8 Ekim 2005 tarihinde Ankara'da yap lacak olan. "TMMOB M T NG " için. TMMOB Yönetim Kurulu nun yapm fl oldu u bas n aç klamalar afla da sunulmufltur.

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "8 Ekim 2005 tarihinde Ankara'da yap lacak olan. "TMMOB M T NG " için. TMMOB Yönetim Kurulu nun yapm fl oldu u bas n aç klamalar afla da sunulmufltur."

Transkript

1 BASIN AÇIKLAMALARI MO ANKARA fiube BÜLTEN EYLÜL 2005 [ ] 8 Ekim 2005 tarihinde Ankara'da yap lacak olan "TMMOB M T NG " için TMMOB Yönetim Kurulu nun yapm fl oldu u bas n aç klamalar afla da sunulmufltur. ÜRETEREK BÜYÜYEN VE PAYLAfiARAK GEL fien B R ÜLKEDE NSANCA VE BARIfi Ç NDE YAfiAMAK Ç N 8 EK M 2005'DE ANKARA'DA "TMMOB M T NG "NDE BULUfiALIM Türkiye, 1980'li y llardan itibaren uluslararas sermayenin küresel istemlerine uygun olarak enerjiden haberleflmeye, e itimden sa l a, tar mdan sosyal güvenli e kadar hemen tüm alanlarda yap sal bir de iflim program na tabi tutulmaktad r. Siyasal iktidarlar n biat eden tutumlar nedeniyle ülkemiz, emperyalizmin küresel ölçekte yürüttü ü yeniden yap lanma süreçlerine en hevesli uyum gösteren ülkelerden biri konumuna sürüklenmektedir. çinde yaflad m z dönemde küresel emperyalist sisteme eklemlenme do rultusunda; sermaye dolafl m n n ve hizmet sektörleri ticaretinin serbestlefltirilmesini, bunlar n önündeki engellerin kald r lmas n, ulusal s n rlar n yok edilmesini, kamu yönetimi ve denetiminin daralt lmas n, toplumsal refleksin yok edilmesini, do al zenginliklerimizle ilgili yetkilerin yerel yönetimlere devredilmesini, ulusal kaynaklar - m z n özellefltirme ve serbest piyasa yöntemleri ile elden ç kar lmas n, devletin planlama, yönlendirme ve denetleme ifllevlerinden ve sosyal devletten uzaklaflt r lmas n hedefleyen yasalar ç kar lmaktad r. IMF ve sermaye çevrelerinin ç kar için ç kar lan bu yasalar, mühendislik ve mimarl k uygulamalar n da birçok alanda do rudan ve olumsuz etkileyecek hükümler içermektedir. Sürekli yeni koflullar n dayat ld AB'ne üye olma sürecinde, Gümrük Birli i'ne geçiflte oldu u gibi uyum paketleri yürürlü e konmakta, tar msal üretim k s lmakta, sanayi tesisleri Avrupa'n n tafleronu olarak düflük katma de- erli ürünlerle ihracata zorlanmaktad r. Dünya Ticaret Örgütü, Dünya Bankas ve IMF gibi örgütlerin direktifi ve denetimi alt nda uygulanan yap sal uyum politikalar ve ekonomik programlar ile; üretime ve yat r ma dayal, toplumun tüm kesimlerini kucaklayan bütçeler yerine, ranta, faize ve d fl borç ödemeye dayal bütçeler oluflturulmakta, ülkemiz kaynaklar talan edilmekte ve sömürgelefltirilmekte, K T'ler sat larak ya kapat lmakta ya da yabanc laflt r lmakta, sanayi yat r mlar azalmakta, çiftçi tarladan uzaklaflmakta, iflsizlik oran büyümekte, d fla ba ml l k artmakta, ç kan krizlerin s k ve dayan lmaz boyutlar yoksullaflma sürecini kronik hale getirmektedir. Son dönemlerde ekonomik göstergelerde gözlenen iyileflmelerin temelinde üretim, yat r m, istihdam, teknolojik geliflmeler gibi nedenler de il, temelde ifl gücü üzerindeki bask lar yer almaktad r. Bu çerçevede istihdam daralmakta, sendikal örgütlenme ifllevsizlefltirilmekte, iflsizlik artmakta ve ücretler gerilemektedir. Bu durumdan mü bin kelimelik ingilizce teknik terimler sözlü ü

2 MO ANKARA fiube BÜLTEN EYLÜL 2005 hendisler, mimarlar ve flehir planc lar da büyük çapta olumsuz olarak etkilenmektedir. Günümüzde mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar, açl k ile yoksulluk s n rlar aras na s k flan ücretleriyle yaflam mücadelesi vermek zorunda kalmaktad rlar. Bilim yoluyla elde edilmifl tüm bilgilerden ak l ve deneyim yoluyla somut sentezlere vararak insana ve insanl a yararl oluflumlar yaratma gücü ve çabas içindeki mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar ; bilimi, ekonomiyi, zaman ve fiziksel kaynaklar en iyi flekilde de erlendirip, en ekonomik, en güvenli, çevresel ve sosyal olarak en kabul edilebilir çözümleri bulurlar ve ald klar kararlar uygularlar. Bu gerçe e karfl n, ülkemizde geliflmenin önkoflullar olan planlama, üretim ekonomisi ve sanayileflme yerine ikame edilen rant ekonomisinin yaratt plans zl k ve karmafla ortam nda, mühendislerin, mimarlar n ve flehir planc lar n n yaflam koflullar yan nda, mesleki kimlikleri de erozyona u rat lmaktad r. Günümüzün yüklü gündemi ve sorunlar karfl s nda; üyelerinin sorunlar n n toplumun sorunlar ndan ayr lamayaca bilinciyle, halktan ve emekten yana tav r alan, bu do rultuda politikalar üreten ve mücadele veren, toplumsal sorumlulu u gere i toplumsal muhalefetin oda nda yer alarak onurlu yürüyüflüne ve dik durufluna devam eden TMMOB; Üretimden ve sanayileflmeden h zla uzaklaflan ülkemizde, bilim ve teknoloji politikalar temelinde ulusal kalk nma stratejilerinin uygulanmas n n ve yeniden üretim, yat r m, istihdam ve hakça bölüflüm temelinde politikalara dönülmesi için, kamuda çal flan mühendis, mimar ve flehir planc lar - n n çal flma alanlar n n yok edilmemesi için; ücret yetersizli i ve dengesizli i sorununun çözülmesi için; mühendis, mimar ve flehir planc lar n n iflsiz kalmamas için; ücretli çal flan üyelerimizin giderek yoksullaflmamas için; emekli meslektafllar m z n yaflam koflullar n n iyilefltirilmesi için; mesleki kimli imize yabanc laflmamak için; ifle al nmada kad n-erkek ayr mc l yap lmamas için; toplu görüflme masalar n n toplu sözleflme masalar na dönüflmesi için; çal flma yaflam n n esneklefltirilmemesi ve kurals zlaflt - r lmamas için; bask, sürgün ve siyasi kadrolaflma uygulamalar na derhal son verilmesi için; f rsat eflitli ine dayal kaliteli e itim için; BASIN AÇIKLAMALARI ça dafl, ba ms z, onurlu, daha insanc l, daha demokratik, daha kalk nm fl bir Türkiye için; daha adil, daha sosyal, daha paylafl mc bir dünya için; ranta, faize ve silahlanmaya odakl de il, toplumun ç - kar na yönelik bütçeler için; üreterek büyüyen ve paylaflarak geliflen bir ülkede insanca ve bar fl içinde yaflamak için; birlikte karar alma, birlikte üretme, birlikte yönetme ilkesini yaflama geçirmek için; bugüne dek söylediklerimizi bir kez daha hep birlikte söylemek için; 8 Ekim 2005 Cumartesi günü, Ankara'da, "TMMOB Mitingi" düzenliyor. S k nt l, sanc l ve sorunlu bir ülkede çal flmalar n belirledi i ilkeler do rultusunda sürdüren TMMOB; bilimi ve teknolojiyi toplumla buluflturan bir mesle in örgütü olarak, insan odakl bir mesle in örgütü olarak, üyelerinin çok önemli bir kesimi ücretli çal flanlardan oluflan bir meslek örgütü olarak, gelece imize birlikte sahip ç kman n bizlerin elinde oldu unu bilmektedir. Ekonomik büyümeden ve artan ulusal gelirden bir çal flan olarak hak etti imiz pay alman n bizlerin elinde oldu unu bilmektedir. Hakl istemlerimizi ülke gündemine tafl man n ve çözüm aray fllar n h zland rman n bizlerin elinde oldu unu bilmektedir. Evet, teslimiyetin ve suskunlu un egemen k l nmaya çal fl ld günümüzde, "umutsuzlu u umuda dönüfltürmek" üzere ülkenin dört bir yan ndan 8 Ekim 2005 Cumartesi günü Ankara'ya gelmek ve sesimizi en gür flekilde duyurmak bizlerin elindedir. Bizler; ça dafl, ba ms z, onurlu, kalk nm fl ve demokratik bir Türkiye'de insanca ve bar fl içinde yaflamak için, "Baflka bir yaflam mümkün. Baflka bir Türkiye mümkün. Baflka bir Dünya mümkün." demek için bir araya gelirken; unutma, "Sen Yoksan Bir Eksi iz". Mühendislik-mimarl k e itiminden, uygulamaya ve istihdama kadar yaflanan ve biriken sorunlar yuma karfl - s nda "birlikte karar alma, birlikte üretme, birlikte yönetme" ilkesine inananlar ve bu ilkeyi her düzeyde yaflama geçirenler biliyorlar ki"kurtulufl Yok Tek Bafl na, Ya Hep Beraber, Ya Hiç Birimiz." YAfiASIN TMMOB ÖRGÜTLÜLÜ Ü, YAfiASIN ÖRGÜTLÜ MÜCADELEM Z. TÜRK MÜHEND S VE M MAR ODALARI B RL YÖNET M KURULU ücretsiz hizmeti 15

3 BASIN AÇIKLAMALARI MO ANKARA fiube BÜLTEN EYLÜL 2005 ÖZGÜRLÜKTEN, EMEKTEN, DEMOKRAS DEN VE BARIfiTAN YANA B R TÜRK YE Ç N 8 EK M 2005'DE ANKARA'DA TMMOB M T NG NDE BULUfiALIM... Dünya küreselleflmenin y k c etkisi ile flekilleniyor. Sermayenin s n rs z hareketlili ini ifade eden küreselleflme ça nda, sermaye fiili ve ideolojik olarak yaflam n bütün gözeneklerinde tahakküm kuruyor. Küreselleflme ile dünya kaos ortam na sürükleniyor; ülkeler, bölgeler, flehirler, mahalleler aras ndaki eflitsizlikler gün geçtikçe art - yor, yoksulluk, açl k ve iflsizlik yayg nlafl yor, fliddet günlük yaflam n her noktas nda boy gösteriyor, ABD Ortado- u'yu kan gölüne çevirdi, iflgal derinleflerek devam ediyor. Uygulanan neo-liberal politikalar dünyay bir karabasana sürüklüyor. deolojilerin sonu, kapitalizmin sonsuzlu unun ilan edildi i dönemde, egemenlerin tüm dünyaya sundu u refah, demokrasi ve özgürlük vaadini yoksulluk, savafl, iflsizlik ve açl k yalanl yor. Türkiye'nin küreselleflme sürecine eklemlenmesi 'Türkiye ça atl yor' reklamlar ile bafllam flt. Gerçek olan ise Türkiye'nin ça atlad de il, dünyay sermayenin ihtiyaçlar na uygun olarak yeniden düzenleyen 'küreselleflme ça- na' eklemlenmesiydi. Sermayenin dünyay içsellefltirdi i, s n rlar, kurallar kendi lehine ortadan kald rd, bütün alanlara etkin ve do rudan müdahale etti i bir dönem Türkiye'de de yaflanmaya bafllad. Türkiye aç s ndan son dönem yap lan yasal düzenlemeler bu durumun son hamlesi olarak gerçeklefliyor. Bir yandan kamu hizmetleri paral hale getirilirken, di er yandan da kamu kurumlar n n mülkiyeti sermayeye devrediliyor. Yaflanan durum medyada tart fl ld gibi verimlilik, iflletmecilik tart flmalar n ötesinde 'sermaye lehine bir dönüflümü ifade ediyor'. Özellefltirmenin ve ticarilefltirmenin yarataca toplumsal etki ise k sa vadede oluflacak iflsizlik üzerinden tart fl larak, geçici kimi çözümlerle geçifltirilmeye çal fl l yor. Oysa yaflanan durumun toplumsal sonuçlar daha derin olacak, uzun y llard r uygulanan neo-liberal politikalarla yoksullaflan halk bu uygulamalarla e itim, sa l k gibi en temel insani haklardan bile yararlanamayacak duruma gelecek, yoksulluk derinleflecek, toplumsal d fllanma yayg nlaflacak. Üretimin yerini finans hareketlerinin ald, sosyal devletin ortadan kald r ld, devlet-yurttafl iliflkisinin ser- maye-müflteri iliflkisi olarak yeniden tan mland, tüm hizmetlerin paral hale getirildi i günümüzde, yaflam gün geçtikçe güvencesizlefliyor. Türkiye'nin politik yönelimlerinden, çal flanlar n ücretlerine kadar her fley IMF, Dünya Bankas ve AB ile kurulan iliflkiler çerçevesinde belirleniyor. Finans kapitalin ihtiyaçlar n karfl lamaya yönelik haz rlanan bütçe, rant, faiz ve d fl borç ödemeye endeksleniyor. Ekonomik istikrar, büyüme, enflasyonun tek haneli rakamlara inmesi gibi sürekli gündemde olan geliflmeler halk n yaflam na yans m - yor. AKP, 'ekonomi büyüyor ama kimse bizden ifl istemesin' diyor. IMF yetkilileri ise Türkiye'nin geliflimin önündeki engel olarak 'asgari ücretin yüksek olmas n ' gösteriyor. Hükümet kamu çal flanlar ile yapt toplu görüflmelerde sefalet ücretinde srar ediyor, IMF'ye verilen sözlerin d fl - na ç k lamayaca ifade ediliyor. AB kendi içinde tar m desteklerken, Türkiye'den tar ma deste i çekmesini, tar m alanlar n n k s tlanmas n istiyor y l özellefltirmeler y l olacak diyen AKP iktidar, Türkiye'nin en önemli kamusal varl klar n 'paray veren düdü ü çalar' aymazl - ile sat yor. Bütün bu politikalar Türkiye'de yaflanan dönüflümün yönünü gösteriyor. Ekonomik göstergelerdeki iyileflmelerin temelinde üretim, yat r m, istihdam, teknolojik geliflmeler gibi nedenler yatm yor. Geliflmeler ücretler üzerindeki bask ya, istihdamdaki daralmaya yani sermayenin emek üzerindeki daha etkin sömürüsüne dayan yor. Bu durumdan mühendisler, mimarlar ve flehir planc - lar da olumsuz etkileniyor. Mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar üretime, yat r ma dayal bir ekonomik modelin, yani geliflmenin önemli yap tafllar d r. Bilim ve teknolojiyi toplumsal yarar n hizmetine sunan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar toplumsal yarar göz ard eden, sermayenin güvenilirli i, kar için düzenlenmifl rant ekonomisi içinde eriyor. Rant ekonomisinin yaratt plans zl k ve karmafla içinde mühendislerin, mimarlar n ve flehir planc lar n n yaflam koflullar n n yan nda, mesleki kimlikleri de erozyona u ruyor. Sermayenin ç karlar için yürütülmeye çal fl lan bu de- iflim projesine karfl emek ve demokrasi güçlerine, emek- 16 pratik mesleki bilgiler burada

4 MO ANKARA fiube BÜLTEN EYLÜL 2005 ten yana bir seçene i hayata geçirmek için mücadele etmek düflüyor. Yoksullu a, sefalet ücretlerine, özellefltirmelere karfl mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar olarak bizler; Özellefltirmelerin durdurulmas n, Telekom'un, Tüprafl' n ve di er özellefltirilen kurumlar n sat fl n n iptalini istiyoruz Kamu hizmetlerinin paral hala getirilmesine karfl, e itim, sa l k gibi en temel insan hakk olan hizmetlerin herkes için ulafl labilir, nitelikli ve paras z olmas n istiyoruz. Ranta, faize, borç ödemelerine odaklanan de il, halk n ihtiyaçlar n gözeten bütçe istiyoruz. Sözleflmeli çal flma, performans uygulamas gibi çal flma hayat n piyasa mant ile düzenleyen, esnek çal flma yöntemleri ile güvencesiz çal flmay yayg nlaflt - ran uygulamalara karfl ifl güvencesinin sa lanmas n istiyoruz. Asgari ücretin yoksulluk s n r n n üstüne çekilmesini, çal flmayanlar güvence alt na alacak sosyal uygulamalar n hayata geçirilmesini istiyoruz. Kamu çal flanlar n n sözleflmeli personel uygulamas ile güvencesizlefltirilmesine, sefalet ücretine mahkum edilmesine, örgütlenme hakk n n önündeki engellere karfl, insanca yaflanacak bir ücret, ifl güvencesi ve örgütlenme hakk n n önündeki engellerin kald r lmas n istiyoruz. Toplumsal eflitsizli in her düzeyde yayg nlaflm fl olmas na karfl, adalet ve eflitlik istiyoruz. Finans kapitalin hareketlili ine b rak lm fl ekonomik geliflme yerine, üretime ve yat r ma dayal ekonomik modelin hayata geçirilmesini istiyoruz. Yoksullu un, iflsizli in ve eflitsizli in tetikledi i toplumsal fliddetin önlenmesi, toplumsal d fllanman n ortadan kald r lmas için sosyal politikalar n gelifltirilmesini istiyoruz. Kültürel kimliklerin bask alt nda tutularak yok say lmas na, her düzeyde milliyetçili in k flk rt lmas na, fliddetin çözüm yolu olarak sunulmas na karfl, sorunun demokrasi ve kardefllik temelinde çözümünden BASIN AÇIKLAMALARI yana taraf oldu umuzu ifade ediyor, bar fl istiyoruz. Türkiye'nin IMF ve di er uluslararas kurumlar eliyle yönetilmesine karfl, halk n her düzeyde yönetimine kat lmas n, ülke yönetiminde halk n söz, yetki ve karar sahibi olmas n savunuyor, demokrasi istiyoruz. Bilimi ve teknolojiyi toplumla buluflturan bir mesle in uygulay c lar n n örgütü olarak TMMOB, üretimden ve sanayileflmeden h zla uzaklaflt r lan ülkemizin, yeniden üretim, yat r m, istihdam ve hakça bölüflüm temelinde politikalara döndürülmesini talep ediyor. Üyelerinin sorunlar n toplumsal sorunlardan ay rt etmeyen, emekten ve demokrasiden yana tavr n ifade eden ve güçlendiren, toplumsal sorumlulu u gere i toplumsal muhalefetin içinde yer alan TMMOB, bugün de dünyada ve ülkemizde yaflananlara seyirci kalmayarak, savafla karfl bar fl, eflitsizli e karfl adaleti, fliddete karfl kardeflli i, sömürüye karfl eme i savunmaya, baflka bir Türkiye ve baflka bir dünya mücadelesinde onurlu ve dik yürüyüflünü sürdürmeye devam edecektir. 'Sermaye kendi imgesinden bir dünya yarat yor', emek ve demokrasi güçlerine düflen ise sermayenin yaratt iflsizli in, yoksullu un, savafl n, sömürünün dünyas na karfl, emekten, bar fltan, adaletten, özgürlükten ve demokrasiden yana baflka bir Türkiye'yi ve dünyay kurmakt r. Gelecek ona sahip ç kan ellerle flekillenecektir, 8 Ekim'de emekten, bar fltan ve demokrasiden yana olan herkesi gelece ine sahip ç kmaya ça r yoruz. Baflka bir dünya yaratma umudu ve inanc ; bizim ellerimizde baflka bir dünyan n kurucu iradesine dönüflecektir. Sermayenin yaflama tüm gücüyle sald rd, emperyalistlerin dünyay savaflla s nad bu dönemde bize düflen bir olmakt r, umudu diri tutmakt r ve kavgada birlikte olmakt r. Sen yoksan bir eksi iz. Baflka bir Türkiye, baflka bir Dünya için sen de kat l, ellerimizi birlefltirip eme in ve özgürlü ün Türkiye'sine uzanal m. Kurtulufl yok tek bafl na, Ya hep beraber, ya hiçbirimiz ücretsiz hizmeti 17

5 BASIN AÇIKLAMALARI MO ANKARA fiube BÜLTEN EYLÜL 2005 KAMUDA MÜHEND S, M MAR VE fieh R PLANCISI OLARAK ÇALIfiIYORUZ HAKLI STEMLER M Z N GERÇEKLEfiMES N ST YORUZ SES M Z VEGÜCÜMÜZÜ DUYURMAK Ç N 8 EK M'DE ANKARA'DA "TMMOB M T NG "NDE BULUfiUYORUZ Bizler; bilim yoluyla elde edilmifl tüm bilgilerden ak l ve deneyim yoluyla somut sentezlere vararak insana ve insanl a yararl oluflumlar yaratma gücü ve çabas içindeki kamuda çal flan mühendisler, mimarlar ve flehir planc - lar y z. Bizler; bilimi, ekonomiyi, zaman ve fiziksel kaynaklar en iyi flekilde de erlendirip, en ekonomik, en güvenli, çevresel ve sosyal olarak en kabul edilebilir çözümleri bulan ve ald klar kararlar uygulamaya çal flan kamuda çal - flan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar y z. Bizler; kamu yarar için, toplumun ç kar için, devletin temel ifllevlerini yerine getirmek için, kamusal altyap yat - r mlar n en do ru ve en ekonomik flekilde gerçeklefltirmek için, özveriyle üreterek katma de er yaratmak ve ulusal bütçeye katk da bulunmak için kamuda çal flan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar y z. Bizler; ülkemizin kalk nmas ve geliflmesinin planlanmas, projelendirilmesi, projelerin uygulanmas ile denetiminde çal flan, ekonomik yaflam n tüm noktalar nda etkili olarak yer alan ve kalk nman n ve geliflmenin vazgeçilmez unsurlar olan kamuda çal flan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar y z. Bizler; bilim ve teknoloji politikalar temelinde bilimi toplumla buluflturarak, bu ülkenin çevresel ve do al kaynaklar n n korunmas na ve gelifltirilmesine, sanayileflmesine, tar m n n geliflmesine, enerji, ulaflt rma ve iletiflim altyap s n n tamamlanmas na, sa l kl kentleflmenin gerçeklefltirilmesine, bölgesel eflitsizliklerin azalt lmas na çal flan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar y z. Bizlerin yapt klar ve yapmak istedikleri ortada. Gelinen nokta ise flu: Bizler; sesi yeterince duyulmayan, duyulsa bile flimdilerde yeterince önemsenmeyen kamuda çal flan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar y z. Bizler; yarat lan potansiyel iflsizlik bask s alt nda, "ifl mi - yoksulluk ücreti mi?" k s r döngüsüne s k flt r lmaya çal fl lan kamuda çal flan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar y z. Bizler; açl k s n r ile yoksulluk s n r rakamlar aras nda s k flan ücretlerimizle kamuda çal flmak zorunda olan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar y z. Bizler; y llard r özel hizmet tazminat n yeterince alamayan, arazi tazminatlar kesilen, zorunlu tasarruf kesintilerine di er çal flanlarda oldu u gibi el konulan, kira, aile, çocuk, ulafl m, yiyecek ve giyecek gibi sosyal haklar sembolik düzeylerde ödenen kamuda çal flan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar y z. Bizler; eflit ifle eflit ücret istemimizi seslendirirken, yarat lan ücret dengesizli ine isyan eden ve srarla çözüm isteyen mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar y z. Bizler; IMF'nin istemleri do rultusunda, üç y ll k bütçe hedefine uygun ödenek tavanlar uyar nca, ücretler üzerinde üç y ll k bir bask oluflturulmas na karfl ç kan kamuda çal flan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar y z. Bizler; ifl yerlerimiz kapat larak kamuda yaflanan tasfiye hareketine maruz b rak lan, uzmanl k alanlar m z d fl nda çal flt r larak mesle imize yabanc laflt r lan, havuzda "istihdam fazlas personel" olarak tutulan, ya üretim d fl nda b rak lan ya da emeklili e zorlanan kamuda çal flan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar y z. Bizler; çal flma yaflam n n her aflamas nda söz, karar ve yetki sahibi olmak istedi imizi belirtmemize karfl n, iki dudak aras nda gerçekleflen ifllemlerle ma dur edilen kamuda çal flan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar y z. Bizler; toplu görüflme gibi bilinçli ve ça d fl uygulamalara karfl ç karak, toplu sözleflmeli-grevli sendikal haklar m z isterken, ya biber gaz yla zehirlenen ya da tacize ve sürgüne u rayan kamuda çal flan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar y z. Bizler; kamu yönetiminde etkinlik ve verimlili in sa lanmas için yeterlik ve liyakat ilkelerinin yaflama geçirilmesini savunurken, efl-dost-akraba-partili ifl bilmez yöneticilerin atanmas na ve üzerimizde kurmaya çal flt klar bask lar püskürtmeye çal flan kamuda çal flan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar y z. Bizler; siyasal kadrolaflma uygulamalar çerçevesinde 18 web sitemiz hizmetinizde

6 MO ANKARA fiube BÜLTEN EYLÜL 2005 görev unvanlar de ifltirilen, keyfi tayin ve sürgün uygulamas yla karfl karfl ya kalan kamuda çal flan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar y z. Bizler; bizlere yap lan onca yat r ma karfl n iflsiz kalan, aç lan s navlarda yetersiz kadrolar n peflinde koflan, ifle girince bile mesleklerini yapmas na izin verilmeyen, d fllanan ve uzmanl klar ifle yaramayan kamuda çal flan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar y z. Bizler; sözleflmeli personel ya da kapsam d fl personel kapsam nda ifle al nsak bile, esnek çal flma koflullar n n srarla dayat ld sürece hakl olarak karfl ç kan kamuda çal flan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar y z. Bizler; yabanc ülkelerden gelen meslektafllar m z n gereksiz ve haks z yere bizlerin yerine ikame edilmesine karfl ç kan kamuda çal flan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar y z. Bizler; küreselleflme politikalar na eklemlenme sürecinde devletin ve ekonominin yeniden yap land r lmas, sanayisizlefltirme, özellefltirme ve toplumsal hizmetlerin ticarilefltirilerek uluslararas sermaye çevrelerine aç lmas politikalar na karfl ç kan kamuda çal flan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar y z. Bizler; üretim, yat r m ve planlamaya dayal büyümekalk nma politikalar ile sosyal devlet gereklerinin uygulanmas durumunda, ülkemizin mühendisine, mimar na, flehir planc s na, doktoruna, ö retmenine, iflçisine, memuruna, emeklisine; haklar olan ücreti verebilecek güçte oldu una inanan kamuda çal flan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar y z. Bizler; yukar da say lan sorunlar m z n ve sorunlar n çözülmesini isteyen ve bekleyen, bu konuda üzerimize düflen her türlü görevi yerine getirece ini belirten kamuda çal flan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar y z. Sesimiz y llard r duyulmad, belki de biz duyuramad k. fiimdi, sesimizi duyurmak ve sorunlar m z n çözümünü h zland rmak için önümüzde önemli bir f rsat var: "TMMOB Mitingi" Bizler; kamuda çal flan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar olarak; insanca yaflam koflullar n n oluflturulmas için, zorunlu bir görev olan kamudaki yaflam alanlar m z n yok edilmemesi için, büyüdü ü söylenen ekonomik pastadan ve artan ulusal gelirden bir çal flan olarak y llard r verilmeyen hak etti imiz pay almak için, izler aras nda rekabet ortam yaratarak etkin çal flmam z önleyen ücret dengesizli inin giderilmesi için, ifl güvencesiz ve sözleflmeli veya kapsam d fl personel BASIN AÇIKLAMALARI statüsünde çal flt r lmam zdan vazgeçilmesi ve bu kapsamda çal flanlar m z n kadroya al nmas için, çal flma yaflam nda cinsiyet ayr mc l n n önlenmesi için, 4688 say l Yasan n çizdi i çerçeveyi evrensel ilkeleri gözeterek aflmak ve demokratik tepkiyi örgütleyerek ekonomik ve özlük haklar m z ile çal flma yaflam m za iliflkin olumsuz koflullar de ifltirmek için, sendikal ödentilerimizi özveriyle öderken, 2006 y l için % 5'lik yetersiz ve kabul etmedi imiz ücret zamm na karfl l k, anlaml flekilde sendikal ödentilerin devletçe ödenmesine karfl ç kmak için, oy alarak iktidara geldikleri halka ve kamu emekçisine kaynak yok diyen hükümetlerin yüksek faizlerle borçlanarak sermayenin ve rantiyenin varl na varl k katmas na karfl ç kmak için, bizlerin ve çocuklar m z n gelece i için e itim, sa l k ve sosyal güvenlik hizmetleri gibi kamu hizmetlerinin özellefltirilerek paral hale getirilmesine karfl ç kmak için, toplumun gelece ini ipotek alt na alan bütün özellefltirmelerin durdurulmas ve özellefltirilen iflyerlerindeki emekçilerin ma duriyetine son verilmesi için, ülkemizin kaynaklar n ve mühendislik, mimarl k ve flehir planc l gibi kamusal ve toplumsal hizmetleri ticarilefltirerek küresel sermayeye birer kar alan olarak açan bütün uluslararas anlaflmalar n iptali için, ifl güvencemizi elimizden almak isteyen ve çal flma koflullar m z belirsiz hale getiren, küresel istemlere odakl Kamu Personel Rejimi Yasas çal flmalar na son verilmesi için, emekli üyelerimizin insanca yaflamas amac yla emeklilik yafl n n yükseltilmesi, emeklilik ayl klar n n düflürülmesi, primlerin süre ve miktar n n art r lma giriflimlerinden vazgeçilmesi için, üretimden ve sanayileflmeden h zla uzaklaflan ülkemizde, bilim ve teknoloji politikalar temelinde ulusal kalk nma stratejilerinin uygulanmas, yeniden üretim, yat r m, istihdam ve sosyal devlet ilkelerinin yaflama geçirilerek hakça bölüflüm politikalar n n sisteme egemen olmas için, ülkemizin ba ml l k girdab nda güçsüz k l nmas na, üretimsizli e ve yat r ms zl a, iflsizli e, yoksullu a ve açl a karfl ç kmak için, bölgesel bir güç olan ve stratejik konumu itibar yla dünya siyasetinin temelinde yer alan ülkemizin onurlu bir yurttafl olarak kimliksizlefltirilmeyi ve yabanc laflt - r lmay reddetmek için, inflaat firmalar bilgilerine kolay ulafl n 19

7 BASIN AÇIKLAMALARI MO ANKARA fiube BÜLTEN EYLÜL Ekim 2005'de, Ankara'da, TMMOB Mitingi'nde bulufluyoruz. Teslimiyete ve suskunlu a karfl hakl bir ç k fl birlikte gerçeklefltirece imiz ve alanlar birlikte özgürlefltirece imiz TMMOB Mitingi'nde istemlerimizi bir kez daha hep birlikte söylemek bizlerin elinde. Çözümü kolaylaflt rmak bizlerin elinde. Çözüm asl nda bizlerin elinde. Bizler; hak- l mücadelemizin baflar ya ulaflaca na inan yoruz. nanc - m z gerçe e dönüfltürmek için, bütün kamu emekçisi mühendis mimar ve flehir planc lar n haklar n savunmaya ça r yoruz. Unutma; Sen Yoksan Bir Eksi iz. Sen yoksan; gelece imiz de yok, çocuklar m z n gelece i de yok, ülkemizin gelece i de yok. ÖZELLEfiT RMELERE KARfiI "BAfiKA B R TÜRK YE" MÜMKÜN D YEN MÜHEND SLER, M MARLAR VE fieh R PLANCILARI 8 EK M'DE ANKARA'DA BULUfiUYOR... Siyasal iktidar kamunun, yani toplumun ortak mal n IMF'nin buyruklar ile sat yor. Özellefltirmeleri bir "prensip" sayan hükümet, "kâr na-zarar na bakmayaca z, paray verene sataca z" aymazl ile kamunun birikimleri ile oluflturulmufl iflletmeleri sermayeye devrediyor. Kamusal olan ne varsa ortadan kald r p, yerine piyasan n de erlerini, sermayenin ç karlar n yerlefltiriyor. Ülkenin en önemli kurumlar n ; TELEKOM'u, TÜPRAfi' "büyük ifller baflar l - yor" edas yla sat yor. Özellefltirmelerden gelecek paralarla Türkiye'nin ihya olaca n savunuyor. Oysa yirmi y ldan bugüne, özellefltirme serüveni sonuncunda ortaya ç kan rakamlar gerçe i gösteriyor. Türkiye'de bugüne kadar gerçekleflen özellefltirmeler sonucunda elde edilen gelir yaklafl k 14 milyar dolar; yap lan harcama ise yine bu rakam buluyor. Özellefltirme geliri ile gideri aras nda yar m milyar dolar fark bulunuyor. Özellefltirme gelirleri ile borç stokunun eritilece i savunuluyor, oysa son y lda Türkiye'nin borç stoklar nda büyük bir art fl görülüyor. Özellefltirmeler, toplum aç s ndan iflsizlik, yoksulluk ve toplum müdahalesinden uzak bir ekonomik sistem anlam na geliyor. Siyasal iktidar n özellefltirme performans, kontrole gelen IMF yetkilileri taraf ndan baflar l bulunuyor, Özellefltirme daresi Baflkan tebrik ediliyor. IMF yetkilileri, "özellefltirmelerdeki geliflmeler çok iyi" diyor. Sermaye, özellefltirmeleri kendi içinde kutlaya dursun, özellefltirmeye karfl olanlar da bu kutlamay onlara zehir edece ini her yerde gösteriyor; SEKA'da, Seydiflehir'de iflçilerin fabrikalardan ç kmayarak yapt klar direnifl, TELEKOM'un sat lmas na karfl oluflturulan güç birlikteli i, TÜPRAfi' n sat fl na karfl iflçilerin nöbeti, Erdemir'in sat lmas planlar na karfl halk n top yekun karfl ç k fl, bunun göstergesi olarak gelifliyor. Bizler, mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar, ülkenin yoksullu a mahkum edilmesine, iflsizli in bu denli artmas na, çal flanlar n sefalet ücretlerine mahkum edilmesine, toplumsal yarar n yerine her alanda sermayenin ç kar - n n yerlefltirilmesine karfl, insanca bir yaflam, demokratik ve bar fl içinde bir Türkiye için 8 Ekim'de Ankara'da olaca- z. Özellefltirmelere karfl fabrikalar iflgal edenler, yoksullu a karfl dayan flmay büyütenler, herkese ifl, insanca yaflanabilecek ücret talep edenler, tenceremiz bofl öfkemiz dolu diye yollara dökülenler, savafla karfl sokaklar bar fl flenli ine çevirenler, kâr de il do ay savunanlar, her türden ayr mc l a karfl ç kanlar, kad nlar vard r diyenler, üniversiteler de sokaklar da bizimdir diyenler, gelece ine sahip ç kan mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar "Özellefltirmelere, Yoksullu a, flsizli e Karfl " 8 Ekim'de TMMOB Mitinginde buluflaca z. Mühendisler, Mimarlar ve fiehir Planc lar, Yaflam n "Piyasan n Kirli Ellerine B rak lmas na Karfl ", Eflitlik, Adalet,Özgürlük Talebiyle Yaflama ve Gelece e Sahip Ç k yorlar Küreselleflme olarak adland r lan dönemle birlikte dünyada yoksulluk ve iflsizlik yayg nlaflmaya, eflitsizlikler büyümeye bafllad. Günümüz toplumunda zenginler ve yoksullar aras nda keskin bir ayr flma yaflan yor. fiehirler, toplumsal yaflam bu ayr flmaya göre flekilleniyor, yoksullar 20 web sitemiz hizmetinizde

8 MO ANKARA fiube BÜLTEN EYLÜL 2005 kenar mahallelerde flehir hayat n n d fl na itilirken, zenginler kendi yaflam alanlar n kurarak toplumun di er kesimleriyle temasa geçmeden yafl yor. Özellefltirme, kamu hizmetlerinin paral hale getirilmesi, sosyal güvenli in yok edilmesi, yaflam n kâr-zarar hesab üzerinden tan mlanmas, devlet-yurttafl iliflkisinin flirket-müflteri iliflkisine dönüfltürülmesini içeren neo-liberal politikalarla toplumsal eflitsizlik daha da büyüyor. Türkiye'de 80 sonras nda uygulanmaya bafllayan özellefltirme, kurals zlaflt rma politikalar ; son dönemde özellefltirme ve kamu hizmetlerinin paral hale getirilmesi ile devam ediyor. Siyasal iktidar, hiçbir meflruluk aray fl na dahi girmeden, tüm kamu kurumlar n haraç-mezat sat - yor. Siyasal iktidar, 80 sonras nda Türkiye'nin girdi i yönelimi di er ideolojik bir tav r olarak savunuyor ve özellefltirmelerin temelde "devletin kamu alan ndaki etkinli inin ortadan kald r lmas için yap ld n " ifade ediyor. Bu yönelim, Özellefltirme daresi taraf ndan haz rlanan "Türkiye'de Özellefltirme" bafll kl raporda flöyle ifade ediliyor: "Özellefltirme ile devletin ekonomideki s nai ve ticari aktivitesinin en aza indirilmesi hedeflenirken, rekabete dayal piyasa ekonomisinin oluflturulmas, devlet bütçesi üzerindeki K T finansman yükünün azalt lmas, sermaye piyasas n n gelifltirilmesi ve alt tasarruflar n ekonomiye kazand - r lmas, bu yolla elde edilecek kaynaklar n altyap yat r mlar na kanalize edilmesi mümkün olacakt r". Siyasal iktidar taraf ndan da aç kça ifade edilen bu durum, basit anlamda bir mülkiyet devrinin ötesinde "toplumsal sistemde yaflanan köklü bir dönüflümün iflaretidir". Bu dönüflümün merkezinde sermayenin etkinli i bulunuyor. Sermaye-toplum iliflkisinde toplumun güvenli ini sa layan kamunun ortadan kald r lmas ; toplumu sermaye karfl s nda korumas z, güvencesiz b rak yor. Toplumsal kaynaklar n toplumun ihtiyaçlar n n giderilmesi için kullan lmas n öngören kamusal ekonomi yerine; sermayenin ihtiyaçlar na uygun olarak yap lanan piyasa ekonomisi yerlefltiriliyor. Ekonominin toplumla ba kopar larak, kâr-zarar, verimlilik üzerine kurulu bir ekonomik sistem tan mlan yor. Bu mant kla kamu hizmetleri de kamusal yarar çerçevesinde de il, piyasa mant ile tan mlanarak paral hale getiriliyor. "Herkes ald hizmetin karfl l n öder" mant - na göre düzenlenen sistemle, paras olmayanlar n e itim, sa l k, haberleflme, ulafl m gibi temel hizmetlere eriflmesi engelleniyor. Küreselleflme ile dünya top yekun bir özellefltirme harekat içerisinde flekilleniyor, yaflam n her alan en ince ayr nt s na kadar piyasa mant ile düzenleniyor, kamusal BASIN AÇIKLAMALARI olan ne varsa tahrip ediliyor, sermayeye devrediliyor. Yoksulluk, iflsizlik, açl k ve güvencesizlik yayg nlaflarak dünya tam bir karabasana sürükleniyor. Gelecek umudu kalmayan, toplumsal hayattan d fllanan kitleler kendilerini fliddet ile ifade ediyor, fliddet toplumsal yaflam n her alan nda görünür oluyor. Sermayenin s n rs z hareketlili inin sa lanmas IMF, Dünya Bankas ve finans kapital zorban n buyruklar ile gerçeklefliyor, onlar n yetemedi i yerlerde Afganistan'da, Irak'ta oldu u gibi bombalar devreye giriyor, sermayenin ç karlar için binlerce insan n ölümü göze al - n yor. Mühendisler, Mimarlar ve fiehir Planc lar, Özellefltirmelerin Daha Çok Yoksulluk ve flsizlik Demek Oldu unu Biliyorlar. Özellefltirmeler kamu mülkiyetinin devri, kamusal ekonomi anlay fl n n ortadan kald r lmas demektir. Özellefltirmeler ile kamusal yarar n yerine, sermayenin ç karlar koyulmaktad r. Özellefltirmeler ile toplum daha çok yoksullaflacak, iflsizlik artacakt r. Özellefltirmeler ile ifl güvenli i yerine esnek çal flma yöntemleri etkin k l nacak, emek sömürüsü daha çok artacakt r. Özellefltirmeler ile kamusal niteli i ortadan kalkan flirketler, çal flanlar n, çevre halk n n, do an n gözedilmesi yerine, yaln zca daha çok kâr hedefleyecek, bu da çal flanlar, bölgede yaflayanlar ve do a aç s ndan y - k m anlam na gelecektir. Özellefltirmeler ile yurttafl müflteri olarak tan mlanarak, hizmet ald flirkete müdahale hakk ortadan kald r lacakt r. Toplum müdahalesi d fl nda b rak lan ekonomi ile anti-demokratik, toplumsal ç karlardan uzak bir ekonomik sistem yarat lacakt r. Sosyal güvenlik sisteminin özellefltirilmesi ile e itim, sa l k gibi en temel insan haklar ndan yoksullar yararlanamayacak, güvencesiz ve korumas z kalacakt r. Mühendisler, Mimarlar ve fiehir Planc lar Özellefltirmeye Karfl Kamusal Üretim ve Kamusal Denetimi Savunuyorlar. Özellefltirme tart flmalar son dönemde yerli-yabanc sermaye karfl tl na s k flt r lm fl durumda, bizler özellefltirmeye bu karfl tl n ötesinde mülkiyet sorunu olarak bak yor kamusal mülkiyeti savunuyoruz. Biz gerçekleflen özellefltirmelerin yöntem ve zamanlamas na de il, özellefltirmenin bizatihi kendisine karfl oldu umuzu ifade ediyoruz. Kamusal mülkiyetin toplum yarar n göz ederek çal flmas n, çal flanlar n her düzeyden denetimini, söz, yetki ve mesleki resimler inflaat galerisinde 21

9 BASIN AÇIKLAMALARI MO ANKARA fiube BÜLTEN EYLÜL 2005 karar sahibi olmas n savunuyoruz. Kamusal üretimin gerçekleflmifl olmas kamu yarar na, demokratik bir üretim sürecinin ifllemesi için yeterli de ildir. Kamusal üretim çal flanlar n etkin kat l m ve denetimi ile düzenlenmeli, bölge halk n n, hizmetten yararlananlar n planlama sürecine kat l m sa lanmal d r. Kamusal mülkiyetin ifllerlik kazanmas demokratikleflme ile mümkündür. Özellefltirmelere karfl bizler bu perspektifle öncelikle kamusal mülkiyetin korunmas n ve kamusal alan n demokratiklefltirilmesini savunuyoruz. Mühendisler, Mimarlar ve fiehir Planc lar, "Özellefltirmelere Karfl Durmak Baflka Bir Dünya stemektir" Diyerek 8 Ekim'de Ankara'da Alanlarda Olacaklar. Özellefltirmeler basitçe bir mülkiyet devri de ildir, özellefltirmeler yoksullu un, iflsizli in, savafllar n hüküm sürdü ü bugünkü dünya düzeninin derinleflmesinden ve devam ndan yana bir hamledir. Bu nedenle özellefltirmelere karfl durmak da temelde bu dünyaya karfl olmak ve baflka bir dünya ve Türkiye istemektir. Baflka bir dünya, özellefltirmelere, yoksullu a, iflsizli e, ifl güvencesinin ortadan kald r lmas na, esnek çal flma yöntemlerine, kad n eme inin sömürüsüne, paral e itime ve sa l a karfl olan tüm emek kesimlerinin ortak ve birlikte mücadelesi ile kurulacakt r. Mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar, uygulanan neo-liberal politikalar n yaflamlar nda yaratt tahribata, yoksullaflmaya, açl k s n r nda yaflamaya mahkum b rak lmaya karfl ; insanca bir yaflam, demokratik ve bar fl içinde bir Türkiye için 8 Ekim'de Ankara'da "TMMOB Mitingi"nde olacaklar. Ö RENC LER 26 KASIM'DAN ÖNCE, 8 EK M'DE DE TMMOB M T NG NDE B Z MLE OLACAKLAR 26 Kas m'da Ankara'da TMMOB Ö renci Üye Kurultay nda"sorunlar n ve Geleceklerini" tart flacak olan ö rencilerimiz, yaflama ve kendilerine dair sorunlar n flimdiden dile getirmek üzere 8 Ekim'de Ankara'da TMMOB mitinginde buluflacaklar. TMMOB'ye ba l odalar n ö renci üyeleri, ülkede ve dünyada var olan güncel ve toplumsal sorunlar n kendi sorunlar ndan ayr düflünülemeyece ine inan rlar. Onlar bilirler ki; neo-liberal küreselleflme ideolojisinin toplumsal ve kamusal alanlar yeniden tan mlayarak bu alanlar bireysel yarar ve piyasa süreçlerine ba l k lmas, toplumsal iliflkilerin tümüne ba l olarak e itim alan n da etkilemektedir. Küresel kapitalist dünyaya entegrasyon çal flmalar n n h zla yürütüldü ü günümüzde, ülkemize biçilen roller irdelendi inde görülmektedir ki; e itim ve ö retim hizmetlerinin piyasaya aç lmas ve bu alan n IMF ve DB n n koydu u flartlar do rultusunda sermayenin hizmetine sunulmas yla e itim metalaflt r lmaktad r. Ayn flekilde e itim alan nda dayat lanlar, flirketleflen üniversite anlay fl n n geliflmesine neden olmaktad r. Üniversite yap s ndaki de iflim, "flirket" ve "müflteri odakl " bir tarza yönelmekte ve "müfredat" buna uygun biçimde yeniden yap land r lmaktad r. Bu geliflmelerin bir ürünü olarak, baz ö retim elemanlar üniversite-sanayi iflbirli i ad alt nda piyasaya ifl yapmakta ve kendilerini mensubu olduklar kurum ve ö rencilerinden çok sermaye gruplar na karfl sorumlu hissetmekte, bunun sonucunda ö renciler kendi hallerine terk edilmektedirler. Kaliteli ö retim eleman say s n n azl, e itimin kalitesini düflürmekte ve ekonomik koflullar ö retim elemanlar n n ek ifllerle u raflmas na neden olmaktad r. Ayn flekilde, özellefltirmeler e itim alan n da sarmakta ve e itim hizmetlerinin bütünlüklü yap s parçalanarak yurt, yemekhane, temizlik gibi hizmetler tafleron firmalara ihale edilmektedir. Bütçe k s nt lar bahanesiyle devlet üniversitelerine kaynak aktar lmazken, özel üniversitelere bedelsiz arazi tahsisi ve para yard m gibi teflvikler sa lanmaktad r. Sonuçta üniversite e itimi bilimsel içeri inden yal t larak, düflünmeyen, sorgulamayan, araflt rmayan, edilgen bir insan tipi oluflturulmaktad r. Planlama d fl oluflturulan yüksek ö renim sistemi ile 22 etkinliklerin kitapç burada

10 MO ANKARA fiube BÜLTEN EYLÜL 2005 ö renciler mezuniyetlerinin ard ndan iflsizlikle karfl karfl - ya kalmakta, ifl bulabilenler ise kurals zlaflt r lm fl (esnek) çal flma koflullar nda düflük ücretlerle çal flmaktad rlar. Sorunlar n çözümü planlamac bir anlay flla, toplumsal gereksinimleri, üretimi, istihdam ve yaflam boyu e itimi, ülkenin bilim ve teknoloji yeterlili inin güçlendirilmesini temel alan ulusal e itim politikalar n n yaflama geçirilmesi ile olas d r. Bu düflüncelerde olan ö rencilerimiz yapt klar etkinliklerde flunlar söylüyorlar: Küreselleflme ve sermaye isteklerine göre üniversitelerin yap land r lmas uygulamalar ndan vazgeçilmelidir. Toplumsal eflitsizli in her çeflidini sürekli ve sistemli olarak üreten e itim yap s terk edilmelidir. Bask c ve cins ayr mc uygulamalarla dolu e itim programlar terk edilmelidir. E itim her kademede eflit ve paras z olmal d r. Üniversite e itimi bilimsel, özerk ve demokratik ortamlarda sürdürülmeli; polis ve jandarma üniversitelerden ç kar lmal d r. Belletme ve ezbercilik yerine ö renmek, verileri kabul etmek yerine araflt rma yetene ini gelifltirmek; teknik e itim yan nda sosyal ve kültürel e itimleri de tamamlamak; e itimde; sorgulayan, düflünen, dayan flma duygusuna sahip, bilimsel kriterleri önemseyen, ayd nlanm fl ö rencilerin yetiflmesini amaçlamak en temel amaç olmal d r. Uygun nitelik ve say da ö retim üyesi yetifltirilmelidir. Üniversitelerdeki ö retim üyelerinin e itim d fl nda ticari faaliyette bulunmas engellenmeli, e itim hizmetini üreten ö retim üyelerinin ekonomik, sosyal ve mesleki sorunlar çözülmelidir. Ö retim üyelerinin düflüncelerinden, sendikal eylemlerinden ve demokratik taleplerinden dolay karfl laflt klar her türlü ceza ve sürgün uygulamalar na son verilmelidir. YÖK'ü tüm kurumlar yla kald rmak, Üniversiteler Aras Kurul ve üniversiteleri, özerk ve demokratik bir anlay fl temelinde yeniden düzenlemek, üniversitenin bütün bileflenlerinin yönetim ve karar sürecine kat lmalar n güvenceye al nmal d r. Üniversitenin üç temel bilefleni olan ö retim üyeleri, ö renciler ve üniversite çal flanlar n n üniversite yönetimine kat lmalar sa lanmal d r. Çok say da niteliksiz mühendis yetifltirmek ve yine çok say da donan ms z üniversite ve bölüm açmak yerine, ülke ihtiyaçlar n gözeten yeterli e itim kadrosu ve kütüphane, derslik, laboratuar, yurt vb. alt yap s ta- BASIN AÇIKLAMALARI mamlanm fl kurulufllar oluflturulmal ; flimdiye kadar aç lm fl bulunan üniversitelerin e itim düzeyi artt r lmal ve kalite eflitsizli i ortadan kald r lmal, eksik alt yap lar tamamlanmal d r. Mühendislik, mimarl k ve flehir planlama ile ilgili yüksek ö renimin planlanmas nda yeni fakülte ve bölümlerin aç lmas nda, e itim programlar n n oluflturulmas nda TMMOB'nin öneri ve onay al nmal d r. E itimde kalite standartlar oluflturulmal mühendislik bölümlerinin kalitesi bu kriterlere göre denetlenmelidir. Genel bütçeden e itime aktar lan pay yeterli seviyeye getirilmeli ve üniversite bütçelerinde bilimsel araflt rmalara ayr lan pay art r lmal d r. Harç, ikinci ö retim, yaz okulu gibi paral uygulamalar kald r lmal d r. Stajyer alan firmalar n üniversiteler taraf ndan denetlenmesi ve stajyerlere mesleki bilgilerin aktar lmas sa lanmal d r. Meslek Odalar n n denetimi ve üniversitelerin yürütücülü ünde ö rencilere staj imkanlar sa lanmal d r. Ö renci sa l k sigortas uygulamas na geçilmelidir. Ö rencilerimiz, insan hayat n n kâr oranlar ile de erlendirilmesini do ru bulmuyorlar. Üretim ve adaletli paylafl m istiyorlar. nsan odakl mühendislik, mimarl k, flehir planc l yapmak, bunun için üretmek istiyorlar.. Üniversiteler Üniversite Bileflenlerinindir! Eflit, Paras z, Demokratik, Bilimsel E itim stiyoruz! Yaflas n Özerk ve Demokratik Üniversite Mücadelemiz! Haydi Ö renciler 8 Ekim'de Ankara'ya! Sorunlar n za ve Gelece inize Sahip Ç kmaya! inflaat mühendisli i el kitab burada 23

11 BASIN AÇIKLAMALARI MO ANKARA fiube BÜLTEN EYLÜL 2005 fis Z MÜHEND SLER, M MARLAR, fieh R PLANCILARI ANKARA'YA YÜRÜYOR 8 EK M'DE TMMOB M T NG NDE BULUfiUYOR flsiz mühendisler, mimarlar, flehir planc lar olarak soruyoruz: "Biz niye iflsiziz" Bize sak n hiç kimse, bizim "tembel" oldu umuzu falan söylemesin. Biz barajlar, s navlar aflarak üniversiteye girdik. Paral e itim ortam nda bir ço umuz hem okuduk, hem bir iflte çal flt k. Her gün karfl m za ç kar lan yeni baraj ve engelleri aflt k. Yaflam m z n genç y llar n yetenek ve becerilerimizi ortaya koymaya olanak verecek, bilimin fl - nda insana katk vermemizi sa layacak, bize belki biraz olsun rahat bir yaflam sunacak bir mühendislik-mimarl k e itimi alma iste iyle yaflad k. Bir çok ihtiyac m z erteledik. Bize hiç kimse, flimdi ç k p da: "Asl nda size ihtiyaç yoktu, siz plans z e itim nedeniyle bu kadar çoksunuz" demesin. Bu ülkede, bu dünyada, bilimin yaflam n her alan na uygulanmas aç s ndan büyük bir boflluk var. Konutlar, fabrikalar, makinalar, yollar, tafl tlar, barajlar, sulama kanallar, tar mda düflük verimlilik düzeyi bize olan ihtiyac gösteriyor. htiyac n kan t ; depremlerde yitirdi imiz on binlerce insand r, her y l ifl kazalar nda ve meslek hastal klar nda yitirdi imiz binlerce iflçi ve emekçidir, savurganca harcanan enerji ve maden kaynaklar d r, tar m n çözülemeyen yap sal sorunlar d r, yok edilen ormanlard r, çevre kirlili idir, çarp k kentleflmedir, bilgi yo un teknolojilere her y l aktarmak zorunda kald m z büyük parasal kaynaklard r. Bize deniliyor ki: "Senin eme ine, bilgine ihtiyac m z yok. htiyac m z oldu u kadar n da bize ancak çok ucuza verirsen al r z. Aksi halde bak ne kadar çok iflsiz mühendis-mimar var." flte bugün karfl m zda olan gerçek, böyle bir iflsizlik! Bilinçli olarak yarat lan bir iflsizlik! Bugün ülkemizde e itimli iflsizlik oran resmi rakamlara göre % 20'ye yak nd r. Sanayisizlefltirilen bir ülkede yafl yoruz. Onlarca y l n eme iyle kurulmufl, halk m z n, iflçilerin ve mühendislerin büyük fedakarl klar yla oluflturulmufl büyük sanayi kurulufllar m z yok pahas na sermayeye peflkefl çekiliyor. Önemli k sm uluslararas tekelci sermayenin eline geçiyor. Tar msal ürünlerde d flar ya ba ml duruma geliyoruz. Maden yataklar m z belli kesimlerin eli- ne geçiyor. Topraklar m z yabanc lar n tapulu mal haline geliyor. Su kaynaklar m z n d flar dan yönetimi isteniyor. Biz bu gerçekleri görüyoruz ve iflsizli i "bu ülkede y llard r uygulanan vahfli kapitalizm nedeniyle" yaflad m z biliyoruz. Bizler, insan yaflam n de ersizlefltiren ekonomik, sosyal ve siyasal politikalar nedeniyle hak etmedi imiz bir iflsizli i yafl yoruz. Eme iyle geçinen insanlar n temel haklar n kullanmas n n engellendi i, örgütlenmenin ancak büyük bask lara gö üs gerildi inde baflar labildi i, insanlar n bireysel kurtulufl yollar aramaya zorland ve bireysel kurtulufl aray fl nda insanlar m z n ço unun büyük kay plara u rad bir yaflam paylafl yoruz. fiimdi bu yanl fllara HAYIR deme zaman d r. fiimdi yanl fl uygulamalara YETER deme zaman d r. fiimdi HAYD deme zaman d r. flsizli in do al oldu u, iflsizli in kader oldu u yalanlar na karfl ç kmak için, IMF'nin, çokuluslu tekellerin ve yerli tekelci sermayenin, emek düflman ekonomik, sosyal ve siyasal dayatmalar na karfl ç kmak için, Ülkemizin kaynaklar n n ya malanmas na, insan m z n yoksullaflt r lmas na karfl ç kmak için, nsanlar m z aras nda ekilmeye çal fl lan kin tohumlar - na karfl, mümkün olan baflka bir dünya için, Kamuda çal flan, kendi ad na çal flan, özel sektörde çal flan, emekli olan mühendis, mimar ve flehir planc lar ile birlikte hakl taleplerimizi ve gür sesimizi herkese duyurmak için, fiimdi Ankara'ya YÜRÜME zaman d r. fiimdi birleflme, örgütlenme ve birlikte yürüme zaman d r. flsiz mühendisler, mimarlar, flehir planc lar 8 Ekim'de, Ankara'da, TMMOB Mitingi'nde. 24 flube mali durumunu görebilirsiniz

12 MO ANKARA fiube BÜLTEN EYLÜL 2005 BASIN AÇIKLAMALARI EMEKL MÜHEND SLER, M MARLAR VE fieh R PLANCILARI 8 EK M'DE ANKARA'DA "TMMOB M T NG "NDE SORUNLARINI ANLATIYOR "Mühendisler, Mimarlar, fiehir Planc lar flaraba benzerler, eskidikçe k ymetlenirler" derler. "Mühendisi, bir baflka mühendis yetifltirir" derler. "Bir mühendisin, mimar n, flehir planc s n n k ymeti her yaflta bilgisi ile tecrübesinin toplam ile ölçülür" derler. "Mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar mekanla birlikte toplumu da yeniden infla ederler" derler. 1990'larda, "küreselleflmenin insan kaynaklar politikalar " gere i, "yafllanan" mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar iflten ç kar l r, t pk di er meslek alanlar nda oldu u gibi. Özellefltirilen ya da kapat lan kamu kurumlar nda "emekli ol" tercihiyle bafl bafla b rak l rlar. Özel sektörde "düflük ücret" ya da "iflten ç kar lma" seçeneklerinden birini seçmeye zorlan rlar. Kamuda ya da özel sektörde emekli olunur olunmas - na da, en üst düzey bir görevden emekli olmam fl iseniz; yaln zca emekli maafl yla asla insanca yaflanamaz. Bir de SSK'dan ya da BA KUR'dan emekli olmuflsan z ma duriyetiniz daha da artar. Y llar n birikimine karfl l k al nan ikramiye, "bafl n z sokacak bir ev" alman za bile yetmez. Mesleki onuru rencide edecek düzeydeki bu parayla mütevazi yeni bir araba da alamazs n z. "Ayr cal kl olma dönemi" kapand diyerek, "k yak emeklilik" peflinde koflanlar; siyasi tercihimiz "emeklilerden yana" diyerek, "mezarda emeklilik" için u raflanlar; "emeklilik reformu" ile daha çok çal flmaya karfl n daha geç ve daha az emeklili i çal flanlar n önüne koyanlar; iktidara geldiklerinde rantç lar bafl tac edenler; her vesile ile "kaynak sa lamak" üzere, iflçinin, memurun, köylünün, emeklinin cebine el atarlar. Dolayl vergileri art rarak gelir toplamada s rt n genifl halk kesimlerine dayarlarken, bütçeden pay da t m nda iflçileri, kamu çal flanlar, çiftçileri unuttuklar gibi emeklileri de unuturlar. Yeni istihdam alanlar yaratarak iflsizlik sorununu çözmeye de çal flmazlar. Siyasi iktidarlar rakam oyunlar yla açl k s n r n n alt nda emekli maafl alan olmad n söyler; ancak yaflan lan gerçekler bunun tam tersini gösterir. Y llard r uygulanan ekonomik politikalar nedeniyle, kamu taraf ndan verilmesi gereken en temel hizmetler bile paral hale getirilir ve onlara ulaflman z zorlaflt r l r. Toplumun dar ve sabit gelirli di er kesimleri gibi, emekliler olarak büyük s k nt lar içinde yaflam savafl verirken; iftar çad r yla, bedava kömür ve ders kitaplar yla, belli saatleri kapsayan ücretsiz toplu tafl m kartlar yla, bayram öncesi erken ödenen ikramiyelerle, sizleri "dilenci" konumuna itmeye ve "durumuna flükreden" bir teslimiyeti kabullenmeye zorlarlar. Onlar n beklentileri ile sizin beklentileriniz uyuflmaz. Onlar n piyasas "borsa"d r, sizin piyasan z "semt pazar "d r. Da n kl n z, istemeyi unutmufllu unuzu, güvensizli inizi, zaaflar n z ve zay fl n z f rsat bilenler; emeklilik hakk, ifl güvencesi ve sosyal güvenlik hakk baflta olmak üzere, ülkemizin birikimlerini tasfiye ederler, ülke kaynaklar n belli kesimlere da t rlar, açl, yoksullu u ve yolsuzlu u yeniden ve yeniden üretirler. D flar dan dayat lan yasal düzenlemeler ile kamu sa l k hizmetleri ve kamu emeklilik sistemi tasfiye edilerek bu alanda özel sa l k ile özel/bireysel emeklilik yaflama geçirilmeye çal fl l r. "Emeklilik sigortas yafll l kta uygun bir yaflam standard n n temel güvencesidir." gerçe i görmezden gelinir ve "kamu sosyal sigorta sisteminin tamamlay c s olarak bireysel emeklilik sistemi düzenlendi." derler. Bir emekli milletvekili ile en yüksek maafl alan emekli bir mühendis, mimar ve flehir planc s aras ndaki büyük fark n ak lla, vicdanla, hukukla ve eflitlik ilkesiyle ba daflmad unutularak, bizlerin durumunu "örnek" olarak karfl n za getirilir. Emeklilik yafl n kademeli olarak yükseltmeyi, 9000 gün prim ödeme zorunlulu unu getirmeye çal flan siyasi iktidarlar, özel sektörde çal flmakta olan mühendisler de dahil olmak üzere tüm çal flanlara "emeklili i hayal bile etmemelerini" söylerken, "hayal kurmakla yetinmek size göre de ilse, emeklilik ürünlerimiz tam size göre" diyen özel sigorta flirketleri, siz çal flanlara flimdiden "ikinci bahar ayl " ba lama peflinde koflarlar. "Ben, analitik düflünceyi, sorgulamay, arad m fleyi bir y n n içinden kolayca bulabilmeyi sa layan, sorunlara çözüm üreten mühendislik formasyonuna sahip biriyim" dersiniz, "Düne ait de ilim" dersiniz, "Al n terim daha kurumad " dersiniz. Verilen "ölüm yard m " ile mezar yeri yap malzemeleri el kitab burada 25

13 BASIN AÇIKLAMALARI MO ANKARA fiube BÜLTEN EYLÜL 2005 bir yana, mezar tafl alamayaca n z söylersiniz. Kendi gelece iniz bir yana, çocuklar n za yard m etmeyi unutarak onlara muhtaç duruma düflmemek için, sürünmemek için, maafl, hastane, ilaç ya da ucuz ekmek kuyruklar nda bir gün y l p kalan yafll bir beden olmamak için, "emekli mühendisim, ifl ar yorum" dersiniz. Saçlar n z a armaya bafllad ktan sonra, ihtirasl bir birey olarak de il, tümüyle zorunluluktan yeni bir ifl aramaya bafllars n z, buldu unuzda ise, "emekli oldu u halde baflka bir iflte çal fl yor" derler. "Ben gençli in ne demek oldu unu bilirim ama sen yafll l n ne oldu unu bilmezsin" ezgisini an msayarak; her kurufluna dikkat kesilen emekli maafl yla okuyup büyüyen çocuklar n z n, yarat lan istihdam pazar nda "emekliler bugünümüzü çal yor" demelerine üzülürsünüz. Bazen de, sistemin bilgisi dahilinde, onur k r c ve etik olmayan ifllerde düflük ücretlerle çal flmak zorunda kal r, gençlerin tepkisini hakl ç kar rs n z. Sorunlar n z yaln zca ekonomik de ildir. Y llar n z vererek çal flt n z ve de erler üreterek bugünlere gelmesine katk da bulundu unuz ülkemizde, insanca yaflam sa layacak sosyal haklardan da mahrum b rak l rs n z. Yafl n z gere i alman z gereken sa l k hizmetlerini yeterince alamazs n z. Devletin yönetti i bir Huzurevi bile siz lüks görülür. Emeklilik yaflam n zda neredeyse yok say l r, kendinizi ifade edece iniz, bilgi, birikim ve deneyimlerinizi sizden sonraki kuflaklara aktaraca n z alanlardan yoksun b - rak l rs n z. Emekli Mühendis, Mimar ve fiehir Planc s meslektafllar m z; E itimden istihdama, kamudan özel sektöre kadar yaflam alan m z ve mesleki onurumuz ayaklar alt na al nmak istenirken; sizlere yak flan ezik bir ruh hali"de il "onurlu ve dik durufl"tur diyen TMMOB, tarihe tan kl k etmek istemiyor. Sizlerin de dayat lan teslimiyeti kabul etmedi inizi biliyoruz. Sizlerin talepleri, TMMOB'nin talepleridir: Açl k s n r nda olan maafllar m z insanca yaflayabilecek bir düzeye ç kar ls n. Maafl al rken karfl laflt m z zorluklar giderilsin. Sosyal Sigortalar ve Genel Sa l k Sigortas Yasalar ile getirilmek istenen sa l kta özellefltirme uygulamas ndan vazgeçilsin. Sa l k sorunlar m z için gitti imiz sa l k kurulufllar nda karfl laflt m z zorluklar ortadan kald r ls n. Yarg tay karar yla kazand m z TÜFE alacaklar m z, geçmiflte maafllar m zdan kesilen Konut Edindirme Paras ile OYAK kesintileri hak sahiplerine hemen ödensin. Çal fl rken ald m z tazminatlar ve ek ödenekler emeklili e yans t ls n. Haydi 8 Ekim'de, Ankara'da, "TMMOB Mitingi"ne. 26 önerilerinizi iletin tavsiye@imoankara.org.tr

14 MO ANKARA fiube BÜLTEN EYLÜL 2005 BASIN AÇIKLAMALARI B L M NSANLARI DERSL KLERDEN SONRA fi MD DE 8 EK M'DE ANKARA'DA TMMOB M T NG NDE TALEPLER N SÖYLÜYOR Demokrasi gerçek anlam n ancak özgür yurttafllar n bilincinde bulur ve geliflir. Ça dafl anlamda e itimin amac, bilimsel düflünme yetisine sahip, sorgulay c, araflt r c, yarat c ve özgür düflünüp karar verebilme bilincine eriflmifl bireyler yetifltirmek ve bu taban üzerinde toplumsal geliflmeyi sa lamakt r. Totaliter yöntemlerle yönetilen toplumlarda ise e itim özgür yurttafllar yerine otoriteye ve onun temsil etti i ideolojiyi sorgulamadan kabul eden tek tip bir toplum oluflturmaya yönelir. Bu nedenle e itim, temel e itimden yüksek ö renime, ana okullar ndan meslek edinme ve gelifltirme e itimlerine kadar yaflam n her alan nda bir bütün olarak ele al nmal d r. E itim ve ö renim hakk dil, din ve rk fark gözetilmeksizin temel yurttafll k hakk d r. Bu temel hakk n kullan lmas için e itim alan, laik, bilimsel ve demokratik düflünceler fl nda, ülkenin ve halk n ç karlar do rultusunda yeniden düzenlenmelidir. Nas l bir e itim sistemi, nas l bir üniversite sorusuna yan t verebilmek için ülkemizin bulundu u sosyo-ekonomik koflullara bakmam z gerekiyor. Birleflmifl Milletler Kalk nma Program 'n n (UNDP) 7 Eylül'de yay mlad nsani Geliflme Raporu, Türkiye'nin insani geliflme alan nda karfl karfl ya oldu u sorunlar gözler önüne seriyor. Raporda, insan refah n n gelir, e itim ve sa l k alan n kapsayan UNDP nsani Geliflme Endeksinde Türkiye, bu y l 177 ülke aras nda 94'üncü s rada, Okula kaydolma oran, %68 (177 ülke aras nda 111. s rada). Yap lan araflt rmalara göre her dört ö renciden birinin 45 milyon lira ile yaflamak zorunda oldu u, a rlaflan iflsizlik olgusunun gençlerin gelecekle ilgili beklentilerini derinden etkiledi i koflullardan üniversitelerdeki e itim ve ö retim faaliyetinin de etkilenmesinin kaç n lmazd r. "Özerk üniversite" talebine bir cevap olarak sunulan "mali özerklik" tan m üniversitelerin özerkli i noktas nda gerçek niyetleri ortaya koymaktad r. Bu yolla devletin yüksek ö retim kurumlar n n bilim üretmek yerine kaynak bulmak için kendi kaynaklar n pazarlamas ifli ile görevlendirilmesinin getirece i sorunlar aflikar olup, bu mant k bugün de benzer flekilde uygulanmaktad r sonras nda "vak f üniversitesi" ad alt nda mantar gibi ço- alm fl özel üniversitelerin, bütçelerinin %45'ine varan bir bölümün devlet taraf ndan karfl lanmaktad r. E itimin bir hak oldu u ve bu haktan yararlanman n parasal güce ba lanmas, hakk n özünü zedeleyici sonuçlar da beraberinde getirmektedir. E itimin ve bu arada yüksek ö renimin özellefltirilmesi bilimi metalaflt r c, üniversiteleri birer ticarethaneye çevirici ve ö renciyi müflteri konumuna indirgeyici politikalar, üniversiteleri yaln zca belli varl kl kesimlerin çocuklar na aç k hale getirmekten ibaret kalmaz, böyle bir yap lanman n ayn zamanda, gerçek anlamda bir bilim üretme amac yla çeliflen sonuçlar do urmas da kaç n lmazd r. Türkiye gibi ülkelerde yüksek ö renimin özellefltirilmesinin kaç n lmaz sonucunun yabanc sermayenin egemenli ini kabullenmek oldu unu da bir gerçektir. Hükümetin üzerinde çal flt yeni YÖK yasas tasar s ile rektörler ve dekanlar baflta olmak üzere üniversitelerdeki tüm yönetim kadrolar n n tasfiye edilerek yo un bir kadrolaflmaya zemin haz rlanmaya çal fl lmaktad r. Ülkelerin geliflmelerinde bilim, teknoloji ve sanayileflme politikalar n n öneminin bilinmesine karfl n, mühendislik ve mimarl k uygulamalar ve ülke geliflimi için yaflamsal önemi bulunan bilimsel teknolojik araflt rma (AR- GE) yat r mlar na çok az kaynak ayr lmaktad r. Üniversitelerimizde bilimsel araflt rmalara gerekli kaynaklar ayr lmayarak, bilimsel geliflmelerin önüne geçilmektedir. Sanayi ile iliflkiler toplumun ihtiyaçlar na göre de il, sadece sermayenin ihtiyaçlar na göre yap lanmakta, bilim piyasa ekonomisinin belirledi i amaca yönelik kullan lmaktad r. Dolay s yla sanayici AR-GE faaliyetlerine yat r m yapmamakta, ihtiyaç duydu unda üniversitelerin projelerini sat n almaya çal flmaktad r. Çal flan onbin nüfus bafl na düflen Araflt rma-gelifltirme (AR-GE) personel say s Almanya'da 143, sviçre'de 142, Japonya'da 138, ABD'de 77, Hindistan'da 62, Kore'de 53 iken Türkiye'de 7'dir. Sanayi kesiminin milli AR-GE sistemi içindeki pay ileri ülkelerde % 50'nin üzerindedir. Örne in sviçre'de % 97, Japonya'da % 80, fiili'de % 49 olan bu pay Türkiye'de % 20 civar ndad r. Mühendislik-Mimarl k-fiehir planc l alan ndaki e itimde gerek aç lan okullar gerek artt r lan kontenjanlar mesleki bilgisayar programlar n tan y n 27

15 BASIN AÇIKLAMALARI MO ANKARA fiube BÜLTEN EYLÜL 2005 aç s ndan planlama anlay fl n n olmamas özellikle belirli bölümlerden mezun mühendis, mimar ve flehir planc lar - n n istihdam sorununu artt rd gibi bu kitlenin mesleki kimliklerinde erozyon yaratmaktad r. Üretim süreçlerinde ortaya ç kan de iflim, mühendis ve mimarlar yeniden biçimlendirmekte, mesleki formasyonlar n de ifltirmekte, stihdam daraltmaktad r. flsizli in artmas ücret politikalar n olumsuz yönde etkilemekte ve mühendisin ve mimar n eme i ile orant l ücret almalar n engellemektedir. Mühendis ancak iyi e itim alm fl ve yeterli say da ö retim üyesi, yeterli laboratuar ve altyap olanaklar ve ça a uygun bir e itim program ile yetiflir. Her kente bir üniversite açmak yerine mevcut olanlar n efl ve yeterli olanaklara kavuflmas sa lanmal d r. Ülkemizdeki üniversiteler planl bir anlay fl içerisinde öncelikle say bak m ndan de il, ö retim kalitesi, kütüphane, anfi, laboratuar ve yurt gibi imkanlar ve en önemlisi yeterli ve nitelikli ö retim üyesi bak m ndan gelifltirilmelidir. Politik tercihler sonucu say lar h zla artan alt yap s oluflturulmam fl üniversiteler aç lmakta, yetersiz e itim programlar, ö retim görevlileri, laboratuar, kütüphane, araflt rma olanaklar n n eksikli inden kaynaklanan e itimde eflitlik ilkesinin ihlali söz konusu olmaktad r. E itim programlar n n haz rlanmas s ras nda ö renciler ve ö retim görevlileri söz sahibi olamamaktad rlar. Programlar üniversitelere göre merkezi idarenin denetiminde yap lmakta ve farkl l klar ortaya ç kmaktad r. Ö renci say s n n fazlal pek çok üniversitelerde dersliklerin ihtiyaçlar karfl layamamas na neden olmaktad r, mevcut üniversitelerimizde birçok eksiklikler bulunmaktad r. Bununla birlikte uygulama e itimin vazgeçilmez bir parças d r. Teorik bilgiler laboratuar uygulamalar ile desteklenmelidir. Ancak üniversitelerimizin hemen hemen hepsinde laboratuarlar ya çok yetersiz ya da sadece ad n n varl olarak mevcuttur. flte özledi imiz üniversite: Yüksekö retimin kamusal ve herkes için ulafl lmas gereken bir hak oldu u kabulünden yola ç karak, Üniversitelerdeki tüm ö retim ve sosyal haklar n paras z B R ÜN VERS TE, Ö retim üyelerinin, çal flanlar n, ö rencilerin tüm söz ve karar süreçlerine kat ld, kat l mc, paylafl mc hukuka sayg l B R ÜN VERS TE, Eme e, insan haklar na sayg l, bar fl n, hoflgörünün hakim oldu u, özerk ve demokratik bilimsel B R ÜN VERS TE, Bilim ve teknoloji üreten, üreteni teflvik eden, ödüllendiren B R ÜN VERS TE, Topluma dönük e itimin yerlefltirilmesi do rultusunda, sanayi ile toplumsal yaflam ile etkileflim içinde olan B R ÜN VERS TE, Yabanc dil ö reniminin daha uygun koflullar yarat - larak gelifltirilen, ana dilde e itim yapan B R ÜN - VERS TE, E itim kadrolar n n ekonomik sorunlar insanca yaflayabilecekleri ve hak ettikleri seviyede çözülerek zamanlar n tamamen ö retime ve araflt rmaya vermelerinin koflullar n n yarat ld B R ÜN VERS TE, Üniversitelerin tek tek akreditasyon çal flmalar yürütmeleri yerine, üniversiteler aras nda eflitsizlikleri ortadan kald r lmas için merkezi politikalar n gelifltirilerek uyguland B R ÜN VERS TE, Üniversitenin bütününde çeflitli kademelere seçimle gelinen B R ÜN VERS TE. Bilim insanlar bunlar bir kez daha ve topluca söylemek üzere 8 Ekim 2005'de Ankara'da TMMOB Mitinginde bulufluyor. 28 web sitemiz hizmetinizde

16 MO ANKARA fiube BÜLTEN EYLÜL 2005 BASIN AÇIKLAMALARI SAVAfiA VE figale KARfiI; BARIfi, Efi TL K VE ADALET Ç N MÜHEND SLER, M MARLAR VE fieh R PLANCILARI 8 EK M'DE ANKARA'DA TMMOB M T NG NDE BULUfiUYOR 11 Eylül sald r lar n n hemen ard ndan ABD Baflkan Bush'un "terörizme karfl savafltay z" sözleri ile dünya yeni bir döneme girdi. 11 Eylül sald r lar n n ard ndan yükselen tek ses "savafl ç l klar " de ildi. Dünyan n daha adil ve eflit olmas n isteyenler, insanl a karfl ifllenmifl bu suçun trajedi oldu unu, ancak felakete dönüfltürülmemesi gerekti ini söylüyordu. Savafl de il "bar fl", intikam de il "adalet" istiyordu. Bush savafl ilan n 11 Eylül sald r lar n n tüm dünyada yaratt korku ve dehfletten besleyerek, "koruma, kollama, güvenli i sa lama, demokrasi ve özgürlü ü tesis etme" söylemleriyle Afganistan'a, ard ndan da Irak'a müdahale etti. Demokrasi ve özgürlük getirme ad na yap lan katliamlar n Afganistan'daki bilançosu 10 bine yak n sivilin ölmesi oldu. Irak'ta devam eden iflgalde ise 100 binden fazla sivil ve 50 binden fazla asker öldü. Irak topraklar iflgal alt nda yok edilmeye devam ediyor. ABD'li yetkililer her gün "istikrar sa land, demokratik iflleyifl kuruldu" diye aç klamalar yapsa da Irak gün geçtikçe iç savafla ve kaosa sürükleniyor. Irak'tan her gün intihar sald r lar, çat flma haberleri gelmeye, insanlar ölmeye devam ediyor. Savafla karfl bar fl, eflitlik ve adaletten yana olanlar ise dünyan n tüm sokaklar n isyanla sarmaya, savafla ve iflgale karfl bar fl savunmaya devam ediyorlar. Türkiye'de de savafl karfl tlar ABD'ye destek vermek için tezkere pazarl - yapan, ncirlik üssünü kullan ma açan iflbirlikçilere karfl bar fltan, emekten ve demokrasiden yana bir Türkiye ve dünya mücadelesini sürdürüyor. Bizler, Savafl n Nedenlerinin Söylenen Yalanlar De il, Emperyalizmin Ç karlar Oldu u Biliyor, Emperyalizme ve flbirlikçilerine Karfl Bar fl çinde Bir Dünya ve Türkiye çin 8 Ekim'de Ankara'da Bulufluyoruz. ABD, savafl "özgürlük ve demokrasi" gibi kavramlarla meflrulaflt rmaya çal flsa da, Afganistan ve Irak'a yap lan müdahaleler küreselleflmenin dayand r ld temellerin bizzat sürecin aktörleri taraf ndan yalanlamas n ifade ediyor. IMF, Dünya Bankas eliyle "yeniden yap lanma planlar " do rultusunda tüm dünyay piyasac mant kla dönüfltüren kapitalist küreselleflme süreci dayand s n rlar aflmak, sermayenin etkinlik alan n geniflletmek amac yla yasalar n yan nda bombalar bir araç olarak kullanmaya baflland. Kapitalizmin iflleyifline içkin olan bu durumu ABD'li gazeteci Thomas Friedman flöyle aç kl yor, "Piyasan n gizli eli, gizli bir yumruk olmadan asla ifllemez. F-15 uçaklar - n n imal eden McDonel Douglas olmadan, McDonald's büyümez". Irak müdahalesi öncesinde Bush taraf ndan sürekli dile getirilen "nükleer silahlar ve terörizme ba lant ", bugün art k kimse taraf ndan konuflulmuyor. Irak'a yap lan müdahalenin ard nda, Irak' n petrol kaynaklar, enerji havzas nda önemli bir yer tutmas ve ABD dünyaya tek bafl na hükmetme iste i oldu u art k herkes taraf ndan biliniyor. ABD Baflkan Bush savafl istiyor, Sermaye savafl istiyor. Çünkü: Savafl, silah ticareti yapan flirketler için en büyük ve en kazançl yoldur. Silahlar savafl tehdidi ile pazarlan rlar. Tehdidin, dolay s yla sat fl n süreklili i için bazen savafl n gerçek olmas gerekir. Dünya enerji darbo az n yaflamaya do ru ilerliyor. Yeni enerji kaynaklar aray fl ile birlikte var olan enerji kaynaklar na sahip olmak dünya egemenli i aç s ndan zorunluluk haline gelmifl durumda. ABD, dünyan n ikinci büyük petrol rezervlerine sahip Irak'a müdahaleyi, rezervlerin kontrolünü sa lamak ve enerji havzas nda etkinlik kazanmak amac yla bafllatt n art k herkes biliyor. ABD Baflkan Bush'un Texas Valili i döneminden ABD Baflkanl 'na kadar Petrol fiirketleri ile kurdu u ba, seçim kampanyalar nda Petrol fiirketlerinden ald ücretsiz hizmeti 29

17 BASIN AÇIKLAMALARI MO ANKARA fiube BÜLTEN EYLÜL 2005 destek ve Irak' n yeniden yap land r lmas ad alt nda Irak petrolünün özellefltirilerek bu flirketlere devredilmesi savafla iliflkin bir baflka gerçe i gösteriyor. Küreselleflme süreci ile birlikte sermaye uluslararas bir niteli e bürünmüfl, s n rs z hareket yetisi ve hayat n tüm alanlar s zan bir derinleflme yaratm flt r. 1970'lerde bafllayan liberalizasyon politikalar IMF, Dünya Bankas, Dünya Ticaret Örgütü gibi uluslararas örgütler arac l l ile birlikte yasal düzenlemeler eflli inde yürütülmüfltür. Dünyan n büyük bölümü küresel liberalizasyon sürecine eklemlenirken, bunun d fl nda kalan bölgelere ise askeri müdahaleler yap lm flt r. Dünya düzeni bir yandan yasalarla di er yandan da savafllarla tesis edilmeye çal fl lm flt r. Bunun son örne i de Afganistan ve Irak yönelik müdahalelerdir. Savafl karfl t mücadele içerisinde kullan lan "Bir Özellefltirme Harekat : Irak" slogan n n savafl n bu yönünü aç klamaktad r. Afganistan ve Irak'a yap lan sald r lar, enerji havzas - n n kontrol alt na al nmas, sermayenin geniflleyece i bir alan yarat lmas gibi nedenlerle birlikte ABD'nin küresel egemenli ini dünyaya kabul ettirmek amac yla yapt bir müdahaledir. AKP, Irak savafl nda etkin rol oynamak, ABD'nin yan nda olmak için Türkiye'nin gündemine tezkere yi getirdi. ABD'den al nacak kredi karfl l - nda Türkiye'de hava üslerinin Irak savafl için kullan ma aç lmas, ABD askerinin Türkiye'de konufllanmas istendi. ABD'nin Irak'a müdahalesi s ras nda Türkiye'de iktidar n ald pozisyon emperyalizmle iliflkiyi en aç k flekilde gösterdi. Savafl n ve iflgalin faturas insanl a ç k yor, ABD Ortado u'da dünya halklar n n kalbine bir hançer saplad, o hançer insanl kanatmaya devam ediyor. Savafl n bilançosu ABD sald rganl n aç kça ortaya koyuyor. flte Irak'ta "demokrasi'nin faturas, Y llard r biriktirilmifl tarih, Irak halk n n eme i ve birikimleri ile oluflturulmufl bir ülke yerle bir edildi. Televizyonlarda övgüye mahzar görülen "ak ll bombalar", "füzeler" insanlar n hayatlar n n üzerine düfltü. Irak hapishaneye, iflkence haneye dönüfltürüldü. Ebu Gureyp Cezaevi insanl n utanc olarak tarihe geçti. Afganistan'da 10 bine yak n sivil öldürüldü. Dünyada 120 askeri üssü olan ABD, Afganistan'da da bir üs kurdu. Z rhl araçlar durdurmak amac yla seyreltilmifl uran- yum kullanan ABD, Irak topraklar na radyasyon ekti. ABD'nin Irak müdahalesi sonras nda 100 bine yak n sivil ve 50 binden fazla asker öldü. Irak'ta devam eden iflgal savafl ortam n n sürmesine neden oluyor, Irak'ta elektrik ve içme suyu yok; sa l k ve e itim hizmetleri tamamen durmufl durumda. Irak'ta yap lan seçimlerle ABD istikrar n sa land görüntüsünü vermeye çal flsa da, Irak gün geçtikçe iç savafla do ru sürükleniyor, kaos büyüyor. Savafl Karfl tlar n n Sesi Tüm Dünya Sokaklar n Savafl ve flgali Durdurmak çin Sar yor. Mühendisler, Mimarlar ve fiehir Planc lar da 8 Ekim'de, Sesini Bu Sese Katmak çin Ankara'da Bulufluyor 1. Dünya Savafl s ras nda, dönemin ngiltere Baflbakan Lloyd George, " nsanlar gerçekleri bilselerdi savafl hemen yar n sona erecekti. Ama tabi bilmiyorlar ve bilemezler" diyordu. Dünyan n bütün sokaklar nda savafla ve iflgale karfl yürüyenler savafl n nedenleri herkese anlatmak ve savafl durdurmak için yürüdü. ABD'nin tüm yalanlar gerçeklerin devrimcili i ile parçalan p "ABD Ç plak" diye hayk r ld. "Onlar bir avuç biz milyonlar z, onlar de il biz kazanaca z" diye bafllayan yürüyüfl, dünyan n her yerinde milyonlarca insan bir araya getirdi. ABD'li savafl karfl tlar ndan, Londra'da, Madrid'de alanlar dolduranlara, srailli bar fl yanl lar ndan, Türkiye'de "halk bu savafl durduracak" diye yürüyenlere kadar, her gün her yer bar fl mücadelesine dönüfltürüldü. Türkiye'de savafla ve emperyalizme karfl mücadele ABD'nin sald rganl n durdurmak, savafl n nedenlerini deflifre etmek ve Türkiye'nin ABD'ye deste ini önlemek amac yla yürütüldü. 1 Mart'ta "halk bu savafl durduracak" diye yürüyen 100 bin kifli, "emperyalizme ba l l n belgesi tezkere"nin meclisten geçmesini engelledi. Türkiye'de eflitlik, adalet ve bar fl mücadelesini yürütenler tezkerenin reddi ile ABD'ye en büyük çelmeyi takt, Türkiye'nin Irak iflgaline ortak olmas n engelledi. Türkiye'nin iflgale ortak olmamas ABD'nin iflgale yönelik tüm planlar n alt üst etti, ABD Savunma Bakan Donald Rumsfeld'in tezkerenin reddinden iki y l sonra yapt aç klamada söyledikleri Türkiye'deki mücadelenin baflar s n n ne derece önemli oldu unu gösteriyor, "Dördüncü Piyade Birli inin Irak'a Türkiye'den girmesini sa layabilmifl olsayd k, bence çok daha az say da Baas taraftar ve rejim yandafl unsur kaçmay becerebilecekti. Ve bunun sonucunda direnifl bugün oldu undan daha düflük yo unluklu olacakt ". 30 web sitemiz hizmetinizde

18 MO ANKARA fiube BÜLTEN EYLÜL 2005 BASIN AÇIKLAMALARI Biz her zaman bunlar söyleyece iz: Günümüzde günlük hayat dahi bask alt na alan terör olaylar ile mücadele etmenin yöntemi savafl de ildir. Savafl, yaflanan trajediyi felakete dönüfltürmekten baflka bir anlam ifade etmez. Bush, 11 Eylül sonras nda terörün nedenleri üzerinde düflünmeye dahi f rsat vermeden "teröre karfl savafl" ilan etti, Afganistan'da, Irak'ta "ABD terörü" yaflanmaya bafllad. Küreselleflme süreci dünyada hiç olmad kadar eflitsizlik ve d fllanmaya yol aç yor. Bugün ortaya ç kan terör ve fliddet olaylar n ortaya ç karan da yaflanan eflitsizlikler ve d fllanmad r. Bu nedenle bizler "bar fl, eflitlik ve adalet" için mücadele ediyoruz. Yoksullu un ve savafl n nedenlerinin neo-liberal politikalar oldu unu biliyor, neo-liberalizme karfl emekten yana tav r al yoruz. ABD sald rganl na, Irak'ta devam eden iflgale karfl tüm dünya sokaklar nda yank lanan "savafl karfl t ses"e sesimizi ve gücümüzü kat yoruz. Savafl durdurabilecek olan, savafla karfl mücadele birlikteli i ve yetene idir. Irak Savafl ile birlikte tüm dünyada sa lanan bu birlikteli in bir parças olan bizler, bundan sonra da Türkiye'nin sokaklar nda tüm savafl karfl tlar ile birlikte bar fl n, eflitli in ve adaletin sesini yükseltmeye devam edece iz. Tezkerenin reddedilmesiyle savafla ve iflgale ortak olmayan Türkiye, AKP hükümeti taraf ndan srarla ABD emperyalist iflgalinin destekçisi olmaya sürükleniyor. AKP, ABD'ye destek olmak amac yla son olarak kamuoyundan gizli yürüttü ü pazarl klarla ncirli in ABD ç karlar nca kullan lmas na izin verdi. AKP'nin bu deste i, iflgalin daha çok derinleflmesini ve ABD'nin Ortado u'da baflka ülkelere yönelik yapaca sald r larda güçlenmesinin yolunu açacakt r. Tezkerenin meclisten geçmesine engelleyenlerin bugün görevi ncirlik üssünün kullan lmas n n engellenmesidir. Türkiye bu utanc daha fazla tafl mamal, ncirlik üssü kapat lmal d r. Bu görev Türkiye'de bar fl, eflitlik ve adalet mücadelesi yürütenlerin sorumlulu undad r. Bizler bu sorumlulu umuzla bugün yaflanan yoksullu- a, iflsizli e, eflitsizli e ve savafla karfl bar fl, demokrasi, adalet, eflitlik ve özgürlük istiyoruz. Savafla karfl ses ç karan, Benim ad ma savaflma diyen, Savafl durdurabiliriz diye yürüyen, Katil Bush'tan hesap soran, NATO'ya stanbul'u dar eden, Dünya halklar n n vicdan ile Bush ve çetesini yarg layan, Filistin'e Özgürlük Kervan 'na omuz veren, 1 Mart'ta tezkere'nin meclisten geçmesine engel olarak emperyalizme çelme takan, Savafls z bir dünya için mücadele eden, Çocuklar ölmesin fleker de yiyebilsin diyen, Emperyalizme karfl 6.Filo Defol diyenlerin ruhuyla mücadele eden, Savafl n ac s n en derinden hisseden, ncirlik üssü kapat ls n diye ncirlik'e yürüyen, Ülkede, bölgede, dünyada bar fl isteyen, Emekten, demokrasiden, bar fltan yana olan, Mühendisler, mimarlar ve flehir planc lar 8 Ekim'de Ankara'da TMMOB Mitingi nde bulufluyoruz. ücretsiz hizmeti 31

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM ÜN TE V SOSYAL TUR ZM Bu ünitede turizmin çeflitlerinden biri olan sosyal turizmi daha ayr nt l bir flekilde ö renip, ülkemizdeki sosyal turizmin geliflimi hakk nda bilgiler edinece iz. Ç NDEK LER A. S

Detaylı

TMMOB MÜHEND SL K E T M SEMPOZYUMU

TMMOB MÜHEND SL K E T M SEMPOZYUMU TMMOB MÜHEND SL K E T M SEMPOZYUMU 18-19 KASIM 2005 TAR HLER NDE ANKARA DA GERÇEKLEfiT R LD TMMOB ad na Makina Mühendisleri Odas taraf ndan düzenlenen ve Makina Mühendisleri Odas Ankara fiubesi nin sekreteryal

Detaylı

Lima Bildirgesi AKADEM K ÖZGÜRLÜK VE YÜKSEK Ö RET M KURUMLARININ ÖZERKL

Lima Bildirgesi AKADEM K ÖZGÜRLÜK VE YÜKSEK Ö RET M KURUMLARININ ÖZERKL D ü n y a Ü n i v e r s i t e l e r S e r v i s i Lima Bildirgesi AKADEM K ÖZGÜRLÜK VE YÜKSEK Ö RET M KURUMLARININ ÖZERKL BAfiLANGIÇ nsan Haklar Evrensel Beyannamesinin 40. y ldönümünde 6-10 Eylül tarihleri

Detaylı

mmo bülteni ekim 2005/sayý 89

mmo bülteni ekim 2005/sayý 89 8 Ekim 2005 tarihinde Ankara'da yapýlacak olan "TMMOB mitingi" için TMMOB Yönetim Kurulu Baþkaný Mehmet Soðancý 15 Eylül 2005 tarihinde basýn açýklamasý yaptý. ÖZGÜRLÜKTEN, EMEKTEN, DEMOKRASÝDEN VE BARIÞTAN

Detaylı

Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i. 3. Ödemeler Dengesi

Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i. 3. Ödemeler Dengesi Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i 3. Ödemeler Dengesi 2003 y l nda 8.037 milyon dolar olan cari ifllemler aç, 2004 y l nda % 91,7 artarak 15.410 milyon dolara yükselmifltir. Cari ifllemler aç ndaki bu

Detaylı

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar Hmfl. Sevgili GÜREL Emekli, Ac badem Sa l k Grubu Ac badem Hastanesi, Merkezi Sterilizasyon Ünitesi, STANBUL e-posta: sgurkan@asg.com.tr H

Detaylı

4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI

4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI 4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI Resul KURT* I. G R fi Ülkemizde 4447 say l Kanunla, emeklilikte köklü reformlar yap lm fl, ancak 4447 say l yasan n emeklilikte kademeli

Detaylı

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari 4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari Mustafa CER T* I. G R fi Bu yaz da 1479 say l yasaya göre yafll l l k, malullük ve ölüm

Detaylı

MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES

MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES Ahmet AKIN / TÜRMOB Yönetim Kurulu Üyesi 387 388 Genel Oturum III - Meslek Mensuplar Aç s ndan Türkiye Denetim Standartlar n

Detaylı

STRATEJ K V ZYON BELGES

STRATEJ K V ZYON BELGES STRATEJ K V ZYON BELGES BEYAZ K TAP S UNUfi Sivil toplum; demokrasi, insan haklar ve hukuk devleti kavramlar n n yerleflmesiyle ilgili taleplerden ekonomiyle ilgili endiflelere kadar sosyal yaflama dair

Detaylı

TMMOB NfiAAT MÜHEND SLER ODASI ANKARA fiubes. KURULTAY SEKRETERYAS N N AÇ L fl KONUflMAS LKER GÜNDEZ

TMMOB NfiAAT MÜHEND SLER ODASI ANKARA fiubes. KURULTAY SEKRETERYAS N N AÇ L fl KONUflMAS LKER GÜNDEZ TMMOB NfiAAT MÜHEND SLER ODASI ANKARA fiubes KURULTAY SEKRETERYAS N N AÇ L fl KONUflMAS LKER GÜNDEZ MO Ö renci Üye Kurultay 2004 12 E itimde Eflitsizlik ve Yabanc laflma lker GÜNDEZ Kurultay Sekreteryas

Detaylı

önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir

önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir 2002 May s ay nda yap lan Birleflmifl Milletler Çocuk Özel Oturumu öncesinde tüm dünyada gerçeklefltirilen Çocuklar çin Evet Deyin kampanyas na Türkiye

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları I Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları II Yay n No : 2056 Hukuk Dizisi : 289 1. Bas Kas m 2008 - STANBUL ISBN 978-975 - 295-953 - 8

Detaylı

HER YIL 1-7 MART TARİHLERİ ARASINDA KUTLANAN MUHASEBE HAFTASININ 23 ÜNCÜSÜNÜ GERÇEKLEŞTİRİYORUZ.

HER YIL 1-7 MART TARİHLERİ ARASINDA KUTLANAN MUHASEBE HAFTASININ 23 ÜNCÜSÜNÜ GERÇEKLEŞTİRİYORUZ. KIYMETLİ MESLEKTAŞLARIM HER YIL 1-7 MART TARİHLERİ ARASINDA KUTLANAN MUHASEBE HAFTASININ 23 ÜNCÜSÜNÜ GERÇEKLEŞTİRİYORUZ. TÜRMOB çatısı altında örgütlenen, ülke genelindeki 76 Serbest Muhasebeci Mali Müşavir

Detaylı

Tasarım ve Planlama Eğitimi Neden Diğer Bilim Alanlarındaki Eğitime Benzemiyor?

Tasarım ve Planlama Eğitimi Neden Diğer Bilim Alanlarındaki Eğitime Benzemiyor? Tasarım ve Planlama Eğitimi Neden Diğer Bilim Alanlarındaki Eğitime Benzemiyor? Doç.Dr. Nilgün GÖRER TAMER (Şehir Plancısı) Her fakülte içerdiği bölümlerin bilim alanına bağlı olarak farklılaşan öznel

Detaylı

Mesle imizin ve hukuk devletinin teminat olan genç avukatlara arma and r. stanbul Barosu SEM Yürütme Kurulu

Mesle imizin ve hukuk devletinin teminat olan genç avukatlara arma and r. stanbul Barosu SEM Yürütme Kurulu Mesle imizin ve hukuk devletinin teminat olan genç avukatlara arma and r. stanbul Barosu SEM Yürütme Kurulu Cumhuriyeti ve onun gereklerini yüksek sesle anlat n z. Bunu yüreklere yerlefltirmek için elveriflli

Detaylı

MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI PERSONEL GENEL MÜDÜRLÜĞÜ NE

MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI PERSONEL GENEL MÜDÜRLÜĞÜ NE Sayı :2010/800/ 25.11.2010 Konu : Yönetici ve Öğretmenlerin Ders ve Ek Ders Saatlerine İlişkin Kararla ilgili görüşlerimiz hk. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI PERSONEL GENEL MÜDÜRLÜĞÜ NE İlgi: 9.11.2010 gün ve

Detaylı

YEN DÖNEM DE DENET M MESLE NE HAZIRMIYIZ?

YEN DÖNEM DE DENET M MESLE NE HAZIRMIYIZ? YEN DÖNEM DE DENET M MESLE NE HAZIRMIYIZ? Yahya ARIKAN* Günümüzde; finansal anlamda ülkeleraras s n r n ortadan kalkmas, teknolojinin geliflimi ve bilgi toplumunun s n rs z imkânlar ile zaman ve mekân

Detaylı

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ 12 NİSAN 2013-KKTC DR. VAHDETTIN ERTAŞ SERMAYE PIYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ Sayın

Detaylı

UNIVERZITET U TRAVNIKU PRAVNI FAKULTET SOSYAL HUKUK SOSYAL GÜVENLİK T-152/14 MURAT VELİ ÇAKIR

UNIVERZITET U TRAVNIKU PRAVNI FAKULTET SOSYAL HUKUK SOSYAL GÜVENLİK T-152/14 MURAT VELİ ÇAKIR UNIVERZITET U TRAVNIKU PRAVNI FAKULTET SOSYAL HUKUK SOSYAL GÜVENLİK T-152/14 MURAT VELİ ÇAKIR Sosyal Güvenlik Nedir? Sosyal güvenlik, bireylerin ve ailelerin ekonomik ve sosyal risklerle karşılaşmaları

Detaylı

EVOK Güvenlik in hedefi daima bu kalite ve standartlarda hizmet sunmakt r. Hasan ERDEM R. Mustafa AL KOÇ. Yönetim Kurulu Baflkan.

EVOK Güvenlik in hedefi daima bu kalite ve standartlarda hizmet sunmakt r. Hasan ERDEM R. Mustafa AL KOÇ. Yönetim Kurulu Baflkan. EVOK Güvenlik, ülkemizde büyük ihtiyaç duyulan güvenlik hizmetlerine kalite getirmek amac yla Mustafa Alikoç yönetiminde profesyonel bir ekip taraf ndan kurulmufltur. Güvenlik sektöründeki 10 y ll k bilgi,

Detaylı

MESLEK ÖRGÜTLÜLÜ ÜMÜZDE 20 YILI GER DE BIRAKIRKEN

MESLEK ÖRGÜTLÜLÜ ÜMÜZDE 20 YILI GER DE BIRAKIRKEN MESLEK ÖRGÜTLÜLÜ ÜMÜZDE 20 YILI GER DE BIRAKIRKEN Yahya ARIKAN* Meslek yasam z n 20. y l n geride b rak rken,yeniliklerle dolu bir süreci yaflamaktay z. Toplumsal yaflamda ve meslek yaflam m zda sosyal

Detaylı

SEN OLMADAN B R K fi EKS Z!!!

SEN OLMADAN B R K fi EKS Z!!! BAfiYAZI MO ANKARA fiube BÜLTEN EYLÜL 2005 SEN OLMADAN B R K fi EKS Z!!! 8 Ekim 2005 tarihi siz de erli üyelerimiz sayesinde TMMOB tarihinde ve ülkemiz tarihinde önemli bir dönüm noktas olacakt r. TMMOB

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85 i Bu sayıda; 2013 Cari Açık Verileri; 2013 Aralık Sanayi Üretimi; 2014 Ocak İşsizlik Ödemesi; S&P Görünüm Değişikliği kararı değerlendirilmiştir.

Detaylı

Tablo 2.1. Denetim Türleri. 2.1.Denetçilerin Statülerine Göre Denetim Türleri

Tablo 2.1. Denetim Türleri. 2.1.Denetçilerin Statülerine Göre Denetim Türleri 2 DENET M TÜRLER 2.DENET M TÜRLER Denetim türleri de iflik ölçütler alt nda s n fland r labilmektedir. En yayg n s n fland rma, denetimi kimin yapt na ve denetim sonunda elde edilmek istenen faydaya (denetim

Detaylı

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum. Gümrük Ve Ticaret Bakanı Sn. Nurettin CANİKLİ nin Kredi Kefalet Kooperatifleri Ortaklarının Borçlarının Yapılandırılması Basın Toplantısı 24 Eylül 2014 Saat:11.00 - ANKARA Kredi Kefalet Kooperatiflerinin

Detaylı

Hiçbir zaman Ara s ra Her zaman

Hiçbir zaman Ara s ra Her zaman Ö RETMEN ÖZ DE ERLEND RME FORMU K fi L K ÖZELL KLER flimi seviyorum. Sab rl y m. Uyumluyum. fl birli ine aç m. Güler yüzlüyüm. yi bir gözlemciyim. yi bir planlamac y m. Çocuklara, ailelere, meslektafllar

Detaylı

30 > 35. nsan Kaynaklar. > nsan Kaynaklar Yönetimi > Personel E itimleri > Personel Otomasyonu

30 > 35. nsan Kaynaklar. > nsan Kaynaklar Yönetimi > Personel E itimleri > Personel Otomasyonu 30 > 35 nsan Kaynaklar > nsan Kaynaklar Yönetimi > Personel E itimleri > Personel Otomasyonu > nsan Kaynaklar Personele Göre fl De il, fle Göre Personel. stanbul Büyükflehir Belediyesi, Personele Göre

Detaylı

Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler

Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler Uygulama Önerileri 59 Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler Uluslararas ç Denetim Meslekî Uygulama Standartlar ndan Standart 1110 un Yorumu lgili Standart 1110 Kurum çi Ba

Detaylı

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog KONYA KARAMAN BÖLGESİ BOŞANMA ANALİZİ 22.07.2014 Tarihsel sürece bakıldığında kalkınma,

Detaylı

Proje Yönetiminde Toplumsal Cinsiyet. Türkiye- EuropeAid/126747/D/SV/TR_Alina Maric, Hifab 1

Proje Yönetiminde Toplumsal Cinsiyet. Türkiye- EuropeAid/126747/D/SV/TR_Alina Maric, Hifab 1 Proje Yönetiminde Toplumsal Cinsiyet Türkiye- EuropeAid/126747/D/SV/TR_Alina Maric, Hifab 1 18 Aral k 1979 da Birle mi Milletler Genel cinsiyet ayr mc l n yasaklayan ve kad n haklar n güvence alt na alan

Detaylı

İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ

İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ 120 kinci Bölüm - Ekonomiye Güven ve Beklentiler Anketi 1. ARAfiTIRMANIN AMACI ve YÖNTEM Ekonomiye Güven ve Beklentiler Anketi, tüketici enflasyonu, iflsizlik

Detaylı

B REYSEL EMEKL L K S STEM

B REYSEL EMEKL L K S STEM B REYSEL EMEKL L K S STEM 1 B REYSEL EMEKL L K S STEM NED R? kinci bir emeklilik geliridir, çal rken sahip oldu unuz hayat standatlar n z koruman z, emeklilik döneminde kendi ayaklar n z üzerinde durman

Detaylı

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz? CO RAFYA GRAF KLER ÖRNEK 1 : Afla daki grafikte, y llara göre, Türkiye'nin yafl üzerindeki toplam nufusu ile bu nüfus içindeki okuryazar kad n ve erkek say lar gösterilmifltir. Bin kifli 5. 5.. 35. 3.

Detaylı

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1. GİRİŞ Odamızca, 2009 yılında 63 fuara katılan 435 üyemize 423 bin TL yurtiçi fuar teşviki ödenmiştir. Ödenen teşvik rakamı, 2008 yılına

Detaylı

NSAN KAYNAKLARI NSAN KAYNAKLARI 2009 YILI ODA FAAL YET RAPORU

NSAN KAYNAKLARI NSAN KAYNAKLARI 2009 YILI ODA FAAL YET RAPORU NSAN KAYNAKLARI NSAN KAYNAKLARI 2009 YILI ODA FAAL YET RAPORU 36 nsan Kaynaklar SMMMO Kurumsallaflma çal flmalar çerçevesinde; 2008 y l nda nsan Kaynaklar Birimi oluflturulmufltur. nsan Kaynaklar Biriminin

Detaylı

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac Ders 3: SORUN ANAL Z Sorun analizi nedir? Sorun analizi, toplumda varolan bir sorunu temel sorun olarak ele al r ve bu sorun çevresinde yer alan tüm olumsuzluklar ortaya ç karmaya çal fl r. Temel sorunun

Detaylı

Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007

Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007 Enerji ve Kalkınma Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007 Kırılma Noktası Dünyanın gerçeklerini kırılma noktalarında daha iyi kavrıyoruz. Peşpeşe gelen, birbirine benzer damlaların bir tanesi bardağın

Detaylı

MESLEK MENSUBU KURUMLAfiMA PROJES YOL HAR TASI

MESLEK MENSUBU KURUMLAfiMA PROJES YOL HAR TASI MESLEK MENSUBU KURUMLAfiMA PROJES YOL HAR TASI 33 34 1 Projenin Tan t m ve Proje Kat l mc Baflvurusu SMMMO Yönetim Kurulu nca onaylanan SMMMO Meslek Mensubu Kurumsallaflma Projesi Fizibilitesi Ve Yol Haritas

Detaylı

1 Ekim 2008 sabah tüm sabah kamuoyunda ad na Sosyal Güvenlik Reformu

1 Ekim 2008 sabah tüm sabah kamuoyunda ad na Sosyal Güvenlik Reformu mali ÇÖZÜM 177 GENEL SA LIK S GORTASI LE HAYATIMIZDA NELER DE fiecek? Ali TEZEL* 1-G R fi 1 Ekim 2008 sabah tüm sabah kamuoyunda ad na Sosyal Güvenlik Reformu ad verilen 5510 say l Sosyal Sigortalar ve

Detaylı

SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R?

SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R? HAKEMS Z YAZILAR MAL PART T ME ÇALIfiMALARDA DENEME SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R? I. Girifl: Erol GÜNER * Sürekli bir ifl sözleflmesi ile ifle giren iflçi, ifli, iflvereni ve iflyerindeki iflçileri tan

Detaylı

Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif

Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif Dr. Yeflim Toduk Akifl Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif flirket birleflmeleri ve sat nalmalar, türkiye deki küçük iflletmelerden, dev flirketlere kadar her birinin gündeminde olmaya devam

Detaylı

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi Otomasyon Sistemleri E itiminde Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi Murat Ayaz Kocaeli Üniversitesi Teknik E itim Fakültesi, Elektrik E itimi Koray Erhan Kocaeli Üniversitesi, Teknoloji Fakültesi,

Detaylı

KAMU YARARI ADINA HALKA, HALK ADINA KAMUYA SALDIRILMASINA N VERMEYECE Z.

KAMU YARARI ADINA HALKA, HALK ADINA KAMUYA SALDIRILMASINA N VERMEYECE Z. KAMU YARARI ADINA HALKA, HALK ADINA KAMUYA SALDIRILMASINA N VERMEYECE Z. Bizler ortak hareket etme hedefi ile bir araya gelen sa k çal anlar n temsilcileri olarak sa k alan nda gerçekle tirilen her türlü

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ Kuruluş : 27 Ekim 1989 Adres : Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Cebeci Kampüsü Dikimevi - Ankara Tel : 363 03 26-363 03 27 ANKARA ÜNİVERSİTESİ

Detaylı

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası 2007 NİSAN EKONOMİ Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası Türkiye ekonomisi dünyadaki konjonktürel büyüme eğilimine paralel gelişme evresini 20 çeyrektir aralıksız devam ettiriyor. Ekonominin 2006 da yüzde

Detaylı

3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR

3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR 3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR 423 424 3. Salon Paralel Oturum XII - Sorular ve Cevaplar OTURUM BAfiKANI (Ali Metin POLAT) OTURUM BAfiKANI - Gördü ünüz gibi son derece demokratik bir yönetim

Detaylı

Banka Kredileri E ilim Anketi nin 2015 y ilk çeyrek verileri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankas (TCMB) taraf ndan 10 Nisan 2015 tarihinde yay mland.

Banka Kredileri E ilim Anketi nin 2015 y ilk çeyrek verileri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankas (TCMB) taraf ndan 10 Nisan 2015 tarihinde yay mland. 21 OCAK-MART DÖNEM BANKA KRED LER E M ANKET Doç.Dr.Mehmet Emin Altundemir 1 Sakarya Akademik Dan man nin 21 y ilk çeyrek verileri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankas (TCMB) taraf ndan 1 Nisan 21 tarihinde

Detaylı

Y eni 5520 say l Kurumlar Vergisi Kanunumuz ile yeni bir kavram Kontrol

Y eni 5520 say l Kurumlar Vergisi Kanunumuz ile yeni bir kavram Kontrol mali ÇÖZÜM 115 5520 SAYILI YEN KURUMLAR VERG S KANUNU LE GET R LEN KONTROL ED LEN YABANCI KURUM KAZANCI NE DEMEKT R? Mesut KOYUNCU Maliye Bakanl Eski Hesap Uzman A-Genel Bilgi: Y eni 5520 say l Kurumlar

Detaylı

MAKÜ YAZ OKULU YARDIM DOKÜMANI 1. Yaz Okulu Ön Hazırlık İşlemleri (Yaz Dönemi Oidb tarafından aktifleştirildikten sonra) Son aktif ders kodlarının

MAKÜ YAZ OKULU YARDIM DOKÜMANI 1. Yaz Okulu Ön Hazırlık İşlemleri (Yaz Dönemi Oidb tarafından aktifleştirildikten sonra) Son aktif ders kodlarının MAKÜ YAZ OKULU YARDIM DOKÜMANI 1. Yaz Okulu Ön Hazırlık İşlemleri (Yaz Dönemi Oidb tarafından aktifleştirildikten sonra) Son aktif ders kodlarının bağlantıları kontrol edilir. Güz ve Bahar dönemindeki

Detaylı

2008 1. Çeyrek Finansal Sonuçlar. Konsolide Olmayan Veriler

2008 1. Çeyrek Finansal Sonuçlar. Konsolide Olmayan Veriler 2008 1. Çeyrek Finansal Sonuçlar Konsolide Olmayan Veriler Rakamlarla Halkbank 70 y l Kooperatif ve KOB kredilerinde 70 y ll k tecrübe ve genifl müflteri taban Halkbank n rekabette kuvvetli yönleridir.

Detaylı

2009 YILI UBAT AYINDA BÜTÇE G DERLER 25 M LYAR 808 M LYON TL, BÜTÇE GEL RLER 18 M LYAR 415 M LYON TL VE BÜTÇE AÇI I 7 M LYAR 393

2009 YILI UBAT AYINDA BÜTÇE G DERLER 25 M LYAR 808 M LYON TL, BÜTÇE GEL RLER 18 M LYAR 415 M LYON TL VE BÜTÇE AÇI I 7 M LYAR 393 UBAT 2009 DÖNEM 2009 YILI UBAT AYINDA BÜTÇE G DERLER 25 M LYAR 808 M LYON TL, BÜTÇE GEL RLER 18 M LYAR 415 M LYON TL VE BÜTÇE AÇI I 7 M LYAR 393 LYON TL OLARAK GERÇEKLE R. 2009 YILI UBAT AYINDA 9 M LYAR

Detaylı

TMMOB EH R PLANCILARI ODASI TRABZON UBES III. DÖNEM (2014-2016) ÇALI MA PROGRAMI

TMMOB EH R PLANCILARI ODASI TRABZON UBES III. DÖNEM (2014-2016) ÇALI MA PROGRAMI TMMOB EH R PLANCILARI ODASI TRABZON UBES III. DÖNEM (2014-2016) ÇALI MA PROGRAMI I. KURUMSALLA MA VE ÖRGÜTLENMEN N GEL LMES Trabzon ubesi nin kurumsal ve örgütlenme yap güçlendirerek daha etkin ve verimli

Detaylı

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1 Sağlık Reformunun Sonuçları İtibariyle Değerlendirilmesi 26-03 - 2009 Tuncay TEKSÖZ Dr. Yalçın KAYA Kerem HELVACIOĞLU Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Türkiye 2004 yılından itibaren sağlık

Detaylı

BYazan: SEMA ERDO AN. ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi. Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha

BYazan: SEMA ERDO AN. ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi. Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi Baflkent Üniversitesi T p Fakültesi Adana Eriflkin Kemik li i Nakil ve Hücresel Tedavi Merkezi, Türkiye

Detaylı

TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI İZMİR ŞUBESİ 31. OLAĞAN GENEL KURULU

TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI İZMİR ŞUBESİ 31. OLAĞAN GENEL KURULU TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI İZMİR ŞUBESİ 31. OLAĞAN GENEL KURULU EMO İZMİR ŞUBESİ 30. DÖNEM İŞÇİ SAĞLIĞI VE İŞ GÜVENLİĞİ KOMİSYON RAPORU 6 Şubat 2016 Türkiye her 100 bin çalışan başına düşen ölümlü

Detaylı

İŞ CİNAYETLERİNE KARŞI MÜCADELE GÜNÜ

İŞ CİNAYETLERİNE KARŞI MÜCADELE GÜNÜ İŞ CİNAYETLERİNE KARŞI MÜCADELE GÜNÜ İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü nde Bodrum da bir basın açıklaması yapıldı. İMO Bodrum Temsilciliği nde yapılan basın açıklaması Bodrum İKK Genel Sekreteri Şahabettin

Detaylı

VERG NCELEMELER NDE MAL YET TESP T ED LEMEYEN GAYR MENKUL SATIfiLARININ, MAL YET N N TESP T NDE ZLEN LEN YÖNTEM

VERG NCELEMELER NDE MAL YET TESP T ED LEMEYEN GAYR MENKUL SATIfiLARININ, MAL YET N N TESP T NDE ZLEN LEN YÖNTEM VERG NCELEMELER NDE YET TESP T ED LEMEYEN GAYR MENKUL SATIfiLARININ, YET N N TESP T NDE ZLEN LEN YÖNTEM Fatih GÜNDÜZ* I-G R fi Son y llarda ekonomide meydana gelen olumlu geliflmelerle gayrimenkul piyasas

Detaylı

T ürk Gelir Vergisi Sisteminde, menkul sermaye iratlar n n ve özellikle de

T ürk Gelir Vergisi Sisteminde, menkul sermaye iratlar n n ve özellikle de KURUMLARDAN ELDE ED LEN KAR PAYLARININ VERG LEND R LMES VE BEYANI Necati PERÇ N Gelirler Baflkontrolörü I.- G R fi T ürk Gelir Vergisi Sisteminde, menkul sermaye iratlar n n ve özellikle de flirketlerce

Detaylı

Ekonomi Alan ndaki Uygulamalar ve Geliflmeler 2

Ekonomi Alan ndaki Uygulamalar ve Geliflmeler 2 Atütürk ün Dünyas Cengiz Önal Ekonomik kalk nma, Türkiye'nin özgür, ba ms z ve daima daha kuvvetli olmas n n ve müreffeh bir Türkiye idealinin bel kemi idir. Tam ba ms zl k ancak ekonomik ba ms zl kla

Detaylı

TÜRK YE B L MSEL VE TEKNOLOJ K ARAfiTIRMA KURUMU DESTEK PROGRAMLARI BAfiKANLIKLARI KURULUfi, GÖREV, YETK VE ÇALIfiMA ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K (*)

TÜRK YE B L MSEL VE TEKNOLOJ K ARAfiTIRMA KURUMU DESTEK PROGRAMLARI BAfiKANLIKLARI KURULUfi, GÖREV, YETK VE ÇALIfiMA ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K (*) TÜRK YE B L MSEL VE TEKNOLOJ K ARAfiTIRMA KURUMU DESTEK PROGRAMLARI BAfiKANLIKLARI KURULUfi, GÖREV, YETK VE ÇALIfiMA ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K (*) Amaç ve Kapsam Madde 1- Bu Yönetmelik, Türkiye Bilimsel

Detaylı

KATILIM EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş ALTERNATİF İKİNCİ ESNEK (DÖVİZ) EMEKLİLİK YATIRIM FONU TANITIM FORMU

KATILIM EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş ALTERNATİF İKİNCİ ESNEK (DÖVİZ) EMEKLİLİK YATIRIM FONU TANITIM FORMU KATILIM EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş ALTERNATİF İKİNCİ ESNEK (DÖVİZ) EMEKLİLİK YATIRIM FONU TANITIM FORMU ÖNEMLİ BİLGİ BU TANITIM FORMUNDA YER ALAN BİLGİLER, SERMAYE PİYASASI KURULU TARAFINDAN 23.12.2015 TARİH

Detaylı

Parti Program ve Tüzüklerin Feminist Perspektiften Değerlendirilmesi i

Parti Program ve Tüzüklerin Feminist Perspektiften Değerlendirilmesi i Parti Program ve Tüzüklerin Feminist Perspektiften Değerlendirilmesi i Parti içi disiplin mekanizması (cinsel taciz, aile içi şiddet vs. gibi durumlarda işletilen) AKP CHP MHP BBP HDP Parti içi disiplin

Detaylı

TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI

TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI TMMOB Danýþma Kurulu 38. Dönem 2. Toplantýsý 16 Nisan 2005'te Ankara'da TMMOB çalýþmalarý üzerine bilgilendirme ve TMMOB çalýþmalarýnýn deðerlendirilmesi gündemi

Detaylı

Para Arzı. Dr. Süleyman BOLAT

Para Arzı. Dr. Süleyman BOLAT Para Arzı 1 Para Arzı Bir ekonomide dolaşımda mevcut olan para miktarına para arzı (money supply) denir. Kağıt para sisteminin günümüzde tüm ülkelerde geçerli olan itibari para uygulamasında, paranın hangi

Detaylı

Sürdürülebilir sosyal güvenli in önündeki zorluklar

Sürdürülebilir sosyal güvenli in önündeki zorluklar Sürdürülebilir sosyal güvenli in önündeki zorluklar Konular Geçmi ten önemli trendler Esneklik ve esnek güvence Bireyselcilik ve azalan dayan ma Silikle en toplum 2 Toplumsal: Daha az evlilik Daha fazla

Detaylı

Asgari Ücret Denklemi

Asgari Ücret Denklemi Asgari Ücret Denklemi Av. Mesut Ulusoy MESS Hukuk Müflaviri ve Dr. Aykut Engin MESS E itim Müdürü flçilere normal bir çal flma günü karfl l olarak ödenen ve iflçinin g da, konut, giyim, sa l k, ulafl m

Detaylı

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü 07.03.2012 06:18

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü 07.03.2012 06:18 http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2012/03/201203... 1 of 5 6 Mart 2012 SALI Resmî Gazete Sayı : 28225 Atatürk Üniversitesinden: YÖNETMELİK ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ ASTROFİZİK UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

Detaylı

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN. GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN. GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL Sözlerime gayrimenkul ve finans sektörlerinin temsilcilerini bir araya

Detaylı

Yapı ve Deprem Yönetmelikleri, alan kullanım yönetmeliklerinin gözden geçirilmesi ve gerekiyorsa yeniden düzenlenmesi

Yapı ve Deprem Yönetmelikleri, alan kullanım yönetmeliklerinin gözden geçirilmesi ve gerekiyorsa yeniden düzenlenmesi Afet Yö netimi İnsan toplulukları için risk oluşturan afetlerin önlenmesi ve zararlarının azaltılması, afetlere karşı hazırlıklı olunması, afet anında hızlı ve etkili bir kurtarma, ilk yardım, geçici barındırma

Detaylı

SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç

SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı; Siirt Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama

Detaylı

TMS 19 ÇALIfiANLARA SA LANAN FAYDALAR. Yrd. Doç. Dr. Volkan DEM R Galatasaray Üniversitesi Muhasebe-Finansman Anabilim Dal Ö retim Üyesi

TMS 19 ÇALIfiANLARA SA LANAN FAYDALAR. Yrd. Doç. Dr. Volkan DEM R Galatasaray Üniversitesi Muhasebe-Finansman Anabilim Dal Ö retim Üyesi 1 2. B Ö L Ü M TMS 19 ÇALIfiANLARA SA LANAN FAYDALAR Yrd. Doç. Dr. Volkan DEM R Galatasaray Üniversitesi Muhasebe-Finansman Anabilim Dal Ö retim Üyesi 199 12. Bölüm, TMS-19 Çal flanlara Sa lanan Faydalar

Detaylı

HEMŞİRELİK BÖLÜMÜ İNTÖRN PROGRAMI UYGULAMA ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

HEMŞİRELİK BÖLÜMÜ İNTÖRN PROGRAMI UYGULAMA ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar HEMŞİRELİK BÖLÜMÜ İNTÖRN PROGRAMI UYGULAMA ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç Madde 1- Bu uygulama esaslarının amacı Şifa Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Detaylı

SUNUfi. Mimarlar Odas zmir fiubesi Yönetim Kurulu

SUNUfi. Mimarlar Odas zmir fiubesi Yönetim Kurulu SUNUfi 1980 li y llardan itibaren yaflanan ekonomik ve sosyal de iflimler mesleklerin ve uygulama biçimlerinin h zl bir flekilde dönüflüme u ramas na neden olmaktad r. Mimarl k mesle i de dönüflüme u rayan

Detaylı

ÇÖZÜM Say : 90-2008. Mustafa BAfiTAfi* I-G R fi

ÇÖZÜM Say : 90-2008. Mustafa BAfiTAfi* I-G R fi ÇÖZÜM Say : 90-2008 KISM SÜREL VEYA ÇA RI ÜZER NE ÇALIfiANLAR LE BU KANUNA GÖRE EV H ZMETLER NDE AY ÇER S NDE 30 GÜNDEN AZ ÇALIfiANLAR 01.10.2010 TAR H NE KADAR YEfi L KART ALAB LECEKLER Mustafa BAfiTAfi*

Detaylı

Kan tl yoruz: Dersim de Zehirli Gaz Kullan lmad

Kan tl yoruz: Dersim de Zehirli Gaz Kullan lmad OTOPS Cengiz Özak nc 1965 ten Günümüze DÜNYA DA VE TÜRK YE DE LK KEZ! İngiliz Devlet Arşivlerinden Gizli Belgelerle Kan tl yoruz: Dersim de Zehirli Gaz Kullan lmad Türkiye ye yöneltilen suçlama; özetle

Detaylı

2050 ye Doğru Nüfusbilim ve Yönetim

2050 ye Doğru Nüfusbilim ve Yönetim 2050 ye Doğru Nüfusbilim ve Yönetim (TÜSİAD ve UNFPA Ortak Raporunun Değerlendirilmesi) Prof. Dr. Zafer Öztek 27 Kasım 2012 Fütürist Prof. David Passig 2050 adlı eserinde Türkiye nin 2050 yılında Dünyadaki

Detaylı

ENST TÜ SAVAfi VE GREV KLOZLARI (Yard mc tercüme metin) YAT 1/11/85. Bu sigorta ngiliz Yasa ve Uygulamas na ba l d r.

ENST TÜ SAVAfi VE GREV KLOZLARI (Yard mc tercüme metin) YAT 1/11/85. Bu sigorta ngiliz Yasa ve Uygulamas na ba l d r. ENST TÜ SAVAfi VE GREV KLOZLARI (Yard mc tercüme metin) 1/11/85 YAT Bu sigorta ngiliz Yasa ve Uygulamas na ba l d r. 1. TEHL KELER Bu sigorta, her zaman burada gönderme yap lan istisnalara ba l olarak,

Detaylı

United Technologies Corporation. Tedarikçilerden fl Hediyeleri

United Technologies Corporation. Tedarikçilerden fl Hediyeleri United Technologies Corporation Tedarikçilerden fl Hediyeleri Girifl UTC, malzeme ve hizmetleri bunlar n de erine bakarak sat n al r ve bu süreç içinde hem en iyi de er sa layan fiyat, hem de tedarikçilerle

Detaylı

YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar 24 Mart 2016 PERŞEMBE Resmî Gazete Sayı : 29663 YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin

Detaylı

S STEM VE SÜREÇ DENET M NDE KARfiILAfiILAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNER LER

S STEM VE SÜREÇ DENET M NDE KARfiILAfiILAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNER LER S STEM VE SÜREÇ DENET M NDE KARfiILAfiILAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNER LER Erol LENGERL / Akis Ba ms z Denetim ve SMMM A.fi. 473 474 2. Salon - Paralel Oturum VIII - Sistem ve Süreç Denetiminde Karfl lafl lan

Detaylı

SİRKÜLER 2009 / 32. 1- İşsizlik Ödeneği Almakta Olan İşsizleri İşe Alan İşverenlere Yönelik Sigorta Primi Desteği

SİRKÜLER 2009 / 32. 1- İşsizlik Ödeneği Almakta Olan İşsizleri İşe Alan İşverenlere Yönelik Sigorta Primi Desteği KONU SİRKÜLER 2009 / 32 Sigorta Primi Desteklerine Yönelik Yeni Düzenlemeler (5921 Sayılı Kanun) Genel Olarak İşsizlikle mücadeleye yönelik bir yasal düzenleme olarak nitelendirilebilecek olan 5921 Sayılı

Detaylı

II. AMAÇ ve HEDEFLER 6-STRATEJ K ALAN: B L fi M TEKNOLOJ LER 6.1.STRATEJ K AMAÇ: Hizmetlerin kaliteli, güvenli, verimli, h zl ve düflük maliyetle sunulmas d r. STRATEJ K HEDEF 6.1.a) Birimler aras tam

Detaylı

BASIN DUYURUSU 2001 YILI PARA VE KUR POLİTİKASI

BASIN DUYURUSU 2001 YILI PARA VE KUR POLİTİKASI Sayı: 42 BASIN DUYURUSU 2001 YILI PARA VE KUR POLİTİKASI Gazi Erçel Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası 22 Aralık 2000 Ankara 2001 yılında uygulanacak para ve kur politikasının çerçevesi, uygulama prensipleri

Detaylı

Üniversitelerde Yabancı Dil Öğretimi

Üniversitelerde Yabancı Dil Öğretimi Üniversitelerde Yabancı Dil Öğretimi özcan DEMİREL 1750 Üniversiteler Yasası nın 2. maddesinde üniversiteler, fakülte, bölüm, kürsü ve benzeri kuruluşlarla hizmet birimlerinden oluşan özerkliğe ve kamu

Detaylı

CEZA İNFAZ KURUMLARI VE TUTUKEVLERİ PERSONELİ EĞİTİM MERKEZLERİ KANUNU. BİRİNCİ KISIM Amaç, Kapsam, Kuruluş ve Görev

CEZA İNFAZ KURUMLARI VE TUTUKEVLERİ PERSONELİ EĞİTİM MERKEZLERİ KANUNU. BİRİNCİ KISIM Amaç, Kapsam, Kuruluş ve Görev CEZA İNFAZ KURUMLARI VE TUTUKEVLERİ PERSONELİ EĞİTİM MERKEZLERİ KANUNU Kanun Numarası : 4769 Kabul Tarihi : 29/7/2002 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 2/8/2002 Sayı : 24834 Yayımlandığı Düstur : Tertip

Detaylı

PROJE ODAKLI İŞ GELİŞTİRME; Kent Atölyeleri örneği

PROJE ODAKLI İŞ GELİŞTİRME; Kent Atölyeleri örneği PROJE ODAKLI İŞ GELİŞTİRME; Kent Atölyeleri örneği A.Faruk GÖKSU-ÇEKÜL Vakfı www.cekulvakfi.org.tr www.kentselyenileme.org ÇEKÜL Vakfı, kurulduğu günden bugüne kadar, Kendini Koruyan Kentler adı altında,

Detaylı

2464 BELED YE GEL RLER KANUNU BELEDİYE GELİRLERİ

2464 BELED YE GEL RLER KANUNU BELEDİYE GELİRLERİ 2464 BELED YE GEL RLER KANUNU 213 BELEDİYE GELİRLERİ KANUN N N ESK fiekl KANUN N N YEN fiekl 41 ÇEVRE TEM ZL K VERG S : (5035 Say l Kanun ile de iflen madde. Yürürlük Mükerrer Madde 44--3914 say l kanunun

Detaylı

MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z

MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z Nisan 2010 ISBN 978-9944-60-631-8 1. Bask, 1000 Adet Nisan 2010 stanbul stanbul Sanayi Odas Yay nlar No: 2010/5 Araflt rma fiubesi Meflrutiyet

Detaylı

ÖNEMLİ NOT: 2016 BÜTÇESİ HAZIRLAMA ÇALIŞMASI. NYC Nilgün Yetiş Koçluk ve Danışmanlık. Gözden Geçirme Tarihi:

ÖNEMLİ NOT: 2016 BÜTÇESİ HAZIRLAMA ÇALIŞMASI. NYC Nilgün Yetiş Koçluk ve Danışmanlık. Gözden Geçirme Tarihi: ÖNEMLİ NOT: Bütçe kısıtlamalar için değil, sizi arzu ettiğiniz hayatı yaşamanız ve hedeflerinize ulaşmanız için yapıldığı zaman oldukça anlamlı ve faydalıdır. Bu çalışmayı yıl başında yapmanız ve 3 er

Detaylı

Uluslararas De erleme K lavuz Notu No. 13 Mülklerin Vergilendirilmesi için Toplu De erleme

Uluslararas De erleme K lavuz Notu No. 13 Mülklerin Vergilendirilmesi için Toplu De erleme Uluslararas De erleme K lavuz Notu No. 13 Mülklerin Vergilendirilmesi için Toplu De erleme 1.0. Girifl 1.1. Bu K lavuz Notunun amac ; Uluslararas De erleme Standartlar Komitesine (UDSK) üye tüm ülkelerde,

Detaylı

TEDAŞ Dışında Bir Elektrik Tedarikçisinden Elektrik Almak İçin Hangi Koşullar Gerekmektedir?

TEDAŞ Dışında Bir Elektrik Tedarikçisinden Elektrik Almak İçin Hangi Koşullar Gerekmektedir? Sık Sorulan Sorular? TEDAŞ Dışında Bir Elektrik Tedarikçisinden Elektrik Almak İçin Hangi Koşullar Gerekmektedir? TEDAŞ dışında elektrik alabilmeniz için Elektrik Piyasası Düzenleme Kurulu'nun belirlediği

Detaylı

Mehmet TOMBAKO LU* * Hacettepe Üniversitesi, Nükleer Enerji Mühendisli i Bölümü

Mehmet TOMBAKO LU* * Hacettepe Üniversitesi, Nükleer Enerji Mühendisli i Bölümü Nükleer Santrallerde Enerji Üretimi ve Personel E itimi Mehmet TOMBAKO LU* Girifl Sürdürülebilir kalk nman n temel bileflenlerinden en önemlisinin enerji oldu unu söylemek abart l olmaz kan s nday m. Küreselleflen

Detaylı

6. SINIF MATEMAT K DERS ÜN TELEND R LM fi YILLIK PLAN

6. SINIF MATEMAT K DERS ÜN TELEND R LM fi YILLIK PLAN SAYILAR Kümeler 6. SINIF MATEMAT K DERS ÜN TELEND R LM fi YILLIK PLAN 1. Bir kümeyi modelleri ile belirler, farkl temsil biçimleri ile gösterir. Belirli bir kümeyi temsil ederken afla da belirtilen bafll

Detaylı

256 = 2 8 = = = 2. Bu kez de iflik bir yan t bulduk. Bir yerde bir yanl fl yapt k, ama nerde? kinci hesab m z yanl fl.

256 = 2 8 = = = 2. Bu kez de iflik bir yan t bulduk. Bir yerde bir yanl fl yapt k, ama nerde? kinci hesab m z yanl fl. Bölünebilme B ir tamsay n n üçe ya da dokuza tam olarak bölünüp bölünmedi ini anlamak için çok bilinen bir yöntem vard r: Say - y oluflturan rakamlar toplan r. E er bu toplam üçe (dokuza) bölünüyorsa,

Detaylı

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman GÖRÜfiLER Uzm. Dr. Özlem Erman Son y llarda dünyadaki h zl teknolojik geliflmeye paralel olarak t p alan nda da h zl bir de iflim yaflanmakta, neredeyse her gün yeni tan, tedavi yöntemleri, yeni ilaçlar

Detaylı

17-19 EYLÜL 2010 TARİHLERİ ARASINDA MEHMET AKİF ERSOY ÜNİVERSİTESİN DE YAPILAN ADIM ÜNİVERSİTELERİ İDARİ GRUP TOPLANTI KARARLARI

17-19 EYLÜL 2010 TARİHLERİ ARASINDA MEHMET AKİF ERSOY ÜNİVERSİTESİN DE YAPILAN ADIM ÜNİVERSİTELERİ İDARİ GRUP TOPLANTI KARARLARI 17-19 EYLÜL 2010 TARİHLERİ ARASINDA MEHMET AKİF ERSOY ÜNİVERSİTESİN DE YAPILAN ADIM ÜNİVERSİTELERİ İDARİ GRUP TOPLANTI KARARLARI GENEL SEKRETERLER TOPLANTI TUTANAĞI 1-Bilginin elektronik ortamda paylaşımı

Detaylı

Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar,

Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar, Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar, Orman ve Su İşleri Bakanımız Sn. Veysel Eroğlu nun katılımları ile gerçekleştiriyor olacağımız toplantımıza katılımlarınız için teşekkür ediyor,

Detaylı

Ordu Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Staj Yönergesi Aralık 2007 T.C. ORDU ÜNİVERSİTESİ MESLEK YÜKSEKOKULU STAJ YÖNERGESİ

Ordu Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Staj Yönergesi Aralık 2007 T.C. ORDU ÜNİVERSİTESİ MESLEK YÜKSEKOKULU STAJ YÖNERGESİ T.C. ORDU ÜNİVERSİTESİ MESLEK YÜKSEKOKULU STAJ YÖNERGESİ AMAÇ Madde 1- Bu yönergenin amacı; Ordu Üniversitesi Meslek Yüksekokulu öğrencilerinin eğitim-öğretim döneminde kazanmış oldukları bilgi, beceri

Detaylı

Ders 13: DO RULAMA KAYNAKLARI

Ders 13: DO RULAMA KAYNAKLARI Do rulama kaynaklar nedir? Do rulama kaynaklar, göstergelerde belirtilen bilginin bulunabilece i kayna a iflaret eder. Bu bilgi kaynaklar ayn zamanda projenin belgelenmesinin bir parças n oluflturur. Göstergede

Detaylı