest, Nev York: Macmil!an. Friedman, M. ve Savage, L.J. (1948), "The Utility Analysis of Choices Involving Risk", The Journal of Political Economy, 56, Hartley, R. ve Farrell, L. (2002), "Can Expected Utility Theory Explain Gambling?", The American Economic Review, 92, Hirshleifer, J. (1965), "Investment Decision U nder Uncertainty: Choice-Thearetic Approaches". The Quarterly Journal of Economics, 79, Hirshleifer, J. (1970), lnvestment, lnterest and Capital, ABD: Prentice Hall. Kim. Y.C. (1973), "Choice in the Lottery-lnsurance Situation Augmented Ineome Approach''. Quarterl_v Journal of Economics. 87, Kwang. N. Y. (1965), "Why do People Buy Lottery Tickets? Choices Involving Risk and the Indivisibility of Expenditure", The Joumal of Political Economy, 73, Neumann, J. V. ve Morgenstern, O. (1944), Tlzeor_v of Games and Economic Behmior, Princeton University Press. Smith, A. ( 1937), The Wealtlı of Nations, Nev Y ark: Randam House.

Selçuk Üniversitesi 26 Aralık, 2013 Beyşehir Turizm Fakültesi-Konaklama İşletmeciliği Genel Ekonomi Dr. Alper Sönmez. Soru Seti 3

Selçuk Üniversitesi 26 Aralık, 2013 Beyşehir Turizm Fakültesi-Konaklama İşletmeciliği Genel Ekonomi Dr. Alper Sönmez. Soru Seti 3 Soru Seti 3 1) Q D = 100 2P talep denklemi ve Q S = P 20 arz denklemi verilmiştir. Üretici ve tüketici rantlarını hesaplayınız. Cevap: Öncelikle arz ve talep denklemlerini eşitleyerek denge fiyat ve miktarı

Detaylı

15.433 YATIRIM. Ders 3: Portföy Teorisi. Bölüm 1: Problemi Oluşturmak

15.433 YATIRIM. Ders 3: Portföy Teorisi. Bölüm 1: Problemi Oluşturmak 15.433 YATIRIM Ders 3: Portföy Teorisi Bölüm 1: Problemi Oluşturmak Bahar 2003 Biraz Tarih Mart 1952 de, Şikago Üniversitesi nde yüksek lisans öğrencisi olan 25 yaşındaki Harry Markowitz, Journal of Finance

Detaylı

ÜNİTE 4: FAİZ ORANLARININ YAPISI

ÜNİTE 4: FAİZ ORANLARININ YAPISI ÜNİTE 4: FAİZ ORANLARININ YAPISI Faiz oranlarının yapısı; Menkul kıymetlerin sahip olduğu risk, Likidite özelliği, Vergilendirme durumu ve Vade farklarının faiz oranlarını nasıl etkilediğidir. FAİZ ORANLARININ

Detaylı

6. Tüketici Davranışları ve Seçimleri 6.1. Tüketici Kuramına Giriş 6.2. Tüketici Dengesi. Ders içeriği (6. Hafta)

6. Tüketici Davranışları ve Seçimleri 6.1. Tüketici Kuramına Giriş 6.2. Tüketici Dengesi. Ders içeriği (6. Hafta) 6. Tüketici Davranışları ve Seçimleri 6.1. Tüketici Kuramına Giriş 6.2. Tüketici Dengesi Ders içeriği (6. Hafta) Tüketici Dengesi Kardinal fayda kuramını savunan ekonomistler: mal ve hizmetlerin faydası

Detaylı

Yatırım Analizi ve Portföy Yönetimi 5. Hafta

Yatırım Analizi ve Portföy Yönetimi 5. Hafta Yatırım Analizi ve Portföy Yönetimi 5. Hafta Dr. Mevlüt CAMGÖZ 1 Dr. Mevlüt Camgöz İçerik Tek Endeks / Pazar Modeli Sistematik Risk Sistematik Olmayan Risk Sermaye Varlıklarını Fiyatlandırma Modeli (SVFM)

Detaylı

14.12 Oyun Teorisi Ders Notları Seçim Teorisi

14.12 Oyun Teorisi Ders Notları Seçim Teorisi 14.12 Oyun Teorisi Ders Notları Seçim Teorisi Muhamet Yıldız (Ders 2) 1 Temel Seçim Teorisi X kümesi alternatifler kümesi olsun. Alternatifler birbirini dışlayan olsunlar, yani bir kişi aynı anda iki farklı

Detaylı

1. KEYNESÇİ PARA TALEBİ TEORİSİ

1. KEYNESÇİ PARA TALEBİ TEORİSİ DERS NOTU 06 IS/LM EĞRİLERİ VE BAZI ESNEKLİKLER PARA VE MALİYE POLİTİKALARININ ETKİNLİKLERİ TOPLAM TALEP (AD) Bugünki dersin içeriği: 1. KEYNESÇİ PARA TALEBİ TEORİSİ... 1 2. LM EĞRİSİ VE PARA TALEBİNİN

Detaylı

İKT 207: Mikro iktisat. Faktör Piyasaları

İKT 207: Mikro iktisat. Faktör Piyasaları İKT 207: Mikro iktisat Faktör Piyasaları Tartışılacak Konular Tam Rekabetçi Faktör Piyasaları Tam Rekabetçi Faktör Piyasalarında Denge Monopson Gücünün Olduğu Faktör Piyasaları Monopol Gücünün Olduğu Faktör

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Eşref Savaş BAŞCI

Yrd. Doç. Dr. Eşref Savaş BAŞCI SERMAYE MALİYETİ Yrd. Doç. Dr. Eşref Savaş BAŞCI İçerik Öz Sermaye Maliyeti İmtiyazlı Hisse Senedi Maliyetinin Yaygın (Adi) Hisse Senedinin Maliyetinin Finansal Varlıkları Fiyatlama Modeline Göre Özsermaye

Detaylı

OYUNLAR TEORİSİNİN MADEN ARAMALARINA UYGULANMASI

OYUNLAR TEORİSİNİN MADEN ARAMALARINA UYGULANMASI OYUNLAR TEORİSİNİN MADEN ARAMALARINA UYGULANMASI Hüsnü KALE Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü, Ankara GİRİŞ İki rakip satranç masası başına oturduğu zaman, her ikisi de kendi kullandıkları taktiklere karşı,

Detaylı

Finansal Yatırım ve Portföy Yönetimi. Ders 7 Modern Portföy Teorisi

Finansal Yatırım ve Portföy Yönetimi. Ders 7 Modern Portföy Teorisi Finansal Yatırım ve Portföy Yönetimi Ders 7 Modern Portföy Teorisi Kurucusu Markowitz dir. 1990 yılında bu çalışmasıyla Nobel Ekonomi ödülünü MertonH. Miller ve William F. Sharpe ilepaylaşmıştır. Modern

Detaylı

Yatırım Analizi ve Portföy Yönetimi 3. Hafta. Dr. Mevlüt CAMGÖZ

Yatırım Analizi ve Portföy Yönetimi 3. Hafta. Dr. Mevlüt CAMGÖZ Yatırım Analizi ve Portföy Yönetimi 3. Hafta Dr. Mevlüt CAMGÖZ İçerik Faiz oranlarının belirleyicileri Reel ve nominal faiz oranı Risk ve getiri Beklenen getiri Risk, spekülasyon ve kumar Fayda fonksiyonu

Detaylı

İKTİSAT. İktisata Giriş Test Dolmuş ile otobüs aşağıdaki mal türlerinden

İKTİSAT. İktisata Giriş Test Dolmuş ile otobüs aşağıdaki mal türlerinden İktisata Giriş Test - 1 1. Doğada insan ihtiyaçlarına oranla kıt olan elde etmek için çaba sarf edilen ve fiyatı olan mallara ne ad verilir? A) Serbest mallar B) İktisadi mallar C) Nihai mallar D) Üretici

Detaylı

1. Temel Finansal Kavramlar. 2. Finansal Analiz ve Planlama. 3. Yatırım ve Çalışma Sermayesi. 4. Fizibilite Etüdleri- Yatırım Kararının Alınması

1. Temel Finansal Kavramlar. 2. Finansal Analiz ve Planlama. 3. Yatırım ve Çalışma Sermayesi. 4. Fizibilite Etüdleri- Yatırım Kararının Alınması 1. Temel Finansal Kavramlar 2. Finansal Analiz ve Planlama 3. Yatırım ve Çalışma Sermayesi 4. Fizibilite Etüdleri- Yatırım Kararının Alınması 5. Girişimcilikte Finansal Destekler 1 6. Alternatif Finansal

Detaylı

8. DERS: IS/LM MODELİ

8. DERS: IS/LM MODELİ 8. DERS: IS/LM MODELİ 1 Mal Piyasası ve Para Piyasası...2 2. Faiz Oranı, Yatırım ve IS Eğrisi...2 A.IS eğrisi nin özellikleri:...3 B.Maliye Politikası IS Eğrisini Nasıl Kaydırır?...5 3. Para Piyasası ve

Detaylı

DERS NOTU 01 TÜKETİCİ TEORİSİ

DERS NOTU 01 TÜKETİCİ TEORİSİ DERS NOTU 01 TÜKETİCİ TEORİSİ Bugünki dersin işleniş planı: I. Hanehalkı Karar Problemi... 1 A. Bütçe Doğrusu... 1 II. Seçimin Temeli: Fayda... 5 A. Azalan Marjinal Fayda... 5 B. Fayda Fonksiyonu... 9

Detaylı

Ekonomi I. Doç.Dr.Tufan BAL. 6.Bölüm: Tüketici Davranışı Teorisi

Ekonomi I. Doç.Dr.Tufan BAL. 6.Bölüm: Tüketici Davranışı Teorisi Ekonomi I 6.Bölüm: Tüketici Davranışı Teorisi Doç.Dr.Tufan BAL Not:Bu sunun hazırlanmasında büyük oranda Prof.Dr.Tümay ERTEK in Temel Ekonomi kitabından faydalanılmıştır. 2 Teorik Altyapı Piyasa ekonomisinin

Detaylı

B. Sermaye stoğunun durağan durum değerini bulunuz. C. Bu ekonomi için altın kural sermaye stoğu ne kadardır?

B. Sermaye stoğunun durağan durum değerini bulunuz. C. Bu ekonomi için altın kural sermaye stoğu ne kadardır? A.Ü. SBE 2015-2016 Bahar Dönemi Makro İktisat - II Çalışma Soruları - 2 1. Nüfus artışı veya teknolojik ilerlemenin olmadığı Solow Modeli nde bazı parametreler şu şekilde olsun: s = 0.2(tasarruf oranı)

Detaylı

Varant nedir? Varantların dayanak varlığı ne olacak? İlk uygulamada borsa endeksleri ve dolar/tl olacak.

Varant nedir? Varantların dayanak varlığı ne olacak? İlk uygulamada borsa endeksleri ve dolar/tl olacak. TÜRK yatırımcısı yeni bir ürünle tanışıyor: Varant. Ay sonunda 15 varantla başlaması beklenen işlemler yatırımcılara kaldıraç oranları nedeniyle yüksek getiri fırsatı sunuyor. UniCredit Menkul Değerler

Detaylı

EUR/GBP Temel ve Teknik Analizi

EUR/GBP Temel ve Teknik Analizi Tüketici Güven Endeksi 1 EUR Tüketici Güven Endeksi GBP Perakende Satışlar 2 Perakende Satışlar 1/5 Enflasyon 3 EUR Enflasyon GBP Faiz Oranı 4 Faiz Oranı 2/5 Teknik Analiz Son çeyrekte küçülen İngiltere

Detaylı

2009-2010 Güz Dönemi Mikro Iktisat 1. Ö¼gretim 1. Vize S nav 17.11.2009

2009-2010 Güz Dönemi Mikro Iktisat 1. Ö¼gretim 1. Vize S nav 17.11.2009 009-010 Güz Dönemi Mikro Iktisat 1. Ö¼gretim 1. Vize S nav 17.11.009 Ad ve Soyad : Numaras : Soru 1: Tüketici seçiminde yard m ve makbuz karş l ¼g yard m durumunu şekil yard m yla aç klay n z. Siyasal

Detaylı

Mikro1 ĐKTĐSAT BÖLÜMÜ MĐKROĐKTĐSAT 1 DERSĐ ARA-SINAV SORULARI 08.11.2010 ID: B

Mikro1 ĐKTĐSAT BÖLÜMÜ MĐKROĐKTĐSAT 1 DERSĐ ARA-SINAV SORULARI 08.11.2010 ID: B MERSĐN ÜNĐVERSĐTESĐ ĐKTĐSADĐ VE ĐDARĐ BĐLĐMLER FAKÜLTESĐ ĐKTĐSAT BÖLÜMÜ MĐKROĐKTĐSAT 1 DERSĐ ARA-SINAV SORULARI 08.11.2010 ID: B Mikro1 Çoktan Seçmeli Sorular Sorunun yanıtı olan veya cümleyi en iyi şekilde

Detaylı

Banka Kredileri ve Büyüme İlişkisi

Banka Kredileri ve Büyüme İlişkisi Banka Kredileri ve Büyüme İlişkisi Cahit YILMAZ Kültür Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İstanbul c.yilmaz@iku.edu.tr Key words:kredi,büyüme. Özet Banka kredileri ile ekonomik büyüme arasında

Detaylı

1. Toplam Harcama ve Denge Çıktı

1. Toplam Harcama ve Denge Çıktı DERS NOTU 03 TOPLAM HARCAMALAR VE DENGE ÇIKTI - I Bugünki dersin içeriği: 1. TOPLAM HARCAMA VE DENGE ÇIKTI... 1 HANEHALKI TÜKETİM VE TASARRUFU... 2 PLANLANAN YATIRIM (I)... 6 2. DENGE TOPLAM ÇIKTI (GELİR)...

Detaylı

İKTİSADA GİRİŞ - 1. Ünite 4: Tüketici ve Üretici Tercihlerinin Temelleri.

İKTİSADA GİRİŞ - 1. Ünite 4: Tüketici ve Üretici Tercihlerinin Temelleri. Giriş Temel ekonomik birimler olan tüketici ve üretici için benzer kavram ve kurallar kullanılır. Tüketici için fayda ve fiyat kavramları önemli iken üretici için hasıla kâr ve maliyet kavramları önemlidir.

Detaylı

IS-MP-PC: Kısa Dönem Makroekonomik Model

IS-MP-PC: Kısa Dönem Makroekonomik Model 1 Toplam Talep Toplam Talebin Elde Edilmesi 2 Para Politikası AD Eğrisi 3 4 Eğrisi Toplam Talep Toplam Talebin Elde Edilmesi Keynes (1936), The General Theory of Employment, Interest, and Money Toplam

Detaylı

Sağlık Kuruluşlarında Maliyet Yönetimi ve Güncel

Sağlık Kuruluşlarında Maliyet Yönetimi ve Güncel Sağlık Kuruluşlarında Maliyet Yönetimi ve Güncel Uygulamalar YRD. DOÇ. DR. EMRE ATILGAN TRAKYA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK YÖNETİMİ BÖLÜMÜ Sağlık Kurumlarında Maliyet Yönetimi ve Güncel Uygulamalar Sunum Planı:

Detaylı

Büyük Resim: 2. Kısım - Değerleme

Büyük Resim: 2. Kısım - Değerleme Değerleme 1 Büyük Resim: 2. Kısım - Değerleme A. Değerleme: Serbest Nakit Akışları ve Risk 1 Nisan Ders: Serbest Nakit Akışları Değerlemesi 3 Nisan Vaka: Ameritrade B. Değerleme: AOSM (WACC) ve DBD (APV)

Detaylı

OYUN TEORİSİ. Özlem AYDIN. Trakya Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü

OYUN TEORİSİ. Özlem AYDIN. Trakya Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü OYUN TEORİSİ Özlem AYDIN Trakya Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü TANIM ''Oyun Teorisi'', iki yada daha fazla rakibi belirli kurallar altında birleştirerek karşılıklı olarak çelişen olasılıklar

Detaylı

2.BÖLÜM ÇOKTAN SEÇMELİ

2.BÖLÜM ÇOKTAN SEÇMELİ CEVAP ANAHTARI 1.BÖLÜM ÇOKTAN SEÇMELİ 1.(e) 2.(d) 3.(a) 4.(c) 5.(e) 6.(d) 7.(e) 8.(d) 9.(b) 10.(e) 11.(a) 12.(b) 13.(a) 14.(c) 15.(c) 16.(e) 17.(e) 18.(b) 19.(d) 20.(a) 1.BÖLÜM BOŞLUK DOLDURMA 1. gereksinme

Detaylı

HANEHALKININ TERCİHLERİ 2 1. FAYDA VE TALEP Bireysel Talep ve Piyasa Talebi Hanehalkının Tüketim Tercihleri

HANEHALKININ TERCİHLERİ 2 1. FAYDA VE TALEP Bireysel Talep ve Piyasa Talebi Hanehalkının Tüketim Tercihleri HANEHALKININ TERCİHLERİ 2 1. FAYDA VE TALEP 2 1.1. Bireysel Talep ve Piyasa Talebi 2 1.2. Hanehalkının Tüketim Tercihleri 2 1.2.1. Toplam Fayda, Marjinal Fayda ve Tüketim 4 1.3.2. Fayda Maksimizasyonu

Detaylı

Komisyon İKTİSAT ÇEK KOPAR YAPRAK TESTİ ISBN 978-605-364-577-1. Kitapta yer alan bölümlerin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir.

Komisyon İKTİSAT ÇEK KOPAR YAPRAK TESTİ ISBN 978-605-364-577-1. Kitapta yer alan bölümlerin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir. Komisyon İKTİSAT ÇEK KOPAR YAPRAK TESTİ ISBN 978-605-364-577-1 Kitapta yer alan bölümlerin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir. 2014 Pegem Akademi Bu kitabın basım, yayın ve satış hakları Pegem Akademi

Detaylı

OYUN TEORİSİNE DOĞRU Yard.Doç.Dr.Deniz Giz

OYUN TEORİSİNE DOĞRU Yard.Doç.Dr.Deniz Giz OYUN TEORİSİNE DOĞRU Yard.Doç.Dr.Deniz Giz ÖZET Herhangi bir teori veya bir modelin amacı bir soruna çözüm bulmaktır. Bir oyunun çözümü oyuncuların nasıl karar vereceklerinin öngörülmesine bağlıdır. Oyuncular

Detaylı

KPSS SORU BANKASI İKTİSAT YENİ. Pegem. Pegem Pegem Pegem Pegem. Pegem. Pegem Pegem. Pegem. Pegem

KPSS SORU BANKASI İKTİSAT YENİ. Pegem. Pegem Pegem Pegem Pegem. Pegem. Pegem Pegem. Pegem. Pegem A GRUBU KADROLAR İÇİN KPSS SORU BANKASI İKTİSAT YENİ Komisyon KPSS İKTİSAT Çek Kopar Soru Bankası ISBN 978-605-364-208-4 Kitapta yer alan bölümlerin tüm sorumluluğu yazarına aittir. 2011, Akademi Bu kitabın

Detaylı

FAYDANIN ZAMANA DAGITILMASI 1

FAYDANIN ZAMANA DAGITILMASI 1 Ekonomik Yaklaşım, Cilt : 18, Sayı: 63, ss. 95-111 SİGORTA YAPTlRAN KUMARBAZ ve TOPLAM FAYDANIN ZAMANA DAGITILMASI 1 Suat AYDIN* Özet Portföy kuramları, hanehalklarının riskten kaçman olduklanm varsayarken,

Detaylı

Ekonomi II. 20.Para Teorisi ve Politikası. Doç.Dr.Tufan BAL. Not:Bu sunun hazırlanmasında büyük oranda Prof.Dr.Tümay ERTEK in Temel Ekonomi kitabından

Ekonomi II. 20.Para Teorisi ve Politikası. Doç.Dr.Tufan BAL. Not:Bu sunun hazırlanmasında büyük oranda Prof.Dr.Tümay ERTEK in Temel Ekonomi kitabından Ekonomi II 20.Para Teorisi ve Politikası Doç.Dr.Tufan BAL Not:Bu sunun hazırlanmasında büyük oranda Prof.Dr.Tümay ERTEK in Temel Ekonomi kitabından faydalanılmıştır. 20.1.Para Teorisi Para miktarındaki

Detaylı

IKTI 101 (Yaz Okulu) 04 Ağustos, 2010 Gazi Üniversitesi İktisat Bölümü DERS NOTU 05 ÜRETİCİ TEORİSİ

IKTI 101 (Yaz Okulu) 04 Ağustos, 2010 Gazi Üniversitesi İktisat Bölümü DERS NOTU 05 ÜRETİCİ TEORİSİ DERS NOTU 05 ÜRETİCİ TEORİSİ Bugünki dersin işleniş planı: 1. Kârını Maksimize Eden Firma Davranışı... 1 2. Üretim Fonksiyonu ve Üretici Dengesi... 5 3. Maliyeti Minimize Eden Denge Koşulu... 15 4. Eşürün

Detaylı

Projenin Adı:Pascal-Fermat Olasılık Mektupları

Projenin Adı:Pascal-Fermat Olasılık Mektupları Projenin Adı:Pascal-Fermat Olasılık Mektupları Projenin Amacı:Çalışmamızda öncelikle Pascal ve Fermat la tarihsel empati kurmakla birlikte bilginin yolunu bulabilmesi için farklı bakış açılarına ihtiyaç

Detaylı

15.433 YATIRIM. Ders 19: Menkul Kıymet Analizi. Bahar 2003

15.433 YATIRIM. Ders 19: Menkul Kıymet Analizi. Bahar 2003 15.433 YATIRIM Ders 19: Menkul Kıymet Analizi Bahar 2003 Giriş Piyasada gözlemlediğimiz fiyatlar nasıl açıklanır? Etkin bir piyasada, fiyat kamuya açık olan tüm bilgileri yansıtır. Piyasa bilgisini piyasa

Detaylı

Konu 2 Piyasa Kuvvetleri: Talep ve Arz

Konu 2 Piyasa Kuvvetleri: Talep ve Arz .. Konu 2 Piyasa Kuvvetleri: Talep ve Arz Hadi Yektaş Uluslararası Antalya Üniversitesi İşletme Tezsiz Yüksek Lisans Programı 1 / 157 Hadi Yektaş Piyasa Kuvvetleri: Talep ve Arz . İçerik.1.2 Talep Eğrisinin

Detaylı

4. HAFTA DERS NOTLARI İKTİSADİ MATEMATİK MİKRO EKONOMİK YAKLAŞIM. Yazan SAYIN SAN

4. HAFTA DERS NOTLARI İKTİSADİ MATEMATİK MİKRO EKONOMİK YAKLAŞIM. Yazan SAYIN SAN 4. HAFTA DERS NOTLARI İKTİSADİ MATEMATİK MİKRO EKONOMİK YAKLAŞIM Yazan SAYIN SAN SAN / İKTİSADİ MATEMATİK / 2 B.3.2. Taban Fiyat Uygulaması Devletin bir malın piyasasında oluşan denge fiyatına müdahalesi,

Detaylı

Risk ve Getiri : Portföy Teorisi ve Varlık Fiyatlandırma Modelleri

Risk ve Getiri : Portföy Teorisi ve Varlık Fiyatlandırma Modelleri 5-1 Risk ve Getiri : Portföy Teorisi ve Varlık Fiyatlandırma Modelleri Portföy Teorisi Sermaye Varlıklarını Fiyatlandırma Modeli (CAPM) Etkin set Sermaye Piyasası Doğrusu (CML) Hisse Senedi Piyasası Doğrusu

Detaylı

14.12 Oyun Teorisi Ders Notları

14.12 Oyun Teorisi Ders Notları 14.1 Oyun Teorisi Ders Notları Muhamet Yıldız Ders 15-18 1 Eksik Bilgili Statik Oyunlar Şu ana kadar, herhangi bir oyuncu tarafından bilinen herhangi bir bilgi parçasının tüm oyuncular tarafından bilindiği

Detaylı

TFRS YORUM 14 TMS 19-TANIMLANMIŞ FAYDA VARLIĞININ LİMİTİ, ASGARİ FONLAMA KOŞULLARI VE BU KOŞULLARIN BİRBİRİ İLE ETKİLEŞİMİ

TFRS YORUM 14 TMS 19-TANIMLANMIŞ FAYDA VARLIĞININ LİMİTİ, ASGARİ FONLAMA KOŞULLARI VE BU KOŞULLARIN BİRBİRİ İLE ETKİLEŞİMİ TFRS YORUM 14 TMS 19-TANIMLANMIŞ FAYDA VARLIĞININ LİMİTİ, ASGARİ FONLAMA KOŞULLARI VE BU KOŞULLARIN BİRBİRİ İLE ETKİLEŞİMİ GÜNCELLEMELER ve YÜRÜRLÜK TARİHLERİ TFRS Yorum 14 TMS 19-Tanımlanmış Fayda Varlığının

Detaylı

Sloan Yönetim Okulu 15.010/15.011. Massachusetts Teknoloji Enstitüsü ÖDEV SETİ #6 ÇÖZÜMLER

Sloan Yönetim Okulu 15.010/15.011. Massachusetts Teknoloji Enstitüsü ÖDEV SETİ #6 ÇÖZÜMLER Sloan Yönetim Okulu 15.010/15.011 Massachusetts Teknoloji Enstitüsü ÖDEV SETİ #6 ÇÖZÜMLER 1. Bu problemde ACME üst bölüme sahip hesap makinası göstergesi yapan bir de alt bölüme sahip hesap makinası birleştiren.

Detaylı

K ve L arasında ikame yoktur. Bu üretim fonksiyonu Şekil

K ve L arasında ikame yoktur. Bu üretim fonksiyonu Şekil MALİYET TEORİSİ 2 Maliyet fonksiyonunun biçimi, üretim fonksiyonunun biçimine bağlıdır. Bir an için reçel üreticisinin, bir birim kavanoz ve bir birim meyve toplayıcısı ile bir birim çıktı elde ettiği

Detaylı

İKTİSADA GİRİŞ-I ÇALIŞMA SORULARI-3 KITLIK, TERCİH VE FAYDA

İKTİSADA GİRİŞ-I ÇALIŞMA SORULARI-3 KITLIK, TERCİH VE FAYDA İKTİSADA GİRİŞ-I ÇALIŞMA SORULARI-3 KITLIK, TERCİH VE FAYDA 1. Fırsat maliyeti; A) Mal ve hizmetlerin parasal maliyetidir, B) Mal ve hizmet alımlarında borç olarak alınan para ve faizinin toplamıdır, C)

Detaylı

TFRS YORUM 14 TMS 19-TANIMLANMIŞ FAYDA VARLIĞININ LİMİTİ, ASGARİ FONLAMA KOŞULLARI VE BU KOŞULLARIN BİRBİRİ İLE ETKİLEŞİMİ

TFRS YORUM 14 TMS 19-TANIMLANMIŞ FAYDA VARLIĞININ LİMİTİ, ASGARİ FONLAMA KOŞULLARI VE BU KOŞULLARIN BİRBİRİ İLE ETKİLEŞİMİ TFRS YORUM 14 TMS 19-TANIMLANMIŞ FAYDA VARLIĞININ LİMİTİ, ASGARİ FONLAMA KOŞULLARI VE BU KOŞULLARIN BİRBİRİ İLE ETKİLEŞİMİ GÜNCELLEMELER ve YÜRÜRLÜK TARİHLERİ TFRS Yorum 14 TMS 19-Tanımlanmış Fayda Varlığının

Detaylı

İKTİSADA GİRİŞ-I ÇALIŞMA SORULARI-11 MONOPOL

İKTİSADA GİRİŞ-I ÇALIŞMA SORULARI-11 MONOPOL İKTİSADA GİRİŞ-I ÇALIŞMA SORULARI-11 MONOPOL 1. Monopolist için fiyat marjinal hasılanın üzerindedir. Çünkü, A) Ortalama ve marjinal hasıla eğrileri birbirine eşittir B) Azalan verimler kanunu geçerli

Detaylı

1. Nominal faiz oranı %25, enflasyon oranı %5 olduğuna göre reel faiz oranı % kaçtır?

1. Nominal faiz oranı %25, enflasyon oranı %5 olduğuna göre reel faiz oranı % kaçtır? Temel Finans Matematiği ve Değerleme Yöntemleri 1. Nominal faiz oranı %25, enflasyon oranı %5 olduğuna göre reel faiz oranı % kaçtır? a. %18 b. %19 c. %20 d. %21 e. %22 5. Nominal faiz oranı %24 ve iki

Detaylı

15.402 dersinin paketlenmesi

15.402 dersinin paketlenmesi 15.402 dersinin paketlenmesi 1 Büyük Resim: 2. Kısım - Değerleme A. Değerleme: Serbest Nakit akışları ve Risk 1 Nisan Ders: Serbest Nakit akışları Değerlemesi 3 Nisan Vaka: Ameritrade B. Değerleme: AOSM

Detaylı

Ekonomi I. Ne Öğreneceğiz?? Ne Öğreneceğiz?? Tüketicilerin neden öyle davrandıkları ve neden fiyatı düşen bir maldan normal olarak daha fazla,

Ekonomi I. Ne Öğreneceğiz?? Ne Öğreneceğiz?? Tüketicilerin neden öyle davrandıkları ve neden fiyatı düşen bir maldan normal olarak daha fazla, Ekonomi I Tüketici Teorisi Ne Öğreneceğiz?? Tüketicilerin neden öyle davrandıkları ve neden fiyatı düşen bir maldan normal olarak daha fazla, fiyatı yükselen bir maldan da daha az aldıklarıyla ilgileneceğiz.

Detaylı

İKTİSAT BİLİMİ VE İKTİSATTAKİ TEMEL KAVRAMLAR

İKTİSAT BİLİMİ VE İKTİSATTAKİ TEMEL KAVRAMLAR İÇİNDEKİLER Önsöz BİRİNCİ BÖLÜM İKTİSAT BİLİMİ VE İKTİSATTAKİ TEMEL KAVRAMLAR 1.1.İktisat Bilimi 1.2.İktisadi Kavramlar 1.2.1.İhtiyaçlar 1.2.2.Mal ve Hizmetler 1.2.3.Üretim 1.2.4.Fayda, Değer ve Fiyat

Detaylı

14.12 Oyun Teorisi. Ders 2: Seçim Teorisi. Yol haritası. 1. Temel konseptler (alternatifler, tercihler,..) 2. Tercihlerin ordinal temsiliyeti

14.12 Oyun Teorisi. Ders 2: Seçim Teorisi. Yol haritası. 1. Temel konseptler (alternatifler, tercihler,..) 2. Tercihlerin ordinal temsiliyeti 14.12 Oyun Teorisi Muhamet Yıldız Güz 2005 Ders 2: Seçim Teorisi Yol haritası 1. Temel konseptler (alternatifler, tercihler,..) 2. Tercihlerin ordinal temsiliyeti 3. Tercihlerin kardinal temsiliyeti -

Detaylı

GENEL EKONOMİ DERS NOTLARI

GENEL EKONOMİ DERS NOTLARI GENEL EKONOMİ DERS NOTLARI 3. BÖLÜM Öğr. Gör. Hakan ERYÜZLÜ Kıtlık, Tercih ve Fırsat Maliyeti Fırsat maliyeti, bir tercihi uygularken vazgeçilen başka bir tercihtir. Örneğin, bir lokantada mevcut iki menüden

Detaylı

REEL DÖVİZ KURU TEORİ VE UYGULAMA, KUR-ENFLASYON İLİŞKİSİ VE CARİ AÇIK

REEL DÖVİZ KURU TEORİ VE UYGULAMA, KUR-ENFLASYON İLİŞKİSİ VE CARİ AÇIK REEL DÖVİZ KURU TEORİ VE UYGULAMA, KUR-ENFLASYON İLİŞKİSİ VE CARİ AÇIK Doç. Dr. Cevdet Akçay 15 Haziran 2004 İstanbul Hilton Oteli Nominal Döviz Kuru Reel Döviz Kuru E = E TL/$ q = q TL/$ R Nominal Faiz

Detaylı

Finansal Yatırım ve Portföy Yönetimi. Ders 5

Finansal Yatırım ve Portföy Yönetimi. Ders 5 Finansal Yatırım ve Portföy Yönetimi Ders 5 FİNANSIN TEMEL SORULARI: Riski nasıl tanımlarız ve ölçeriz? Farklı finansal ürünlerin riskleri birbirleri ile nasıl alakalıdır? Riski nasıl fiyatlarız? RİSK

Detaylı

Üretim Girdilerinin lması

Üretim Girdilerinin lması Üretim Girdilerinin Fiyatlandırılmas lması 2 Tam Rekabet Piyasasında Girdi Talebi Tek Değişken Girdi Durumu İlk olarak firmanın tek girdisinin işgücü () olduğu durumu inceleyelim. Değişken üretim girdisi

Detaylı

ARBİTRAJ FİYATLAMA MODELİ (AFM)

ARBİTRAJ FİYATLAMA MODELİ (AFM) ARBİTRAJ FİYATLAMA MODELİ (AFM) 1 Markowitz in Modern Portföy Teorisi sonrası geliştirilen denge modelleri 1.Finansal Varlıkları Fiyatlama Modeli (Capital Asset Pricing Model CAPM) 2.Tek ve Çok Endeksli

Detaylı

EK : DIŞSAL TASARRUFLAR ( EKONOMİLER )

EK : DIŞSAL TASARRUFLAR ( EKONOMİLER ) EK : DIŞSAL TASARRUFLAR ( EKONOMİLER ) Genel denge teorisinin sonuçlarının yatırım kararlarında uygulanamamasının iki temel nedeni şunlardır: 1) Genel denge teorisinin tam bölünebilirlik varsayımı her

Detaylı

Aşağıda ara sınavın cevaplarını ve öğrenciler soruları yanıtlamaya çalışırken yaptıkları bazı ortak yanlışların listesini bulabilirsiniz.

Aşağıda ara sınavın cevaplarını ve öğrenciler soruları yanıtlamaya çalışırken yaptıkları bazı ortak yanlışların listesini bulabilirsiniz. 15.010/15.011 2002 Ara Sınav Cevap Kâğıdı Aşağıda ara sınavın cevaplarını ve öğrenciler soruları yanıtlamaya çalışırken yaptıkları bazı ortak yanlışların listesini bulabilirsiniz. Problem #1. Doğru, Yanlış,

Detaylı

15.010/15.011 Örnek Ara sınav Cevap Kâğıdı - 1999. 1) Doğru, Yanlış, Belirsiz

15.010/15.011 Örnek Ara sınav Cevap Kâğıdı - 1999. 1) Doğru, Yanlış, Belirsiz 15.010/15.011 Örnek Ara sınav Cevap Kâğıdı - 1999 1) Doğru, Yanlış, Belirsiz a) DOĞRU. İki mağaza tarafından arz edilen videolar birbirlerine ikame. Somerville deki Hollywood mağazasındaki videoların fiyatı

Detaylı

ENFLASYON YOKSULU VURUYOR. Yönetici özeti

ENFLASYON YOKSULU VURUYOR. Yönetici özeti Araştırma Notu 10/68 26 Mart 2010 ENFLASYON YOKSULU VURUYOR Seyfettin Gürsel * ve Onur Altındağ ** Yönetici özeti Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan enflasyon sepeti ağırlıklandırması

Detaylı

DIŞSAL EKONOMİLER ve ÜRETİMİN ULUSLARARASI KONUMU (LOKASYONU)

DIŞSAL EKONOMİLER ve ÜRETİMİN ULUSLARARASI KONUMU (LOKASYONU) DIŞSAL EKONOMİLER ve ÜRETİMİN ULUSLARARASI KONUMU (LOKASYONU) Bu sunum, Krugman, Paul, Maurice Obstfeld ve Marc Melitz, (2012), International Economics: Theory and Policy, 9/E, Pearson kitabının 7. Bölümünden

Detaylı

Mikro Final. ĐKTĐSAT BÖLÜMÜ MĐKROĐKTĐSAT 1 FĐNAL-SINAVI SORULARI Saat: 10:45

Mikro Final. ĐKTĐSAT BÖLÜMÜ MĐKROĐKTĐSAT 1 FĐNAL-SINAVI SORULARI Saat: 10:45 MERSĐN ÜNĐVERSĐTESĐ ĐKTĐSADĐ VE ĐDARĐ BĐLĐMLER FAKÜLTESĐ ĐKTĐSAT BÖLÜMÜ MĐKROĐKTĐSAT 1 FĐNAL-SINAVI SORULARI 21.01.2011 Saat: 10:45 Mikro1 2010 Final Çoktan Seçmeli Sorular Sorunun yanıtı olan veya cümleyi

Detaylı

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1: EKONOMİ İLE İLGİLİ DÜŞÜNCELER VE TEMEL KAVRAMLAR...

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1: EKONOMİ İLE İLGİLİ DÜŞÜNCELER VE TEMEL KAVRAMLAR... İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1: EKONOMİ İLE İLGİLİ DÜŞÜNCELER VE TEMEL KAVRAMLAR... 1 1.1. EKONOMİ İLE İLGİLİ DÜŞÜNCELER... 3 1.1.1. Romalıların Ekonomik Düşünceleri... 3 1.1.2. Orta Çağ da Ekonomik Düşünceler...

Detaylı

version 0.1 September 2, 2014

version 0.1 September 2, 2014 VERİM EĞRİSİ ANALİZ ARACI version 0.1 September 2, 2014 1 VERİM EĞRİSİ ANALİZİNE GİRİŞ: TEMEL KAVRAMLAR 1.1 Tanımlar Verim eğrisi nedir? Bono piyasasındaki fiyatlama ve analiz faaliyetlerinin neredeyse

Detaylı

Bu Bölümde Neler Öğreneceğiz?

Bu Bölümde Neler Öğreneceğiz? 7. MALİYETLER 193 Bu Bölümde Neler Öğreneceğiz? 7.1. Kısa Dönem Firma Maliyetleri 7.1.1. Toplam Sabit Maliyetler 7.1.2. Değişken Maliyetler 7.1.3. Toplam Maliyetler (TC) 7.1.4. Marjinal Maliyet (MC) 7.1.5.

Detaylı

2001 KPSS 1. Aşağıdakilerden hangisi A malının talep eğrisinin sola doğru kaymasına neden olur?

2001 KPSS 1. Aşağıdakilerden hangisi A malının talep eğrisinin sola doğru kaymasına neden olur? 2001 KPSS 1. Aşağıdakilerden hangisi A malının talep eğrisinin sola doğru kaymasına neden olur? A) A malını tüketen insanların sayısının artmasına yol açan bir nüfus artışı B) A normal bir mal ise, tüketici

Detaylı

Portföy Yönetimi. Yatırım Kumar Adil Oyun

Portföy Yönetimi. Yatırım Kumar Adil Oyun Portföy Yönetimi 1 Yatırım Kumar Adil Oyun 2 1 Risk ve Getiri Kavramı Genel Kural: Getiriyi Sev, Riskten Kaç Faydayı Maksimize Et! 3 Getiri Kavramı Hisse Senedinde getiri iki kaynaktan oluşur. : Sermaye

Detaylı

Yatırım Kumar Adil Oyun

Yatırım Kumar Adil Oyun Portföy Yönetimi Yatırım Kumar Adil Oyun 1 2 Getiri Kavramı Risk ve Getiri Kavramı Genel Kural: Getiriyi Sev, Riskten Kaç Faydayı Maksimize Et! Hisse Senedinde getiri iki kaynaktan oluşur. : Sermaye Kazancı

Detaylı

Yatırım Kumar Adil Oyun

Yatırım Kumar Adil Oyun Portföy Yönetimi 1 Yatırım Kumar Adil Oyun 2 Risk ve Getiri Kavramı Genel Kural: Getiriyi Sev, Riskten Kaç Faydayı Maksimize Et! 3 Getiri Kavramı Hisse Senedinde getiri iki kaynaktan oluşur. : Sermaye

Detaylı

AVRO BÖLGESİ NDE YENİ KORKU: DEFLASYON Mehmet ÖZÇELİK

AVRO BÖLGESİ NDE YENİ KORKU: DEFLASYON Mehmet ÖZÇELİK Mehmet ÖZÇELİK Bilgi Raporu Ekonomik Araştırmalar ve Proje Müdürlüğü KONYA Şubat, 2016 www.kto.org.tr 0 GİRİŞ 2008 küresel ekonomik krizinin ardından piyasalarda bir türlü istenilen hareketliliği yakalayamayan

Detaylı

BİRİNCİ SEVİYE ÖRNEK SORULARI EKONOMİ

BİRİNCİ SEVİYE ÖRNEK SORULARI EKONOMİ BİRİNCİ SEVİYE ÖRNEK SORULARI EKONOMİ SORU 1: Tam rekabet ortamında faaliyet gösteren bir firmanın kısa dönem toplam maliyet fonksiyonu; STC = 5Q 2 + 5Q + 10 dur. Bu firma tarafından piyasaya sürülen ürünün

Detaylı

Takım Maçı ve IMP Skorlaması

Takım Maçı ve IMP Skorlaması Takım Maçı ve IMP Skorlaması Takım maçının tanımı? 4 lü takım maçı, 6 oyuncudan kurulu iki takımın, birer çiftleri ile 2 masada karşılaşarak, aynı anda 4 oyuncusu ile, oynayan ya da oynamayan bir kaptanın

Detaylı

A İKTİSAT KPSS-AB-PS / 2008 5. Mikroiktisadi analizde, esas olarak reel ücretlerin dikkate alınmasının en önemli nedeni aşağıdakilerden

A İKTİSAT KPSS-AB-PS / 2008 5. Mikroiktisadi analizde, esas olarak reel ücretlerin dikkate alınmasının en önemli nedeni aşağıdakilerden 1. Her arz kendi talebini yaratır. şeklindeki Say Yasasını aşağıdaki iktisatçılardan hangisi kabul etmiştir? A İKTİSAT 5. Mikroiktisadi analizde, esas olarak reel ücretlerin dikkate alınmasının en önemli

Detaylı

9. DERS : IS LM EĞRİLERİ: MALİYE VE PARA POLİTİKALARI

9. DERS : IS LM EĞRİLERİ: MALİYE VE PARA POLİTİKALARI 9. DERS : IS LM EĞRİLERİ: MALİYE VE PARA POLİTİKALARI 1. Maliye Politikası ve Dışlama Etkisi...2 A. Uyumlu Maliye ve Para Politikaları...4 2. Para Arzı ve Açık Piyasa İşlemleri...5 3. Klasik Para ve Faiz

Detaylı

END. İKTİSADI VE OYUN TEORİSİ (BİRİNCİ ÖDEV)

END. İKTİSADI VE OYUN TEORİSİ (BİRİNCİ ÖDEV) END. İKTİSADI VE OYUN TEORİSİ (BİRİNCİ ÖDEV) AÇIKLAMALAR Ödevlerinizin teslimi, 14 Kasim 2013 günü saat 09:30-12:30 da yapılacaktır. Sorular aynı gün örgün (13:15) ve ikinci öğretim (17:00) dersinde çözüleceği

Detaylı

IKT Kasım, 2008 Gazi Üniversitesi, İktisat Bölümü. DERS NOTU 5 (Bölüm 7-8) ÜRETİCİ TEORİSİ

IKT Kasım, 2008 Gazi Üniversitesi, İktisat Bölümü. DERS NOTU 5 (Bölüm 7-8) ÜRETİCİ TEORİSİ DERS NOTU 5 (Bölüm 7-8) ÜRETİCİ TEORİSİ Bugünkü ders planı: 1. Kârını Maksimize Eden Firma Davranışı...1 2. Üretim Fonksiyonu ve Üretici Dengesi...5 3. Maliyeti Minimize Eden Denge Koşulu...15 4. Maliyet

Detaylı

DERS NOTU 09 DIŞLAMA ETKİSİ UYUMLU MALİYE VE PARA POLİTİKALARI PARA ARZI TANIMLARI KLASİK PARA VE FAİZ TEORİLERİ

DERS NOTU 09 DIŞLAMA ETKİSİ UYUMLU MALİYE VE PARA POLİTİKALARI PARA ARZI TANIMLARI KLASİK PARA VE FAİZ TEORİLERİ DERS NOTU 09 DIŞLAMA ETKİSİ UYUMLU MALİYE VE PARA POLİTİKALARI PARA ARZI TANIMLARI KLASİK PARA VE FAİZ TEORİLERİ Bugünki dersin içeriği: 1. MALİYE POLİTİKASI VE DIŞLAMA ETKİSİ... 1 2. UYUMLU MALİYE VE

Detaylı

1. Açık Bir Ekonomide Denge Çıktı (Gelir)

1. Açık Bir Ekonomide Denge Çıktı (Gelir) IKTI 2 Mayıs 24 DERS NOTU 5 TOPLAM HARCAMALAR VE DENGE ÇIKTI (3) Dersin içeriği:. AÇIK BİR EKONOMİDE DENGE ÇIKTI (GELİR)... A. DENGE İÇİN SIZINTILAR/ENJEKSİYONLAR YAKLAŞIMI... 5 B. DEVLET HARCAMALARI ÇARPANI...

Detaylı

II. MALİ SEKTÖRÜN GENEL YAPISI

II. MALİ SEKTÖRÜN GENEL YAPISI II. MALİ SEKTÖRÜN GENEL YAPISI Türk mali sektörü 27 yılının ilk altı ayında büyümesini sürdürmüştür. Bu dönemde bankacılık sektörüne yabancı yatırımcı ilgisi de devam etmiştir. Grafik II.1. Mali Sektörün

Detaylı

ULUSLARARASI PORTFÖY KURAMI VE UYGULAMALARI

ULUSLARARASI PORTFÖY KURAMI VE UYGULAMALARI ULUSLARARASI PORTFÖY KURAMI VE UYGULAMALARI DEVRİM YALÇIN 1.12.2016 ULUSLARARASI PORTFÖY KURAMI 1 PORTFÖY OLUŞTURMANIN AMACI PORTFÖY KURAMININ NİHAİ AMACI YATIRIMLARIN TOPLAM RİSKİNİ EN KÜÇÜK SEVİYEYE

Detaylı

İktisada Giriş I. 17 Ekim 2016 II. Hafta

İktisada Giriş I. 17 Ekim 2016 II. Hafta İktisada Giriş I 17 Ekim 2016 II. Hafta Ordinalist Yaklaşım Fayda ölçülemez ancak kayıtsızlık eğrileri ve bütçe doğrusu yardımı ile sıralanabilir. Farksızlık eğrisi tüketiciye aynı fayda düzeyini sağlayan

Detaylı

FAYDANIN ÖLÇÜLEBİLİRLİK PROBLEMİ VE TERCİH SIRASININ SAPTANMASI

FAYDANIN ÖLÇÜLEBİLİRLİK PROBLEMİ VE TERCİH SIRASININ SAPTANMASI FAYDANIN ÖLÇÜLEBİLİRLİK PROBLEMİ VE TERCİH SIRASININ SAPTANMASI Faydanın, mal ve hizmetlerin gereksinmelerimizi karşılama özelliği olarak tanımlanmıştır.. Rasyonel hareket eden tüketicinin, kendine daha

Detaylı

N VE PARA ARZININ ÖZELL

N VE PARA ARZININ ÖZELL PARANIN MAKRO EKONOMİDEKİ ROLÜ 1-PARA TALEBİ, PARA ARZI VE FAİZ HADDİ (KEYNESYEN FAİZ TEORİSİ) Klasik ve neoklasik ekonomistlerce öne sürülen faiz teorisinde, faiz haddi, tasarruf arzı ve yatırım talebinin

Detaylı

2009 S 4200-1. Değeri zamanın belirli bir anında ölçülen değişkene ne ad verilir? ) Stok değişken B) içsel değişken C) kım değişken D) Dışsal değişken E) Fonksiyonel değişken iktist TEORisi 5. Yatay eksende

Detaylı

İktisada Giriş I. 17 Ekim 2016 II. Hafta

İktisada Giriş I. 17 Ekim 2016 II. Hafta İktisada Giriş I 17 Ekim 2016 II. Hafta Ekonomilerdeki Temel Sorunlar İktisat Biliminin ortaya çıkış nedeni kıtlıkla savaştır. Tam kullanım sorunu: Tam istihdam Eksik İstihdam Etkin kullanım sorunu: Hangi

Detaylı

Temiz üretimin altı çizilmeli ve algılanması sağlanmalıdır

Temiz üretimin altı çizilmeli ve algılanması sağlanmalıdır KSS Söyleşileri Temiz üretimin altı çizilmeli ve algılanması sağlanmalıdır Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV) Çevre Projeleri Koordinatörü Ferda Ulutaş ile Vakfın faaliyetleri, kurumsal sosyal sorumluluk

Detaylı

GENEL DEĞERLENDİRME TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI

GENEL DEĞERLENDİRME TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI GENEL DEĞERLENDİRME Küresel kriz sonrası özellikle gelişmiş ülkelerde iktisadi faaliyeti iyileştirmeye yönelik alınan tedbirler sonucunda küresel iktisadi koşulların bir önceki Rapor dönemine kıyasla olumlu

Detaylı

Bölüm 1. Para, Banka ve Finansal Piyasaları Neden Öğrenmeliyiz?

Bölüm 1. Para, Banka ve Finansal Piyasaları Neden Öğrenmeliyiz? Bölüm 1 Para, Banka ve Finansal Piyasaları Neden Öğrenmeliyiz? DR. HÜLYA ÜNLÜ 1-2 Sunumlar bilgi amaçlıdır. Tek başına yeterli değildir. Sunumlarda kullanılan Birincil Kaynak Mishkin in Kitabıdır. Finansal

Detaylı

BBH - Groupama Emeklilik Gruplara Yönelik Büyüme Amaçlı Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu

BBH - Groupama Emeklilik Gruplara Yönelik Büyüme Amaçlı Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu BBH - Groupama Emeklilik Gruplara Yönelik Büyüme Amaçlı Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu BİST-100, Aralık ta %10,5 değer kaybederek 67.801 den kapattı. Aynı dönem içerisinde Bankacılık endeksi %12,4,

Detaylı

2. REGRESYON ANALİZİNİN TEMEL KAVRAMLARI Tanım

2. REGRESYON ANALİZİNİN TEMEL KAVRAMLARI Tanım 2. REGRESYON ANALİZİNİN TEMEL KAVRAMLARI 2.1. Tanım Regresyon analizi, bir değişkenin başka bir veya daha fazla değişkene olan bağımlılığını inceler. Amaç, bağımlı değişkenin kitle ortalamasını, açıklayıcı

Detaylı

Diğer platformda yeterince iyi hissediyorum. Her şey bana uygun. Neden Abyss ye kayıt olmalıyım?

Diğer platformda yeterince iyi hissediyorum. Her şey bana uygun. Neden Abyss ye kayıt olmalıyım? Diğer platformda yeterince iyi hissediyorum. Her şey bana uygun. Neden Abyss ye kayıt olmalıyım? Abyss diğer platformların sunduğu tüm özelliklere sahiptir. Ama bunun dışında, Abyss üzerinde arkadaşlarını

Detaylı

Gazi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü. ENM 307 Mühendislik Ekonomisi. Ders Sorumlusu: Prof. Dr. Zülal GÜNGÖR

Gazi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü. ENM 307 Mühendislik Ekonomisi. Ders Sorumlusu: Prof. Dr. Zülal GÜNGÖR Gazi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü ENM 307 Mühendislik Ekonomisi Ders Sorumlusu: Prof. Dr. Zülal GÜNGÖR Oda No:850 Telefon: 231 74 00/2850 E-mail: zulal@mmf.gazi.edu.tr Gazi Üniversitesi Endüstri

Detaylı

MATEMATiKSEL iktisat

MATEMATiKSEL iktisat DİKKAT!... BU ÖZET 8 ÜNİTEDİR BU- RADA İLK ÜNİTE GÖSTERİLMEKTEDİR. MATEMATiKSEL iktisat KISA ÖZET KOLAY AOF Kolayaöf.com 0362 233 8723 Sayfa 2 içindekiler 1.ünite-Türev ve Kuralları..3 2.üniteTek Değişkenli

Detaylı

Ata. Fonu ( Fonun BaşlangıcındB Performans. 4 Aralık 2012 : %44.93 : %9.41 : %34.79 : 2.7 ATYADEG TI)

Ata. Fonu ( Fonun BaşlangıcındB Performans. 4 Aralık 2012 : %44.93 : %9.41 : %34.79 : 2.7 ATYADEG TI) Ata Portföy Yönetimi A.Ş 4 Aralık 2012 Ata Büyüme Hisse Fonu ( 2012 Yıl Başından Beri Performans (30 Aralık 2011 3 Aralık 2012) Ata A Tipi Değişken Fon : %54.34 IMKB 100 Endeksi : %44.93 Nispi Getiri :

Detaylı

Meslek seçmek;hayat biçimini seçmek demektir.bu nedenle doğru ve gerçekçi seçim yapılması önemlidir.

Meslek seçmek;hayat biçimini seçmek demektir.bu nedenle doğru ve gerçekçi seçim yapılması önemlidir. MESLEK SEÇİMİ Kişinin gelecekteki yaşam tarzını belirlenmesinde dönüm noktası olan mesleğini seçmesi; doğru ve isabetli karar vermesi tüm hayatının kalitesini ve mutluluğunu etkiler. Kişinin mutluluğunda

Detaylı

10. HAFTA DERS NOTLARI İKTİSADİ MATEMATİK MİKRO EKONOMİK YAKLAŞIM. Yazan SAYIN SAN

10. HAFTA DERS NOTLARI İKTİSADİ MATEMATİK MİKRO EKONOMİK YAKLAŞIM. Yazan SAYIN SAN 10. HAFTA DERS NOTLARI İKTİSADİ MATEMATİK MİKRO EKONOMİK YAKLAŞIM Yazan SAYIN SAN SAN / İKTİSADİ MATEMATİK / 2 A.9. TEKEL (MONOPOL) Piyasada bir satıcı ve çok sayıda alıcının bulunmasıdır. Piyasaya başka

Detaylı

Belirsizlik ve. Sigorta Olgusu

Belirsizlik ve. Sigorta Olgusu Belirsizlik ve Sigorta Olgusu 2 Belirsizliğin in Olasılık k Dağı ğılımıyla Tanımlanmas mlanması Bazı olayların gerçekleşmesi, olasılık kullanılarak tanımlanabilir. Örneğin bir sınıfta bulunan öğrencilerin

Detaylı