TÜRK SANAY C LER VE fiadamlari DERNE S YASAL ST KRAR VE K TURLU DAR BÖLGE SEÇ M S STEM S MÜLASYON MODEL

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "TÜRK SANAY C LER VE fiadamlari DERNE S YASAL ST KRAR VE K TURLU DAR BÖLGE SEÇ M S STEM S MÜLASYON MODEL"

Transkript

1 TÜRK SANAY C LER VE fiadamlari DERNE S YASAL ST KRAR VE K TURLU DAR BÖLGE SEÇ M S STEM S MÜLASYON MODEL

2 TÜRK SANAY C LER VE fiadamlari DERNE S YASAL ST KRAR VE K TURLU DAR BÖLGE SEÇ M S STEM S MÜLASYON MODEL Aral k 1998 (Yay n No. TÜS AD-T/98-12/241) Meflrutiyet Caddesi, No Tepebafl / stanbul Telefon: (0212) Telefax: (0212)

3 Bu yay n n tamam veya bir bölümü TÜS AD Siyasal stikrar ve ki Turlu Dar Bölge Seçim Sistemi Simülasyon Modeli referans yaz lmak kayd yla yay mlanabilir. ISBN : Lebib Yalk n Yay mlar ve Bas m flleri A.fi.

4 ÖNSÖZ TÜS AD, özel sektörü temsil eden sanayici ve ifladamlar taraf ndan 1971 y l nda, Anayasam z n ve Dernekler Kanunu'nun ilgili hükümlerine uygun olarak kurulmufl, kamu yarar na çal flan bir dernek olup gönüllü bir sivil toplum örgütüdür. TÜS AD, demokrasi ve insan haklar evrensel ilkelerine ba l, giriflim, inanç ve düflünce özgürlüklerine sayg l, yaln zca asli görevlerine odaklanm fl etkin bir devletin varoldu- u Türkiye'de, Atatürk'ün ça dafl uygarl k hedefine ve ilkelerine sad k toplumsal yap n n geliflmesine ve demokratik sivil toplum ve laik hukuk devleti anlay fl n n yerleflmesine yard mc olur. TÜS AD, piyasa ekonomisinin hukuksal ve kurumsal altyap s n n yerleflmesine ve ifl dünyas n n evrensel ifl ahlak ilkelerine uygun bir biçimde faaliyette bulunmas na çal fl r. TÜS AD, uluslararas entegrasyon hedefi do rultusunda Türk sanayi ve hizmet kesiminin rekabet gücünün art r larak, uluslararas ekonomik sistemde belirgin ve kal c bir yer edinmesi gerekti ine inan r ve bu yönde çal fl r. TÜS - AD, Türkiye'de liberal ekonomi kurallar n n yerleflmesinin yan s ra, ülkenin insan ve do al kaynaklar n n teknolojik yeniliklerle desteklenerek en etkin biçimde kullan m n ; verimlilik ve kalite yükseliflini sürekli k lacak ortam n yarat lmas yoluyla rekabet gücünün art r lmas n hedef alan politikalar destekler. TÜS AD, misyonu do rultusunda ve faaliyetleri çerçevesinde, ülke gündeminde bulunan konularla ilgili görüfllerini bilimsel çal flmalarla destekleyerek kamuoyuna duyurur ve bu görüfllerden hareketle kamuoyunda tart flma platformlar n n oluflmas n sa lar.

5 Seçim sistemleri ile ilgili olarak "Türkiye çin Yeni Bir Seçim Yöntemi Tasar m na Do ru" (Prof. Dr. Murat Sertel, Prof. Dr. Ersin Kalayc o lu/1995) ve "Seçim Sistemi Tart flmas ve ki Turlu Sistem" (Doç. Dr. Seyfettin Gürsel/1996) adl, seçmenlerin ikinci ve daha sonraki tercihlerinin de de erlendirmeye al nmas önerilerini içeren raporlar n yay mlanmas ndan sonra, bu konuda üçüncü bir çal flman n kamuoyuna sunulmas TÜS AD' n konuya verdi i önemin bir göstergesidir. Galatasaray Üniversitesi Ekonomi Bölümü Ö retim Üyesi Doç. Dr. Seyfettin Gürsel taraf ndan haz rlanan "Siyasal stikrar ve ki Turlu Dar Bölge Seçim Sistemi Simülasyon Modeli" bafll kl bu çal flma, nisbi takviyeli iki turlu dar bölge seçim sisteminin yönetimde istikrar sa lamas aç s ndan ülkenin ihtiyaçlar na en uygun düflen sistem oldu unu savunmakta ve bu konuda kurulan bir simülasyon modelini tan tmaktad r. Aral k 1998

6 ÖZGEÇM fi Doç. Dr. Seyfettin GÜRSEL: Seyfettin Gürsel, 1973 y l nda Grenoble Üniversitesi ktisat Fakültesi ni, 1974 y - l nda Siyasal Bilimler Enstitüsü nü bitirdi. Paris Nanterre Üniversitesi nde 1975 y l nda yüksek lisans, 1979 y l nda doktora ö renimini ekonomi dal nda tamamlad y llar aras nda stanbul Üniversitesi ktisat Fakültesi nde ö retim üyeli inde bulundu y l nda üniversiteden istifa eden Gürsel, Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi'nin ( letiflim Yay nlar ) yay n yönetmenli ini ve özel sektörde yöneticilik yapt. Türkiye Siyasal Ekonomik ve Sosyal Araflt rmalar Vakf (TÜSES) Yönetim Kurulu üyesi olan Gürsel in, iktisad n çeflitli alanlar nda yurt içi ve yurt d fl nda yay nlanm fl çok say da yap t bulunmaktad r. Seyfettin Gürsel, halen Galatasaray Üniversitesi Ekonomi Bölümü nde ö retim üyeli i yapmaktad r.

7 Ç NDEK LER Sayfa BÖLÜM 1: S YASAL ST KRAR VE SEÇ M S STEMLER Nisbi karakterli d Hont seçim sistemi Türkiye de siyasal yap ve siyasal istikrar sorunu Yüksek barajl d Hont sisteminin olumsuz yönleri ki partili koalisyon hükümetlerinin kurulma olas l ki turlu seçim sistemi Sistemin temel özellikleri Sistemin iki de iflik uygulamas Nisbi takviyeli iki turlu seçim sistemi Nisbi takviyeli iki turlu sistemin de erlendirilmesi Önerilen seçim sisteminin yönetim istikrar aç s ndan s nanmas ki turlu sistemde tek parti iktidarlar ki turlu sistemde baflar n n etkenleri BÖLÜM 2: K TURLU DAR BÖLGE SEÇ M S STEM S MÜLASYON MODEL : YAPISI, VARSAYIMLARI VE filey fi Simülasyon modeli dar bölgenin oluflturulmas Nisbi oy da l m Seçmenlerin ikinci tur oy davran fllar Simülasyon modelinin iflleyifli EKLER Ek 1. Oluflturulan 500 dar bölge temelinde illere düflen milletvekili say s Ek dar bölgenin ilçe ve mahallelere göre bileflimi Ek 3. Kay tl seçmen say s na göre 500 dar bölgenin küçükten büyü e do ru s ralamas Ek 4. Partilerin 1995 genel seçimlerinde ald klar oylar n 500 dar bölgeye da l m Ek 5. kinci turda oy davran fllar n n tahmini Ek 6. kinci tura kalman n iki farkl kural n n karfl laflt rmas Ek 7. ki turlu dar bölge seçim sisteminde baflar n n etkenleri Ek genel seçimlerinde siyasi partilerin Türkiye ortalamas na eflit veya daha fazla oy ald klar iller

8 1 B Ö L Ü M S YASAL ST KRAR VE SEÇ M S STEMLER

9 10

10 S YASAL ST KRAR VE SEÇ M S STEMLER 1. Nisbi Karakterli d Hont Seçim Sistemi 1.1. Türkiye de Siyasal Yap ve Siyasal stikrar Sorunu 1987 y l ndan itibaren Türkiye de siyasal yap oldukça büyük bir bölünmüfllük/parçalanm fll k özelli i kazand. Bu geliflmenin nedenleri bu çal flman n konusu de ildir. Bu özelli in çal flmay ilgilendiren yönü, öngörülebilir zaman ufku çerçevesinde kal c olmas d r. Bölünmüfllü ün bafll ca nedenleri aras nda Türk toplumunun kültürel-siyasal farkl laflmas n n bulundu u bilinen bir gerçektir. Bu nesnel etkene ek olarak, 12 Eylül rejiminin geleneksel partileri ortadan kald rmas sonucu merkez sa ve merkez solun bölünmesi ortaya ç kt ve bu bölünmüfllük geçen on y l içinde kemikleflti. Halen asgari % 4 oy oran na sahip yedi parti mevcut: FP, ANAP, DYP, DSP, CHP; MHP ve HADEP. Sistemde egemen parti bulunmuyor. Son genel seçimde en yüksek oy oran % 22 yi geçmedi. Çeflitli kamuoyu yoklamalar bu durumun 1995 den günümüze köklü bir de ifliklik geçirmedi ini gösteriyor genel seçimlerinin sonucunda oluflan parlementonun Parçalanm fll k endeksi 0.77 dir ve bu düzey siyaset biliminin standartlar na göre çok yüksektir. 1 Bu yap halen yürürlükte olan barajl d Hont seçim sistemi ile birleflince siyasal istikrar olumsuz etkileyen sonuçlar do urmakta. Bu olumsuzluklar üç noktada toplanabilir: 1- Hükümet oluflturulmas aç s ndan en olas durum üç partili koalisyonlar ya da az nl k hükümetleri olmaktad r. Az nl k hükümetlerinin yönetim istikrar n sa lamalar n n pek olanakl olamayaca n aç klamaya gerek bulunmamaktad r. Üç partili koalisyonlara gelince: 1995 genel seçimlerindeki oy da l m n n oluflturdu u parti s ralamas n n önümüzdeki genel seçim aflamalar nda radikal biçimde de iflmeyece i kabul edilirse, üçlü koalisyonlar n 3. partisinin büyük olas l kla % 10 luk ülke genel baraj n az bir farkla geçmifl bir parti olaca bellidir. ki aday söz konusudur: CHP ve MHP. Bu iki partiden birisinin yer alaca üçlü koalisyon hükümetleri, duruma göre, ya kaç n lmaz hale gelen demokratik reformlarda ya da ekonomik reformlarda ve kararlarda yeterince etkili olamayacaklar, dolay s yla da siyasal istikrars zl k gün- 1 Parçalanm fll k endeksi Herfindahl-Hirshman yo unlaflma endeksi 1 - Sp 2 kullan larak hesaplanmaktad r. Burada p parlamentoya girmeyi baflaran befl partinin milletvekili say lar itibariyle yüzde olarak paylar n ifade eder. Siyasal istikrar olumsuz etkilemesi nedeniyle parçalanm fll ktan flikayet edilen talya da 1987 de endeks 0.76 idi; üstelik ortalama seçim çevresinin 20 sandalyeye (Türkiye de 7) sahip olmas na karfl n. Türkiye ile hemen hemen ayn ortalama seçim çevresi büyüklü üne sahip spanya da döneminde endeksin ortalamas 0.63 olarak hesaplanm flt r [ D. W. Rae, Using District Magnitude to Regulate Political Party Competition, J. of Eco. Perspectives, Winter 1995]. 11

11 demi iflgal etmeye devam edecektir. Bu tür s n r partileri, manevra alanlar n n son derece dar olmas nedeniyle, koalisyona girmeyi ancak tabanlar n n hiç itiraz etmeyece i programlarla kabul edebilirler. Bir baflka deyiflle, bu konumdaki partiler, istikrarl koalisyon hükümetlerinin gerektirdi i karfl l kl tavizlerle tutarl program konsensüsleri oluflturmaya yatk n de ildirler. 2- Mevcut seçim sisteminde birinci gelen parti oy oran n n üzerinde parlamentoda temsil edilmektedir. Örne in 1995 genel seçimlerinde %21.3 oran nda oy alan Refah Partisi nin parlamentodaki pay % 28.7 idi. Asl nda bu durum yüksek ülke baraj na ve düflük say l ortalama seçim çevresine sahip d Hont seçim sistemlerinde ola and r ve ille de istikrars zl a yol açmaz. Aksine, % 40 civar nda oy alabilen egemen bir partinin tek bafl na iktidara gelemesini kolaylaflt rarak yönetim istikrar na olumlu katk yapabilir. Ancak, birinci gelen parti seçmenlerin ço unlu u taraf ndan iktidarda kesinlikle görmek istemedikleri bir parti ise, bu özellik aksine, yönetim istikrars zl n n ötesinde, siyasal gerginli i artt rarak genel siyasal istikrars zl a, hatta demokratik rejimin kesintiye u ramas na neden olabilir. Bütün nisbi seçim sistemleri gibi d Hont sistemi de seçmene yanl zca ilk tercihini belirleme olana n veren kategorik bir sistemdir. 2 Dolay s yla sistem, seçmenlerin partileri tercih s ras na koyabildikleri ordinal sistemlerin aksine, 2. dereceden tercih oylar çok düflük, seçmenlerin ço unlu u taraf ndan üzerinde konsensüs oluflmas olanaks z bir parti ile 2. dereceden tercih oylar yüksek, seçmenlerin ço unlu u itibariyle iktidar kabul edilebilir bir parti aras nda milletvekili say s bak m ndan hiç bir ay r m gözetmez. Bir baflka deyiflle, farkl ölçüde 2. dereceden seçmen deste ine sahip iki parti, eflit oy oranlar nda, hemen hemen eflit say da milletvekilli i kazan rlar. Türkiye de de durum budur. Kamuoyu yoklamalar na göre (bkz. s.49, Tablo 4, VER Afi, Nisan 1996 ve May s 1998) RP/FP, HADEP ile birlikte en düflük 2. dereceden tercih oyuna sahip bir partidir ama ayn zamanda çok az bir farkla da olsa (1.6 puan) 1995 genel seçimlerinde birinci parti oldu.yap lacak ilk genel seçimde, yine küçük bir farkla birinci, en kötü ihtimalle ikinci parti olacak ve yine parlamentoda oy oran n n (yanl zca 1. tercihler itibariyle hesaplanm fl oy oran ) üzerinde temsil edilecektir. Dolay s yla, yap lacak ilk genel seçimin, siyasal sonuçlar itibariyle, 1995 in bir tekrar ndan ibaret olmas çok yüksek bir ihtimaldir. Bu durumda ortaya ç kabilecek muhtemel geliflmeler Refahyol Hükümeti deneyimi ile daha önce yafland ve siyasal istikrara yapmalar beklenen etki biliniyor Genel Seçimlerinde uygulanan ve halen geçerli olan seçim sisteminde % 10 oran nda görülmemifl ölçüde yüksek bir baraj mevcuttur. Bu yüksek baraj 2 Konuyla iligili kapsaml bilgi için, S. Gürsel, Seçim Sistemleri ve Siyasete Etkileri, TÜS AD-KALDER, 5. Kalite Kongresi Tebli ler, s , Kas m 1996, adl çal flmaya baflvurulabilir. 12

12 sözde, Anayasa n n 65. maddesine yeni konulan "temsilde adalet ve yönetimde istikrar" ilkesinin istikrar bölümünü sa lamaya yöneliktir seçimlerinin sonucu ortadad r: % 8.2 oy alm fl olan MHP parlemento d fl nda kald. Buna karfl n yönetimde istikrar kolaylaflt racak bir sonuç elde edilemedi. Dolay s yla, temsilde adalet ilkesinin çok bariz bir flekilde çi nenmesinin yönetimde istikrara hiçbir katk s olmad. Yap lacak ilk genel seçimlerde de ayn durumun gerçekleflmesi, hatta ikinci bir partinin daha parlamento d fl nda kalmas çok da düflük bir olas l k de ildir. 2 milyonun üzerinde seçmene sahip partilerin bu flekilde parlamentodan d fllanmalar n n genel anlamda siyasal istikrara katk yapt klar söylenemez. Bu aflamada, halen yürürlükte olan seçim sisteminin bu üç istikrars zl k kayna aç s ndan sistematik bir de erlendirmesi yap lmal d r Yüksek Barajl d Hont Sisteminin Olumsuz Yönleri Tek parti iktidarlar n n flans 1995 genel seçimlerinden önce gelifltirilen barajl d Hont seçim sistemi simülasyon modelini 3 kullanarak mevcut seçim sisteminin iki partili koalisyon hükümetlerinin oluflmas na ne ölçüde flans tan d belirlenebilir. Bu ba lamda tek parti iktidarlar n n flans n n da de erlendirilmesinin gerekti i ileri sürülebilir. Ancak yeniden hat rlamak gerekir ki, sistemde egemen parti olmad ndan ve görülebilir bir gelecekte olma ihtimali çok düflük oldu undan, mevcut seçim sistemi alt nda tek parti iktidar seçene inin kapsaml bir de erlendirmesine gerek yoktur. Yürürlükteki flekliyle d Hont seçim sisteminin simülasyon modeli, tek parti iktidarlar için gereken asgari oy oranlar n, MHP nin baraj geçemedi i durumda, FP/RP için % 35, DYP için %36, ANAP için % 37, DSP için % 46, CHP için de % 41 vermektedir. 4 Bugün için bu partilerin bu oranlara yaklaflmalar dahi gündemde de ildir. Kald ki, FP nin % 35 oy oran yla iktidara gelmesinin, 2. dereceden oy oran, dolay s yla genifl anlamda toplumsal deste i yetersiz kald sürece demokratik konsensüse uygun oldu u ve siyasal istikrar sa layaca söylenemez. ki merkez sa partinin birleflmesi durumunda, en iyi ihtimalle (MHP nin FP nin listelerinden seçime girmeyece i varsay ld nda) birleflik merkez sa partiye gere- 3 Mevcut seçim sistemini simüle eden bu model ile bu çal flman n konusu olan iki turlu seçim sisteminin simülasyon modelinin bilgisayar programlar TÜ Endüstri Mühendisli i Bölümü nden Dr. Erhan Bozda taraf ndan yaz lm flt r. Kendisine büyük teflekkür borçluyum. Modellerin kurgusu, dolay s yla tüm hatalar bana aittir. Mevcut seçim sisteminin simülasyon modelinin iflleyifli ile ilgili kapsaml bilgi için Seçim Sistemi Tart flmas ve ki Turlu Sistem, TÜS AD, Nisan 1996, Ek 3 e bak labilir. 4 Merkez sol partilerin tek bafllar na iktidara gelebilmeleri için gereken asgari oy oranlar n n yüksekli inin nedeni genelde bu partilerin oylar n n bir yandan kentsel seçim çevrelerinde yo unlaflmas, di er yandan ise bu çevrelerde milletvekili bafl na düflen seçmen say s n n yüksek olmas d r. DSP ayr ca oylar n n ülke genelinde yüksek co rafi yo unlaflma göstermesi nedniyle dezavantajl d r (Bkz. Ek 7 ve Ek 8). 13

13 ken asgari oy oran % 39 a ç kmaktad r. Üstelik BBP nin yaklafl k %1.5 oyu bu toplama dahildir. Dolay s yla, birleflik merkez sa partinin iktidara gelmeyi umabilmesi için ANAP ve DYP nin oylar n firesiz toplayabilmeleri ve üzerine 1-2 puan koymalar gerekir. Bu da oldukça kuflkuludur. MHP nin FP listelerinden seçime girmesi durumunda ise asgari oy oran % 42 ye ç kmaktad r. 5 fiimdilik çok düflük bir ihtimal olmas na ra men bir an için iki merkez sa partinin birleflti ini düflünsek bile, birleflik partinin tek bafl na parlamentoda ço unlu u sa lamas oldukça düflük bir olas l kt r, çünkü toplam oy oranlar n n 1995 e göre en az 4.5 puan artmas gerekir. Oy birlefltirmesi 1995 genel seçimleri sonuçlar Refahyol d fl nda iki partili koalisyonlara izin vermeyince, baflta DYP olmak üzere kimi partiler taraf ndan seçimlerde ittifaklar n serbest b rak lmas ve Oy Birlefltirmesi olarak adland r lan kural n seçim sistemine dahil edilmesi gündeme getirildi. Bu de iflikliklerin iki partili koalisyonlar, dolay s yla da yönetimde istikrar kolaylaflt r ca savunuldu. Yap lmak istenen de iflikli e göre, seçimlerden önce iki (ya da daha fazla) parti ittifak yapt klar n aç klayarak Yüksek Seçim Kurulu ndan her seçim çevresinde oylar n n birlefltirilerek toplam milletvekili say lar n n hasaplanmas n isteyebilirler. Her birinin milletvekili say s ise her seçim çevresinde aralar nda nisbi sistemle paylafl l r. Dikkat edilirse d Hont sisteminde bir de ifliklik söz konusu olmamaktad r. Yanl zca bu sistemin medyan partinin üstündeki partilere oy oranlar n n üzerinde parlamentoda temsil edilmelerini sa lama özelli inden yararlan lmaya çal fl lmaktad r. Bu sözde çözüm asl nda, iki parti ittifak yapt nda di er partiler ittifak yapmayacak fleklinde siyaseten kabul edilemez, safiyane bir varsay ma dayan yordu. Bu safl k bir yana b rak l p karfl ittifaklar da dikkate al nd nda oy birlefltirmesi de iflikli inin beklenen sonuçlar veremeyece i görülmektedir. Nitekim, mevcut seçim sisteminin simülasyon modeli oy birlefltirmesi kural alt nda çal flt r ld nda ikili ittifaklar n ço unlu u sa lama olas l klar n n son derece düflük kald aç kça görülüyor. Örne in, ANAP-DYP ittifak na parlamento ço unlu u için gereken asgari oy oran FP-MHP ittifak karfl s nda % 42 dir. Bu oran DSP ile CHP nin ittifaka (oy birlefltirmesine gitmedi i vars y m nda) geçerlidir. Bu iki partinin oy birlefltirmesine gitti i durumda ise merkez sa n iktidar na gereken oy oran % 44 e ç kmaktad r. 5 Bu konuda ayr nt l sonuçlar ve tart flma için, S. Gürsel, Seçim ttifaklar ve Siyasal stikrar, Milliyet Gazetesi, May s 1998 e bak labilir. 14

14 55. Hükümetin iktidar flans daha da düflüktür. ANAP-DSP ço unlu u için gereken asgari oy oran, DYP ile MHP nin oy birlefltirmesine gitti i, FP nin ise tek bafl - na seçime girdi i ve CHP nin baraj geçti i (oy oran % 11) durumda % 45 tir. CHP nin % 9 oy oran yla baraj n alt nda kald (ki bu durumda siyasal istikrardan ne kadar söz edilebilir?) durumda oy oran sadece iki puanl k bir düflüflle % 42 ye inmektedir. ANAP n ve DSP nin 1995 genel seçimlerinde toplam oylar % 34 kadard. Bu toplama 1-2 puan da DTP için eklesek bile mevcut koalisyonun gelecek seçimlerde parlamento ço unlu unu yakalama olas l n n ne kadar düflük oldu u apaç k ortadad r. Kald ki, FP-DYP-MHP oy birlefltirmesine gitti i takdirde, karfl s nda ANAP-DSP-CHP ittifak na ra men, "Milliyetçi faziletyol" olarak adland rabilece imiz bu ittifaka gereken asgari oran % 45.5 tir. CHP oy birlefltirmesine girmedi i ya da al nmad durumda bu oran % 43 e düflmektedir. 6 Bu son senaryo üzerinde bir miktar durmak yararl olacakt r. Senaryoda kullan lan oy oranlar flöyledir: FP: %19, DYP: %14, MHP: %10, Toplam % 43. ANAP: % 25, DSP: % 15. CHP: %12. Di er: % 5. Milletvekili say lar ise flöyledir: FP-DYP-MHP: 280 ANAP-DSP: 228 CHP: 42 Bu senaryo oy da l m aç s ndan FP nin, RP nin 1995 seçimlerindeki oy oran - n n biraz alt nda kalaca n, DYP nin Refahyol deniyimi ve baflka nedenlerle bir hayli oy kaybedece ini varsaymaktad r. Buna karfl n ANAP, DYP nin kaybetti i oylar almakta, DSP oy oran n korumakta, CHP de ise bir miktar yükselme olmaktad r. Son aylarda yap lan kamuoyu anketlerine dayanarak, böyle bir geliflmenin olabilirli inin yüksek bir olas l k oldu unu söyleyebiliriz. Bu durumda "milliyetçi fazilet yol" ittifak kolayca iktidara gelebilmektedir. Bu ittifak n ço unlu u sa lamas için asgari oy oran n n nisbeten düflüklü ü bu üç partinin co rafi oy da l m bak - m ndan birbirlerini merkez sa -merkez sol ittifak na oranla daha iyi tamamlamalar nedeniyledir. Merkez sa seçmenin bir bölümünün DYP nin Refahyol deneyimini onaylamayarak ANAP a yönelmesi ve bu partinin küçümsenmeyecek bir farkla birinci parti olmas na ra men (oy oran % 25) bu sonuç gerçekleflebilmektedir. Böyle bir durumda siyasal istikrardan söz etmek herhalde olanaks zd r. E er, yönetim 6 Daha kapsaml bir tart flma için bkz. S. Gürsel, Oy Birlefltirmesi ya da Nafile Seçim Stratejisi, Milliyet Gazetesi, 1996 ve yukar daki dipnotta an lan makale. 15

15 istikrar n sa lamay kolaylaflt racak diye, mevcut seçim sistemine ittifaklar n serbestlefltirilmesi oy birlefltirmesi kural ile birlikte dahil edilseydi, yap lacak ilk genel seçimden çok yüksek bir ihtimalle FP-DYP-MHP iktidar ç kard. Üç partili koalisyonlar Mevcut seçim sisteminde hiçbir de ifliklik yap lmaks z n seçimlere gidildi inde, oy da l m nda büyük bir sürpriz olmad takdirde, üç partili koalisyonlar n kaç - n lmaz oldu unu bafllang çta belirtmifltik. Bu ba lamda, hemen belirtelim ki, seçimlere mevcut sistemde hiçbir de ifliklik yap lmaks z n gidildi inde FP, DYP ve MHP nin (baraj geçmesi durumunda) parlamentoda ayr ayr sandalye say lar n n 275 i geçmesi oldukça yüksek bir olas l kt r. Nitekim, FP % 21, DYP % 14.5, MHP % 10.5 (toplam % 46) oy ald klar takdirde s ras yla, 145, 80, 51, toplam 276 sandalye kazanarak mutlak ço unlu u elde edebileceklerdir. Son kamuoyu yoklamalar çerçevesinde bu oy oranlar n n ilk genel seçimde gerçekleflme olas l n n (yaklafl k olarak) oldukça yüksek oldu unu belirtmek gerekir. Baflka siyasal nedenlerle FP hükümet kurulufluna kat lmayabilir. Bu durumda tek seçenek ANAP-DYP-MHP koalisyonu olmaktad r. ANAP-DSP-CHP koalisyonunun koflullar n da yeri gelmiflken belirtmekte yarar olabilir. Bu üç partinin toplam sandalyelerinin mutlak ço unlu u bulabilmesi için bir önceki senaryoya göre DYP nin 0.5 puan gerileyerek % 14 e düflmesi, ANAP n oy oran n % 23 e ç karmas, DSP ve CHP nin de 1995 oy oranlar nda kalmalar (yaklafl k olarak s ras yla % 15 ve %11) yeterlidir. FP nin, RP nin 1995 oy oran n korudu unu (% 21.5), MHP nin de baraj geçti ini varsay yoruz: % Bu oy da l m nda ANAP, DSP ve CHP nin toplam sandalyeleri 276 y bulmaktad r. Ancak bu oy da l m nda ANAP, DYP, MHP ço unlu u da (281 sandalye) vard r. Dolay - s yla bu partiler de hükümeti kurabilirler. Özetlemek gerekirse, yap lacak ilk genel seçimlerde üç partili koalisyonlar çok yüksek bir ihtimal olarak karfl m za ç k yor. MHP baraj geçti i takdirde en yüksek olas l k ANAP-DYP-MHP koalisyonudur. FP-DYP-MHP, ANAP-DSP-CHP koalisyon ihtimalleri de düflük de ildir. Asl nda matematiksel olarak, ANAP, DYP ve DSP nin ço unlu u sa lamalar kesin gibidir. Ancak, bu üç partinin koalisyon hükümeti üzerinde anlaflmalar siyasal koflullara ba l d r. Bu üç partili koalisyonlar n siyasal istikrar ne ölçüde kolaylaflt raca n ya da zorlaflt raca n okuyucunun de- erlendirmesine b rakabiliriz. 16

16 1.3. ki Partili Koalisyon Hükümetlerinin Kurulma Olas l Mevcut seçim sisteminde iki partili koalisyon hükümetlerinin ne ölçüde flans - n n bulundu unu sistematik olarak tart flmak için oy da l m aç s ndan iki temel almafl k düflünebiliriz. Birinci almafl k, 1995 genel seçimlerinde partiler aras ndaki oy farklar n n yap lacak ilk genel seçimde de yaklafl k olarak korunaca durumdur. Hat rlatmak gerekirse, 1995 seçimlerinde DYP ile ANAP hemen hemen eflit oranda oy alm fllard (yaklafl k % 19.5). ANAP ile DSP aras nda 5, DSP ile CHP aras nda 4, RP/FP ile DYP aras nda 2, RP/FP ile MHP aras nda da 13 puan fark vard. MHP nin baraj geçti i senaryolarda bu fark 10 olarak kabul edece iz. Birinci almafl esas alan oy da l m senaryolar n n sonuçlar Tablo 1 de verilmektedir. Tablo 1 de 6 adet iki partili koalisyon öngörülmektedir. Bu koalisyonlar s - ras yla, ANAP-DSP, ANAP-DYP, DSP-CHP, FP-ANAP, FP-DYP ve FP-MHP fleklindedir. Bu koalisyon almafl klar n n herbiri bir senaryoya karfl l k gelmekte ve Mecliste ço unlu u sa layabilmeleri için gereken asgari oy oranlar tabloda yer almaktad r. Her temel senaryo için 4 adet alt senayo söz konusudur. Dikkate al nan 6 parti aras nda baraj geçemeyecek bir ya da iki parti oldu u takdirde do al olarak asgari oy oranlar de iflmektedir. Alt senaryolar n ayr flt r lmas nda baraja tak lma 1995 seçimlerinde en düflük oyu alan MHP ve CHP için düflünülmüfltür. Dört durum söz konusudur: Her iki partinin de baraj geçmesi, MHP nin ya da CHP nin baraja tak lmas, son olarak da her ikisinin de baraja tak lmas. Tüm bu senaryolar tan mlayan oy da l mlar Tablo 1A da verilmektedir. ncelenen iki partili kombinezonlar n parlamento ço unlu u için gerekli asgari oy oranlar MHP ve CHP nin baraj geçmesi durumunda % 48 ile % 42 aras nda de iflmektedir. Toplam en yüksek asgari oy oran % 48 ile merkez sol iktidar na aittir. Bir baflka deyiflle, mevcut seçim sisteminde ikili koalisyonlar n aras nda ifli en zor olan almafl k DSP-CHP koalisyonudur. Bu sonucun bafll ca iki nedeni vard r. Birincisi bu partilerin güçlü olduklar seçim çevreleri kentler ile nisbeten daha geliflmifl yörelerdir. Mevcut seçim çevreleri yap s, sandalye say s bak m ndan kentlerin ve geliflmifl yörelerin lehine de ildir. kinci neden, sol oylar n co rafi olarak çok daha heterojen da l m göstermesidir. Sol oylar belli seçim çevrelerinde yo unlaflt ndan, bir sandalye kazanmak için gereken ortalama oy oran da yükselmektedir. 7 7 Ek 8 deki haritalarda partilerin 1995 seçimlerindeki ülke oy oranlar n n üzerinde oy ald klar iller gösterilmektedir. 17

17 Tablo 1. Mevcut seçim sisteminde ikili koalisyonlar için gereken asgari oy oranlar. (Almafl k 1) kili Koalisyon ktidarlar CHP ve MHP MHP CHP CHP ve MHP baraj geçiyor baraj geçemiyor baraj geçemiyor baraj geçemiyor Senaryo 1 ANAP - DSP Oy oran % 46 * % 44 % 44 % 41 Sandalye say s ( =278)** (282) (282) (277) Senaryo 2 ANAP - DYP Oy oran % 44 % 42 % 42 % 39 Sandalye say s ( =286) (284) (280) (281) Senaryo 3 DSP - CHP Oy oran % 48 % 46 Sandalye say s ( =278) (378) - - Senaryo 4 FP - ANAP Oy oran % 42 % 41 % 41 % 37 Sandalye say s ( =277) (283) (285) (284) Senaryo 5 FP - DYP Oy oran % 42 % 40 % 41 % 37*** Sandalye say s ( =277) (289) (282) (283) Senaryo 6 FP - MHP Oy oran % 42 % 41 Sandalye say s (180+96=276) - (283) - * Oy da l mlar için bkz. Tablo 1A. ** ktidar partilerinin s ras yla sandalye say lar. 2,3,4 no'lu sütunlarda, sadece toplam sandalye say s verilmifltir. ki parti aras ndaki sandalye da l m birinci sütundaki da l mla hemen hemen ayn d r. *** Bu senaryoda ANAP-DYP de ço unluk sa l yor, toplam sandalye say lar

18 Tablo 1A. Tablo 1'deki senaryolar n oy da l mlar (%) FP DYP ANAP DSP CHP MHP Di er Senaryo Senaryo Senaryo Senaryo Senaryo Senaryo Senaryo Senaryo Senaryo Senaryo Senaryo Senaryo Senaryo Senaryo Senaryo Senaryo Senaryo Senaryo Senaryo Senaryo Not - Senaryo 1-1, Tablo 1 deki Senaryo 1 de, CHP ve MHP nin baraj geçti i (sütun 1) oy da l m n gösterir. Senaryo 1-2, ayn flekilde Tablo 1 de Senaryo 1, sütun 2 (MHP baraj geçemiyor) oy da l m n gösterir. Okuyucu Tablo 1 deki 20 de iflik senaryonun oy da l mlar n aç klanan numaraland rmay izleyerek bulabilir. 19

19 Merkez sol iktidar senaryosunu (Senaryo 3-1) tan mlayan oy da l m nda (bkz. Tablo 1A) bafltan kabul edildi i gibi DSP nin, CHP nin 4 puan önünde olmas söz konusudur. Burada flu sorulabilir: Tersi söz konusu oldu unda sonuç de iflir mi? Bu hakl bir sorudur, çünkü DSP de oy yo unlaflmas CHP ye oranla daha yüksektir. Dolay s yla, DSP nin oy art fl CHP nin oy art fl na göre daha düflük getiriye sahiptir. Soruyu cevaplayabilmek için oy da l m n bu kez CHP 4 puan önde olacak flekilde de ifltirebiliriz (di er oy oranlar senaryo 3-1 deki gibi kal yor). Bu durumda merkez sol ço unluk için asgari oy oran sadece bir puan azalarak % 47 olmaktad r. En düflük asgari oy oran FP nin kat ld koalisyonlarda söz konusudur. Bu tür üç almafl kta da (FP-ANAP/DYP/MHP) oy oran % 42 dir. Bu nisbi düflüklü ün nedeni, bir yandan seçim çevrelerinin oluflumunun radikal sa ve merkez sa partilerin lehine olmas, di er yandan da FP ile di er sa partilerin aras nda oy da l - m n n co rafi olarak daha tamamlay c özellik göstermesidir. 8 ANAP-DSP ço unlu u toplam % 46 oy oran gerektirmektedir. Bu oran da flimdilik ihtimal d fl d r. Bu iki partinin 1995 toplam oy oran % 35 i bulmuyordu. Mevcut hükümet koalisyonunun puanl k bir oy patlamas yapmas herhalde pek olas olmasa gerektir. Merkez sa ço unluk, ANAP-DYP koalisyonu için gereken asgari oy oran ise % 44 tür. Bir kez daha hat rlatmak gerekirse, bu iki partinin 1995 te toplam oy oran % 39 du. Anketler merkez sa oy da l m n n de iflebilece ine iflaret etseler de, toplam oy oran n n artt n göstermiyorlar. Sonuç olarak merkez sa- n ço unlu u yakalamas da son derece düflük bir olas l kt r. Bir yandan bu asgari oy oranlar, di er yandan 1995 genel seçimlerinin oy oranlar ve bu oy oranlar nda son 3-4 y lda meydana geldi i düflünülen de iflimler dikkate al nd nda, merkez sol, merkez sa ve radikal sa (FP-MHP) ço unluklar n tamamen ihtimal d fl, Faziletyol (FP-DYP) ço unlu unun düflük bir ihtimal oldu unu söyleyebiliriz. Sadece FP-ANAP koalisyonunun ço unlu u yakalamas yüksek bir ihtimal olarak durmaktad r. Nitekim FP nin, RP nin oy oran n yaklafl k korumas, ANAP n ise oy oran n birkaç puan artt rmas durumunda bu iki partinin toplamda % 42 asgari oy oran n yakalay p geçmeleri çok kolay olacakt r. Hat rlatmak gerekirse, 1995 genel seçimlerinde RP % 21.3, ANAP ise %19.7 (toplam % 41) oran nda oy alm fllard. FP-ANAP ikilisi parlamentoda ço unlu u sa lad klar takdirde beraber hükümeti kurup kurmayacaklar, ki bu karar kimin birinci parti oldu undan da etkilenecektir, kursalar bile siyasal istikrar n sa lan p sa lanamayaca bu çal flman n konu- 8 Ek 8 de yer alan haritalar, DYP nin Trakya, Ege ve Güney de zay f olan FP yi tamamlad n, buna karfl l k FP nin DYP yi Kardeniz de tamamlad n gösteriyor. ANAP, FP yi Ege ve Trakya da, FP de ANAP Do u da ve Orta Anadolu da tamaml yor. 20

20 suna tam olarak girmiyor. Ancak bu almafl n siyasal olabilirli i bir yönüyle bizi ilgilendiriyor. Yap lacak erken genel seçimlerden önce bu iki partinin, özellikle de ANAP n, böyle bir koalisyona olumlu bakt n belirterek oy istemesi durumunda, seçimin demokratik ifllevi aç s ndan bir sorun yoktur. Nihayet, ANAP a oy verecek seçmenler böyle bir ihtimali bilerek ve karfl ç kmayarak oy vereceklerdir. FP yi iktidarda görmek istemeyen ANAP seçmeni ise, ya baflka partilere yönelecek ya da sand a gitmemeyi tercih edecektir. Ancak ANAP seçim kampanyas n "28 fiubat süreci" olarak siyasal literatürümüze giren çizgi temelinde yürütüp, seçimlerden sonra böyle bir koalisyon kurulufluna giriflirse, FP yi iktidarda görmek istemeyen ANAP l seçmenleri yan ltm fl olur. Böyle bir geliflme demokrasinin ahlak na ayk r - d r, özellikle de bu nedenle siyasal istikrara katk yapmas olanaks zd r. Buraya kadar iki partili koalisyonlar n flanslar, dikkate al nan 6 partinin de % 10 luk ülke baraj n geçti i durumda incelendi. MHP ve CHP den herhangi birinin baraj geçememesi durumunda asgari oy oranlar 2 puan düflmektedir. DSP-CHP, ANAP-DSP ve ANAP-DYP ço unluklar bu durumda da olas de ildir. Buna karfl n asgari oy oran % 40 a düflen FP-DYP koalisyonu muhtemel bir almafl k olarak görülebilir. Bu almafl n siyasal istikrar aç s ndan de erlendirilmesi konumuzun d fl ndad r. Ancak genel olarak, % 10 civar nda seçmen deste ine sahip bir partinin parlamentoda temsil edilmedi i bir durumdan söz etti imiz unutulmamal d r. Böyle bir durum gerek demokrasi, gerek genel anlamda siyasal istikrar aç s ndan tart flmal d r. Gerek MHP gerek CHP nin baraja tak ld senaryolarda asgari oy oranlar 5 puan düflmektedir. Bunun sonucunda ANAP-DYP (asgari oy oran % 39), FP-DYP (asgari oy oran % 37) ço unluklar yüksek bir olas l k durumuna gelmektedir. Buna karfl n seçmenin yaklafl k % 20 si parlamentoda temsilden yoksundur ve iki önemli parti parlamento d fl d r. Bu durumda iki partili koalisyonlar n bir k sm n n art k kurulabilir duruma gelmesi söz konusu olsa da herhalde genel anlamda siyasal istikrardan ve demokratik bir seçim sisteminden söz etmek olanakl de ildir. Bu sonuçlar n, partilerin 1995 genel seçimlerinde ortaya ç kan nisbi güçlerini esas alan oy da l m n n (Tablo 1A daki oy da l mlar ) özelliklerine ba l oldu u ileri sürülebilir. Oy da l m n de ifltirerek yap lan simülasyonlar, sonuçlarda ancak marjinal de iflikliklerin meydana geldi ini göstermektedir. Bunu gösterebilmek için ikinci bir oy da l m almafl oluflturulabilir. Bu ikinci almafl k, epeyce keyfiyet ve öznellik içerdi inden biraz tart flmal da olsa, son aylarda yap lan kamuoyu yoklamalar ndan ç kan e ilimleri dikkate almaktad r. Buna göre, ANAP ile DYP nin aras nda birincinin lehine bir fark olufltu u, DSP ile CHP aras ndaki fark n azald -, ANAP ile DSP aras ndaki fark n ise aynen devam etti i kabul edilmektedir. Bu al- 21

21 mafl n ilk almafl n ayr nt düzeyinde incelenmesine gerek bulunmamaktad r. Üç senaryoyu, s ras yla ANAP-DYP, FP-DYP ve DSP-CHP ço unluklar n n asgari oy oranlar n incelemekle yetinebiliriz. Ayr ca bu senaryolar sadece MHP ve CHP nin baraj geçtikleri durumlarda incelemek yeterli olacakt r, çünkü bu almafl n alt senaryolar Tablo 1 deki oy oran farkl l klar ile hemen hemen ayn sonuçlar vermektedir. ANAP-DYP koalisyonu için denenen oy da l m yüzde olarak flöyledir: FP DYP ANAP DSP CHP MHP Di er Görüldü ü gibi ANAP ile DYP aras nda birincinin lehine 4 puanl k bir fark söz konusudur. Bu oy da l m için simülasyon modeli ANAP + DYP nin sandalye say - s n 278 olarak veriyor. Toplam oy oran ise % 43 tür ve birinci almafl ktaki senaryo 2-1 deki asgari oy oran ndan (%44) sadece bir puan daha düflüktür. Bir puanl k düflüflün merkez sa koalisyonun flans n önemli ölçüde artt rmaya yeterli olaca söylenemez. FP-DYP koalisyonu için denenen oy da l m ise flöyledir: FP DYP ANAP DSP CHP MHP Di er Bu senaryoda, 1995 e göre FP nin oylar n n bir miktar artt, DYP nin oylar nda ise küçük bir gerileme oldu u kabul edilmektedir. FP + DYP toplam sandalye say s 276, toplam oy oran % 42 dir. Asgari oy oran birinci almafl n asgari oy oran ile ayn d r. FP ile DYP aras nda oy oran fark n artt rd kça sonuç de iflmemektedir. Buna karfl n güçlü bir FP ile güçsüz bir DYP nin koalisyon yapma olas l da giderek azalacakt r. Ayr ca DYP böyle bir koalisyona evet dese bile böyle bir koalisyonun siyasal istikrara olumlu katk yapmas tart flmal d r. Bu iki partiye oy vermeyen % 60 l k seçmen kitlesinin % 90 a yak n bir bölümü FP yi kesinlikle iktidarda görmek istemiyorsa, bu koalisyonun siyasal istikrar sa lamas olanaks zd r. Sorunun bu boyutu daha ilerde ikinci dereceden tercih oylar incelenirken daha etrafl olarak tart fl lacakt r. DSP-CHP ço unlu una gelince... CHP nin aradaki fark bir miktar kapatmas sonucu de ifltirmemektedir. Ço unluk için gereken asgari oy oran yine % 48 dir. Sonuç olarak Mevcut seçim sisteminin genel bir de erlendirmesi yap lacak olursa özetle flu noktalar vurgulanabilir: 22

22 1- Sistem, halen geçerli olan parçalanm fl siyasal partiler rejimimizin çerçevesinde, siyasal istikrar n flans n artt rmas n düflündü ümüz iki partili koalisyonlar n kurulmas n büyük ölçüde zorlaflt rmaktad r. 2- Mevcut seçim sistemi ile yap lacak ilk genel seçimden 3 partili koalisyon hükümetlerinin ya da k sa ömürlü az nl k hükümetlerinin ç kmas çok yüksek bir olas l kt r. Nisan 1999 da yap lmas kaç n lmaz gibi gözüken erken genel seçimin ertesi günü Türkiye ikinci bir erken seçimi tart flmaya bafllayacakt r. 3- Yönetim istikrar n sa layabilecek iki partili koalisyon hükümetleri ancak iki partinin ülke baraj n n alt nda kalmas ile mümkün gözükmektedir. Böyle bir durumun gerçekleflme olas l n bilmiyoruz. Bu durum gerçekleflse bile, yönetim istikrar n n temelini teflkil eden genel siyasal istikrardan söz etmek olanakl de ildir. 4- Birinci gelen parti parlamentoda oy oran n n üzerinde sandalye sahibi oldu undan, bu parti olmaks z n ikili koalisyon hükümeti olanaks zd r. Öte yandan birinci gelen parti 2. dereceden çok düflük tercih oyuna sahip bir parti ise, baflka bir deyiflle seçmen ço unlu u taraf ndan iktidarda kesinlikle istenmeyen bir parti ise bu partinin bafl çekti i bir koalisyon hükümeti ile siyasal istikrar sa lamak çok zordur. 5- Partiler rejiminde egemen bir parti temayüz etti i takdirde, bu partinin %35-36 civar nda oy oran yla tek bafl na ço unlu u elde etmesi olanakl d r. Bu parti yukar daki nitelikte bir parti ise, bu sonuç do rudan do ruya anti demokratiktir ve art k seçim sistemi ifllevini yapam yor demektir. Bu aflamada sorulmas gereken soru fludur: Farkl bir seçim sistemi ile genel siyasal istikrar tehlikeye düflürmeden yönetim istikrar n n flans n n belirgin bir ölçüde artt r lmas olanakl m d r? Bu soruya cevab m z, evettir. Bu seçim sistemi k saca " ki turlu seçim" olarak adland r lan seçim sistemidir. 2. ki Turlu Seçim Sistemi 2.1. Sistemin Temel Özellikleri TÜS AD için daha önce yap lan çal flmada 9 ki Turlu seçim sistemleri etrafl bir biçimde aç klanm flt. Burada bu sistemin bafll ca özelliklerini özetlemekle yetinebiliriz. Sistemin birinci temel özelli i "dar bölge" olarak adland r lan tek sandalyeli seçim çevrelerinden oluflmas d r. kinci özellik, her seçim çevresinde seçimin sonuçlanmas için bir aday n geçerli oylar n % 50+1 ini almas n n zorunlu olmas d r. Oy- 9 S. Gürsel, Seçim Sistemi Tart flmas ve ki Turlu Sistem, TÜS AD, Nisan

23 lar n bir hayli da n k oldu u partiler rejiminde birinci turda mutlak ço unlu un bir aday taraf ndan sa lanmas istisnai bir durum oldu undan, milletvekillerinin belirlenmesi seçim çevrelerinin çok büyük bir k sm nda ikinci turda gerçekleflir. Bu iki özellik siyasi nitelikte bir dizi sonucun ortaya ç kmas na yol açar: 1- kinci turda seçmenlerin ço unlu unun bir bölümü ikinci olarak tercih ettikleri, di er bölümü de üçüncü, hatta e er varsa dördüncü, olarak tercih ettikleri partiyi aç klama f rsat n bulurlar. Dolay s yla miletvekilliklerinin partiler aras ndaki da l m seçmenlerin salt 1. tercihlerini de il, 2. ve 3. tercihlerini de dikkate alan bir seçim mekanizmas ile belirlenir. Bu mekanizma, ikinci tercih oylar düflük kalan partilerin parlementodaki sandalye paylar n n 1.tercihler düzeyindeki oy oranlar n n alt nda temsil edilmelerine neden olur. 2- Sistem tabanlar siyaseten birbirine yak n olan partileri ittifak yapmaya teflvik eder. kinci turda kazanabilmek için birinci turda al nan oylara ek olarak ikinci tura kalamayan ya da ittifak politikas icab kat lmayan partilerin seçmenlerinin oylar n n olabildi ince büyük k sm n kazanmak gerekir. ttifak yapmay reddeden bir partinin karfl s nda ittifak yapan partiler varsa, bu partinin dar bölgelerde kazanma flans ittifak yapan partilere göre zay flar. Dolay s yla, her parti di erlerinin ittifak yapaca ihtimalini düflünerek kendisi de ittifak aray fl na girer. 3-Partilerin ittifak yaparak seçime girmeleri ayn zamanda koalisyon almafl klar n n seçimden önce belirginleflmesi demektir. Seçimlerin sonucunda ço unlu u kazanan ittifak, di er ittifaklara göre daha büyük seçmen deste ine sahip olan ittifakt r. Kurulacak koalisyon hükimetinin bu destek sayesinde siyasal istikrar sa lama flans daha yüksektir. 4- Türkiye koflullar nda, iki partili merkez-sa, merkez-sol ya da merkezsa merkezsol koalisyonlar n iktidara gelme flans mevcut sisteme oranla son derece yüksektir. Bu çal flman n kalan bölümünde esas olarak bu sonuçlar n kurulan bir simülasyon modeli arac l ile s nanmas yap lacakt r. Ama önce ki Turlu seçim sisteminin uygulanmakta olan iki farkl almafl n n n karfl laflt rmal bir de erlendirmesini yaparak yolumuza devam etmemiz gerekiyor Sistemin ki De iflik Uygulamas Bu farkl iki almafl k ikinci tura kat lmaya hak kazanan partileri belirleyen kuralla ilgilidir. Sistemin Fransa kökenli birinci versiyonunda ikinci tura her seçim çevresinde kay tl seçmen sayas n n belli bir oran n n üzerinde oy alan tüm partiler ka- 24

24 t labilirler. Bu oran Fransa da halen % 12.5 olarak uygulanmaktad r. Birinci turda kat l m n % civar nda olmas durumunda ikinci tur baraj geçerli oylar n % sine karfl l k gelir. Bundan böyle bu almafl k "çok partili almafl k" ad yla an lacakt r. Bu kural çerçevesinde Türkiye koflullar nda, seçim çevrelerinin ezici ço- unlu unda ikinci tura fiilen en az 2, en çok 3 parti kalabilmektedir. 10 ki turlu seçim sisteminin daha çok yeni demokrasiye geçen eski sosyalist ülkelerde 11 uygulanan ikinci almafl nda, ikinci tura en çok oy alan iki parti kat l r. Bu almafl k da "iki partili almafl k" ad yla an lacakt r. Bu iki almafl ktan hangisinin Türkiye ye daha uygun olaca tart flmaya aç kt r. kinci turda "çok parti" ile "iki parti" almafl klar n n karfl laflt rmas n bir dizi k stasa göre yaparak aralar nda bir tercih yapmaya çal flabiliriz. Bu amaçla dört k stasa göre bir karfl laflt rma yap labilir: 1- Partiler aras nda ittifaklar teflvik. 2- ki partili koalisyonlar n gerçekleflmesini kolaylaflt rma. 3- Milletvekili say s bak m ndan seçimi özelikle baz partilerin aleyhine sonuçland rma. 4- kinci turda seçime kat l m teflvik etme. Bu dört k stas n ilk ikisi seçim sistemi reformu aç s ndan önemli, di er ikisi ise nisbeten ikincildir. Burada simülasyon modeli ile yap lan ayr nt l çözümlemelerin sonuçlar n n aktar lmas yla yetinilecektir. Çözümlemelerin ayr nt lar Ek 6 da yer almaktad r. 1- ttifaklar n teflviki Söz konusu iki almafl n ne ölçüde ittifaklar teflvik etti inin de erlendirilebilmesi için önce ittifaklar n iki turlu sistemde nas l iflledi ini ve simülasyon modelinde nas l ele al nd n aç klamak gerekir. ki Turlu seçim sisteminde ittifak yapmay kararlaflt ran partiler milletvekili say lar n maksimize edebilmek için ikinci tura kat lmaya hak kazanm fl olsalar bile birbirlerinin lehine çekilmeyi peflinen kabul ederler. Oyunun kural ittifak yapan partilerden hangisi önde ise, di erinin (ya da di erlerinin) o seçim çevresinde ikinci tura kat lmaya hak kazanm fl olmas na ra men çekilmesi fleklindedir. Genel olarak da, ikinci turdan çekilen ya da zaten ikinci tura kalamam fl olan parti, ittifak yapt partinin ikinci turda yar flt seçim çevrelerinde bu partiye oy verilmesi ça r s n yapar. Tabii bu davran fl karfl l kl d r genel seçimlerindeki oy da l m ile iki turlu sistem simüle edildi inde, 22 seçim çevresinde seçim birinci turda sonuçlanmakta, ikinci tur 331 seçim çevresinde ikili yar fla, 147 seçim çevresinde üçlü yar fla sahne olmaktad r. Bu simülasyonda FP-MHP, ANAP-DYP ve DSP-CHP ittifaklar n n yap ld varsay l yor. DSP ile CHP ittifak yapmay p tek bafllar na seçime girecek olsalard, ikili yar fl 301, üçlü yar fl 170, dörtlü yar fl say s ise sadece 7 olacakt. 11 ki turlu seçim sisteminin dünyadaki uygulamalar için, bkz. S. Gürsel, Seçim Sistemi Tart flmas ve ki Turlu Sistem, TÜS AD, Nisan 1996, Ek 4. 25

25 Simülasyon modelinin iflleyifli aç s ndan ittifaklar, partilerin ikinci tercihi olmad n söyleyen "sad k" seçmenleri ile ikinci tercihinde karars z oldu unu söyleyen seçmenlerini ittifak yap lan partiyi ikinci turda desteklemesi fleklinde tasarlanm flt r. ttifaka girmeyen partilerin bu kategorideki seçmenleri, partilerinin (birinci tercihleri anlam nda) ikinci tura kalamad seçim çevrelerinde sand a gitmezler. Yap lan deneyler (EK 6) "çok partili" almafl n, "iki partili" almafl a oranla partiler aras ittifaklar daha net bir flekilde teflvik etti ini gösteriyor. Kullan lan yöntem k saca flöyledir: Önce bir oy da l m belirlenir. Bu oy da l m nda "çok partili" almafl kta hiçbir partinin ittifak yapmad varsay m alt nda sandalye da l m hesaplan r. Ard ndan iki partinin ittifak yapmaya karar verdi i, buna karfl l k di er partilerin önce ittifak yapmad klar, ard ndan da büyük kay plara u ramamak için ittifaklar yapt klar kabul edilir. Her iki aflama için ayn oy oranlar nda sandalye da l m yeniden hesaplan r. Herhangi bir iki partili ittifak n her iki partisinin de sandalye say s nda art fl varsa bu iki partinin ittfak yapmakta nesnel ç karlar oldu u, dolay s yla ittifak yapmaya teflvik edildikleri sonucuna var l r. E er iki parti ittifak yap yorsa, di er partiler de daha az sandalye kayb na u ramak için ittifak yapmak zorundad rlar. kinci olarak ayn oy da l m nda bu kez "iki partili" almafl k için sandalye say - lar ittifaks z ve ittifakl senaryolarda hesaplan r. Sonuçta iki almafl ktan birisinde ittifak yapan iki partinin sandalye kazançlar di erine oranla belirgin bir flekilde daha yüksekse bu almafl n partiler aras ittifaklar daha net flekilde teflvik etti i kabul edilir. Karfl laflt rma iki farkl oy da l m ve iki farkl ittifak grubu denenerek yap lm flt r (bkz. EK 6). "Çok partili" almafl kta ANAP ile DYP ittifak yapt klar takdirde (buna karfl l k FP, MHP ile; DSP, CHP ile ittifak yapmaktad r), hiçbir partinin ittifak yapmad senaryoya göre daha fazla sandalye kazan rlar. En büyük kay p FP de, ondan sonra da DSP de ortaya ç kmaktad r. FP ittifaks z kald durumda 52, ittifak yapt nda (MHP ile) 42 sandalye kaybeder; DSP ise ittifak yapmad takdirde 38, CHP ile ittifak yapt nda 21 sandalye kaybeder. Di er partiler ittifaka gitmedikleri takdirde belirtildi i gibi sandalye kay plar artmaktad r. DYP, FP ile ittifak yapt takdirde (buna karfl l k ANAP, DSP ile ittifak yapmaktad r) DYP ittifaks z senaryoya göre hiç sandalye kazanamamakta, buna karfl n FP çok daha az sandalye kaybetmektedir. ANAP sandalye kazanmakta ama bu kazanç DYP ile ittifak senaryosuna k yasla 10 adet daha düflük olmaktad r. Buna karfl n, DSP, ANAP ile ittifak yaparak sandalye say s n CHP ile ittfaka k yasla artt rmaktad r. Deneylerin ayr nt lar için okuyucu Ek 6 ya baflvurabilir. "Çok partili" almafl k deneylerinin sonucu, oy da l m veri iken, DYP ve 26

26 ANAP n en yüksek sandalye say lar na aralar nda ittifak yaparak ulaflt klar fleklindedir. Bu senaryoda bu iki partinin di er ittifak senaryolar na ya da ittifaks z senaryoya göre sandalye kazançlar çok yüksektir. ANAP ile DYP ittifak yapt klar takdirde, di er partiler ittifaks z senaryoya oranla kaç n lmaz olarak sandalye kaybederler. Ancak bu kay plar n asgariye indirmek istiyorlarsa ittifak yaparak seçime girmek zorundad rlar. " ki partili" almafl k deneylerinde yine DYP ile ANAP ittifak yaparak sandalye say lar n artt rabiliyorlar. Ancak bu kez kazançlar çok düflüktür: DYP 2, ANAP 5 sandalye kazan r. Bunun nedeni, "iki partili" uygulamada DYP ile ANAP ittifak yapmad klar durumda zaten kazanabilecekleri maksimum sandalye say s na çok yaklaflmalar d r (bkz. Ek 6, Tablo a-3). Sonuç olarak "çok partili" almafl n ittifaklar daha belirgin bir flekilde teflvik etti i öne sürülebilir. Bununla birlikte "iki partili" almafl kta teflvik zay flasa da yine de vard r. "Çok partili" almafl kta herhangi bir nedenle partiler ittifak yapmazlarsa, seçmenin istikrarl bir hükümet ç karma olas l büyük ölçüde düfler. Bu durumda seçim sonucu dar bölgede tek turlu ço unlukçu sistemin sonuçlar na yaklaflmakta, oy da- n kl nedeniyle de sandalye da l m mevcut d Hont sistemine çok yak n sonuçlar vermektedir. " ki partili" almafl kta ise partiler ittifak yapmasalar bile, ikinci turda tüm seçim çevrelerinde iki parti yar flt ndan, seçmen oylar n sand kta birlefltirme f rsat n yakalamakta ve istikrarl koalisyon hükümetlerinin kurulma flans artmaktad r. ki turlu sistemde partilerin ittifak yapmamalar rasyonel de ildir. Partilerin, en az ndan ikisinin, rasyonel davranaca na güveniliyorsa, "çok partili" almafl k daha uygun olacakt r. 2- ki partili koalisyonlar kolaylaflt rma Bu çal flman n esas konusu iki partili koalisyonlar n gerçekleflme flans n artt racak sistem de iflikli inin araflt r lmas d r. 3. Bölümde bu konu ikili ittifaklar n ço- unlu u sa lamalar için gereken asgari oy oranlar araflt r larak incelenecektir. "Çok partili" almafl k ile "iki partili" almafl k söz konusu asgari oy oranlar aç s ndan karfl laflt r ld nda, iki almafl k aras nda hemen hemen bir fark n olmad görülüyor. ttifaklara göre bu fark ço unlukla s f r ç kmakta ya da "iki partili" almafl n lehine 1 puanla s n rl kalmaktad r (bkz. Ek 6). Bu k stas düzeyinde iki almafl k aras nda net bir tercih yapmak olanakl de ildir. Her iki uygulaman n da hemen hemen ayn ölçüde yönetim istikrar n yakalama flans n verdi i söylenebilir. 27

27 3- Partiler aras nda ay r mc l k Tek tek partilerin sandalye say lar aç s ndan iki almafl k Ek 6 da yer alan senaryolar çerçevesinde incelendi inde flu gözlemleri yapmak olanakl d r: FP aç s ndan "çok partili" seçenek belirgin bir flekilde daha uygundur. Bu sonuç çok flafl rt c de ildir. Daha ilerde aç klanaca gibi, bir kere FP bu almafl kta çok daha fazla say da seçim çevresinde ikinci tura kalabilmektedir. kincisi, 2. tercih oylar düflük bir partinin ikinci tura ikiden fazla partinin kat ld seçim çevrelerinde salt ço unlukla kazanma flans, iki partinin kat ld ve kazanmak için mutlak ço unlu un gerekti i ikinci tur yar fllar na oranla net bir flekilde daha yüksektir. ANAP aç s ndan aksine "iki partili" almafl k uygundur. ANAP ikinci parti olabildi i ve 2. tercih oylar yüksek oldu u sürece bu sonuç geçerlidir. DYP aç s ndan net bir tercih yapmak olanaks zd r oy da l m nda ANAP ile ittifak yapt nda "çok partili" almafl k, FP ile ittifak yapt nda "iki partili" almafl k lehinedir. Oy oran nda bir miktar düflüflün varsay ld durumda ise yine ANAP ile ittifak yapt nda "çok partili" almafl k, FP ile ittifak yapt nda da "iki partili" almafl k lehinedir. Ancak, DYP nin ANAP ile ittifak yapt nda sandalye say s n maksimize etti i dikkate al n rsa, sonuç olarak DYP nin "çok partili" almafl tercih edece i düflünülebilir. DSP aç s ndan da belirsizlik söz konusudur. 5 senaryodan üçünde "çok partili", ikisinde "iki partili" uygulama DSP nin lehine sonuçlanmaktad r. "Çok partili" uygulama net bir flekilde CHP nin lehinedir. Özellikle de merkez sol ittifak nda, DSP ile CHP aras ndaki sandalye da l m "çok partili" uygulamada daha dengeli olmaktad r. MHP için ise biraz tart flmal da olsa "iki partili" almafl k daha uygundur. Bu partinin sandalye say s denenen 5 senaryonun dördünde "iki partili" almafl kta daha yüksek ç kmaktad r. Görüldü ü gibi iki farkl ikinci tura kalma kural aras nda bir tercih yapmak söz konusu oldu unda partiler aras nda tam bir mutabakat sa lamak olanakl de ildir. ki turlu sistemin partiler aras nda ciddi olarak tart fl lmaya baflland bir ortamda, FP nin ve DSP nin, hatta DYP nin onay "çok partili" almafl n kabulünü gerektirecektir. 4- kinci turda kat l m teflvik kinci tura kat l m "çok partili" almafl kta % 81-86, "iki partili" almafl kta % aral nda gerçekleflmektedir. Birinci almafl n lehine bir fark olmas beklenen bir sonuçtur. Çok say da seçim çevresinde ikinci turda 3 parti yar flt ndan kat l m da- 28

Araştırma Notu 11/113

Araştırma Notu 11/113 Araştırma Notu 11/113 29 Nisan 2011 MİLLETVEKİLİ DAĞILIM SENARYOLARI VE YENİ ANAYASA Seyfettin Gürsel 1 Yönetici Özeti 12 Haziran milletvekili seçimlerinden çıkacak yeni TBMM nin bileşimi sadece iktidarı

Detaylı

Lima Bildirgesi AKADEM K ÖZGÜRLÜK VE YÜKSEK Ö RET M KURUMLARININ ÖZERKL

Lima Bildirgesi AKADEM K ÖZGÜRLÜK VE YÜKSEK Ö RET M KURUMLARININ ÖZERKL D ü n y a Ü n i v e r s i t e l e r S e r v i s i Lima Bildirgesi AKADEM K ÖZGÜRLÜK VE YÜKSEK Ö RET M KURUMLARININ ÖZERKL BAfiLANGIÇ nsan Haklar Evrensel Beyannamesinin 40. y ldönümünde 6-10 Eylül tarihleri

Detaylı

SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R?

SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R? HAKEMS Z YAZILAR MAL PART T ME ÇALIfiMALARDA DENEME SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R? I. Girifl: Erol GÜNER * Sürekli bir ifl sözleflmesi ile ifle giren iflçi, ifli, iflvereni ve iflyerindeki iflçileri tan

Detaylı

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz? CO RAFYA GRAF KLER ÖRNEK 1 : Afla daki grafikte, y llara göre, Türkiye'nin yafl üzerindeki toplam nufusu ile bu nüfus içindeki okuryazar kad n ve erkek say lar gösterilmifltir. Bin kifli 5. 5.. 35. 3.

Detaylı

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir.

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir. ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir. ARISTO 88 ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE 1. KONU 213 say l Vergi Usul Kanunu nun (VUK) 142, 143,

Detaylı

Araştırma Notu 15/177

Araştırma Notu 15/177 Araştırma Notu 15/177 02 Mart 2015 YOKSUL İLE ZENGİN ARASINDAKİ ENFLASYON FARKI REKOR SEVİYEDE Seyfettin Gürsel *, Ayşenur Acar ** Yönetici özeti Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan enflasyon

Detaylı

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM ÜN TE V SOSYAL TUR ZM Bu ünitede turizmin çeflitlerinden biri olan sosyal turizmi daha ayr nt l bir flekilde ö renip, ülkemizdeki sosyal turizmin geliflimi hakk nda bilgiler edinece iz. Ç NDEK LER A. S

Detaylı

CO RAFYA. DÜNYA NIN fiekl N N VE HAREKETLER N N SONUÇLARI ÖRNEK 1 :

CO RAFYA. DÜNYA NIN fiekl N N VE HAREKETLER N N SONUÇLARI ÖRNEK 1 : CO RAFYA DÜNYA NIN fiekl N N VE HAREKETLER N N SONUÇLARI ÖRNEK 1 : K rk nc paralel üzerindeki bir noktan n hangi yar mkürede yer ald afla dakilerin hangisine bak larak saptanamaz? A) Gece-gündüz süresinin

Detaylı

Bu yaz girifle gereksinmiyor. Do rudan, kan tlayaca m z

Bu yaz girifle gereksinmiyor. Do rudan, kan tlayaca m z Yoksulun fians Bu yaz girifle gereksinmiyor. Do rudan, kan tlayaca m z sonuca geçelim: Teorem. Yoksulun zengine karfl flans yoktur. Bu çok bilinen teorem i kan tlayabilmek için her fleyden önce önermeyi

Detaylı

T bbi Makale Yaz m Kurallar

T bbi Makale Yaz m Kurallar .Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri Araflt rmalar ve Etik Sempozyum Dizisi No: 50 May s 2006; s. 7-11 T bbi Makale Yaz m Kurallar Dr. Sebahattin Yurdakul ÖZGÜN ARAfiTIRMA USULE

Detaylı

Yeniflemeyen Zarlar B:

Yeniflemeyen Zarlar B: Yeniflemeyen Zarlar Ahmet, Belgün den daha uzun boyluysa, Belgün de Cemal den daha uzun boyluysa, Ahmet, Cemal den daha uzun boyludur, önermesi hiç kuflkusuz do rudur. Çünkü A > B ve B > C eflitsizliklerinden,

Detaylı

Uluslararas De erleme K lavuz Notu No. 13 Mülklerin Vergilendirilmesi için Toplu De erleme

Uluslararas De erleme K lavuz Notu No. 13 Mülklerin Vergilendirilmesi için Toplu De erleme Uluslararas De erleme K lavuz Notu No. 13 Mülklerin Vergilendirilmesi için Toplu De erleme 1.0. Girifl 1.1. Bu K lavuz Notunun amac ; Uluslararas De erleme Standartlar Komitesine (UDSK) üye tüm ülkelerde,

Detaylı

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar Hmfl. Sevgili GÜREL Emekli, Ac badem Sa l k Grubu Ac badem Hastanesi, Merkezi Sterilizasyon Ünitesi, STANBUL e-posta: sgurkan@asg.com.tr H

Detaylı

DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, 2012. Hazırlayanlar. Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi

DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, 2012. Hazırlayanlar. Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, 2012 Hazırlayanlar Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi Laura D. Tyson, Kaliforniya Berkeley Üniversitesi Saadia Zahidi, Dünya Ekonomik Forumu Raporun

Detaylı

Parti Program ve Tüzüklerin Feminist Perspektiften Değerlendirilmesi i

Parti Program ve Tüzüklerin Feminist Perspektiften Değerlendirilmesi i Parti Program ve Tüzüklerin Feminist Perspektiften Değerlendirilmesi i Parti içi disiplin mekanizması (cinsel taciz, aile içi şiddet vs. gibi durumlarda işletilen) AKP CHP MHP BBP HDP Parti içi disiplin

Detaylı

İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ

İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ 120 kinci Bölüm - Ekonomiye Güven ve Beklentiler Anketi 1. ARAfiTIRMANIN AMACI ve YÖNTEM Ekonomiye Güven ve Beklentiler Anketi, tüketici enflasyonu, iflsizlik

Detaylı

NTERNET ÇA I D NAM KLER

NTERNET ÇA I D NAM KLER Mustafa Emre C VELEK NTERNET ÇA I D NAM KLER www.internetdinamikleri.com STANBUL-2009 Yay n No : 2148 letiflim Dizisi : 55 1. Bas m - stanbul - Haziran 2009 ISBN 978-605 - 377-066 - 4 Copyright Bu kitab

Detaylı

G ünümüzde bir çok firma sat fllar n artt rmak amac yla çeflitli adlar (Sat fl

G ünümüzde bir çok firma sat fllar n artt rmak amac yla çeflitli adlar (Sat fl 220 ÇEfi TL ADLARLA ÖDENEN C RO PR MLER N N VERG SEL BOYUTLARI Fatih GÜNDÜZ* I-G R fi G ünümüzde bir çok firma sat fllar n artt rmak amac yla çeflitli adlar (Sat fl Primi,Has lat Primi, Y l Sonu skontosu)

Detaylı

YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar 24 Mart 2016 PERŞEMBE Resmî Gazete Sayı : 29663 YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin

Detaylı

ORHAN YILMAZ (*) B- 3095 SAYILI YASADA YAPILAN DE fi KL KLER:

ORHAN YILMAZ (*) B- 3095 SAYILI YASADA YAPILAN DE fi KL KLER: YASAL TEMERRÜT FA Z ORHAN YILMAZ (*) A- G R fi: Bilindi i üzere, gerek yasal kapital faizi ve gerekse yasal temerrüt faizi yönünden uygulanmas gereken hükümler, 19.12.1984 gün ve 18610 say l Resmi Gazete

Detaylı

Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler

Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler Uygulama Önerileri 59 Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler Uluslararas ç Denetim Meslekî Uygulama Standartlar ndan Standart 1110 un Yorumu lgili Standart 1110 Kurum çi Ba

Detaylı

Karma Seçim Sistemi ve Siyasal stikrar

Karma Seçim Sistemi ve Siyasal stikrar TÜRK SANAY C LER VE fiadamlari DERNE Karma Seçim Sistemi ve Siyasal stikrar C LT II K TURLU SEÇ M S STEM VE OY VERME DAVRANIfiLARI Aral k 2002 (Yay n No. TÜS AD-T/2002-12/326) Meflrutiyet Caddesi, No.74

Detaylı

MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES

MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES Ahmet AKIN / TÜRMOB Yönetim Kurulu Üyesi 387 388 Genel Oturum III - Meslek Mensuplar Aç s ndan Türkiye Denetim Standartlar n

Detaylı

DR. NA L YILMAZ. Kastamonulular Örne i

DR. NA L YILMAZ. Kastamonulular Örne i I DR. NA L YILMAZ HEMfiEHR K ML Kastamonulular Örne i II Yay n No : 2039 Sosyoloji : 1 1. Bas - Ekim 2008 - STANBUL ISBN 978-975 - 295-936 - 1 Copyright Bu kitab n Türkiye deki yay n haklar BETA Bas m

Detaylı

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac Ders 3: SORUN ANAL Z Sorun analizi nedir? Sorun analizi, toplumda varolan bir sorunu temel sorun olarak ele al r ve bu sorun çevresinde yer alan tüm olumsuzluklar ortaya ç karmaya çal fl r. Temel sorunun

Detaylı

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman GÖRÜfiLER Uzm. Dr. Özlem Erman Son y llarda dünyadaki h zl teknolojik geliflmeye paralel olarak t p alan nda da h zl bir de iflim yaflanmakta, neredeyse her gün yeni tan, tedavi yöntemleri, yeni ilaçlar

Detaylı

SUR RAPORU 2 ARALIK 2017

SUR RAPORU 2 ARALIK 2017 SUR RAPORU SUR Ç 1939 HAVA FOTO RAFI SUR RAPORU SUR Ç 1952 HAVA FOTO RAFI SUR RAPORU SUR Ç 2006 HAVA FOTO RAFI SUR RAPORU SUR Ç 2009 HAVA FOTO RAFI SUR RAPORU SUR Ç 2012 HAVA FOTO RAFI SUR RAPORU KORUMA

Detaylı

TÜRK YE B L MSEL VE TEKNOLOJ K ARAfiTIRMA KURUMU DESTEK PROGRAMLARI BAfiKANLIKLARI KURULUfi, GÖREV, YETK VE ÇALIfiMA ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K (*)

TÜRK YE B L MSEL VE TEKNOLOJ K ARAfiTIRMA KURUMU DESTEK PROGRAMLARI BAfiKANLIKLARI KURULUfi, GÖREV, YETK VE ÇALIfiMA ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K (*) TÜRK YE B L MSEL VE TEKNOLOJ K ARAfiTIRMA KURUMU DESTEK PROGRAMLARI BAfiKANLIKLARI KURULUfi, GÖREV, YETK VE ÇALIfiMA ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K (*) Amaç ve Kapsam Madde 1- Bu Yönetmelik, Türkiye Bilimsel

Detaylı

Karma Seçim Sistemi ve Siyasal stikrar

Karma Seçim Sistemi ve Siyasal stikrar TÜRK SANAY C LER VE fiadamlari DERNE Karma Seçim Sistemi ve Siyasal stikrar C LT I ANA RAPOR Aral k 2002 (Yay n No. TÜS AD-T/2002-12/326) Meflrutiyet Caddesi, No.74 34420 Tepebafl / stanbul Telefon: (0212)

Detaylı

Mehmet TOMBAKO LU* * Hacettepe Üniversitesi, Nükleer Enerji Mühendisli i Bölümü

Mehmet TOMBAKO LU* * Hacettepe Üniversitesi, Nükleer Enerji Mühendisli i Bölümü Nükleer Santrallerde Enerji Üretimi ve Personel E itimi Mehmet TOMBAKO LU* Girifl Sürdürülebilir kalk nman n temel bileflenlerinden en önemlisinin enerji oldu unu söylemek abart l olmaz kan s nday m. Küreselleflen

Detaylı

SİRKÜLER. 1.5-Adi ortaklığın malları, ortaklığın iştirak halinde mülkiyet konusu varlıklarıdır.

SİRKÜLER. 1.5-Adi ortaklığın malları, ortaklığın iştirak halinde mülkiyet konusu varlıklarıdır. SAYI: 2013/03 KONU: ADİ ORTAKLIK, İŞ ORTAKLIĞI, KONSORSİYUM ANKARA,01.02.2013 SİRKÜLER Gelişen ve büyüyen ekonomilerde şirketler arasındaki ilişkiler de çok boyutlu hale gelmektedir. Bir işin yapılması

Detaylı

STRATEJ K V ZYON BELGES

STRATEJ K V ZYON BELGES STRATEJ K V ZYON BELGES BEYAZ K TAP S UNUfi Sivil toplum; demokrasi, insan haklar ve hukuk devleti kavramlar n n yerleflmesiyle ilgili taleplerden ekonomiyle ilgili endiflelere kadar sosyal yaflama dair

Detaylı

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi K lavuz Notlar Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi 1.0 Girifl 1.1 Bir de erlemenin gözden geçirilmesi, tarafs z bir hüküm ile bir De erleme Uzman n n çal flmas n

Detaylı

MADDE 2 (1) Bu Yönerge, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu ve değişiklikleri ile İzmir Üniversitesi Ana Yönetmeliği esas alınarak düzenlenmiştir.

MADDE 2 (1) Bu Yönerge, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu ve değişiklikleri ile İzmir Üniversitesi Ana Yönetmeliği esas alınarak düzenlenmiştir. İZMİR ÜNİVERSİTESİ BURS YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Genel Hükümler Amaç ve Kapsam MADDE 1 (1) Bu Yönerge; İzmir Üniversitesi nin Fakülteleri, Meslek Yüksekokulu ve bölümlerinde ÖSYM ve Üniversite tarafından

Detaylı

4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI

4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI 4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI Resul KURT* I. G R fi Ülkemizde 4447 say l Kanunla, emeklilikte köklü reformlar yap lm fl, ancak 4447 say l yasan n emeklilikte kademeli

Detaylı

H. Atilla ÖZGENER* Afla daki ikinci tabloda ise Türkiye elektrik üretiminde yerli kaynakl ve ithal kaynakl üretim yüzdeleri sunulmufltur.

H. Atilla ÖZGENER* Afla daki ikinci tabloda ise Türkiye elektrik üretiminde yerli kaynakl ve ithal kaynakl üretim yüzdeleri sunulmufltur. Mevcut Kaynaklar Kullan lmas na Ra men 2020 li Y llarda Türkiye de Elektrik Enerjisi Aç Olabilir mi? H. Atilla ÖZGENER* I. Türkiye nin Elektrik Enerjisi Durumunun Saptanmas Türkiye nin elektrik enerjisi

Detaylı

CO RAFYA SICAKLIK. Kavram Dersaneleri 6. ÖRNEK 1 : Afla daki haritada, Türkiye de y ll k günefllenme sürelerinin da l fl gösterilmifltir.

CO RAFYA SICAKLIK. Kavram Dersaneleri 6. ÖRNEK 1 : Afla daki haritada, Türkiye de y ll k günefllenme sürelerinin da l fl gösterilmifltir. CO RAFYA SICAKLIK ÖRNEK 1 : Afla daki haritada, Türkiye de y ll k günefllenme sürelerinin da l fl gösterilmifltir. 2500 saat 2250 saat 1750 saat 2000 saat 2500 saat 2750 saat 3000 saat 3250 saat Bu haritadaki

Detaylı

MOTORLU TAfiIT SÜRÜCÜLER KURSLARINDA KATMA DE ER VERG S N DO URAN OLAY

MOTORLU TAfiIT SÜRÜCÜLER KURSLARINDA KATMA DE ER VERG S N DO URAN OLAY MOTORLU TAfiIT SÜRÜCÜLER KURSLARINDA KATMA DE ER VERG S N DO URAN OLAY brahim ERCAN * 1- GENEL B LG : Motorlu tafl t sürücüleri kurslar, 5580 say l Özel Ö retim Kurumlar Kanunu kapsam nda motorlu tafl

Detaylı

2. Projelerle bütçe formatlar n bütünlefltirme

2. Projelerle bütçe formatlar n bütünlefltirme 2. Projelerle bütçe formatlar n bütünlefltirme Proje bütçesi haz rlarken dikkat edilmesi gereken üç aflama vard r. Bu aflamalar flunlard r: Kaynak belirleme ve bütçe tasla n n haz rlanmas Piyasa araflt

Detaylı

Ö renim Protokolü

Ö renim Protokolü 21 3.3. Ö renim Protokolü ve Kay t Süreci 3.3.1. Ö renim Protokolü Ö renim Protokolü bölüm baflkan veya onun görevlendirdi i bölüm koordinatörü dan flmanl nda ö renci taraf ndan haz rlanan ve de iflimi

Detaylı

Brexit ten Kim Korkar?

Brexit ten Kim Korkar? EDAM Türkiye ve Avrupa Birliği Bilgi Notu Brexit ten Kim Korkar? Haziran 2016 Sinan Ülgen EDAM Başkanı 2 23 Haziranda İngiliz halkı, İngiltere nin AB de kalıp kalmayacağına dair bir halkoyuna katılacak.

Detaylı

İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ BURS YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ BURS YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ BURS YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç: Madde 1. (1) Bu yönergenin amacı, İstanbul Kemerburgaz Üniversitesinin önlisans, lisans ve lisansüstü

Detaylı

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi Otomasyon Sistemleri E itiminde Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi Murat Ayaz Kocaeli Üniversitesi Teknik E itim Fakültesi, Elektrik E itimi Koray Erhan Kocaeli Üniversitesi, Teknoloji Fakültesi,

Detaylı

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9 BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9 Attila Hancıoğlu ve İlknur Yüksel Alyanak Sağlık programlarının izlenmesi, değerlendirilmesi ve ileriye yönelik politikaların belirlenmesi açısından neonatal, post-neonatal

Detaylı

VERG NCELEMELER NDE MAL YET TESP T ED LEMEYEN GAYR MENKUL SATIfiLARININ, MAL YET N N TESP T NDE ZLEN LEN YÖNTEM

VERG NCELEMELER NDE MAL YET TESP T ED LEMEYEN GAYR MENKUL SATIfiLARININ, MAL YET N N TESP T NDE ZLEN LEN YÖNTEM VERG NCELEMELER NDE YET TESP T ED LEMEYEN GAYR MENKUL SATIfiLARININ, YET N N TESP T NDE ZLEN LEN YÖNTEM Fatih GÜNDÜZ* I-G R fi Son y llarda ekonomide meydana gelen olumlu geliflmelerle gayrimenkul piyasas

Detaylı

ISI At f Dizinlerine Derginizi Kazand rman z çin Öneriler

ISI At f Dizinlerine Derginizi Kazand rman z çin Öneriler ISI At f Dizinlerine Derginizi Kazand rman z çin Öneriler Metin TUNÇ Seçici Olun ISI' n editoryal çal flanlar her y l yaklafl k olarak 2,000 dergiyi de erlendirmeye tabi tutmaktad r. Fakat de erlendirilen

Detaylı

fiekil 2 Menapoz sonras dönemde kistik, unilateral adneksiyel kitleye yaklafl m algoritmas (6)

fiekil 2 Menapoz sonras dönemde kistik, unilateral adneksiyel kitleye yaklafl m algoritmas (6) over kanseri taramas ndaki yetersizli ini göstermektedir. (1) Transvaginal ultrasonografinin sensitivitesinin iyi olmas na ra men spesifitesinin yeterli olmamas kullan m n k s tlamaktad r. Son yay nlarda

Detaylı

TÜRK YE Ç DENET M ENST TÜSÜ 2011 FAAL YET RAPORU 45 TÜRK YE Ç DENET M ENST TÜSÜ F NANSAL TABLOLAR VE DENET M RAPORLARI

TÜRK YE Ç DENET M ENST TÜSÜ 2011 FAAL YET RAPORU 45 TÜRK YE Ç DENET M ENST TÜSÜ F NANSAL TABLOLAR VE DENET M RAPORLARI TÜRK YE Ç DENET M ENST TÜSÜ 2011 FAAL YET RAPORU 45 TÜRK YE Ç DENET M ENST TÜSÜ F NANSAL TABLOLAR VE DENET M RAPORLARI 46 TÜRK YE Ç DENET M ENST TÜSÜ 2011 FAAL YET RAPORU BA IMSIZ DENET M RAPORU Türkiye

Detaylı

MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z

MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z Nisan 2010 ISBN 978-9944-60-631-8 1. Bask, 1000 Adet Nisan 2010 stanbul stanbul Sanayi Odas Yay nlar No: 2010/5 Araflt rma fiubesi Meflrutiyet

Detaylı

MURAT YÜKSEL. FEM N ST HUKUK KURAMI VE FEM N ST DÜfiÜNCE TEOR LER

MURAT YÜKSEL. FEM N ST HUKUK KURAMI VE FEM N ST DÜfiÜNCE TEOR LER I MURAT YÜKSEL FEM N ST HUKUK KURAMI VE FEM N ST DÜfiÜNCE TEOR LER III DR. MURAT YÜKSEL Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ö retim Görevlisi FEM N ST HUKUK KURAMI VE FEM N ST DÜfiÜNCE TEOR LER IV Yay

Detaylı

Gelece in Bilgi flçilerini Do ru Seçmek: Araflt rma Görevlisi Al m Süreci Örne i

Gelece in Bilgi flçilerini Do ru Seçmek: Araflt rma Görevlisi Al m Süreci Örne i Uluslararas Yüksekö retim Kongresi: Yeni Yönelifller ve Sorunlar (UYK-2011) 27-29 May s 2011, stanbul; 2. Cilt / Bölüm XI / Sayfa 1359-1364 Gelece in Bilgi flçilerini Do ru Seçmek: Araflt rma Görevlisi

Detaylı

CO RAFYA KONUM. ÖRNEK 2 : Afla daki haritada, Rize ile Bingöl il merkezlerinin yak n ndan geçen boylam gösterilmifltir.

CO RAFYA KONUM. ÖRNEK 2 : Afla daki haritada, Rize ile Bingöl il merkezlerinin yak n ndan geçen boylam gösterilmifltir. CO RAFYA KONUM ÖRNEK 1 : Aralar nda 1 lik fark bulunan iki paralel aras ndaki uzakl k de iflmezken, aralar nda 1 lik fark, bulunan iki meridyen aras ndaki uzakl k Ekvator dan kutuplara gidildikçe azalmaktad

Detaylı

2. Söz konusu koruma amaçlı imar planı üst ölçek plana aykırı hususlar içermektedir.

2. Söz konusu koruma amaçlı imar planı üst ölçek plana aykırı hususlar içermektedir. İstanbul İli, Beykoz İlçesi, Beykoz I. Bölge, 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Revizyon Nazım İmar Planı ve Beykoz I. Bölge 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Revizyon Uygulama İmar Planı Bakanlık Makamının 30.12.2014

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ Kuruluş : 27 Ekim 1989 Adres : Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Cebeci Kampüsü Dikimevi - Ankara Tel : 363 03 26-363 03 27 ANKARA ÜNİVERSİTESİ

Detaylı

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog KONYA KARAMAN BÖLGESİ BOŞANMA ANALİZİ 22.07.2014 Tarihsel sürece bakıldığında kalkınma,

Detaylı

Ders 13: DO RULAMA KAYNAKLARI

Ders 13: DO RULAMA KAYNAKLARI Do rulama kaynaklar nedir? Do rulama kaynaklar, göstergelerde belirtilen bilginin bulunabilece i kayna a iflaret eder. Bu bilgi kaynaklar ayn zamanda projenin belgelenmesinin bir parças n oluflturur. Göstergede

Detaylı

Birkaç Oyun Daha Birinci Oyun.

Birkaç Oyun Daha Birinci Oyun. Birkaç Oyun Daha B irinci Oyun. ki oyuncu flu oyunu oynuyorlar: Her ikisi de, birbirinden habersiz, toplam 9 olan üç do al say seçiyor. En büyük say lar, ortanca say lar ve en küçük say lar karfl laflt

Detaylı

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1. GİRİŞ Odamızca, 2009 yılında 63 fuara katılan 435 üyemize 423 bin TL yurtiçi fuar teşviki ödenmiştir. Ödenen teşvik rakamı, 2008 yılına

Detaylı

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ 12 NİSAN 2013-KKTC DR. VAHDETTIN ERTAŞ SERMAYE PIYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ Sayın

Detaylı

F inansal piyasalar n küreselleflmesi, çokuluslu flirketlerin say lar nda yaflanan

F inansal piyasalar n küreselleflmesi, çokuluslu flirketlerin say lar nda yaflanan PERAKENDE SATIfi YÖNTEM NE GÖRE fiüphel T CAR ALACAKLAR VE B R ÖNER Yrd.Doç.Dr. Bar fl S PAH Marmara Üniversitesi,..B.F., flletme Bölümü, Ö retim Üyesi 1.G R fi F inansal piyasalar n küreselleflmesi, çokuluslu

Detaylı

AÇIKLAMALAR VE UYGULAMALAR

AÇIKLAMALAR VE UYGULAMALAR SEÇ LM fi TÜRK YE F NANSAL RAPORLAMA STANDARTLARI AÇIKLAMALAR VE UYGULAMALAR Prof. Dr. Cemal B fi (Marmara Üniversitesi) Doç. Dr. Yakup SELV ( stanbul Üniversitesi) Doç. Dr. Fatih YILMAZ ( stanbul Üniversitesi)

Detaylı

256 = 2 8 = = = 2. Bu kez de iflik bir yan t bulduk. Bir yerde bir yanl fl yapt k, ama nerde? kinci hesab m z yanl fl.

256 = 2 8 = = = 2. Bu kez de iflik bir yan t bulduk. Bir yerde bir yanl fl yapt k, ama nerde? kinci hesab m z yanl fl. Bölünebilme B ir tamsay n n üçe ya da dokuza tam olarak bölünüp bölünmedi ini anlamak için çok bilinen bir yöntem vard r: Say - y oluflturan rakamlar toplan r. E er bu toplam üçe (dokuza) bölünüyorsa,

Detaylı

Araflt rma modelinin oluflturulmas. Veri toplama

Araflt rma modelinin oluflturulmas. Veri toplama 21 G R fi Araflt rman n amac na ba l olarak araflt rmac ayr ayr nicel veya nitel yöntemi kullanabilece i gibi her iki yöntemi bir arada kullanarak da araflt rmas n planlar. Her iki yöntemin planlama aflamas

Detaylı

Başbakanlık (Hazine Müsteşarlığı) tan: 30.11.2015

Başbakanlık (Hazine Müsteşarlığı) tan: 30.11.2015 Başbakanlık (Hazine Müsteşarlığı) tan: 30.11.2015 BİREYSEL EMEKLİLİK SİSTEMİ HAKKINDA YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİĞİN UYGULANMASINA İLİŞKİN GENELGE (2015/50) Bu Genelge, 25.05.2015

Detaylı

Mesle imizin ve hukuk devletinin teminat olan genç avukatlara arma and r. stanbul Barosu SEM Yürütme Kurulu

Mesle imizin ve hukuk devletinin teminat olan genç avukatlara arma and r. stanbul Barosu SEM Yürütme Kurulu Mesle imizin ve hukuk devletinin teminat olan genç avukatlara arma and r. stanbul Barosu SEM Yürütme Kurulu Cumhuriyeti ve onun gereklerini yüksek sesle anlat n z. Bunu yüreklere yerlefltirmek için elveriflli

Detaylı

stanbul Kültür Üniversitesi, Türkiye

stanbul Kültür Üniversitesi, Türkiye 215 ROMANYA LE BULGAR STAN IN AB YE EKONOM K ENTEGRASYONU Yrd. Doç. Dr. Mesut EREN stanbul Kültür Üniversitesi, Türkiye 1. Girifl Avrupa Birli i nin 5. ve son genifllemesi 2004 y l nda 10 Orta ve Do u

Detaylı

Bir tavla maç 5 te biter. Yani 5 oyun kazanan ilk oyuncu

Bir tavla maç 5 te biter. Yani 5 oyun kazanan ilk oyuncu Bir Tavla Sorusu Bir tavla maç 5 te biter. Yani 5 oyun kazanan ilk oyuncu tavla maç n kazan r. Kimi tavlac lar maç n 5-4 bitmesine raz olmazlar, aradaki fark n en az 2 olmas n isterler, 6-4, 7-5, 8-6 gibi...

Detaylı

İNTEGRAL MENKUL DEĞERLER A.Ş. BİLGİLENDİRME POLİTİKASI

İNTEGRAL MENKUL DEĞERLER A.Ş. BİLGİLENDİRME POLİTİKASI İNTEGRAL MENKUL DEĞERLER A.Ş. BİLGİLENDİRME Doküman No : INM_PR_40 Yayın Tarihi : 30/03/2016 Revizyon Tarihi ve Sayısı : - Sayfa 1 BİLGİLENDİRME 1. Amaç Bilgilendirme Politikası nın temel amacı; ticari

Detaylı

Doç. Dr. Mehmet Durdu KARSLI Sakarya Üniversitesi E itim fakültesi Doç. Dr. I k ifa ÜSTÜNER Akdeniz Üniversitesi E itim Fakültesi

Doç. Dr. Mehmet Durdu KARSLI Sakarya Üniversitesi E itim fakültesi Doç. Dr. I k ifa ÜSTÜNER Akdeniz Üniversitesi E itim Fakültesi ÜN VERS TEYE G R SINAV S STEM NDEK SON DE KL E L K N Ö RENC LER N ALGILARI Doç. Dr. Mehmet Durdu KARSLI Sakarya Üniversitesi E itim fakültesi Doç. Dr. I k ifa ÜSTÜNER Akdeniz Üniversitesi E itim Fakültesi

Detaylı

Akaryakıt Fiyatları Basın Açıklaması

Akaryakıt Fiyatları Basın Açıklaması 23 Aralık 2008 Akaryakıt Fiyatları Basın Açıklaması Son günlerde akaryakıt fiyatları ile ilgili olarak kamuoyunda bir bilgi kirliliği gözlemlenmekte olup, bu durum Sektörü ve Şirketimizi itham altında

Detaylı

PROMOSYON VE EfiANT YON ÜRÜNLER N GEL R VE KURUMLAR VERG S LE KATMA DE ER VERG S KANUNLARI KARfiISINDAK DURUMU

PROMOSYON VE EfiANT YON ÜRÜNLER N GEL R VE KURUMLAR VERG S LE KATMA DE ER VERG S KANUNLARI KARfiISINDAK DURUMU PROMOSYON VE EfiANT YON ÜRÜNLER N GEL R VE KURUMLAR VERG S LE KATMA DE ER VERG S KANUNLARI KARfiISINDAK DURUMU Aytaç ACARDA * I G R fi flletmeler belli dönemlerde sat fllar n artt rmak ve iflletmelerini

Detaylı

Hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum.

Hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum. Değerli konuklar, Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu (YOİKK) çalışmaları kapsamında düzenlediğimiz Kurumsal Yönetim konulu toplantımıza hepiniz hoş geldiniz. 11 Aralık 2001 tarihli Bakanlar

Detaylı

SOSYAL GÜVENL K REHBER. SSK BAfiKANLI I

SOSYAL GÜVENL K REHBER. SSK BAfiKANLI I SOSYAL GÜVENL K REHBER Resul KURT SSK BAfiKANLI I Sigorta Müfettifli Hüseyin FIRAT SMMM SMMMO Baflkan Yard mc s MAYIS 2005 1 Yönetim Merkezi ve Yaz flma Adresi: SMMMO Kurtulufl Caddesi No: 152 Kurtulufl

Detaylı

ken Türkçe de ulaç kuran bir ektir. Bu çal ma konumuzu seçerken iki amac m z vard. Bunlardan birincisi bu konuyu seçmemize sebep olan yabanc ö

ken Türkçe de ulaç kuran bir ektir. Bu çal ma konumuzu seçerken iki amac m z vard. Bunlardan birincisi bu konuyu seçmemize sebep olan yabanc ö G R ken Türkçe de ulaç kuran bir ektir. Bu çal ma konumuzu seçerken iki amac m z vard. Bunlardan birincisi bu konuyu seçmemize sebep olan yabanc ö rencilerin Türkçe ö renirken yapt anla malardan dolay,

Detaylı

Genel Yay n S ra No:148 2009/14 Cep Kitapl : XLV. Yay na Haz rlayan Av. Celal Ülgen - Av. Coflkun Ongun. Kapak Can Eren

Genel Yay n S ra No:148 2009/14 Cep Kitapl : XLV. Yay na Haz rlayan Av. Celal Ülgen - Av. Coflkun Ongun. Kapak Can Eren Genel Yay n S ra No:148 2009/14 Cep Kitapl : XLV ISBN No: 978-99-44-234-22-1 Yay na Haz rlayan Av. Celal Ülgen - Av. Coflkun Ongun Kapak Can Eren Tasar m / Uygulama Referans Ajans Tel: +90.212 347 32 47

Detaylı

dan flman teslim ald evraklar inceledikten sonra nsan Kaynaklar Müdürlü ü/birimine gönderir.

dan flman teslim ald evraklar inceledikten sonra nsan Kaynaklar Müdürlü ü/birimine gönderir. TÜB TAK BAfiKANLIK, MERKEZ VE ENST TÜLERDE ÇALIfiIRKEN YÜKSEK L SANS VE DOKTORA Ö REN M YAPANLARA UYGULANACAK ESASLAR (*) Amaç ve Kapsam Madde 1- Bu Esaslar n amac ; Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araflt

Detaylı

Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili. Beşinci İzmir İktisat Kongresi

Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili. Beşinci İzmir İktisat Kongresi Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili Beşinci İzmir İktisat Kongresi Finansal Sektörün Sürdürülebilir Büyümedeki Rolü ve Türkiye nin Bölgesel Merkez Olma Potansiyeli 1 Kasım

Detaylı

Saymak San ld Kadar Kolay De ildir

Saymak San ld Kadar Kolay De ildir Saymak San ld Kadar Kolay De ildir B ir matematikçinin bir zamanlar dedi i gibi, saymas n bilenler ve bilmeyenler olmak üzere üç tür insan vard r Bakal m siz hangi türdensiniz? Örne in bir odada bulunan

Detaylı

KAVRAMLAR. Büyüme ve Gelişme. Büyüme. Büyüme ile Gelişme birbirlerinden farklı kavramlardır.

KAVRAMLAR. Büyüme ve Gelişme. Büyüme. Büyüme ile Gelişme birbirlerinden farklı kavramlardır. KAVRAMLAR Büyüme ve Gelişme Büyüme ile Gelişme birbirlerinden farklı kavramlardır. Büyüme Büyüme, bedende gerçekleşen ve boy uzamasında olduğu gibi sayısal (nicel) değişikliklerle ifade edilebilecek yapısal

Detaylı

MİKRO İKTİSAT ÇALIŞMA SORULARI-10 TAM REKABET PİYASASI

MİKRO İKTİSAT ÇALIŞMA SORULARI-10 TAM REKABET PİYASASI MİKRO İKTİSAT ÇALIŞMA SORULARI-10 TAM REKABET PİYASASI 1. Firma karını maksimize eden üretim düzeyini seçmiştir. Bu üretim düzeyinde ürünün fiyatı 20YTL ve ortalama toplam maliyet 25YTL dir. Firma: A)

Detaylı

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari 4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari Mustafa CER T* I. G R fi Bu yaz da 1479 say l yasaya göre yafll l l k, malullük ve ölüm

Detaylı

S STEM VE SÜREÇ DENET M NDE KARfiILAfiILAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNER LER

S STEM VE SÜREÇ DENET M NDE KARfiILAfiILAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNER LER S STEM VE SÜREÇ DENET M NDE KARfiILAfiILAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNER LER Erol LENGERL / Akis Ba ms z Denetim ve SMMM A.fi. 473 474 2. Salon - Paralel Oturum VIII - Sistem ve Süreç Denetiminde Karfl lafl lan

Detaylı

Ard fl k Say lar n Toplam

Ard fl k Say lar n Toplam Ard fl k Say lar n Toplam B u yaz da say sözcü ünü, 1, 2, 3, 4, 5 gibi, pozitif tamsay lar için kullanaca z. Konumuz ard fl k say lar n toplam. 7 ve 8 gibi, ya da 7, 8 ve 9 gibi ardarda gelen say lara

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları I Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları II Yay n No : 2056 Hukuk Dizisi : 289 1. Bas Kas m 2008 - STANBUL ISBN 978-975 - 295-953 - 8

Detaylı

Çocuk dergilerinin flaflmaz sorusudur: Afla daki karenin

Çocuk dergilerinin flaflmaz sorusudur: Afla daki karenin Sihirli Kareler (I) Çocuk dergilerinin flaflmaz sorusudur: Afla daki karenin içine den 9 a kadar say lar öyle yerlefltirin ki, her s ran n, her kolonun ve her iki çapraz n say lar n n toplam 5 olsun. Bu

Detaylı

.. 95. Çeviren: Dr. Almagül sina

.. 95. Çeviren: Dr. Almagül sina .. 95 Türkiye ile Kazakistan: Karfl l kl Kazan mlara Dayal Bir flbirli i Bektas Mukhamejanov * Çeviren: Dr. Almagül sina Kazakistan ba ms zl n kazand ndan itibaren, d fl politika stratejisinde çok yönlü

Detaylı

Kocaeli Üniversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakültesi Ö retim Üyesi. 4. Bas

Kocaeli Üniversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakültesi Ö retim Üyesi. 4. Bas 1 Prof. Dr. Yunus Kishal Kocaeli Üniversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakültesi Ö retim Üyesi Tekdüzen Hesap Sistemi ve Çözümlü Muhasebe Problemleri 4. Bas Tekdüzen Muhasebe Sistemi Uygulama Tebli leri

Detaylı

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü 07.03.2012 06:18

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü 07.03.2012 06:18 http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2012/03/201203... 1 of 5 6 Mart 2012 SALI Resmî Gazete Sayı : 28225 Atatürk Üniversitesinden: YÖNETMELİK ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ ASTROFİZİK UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

Detaylı

1 OCAK - 31 ARALIK 2015 HESAP DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU (Tüm tutarlar, aksi belirtilmedikçe Türk Lirası ( TL ) cinsinden ifade edilmiştir.

1 OCAK - 31 ARALIK 2015 HESAP DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU (Tüm tutarlar, aksi belirtilmedikçe Türk Lirası ( TL ) cinsinden ifade edilmiştir. A. TANITICI BİLGİLER PORTFÖYE BAKIŞ YATIRIM VE YÖNETİME İLİŞKİN BİLGİLER Halka arz tarihi: 16 Temmuz 2014 31 Aralık 2015 tarihi itibariyle Fonun Yatırım Amacı Portföy Yöneticileri Fon Toplam Değeri Portföyünde

Detaylı

K atma de er vergisi, harcamalar üzerinden al nan vergilerin en geliflmifl ve

K atma de er vergisi, harcamalar üzerinden al nan vergilerin en geliflmifl ve ÖZEL MATRAH fiekl NE TAB ALKOLLÜ ÇK SATIfiLARINDA SON DURUM H.Hakan KIVANÇ Serbest Muhasebeci Mali Müflavir I. G R fi K atma de er vergisi, harcamalar üzerinden al nan vergilerin en geliflmifl ve modern

Detaylı

Olas l k hesaplar na günlük yaflam m zda s k s k gereksiniriz.

Olas l k hesaplar na günlük yaflam m zda s k s k gereksiniriz. Olas l k Hesaplar (I) Olas l k hesaplar na günlük yaflam m zda s k s k gereksiniriz. Örne in tavla ya da kâ t oyunlar oynarken. ki kap ya üstüste birkaç kez gele atmayan tavlac görmedim hiç. fianss zl

Detaylı

HEMŞİRE İNSANGÜCÜNÜN YETİŞTİRİLMESİ VE GELİŞTİRİLMESİ

HEMŞİRE İNSANGÜCÜNÜN YETİŞTİRİLMESİ VE GELİŞTİRİLMESİ HEMŞİRE İNSANGÜCÜNÜN YETİŞTİRİLMESİ VE GELİŞTİRİLMESİ Doç. Dr. Ülkü TATAR BAYKAL İÜ Florence Nightingale Hemşirelik Fakültesi Hemşirelikte Yönetim Anabilim Dalı ve Yönetici Hemşireler Derneği Yönetim Kurulu

Detaylı

Bir Müflterinin Yaflam Boyu De erini Hesaplamak çin Form

Bir Müflterinin Yaflam Boyu De erini Hesaplamak çin Form Bir Müflterinin Yaflam Boyu De erini Hesaplamak çin Form Bu formu, müflterilerinizden birinin yaflam boyu de erini hesaplamak için kullan n. Müflterinin ad : Temel formül: Yaflam boyunca müflterinin öngörülen

Detaylı

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.8 Finansal Raporlama çin Maliyet Yaklafl m

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.8 Finansal Raporlama çin Maliyet Yaklafl m Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.8 Finansal Raporlama çin Maliyet Yaklafl m 1.0 Girifl 1.1 Bu K lavuz Notu nun (KN) amac finansal raporlama için De erleme Raporu nu kullananlar ve haz rlayanlar Uluslararas

Detaylı

TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE

TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE Prof. Haberal dan Yeni Bir Uluslararas At l m: TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE Dünyan n dört bir yan ndan yüzlerce biliminsan Prof. Dr. Mehmet Haberal taraf ndan kurulan Türk Dünyas Transplantasyon

Detaylı

CO RAFYA AKARSULAR. ÖRNEK 1 : Afla daki haritada bir yöredeki akarsular gösterilmifltir.

CO RAFYA AKARSULAR. ÖRNEK 1 : Afla daki haritada bir yöredeki akarsular gösterilmifltir. CO RAFYA AKARSULAR ÖRNEK 1 : Afla daki haritada bir yöredeki akarsular gösterilmifltir. K ÖRNEK 2 : Bir nehrin deltas ndan, on y ll k bir biriktirme kesiti al narak incelenmifltir. Bu inceleme sonucunda

Detaylı

BYazan: SEMA ERDO AN. ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi. Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha

BYazan: SEMA ERDO AN. ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi. Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi Baflkent Üniversitesi T p Fakültesi Adana Eriflkin Kemik li i Nakil ve Hücresel Tedavi Merkezi, Türkiye

Detaylı

Endüstri Mühendisliğine Giriş. Jane M. Fraser. Bölüm 2. Sık sık duyacağınız büyük fikirler

Endüstri Mühendisliğine Giriş. Jane M. Fraser. Bölüm 2. Sık sık duyacağınız büyük fikirler Endüstri Mühendisliğine Giriş Jane M. Fraser Bölüm 2 Sık sık duyacağınız büyük fikirler Bu kitabı okurken, büyük olasılıkla öğreneceğiniz şeylere hayret edecek ve varolan bilgileriniz ve belirli yeni becerilerle

Detaylı

13. HAFTA PFS105 TÜRK EĞİTİM TARİHİ. Prof. Dr. Zeki TEKİN. ztekin@karabuk.edu.tr

13. HAFTA PFS105 TÜRK EĞİTİM TARİHİ. Prof. Dr. Zeki TEKİN. ztekin@karabuk.edu.tr 13. HAFTA PFS105 TÜRK EĞİTİM TARİHİ Prof. Dr. Zeki TEKİN ztekin@karabuk.edu.tr Karabük Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi 2 İçindekiler CUMHURİYET DÖNEMİNDE MESLEKÎ TEKNİK EĞİTİMDE

Detaylı

Dr. Osman DEM RC * *Özellefltirme daresi Baflkan Yard mc s

Dr. Osman DEM RC * *Özellefltirme daresi Baflkan Yard mc s Elektrik Da t m Sektörü Özellefltirmesi 125 Elektrik Da t m Sektörü Özellefltirmesi Dr. Osman DEM RC * 03.03.2001 tarihinde yay mlanan 4628 say l Elektrik Piyasas Kanunu ile elektri in yeterli, kaliteli,

Detaylı