2. SINIF #AEA ANESTEZİ UYGULAMA 2 DERSİ VİZE SINAVI SORULARI 1.Ağrı, kontrol altına alınmadığı takdirde beraberinde pek çok komplikasyonu da meydana getiren ve patofizyolojik bir işleyiş oluşumundan sorumlu olabilen ciddi bir durumdur. Ağrının meydana getirdiği patofizyolojik işleyişler içerisinde özellikle kardiyovasküler sistem ve solunum sistemi üzerindeki etkilenimler, genel anestezinin de etkilenimleri ile birleşirse; komplikasyonlar ağırlaşabilir. Verilen olguyu ve uygulanan tedavileri dikkatle inceleyiniz. Takiben soruları uygun şekilde yanıtlayınız. -Ayşe Hanım 36 yaşındadır. 172 cm boyunda ve 94 kg dır. Daha evvel iki defa normal yolla doğum yapmış, bu gebeliğinde ise bebeğin iri olması nedeniyle sezaryene alınmıştır. Operasyon esnasında bebeğin çıkımını takiben 25 mcg Fentanyl yapılmış, ayılmayı takiben de 20 mg Dolantin uygulanmıştır. PACU da (Ayılma ünitesi) devam eden takibinde hipertansif (160/110 mmhg), taşikardik (116/dk), ajite (Gergin, sıkıntılı) olduğu görülmüştür. Hasta dispne (Solunum güçlüğü) tariflemekte, inspiryumda göğüs iniş kalkışı efektif izlenememekte, ancak yapılan kortikosteroid ilaçlara ve bronkodilatörlere rağmen de etkin yanıt alınamamaktadır. Hastaya 3 mg Midazolam uygulanmış, ancak durumu daha da ağırlaşmış ve hastada siyanoz meydana gelmiştir. Oksijen saturasyonu da 72 ye kadar düşen hastada solunum güçlüğü iyice artmış, konfüzyon gelişmeye başlamıştır. Alınan kan gazında parsiyel karbondioksit basıncının yüksek olduğu görülünce hasta yeniden entübe edilerek yoğun bakıma alınmak durumunda kalmıştır. a)hastaya uygulanan analjezikler ve bunların dozları uygun mudur? Daha etkin bir analjezi için alternatif önerileriniz nelerdir? b)hastanın hemodinamik tablosu hakkında neler söylenebilir? Bu hemodinamik tablonun iyileştirilmesi amacıyla hangi tedavi ve yaklaşımları önerirsiniz? c)hastada dispne gözlendiği ifade edilmektedir. Bu dispne ve takiben desaturasyon, ağrının hangi patofizyolojik etkisi nedeniyle ortaya çıkmış olabilir? Tedavisinde uygulanan kortikosteroidler ve bronkodilatörler neden etkin olamamıştır? d)böyle bir olguda Midazolam uygulaması hakkında fikirleriniz nelerdir? e)verilen olguyu mevcut klinik anestezi bilgilerinizle bütünen yorumladığınızda, hangi çıkarımlarda bulunursunuz? Bireysel yorumlarınızı aktarınız. 2.Normalin altındaki solunum sayısına sahip bir bireyde; karbondioksit, ph ve hidrojen iyonu sayısı nasıl değişim gösterir? Bu değişim asidoz ya da alkaloz tablolarından hangisine uymaktadır? 3.Normal bir kan gazında verilen parametrelerin ideal değer aralıklarını tabloya yazınız. Ph Parsiyel karbondioksit basıncı Parsiyel oksijen basıncı Bikarbonat Arteriyel oksijen saturasyonu Baz ekstresi
4.Verilen kan gazı sonucunu yorumlayınız. Ph: 7,55 / PaCo2: 22 mmhg / PaO2: 60 mmhg / BE: +2 / HCO3-: 23mmol/L 5.86 yaşındaki hastaya transüretral prostat rezeksiyonu operasyonu uygulanmıştır. Operasyon sahasında kullanılan irrigasyon sıvısı hipotonik olup, yüksek volümde kullanılmıştır. Bu durumun olası sonuçlarını değerlendirdiğimizde; a)hücre dışı sıvının da ana katyonu olan Sodyum bu durumdan nasıl etkilenir? b)sodyumda meydana gelen bu etkilenimin olası sonuçları nelerdir? c)meydana gelen elektrolit bozukluğunun tedavi rejimi nasıl olmalıdır? 6.Spinal anestezinin kardiyovasküler sistem üzerindeki etkilerini açıklayınız. Bu etkilerin oluşturduğu patofizyolojik işleyişle mücadelede hangi farmakolojik ve girişimsel yaklaşımlar etkindir? Anlatınız. 7)Posterior stabilizasyon operasyonu uygulanmakta olan 27 yaşındaki kadın hastaya anestezi teknikeri tarafından 2 ünite eritrosit süspansiyonu ve 1 ünite taze donmuş plazma verilmiştir. Durumla ilgili olarak aşağıdaki soruları yanıtlayınız. a)iki ünite eritrosit süspansiyonu verme kararını hangi endikasyonlarla almış olabilir? b)2 ünite eritrosit süspansiyonu vermek yerine, kanamanın 3-4 katı oranında kristalloid uygulamaya devam etseydi; hangi sorunlarla karşılaşılabilirdi? c)taze donmuş plazma nedir? İntraoperatif dönemde TDP verilme endikasyonları neler olabilir? d)transfüzyon esnasında febril bir reaksiyon ortaya çıkması halinde nasıl bir tedavi yaklaşımında bulunulmalıdır? e)eritrosit süspansiyonu içerisinde bu kanın pıhtılaşmasını önleme amacıyla hangi madde bulunmaktadır? Bu maddenin olası etkileri ve bu etkilerden korunmak için aldığımız önlemler nelerdir? 1.SINIF - #AEA ANESTEZİK FARMAKOLOJİ VİZE SORULARI 1.Aşağıda verilen dört uygulamanın hangi farmakoterapi yaklaşımlarını içerdiklerini boşluklara yazınız. -Laparoskopik kolesistektomi (Kapalı yöntemle safra kesesinin alınması) operasyonuna giren bir anestezi teknikeri, operasyonun laparoskopik olması nedeniyle ameliyat sonrasında bulantı ve kusma şikayetlerinin yoğun olacağını düşündüğü hastasına bu durumu önleme amacıyla belli ilaç uygulamaları yapacaktır. Operasyonun son yarım saatlik dilimine girildiğinde hastasına bulantıyı önleyici etkisi nedeniyle Ondansetron etken maddeli Zofer isimli ilaçtan 8 mg uygulamıştır. -Yoğun burun akıntısı, baş ağrısı ve halsizliği olan bir hastaya hekim tarafından bu belirtileri azaltmak amacıyla antihistaminik ve analjezik tabletlerle birlikte, multivitamin reçete edilmiştir. Bu tedavi yalnızca hastalığın belirtilerini azaltarak, hastanın yaşam kalitesini arttırma hedefi taşımaktadır....
-Yoğun bakımda tedavi görmekte olan enfekte hastaya, enfeksiyonu oluşturan bakterilerin tipine özel bir antibiyotik verilmektedir. Bu yolla bakteriler öldürülmeye çalışılarak, durum tedavi edilecektir. -Travma sonrası ciddi kan kaybı olan bir hastaya, kan nakli yapılacaktır. 2.Etken maddesi Petidin olan bir narkotik analjezik, üç farklı hastaya üç farklı yolla uygulanmaktadır. A hastasına bu ilaç tablet olarak yutturulmakta, B hastasına bu ilaç deltoid kas içerisinden uygulanmakta, C hastasına ise damar yolundan verilmektedir. Bu durumda A, B ve C hastalarında ilacın uygulanma yolları nelerdir? Bu uygulanma yollarındaki absorbsiyon hızlarını büyükten küçüğe doğru sıralayınız. 3.Aşağıda farmakolojinin temel prensiplerine dair üç adet ifade verilmiştir. Bu ifadelerin doğruluk ve yanlışlık durumlarını değerlendiriniz. Yanlış olduğunu düşündüğünüz ifadeler varsa yanlış olma sebeplerini açıklayarak, doğru mekanizmayı boşluklara yazınız. Doğru olan ifadeler için yalnızca doğru olduklarını belirtmeniz yeterli olacaktır. -Bir lokal anestezik ilaç, damarlaşmanın daha yoğun olduğu bölgelere adrenalinsiz olarak uygulanmalıdır. Adrenalin, damar içerisine geçer ve dolaşımı uyarır. Bu durumda lokal anestezik maddenin etkisi, dolaşım hızlı olduğu için azalacaktır. (D / Y) -Soğuk ortamlarda vücut ısısı azaldığından dolayı vazodilatasyon meydana gelmektedir. Bu durumda ilacın absorbsiyonu hızlanır. (D / Y) -Ameliyat sonrası ağrının kesilmesinde narkotik analjezikler ile narkotik olmayan analjezikler kombine edilir. Bu kombinasyonda her iki ilaç grubu da birbirinin etkisini arttırmaktadır. Sonuç olarak narkotik analjeziklere olan ihtiyaç azalmakta, solunum ve dolaşım depresyonu riski inhibe edilmektedir. Bahsedilen durumda her iki ilacın birbirine additif etkide bulunduğu öne sürülebilir. (D / Y). 4.Genel anestezi uygulamasının üç temel dönemi mevcuttur. Bu üç temel dönemi bir uçağın kalkışı, havadaki seyri ve inişi olarak düşünürsek; bu benzetmeyi karşılayan anestezi dönemlerini boşluklara doğru şekilde yazınız.
.. 5.Premedikasyon uygulaması, ameliyat öncesi dönemde anestezinin devamını da etkileyecek pek çok yarara sahiptir. Esasen hastada sakinliği sağlamak üzere yapılan bu uygulama, pek çok olumlu etkinin de öncüsü olabilmektedir. Bunu sağlamanın en etkin yolu, doğru endikasyonları belirleyerek doğru ilaç ve doğru doz seçimi yapabilmektir. Aşağıda verilen olguda, hastaya premedikasyon uygulaması amacıyla verilen iki ilaç aktarılmaktadır. Bu iki ilacın premedikasyonun hangi yararlanım noktalarını karşıladıklarını yazınız. Bu etkinin operatif döneme katkılarını kısaca özetleyiniz. 4 yaşındaki çocuk hastaya tonsillektomi (Bademciklerin alınması) ameliyatı öncesinde servis odasında ameliyathaneye indirimlerden hemen önce oral Midazolam (Dormicum) içirilmiştir. Ayrıca da kas içerisine 0.25 mg Atropin uygulanmıştır.. 6.Genel anestezi uygulamasının dört temel komponentini yazınız. Bu komponentlerin tam olarak meydana gelebilmesi için uygulanan temel ilaç gruplarını açıklayınız. 7.İnhalasyon anesteziklerinin farmakokinetiği hakkında verilen bilgilerin doğruluk ve yanlışlık durumlarını değerlendiriniz. Yanlış olduğunu düşündüğünüz ifadeler varsa yanlış olma sebeplerini açıklayarak, doğru mekanizmayı boşluklara yazınız. Doğru olan ifadeler için yalnızca doğru olduklarını belirtmeniz yeterli olacaktır. -Azot protoksitin kan:gaz çözünürlüğü 0.47 olup, diğer inhalasyon anesteziklerine oranla daha düşüktür. Bu durumda azot protoksitin etkisinin diğer ajanlara oranla daha yavaş başlayıp, daha geç sonlanacağı yorumu yapılabilir. (D / Y)
-İnhalasyon anestezikleri için belirttiğimiz iki kavram olan yağ:gaz çözünürlüğü ile minimum alveoler konsantrasyon arasında doğru bir orantı söz konusudur. Y:G partisyon katsayısı ne kadar yüksekse, MAC değeri de o kadar yüksektir. Dolayısıyla ilaç etkisinin oluşması için uygulanması gereken doz artar. (D / Y) -Akut alkolizm, minimum alveoler konsantrasyonda artışa neden olurken; kronik alkolizm ise azalmaya neden olur. (D / Y) 8.Boşlukları uygun şekilde doldurunuz. -Anestezi uygulamasının devamında oksijen yalnız başına kullanılmayıp, hava ya da azot protoksit ile kombine edilmektedir. Uzun süre, %100 oksijen kullanımı. ne sebep olur. -Özellikle çocuklarda olmak üzere, inhalasyon indüksiyonunda kullanımı en uygun olan volatil anestezik.. dır. -Diğer inhalasyon anesteziklerine oranla kas gevşetici ihtiyacını belirgin şekilde azaltan ve hatta tek başına entübasyona izin verecek düzeyde kas gevşemesi sağlayan inhalasyon anesteziği dır. -Serebral metabolik oksijen tüketimini en belirgin şekilde azaltan inhalasyon anesteziği. dır. -., diğer inhalasyon ajanlarına göre zayıf bir anestezik ancak kuvvetli bir analjeziktir. 9. İzofluran, yüksek konsantrasyonlarda diğer ajanlara oranla daha az olmak üzere beyin kan akımını ve kafa içi basıncını arttırır. Bu etki, hiperventilasyon ile baskılanabilir. Hiperventilasyon, serebral kan akımını ve intrakraniyal basıncı etkiliyorsa, bu durumun fizyolojik mekanizmasını özetleyiniz.
10.İdeal bir anestezik maddeden bahsederken, myokardial fonksiyonları deprese etmemesi gerektiği ifade edilmektedir. Myokard depresyonu ya da myokardial fonksiyonların deprese olması ne demektir? Bu durumun oluşturacağı patofizyolojik işleyiş hakkında bilgi veriniz. 11.Ameliyat sonrası bulantı ve kusma riskini arttıran faktörler nelerdir? Açıklayınız. 12.Anestezik maddelerin uygulanmasında hemodinamik parametrelerin en az düzeyde etkilenmesi için hangi yaklaşımlarda bulunulmalıdır? Açıklayınız. 13.İntravenöz anestezikler hakkında bazı yargılar verilmiştir. Bu ifadelerin doğruluk ve yanlışlık durumlarını değerlendiriniz. Yanlış olduğunu düşündüğünüz ifadeler varsa yanlış olma sebeplerini açıklayarak, doğru mekanizmayı boşluklara yazınız. Belirtilen mekanizma bir ajana yönelik söylenmişse ve doğru değilse, ifadeyi karşılayan esas anestezik maddeyi de mutlaka belirtiniz. Doğru olan ifadeler için yalnızca doğru olduklarını belirtmeniz yeterli olacaktır. -Propofol ün myokardial depresyon etkisi Ketamin ile eşdeğerdir. Bu etkinin sonucunda kan basıncı yükselir. Bu nedenle her ikisinin de uygulama esnasında dozları azaltılmalıdır. (D / Y) -Serebral metabolik hızın azaltılmasında en etkin anestezik ilaç Ketamin dir. Bu nedenle beyin cerrahisi olgularında kullanımı endikedir. (D / Y)
-Etomidate isimli intravenöz anestezik maddenin subanestezik dozlarda antiemetik etkisi oldukça belirgindir. (D / Y) 14.Aşağıdaki ifadeleri en doğru şekilde karşılayan intravenöz anestezikleri yazınız. -Üst solunum yolu reflekslerini en iyi baskılayan ajandır. -Hemodinamik açıdan iyi olmayan bir olguda uygulanması, tabloyu daha da ağırlaştırır.. -Bronşial dilatasyona neden olması nedeniyle, astım hastalarında kullanımı avantajlıdır.... -Diğer intravenöz anesteziklerden farklı olarak analjezik etkisi de mevcuttur.. -. isimli anestezik ilaç hemodinamik parametreleri en az düzeyde etkilerken,. isimli anestezik ilaç ise kan basıncını yükseltici etkisiyle myokardial depresyona neden olmaz. ve.. isimli anestezikler, myokardial depresyona neden olurlar. -Sekresyonları belirgin düzeyde arttıran anestezik ajan.. -Altı saatten uzun süre saklanması durumunda bakteri üremesine neden olur ve uygulanması sakıncalı hale gelir.