İskemik Kalp Hastalığında ve Kardiyopulmoner Bypass Esnasında Miyokardiyal Metabolizma ve Fonksiyonda L- Karnitin'in ve Türevlerinin Etkisi

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "İskemik Kalp Hastalığında ve Kardiyopulmoner Bypass Esnasında Miyokardiyal Metabolizma ve Fonksiyonda L- Karnitin'in ve Türevlerinin Etkisi"

Transkript

1 İskemik Kalp Hastalığında ve Kardiyopulmoner Bypass Esnasında Miyokardiyal Metabolizma ve Fonksiyonda L- Karnitin'in ve Türevlerinin Etkisi Özet: Son yıllardaki yapılan çalışmalarda karnitin ve türevlerinin kardiyak metabolizmayı koruduğu ve iskemik kalp hastalığında ve miyokardiyal iskeminin diğer klinik durumlarında fonksiyonel olduğu gösterilmiştir. Bu etkinin potansiyel mekanizmaları, glikoz metabolizmasında artış, miyositlerde açil KoA ve uzun zincirli açil karnitinin toksik etkilerinde azalma, koroner kan akımı ve anti-aritmik etkide artışı içermektedir. Propiyonil-L- Karnitin'in, karnitin'e göre miyositlere daha hızlı penetre olduğu ve serbest radikal üretiminin inhibe edilmesinde daha fazla etkili olduğu da gösterildi. Karnitin alımının kronik dolaşım bozukluğu, kardiyojenik şok, akut kardiyak iskemi, ekstrakorporeal kan dolaşımı, karnitin ilişkili kardiyomiyopati gibi çeşitli klinik durumlarda olumlu katkıları olduğu bildirilmiştir. Ancak iskemik kalp hastalığında veya kardiyopulmoner bypass öncesinde rutin prosedür olarak karnitin kullanımı için daha fazla çalışma gereklidir. Giriş: L-Karnitin (ß-hidroksi-ɣ-trimetil-amino bütirik asit), aktive edilmiş yağ asitlerinin mitokondriyal membran boyunca transportunda önemli bir komponenttir. Karnitin, uzun zincirli yağ asitlerinin oksidasyonunu kolaylaştırır, KoA ve KoA-SH'nin oranını düzenler ve peroksizomlardan mitokondriye açil kalıntılarını tutma/ toplama rolü oynar. Karnitin, dallanmış zincirli amino asitlerin metabolizmasında yer alır ve hücresel membranı stabilize eder. Karnitin, aynı zamanda serbest radikal temizleyicidir ve çekirdek transkripsiyonunun kontrolünde görev alır. 6-N-trimetilolizinden karnitin sentezinin öncül bölgeleri karaciğer ve böbreklerdir. Bununla beraber düşük oranlarda beyinden de sentezlenir. Karnitin sentezi için Vitamin B6, C ve demirin varlığı önemlidir ayrıca diyette bulunan lizin ve metiyonin karnitin sentezi için vazgeçilmez substratlardır. Ancak, diyet karnitin yönünden eksikse plazma konsantrasyonunda kısa sürede düşüş meydana gelir. Vücut depolarındaki karnitin düzeyini korumak için diyette alınan minimum karnitin takviyesi günde 8-11 mg arası bir orandadır. Karnitinin en zengin kaynağı kırmızı ettir. Dokuda yaklaşık 5,5 µmol/g kadar içerir, bitki orijinli ürünlerden-baklagiller (0,72 µmol/g) ve avokado da karnitin içerir. İnsan vücudunda karnitin total içeriği yaklaşık 100 mmol (16g) dır fakat bu miktar diyet, kas kütlesi ve yaşa bağlıdır. Karaciğer ve diğer dokularda karnitinin %0,5-1,5 bulunurken, kaslar karnitinin total oranının %98'ini içerir. Plazmadaki karnitinin total konsantrasyonu genelde µmol/l oranındadır ve serbest karnitin oranı µmol/l dır. Kalpteki karnitin konsantrasyonu dokuda yaklaşık 4,2 µmol/g'dır. Bu oran çizgili kaslardan (1,26 µmol/g) 3 kat daha fazlasıdır, karaciğerden (0,94 µmol/g) 4 kat daha fazlasıdır, böbreklerden (0,52 µmol/g) 8 kat daha fazlasıdır. İskelet ve kalp kası, karnitin sentezinde düşük potansiyele sahiptir.

2 Kalpteki karnitinin plazma aktif karnitin konsantrasyonundan 60 kat fazla olması kardiyak fonksiyonları rahatlatır. Karaciğer haricinde, miyokardiyum ve iskelet kasındaki karnitin konsantrasyonu kısmen geçici alınan takviyeden bağımsızdır. Sindirilen karnitinin %95'inden fazlası insanlarda idrarla dışarı atılır. Serbest karnitinin temizlenmesi açil karnitinden (1,1ml/dk ve 4,8 ml) 4 kat daha yavaştır. Na + bağımlı sistemin ATP hidrolizinden elde edilen enerji ile yürütüldüğüne dair kanıt mevcuttur. Bu sistem kas hücresi membranından karnitin geçişinden sorumludur. Mitokondriye karnitin geçişi, spesifik protein taşıyıcısı tarafından üstlenilir. Uzun zincirli yağ asitleri, mitokondriyumda oksidatif enerji metabolizması için yapısında temel substrat içerir. Hücre membranından geçişin ardından, sitoplazmada veya dış mitokondriyal membranda açil KoA aktivasyonu başlar. Bazı aktive edilmiş yağ asitlerinin trigliseritlere esterleşmesine rağmen, çoğunluğu mitokondride ß- oksidasyon için substrat haline gelir. Karnitin, aktive edilmiş yağ asitlerinin sitoplazmadan ß- oksidasyonunun gerçekleştiği mitokondriye taşınmasında temel bir role sahiptir. Kısa ve orta zincirli yağ asitleri, süreçte herhangi bir karnitin yardımı olmaksızın mitokondriyal matrikse taşınır. Uzun zincirli yağ asitleri açil grupları, iç mitokondriyal membrandaki transmembran proteininin yapısına katılan karnitin taşıyıcısı translokaz tarafından özel bir şekilde karnitin esterleri olarak taşınırlar. Karnitin sistemi büyük oranda karnitin, karnitin açil transferazlar, translokaz ve plazma membranlarında lokalize transport proteinleri içerir. Dış mitokondriyal membranın iç kısmında yerleşmiş olan karnitin palmitoil transferaz I (CPT1), aktive olmuş uzun zincirli açil kalıntılarını açil KoA'dan karnitine transfer eder. Karnitin translokaz, matriksten iç mitokondriyal membran aracılığıyla açil karnitinle yer değiştirir. İç mitokondriyal membranın iç kısmında yer alan karnitin palmitoil transferaz II (CPT2), açil karnitin ve KoA-SH'nin matriks havuzundan sentezlenen açil KoA'yı katalize eder. (Fig 1) Sonunda açil-koa, ATP formunda salınan enerji ile mitokondriyal ß- oksidasyonu gerçekleştirir. Açil oksidasyonu veya glukoz metabolizma bozukluğu olan hastalarda birikmiş açil- KoA esterlerinin birikimine bağlı detoksifikasyon sonucu Karnitin, intramitokondriyal açil KoA'dan KoA oluşumunun oranını düşürür. Mitokondriyal ß- oksidasyonun bozuklukları, karnitin eksikliği olan hastalarda geliştiğinde üst mekanizma hasarlanır. Sistemik karnitin eksikliği, genellikle yağ asitlerinin temel enerji substratı olarak yapıya katıldığı iskelet kasları ve myokardiyumun fonksiyon bozukluğu olarak ortaya çıkar. Karnitin eksikliğinin diğer semptomları ise yağ asitlerinin alternatif bir substratı olan glukoz rezervlerinin tükenmesinden dolayı oluşan hipoglisemidir ve bunun dahilinde karaciğer ve kaslarda histopatolojik lipit depolarının oluşumu hiperamonemiyi, hipoketonemiyi, komayı, nöbetleri ve gelişim geriliğini tetikler. Primer karnitin eksikliği spesifik proteinlerin veya karnitin transferazların doğuştan eksikliği sonucu oluşur. L-karnitin eksikliğinin sekonder sebepleri arasında yağ asidi oksidasyonun metabolik bozuklukları, mitokondriyal miyopati, prematürite, diyetle alınan L-karnitin eksikliği, diyaliz terapisi, diyabet ve gastrointestinal kanal absorbsiyon bozukluğu yer almakatadır. Karnitin konsantrasyonu üzerindeki çalışmalar, ya karnitin düzeyinin 20µmol/l'nin altına düştüğünde salt bir eksiklik ya da karnitin estererinin serbest karnitine dönüşüm oranının 0,4'ün altına düşmesine bağlı rölatif eksiklik olarak indirgenebilir. Salt veya rölatif karnitin eksiklikleri kronik kongestif kalp hastalığı,

3 akut miyokardiyal iskemi, periferal kan damarları hastalıkları, diyabet ve lipit metabolizmasının bozukluklarında gelişir. Dolaşım hastalıklarının tedavisinde karnitinin klinik önemi, ilk olarak 1973 yılında yağ kardiyomiyopatisi ve düşük yağ asidi oksidasyonu görülen hastalarda karnitinin eksikliği keşfedildiğinde kanıtlandı. Ek olarak, karnitin alımının, periferal ateroskleroz ve iskemik kardiyomiyopatiyi içeren karnitin eksikliği olarak karakterize edilen diğer hastalıklarda klinik olarak faydalı olduğu kanıtlandı. Karnitin alımının pozitif klinik etkileri, sinir sistemi dejeneratif hastalıklarında, beyin iskemisinde, kronik yorgunluk sendromunda, Alzheimer hastalığında ve AIDS'de de gözlemlendi. Uzun süreli L-Karnitin kullanımının hemodiyaliz hastalarında eritrosit fonksiyonları için faydalı olduğu gösterilmiştir. Karnitin terapisinin pozitif sonuçları, yağ asitlerinin oksidasyonu, kas glikojen rezervlerinin korunması ile bağlantılı süreçten sorumludur. Karnitin ve türevlerinin terapötik etkileri hücresel membranların elementlerinin etkileşimi ile meydana gelir. Karnitin alımından sonra kas kan miktarındaki bazı iyileşmeler, vazodilatasyonla ilişkilendirilmiştir. Diyabette, L-karnitin uygulanması, glikolizin, piruvat oksidasyonunun ve nöronal transmisyonun artmasını sağlar. Ayrıca çok uzun zincirli karnitin esterlerinin organizmadan uzaklaştırılmasını sağlar, serbest yağ asitlerinin hücresel alımını azaltır ve trigliserit sentezini düşürür. 2. Deneysel data - miyokardiyal işlevin ve karnitin metabolizmasının bozuklukları Karnitin, iskemik miyokardiyumdan salınır ve koroner sinüsteki konsantrasyonu laktatın konsantrasyonuna orantılıdır. Bu değişiklikler kalpte serbest karnitinin karnitin esterlerine dönüşümünün oranındaki değişikliklere yansır. Miyokardiyal iskemiden kaynaklanan anoksinin, karnitin rezervlerinin tükenmesiyle ve sıkıştırılmış yağ asitlerinin mitokondriyal ß- oksidasyonu sonucu yağ asitlerinin esterifikasyonunun toksik metabolitlerinin birikimiyle ilişkili olduğu deneysel olarak kanıtlanmıştır. Sonuç olarak kalpte ATP konsantrasyonu düşer. İskemiden sadece birkaç dakika sonrasında serbest yağ asitleri, uzun zincirli açil KoA esterleri ve açil karnitin, kontrol düzeyinin ciddi oranda birkaç katına çıkar ve iskemiden yarım saat sonrasında serbest karnitinin kalpteki dozajı yarıya iner. Uzun zincirli açil-karnitin esterleri lipofiliktir. Membran lipidlerine ve özellikle membrana bağlı enzimatik proteinlere zarar verebilir. Membran akıcılığındaki artış membran iyon transportunu etkiler. Sarkolemmada Na-K ATPaz'ın inhibisyonu, membran dinlenme potansiyelinin düşüşüyle sonuçlanır. Bu nedenle spontan aksiyon potansiyeli, aksiyon potansiyelinin gecikmiş depolarizasyonuyla kendini gösterir. Silverman ve arkadaşlarının karnitin alımı ile ilgili yaptıkları çalışmalarda, ventrikül kompliyasın korunması ve iskemik kalp kasında kasılmayı koruması üzerinde doza bağımlı pozitif etki gösterdiği, iskeminin tetiklediği ATP konsantrasyonunda azalmaya henüz herhangi bi etki göstermediği ileri

4 sürülmüştür. Yapılan bir diğer çalışmada, karnitin eksikliği düzenlenmediği müddetçe, oksijenlenmiş kan takviyesi yapıldığında lipid oksidasyonuna geri dönüşüm olmadığı gözlemlendi. Liedtke ve ark.larına göre, miyokardiyumda karnitin rezervlerinin azalması kalp metabolizmasında serbest yağ asitlerinin ve lipidlerin negatif etkini güçlendirmektedir. Akut miyokardiyal iskemide görülen pozitif karnitin etkisi, yüksek enerji fosfatlarında düşüşün kısıtlanması ve glukoz oksidasyonunda ve laktat ekstrasyonunda bazı iyileşmelerle açıklanır. İskemik reperfüzyon esnasında karnitin takviyesinin temel metabolik etkileri ve önerilen klinik etkileri Fig 2'de sunulmuştur. Karnitin alımını takiben, sıçan kalbinde yükleme sonrasında rahatlama gözlemlenmiştir. Ancak, izole tavşan kalpleri çalışıldığında kasılmada, kalp atışında ve raporlanmış koroner perfüzyon basıncında bir iyileşme gözlenmemiştir. Broderick ve ark., iskemi öncesi karnitinle zenginleştirilmiş kanla perfüze olmuş sıçan kalp preparatlarındaki reperfüzyon ve iskemiden sonra glukoz metabolizmasında 2 kattan fazla artış kanıtlandı. İskemi-reperfüzyon esnasında miyokardiyal metabolizmada karnitinin pozitif etkileri, miyokardiyumda artan ATP konsantrasyonu tarafından desteklenir. Bir diğer çalışma, soğuk kardiyoplejiye ek olarak, aort akış hızında, miyokardiyumda ATP'nin depolarında ve reperfüzyon sonrası sıçan kalplerinde mitokondrinin durumunda karnitinin faydalı etkisini kanıtladı. L -karnitin takviyesi ATP konsantrasyonundaki artış sebep olmasının yanında, toksik esterlerin düşük oranıyla ve diyabetik sıçan kalplerinde sistolik ve diastolik fonksiyonun iyileştirilmesiyle ilişkilidir. Benzer terapi diyabet olmayan sıçan gruplarında uygulanmıştır fakat kalp fonksiyonunda herhangi bir değişiklik görülmemiştir. Deneysel çalışmalar, kısa süreli karnitin alınması bile diyabetik sıçanlarda, iskemi-reperfüzyon sonrası miyokardiyal kasılmanın iyileşmesine sebep olduğunu kanıtlamıştır. İskemi ve reperfüzyon öncelikli olan diyabetik sıçanlara propiyonil -L karnitin alımı, reperfüzyon sonrası kasılmanın iyileşmesiyle sonuçlandı. Öncül miyokardiyal iskemisi olmayan köpeklerde yüksek karnitin dozajı takviyesi, koroner kan akımında (%60-%100) artışla bağlantılıdır. Aynı çalışmada sol ventrikülde atım hacmi ve dp/dt artışı bildirildi. Miyokart infarksiyonu olan köpeklerle çalışıldığında karnitin iskemiden sonra verilince ECG'de %50 daha düşük ST düzeyi gözlemlendi. L-karnitin bakımından zengin ortamdaki kalp endotelyum hücrelerinin inkübasyonu, iskemi sonrası reoksijenasyon esnasında hücrelerin uygun fonksiyonlarının tekrar geri getirilmesine sebep olur. Hücre membranlarının ve özellikle membran enzimlerinin korunması, elektrofizyolojik değişikliklerin ve karnitinin antiaritmik etkisinin muhtemel sebebidir. Köpeklerde min 40 ve 80 mg/kg dozajlarında L-karnitin verilerek yapılan çalışmalarda kalp atım hızında yaklaşık %17 - %30 oranında düşüş meydana gelmiştir. İskemide köpek kalp preparasyonlarında, karnitinin, ventriküler fibrilasyonu da içeren ventriküler aritminin frekansını düşürdüğü gözlemlendi. Otörler bunun sebebinin direkt anti aritmik aksiyon yerine nekrotik bölgenin kısıtlanmasından kaynaklanabileceğini ileri sürüyorlar. Karnitin takviyesinin köpeklerde

5 serbest yağ asitlerinin yüksek konsantrasyonundan gelen kalp ritim bozukluklarını kısıtlamasıyla ilişkili olduğu ispatlandı. Guinea domuzu kalplerinin perfüze olmuş izole preparasyonlarına karnitin uygulanması, iskemi ve reperfüzyondan kaynaklanan aritminin sıklığını ciddi düzeyde düşürdü. Propiyonil-L-karnitin'in Gine domuz kalplerinin izole preparatlarında iskemi sonrası yeniden oksijenlenme esnasında ventrikül fibrilasyonunun sıklığını azalttığı ispatlanmıştır. Deneysel kalp yetmezliğinde karnitin ile tedavinin pozitif sonuçları gözlemlendi. Corynebacterium diphteria toksini uygulanan hem Gine domuzları hem de köpeklerde sol ventrikül işlevinde ve L-karnitin ile tedavi olan grupların hayatta kalma süresinde iyileşme gözlemlenmiştir. Sıçan kalplerine propiyonil-l-karnitin uygulanması, oksijen tüketiminde eş zamanlı artış olmaksızın ventrikül fonksiyonunda iyileşme ile ilişkilidir. Schonekoss ve ark., hipertrofi olmuş miyokardiyumun fonksiyonunda ve propiyonil-l-karnitin tedavisi yapılmış sıçanların karbohidrat oksidasyonunda artış ve iyileşme birdirmişlerdir. Diğer bir çalışmada, karnitin ile tedavi gören kardiyomiyopatili hamsterların ölüm oranında düşüş bildirildi. Aynı zamanda iskemik sıçan kalplerine endojen karnitin sentezi inhibisyonunun pozitif etkilerini sunan tartışmalı raporlar da mevcuttur. Özetle, rölatif miyokardiyal karnitin eksikliği, iskemi esnasında ve iskeminin negatif metabolik ve biyolojik etkilerini ileri süren birçok deneysel datada gözlemlenmiştir. Bunun yanında, kalp yetmezliği karnitin takviyesi sayesinde hafifletilmiştir. 3. Karnitin ve propiyonil-l karnitin alımının biyolojik etkileri Karnitin eksikliğinden kaynaklanan metabolik bozukluğun tedavisi sadece L-karnitin ile değil aynı zamanda karnitinin türevi olan propiyonil-l-karnitin ile de sağlanabilir. Propiyonil-Lkarnitinin bazı biyolojik özellikleri L-karnitine göre karşılaştırıldığında iyileştirilebilir faydalı klinik etkilere sahiptir. Propiyonil-L-karnitin plazma membranı transport sistemine bağlanmada yüksek afiniteye sahiptir. Daha lipofiliktir ve miyositlere L-karnitinden daha hızlı penetre olur. Üstelik propiyonil-l-karnitinin propiyonil kalıntıları, sitrik asit döngüsünün bir substratı olan süksinata metabolize olabilir. Propiyonil-L-karnitin ayrıca kan damarları için koruyucu bir özelliğe sahiptir ve iskemik çizgili kasların enerji rezervlerini koruyucu özelliğe sahiptir. L-karnitin ve propiyonil-l-karnitin'in, stunning (duygusal şok veya bilişsel kayıp) olarak bilinen post-iskemik miyokardiyal bozukluğa sebep olan temel mekanizmalardan biri olan oksidatif strese karşı iskemik miyokardiyumu koruduğu gösterilmiştir. Ferrari ve ark., iskemi öncesi propiyonil-l-karnitin ile tedavi edilmiş tavşan kalplerinin reperfüzyonu esnasında mitokondriye kalsiyum iyonu akışınının engellenmesi ve oksidatif fosforilasyonun korunması üzerine ilginç bir çalışma yayınladılar. Karnitin ve özellikle propiyonil-l-karnitin olmak üzere karnitin türevlerinin iskemi öncesi alımından sonra reperfüzyon esnasında kalbi oksidatif strese karşı koruduğu kanıtlandı. Propiyonil-L-karnitin, serbest hidroksi radikallerinin üretimini inhibe etme potansiyeline sahiptir. Endotelyal hücresel membranlar, Fe +2 ve Fe +3 iyonlarının indüklediği peroksit üretimine karşı propiyonil-l-karnitin tarafından korunur ve bu korumanın muhtemel nedeni iyon şelatlarıdır.

6 Perfüze edilmiş sıçan kalplerinde propiyonil-l-karnitinin koruyucu etkisi doz bağımlıdır ve alım zamanına bağlıdır. Post iskemik reperfüzyon başlamadan önce alımı koruma sağlar. Çalışmada önerildiği gibi, propiyonil-l-karnitin'in plazma membranlarını stabilize etmede ve perfüze olmuş sıçan kalbinden pürin salınımını düşürmede rolü vardır. Toplanan verilerden şöyle bir sonuç çıkarılabilir: propiyonil-l-karnitin alımının ardından gözlemlenen pozitif biyolojik etkiler, L-karnitin alımının ardından gözlemlenenlere göre daha belirgindir. Miyositlere daha iyi penetrasyon ve sitrik asit döngüsü için substrat yardımı, kısa süreli takviyede bu gözlemi açıklayabilir. Serbest radikal oluşumunun inhibisyonu ve plazma membranlarının stabilizasyonu diğer katkı sağlayıcı faktörler olabilir. 4. Karnitin ve dolaşım hastalıkları- klinik çalışmalar 4.1. İskemik kalp hastalığı Miyokart enfarktüsünden ölen hastalarda, kalpte karnitin konsantrasyonunun düşük olduğu gözlemlendi. Akut miyokart enfarktüslü hastalarda, serbest karnitin eliminasyonunda 4 kat artış gözlemlendi ve böbrekler tarafından kısa zincirli karnitin esterlerinin eliminasyonunda neredeyse 2 kat artış gözlemlendi. Arsenian ve ark., glukoz, insulin, potasyum ve magnezyum solüsyonu ile birlikte 3g karnitin alan akut miyokart enfarktüslü hasta gruplarında dolaşım yetmezliğinin sıklığında ve ölümlerde azalma olduğunu ispatladı. 15 mg/kg dozunda propiyonil-l-karnitin kullanımının, stabil koroner hastalığı olan hastalarda periferal vasküler dirençte hafif bir düşüşe sebep olduğu fakat eş zamanlı olarak atım hacmi artış olduğu için arterial kan basıncında düşüş olmadığı gözlemlendi. Benzer doz, miyokardiyum tarafından laktat alımında %43 ve atım hacmi%8 artışa kısa süreli (5 dk) sebep olan iskemik kalp hastalarına uygulandı. Diğer bir yandan, stabil koroner kalp hastalığı olan hastalara 40mg/kg şeklinde tek doz L-karnitin alımı, dinlenme veya sistolik/diastolik arteryal basınçta kalp atım hızında herhangi değişikliğe sebep olmadı. Koroner arter sklerozu özellikle diyabetik hastalarda yaygındır. Diyabetik hastalarda miyokardiyal kasılma rahatsızlıkları genellikle bu popülasyonda koroner kalp hastalığının sıklığının daha yüksek olmasıyla ilişkilidir. Ancak çoğu diyabetikler, negatif koronarografik tetkiklere rağmen azalmış miyokardiyal kasılma yaşarlar. Koronarografi tarafından belirgin bir değişiklik sergilemeyen diyabetik hastalarda hasarlı kalp kasılmasının sebepleri, mikroanjiyopati ve metabolik rahatsızlıkları içerir. Diyabetiklerde serbest ve total karnitinde düşük düzey, bununla eş zamanlı olarak uzun zincirli KoA ve uzun zincirli karnitin esterlerinde artış gösterildi. Mitral kapakçık değişiminin ardından hastalarda reperfüzyon esnasında miyokardiyumda uzun zincirli açil karnitin konsantrasyonu ve sol ventriküler kasılma indeksi arasında bazı korelasyonlar kanıtlandı. Bu veri, deneysel çalışmaların sonuçlarının çizgisinde, karnitin ve

7 türevlerinin insan iskemik kalbini oksidatif strese karşı sadece karnitin açil transferaz aktivitesi ve metabolik etkileri aracılığıyla değil, diğer mekanizmalar aracılığıyla da koruduğunu ileri sürer Aritmi Karnitin alımından (30 mg/kg, 3 dk üzerinde) sonra kalp elektrofizyolojisi iletkenlik zamanında veya refraksiyon periyodunda herhangi bir değişiklik göstermedi. Arteriyel kan basıncı değişmeden kalırken, sinüs nodunda döngü süresi %5 oranında azaldı. Kronik böbrek yetersizliğinde hemodiyaliz esnasında ventriküler ve supraventriküler aritminin sıklığının kısıtlandığı gösterildi. Angina pectoris uzun süreli L-karnitin terapisi, ventriküler aritminin frekansında düşüş ile ilişkilidir. Rizzon ve ark., vücut ağırlığının kg başına 100 mg karnitin almış akut miyokardiyal infarktüslü hasta grubunda ventriküler aritminin frekansında istatistiksel olarak önemli bir düşüş kaydetmişlerdir. Çalışılmış grupların küçük olmasına rağmen, iskemik kalp hastalarında L-karnitin alımı, iskeminin tetiklediği aritmide membran dinlenme potansiyelinin onarılması için umut verici terapi olarak gözüküyor Kardiyopulmoner bypass ameliyatı Karnitinin, koroner arter bypass graft operasyonundan 2 gün önce 1 gr oral olarak alınması yüksek ATP konsantrasyonuyla ve atriyal kasta serbest karnitinin uzun zincirli açil karnitine daha uygun dönüşüm oranı ile ilişkilidir. Septum biyopsisinin, hücresel ultrayapının daha iyi korunduğunu açıklamasına rağmen, ekstrakorporeal dolaşıma öncü olarak 3 gün için yüksek doz L-karnitin alımının, hemodinamik parametrelerin iyileşmesiyle bağlantısı bulunamamıştır. Diğer bir yandan, ejeksiyon fraksiyonu düşük olan hastalarda, kardiyoplejiye ek olarak L-karnitinin 360 mg alımının, ekstrakorporeal dolaşımın kesilmesinden sonra atım hacminde hızlıca pozitif etki gösterdiği kanıtlandı. Koroner arteryal bypass graft operasyonu geçirmiş hastalarda L-karnitin takviyesinin, serbest yağ asitlerinin kandaki düşük konsantrasyonuyla ve miyokardiyum tarafından (serbest yağ asitlerinin) alınımında artış ile ilişkili olduğu gösterilmiştir Dolaşım Bozukluğu İlk verilere göre dolaşım bozukluğu tedavisinde karnitin eksikliği sendromu durumlarında karnitinin uygulanmasıyla ilgili farklı görüşler söz konusudur. Karnitin eksikliği sendromları sistemik ve miyopatik olarak ayrılır. Görünürde hem kaslarda hem de kanda düşük karnitin konsantrasyonu olarak karakterize edilir ve kaslardaki düşük karnitin konsantrasyonunun kanda uygun karnitin konsantrasyonuyla eş zamanlı olarak oluştuğu bilinir. Bu bölünme, eş zamanlı dolaşım bozukluğu tedavisinde karnitin kullanımı için rasyonel bir değerlendirme sağlar. Düşük kan karnitin düzeyi ile birlikte oluşan kardiyomiyopatiler, genel olarak karnitinle iyi bir şekilde tedavi edilebilirler. Uygun kan karnitin konsantrasyonlu miyopatiler ve kardiyomiyopatiler genellikle bazı açil-coa dehidrogenaz eksikliği veya karnitin transport

8 proteinlerinin fonksiyonel bozuklukları ile ilişkilidir. Ancak, kanda artan karnitin konsantrasyonları, kardiyomiyopatik hastalarda da görülmüştür. Dolaşım bozukluğundan dolayı kalp nakli geçirmiş kardiyomiyopatili hastalarda hem kan hem de miyokardiyumda düşük karnitin konsantrasyonu bulundu. Miyokardiyal karnitin konsantrasyonu römatik kalp hastalığında daha düşüktür. Difterili çocuklarda karnitin alımı, miyokarditisin sıklığını önemli oranda düşürdüğü bulundu. Kongestif kalp yetmezliği olan hastalarda 1 ay boyunca 24 saatte 1,5 gr dozda propiyonil-l-karnitin terapisi, artan ejeksiyon fraksiyonuyla sonuçlanır. Hemodiyaliz hastalarında total karnitin normal konsantrasyonda olmasına rağmen, kanda serbest karnitin konsantrasyonunun daha düşük olduğu gözlemlenmiştir. Aynı hastaların 12 ay boyunca günde 500 mg'lık karnitin terapisinin ardından elektrokardiyografik tetkiklerinde dolaşım fonksiyonları iyileşmiştir. Pugliese ve ark., hepatik sirozu olan hastalarda kg başına 30 mg L-karnitin alımından sonra kalp atış hızında ve pulmoner arteryel basınçta düşüş gözlemlediler. Kongestif kalp rahatsızlığı olan hastalarda hem kısa hem uzun süreli propiyonil-l-karnitin takviyesi, pulmoner arter ve sol ventrikül diametrelerinde basınç düşüşüyle sonuçlandı. Yüksek dozda L-karnitin verilmiş şok hastaları üzerinde yapılan bir çalışmada klinik iyileşme kanıtlanmıştır. Diğer bir raporda ise, şok hastalarında 12 saat asetil karnitin alımının hemodinamik parametrelerde hafif bir iyileşme ile ilişkili olduğu sonucuna varılmıştır. Bu toplanmış sonuçlar ışığında, karnitin uygulaması kalp yetmezliğinde umut vadedici gözüküyor. Ancak, karnitin eksikliği sendromları dışında tam anlamıyla kanıtlanmış değildir Periferal kan damarı hastalıkları Periferal kan damarı hastalığı durumlarında karnitin ve türevlerinin etkileri üzerine olan veriler genellikle deneysel çalışmalardan gelir. Buna göre, propiyonil-l-karnitin sıçan kuyruğunda trombozis inhibisyonu potansiyeline sahiptir. Corsico ve ark., sodyum laurylsulfatla hasarlanmış damarların durumu kadar kasların durumu ve fonksiyonu için de propiyonil-l-karnitin koruyucu özelliklerini gözlemledi. Periferal kan damar hastalığı olan hastalarda, uzun ve kısa zincirli açil karnitin kadar total karnitinin kanda artan konsantrasyonu bulundu. 3 haftalık karnitin terapisini takiben, bu hastalar daha uzun adım atma mesafesine sahip oldu. Periferal kan damarı hastalığında propiyonil-l-karnitin'in faydalı etkileri sadece iskemik kasların iyileşmiş mekanizmasıyla bağlantılı olmayabilir. Aynı zamanda kan damarları üzerindeki endotelinin negatif etkilerini kısıtlamakla veya plazminojen aktivatörünün artan doku konsantrasyonu ile veya eritrositlerin reolojik etkilerini iyileştirmekle bağlantılıdır. Çalışmalar ayrıca propiyonil-l-karnitin'in nitrik oksitten bağımsız prostaglandin aracılı vazodilatif etkisi olduğunu kanıtladı. Artan orandaki veriler iskemik kalp hastalarında ve iskemi bağlantılı aritmide, dolaşım bozukluğunda ve periferal damar hastalığı olan hastalarda karnitinin faydalı etkisinin tezini destekler. Karnitin ve türevlerinin alımının hemodinamik etkileri üzerine yapılan çalışmaların sonuçları, eğer çalışılan gruplar düşük ventriküler fonksiyon ve karnitin eksikliğinin eşzamanlı oluşumunda daha homojenik olurlarsa, muhtemelen daha anlamlı olabilir.

9 5.Yan etkiler Oral alınan karnitin preparasyonları mide yanması ve dispepsiye neden olabilir. 6g dozda intravenöz karnitin ile tedavi edilmiş 2 hastada bulanık görme ve bir kişide baş ağrısı şikayetleri bildirildi. Oral alınan karnitin oldukça yüksek dozları, çürük balık kokusuna benzer istenmeyen vücut kokusu üretebilir. L-karnitin ve türevlerinin sebep olduğu ciddi yan etkiler belirtilmedi ve klinik çalışmaların çoğu istenmeyen etkilerin olmadığını iddia ettiler. Sonuç Bu makalede karnitin ve propiyonil-l-karnitin'in iskemik kalp hastalığında ve kalp yetmezliğinde miyokardiyum üzerinde pozitif metabolik ve fonksiyonel etki uyguladığını belirtti. İskemi ve reperfüzyonda miyokardiyal metabolizmanın genel bilgisinden toplanan veri, deneysel ve klinik çalışmalar bize özellikle karnitin eksikliği olan hastaların klinik sonuçlarını iyileştirmesi konusunda umut vericidir. Ancak, bazı tartışmalı sonuçları iskemik ve reperfüze olmuş miyokardiyum üzerinde karnitin ve türevlerinin etkisi hakkında kesin sonuçlar çizilmesine izin vermez. İyi kontrollü koşullar altında performans gösteren ek çalışmalar, iskemik kalp hastalığında ve kardiyopulmoner bypass ameliyatı öncesinde karnitin alımı için gerekçenin daha fazla aydınlatılmasına ihtiyaç duyar.

10 Metabolik Deneysel Klinik Artan ATP konsantrasyonu, miyokardiyumda uzun zincirli yağ asitlerinin azalması Kardiyoplejik solüsyona eklendiğinde, sıçan miyokardiyumunda reperfüzyon sonrası mitokondriyal fonksiyonu iyileştirdiği gözlemlendi. İskemik köpek kalp kasında ventrikül uyumu ve kasılmasının korunmasında pozitif ve doz bağımlı etki Diyabetik sıçan kalplerinde sistolik ve diastolik işlevin iyileştirilmesi Yüksek dozlarda- köpeklerde koroner kan akışında artış Akut miyokardiyal enfarksiyonda ölümde ve dolaşım bozukluğunun oranında düşüş Kongestif kalp yetmezliğinde sol ventrikülün düşük diyametreleri Adım atma mesafesinde artış İskemi ve reperfüyon sonrası sıçan kalplerinde glukoz metabolizmasında önemli artış İskemi sonrası reperfüzyon esnasında birikmiş yağ asitlerinin oksidasyonu ve lipit metabolizmasının onarımı için gerekli L- Karnitin Propiyonil-Lkarnitin* Endotelyumun serbest radikallere karşı korunması Plazmatik stabilizasyonu membranların Sitrik asit döngüsü için anaplerotik fonksiyon sağlayan substratlar İskemi öncesi diyabetik sıçanlara verildiğinde reperfüzyon sonrası kasılmanın daha iyi onarılması Hacmi dolu (volume loaded) sıçan kalplerinin ventriküler fonksiyonunun iyileştirilmesi Sıçanlarda hipertrofik miyokardiyal işlevin iyileştirilmesi Gine domuzu kalplerinde ventriküler fibrilasyon ve iskemi bağımlı aritminin sıklığında düşüş Miyokardiyal iskemili hastalarda atım hacminde artış Kongestif kalp yetmezliğinde ejeksiyon fraksiyonunun artışı Hemodiyaliz hastalarında daha düşük aritmi sıklığı Akut miyokardiyal infarksiyonda daha düşük ventriküler aritmi sıklığı Tablo1: Kardiyovasküler sistem üzerinde propiyonil-l-karnitin ve L-karnitin takviyesinin metabolik, deneysel ve klinik etkileri *Bir L-karnitin türevi. Propiyonil-Lkarnitin, aynı zamanda L-karnitinin metabolizmadaki bütün özelliklerine sahiptir

METABOLİK DEĞİŞİKLİKLER VE FİZİKSEL PERFORMANS

METABOLİK DEĞİŞİKLİKLER VE FİZİKSEL PERFORMANS METABOLİK DEĞİŞİKLİKLER VE FİZİKSEL PERFORMANS Aerobik Antrenmanlar Sonucu Kasta Oluşan Adaptasyonlar Miyoglobin Miktarında oluşan Değişiklikler Hayvan deneylerinden elde edilen sonuçlar dayanıklılık antrenmanları

Detaylı

KARDİYAK REHABİLİTASYON ÖĞR. GÖR. CİHAN CİCİK

KARDİYAK REHABİLİTASYON ÖĞR. GÖR. CİHAN CİCİK KARDİYAK REHABİLİTASYON ÖĞR. GÖR. CİHAN CİCİK Uzun süreli immobilizasyon sonucu: - Nitrojen ve protein dengesi bozulur. - İskelet kasının kitlesi, kasılma kuvveti ve etkinliği azalır. - İskelet kaslarında

Detaylı

Yağ Asitlerinin Metabolizması- I Yağ Asitlerinin Yıkılması (Oksidasyonu)

Yağ Asitlerinin Metabolizması- I Yağ Asitlerinin Yıkılması (Oksidasyonu) Yağ Asitlerinin Metabolizması- I Yağ Asitlerinin Yıkılması (Oksidasyonu) Yrd. Doç. Dr. Bekir Engin Eser Zirve Üniversitesi EBN Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya A.B.D. Yağ Asitleri Uzun karbon zincirine sahip

Detaylı

Fibrinolytics

Fibrinolytics ANTİPLATELET İLAÇLAR Fibrinolytics Adezyon Aktivasyon (agonist bağlanma) Agregasyon Aktivasyon (şekil değişikliği) Antiplatelet İlaçlar Antiplatelet ilaçlar Asetilsalisilik asit (aspirin) P2Y12 antagonistleri

Detaylı

Diyabetik Kardiyomyopati ve Endotel disfonksiyonu

Diyabetik Kardiyomyopati ve Endotel disfonksiyonu Diyabetik Kardiyomyopati ve Endotel disfonksiyonu Prof.Dr.A.Tanju ÖZÇELİKAY Ankara Üniversitesi Eczacılık k Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı Türk Farmakoloji Derneği i 21. Ulusal Farmakoloji Kongresi

Detaylı

KORONER ARTER HASTALIĞINDA BETA BLOKERLER GÖZDEN DÜŞÜYOR MU?

KORONER ARTER HASTALIĞINDA BETA BLOKERLER GÖZDEN DÜŞÜYOR MU? KORONER ARTER HASTALIĞINDA BETA BLOKERLER GÖZDEN DÜŞÜYOR MU? TABİ Kİ HAYIR, HER HASTAYA VERMELİYİZ DR. SABRİ DEMİ RCAN Beta Blokerler Adrenerjik reseptörler katekolaminler tarafından stimüle edilen G-protein

Detaylı

ALFA LİPOİK ASİT (ALA)

ALFA LİPOİK ASİT (ALA) ALFA LİPOİK ASİT (ALA) Bitki ve hayvan dokularında doğal olarak bulunan ditiyol türevi bir bileşiktir. Endojen olarak mitokondride oktanoik asitten sentezlenir. ALA mitokondrideki enerji üretiminden sorumlu

Detaylı

Bu Ünitede; Şokun Tanımı Fizyopatoloji Şokta sınıflandırma Klinik Özellikler Tedavi anlatılacaktır

Bu Ünitede; Şokun Tanımı Fizyopatoloji Şokta sınıflandırma Klinik Özellikler Tedavi anlatılacaktır Doç. Dr. Onur POLAT Bu Ünitede; Şokun Tanımı Fizyopatoloji Şokta sınıflandırma Klinik Özellikler Tedavi anlatılacaktır Öğrenim Hedefleri; Şokun genel tanımını Şoktaki genel fizyopatoloji ve kompanzasyon

Detaylı

DOYMAMIŞ YAĞ ASİTLERİNİN OLUŞMASI TRİGLİSERİTLERİN SENTEZİ

DOYMAMIŞ YAĞ ASİTLERİNİN OLUŞMASI TRİGLİSERİTLERİN SENTEZİ 9. Hafta: Lipit Metabolizması: Prof. Dr. Şule PEKYARDIMCI DOYMAMIŞ YAĞ ASİTLERİNİN OLUŞMASI Palmitoleik ve oleik asitlerin sentezi için palmitik ve stearik asitler hayvansal organizmalardaki çıkş maddeleridir.

Detaylı

KAFKAS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM I 2015-2016 DERS YILI 4. KOMİTE: HÜCRE BİLİMLERİ DERS KURULU IV

KAFKAS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM I 2015-2016 DERS YILI 4. KOMİTE: HÜCRE BİLİMLERİ DERS KURULU IV KAFKAS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM I 2015-2016 DERS YILI 4. KOMİTE: HÜCRE BİLİMLERİ DERS KURULU IV (5 Hafta) (04 Ocak-26 Şubat) DERSLER TEORİK PRATİK TOPLAM Biyokimya 36 10 46 Tıbbi Genetik 18 10

Detaylı

Magnezyum (Mg ++ ) Hipermagnezemi MAGNEZYUM, KLOR VE FOSFOR METABOLİZMA BOZUKLUKLARI

Magnezyum (Mg ++ ) Hipermagnezemi MAGNEZYUM, KLOR VE FOSFOR METABOLİZMA BOZUKLUKLARI Magnezyum (Mg ++ ) MAGNEZYUM, KLOR VE METABOLİZMA BOZUKLUKLARI Dr Ali Erhan NOKAY AÜTF Acil Tıp AD 2009 Büyük kısmı intraselüler yerleşimlidir Normal serum düzeyi: 1.5-2,5 meq/l Hücre içinde meydana gelen

Detaylı

Propiverin HCL Etki Mekanizması. Bedreddin Seçkin

Propiverin HCL Etki Mekanizması. Bedreddin Seçkin Propiverin HCL Etki Mekanizması Bedreddin Seçkin 24.10.2015 Propiverin Çift Yönlü Etki Mekanizmasına Sahiptir Propiverin nervus pelvicus un eferent nörotransmisyonunu baskılayarak antikolinerjik etki gösterir.

Detaylı

İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji ABD Prof. Dr. Filiz Aydın

İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji ABD Prof. Dr. Filiz Aydın İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji ABD Prof. Dr. Filiz Aydın Mitokondri, ökaryotik organizmanın farklı bir organeli Şekilleri küremsi veya uzun silindirik Çapları 0.5-1 μm uzunlukları 2-6 μm Sayıları

Detaylı

Levosimendanın farmakolojisi

Levosimendanın farmakolojisi Levosimendanın farmakolojisi Prof. Dr. Öner SÜZER Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Farmakoloji ve Klinik Farmakoloji AbD 1 Konjestif kalp yetmezliği ve mortalite 2 Kaynak: BM Massie et al, Curr Opin Cardiol 1996

Detaylı

LİPOPROTEİN METABOLİZMASI. Prof.Dr. Yeşim ÖZKAN Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı

LİPOPROTEİN METABOLİZMASI. Prof.Dr. Yeşim ÖZKAN Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı LİPOPROTEİN METABOLİZMASI Prof.Dr. Yeşim ÖZKAN Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı Lipoprotein Nedir? 1- Lipidler Hidrofobik lipidler çekirdekte (Trigliserit, Kolesterol esterleri)

Detaylı

HÜCRE MEMBRANINDAN MADDELERİN TAŞINMASI. Dr. Vedat Evren

HÜCRE MEMBRANINDAN MADDELERİN TAŞINMASI. Dr. Vedat Evren HÜCRE MEMBRANINDAN MADDELERİN TAŞINMASI Dr. Vedat Evren Vücuttaki Sıvı Kompartmanları Vücut sıvıları değişik kompartmanlarda dağılmış Vücuttaki Sıvı Kompartmanları Bu kompartmanlarda iyonlar ve diğer çözünmüş

Detaylı

Diyet yoluyla Menakinon alımı, daha az Koroner Kalp Hastalığı riski ile ilişkili: Rotterdam Çalışma

Diyet yoluyla Menakinon alımı, daha az Koroner Kalp Hastalığı riski ile ilişkili: Rotterdam Çalışma Diyet yoluyla Menakinon alımı, daha az Koroner Kalp Hastalığı riski ile ilişkili: Rotterdam Çalışma Johanna M. Geleijnse,* Cees Vermeer,** Diederick E. Grobbee, Leon J. Schurgers,** Marjo H. J. Knapen,**

Detaylı

Yoğun Bakımda Nörolojik Resüsitasyon

Yoğun Bakımda Nörolojik Resüsitasyon Yoğun Bakımda Nörolojik Resüsitasyon Dr.Canan Aykut Bingöl Yeditepe Üniversite Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Kardiak Arrest 200 000-375 000 kardiak arrest/yıl (ABD) %20 spontan dolaşım sağlanıyor

Detaylı

Metabolizma. Metabolizmaya giriş. Metabolizmaya giriş. Metabolizmayı tanımlayacak olursak

Metabolizma. Metabolizmaya giriş. Metabolizmaya giriş. Metabolizmayı tanımlayacak olursak Metabolizma Yaşamak için beslenmek zorundayız. Çünkü; Besinlerden enerji elde ederiz ve bu enerji; Hücresel faaliyetleri sürdürmemiz, Hareket etmemiz, Taşınım olaylarını gerçekleştirebilmemiz, Vücut sıcaklığını

Detaylı

BİY 315 Lipid Metabolizması-II. Yrd. Doç. Dr. Ebru SAATÇİ Güz Yarı Dönemi

BİY 315 Lipid Metabolizması-II. Yrd. Doç. Dr. Ebru SAATÇİ Güz Yarı Dönemi BİY 315 Lipid Metabolizması-II Yrd. Doç. Dr. Ebru SAATÇİ 2008-2009 Güz Yarı Dönemi Yağ Asidi Oksidasyonu Besinlerin sindirimi sonucu elde edilen yağlar, bağırsaktan geçerek lenf sistemine ulaşır ve bu

Detaylı

Kolesterol Metabolizması. Prof. Dr. Fidancı

Kolesterol Metabolizması. Prof. Dr. Fidancı Kolesterol Metabolizması Prof. Dr. Fidancı Kolesterol oldukça önemli bir biyolojik moleküldür. Membran yapısında önemli rol oynar. Steroid hormonların ve safra asitlerinin sentezinde öncül maddedir. Diyet

Detaylı

Keton Cisimleri. Prof. Dr. Fidancı

Keton Cisimleri. Prof. Dr. Fidancı Keton Cisimleri Prof. Dr. Fidancı Yağ asitlerinin oksidasyonunda oluşan Asetil CoA'nın daha ileri oksidasyonu karaciğerde iki yol takip etmektedir. Bunlar sitrik asit döngüsü yolu ile asetoasetat, D β

Detaylı

Dolaşım Sistemi Dicle Aras

Dolaşım Sistemi Dicle Aras Dolaşım Sistemi Dicle Aras Kalbin temel anatomisi, dolaşım sistemleri, kalbin uyarlaması, kardiyak döngü, debi, kalp atım hacmi ve hızı 3.9.2015 1 Kalbin Temel Anatomisi Kalp sağ ve sol olmak üzere ikiye

Detaylı

TEST 1. Hücre Solunumu. 4. Aşağıda verilen moleküllerden hangisi oksijenli solunumda substrat olarak kullanılamaz? A) Glikoz B) Mineral C) Yağ asidi

TEST 1. Hücre Solunumu. 4. Aşağıda verilen moleküllerden hangisi oksijenli solunumda substrat olarak kullanılamaz? A) Glikoz B) Mineral C) Yağ asidi 1. Termometre Çimlenen bezelye tohumlar Termos Çimlenen bezelye tohumları oksijenli solunum yaptığına göre yukarıdaki düzenekle ilgili, I. Termostaki oksijen miktarı azalır. II. Termometredeki sıcaklık

Detaylı

LİPOPROTEİNLER. Lipoproteinler; Lipidler plazmanın sulu yapısından dolayı sınırlı. stabilize edilmeleri gerekir. kanda lipidleri taşıyan özel

LİPOPROTEİNLER. Lipoproteinler; Lipidler plazmanın sulu yapısından dolayı sınırlı. stabilize edilmeleri gerekir. kanda lipidleri taşıyan özel LİPOPROTEİNLER LİPOPROTEİNLER Lipidler plazmanın sulu yapısından dolayı sınırlı olarak çözündüklerinden, taşınmaları için stabilize edilmeleri gerekir. Lipoproteinler; komplekslerdir. kanda lipidleri taşıyan

Detaylı

EGZERSİZ SONRASI TOPARLAMA

EGZERSİZ SONRASI TOPARLAMA EGZERSİZ SONRASI TOPARLAMA Normale dönüş-performans ilişkisi Ne kadar hızlı? Egzersiz sonu toparlanmanın amacı... Tüm vücudu ve kasları dinlendirmek, egzersiz öncesi şartları yeniden hazırlamaktır. Kısa

Detaylı

Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi

Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi Kahramanmaraş 1. Biyokimya Günleri Bildiri Konusu: Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi Mehmet Aydın DAĞDEVİREN GİRİŞ Fetuin-A, esas olarak karaciğerde

Detaylı

Referans:e-TUS İpucu Serisi Biyokimya Ders Notları Sayfa:368

Referans:e-TUS İpucu Serisi Biyokimya Ders Notları Sayfa:368 21. Aşağıdakilerden hangisinin fizyolojik ph'de tamponlama etkisi vardır? A) CH3COC- / CH3COOH (pka = 4.76) B) HPO24- / H2PO-4 (pka = 6.86) C) NH3/NH+4(pKa =9.25) D) H2PO-4 / H3PO4 (pka =2.14) E) PO34-/

Detaylı

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU Alanin Transaminaz ( ALT = SGPT) : Artmış alanin transaminaz karaciğer hastalıkları ( hepatosit hasarı), hepatit, safra yolu hastalıklarında ve ilaçlara bağlı olarak

Detaylı

ATRİYAL FİBRİLASYON Atriyal fibrilasyon En sık görülen aritmi Epidemiyoloji Aritmiye bağlı hastaneye yatanların 1/3 ü AF li. ABD de tahmini 2.3 milyon, Avrupa da 4.5 milyon insan AF ye sahip. Sıklığı

Detaylı

OBEZİTE CERRAHİSİ SONRASI: KALSİYUM, B1 VE B2 VİTAMİNİ

OBEZİTE CERRAHİSİ SONRASI: KALSİYUM, B1 VE B2 VİTAMİNİ OBEZİTE CERRAHİSİ SONRASI: KALSİYUM, B1 VE B2 VİTAMİNİ Kalsiyum, insan vücudunda en bol miktarda bulunan mineral olup, yalnızca kemikleri ve dişleri güçlendirmekle kalmaz, kasların kasılmasını, sinirlerin

Detaylı

BİYOKİMYADA METABOLİK YOLLAR DERSİ VİZE SINAV SORULARI ( ) (Toplam 4 sayfa olup 25 soru içerir) (DERSİN KODU: 217)

BİYOKİMYADA METABOLİK YOLLAR DERSİ VİZE SINAV SORULARI ( ) (Toplam 4 sayfa olup 25 soru içerir) (DERSİN KODU: 217) BİYOKİMYADA METABOLİK YOLLAR DERSİ VİZE SINAV SORULARI (05.11.2012) (Toplam 4 sayfa olup 25 soru içerir) (DERSİN KODU: 217) Adı Soyadı: A Fakülte No: 1- Asetil KoA, birçok amaçla kullanılabilir. Aşağıdakilerden

Detaylı

MİNERALLER. Dr. Diyetisyen Hülya YARDIMCI

MİNERALLER. Dr. Diyetisyen Hülya YARDIMCI MİNERALLER Dr. Diyetisyen Hülya YARDIMCI MİNERALLER İnsan vücudunun yaklaşık %4-5 i minareldir.bununda yarıya yakını Ca, ¼ ü fosfordur. Mg, Na, Cl, S diğer makro minerallerdir. Bunların dışında kalanlar

Detaylı

Amino Asit Metabolizması Bozuklukları. Yrd. Doç. Dr. Bekir Engin Eser Zirve Üniversitesi EBN Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya ABD

Amino Asit Metabolizması Bozuklukları. Yrd. Doç. Dr. Bekir Engin Eser Zirve Üniversitesi EBN Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya ABD Amino Asit Metabolizması Bozuklukları Yrd. Doç. Dr. Bekir Engin Eser Zirve Üniversitesi EBN Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya ABD Amino Asit Metabolizması Bozuklukları Genelde hepsi kalıtsal ve otozomal resesifir

Detaylı

BÖLÜM I HÜCRE FİZYOLOJİSİ...

BÖLÜM I HÜCRE FİZYOLOJİSİ... BÖLÜM I HÜCRE FİZYOLOJİSİ... 1 Bilinmesi Gereken Kavramlar... 1 Giriş... 2 Hücrelerin Fonksiyonel Özellikleri... 2 Hücrenin Kimyasal Yapısı... 2 Hücrenin Fiziksel Yapısı... 4 Hücrenin Bileşenleri... 4

Detaylı

LİPOPROTEİN METABOLİZMASI. Prof.Dr. Yeşim ÖZKAN Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı

LİPOPROTEİN METABOLİZMASI. Prof.Dr. Yeşim ÖZKAN Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı LİPOPROTEİN METABOLİZMASI Prof.Dr. Yeşim ÖZKAN Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı Lipoprotein Nedir? 1- Lipidler Hidrofobik lipidler çekirdekte (Trigliserit, Kolesterol esterleri)

Detaylı

İlaçların Etkilerini Değiştiren Faktörler, ve İlaç Etkileşimleri

İlaçların Etkilerini Değiştiren Faktörler, ve İlaç Etkileşimleri İlaçların Etkilerini Değiştiren Faktörler, ve İlaç Etkileşimleri Prof. Dr. Öner Süzer Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Farmakoloji ve Klinik Farmakoloji Anabilim Dalı www.onersuzer.com Son güncelleme: 10.03.2009

Detaylı

KARDİYAK REHABİLİTASYON ÖĞR. GÖR. CİHAN CİCİK

KARDİYAK REHABİLİTASYON ÖĞR. GÖR. CİHAN CİCİK KARDİYAK REHABİLİTASYON ÖĞR. GÖR. CİHAN CİCİK 1) Holter monitörizasyon - Hastaların kalp ritimlerinin 24 saat boyunca gözlemlenmesidir. - Kardiyak aritmik olayların ve semptomların görüntülenmesiyle esas

Detaylı

11. SINIF KONU ANLATIMI 29 ENDOKRİN SİSTEM 4 BÖBREK ÜSTÜ BEZLERİ (ADRENAL BEZLER)

11. SINIF KONU ANLATIMI 29 ENDOKRİN SİSTEM 4 BÖBREK ÜSTÜ BEZLERİ (ADRENAL BEZLER) 11. SINIF KONU ANLATIMI 29 ENDOKRİN SİSTEM 4 BÖBREK ÜSTÜ BEZLERİ (ADRENAL BEZLER) BÖBREK ÜSTÜ BEZLERİ (ADRENAL BEZ) Her bir böbreğin üst kısmında bulunan endokrin bezdir. Böbrekler ile doğrudan bir bağlantısı

Detaylı

Dolaşımın Sinirsel Düzenlenmesi ve Arteryel Basıncın Hızlı Kontrolü. Prof.Dr.Mitat KOZ

Dolaşımın Sinirsel Düzenlenmesi ve Arteryel Basıncın Hızlı Kontrolü. Prof.Dr.Mitat KOZ Dolaşımın Sinirsel Düzenlenmesi ve Arteryel Basıncın Hızlı Kontrolü Prof.Dr.Mitat KOZ DOLAŞIMIN SİNİRSEL KONTROLÜ Doku kan akımının her dokuda ayrı ayrı ayarlanmasında lokal doku kan akımı kontrol mekanizmaları

Detaylı

Fizyoloji. Vücut Sıvı Bölmeleri ve Özellikleri. Dr. Deniz Balcı.

Fizyoloji. Vücut Sıvı Bölmeleri ve Özellikleri. Dr. Deniz Balcı. Fizyoloji Vücut Sıvı Bölmeleri ve Özellikleri Dr. Deniz Balcı deniz.balci@neu.edu.tr Ders İçeriği 1 Vücut Sıvı Bölmeleri ve Hacimleri 2 Vücut Sıvı Bileşenleri 3 Sıvıların Bölmeler Arasındaki HarekeF Okuma

Detaylı

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. Primer karnitin yetmezliği, Hemodiyaliz uygulanan hastalarda görülen karnitin yetersizliği.

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. Primer karnitin yetmezliği, Hemodiyaliz uygulanan hastalarda görülen karnitin yetersizliği. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI KISA ÜRÜN BİLGİSİ METACARTİN 2 g/10 ml oral çözelti içeren flakon 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde: 10 ml solüsyonda 2 g levokarnitin içerir. Yardımcı maddeler

Detaylı

LİPİTLERİN ORGANİZMADAKİ GÖREVLERİ SAFRA ASİTLERİ

LİPİTLERİN ORGANİZMADAKİ GÖREVLERİ SAFRA ASİTLERİ 8. Hafta: Lipit Metabolizması: Prof. Dr. Şule PEKYARDIMCI LİPİTLERİN ORGANİZMADAKİ GÖREVLERİ 1. Yapısal fonksiyon görevi: Lipitler fosfolipitler başta olmak üzere hücre ve organel zarlarının yapısına girer

Detaylı

DAHA İYİ ÖZEL FORMÜLASYON. Yumurta Verim Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık

DAHA İYİ ÖZEL FORMÜLASYON. Yumurta Verim Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık ÖZEL FORMÜLASYON DAHA İYİ Yumurta Verim Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık DAHA DÜŞÜK MALİYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA İÇİN AGRALYX

Detaylı

Ani Kardiyak Ölüm: Önleyebilir miyiz? Doç. Dr. Yakup Ekmekçi Özel Ankara Güven Hastanesi

Ani Kardiyak Ölüm: Önleyebilir miyiz? Doç. Dr. Yakup Ekmekçi Özel Ankara Güven Hastanesi Ani Kardiyak Ölüm: Önleyebilir miyiz? Doç. Dr. Yakup Ekmekçi Özel Ankara Güven Hastanesi DİYALİZ-MORTALİTE 200 ölüm/1000 hasta-yıl. USRDS-2011 En önemli ölüm nedeni kardiyak hastalıklardır. USRDS -2011:

Detaylı

TANIM ANİ KARDİYAK ÖLÜM ANİ KARDİYAK ÖLÜM (AKÖ) NEDİR? ŞU ANKİ RESÜTASYONDAKİ TANI ALMIŞ KARDİYAK HASTALIĞI OLAN VEYA OLMAYAN KİŞİLERDE KISA

TANIM ANİ KARDİYAK ÖLÜM ANİ KARDİYAK ÖLÜM (AKÖ) NEDİR? ŞU ANKİ RESÜTASYONDAKİ TANI ALMIŞ KARDİYAK HASTALIĞI OLAN VEYA OLMAYAN KİŞİLERDE KISA ANİ KARDİYAK ÖLÜM DR.FERDA CELEBCİ AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ ACİL TIP A.D. 01/09/2009 ANİ KARDİYAK ÖLÜM (AKÖ) NEDİR? TANIM TANI ALMIŞ KARDİYAK HASTALIĞI OLAN VEYA OLMAYAN KİŞİLERDE KISA SÜREDE GELİŞEN (GENELLİKLE

Detaylı

Hücre. 1 µm = 0,001 mm (1000 µm = 1 mm)!

Hücre. 1 µm = 0,001 mm (1000 µm = 1 mm)! HÜCRE FİZYOLOJİSİ Hücre Hücre: Tüm canlıların en küçük yapısal ve fonksiyonel ünitesi İnsan vücudunda trilyonlarca hücre bulunur Fare, insan veya filin hücreleri yaklaşık aynı büyüklükte Vücudun büyüklüğü

Detaylı

FOSFOR DENGESİ ve HİPERFOSFATEMİNİN KLİNİK SONUÇLARI

FOSFOR DENGESİ ve HİPERFOSFATEMİNİN KLİNİK SONUÇLARI FOSFOR DENGESİ ve HİPERFOSFATEMİNİN KLİNİK SONUÇLARI Dr. Dilek TORUN Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı 13-17 Kasım 2013 30. Ulusal Nefroloji Hipertansiyon Diyaliz ve Transplantasyon

Detaylı

Beslenmeden hemen sonra, artan kan glikoz seviyesi ile birlikte insülin hormon seviyesi de artar. Buna zıt olarak glukagon hormon düzeyi azalır.

Beslenmeden hemen sonra, artan kan glikoz seviyesi ile birlikte insülin hormon seviyesi de artar. Buna zıt olarak glukagon hormon düzeyi azalır. Seçmeli Ders: Dokular ve Organlar Arası Metabolik İlişkiler 1.HAFTA Normal metabolizmada aktif olan günlük akış; Yaşamak için gerekli olan enerji akışı, dışardan alınan gıdalardan elde edilir. Kullanılan

Detaylı

Doku kan akışının düzenlenmesi Mikrodolaşım ve lenfatik sistem. Prof.Dr.Mitat KOZ

Doku kan akışının düzenlenmesi Mikrodolaşım ve lenfatik sistem. Prof.Dr.Mitat KOZ Doku kan akışının düzenlenmesi Mikrodolaşım ve lenfatik sistem Prof.Dr.Mitat KOZ Mikrodolaşım? Besin maddelerinin dokulara taşınması ve hücresel atıkların uzaklaştırılması. Küçük arteriyoller her bir doku

Detaylı

Zeytinyağı ve Çocukluk İnsanın çocukluk döneminde incelenmesi gereken en önemli yönü, gösterdiği bedensel gelişmedir. Doğumdan sonraki altı ay ya da

Zeytinyağı ve Çocukluk İnsanın çocukluk döneminde incelenmesi gereken en önemli yönü, gösterdiği bedensel gelişmedir. Doğumdan sonraki altı ay ya da Zeytinyağı ve Çocukluk İnsanın çocukluk döneminde incelenmesi gereken en önemli yönü, gösterdiği bedensel gelişmedir. Doğumdan sonraki altı ay ya da bir yıllık sürede, bebeğin en önemli gıdasını anne sütü

Detaylı

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX!

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX! Özel Formülasyon DAHA İYİ Yumurta Verimi Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX!

Detaylı

ÜRİNER SİSTEM ANATOMİ ve FİZYOLOJİSİ

ÜRİNER SİSTEM ANATOMİ ve FİZYOLOJİSİ ÜRİNER SİSTEM ANATOMİ ve FİZYOLOJİSİ İdrar oluşturmak... Üriner sistemin ana görevi vücutta oluşan metabolik artıkları idrar yoluyla vücuttan uzaklaştırmak ve sıvı elektrolit dengesini korumaktır. Üriner

Detaylı

EGZERSİZİN DAMAR FONKSİYONLARINA ETKİSİ

EGZERSİZİN DAMAR FONKSİYONLARINA ETKİSİ EGZERSİZİN DAMAR FONKSİYONLARINA ETKİSİ İçerik Dolaşım sisteminin kısa anatomi ve fizyolojisi Egzersizde periferal dolaşımın düzenlenmesi-etkili mekanizmalar Damar endotelinin ve Nitrik Oksitin (NO) periferal

Detaylı

Resüsitasyonda HİPEROKSEMİ

Resüsitasyonda HİPEROKSEMİ Resüsitasyonda HİPEROKSEMİ Prof.Dr.Oktay Demirkıran İ.Ü.Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı Yoğun Bakım Bilim Dalı Acil Yoğun Bakım Ünitesi Avrupa da yaklaşık 700,000/yıl

Detaylı

Kronik Hipotansif Diyabetik Hemodiyaliz Hastalarında Midodrin Tedavisinin Etkinliği

Kronik Hipotansif Diyabetik Hemodiyaliz Hastalarında Midodrin Tedavisinin Etkinliği Kronik Hipotansif Diyabetik Hemodiyaliz Hastalarında Midodrin Tedavisinin Etkinliği M E T I N S A R I K A Y A, F U N D A S A R I, J I N I G Ü N E Ş, M U S T A F A E R E N, A H M E T E D I P K O R K M A

Detaylı

Can boğazdan gelir.. Deveyi yardan uçuran bir tutam ottur..

Can boğazdan gelir.. Deveyi yardan uçuran bir tutam ottur.. Can boğazdan gelir.. Deveyi yardan uçuran bir tutam ottur.. 1 BESLENME BİLİMİ 2 Yaşamımız süresince yaklaşık 60 ton besin tüketiyoruz. Besinler sağlığımız ve canlılığımızın devamını sağlar. Sağlıklı bir

Detaylı

Prof.Dr. Yeşim ÖZKAN G.Ü. Eczacılık Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı

Prof.Dr. Yeşim ÖZKAN G.Ü. Eczacılık Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı YAĞ ASİTLERİNİN OKSİDASYONU Prof.Dr. Yeşim ÖZKAN G.Ü. Eczacılık Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı YAĞ ASİTLERİNİN ADİPOSİTLERDEN MOBİLİZASYONU ATGL; adiposit triaçilgliserol lipaz, HSL; hormona duyarlı

Detaylı

1. Farmakokinetik faz: İlaç alındığı andan sonra vücudun ilaç üzerinde oluşturduğu etkileri inceler.

1. Farmakokinetik faz: İlaç alındığı andan sonra vücudun ilaç üzerinde oluşturduğu etkileri inceler. 1. Farmakokinetik faz: İlaç alındığı andan sonra vücudun ilaç üzerinde oluşturduğu etkileri inceler. Bunlar; absorbsiyon, dağılım; metabolizma (biotransformasyon) ve eliminasyondur. 2. Farmakodinamik faz:

Detaylı

YAŞLILARDA FİZİKSEL AKTİVİTE VE FİZİKSEL UYGUNLUK PROF. DR. ERDAL ZORBA

YAŞLILARDA FİZİKSEL AKTİVİTE VE FİZİKSEL UYGUNLUK PROF. DR. ERDAL ZORBA YAŞLILARDA FİZİKSEL AKTİVİTE VE FİZİKSEL UYGUNLUK PROF. DR. ERDAL ZORBA Yaşlılara yönelik egzersiz programları hazırlarken Genetik özelliklerine, Hastalık durumuna, Daha önceden sporla ilişkisine, Ne kadar

Detaylı

Kalp Hastalıklarında Metabolik Yaklaşımlar: Trimetazidin ve Alfa Lipoik Asidin Metabolik Etkileri. Dr. Arzu Onay-Beşikci.

Kalp Hastalıklarında Metabolik Yaklaşımlar: Trimetazidin ve Alfa Lipoik Asidin Metabolik Etkileri. Dr. Arzu Onay-Beşikci. Kalp Hastalıklarında Metabolik Yaklaşımlar: Trimetazidin ve Alfa Lipoik Asidin Metabolik Etkileri Dr. Arzu Onay-Beşikci Genel Bilgiler I. Kalbin enerji elde etmek için kullandığı substratlar II. Metabolik

Detaylı

KARDİYOJENİK ŞOK ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KARDİYOLOJİ ANABİLİM DALI

KARDİYOJENİK ŞOK ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KARDİYOLOJİ ANABİLİM DALI KARDİYOJENİK ŞOK ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KARDİYOLOJİ ANABİLİM DALI KARDİYOJENİK ŞOK-TANIM Ø Kardiyojenik şok (KŞ), kardiyak yetersizliğe bağlı uç-organ hipoperfüzyonudur. Ø KŞ taki hemodinamik

Detaylı

2x2=4 her koşulda doğru mudur? doğru yanıt hayır olabilir mi?

2x2=4 her koşulda doğru mudur? doğru yanıt hayır olabilir mi? ÇOCUKLARDA İLAÇ KULLANIMINDA FARMAKOKİNETİK VE FARMAKODİNAMİK FARKLILIKLAR 17.12.2004 ANKARA Prof.Dr. Aydın Erenmemişoğlu ÇOCUKLARDA İLAÇ KULLANIMINDA FARMAKOKİNETİK VE 2x2=4 her koşulda doğru mudur? doğru

Detaylı

KAN VE SIVI RESÜSİTASYO N -1 AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ACİL TIP ANABİLİM DALI Dr.İlker GÜNDÜZ

KAN VE SIVI RESÜSİTASYO N -1 AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ACİL TIP ANABİLİM DALI Dr.İlker GÜNDÜZ KAN VE SIVI RESÜSİTASYO N -1 AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ACİL TIP ANABİLİM DALI Dr.İlker GÜNDÜZ 03-11-2009 Doku hipoperfüzyonu ve organ hasarı oluşturan, intravasküler volüm kaybının ilk tedavisi

Detaylı

GLİKOJEN METABOLİZMASI

GLİKOJEN METABOLİZMASI METABOLİZMASI DİLDAR KONUKOĞLU TIBBİ BİYOKİMYA 8.4.2015 DİLDAR KONUKOĞLU 1 YAPISI Alfa-[1,6] glikozid Alfa- [1-4] glikozid bağı yapısal olarak D-glukozdan oluşmuş dallanmış yapı gösteren homopolisakkarittir.

Detaylı

İskelet Kasının Egzersize Yanıtı; Ağırlık çalışması ile sinir-kas sisteminde oluşan uyumlar. Prof.Dr.Mitat KOZ

İskelet Kasının Egzersize Yanıtı; Ağırlık çalışması ile sinir-kas sisteminde oluşan uyumlar. Prof.Dr.Mitat KOZ İskelet Kasının Egzersize Yanıtı; Ağırlık çalışması ile sinir-kas sisteminde oluşan uyumlar Prof.Dr.Mitat KOZ 1 İskelet Kasının Egzersize Yanıtı Kas kan akımındaki değişim Kas kuvveti ve dayanıklılığındaki

Detaylı

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ 20.05.2010 Giriş I Renovasküler hipertansiyon (RVH), renal arter(ler) darlığının neden

Detaylı

KAS DOKUSU. Prof.Dr. Ümit TÜRKOĞLU

KAS DOKUSU. Prof.Dr. Ümit TÜRKOĞLU KAS DOKUSU Prof.Dr. Ümit TÜRKOĞLU 1 Kas dokusu, kimyasal enerjiyi mekanik enerjiye dönüştürerek hareketi sağlayan bir dokudur. Toplam vücut ağırlığının Yenidoğanda % 25 Genç erişkin dönemde % 40 ve yaşlılık

Detaylı

Omega 3 nedir? Balık ve balık yağları, özellikle Omega-3 yağ asitleri EPA ve DHA açısından zengin besin kaynaklarıdır.

Omega 3 nedir? Balık ve balık yağları, özellikle Omega-3 yağ asitleri EPA ve DHA açısından zengin besin kaynaklarıdır. Alfalino Omega 3 nedir? Omega 3 yağ asitleri vücut için gerekli olan ama vücudun üretemediği yağ asitleridir. Besinlerle alınamadığı durumlarda gıda takviyeleri ile alınmaları gerekmektedir. Temel Omega-3

Detaylı

RESUSİTASYON FARMAKOLOJİSİ. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN

RESUSİTASYON FARMAKOLOJİSİ. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN RESUSİTASYON FARMAKOLOJİSİ Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN Resusitasyon, solunumu veya kan dolaşımı durmuş bir kişiye dışarıdan yapılan destekleyici müdahalelerdir. Kardiyopulmoner Resusitasyon (CPR) KARDİYAK

Detaylı

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. Primer karnitin yetmezliği, Hemodiyaliz uygulanan hastalarda görülen karnitin yetersizliği.

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. Primer karnitin yetmezliği, Hemodiyaliz uygulanan hastalarda görülen karnitin yetersizliği. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI METACARTİN 1 g/10 ml Oral Solüsyon KISA ÜRÜN BİLGİSİ 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde: 10 ml solüsyonda 1 g levokarnitin içerir. Yardımcı maddele için 6.1 e bakınız.

Detaylı

HÜCRE MEMBRANLARINDAN TAŞINMA

HÜCRE MEMBRANLARINDAN TAŞINMA 2. Hafta : HücreYapısı ve Hücre Zarından Madde Taşınması Prof. Dr. Şule Pekyardımcı Organizmanın en önemli özellikleri (hareket, büyüme, üreme ve metabolizma) membranlarla ilişkilidir. Tüm hücre ve organellerde

Detaylı

Takiplerde hastalarda hangi özelliklere dikkat edilmesi gerektiğini

Takiplerde hastalarda hangi özelliklere dikkat edilmesi gerektiğini Dönem IV Kardiyoloji Stajı Konu: Atrial fibrilasyonlu hastaya yaklaşım Amaç: Bu dersin sonunda dönem IV öğrencileri atrial fibrilasyonu tanımlayabilecek, hastaya yaklaşımdaki temel prensipleri belirtebileceklerdir.

Detaylı

İLAÇLARIN VÜCUTTAKİ ETKİ MEKANİZMALARI. Öğr. Gör. Nurhan BİNGÖL

İLAÇLARIN VÜCUTTAKİ ETKİ MEKANİZMALARI. Öğr. Gör. Nurhan BİNGÖL İLAÇLARIN VÜCUTTAKİ ETKİ MEKANİZMALARI Öğr. Gör. Nurhan BİNGÖL Vücudun İlaçlara Etkisi (Farmakokinetik Etkiler) Farmakokinetik vücudun ilaca ne yaptığını inceler. İlaçlar etkilerini lokal veya sistematik

Detaylı

İLAÇ ETKİNLİĞİ DİYETLE NASIL DÜZENLENİR? Doç. Dr. Aslı AKYOL MUTLU Hacettepe Üniversitesi, Beslenme ve Diyetetik Bölümü

İLAÇ ETKİNLİĞİ DİYETLE NASIL DÜZENLENİR? Doç. Dr. Aslı AKYOL MUTLU Hacettepe Üniversitesi, Beslenme ve Diyetetik Bölümü İLAÇ ETKİNLİĞİ DİYETLE NASIL DÜZENLENİR? Doç. Dr. Aslı AKYOL MUTLU Hacettepe Üniversitesi, Beslenme ve Diyetetik Bölümü İDEAL FARMAKOLOJİK TEDAVİ * Etkilerin spesifik olması * Aynı düzeyde öngörülebilir

Detaylı

Travma Hastalarında Beslenme

Travma Hastalarında Beslenme Doç. Dr. Onur POLAT Travma Hastalarında Beslenme Normal ve sağlıklı organizma travma veya strese maruz kaldığında kendisini korumaya yönelik bazı fizyolojik mekanizmaları harekete geçirir. Genel amaç organ

Detaylı

HEMODİYALİZDE SIK KARŞILAŞILAN KOMPLİKASYONLAR ve YÖNETİMİ. Dr. Lale Sever

HEMODİYALİZDE SIK KARŞILAŞILAN KOMPLİKASYONLAR ve YÖNETİMİ. Dr. Lale Sever HEMODİYALİZDE SIK KARŞILAŞILAN KOMPLİKASYONLAR ve YÖNETİMİ Dr. Lale Sever Intradiyalitik Komplikasyonlar Sık Kalıcı morbidite Mortalite Hemodiyaliz Komplike bir işlem! Venöz basınç monitörü Hava detektörü

Detaylı

Çalışmaya katılan hasta sayısı: 7601 (7599 hastanın datası toplandı)

Çalışmaya katılan hasta sayısı: 7601 (7599 hastanın datası toplandı) Sevgili Arkadaşlarım, CANTAB için en önemli çalışmamız CHARM Çalışmasıdır.. Eğitimlerde söylediğim gibi adınız-soyadınız gibi çalışmayı bilmeniz ve doğru yorumlayarak kullanmanız son derece önemlidir.

Detaylı

YENİ DİYABET CHECK UP

YENİ DİYABET CHECK UP YENİ DİYABET CHECK UP Toplumda giderek artan sıklıkta görülmeye başlanan ve başlangıç yaşı genç yaşlara doğru kayan şeker hastalığının erken teşhisi için bir Check Up programı hazırladık. Diyabet Check

Detaylı

ASETOMİNOFEN ZEHİRLENMELERİ UZ. DR. MEHMET YİĞİT SAĞLIK BİLİMLERİ ÜNİVERSİTESİ HASEKİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ «

ASETOMİNOFEN ZEHİRLENMELERİ UZ. DR. MEHMET YİĞİT SAĞLIK BİLİMLERİ ÜNİVERSİTESİ HASEKİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ « ASETOMİNOFEN ZEHİRLENMELERİ UZ. DR. MEHMET YİĞİT SAĞLIK BİLİMLERİ ÜNİVERSİTESİ HASEKİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ « Sunum planı Epidemiyoloji Farmakokinetik Klinik özellikler Tanı Tedavi Sonuç Epidemiyoloji

Detaylı

Hücre Zedelenmesi. Dr. Yasemin Sezgin. yasemin sezgin

Hücre Zedelenmesi. Dr. Yasemin Sezgin. yasemin sezgin Hücre Zedelenmesi Dr. Yasemin Sezgin yasemin sezgin Hastalık bilimi anlamına gelen patoloji hastalıkların altında yatan hücre, doku ve organlarda meydana gelen yapısal ve fonksiyonel değişiklikleri inceler

Detaylı

GLİKOLİZİN KONTROLU Prof. Dr. İzzet Hamdi Öğüş

GLİKOLİZİN KONTROLU Prof. Dr. İzzet Hamdi Öğüş GLİKOLİZİN KONTROLU Prof. Dr. İzzet Hamdi Öğüş hamdiogus@gmail.com Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı, Le>oşa, KKTC GLİKOLİZİN ALLOSTERİK DÜZENLENMESİ Metabolik düzenleme: Bütün

Detaylı

PERİTON DİYALİZİ HASTALARINDA AKIM ARACILI DİLATASYON VE ASİMETRİK DİMETİLARGİNİN MORTALİTEYİ BELİRLEMEZ

PERİTON DİYALİZİ HASTALARINDA AKIM ARACILI DİLATASYON VE ASİMETRİK DİMETİLARGİNİN MORTALİTEYİ BELİRLEMEZ PERİTON DİYALİZİ HASTALARINDA AKIM ARACILI DİLATASYON VE ASİMETRİK DİMETİLARGİNİN MORTALİTEYİ BELİRLEMEZ Sami Uzun 1, Serhat Karadag 1, Meltem Gursu 1, Metin Yegen 2, İdris Kurtulus 3, Zeki Aydin 4, Ahmet

Detaylı

¹GÜTF İç Hastalıkları ABD, ²GÜTF Endokrinoloji Bilim Dalı, ³HÜTF Geriatri Bilim Dalı ⁴GÜTF Biyokimya Bilim Dalı

¹GÜTF İç Hastalıkları ABD, ²GÜTF Endokrinoloji Bilim Dalı, ³HÜTF Geriatri Bilim Dalı ⁴GÜTF Biyokimya Bilim Dalı Dr. Derda GÖKÇE¹, Prof. Dr. İlhan YETKİN², Prof. Dr. Mustafa CANKURTARAN³, Doç. Dr. Özlem GÜLBAHAR⁴, Uzm. Dr. Rana Tuna DOĞRUL³, Uzm. Dr. Cemal KIZILARSLANOĞLU³, Uzm. Dr. Muhittin YALÇIN² ¹GÜTF İç Hastalıkları

Detaylı

Hemodiyaliz Hastalarında Serum Visfatin Düzeyi İle Kardiyovasküler Hastalık Ve Serum Biyokimyasal Parametreleri Arasındaki İlişki

Hemodiyaliz Hastalarında Serum Visfatin Düzeyi İle Kardiyovasküler Hastalık Ve Serum Biyokimyasal Parametreleri Arasındaki İlişki Hemodiyaliz Hastalarında Serum Visfatin Düzeyi İle Kardiyovasküler Hastalık Ve Serum Biyokimyasal Parametreleri Arasındaki İlişki Nimet Aktaş*, Mustafa Güllülü, Abdülmecit Yıldız, Ayşegül Oruç, Cuma Bülent

Detaylı

Antianjinal ilaçlar. Prof. Dr. Öner Süzer

Antianjinal ilaçlar. Prof. Dr. Öner Süzer Antianjinal ilaçlar Prof. Dr. Öner Süzer www.onersuzer.com 1 2 2 1 Koroner iskemi, anjina, enfarktüs ve antianjinal tedavi Kalp dokusu, oksijene ihtiyacı bakımından vücuttaki pek çok organa göre daha az

Detaylı

OKSİJENLİ SOLUNUM

OKSİJENLİ SOLUNUM 1 ----------------------- OKSİJENLİ SOLUNUM ----------------------- **Oksijenli solunum (aerobik): Besinlerin, oksijen yardımıyla parçalanarak, ATP sentezlenmesine oksijenli solunum denir. Enzim C 6 H

Detaylı

KISA ÜRÜN BĐLGĐSĐ 1. BEŞERĐ TIBBĐ ÜRÜNÜN ADI. CARNĐTENE 1 g enjektabl ampul 2. KALĐTATĐF VE KANTĐTATĐF BĐLEŞĐM

KISA ÜRÜN BĐLGĐSĐ 1. BEŞERĐ TIBBĐ ÜRÜNÜN ADI. CARNĐTENE 1 g enjektabl ampul 2. KALĐTATĐF VE KANTĐTATĐF BĐLEŞĐM 1. BEŞERĐ TIBBĐ ÜRÜNÜN ADI CARNĐTENE 1 g enjektabl ampul KISA ÜRÜN BĐLGĐSĐ 2. KALĐTATĐF VE KANTĐTATĐF BĐLEŞĐM Etkin madde: Her 5 ml ampul de, 1 g L-karnitin iç tuz bulunur. Yardımcı maddeler: Hidroklorik

Detaylı

EGZERSİZ VE TOPARLANMA SÜRECİ

EGZERSİZ VE TOPARLANMA SÜRECİ EGZERSİZ VE TOPARLANMA SÜRECİ 1 Oksijen Borçlanması (Egzersiz Sonrası Fazla Oksijen Tüketimi) Toparlanma sırasındaki enerji ihtiyacı, egzersiz sırasındaki enerji ihtiyacından daha azdır Toparlanma sırasında

Detaylı

KULLANMA TALĐMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALĐMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

KULLANMA TALĐMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALĐMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir. KULLANMA TALĐMATI CARNITENE %30 oral solüsyon (20 ml şişe) Ağızdan alınır. Etkin madde: 20 ml solüsyonda, 6 g L-karnitin iç tuz bulunur. Bir ölçek (3,3 ml) 1 g; yarım ölçek (çizgi) ise 0,5 g L-karnitin

Detaylı

Bakır (Cu) Bakır anemi de kritik bir rol oynar.

Bakır (Cu) Bakır anemi de kritik bir rol oynar. Bakır (Cu) Bakır anemi de kritik bir rol oynar. Vücutta küçük miktarda bakır varlığı olmaz ise demirin intestinal yolaktan emilimi ve kc de depolanması mümkün değildir. Bakır hemoglobin yapımı için de

Detaylı

Chapter 10. Summary (Turkish)-Özet

Chapter 10. Summary (Turkish)-Özet Chapter 10 Summary (Turkish)-Özet Özet Vücuda alınan enerjinin harcanandan fazla olması durumunda ortaya çıkan obezite, günümüzde tüm dünyada araştırılan sağlık sorunlarından birisidir. Obezitenin görülme

Detaylı

I. YARIYIL TEMEL BİYOKİMYA I (B 601 TEORİK 3, 3 KREDİ)

I. YARIYIL TEMEL BİYOKİMYA I (B 601 TEORİK 3, 3 KREDİ) T.C. İSTANBUL BİLİM ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI 2014-2015 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DERS İÇERİKLERİ I. YARIYIL TEMEL BİYOKİMYA I (B 601 TEORİK 3, 3

Detaylı

T. C. İSTANBUL BİLİM ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI MÜFREDATI

T. C. İSTANBUL BİLİM ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI MÜFREDATI I. YARIYILI T. C. İSTANBUL BİLİM ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI 2016-2017 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI MÜFREDATI B 601 Temel Biyokimya I Zorunlu 3 0 3 4 B

Detaylı

27/04/16. Sunu Planı YANIKLI NON-SEPTİK HASTADA VOLÜM REPLASMANI. Patofizyoloji. Patofizyoloji. Yanık tipleri Patofizyoloji Volüm Replasmanı

27/04/16. Sunu Planı YANIKLI NON-SEPTİK HASTADA VOLÜM REPLASMANI. Patofizyoloji. Patofizyoloji. Yanık tipleri Patofizyoloji Volüm Replasmanı Sunu Planı YANIKLI NON-SEPTİK HASTADA VOLÜM REPLASMANI Selim TURHANOĞLU Mustafa Kemal Üniversitesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı Yanık tipleri Volüm Replasmanı Hesaplanması Uygulanması Takibi

Detaylı

Günde bir elma doktoru evden uzak tutar.

Günde bir elma doktoru evden uzak tutar. ELMANIN FAYDALARI Günde bir elma doktoru evden uzak tutar. Elmanın Sağlığa Faydaları Elma A, E, B6, C, K vitamin kaynağıdır, bunun yanında yüksek miktarda potasyum ve çeşitli mineralleri içeren su içerir.

Detaylı

KULLANMA TALĐMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALĐMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

KULLANMA TALĐMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALĐMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir. KULLANMA TALĐMATI DROGSAN SODYUM BĐKARBONAT % 8.4 Ampul Sadece damar içi kullanım içindir. Etkin madde Yardımcı maddeler : 10 ml lik ampul de 0.84 g sodyum bikarbonat içerir. : Enjeksiyonluk su Bu ilacı

Detaylı

Akış: Organ İskemilerinin Erken Tanısında Yeni Bir Uygulama: Laser Speckle Görüntüleme

Akış: Organ İskemilerinin Erken Tanısında Yeni Bir Uygulama: Laser Speckle Görüntüleme Akış: Organ İskemilerinin Erken Tanısında Yeni Bir Uygulama: Laser Speckle Görüntüleme Mikrodolaşımın önemi Laser speckle görüntüleme tekniği Ektremite perfüzyon görüntüleme İç organ perfüzyon görüntüleme

Detaylı

Dağılımı belirleyen primer parametre plazma proteinlerine bağlanma oranıdır.

Dağılımı belirleyen primer parametre plazma proteinlerine bağlanma oranıdır. DAĞILIM AŞAMASINI ETKİLEYEN ÖNEMLİ FAKTÖRLER Dağılımı belirleyen primer parametre plazma proteinlerine bağlanma oranıdır. Bu bağlanma en fazla albüminle olur. Bağlanmanın en önemli özelliği nonselektif

Detaylı

Toksisiteye Etki Eden Faktörler

Toksisiteye Etki Eden Faktörler Toksisiteye Etki Eden Faktörler Toksik etki (toksisite) Tüm ksenobiyotiklerin biyolojik sistemlerde oluşturdukları zararlı etki. 2 Kimyasal Madde ile İlgili Faktörler Bir kimyasal maddenin metabolizmasında

Detaylı