SOSYAL GÜVENL K REFORMUNDA DO RU B LD M Z YANLIfiLAR Mehmet KORKUSUZ. YURT DIfiINA ÇIKIfi YASA I UYGULAMASINDA GEL fimeler Umut GÜNDÜZ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "SOSYAL GÜVENL K REFORMUNDA DO RU B LD M Z YANLIfiLAR Mehmet KORKUSUZ. YURT DIfiINA ÇIKIfi YASA I UYGULAMASINDA GEL fimeler Umut GÜNDÜZ"

Transkript

1 ERNST & YOUNG N SAN/APRIL Ernst & Young All Rights Reserved. Ernst & Young is a registered trademark. stanbul Merkez Ofis Büyükdere Caddesi Beytem Plaza fiiflli stanbul Tel : (pbx) Fax : istanbul.office@tr.ey.com Ankara Ofis Reflit Galip Cad. No:53 D:3-4 Gaziosmanpafla Ankara Tel : Fax : ankara.office@tr.ey.com zmir Ofis Akdeniz Mah. Halit Ziya Bulvar No:74 K:2 Yap Kredi Sigorta fl Merkezi Alsancak zmir Tel : Fax : izmir.office@tr.ey.com Bursa Ofis Kükürtlü Cad. Tan fl Merk. No:67 B Blok D: Bursa Tel : Fax : bursa.office@tr.ey.com SOSYAL GÜVENL K REFORMUNDA DO RU B LD M Z YANLIfiLAR Mehmet KORKUSUZ YURT DIfiINA ÇIKIfi YASA I UYGULAMASINDA GEL fimeler Umut GÜNDÜZ Dünya dan Vergi Haberleri Hafize ÖZGÜR English Translation Resmi Gazete den... Mustafa ÖZEN Sirküler ndeks Vergi Takvimi Vergi Hakk nda Concerning Tax

2 VERG DE GÜNDEM SOSYAL GÜVENL K REFORMUNDA DO RU B LD M Z YANLIfiLAR Mehmet KORKUSUZ Sosyal güvenlik sistemimizle ilgili radikal de ifliklikler içeren ve ad na k saca sosyal güvenlik reformu da denilen düzenlemeler yaklafl k üç y ld r kamuoyunun gündeminde bulunuyor. Hat rlanacak olursa, bu süre içinde, önce, 5510 say l Sosyal Sigortalar ve Genel Sa l k Sigortas Kanunu TBMM deki uzun görüflmelerin ard ndan kabul edildi. Daha sonra bu Kanunun baz maddeleri Anayasa Mahkemesince iptal edildi. Bunun üzerine 2007 y l bafl nda yürürlü e girmesi gereken Kanunun yürürlü ü Temmuz 2007 ay bafl na ertelendi. ptal edilen maddelerle o maddelerle ba lant l maddelerde yap lmas gereken düzenlemelerin gecikmesi üzerine iki kez daha ertelemeye gidildi. Son olarak ta, söz konusu maddelerle ilgili olarak yeni düzenlemeler yapan Kanun Tasar s, baz de iflikliklerle TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edildi. Tasar n n Genel Kurulda görüflülmesi beklenirken, çeflitli sivil toplum örgütlerinin yurt çap nda düzenledikleri eylemler de Mart ay ortalar nda kamoyu gündeminin ilk s ralar na oturdu. Hükümet Kanun üzerinde yeni bir de erlendirme yapma gere i duydu ve bunu kamuoyuna ilan etti. fiimdi, Kanunla yap lan düzenlemeler üzerinde yeni bir de erlendirme yap lacak ve gekli görülürse, tasar n n TBMM Genel Kurulu ndaki görüflmeleri s ras nda gerekli de ifliklikler yap lacak. fiüphesiz ki toplumda yaflayan herkesi çok yak ndan ilgilendiren böyle bir konunun sadece siyasi platformlarda de- il tüm kamuoyunda, sivil toplum örgütlerinde tart fl lmas do al, hatta do- al olmas n n ötesinde gerekli. Çünkü ortak akla ancak sa l kl tart flmalarla ulafl labilir. Ancak, gereklili ine ra men sosyal güvenlik reformu ile ilgili tart flmalar n biraz bu noktadan uzaklaflt n görüyoruz. Bize göre tart flmalar iki tehlikeyi bünyesinde bar nd r yor. Bunlardan biri bilgi kirlili i. Kanunun TBMM de kabulünün üzerinden neredeyse iki y la yak n bir süre geçmifl olmas na ra men, tart flmalarda ifade edilen görüfller ve verilen bilgiler zaman zaman eksik ya da yanl fl olabiliyor. Kanuna ulaflamayan ve ulaflsa bile hükümlerini anlama gücüne sahip bulunmayan insanlar için bu durum yanl fl bilgilendirmelere ve bunun sonucunda yanl fl kanaatlere sebep olabiliyor. Üç y ld r konuflulan bu konu ile ilgili olarak s radan insanlara düzenlemelerin getirdiklerinin neler oldu u sorulsa, herhalde al nacak cevap flu cümleden ibaret olurdu. emeklilik yafl 65 e, prim ödeme gün say s da 9000 güne ç kar l yor. Oysa, tart flmalardan kala kala insanlar n haf zalar nda kalan bu bilgiler, afla da ayr nt l biçimde aç klayaca m z gibi, yanl fl bilgiler. Bu tart flmalar n kamuoyunda yaratabilece i ikinci muhtemel tehlike de düzenlemelerin gereklili i konusunda kamuoyunda flüpheler uyand rabilecek olmas. Çünkü, Kanuna muhalif olanlar, düzenlemelerin sosyal devlet ilkesine ayk r oldu u, sosyal güvenlik sisteminin aç klar n n kapat lmas amac na dayal oldu u gibi gerekçelerle yap lan düzenlemelere toptan karfl ç k yorlar. Böyle toptanc bir yaklafl m da, bu fikre sahip olanlarca aç k biçimde ifade edilmese de, ister istemez onlar dinleyen insanlar n kafalar nda, getirilmek istenilen yeni sistemin mevcut sistemden daha kötü olaca gibi bir kanaat oluflmas na sebep oluyor. Oysa, durum hiç te öyle de il. Mevcut sistem, Gayrisafi Yurtiçi Has lan n % 4 üne yak n oranda finansman aç klar veren bir sistem. Mevcut sistem, s radan sigortal lar ödediklerini bile alamazken sistemle ilgili düzenleme yapma gücü olanlar n ödediklerinin dört kat n alabildikleri, norm ve standart birli i olmayan, aktüeryal dengeleri iyice bozulmufl bir sistem. Mevcut sistem, vergi gelirlerinin % 20 si ile desteklenerek ayakta kalabilen bir sistem (2007 y l nda bütçeden sisteme aktar lan kaynaklar toplam 25 Milyar YTL). Mevcut sistem, sundu u hizmetlerden kimsenin memnun olmad bir sistem. Yazd klar m z n daha iyi anlafl lmas için bir örnek verelim : Mevcut sistemde, otuz y ll k çal flma hayat boyunca ad na tavan kazanç tutar ndan prim ödenen (ki bu primin ayl k tutar bugünün de erleri ile YTL dir) bir özel sektör çal flan emekli oldu unda 900 YTL emekli ayl na hak kazan rken, yine ayn süre çal flm fl ve bu sürenin sadece birkaç ay nda genel müdürlük, müsteflarl k gibi üst görevlerde bulunmufl, ad na ödenen ayl k prim tutar üst görevlerde iken bile YTL yi geçmemifl bir kamu görevlisinin emekli ayl YTL yi afl yor. Toptan karfl ç k lan yeni sistem ise, norm ve standart birli i bulunan, nimet-külfet dengesi üzerine oturtulmufl, sürdürülebilir bir finansman yap s na sahip, adil, eflitlikçi, bugünkünden farkl olarak çal flma yerine ünvan na bak lmaks z n tüm sigortal lar n tek çat alt nda topland ve hak ve mükellefiyetlerinin eflitlendi i bir sistem. Yeni sistemde, sigortal lar, çal flma yerlerine ve ünvanlar na bak lmaks z n, sisteme ne kadar fazla ve ne kadar uzun süre prim ödemifllerse o kadar fazla emekli ayl almaya hak kazanacaklar. Yine, yeni düzenlemelerle, özel sektör çal flanlar ücretlerinin tamam üzerinden prim öderken, kamu çal flanlar n n ücretlerinin sadece küçük bir bölümü üzerinden prim ödemeleri uygulamas na son verilecek. Nerede çal fl rsa çal fls n tüm sigortal lar, bundan sonra gelirlerinin tamam üzerinden sisteme prim ödeyecekler. Bunun bir sonucu olarak ta, yukar da verdi imiz örneklere yeni sistemde rastlanmayacak. Ancak, 5510 say l Kanunla, sistemin sa lam bir finansman yap s na kavuflturulmas amac na yönelik olarak, Kanunun yürürlü e girdi i tarihten sonra ilk defa sigortal olanlar n emekli ayl klar n n hesaplanmas s ras nda, ortalama ayl k kazanc n hesab nda kullan lan parametrelerde de ifliklik yap l yor ve ayl k ba lama oran her y l için % 2 ye düflürülüyor. Emekli ayl na 2

3 hak kazanabilmek için gerekli olan asgari prim ödeme gün say s 2028 y l na kadar kademeli olarak art r l rken, emeklilik yafl s n rlar da 2036 y l ndan itibaren yine kademeli olarak yükseltiliyor. Halen, SSK ve Ba -Kur sigortal lar için bulunmayan, Emekli Sand na ba l sigortal lar için de % 100 olan emekli ayl n n üst s n r, tüm sigortal lar için % 90 olarak yeniden belirleniyor. Yine bu ba lamda, SSK ve Ba -Kur sigortal lar için ölüm ayl ba lanmas nda aranan 5 y ll k sigortal olma ve 900 gün prim ödeme koflulu, 10 y ll k sigortal olma ve 1800 gün prim ödeme fleklinde de ifltiriliyor say l Kanunla, sistemin finansman dengelerini ve sürdürülebilirli ini sa lamaya yönelik olsa da, çal flanlar n aleyhine sonuçlar verecek yukar daki baz düzenlemelerin yan s ra yeni sosyal haklar da getiriliyor. Örne in, ilk kez, kendi nam ve hesab na çal flanlar, son bir y l içinde en az 90 gün prim ödemifl olmak kofluluyla, ifl kazas ve meslek hastal klar nda, yatarak tedavilerde günlük kazançlar n n yar s kadar, ayakta tedavilerde ise günlük kazançlar n n 1/3 ü kadar geçici ifl göremezlik ödene inden yararlanabilecekler. Ayr ca, yine kendi nam ve hesab na çal flanlara ilk defa, her çocuk için bir defaya mahsus olmak üzere asgari ücretin 1/3 ü kadar emzirme yard m ödenecek. Sosyal Güvenlik Kurumu ndan gelir veya ayl k almakta iken evlenen efller (erkek veya kad n) ile k z çocuklar na, düzenleme ile birlikte ilk kez (12) ayl klar tutar nda evlenme yard m ödenmesine bafllanacak. Bugün SSK l ve Ba -Kur lu sigortal n n ölümü halinde efli ve çocuklar na s ras yla 243 YTL ve 235 YTL olarak ödenen cenaze yard m n n tutar da, asgari ücretin brüt tutar na (608 YTL) yükseltiliyor. Öte yandan, yine ilk kez, iste e ba l sigortal l k kapsam na sa l k sigortas da al n yor. ste e ba l sigortal olma koflullar n tafl yanlar, prime esas kazançlar n alt ve üst s n rlar aras nda olmak kayd yla kendilerinin belirleyecekleri kazanç tutar üzerinden % 32 oran nda ödeyecekleri primle, hem emekli ayl almaya hak kazanacaklar ve hem de daha önce olmad flekilde Genel Sa l k Sigortas kapsam nda sa l k yard mlar ndan yararlanabilecekler. Biz bu yaz m zda, sosyal güvenlik reformu ile ilgili tart flmalardan akl m zda kalan do ru bildi imiz baz yanl fllar n neler oldu unu ifade etmeye çal flaca z. 1) Biz, her fleyin bir karfl l n n oldu unu, almadan vermenin ancak Allah a mahsus oldu unu çok iyi bilen bir toplum olmam za ra men, konu Devletin sa lad olanaklar olunca bu bildi imizi de kolayca unutabiliyoruz. Devletimizin temel kurulufl ilkelerinden biri olan sosyal devlet ilkesini de, sosyal güvenlik ihtiyac n n Devlet taraf ndan s n rs z, koflulsuz ve karfl l ks z karfl land bir sistem olarak tan mlamak pek iflimize geliyor. Anayasam z n sosyal güvenlik ile ilgili hükümlerini, Devletin kiflilerin sosyal güvenlik ihtiyaçlar n karfl layaca biçiminde yorumluyoruz. Oysa, Anayasam z n 60 ve 61 inci maddelerinde, Devletin, vatandafllar n n sosyal güvenlik ihtiyac n koflulsuz, karfl l ks z ve s n rs z biçimde karfl lamas ndan de il bu ihtiyac n karfl lanmas için gerekli tedbirlerin al nmas ndan ve teflkilat n kurulmas ndan söz ediliyor ve harp ve vazife flehitlerinin dul ve yetimleriyle, malûl ve gazilerin, sakatlar n, yafll lar n ve korunmaya muhtaç çocuklar n Devletin özel olarak korumas alt nda bulundu u hükme ba lan yor. Tüm Dünyada bu ihtiyaçlar karfl l a dayal olan ve olmayan iki ayr sistemle karfl lan yor. Ülkemizde de bu ihtiyaçlar n karfl l a dayal olmadan karfl lanmas bu güne kadar gönüllü dernek ve vak flar, Devletin yönetimindeki, gelirleri kanunla belirlenen Sosyal Dayan flma ve Yard mlaflma Fonu taraf ndan sa lan yor. Bundan sonra da bu amaçla haz rlanan ve Sosyal Sigortalar ve Genel Sa l k Sigortas Kanunu nun yürürlü e girmesinin hemen ard ndan TBMM ye sunulacak olan Primsiz Ödemeler Kanunu Tasar s ile yap lacak düzenlemeler do rultusunda karfl lanacak. Karfl l a dayal sistemlerde ise, sa lanacak yard mlar n belirlenmesinde tek bir ölçü kullan l yor, ödenen primin tutar ve ödeme süresi. Daha aç k bir ifade ile, kiflinin sistemden sa layaca yard mlar, ödedi i primlerin tutar ve ödeme süresi ile do ru orant l. Sigortal sisteme ne kadar fazla prim öderse ve ne kadar uzun süre prim öderse o kadar fazla yard m al yor. flte flimdi, ülkemizde de sosyal güvenlik reformu ile yap lmak istenilen fley bu. Bugün, ödedi imiz primin tutar na veya ne kadar düzenli ödedi imize bakmadan, emekli ayl klar n n yetersiz, sa l k hizmetlerinin kötü oldu unu söyleyebiliyoruz. Oysa, bu ihtiyac n karfl lanmas n n, geliflmifl ülkelerin bile alt ndan kalkamad klar çok a r bir maliyeti var ve bu maliyetin birileri taraf ndan karfl lanmas gerekiyor. Biz, bu maliyetin varl n kabul ediyoruz ama maliyetin karfl lanmas na gelince sessiz kal yoruz veya itiraz ediyoruz. Tabi, bu arada, ülkemizi yönetenlerce sisteme d flar dan yap lan müdahalelerle, baz sigortal lar için karfl l ödenmemifl yard mlar n sa lanm fl olmas n da belirtmeden geçmemek gerekiyor. flte bu ve benzeri sebeplerledir ki, sosyal güvenlik sistemimiz uzunca bir süredir çok a r kaynak s k nt s içinde bulunuyor ve bu s k nt n n afl labilmesi için her y l vergi gelirlerinin neredeyse % 20 si sistemin aç klar n n finansman na ayr l yor y llar aras nda sosyal güvenlik sisteminin aç klar n n finansman için bütçeden ayr lan kaynaklar n, faizi dahil, toplam tutar 850 Milyar YTL yi buluyor. Oysa, sistemin bu finansman ihtiyac olmasa, kamunun gelire olan ihtiyac bu ölçüde azalacak ve biz Dünyan n en pahal benzinini kullanan insanlar olmaktan kurtulaca z. Böyle bir durumda, asl nda çok önce yap lmas gereken ancak siyasi mülahazalarla sürekli ertelenen düzenlemelerin bugün yap l yor olmas na tepkileri de anlamamak mümkün de il. Sonuçta bu düzenlemeler, sistemi sürdürülebilir, adil, eflitlikçi bir yap ya kavufltururken, prime esas kazanc n tan m ndan, emekli ayl n n ba lanmas na esas ortalama gelirin hesaplanmas na; emekli ayl ba lama oran ndan ba lanan emekli ayl n n art fl 3

4 VERG DE GÜNDEM oran na kadar pek çok alanda önemli de ifliklikler ortaya ç karacak. Sistemin art k kangren haline gelmifl problemlerinin, toplumda hiç kimseyi ma dur etmeden çözülmesini beklemek de herhalde pek mümkün de ildir. Özetle, sosyal güvenlik alan nda yap lan düzenlemelere karfl tepkiler, genel olarak bu düzenlemelerin gerekli oldu u konusunda kuflkuya sebep olmamal d r. Düzenlemelere yap lan itirazlar n hakl oldu u noktalar flüphesiz ki vard r. Bu noktalar yeniden gözden geçirilebilir, de ifltirilebilir ama bu sistemin a r problemlerinin çözümü için gerekli radikal ad mlar n at lmas na engel olmamal d r. Düzenlemeler, sistemi adil ve eflitlikçi, nimet külfet dengesi üzerine yeniden infla ederken, bu denge gözetilmeden bu güne kadar sa lanan yard mlardan faydalananlar n buna itiraz etmeleri kendileri aç s ndan son derece rasyoneldir ama bu itirazlardan yola ç karak düzenlemelerin gereklili i konusunda en ufak bir tereddüte düflülmemelidir. 2) Do ru bildi imiz yanl fllardan bir di eri de emekli ayl na hak kazan labilmesi için aranacak asgari prim ödeme gün say s ile ilgili. Kanunun kabulünden bu yana neredeyse iki y la yak n bir zaman geçmifl olmas na ra men, hala, gazete ve televizyon haberlerinde, konuyla ilgili tart flmalarda asgari prim ödeme gün say s n n 9000 e ç kar ld na iliflkin ifadeler kullan l yor. Bu do ru bir ifade de il. Asgari prim ödeme gün say s, ancak 2028 y l ndan itibaren ilk defa sigortal olacaklar için aranacak bir asgari süre. Halen 7000 olan asgari prim ödeme gün say s da, y llar aras nda her y l 100 gün artacak. Örne in, 2010 y l nda ilk defa sigortal olacak birinin emekli ayl na hak kazanabilmek için prim ödemesi gereken asgari gün say s 7300 olacak say l Kanunun yürürlü e girece i tarihten önce bir gün bile olsa sigortal olmufl olanlar, asgari prim ödeme gün say s ile ilgili bu yeni düzenlemeden hiçbir flekilde etkilenmeyecekler. Örne in, 1998 y l nda bir ay süreyle sigortal bir iflte çal flm fl birinin prim ödemesi gereken asgari gün say s 5000, 2001 y l nda sadece on gün sigortal bir iflte çal flm fl birinin prim ödemesi gereken asgari gün say s da 7000 olacak. Kanunla ayr ca, belirlenen yafl haddine üç y l eklenmek (her halukarda 65 yafl n geçmemek üzere) suretiyle 5400 gün prim ödemifl sigortal lara da emekli ayl ba lanabilmesi mümkün k l n yor. fiüphesiz ki bu durumdaki bir sigortal ya ba lanacak ayl n oran, Kanunla belirlenen asgari prim gün say s na ulaflm fl bir sigortal ya ba lanacak ayl n oran nda daha düflük olacak. 3) Konuyla ilgili olarak do ru bildi imiz bir baflka yanl fl da, emeklilik yafl ile ilgili. Konuyla ilgili haberlerde, s k s k emeklilik yafl n n 65 e ç kar ld ndan söz ediliyor ancak bunun emeklilik hakk n ancak 2048 y l ndan itibaren kazanacaklar için uygulanaca belirtilmiyor. Do rusu flu ki, emeklilik yafl ile ilgili olarak 5510 say l Kanunla yap lan düzenleme, halen çal flmakta olan ve Kanun yürürlü e girdikten sonra ilk defa sigortal olacak olanlardan 2035 y l sonuna kadar asgari prim ödeme koflulunu sa layarak emekli ayl na hak kazanacaklar etkileyecek bir düzenleme de il. Daha aç k ifadesi ile, (65) yafl s n r, asgari prim ödeme gün say s koflulunu 2048 y l ve sonras nda sa layarak emeklili e hak kazanacak çal flanlar için aranacak. Bu y llarda ortalama ömrün 80 in üzerine ç kacak olmas dikkate al nd nda, bu s n r n hiç te yüksek bir s n r olmad anlafl labilir. Yani, gerek Kanunun yürürlü e girdi i tarihten önce sigortal olanlardan ve gerekse bu tarihten sonra ilk defa sigortal olacaklardan, asgari prim ödeme gün say s n 2035 y l sonuna kadar doldurarak emekli ayl almaya hak kazanacaklar için emeklilik yafl kad n ise 58, erkek ise 60 olacak. Bilindi i gibi 1999 y l nda kabul edilen 4447 say l Kanunla emekli ayl na hak kazanabilmek için ilk defa yafl s n r getirilmifl, bu ba lamda, düzenlemenin yap ld tarihten sonra ilk defa sigortal olacaklar n emekli ayl na hak kazanabilmeleri için erkekse 60, kad nsa 58 yafl n doldurmalar gerekti i hükme ba lanm flt. Kanunkoyucu, düzenlemenin yap ld tarihten önce ilk defa sigortal olanlar için de, o tarihe kadar geçen prim ödenmifl çal flma sürelerine ba l olarak kademeli yafl s n rlar belirlemiflti say l Kanunla flimdi bu yafl s n rlar, 2036 y l ndan itibaren geçerli olmak üzere yeniden belirleniyor. Daha aç k bir ifade ile, emekli ayl na hak kazanabilmek için aranan ve halen kad nlar için 58 erkekler için 60 olan yafl s n r n n, 2036 y l ndan itibaren her iki y lda bir birer yafl art r lmak suretiyle, 2048 y l ndan itibaren erkek ve kad nlar için 65 olarak aranmas hüküm alt na al n yor. 4) Do ru bildi imiz bir baflka yanl fl da, halen emeklilik hakk kazanm fl veya emekli ayl almakta olanlar n emekli ayl klar n n yeni düzenleme ile düflürülece i fleklindeki görüfller say l Kanun, esasen, yürürlü e girdi i tarihten sonra ilk defa sigortal olacaklara emekli ayl ba lanmas ile ilgili koflullar düzenliyor. Yani, bu durumda bulunan sigortal lar n emekli ayl klar n n hesaplanmas nda dikkate al nacak ortalama ayl k kazanc n hesaplanmas, bu kazanca uygulanacak ayl k ba lama oran bu Kanunla düzenleniyor. Kanunun yürürlü e girece i tarih itibar yla (Haziran 2008 ay bafl ) emekli ayl almakta olanlar n ayl klar n n yeni Kanuna göre yeniden hesaplanmas söz konusu olmayacak. Ayn tarih itibar yla emekli olmaya hak kazanm fl olsa da halen çal flmakta olan sigortal lar n yeni Kanunun yürürlü e girdi i tarihten sonraki çal flma süreleri için yeni Kanun hükümleri, önceki süreleri için ise mevcut hükümler uygulanacak. Ancak, Kanunun yürürlü e girece i tarih itibar yla emeklili e hak kazanm fl sigortal lar n emekli ayl klar n n her y l ya da her alt ayda bir art r lmas, yeni Kanun hükümlerine göre yap lacak. 5) Konuyla ilgili olarak do ru bildi imiz bir baflka yanl fl da, cenaze ve emzirme yard mlar n n tutarlar n n düflürüldü ü ile ilgilidir. Halen SSK l sigortal larda 243 YTL, Ba -Kur lu sigortal larda 235 YTL ve Emekli Sand na tabi sigortal larda 918 YTL olan cenaze yard m, yeni 4

5 düzenleme ile tüm sigortal lar için 608 YTL olarak yeniden belirlenmektedir say l Kanunun henüz yürürlü e girmemifl bulunan ilk fleklinde (37 nci madde), asgari ücretin üç kat tutar nda cenaze yard m öngörülmüfl ancak bu tutar tasar ile asgari ücretin bir kat olarak yeniden belirlenmifltir. Kanunun yürürlü e girmeyen ilk fleklinde belirlenen tutar dikkate al narak, cenaze yard m n n tutar n n düflürüldü ünü iddia etmenin do ru olmad n, karfl laflt rman n mevcut tutarlarla yap lmas gerekti ini düflünüyoruz. Bu kapsamda do ru bilinen bir baflka yanl fl da, emzirme yard m ile ilgilidir. Halen, SSK l sigortal lara, do um sebebiyle, bir defaya mahsus olmak üzere 50 YTL, Emekli Sand na ba l sigortal lara da yine bir defaya mahsus olmak üzere 123 YTL emzirme/do um yard m ödenmektedir. Ba -Kur sigortal lar na ise böyle bir yard m yap lmamaktad r. Yeni düzenleme ile bu yard m n tutar tüm sigortal lar için (Ba -Kur lular da dahil) yine bir defaya mahsus ödenmek üzere 203 YTL ye ç kar lmaktad r. Cenaze yard m nda oldu u gibi, emzirme yard m nda da 5510 say l Kanunun yürürlü e girmeyen ilk fleklinde, do umdan itibaren alt ay süreyle asgari ücretin 1/3 ü tutar nda emzirme yard m öngörülmüfl olmas ndan hareketle yard m n tutar n n düflürüldü ü iddia edilmektedir. Kanunun yürürlü e girmeyen ilk fleklinde belirlenen tutar dikkate al narak, emzirme yard m n n tutar n n düflürüldü ünü iddia etmenin do ru olmad n, karfl laflt rman n mevcut tutarlarla yap lmas gerekti ini düflünüyoruz. 6) Bu yaz m zda vurgulamak istedi imiz bir baflka önemli nokta da, genel sa l k sigortas uygulamas ile ilgili. Bilindi i gibi, 5510 say l Kanunla, emeklilik ve sa l k sigortalar birbirinden ayr l yor ve ülkemizde ilk kez Genel Sa l k Sigortas uygulamas na geçiliyor. Ebeveynlerinin çal fl p çal flmad na bak lmaks z n (18) yafl na kadar olan tüm vatandafllar ile fert bafl na düflen geliri brüt ayl k asgari ücretin 1/3 ünden az olan (bugün için 202 YTL) ailelerin sa l k sigortas primleri Devlet taraf ndan ödenecek. Bu, toplam geliri YTL den az olan yedi kiflilik bir ailenin prim ödemeden Genel Sa l k Sigortas ndan yararlanabilece i anlam na geliyor. Ailede çocuk say s artt kça, s n r olarak belirlenen gelirin tutar da artacak. Fert bafl na gelirin bu s n r aflt durumlarda da gelirin düzeyine ba l olarak kiflilerce Genel Sa l k Sigortas primi ödenecek. Genel Sa l k Sigortas uygulamas ile ülkede yaflayan herkes, çal fl p çal flmad na, geliri olup olmad na bak lmaks z n genel sa l k sigortas kapsam na al nacak. Bu ilk bak flta, kula a çok hofl gelse de, ülkemizdeki sosyal ve ekonomik koflullar sebebiyle, uygulaman n finansman nda ciddi sorunlarla karfl lafl labilece ini düflünüyoruz. Genel Sa l k Sigortas n n, ancak, ekonomik geliflmesini büyük ölçüde tamamlam fl, iflsizlik gibi sosyal sorunlar asgari düzeyde, geliri yeterli ülkelerde sa l kl biçimde uygulanabilece ini, oldukça yüksek maliyetlerle sunulabilen sa l k hizmetlerinin, ülkemiz gibi, kaynaklar yetersiz, iflsizli in ve kay td fl l n had safhada oldu u ülkelerde karfl l ks z veya yeterli karfl l al nmadan sunulmas n n olanaks z oldu unu düflünüyoruz. Not: Derginin tamamlanmas ndan sonra konunun taraflar aras nda yap lan görüflmelerde, fiili hizmet zamm uygulamas n n kapsam n n geniflletilmesi, emekli ayl ba lanmas na esas ortalama ayl k kazanc n güncellenmesi ve emeklilik yafl n n 2036 y l ndan itibaren kademeli olarak erkek ve kad nlar için 65 e ç kar lmas konular nda bir uzlaflma sa lanamad. Ancak, emekli ayl ba lanmas n n koflullar ndan biri olan ve 2008 y l ndan itibaren kademeli olarak 9000 güne ç kar lmas öngörülen asgari prim ödeme gün say s nda, emekli ayl ba lama oran nda ve yafl grubunda bulunanlar n difl tedavi giderlerinin Genel Sa l k Sigortas nca karfl lanmas konular nda taraflar mutab k kald. Buna göre, Kanunun yürürlü e girece i tarihten sonra ilk defa sigortal olacaklar, emekli ayl na hak kazanabilmek için en az 7200 gün prim ödeyecekler. Emekli ayl ba lama oranlar da Kanunun yürürlü e girece i tarihten sonra ilk defa sigortal olacaklar için de ifltirilmezken, halen çal flmakta olanlar için ilk 10 y l % 3, sonraki y llar % 2 fleklinde de ifltirildi. Kanun Tasar s n n görüflmelerine, TBMM Genel Kurulu nda Mart ay n n son haftas nda bafllanacak. 5

6 VERG DE GÜNDEM YURT DIfiINA ÇIKIfi YASA I UYGULAMASINDA GEL fimeler Umut GÜNDÜZ Kamu hizmetlerinin arzu edildi i flekilde yerine getirilebilmesi finansman kaynaklar n n tahsisindeki verimlili e oldu u kadar, bu kaynaklar n zaman nda teminine de ba l d r 1. dare, önemli bir k sm n vergilerin oluflturdu u finansman kaynaklar n n zaman nda temini için, vergi kanunlar nda yer alan çeflitli araçlara sahip bulunmaktad r. Daha aç k bir ifade ile, tahakkuk ettirilmifl vergilerin zaman nda ödenmesinin sa lanmas ve zaman nda ödenmemifl vergilerin de cebren tahsil edilmesi konular nda, idare, 6183 say l Amme Alacaklar n n Tahsili Usulü Hakk nda Kanunda belirtilen araçlara ve cebren tahsil yöntemlerine sahip bulunmaktad r. Bu güne kadar, vergilerin kanunlarda belirtilen süreler içinde ödenmesini sa lamaya yönelik araçlardan biri de, Pasaport Kanunu nun 22 nci maddesinde yer alan Yurt d fl na ç kmalar ; mahkemelerce yasaklananlara, memleketten ayr lmalar nda genel güvenlik bak m ndan mahzur bulundu u çiflleri Bakanl nca tespit edilenlere, vergiden borçlu oldu u pasaport vermeye yetkili makamlara bildirilenlere pasaport veya seyahat vesikas verilmez. hükümlerine dayan larak vergi borçlular n n yurt d fl na ç k fllar n n önlenmesi olmufltur. Ülkemizde tarihi itibariyle sadece stanbul da, hakk nda yurt d fl ç k fl yasa bulunan yükümlü vard r, bu say Haziran verileri ile ye yükselmifltir ve yükselmeye devam edecektir. Yurt d fl na ç k fl yasa konulmadan önce di er tüm yöntemlerin tüketildi inin ve yurt d fl na ç k fl yasa n n amme alaca n n tahsilât ile do rudan alakal oldu unun ispat vergi idaresine düflmektedir. Son olarak hakk nda yurt d fl na ç k fl yasa getirilen mükelleflerin bu durumu havaalan nda ö renmeleri trajikomik sahnelerin yaflanmas na sebep olmaktad r. Her zaman mükelleflerle iletiflime önem verdi ini ifade eden gelirler idaresinin, ana sayfas na yurt d fl ç k fl yasa na iliflkin sorgu linki koyman n yan s ra bu durumu ilgili mükelleflere tebli etmesi mükellefler nezdinde gelir idaresinin sayg nl n art raca tabiidir. Ancak, yukar da ilgili hükümlerine de indi imiz ve uygulama sonuçlar n verdi imiz, Pasaport Kanunu nun vergi borçlular n n yurt d fl ç k fl yasa ile ilgili hükümleri, Anayasa Mahkemesi nin 08/11/2007 tarihli ve E. 2007/4, K. 2007/81 say l Karar ile iptal etmifltir. Mahkemenin gerekçeli iptal karar nda Yurt d fl ç k fl yasa nda, vatandafl n yurt d fl na ç kma özgürlü ünü s n rlaman n amac, vergi borcunun tahsilinin sa lanmas, araç ise yurt d fl na ç k fl n yasaklanmas d r. Amaç ile araç aras nda makul bir iliflkinin bulundu unun söylenebilmesi için yurt d fl na ç k fl ile vergi alaca n n tahsilinin zorlu u veya olanaks zl aras nda ba n varl n n aranmas gere i aç kt r. Yasak, hiçbir koflul öngörmeksizin, hatta vergi borcunun tutar dahi belirtilmeden, vergi borcunun ödenmemesine ba l olarak kendili inden uyguland zaman amaç ile araç aras ndaki makul iliflki ve denge ortadan kalkar. Anayasa n n 23. Maddesinde öngörülen s n rlama nedenleri ve bunlar aras nda yer alan vatandafll k ödevi genel nitelikte, soyut bir kavramd r. Yasa koyucunun getirece i her s n rlay c düzenlemede bu nedenleri somutlaflt rmas gerekir. Keyfili e varabilecek uygulamalar önleyebilmek bak m ndan gerekli olan aç kl k ve somutluk, s n rlaman n yasayla yap lm fl olarak kabul edilmesi için zorunludur. Aksi halde hukuk devletinin gerektirdi i belirginlik karfl lanmam fl olur ve amaç-araç iliflkisini denetlemek güçleflir. tiraz konusu kural, amaç ve araçlar aç k, belirgin ve somut bir flekilde öngörmemifl, amaç ve araç aras nda makul ve uygun bir iliflki kurmayarak ölçülülük ilkesinin gereklerini yerine getirmemifltir. ifadelerine yer verilmifltir. Anayasa Mahkemesi, ayn zamanda, do an hukuksal bofllu un yasama organ nca giderilmesi için iptal karar n n Resmi Gazete de yay mland ktan (6) ay sonra yani 8 Haziran 2008 tarihinde yürürlü e girmesini de kararlaflt rm flt r. Meclisin bu konuda bir yasal düzenleme yapabilmek için 8 Haziran 2008 tarihine kadar süresi bulunmaktad r. Hükümet de geçti imiz fiubat 2008 ay içinde haz rlay p TBMM ye sundu u ve 6183 say l Kanunun baz maddelerinde de ifliklik ve düzenlemeler yapan bir kanun tasar s ile bugüne kadar Pasaport Kanunu hükümlerine dayan larak yap - lan vergi borçlular n n yurt d fl na ç k fllar n n engellenmesi uygulamas n, 6183 say l Kanun kapsam na almay öngörmektedir. Mart 2008 ay sonuna kadar görüflülmesi beklenen söz konusu kanun tasar s ile 6183 say l Amme Alacaklar n n Tahsil Usulü Hakk nda Kanun a 36 nc maddeden sonra gelmek üzere yurt d fl na ç k fl yasa n düzenleyen 36/A maddesinin eklenmektedir. Öngörülen düzenlemeye göre yurt d fl na ç k fl tahdidi, 6183 say l Kanunun 1 inci maddesine göre alacaklar n alacakl amme idaresi s fat yla takip ve tahsil edebilen Devlet kurum ve kurulufllar taraf ndan uygulanabilecektir. Di er taraftan yaln zca 213 say l Vergi Usul Kanunu ile 4458 say l Gümrük Kanunu kapsam na giren amme alacaklar ile bunlara ait zam ve cezalar n ödeme emrinin tebli ini takip eden yedi gün içerisinde ödemeyen amme borçlular ile haklar nda bu alacaklar nedeniyle ihtiyati haciz karar al nan amme borçlular yasa kapsam na al nmaktad r. Bu noktada dikkat çekici olan yurt d fl na ç k fl yasa müessesesinin 6183 Say l Kanunun Genel Esaslar k sm nda amme alacaklar n n korunmas bölümünde yer verilen di er korunma hükümleri bafll 1 Yal m, Vergide Gündem, A ustos

7 alt nda düzenlenmesidir. Daha önce Pasaport Kanunu kapsam ndayken flimdi 6183 say l Kanunun kapsam na al nmas uygun görülmüfltür; fakat bu durum bize çok da yabanc de ildir. Bundan y llar önce de, yurt d fl na ç k fl yasa uygulamas, 6183 say l Kanunun 1953 y l nda Hükümet Tasar s olarak Meclise sunulan metninde yer ald halde, Plan ve Bütçe Komisyonu taraf ndan 5682 say l Pasaport Kanununda yer ald gerekçesiyle Tasar metninden ç kar lm flt r. Esas olarak vergi tahsil olanaklar n koruma tedbiri olarak bu yasa n Amme Alacaklar n n Tahsil Usulü Hakk nda Kanun da (AATUHK) düzenlenmesi daha uygun olacakt r 2. Bu tedbirin fayda etmedi i, bu tedbire ra men tahsilât n yap lamad, bir baflka deyiflle amaca hizmet etmedi i hallerde yasa n kald r lmas gerekir. Zira böyle bir durumda amaçla araç aras ndaki ölçü kaybolmaktad r 3. Keyfili e varabilecek uygulamalar önleyebilmek bak m ndan gerekli olan somutluk ve aç kl k yeni kanun tasar - s nda yer almaktad r. Kanun tasar s nda: Yurt d fl ç k fl tahdidi, yirmi befl bin Yeni Türk Liras ve üzerinde olan teminat alt na al nmam fl amme alaca için uygulan r. Bakanlar Kurulu, bu tutar on kat na kadar artt rmaya, yar s na kadar indirmeye ve yeniden kanuni tutar na getirmeye yetkilidir. Amme alaca na karfl l k teminat al nmas, alaca n tecil edilmesi, yarg mercilerince amme alaca n n takibinin durdurulmas na karar verilmesi veya takibin kanunen durdurulmas gereken di er hallerde yurt d fl ç k fl tahdidi, alacakl tahsil dairesinin talebi üzerine ilgili makamlarca kald r l r. Amme borçlusu hakk nda uygulanan yurt d fl ç k fl tahdidi, hastal k, ifl ba lant s gibi zaruri hallerde alacakl tahsil dairesinin uygun görmesi ve bildirimi üzerine ilgili makamlar taraf ndan kald r l r. Bu f kraya göre yurt d fl ç k fl tahdidinin kald r lm fl olmas yeniden tatbikine mani de ildir. denilerek yasa n hiçbir koflul öngörmeksizin, hatta vergi borcunun tutar dahi belirtilmeden uygulanmas n n önüne geçilmesi planlanmaktad r. Anayasa Mahkemesi nin iptal karar nda; Anayasa n n 23. maddesinde yer verilen Yerleflme ve seyahat hürriyeti nin ancak vatandafll k ödevi ya da ceza soruflturmas veya kovuflturmas sebebiyle s n rlanabilece ini belirtilmifltir. Anayasa Mahkemesi Avrupa nsan Haklar Mahkemesi (A HM) karar na da at f yapmaktad r: nsan Haklar Avrupa Sözleflmesi nin seyahat ve yurt d fl na ç k fl özgürlü üne iliflkin nsan Haklar Avrupa Mahkemesi nin (Riener/Bulgaristan, günlü) karar nda da, müdahalenin yasal olup olmad ve meflru bir amac n gerçeklefltirilmesi için demokratik bir toplumda gerekli ve ölçülü olup olmad n n araflt r lmas gerekti i, yurt d fl na ç k fl yasa n n hukukili ine iliflkin olarak, yasa n süresi, borcun tutar, hesaplanmas, kesinleflmesi ve zamanafl m bak m ndan öngörülebilirli in ve belirlili in oranl l k sorunu ile yak ndan ba lant l oldu u, vergi tutar n n yüksekli i ile sa lanmaya çal fl lan kamu yarar aras nda bir denge gözetilmesi gerekti i, oranl l k de erlendirmesini içermeyen yasak iflleminin Sözleflmeye ayk r l k oluflturdu u, keyfili e karfl yeterli düzeyde usul güvencesinin yasayla verilip verilmedi i, yasa n gerçeklefltirilmek istenen amaçla orant l olmamas n n seyahat özgürlü ünün ihlali anlam na gelece i belirtilmifltir. Yasa n Anayasa ya ayk r l n ve kanun koyucunun amac na ne oranda hizmet etti ini çeflitli yönlerden de erlendirmek gereklili ini kendini göstermifltir. Fakat bundan önce uluslar aras arenada ses getiren iki davadan bahsetmek yerinde olacakt r. Bunlardan ilki Amerika da gerçekleflmifltir. Vergi borcu bulunan Amerikal Lipper kendisinden bilgi talep eden hiçbir yaz ya cevap vermemifl, tebligatlar teslim almam fl ve kap s na gelen vergi memurlar na kap y açmam flt r. Fakat bu esnada bütün mal varl n nakde çevirdi i ve Fransa ya gitmeye haz rland tespit edilmifl ve yakaland nda da kendisi bu durumu itiraf etmifltir. Bunun üzerine Amerikan ç Gelir daresi Lipper n yurtd fl na ç k fl n n yasaklanmas için mahkemeye baflvurmufltur. Mahkeme hükümetin yurt d fl na ç k fl yasa talebini kabul ederken karar n n gerekçesinde flu standartlar ortaya koymufltur: 1. Yurt d fl na ç k fl yasa n n mahkeme karar na ba lanmas, 2. Yurt d fl ç k fl yasa n n gereklili ini ispat yükünün vergi idaresine düflmesi, 3. Malvarl n yurt d fl na ç karma amac n n varl na dair makul flüphenin bulunmas ve 4. Yurt d fl na ç k fl ile tahsilât imkâns zl aras nda illiyet ba n n bulunmas. Di er bir olay da Bulgaristan da cereyan etmifltir y l nda Avusturya ya göç eden Bulgar vatandafl Riener orada ifl kurarak Avusturya vatandafll n ve pasaportunu alm flt r. Bulgaristan dan kahve ithal eden Riener ad na Sofya Vergi Dairesi ödenmeyen özel tüketim vergisi ve faiz olmak üzere ikmalen vergi tarh etmifltir. Banka hesaplar na el konulan Riener in Avusturya pasaportuna da el konularak hakk nda 1995 y l na yurtd fl na ç k fl yasa karar al nm flt r. dare ve yarg aflamas nda tüm yollar tüketen Riener davas n seyahat özgürlü ünün ihlal edildi i iddias ile A HAM a tafl m flt r. A HAM, karar nda yurtd fl na ç k fl yasa n n kanunili ini tart fl rken ortaya koydu u kriterleri flu flekilde ifade etmifltir: kiflinin, seçimine ba l olarak di er bir ülkeye gitmek için ülke d fl na ç kma hakk da dahil olmak üzere, seyahat özgürlü ünü güvence alt na al r. Bu hakk s n rlayan herhangi bir önlem yasaya dayal olmal, Sözleflme maddesinde geçen meflru amaçlarla yap lmal ve kamu yaran ile birey hakk aras nda adil bir denge gözetmelidir... Baflvurucunun Bulgaristan terk etmesine yönelik yasak bir 2 Ayn yönde, Günefl, s , Yalt TBB Dergisi, Say 66, Ekim Bumin Do rusöz, Yurt D fl Ç k fl Yasa na Yeni Düzenleme, Para

8 VERG DE GÜNDEM kamu otoritesi taraf ndan kiflinin yurtd fl na ç k fl hakk na müdahale teflkil eder. O halde, bu müdahalenin yasal olup olmad ve meflru bir amac n gerçeklefltirilmesi için demokratik bir toplumda gerekli olup olmad araflt r lmal d r. 4 Ortaya konan bu standartlar içerisinde Türk Vergi daresinin belki de idarenin en çok dikkate almas gereken müdahalenin gereklili i kriteridir. Bu ölçüt, kamu-birey yarar dengesinin ölçümlenmesini ifade eder ve bütün olarak demokratik bir toplumda gereklilik testinin içeri ini oluflturur 5. Di er bir deyiflle, demokratik bir toplumda özgürlüklerin s n rland nlmas n n hukuka uygun olabilmesi için s n rlama ve izlenen amaç aras nda ölçülü bir oran n bulunmas 6 fleklinde tan mlanabilir. Orant l l k olarak da ifade edilebilecek bu ölçüt flu unsurlardan oluflmaktad r: TBMM de görüflülmesi beklenen tasar da, uygulaman n s n rlar n n keyfili e karfl net flekilde çizilmedi ini düflünüyoruz. Kanun koyucu, tasar ile Anayasa Mahkemesi nin iptal karar nda dile getirdi i endifleleri bertaraf etmeyi planlam fl olsa da tasar belki de eskisinden geri kalmayan belirsizlikler ve anayasaya ayk r l klar içermektedir. Yürütme organ n n kanun yapma sürecinde hukuk adamlar na daha fazla dan flmas ve vergisini beyan etmifl ancak ödeyememifl mükelleften çok kay t d fl n n üzerine gitmesi adaletin yerini bulmas na daha fazla hizmet edecektir. 1. Vergi miktar na iliflkin de erlendirme: Türkiye uygulamas nda bu miktar YTL olarak takdir edilmifl olup nispeten düflük oldu u iddia edilebilir. 2. Yurt d fl na ç k fl yasa n n uygulama süresi: Tasar da süresiz ya da ödeme veya teminat gösterme veya zamanafl m tarihine kadar uygulanabilece i anlafl lan bu tedbir, ödemeye zorlama yapt r m olarak orant s zd r. Bu yüzden yasak koruyuculuktan çok cezaland r c bir tedbir niteli i tafl maktad r. 3. Uygulaman n otomatik bir uygulama olup olmad n n takdiri: Tasar da tedbir süresiz ve otomatik bir önlem niteli i kazanmaktad r. 4. Orant l l k ölçümlemesini sa layacak unsurlar n yasada yer al p almad n de erlendirmesi: Tasar, vergi dairesinin alaca n tahsil etmek için baflka yollara baflvurup baflvurmad, borçlunun davran fllar ve potansiyel ödeme gücünün olup olmad gibi sorular hakk nda düzenlemeler içermelidir. Uygulama yasaya dayanmaktan çok vergi otoritelerinin insaf na b rak lm fl durumdad r. 4 Yalt, TBB Dergisi, Say 66, Ekim 2006, s Metin, Yüksel, Ölçülük lkesi- Karfl laflt rmal Bir Anayasa Hukuku ncelemesi, Anka-ra, 2002, s.88. Ayr ca bkz., Arslan, Zühtü, "Temel Hak ve Özgürlüklerin 6 S n rlanmas : Anayasa'n n 13. Maddesi Üzerine Baz Düflünceler," Anayasa Yarg s, No.19, Ankara, 2002, s.226.yalt, TBB Dergisi, Say 66, Ekim 2006, 8

9 Dünya dan Vergi Haberleri Hafize ÖZGÜR Danimarka Parlamento, Emeklilik Fonlar na liflkin Yasa Tasar s n Onaylad Danimarka Parlamentosu sosyal güvenlik sistemine ödenen emeklilik katk paylar n n indirilmesine yönelik yasa tasar s n kabul etti. Söz konusu yasaya göre, Avrupa Birli i ne üye ülkelerin herhangi birindeki bir fona ödenen emeklilik katk paylar, ilgili fonun Danimarkal yetkili makamlarla ödenen peflin vergilerin Danimarka ya transferi ve raporlanmas konular nda anlaflma imzalam fl olmas flart ile indirilebilir olarak kabul edilecek. Danimarka da emeklilik planlar ndan elde edilen gelir %15 oran nda gelir vergisine tabi bulunmaktad r. Özbekistan Yabanc Yat r mc lar Gümrük Vergisi Muafiyeti Kazan yor Özbekistan hükümeti, yabanc yat r mc lar n Özbekistan da yapt klar üretimleri için ithal edecekleri malzemelere iliflkin olarak gümrük vergisi muafiyeti sa l yor. Özbekistan da yerleflik uygulamaya göre, yabanc yat r mc lar yapacaklar iflleri için yabanc yat r mlara dayal bir iflletme oluflturmak mecburiyetindedir. Böylece yeni kararla birlikte, uygulanmakta olan gümrük vergisi muafiyeti yabanc yat r m oran %33 ten az olan iflletmeleri de kapsayacak flekilde geniflletilmifl bulunuyor. Venezuela Yeni Katma De er Vergisi stisnalar Uygulanmaya Bafll yor 2007 y l sonunda Venezuela da kabul edilen yeni katma de er vergisi kararlar 2008 y l bafl ndan itibaren uygulanmaya baflland. Kabul edilen 5770 say l Karara göre, sat fl ya da hizmet hacmi 3000 den az olan gerçek ya da tüzel kiflilerin yapacaklar mal teslimleri ya da hizmet ifalar katma de er vergisinden istisna tutulacak. Yürürlü e konulan istisnadan yararlanabilmek için mükelleflerin, karar n kabul edildi i y l takip eden ilk y l yapacaklar teslimlere iliflkin bir öngörüde bulunmalar ve yap lan öngörüleri vergi makamlar na beyan etmeleri gerekmektedir. Y l n tamamlanmas n müteakip, mükellefin y l boyunca yapt ifllem miktar n n kontrol edilmesiyle birlikte 3000 lik miktar aflan k s mlar için mükelleflerin takip eden ayda katma de er vergisi ödemesi yapmas gerekecek. Karar ekinde yer alan listede hangi ifllemlerin istisna kapsam nda olmayaca s ralanmakta ve istisna kapsam nda bulunmayan baz ifllemler flunlar olmaktad r: Otomobil, gemi, video ve veri gönderme sistemleri, mücevher, parfüm, saat sat fllar ve telekomünikasyon, inflaat, otel hizmetleri vb. Kararda yer alan bir di er hüküm ise istisnadan yararlanacak mükelleflerin saplamas gereken flartlar ifade ediyor. stisnadan yararlanmak isteyen mükelleflerin vergi suçu ifllememifl olmalar, çal flt rd klar kiflilere ait yükümlülükleri yerine getirmifl olmalar ve mal ya da hizmetlerini kamu kurulufllar na ya da vergi makamlar taraf ndan belirlenmifl güvenilir vergi mükelleflerine yapmalar gerekiyor. talya talya Baflbakan Prodi, Vergi ndirimleri çin Uygun Zaman n Geldi ini Aç klad talya Baflbakan Romano Prodi, 2008 y l nda talya ekonomisinin büyümesini teflvik etmek amac yla vergi indirimlerine gidilebilece ini aç klad. Prodi nin yapt aç klamalara göre, talya n n ABD de yaflanacak olas ekonomik durgunluk, yüksek petrol fiyatlar ve yüksek euro kurundan dar gelirli ailelerin mümkün oldu unca az flekilde etkilenmelerini sa lamak amac ile vergi indirimlerine ihtiyaç duyulmaktad r. talya n n güçlenmekte olan kamu finansman ve istenilen seviyelere (gayri safi yurtiçi has lan n %3 ü) indirgenen bütçe aç ile vergi indirimlerine haz r oldu u yap lan aç klamalarda de inilen bir husus olarak öne ç k yor. Yap lmas öngörülen vergi indirimlerinin detaylar na iliflkin henüz bir aç klama yap lmayaca n ifade eden Prodi; detaylar n kesinleflmesi için Mart ay sonunda yap lacak bütçe gelir tahminlerinin netleflmesinin beklenece ini de belirtti. talya da bankalardan elde edilen faiz gelirleri üzerinden %27 oran nda gelir vergisi al n rken hazine tahvil ve bonolar ndan elde edilen faiz gelirleri ise %12,5 oran nda gelir vergisine tabi tutuluyor. Hükümetin yapmay öngördü ü indirimler kapsam nda finansal yat r mlarda elde edilen gelirlerinin tek bir oranda, %20 gibi, vergilendirilmesi düflünülüyor. talya Refah Bakan Paolo Ferrero nun Prodi den önce verdi i demeçte de hükümetin vergi indirimleri sonras nda çal flanlar n ayda 100 Euro daha fazla net ücret geliri elde etmesi amaçlan yor. Prodi nin vergi indirimlerine yönelik çal flmalar talya n n maliye politikas nda önemli bir de iflikli e iflaret ediyor. Çünkü Prodi göreve geldi i günden bu yana kamu harcamalar nda yapt kesintiler ve vergi art fllar n n yan s ra s klaflt r lan ve say ca art r lan vergi denetimleri ile talya n n bütçe aç n azaltmay baflarm fl ancak di er taraftan politik olarak sert elefltirilere maruz kalmas na neden olmufltu. Kamu harcamalar n n azalt lmas ndan ve kamu personel say s n n düflürülmesinden yana olan liberal demokratlar, planlanan vergi indirimlerinin kamu harcamalar n 9

10 VERG DE GÜNDEM art r c bir flekilde uygulamaya konulmas durumunda hükümeti düflüreceklerini ifade ediyor. Tayvan Maliye Bakan, Vergi Reformu Tasar lar n Aç kl yor Tayvan Maliye Bakan Ho Chih-chin, 2008 y l önceliklerinin bafl nda vergi reformlar na iliflkin ad mlar n oldu unu belirtti. Maliye Bakan yapt aç klamada, kurumlar vergisi ve gelir vergisi kanunlar nda de iflikli e gidilmesinin gündemde oldu unu ve bu kapsamda kurumlar vergisi oran n n Hong Kong un %17,5 kurumlar vergisi oran na k yasla avantajl hale gelebilmesi için %15 e düflürülmesi düflünülüyor. Bakan n yapt aç klamalara göre vergi reformunun temel amac 1991 y l nda uygulanmaya bafllanan ve 2009 y l nda sona erecek olan Vergi Teflvik Kanunu nun devam n sa lamak. Söz konusu Kanun baflta makine ve ekipmanlar n h zland r lm fl amortismana tabi tutulmas, befl y ll k vergi tatili uygulamas gibi ekonomik kalk nmay destekleyici bir dizi yöntem belirlemektedir. Hükümet, ilgili Kanun un yürürlü ünün 2009 y l nda sona erecek olmas yla birlikte, kamu gelirlerinde yaklafl k 120 milyar dolarl k bir art fl olmas n ve sa lanacak bu art flla, planlanan vergi indirimlerinin finanse edilmesini ve ayn zamanda vergi sisteminin basitlefltirilmesini öngörüyor. Bulgaristan Parlamento Sabit Vergi Rejimini Onayl yor tarihinden itibaren uygulanmak üzere gerçek kiflilerin sabit oranl vergilendirilmesine iliflkin olarak Bulgaristan Parlamentosu de sabit vergi rejimi uygulama esaslar n yay mlad. %10 olarak belirlenen sabit vergi oran, Bulgaristan Koalisyonunda yer alan 3 parti taraf ndan da kabul edilmesine karfl n, baz üyeler taraf ndan itirazlara neden oldu. Sabit vergi rejiminin düflük ücretli çal flanlara daha büyük etkisi olaca savunulurken, bu sistemin söz konusu aç dan adaletsiz oldu u savunuldu. Eski Baflbakan Ivan Kostov yeni yasan n, ekonominin canlanmas na neden olaca n savunarak yeni yasay destekledi ini belirtti. Sabit vergi rejiminin Bulgaristan n zengin kesiminin vergi ödemesini sa lamak için tek yol ve bununla birlikte di er milletler taraf ndan da baflar l bir flekilde yürütülen sabit vergi rejiminin yabanc yat r m çekmek için stratejik bir plan n parças oldu unu sözlerine ekledi. Yeni yasa uygulamas na göre, bir y lda 490 BGN den daha az gelir elde eden gerçek kiflilerin ödeyece i vergi tutarlar, söz konusu tutardan daha fazla ücret geliri elde edenlere oranla toplamda daha yüksek paya sahip olacakt r. Bu nedenle yeni uygulamaya yap lan elefltiriler aras nda 200 BGN lik tutar nda ücret gelirinin gelir vergisinden istisna edilmesine yönelik öneriler de mevcut. Parlamento geçti imiz aydan bu yana yeni uygulamaya yönelik gerekli düzeltmeleri yapma hususunda çal flmalar yürütmekte idi. fiu aflamada ise, gerekli düzeltmeler yap lm fl olup, Cumhurbaflkan George Parvanov n onay na sunulmas beklenmektedir. Nepal Hidroelektrik Projelerinin Katma De er Vergisi Karfl s ndaki Durumu Hidroelektrik projelerinde yerli ve yabanc yat r mlar çekmek amac yla, Nepal Hükümeti söz konusu projelerin katma de er vergisinden istisna oldu unu duyurdu. Bununla birlikte, Maliye Bakan % 13 oran nda uygulanan katma de er vergisinin yap m aflamas nda olan hidroelektrik projeleri için kald r lmas n öngören teklifi onaylam fl bulunmaktad r. fiu aflamada, 3 megavat kapasitesine kadar olan hidroelektrik projeleri katma de er vergisi istisnas ndan yararlanabilmekte. Öngörülen de ifliklik ile birlikte bu kapsama küçük projeler de dahil edilecek, böylece söz konusu istisnadan bütün hidroelektrik projeleri yararlanabilecek. lgili katma de er vergisi muafiyeti, projelerin maliyetini düflürecek ve böylece elektrik üretiminde birim maliyetin düflmesini sa layaca düflünülmektedir. Çin ve Hindistan da ayn uygulamaya daha önceden bafllam fl olup, flu anda elektrik üretim maliyetlerinin Nepal elektrik üretim maliyetlerine k yasla daha düflük oldu u gözlemlenebilmektedir. Söz konusu istisna nedeniyle hidroelektrik projelerin maliyetinin düflmesi ile birlikte Nepal e yap lacak yabanc yat r mlar n artmas beklenmektedir. Bununla birlikte daha fazla yat r m n ülkeye çekilmesi amac yla da hükümet taraf ndan 10 y l boyunca gelir vergisi istisnas n n tan nmas planlanmaktad r. sveç Sosyal Güvenlik Vergisini ndirme Teklifi stihdam teflvik etmek ve kaçak çal flt rmay önlemek amac yla, sveç hükümeti baz sektörlerde iflverenler taraf ndan ödenen sosyal güvenlik primlerini %32 oran ndan %10 a düflürülmesini öngören teklif haz rlad. Avrupa Birli i Komisyonu taraf ndan onaylanmas beklenen teklif, bir k s tlama getirilerek onaylan yor. lgili k s tlamaya göre söz konusu sosyal güvenlik primlerindeki oran indiriminden sadece çal flan say s 250 personeli aflmayan iflverenler yararlanabilecek. Bununla birlikte indirimden yararlanabilecek sektörlerin net bir belirlemesi bulunmad için uygulamada s k nt lar yaflanabilece i düflünülmekte. Ancak komisyon taraf ndan söz konusu uygulaman n istihdam teflvik edece i görüflü uygulama aç s ndan pozitif düflünceleri de beraberinde getiriyor. Uruguay Kalifiye Projeler çin Vergi Avantajlar Gözden Geçirildi Yat r m desteklemek amac yla Uruguay idari birimi taraf ndan yay nlanan yeni düzenlemelere göre kalifiye projeler için vergi avantajlar yeniden belirleniyor. Hizmet sektöründe vergi avantajlar n n artmas öngörülürken, küçük ve orta ölçekli firmalar da bu kapsama al nmaktad r. Sistem yeni düzenlemeler yap lmadan önce esas olarak hizmet ve teknoloji sektörü d fl nda kalan büyük ölçekli 10

11 projeler için vergi avantajlar sunmaktayd. Uygulamada, küçük ve orta ölçekli flirketler sistem d fl nda b rak lm flt. Hizmet sektörü gibi sermaye yo un olmayan söz konusu flirketler avantajlardan yararlanamamaktayd. Sonuç olarak yat r m yönetiminde yap lan de iflikliklerin amaçlad hususlar: Hizmet ve teknoloji odakl sektörlerde faaliyet gösteren flirketleri de kapsama dahil ederek, geniflletilmifl vergi avantajlar ndan yararlanan flirketlerin say s n art rmak, Küçük ve orta ölçekli firmalar n daha fazla avantajdan yararlanmas n sa lamak, Ekonomide etkili olabilecek büyük projelere iliflkin olarak daha fazla avantaj sa lamak, stisna uygulama esaslar n basitlefltirmek ve son teslim tarihleri belirlemek. Yeni uygulama ile birlikte, yat r mc lar yat r m n de eri kadar gelir vergisi istisnas ndan yararlanabilecekler. Gelir vergisinden istisna edilecek tutar duran varl k ve maddi olmayan duran varl klara yap lacak yat r m n afla da belirtilen oranlar ndan fazla olamaz: Uygulanacak baflka bir vergi avantaj da vergi avantajlar ndan yararlan lma süresinin uzat lmas olarak görülmektedir. Örne in USD den fazla miktarl olan yat r mlar 25 y l boyunca gelir vergisinden istisna tutulabilecektir. Vergi Avantajlar ndaki De ifliklikler Ana ve as l de ifliklik yat r m n büyüklü ü ile iliflkili olarak uygulanacak gelir vergisi istisnas na yönelik. Söz konusu yat r m n büyüklü ü projenin ekonomiye olan etkisi ile ölçülüyor. Vergi avantajlar ndan yararlanabilecek seviyenin belirlenmesi amac yla yat r mlar küçük, orta ve büyük ölçekli olarak s n fland r l yor. Proje Küçük Orta-1 Orta-2 Büyük-1 Büyük-2 Büyük-3 Yat r m Seviyesi Yat r m< USD USD < Yat r m < USD USD < Yat r m < USD USD < Yat r m < USD USD < Yat r m < USD Yat r m>= USD Proje Maksimum Muafiyet Tutar Küçük Yat r m tutar n n % 60 Orta-1 Yat r m tutar n n % 70 Orta-2 Yat r m tutar n n % 80 Büyük-1 Yat r m tutar n n % 90 Büyük-2 Yat r m tutar n n % 90 Büyük-3 Yat r m tutar n n % 100 ü 11

12 VERG DE GÜNDEM English Translation MISBELIEVES ABOUT THE SOCIAL SECURITY REFORM Regulations briefly referred to as social security reform have been in the public agenda for almost three years. The initial development in this period was the acceptance of the Social Insurance and General Health Insurance Code no by the Turkish Grand National Assembly, after long discussions. Later, some articles of this Code were cancelled by the Constitutional Court. Following this cancellation, the effective date of the Code was postponed from the beginning of 2007 until the beginning of July Due to the delay of new regulations that should have been made in the cancelled articles and articles linked with these, the effective date was postponed twice again. Finally, the Bill introducing new regulations with respect to these articles was accepted by the Turkish Grand National Assembly Planning and Budget Commission. It is anticipated that the discussions in the General Assembly regarding the Bill will be completed until the end of March While the Bill is anticipated to be discussed in the General Assembly, it has also been the primary issue in the public agenda during mid-march, as various non-governmental organizations protested the Bill with activities organized across the country. The Government deemed it necessary to make a re-evaluation on the Code and declared it to the public. Now, the regulations introduced with the Code shall go through a new evaluation, and the necessary amendments shall be made during the discussions in the General Assembly of the Turkish Grand National Assembly, if deemed necessary. It is definitely natural, and even necessary that such an issue which seriously concerns everyone in the society is discussed not only in political platforms, but also among the whole public and non-governmental organizations, since common reason can be achieved only through stimulating discussions. However, we have been observing that discussions about the social security reform are slightly getting off the point despite this necessity. We believe that the discussions bear two risks. One of these risks is information pollution. Though it has been approximately two years since the Code was accepted by the Turkish Grand National Assembly, the views expressed and the information given during these discussions can be missing or false from time to time. This situation may lead to misinformation, and consequently false convictions for people who do not have access to the Code or are not capable of understanding its provisions even when accessed. If a typical man in the street was asked what was introduced with the regulations, the answer would probably consist of the sentence retirement age has been increased to 65, days required for premium payment have been increased to 9000 days. However, this limited amount of information that people can remember from the discussions are delusive, as we are going to explain in detail below. The second possible risk that these discussions may lead to in the public is that they may raise doubts in the public about the necessity of the regulations, since opponents to the Code are against all the regulations on the grounds that the regulations conflict with the social state principle and based on closing the gaps in the social security system. This collectivist approach, though not clearly expressed by those defending the idea, inevitably leads to people who listen to them to believe that the new system intended to be established will be worse than the current one. However, this is not the case. The current system has financing gaps at a rate of almost 4% of the Gross Domestic Product. The current system, in which those having the authority to regulate the system receive four folds of the amounts they have paid while ordinary insured can not even receive the amounts they have paid, lacks unity in terms of norms and standards, and its actuarial balances have deteriorated to a great extent. The current system survives by being supported with 20% of tax income (total resources transferred from the budget to the system equal to TRY 25 Billion). Nobody is content with the services provided within the current system. However, the system that is being opposed as a whole has unity in terms of norms and standards, is based on the balance between benefit and burden, has a sustainable financing structure, fair, egalitarian, covers all the insured people under one single scope regardless of their title and equalizes rights and liabilities as opposed to the current system. In the new system, insured persons will be entitled to retirement pensions in proportion to the amount of premiums they have paid to the system and for how long these amounts have paid regardless of their places of work or titles. Thanks to the new regulations, the practice in which private sector employees pay premiums over the whole amount of their wages while public employees pay premiums over only a small portion of their wages shall be terminated. All insured persons will pay premiums over the whole amount of their wages to the system henceforth, regardless of where they work. However, with the Code no.5510, the parameters used in the calculation of average monthly income during the calculation of retirement pensions of those having insurance for the first time after the effective date of the Code will be changed and the rate of putting persons on pensions will be reduced to 2% for every year. While the minimum number of premium payment days required in order to be entitled to retirement pension will be gradually increased until 2028, age limits for retirement will also be gradually increased as of The upper limit of the retirement pension which is still not prescribed for the insured affiliated to SSK (Social Security Institution) and Ba -Kur (Social Security Organization for Artisans and the Self- Employed), and determined as 100% for the insured affiliated to the Emekli Sand 12

13 (Retirement Fund), will be re-determined as 90% for all the insured. In this respect, the condition of being insured for 5 years and having paid for 900 days required for the insured affiliated to SSK and Ba -Kur to be put on death salary will be changed as being insured for 10 years and having paid for 1800 days. While the purpose of the Code no is to ensure financing balance in the system and sustainability of this balance, it also introduced new social rights, in addition to the aforementioned regulations which will lead to disadvantages for employees. For instance, those working for their own name and account will be able to benefit from disability for service allowance equal to half of their daily income for in-bed treatments and equal to 1/3 of their daily income for outpatient treatment in occupational accidents and professional diseases, on the condition of having paid premiums for at least 90 days within the last one year. Furthermore, those working for their own name and count shall be paid, for the first time, breastfeeding allowance equal to 1/3 of the minimum wage for each child, for once only On the other hand, health insurances shall be included within the scope of optional insurance, again for the first time. Those meeting the conditions for optional insurance shall be entitled to retirement pension and shall be able to benefit from health aids covered by General Health Insurance at the same time, with a premium paid at the rate of 32% over the amount of income they will determine on the condition that the amount does not exceed the lower and upper limits of their income taken as basis for the premium. This is not possible in the current system. In this article, we are going to try to explain some of the delusive facts considered to be true, which we remember from the discussions related to the social security reform. 1) Though our society knows very well that everything has a price and granting things without asking for returns is an act specific to God only, we easily forget about this notion when it comes to the opportunities provided by the State. We also prefer to define the principle of social state, one of the basic founding principles of our State, as a system in which the social security needs are met by the State without any restrictions, unconditionally and gratuitously. According to our interpretations of the provisions of the Constitution relating to social security, the State will meet the social security needs of people. Nevertheless, in the Articles 60 and 61 of our Constitution, taking the necessary measures and establishing the organization for the provision of social security is mentioned of rather than meeting the social security needs of citizens unconditionally, gratuitously and without restrictions. It is also stipulated in these articles that widows and orphans of those killed in war and in the line of duty together with the disabled and war veterans, the disabled, the aged and children in need of protection shall be protected by the State. All over the world, such needs are met with two separate systems one which is dependent on provisions and one of which is not. In our country, these needs are met without prescribing anything for return, by Social Support and Aid Fund which is governed by the State and whose income is determined with laws. Henceforth, these needs shall be met in line with the regulations to be made with the Bill on Payments without Premium which will be submitted to the Grand National Assembly of Turkey, right after the Social Insurance and General Health Insurance Code prepared for this purpose comes into effect. In systems dependent on provisions on the other hand, a single measure is used while determining the aids to be provided: the amount of the premium paid and for how long the premium has been paid. In other words, aids that can be benefited from the system are directly proportional to the amount of premiums paid and the duration of payment. As the amount of premiums paid by the insured to the system and the duration of payment increases, so do the aids that can be provided. This is the achievement intended with the social security reform in our country. In this case it is impossible to understand the reactions towards that regulations which should have been made long ago, yet which were continuously delayed due to political considerations are being made today. At the end of the day, these regulations will both introduce a sustainable, fair and egalitarian structure to the system and lead to many significant changes in many fields such as the definition of the income taken as basis for premiums, calculation of the average income constituting the basis for the entitlement to retirement pension; rate of granting retirement pensions and the rate of increase in the retirement pensions. It is also not possible to expect that the system s problems which have reached a dead end can be solved without leading to disadvantages for noone in the society. To sum up, reactions against the regulations made in the field of social security should not raise any doubts that these regulations are necessary in general. Oppositions against the regulations are justifiable at certain points. These points may be revised and changed; however, this should not prevent radical steps required for the serious problems in this system to be taken. While the regulations re-build the system on a fair and egalitarian balance between benefits and burdens, it is quite rational for those benefiting from the aids provided up to now to oppose the regulations from their own standpoint, yet there should not be any doubts on the necessity of the regulations on the basis of such oppositions. 2) Another misbelief relates to the minimum days of premium payment that will be required to be entitled to retirement pensions. Though there has been almost two years since the Code was accepted, there are still statements mentioned in the news in televisions and newspapers, informing people that the minimum number days of premium payment have been increased to 9000 days. This statement is not true. The minimum number of days of premium payment shall be required for only those having insurance for the first time as of The minimum number of days of premium payment which is still 7000 days shall increase by 100 days every year between ) Another misbelief relates to the retirement age. In the news about the issue, it is 13

14 VERG DE GÜNDEM frequently mentioned that the retirement age has been increased to 65, yet it is not specified that this will be applied for those who shall be entitled to retirement right as of 2048 only. As a matter of fact, the regulation made with the Code no with respect to retirement age will not affect those who will be entitled to the right of retirement by meeting the condition of paying the minimum premiums until the end of 2035, of those who still work and who will be insured for the first time after the Code comes into effect. In other words, the age limit of (65) will be required for employees who will be entitled to retirement after meeting the condition of minimum number of premium payment days in 2048 and afterwards. This means that the age limit for those who will be entitled to retirement pension after completing the minimum number of premium payment days until the end of 2035, of those who were insured before the effective date of the Code and for those who will be insured for the first time after this date, shall be 58 for females and 60 for males. 4) Another misbelief is that the retirement pensions of those who have just been entitled to retirement or receiving retirement pension will be decreased with the new regulation. The Code no regulates the conditions relating to the entitlement to retirement pension for those who will be insured for the first time after the effective date. In this case, the calculation of the average monthly income which shall be taken into account in the calculation of retirement pensions of the insured and the rate of retirement that will be applied to this income are regulated with this Code. However, as of the effective date of the Code (beginning of June 2008), the pensions of those entitled to receive retirement pension according to the current provisions or the salaries of those receiving retirement pensions shall not be re-calculated according to the new Code. These persons shall be affected by the provisions of the new Code relating to increasing retirement pensions every year or every six months only. 5) Another delusive fact that we consider to be true with respect to the issue is that the funeral and breastfeeding aids have been decreased. The funeral aid which is TRY 243 for the insured affiliated to SSK, TRY 235 for the insured affiliated to Ba -Kur and TRY 918 for those affiliated to Emekli Sand, have been re-determined as TRY 608 for all the insured with the new regulation. In the initial version of the Code no which has not come into effec yet (Article 37), a funeral aid equal to three folds of the minimum wage has been prescribed, however, this amount has been re-determined as one fold of the minimum wage with the Bill. We think that it is not appropriate to assert than the amount of the funeral aid has been decreased by taking into account the amount determined in the initial version of the Code which did not come into effect, and that comparison should be made with the current amounts. Another misbelief in this respect relates to the breastfeeding aid. The insured affiliated to SSK are paid breastfeeding/birth aid of TRY 50, and the insured affiliated to Emekli Sand are paid TRY 123 for the same aid, for birth and for once only. The insured affiliated to Ba -Kur on the other hand, do not receive such aid. With the new regulation, this amount is raised to TRY 203 for all the insured (including those affiliated to Ba -Kur as well) and again, for once only. Just like the funeral aid, it is asserted that the aid amount has been decreased, on the grounds that in the version of the Code no which did not come into effect, breastfeeding aid equal to 1/3 of the minimum wage for six months as of birth was prescribed. We believe that it is not accurate to assert that the breastfeeding aid amount has been decreased taking into consideration the amount determined in the initial version of the Code which did not come into effect, and the comparison should be made with current amounts. 6) Another significant issue we would like to point out in this article related to the general health insurance practice. With the Code no. 5510, retirement and health insurances will be distinguished, and the General Health Insurance practice will be implemented for the first time in our country. The State will pay the health insurance premiums of families in which the income per member is less than 1/3 of the gross monthly minimum wage (TRY 202 today), and of all citizens up to the age of 18, regardless of whether their parents work or not. This means that a family consisting of at least seven members whose total income is less than TRY will be able to benefit from the General Health Insurance, without paying premiums. As the number of children in a family increases, so will the amount of income determined as limits. In cases where the income per member exceeds this limit, persons will pay General Health Insurance premium depending on the level of income. With the General Health Insurance practice, everyone living in the country shall be covered by general health insurance regardless of whether they receive income or not. Though this may sound quite pleasant at first, we are of the opinion that there will be serious problems in the financing of the practice, due to the social and economic conditions in our country. We believe that the General Health Insurance practice can implemented only in countries which have completed their economic development to a great extent, whose social problems such as unemployment are at minimum level and which have sufficient income, while health services which can be rendered at high costs can not be provided without any provisions or without sufficient provisions in countries with in sufficient resources, in which unemployment and unregistered economy prevails, such as our country. 14

15 PROHIBITION OF DEPARTING THE COUNTRY Implementation of public services in the desired way depends on timely procurement of financial resources as well as the efficiency in the allocation of these resources. The Tax Authority has various means in the tax codes in order to ensure timely procurement of financial resources most of which consist of taxes. In other words, the Authority has the means and compulsory collection methods specified under the Code on the Collection Procedure of Public Receivables no. 6183, for ensuring timely payment of assessed taxes and for compulsory collection of taxes not paid on time. Up to date, one of the means which aim to ensure that the taxes are paid within the periods specified under the codes has been the prevention of tax debtors from leaving the country, on the basis of the provisions passports or travel certificates can not be issued to those prohibited from departing the country by courts and those who are determined to have an obstacle to leave the country in terms of general security by the Ministry of Internal Affairs as well as to those whose tax dues are declared to authorities issuing passports. included in the Article 22 of the Passport Code. However, the provisions relating to the prohibition of tax debtors from going abroad of the Passport Code whose relevant provisions we have mentioned above and provided the application results, have been cancelled with the Decree no E. 2007/4, K. 2007/81 dated 08/11/2007 of the Constitutional Court. It is stated in the reasoned cancellation decision of the Supreme Court that the purpose of restricting the citizens freedom to leave the country in the departure prohibition is to ensure that the tax dues of citizens are collected, while the means is to prohibit them from going abroad; there should be a connection between departing the country and the difficulty or impossibility of tax collection in order to be able to deem that there is a reasonable relation between the purpose and the means; and if the prohibition is imposed automatically depending on the failure to pay the tax dues without prescribing any conditions and without even determining the amount of the tax dues, the reasonable relation and the balance between the purpose and the means shall disappear. The grounds for restriction prescribed under the 23rd Article of the Constitution and the citizenship duty among these grounds are general and abstract concepts. The Legislator should concretize these grounds under each restrictive regulation to be introduced. The explicitness and concreteness required in order to prevent arbitrary practices should exist in order to be able to accept that the restriction is executed by law. Otherwise, the clarity that is a requirement of the state of law shall not be met and it shall become difficult to control the relation between the purpose and the means. The purposes and the means are not set clearly, evidently and concretely under the provisions being objected to, and the requirements of the proportionality principle are not met, as a reasonable and appropriate relation between the purpose and the means is not established.. The Constitutional Court has also decided that the cancellation decree shall come into effect on 8 June 2008, (6) months after the promulgation in the Official Gazette so that the legislative body can correct the legal gap that emerges. The period allowed for the Assembly to make a legal arrangement on the issue ends on 8 June The Government anticipates that the practice of preventing tax debtors from leaving the country will be included within the scope of the Code no with a bill prepared and presented to the Grand National Assembly of Turkey in February 2008 which introduces certain amendments and arrangements in some articles of the Code no With the aforementioned bill anticipated to be negotiated until the end of March 2008, the Article 36 regulating the prohibition of going abroad shall be added in the Code on the Collection Procedure of the Public Receivables no. 6183, after the Article 36. According to the prescribed regulation, the restriction of going abroad shall be applied by Public institutions and corporations that are authorized to follow and collect the receivables in the name of the creditor public administration according to 1st Article of the Code no On the other hand, solely the public debtors who do not pay the public receivables within the scope of the Tax Procedures Code no. 213 and the Customs Code no and the surcharges and penalties pertaining to these receivables within seven days following the notification of the payment order, and the public debtors on whose behalf decision of sequestration has been taken because of such receivables shall be included within the scope of the law. The contradiction of the prohibition to the Constitution and the extent to which the Legislator serves the purpose should be evaluated from various aspects. However, it will be appropriate to give an example from remarkable cases on the international stage. American Lipper who had tax debts did not respond the letters requesting information from him, did not receive the communiqués and did not open the door for the tax officials. At that time, it was determined that he had converted all his wealth to cash and was preparing to go to France. He confessed it when he was caught. Hereupon, the Interior Revenue Administration of America applied to the court so that Lipper was prohibited from going abroad. The Court accepted the request of the government for prohibition of going abroad and put forth these standards in the reason of the decree. 1. The prohibition of leaving the country shall be adjudicated by the court, 2. The burden of proof of the necessity of prohibition of leaving the country shall belong to the tax office. 3. There should be reasonable doubt to indicate the presence of the purpose of bringing wealth abroad and, 4. There should be a causal connection between going abroad and the impossibility of collection. We think that the limits of the practice in the bill anticipated to be negotiated in the Grand National Assembly of Turkey are not clear-cut so as to avoid arbitrary applications. Although the Legislator planned to remove the concerns stated in 15

16 VERG DE GÜNDEM the cancellation decree of the Constitutional Court, the bill consists of uncertain and unconstitutional elements, probably not less than the former. It would be much fairer if the legislative authority consulted legal advisers in the legislation process and focused more on unregistered economy than taxpayer who declared, but could not pay the taxes. 16

17 Resmi Gazete den... Mustafa ÖZEN , 108 Seri No.lu Katma De er Vergisi Genel Tebli i Resmi Gazete de Yay mland. Tebli ile konaklama tesislerinde katma de er vergisi uygulamas ve pamuk, tiftik, yün ve yapa ile ham post ve deri teslimleri ile büyük ve küçükbafl hayvan etlerinin tesliminde tevkifat uygulamas konular nda aç klamalarda bulunulmufltur. Buna göre, 1618 say l Kanun hükümlerine göre Kültür ve Turizm Bakanl ndan iflletme belgesi alm fl seyahat acenteleri taraf ndan geceleme hizmet bedelinin, hizmeti fiilen alan kifliye aktar lmas ile acentenin geceleme hizmetine arac l k karfl l nda konaklama tesisine fatura düzenlemesi hallerinde, düzenlenen faturalarda gösterilen bedeller üzerinden aktar lan geceleme hizmeti ve buna iliflkin komisyon toplam na % 8 KDV oran uygulanacakt r. Ancak, acentelerin müflteriye düzenledi i faturada yer alan toplam tutar n, geceleme hizmeti ile buna iliflkin komisyon ücreti d fl ndaki k sm ise genel oranda KDV'ye tabi olacak olup, seyahat acenteleri, geceleme hizmeti vermeyip bu hizmete arac l k ettiklerinden bu ifllemlerle ilgili olarak KDV Kanunu nun 29/2 maddesi kapsam nda iade talebinde bulunamayacaklard r , 5736 Say l Baz Kamu Alacaklar n n Uzlaflma Usulü ile Tahsili Hakk nda Kanun Resmi Gazete de Yay mland. Kanun ile 213 say l Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ikmalen, re'sen ve idarece tarh edilen vergi, resim, harçlar, fon pay ve bunlara ba l vergi ziya cezalar ile usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalar ndan, vergi mahkemeleri, bölge idare mahkemeleri ve Dan fltay nezdinde dava açma, ilgisine göre itiraz ve temyiz süreleri geçmemifl veya ihtilafl olup kanun yolu tüketilmemifl bulunanlar için bu maddenin yürürlü e girdi i tarihi takip eden ay n sonuna kadar ayn Kanunun uzlaflmaya iliflkin hükümlerine göre uzlaflma talep edilmesi ve uzlaflma sonucu tahakkuk eden vergi, resim, harçlar, fon paylar ile bunlara ba l vergi ziya cezalar ile usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalar n n ve bu madde kapsam nda yap lan uzlaflma tarihine kadar hesaplanacak gecikme faizlerinin, ilk taksidi uzlaflma tutana n n düzenlendi i ay takip eden aydan bafllamak ve 18 ayda 18 eflit taksitte, taksit tutarlar ilk taksit ödeme süresinin bafllang ç tarihinden itibaren her ay ve kesri için ayr ayr binde iki oran nda hesaplanacak faiziyle birlikte tamamen ödenmek flart yla uzlaflmaya konu tutardan kalan alacaklar n tahsili hakk nda aç klamalara ve baz di er hususlara yer verilmifltir , Türk Paras K ymetini Koruma Hakk nda 32 Say l Karara liflkin /34 No.lu Tebli Resmi Gazete de Yay mland. Tebli ile Türk Paras K ymetini Koruma Hakk nda 32 say l Karar gere ince tespiti Hazine Müsteflarl n n ba l bulundu u Bakanl a b rak lan konular hakk nda çeflitli düzenlemeler yap lm flt r. Buna göre, tebli in krediler bafll kl 11 inci maddesi ile yap lan düzenleme uyar nca, ilk kez bankalar ve faktoring flirketleri taraf ndan ihracatç lar n do mufl veya do acak alacaklar n n devral nmas suretiyle ihracatç lara döviz üzerinden fon kulland r labilmesine, Türkiye de yerleflik kiflilerce yurt d fl nda pay sahibi oldu u ortakl klara, yurt d fl ndaki ana flirkete ve grup flirketlerine döviz veya Türk Liras kredi aç labilmesine, bankalarca yurt d fl nda yerleflik kiflilere aç lacak döviz ve Türk Liras kredilerin Türkiye deki mevduat hesaplar na yat r lmak suretiyle de kullan labilmesine ve özellefltirme ihalelerine kat lan Türkiye de yerleflik kifliler veya yurtd fl nda yerleflik kifliler ile Türk ve yabanc firmalar n kat l m ile oluflturulan ortak giriflim gruplar na, ihale bedelinin finansman amac yla bankalarca döviz kredisi aç labilmesine de olanak sa lanm flt r , 1 S ra No.lu 5736 Say l Baz Kamu Alacaklar n n Uzlaflma Usulü ile Tahsili Hakk nda Kanun Genel Tebli i Resmi Gazete de Yay mland. Tebli ile 27 fiubat 2008 tarih ve say l Resmi Gazete de yay mlanan Baz Kamu Alacaklar n n Uzlaflma Usulü ile Tahsili Hakk nda Kanun un birinci maddesine yönelik olarak kapsam, baflvuru süresi ve flekli, uzlaflma komisyonlar, vergi dairelerince yap lacak ifllemler ve di er baz hususlara iliflkin aç klamalarda bulunulmufltur , Arac l k Faaliyetleri Ve Arac Kurulufllara liflkin Esaslar Hakk nda Tebli de De ifliklik Yap lmas na Dair Tebli (Seri: V, No: 99) Resmi Gazete de Yay mland. Tebli ile, tarihli ve say l Resmi Gazete de yay mlanan Seri: V, No:46 Arac l k Faaliyetleri ve Arac Kurulufllara liflkin Esaslar Hakk nda Tebli in arac kurumlar n faaliyet izni ve esaslar, yükümlülükleri, merkez d fl örgütlenmeleri ve al m sat ma yönelik arac l k faaliyetleri hakk ndaki baz maddelerinde tarihinden itibaren geçerli olmak üzere çeflitli de ifliklikler yap lm flt r , Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman fiirketlerince Alacaklar çin Ayr lacak Karfl l klara liflkin Usul ve Esaslar Hakk nda Tebli de De ifliklik Yap lmas na Dair Tebli Resmi Gazete de Yay mland. Tebli ile tarihli ve

18 VERG DE GÜNDEM say l Resmi Gazete de yay mlanan Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman fiirketlerince Alacaklar çin Ayr lacak Karfl l klara liflkin Usul ve Esaslar Hakk nda Tebli in Özel Karfl l klar ve Genel Karfl l klar bafll kl 5 inci maddesinde tarihinden itibaren geçerli olmak üzere çeflitli de ifliklikler yap lm flt r , 3 S ra No.lu 5736 Say l Baz Kamu Alacaklar n n Uzlaflma Usulü ile Tahsili Hakk nda Kanun Genel Tebli i Resmi Gazete de Yay mland. Tebli ile 27 fiubat 2008 tarih ve say l Resmi Gazete de yay mlanan 5736 Say l Baz Kamu Alacaklar n n Uzlaflma Usulü ile Tahsili Hakk nda Kanun un 197 say l Motorlu Tafl tlar Vergisi Kanunu kapsam na giren tafl tlarla ilgili mükellef de iflikli i d fl ndaki vergilendirme unsurlar n n herhangi bir sebeple hatal belirlenmesi nedeniyle, ila tarihleri aras ndaki dönemlere iliflkin olarak mükellefler ad na ilk tahakkuktan sonra ilaveten tahakkuk ettirilen motorlu tafl tlar vergisine iliflkin aç klamalara yer veren 5 inci maddesine yönelik olarak kapsam, baflvuru süresi ve flekli, ödeme süresi ve flekli, iliflik kesme ve fenni muayene izin belgesinin verilmesi hakk nda aç klamalarda bulunulmufltur , Sermaye Piyasas Kanununa Tabi Olan Halka Aç k Anonim Ortakl klar n Temettü ve Temettü Avans Da t m nda Uyacaklar Esaslar Hakk nda Tebli de De ifliklik Yap lmas na Dair Tebli (Seri: IV No: 40) Resmi Gazete de Yay mland. Tebli ile tarih ve say l Resmi Gazete'de yay mlanan Seri:IV No:27 say l Sermaye Piyasas Kanununa Tabi Olan Halka Aç k Anonim Ortakl klar n Temettü ve Temettü Avans Da t m nda Uyacaklar Esaslar Hakk nda Tebli in temettü da t m esaslar na iliflkin 4 üncü maddesinde çeflitli de ifliklikler yap lm flt r. Buna göre, ortakl klar n esas sözleflmelerinde birinci temettü oran n n gösterilmesi zorunlu olup, söz konusu birinci temettü tutar, hesap dönemi kar ndan kanunlara göre ayr lmas gereken yedek akçeler ile vergi, fon ve mali ödemeler ve varsa geçmifl y l zararlar düflüldükten sonra kalan da t labilir kar n %20 sinden az olamayacakt r , 5746 Say l Araflt rma ve Gelifltirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakk nda Kanun Resmi Gazete de Yay mland. Amac ; Ar-Ge ve yenilik yoluyla ülke ekonomisinin uluslararas düzeyde rekabet edebilir bir yap ya kavuflturulmas için teknolojik bilgi üretilmesini, üründe ve üretim süreçlerinde yenilik yap lmas n, ürün kalitesi ve standard n n yükseltilmesini, verimlili in art r lmas n, üretim maliyetlerinin düflürülmesini, teknolojik bilginin ticarilefltirilmesini, rekabet öncesi iflbirliklerinin gelifltirilmesini, teknoloji yo un üretim, giriflimcilik ve bu alanlara yönelik yat r mlar ile Ar-Ge ye ve yenili e yönelik do rudan yabanc sermaye yat - r mlar n n ülkeye giriflinin h zland r lmas n, Ar-Ge personeli ve nitelikli iflgücü istihdam n n art r lmas n desteklemek ve teflvik etmek olan kanun ile, tarihinden itibaren bafllay p tarihine kadar geçerli olmak üzere, KOSGEB taraf ndan 3624 say l Kanun a göre oluflturulan teknoloji merkezi iflletmelerine, münhas ran yurtiçinde araflt rma ve gelifltirme faaliyetlerinde bulunan ve en az elli tam zaman eflde er Ar-Ge personeli istihdam eden Ar-Ge merkezlerine, kamu kurum ve kurulufllar ile kanunla kurulan vak flar taraf ndan veya uluslararas fonlarca desteklenen Ar-Ge ve yenilik projeleri ve örgün ö renim veren üniversitelerin herhangi bir lisans program ndan bir y l içinde mezun olabilecek durumdaki ö renci, yüksek lisans veya doktora ö rencisi ya da lisans, yüksek lisans veya doktora derecelerinden birini ön baflvuru tarihinden en çok befl y l önce alm fl kiflilere Ar-Ge indirimi, gelir vergisi stopaj teflviki, sigorta primi deste i, damga vergisi istisnas ve teknogiriflim sermayesi deste i olmak üzere befl ayr destek ve teflvik sa lanmas hususlar nda aç klamalarda bulunulmufltur. 18

19 S RKÜLER- NDEKS* No Tarih Konu Maliye Bakanl, (B) formlar n n düzenlenmesi ve verilmesi ile ilgili kurallar, 2008 y l ndan itibaren geçerli olmak üzere yeniden belirledi Maliye Bakanl, elektronik ortamda gönderilen muhtasar beyanname ile katma de er vergisi beyannamesinin formatlar nda baz de ifliklikler yapt Yat r mlar n ve istihdam n teflvikine iliflkin 5084 say l Kanun kapsam nda bulunan illerde, çal flanlar n ücretleri üzerinde yap lacak asgari geçim indirimi uygulamas n n usul ve esaslar 2007 y l na iliflkin (B) formlar n n verilme süresi uzat ld Türk Paras K ymetini Koruma Hakk nda 32 Say l Kararda yap lan de ifliklik ile, ihracat bedellerinin belirli süreler içinde yurda getirilmesi zorunlulu una son verildi fiaraplar ve di er baz alkollü içkiler üzerinden al nan asgari maktu özel tüketim vergisi tutarlar yeniden belirlendi Geçici vergi beyannamelerinin verilme süresi uzat ld Vergi Usul Kanunu nun ceza hükümlerinde, 5728 say l Kanunla baz de ifliklikler yap ld : Vergi kaçakç l suçlar na verilen hapis cezalar yeniden düzenlendi. flverenlerin, özürlü, eski hükümlü ve terör ma duru çal flt rma yükümlülükleri ile ilgili oranlarda, 2008 y l için de ifliklik yap lmad. Mükelleflere ihtilafl vergi borçlar için yeni bir uzlaflma olana ve ödeme kolayl sa layan 5736 say l "Baz Kamu Alacaklar n n Uzlaflma Usulü ile Tahsili Hakk nda Kanun", TBMM Genel Kurulu nda kabul edildi. Kurumlar Vergisi Genel Tebli i nin, flirket ortaklar na hesap dönemi içinde avans kar pay da t lmas ile ilgili hükümlerinin yürürlü ü durduruldu. Gelir Vergisi nde yeni beyan dönemi bafll yor. Maliye Bakanl n n, Katma De er Vergisi uygulamalar nda de ifliklik ve düzenlemeler yapan (108) seri numaral KDV Genel Tebli i, Resmi Gazete de yay mland. Kambiyo mevzuat m zda yap lan bir düzenleme ile, ilk kez, Türkiye de yerleflik kiflilerce yurt d fl nda pay sahibi olduklar ortakl klara, yurt d fl ndaki ana flirkete ve grup flirketlerine döviz veya Türk Liras cinsinden kredi aç labilmesine olanak sa land. Araflt rma ve Gelifltirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakk nda Kanun, TBMM Genel Kurulu nda kabul edildi. Mükelleflere ihtilafl vergi borçlar için yeniden uzlaflma ve özel koflullarla ödeme olana sa layan Baz Kamu Alacaklar n n Uzlaflma Usulü ile Tahsili Hakk nda Kanun, Resmi Gazete de yay mlanarak yürürlü e girdi Gelir Vergisinden istisna edilen yurtd fl gündelik tutarlar, Bakanlar Kurulu nca, 2008 y l bafl ndan itibaren geçerli olmak üzere yeniden belirlendi. Maliye Bakanl, (32) say l Karar da yap lan de ifliklik ile ihracat bedellerinin tasarrufunun serbest b rak lmas n n ard ndan, bunun baz KDV uygulamalar na etkilerini konu alan bir Genelge yay mlad. Adlar na y llar aras ndaki dönemlere iliflkin olarak Motorlu Tafl tlar Vergisi tahakkuk ettirilen mükelleflerin 5736 say l Kanundan yararlanmalar na iliflkin usul ve esaslar, Maliye Bakanl nca aç kland y l nda tamamlanan y llara sari inflaat ve onarma iflleri ile ilgili y ll k Gelir Vergisi Beyannamesinin verilme süresi, 25 Mart 2008 tarihine kadar uzat ld. Araflt rma ve gelifltirme faaliyetlerinin desteklenmesine iliflkin 5746 say l Kanun, Resmi Gazete de yay mland. * Yukar daki tablo, tarihleri aras nda yay mlanan Sirkülerleri içermekte olup, taraf n zca daha kolay takibi amac yla haz rlanm flt r. 19

20 VERG TAKV M 07 Nisan 2008 Pazartesi * Mart 2008 Dönemi Çeklere Ait De erli Kâ tlar Vergisi Bildirimi ve Ödemesi 10 Nisan 2008 Perflembe * Mart Dönemine Ait Petrol ve Do algaz Ürünlerine liflkin Özel Tüketim Vergisi Beyannamesinin Elektronik Ortamda Gönderilmesi ve Ödemesi 15 Nisan 2008 Sal * Mart 2008 Dönemine Ait Özel letiflim Vergisi Beyannamesinin Elektronik Ortamda Gönderilmesi ve Verginin Ödenmesi * Mart 2008 Dönemine Ait KKDF Kesintilerinin Bildirimi ve Ödenmesi * Mart 2008 Dönemine Ait Dayan kl Tüketim Mallar ve Di er Mallara liflkin Özel Tüketim Vergisi Beyannamesinin Elektronik Ortamda Gönderilmesi ve Verginin Ödenmesi * Mart 2008 Dönemine Ait Motorlu Tafl t Araçlar na liflkin Özel Tüketim Vergisi Beyannamesinin Elektronik Ortamda Gönderilmesi ve Verginin Ödenmesi * Mart 2008 Dönemine Ait Kolal Gazoz, Alkollü çecekler ve Tütün Mamullerine liflkin Özel Tüketim Vergisi Beyannamesinin Elektronik Ortamda Gönderilmesi ve Verginin Ödenmesi * Mart 2008 Dönemine Ait BSMV Beyannamesinin Elektronik Ortamda Gönderilmesi ve Verginin Ödenmesi 21 Nisan 2008 Pazartesi * Mart 2008 Dönemine Ait Belediyeye Ödenecek Vergilerin (Haberleflme Vergisi Hariç) Beyan ve Ödenmesi * Mart 2008 Dönemine Ait Yar flma ve Çekilifllerle Futbol Müsabakalar na ve At Yar fllar na Ait Müflterek Bahislerle lgili ntikal Vergisinin Beyannamesinin Elektronik Ortamda Gönderilmesi ve Verginin Ödenmesi * Mart 2008 Dönemine Ait fians Oyunlar Vergisi Beyannamesinin Elektronik Ortamda Gönderilmesi ve Verginin Ödenmesi 23 Nisan 2008 Çarflamba Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayram Vergi Takvimi / 2008 N SAN AYI MAL YÜKÜMLÜLÜKLER TAKV M 24 Nisan 2008 Perflembe * Mart 2008 Dönemine ait Gelir Vergisi Stopaj n n ve Damga Vergisinin Muhtasar Beyanname ile Elektronik Ortamda Beyan * Mart 2008 Dönemine Ait Kurumlar Vergisi Stopaj n n Muhtasar Beyanname ile Elektronik Ortamda Beyan * Mart 2008 Dönemine Ait Gelir Vergisi Stopaj n n ve Damga Vergisinin Muhtasar Beyanname ile Elektronik Ortamda Beyan * Mart 2008 Dönemine Ait stihkaktan Kesinti Suretiyle Tahsil Edilen Damga Vergisi ile Sürekli Mükellefiyeti Bulunanlar çin Makbuz Karfl l Ödenmesi Gereken Damga Vergisinin Beyan * Mart 2008 Dönemine Ait KDV Beyannamesinin Elektronik Ortamda Gönderilmesi * GVK Geçici 67. Madde Uyar nca Ocak-Mart 2008 Döneminde Yap lan Tevkifat n Beyan 25 Nisan 2008 Cuma * 2007 Y l na Ait Kurumlar Vergisi Beyannamesinin Elektronik Ortamda Gönderilmesi * 1 15 Nisan Dönemine Ait Petrol ve Do algaz Ürünlerine liflkin Özel Tüketim Vergisi Beyannamesinin Elektronik Ortamda Gönderilmesi ve Verginin Ödenmesi 28 Nisan 2008 Pazartesi * Mart 2008 Dönemine Ait Kurumlar Vergisi Stopaj n n Ödenmesi * Mart 2008 Dönemine Ait KDV nin Ödenmesi * Mart 2008 Dönemine Ait stihkaktan Kesinti Suretiyle Tahsil Edilen Damga Vergisi ile Sürekli Mükellefiyeti Bulunanlar çin Makbuz Karfl l Ödenmesi Gereken Damga Vergisinin Ödenmesi * Mart 2008 Dönemine Ait Muhtasar Beyanname ile Beyan Edilen Gelir Vergisi Stopaj n n ve Damga Vergisinin Ödenmesi * GVK Geçici 67. Madde Uyar nca Ocak-Mart 2008 Döneminde Yap lan Tevkifat n Ödenmesi 30 Nisan 2008 Çarflamba * Mart 2008 ay na ait Sosyal Sigorta Primlerinin Elektronik Ortamda Beyan Edilmesi ve Ödenmesi (*) * 2007 Y l na liflkin Kurumlar Vergisinin Ödenmesi * Mart 2008 Dönemine Ait Haberleflme Vergisinin beyan ve Ödenmesi 20

4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI

4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI 4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI Resul KURT* I. G R fi Ülkemizde 4447 say l Kanunla, emeklilikte köklü reformlar yap lm fl, ancak 4447 say l yasan n emeklilikte kademeli

Detaylı

VAKIFLARA VERG MUAF YET TANINMASI HAKKINDA KANUNDA YAPILAN DE fi KL K VAKIFLARA VERGİ MUAFİYETİ

VAKIFLARA VERG MUAF YET TANINMASI HAKKINDA KANUNDA YAPILAN DE fi KL K VAKIFLARA VERGİ MUAFİYETİ VAKIFLARA VERG MUAF YET TANINMASI HAKKINDA KANUNDA YAPILAN DE fi KL K 243 VAKIFLARA VERGİ MUAFİYETİ 244 VAKIFLARA VERG MUAF YET TANINMASI MADDE 20. - Gelirlerinin en az üçte ikisini nev i itibar yla genel,

Detaylı

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari 4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari Mustafa CER T* I. G R fi Bu yaz da 1479 say l yasaya göre yafll l l k, malullük ve ölüm

Detaylı

YATIRIM ND R M HAKKINDAK ANAYASA MAHKEMES KARARININ DE ERLEND R LMES

YATIRIM ND R M HAKKINDAK ANAYASA MAHKEMES KARARININ DE ERLEND R LMES YATIRIM ND R M HAKKINDAK ANAYASA MAHKEMES KARARININ DE ERLEND R LMES mral DURAN* I- G R fi Anayasa Mahkemesi taraf ndan verilen bir Karar ile 5479 say l Gelir Vergisi Kanunu, Amme Alacaklar n n Tahsil

Detaylı

1 Ekim 2008 sabah tüm sabah kamuoyunda ad na Sosyal Güvenlik Reformu

1 Ekim 2008 sabah tüm sabah kamuoyunda ad na Sosyal Güvenlik Reformu mali ÇÖZÜM 177 GENEL SA LIK S GORTASI LE HAYATIMIZDA NELER DE fiecek? Ali TEZEL* 1-G R fi 1 Ekim 2008 sabah tüm sabah kamuoyunda ad na Sosyal Güvenlik Reformu ad verilen 5510 say l Sosyal Sigortalar ve

Detaylı

T ürk Gelir Vergisi Sisteminde, menkul sermaye iratlar n n ve özellikle de

T ürk Gelir Vergisi Sisteminde, menkul sermaye iratlar n n ve özellikle de KURUMLARDAN ELDE ED LEN KAR PAYLARININ VERG LEND R LMES VE BEYANI Necati PERÇ N Gelirler Baflkontrolörü I.- G R fi T ürk Gelir Vergisi Sisteminde, menkul sermaye iratlar n n ve özellikle de flirketlerce

Detaylı

ORHAN YILMAZ (*) B- 3095 SAYILI YASADA YAPILAN DE fi KL KLER:

ORHAN YILMAZ (*) B- 3095 SAYILI YASADA YAPILAN DE fi KL KLER: YASAL TEMERRÜT FA Z ORHAN YILMAZ (*) A- G R fi: Bilindi i üzere, gerek yasal kapital faizi ve gerekse yasal temerrüt faizi yönünden uygulanmas gereken hükümler, 19.12.1984 gün ve 18610 say l Resmi Gazete

Detaylı

B anka ve sigorta flirketlerinin yapm fl olduklar ifllemlerin özelli i itibariyle

B anka ve sigorta flirketlerinin yapm fl olduklar ifllemlerin özelli i itibariyle B anka ve sigorta flirketlerinin yapm fl olduklar ifllemlerin özelli i itibariyle bu ifllemlerin üzerinden al nan dolayl vergiler farkl l k arz etmektedir. 13.07.1956 tarih 6802 say l Gider Vergileri Kanunu

Detaylı

G ünümüzde bir çok firma sat fllar n artt rmak amac yla çeflitli adlar (Sat fl

G ünümüzde bir çok firma sat fllar n artt rmak amac yla çeflitli adlar (Sat fl 220 ÇEfi TL ADLARLA ÖDENEN C RO PR MLER N N VERG SEL BOYUTLARI Fatih GÜNDÜZ* I-G R fi G ünümüzde bir çok firma sat fllar n artt rmak amac yla çeflitli adlar (Sat fl Primi,Has lat Primi, Y l Sonu skontosu)

Detaylı

SİRKÜLER 2009 / 32. 1- İşsizlik Ödeneği Almakta Olan İşsizleri İşe Alan İşverenlere Yönelik Sigorta Primi Desteği

SİRKÜLER 2009 / 32. 1- İşsizlik Ödeneği Almakta Olan İşsizleri İşe Alan İşverenlere Yönelik Sigorta Primi Desteği KONU SİRKÜLER 2009 / 32 Sigorta Primi Desteklerine Yönelik Yeni Düzenlemeler (5921 Sayılı Kanun) Genel Olarak İşsizlikle mücadeleye yönelik bir yasal düzenleme olarak nitelendirilebilecek olan 5921 Sayılı

Detaylı

Y eni 5520 say l Kurumlar Vergisi Kanunumuz ile yeni bir kavram Kontrol

Y eni 5520 say l Kurumlar Vergisi Kanunumuz ile yeni bir kavram Kontrol mali ÇÖZÜM 115 5520 SAYILI YEN KURUMLAR VERG S KANUNU LE GET R LEN KONTROL ED LEN YABANCI KURUM KAZANCI NE DEMEKT R? Mesut KOYUNCU Maliye Bakanl Eski Hesap Uzman A-Genel Bilgi: Y eni 5520 say l Kurumlar

Detaylı

KDV BEYAN DÖNEM, TAKV M YILININ ÜÇER AYLIK DÖNEMLER OLAN MÜKELLEFLER

KDV BEYAN DÖNEM, TAKV M YILININ ÜÇER AYLIK DÖNEMLER OLAN MÜKELLEFLER KDV BEYAN DÖNEM, TAKV M YILININ ÜÇER AYLIK DÖNEMLER OLAN MÜKELLEFLER Bülent SEZG N* 1-G R fi Katma de er vergisinde vergilendirme dönemi, 3065 Say l Katma De- er Vergisi Kanununun 39 uncu maddesinin 1

Detaylı

G elir Vergisi Kanunu nun 94 ncü maddesi gere ince yap lan gelir vergisi

G elir Vergisi Kanunu nun 94 ncü maddesi gere ince yap lan gelir vergisi JOKEYLERE VE JOKEY YAMAKLARI LE ANTRENÖRLERE ÖDENEN ÜCRETLER ÜZER NDEN YAPILAN GEL R VERG S TEVK FATININ BEYAN VE ÖDEME SÜRES NE L fik N SORUN Dr. Ahmet Kavak Yeminli Mali Müflavir I - KONU G elir Vergisi

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 506 S. SSK/61

İlgili Kanun / Madde 506 S. SSK/61 T.C YARGITAY 10.HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/1737 Karar No. 2013/7836 Tarihi: 15.04.2013 Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2014/1 İlgili Kanun / Madde 506 S. SSK/61 YURT DIŞI HİZMET BORÇLANMASINDA YAŞLILIK

Detaylı

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir.

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir. ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir. ARISTO 88 ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE 1. KONU 213 say l Vergi Usul Kanunu nun (VUK) 142, 143,

Detaylı

Yat r m ndirimi le lgili Vergi Mahkemesi Karar ve 2009 Y l Kurumlar Vergisi Beyan nda Yat r m ndirimi stisnas. BFS /03 stanbul,

Yat r m ndirimi le lgili Vergi Mahkemesi Karar ve 2009 Y l Kurumlar Vergisi Beyan nda Yat r m ndirimi stisnas. BFS /03 stanbul, Yat r m ndirimi le lgili Vergi Mahkemesi Karar ve 2009 Y l Kurumlar Vergisi Beyan nda Yat r m ndirimi stisnas BFS - 2010/03 stanbul, 26.04.2010 Anayasa Mahkemesi, 15.10.2009 tarih ve 2006/95 Esas, 2009/144

Detaylı

AMME ALACAKLARI TAHS L USULÜ HAKKINDA KANUNU (6183) NUNDA YAPILAN DE fi KL KLER 6183 SAYILI A.A.T.U

AMME ALACAKLARI TAHS L USULÜ HAKKINDA KANUNU (6183) NUNDA YAPILAN DE fi KL KLER 6183 SAYILI A.A.T.U AMME ALACAKLARI TAHS L USULÜ HAKKINDA KANUNU (6183) NUNDA YAPILAN DE fi KL KLER 6183 SAYILI A.A.T.U 173 174 Hususi Ödeme fiekilleri: Madde 41- Maliye vekaletinin tayin edece i yerlerde, nev'ileri mezkur

Detaylı

2464 BELED YE GEL RLER KANUNU BELEDİYE GELİRLERİ

2464 BELED YE GEL RLER KANUNU BELEDİYE GELİRLERİ 2464 BELED YE GEL RLER KANUNU 213 BELEDİYE GELİRLERİ KANUN N N ESK fiekl KANUN N N YEN fiekl 41 ÇEVRE TEM ZL K VERG S : (5035 Say l Kanun ile de iflen madde. Yürürlük Mükerrer Madde 44--3914 say l kanunun

Detaylı

SOSYAL GÜVENL K KURUMU ALACAKLARINA L fik N HT YAT HAC Z VE HT YAT TAHAKKUK UYGULAMALARI

SOSYAL GÜVENL K KURUMU ALACAKLARINA L fik N HT YAT HAC Z VE HT YAT TAHAKKUK UYGULAMALARI SOSYAL GÜVENL K KURUMU ALACAKLARINA L fik N HT YAT HAC Z VE HT YAT TAHAKKUK UYGULAMALARI Mehmet BULUT* A. G R fi Sosyal güvenlik sistemine iliflkin reform niteli i tafl yan 5510 say l Kanunun 88. maddesinin

Detaylı

SORU - YANIT YANIT SORU VE

SORU - YANIT YANIT SORU VE SORU - YANIT YANIT SORU VE??? 316 MAL ÇÖZÜM Say : 96-2009 Soru - Yanıt SORU 1 Sabit k ymetlerimizin icradan zarar na sat lmas durumunda sat fl zararlar n gider yazabilirmiyiz? YANIT 1 5520 Say l Kurumlar

Detaylı

F inans sektörleri içinde sigortac l k sektörü tüm dünyada h zl bir büyüme

F inans sektörleri içinde sigortac l k sektörü tüm dünyada h zl bir büyüme S GORTA KOM SYON G DER BELGES mali ÇÖZÜM 171 Memifl KÜRK* I-G R fi: F inans sektörleri içinde sigortac l k sektörü tüm dünyada h zl bir büyüme göstermifltir. Geliflmifl ekonomilerde lokomotif rol üstlenen

Detaylı

S osyal Güvenlik Kurumlar na prim borcu bulunan iflverenlere, peflin ödeme

S osyal Güvenlik Kurumlar na prim borcu bulunan iflverenlere, peflin ödeme mali ÇÖZÜM 223 SOSYAL GÜVENL K PR M BORÇLARINI YEN DEN YAPILANDIRAN YASAL DÜZENLEMELER N KARfiILAfiTIRILMASI VE SON PR M AFFI DÜZENLEMES N N AVANTAJLARI Murat GÖKTAfi* Murat ÖZDAMAR** I- G R fi S osyal

Detaylı

SOSYAL GÜVENL K S STEM NDE S GORTALILARIN YAfiLILIK AYLI ININ HESAPLANMASININ USUL VE ESASLARI

SOSYAL GÜVENL K S STEM NDE S GORTALILARIN YAfiLILIK AYLI ININ HESAPLANMASININ USUL VE ESASLARI SOSYAL GÜVENL K S STEM NDE S GORTALILARIN YAfiLILIK AYLI ININ HESAPLANMASININ USUL VE ESASLARI Yunus YELMEN* I-G R fi 5510 say l Kanuna göre sigortal lar n yafll l k ayl na hak kazan p kazanmad klar yafl

Detaylı

Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i. 3. Ödemeler Dengesi

Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i. 3. Ödemeler Dengesi Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i 3. Ödemeler Dengesi 2003 y l nda 8.037 milyon dolar olan cari ifllemler aç, 2004 y l nda % 91,7 artarak 15.410 milyon dolara yükselmifltir. Cari ifllemler aç ndaki bu

Detaylı

SOSYAL GÜVENL K REFORMU

SOSYAL GÜVENL K REFORMU mali ÇÖZÜM 187 SOSYAL GÜVENL K REFORMU LE TEK ÇATI VE Efi T H ZMET GEL YOR Resul KURT Sigorta Müfettifli I. G R fi Uzunca bir süreden beri, hemen hemen toplumun tüm kesimlerinde kapsaml bir sosyal güvenlik

Detaylı

S on y llarda özel e itim kurumlar na sa lanan vergisel teflviklerin artmas yla

S on y llarda özel e itim kurumlar na sa lanan vergisel teflviklerin artmas yla mali ÇÖZÜM 171 E T M TES SLER VE REHAB L TASYON MERKEZLER NE L fik N KURUMLAR VERG S ST SNASI Fatih GÜNDÜZ* I-G R fi S on y llarda özel e itim kurumlar na sa lanan vergisel teflviklerin artmas yla birlikte

Detaylı

6663 SAYILI KANUNLA SOSYAL GÜVENLİK YASALARINDA YAPILAN DÜZELMELER. Değerli Meslek Mesubumuz, 10.02.2015

6663 SAYILI KANUNLA SOSYAL GÜVENLİK YASALARINDA YAPILAN DÜZELMELER. Değerli Meslek Mesubumuz, 10.02.2015 6663 SAYILI KANUNLA SOSYAL GÜVENLİK YASALARINDA YAPILAN DÜZELMELER Değerli Meslek Mesubumuz, 10.02.2015 6663 sayılı Kanun ile; emekli olduktan sonra Bağ-Kur kapsamında çalışmaya devam eden esnafın emekli

Detaylı

G ümrük Müsteflarl Gümrükler Genel Müdürlü ünün yay mlam fl oldu-

G ümrük Müsteflarl Gümrükler Genel Müdürlü ünün yay mlam fl oldu- mali ÇÖZÜM 147 SERBEST BÖLGELERE SERBEST BÖLGE filem FORMU DÜZENLENMEK SURET YLE TÜKET M VE KULLANIM AMAÇLI OLARAK GÖNDER LEN MALLARLA LG L HRACAT ST SNASI UYGULAMASI Burak Ali Han TEC M* G R fi G ümrük

Detaylı

SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R?

SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R? HAKEMS Z YAZILAR MAL PART T ME ÇALIfiMALARDA DENEME SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R? I. Girifl: Erol GÜNER * Sürekli bir ifl sözleflmesi ile ifle giren iflçi, ifli, iflvereni ve iflyerindeki iflçileri tan

Detaylı

Özelge: 4632 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesi kapsamında vakıf/sandıklardan bireysel emeklilik sistemine yapılan aktarımlarda vergilendirme hk.

Özelge: 4632 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesi kapsamında vakıf/sandıklardan bireysel emeklilik sistemine yapılan aktarımlarda vergilendirme hk. Özelge: 4632 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesi kapsamında vakıf/sandıklardan bireysel emeklilik sistemine yapılan aktarımlarda vergilendirme hk. Sayı: 64597866-120[94-2014]-131 Tarih: 28/08/2014 T.C. GELİR

Detaylı

KOOPERAT FLERDE MAL B LD R M NDE BULUNMA YÜKÜMLÜLÜ Ü( 1 )

KOOPERAT FLERDE MAL B LD R M NDE BULUNMA YÜKÜMLÜLÜ Ü( 1 ) KOOPERAT FLERDE MAL B LD R M NDE BULUNMA YÜKÜMLÜLÜ Ü( 1 ) Kadir ÖZDEM R* 1-G R fi 3628 say l Mal Bildiriminde Bulunulmas, Rüflvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanununun, Mal Bildiriminde Bulunacaklar bafll

Detaylı

SOSYAL GÜVENL K REFORMUNDA ASKERL K BORÇLANMASI

SOSYAL GÜVENL K REFORMUNDA ASKERL K BORÇLANMASI SOSYAL GÜVENL K REFORMUNDA ASKERL K BORÇLANMASI Resul KURT* I. G R fi 5510 say l Sosyal Sigortalar ve Genel Sa l k Sigortas Kanunu 16.06.2006 tarih ve 26200 say l Resmi Gazetede yay nlanm flt r. 5510 say

Detaylı

G elir Vergisi Kanununun 40, 63 ve 89 maddelerinde yer alan hükümler,

G elir Vergisi Kanununun 40, 63 ve 89 maddelerinde yer alan hükümler, B REYSEL EMEKL L K S STEM LE fiahis S GORTALARINA YAPILAN PR M ÖDEMELER N N GEL R VERG S MATRAHININ TESP T NDE G DER VEYA ND R M OLARAK DE ERLEND R LMES fienol ÇET N Serbest Muhasebeci Mali Müflavir I-

Detaylı

3 0.12.2007 tarih ve 26742 say l Resmi Gazetede yay mlanan 2007/13033

3 0.12.2007 tarih ve 26742 say l Resmi Gazetede yay mlanan 2007/13033 mali ÇÖZÜM 151 B NEK OTOMOB L K RALAMA fi RKETLER NDE (RENT A CAR) KULLANILMIfi B NEK OTOMOB L TESL MLER NDE KDV ORANI %18 OLDU I-G R fi: Memifl KÜRK* 3 0.12.2007 tarih ve 26742 say l Resmi Gazetede yay

Detaylı

1319 SAYILI EMLAK VERG S KANUNU

1319 SAYILI EMLAK VERG S KANUNU 1319 EMLAK VERG S U 173 MADDES N N ESK fiekl MADDES N N YEN fiekl Madde 43/4 Geçici Muafl klar Geçici Muafl klar Madde 5- (1610 say l Kanunun 2'nci maddesiyle de iflen Madde 5- (1610 say l Kanunun 2'nci

Detaylı

ÇÖZÜM Say : 90-2008. Mustafa BAfiTAfi* I-G R fi

ÇÖZÜM Say : 90-2008. Mustafa BAfiTAfi* I-G R fi ÇÖZÜM Say : 90-2008 KISM SÜREL VEYA ÇA RI ÜZER NE ÇALIfiANLAR LE BU KANUNA GÖRE EV H ZMETLER NDE AY ÇER S NDE 30 GÜNDEN AZ ÇALIfiANLAR 01.10.2010 TAR H NE KADAR YEfi L KART ALAB LECEKLER Mustafa BAfiTAfi*

Detaylı

4 904 say l Türkiye fl Kurumu Kanunu (4904, 2003) ile istihdam n korunmas na,

4 904 say l Türkiye fl Kurumu Kanunu (4904, 2003) ile istihdam n korunmas na, mali ÇÖZÜM 145 fi-kur A VER LMES GEREKL BELGELER VE UYGULANACAK DAR PARA CEZALARI Resul KURT* I- G R fi 4 904 say l Türkiye fl Kurumu Kanunu (4904, 2003) ile istihdam n korunmas na, gelifltirilmesine,

Detaylı

Soru ve Cevap. ÇÖZÜM Say : SORU 1

Soru ve Cevap. ÇÖZÜM Say : SORU 1 Soru ve Cevap SORU 1 flyeri Kira sözleflmesini iki örnek olarak düzenledik, birini kirac di erini kiralayan ald.kirac olarak kira kontrat n n damga vergisini tahakkuk ettirmek için vergi dairesine gitti

Detaylı

KOOPERAT F GENEL KURUL TOPLANTISINA KATILMA VE OY HAKKI BULUNAN K MSELER

KOOPERAT F GENEL KURUL TOPLANTISINA KATILMA VE OY HAKKI BULUNAN K MSELER KOOPERAT F GENEL KURUL TOPLANTISINA KATILMA VE OY HAKKI BULUNAN K MSELER Merdan ÇALIfiKAN* I. G R fi 1163 say l Kooperatifler Kanunu na göre kooperatiflerin zaruri 3 organ bulunmaktad r. Bunlardan en yetkili

Detaylı

MALATYA SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI CHAMBER OF CERTIFIED ACCOUNTANTS OF MALATYA. Sayı : 2010/134 Malatya : 02/06/2010

MALATYA SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI CHAMBER OF CERTIFIED ACCOUNTANTS OF MALATYA. Sayı : 2010/134 Malatya : 02/06/2010 Sayı : 2010/134 : 02/06/2010 TÜRMOB GENEL BAŞKANLIĞINA ANKARA Başbakanlık tarafından hazırlanan ve TBMM Plan ve Bütçe komisyonunda görüşülecek olan GELİR VERGİSİ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE

Detaylı

YASAL FA Z UYGULAMASI VE B R YARGITAY KARARI

YASAL FA Z UYGULAMASI VE B R YARGITAY KARARI KARAR ELEfiT R S YASAL FA Z UYGULAMASI VE B R YARGITAY KARARI KARAR ELEfiT R S Av. MEHMET BAYRAKTAR* I- G R fi 2003, 2004 ve 2005 Mali Y l Bütçe Kanunlar ile; 3095 say l Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine

Detaylı

BELGES Z MAL BULUNDURULMASI VEYA H ZMET SATIN ALINMASI NEDEN YLE KDV SORUMLULU U

BELGES Z MAL BULUNDURULMASI VEYA H ZMET SATIN ALINMASI NEDEN YLE KDV SORUMLULU U BELGES Z MAL BULUNDURULMASI VEYA H ZMET SATIN ALINMASI NEDEN YLE KDV SORUMLULU U Cengiz SAZAK* 1.G R fi Bilindi i üzere Katma De er Vergisi harcamalar üzerinden al n r ve nihai yüklenicisi, (di er bir

Detaylı

G enel olarak bir hizmet akdine istinaden ba ml çal flanlar n sosyal güvenli i

G enel olarak bir hizmet akdine istinaden ba ml çal flanlar n sosyal güvenli i SOSYAL S GORTALAR KURUMUNDA EMEKL L K fiartlari (I) Mustafa KURUCA Sigorta Baflmüfettifli SSK stanbul Sigorta Müdürü 1. G R fi G enel olarak bir hizmet akdine istinaden ba ml çal flanlar n sosyal güvenli

Detaylı

Bireysel Emeklilik Sisteminde Girifl Aidatlar n n Vergilendirilmesi. BFS - 2009/22 stanbul, 25.12.2009

Bireysel Emeklilik Sisteminde Girifl Aidatlar n n Vergilendirilmesi. BFS - 2009/22 stanbul, 25.12.2009 Bireysel Emeklilik Sisteminde Girifl Aidatlar n n Vergilendirilmesi BFS - 2009/22 stanbul, 25.12.2009 Bireysel Emeklilik Sistemi Hakk nda Yönetmeli in 24. maddesi uyar nca emeklilik flirketleri, sisteme

Detaylı

1 6/01/2004 tarihli say l Resmi Gazete de yay mlanan ve 01/05/2004

1 6/01/2004 tarihli say l Resmi Gazete de yay mlanan ve 01/05/2004 NfiAAT TAAHHÜT filer NDE VE ÖZEL NfiAATLARDA ASGAR fiç L K B LD R M UYGULAMASINDA SON DURUM ( L fi KS ZL K BELGES ) Recep SEL MO LU Yeminli Mali Müflavir 1 6/01/2004 tarihli 25348 say l Resmi Gazete de

Detaylı

H ZMET AKD LE ÇALIfiANLARIN T BAR H ZMET SÜRES NE OLACAK?

H ZMET AKD LE ÇALIfiANLARIN T BAR H ZMET SÜRES NE OLACAK? H ZMET AKD LE ÇALIfiANLARIN T BAR H ZMET SÜRES NE OLACAK? Cevdet CEYLAN* I-G R fi tibari hizmet süresi; a r, riskli ve sa l a zararl ifllerde fiilen çal flan ve bu ifllerin risklerine maruz kalan sigortal

Detaylı

YARGITAY 19. HUKUK DA RES

YARGITAY 19. HUKUK DA RES YARGITAY 19. HUKUK DA RES 432 STANBUL BAROSU DERG S Cilt: 82 Say : 1 Y l 2008 YARGITAY 19. HUKUK DA RES E: 2007/2009 K: 2007/5577 T: 31.05.2007 HUKUK YARAR KOfiULU SIRA CETVEL SIRA CETVEL NE T RAZ TEDB

Detaylı

TMS 19 ÇALIfiANLARA SA LANAN FAYDALAR. Yrd. Doç. Dr. Volkan DEM R Galatasaray Üniversitesi Muhasebe-Finansman Anabilim Dal Ö retim Üyesi

TMS 19 ÇALIfiANLARA SA LANAN FAYDALAR. Yrd. Doç. Dr. Volkan DEM R Galatasaray Üniversitesi Muhasebe-Finansman Anabilim Dal Ö retim Üyesi 1 2. B Ö L Ü M TMS 19 ÇALIfiANLARA SA LANAN FAYDALAR Yrd. Doç. Dr. Volkan DEM R Galatasaray Üniversitesi Muhasebe-Finansman Anabilim Dal Ö retim Üyesi 199 12. Bölüm, TMS-19 Çal flanlara Sa lanan Faydalar

Detaylı

Bireysel Emeklilik Sisteminden Ç k flta Uygulanan Vergi Stopaj na liflkin Son Geliflmeler. BFS - 2009/16 stanbul, 02.09.2009

Bireysel Emeklilik Sisteminden Ç k flta Uygulanan Vergi Stopaj na liflkin Son Geliflmeler. BFS - 2009/16 stanbul, 02.09.2009 Bireysel Emeklilik Sisteminden Ç k flta Uygulanan Vergi Stopaj na liflkin Son Geliflmeler BFS - 2009/16 stanbul, 02.09.2009 Bireysel Emeklilik Sistemi nden ç k flta uygulanan vergi kesintisi ile ilgili

Detaylı

VERG NCELEMELER NDE MAL YET TESP T ED LEMEYEN GAYR MENKUL SATIfiLARININ, MAL YET N N TESP T NDE ZLEN LEN YÖNTEM

VERG NCELEMELER NDE MAL YET TESP T ED LEMEYEN GAYR MENKUL SATIfiLARININ, MAL YET N N TESP T NDE ZLEN LEN YÖNTEM VERG NCELEMELER NDE YET TESP T ED LEMEYEN GAYR MENKUL SATIfiLARININ, YET N N TESP T NDE ZLEN LEN YÖNTEM Fatih GÜNDÜZ* I-G R fi Son y llarda ekonomide meydana gelen olumlu geliflmelerle gayrimenkul piyasas

Detaylı

5 520 say l Kurumlar Vergisi Kanununun 13. maddesine iliflkin olarak

5 520 say l Kurumlar Vergisi Kanununun 13. maddesine iliflkin olarak m a l i Ç Ö Z Ü M 295! fienol ÇET N* A- GENEL B LG LER 5 520 say l Kurumlar Vergisi Kanununun 13. maddesine iliflkin olarak 18.11.2007 tarihinde yay mlanan 1 Seri No.lu Transfer Fiyatland rmas Yoluyla

Detaylı

KATMA DE ER VERG S NDE PANAYIR VE FUAR ST SNASI DOLAYISIYLA ADE ED LECEK KDV N N KARfiILIKLI OLMA fiarti, UYGULAMA USUL VE ESASLARI

KATMA DE ER VERG S NDE PANAYIR VE FUAR ST SNASI DOLAYISIYLA ADE ED LECEK KDV N N KARfiILIKLI OLMA fiarti, UYGULAMA USUL VE ESASLARI KATMA DE ER VERG S NDE PANAYIR VE FUAR ST SNASI DOLAYISIYLA ADE ED LECEK KDV N N KARfiILIKLI OLMA fiarti, UYGULAMA USUL VE ESASLARI Ali GÜL* 1.G R fi 3065 Say l Katma De er Vergisi Kanunu nun 11/1-b maddesine

Detaylı

Türev Ürünlerin Vergilendirilmesiyle lgili Olarak Yay nlanan Tebli ler Hakk nda. BFS - 2012/03 stanbul, 30.01.2012

Türev Ürünlerin Vergilendirilmesiyle lgili Olarak Yay nlanan Tebli ler Hakk nda. BFS - 2012/03 stanbul, 30.01.2012 Türev Ürünlerin Vergilendirilmesiyle lgili Olarak Yay nlanan Tebli ler Hakk nda BFS - 2012/03 stanbul, 30.01.2012 Türev ürünlerin vergilendirilmelerine iliflkin aç klamalar n yap ld Maliye Bakanl Genel

Detaylı

D amga vergisi hukuki ve ticari ifllemler için düzenlenen ka tlara dayand r lm fl

D amga vergisi hukuki ve ticari ifllemler için düzenlenen ka tlara dayand r lm fl mali ÇÖZÜM 171 DAMGA VERG S NDE ZAMANAfiIMI Ayça DE ER Serbest Muhasebeci Mali Müflavir I. G R fi D amga vergisi hukuki ve ticari ifllemler için düzenlenen ka tlara dayand r lm fl mükellefiyetten do ar.

Detaylı

DEVLET YARDIMI İLE TEŞVİK VE DESTEKLERDEN YARARLANAN İŞVERENLER, SGK YA BORCU OLSA DAHİ YARARLANMAYA DEVAM EDEBİLECEKLER

DEVLET YARDIMI İLE TEŞVİK VE DESTEKLERDEN YARARLANAN İŞVERENLER, SGK YA BORCU OLSA DAHİ YARARLANMAYA DEVAM EDEBİLECEKLER DEVLET YARDIMI İLE TEŞVİK VE DESTEKLERDEN YARARLANAN İŞVERENLER, SGK YA BORCU OLSA DAHİ YARARLANMAYA DEVAM EDEBİLECEKLER Naci ŞAHİN * 1-GİRİŞ İşverenler, Devlet yardımı ile teşvik ve destekten SGK ya borcu

Detaylı

DEVREDEN YATIRIM İNDİRİMİNİN KULLANIMI HAKKINDA GENEL TEBLİĞ YAYIMLANDI:

DEVREDEN YATIRIM İNDİRİMİNİN KULLANIMI HAKKINDA GENEL TEBLİĞ YAYIMLANDI: SİRKÜLER TARİHİ : 01/10/2010 SİRKÜLER NO : 2010/81 DEVREDEN YATIRIM İNDİRİMİNİN KULLANIMI HAKKINDA GENEL TEBLİĞ YAYIMLANDI: Bilindiği üzere, Anayasa Mahkemesi nin iptal kararı üzerine, 01 Ağustos 2010

Detaylı

2978 SAYILI VERG ADES HAKKINDA KANUN VERGİ İADESİ

2978 SAYILI VERG ADES HAKKINDA KANUN VERGİ İADESİ 2978 SAYILI VERG ADES HAKKINDA KANUN VERGİ İADESİ 221 19 Hesap ve oranlar: Madde 3- (4842 say l Kanunun 30'uncu maddesiyle Hesap ve oranlar: Madde 3- (4842 say l Kanunun 30'uncu maddesiyle de iflen madde

Detaylı

Dr. Osman DEM RC * *Özellefltirme daresi Baflkan Yard mc s

Dr. Osman DEM RC * *Özellefltirme daresi Baflkan Yard mc s Elektrik Da t m Sektörü Özellefltirmesi 125 Elektrik Da t m Sektörü Özellefltirmesi Dr. Osman DEM RC * 03.03.2001 tarihinde yay mlanan 4628 say l Elektrik Piyasas Kanunu ile elektri in yeterli, kaliteli,

Detaylı

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM ÜN TE V SOSYAL TUR ZM Bu ünitede turizmin çeflitlerinden biri olan sosyal turizmi daha ayr nt l bir flekilde ö renip, ülkemizdeki sosyal turizmin geliflimi hakk nda bilgiler edinece iz. Ç NDEK LER A. S

Detaylı

01.01.2016-31.12.2016 TARİHLERİ ARASI ASGARİ ÜCRETE UYGULANACAK DEVLET DESTEĞİ HAKKINDA BİLGİ NOTU

01.01.2016-31.12.2016 TARİHLERİ ARASI ASGARİ ÜCRETE UYGULANACAK DEVLET DESTEĞİ HAKKINDA BİLGİ NOTU 01.01.2016-31.12.2016 TARİHLERİ ARASI ASGARİ ÜCRETE UYGULANACAK DEVLET DESTEĞİ HAKKINDA BİLGİ NOTU EMİNE ERDEM MEVZUAT ANALİZ - ŞUBAT 2016 - İSTANBUL TİCARET ODASI 1 01.01.2016 31.12.2016 TARİHLERİ ARASI

Detaylı

T evsik zorunlulu u Maliye Bakanl taraf ndan kay t d fl ekonomi ile

T evsik zorunlulu u Maliye Bakanl taraf ndan kay t d fl ekonomi ile mali ÇÖZÜM 133 ALACA IN TEML K HAL NDE VE AYNI ÖDEMELERDE TEVS K ZORUNLULU U Memifl KÜRK* I-G R fi: T evsik zorunlulu u Maliye Bakanl taraf ndan kay t d fl ekonomi ile mücadele amac yla getirilen uygulamalardan

Detaylı

MOTORLU TAfiIT SÜRÜCÜLER KURSLARINDA KATMA DE ER VERG S N DO URAN OLAY

MOTORLU TAfiIT SÜRÜCÜLER KURSLARINDA KATMA DE ER VERG S N DO URAN OLAY MOTORLU TAfiIT SÜRÜCÜLER KURSLARINDA KATMA DE ER VERG S N DO URAN OLAY brahim ERCAN * 1- GENEL B LG : Motorlu tafl t sürücüleri kurslar, 5580 say l Özel Ö retim Kurumlar Kanunu kapsam nda motorlu tafl

Detaylı

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI (Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü)

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI (Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü) T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI (Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü) Sayı : 90792880-155.15[2013/2901]-889 02/09/2015 Konu : TÜBİTAK tarafından desteklenen

Detaylı

UNIVERZITET U TRAVNIKU PRAVNI FAKULTET SOSYAL HUKUK SOSYAL GÜVENLİK T-152/14 MURAT VELİ ÇAKIR

UNIVERZITET U TRAVNIKU PRAVNI FAKULTET SOSYAL HUKUK SOSYAL GÜVENLİK T-152/14 MURAT VELİ ÇAKIR UNIVERZITET U TRAVNIKU PRAVNI FAKULTET SOSYAL HUKUK SOSYAL GÜVENLİK T-152/14 MURAT VELİ ÇAKIR Sosyal Güvenlik Nedir? Sosyal güvenlik, bireylerin ve ailelerin ekonomik ve sosyal risklerle karşılaşmaları

Detaylı

HAFTALIK ÇALIfiMA SÜRES SAAT ARASINDAK fiç LER HAFTA TAT L ÜCRET NE HAK KAZANIR MI?

HAFTALIK ÇALIfiMA SÜRES SAAT ARASINDAK fiç LER HAFTA TAT L ÜCRET NE HAK KAZANIR MI? HAFTALIK ÇALIfiMA SÜRES 31 45 SAAT ARASINDAK fiç LER HAFTA TAT L ÜCRET NE HAK KAZANIR MI? Erol GÜNER* I. G R fi: Hafta tatili Türkiye de 1924 y l nda ç kar lan Hafta Tatili Kanunu ile düzenlenmifltir.

Detaylı

3 218 say l Serbest Bölgeler Kanunu nun 6 nc maddesinde 5084 say l

3 218 say l Serbest Bölgeler Kanunu nun 6 nc maddesinde 5084 say l SERBEST BÖLGELERDE KATMA DE ER VERG S Erkan GÜRBO A Gelirler Baflkontrolörü I- GENEL B LG : 3 218 say l Serbest Bölgeler Kanunu nun 6 nc maddesinde 5084 say l Kanun un 8 nci maddesi ile yap lan de ifliklik

Detaylı

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi K lavuz Notlar Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi 1.0 Girifl 1.1 Bir de erlemenin gözden geçirilmesi, tarafs z bir hüküm ile bir De erleme Uzman n n çal flmas n

Detaylı

Yat r m Ortakl klar nda Vergi Rejimi. BFS - 2008/13 stanbul, 10.06.2008

Yat r m Ortakl klar nda Vergi Rejimi. BFS - 2008/13 stanbul, 10.06.2008 Yat r m Ortakl klar nda Vergi Rejimi BFS - 2008/13 stanbul, 10.06.2008 Menkul K ymet Yat r m Ortakl klar, Sermaye Piyasas Mevzuat gere ince sadece portföy iflletmecili i faaliyetlerinde bulunmakta ve buradan

Detaylı

K NC BÖLÜM BA -KUR KANUNU filemler

K NC BÖLÜM BA -KUR KANUNU filemler K NC BÖLÜM BA -KUR KANUNU filemler 41) Ba -Kur Mevzuat Uyar nca Kimler Sigortal Say l r? 1479 Say l Kanun Uyar nca; Kanunla ve Kanunlar n verdi i yetkiye dayan larak kurulu sosyal güvenlik kurulufllar

Detaylı

TAHAKKUK VE DÖNEMSELL K LKELER

TAHAKKUK VE DÖNEMSELL K LKELER TAHAKKUK VE DÖNEMSELL K LKELER Altar Ömer ARPACI* I - G R fi 213 say l Vergi Usul Kanununun 19 uncu maddesinde, vergi alaca n n do umunu vergiyi do uran olay n vukuu veya hukuki durumun tekemmülüne ba

Detaylı

Avrupa Adelet Divanı

Avrupa Adelet Divanı Avrupa Adelet Divanı Avrupa Adalet Divanı Çev: Alpay HEKİMLER * Karar Tarihi : 22.11.2012 Sayısı : C-385/12 Kısmi süreli çalışan işçilerin diğer işçilere oranla daha uzun süreli emeklilik sigortasına prim

Detaylı

ORTA VADELİ MALİ PLAN (2012-2014)

ORTA VADELİ MALİ PLAN (2012-2014) GİRİŞ ORTA VADELİ MALİ PLAN (2012-2014) 2012-2014 dönemi Orta Vadeli Mali Planı, Orta Vadeli Programla uyumlu olmak üzere gelecek üç yıla ilişkin merkezi yönetim bütçesi toplam gelir ve gider tahminleriyle

Detaylı

SOSYAL GÜVENL K REHBER. SSK BAfiKANLI I

SOSYAL GÜVENL K REHBER. SSK BAfiKANLI I SOSYAL GÜVENL K REHBER Resul KURT SSK BAfiKANLI I Sigorta Müfettifli Hüseyin FIRAT SMMM SMMMO Baflkan Yard mc s MAYIS 2005 1 Yönetim Merkezi ve Yaz flma Adresi: SMMMO Kurtulufl Caddesi No: 152 Kurtulufl

Detaylı

5520 SAYILI KANUNA GÖRE KOOPERAT FLERDE VERG MUAF YET

5520 SAYILI KANUNA GÖRE KOOPERAT FLERDE VERG MUAF YET mali ÇÖZÜM 259 5520 SAYILI KANUNA GÖRE KOOPERAT FLERDE VERG MUAF YET Kürflat ÖDEN* I-G R fi T icaret flirketleri ticari bir organizasyon içinde kar sa lamak amac ile kurulup, elde ettikleri kar ortaklar

Detaylı

30 > 35. nsan Kaynaklar. > nsan Kaynaklar Yönetimi > Personel E itimleri > Personel Otomasyonu

30 > 35. nsan Kaynaklar. > nsan Kaynaklar Yönetimi > Personel E itimleri > Personel Otomasyonu 30 > 35 nsan Kaynaklar > nsan Kaynaklar Yönetimi > Personel E itimleri > Personel Otomasyonu > nsan Kaynaklar Personele Göre fl De il, fle Göre Personel. stanbul Büyükflehir Belediyesi, Personele Göre

Detaylı

213 SAYILI VERG USUL KANUNU VERGİ USUL KANUNU

213 SAYILI VERG USUL KANUNU VERGİ USUL KANUNU 213 SAYILI VERG USUL KANUNU 93 VERGİ USUL KANUNU KANUN N N ESK fiekl KANUN N N YEN fiekl 1 lan n fiekli Madde 104: lan afla da yaz l flekilde yap l r: lan n fiekli (5035 Say l Kanun ile de iflen madde.

Detaylı

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 06.10.2008/160 ĐŞVERENLERE VERĐLEN DEVLET YARDIMI, TEŞVĐK VE DESTEKLERDE SOSYAL GÜVENLĐK KURUMUNDAN ALINACAK BORCU YOKTUR BELGESĐNĐN DÜZENLENMESĐNE ĐLĐŞKĐN USUL VE ESASLARA DAĐR TEBLĐĞ YAYIMLANDI ÖZET

Detaylı

MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM ELEMANLARININ YURTİÇİ VE YURTDIŞI GÖREVLENDİRME YÖNERGESİ

MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM ELEMANLARININ YURTİÇİ VE YURTDIŞI GÖREVLENDİRME YÖNERGESİ MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM ELEMANLARININ YURTİÇİ VE YURTDIŞI GÖREVLENDİRME YÖNERGESİ MART 2016 MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM ELEMANLARININ YURTİÇİ VE YURTDIŞI GÖREVLENDİRME YÖNERGESİ BİRİNCİ

Detaylı

Soru ve Yanıt. mali ÇÖZÜM 245 SMMMO Yay n Organ

Soru ve Yanıt. mali ÇÖZÜM 245 SMMMO Yay n Organ mali ÇÖZÜM 245 Soru ve Yanıt SORU 1 Yurt d fl nda iflçi olarak çal flt m süreler ile ilgili olarak ba kurdan borçlanma talep ederek ödemelerimi yapt m. Ödemeleri yapt m y l ile ilgili olarak y ll k gelir

Detaylı

K atma de er vergisi, harcamalar üzerinden al nan vergilerin en geliflmifl ve

K atma de er vergisi, harcamalar üzerinden al nan vergilerin en geliflmifl ve ÖZEL MATRAH fiekl NE TAB ALKOLLÜ ÇK SATIfiLARINDA SON DURUM H.Hakan KIVANÇ Serbest Muhasebeci Mali Müflavir I. G R fi K atma de er vergisi, harcamalar üzerinden al nan vergilerin en geliflmifl ve modern

Detaylı

YABANCI İŞÇİLERİN ÜÇ AYDAN SONRA SİGORTALI OLMALARI ZORUNLU MU? I- GİRİŞ :

YABANCI İŞÇİLERİN ÜÇ AYDAN SONRA SİGORTALI OLMALARI ZORUNLU MU? I- GİRİŞ : YABANCI İŞÇİLERİN ÜÇ AYDAN SONRA SİGORTALI OLMALARI ZORUNLU MU? I- GİRİŞ : Bilindiği üzere, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4. ve 6. maddelerine göre kimlerin sigortalı

Detaylı

YARGITAY 7. HUKUK DA RES

YARGITAY 7. HUKUK DA RES YARGITAY 7. HUKUK DA RES 2260 STANBUL BAROSU DERG S Cilt: 81 Say : 5 Y l 2007 YARGITAY 7. HUKUK DA RES E: 2006/1028 K: 2006/1293 T: 24.04.2006 T CARET HUKUKU T CAR DAVA KAVRAMI HAKSIZ EYLEMDEN DO AN DAVA

Detaylı

1 93 say l Gelir Vergisi Kanunu nun 75 inci maddesi ile hüküm alt na al nd

1 93 say l Gelir Vergisi Kanunu nun 75 inci maddesi ile hüküm alt na al nd mali ÇÖZÜM 227 B REYSEL EMEKL L K PLANLARI VE B R K ML S GORTA POL ÇELER NDE, S GORTALININ VEFATI ÜZER NE YAPILACAK ÖDEMELER N VERG KANUNLARIMIZ KARfiISINDAK DURUMU Bülent SEZG N* 1-G R fi: 1 93 say l

Detaylı

YARGITAY 2. HUKUK DA RES

YARGITAY 2. HUKUK DA RES YARGITAY 2. HUKUK DA RES 2674 STANBUL BAROSU DERG S Cilt: 81 Say : 6 Y l 2007 YARGITAY 2. HUKUK DA RES E: 2005/20742 K: 2006/5715 T: 18.04.2006 M RASÇILIK SIFATI M RASIN NT KAL ZAMAN YÖNÜNDEN UYGULANACAK

Detaylı

Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler

Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler Uygulama Önerileri 59 Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler Uluslararas ç Denetim Meslekî Uygulama Standartlar ndan Standart 1110 un Yorumu lgili Standart 1110 Kurum çi Ba

Detaylı

Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun

Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun 141 Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dış İlişkilerinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun (Resmî Gazele ile yayımı : 6.4.1990 Sayı : 20484) Kanun No. Kabul Tarihi Dış ilişkiler - MADDE 1. Türkiye Büyük Millet

Detaylı

Soru ve Cevap. ÇÖZÜM Say : 93-2009 SORU 1:

Soru ve Cevap. ÇÖZÜM Say : 93-2009 SORU 1: Soru ve Cevap SORU 1: Hisse devir sözleflmesinin noterde onaylanmas aflamas nda al nacak noter harc n n flirket sermayesinin tamam üzerinden mi yoksa sat n al - nan toplam hisse bedeli üzerinden mi tahsil

Detaylı

F inansal piyasalar n küreselleflmesi, çokuluslu flirketlerin say lar nda yaflanan

F inansal piyasalar n küreselleflmesi, çokuluslu flirketlerin say lar nda yaflanan PERAKENDE SATIfi YÖNTEM NE GÖRE fiüphel T CAR ALACAKLAR VE B R ÖNER Yrd.Doç.Dr. Bar fl S PAH Marmara Üniversitesi,..B.F., flletme Bölümü, Ö retim Üyesi 1.G R fi F inansal piyasalar n küreselleflmesi, çokuluslu

Detaylı

NO: 2013/41 TAR H:

NO: 2013/41 TAR H: VERG S RKÜLER NO: 2013/41 TAR H: 10.05.2013 KONU Vadeli Çeklerde Reeskont Uygulamas na Dair 64 nolu Vergi Usul Kanunu Sirküleri Yay nlanm r. Gelir daresi Ba kanl taraf ndan yay nlanan 30.04.2013 tarih

Detaylı

Uluslararas De erleme K lavuz Notu No. 13 Mülklerin Vergilendirilmesi için Toplu De erleme

Uluslararas De erleme K lavuz Notu No. 13 Mülklerin Vergilendirilmesi için Toplu De erleme Uluslararas De erleme K lavuz Notu No. 13 Mülklerin Vergilendirilmesi için Toplu De erleme 1.0. Girifl 1.1. Bu K lavuz Notunun amac ; Uluslararas De erleme Standartlar Komitesine (UDSK) üye tüm ülkelerde,

Detaylı

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL TESİSLERİ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL TESİSLERİ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL TESİSLERİ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 - (1) Bu Yönergenin amacı, İstanbul Üniversitesi Sosyal Tesislerinin kuruluşu ile çalışma usul

Detaylı

PROMOSYON VE EfiANT YON ÜRÜNLER N GEL R VE KURUMLAR VERG S LE KATMA DE ER VERG S KANUNLARI KARfiISINDAK DURUMU

PROMOSYON VE EfiANT YON ÜRÜNLER N GEL R VE KURUMLAR VERG S LE KATMA DE ER VERG S KANUNLARI KARfiISINDAK DURUMU PROMOSYON VE EfiANT YON ÜRÜNLER N GEL R VE KURUMLAR VERG S LE KATMA DE ER VERG S KANUNLARI KARfiISINDAK DURUMU Aytaç ACARDA * I G R fi flletmeler belli dönemlerde sat fllar n artt rmak ve iflletmelerini

Detaylı

VAKIFLARDA VERG BA IfiIKLI I (MUAF YET )

VAKIFLARDA VERG BA IfiIKLI I (MUAF YET ) VAKIFLARDA VERG BA IfiIKLI I (MUAF YET ) Bilal KOCABAfi* I - G R fi 4962 say l Baz Kanunlarda De ifliklik Yap lmas ve Vak flara Vergi Muafiyeti Tan nmas Hakk nda Kanunun 20. maddesinde, Gelirlerinin en

Detaylı

AMME ALACAKLARINDA TERKİN TUTARI

AMME ALACAKLARINDA TERKİN TUTARI AMME ALACAKLARINDA TERKİN TUTARI TABLO IV- MUHASEBE KAYITLARINDAN ÇIKARILACAK ALACAKLAR 1. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106 ncı maddesi gereğince; 1.1. 213 sayılı Vergi

Detaylı

B REYSEL EMEKL L K S STEM

B REYSEL EMEKL L K S STEM B REYSEL EMEKL L K S STEM 1 B REYSEL EMEKL L K S STEM NED R? kinci bir emeklilik geliridir, çal rken sahip oldu unuz hayat standatlar n z koruman z, emeklilik döneminde kendi ayaklar n z üzerinde durman

Detaylı

TETAŞ TÜRKİYE ELEKTRİK TİCARET VE TAAHHÜT A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

TETAŞ TÜRKİYE ELEKTRİK TİCARET VE TAAHHÜT A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TETAŞ TÜRKİYE ELEKTRİK TİCARET VE TAAHHÜT A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YÖNERGE 10 BÜTÇE YÖNERGESİ T E T A Ş TÜRKİYE ELEKTRİK TİCARET VE TAAHHÜT ANONİM ŞİRKETİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ BÜTÇE YÖNERGESİ TÜRKİYE ELEKTRİK TİCARET

Detaylı

4691 SAYILI TEKNOLOJ GEL fit RME KANUNU 4691 SAYILI KANUN

4691 SAYILI TEKNOLOJ GEL fit RME KANUNU 4691 SAYILI KANUN 4691 SAYILI TEKNOLOJ GEL fit RME KANUNU 4691 SAYILI KANUN 253 4691 SAYILI TEKNOLOJ GEL fit RME KANUNU 5035 SAYILI KANUNDAK MADDES KANUN MADDES N N ESK fiekl KANUN MADDES N N YEN fiekl 49/7 Destek ve muafiyetler

Detaylı

TÜRK YE Ç DENET M ENST TÜSÜ 2011 FAAL YET RAPORU 45 TÜRK YE Ç DENET M ENST TÜSÜ F NANSAL TABLOLAR VE DENET M RAPORLARI

TÜRK YE Ç DENET M ENST TÜSÜ 2011 FAAL YET RAPORU 45 TÜRK YE Ç DENET M ENST TÜSÜ F NANSAL TABLOLAR VE DENET M RAPORLARI TÜRK YE Ç DENET M ENST TÜSÜ 2011 FAAL YET RAPORU 45 TÜRK YE Ç DENET M ENST TÜSÜ F NANSAL TABLOLAR VE DENET M RAPORLARI 46 TÜRK YE Ç DENET M ENST TÜSÜ 2011 FAAL YET RAPORU BA IMSIZ DENET M RAPORU Türkiye

Detaylı

Ancak İş-Kur lara bu konu ile ilgili bakanlıktan gelen bilgi notu var.

Ancak İş-Kur lara bu konu ile ilgili bakanlıktan gelen bilgi notu var. Sayı : 2016 037 İstanbul, 2016 Konu : Yarım Çalışma Ödeneği ------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------- Sn. İlgili;

Detaylı

S osyal güvenlik, günümüzde tüm dünyada, devletin en önemli görevlerinden

S osyal güvenlik, günümüzde tüm dünyada, devletin en önemli görevlerinden II. SOSYAL GÜVENL K AÇIKLARININ ETK LER Y llardan beri izlenen sosyo-ekonomik politikalar neticesinde sosyal güvenlik sisteminin gelir-gider dengesi bozulmufl ve sosyal güvenlik sistemi kendi kendine yetemez

Detaylı