Talepler Baþbakan da!

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Talepler Baþbakan da!"

Transkript

1 dýþarýdan göz Þubat 2009 Sayý:160...sýnýf, kapitalist üretim iliþkileri ve kapitalizmin eþitsiz geliþme eðilimi gibi kavramlarýn olmadýðý bir anlam dünyasýnda teknoloji saðlýklý olabilir ama bu saðlýðýn teknolojisi olamaz. Gamze Yücesan-Özdemir yazdý Sayfa 7 de Talepler Baþbakan da! Hekimler ve saðlýk çalýþanlarýnýn özlük haklarýna iliþkin taleplerini içeren imzalý dilekçeler, Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan a iletildi. On bini aþkýn imzanýn toplandýðý süreçte, görüþme için Baþbakan dan istenen randevu talebine yanýt gelmedi. Týp Dünyasý ANKARA Türk Tabipleri Birliði, SES ve Dev-Saðlýk Ýþ in hekimler ve saðlýk çalýþanlarýnýn özlük haklarý ile vatandaþýn saðlýk hakkýna iliþkin taleplerini içeren imzalý dilekçeler, Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan a iletildi. Saðlýk ortamýnda yaþanan piyasalaþmaya son verilmesi, hekimler ve saðlýk çalýþanlarý için güvenceli bir çalýþma ortamý oluþturulmasý, iþten çýkarmalarýn engellenmesi, iþyeri saðlýk birimlerinin kurulmasý ve temel ücretlerde emekliliðe yansýyan iyileþtirme talepleriyle Ocak a- yýnýn ortalarýnda baþlatýlan imza kampanyasýnda iki hafta gibi kýsa bir süre içinde on bini aþkýn imza toplandý. Toplanan imzalarýn iletilmesi için Ocak ayý sonunda Baþbakan dan randevu istendi. Baþbakanlýk tan gelen yanýtta Erdoðan ýn o sýralarda Davos ta olmasý nedeniyle, randevu için biraz daha beklenmesi istendi. Bunun üzerinden geçen yaklaþýk iki haftalýk süre i- çinde randevu için yanýt gelmeyince, 13 Þubat günü TTB, SES ve Dev-Saðlýk Ýþ ten temsilciler düzeyinde bir grubun toplanarak, ortak bir basýn açýklamasý devamý sayfa 5 te Yemek genelgesi geri çekilsin! TTB ve SES, Maliye Bakanlýðý nýn yataklý tedavi kurumlarýnda çalýþanlarýn yemek ücretlerinin en az yarýsýný ceplerinden ödemelerine yönelik genelgesinin geri çekilmesi için basýn a- çýklamasý yaptý. Tepkiler sürerken Maliye Bakanlýðý da geri adým attý. Sayfa 4 te 29 Mart seçimleri merkezi seçim kadar önemli Ankara Tabip Odasý Saðlýk Politikalarý Komisyonu üyesi, kamu yönetimi uzmaný Dr. Selçuk Atalay, 29 Mart yerel seçimi öncesinde, ülke ortamý, yerel yönetimlerin durumu, yerel yönetim ve saðlýk hizmeti iliþkisi konularýnda Týp Dünyasý nýn sorularýný yanýtladý. Sayfa 7 de Saðlýk hizmetine eriþim kýsýtlanýyor TTB Merkez Konseyi, SGK nin 1 Nisan 2009 dan itibaren vatandaþlarýn 10 gün içinde ayný branþta muayene olmalarýný engelleyen düzenlemesine tepki gösterdi. Uygulamanýn 29 Mart yerel seçimlerinden sonra baþlatýlacaðýna iþaret eden TTB Merkez Konseyi, bu tarihten sonra saðlýkta yýkým tablosu ile karþý karþýya kalýnacaðýna dikkat çekti. Sayfa 4 te gündem... Prof. Dr. Gençay Gürsoy Dinsel Alan Geniþlerken... Yerel seçimler yaklaþtýkça dinin siyaset dünyamýzda kapladýðý alan büyük bir hýzla geniþliyor. CHP nin çarþaf ve kuran kursu açýlýmlarý, dinsel ögelerden beslenen bu siyaset tarzýna kolay kolay geri alýnamayacak bir meþruiyet kazandýrýrken, ayný zamanda bu tarzý devamý sayfa 3 te Saðlýkta dönüþüm programýndan Saðlýkta dönüþüm problemine Saðlýk Bakaný Recep Akdað ýn Ocak 2009 tarihli bir broþürle açýkladýðý, Saðlýkta Dönüþüm Programý nýn yürütülmesinde risk oluþturan 3 ana problem i deðerlendiren TTB Merkez Konseyi bir basýn toplantýsý düzenledi. TTB Genel Sekreteri Dr. Eriþ Bilaloðlu, Saðlýkta Dönüþüm Programý nýn finansal ve organizasyonel sürdürülebilirliðinin olmadýðýný söyledi. Sayfa 4 te Klinik araþtýrmalar da piyasaya devrediliyor Týp Dünyasý ANKARA Kocaeli Üniversitesi Týp Fakültesi Halk Saðlýðý Anabilim Dalý Baþkaný Prof. Dr. Onur Hamzaoðlu, 23 Aralýk 2008 tarihli Resmi Gazete de yayýmlanarak yürürlüðe giren Klinik Araþtýrmalar Hakkýnda Yönetmelik i e- leþtirerek, Saðlýk Bakanlýðý saðlýk hizmetlerini ardýndan klinik araþtýrmalarý da piyasaya devrediyor diye konuþtu. Klinik Araþtýrmalar Hakkýnda Yönetmelik i Týp Dünyasý na deðerlendiren Hamzaoðlu nun tespitleri özetle þöyle: John Lister: Ýngiltere de bütün halk hastanelerini korumak için dövüþür Ýnsan Saðlýðý ve Eðitim Vakfý (ÝNSEV) tarafýndan Saðlýk Politikasý Reformu-Yanlýþ Yolda mý Gidiyoruz? baþlýðý ile Türkçeye çevrilen kitabýn yazarý olan John Lister la Týp Dünyasý için yapýlan röportajý yayýnlýyoruz. Klinik Araþtýrmalar Hakkýnda Yönetmelik eleþtiriliyor: 23 Aralýk 2008 tarihli Resmi Gazete de yayýmlanarak yürürlüðe giren Klinik Araþtýrmalar Hakkýnda Yönetmelik i deðerlendiren Prof. Dr. Onur Hamzaoðlu, Saðlýk Bakanlýðý nýn saðlýk hizmetlerinin ardýndan, þimdi de klinik araþtýrmalarý piyasaya devredeceðini söyledi. Üç ayrý yönetmelik birleþtiriliyor Sekiz bölüm ve 38 maddeden oluþan yönetmelik, 29 O- cak 1993 tarih ve sayýlý Resmi Gazete de yayýmlanmýþ olan Ýlaç Araþtýrmalarý Hakkýnda Yönetmelik ve 30 Temmuz 2000 tarih ve sayýlý Tabip Odalarý Disiplin Ýþlemleri Deneyim Paylaþým Programý 5. Sayfada Mesleki Sorumluluk Sigortasý malpraktis için güvence midir? Avukat Ziynet Özçelik yazdý 6. Sayfada Tabip odalarý yayýnlarýndan Madýmak soykýrým müzesi ne dönüþtürülsün TTB Behçet Aysan 2008 Þiir Ödülü, 23 Ocak günü düzenlenen bir törenle þair Tuðrul Keskin e verildi. 2. Sayfada 8. Sayfada 3. Sayfada Resmi Gazete de yayýmlanmýþ olan Taný ve Tedavi Protokolleri Etik Kurulu Hakkýnda Yönetmelik kapsamlarýný bütünüyle, 27 Mayýs 1994 tarih ve sayýlý Resmi Gazete de yayýmlanmýþ olan Farmasötik Müstahzarlarýn Biyoyararlaným ve Biyoeþdeðerliðinin Deðerlendirilmesi Hakkýnda Yönetmelik in de bir bölümünü tek bir yönetmelik olarak bünyesinde toplamýþ durumda. (Md.1-4) Çocuklar üzerinde yapýlacak araþtýrmalar serbest Hasta ve saðlýklý çocuklar, gebeler, loðusa ve emziren kadýnlarla, kýsýtlý tanýmý kapsamýnda yoðun bakýmdaki hastalar, askeri görevini yapan erbaþ ve erler klinik araþtýrmalara gönüllü olarak katýlabilecekler.(md. 5-7) devamý sayfa 5 te TTB-STED Fotoðraf Yarýþmasý sonuçlandý Seçici Kurul un yaptýðý deðerlendirmede, Büyük Ödül, Feyyaz Çetinel in Süpürgeci Kýz adlý fotoðrafýna verildi. 8. Sayfada Ezber bozan Peru Dr. Serhat Ferrahi Deðimli, Peru gezisinin fotoðraflarýný bir sergide topladý. 6. Sayfada Dicle gerçeði Þubat ayýnýn ilk haftasýnda, Dicle Üniversitesi Araþtýrma ve Uygulama Hastanesi ne bazýlarý 4 bin, bazýlarý 152, bazýlarý da 27 yýl yetecek miktarda ilaç alýndýðý yönündeki iddialar basýna yansýdý. Diyarbakýr Tabip Odasý iddialarý araþtýrdý, üniversite rektörü Prof. Dr. Ayþegül Jale Saraç ile görüþtü. Diyarbakýr Tabip O- dasý nýn tespitleriyle; Dicle gerçeði Sayfa 3 te Filistin e destek ziyareti Ýsrail in Gazze de Filistin halkýna yönelik saldýrýsýný kýnamak, Filistin halkýna destek olmak ve bunu dünya kamuoyunun dikkatine sunmak amacýyla Türk Edebiyatçýlar Birliði nin çaðrýsýyla düzenlenen Filistin ziyaretine, Adana Tabip Odasý adýna Dr. Ýsmail Bulca katýldý. Ziyaret Ocak tarihleri arasýnda gerçekleþtirildi. Sayfa 6 da Samsun da ODSH Yönetimi Kursu TTB-ODSH Yönetimi Kursu 5-8 Þubat tarihleri arasýnda Samsun da gerçekleþtirildi. Samsun Tabip Odasý nýn ev sahipliðinde gerçekleþtirilen kursa çeþitli alanlardan 20 hekim katýldý. Sayfa 3 te Hemodiyaliz ihalesinde yargý süreci bekleniyor Denizli Tabip Odasý Baþkaný Dr. Ersin Çaðýrgan, Denizli Devlet Hastanesi Hemodiyaliz Merkezi nin özelleþtirilmesine karþý açtýklarý davanýn sürdüðünü bildirdi. Sayfa 7 de

2 2 John Lister: Ýngiltere de bütün halk hastanelerini korumak için dövüþür Röportaj: Dr. Osman Öztürk- Dr. Akif Akalýn - London Health Emergency hakkýnda bilgi verebilir misiniz? London Health Emergency, baþlangýçta hastanelerin kapatýlmasýna karþý oluþturuldu bahar aylarýnda Muhafazakâr Hükümet tarafýndan dayatýlan çok sayýda bütçe kesintisi söz konusuydu ve Londra çapýnda birçok kampanya sürüyordu. Londra o zaman altý buçuk milyonluk bir nüfusa sahipti ve özellikle de Londra daki hastane kapatmalarla mücadele eden birçok kampanya mevcuttu. Bizimki de bunlarý daha fazla etki yaratacak biçimde bir araya getirmeye yönelik, Büyük Londra Konseyi tarafýndan oluþturulan bir inisiyatifti. - Sizi Saðlýk Politikasý Reformu- Yanlýþ Yolda mý Gidiyoruz? kitabýný yazmaya yönelten þey neydi? 1999 yýlýydý ve daha geliþmiþ tezler oluþturmakla ilgileniyordum. Tony Blair in Ýþçi Partisi hükümetinin yeni dönemiydi ve bu Ýþçi Partisi hükümetinin de özel sektörü daha fazla kullanmak, piyasaya yönelik yeni geliþmeler saðlamak vs. bakýmýndan muhafazakâr hükümete çok benzeyen hatta muhtemelen daha da kötü siyasetler izleyeceði açýktý. Bu tezle ilgili olarak konuþtuðum ilk insanlar, sadece Ýngiltere hakkýnda yazarsam sýkýlacaðýmý, uluslararasý kýyaslamalar yapmamý söylediler ve ben de diðer Avrupa ülkelerine bakmaya baþladým ve onlarýn da Ýngiltere i- le çok benzer olduðunu anladým ve daha ayrýntýlý biçimde diðer ülkelere ve Dünya Bankasý nýn bazý malzemeleri i- le bu tür deðiþikliklerde sürükleyici o- lan bazý belgelere bakmaya baþladým. Ortak yollar ve ortak reform dizileri ile ilgili çalýþmaya böyle baþladým ve kitap da gerçekten mevcut yaklaþýmý açýklamaya ve buna karþý alternatif bir yaklaþým ortaya koymaya çalýþan bir biçimde ortaya çýktý. - Saðlýk reformlarýnýn arkasýndaki dinamikler ve güçler hakkýnda vardýðýnýz sonuçlar neler? Dinamikler bu saðlýk reformlarýnýn hastalardan ve saðlýk emekçilerinden çok büyük ticaretin ve bankalarýn ve ö- Pahalý Fikirler John Lister ýn Ýnsan Saðlýðý ve Eðitim Vakfý (ÝNSEV) tarafýndan Saðlýk Politikasý Reformu- Yanlýþ Yolda mý Gidiyoruz? baþlýðý ile Türkçeye çevrilen kitabý, küresel ölçekte saðlýk reformlarýný ele alýyor. Geçtiðimiz günlerde Ýstanbul Tabip Odasý nda bir konferansa katýlan John Lister la Týp Dünyasý için yapýlan röportajý yayýnlýyoruz. Kuþkusuz bugünkü geliþmeler, kapitalist sistemin genel bir krizi ortamýnda, büyük bankalarýn ve mali kuruluþlarýn çöktüðü, dev Amerikan otomotiv üreticilerinin ve birçok diðerleriyle birlikte devlet borçlarýna ve desteðine þiddetle baðýmlý duruma geldiði bir ortamda cereyan etmektedir. Macaristan da içinde bir dizi ülkede, IMF çöken kapitalist sistemi kurtarabilmek için son çare olarak çaðrýldý. Fakat IMF, Afrika da Dünya Bankasý nýn yaptýðý gibi, parayý ancak koþullar dayatarak verir. Bu nedenle bu ülkelerde ve diðerlerinde, þimdiden devletin saðlýk ve kamusal alanlara yaptýðý harcamalarda dramatik kesintilere gittiðini iþitiyoruz. Afrika da ve diðer geliþmekte olan ülkelerde Dünya Bankasý ve IMF yýllardýr saðlýk sistemlerinde, orta sýnýflarý özel sigorta yaptýrmaya zorlayacak kullanýcý ücretleri, mümkün olduðu kadar çok hizmetin özelleþtirilmesi/taþeronlaþtýrýlmasý, satýn alan ile hizmet sunanýn birbirinden kopartýlmasý, kamusal hizmetleri asgari paketlere indirgeyerek bu yaratýlan açýðýn özel sektör tarafýndan ödeme gücü olanlar için doldurulmasý gibi pazar tarzý deðiþiklikler için baský yapýyordu. En geliþmemiþ saðlýk sistemlerine sahip en yoksul ülkeler dahi piyasalaþma yönünde yeniden yapýlandýrma i- çin zamanlarýný ve yaþamsal kaynaklarýný harcamaya zorlanýyorlardý. Fakat, açýktýr ki bu model iþlemiyor. Piyasalar baþarýsýz oldu. Piyasalar, kapitalist sistemde düzenli büyüme saðlamakta baþarýsýz oldu, Wall Street ve Londra nýn en açgözlü unsurlarýnýn çýlgýn aþýrýlýklarýný gemlemekte baþarýsýz oldu. Piyasalar, sermaye için dahi gerektiði gibi iþlemiyorsa, niçin saðlýk hizmetlerinin sunumunda daha etkin ve uygun olsunlar? Market tarzý reformlar etkinliklerine iliþkin kanýtlardan tamamen yoksundur ve mevcut ekonomik durumda tamamen uygunsuzdur. Yeni mali koþullarýn gereksiz harcamalarý gerektirdiði, maliyetleri azaltmaya, ekinliði ve verimliliði arttýrmaya ve kaynaklarýn en büyük klinik gereksinimlere yönlendirilmesine zorladýðý bir zamanda piyasa reformlarý ve özelleþtirme bunlarýn tam tersini yapmaktadýr. Pazar tarzý sistemler entegre kamusal hizmet modellerinden daha pahalýdýr: Pazar tarzý sistemler daha çok bürokrasiye ve ilave yönetim, pazarlama, reklam, muhasebe ve idareye gereksinim duyarlar. Daha çok yönetici, yönetici ve i- darecilere kýyasla daha az saðlýk personeli, yani daha az verimli hizmet demektir. Rekabet daha çok ilave kapasitenin hizmete açýlmasýný gerektirirken, bunun yalnýz küçük bir bölümü kullanýlabilir. Rekabet akýl saðlýðý, yaþlý bakýmý gibi hizmetlerdeki açýðý kapatmakta i- yi bir yol deðildir. Özel sektör ve özel sektör çizgisindeki diðer kâr amaçlý kuruluþlar, yalnýzca yatýrýmlarýn karþýlýðýnýn geri dönebileceði sözleþmeleri arzu ederler. Onlarýn diðer hizmetleri doldurmak gibi bir yükümlülükleri yoktur. Yalnýzca planlama ve hastalarýn gereksinimleri temelinde karar a- lan kamu sektörü bu kâr getirmeyecek alanlarý doldurabilir ve dolduracaktýr. Bugüne kadar bütün kanýtlar göstermektedir ki, özel hizmet sunucularýnýn kamusal hizmet alanýna getirilmesi, kaçýnýlmaz olarak, ya kamu sektörüyle rekabet amacýyla giderleri a- zel sektörün iþine yaradýðýný gösteriyor. Yani özel sektörün kârlarýný maksimize etmek, kamu sektörünün bütçelerini paylaþmak yönündeki ideolojik ve pratik kaygýlar tarafýndan sürükleniyorlar. Bu siyasetlerin yaratýldýðý hemen her yerde özelleþtirmenin arkasýndaki gerçek güdünün mevcut kamu sektörünün özelleþtirilmesi biçiminde geliþmediðini, sadece paralel bir özel sektör inþa edildiðini ve bunun da kamu sektörünün bütçelerinden para götürerek gerçekleþtiðini görüyorsunuz. Ve bu durum parça parça kamu sektörünün altýný oyuyor; personelinin, parasýnýn altýný oyuyor, zamanýný alýyor, yönetici çabalarýný alýyor, çok daha karmaþýk bir sistemi yönetmek gerekiyor. Yani özel sektörü inþa etmek için kamu sektöründen kaynak aktarýlýyor. Bu her yerde ortaya çýkan küresel bir model. - Ýngiltere deki saðlýk reformlarýnýn temel özelliðini tarif edebilir misiniz? Temel özellikler bütünleþik bir sistemde bölünme, sistemin bütçeyi elinde tutan satýn alýcý ve saðlýk hizmeti sunan tedarikçi arasýnda parçalanmasý. Bu ö- zel sektörün kendisini belirli hizmetlerin tedarikçisi olarak sunmasýnýn önünü açýyor. Yani öncelikle piyasaya zemin yaratýyorsunuz ve ikinci olarak da bu ö- zel sektörün yayýlmasý için teþvikler yaratýyorsunuz, bunlarla tercihli sözleþmeler yapýyorsunuz. Böylece özel sektörün yayýlmaya baþlayabileceði koþullarý yaratýyorsunuz. Yani hükümet desteðine, hükümet finansmanýna dayanan yeni tipte bir özel sektör. Ýngiltere de yaþanan bir baþka geliþme Amerikan çok uluslu þirketlerinin içeri alýnmasý ve birincil saðlýk hizmeti sunucusu haline getirilmesi. Bu, Ýngiltere de Amerikan þirketlerinin satýn alma sürecine dâhil olduklarý anlamýna geliyor. Yani kaynaklarýn nereye daðýtýlacaðý hakkýnda söz sahibi oldular. Eminim ki yakýnda diðer ülkelerde de yaþanmaya baþlanacak, çünkü Ýngiltere bu siyasetlerin deneme yanýlma a- laný gibi. zaltmak için hizmet kalitesinin düþürülmesiyle, ya da gelir gider hesabýný dengeleyebilmek için özel hizmet sunucularýn kâr marjlarýný arttýrmasý sonucu maliyetlerin artmasýyla sonuçlanmýþtýr. Birleþik Krallýk ta özel sektörün tedavi merkezleri, Ulusal Saðlýk Hizmeti (NHS) tarifesinin % 11.2 üzerinde fiyatlarla hizmet vermektedir. Piyasalar, eþitlikçi bir ajandaya hizmet edecek mekanizmalar olduklarý konusunda yalandan dahi olsa iddiada dahi bulunmamýþlardýr. Þayet paranýz varsa, piyasada bir müþteri olarak gücünüzü kullanabilirsiniz. Fakat paranýz yoksa, bu alanda oyuncu dahi deðilsiniz. Kronik hastalar, pazarý kendi yararlarýna asla yöneltemezler çünkü bunlarýn çoðunun ne parasý ne de politik gücü vardýr. - Ýngiltere de kamusal saðlýk hizmetleri saðlýk reformlarýndan nasýl etkileniyor, kamu hastaneleri kapatýlýyor mu? Hayýr, tehditler var ama kapatmalar yok. Bunun nedeni; 1997 den bu yana saðlýk harcamalarý Tony Blair döneminde çok fazla arttý, eskiden olduðunun üç katýna ulaþtý. Bu çok büyük bir artýþ ve sistemde daha fazla para olduðu anlamýna geliyor. Yani genelde hastaneler kapanmýyor. Ama þu anda saðlýk hizmetinde yerel düzeyde yapýlan yeniden yapýlandýrmalar kapatmalarla ilgili bazý yeni tartýþmalarý gündeme getirdi. Yani yine hastane kapatmalarý gündeme geliyor ve son iki yýldýr ilk kez hastane yataklarýnýn sayýsý yine çok hýzla düþüyor. Bir baþka nokta Ýngiltere de gösteri ya da protestolara neden olacaðýndan e- min olmanýz gereken tek þey hastanelerin kapatýlmasýdýr. Bütün halk hastanelerini korumak için dövüþür. Her zaman aynýsý oldu, hiç beklenmedik yerlerde, çok zengin bölgelerde, çok yoksul bölgelerde, insanlar hastanelerini savundular. Yani belki de bu deðiþiklikleri hastaneleri kapatmadan yapmak zorunda kalacaklar. - Peki kapitalizm ile saðlýk hizmetleri arasýnda bir çeliþki olduðunu düþünüyor musunuz? Tabii evet, en büyük çeliþki de tersine hizmet yasasý olarak adlandýrýlan durum; yani bunlara en az ihtiyacý olan varlýklý bölgelerde saðlýk hizmetlerine en kolay ulaþýlýrken, saðlýk hizmetlerine en fazla ihtiyaç duyulan en yoksul bölgelerde en zayýf ulaþýmýn olmasý. Bunu bir adým ileri götürerek küresel düzeyde de geçerli olduðunu, ülkeler düzeyinde de geçerli olduðunu söyleyebiliriz. Çünkü saðlýk hizmetine en fazla ihtiyaç duyan insanlar bunun için bir piyasa fiyatýný en az ödeyebilecek olanlar. Dünyanýn hiçbir yerinde saðlýk sistemi sadece serbest piyasa temelinde yürütülemez. Bunu düzenlemenin bir yolunu bulmak zorundalar; devlet özel sektörün hizmet sunmayacaðý alanlarýn kimisine hizmet sunmak durumunda. Devletin bunu yapmadýðý yerde insanlar hizmete ulaþamaz. Bu küresel bir kural. Yani kapitalizm ve saðlýk hizmeti uyuþmuyor. - Pratisyen hekimler bu siyasetlerden nasýl etkileniyor? Pratisyen hekimler temelde gelecek bakýmýndan çok istikrarsýzlaþtýrýldýlar. Yani bireyler olarak fazladan para aldýlar ama ayný zamanda bu para için faz- Buna karþýn özel sektör en az ciddi ve en az komplike sorunlar için pahalý tedavi sunar. Bu nedenle, özel sektörü alana sokmak, kaynaklarýn daha ciddi gereksinimleri olanlardan, daha az klinik gereksinimleri olanlarý tedavi için kârlý sözleþmelere akýtýlmasýna neden olur. Pazar tarzý reformlar ve özelleþtirme ekonomik gereksinimlerden, bunlarýn halk arasýnda popüler olmasýndan ya da bunlarýn etkinliði kanýtlanmýþ olduðundan kaynaklanmamýþtýr. Bunlar, hiçbir þekilde yukarýdan ya da dýþarýdan da dayatýlmamýþtýr. Olasý tek açýklama, bunlarýn ideolojik inanç tarafýndan sürüklendiði ve sürdürüldüðüdür. Herkese ve kapsamlý saðlýk hizmetlerinin, ücretsiz saðlýk hizmetinin, vergilerden karþýlanan saðlýk hizmetinin ilk öncülüðünü yapan ülkelerden biri olan Ýngiltere deki bu sözde reformun kaygýsýz hýzý, Avrupa da ve baþka yerlerde yeni deneyleri cesaretlendirmektedir. Bu konuþmamýn baþlýðýnda da vurguladýðým gibi, bu ideoloji gerçekten oldukça pahalýya malolmaktadýr. Hükümetler bu politikalarýn halk a- rasýnda destek bulamayacaðýný bildiklerinden, bu politikalarý doðrudan açýk tartýþmaya açmak yerine arka ya da yan kapýlardan içeri sokmaktadýrlar. Ülkeler birbiri ardýndan tamamen sahte, devlet tarafýndan sponsorluðu yapýlan, gerçekte pazarda bir gereksinim duyulmayan bir özel sektör yaratmaktadýrlar. Bu özel sektör, hissedarlarýna kâr payý daðýtmak istemekte ve kamu sektörü sisteminin yaygýn bir yeniden yapýlandýrýlmasýný talep etmektedir. Fakat özel sektör, ancak devletin sponsorluðu ve desteðiyle, kamu sektörü acil saðlýk hizmetlerinin, kronik ve komplike vakalarýn, yaþlý ve ruh hastalarýnýn bakýmýnýn yükünü omuzlarken, kaymak tabakasýný toplayarak yaþamýný sürdürebilir. Kâr amaçlý özel sektör sunucularýný, kamu tarafýndan finanse edilen saðlýk sektörüne sokmanýn herhangi bir avantajý var mýdýr? Hayýr, hiç. Bazý hastalarýn özel hastanelerde gördüðü süper otelcilik hizmetleri, bu hastanelerin hasta baþýna günde yaptýðý harcamanýn, kamu hastanelerinden çok fazla olmasýndan kaynaklanmaktadýr. Bu nedenle bu imtiyazlý koþullar sadece küçük bir azýnlýk için mümkündür. Eðer bu hizmetler bir norm haline gelseydi, kamu sektörünün bütçesi artmak zorunda kalýrdý. Ýngiltere de ve baþka yerlerde özel John Lister: yýlýndan bu yana kesintiler, özelleþtirmeler, piyasa tarzý 1984reformlar ve Britanya Ulusal Saðlýk Hizmeti ndeki Özel Finans Giriþimi ne karþý koymak ve bunlara karþý kampanya düzenlemek konularýnda aktif rol üstlenen sendika destekli bir baský grubu olan London Health Emergency de Enformasyon Direktörü ve baþ araþtýrmacý olarak görev yapmaktadýr. Dr. Osman Öztürk, Dr. Akif Akalýn, John Lister hastanelerdeki süper temizlik standartlarý ve düþük enfeksiyon hýzlarý temizlik harcamalarýnýn artmasýndan kaynaklanmaktadýr. Þurasý da bir gerçektir ki, özel hastanelerde temizlik hizmetleri taþeronlaþtýrýlmamaktadýr. Yine özel hastaneler daima yoðun kamu hastanelerinden çok daha küçüktür. Fakat hastalar özel hastanelerdeki yüksek otelcilik standartlarýnýn farkýna varýrken, bu hastanelerdeki oldukça düþük saðlýk çalýþaný sayýsýnýn farkýna varamayabilirler. Hekimler ve konsültanlar, sadece ameliyat yapmaya gelir ve giderler. Bazý özel hastanelerde gece nöbetine sadece bir hekim kalýr. Kuþkusuz özel hastaneler, hangi ameliyatlarý yapacaklarýný ve ne kadar karmaþýk vakalarý kabul edeceklerini kendileri belirlerler. Bütün bu olumsuz yönlerine raðmen özelleþmenin hýzý ve yaygýnlaþmasý hýzlanmakta, Ýskandinav ülkelerine, doðu Avrupa ülkelerine ulaþmaktadýr. Ortaya çýkan manzara: Halk arasýnda raðbet görmeyen reformlar, u- tanmazca en kârlý iþlerin kaymaðýný götüren, devletin korumasýna ve özel muamelesine ve büyük ölçüde kamusal fonlardan ödemelere baðýmlý asalak bir özel sektörün büyümesi Bu, adýný söyleme veya seçmenlere kendini gösterme cesareti gösteremeyen özelleþtirmedir. Bu, bugüne kadar bir çok durumda marjinal kalan, hiçbir deðer üretmeyen fakat kamusal hizmet yapýlarý ve sistemlerin altýný oyan ö- zelleþtirmedir. John Lister ýn konuþma metninin tamamýna adresinden ulaþýlabilir. ladan iþ yapmak, çalýþmak zorunda kaldýlar. Ve hükümet de bunlarý özelleþtirmek istediðini açýk ediyor, yani özel sektöre uzatýlacak, ABD þirketlerine sözleþme için açýlacak olan yýlda on beþ milyon sterlinlik bir alan söz konusu. Þimdi de Saðlýk Bakanýmýz pratisyen hekimlerin büyük polikliniklerde büyük sayýlar halinde toplanýp çalýþtýrýlmasýný savunuyor ve bu durum pratisyen hekimler arasýnda çok büyük sorun; kendilerini risk ve tehdit altýnda hissediyorlar. Ýlginç bir biçimde pratisyen hekimler hareketi oluþuyor ve son yýllarda ilk kez daha fazla pratisyen hekim yerel kampanyalara katýlmaya çalýþýyor. Aralarýnda hala oldukça muhafazakâr bireyler var, gençler hareketli ama özellikle yaþlýlar çok gayrý politik. Ama Ýngiliz týp dernekleri en azýndan bu sorunlar hakkýnda kampanya düzenliyormuþ gibi bir görüntü vermeye ihtiyaçlarý olduðunu anladýlar ve geçen yýl pratisyen hekimlerin hizmetlerinden yararlanan milyonlarca insanýn imzaladýðý çok baþarýlý bir dilekçe süreci yaþandý. Bence bu inisiyatif önümüzdeki birkaç yýl için çok önemli olacak. Çünkü PH hizmetleri aslýnda sayýsal olarak en kalabalýk; temel saðlýk hizmetlerinin yüzde 90 kadarýný oluþturuyorlar. Yani pratisyen hekimlik hizmetleri etkilenirse herkes etkilenir ve bu konuda büyük bir kampanya örgütleyebiliriz. - Ýnsanlar özelleþtirmeye karþý ne yapmalý? Ýki ayrý baþlangýç noktasý var. Birinci baþlangýç noktasý, bir kamu sektörünüz var ve bunu ya taþeronlaþtýrmaya çalýþýyorsunuz ya da rakip bir özel sektör tedarikçisini içeri almaya çalýþýyorsunuz ve kamu sektörünün yerine özel sektörü koymaya çalýþýyorsunuz. Ama öte yandan bazý alanlarda hiçbir kamu hizmeti yok ve hükümetler, özellikle de geliþmekte olan ülkelerdeki hükümetler, kamu sektörü hizmetini geliþtirmek yerine, özel sektör tedarikçilerine dönmeye çalýþýyorlar. Bence bu baþlangýç noktasýna açýklýk kazandýrýlmalý. Burada bir takas var. Özel sektör tedarikçilerini kullandýðýnýz zaman, ya ayný para i- çin daha az kalite alýrsýnýz çünkü saðlýk emekçilerinin vasýflarýný birbirine nakleder; doktorlarýn iþlerini hemþirelere, hemþirelerinkini asistanlara, vs yaptýrýr. Hizmetler kötüleþir, ayný miktarda parayla kâr elde etmek için ya da daha fazla para isterler çünkü kamu sektörü referans kadrosuyla çalýþmak için para alýrlar ve bunlarýn üstüne kârlý olmayý garantileyecek kârlarý eklerler. Çünkü özel sektör sadece kâr için çalýþýr. Bir baþka deyiþle, özel sektörü getirirseniz, ayný para ile daha az tedavi a- lýrsýnýz ya da ayný tedavi için daha fazla para ödersiniz ve her iki biçimde de kazanan hasta olmaz. Bence bu nokta önemli, sendikalar bu noktada sürekli buna iþaret etmeli, politik partiler bunlarý bildiðimizin farkýnda olmalý ve aslýnda hastalarýmýzýn ve saðlýk emekçilerinin çýkarlarýna karþý olan bu politikalarý uyguladýklarý zaman bir bedel ödeyeceklerini politikacýlar da bilmeli. Yani özelleþtirmelere karþý sadece çalýþanlar üzerindeki etkilerine iþaret etmek yeterli deðildir. Bu hizmetleri kullanan insanlarý, kullanabilecek olan insanlarý bunun temel hizmetlere yönelik temel bir saldýrý olduðu ve hastanelerin temizlik hizmetlerinin özelleþtirilmesine izin verilmesi halinde bunun bir sonucu olacaðý konusunda ikna etmelisiniz. Hijyen geriler, ekipler parçalanýr, kalite geriler, hastanelerdeki insanlar hastane enfeksiyonlarý kapmaya baþlarlar vs. Bence Ýngiltere deki sendikalar ö- zelleþtirmelere karþý kampanyalar yürütürken büyük bir hata yaptýlar. Hala çalýþanlarýn koþullarý üzerinde yoðunlaþýyorlar ve hizmet sunumu üzerindeki etkileri hakkýnda bir þey söylemiyorlar. Hâlbuki diðer bütün kampanyalarý bir araya toplamamýz gerek.

3 15 Þubat TTB den Etik Kurul Toplantýsý Türk Tabipleri Birliði Etik Kurulu toplantýsý 15 Ocak 2009 günü Ankara da, TTB de gerçekleþtirildi. 15 Þubat Mitingi duyurusu TTB Merkez Konseyi üyesi Dr. Ali Çerkezoðlu, 15 Þubat 2009 günü yapýlacak Ýþsizliðe ve Yoksulluða Hayýr! Emek ve Demokrasi Mitingi Bilgilendirme toplantýsýna katýldý. Toplantý 15 Ocak günü gerçekleþtirildi. Ýnsan Ticareti ile Mücadele Toplantýsý TTB Yüksek Onur Kurulu üyesi ve Hukuk Bürosu Koordinatörü Dr. Hakan Giritlioðlu, 19 Ocak ta Dýþiþleri Bakanlýðý Göç Daire Baþkanlýðý nca gerçekleþtirilen 17. Ýnsan Ticareti ile Mücadele Ulusal Görev Gücü toplantýsýna katýldý. Düþün Toplantýlarý TTB Genel Sekreteri Dr. E- riþ Bilaloðlu, Dokuz Eylül Üniversitesi nce 20 Ocak günü gerçekleþtirilen Düþün Toplantýlarý na katýldý. Çocuk Ýstismarý Duyarlýlýk Grubu Toplantýsý TTB Çocuk Ýstismarý ve Ýhmali Duyarlýlýk Grubu Toplantýsý 21 Ocak günü TTB de yapýldý. Etik Liderlik Semineri TTB Merkez Konseyi üyesi Dr. Hülya Biriken ve TTB Kadýn Hekimlik ve Kadýn Saðlýðý Kolu üyesi Dr. Müge Yetener, Baþbakanlýk Kamu Görevlileri Etik Kurulu nca Ocak tarihlerinde gerçekleþtirilen Etik Liderlik Semineri ne katýldýlar. Týpta Uzmanlýk Kurulu Toplantýsý TTB Merkez Konseyi üyesi Prof. Dr. Ýskender Sayek, Ocak tarihlerinde gerçekleþtirilen Saðlýk Bakanlýðý Týpta Uzmanlýk Kurulu toplantýsýna katýldý. Saðlýk Eðitimi Genel Müdürü ile görüþme TTB Genel Sekreteri Dr. E- riþ Bilaloðlu, TTB Merkez Konseyi üyesi Dr. Ýskender Sayek ve TTB Uzmanlýk Dernekleri Eþgüdüm Kurulu Baþkaný Prof. Dr. Raþit Tükel, 23 Ocak günü Saðlýk Bakanlýðý Saðlýk Eðitimi Genel Müdürü ile bir görüþme yaptýlar. TTB UDEK Yürütme Kurulu toplandý TTB Uzmanlýk Dernekleri Eþgüdüm Kurulu (UDEK) Yürütme Kurulu toplantýsý 23 Ocak ta Ankara da gerçekleþtirildi. PHK Yürütme Kurulu toplandý TTB Pratisyen Hekimler Kolu Yürütme Kurulu 24 Ocak ta toplandý Ýç Anadolu Tabip Odalarý Toplantýsý Ýç Anadolu Tabip Odalarý Bölge Toplantýsý 25 Ocak ta Konya da gerçekleþtirildi. Toplantýya TTB Genel Sekreteri Dr. Eriþ Bilaloðlu katýldý. Gazze ye týbbi malzeme yardýmý TTB tarafýndan Gazze ye týbbi malzeme yardýmý yapýldý. Týbbi malzemeler 3 Þubat ta Gazze ye gönderildi. Þubat ayýnýn ilk haftasýnda, Dicle Üniversitesi Araþtýrma ve Uygulama Hastanesi ne bazýlarý 4 bin, bazýlarý 152, bazýlarý da 27 yýl yetecek miktarda ilaç alýndýðý yönündeki iddialar basýna yansýdý. Diyarbakýr Tabip Odasý iddialarý araþtýrdý, üniversite rektörü Prof. Dr. Ayþegül Jale Saraç ile görüþtü. Diyarbakýr Tabip Odasý nýn tespitleriyle; Dicle gerçeði Týp Dünyasý DÝYARBA- KIR - Þubat ayýnýn ilk haftasýnda Dicle Üniversitesi Araþtýrma ve Uygulama Hastanesi ne bazýlarý 4000 yýl, bazýlarý 152 yýl ve bazýlarýnýn 27 yýl yetecek miktarda ilaç alýndýðý iddiasý ulusal ve yerel basýnýn gündemine oturdu. Diyarbakýr Tabip Odasý hýzla olayýn ayrýntýlarýný araþtýrdý. Ýlk olarak iddialarýn sahibi olan kurumun rektörü ile görüþüldü. Mevcut rektör Prof. Dr. Ayþegül Jale Saraç basýnda yer a- lan iddialarýn hastane yönetiminin dile getirmek istediðinden farklý bir üslupla dillendirildiðini, ilaç alýmlarýna iliþkin incelemenin sürdüðünü, miadý geçmiþ olanlarýn miktar olarak belirlenmesine çalýþtýklarýný ve basýnda yer alan bazý iddialarýn abartýlý olduðunu dile getirdi. Bunun üzerine sansasyonel olmasý gayretiyle sunulan iddialarýn içeriði mesleki, bilimsel bakýþ açýsýyla deðerlendirildi. Basýn yayýn organlarýnda açýk olarak adlarý ve miktarý belirtilen ilaçlarýn alýmý ile ilgili olarak klinik talepleri ve alýnan i- laçlar yandaki tabloda görülüyor. Bu istemlerden özellikle Karvezide Tb ve Bactrim tb in pek çok klinik tarafýndan da kullanýlabileceði dikkate alýndýðýnda, alýnan miktarlarýn bir klinik tarafýndan talep edilen miktarýn bile altýnda olduðu görüldü. Ayrýca bir özel hastanenin ilaç alýmý ile mukayese e- dildiðinde alýnan ilaç miktarýnýn üniversite hastanesinin hasta potansiyelinin altýnda kaldýðý da aþikardýr. Basýnda ciddi sansasyon yaratan, 4000 yýllýk ilaç olarak sunulan Rapifen adlý ilaç ile ilgili olarak Anestezi Ana Bilim Dalý Akademik Kurul Kararý i- le bu ilacýn söylendiðinin aksine bir yýllýk ihtiyacý bile karþýlayamayacaðý belirtilmiþtir. Bu arada 4000 yýllýk anestezi ilacý, 152 yýllýk tansiyon ilacý, 27 yýllýk antibiyotik olarak sunulan bu ilaçlarýn üçünün toplam hastaneye alýþ maliyetleri TL (milyon TL ler olarak sunulmuþtu) kadar olduðu görüldü. Hastaneye adet serum alýnarak, ambarlarda yer kalmadýðý, sanki depolar dolusu serumun miadýnýn geçtiði izlenimi verilmiþtir. Oysa hali hazýrda hastanede birkaç ay yetecek serum bile yoktur. Kliniklerin toplam steril eldiven talebi: adettir. Ý- haleye çýkýlan miktar da adettir. Steril eldiven talebinin olduðu bir yerde, nonsteril eldiven alýmýnýn olmasýný fazla o- larak nitelemek çok gariptir. Kaldý ki eldivenin hastanede bitmesi yerine fazla bulundurulmasý, özellikle çalýþanlarýn eldiven kullanýmýna özendirilmesi gereken bir çaðda yaþamýyor muyuz? Miadý geçmiþ olduðu ve milyonlarca TL tuttuðu belirtilen medikal malzemelerle ilgili olarak Baþhekimlik tarafýndan yapýlmýþ sayým sonucu bizim ulaþtýðýmýz bilgilere göre miadý geçmiþ medikal malzemenin toplam bedeli TL, miadý geçmiþ ilaçlarýn toplam bedeli ise TL dir. Her yýl onlarca milyon TL tutarýnda i- laç ve malzeme alýnan bir hastanede, yýllara sari olarak bu miktarda miadý geçmiþ ilaç ve malzeme istenmese de karþýlaþýlacak bir durumdur. Medikal malzemenin TL yi aþkýn miktarý ise kardiyoloji ve kalp cerrahisine aittir. Açýk kalp cerrahisinin uzun dönem yapýlamamasý nedeni ile geçmiþ yýllarda alýnan medikal malzemeler kullanýlamamýþtýr. Hastanelerin ihale yasalarý nedeni ile günübirlik ilaç temini mümkün olmadýðýndan, toplu alým dýþýnda bir seçenekleri de yoktur. Bütün bu veriler ýþýðýnda iddialarýn mesnetsiz, bilimsellikten uzak olduðu düþünüldü. Ayrýca iddialarla ilgili olarak ü- niversitede gerçekleþtirilmiþ ve adli mercilere intikal ettirilmiþ bir soruþturma olmadýðý anlaþýlmýþtýr. Soruþturmaya dahi konu olmamýþ iddialarýn basýna gerçeðe aykýrý olarak ve dahasý sansasyonel bir üslupla yansýtýlmasý, hekimlerin zan altýnda býrakýlmalarý noktasýnda da temel deontolojik ihlaller çarpýcýdýr. Bunun üzerine oda yönetim kurulumuz konuyu merkez konseyimizle de paylaþmýþ ve bu sorunun soruþturulmasý için iþlem baþlatmýþtýr. Ýlacýn adý Ýsteyen klinik Talep edilen miktar Alýnan ilaç miktarý Rapifen amp. Anesteziyoloji 6000 adet 4000 Bactrim tb Üroloji 5000 adet (250 kutu) 4000 Karvezide Nöroloji 5600 adet(200 kutu) 130 kutu Samsun da ODSH Yönetimi Kursu TTB-ODSH Yönetimi Kursu 5-8 Þubat tarihleri arasýnda Samsun da gerçekleþtirildi. Samsun Tabip Odasý nýn ev sahipliðinde gerçekleþtirilen kursa çeþitli alanlardan 20 hekim katýldý. Saðlýk ortamýnda yaþanan olumsuzluklara karþý her alanda yoðun mücadele yürüten tabip odalarýmýzýn büyük emekle yaptýklarý iþler arasýnda yayýncýlýk faaliyetleri de yer alýyor. Türk Tabipleri Birliði ne baðlý 64 tabip odasýnýn büyük bölümünün, faaliyetlerini duyuran, üyeler arasýnda iletiþimi güçlendirmeyi amaçlayan gazete, dergi ya da bülteni bulunuyor. Biz de, Týp Dünyasý nýn bu sayýsýndan itibaren tabip odalarýmýzýn yayýnlarýnýn tanýtýldýðý yeni bir bölüm oluþturalým istedik. Ýlk olarak Tekirdað Tabip Odasý ile baþlýyoruz. Buyurun Tekirdað Tabip Odasý dergisi Günebakan ýn öyküsüne Odalarýmýzýn yayýnlarýnýn öyküsünü bu köþede yayýmlanmak üzere bekliyoruz. Dicle gerçeði Týp Dünyasý SAMSUN - TTB Olaðandýþý Durumlarda Saðlýk Hizmetlerinin Yönetimi Kursu, 5-8 Þubat 2009 tarihleri arasýnda Samsun da gerçekleþtirildi. Samsun Tabip Odasý nýn ev sahipliðinde gerçekleþen kursa çeþitli birimlerden ve týp alanlarýndan toplam 20 hekim katýldý. Kurs programýnda olaðandýþý durumlarla (ODD) ilgili temel kavramlar, ODD epidemiyolojisi, saðlýk durum deðerlendirmesi, triyaj, risk gruplarý, yardýmlarýn organizasyonu / ulusal ve uluslararasý örgütler, çevre saðlýðý / kamplarýn organizasyonu, ODD de bulaþýcý hastalýklara yaklaþým, ODD de salgýn incelemesi, ODD de etik sorunlar, ODD de ruh saðlýðý, olaðandýþý durumlara hazýrlýklý olma, ODD lerde saðlýk çalýþanlarýnýn saðlýðý baþlýklarý ile ilgili grup çalýþmalarý yapýlarak bir senaryo üzerinden konu ele alýnýyor. Ek olarak kursun son günü, hizmet, koordinasyon ve örgütlenme baþlýklý bir forum düzenlenerek bu alanda yaþanan sorunlar, tabip odasý ODD faaliyetleri ve Ýl in olasý ODD profili vb konular tartýþýlýyor. Bu kapsamda Samsun Tabip Odasý hizmet binasýnda gerçekleþen kursta da Samsun ve civarýnýn olaðandýþý durum tehlikeleri gözden geçirilerek yapýlabilecekler tartýþýldý. Samsun da düzenlenen kurs Karadeniz bölgesinde yapýlan ilk kurs olmasý nedeniyle ayrý Tabip odalarý yayýnlarýndan Günebakan ýn öyküsü Günebakan 1991 yýlýndan beri yayýmlanmaktadýr. Odamýzýn 1989 yýlýnda tüzel kiþilik kazandýðýný hatýrlarsak, ondan 2 yýl sonra çýkarýlmaya baþlanmýþtýr. Bu anlamda Günebakan ýn öyküsü, Odamýzýn öyküsüdür. Odamýzý tanýmak istiyorsanýz geçmiþten bugüne 50 sayý yayýmlanan Günebakan ý gözden geçirmeniz yeterli olacaktýr. Ýlk 8 sayýmýz siyah-beyaz i- ken sonra renklendirdik. Normalde üç ayda bir çýkarýlmasý gereken yayýnýmýzda zaman zaman a- bir önem taþýyor. Türk Tabipleri Birliði tarafýndan ilk olarak 1991 yýlýnda temeli atýlan ve bir kurs formatýnda 1993 yýlýnda baþlayan, 1999 depremi sonrasýnda deneyimler doðrultusunda güncellenen eðitim programý þimdiye kadar (1999 depremi sonrasý bölgeye gidecek hekimlere verilen kýsaltýlmýþ kurslarla birlikte) 35 kez düzenlendi. 800 den fazla hekim bu kurslara katýldý. Katýlýmýn ücretsiz ve gönüllülük temelinde olduðu kurs, 3.5 gün sürüyor ve TTB ve tabip odalarýnýn organizasyonuyla gerçekleþiyor. Gerçekleþtirilen kurslar þöyle: Ýzmir (1993), Diyarbakýr (1995), Þanlýurfa (1995), Adana (1996), Van(1996), Ýzmir (1997, Ege Üniversitesi Bilimsel Araþtýrma Topluluðu Kursu), Adýyaman (1997), Ýstanbul (1997), Hatay (1998), Gaziantep (1998), Kýrklareli (1999), Ýzmir-Aðustos 1999 (Deprem Bölgesine Gidecek Saðlýk Çalýþanlarý Ýçin Kýsaltýlmýþ 3 Kurs), Aydýn (1999), Ýzmir (1999, Eðitici Eðitimi Kursu), Ýstanbul (2000), Bursa (2000), Tekirdað (2000), Ýzmir (2000, Bornova Saðlýk Grup Baþkanlýðý Kursu), Foça (2000), Denizli (2001), Ýstanbul (2001, Türkiye Psikiyatri Derneði), Ýstanbul(2001), Ýzmir(2001), Ankara(2002), Diyarbakýr(2002), Balýkesir(2003), Ankara (2003, Türk Eczacýlar Birliði Kursu), Antalya(2003), Edirne(2003), Ýstanbul(2005), Ankara, (2006, Halk Saðlýðý Araþtýrma Görevlileri Kursu). gündem... Prof. Dr. Gençay Gürsoy Dinsel Alan Geniþlerken... baþ tarafý sayfa 1 de baþarýyla kullanmada hayli mesafe kat etmiþ olan partilere yeni hamleler yapma olanaðý veriyor. Bu tehlikeli týrmanýþýn uzun vadede eðitim sisteminin daha da dinselleþtirilmesine doðru geliþeceðini öngörmek herhalde kehanet sayýlmaz. Çünkü bu yolda yeterli tecrübe kazanmýþ olan akýllý saðcýlarýn hep bu yolu seçtiklerini çok iyi biliyoruz. Nitekim iktidar da, elde ettiði bu avantajý zamaný geldiðinde kullanmak üzere kayda geçirirken þimdilik CHP nin açýlým hamlesini alaya almakla yetiniyor. Kabul etmek gerekir ki, AKP sözcüleri CHP nin bu talihsiz açýlýmlarýnýn hiçbir getirisi olmayacaðýný çok çabuk gördüler ve ayný doðrultuda karþý atak yapmak yerine onu kendi meþreplerine uygun siyasi mizahýn malzemesi olarak kullandýlar. Doðrusu bunda azýmsanmayacak bir baþarý da gösterdiler: Dikkat etsinler partileri kapatýlabilir cümlesi siyasi iktidarýn az sayýdaki parlak mizah örneklerinden biri olarak kayýtlara geçti. CHP deki bu açýlýmlarýn bir seçim manevrasý mý yoksa bugüne kadar muhalefetinin temel dayanaðý olan laiklik konusunda köklü bir anlayýþ deðiþikliðine gitmeye hazýrlandýðýnýn iþareti mi olduðunu henüz tam bilmiyoruz. Parti baþkanýnýn bu geliþmeleri içine sindiremeyenler için kullandýðý sapýklýk ifadesine bakýlýrsa ikinci olasýlýðýn daha aðýr bastýðýný söyleyebiliriz. Türkiye nin de içinde bulunduðu bu global kriz ortamýnda iþsizler ordusuna yeni katýlan yarým milyonu aþkýn iþsizler kitlesini siyasi mücadelenin öznesi haline getiremeyen muhalefet, yerel seçimlerdeki acýklý durumunu, dinden medet uman bu nafile çabalarla onarmaya uðraþýrken, dinsel alanýn toplumsal etkinliðinin dünya ölçeðinde arttýðýný gösteren yeni bazý endiþe verici geliþmelere de tanýk oluyoruz. Bu geliþmelerin çarpýcý örneklerinden biri bunca yýllýk geçmiþi olan Ýnsan Haklarý Evrensel Beyannamesi nin evrenselliðine gölge düþürme çabalarýyla gündeme geldi dan beri, Suudi Arabistan da üslenen bir çalýþma grubu, geçtiðimiz günlerde uluslararasý medyaya yansýyan bir Ýslami Ýnsan Haklarý Beyannamesi yayýmladý (Johann Hari - The Independent. Radikal 1 Þubat 2009). Tam metnine henüz ulaþamadýðýmýz bu beyannamenin, düþünce ve ifade özgürlüðüne, Ýslami kutsallýklar adýna bazý sýnýrlamalar getirdiðini biliyoruz. Örneðin Ýslam þeriatýný enine boyuna tartýþmak, Müslüman ülkelerde kadýnlarýn, eþcinsellerin, dinden dönenlerin karþýlaþtýklarý insan haklarý ihlallerini eleþtirmek artýk Ýslam ýn kutsal deðerlerini rencide etmek olarak deðerlendirilebilir. Ýþin vahim tarafý þu ki, Vatikan kurmaylarýnca da uygun görülen bu sýnýrlamalar artýk Birleþmiþ Milletler (BM) tarafýndan fiilen kabul edilmiþ sayýlýyor. Bir zamanlar Salman Rüþti yi fanatik Ýslam kaynaklý ölüm tehditlerine karþý savunan BM artýk bunlara resmen boyun eðmiþ oluyor. Dünyayý bu aþamaya getiren dinamiklerin sadece Batý da giderek yaygýnlaþan Ýslamofobi den kaynaklandýðýný ileri sürmek kolay deðil. On yýllardýr devam eden Filistin faciasýna karþý Batý nýn ve ABD yanlýsý Ýslam ülkelerinin sessiz kalmasýnýn genel olarak Ýslam dünyasýnda yarattýðý infial ve isyan duygularý, bir taraftan fanatik siyasi Ýslami anlayýþlarý körüklerken, Türkiye gibi görece daha laik ülkelerde de geleneksel Ýslami deðerlere ve yaþam tarzýna doðru yönelen eðilimlere hýz kazandýrdý. Kuþkusuz bütün bu faktörlerin ötesinde, neoliberal sistemin güdümündeki tek kutuplu dünyada insani deðerlerin uðradýðý erozyonun, kültürel yozlaþmanýn, tüketim çýlgýnlýðýnýn yol açtýðý derin karamsarlýðý da eklemek gerekiyor. Umutsuzluðun egemen olduðu dönemlerde toplumlarda genel olarak içe kapanma, yabancý düþmanlýðý, dini, milli ve etnik paranoyalar ve aþýrý muhafazakârlýða doðru yönelme eðilimleri artýyor, þiddet gösterileri yaygýnlaþýyor. Bilindiði gibi, içinde bulunduðumuz global kriz bu tür eðilimleri daha da güçlendiriyor. Öte yandan çok iyi biliyoruz ki, bu tür toplumsal yönelmeler sürgit devam etmez ve zaman içinde kucaðýnda kendi zýddýný, antitezini büyütür. Ancak bu diyalektik yasanýn kendiliðinden sorunlarý çözmediðini, koþullarý deðiþtirmeye yönelik toplumsal iradi müdahaleler olmazsa, temel eðilimin hüküm sürdürdüðü bir denge hali oluþacaðýný da çok iyi biliyoruz. Yukarýda tanýmlamaya çalýþtýðým içe kapanma durumu, týbbi anlamda bir tür regresyon halini ifade eden bir toplumsal patolojinin iþaretidir. Bu bakýmdan, siyaset ve toplum bilimcilerinin yaný sýra, toplum saðlýðý üzerinden hekimleri de yakýndan ilgilendirir. Günümüzde baþta Ýsrail olmak üzere birçok ülke, siyasal ve/veya dinsel topluluk için böyle bir toplumsal patolojiden söz edebiliriz. Türkiye henüz tam olarak bu kategori içinde ele alýnamaz ama bazý endiþe verici belirtilerin varlýðý da görmezlikten gelinemez. rayý açtýðýmýz oldu; a- ma hiç vazgeçmedik. Neden vazgeçmedik? Bunun birinci cevabý, Odamýzýn kendisini her yönüyle ifade edebileceði tek olanaðý sunmasýydý. Bazen biz bile geçmiþte fazla bir þey yapmadýk diye dövünürken, çýkan Günebakan a bakýp: Hiç de fena deðilmiþiz dedik. Yani 2. cevap, Günebakan emeðe destek oldu, moral oldu. Diðer bir yanýt; Günebakan, yerel hekimler olarak birbirimizden haberdar olmamýzý saðladý. Ve en önemli iþlevlerinden biri: Çoðumuz saðlýkta gündemi Günebakan dan hatýrladýk. Ortak tavrýmýzý, duygularýmýzý, ne yapacaðýmýzý oraya yazdýk. Etkinliklerimizin fotoðraflarýný gördük, güç aldýk. Ve Günebakan bizimdi, birçok amatör ruhlu insanýn kolektif çalýþmasýnýn ürünüydü ve birlikte bir þey üretip ortaya çýkarmak harika bir þeydi. Günebakan ismi, 1996 yýlýnda açýlan isim yarýþmasý sonrasý çeþitli öneriler içerisinden seçildi. Ý- sim babasý Dr. Nihat Küçükarslan dýr. Ondan önce Tabip O- dasý Bülteni adýyla çýkmaktaydý. Günebakan ý çýkarmakta zorlandýðýmýz zamanlar oldu. Ýki nedeni vardý: Zaman zaman emek veren arkadaþlarýmýzýn iþ yoðunluðu, diðer nedeni de derginin maliyeti. Maliyeti, ürün tanýtýmý olarak kýsmen çözmeye çalýþtýk. Ama her zaman mümkün olmadý. Günebakan ýn neredeyse baþýndan beri vazgeçilmez köþeleri oldu: Baþkandan Saðlýkta Gündem, Oda dan Haberler, Üyelerden Haberler, Bilimsel Ek, Þiir Köþesi, Ýþyeri Hekimliði Sýralama ve Görevlendirme Listesi, Onur Kurulu ndan Ceza Alan ve Cezalarý Kesinleþen Hekimlerin Listesi, Saðlýk Politikalarýna Ýliþkin Bir Yazý gibi... Bunlardan bir iki baþlýðý açmak isteriz: Mesela Saðlýkta Gündem köþemizde, geçmiþ yakýn dönemde saðlýkta gündeme ne düþmüþse yazýyoruz, yoruma çok da girmeyerek, ama bizim a- çýmýzdan anlamlý noktalarý ve bu düzenlemelerin çalýþanlara neye mal olacaðýný öne çýkararak. Tabi bu köþede Türk Tabipleri Birliði nin ve Oda mýzýn önemli etkinliklerini de yazýyoruz. Bir diðer önemli bölüm, Ýþyeri Hekimleri Listesi. Bu köþede isim sýralamasýný ve görevlendirilen hekimleri açýkça yazýyoruz. Bütün arkadaþlarýmýz da bu listeyi takip ediyor ve denetliyorlar. Diðer bir kayda deðer bölüm, cezasý kesinleþen hekimlerin listesi. Sanýyorum bu son iki listeyi yayýmlamakta, Türkiye de oldukça azýnlýktayýz. Halbuki bunlarý yayýmlamanýn çok gerekli ve etkin olduðunu düþünüyoruz. Günebakan ýmýzýn bir de ödülü var. Bu ödülü Türk Tabipleri Birliði 2000 yýlýnda verdi. Ödülün verilme nedeni süreklilik arz eden bir yayým faaliyeti yürütmekte oluþumuzdur.

4 4 15 Þubat 2009 Ýþçi Saðlýðý ve Ýþyeri Hekimliði Temel Eðitimi 2009 Programý Týp Dünyasý ANKARA - Ýþçi Saðlýðý ve Ýþyeri Hekimliði Temel Eðitim Programý uzaktan eðitimini tamamlayan 880 meslektaþýmýz için 7 Þubat 2009 Cumartesi günü 39 tabip odamýzda ölçme-deðerlendirme yapýldý. Baþarýlý olanlar arasýndan ilk grup Adana da, Þubat 2009 tarihleri arasýnda Adana ve çevre illerin katýlýmýyla yüzyüze eðitime baþlayacaktýr. Ýþçi Saðlýðý ve Ýþyeri Hekimliði Temel Eðitim Programý Düzenleme Kurulu nun kararýna göre 2009 un ilk döneminde (Temmuz ayýna kadar) toplam 7 yüzyüze kurs düzenlenecektir. TTB den YÖK izin genelgesine dava Týp Dünyasý ANKARA - Türk Tabipleri Birliði, Yükseköðretim Kurulu nun (YÖK) üniversite öðretim üyelerinin çeþitli kamu kuruluþlarýnýn veya meslek kuruluþlarýnýn yönetim ve denetim organlarýnda görev alabilmelerinin, ancak YÖK ün izniyle olabileceðini belirten genelgesine dava açtý. YÖK Baþkanlýðý, kamu kurumu niteliðinde meslek kuruluþlarýnýn yönetim ve denetim organlarýnda görev alan öðretim üyeleri hakkýnda, ilki 17 Kasým 2008 tarihinde olmak üzere birden fazla yazý göndermiþti. Bu yazýlarda üniversite öðretim ü- yelerinin, çeþitli kamu kuruluþlarýnýn veya meslek kuruluþlarýnýn yönetim ve denetim organlarýnda ancak Yükseköðretim Kanunu nun 38. maddesi kapsamýnda görevlendirmeleriyle yer alabilecekleri, aksi halde Yükseköðretim Kanunun 36. maddesi çerçevesinde söz konusu kuruluþlarda görev yapmalarýnýn mümkün olmayacaðý belirtilmekteydi. TTB Merkez Konseyi, tabip o- dalarý ile týpta uzmanlýk derneklerinin yönetim ve denetim organlarýnda görev alan yüzlerce öðretim görevlisinin bulunmasý nedeniyle, iþlemdeki hukuka aykýrýlýklara dikkat çekerek iþlemin geri alýnmasýný istedi. Ancak, TTB Merkez Konseyi nin bu yazýsýna YÖK ten yanýt verilmememsi üzerine, TTB bu yazýnýn yürütmesinin durdurulmasý istemiyle dava açtý. Darwin yýlý etkinlikleri Týp Dünyasý ÝSTANBUL - TTB Merkez Konseyi Baþkaný Prof. Dr. Gençay Gürsoy un da aralarýnda olduðu çok sayýdan bilim insanýnýn imzasýyla, 12 Þubat Uluslararasý Darwin Günü dolayýsýyla ortak bir açýklama yapýldý yýlýnýn, Uluslararasý Biyolojik Bilimler Birliði ve UNESCO tarafýndan büyük doða bilgini Charles Darwin in doðumunun 200. yýlý nedeniyle Darwin Yýlý olarak ilan edildiðinin anýmsatýldýðý ortak açýklamada, 2009 yýlý boyunca bilim karþýtý-gerici fikirlere karþý yýl boyunca etkinlikler yapýlacaðý duyuruldu. Danýþtay dan radyoloji çalýþanlarýna iyi haber Týp Dünyasý ANKARA - Danýþtay 12. Dairesi, radyoloji çalýþanlarýnýn günlük çalýþma saatlerini 5 saatten 9 saate ve haftalýk 45 saate çýkaran genelge hükmünü hukuka aykýrý bularak iptal etti. Saðlýk Bakanlýðý, 8 E- kim 2007 tarihinde yayýmladýðý bir genelge ile radyologlar ve radyoloji çalýþaný saðlýk personelinin çalýþma saatlerinin haftada 45 saate yükseltmiþti. Uygulama Türk Tabipleri BÝrliði ve ilgili uzmanlýk dernekleri tarafýndan protesto edilmiþ ve iptali i- çin dava açýlmýþtý. Saðlýkta dönüþüm programýndan TTB Genel Sekreteri Dr. Eriþ Bilaloðlu, Saðlýkta Dönüþüm Programý nýn finansal ve organizasyonel sürdürülebilirliðinin olmadýðýný söyledi. Týp Dünyasý ANKARA - Türk Tabipleri Birliði (TTB) Genel Sekreteri Dr. Eriþ Bilaloðlu, para üzerine kurulmuþ bir sistem olan Saðlýkta Dönüþüm Programý nýn, ekonomik kriz ortamýnda ve kamu harcamalarýnýn kýsýtlandýðý bir dönemde finansal ve organizasyonel sürdürülebilirliðinin olmadýðýný söyledi. Saðlýk Bakaný Recep Akdað ýn Ocak 2009 tarihli bir broþürle açýkladýðý, Saðlýkta Dönüþüm Programý nýn yürütülmesinde risk oluþturan 3 ana problem i deðerlendiren Eriþ Bilaloðlu, bu amaçla, TTB Merkez Konseyi binasýnda Saðlýkta Dönüþüm Programý ndan Saðlýkta Dönüþüm Problemine: Rakamlarla Problem Nerede konulu basýn toplantýsý düzenledi. Saðlýk Bakaný Recep Akdað ýn Saðlýkta Dönüþüm Programý nýn yürütülmesinin önündeki 3 ana problemi; saðlýk iþ gücü sayýsal yetersizliði, finansman konusunda SGK, Hazine ve Maliye Bakanlýðý arasýnda koordinasyon yetersizliði ve saðlýk harcamalarýnýn ölçüsüzce arttýðý yönündeki düþünce olarak sýraladýðýný anlatan Bilaloðlu, bu baþlýklarýn ne ölçüde gerçekleri yansýttýðýný rakamlarla ortaya koydu. Hekim sayýsý yetersiz deðil Hekim sayýsýnýn yetersiz olduðu yönündeki savýn gerçekleri yansýtmadýðýný belirten Bilaloðlu, Ekim a- yýnda açýklanan TTB Saðlýk E- mek-gücü: Sayýlar ve Gerçekler Raporu nun (Füsun Sayek TTB Raporlarý-2008) bunu belgelediðini söyledi. Bilaloðlu, Kaldý ki, olsa bile bunun çözümü niteliksiz eðitim süreçlerini zorlamak, yurtdýþýndan hekim getirmek, hiçbir ölçüte, standarda uymadan týp fakültesi açmak deðil dedi. Türkiye de 69 týp fakültesi bulunduðunu hatýrlatan Bilaloðlu, Bu niteliksiz hekim yetiþtirmeye dayalý bir giriþimdir. Avrupa da en çok týp fakültesi olan ülkeyiz. Yeni açýlan týp fakültelerinin öðrencilerinin baþka fakültelerde eðitim görüyor. Yetersiz hekim sayýsýna bulunan bu çözüm çok tehlikeli. Týp fakültesi açmak, hastane açmak hatta market açmaktan bile daha kolay diye konuþtu. Bilaloðlu, yeni açýlan bazý týp fakültelerinde, öðrencilerin baþka týp fakültelerinde eðitim gördüðüne dikkat çekerek, böyle bir uygulamanýn dünyada örneði olmadýðýný söyledi yýllarýnda 4 bin 980 o- Yemek genelgesi geri çekilsin! TTB ve SES, Maliye Bakanlýðý nýn yataklý tedavi kurumlarýnda çalýþanlarýn yemek ücretlerinin en az yarýsýný ceplerinden ödemelerine yönelik genelgesinin geri çekilmesi için basýn açýklamasý yaptý. Tepkiler sürerken Maliye Bakanlýðý da geri adým attý. Týp Dünyasý ANKARA Türk Tabipleri Birliði ve SES in, Maliye Bakanlýðý nýn yataklý tedavi kurumlarýnda çalýþanlarýn yemek ücretlerinin en az yarýsýný ceplerinden ödemelerine iliþkin genelgesine yönelik tepkileri sürerken, Maliye Bakanlýðý da konuyla ilgili yeni bir genelge ile geri adým attý. TTB ve SES tarafýndan 11 Þubat günü öðle saatinde tüm hastanelerde basýn açýklamasý ve Maliye Bakanlýðý na yemek genelgesinin geri çekilmesi talebiyle faks gönderilmesi eylemi gerçekleþtirildi. Ankara da Dýþkapý Yýldýrým Beyazýt Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi nde gerçekleþtirilen basýn açýklamasýna, Türk Tabipleri Birliði, Ankara Tabip Odasý ve SES temsilcileri katýldý. Yemek lütuf deðil haktýr Ortak açýklamada, Maliye Bakanlýðý nýn Yataklý Tedavi Kurumlarý nda çalýþanlarýn yemek maliyetlerinin yarýsýndan az olmamak kaydýyla bedel ö- deyerek yararlandýrýlmalarýný öngören Mart 2008 tarihli genelgeye karþý 1 yýldýr mücadele yürütüldüðü belirtildi. Yataklý tedavi kurumlarýnda çalýþanlarýn yemeklerinin lütuf deðil hak olduðuna iþaret edilen açýklamada, haklarýn da örgütlü mücadeleyle korunup geliþtirilebileceði vurgulandý. Açýklamada Kimse bizlerin emekleri üzerinden nemalanmaya çalýþmasýn denildi. Maliye Bakanlýðý nýn konuyla ilgili geri adým attýðýna iþaret edilen a- çýklamada, Kazanmamýza ramak kaldý ifadesi kullanýldý. Maliye Bakanlýðý ndan geri adým Yemek genelgesinin geri çekilmesine yönelik mücadele ve tepkiler sürerken, Maliye Bakanlýðý ndan da geri a- dým geldi. Maliye Bakanlýðý ndan 9 Þubat tarihinde Devlet Personel Dairesi Baþkanlýðý na gönderilen yazýyla yataklý tedavi kurumlarýnda yemeðin ücretsiz verilmesini saðlayacak yönetmelik deðiþikliði yapýlmasý istendi. Maliye Bakaný Kemal Unakýtan imzasýyla gönderilen yazýda, Devlet Memurlarý Yiyecek Yönetmeliðine bu yönetmeliðe göre yiyecek yardýmýndan yararlanacak personelden yataklý tedavi kurumlarýnda (Üniversitelerin Yataklý Tedavi Kurumlarý dahil) görev yapanlar, hasta için oluþturulmuþ yemek servislerinden ücret ödemeden yararlanýr þeklinde bir madde eklenmesinin uygun o- lacaðý deðerlendirilmektedir ifadesine yer verildi. lan týp fakültelerine alýnan öðrenci sayýsýnýn için 6 bin 412 ye yükseldiðini belirten Bilaloðlu, yaklaþýk yüzde 30 oranýndaki bu artýþýn hangi projeksiyon ve hangi kriterle yapýldýðýný sordu. Saðlýkta dönüþümü hekimler mi riske ediyor? Akdað ýn özel sektörde doktorlara yüksek ücret verilmesinin TTB Merkez Konseyi, SGK nin 1 Nisan 2009 dan itibaren vatandaþlarýn 10 gün içinde ayný branþta muayene olmalarýný engelleyen düzenlemesine tepki gösterdi. Uygulamanýn 29 Mart yerel seçimlerinden sonra baþlatýlacaðýna iþaret eden TTB Merkez Konseyi, bu tarihten sonra saðlýkta yýkým tablosu ile karþý karþýya kalýnacaðýna dikkat çekti. Saðlýkta dönüþüm problemine Karikatür: Zafer Temoçin Týp Dünyasý ANKARA Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Baþkaný Fatih Acar, hastalarýn 10 gün içerisinde ayný branþta muayene olamayacaklarýný ve bu uygulamanýn 29 Mart yerel seçiminin hemen ardýndan 1 Nisan da baþlatýlacaðýný açýkladý. TTB Merkez Konseyi, saðlýk hizmetine eriþimin kýsýtlandýðýný belirterek, uygulamaya tepki gösterdi. SGK nin 1 Nisan dan itibaren vatandaþlarýn 10 gün içinde ayný branþta muayene olamayacaklarýný açýklamasý üzerine TTB Merkez Konseyi bir basýn toplantýsý düzenledi. TTB Genel Sekreteri Dr. Eriþ Bilaloðlu ve TTB Merkez Konseyi üyesi Dr. Altan Ayaz ýn katýldýðý basýn toplantýsýnda hükümetin saðlýk politikalarý eleþtirildi. Basýn toplantýsýnda konuþan Dr. Altan Ayaz, herkesi kapsayacaðý ve saðlýk hizmetlerine eriþimi kolaylaþtýracaðý iddiasý ile 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren uygulamaya konan Genel Saðlýk Sigortasý nýn (GSS), iddia edildiðinin aksine, sadece primini düzenli ödeyebilenleri kapsadýðýný ve saðlýk hizmetlerine eriþimi zorlaþtýrdýðýný söyledi. program için risk oluþturduðunu savunduðunu belirten Bilaloðlu, Ancak Saðlýk Bakaný SDP gibi büyük ölçekli bir programý riske eden bu yüksek ücretlerin toplam meblaðýna iliþkin bir þey söylememekte, somut sözleþme örnekleri göstermemektedir diye konuþtu. Bilaloðlu, Akdað ýn böylece ne yazýk ki kafalarda çok yüksek ücret alan ve koca bir programý riske eden doktorlar imajýný oluþturduðunu kaydetti. Akdað ýn bu deðerlendirmesine göre, vatandaþýn hekimlere verilen yüksek ücretler nedeniyle maðdur olduðu sonucunun doðduðunu belirten Bilaloðlu, Hal böyle ise vatandaþlar kamu hastanelerine gidebilirler ama hükümet oraya da ilave ücret getirdi diye konuþtu. Vatandaþ sýnýflandýrýlacak Eriþ Bilaloðlu, saðlýk sektöründe hizmet veren özel sektörün yýllarý arasýnda yüzde 26 büyüdüðünü ve bu büyümenin belli sermaye gruplarýnda gerçekleþtiðine dikkat çekti. Saðlýk Bakanlýðý nýn Kamu Hastane Birlikleri Yasasý ile hastaneleri sýnýflandýrmak istediðini ifade eden Bilaloðlu, Böylece hastaneler, doktorlar, en kötüsü vatandaþlar sýnýflandýrýlacak dedi. Para üzerine kurulmuþ bir sistem olan Saðlýkta Dönüþüm Programý nýn yürütülebilmesi için harcamalarýn artýrýlmasý gerektiðini anlatan Bilaloðlu, ekonomik kriz ortamýnda ve kamu harcamalarýnýn kýsýtlandýðý bir dönemde saðlýk alanýna kaynak aktarýlmasýnýn zor olduðunu söyledi. Saðlýk Bakanlýðý nýn 3 yýldýr üzerinde çalýþtýðý sevk sisteminden vazgeçtiðine dikkati çeken Bilaloðlu, Saðlýkta Dönüþüm Programý nýn, finansal ve organizasyonel sürdürülebilirliði konusunda hiçbir somut çerçeve olmadýðýný vurguladý. Saðlýk hizmetine eriþim kýsýtlanýyor Saðlýkta yýkým seçim sonrasýna Saðlýkta Dönüþüm Programý nýn finansman ayaðý olan GSS nin ve buna baðlý olarak çýkarýlan Saðlýk Uygulama Tebliði nin (SUT) sýk sýk deðiþikliklere uðradýðýný belirten Ayaz, son olarak SGK Baþkaný tarafýndan hastalarýn 10 gün içinde ayný branþa müracaat edemeyeceklerinin açýklandýðýný ve uygulamanýn 1 Nisan da baþlatýlacaðýný a- nýmsattý. Ayaz, Öyle anlaþýlmaktadýr ki 29 Mart yerel seçimleri sonrasý iyice kendisini hissettiren ekonomik krizinde derinleþmesi ile birlikte her alanda olduðu gibi saðlýk alanýnda da tam bir yýkým olacaktýr diye konuþtu. 10 gün içerisinde ayný branþta ayný saðlýk merkezine zaten baþvuru yapýlamadýðýný kaydeden Ayaz, þimdi bu uygulamanýn baþlamasý ile birlikte Türkiye nin herhangi bir yerinde ayný branþa tekrar baþvurunun engellendiðini söyledi. Bu uygulama saðlýk hizmetlerine u- laþýma açýk olarak engel konulmasý anlamýna gelmektedir diyen Ayaz, 10 gün içerisinde ayný branþ doktoruna tekrar baþvurunun suistimal olarak tariflendiðini ve bu haliyle hastalýk halinin, kiþilerin kendi sorumluluðuna býrakýldýðýný kaydetti. Ayaz, Tedavisi tamamlanamayan hastalar, kendi imkanlarý ile tedavilerini sürdürmeye mahkum býrakýlmaktadýr. Bu durumda ücretini ödeyemeyecek halde olan hastalarý neyin beklediði belirsizdir diye konuþtu. Ciddi bir etik sorun var Hasta Haklarý Beyannamesi nde hastanýn ikinci bir görüþ alma hakký bulunduðunu anýmsatan A- yaz, bu noktada ortada ciddi bir etik sorun olduðunu da belirtti. Ayaz, Hasta, ameliyat gibi ciddi bir tedavi kararý karþýsýnda ikinci görüþ alma hakkýna sahiptir. Kararý bir kez daha teyit ettirmek ister ve bunda da haklýdýr dedi. SGK tarafýndan uygulamanýn gerekçesi olarak hastalýk hastalarýnýn ö- nüne geçilmek istenmesinin gösterildiðini ifade eden Ayaz, Hastalýk hastalýðý da bir hastalýktýr ve çok ciddidir. Bu gerekçeyle saðlýk hakký engellenemez dedi. Sorun sistemin para üzerine kurulmasý TTB Genel Sekreteri Dr. Eriþ Bilaloðlu da, sorunun bütün sistemin para üzerine kurulmasýndan kaynaklandýðýný belirterek, Herkes iþletmesini kar ettirmek istiyor. Bu noktada etik deðerler konusunda endiþelerimiz var diye konuþtu. Hükümetin, GSS nin baþlangýç tarihinde, sevk uygulamasýnda vs. olduðu gibi bu uygulamadan da bir süre sonra vazgeçebileceðine iþaret eden Bilaloðlu, Ama bu süre içinde kimlerin bu uygulamadan etkilendiðini, nasýl zarar gördüðünü hiçbir zaman bilemeyeceðiz. Bize sadece yýl sonunda SGK nin ne kadar ettiði söylenecek dedi. Soru üzerine, TTB nin konuyu yargýya taþýyacaðý da belirtildi.

5 15 Þubat Aralýk Talepler Baþbakan da! baþ tarafý sayfa 1 de ile imzalarý Baþbakanlýða iletmesi kararlaþtýrýldý. 13 Þubat günü, TTB nin Ankara daki merkez binasý önünde toplanan TTB, tabip odalarý, SES ve Dev-Saðlýk Ýþ temsilcileri, en önde Baþbakan Erdoðan a yazýlmýþ olan mektup metninin yer aldýðý pankartýný taþýyarak Kýzýlay da bulunan Baþbakanlýk binasýna doðru yürüyüþe geçtiler. Saðlýkta ticaret ölüm demektir, Saðlýk hakký satýlamaz, Susma sustukça sýra sana gelecek, hastan hastane kapýsýnda ölecek sloganlarý atan grup, ellerinde de Saðlýk haktýr, Herkese saðlýk güvenli gelecek, Hastane birliklerine karþý emekçilerin birliði yazan dövizler taþýdý. Yürüyüþ sýrasýnda, bazý vatandaþlarýn da alkýþlarýyla saðlýkçýlara destek verdiði gözlendi. Hastanýn adý bugündür Baþbakanlýðýn önünde grup a- dýna konuþmalar yapýldý. TTB Ý- kinci Baþkaný Prof. Dr. Feride baþ tarafý sayfa 1 de Yönetmelik, daha önce yasak olan, çocuklar ü- zerinde yapýlacak klinik araþtýrmalarý serbest býrakýlacak. Bölgesel etik kurullar geliyor Daha önce eðitim hastaneleri bünyelerinde kurulabilen Yerel E- tik Kurul yerine, Saðlýk Bakanlýðý nýn belirleyeceði bölgelerde ve sayýda Etik Kurul kurulabilecek. Etik Kurul sekreteryasý il saðlýk müdürlüklerinde ya da Saðlýk Bakanlýðý nýn uygun göreceði saðlýk kurum ve kuruluþlarýnda oluþturulabilecek. Etik Kurul üyeleri, kiþisel baþvurular ile il saðlýk müdürlüðü, üniversite araþtýrma hastanesi, eðitim ve araþtýrma hastanesi ve devlet hastanesi tarafýndan yapýlan baþvurular arasýndan Saðlýk Bakanlýðý tarafýndan seçilecek.(md. 10) Merkezi Etik Kurul, Danýþma Kurulu oluyor Saðlýk Bakanlýðý bünyesinde, Ýlaç ve Eczacýlýk Genel Müdürlüðü nezdinde, Bakanlýk onayý ile, toplam 20 üyeden oluþan Klinik Araþtýrmalar Danýþma Kurulu kurulacak. TTB, TEB, TDB ve TBB kuruldaki birer üyelikleri için üçer isim bildirecekler ve her örgüt adýna bir üye Bakan tarafýndan belirlenecek. Kurulda Ýlahiyat Fakültesi nden bir öðretim üyesi de bulunacaktýr.(md. 12) Kurulun görev ve sorumluluklarý hemen hemen yok denebilecek düzeyde. lý yýllarda muayenehanesinde tanýdým o- 90 nu. Okuduðu kitaplar ve dergiler ilgimi çekti hemen. Okuyan, ülkemizin sosyal, siyasal sorunlarýna ve hekimlerin özlük, e- konomik meselelerine ilgi duyan aydýn biriyle tanýþmýþtým. Ben de o zaman tabip odasý Aksu Tanýk, saðlýk hizmetlerinin giderek piyasalaþtýrýldýðýnýn altýný çizdi. Hastanýn adý bugündür diyen Tanýk, sistemin zorlamasýyla hastalara yarýn, on gün sonra, bir yýl sonra demek istemediklerini, hastalarý sakatlýða ve ölüme terk etme sorumluluðunu yaþamak istemediklerini belirtti. Tanýk, Biz insanlara insan o- nuruna yakýþacak nitelikte bir saðlýk hizmeti sunmak istiyoruz diye konuþtu. Dev Saðlýk-Ýþ Genel Sekreteri Arzu Çerkezoðlu ise yöneticilerin ülkeyi yaþanmaz hale getirdiklerini belirterek, Ekonomik kriz bahanesiyle çalýþma ve yaþam koþullarýmýzý daha da aðýrlaþtýrýyorlar. Buna izin vermeyeceðiz diye konuþtu. One minute geçti; artýk no minute TTB, Dev-Saðlýk Ýþ ve SES a- dýna ortak açýklamayý da SES Baþkaný Bedriye Yorgun okudu. Saðlýk ortamýnda yaþanan olumsuzluklara karþý iki hafta gibi kýsa Klinik araþtýrmalar piyasaya Önceden yalnýzca eðitim hastanelerinde yapýlabilen klinik a- raþtýrmalar, uygun personel, teçhizat ve laboratuara sahip özel veya kamuya ait bütün hastanelerde, biyoyararlaným ve biyoeþdeðerlik çalýþmalarý da acil müdahale yapabilme olanaðýna sahip özel veya kamuya ait bütün saðlýk kurum ve kuruluþlarýnda yapýlabilecektir.(md ) Bir klinik araþtýrmanýn baþlatýlmasýndan, yürütülmesinden veya finanse edilmesinden sorumlu olan kiþi, kurum veya kuruluþ olarak tanýmlanan Destekleyici, görevlerini ticari kuruluþlara devredebilecektir. (Md fýkra d bendi) Ýyi insan, iyi dost, Dr. Mehmet Emin Turunç un ölümü Klinik Araþtýrmalar Hakkýnda Yönetmelik eleþtiriliyor: bir zamanda on bini aþkýn imza topladýklarýný belirten Yorgun, Ocak ayýnýn sonunda randevu istedik Baþbakan dan. Bekledik, 30 Ocak taki toplantýmýzý erteledik, one minute oldu ama geçti artýk Þimdi no minute zamaný diye konuþtu. Politikacýlarýn saðlýk alanýnda yaþanan sorunlar karþýsýnda ýsrarla saðlýk çalýþanlarýný hedef gösterdiklerini belirten Yorgun, bunun sonucunda taciz ve fiziki þiddetin neredeyse gündelik yaþamýn bir parçasý haline geldiðini kaydetti. Yorgun, Saðlýk hizmetini Sosyal Güvenlik Kurumu nun belirlediði protokollere göre deðil, hastanýn gereksinimlerine göre vermek istiyoruz. Ancak bugünkü saðlýk ortamýnda piyasa koþullarýyla deðerlerimiz arasýnda mesleðimizin gereklerini yerine getirememenin gerilimini Tüm yetki Saðlýk Bakanlýðý nda Kapsamdaki bütün araþtýrmalara Etik Kurul un yaný sýra Saðlýk Bakanlýðý nýn da izni gerekecek. Etik Kurul un ilaç klinik a- raþtýrmalarý ile kök hücre nakli, doku nakli, genetik araþtýrmalar ve yeni bir týbbi cihazýn denenmesi ile ilgili araþtýrmalar ile ilgili kararýndan sonra Saðlýk Bakanlýðý tarafýndan da izin verildikten sonra araþtýrmalara baþlanabilinecek. Etik Kurul un onayýný alan ilaç klinik araþtýrmalar için Ýlaç ve Eczacýlýk Genel Müdürlüðü ne, kök hücre nakli, doku nakli, genetik a- raþtýrmalar ve yeni bir týbbi cihazýn denenmesi ile ilgili araþtýrmalar için de Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüðü ne baþvurulmasý ve izin alýnmasý gerekecek.(md. 17) Adý geçen genel müdürlükler gerek görürse dosyayý Klinik A- raþtýrmalar Danýþma Kurulu na gönderebilecek.(md. 18) Genel genel sekreteriydim. tanýþýklýðýmýz, uzun yýllar sürecek olan dostluðumuz böyle baþlamýþtý. Tabip odasýnýn tüm etkinliklerine ve eylemlerine katýlýrdý. Örgütlü olmayý savunurdu. Bu düþüncesini hayata geçirdi. Örgütlü olmadan çaðdaþ olunamayacaðýný savundu yýlýnda iki yýl süreyle iþlerinin çok yoðun olmasýna raðmen Genel Saðlýk Ýþ Sendikasý baþkanlýðý yaptý. Üç dönem odamýzýn onur kurulu üyeliðini yaptý. Son dönem oda genel kurulunda denetleme kuruluna seçilmiþti yýlýnda Savaþtepe de doðdu. Balýkesir Lisesi ni bitirdi yýlýnda Ege Üniversitesi Týp Fakültesi nden mezun oldu. Ýzmir Çocuk Hastanesi nde ortopedi ve travmatoloji ihtisasýný yaptý. 16 yýl Manisa Devlet Hastanesi nde çalýþtý. Emin çaðdaþ insandý. Bir a- rada durmayý, bir araya gelmeyi örgütlenerek yapabileceðimizi herkese yaþamýnda gösterdi. Ýyi insandý. Kibirli deðildi E- min. Kibirli olanýn yorulup yollarda kalacaðýný bilirdi. Çevreye ve doðaya saygýlýydý. Dayanýþmacýydý. Sorumluluk sahibiydi, dürüst idi. Ýyi dost idi. Uzun yýllara dayanan dostluðu birçok arkadaþýmýzla artarak devam etti. O- nun dünya görüþünün altýnda mertlik ve sevgi egemendi. O yüzden üzüntümüz çok derin. Emekli olduktan sonra daha çok görüþecektik, olmadý yenilmez bir hastalýk onu aramýzdan erken aldý. 54 yaþýnda, doðum günü olan 29 ocak 09 da. Benim kapý komþum can dostum idi. Ölüm, adýn kalleþ olsun demek geliyor içimden. Onu hep sevgi, saygý ve özlemle a- nacaðýz. Dr. Münir Çelik Manisa Tabip Odasý yaþýyoruz dedi. Yorgun, Baþbakan a iletilen imzalý dilekçelerde de yer alan taleplerini þöyle sýraladý: Saðlýk hizmetlerini ticarileþtiren ve güvencesiz çalýþmayý içeren aile hekimliði ve kamu hastane birlikleri yasa tasarýsýnýn durdurulmasýný, iþten çýkarmalarýn engellenmesini, bütün çalýþanlarýn güvenceli bir müdürlüklerin Etik Kurul onayý almýþ dosyayý nasýl bir prosedür i- le ve hangi yapý-kurul aracýlýðý ile deðerlendireceði ile ilgili herhangi bir bilgi bulunmuyor.(md. 18,19). Týp Dünyasý ANKARA Tabip Odalarý Disiplin Ýþlemleri Deneyim Paylaþým Programý, Ankara Tabip Odasý nýn ev sahipliðinde 7 Þubat 2009 Cumartesi günü gerçekleþtirildi. Toplantýya Ankara, Çorum, Eskiþehir ve Kýrýkkale Tabip Odalarý katýldýlar. Toplantýda dosya örnekleri üzerinden tabip odalarý onur kurullarýnýn iþlevleri, saðlýk hizmetleri açýsýndan önemi deðerlendirildi. Tabip odasý yönetim kurullarýnýn açýlacak bir soruþturmada süreç yönetimini eksiksiz yapabilmesi ve tabip odasý onur kurullarýnýn kovuþturma süreç yönetimini eksiksiz yapabilmesi için bilgi ve deneyim paylaþýldý. çalýþma rejiminde istihdamýný, güvenli ve saðlýklý çalýþma ortamlarýnýn oluþturulmasý için iþyeri saðlýk birimlerinin kurulmasýný ve temel ücretlerde e- mekliliðimize yansýyan iyileþtirme yapýlmasýný talep ediyoruz. Açýklamalarýn ardýndan, TTB, SES ve Dev Saðlýk-Ýþ temsilcileri klasörler içindeki mektuplarý Baþbakanlýða teslim etti. Klinik araþtýrmalar da piyasaya devrediliyor Tek yetkili Saðlýk Bakanlýðý Týp Dünyasý ANKARA - Hacettepe Üniversitesi Týp Fakültesi öðretim üyesi ve Saðlýk Bakanlýðý Merkezi Etik Kurulu üyesi Prof. Dr. Murat Akova da, Klinik Araþtýrmalar Hakkýnda Yönetmelik ile klinik araþtýrmalar konusunda tek yetkili kurumun Saðlýk Bakanlýðý haline getirildiðini söyledi. Klinik araþtýrmalar ile ilgili 23 Aralýk 2008 tarihli Resmi Gazete de yayýmlanarak yürürlüðe giren Klinik Araþtýrmalar Hakkýnda Yönetmelik i deðerlendiren Prof. Dr. Onur Hamzaoðlu, Saðlýk Bakanlýðý nýn saðlýk hizmetlerinin ardýndan, þimdi de klinik araþtýrmalarý piyasaya devredeceðini söyledi. Prof. Dr. Murat Akova Prof. Dr. Onur Hamzaoðlu, olarak en son 1993 yýlýnda bir yönetmelik yayýmlandýðýný belirten Akova, bu arada Avrupa Birliði bünyesinde bu alanda kimi deðiþiklikler olduðunu ve son yönetmeliðin AB ye u- yum gerekçesiyle çýkartýldýðýný, ancak Hükümetin yönetmeliði kendi amaçlarýna göre düzenlediðini söyledi. Akova, yönetmeliðin nasýl iþleyeceði konusunda tereddütleri bulunduðunu bildirdi. Yönetmelik ile Saðlýk Bakanlýðý nýn kendisine çok geniþ yetkiler tanýdýðýna dikkat çeken Akova, bütün kararlarýn bakanlýk onayýyla alýnabileceðine iþaret etti. Merkezi Etik Kurul un þimdi ancak sorunlu dosyalarýn gönderileceði bir Danýþma Kurulu haline getirildiðini anlatan Akova, Ýlaç Eczacýlýk Genel Müdürü ya da yardýmcýsýnýn da bu kurula baþkanlýk edeceðini belirterek, bunun çok sakýncalý olduðunu söyledi. Akova, Danýþma Kurulu nda meslek örgütlerinin temsili için ise, önerilecek 3 isim arasýndan Saðlýk Bakanlýðý nca seçilecek kiþiler tarafýndan yürütüleceðini belirterek, Böyle bir þey olamaz diye konuþtu Toplantý TTB Hukuk Bürosu avuktalarý Verda Ersoy, Mustafa Güler ve TTB Yüksek Onur Kurulu üyeleri Dr. Hakan Giritlioðlu ile Dr. Orhan Odabaþý nýn kolaylaþtýrýcýlýðýnda gerçekleþtirildi. Programýn ilki Muðla Tabip O- dasý nda Aydýn ve Denizli Tabip Odalarýnýn da katýlýmý ile yapýlmýþtý. Önümüzdeki günlerde diðer tabip odalarýnýn katýlýmý ile program yaygýnlaþtýrýlacak ve tüm tabip odalarýmýz bu programa katýlmýþ olacak. Tabip Odalarý Disiplin Ýþlemleri Deneyim Paylaþým Programý, tabip odalarýnýn mesleki deontolojinin korunmasýnda deðeri ve sorumluluðu konusunda aradabir... Týp Eðitimi Anabilim Dalý (Ne) Ýþ Yapar(?)* Doç. Dr. Melih Elçin** Karþýmda ilk günün heyecaný içinde pýrýl pýrýl gözlerle bana bakan 190 yeni týbbiyeli. Onlarý bekleyen zorlu bir 6 yýllýk eðitimin baþýnda ne yaþayacaklarýnýn tedirginliðinde. Kulaklarýnda týp e- ðitimi ile ilgili anlatýlan efsaneler, öyküler, söylentiler belki de masallar. Amfideki ilk derslerinde, karþýlarýna çýkan ilk týp fakültesi hocasý olarak hoþgeldiniz diyor, baþlatýyorum hiç bitmeyecek öðrenmelerini. - Ýsmim Melih Elçin. Týp Eðitimi ve Biliþimi A- nabilim Dalý öðretim üyesiyim. Bugün sizinle nasýl öðrendiðimizi konuþacaðýz. Gözgöze geldiðim öðrencinin kafasýndaki düþünceyi okuyorum yüzündeki hafif gülümseyiþte: - Dalga mý geçiyor bu adam? Ben Türkiye on i- kincisiyim. Yanýmda oturan ilk elliden, önümdeki ilk 100 den. En arka sýradaki dalgacýlar grubu ilk 500 den. Bize mi anlatacak nasýl öðrenileceðini? Hem bu da nasýl bir anabilim dalý öyle. Ben endokrin bilirim, plastik cerrahi ya da genetik. Bunlar týbbýn nesiyle uðraþýyorlar acaba? Üçüncü sýnýftaki ev arkadaþýmýn sözünü ettiði PDÖ her neyse, bunlarýn iþiymiþ. Þaka gibi. Bir çeþit yabancýlaþtýrma efekti. Ya da ters ýþýk. Bir sonraki derste bir örnek veriyorum, týp eðitiminin önemli bir özelliðini vurgularken: - Týp bilgisi çok hýzlý deðiþiyor. Ýlk mesleksel beceri eðitimine baþladýðýmýzda birinci sýnýf öðrencilerine temel yaþam desteðini anlatýrken tek kurtarýcýda 15 e 2, iki kurtarýcýda 5 e 2 kalp ve solunum masajýnýn yapýlmasýný öðrettik. Ayný öðrenciler üçüncü sýnýfa geldiklerinde uygulama yaparken tek ya da iki kurtarýcýda da 15 e 2 olarak bilgilerini güncelledik. Ýntörn olduklarýnda ise 30 a 2 olarak yapýyorlardý. Ayný bilgi sadece týp eðitimi sýrasýnda bile iki kez deðiþmiþti. Konuþmamda sözünü ettiðim öðrenciler ilk eðitimlerini kýrmýzý, yarým vücutlu, poþet akciðerli modellerde almýþlardý, üçüncü sýnýfta geribildirim için ýþýklý uyarý sistemine sahip mankenlerden yararlandýlar. Ýntörn eðitimlerinde ise bilgisayar destekli simülatörü kullandýlar. Týp bilgisi ve teknolojisi hýzla geliþiyor, deðiþiyor. Týp eðitiminde yaklaþýmlar, yöntemler, teknolojiler de ayný ivmeyle geliþiyor, deðiþiyor. Eðitim a- lanýndaki deðiþimin izlenmesi, yenilikler ve geliþmeler konusunda her biri birer týp eðiticisi olan genel cerrah, dermatolog, fizyolog, el cerrahý, gastroenterolog, onkolog öðretim elemanlarýnýn da bilgilendirilmesi ve geliþimlerinin saðlanmasý gerekiyor. Týp eðitimcilerinin rolü burada baþlýyor: Týp eðitimini bütünsel bakýþ açýsýyla görebilmek, týp eðitimindeki güncel yaklaþýmlarý, yöntemleri, yeni yetkinlik alanlarýný kendi kurumlarýnda da uygulamak, yürütülen uygulamalarý deðerlendirmek, yeni uygulamalar geliþtirmek, geçmiþin belleði geleceðin ufuk açýcýsý olmak. Tüm bunlarý yaparken bu süreçleri yaþayabilmek, hem öðretim üyeleri hem öðrencilerle yan yana olabilmek, onlarý duyabilmek, onlarý anlayabilmek, onlarla geliþebilmek gerekiyor. Týp eðitiminde kalitenin korunmasý ve yükseltilmesi, daha donanýmlý ve toplumun beklentilerini karþýlayan mezunlarýn verilmesi, daha iyi bir saðlýk ortamýnýn ve daha saðlýklý bir toplumun yaratýlmasýný saðlayacaktýr. Týp fakültelerindeki anabilim dallarýnda çalýþabilen týp eðitimciler de bu kalitenin güvencesi olacaklardýr. *Bu yazý, YÖK ün tarihli týp eðitimi anabilim dallarýnýn týp fakültelerinde kapatýlarak saðlýk bilimleri enstitülerinde açýlmasý yönündeki gerekçesiz kararý üzerine yazýlmýþtýr. ** Hacettepe Üniversitesi Týp Fakültesi Öðretim Üyesi Tabip Odalarý Disiplin Ýþlemleri Deneyim Paylaþým Programý farkýndalýk yaratarak etkinliðinin arttýrýlmasý ve yapýlan iþlemlerin niteliðinin yükseltilmesini amaçlýyor. Programa tabip odalarý yönetim ve onur kurullarý temsilcileri katýlýyor. Bu arada, tabip odasý yönetici ve o- nur kurulu üyeleri için hazýrlanan yine yönetim kurullarýnýn oluru ile atanacak soruþturmacýlarýn kullanýmýna da açýlacak olan Türk Tabipleri Birliði web sayfasýndan eriþilecek Onur sitesi kullanýma girdi. Bu site üzerinden disiplin süreçlerinde dil birliði saðlanmasý, mevzuat bilgisi yaný sýra dosya örnekleri ile bilgi ve deneyim paylaþýmý hedefleniyor.

6 6 15 Þubat 2009 hukuk k köþesi Mesleki Sorumluluk Sigortasý malpraktis için güvence midir? Avukat Ziynet Özçelik Yýllardýr yürütülen tartýþmalardan hekimler iyi biliyor ki aslýnda mesleki sorumluluk sigortasý malpraktis için güvence deðildir. Çünkü uygulandýðý yerlerde hatalarý azaltýcý etkisi olmamýþ, zarar gören hastalarýn zararlarýný karþýlamada ciddi bir a- raç olmamýþ, çekinik týbba neden olmuþ, giderek yükselen primler nedeniyle saðlýk hizmetinin maliyetinde artýþlara neden olmuþ vb. olumsuzluklarý peþ peþe sýralanabilir. Türk Tabipleri Birliði de yýllardýr bu konudaki endiþelerini ve önerilerini baþta Saðlýk Bakanlýðý olmak üzere her zeminde paylaþýyor ve diyor ki; - hatalý týbbi uygulamalar bir halk saðlýðý sorunudur, - bu alanda hatalarýn ortadan kaldýrýlmasý için gerekli çalýþmalar sistemli bir biçimde planlanmalý, parasal kaynaklar bu önceliðe göre harcanmalýdýr. - saðlýk hizmeti sýrasýnda zarar gören hastalarýn zararlarýnýn kýsa sürede karþýlanmasý için derhal bir kamusal iþleyiþ oluþturulmalý, zarar görenlerine destek olmak için dava açýlmasý ve yýllarca süren yargýlamalarýn sonucu beklenmemeli, - Saðlýk hizmetinin kötü organizasyonu, her türlü yetersizliðin yükü tek baþýna hekimlerin sýrtýna yüklenmemeli, hekimlerle hastalar karþý karþýya getirilmemeli - Aðýr kusur sonucu ve kasten verilen zararlarda hekimlere rücu yoluna gidilmeli, bunun dýþýnda hata nedenleri tespit edilerek giderilmesi için yönetsel tedbirler alýnmalýdýr, Ancak bu güne kadar, sorunun bir özel sigortacýlýk sorunu ve sigortacýlara kaynak transferi sorunu olarak anlaþýlmasý dýþýnda baþka yanýt gelmedi. Ülkemizin ekonomik krizi daha da derin yaþamaya baþladýðý bu günlerde, sýnýrlý kaynaklarýn nereye ne amaçla aktarýlacaðý çok önem taþýyor. Hekimler ve Türk Tabipleri Birliði bu sürece müdahil olmak i- çin elinden geleni yapacaktýr. Bu arada hekimlerin zorunlu deðil gönüllü daha doðrusu zorunlu-gönüllü yaptýrmaya baþladýklarý sigorta poliçelerini de bir gözden geçirdik. Mesleki sorumluluk sigortasý poliçe genel þartlarýna aykýrý ve hekim aleyhine çokça hükme rastladýk. Bu incelememize, dileyenler Türk Tabipleri Birliðinin web sayfasýndan ulaþabilirler. 1 Yerimizin darlýðý nedeniyle biz tespit ettiðimiz sorunlarý giderici kimi önerilerimize aþaðýda yer verdik. - Poliçede karma sözleþme türü ile sözleþmeden bir yýl önceki ve sözleþmenin yürürlükte olduðu bir yýllýk dönemdeki mesleki faaliyetler koruma altýna alýnmalý, bu faaliyetlerden kaynaklý olasý tazminat talepleri de sözleþme süresi içerisinde ya da sözleþme bitimini takip eden iki yýl içinde ileri sürülmesi þartý ile teminat kapsamýnda sayýlmalý böylece iki yýllýk mesleki faaliyete dört yýllýk bir koruma süresi saðlanmalýdýr. - Manevi tazminat yönünden poliçedeki teminat limitinin en az %50 si oranýnda koruma saðlanmalýdýr. - Teminat kapsamýndaki zararlar, kusur, hata gibi ayrýmlara girmeksizin mesleki faaliyeti ifa e- derken neden olunan zarar þeklinde kapsayýcý bir biçimde tanýlanmalýdýr. - Teminat kapsamý dýþýnda býrakýlan haller Hekim Mesleki Sorumluluk Sigortasý Klozu nda kapsam dýþý olacaðý belirtilen hallerle sýnýrlý olmalý, yenilerinin ilave edilmemelidir. - Uzmanlýk alanlarýna göre koruma kapsamýnýn deðiþikliðe uðradýðý poliçe tiplerinde hekimin branþý ve uygulamalarý temel alýnmalý, hekimin uzmanlýðý ile ilgili uygulamalarda koruma kapsamý geniþletilmelidir. - Sigortalýya hizmet akdi ile baðlý ya da eylemlerinden hukuken sorumlu olacak konumda istihdam edilen kiþilerin verdiði zararlar da ödeme güvencesi altýna alýnmalýdýr. - Sigortalýnýn yükümlülükleri mümkün ve kendisinden beklenebilecek tedbirler temel alýnarak; makul ve dürüst bir kiþi olarak göstereceði özenle sýnýrlý olmalý, aðýrlaþtýran hükümlere yer verilmemelidir. - Riskin gerçekleþmesinden sonra özel bir þekil koþulu öngörmeksizin sigortacýya durumu bildirmek ihbar yükümlülüðü için yeterli sayýlmalý, bildirim süresine poliçede açýkça yer verilmelidir. - Sigortalýnýn tazminat talebiyle iliþkili kayýtlarý sigortacý ve/veya temsilcilerinin inceleme ve yararlanmasýna açýk bulundurmasý þeklindeki sýr saklama yükümlülüðüne aykýrý düzenlemeler poliçelerde yer almamalý, hekim yükümlülüðü hastanýn onayýnýn alýnmasý halinde söz konusu olmalýdýr. - Sigortalý adýna savunma, uzlaþma ve bu konudaki tüm iþlemleri yapmakla sigorta þirketinin kendini yetkilendirmesi, sigortalý hekimin inisiyatifi temel alýnarak yeni baþtan düzenlenmeli, uzlaþma gibi dava dýþý yollara poliçede yer verilmelidir. - Yargýlama giderleri, avukatlýk ücretinin teminat kapsamýnda olduðu açýkça düzenlenmeli, poliçede bu kalemlerin karþýlanma oranlarýna açýkça yer verilmelidir. Ne kadar iyi bir poliçe olursa olsun, limit, süre ve mesleki faaliyet türüne iliþkin sýnýrlarý bulunduðunu unutmayalým. 1 (* Hazýrlayan: Av. Ziynet Özçelik, Av. Kürþat Bafra ) Meslek örgütlerinden Filistin e destek ziyareti S Foto entez Ýsrail in Gazze de Filistin halkýna yönelik saldýrýsýný kýnamak, Filistin halkýna destek olmak ve bunu dünya kamuoyunun dikkatine sunmak amacýyla Türk Edebiyatçýlar Birliði nin çaðrýsýyla düzenlenen ziyarete, Adana Tabip Odasý adýna Dr. Ýsmail Bulca katýldý. Ziyaret Ocak tarihleri arasýnda gerçekleþtirildi. Dr. Ýsmail Bulca - ABD destekli Ýsrail in Gazze de Filistin halkýna yönelik insanlýk dýþý katliamý kýnamak ve Filistin halkýna destek olmak, bunu dünya kamuoyunun dikkatine sunmak için TEB-Türk Edebiyatçýlar Birliði çaðrýsýyla düzenlenen ziyaret TTB ve Adana TO adýna Dr. Ýsmail Bulca nýn katýlýmýyla gerçekleþti. Adana dan kitle örgütlerini temsilen (TTB-Adana TO, Eðitim Sen, SES, ÝHD,Pir Sultan Abdal Derneði) ayný zamanda tümü Adana Barýþ Giriþimi Yürütmesinde de yer alan 5 kiþilik bir heyetin yer aldýðý ziyarete TEB, PEN, Halkevleri, TYS, TÖP, SEH, Antakya Demokratik Kültür Derneði temsilcilerinin de bulunduðu toplam 28 kiþi katýldý. 21 Ocak 2009 akþamý yola çýkan ekip 22 Ocak 2009 da saat de Suriye nin baþkenti Þam a ulaþtý. Saat da Merkezi Þam da bulunan Arap Yazarlar Birliðine bir ziyaret gerçekleþtirildi. Burada yapýlan basýn toplantýsýnda Arap Yazarlar Birliði Baþkaný Dr. Hüseyin Cuma: Türk Edebiyatçýlar Birliði ve Türkiye den gelen heyetin ziyaretinden duyduðu mutluluðu ifade ettikten sonra ABD destekli Siyonist Ýsrail in Gazze vahþetini Kýnadýðýný, Gazze de kadýn ve çocuklarýn da dahil olduðu 1500 yakýn insanýn katlediðildiðini Beyaz Fosfor ve Uranyum bombalarý gibi uluslar arasý normlara göre yasaklanmýþ silahlarýn Bu katliamlarda kullanýldýðýný, hatta Ýsrail in de bunu itiraf etmek zorunda kaldýðýný söyledi. Bu katliamla ilgili olarak hazýrlanan bir CD nin en kýsa sürede bu heyete u- laþtýrýlacaðýný söyledi tarihli Siyonizm Irkçýlýktýr diyen BM in 3373 nolu kararýný hatýrlatarak bu kararýn dünyaya duyurulmasýnda bizlerinde yardýmcý olmamýzý istedi. Ýsrail in hedefinin tüm Ortadoðu ya yayýlmak olduðunu söyledi. Bizlerden ve kendilerini destekleyenlerden, hem Ýsrail e hem de bu katliamlara sessiz kalarak Ýsrail e güç veren BM e karþý davalar açmamýzý istedi. Türkiye heyeti adýna konuþan Türk Edebiyatçýlar Birliði nden Gökhan Cengizhan, ziyaretimizin amacýný anlattý. Gazze katliamýndan dolayý Ýsrail i ve arkasýndaki diðer emperyalist güçleri kýnadýðýmýzý, Filistin halkýna olan desteðimizi iletmek acýlarýný paylaþmak için burada olduðumuzu belirtti. Heyete Filistin halkýný temsilen birer atký hediye e- dildi. Daha sonra Suriye-Filistin-Ýsrail sýnýrýnda bulunan Golan Tepelerindeki BM denetimindeki Qeneitra kentine geçildi yýlýndaki Ýsrail iþgalinde yerle bir edilen bölgenin valisi tarafýndan karþýlandýk. Vali Riyad Hicap, Türkiye halkýnýn bazý Arap ülkelerinden ve halklarýndan ayýn Peres benden yaþlýsýn. Sesin çok yüksek çýkýyor. Bili- ki sesinin bu kadar yüksek çýkmasý suçluluk psikolo- Syorum jisi gereðidir Öldürmeye gelince siz öldürmeyi çok iyi bilirsiniz Plajlardaki çocuklarý nasýl öldürdüðünüzü, nasýl vurduðunuzu çok iyi biliyoruz. Merak edenleriniz vardýr belki; þu zulme alkýþ tutanlarý da kýnýyorum. Bu insanlarý, bu çocuklarý öldürenleri alkýþlamak bir insanlýk suçudur... Benim için de bundan böyle Davos bitmiþtir. Daha Davos a gelmem. (Baþbakan R. Tayyip Erdoðan ýn Davos konuþmasýndan) Beden dili Ezber bozan Peru Týp Dünyasý ÝZMÝR - Dr. Serhat Ferrahi Deðimli, Peru gezisinin fotoðraflarýný bir sergide topladý. 16 Þubat Pazartesi günü Ýzmir Konak Pier de açýlacak sergi 1 Mart a kadar gezilebilecek. Deðimli i- çin deðiþik ülkeleri ve kültürleri görmek büyük tutku. Gezilerini daha çok insanla paylaþabilmek adýna, fotoðraf makinesini de yanýnda götürüyor. Kendisini bir fotoðrafçýdan çok gezgin olarak gördüðünü belirten Deðimli, Geçtiðimiz aylarda Peru ya yaptýðým geziyi daha çok insanla paylaþabilmek adýna böyle bir sergi açmaya karar verdim. Peru, ezber bozan bir ülke. Su, dað, çöl, kuþ, orman gibi o bildik kavramlarýnýz bir anda alt üst oluyor. Ýnsan þaþkýna dönüyor dedi. Sergide And Daðlarý ndan Amazonlara, dünyanýn en kuru çölü Atacama dan, dünyanýn en yüksek gölü Titicaca ya kadar Peru nun zorlu iklim ve coðrafyasýndan kareler ve insan sýcaðý portreler yer alýyor. Serginin kendisi için büyük bir anlam taþýdýðýný anlatan Deðimli, Sergiyi, Beyin Cerrahý olarak görev yaptýðý Tunceli den Ýzmir e gelirken bir trafik kazasýnda yaþamýný yitiren yakýn arkadaþým, iyi insan, iyi hekim Mehmet Kahraman a a- dýyorum dedi. Sergiden elde edilecek gelirin tamamý Ege Týbbiyeliler Sosyal Destek ve Yardým Derneði ne baðýþlanacak. daha fazla destek verdiðini Türkiye Suriye ve Filistin halklarý arsýndaki dostluðun daha da geliþtirilmesini arzu ettiklerini söyledi. Golan bölgesindeki Qeneitra kentinin yýllarýnda Ýsrail tarafýndan iþgal edildiðini 1973 te çekilirken bu günkü Gazze de yaptýðý gibi taþ taþ üstünde býrakmadan çekildiðini, bölgede yaþayan 150 bin in üzerinde insanýn yerinden yurdundan göçe zorlandýðýný ve ülkelerini terk etmek zorunda kaldýðýný söyledi. Göç eden Filistin bölgelerinin bir kýsmýnda da daha önceleri Yahudilere ait olduðu iddiasýyla Yahudi yerleþim bölgeleri oluþturulduðunu ifade etti. Qeneitra kentinin iþgalden sonra yeniden inþa e- dildiðini, Ýsrail vahþetinin belgesi olarak, sýnýra yakýn olan bölgenin 35 yýldýr onarýlmadýðýný, Ýsrail vahþetinin yerleþim yerlerini, hastane ve okullarý dinamitlerle, buldozerlerle nasýl yýktýðýnýnýn delilleri olarak onarýlmadýðýný ifade etti. Heyet adýna Gökhan Cengizhan ise; Ýsraili kýnayan Filistin halkýna i- se desteðimizi ifade eden bir konuþma yaptý. Vali Riyad Hicap heyete bir plaket verdikten sonra bölgenin maketi üzerinde Golan Tepeleri hakkýnda bilgi verdi. Daha sonra Qeneitra harabeleri gezildi. Hastanelerin ve okullarýn nasýl yerle bir edildiði görüldü. Harabeye dönen Golan Hastanesi önünde TTB adýna Dr. Ýsmail Bulca, Arap TV sine yaptýðý açýklamada, özetle, ABD destekli Ýsrail saldýrganlarýnýn Filistin halkýnýn en temel hakký olan yaþama hakkýný yok etmeye çalýþtýklarýný, ama bütün halklar gibi Filistin halkýnýn da yenilmeyeceðine olan i- nancýný ifade etti. Filistin halkýnýn o- nurlu mücadelesinin mutlaka zaferle sonuçlanacaðýna ve topraklarýna kavuþacaðýna inandýðýný belirti. Daha sonra Ýsrail sýnýrýna gidildi, sýnýra yakýn bir yerde gelen dost heyetlerin Hazýrlayan: Dr. Seyfi Durmaz Afganistan daki resme bakalým: Tam bir insanlýk dramý yaþanýyor Konuyla ilgilenen uluslararasý kuruluþlarýn verdiði raporlara göre yaklaþýk 30 yýldýr iþgal ve savaþ nedeniyle 100 binden fazla çocuðun sakat kaldýðý ülkede annesiz babasýz kalan çocuk sayýsý 1 milyona ulaþtý Irak ta da durum Afganistan dan hiç iyi deðil. Batýlý kaynaklar 2003 ten bu yana 1 milyon insanýn hayatýný kaybettiðini belirtiyor. Yaklaþýk 2 milyon insan Irak ý terk etti, 1,5 milyon insan da kendi ülkesinde göçmen durumuna düþürüldü. Irak denen ülke harap olmuþ durumda (Ali Bulaç, Bush u neyle anacaðýz, Zaman, 20 Aralýk 2008) Deðimli: Sergiyi, Beyin Cerrahý olarak görev yaptýðý Tunceli den Ýzmir e gelirken bir trafik kazasýnda yaþamýný yitiren yakýn arkadaþým, iyi insan, iyi hekim Mehmet Kahraman a adýyorum diktikleri zeytin aðaçlarýndan oluþan zeytinliðe barýþý ve Filistin halkýnýn kurtuluþunu simgeleyen zeytin aðacý dikildi ve Þam a dönüldü. Saat da FKÖ nün 1952 yýlýnda doðduðu bölge olan Þam ýn Muhayyan Bölgesi ne gidildi. Suriye de sürgünde yaþayan Filistinli den inin yaþadýðý bu bölge ayný zamanda da en büyük sürgün bölgesi. Nüfusu 10,5 milyon olan Filistin in 5 milyonu sürgünde yaþýyor. Ebu Cihad ýn cenazesi bu bölgede 1 milyon kiþi ile kaldýrýlmýþ. Bölge Filistin in kurtuluþu için mücadele eden örgütler için çok önemli bir bölge. Heyet, bölgede Filistin Halk Kurtuluþ Cephesi nin bir bürosunu ziyaret etti. Burada FHKC adýna Politbüro üyesi ve Dýþ Ýliþkiler Þefi Ebu Ahmet Fuad heyetimize hitaben bir konuþma yaptý. Heyetimizin ziyaretini çok önemsediðini, Filistin halký ile Türkiye halkýnýn geçmiþten beri hep dost olduðunu, geçmiþte Türkiyeli devrimcilerin Filistin halkýyla omuz omuza Siyonist Ýsrail e karþý savaþtýðýný ve bu dostluðun hep devam edeceðini söyledi. Gazze de Filistin in kurtuluþu için mücadele eden örgütlerin aralarýndaki çatýþmalara raðmen hep birlikte savaþtýðýný, savaþýn Siyonist Ýsrail i- le Gazze halký arasýnda olduðunu, yurtseverlerin, sol güçlerin, Ýslami güçlerin hepsinin omuz omuza savaþtýðýný söyledi. Gazze saldýrýsý ile Siyonistlerin hedeflerine ulaþamadýðýný Gazze nin yerle bir olduðunu a- ma Gazze halkýnýn dimdik ayakta olduðunu söyledi. Daha sonra þiirler, türküler söylendi, heyetin içerisinden daha önce Filistin saflarýnda Ýsrail e karþý savaþan bir arkadaþ duygusal bir konuþma yaptý. Arap Yazarlar Birliðinin Temsilcisi Türkiye de Ýsrail saldýrganlýðýný gösteren bir Filistin Müzesi ve Flitinde yaþananlarýn resmedildiði Filistin duvarlarýnýn oluþturulmasýný istedi. Oluþturulabilirse bu müzeyi ve duvarlarý kendilerinin her türlü materyalle destekleyeceklerini söyledi. Daha sonra heyet çalýþmalarýný tamamlayarak 23 Ocak 2009 da Türkiye ye döndü. Mehmet Kahraman 1968 doðumlu. Ege Üniversitesi Týp Fakültesi ni bitirdi yýlýnda Beyin cerrahý olarak görev yaptýðý Tunceli den ailesini ziyaret için Ýzmir e gelirken, elim bir trafik kazasýnda hayatýný kaybetti. Ýnsanlýk ve iyi hekimlik adýna duruþu, onu tanýyan herkes için ilham kaynaðý oldu. Pek çok seçeneði olmasýna raðmen, kendisine en çok ihtiyaç duyulduðuna inandýðý yere gitti; Tunceli nin ilk beyin cerrahý oldu. Ýmkansýz gibi görünen operasyonlarý gerçekleþtirdi. Görev yaptýðý süre içinde Tunceli halkýnýn sevgisini kazandý. Ölümünden sonra adýna bir saðlýk ocaðý yapýldý. Hastane caddesine ve ameliyatlarýný gerçekleþtirdiði üniteye adý verildi. Ýzmir Gaziemir de a- dýna bir çocuk parký yapýldý. Serhat Ferrahi Deðimli 1968 doðumlu. Ege Üniversitesi Týp Fakültesi ni bitirdi. Siyasal Bilimler ve Hastane Yönetimi konularýnda lisansüstü eðitimler aldý. Kamuda ve özel hastanelerde yönetici olarak çalýþtý. Duru adýnda bir kýzý var. Daha önce ikisi resim, biri fotoðraf dalýnda olmak üzere üç karma sergiye katýldý. Sol baþta: Serhat Ferrahi Deðimli, soldan dördüncü: Mehmet Kahraman

7 15 Þubat Mart seçimleri merkezi seçim kadar önemli Týp Dünyasý ANKARA Ankara Tabip Odasý (ATO) Saðlýk Politikalarý Komisyonu üyesi, kamu yönetimi uzmaný Dr. Selçuk Atalay, Türkiye nin içinde bulunduðu ortamda, 29 Mart yerel seçimlerinin merkezi seçim kadar önemli olduðunu söyledi. Selçuk Atalay, 29 Mart yerel seçimi öncesinde ülke ortamý, yerel yönetimlerin durumu, yerel yönetim ve saðlýk hizmeti iliþkisi konularýnda Týp Dünyasý nýn sorularýný yanýtladý: - Türkiye 29 Mart yerel seçimlerine nasýl bir ortamda giriyor? Küresel ekonomik krizin ülkemizde etkilerinin açýk ve aðýr þekilde görülmeye baþlandýðý bir dönemdeyiz. Ýþten çýkartmalar artarak devam ediyor, üretim ve vergi gelirleri ciddi olarak düþüyor. Ülkemiz hem i- çinde bulunduðu coðrafyada hem kendi içinde barýþçýl, iyi iliþkiler kurmak konusunda etkin politikalar üretemiyor. Merkezi yönetimin olduðu gibi yerel yönetimlerin de ciddi cari açýklarý, borç yükleri var. Kentlere doðru yaþanan göç, çarpýk kentleþmeyi ve varoþlarý yaygýnlaþtýrmýþ durumda. Bugün kentlerin sorunlarýnýn katlanarak büyüdüðünü ve piyasacý, rantçý yönelimlerle yeni yapýsal sorunlar oluþtuðunu görüyoruz. Bugün birçok belediye Genel Saðlýk Sigortasý nýn (GSS) sistem dýþýnda býraktýðý insanlara ücretsiz saðlýk hizmeti sunmaktadýr. Belediyelerin yardým sunduðu insanlarla kurduðu iliþki biçimi, sadaka siyaseti tanýmlamasý üzerinden ciddi tartýþmalar yaratmaktadýr. Önümüzdeki dönem daha da artacak iþsiz sayýsý ile birlikte GSS dýþýna itilen kesimler, belediyelerin hak temellli olmayan, merhamet üzerinden kurgulanmýþ yardýmlarýna muhtaç býrakýlacaktýr. Buradan baktýðýmýzda 29 Mart yerel seçimlerinin merkezi seçimler kadar önemli olduðu ortada. - Yerel yönetimlerimizin mevcut durumu hakkýnda neler söylersiniz? Türkiye de yerel yönetim sistemi; il özel idaresi, belediye ve köy olmak üzere üç kademelidir. Bunlarýn içinde belediyelerin ve belediye hizmetlerinin önemi ortadadýr. Türkiye mevcut yerel yönetimlerin idaresinde sermayenin küresel yayýlmasýna açýk hale getirilmiþtir. Yerel kamu hizmetleri bu süreçte daha fazla ticarileþtirilmiþ, taþeronlaþtýrýlmýþtýr. Belediyeler sermaye gruplarýna rant daðýtan yereldeki temsilciler haline gelmiþtir. Belediyeler çalýþma tarzý olarak iþletmelere dönüþmüþ, belediye baþkanlarý iþ adamý kýlýðýna girmiþtir. Tabi böyle bir yapýnýn kent halkýnýn, yerel kitle örgütlerinin demokratik katýlýmýna ve denetlemesine açýk olmayacaðý ortadadýr. Bu belediyecilik anlayýþý kent halkýný müþteri olarak görmüþ ve o- na mal ve hizmet satan tüccar olmuþtur. Böylece yurttaþ kavramý, müþteri ile yer deðiþtirmiþtir. Öte yandan yoðun göçlerle yaygýnlaþan varoþlarda yaþayan insanlar, kentle entegre edilmek yerine sadaka siyaseti ile adeta dilencileþtirilmiþtir. Örneðin Ankara da, Belediye için kent ikiye ayrýlmýþ olarak görülebilir: Mal ve hizmet satýlan müþteriler ve mal ve hizmet daðýtýlarak oy deposu haline getirilmeye çalýþýlan yoksul insanlar. Sözünü ettiðimiz bu ticari belediyecilik anlayýþý uzun dönemli planlama yapmaktan uzak, kentin kaynaklarýný hesapsýzca kullanan, para veya oy getirmeyecek hiç bir konuyla ilgilenmeyen bir anlayýþtýr. Bu anlayýþ aslýnda kentlerimizi de kent olmaktan çýkarmýþ, kimliklerini yok etmiþ ve sermaye için bir pazar haline getirmiþtir. Bütün bunlar yapýlýrken, rekabet, yerelleþme, yerel demokrasi, yönetiþim, sivil toplum, dünya kenti, küresel kent gibi kavramlar reklam malzemesi olarak kullanýlmýþtýr. Özetle, ülkemizde 1980 den bu yana, kentlerin yaðmasý artarak sürdürülmüþ, küreselleþme-yerelleþme olarak sunulan bu süreç, kamu hizmetlerinin yerelde de ticarileþmesine ve yaðmayý derinleþtirmeye hizmet etmiþtir. Türkiye mevcut yerel yönetimlerin idaresinde sermayenin küresel yayýlmasýna açýk hale getirilmiþtir. Yerel kamu hizmetleri bu süreçte daha fazla ticarileþtirilmiþ, taþeronlaþtýrýlmýþtýr. Belediyeler sermaye gruplarýna rant daðýtan yereldeki temsilciler haline gelmiþtir. Belediyeler çalýþma tarzý olarak iþletmelere dönüþmüþ, belediye baþkanlarý iþ adamý kýlýðýna girmiþtir. - Ýktidarýn yerel yönetimlere bakýþý ve yerelleþtirme politikasýný nasýl deðerlendirirsiniz? Mevcut iktidar döneminde yerel yönetimler sermayeye kaynak aktarmak için kullanýþlý birer araca dönüþtürülmüþtür. Örgütlenme ve kendine yakýn olanlarýn ranttan nemalandýrýlmasý meselesi de unutulmamalýdýr. Aslýnda AKP Hükümeti Kamu Yönetimi Temel Ýlkeleri Yasasý i- le yerel kamu hizmetlerini özelleþtirmek, taþeronlaþtýrmak için uygun yasal yapýyý oluþturmak için yola çýkmýþ ancak bu olmayýnca ufak u- fak yasal deðiþikliklerle amacýna u- laþma yoluna gitmiþ görünmektedir. Bugün belediyeler þirketleþme, þirket ortaklýklarý kurma, vakýflaþma, döner sermaye kurma gibi yöntemlerle piyasaya entegre olmuþlardýr. Piyasacý anlayýþýn geliþtirdiði yerelleþme ne yazýk ki yerel demokrasinin, katýlýmýn, daha iyi kamu hizmetlerinin önünü açmamaktadýr. Aksine geniþ kent kesimlerini kente yabancýlaþtýrmakta ve kenti bir talan alanýna çevirmektedir. Öte yanda yerel yönetimlerin mevcut yapýsýyla ve ülkemizde kent içi ve kentler arasý düzey farklýlýklarý sebebiyle ulusal düzeyde yürütülen hizmetlerin yerelleþtirilmesinde ciddi sýkýntýlar ortaya çýkacaktýr. Örneðin saðlýk alanýndan bakarsak, merkezi saðlýk hizmetlerinin yerele devredilmesinin önemli olumsuz sonuçlarýný tespit edebiliriz: - Yerel yönetimler arasý ve merkezi yönetim yerel yönetimler arasý koordinasyon sorunlarý olacak ve u- lusal düzeyde zaten ciddi yetersizlikler ve yanlýþlar içeren saðlýk politikalarý uygulanamaz hale gelebilecektir. Bu konu özellikle koruyucu saðlýk hizmetlerinde bir felakete dönüþebilme potansiyeli taþýmaktadýr. - Yerel yönetimlerin yapýsal yetersizlikleri, yetiþmiþ insan gücü eksiklikleri saðlýk hizmetinin niteliðini düþürecek, kaynaklarýn da yanlýþ kullanýmýna yol açacaktýr. - Zaten varolan denetim zorluðu daha da artacaktýr. - Varolan siyasi kültürümüzü düþündüðümüzde, partizanlýk, hemþehricilik, tarikatçýlýk v.b. ayrýmlar üzerinden, hem hizmet alanlarýn hem hizmet verenleri eþitsizlikleri artacaktýr. - Ýþletmeleþmiþ belediyecilik anlayýþý, saðlýk üzerinden oy getirecek saðlýk þovlarýna yönelecek ve toplum saðlýðý süreç içinde daha da bozulacaktýr. - Piyasacý mantýkla çalýþan yerel yönetimler zaman içinde saðlýk hizmetlerini sermayeye devretme yoluna gidecektir. - Belediyelerin verdiði saðlýk hizmetleri ne durumda? Yasalarla belediyelere tarif edilmiþ birçok saðlýk hizmeti vardýr. Bunlar koruyucu saðlýk hizmeti içinde olan hizmetlerdir. Öte yandan belediyelerin yurttaþlarla daha etkin temas olanaðý yaratan tedavi edici saðlýk hizmetlerine yöneldiklerini görüyoruz. Bugün yerel yönetimlere ait saðlýk tesisleri ile ilgili durum oldukça karýþýk durumdadýr. Belediyelerin verdiði saðlýk hizmetlerinde politika, hedef ve standart problemi vardýr. Bakanlýk nazarýnda belediyelerin saðlýk hizmeti konumlarý belirsizdir. Belediyelerin saðlýk alanýnda üstlendikleri ve üstlenmeleri gereken rol, üzerinde ciddiyetle tartýþýlmasý gereken bir konudur. Koruyucu hekimlik faaliyetlerinden poliklinik ve hastane iþletmeciliðine kadar deðiþik alanlarda yapýlan hizmetlerin ne kadarýnýn doðru ve yerinde olduðu ve bu tesislerin geleceði belirsizdir. Aslýnda iþin tuhafý Saðlýk Bakanlýðý nýn hastanelerini, kamu hastane birlikleri yasasý ile yerel yönetimlere devretmeyi planladýðý bilinmektedir. Saðlýk Bakanlýðý nýn SSK ve diðer Kurum ve Bakanlýklarýn hastanelerini nasýl devraldýðý da hala akýllardadýr. Yine Ankara örneðine bakarsak; Ankara Büyükþehir Belediyesi saðlýk hizmetlerini þöyle sýralamaktadýr: - Doktor ve hemþirenin de olduðu bir grupla yapýlan ev ziyaretleri ve muayeneler, - Saðlýk tesislerinde hangi kriterlere göre seçilmiþ olduðu anlaþýlmayan bazý parametreler üzerinden, check-up diye adlandýrdýklarý bir tarama, - Yaz aylarýnda açýk hava muayeneleri, - Sosyal güvencesi olmayan vatandaþlarýmýzýn Belediye Hastanesinde muayenesi, - Yatalak hastalarýnýn saðlýk kurumlarýna nakli amaçlý ambulans gönderilmesi. Bu hizmetlere toplu sünnet þölenlerini de eklemek gerekir. Bu hizmetler üzerinde çalýþýlmýþ bir planlamadan yoksun, saðlýk birimleri ile koordine olmayan hizmetler olarak görünmektedir. Oysa Belediyelere verilmiþ saðlýk hizmetleri saðlýðýn tedavi edici a- lanýnýn dýþýndaki diðer bileþenlerini içeren oldukça kritik hizmetlerdir. Ankara da her yaz yaþanan ishal salgýnlarýný ilgili herkes biliyordur. Ankara da yýllardýr yaþanan temiz su sýkýntýsý, katý atýklar sorunu v.b. temel halk saðlýðý sorunlarýdýr. Yine gýda hijyeni, hava kirliliði gibi konular belediyenin saðlýkla ilgili sorumluluklarý arasýndadýr. - Belediyeler saðlýk alanýyla ilgili nasýl bir rol üstlenmelidir? Saðlýk sadece hastalýk ve sakatlýðýn olmamasý deðil, kiþinin bedensel, ruhsal ve sosyal yönden tam bir iyilik hali içerisinde olmasýdýr. Mevcut yasal düzenlemeler saðlýk hizmetlerinin en önemli ve temel ayaðý olan koruyucu saðlýk hizmetlerinin önemli bir kýsmýný belediyelere yüklemiþ durumdadýr. Belediyelerin; saðlýklý ve güvenli konut, temiz su ve kanalizasyon, ulaþým, çevre ve çevre saðlýðý, temizlik ve katý atýk, gýda hijyeni, itfaiye, acil yardým, kurtarma ve ambulans, defin ve mezarlýklar, aðaçlandýrma, park ve yeþil alanlar, kültür ve sanat, gençlik ve spor, sosyal hizmet ve yardým, meslek ve beceri kazandýrma, saðlýk eðitimleri, okul öncesi eðitim, afetlerden korunma ve afetlere müdahale programlarý gibi hizmet alanlarý doðrudan ya da dolaylý olarak saðlýkla ilgilidir. Bu hizmetler yeterli, etkin bir biçimde yerine getirildiðinde kiþilerin ve toplumun saðlýk düzeyi yükselecektir. Aslýnda AKP Hükümeti Kamu Yönetimi Temel Ýlkeleri Yasasý ile yerel kamu hizmetlerini özelleþtirmek, taþeronlaþtýrmak için uygun yasal yapýyý oluþturmak için yola çýkmýþ ancak bu olmayýnca ufak ufak yasal deðiþikliklerle amacýna ulaþma yoluna gitmiþ görünmektedir. Bugün belediyeler þirketleþme, þirket ortaklýklarý kurma, vakýflaþma, döner sermaye kurma gibi yöntemlerle piyasaya entegre olmuþlardýr. Belediyeler kent halkýnýn saðlýklý konutlarda oturmasý için ileriyi gören, planlý çalýþma içinde olmasý gerekir. Belediyeler kente giren besinleri sýký bir þekilde kontrol etmeli, ü- retim ve tüketim aþamalarýnda halkýn saðlýklý gýdaya ulaþmasýný saðlamalýdýr. Öte yandan yeterli besin a- lamayan özellikle çocuk ve kadýnlarýn desteklenmesi gerekir. Temiz ve güvenilir içme suyunun sürdürülebilir biçimde kente saðlanmasý toplum saðlýðý için olmazsa olmaz bir þarttýr. Özetle, belediyelerin zaten saðlýkla ilgili oldukça yüklü görevleri Hemodiyaliz ihalesinde yargý süreci bekleniyor Denizli Tabip Odasý Baþkaný Dr. Ersin Çaðýrgan, Denizli Devlet Hastanesi Hemodiyaliz Merkezi nin özelleþtirilmesine karþý açtýklarý davanýn sürdüðünü bildirdi. Týp Dünyasý DENÝZLÝ Denizli de baþta Denizli Tabip Odasý olmak üzere vatandaþlar ve meslek örgütleri tarafýndan büyük tepkiyle karþýlanan, Denizli Devlet Hastanesi Hemodiyaliz Merkezi nin hizmet a- lýmý ihalesinde yargý süreci bekleniyor. Denizli Devlet Hastanesi Hemodiyaliz Merkezi zarar ettiði gerekçesiyle 29 Aralýk 2008 tarihinde ihaleye çýkarýlmýþtý. Denizli Tabip Odasý ihalenin iptali için dava açmýþ, ihaleye katýlan olmamýþtý. Denizli Tabip Odasý Baþkaný Dr. Ersin Çaðýrgan, süreçle ilgili olarak verdiði bilgide, Denizli Devlet Hastanesi bünyesinde hizmet veren hemodiyaliz ünitesinin zarar ettiði gerekçesiyle yaklaþýk bir buçuk ay önce ihaleye çýkarýldýðýný anýmsattý. Þu anda 44 ü yeþil kartlý olmak üzere 74 kronik böbrek yetmezlik hastasýna hizmet veren servisin hizmet alýmý yoluyla ihale edilmesinin AKP nin saðlýk alanýný özelleþtirme giriþiminin yeni bir halkasý olduðunu belirten Çaðýrgan, Ünitenin hangi amaçla ihaleye çýkarýldýðý tartýþmalý diye konuþtu. Tabip odasý olarak baþýndan bu yana süreci yakýndan takip ettiklerini anlatan Çaðýrgan, ihale tarihinden yaklaþýk 1 hafta önce idari mahkemede dava açtýklarýný hatýrlattý. Çaðýrgan, ihaleye katýlan olmadýðýný da kaydetti. Çaðýrgan sözlerini þöyle sürdürdü: Hemodiyaliz merkezinde 26 diyaliz cihazý bulunuyor, ayda bin Ankara Tabip Odasý Saðlýk Politikalarý Komisyonu üyesi, kamu yönetimi uzmaný Dr. Selçuk Atalay, 29 Mart yerel seçimi öncesinde, ülke ortamý, yerel yönetimlerin durumu, yerel yönetim ve saðlýk hizmeti iliþkisi konularýnda Týp Dünyasý nýn sorularýný yanýtladý. 200, yýlda yaklaþýk 14 bin seans yapýlýyor. Devletten bugünün rakamlarýyla seans baþýna 138 YTL alýndýðý ve 2009 da bu ücretin 178 YTL olacaðý düþünüldüðünde, böyle bir merkez zarar edebilir mi? Hesap ortada, ancak baþhekim, Zarar ediyoruz diyor. Saðlýkta kar-zarar hesabý yapýlmaz. Bu sosyal devlet anlayýþýna ters bir durumdur. Bir sonraki adýmda zarar gerekçesiyle hastanenin diðer bölümlerini de özelleþtirecekler mi sorusu akla geliyor. Çaðýrgan, süreci izlemeye devam ettiklerini de sözlerine ekledi. vardýr. Sorun toplumun bu konularda yeterli bilgiye sahip olmasý ve denetleme mekanizmalarýna katýlýmý i- le ilgili görünmektedir. Saðlýk personeli üzerinden, doðrudan saðlýk hizmeti verilmesi konusunda belediyeler kendilerini handikaplý gruplar (yaþlýlar, çocuklar, gebeler, özürlüler) konusunda sorumlu hissetmeli ve bu noktalarda merkezi yönetimin yetiþemediði yerlere müdahale eden; yaygýn, eþitlikçi, planlý ve bilimsel, makul hedefleri olan çalýþmalarý yürütmelidir. 224 Sayýlý Yasanýn ruhunu oluþturan temel bileþenlerden birinin saðlýk hizmetleri süreçlerine toplum katýlýmýný saðlamak olduðunu biliyoruz. Ýþte bu noktada birinci basamak koruyucu ve saðlýðý geliþtirici olarak hizmet veren saðlýk ocaklarý ile belediyelerin dirsek temasý içinde koordineli çalýþmasý gerekmektedir. Belediyeler saðlýk ocaklarý ile ayný hane halký kayýtlarýný kullanmalýdýr. Belediyeler ayrýca yaþlý bakýmý, gebe beslenmesi, çocuk saðlýðý v.b. konularda saðlýk ocaklarý ile birlikte halka yönelik eðitim programlarý düzenlemelidir. - Saðlýklý kentlere nasýl ulaþacaðýz? Her þeyden önce kentlerin sahibinin kent halký olduðunu, ancak insanlarýn sahiplenmesi durumunda kentlerin saðlýklý hale gelebileceðini bilmeliyiz. Ancak bugün insanlarýn kentleri sahiplenebileceði bir kültürün önünde engeller oluþmuþtur. Kentte yaþayan insanlar kente yabancýlaþtýrýlmýþ, mahalle iliþkileri zedelenmiþtir. Kentleri bir rant merkezi, pazarlanacak bir mal olarak gören zihniyet; kentlerimizi yaðmalamaktan, yurttaþlarý müþteriler veya oy depolarý haline getirilecek yoksullar olarak ayýrmaktan baþka bir sonuca ulaþamaz. Bugün saðlýklý kentlere ulaþmamýz için, su kirliliði yanýnda, hava kirliliði, gürültü kirliliði, görsel kirlilik gibi sorunlarýn çözülmesi gerekir. Bugün örneðin Ankara ya baktýðýmýzda ticari olmayan tüm ortak yaþam alanlarýna saldýrýldýðýný görüyoruz. Bu kent çarpýk bir betonlaþma ve alt-üst geçitlere teslim edilmiþ görünüyor. Yeþil alanlar diye sözü e- dilen çalýþmalar otabana çevrilen kentin tretuvarlarýna sýkýþtýrýlmýþ durumda. Ankaralýlar otoban kýyýlarýndaki ufacýk yeþil alanlarda kurumuþ ithal aðaçlarýn yanýnda piknik yapýyorlar. Þüphesiz bunlar bu kentin insanlarýnýn saðlýðýný tehdit etmektedir. 29 Mart seçimleri yaklaþýrken bizler, kentte yaþayan insanlar demokratik, katýlýma açýk, kamu yararý gözeten, çaðdaþ bir yerel yönetim anlayýþýný, saðlýklý kentleri talep e- debilmeliyiz. Alyoþa dýþarýdan göz... Saðlýðýn Teknolojisi mi Teknolojinin Saðlýðý mý? Gamze Yücesan-Özdemir* Küreselleþme, merkez ve çevre ülkeler a- rasýndaki gelir farklarýný þimdiye kadar görülmemiþ ölçülerde derinleþtirirken, ironik, trajik ya da dramatik bir biçimde, iletiþim teknolojilerinin oldukça önemli bir rol oynadýðý küreselleþme sürecinin yarattýðý eþitsizlik ve adaletsizliðin yine iletiþim teknolojileri eliyle ortadan kaldýrýlabileceði iddiasý gündeme geldi. Son yýllarda, azgeliþmiþ ülkelerde saðlýk, siyasal katýlýmý güçlendirme, eðitim ve yoksulluðun a- zaltýlmasý gibi belirli kalkýnma hedeflerine ulaþmada, iletiþim teknolojilerinin önemi ve deðeri, Dünya Bankasý (WB), Birleþmiþ Milletler (UN), Birleþmiþ Milletler Kalkýnma Programý (UNDP), Dünya Saðlýk Örgütü (WHO) gibi kuruluþlar tarafýndan sýkça dile getirilmeye baþlandý. Tüm bu uluslararasý örgütler ve bu örgütlere baðlý organik entelektüeller, iletiþim teknolojilerin daha saðlýklý bir yaþam ve daha fazla toplumsal özgürlük saðlayacaðý konusunda yüksek umutlar besleyerek politika önerileri getirmeye baþladýlar. E-saðlýk da bu politika önerileri içerisindedir. E-saðlýk uygulamalarý ile temel saðlýk hizmetlerinin yayýlmasý, bunlara eriþim, iþlem maliyetlerinin düþürülmesi, saydamlýðýn yaygýnlaþtýrýlmasý ve saðlýklý bir toplumun gerçekleþtirilmesi hedeflenmektedir. E-saðlýk ile saðlýðýn içinde olduðu kýrtasiyecilik ve katý bürokratik yapý, yurttaþlarýn ihtiyaçlarýna hýzlý ve etkin olarak cevap verecek þekilde yeniden yapýlanacaktýr. Ayrýca, e-saðlýk ile, yoksullar, temel hijyen ve saðlýk konularýnda bilgiye sahip olabileceklerdir. Bunun yaný sýra, e-saðlýk ile bilgi paylaþýmý saðlanacak ve bu surette her bir bölge ve/veya devlette ayný konunun ayrý ayrý kiþilerce ayný usullerle araþtýrýlmasý yerine, gerek ulusal gerek uluslararasý ölçekte iþbölümü arttýrýlabilecektir. Bunun yaný sýra, vaka takibi ve ampirik bulgularýn týptaki önemi göz önüne alýndýðýnda, deneyimlerin paylaþýlmasýnýn yaygýnlaþtýrdýðý ve kolaylaþtýrdýðý durumlarda da e-saðlýðýn önemi hesaba katýlmaktadýr. E-saðlýk yaklaþýmý, azgeliþmiþ ülkelerde saðlýk ve teknoloji iliþkisini incelerken, bu iliþkinin esas belirleyenlerini görünmez kýlmakta, gözardý etmekte ve yok saymaktadýr. Saðlýk, emek-sermaye arasýndaki iliþkileri belirleyen, biçimlendiren, sýnýrlandýran kapitalist devletin rolü ve biçimi ve son dönemde sermayenin yeniden tanýmlamaya çalýþtýðý kurumsal ve hukuksal yapý ve sosyal güvenlik iliþkisi içinde açýklanabilir. Teknoloji ise toplumsal deðiþimin temeline teknolojik geliþmeleri koyarak, teknolojinin deðiþtirme potansiyelini her þeyin üzerinde görerek ve onu engellenemez bir güç olarak tanýmlayarak algýlanamaz. Teknoloji, toplumun dýþýndan gelip, toplumu etkilemez. Teknoloji, toplumsal yaþamýn ve toplumsal iliþkilerin içinde þekillenir ve yapýlanýr. Teknoloji, üretiminden tüketimine kadar olan tüm süreçlerde toplumsal iliþkiler tarafýndan biçimlenen bir mücadele alanýdýr. Dolayýsýyla, kapitalist üretim iliþkilerinin ve sýnýfýn analizin dýþýnda býrakýldýðý bir tartýþmada saðlýk da teknoloji de anlamýný yitirmektedir. E-saðlýk paradigmasýnda gözlemlediðimiz biçimiyle saðlýða ulaþamama bir oluþ ve kader o- larak algýlanmakta ve iletiþim teknolojileri eliyle bu kader katlanýlabilir bir hale getirilmeye çalýþýlmaktadýr. Son dönemde kapitalizme hakim olan neoliberal politikalar, artan ve þiddetlenen gelir e- þitsizliði, sosyal güvenlik harcamalarýnýn sert bir þekilde kesilmesi, sosyal politikalarýn ortadan kalkmasý, dünyanýn sermaye için tek pazar haline gelmesi ve dolayýsýyla keskinleþen toplumsal sýnýflar arasý farklar ve tüm bunlarý hazýrlayan iktisadi, siyasi ve ideolojik yapýlar tümüyle göz ardý edilmektedir. Sonuç olarak, sýnýf, kapitalist üretim iliþkileri ve kapitalizmin eþitsiz geliþme eðilimi gibi kavramlarýn olmadýðý bir anlam dünyasýnda teknoloji saðlýklý olabilir ama bu saðlýðýn teknolojisi olamaz. * Doç. Dr., Gazi Üniversitesi Ýletiþim Fakültesi Gazetecilik Bölümü Çizer: Dr. Alaattin Kaçar (Balýkesir)

8 Týp Dünyasý Dergisi Sahibi ve Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü: Türk Tabipleri Birliði adýna Prof. Dr. Gençay Gürsoy Genel Yayýn Yönetmeni: Mutlu Sereli Katkýda bulunanlar: Dr. Selçuk Atalay, Dr. Yücel Ayaz, Dr. Eriþ Bilaloðlu, Dr. Seyfi Durmaz, Dr. Melih Elçin, Dr. Arzu Erbilici, Dr. Tufan Kaan, Dr. Selçuk Mýzraklý, Dr. Orhan Odabaþý, Dr. Ýskender Sayek, Dr. Cavit Iþýk Yavuz Yayýnýn Türü: Yerel, süreli Yýl: 17 Sayý: 160 Tarih: 15 Þubat 2009 Yayýmlayan: Türk Tabipleri Birliði Yayýn Ýdare Merkezi: GMK Bulvarý, Þehit Daniþ Tunalýgil Sok. No: 2 Kat: 4 Maltepe/Ankara Tel: (0312) (pbx) Faks: (0312) tipdunyasi@ttb.org.tr Týp Dünyasý Dergisi, Türk Tabipleri Birliði tarafýndan 15 günde bir yayýnlanýr. Ücretsizdir adet basýlmýþtýr. Hesap Numarasý: Türkiye Vakýflar Bankasý Maltepe Þubesi Hesap No: Baský Öncesi Hazýrlýk: GEO Tanýtým ve Reklam Hizmetleri Turgut Reis Cad. 47/6 Tandoðan Ankara Tel: (0312) geotanitim@gmail.com Basým yeri ve tarihi: Ýhlas Gazetecilik AÞ. Turgut Özal Bulvarý Demirciler Sitesi 1. Cadde No: 68 Siteler Ankara / 15 Þubat 2009 Madýmak soykýrým müzesi ne dönüþtürülsün Behçet Aysan Ödül töreni sunucularýndan Þebnem Gürsoy: Biz Madýmak Oteli nin týpký Auswitz de olduðu gibi soykýrým müzesi haline dönüþtürülmesini istiyoruz. Ýkinci Dünya Savaþý nýn tüm vahþetini gözler önüne seren Auswitz Müzesi nde de kebapçýlarýn olmadýðýný biliyoruz dedi. Týp Dünyasý ANKARA Türk Tabipleri Birliði Behçet Aysan 2008 Þiir Ödülü, 23 Ocak günü düzenlenen bir törenle, bu yýl ödüle deðer görülen þair Tuðrul Keskin e verildi. Tuðrul Keskin, Behçet Aysan ile þiirinin benzeþtirildiðine iþaret ederek, Bu ödüle katýlarak istedim ki, her zaman kalplerde yan yana duran adýmýz, bir kitabýn üzerinde de yan yana dursun. Benim için bu ödülün asýl önemi budur dedi. TTB Behçet Aysan 2008 Þiir Ödül Töreni, 23 Ocak 2009 Cuma akþamý, Ankara da Çaðdaþ Sanatlar Merkezi salonunda gerçekleþtirildi. Tiyatro sanatçýlarý Þebnem Gürsoy ve Tuncer Yýðcý nýn sunduðu gecede, 1993 yýlýnda Sývas Madýmak Oteli nde yaþamýný yitirenler anýldý. Þebnem Gürsoy, olaylarýn olduðu Madýmak Oteli nin bugün bir kebapçý dükkaný olduðunu, bu kebapçý dükkanýnýn çiçekçiye dönüþtürülmesi i- çin çalýþmalar yapýlacaðý yönünde açýklamalar olduðunu anýmsattý. Ancak bunun katliamýn a- macýný unutturacak bir adým olamayacaðýný belirten Þebnem Gürsoy, Biz Madýmak Oteli nin týpký Auswitz de olduðu gibi soykýrým müzesi haline dönüþtürülmesini istiyoruz. Ýkinci Dünya Savaþý nýn tüm vahþetini gözler önüne seren Auswitz Müzesi nde de kebapçýlarýn olmadýðýný biliyoruz diye konuþtu. Þair Þükrü Erbaþ, Behçet Aysan þiirinin özelliklerini anlatan bir konuþma yaptý. Tuðrul Keskin: Mayýs 1961 de Iðdýr ýn Aralýk Ýlçesi nde doðdu. Asýl adý 15Ertuðrul Keskin olan þair; Azer Tuðrul Keskin, A.Tuðrul Keskin imzalarýný da kullandý yýlýnda Ýzmir Atatürk Ticaret Lisesi nden mezun oldu. Yüksek öðrenimini yarýda býrakarak çeþitli iþlerde yöneticilik yaptý. Ýlk þiirleri 1980 den itibaren Yaba ve Yeni Olgu dergilerinde yayýnlandý de Türkiye Yazýlarý nda yayýnlanmaya baþlayan þiirlerini, daha sonra; Dönemeç, Ortaklaþa, Yamaç, Yarýn, E, Yeni Biçem, Edebiyat ve Eleþtiri, Papirüs, Ötekisiz, Kum, Düþe-Yazma, Agora, Ünlem, Gediz, Dize, Üç Nokta, vd. dergilerde yazý ve þiir olarak sürdürdü a kadar Broy Dergisi içinde yer aldý da Piya yayýnlarýnýn kurucularý arasýnda yer aldý. Türkiye Yazarlar Sendikasý (TYS), Edebiyatçýlar Derneði ve Dil Derneði üyesidir. Yapýtlarý Bir Suyun Kýyýsýnda (1985), Kýrýlan Kar Sesi (1988), Babek (1990), Tacir ve Cinayet (1994), Ýpekler Çogaltmaya (1999), Zifir (2004), Solgun (2004), Eski ten (2005), Babek Bir Ýsyan (2005). Behçet Aysan Þiir Ödülü ile birlikte Keskin bugüne kadar, 1990 Dokuz Eylül Þiir Ödülü ve 2004 Yunus Nadi Þiir Ödülü nü aldý. TTB Behçet Aysan 2008 Þiir Ödülü, 23 Ocak günü düzenlenen bir törenle þair Tuðrul Keskin e verildi. 15 yýlda yeni acýlar Gürsoy ve Yýðcý nýn sunumlarýnýn ardýndan, konuþmalara geçildi. TTB Merkez Konseyi Baþkaný Prof. Dr. Gençay Gürsoy, bundan 15 yýl önce Sývas ta, bir kýr çiçeðinin adýný taþýyan Madýmak Oteli nde 400 yýl önce yaþamýþ Pir Sultan Abdal ý anmak için kente gelen 36 kiþinin 8 saat kuþatýldýktan sonra yakýldýðýný anýmsatarak, Geçen bu süre içinde bu tarifsiz acýyý hafifletmek için, düzen adýna, toplum adýna ne yapýldý diye soruyoruz, yeni acýlarla karþýlaþýyoruz diye konuþtu. Bu süre içinde gazeteci Hrant Dink in öldürüldüðünü, Güneydoðu Anadolu da 10, 12, 13, 15 yaþýnda çocuklarýn 30 yýl, 38 yýl hapis istemleriyle cezaevinde yattýklarýný anlatan Gençay Gürsoy, sözlerini þöyle tamamladý: Ben bu acýyý tanýmlayacak ifade bulmakta güçlük çekiyorum. Sadece olayý çýplak sözcüklerle bir kez daha hatýrlamak ve hiç unutmamak.. Benim elimden bundan fazlasý gelemiyor. Gerisini þairler, türkücüler, yazarlar söylesin. Toplumcu þiirin en özel þairlerinden biri Gençay Gürsoy un ardýndan þair Þükrü Erbaþ, Behçet Aysan þiirinin özelliklerini anlatan bir konuþma yaptý. Behçet Aysan ýn toplumcu gerçekçi þiirin çok özel þairlerinden biri olduðunu belirten Erbaþ, Behçet Aysan ýn þiirinin toplumculuðu yüksek ses ve yapay bir umut olarak algýlayanlara ters gelecek bir þiir olduðunu söyledi. TTB yi þiir adýna, toplumsal duyarlýlýk adýna, bir toplu öldürümü aðýt ve yakýnmadan çýkarýp, yazýnsal, kültürel, demokratik bir bilince çevirmek adýna gösterdiði çaba ve verdiði emek için kutlayan Erbaþ, TTB Behçet Aysan Ödülü nün, þiirin en saygýn ödüllerinden biri haline geldiðini kaydetti. Erbaþ, ödül alan Tuðrul Keskin i de, Þiiri þiirine, kendisi Behçet e çok yakýþan dostumu yürekten kutluyorum sözleriyle tebrik etti. Ödül oybirliði ile Keskin e Þair Ahmet Telli de, Seçici Kurul tutanaðýný okudu. 19 Aralýk tarihinde TTB de toplanan Seçici Kurul toplantýsýna Emin Özdemir, Doðan Hýzlan ve Ali Cengizkan ile birlikte kendisinin katýldýðýný belirten Telli, Ataol Behramoðlu ve Cevat Çapan ýn görüþlerini mektupla, Arif Damar ýn ise telefonla bildirdiðini aktardý. Telli, yapýlan deðerlendirme ile TTB Behçet Aysan 2008 yýlý ödülü Tuðrul Keskin in Kandahar adlý kitabýna oy birliði ile verildiðini bildirdi. Konuþmalarýn ardýndan ödül törenine geçildi. Keskin e ödülünü TTB Merkez Konseyi Baþkaný Prof. Dr. Gençay Gürsoy verdi. Törenin ardýndan sanatçý Sabahat Akkiraz bir konser verdi. Fotoðraflar: Jülide Kaya TTB-STED Fotoðraf Yarýþmasý sonuçlandý TTB Sürekli Týp Eðitimi Dergisi nce 2001 yýlýndan bu yana düzenlenen fotoðraf yarýþmasý sonuçlandý. Seçici Kurul un yaptýðý deðerlendirmede, Büyük Ödül, Feyyaz Çetinel in Süpürgeci Kýz adlý fotoðrafýna verildi. Zor Ýþçilik Çadýrdaki Kýz Seçilen fotoðraflar, TTB nin çeþitli etkinliklerinde sergilenecek. Ödül töreninin tarihi daha sonra açýklanacak. Büyük Ödül Süpürgeci Kýz a Süpürgeci Kýz Yaðmur Ýz Týp Dünyasý Gazetesi ne adresinden ulaþabilirsiniz Dr. Mehmet Gökaðaç, Prof. Dr. Mehmet Beyazova, Ýbrahim Demirel, Hafize Kaynarca STED Fotoðraf Yarýþmasý Seçici Kurulu, fotoðraf sanatçýsý Ýbrahim Demirel, fotoðraf sanatçýsý Hafize Kaynarca, fotoðraf sanatçýsý Dr. Mehmet Gökaðaç, Prof. Dr. Mehmet Beyazova ve Dr. Mehmet Özen den oluþuyor. Emek Durmaksýzýn Týp Dünyasý ANKA- RA TTB Sürekli Týp Eðitimi Dergisi nce (STED) bu yýl sekizincisi düzenlenen fotoðraf yarýþmasý sonuçlandý. Seçici Kurul, yarýþmaya gönderilen 104 fotoðraf arasýnda Feyyaz Çetinel in Süpürgeci Kýz adlý fotoðrafýný büyük ödüle deðer buldu. Fotoðraf sanatçýsý Ýbrahim Demirel, fotoðraf sanatçýsý Hafize Kaynarca, fotoðraf sanatçýsý Dr. Mehmet Gökaðaç, Prof. Dr. Mehmet Beyazova ve Dr. Mehmet Özen den oluþan STED Fotoðraf Yarýþmasý Seçici Kurulu 22 Ocak 2009 günü TTB de toplandý. Yarýþmaya baþvuran 39 kiþinin gönderdiði 104 fotoðrafý deðerlendirmeye alan Seçici Kurul, 40 fotoðrafý sergilenmeye deðer buldu. Seçici Kurul, bu 40 fotoðraf arasýndan, STED in 2009 yýlý sayýlarýnda kapak resmi olacak 12 fotoðrafý belirledi. Bu 12 fotoðraf arasýnda yapýlan deðerlendirmede de, Büyük Ödül, Baþarý Ödülleri, Jüri Özel Ödülü ve Galeri Sanat Yapým Ödülü ne deðer bulunan fotoðraflar seçildi. Ödüllere deðer görülen fotoðraflar ve sahipleri þöyle: Feyyaz Çetinel in rumuzu ile baþvurduðu Süpürgeci Kýz adlý eseri; Büyük Ödüle, Mustafa Gezer in rumuzu ile baþvurduðu Ýz adlý eseri Baþarý Ödülüne, Erdinç Yýlmaz ýn Canki-3 rumuzu ile baþvurduðu Zor Ýþçilik adlý eseri Baþarý Ödülüne, Ýsmail Aydýn ýn rumuzu ile baþvurduðu Çadýrdaki Kýz adlý eseri Baþarý Ödülüne, Bahar Özgül ün FZTBAHAR-4 rumuzu ile baþvurduðu Emek Durmaksýzýn adlý eseri Jüri Özel Ödülüne Ýsmail Aydýn ýn rumuzu ile baþvurduðu Yaðmur adlý eseri Galeri Sanat Yapým Ödülüne deðer bulundu.

25 Mart 2007 Kol Toplantýsý

25 Mart 2007 Kol Toplantýsý 25 Mart 2007 Kol Toplantýsý 25 Mart 2007 tarihinde Türk Tabipleri Birliði GMK Bulvarý Þehit Daniþ Tunalýgil sok. No: 2 / 17-23 Maltepe-Ankara adresinde Kol Toplantýmýzý gerçekleþtiriyoruz. Türkiye saðlýk

Detaylı

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz aralýk 2005/sayý 91 Kasým

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz aralýk 2005/sayý 91 Kasým ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz Kasým 2005 III. Demir Çelik Kongresi, II. Ýþ Makinalarý Sempozyumu Makine Magazin Dergisinin 112. sayýsýnda Demir çelik sektörünün Zonguldak buluþmasý

Detaylı

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz Basýnda Odamýz eylül 2005/sayý 88 Aðustos 2005 Aðustos 2005 Aðustos

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz Basýnda Odamýz eylül 2005/sayý 88 Aðustos 2005 Aðustos 2005 Aðustos ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz Oda Yönetim Kurulu Baþkaný Emin KORAMAZ ýn yaptýðý, 21 Haziran Dünya Güneþ Günü dolayýsýyla Yeni ve Yenilenebilir Enerji Kaynaklarýnýn Kullanýmýna Ýliþkin

Detaylı

Dövize Endeksli Kredilerde KKDF

Dövize Endeksli Kredilerde KKDF 2009-10 Dövize Endeksli Kredilerde KKDF Ýstanbul, 12 Mart 2009 Sirküler Sirküler Numarasý : Elit - 2009/10 Dövize Endeksli Kredilerde KKDF 1. Genel Açýklamalar: 88/12944 sayýlý Kararnameye iliþkin olarak

Detaylı

2003 ten 2009 a saðlýkta dönüþüm þiddet le sürüyor

2003 ten 2009 a saðlýkta dönüþüm þiddet le sürüyor TD 161.qxp 28.02.2009 22:11 Page 1 C M Y K 1 Mart 2009 Sayý:161 Sayfa 6 da 2003 ten 2009 a saðlýkta dönüþüm þiddet le sürüyor Saðlýkta Dönüþüm Programý nýn uygulanmaya baþladýðý 2003 yýlýndan bu yana çok

Detaylı

Sunuþ. Türk Tabipleri Birliði Merkez Konseyi

Sunuþ. Türk Tabipleri Birliði Merkez Konseyi Sunuþ Bu kitap Uluslararasý Çalýþma Örgütü nün Barefoot Research adlý yayýnýnýn Türkçe çevirisidir. Çýplak ayak kavramý Türkçe de sýk kullanýlmadýðý için okuyucuya yabancý gelebilir. Çýplak Ayaklý Araþtýrma

Detaylı

.:: TÇÝD - Tüm Çeviri Ýþletmeleri Derneði ::.

.:: TÇÝD - Tüm Çeviri Ýþletmeleri Derneði ::. Membership TÜM ÇEVÝRÝ ÝÞLETMELERÝ DERNEÐÝ YÖNETÝM KURULU BAÞKANLIÐINA ANTALYA Derneðinizin Tüzüðünü okudum; Derneðin kuruluþ felsefesi ve amacýna sadýk kalacaðýmý, Tüzükte belirtilen ilke ve kurallara

Detaylı

Yükseköðretimin Finansmaný ve Finansman Yöntemlerinin Algýlanan Adalet Düzeyi: Sakarya Üniversitesi Paydaþ Görüþleri..64 Doç.Dr.

Yükseköðretimin Finansmaný ve Finansman Yöntemlerinin Algýlanan Adalet Düzeyi: Sakarya Üniversitesi Paydaþ Görüþleri..64 Doç.Dr. MALÝYE DERGÝSÝ Temmuz - Aralýk 2011 Sayý 161 Sahibi Maliye Bakanlýðý Strateji Geliþtirme Baþkanlýðý Adýna Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü Yayýn Kurulu Baþkan Füsun SAVAÞER Üye Ali Mercan AYDIN Üye Nural KARACA

Detaylı

BÝMY 16 - TBD Kamu-BÝB XI Bütünleþik Etkinliði

BÝMY 16 - TBD Kamu-BÝB XI Bütünleþik Etkinliði BÝMY 16 - TBD Kamu-BÝB XI Bütünleþik Etkinliði Türkiye Biliþim Derneði, biliþim sektöründe çalýþan üst ve orta düzey yöneticilerin mesleki geliþimi ve dayanýþmalarýný geliþtirmek amacýyla her yýl düzenlediði

Detaylı

07 TEMMUZ 2010 ÇARŞAMBA 2010 İLK ÇEYREK BÜYÜME ORANI SAYI 10

07 TEMMUZ 2010 ÇARŞAMBA 2010 İLK ÇEYREK BÜYÜME ORANI SAYI 10 07 TEMMUZ 2010 ÇARŞAMBA 2010 İLK ÇEYREK BÜYÜME ORANI SAYI 10 'HEDEFÝMÝZ EN BÜYÜK 10 EKONOMÝ ARASINA GÝRMEK' Baþbakanýmýz, Ulusa Sesleniþ konuþmasýnda Türkiye'nin potansiyelinin de hedeflerinin de büyük

Detaylı

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz... nisan 2005/sayý 83

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz... nisan 2005/sayý 83 ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz... 2 Mart 2005 Hürriyet Gazetesi Oto Yaþam Eki'nin Editörü Ufuk SANDIK, "Dikiz Aynasý" köþesinde Oda Baþkaný Emin KORAMAZ'ýn LPG'li araçlardaki denetimsizliðe

Detaylı

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi'nden Haberler *1 Þubat 2016 tarihinde faaliyetlerine baþlayan Suruç Mülteci Danýþma Merkezi; mülteci, sýðýnmacý ve

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi'nden Haberler *1 Þubat 2016 tarihinde faaliyetlerine baþlayan Suruç Mülteci Danýþma Merkezi; mülteci, sýðýnmacý ve MD Mülteci Danýþma M TOHAV e-bülten n S AYI: 2 TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi Ýletiþim Bilgileri Adres: Yýldýrým Mah. Ziyademirdelen Sok. N0: D: 1 Suruç/ÞANLIURFA Tel: 0 (414) 611 98 02 TOHAV Suruç

Detaylı

ÝNSAN KAYNAKLARI VE EÐÝTÝM DAÝRE BAÞKANLIÐI

ÝNSAN KAYNAKLARI VE EÐÝTÝM DAÝRE BAÞKANLIÐI ÝNSAN KAYNAKLARI VE EÐÝTÝM DAÝRE BAÞKANLIÐI MEMUR PERSONEL ÞUBE MÜDÜRLÜÐÜ GÖREV TANIMI Memur Personel Þube Müdürlüðü, belediyemiz bünyesinde görev yapan memur personelin özlük iþlemlerinin saðlýklý bir

Detaylı

KOBÝ lerin iþ süreçlerini daha iyi yönetebilmeleri için

KOBÝ lerin iþ süreçlerini daha iyi yönetebilmeleri için NEDEN KOBÝ lerin iþ süreçlerini daha iyi yönetebilmeleri için SAP Business One çözümünü seçmelerinin nedeni 011 SAP AG. Tüm haklarý saklýdýr. SAP Business One müþterileri SAP'ye olan güvenlerini gösteriyor.000+

Detaylı

ÇEVRE VE TOPLUM. Sel Erozyon Kuraklýk Kütle Hareketleri Çýð Olaðanüstü Hava Olaylarý: Fýrtýna, Kasýrga, Hortum

ÇEVRE VE TOPLUM. Sel Erozyon Kuraklýk Kütle Hareketleri Çýð Olaðanüstü Hava Olaylarý: Fýrtýna, Kasýrga, Hortum ÇEVRE VE TOPLUM 11. Bölüm DOÐAL AFETLER VE TOPLUM Konular DOÐAL AFETLER Dünya mýzda Neler Oluyor? Sel Erozyon Kuraklýk Kütle Hareketleri Çýð Olaðanüstü Hava Olaylarý: Fýrtýna, Kasýrga, Hortum Volkanlar

Detaylı

Spor Bilimleri Derneði Ýletiþim Aðý

Spor Bilimleri Derneði Ýletiþim Aðý Spor Bilimleri Derneði Ýletiþim Aðý Spor Bilimleri Derneði, üyeler arasýndaki haberleþme aðýný daha etkin hale getirmek için, akademik çalýþmalar yürüten bilim insaný, antrenör, öðretmen, öðrenci ve ilgili

Detaylı

STAJ BÝLGÝLERÝ. Önemli Açýklamalar

STAJ BÝLGÝLERÝ. Önemli Açýklamalar Öðrencinin Adý ve Soyadý Doðum Yeri ve Yýlý Fakülte Numarasý Bölümü Yaptýðý Staj Dalý Fotoðraf STAJ BÝLGÝLERÝ Ýþyeri Adý Adresi Telefon Numarasý Staj Baþlama Tarihi Staj Bitiþ Tarihi Staj Süresi (gün)

Detaylı

KAMU MALÝYESÝ. Konsolide bütçenin uygulama sonuçlarýna iliþkin bilgiler aþaðýdaki bölümlerde yer almýþtýr. KONSOLÝDE BÜTÇE ÝLE ÝLGÝLÝ ORANLAR (Yüzde)

KAMU MALÝYESÝ. Konsolide bütçenin uygulama sonuçlarýna iliþkin bilgiler aþaðýdaki bölümlerde yer almýþtýr. KONSOLÝDE BÜTÇE ÝLE ÝLGÝLÝ ORANLAR (Yüzde) V KAMU MALÝYESÝ 71 72 KAMU MALÝYESÝ Konsolide bütçenin uygulama sonuçlarýna iliþkin bilgiler aþaðýdaki bölümlerde yer almýþtýr. A. KONSOLÝDE BÜTÇE UYGULAMALARI 1. Genel Durum 1996 yýlýnda yüzde 26.4 olan

Detaylı

ERHAN KAMIŞLI H.Ö. SABANCI HOLDİNG ÇİMENTO GRUP BAŞKANI OLDU.

ERHAN KAMIŞLI H.Ö. SABANCI HOLDİNG ÇİMENTO GRUP BAŞKANI OLDU. ERHAN KAMIŞLI H.Ö. SABANCI HOLDİNG ÇİMENTO GRUP BAŞKANI OLDU. Sendikamýz Yönetim Kurulu Üyesi Erhan KAMIÞLI, 28 Mart 2001 tarihi itibariyle H.Ö. Sabancý Holding Çimento Grubu Baþkanlýðý'na atanmýþtýr.

Detaylı

ÝÞÇÝ SAÐLIÐI VE ÝÞ GÜVENLÝÐÝ PROJESÝ

ÝÞÇÝ SAÐLIÐI VE ÝÞ GÜVENLÝÐÝ PROJESÝ ÝÞÇÝ SAÐLIÐI VE ÝÞ GÜVENLÝÐÝ PROJESÝ EÐÝTÝM SEMÝNERÝ RESÝMLERÝ Çimento Ýþveren Dergisi Özel Eki Mart 2003, Cilt 17, Sayý 2 çimento iþveren dergisinin ekidir Ýþçi Saðlýðý ve Ýþ Güvenliði Projesi Sendikamýz

Detaylı

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi Açýldý TOHAV'ýn mülteci ve sýðýnmacýlara yönelik devam ettirdiði çalýþmalar kapsamýnda açtýðý SURUÇ MÜLTECÝ DANIÞM

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi Açýldý TOHAV'ýn mülteci ve sýðýnmacýlara yönelik devam ettirdiði çalýþmalar kapsamýnda açtýðý SURUÇ MÜLTECÝ DANIÞM MD Mülteci Danýþma M TOHAV e-bülten n S AYI: 1 TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi Ýletiþim Bilgileri Adres: Yýldýrým Mah. Ziyademirdelen Sok. N0: D: 1 Suruç/ÞANLIURFA Tel: 0 (414) 611 98 02 TOHAV Suruç

Detaylı

BÝLGÝLENDÝRME BROÞÜRÜ

BÝLGÝLENDÝRME BROÞÜRÜ IPA Cross-Border Programme CCI No: 2007CB16IPO008 BÝLGÝLENDÝRME BROÞÜRÜ SINIR ÖTESÝ BÖLGEDE KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLÝ ÝÞLETMELERÝN ORTAK EKO-GÜÇLERÝ PROJESÝ Ref. ¹ 2007CB16IPO008-2011-2-063, Geçerli sözleþme

Detaylı

T.C YARGITAY 9. HUKUK DAÝRESÝ Esas No : 2005 / 37239 Karar No : 2006 / 3456 Tarihi : 13.02.2006 KARAR ÖZETÝ : ALT ÝÞVEREN - ÇALIÞTIRACAK ÝÞÇÝ SAYISI

T.C YARGITAY 9. HUKUK DAÝRESÝ Esas No : 2005 / 37239 Karar No : 2006 / 3456 Tarihi : 13.02.2006 KARAR ÖZETÝ : ALT ÝÞVEREN - ÇALIÞTIRACAK ÝÞÇÝ SAYISI Yargýtay Kararlarý T.C Esas No : 2005 / 37239 Karar No : 2006 / 3456 Tarihi : 13.02.2006 KARAR ÖZETÝ : ALT ÝÞVEREN - ÇALIÞTIRACAK ÝÞÇÝ SAYISI Davalý þirketin ayný il veya diðer illerde baþka iþyerinin

Detaylı

Ücretlerin Bankalardan Ödenmesi Zorunlu Hale Getirilmiþtir

Ücretlerin Bankalardan Ödenmesi Zorunlu Hale Getirilmiþtir 2008-96 Ücretlerin Bankalardan Ödenmesi Zorunlu Hale Getirilmiþtir Ýstanbul, 19 Kasým 2008 Sirküler Sirküler Numarasý : Elit - 2008/96 Ücretlerin Bankalardan Ödenmesi Zorunlu Hale Getirilmiþtir 4857 sayýlý

Detaylı

Dar Mükellef Kurumlara Yapýlan Ödemelerdeki Kurumlar Vergisi Kesintisi

Dar Mükellef Kurumlara Yapýlan Ödemelerdeki Kurumlar Vergisi Kesintisi 2009-11 Dar Mükellef Kurumlara Yapýlan Ödemelerdeki Kurumlar Vergisi Kesintisi Ýstanbul, 12 Mart 2009 Sirküler Sirküler Numarasý : Elit - 2009/11 Dar Mükellef Kurumlara Yapýlan Ödemelerdeki Kurumlar Vergisi

Detaylı

ünite1 Sosyal Bilgiler Verilenlerden kaçý sosyal bilimler arasýnda yer alýr? A. 6 B. 5 C. 4 D. 3

ünite1 Sosyal Bilgiler Verilenlerden kaçý sosyal bilimler arasýnda yer alýr? A. 6 B. 5 C. 4 D. 3 ünite1 Sosyal Bilgiler Sosyal Bilgiler Öðreniyorum TEST 1 3. coðrafya tarih biyoloji fizik arkeoloji filoloji 1. Ali Bey yaþadýðý yerin sosyal yetersizlikleri nedeniyle, geliþmiþ bir kent olan Ýzmir e

Detaylı

Fiskomar. Baþarý Hikayesi

Fiskomar. Baþarý Hikayesi Fiskomar Baþarý Hikayesi Fiskomar Gýda Temizlik Ve Marketcilik Ticaret Anonim Þirketi Cumhuriyetin ilanýndan sonra büyük önder Atatürk'ün Fýndýk baþta olmak üzere diðer belli baþlý ürünlerimizi ilgilendiren

Detaylı

Laboratuvar Akreditasyon Baþkanlýðý Týbbi Laboratuvarlar

Laboratuvar Akreditasyon Baþkanlýðý Týbbi Laboratuvarlar Laboratuvar Akreditasyon Baþkanlýðý Týbbi Laboratuvarlar Týbbi Laboratuvar Akreditasyonu Akreditasyon, Akreditasyon; Laboratuvarların, Muayene, Belgelendirme kuruluşlarının ve Yeterlilik Deneyi Sağlayıcı

Detaylı

ÖNSÖZ. Güzel bahar günlerini ve sýcacýk anlarý birlikte paylaþmak dileðiyle

ÖNSÖZ. Güzel bahar günlerini ve sýcacýk anlarý birlikte paylaþmak dileðiyle ÖNSÖZ Biliþim Sektörünün deðerli çalýþanlarý, sektörümüze katký saðlayan biliþim dostlarý, Bilindiði üzere Türkiye Biliþim Derneði, Biliþim Sektörünün geliþmesi amacýyla tam 38 yýldýr çalýþmalarýna aralýksýz

Detaylı

Konular 5. Eðitimde Kullanýlacak Araçlar 23. Örnek Çalýþtay Gündemi 29. Genel Bakýþ 7 Proje Yöneticilerinin Eðitimi 10

Konular 5. Eðitimde Kullanýlacak Araçlar 23. Örnek Çalýþtay Gündemi 29. Genel Bakýþ 7 Proje Yöneticilerinin Eðitimi 10 Proje Yönetimi ÝÇÝNDEKÝLER Konular 5 Genel Bakýþ 7 Proje Yöneticilerinin Eðitimi 10 Eðitimde Kullanýlacak Araçlar 23 Araç 1: Araþtýrma sorularý Araç 2: Belirsiz talimatlar Araç 3: Robotlar 28 Örnek

Detaylı

GRUP TOPLU ÝÞ SÖZLEÞMESÝ GÖRÜÞMELERÝNDE UYUÞMAZLIK

GRUP TOPLU ÝÞ SÖZLEÞMESÝ GÖRÜÞMELERÝNDE UYUÞMAZLIK TOPLAM KALÝTE YÖNETÝMÝ VE ISO 9001:2000 KALÝTE YÖNETÝM SÝSTEMÝ UYGULAMASI KONULU TOPLANTI YAPILDI GRUP TOPLU ÝÞ SÖZLEÞMESÝ GÖRÜÞMELERÝNDE UYUÞMAZLIK YÝBÝTAÞ - LAFARGE GRUBUNDA KONYA ÇÝMENTO SANAYÝÝ A.Þ.

Detaylı

MALÝYE DERGÝSÝ ÝÇÝNDEKÝLER MALÝYE DERGÝSÝ. Ocak - Haziran 2008 Sayý 154

MALÝYE DERGÝSÝ ÝÇÝNDEKÝLER MALÝYE DERGÝSÝ. Ocak - Haziran 2008 Sayý 154 MALÝYE DERGÝSÝ Ocak - Haziran 2008 Sayý 154 Sahibi Maliye Bakanlýðý Strateji Geliþtirme Baþkanlýðý Adýna Doç.Dr. Ahmet KESÝK Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü Doç.Dr. Ahmet KESÝK MALÝYE DERGÝSÝ ÝÇÝNDEKÝLER Yayýn

Detaylı

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz Basýnda Odamýz kasým 2005/sayý 90

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz Basýnda Odamýz kasým 2005/sayý 90 ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz Gas&Power Dergisinin Oda Yönetim Kurulu Baþkaný Emin KORAMAZ ile doðalgaz, enerji, yeni ve yenilenebilir enerji politikalarý üzerine yaptýðý söyleþi,

Detaylı

SSK Affý. Ýstanbul, 21 Temmuz 2008 Sirküler Numarasý : Elit /75. Sirküler

SSK Affý. Ýstanbul, 21 Temmuz 2008 Sirküler Numarasý : Elit /75. Sirküler 2008-75 SSK Affý Ýstanbul, 21 Temmuz 2008 Sirküler Numarasý : Elit - 2008/75 Sirküler Sosyal Güvenlik Kurumu'na Olan Prim Borçlarýnýn Ödeme Kolaylýðýndan Yararlanmamýþ Olanlara, Tekrar Baþvuru Ýmkâný Ge

Detaylı

Gelir Vergisi Kesintisi

Gelir Vergisi Kesintisi 2009-16 Gelir Vergisi Kesintisi Ýstanbul, 12 Mart 2009 Sirküler Sirküler Numarasý : Elit - 2009/16 Gelir Vergisi Kesintisi 1. Gelir Vergisi Kanunu Uyarýnca Kesinti Yapmak Zorunda Olanlar: Gelir Vergisi

Detaylı

Simge Özer Pýnarbaþý

Simge Özer Pýnarbaþý Simge Özer Pýnarbaþý 1963 yýlýnda Ýstanbul da doðdu. Ortaöðrenimini Kadýköy Kýz Lisesi nde tamamladý. 1984 yýlýnda Ýstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümü nü bitirdi.

Detaylı

MALÝYE DERGÝSÝ ULAKBÝM ISSN 1300-3623

MALÝYE DERGÝSÝ ULAKBÝM ISSN 1300-3623 MALÝYE DERGÝSÝ ISSN 1300-3623 Temmuz - Aralýk 2007, Sayý 153 YAZI DANIÞMA KURULU Prof. Dr. Güneri AKALIN Prof. Dr. Abdurrahman AKDOÐAN Prof. Dr. Figen ALTUÐ Prof. Dr. Engin ATAÇ Prof. Dr. Ömer Faruk BATIREL

Detaylı

Kýsa Çalýþma ve Kýsa Çalýþma Ödeneði

Kýsa Çalýþma ve Kýsa Çalýþma Ödeneði 2009-17 Kýsa Çalýþma ve Kýsa Çalýþma Ödeneði Ýstanbul, 12 Mart 2009 Sirküler Sirküler Numarasý : Elit - 2009/17 Kýsa Çalýþma ve Kýsa Çalýþma Ödeneði Türkiye Ýstatistik Kurumu (TÜÝK) tarafýndan 9 Þubat

Detaylı

ÇALIùMA HAYATINA øløùkøn ANAYASA DEöøùøKLøKLERø "Türkiye Cumhuriyeti Anayasasýnýn Bazý Maddelerinin Deðiþtirilmesi Hakkýnda Kanun" Av.

ÇALIùMA HAYATINA øløùkøn ANAYASA DEöøùøKLøKLERø Türkiye Cumhuriyeti Anayasasýnýn Bazý Maddelerinin Deðiþtirilmesi Hakkýnda Kanun Av. ÇALI MA HAYATINA L K N ANAYASA DE KL KLER I. Avrupa Birliði sürecinde demokrasi ve insan haklarý açýsýndan önemli bir dönüm noktasý olarak kabul edilen Anayasa deðiþiklikleri, 17 Ekim 2001 tarih ve 24556

Detaylı

KOBÝ'lere AB kapýsý. Export2Europe KOBÝ'lere yönelik eðitim, danýþmanlýk ve uluslararasý iþ geliþtirme projesi

KOBÝ'lere AB kapýsý. Export2Europe KOBÝ'lere yönelik eðitim, danýþmanlýk ve uluslararasý iþ geliþtirme projesi 12 1 KOBÝ'lere AB kapýsý Export2Europe KOBÝ'lere yönelik eðitim, danýþmanlýk ve uluslararasý iþ geliþtirme projesi 2 3 Projenin amacý nedir Yurt dýþýna açýlmak isteyen yerli KOBÝ'lerin, Lüksemburg firmalarý

Detaylı

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi'nden Haberler 1 Þubat 2016 tarihinde faaliyetlerine baþlayan Suruç Mülteci Danýþma Merkezi; mülteci, sýðýnmacý ve

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi'nden Haberler 1 Þubat 2016 tarihinde faaliyetlerine baþlayan Suruç Mülteci Danýþma Merkezi; mülteci, sýðýnmacý ve MD Mülteci Danýþma M TOHAV e-bülten n S AYI: 3 TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi Ýletiþim Bilgileri Adres: Yýldýrým Mah. Ziyademirdelen Sok. N0: D: 1 Suruç/ÞANLIURFA Tel: 0 (414) 611 98 02 TOHAV Suruç

Detaylı

OKUL ÖNCESÝ EÐÝTÝM KURUMLARI YÖNETMELÝÐÝNDE DEÐÝÞÝKLÝK YAPILMASINA D YÖNETMELÝK Çarþamba, 10 Eylül 2008

OKUL ÖNCESÝ EÐÝTÝM KURUMLARI YÖNETMELÝÐÝNDE DEÐÝÞÝKLÝK YAPILMASINA D YÖNETMELÝK Çarþamba, 10 Eylül 2008 OKUL ÖNCESÝ EÐÝTÝM KURUMLARI YÖNETMELÝÐÝNDE DEÐÝÞÝKLÝK YAPILMASINA D YÖNETMELÝK Çarþamba, 10 Eylül 2008 6 Eylül 2008 CUMARTESÝ Resmî Gazete Sayý : 26989 YÖNETMELÝK Millî Eðitim Bakanlýðýndan: OKUL ÖNCESÝ

Detaylı

7. ÝTHÝB KUMAÞ TASARIM YARIÞMASI 2012

7. ÝTHÝB KUMAÞ TASARIM YARIÞMASI 2012 7. ÝTHÝB KUMAÞ TASARIM YARIÞMASI 2012 KÝMLER KATILABÝLÝR? Yarýþma, Türkiye Cumhuriyeti sýnýrlarý dahilinde veya yurtdýþýnda okuyan T.C. vatandaþlarý veya K.K.T.C vatandaþý, 35 yaþýný aþmamýþ, en az lise

Detaylı

SENDÝKAMIZDAN HABERLER

SENDÝKAMIZDAN HABERLER SENDÝKAMIZDAN HABERLER Sendikamýza Üye Ýþyerlerinde Çalýþanlardan Yýlýn Verimli Ýþçisi Ve Ýþvereni Seçilenlere Törenle Plaketleri Verildi 1988 yýlýndan bu yana Milli Prodüktivite Merkezi (MPM) nce gerçekleþtirilen

Detaylı

21-23 Kasým 2011 Çeþme Ýzmir www.tgdfgidakongresi.com organizasyon Ceyhun Atýf Kansu Caddesi, 1386. Sokak, No: 8, Kat: 2, 06520 Balgat / Ankara T:+90 312 284 77 78 F:+90 312 284 77 79 Davetlisiniz Ülkemiz

Detaylı

TOPLUMSAL SAÐLIK DÜZEYÝNÝN DURUMU: Türkiye Bunu Hak Etmiyor

TOPLUMSAL SAÐLIK DÜZEYÝNÝN DURUMU: Türkiye Bunu Hak Etmiyor TOPLUMSAL SAÐLIK DÜZEYÝNÝN DURUMU: Türkiye Bunu Hak Etmiyor Türkiye'nin insanlarý, mevcut saðlýk düzeyini hak etmiyor. Saðlýk hizmetleri için ayrýlan kaynaklarýn yetersizliði, kamunun önemli oranda saðlýk

Detaylı

Genel Saðlýk Sigortasý yürürlüðe girdi

Genel Saðlýk Sigortasý yürürlüðe girdi 1 Kasým 2008 Sayý:156 dýþarýdan göz......gelinen noktada 1 Ekim 2008 günü yürürlüðe giren SS ve GSS ile çeþitli gecekondularda yaþayan iþçi, memur, esnaf, amele, çiftçi 5502 Sayýlý Kanun ile ayný (eve)

Detaylı

Tehlikeli Atýk Çözümünde EKOVAR...

Tehlikeli Atýk Çözümünde EKOVAR... ARA DEPOLAMA www. ekovar.com info@ ekovar.com Hilal Mah. 50. Sokak, 4. Cad. No: 8/8 Yýldýz - Çankaya / ANKARA Tel : +(90) 312 442 13 05 +(90) 312 442 11 43 Faks : +(90) 312 442 13 06 Tehlikeli Atýk Çözümünde

Detaylı

KAMU MALÝYESÝ. Konsolide bütçenin uygulama sonuçlarýna iliþkin bilgiler aþaðýdaki bölümlerde yer almýþtýr.

KAMU MALÝYESÝ. Konsolide bütçenin uygulama sonuçlarýna iliþkin bilgiler aþaðýdaki bölümlerde yer almýþtýr. V KAMU MALÝYESÝ 73 74 KAMU MALÝYESÝ Konsolide bütçenin uygulama sonuçlarýna iliþkin bilgiler aþaðýdaki bölümlerde yer almýþtýr. A. KONSOLÝDE BÜTÇE UYGULAMALARI 1. Genel Durum 2000 yýlýnda uygulamaya konulan

Detaylı

BÝRÝNCÝ BASAMAK SAÐLIK HÝZMETLERÝ: Sorun mu? Çözüm mü?

BÝRÝNCÝ BASAMAK SAÐLIK HÝZMETLERÝ: Sorun mu? Çözüm mü? BÝRÝNCÝ BASAMAK SAÐLIK HÝZMETLERÝ: Sorun mu? Çözüm mü? Hükümetler birinci basamak saðlýk hizmetleri konusundaki yasalarý açýkça çiðnemektedir. Türkiye saðlýk sisteminde, birinci basamaktaki kurumlar (saðlýk

Detaylı

Güvenliðe Açýlan Sosyal Pencere Projesi ODAK TOPLANTISI SONUÇ RAPORU

Güvenliðe Açýlan Sosyal Pencere Projesi ODAK TOPLANTISI SONUÇ RAPORU Güvenliðe Açýlan Sosyal Pencere Projesi ODAK TOPLANTISI SONUÇ RAPORU 13 OCAK 2011 Bu program, Avrupa Birliði ve Türkiye Cumhuriyeti tarafýndan finanse edilmektedir. YENÝLÝKÇÝ YÖNTEMLERLE KAYITLI ÝSTÝHDAMIN

Detaylı

3T, metal iþleme sektöründe marka fuarlar arasýnda 3T Uluslararasý Metal Ýþleme, Kalýp, Otomasyon Teknolojileri ve Yan Sanayi Ürünleri Fuarý 15-18 Mayýs 2008 tarihleri arasýnda Ýzmir Kültürpark Uluslararasý

Detaylı

15 Tandem Takým Tezgahlarý ndan Ýhtiyaca Göre Uyarlanabilen Kitagawa Divizörler Kitagawa firmasýnýn, müþterilerini memnun etmek adýna, standartý deðiþtirmesi yeni bir þey deðil. Bu seferki uygulamada,

Detaylı

Organizatör Firma Cebeci Cad. No:54 Akatlar 34335 Ýstanbul Tel:0212 351 68 48 (pbx) Faks:0212 351 59 33 E-Posta: tculha@grem.com.tr BAHÇEÞEHÝR ÜNÝVERSÝTESÝ BEÞÝKTAÞ KAMPÜSÜ 11-12 Haziran 2008 SUNUM DOSYASI

Detaylı

4691 sayýlý Teknoloji Geliþtirme Bölgeleri Kanunu kapsamýnda kurulan ULUTEK TEKNOLOJÝ GELÝÞTÝRME BÖLGESÝ, Uludað Üniversitesi Görükle Kampüsü içerisinde 471.000 m2 alanda hizmet vermektedir. 2006 yýlýnda

Detaylı

ALPER YILMAZ KIZILCAÞAR MAHALLESÝ MUHTAR ADAYI

ALPER YILMAZ KIZILCAÞAR MAHALLESÝ MUHTAR ADAYI Kýzýlcaþar Geleceðe Hazýrlanýyor Gelin Birlikte Çalýþalým ALPER YILMAZ KIZILCAÞAR MAHALLESÝ MUHTAR ADAYI Mart 2014 ALPER YILMAZ Halkla Bütünleþen MUHTARLIK Ankara Gölbaþý Kýzýlcaþar Köyünde 4 Mart 1979

Detaylı

DENÝZ LÝSESÝ KOMUTANLIÐI Denizcilik tarihin en eski ve en köklü mesleðidir. Bu köklü ve þerefli mesleðin insanlarýnýn eðitimi için ilk adým atacaklarý Deniz Lisesi, bu güne kadar Türk ve dünya denizcilik

Detaylı

Týp Fakültesi öðrencilerinin Anatomi dersi sýnavlarýndaki sistemlere göre baþarý düzeylerinin deðerlendirilmesi

Týp Fakültesi öðrencilerinin Anatomi dersi sýnavlarýndaki sistemlere göre baþarý düzeylerinin deðerlendirilmesi 1 Özet Týp Fakültesi öðrencilerinin Anatomi dersi sýnavlarýndaki sistemlere göre baþarý düzeylerinin deðerlendirilmesi Mehmet Ali MALAS, Osman SULAK, Bahadýr ÜNGÖR, Esra ÇETÝN, Soner ALBAY Süleyman Demirel

Detaylı

SAÐLIKTA ÖZELLEÞTÝRME

SAÐLIKTA ÖZELLEÞTÝRME Doç. Dr. Ýlker BELEK Akdeniz Üniversitesi Týp Fakültesi Halk Saðlýðý Anabilim Dalý Öðretim Üyesi SAÐLIKTA ÖZELLEÞTÝRME Burjuva Sýnýf Saldýrýsýnýn Tepe Noktasý Yukarýda tanýmlanan saðlýk sistemi yapýsý

Detaylı

MedYa KÝt / 26 Ýnsan Kaynaklarý ve Yönetimi konusunda Türkiye nin ilk dergisi HR DergÝ Human Resources Ýnsan Kaynaklarý ve Yönetim Dergisi olarak amacýmýz, kurulduðumuz günden bu yana deðiþmedi: Türkiye'de

Detaylı

Faaliyet Raporu. Banvit Bandýrma Vitaminli Yem San. A.Þ. 01 Ocak - 30 Eylül 2010 Dönemi

Faaliyet Raporu. Banvit Bandýrma Vitaminli Yem San. A.Þ. 01 Ocak - 30 Eylül 2010 Dönemi 10 Faaliyet Raporu Banvit Bandýrma Vitaminli Yem San. A.Þ. 01 Ocak - 30 Eylül 2010 Dönemi Ýçindekiler Yönetim ve Denetim Kurulu Temettü Politikasý Risk Yönetim Politikalarý Genel Kurul Tarihine Kadar Meydana

Detaylı

T.C. MÝLLÎ EÐÝTÝM BAKANLIÐI EÐÝTÝMÝ ARAÞTIRMA VE GELÝÞTÝRME DAÝRESÝ BAÞKANLIÐI KENDÝNÝ TANIYOR MUSUN? ANKARA, 2011 MESLEK SEÇÝMÝNÝN NE KADAR ÖNEMLÝ BÝR KARAR OLDUÐUNUN FARKINDA MISINIZ? Meslek seçerken

Detaylı

2007/82 Nolu SGK GENELGESÝ(Fatura Bedellerinin Ödenmesinde Karþýlaþýlan Sorunlar) Cuma, 26 Ekim 2007

2007/82 Nolu SGK GENELGESÝ(Fatura Bedellerinin Ödenmesinde Karþýlaþýlan Sorunlar) Cuma, 26 Ekim 2007 2007/82 Nolu SGK GENELGESÝ(Fatura Bedellerinin Ödenmesinde Karþýlaþýlan Sorunlar) Cuma, 26 Ekim 2007 GENELGE 2007/ 82 2007/46 sayýlý Fatura Bedellerinin Ödenmesi konulu Genelge gereði Kurum web sayfasýnda

Detaylı

mmo bülteni mart 2005/sayý 82 05.02.2005

mmo bülteni mart 2005/sayý 82 05.02.2005 basýnda odamýz basýnda odamýz basýnda odamýz Ocak/ Dizayn Ýnfo Dergisinin 9. sayýsýnda "Makina Mühendisleri Odasý'na TÜRKAK'tan Akreditasyon Sertifikasý" baþlýklý haber yayýnlandý. 05.02.2005 Oda Baþkaný

Detaylı

2 - Konuþmayý Yazýya Dökme

2 - Konuþmayý Yazýya Dökme - 1 8 Konuþmayý Yazýya Dökme El yazýnýn yerini alacak bir aygýt düþü XIX. yüzyýlý boyunca çok kiþiyi meþgul etmiþtir. Deðiþik tasarým örnekleri görülmekle beraber, daktilo dediðimiz aygýtýn satýlabilir

Detaylı

TTB-GPE Eðitim Becerileri Modülü Kurs Öyküsü

TTB-GPE Eðitim Becerileri Modülü Kurs Öyküsü TTB-GPE Eðitim Becerileri Modülü Kurs Öyküsü GPE Eðitim Becerileri Ekibi* TTB-GPE Eðitim Becerileri Kursu; Türk Tabipleri Birliði (TTB) Genel Pratisyenlik Enstitüsü (GPE) Eðitici Eðitimi Programý nda görev

Detaylı

Saðlýkçýlar tek ses. Saðlýk ortamýndaki sorunlar giderek aðýrlaþýyor. Saðlýk meslek örgütleri bu süreçte birlikte hareket etme kararý aldý.

Saðlýkçýlar tek ses. Saðlýk ortamýndaki sorunlar giderek aðýrlaþýyor. Saðlýk meslek örgütleri bu süreçte birlikte hareket etme kararý aldý. dýþarýdan göz... 1 Ocak 2009 Sayý:158 Sabah yürüyüþü gibi Keklik Pýnarý ndan Kýzýlay a doðru yürüyordum. Yokuþ aþaðý. Gazý biten o- tomobil nasýl durur, öyle duruverdim. Birden. Kalbimde duyumsadým. Yavaþla

Detaylı

2014-2015 Eðitim Öðretim Yýlý ÝSTANBUL ÝLÝ ORTAOKULLAR ARASI "4. AKIL OYUNLARI TURNUVASI" Ýstanbul Ýli Ortaokullar Arasý 4. Akýl Oyunlarý Turnuvasý, 21 Þubat 2015 tarihinde Özel Sancaktepe Okyanus Koleji

Detaylı

..T.C. DANýÞTAY SEKiziNCi DAiRE Esas No : 2005/1614 Karar No : 2006/1140

..T.C. DANýÞTAY SEKiziNCi DAiRE Esas No : 2005/1614 Karar No : 2006/1140 ..T.C. Davacý Davalý : Trabzon Baro Baþkanlýðý Trabzon Barosu Adliye Sarayý : 1- Maliye Bakanlýðý 2- Baþbakanlýk -TRABZON Davanýn Özeti: Karaparanýn Aklanmasýnýn Önlenmesine Dair 4208 sayýlý Kanunun Uygulanmasýna

Detaylı

T.C. MÝLLÎ EÐÝTÝM BAKANLIÐI EÐÝTÝMÝ ARAÞTIRMA VE GELÝÞTÝRME DAÝRESÝ BAÞKANLIÐI HANGÝ OKULDA OKUMAK ÝSTEDÝÐÝNE KARAR VERDÝN MÝ? Genel Liseler Fen Liseleri Sosyal Bilimler Anadolu Spor Güzel Sanatlar Askeri

Detaylı

01 EKİM 2009 ÇARŞAMBA FAİZ SAYI 1

01 EKİM 2009 ÇARŞAMBA FAİZ SAYI 1 01 EKİM 2009 ÇARŞAMBA FAİZ SAYI 1 Düþen Faizler ÝMKB yi Yýlýn Zirvesine Çýkardý Merkez Bankasý ndan gelen faiz indirimine devam sinyali bono faizini %7.25 e ile yeni dip noktasýna çekti. Buna baðlý olarak

Detaylı

TTB Merkez Konseyi Saðlýk Bakaný ile görüþtü

TTB Merkez Konseyi Saðlýk Bakaný ile görüþtü dýþarýdan göz... 1 Haziran 2009 Sayý: 165...Sanatýn birçok alaný týp konularýndan beslendi, beslenmeye de devam ediyor. Özellikle sinemacýlar bazý rahatsýzlýklarý konu alarak hem güzel filmler çekiyorlar,

Detaylı

014-015 Eðitim Öðretim Yýlý ÝSTANBUL ÝLÝ ORTAOKULLAR ARASI "7. AKIL OYUNLARI ÞAMPÝYONASI" Ýstanbul Ýli Ortaokullar Arasý 7. Akýl Oyunlarý Þampiyonasý, 18 Nisan 015 tarihinde Özel Sancaktepe Bilfen Ortaokulu

Detaylı

Vergi Usul Kanunu Ceza Hadleri

Vergi Usul Kanunu Ceza Hadleri 2008-107 Vergi Usul Kanunu Ceza Hadleri Ýstanbul, 24 Aralýk 2008 Sirküler Sirküler Numarasý : Elit - 2008/107 Vergi Usul Kanunu'nda Yer Alan Ve 01.01.2009 Tarihinden Ýtibaren Uygulanacak Had Ve Tutarlar

Detaylı

Bakým sigortasý - Sizin için bilgiler. Türkischsprachige Informationen zur Pflegeversicherung. Freie Hansestadt Bremen.

Bakým sigortasý - Sizin için bilgiler. Türkischsprachige Informationen zur Pflegeversicherung. Freie Hansestadt Bremen. Gesundheitsamt Freie Hansestadt Bremen Sozialmedizinischer Dienst für Erwachsene Bakým sigortasý - Sizin için bilgiler Türkischsprachige Informationen zur Pflegeversicherung Yardýma ve bakýma muhtaç duruma

Detaylı

DOÐALGAZ ÝÇ TESÝSAT MÜHENDÝS YETKÝLENDÝRME KURSU DÜZENLENDÝ

DOÐALGAZ ÝÇ TESÝSAT MÜHENDÝS YETKÝLENDÝRME KURSU DÜZENLENDÝ ÝKK TOPLANTISI ÞUBEMÝZDE GERÇEKLEÞTÝRÝLDÝ 4 Kasým 2010 tarihinde ÝKK toplantýsý Þubemizde gerçekleþtirildi. ÞUBEMÝZ SOSYAL ETKÝNLÝKLER KOMÝSYONU TOPLANDI Þubemiz sosyal etkinlikler komisyonu 05 Kasým 2010

Detaylı

Ermeni soykýrýmý nýn avukatlarý

Ermeni soykýrýmý nýn avukatlarý Ermeni soykýrýmý nýn avukatlarý Þu sýra baþta Ýsviçre olmak üzere, Almanya ve Fransa dahil Avrupa ülkelerinin hukuk ve siyasal bilgiler fakültelerinin insan haklarý derslerinde, seminerlerde ve doktora

Detaylı

Ne-Ka. Grouptechnic ... /... / 2008. Sayýn Makina Üreticisi,

Ne-Ka. Grouptechnic ... /... / 2008. Sayýn Makina Üreticisi, ... /... / 2008 Sayýn Makina Üreticisi, Firmamýz Bursa'da 1986 yýlýnda kurulmuþtur. 2003 yýlýndan beri PVC makineleri sektörüne yönelik çözümler üretmektedir. Geniþ bir ürün yelpazesine sahip olan firmamýz,

Detaylı

YAZI ÝÞLERÝ KARARLAR VE TUTANAKLAR DAÝRE BAÞKANLIÐI

YAZI ÝÞLERÝ KARARLAR VE TUTANAKLAR DAÝRE BAÞKANLIÐI YAZI ÝÞLERÝ KARARLAR VE TUTANAKLAR DAÝRE BAÞKANLIÐI ENCÜMEN VE KARARLAR ÞUBE MÜDÜRLÜÐÜ 5393 Sayýlý Belediye Kanununun 35. maddesi gereði Baþkanlýk Makamýnca Encümen Gündemine girmek üzere havale edilen

Detaylı

Ovacýk Altýn Madeni'ne dava öncesi yargýsýz infaz!

Ovacýk Altýn Madeni'ne dava öncesi yargýsýz infaz! Asýlsýz iddia neden ortaya atýldý? Ovacýk Altýn Madeni'ne dava öncesi yargýsýz infaz! 19 Haziran 2004 tarihinde, Ovacýk Altýn Madeni ile hiçbir ilgisi olmayan Arsenik iddialarý ortaya atýlarak madenimiz

Detaylı

Türk Tabipleri Birliði Baþkanlar Kurulu 31 Ocak 2006 tarihli toplantýsýnda eylemlilik kararý aldý.

Türk Tabipleri Birliði Baþkanlar Kurulu 31 Ocak 2006 tarihli toplantýsýnda eylemlilik kararý aldý. Türk Tabipleri Birliði, Mart tan itibaren eylemlilik dizisi baþlatýyor... Erdoðan özür dilesin Türk Tabipleri Birliði Baþkanlar Kurulu 31 Ocak 2006 tarihli toplantýsýnda eylemlilik kararý aldý. Saðlýkta

Detaylı

Barodan Haberler. Edinilmiþ Mallara Katýlma Semineri (Akþehir) Anayasa Mahkemesine Bireysel Baþvuru Semineri. Türk Borçlar Kanunu Semineri

Barodan Haberler. Edinilmiþ Mallara Katýlma Semineri (Akþehir) Anayasa Mahkemesine Bireysel Baþvuru Semineri. Türk Borçlar Kanunu Semineri Barodan Haberler Edinilmiþ Mallara Katýlma Semineri (Akþehir) Baromuzca Akþehir Ýlçesinde Türk Medeni Kanunu'nda Edinilmiþ Mallar ve Tasfiyesi ile Aile Konutu konulu konferans gerçekleþtirildi. Meslektaþlarýmýzýn

Detaylı

STAJ BÝLGÝLERÝ. Önemli Açýklamalar

STAJ BÝLGÝLERÝ. Önemli Açýklamalar 2017 Öðrencinin Adý ve Soyadý Doðum Yeri ve Yýlý Fakülte Numarasý Bölümü Yaptýðý Staj Dalý Fotoðraf STAJ BÝLGÝLERÝ Ýþyeri Adý Adresi Telefon Numarasý Staj Baþlama Tarihi Staj Bitiþ Tarihi Staj Süresi (gün)

Detaylı

gerekçesi ortada Tam gün kölelik deðil, tam gün hekimlik yapmak istiyoruz!

gerekçesi ortada Tam gün kölelik deðil, tam gün hekimlik yapmak istiyoruz! dýþarýdan göz... 15 Haziran 2009 Sayý: 166 Sizlere, tabiplerle ilgili bir yazý yerine (belki sýkýlmýþsýnýzdýr diye!) þu sýralar çekmeye hazýrlandýðým bir film projesinden bahsetmeye karar verdim. Çekilmemiþ

Detaylı

Delil Avcýlarý göreve hazýr Emniyet Genel Müdürlüðü, Kriminal Polis Laboratuarý Dairesi Baþkanlýðý tarafýndan Bursa Ýl Emniyet Müdürlüðü Olay Yeri Ýnceleme ve Kimlik Tespit Þube Müdürlüðü bünyesinde "Olay

Detaylı

Yat, Kotra Ve Her Türlü Motorlu Özel Tekneler Ýçin Geçerli Olan KDV Ve ÖTV Ora

Yat, Kotra Ve Her Türlü Motorlu Özel Tekneler Ýçin Geçerli Olan KDV Ve ÖTV Ora 2009-40 Yat, Kotra Ve Her Türlü Motorlu Özel Tekneler Ýçin Geçerli Olan KDV Ve ÖTV Ora Ýstanbul, 25 Aðustos 2009 Sirküler Numarasý : Elit - 2009/40 Sirküler Yat, Kotra Ve Her Türlü Motorlu Özel Tekneler

Detaylı

Saðlýkta yýkýma devam!

Saðlýkta yýkýma devam! 1 Ekim 2007 Sayý:155 hukuk k köþesi...biraz paramýz var, özel hastane mi açalým, hipermarket mi?... Merkeze yakýn bir arsa bulalým, inþaata baþlayalým, bitince bakarýz. Konjonktürel olarak bakalým, hangisi

Detaylı

Mart 2010 Otel Piyasasý Antalya Ýstanbul Gayrimenkul Deðerleme ve Danýþmanlýk A.Þ. Büyükdere Cad. Kervan Geçmez Sok. No:5 K:2 Mecidiyeköy Ýstanbul - Türkiye Tel: +90.212.273.15.16 Faks: +90.212.355.07.28

Detaylı

ADANA ANKARA. Ankara Dýþkapý Yýldýrým Beyazýt Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi. Adana Numune Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi

ADANA ANKARA. Ankara Dýþkapý Yýldýrým Beyazýt Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi. Adana Numune Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi Tablo 3 Saðlýk Bakanlýðý Eðitim Araþtýrma Hastanelerinde, Saðlýk Bakanlýðý Adýna Týp Fakültelerinde Diðer Kurumlarda Uzmanlýk Eðitimi Yapýlacak Dallar Kontenjanlarý Adý Türü Adý Türü ADANA Adana Numune

Detaylı

HAKLI TALEPLERÝMÝZÝ DAHA GÜÇLÜ ORTAYA KOYMAK ÝÇÝN 12haziran saat12'de Milli Kütüphane'de

HAKLI TALEPLERÝMÝZÝ DAHA GÜÇLÜ ORTAYA KOYMAK ÝÇÝN 12haziran saat12'de Milli Kütüphane'de 1, 2, 3 TIP MI? Hükümet, YÖK ve Týp Fakülteleri: Güncel Geliþmeler ve Ne Yapmalýyýz? Týp fakülteleri ve ülkemizdeki týp eðitimi zor bir dönemden geçmektedir. Böyle bir dönemde baþta öðretim üyeleri olmak

Detaylı

Genel Bakýþ 7 Proje nin ABC si 9 Proje Önerisi Nasýl Hazýrlanýr?

Genel Bakýþ 7 Proje nin ABC si 9 Proje Önerisi Nasýl Hazýrlanýr? REC Hakkýnda ÝÇÝNDEKÝLER Konular 5 Genel Bakýþ 7 Proje nin ABC si 9 Proje Önerisi Nasýl Hazýrlanýr? Eðitimde Kullanýlacak Araçlar 21 Araç 1: Kaynaþma Tanýþma Etkinliði 23 Araç 2: Uzun Sözcükler 25 Araç

Detaylı

17-19 Aralýk 2010 Miracle Resort Hotel, Antalya 17-19 Aralýk 2010 - Miracle Resort Hotel, Antalya Deðerli Meslektaþýmýz, Kanser tedavisindeki hýzlý deðiþim ve geliþme farklý alanlarda uzmanlaþmýþ hekimlerin

Detaylı

1. Nüfusun Yaþ Gruplarýna Daðýlýmý

1. Nüfusun Yaþ Gruplarýna Daðýlýmý Köylerden (kýrsal kesimden) ve iþ olanaklarýnýn çok sýnýrlý olduðu kentlerden yapýlan göçler iþ olanaklarýnýn fazla olduðu kentlere olur. Ýstanbul, Kocaeli, Ýzmir, Eskiþehir, Adana gibi iþ olanaklarýnýn

Detaylı

1 Sinmiþ analar, kavruk çocuklar Her sene bazý çevreler ve kiþiler "kadýnlar günü de ne demek, erkekler günü diye bir sey var mý ki'' "Aslýnda bir gün deðil, her gün kadýnlar günü

Detaylı

GSS ye karþý zincir eylemi

GSS ye karþý zincir eylemi GSS ye 2 milyon 228 bin 592 hayýr TTB, DÝSK, KESK ve TMMOB un çaðrýcýlýðýný yaptýðý referandum sonuçlandý TBMM üzerine IMF gölgesini düþüren AKP Hükümeti nin, komisyonlardan gürültüsüz biçimde geçirdiði,

Detaylı

Toplantý - Seminer ORDU SERBEST MUHASEBECÝ MALÝ MÜÞAVÝRLER ODASI. 01.01.2013 ve 31.12.2013 Döneminde Odamýzýn Katýldýðý Etkinlikler 18.02.

Toplantý - Seminer ORDU SERBEST MUHASEBECÝ MALÝ MÜÞAVÝRLER ODASI. 01.01.2013 ve 31.12.2013 Döneminde Odamýzýn Katýldýðý Etkinlikler 18.02. 01.01.2013 ve 31.12.2013 Döneminde Odamýzýn Katýldýðý Etkinlikler 16.01.2013 OBKT Salonu ORDU SMMM ODASI VE ORDU ROTARY KULÜP ÝÞBÝRLÝÐÝ ÝLE VERGÝ MEVZUATI VE DÖNEM SONU ÝÞLEMLERÝ PANELÝ GERÇEKLEÞTÝRÝLDÝ

Detaylı

Mart 2010 Proje Hakkýnda NBÞ sektörünün ana girdisi olan mýsýrýn hasadý, hammadde kalitesi açýsýndan yetiþtirilmesi kadar önemli bir süreçtir. Hasat sýrasýnda gerçekleþtirilen yanlýþ uygulamalar sonucunda

Detaylı

Ýstanbul hastanelerinde GREV!

Ýstanbul hastanelerinde GREV! Ýstanbul hastanelerinde GREV! Onaylayan Administrator Wednesday, 20 April 2011 Orijinali için týklayýn Doktorlar, hemþireler, eczacýlar, diþ hekimleri, hastabakýcýlar, týp fakültesi öðrencileri ve taþeron

Detaylı

ASKÝ 2015 YILI KURUMSAL DURUM VE MALÝ BEKLENTÝLER RAPORU

ASKÝ 2015 YILI KURUMSAL DURUM VE MALÝ BEKLENTÝLER RAPORU T.C. AYDIN BÜYÜKÞEHÝR BELEDÝYESÝ SU VE KANALÝZASYON ÝDARESÝ GENEL MÜDÜRLÜÐÜ TEMMUZ 215-1 215 YILI KURUMSAL DURUM VE MALÝ BEKLENTÝLER RAPORU KURUMSAL MALÝ DURUM VE BEKLENTÝLER RAPORU SUNUÞ 518 Sayýlý Kamu

Detaylı

Gökyüzündeki milyonlarca yýldýzdan biriymiþ Çiçekyýldýz. Gerçekten de yeni açmýþ bir çiçek gibi sarý, kýrmýzý, yeþil renkte ýþýklar saçýyormuþ

Gökyüzündeki milyonlarca yýldýzdan biriymiþ Çiçekyýldýz. Gerçekten de yeni açmýþ bir çiçek gibi sarý, kýrmýzý, yeþil renkte ýþýklar saçýyormuþ Gökyüzündeki milyonlarca yýldýzdan biriymiþ Çiçekyýldýz. Gerçekten de yeni açmýþ bir çiçek gibi sarý, kýrmýzý, yeþil renkte ýþýklar saçýyormuþ çevresine. Bu adý ona bir kuyrukluyýldýz vermiþ. Nasýl mý

Detaylı