Antikorlar serumda bulunur.

Benzer belgeler
İMMÜNOHEMATOLOJİK TESTLER

Kan Grubu Sistemleri ve Uygunluk Testleri. Prof.Dr.Ziya Bayraktaroğlu Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi

Prof Dr Davut Albayrak Ondokuz mayıs üniversitesi Tıp Fakültesi Kan merkezi Ve çocuk hematoloji BD -Samsun

CROSS-MATCH & DAT Testler/Problemler

ANTİGLOBULİN TESTLER. Dr. Güçhan ALANOĞLU

Prof Dr Davut Albayrak. Ondokuz mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi KAN MERKEZİ VE ÇOCUK HEMATOLOJİ BÖLÜMÜ SAMSUN KMTD KURS-2012

Kordon kanı testinde anormal seviyeler ne anlama gelir?

EĞİTİM SONRASI BAŞARI ÖLÇME FORMU

EĞİTİM ÖNCESİ BAŞARI ÖLÇME FORMU

Bir Yabancı ile Muhatap olmak. Prof. Dr. Mahmut Bayık Türk Kan Vakfı Başkanı

COOMBS TESTİ NASIL YAPILIR

GENLER ARASINDAKİ ETKİLEŞİMLER

KAN GRUPLARININ SAPTANMASI. Dr. Güçhan ALANOĞLU Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji Bilim Dalı Kan Bankası Isparta

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI TIBBİ LABORATUVAR UYGUNLUK TESTLERİ 725TTT136

YENİ DOĞANLARDA VE GEBELERDE İMMUNOHEMATOLOJİK TESTLER: DAT, İAT VE ANTİKOR TANIMLAMA

İMMUNOLOJİK TANI YÖNTEMLERİ

ANTİKOR TARAMA VE TANIMLAMADA SORUNLAR. L. Tufan KUMAŞ

ANTİJENLER VE YAPILARI

Kanın bileşimi iki kısımdan oluşur:

İmmünohematolojik Testler. Dr. İshak Özel TEKİN ZKÜ Tıp Fakültesi İmmünoloji A.D.

Brusellozda laboratuvar tanı yöntemleri

KAN GRUBU TAYİNİNDE ZORLUKLAR. Dr. Emel Özyürek Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi

Subgrup İmmünolojisi ve Uygun Kan Bulunması Prof.Dr.İdil YENİCESU

KANIN GÖREVLERİ NELERDİR?

MENDEL DIŞI KALITIM. Doç. Dr. Bengi ÇINAR KUL. Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Genetik Anabilim Dalı

Yenidoğanda Sık Görülen İmmün Hemolitik Anemiler Tanısal Yaklaşım

Kanın fonksiyonel olarak üstlendiği görevler

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU TIBBİ LABORATUVAR TEKNİKLERİ PROGRAMI II DERS İÇERİKLERİ:

KLİNİK TIBBİ LABORATUVARLAR

GENLER ARASINDAKİ ETKİLEŞİMLER

Ürün Kataloğu A 1. diapro.com.tr

SEROLOJİK TEPKİMELER

5.) Aşağıdakilerden hangisi, kan transfüzyonunda kullanılan kan ürünlerinden DEĞİLDİR?

WEİL-FELİX TESTİ NEDİR NASIL YAPILIR? Weil Felix testi Riketsiyozların tanısında kullanılır.

TRANSFÜZYON ÖNCESİ UYGUNLUK TESTLERİ. Dr. Güçhan ALANOĞLU

BAKTERİLERDE GENETİK MADDE AKTARILMASI

Mutasyon: DNA dizisinde meydana gelen kalıcı değişiklik. Polimorfizm: iki veya daha fazla farklı fenotipin aynı tür popülasyonunda bulunmasıdır.

Temel Đmmünohematoloji ve Đmmünohematolojik Testler. Prof.Dr. Bülent Eser Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi, Hematoloji Bilim Dalı

CROSSMATCH (ÇAPRAZ KARŞILAŞTIRMA TESTİ)

Akreditasyon Sertifikası Eki (Sayfa 1/11) Akreditasyon Kapsamı

KAN GRUPLAMADA ILAŞILAN ILAN SORUNLAR

PEDİATRİK TRANSFÜZYON İLKELERİ

Kan Bankacılığı ve Transfüzyon Tıbbında HLA Sisteminin Önemi

ACOG Diyor ki! GEBELİKTE ALLOİMMÜNİZASYON YÖNETİMİ. (ACOG Committee Opinion, Numara 192, Mart 2018) Özeti Yapan: Dr. Filiz Halıcı Öztürk

KÖK HÜCRE NAKLİ SONRASI KAN TRANSFÜZYONLARI

Hepatit B Virüs Testleri: Hepatit serolojisi, Hepatit markırları

Kök Hücre Nakli Hastalarında TRANSFÜZYON

HEMAGLUTİNASYON (HA)

Dolaşım Sistemi. Dolaşım sistemi, kan, kan plazması, şekilli elemanları. Dicle Aras

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TEDAVİ HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. SAYI: B100THG100004/5190 KONU:Tam Kan kullanımı *

Akreditasyon Sertifikası Eki (Sayfa 1/5) Akreditasyon Kapsamı

MİKROBİYOLOJİ LABORATUVAR SÜRECİ. Dr. Özcan DEVECİ Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

KAN BANKACILIĞI. Prof. Dr. İhsan Karadoğan. Memorial Sağlık Grubu Medstar Antalya Hastanesi Hematoloji ve Kemik İliği Nakli Merkezi Başkanı

Canlı vericiden yapılan böbrek nakli mi kadavra vericiden yapılan böbrek nakli mi daha başarılıdır?

Allojeneik kan transfüzyonu geçici bir transplantasyondur. Bir çok yabancı antijen ve canlı hücreler alıcıda bir süre devam eder.

CROSSMATCH ELISA YÖNTEMİ

Moleküler Yöntemlerin Klinik Mikrobiyolojide Kullanımı Ne zaman? Nerede? Ne kadar? Klinik Parazitoloji

VİRUS HASTALIKLARINDA TANI YÖNTEMLERİ

ORGANİZMALARDA BAĞIŞIKLIK MEKANİZMALARI

Viral Hepatitler. Hepatit A Virus. Viral Hepatitler- Tarihsel Bakış. Hepatit Tipleri. Hepatit A Klinik Özellikler

10.Sınıf Biyoloji. Genetik. cevap anahtarı

Talasemide Transfüzyon. Dr. Alphan Küpesiz Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları AD Çocuk Hematoloji BD

GEBELİK VE LOHUSALIK

KANLA VE İDRARLA İLGİLİ DENEYLER. Kan grupları A ve B olmak üzere iki ana faktörden oluşmaktadır. AB ve 0 faktörleri bu

Anti-HIV Pozitif Bulunan Hastada Kesin Tanı Algoritması. Doç. Dr. Kenan Midilli İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

*Serolojik Tepkimeler-Devam *Cerahat İnceleme

Prediktör Testler ve Sıradışı Serolojik Profiller. Dr. Dilara İnan Isparta

Kan ve Ürünlerinin Transfüzyonu. Uz.Dr. Müge Gökçe Prof.Dr. Mualla Çetin

IMMUN PEROKSİDAZ TESTİ (PEROXİDASE LİNKED ANTİBODY ASSAY-PLA)

Kan Transfüzyonu. Emre Çamcı. Anesteziyoloji AD

HEMATOPOİETİK KÖK HÜCRE NAKLİNDE KAN ÜRÜNLERİ KULLANIMI DOÇ.DR.BETÜL TAVİL HÜTF PEDİATRİK HEMATOLOJİ/KİT ÜNİTESİ

GAZİANTEP İL HALK SAĞLIĞI LABORATUVARI TEST REHBERİ

KORDON KANI BANKASI FORMU

9- RADYASYONUN ETKİ MEKANİZMALARI 9.1- RADYASYONUN İNDİREKT (DOLAYLI) ETKİSİ

Hepatit B ile Yaşamak

HAYVANSAL ÜRETİM FİZYOLOJİSİ

KALITIMIN GENEL İLKELERI. Mendel Genetiği Eksik baskınlık Eş baskınlık Çok alellilik Kontrol Çaprazlaması

Hepatit B Virüs Testleri: Hepatit serolojisi, Hepatit markırları

CMV lab.tanı Hangi test, ne zaman, laboratuvar sonucunun klinik anlamı?

Kan Uyuşmazlığı Halinde Anne Karnındaki Bebeğin Rh Kan Grubunun Tespiti. results you can trust

Doç. Dr. Ömer Erdeve Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Hastanesi Neonatoloji BD

Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Hematoloji-İmmünoloji Bölümü

Alloantikor ve Otoantikor Tanı ve Transfüzyon Yaklaşımı. Dr. Yeşim Aydınok

TLERDE SEROLOJİK/MOLEK HANGİ İNCELEME?) SAPTANMASI

Yrd. Doç.Dr. Hilmi Tozkır Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM II DOKU BİYOLOJİSİ DERS KURULU EĞİTİM-ÖĞRETİM PROGRAMI ( )

YENİDOĞANDA TRANSFÜZYON UYGULAMALARI

KAN DOKUSU. Prof. Dr. Levent ERGÜN

POLİMERAZ ZİNCİR REAKSİYONU (PZR-PCR) VE RESTRİKSİYON PARÇA UZUNLUĞU POLİMORFİZMİ (RFLP)

TOKSOPLAZMA İNFEKSİYONUNUN LABORATUVAR TANISI UZM.DR.CENGİZ UZUN ALMAN HASTANESİ

TRANSFÜZYON MERKEZİ TEST REHBERİ MİKROBİYOLOJİK TARAMA TESTLERİ

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ

Transfüzyon Tekniği. Doç. Dr.Tuğhan UTKU İ.Ü.Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı Yoğun Bakım Bilim Dalı

MİKROBİYOLOJİK TARAMA TEST ÇALIŞILMA ESASLARI VE BAĞIŞÇI POZİTİFLİĞİNE YAKLAŞIM

OTOİMMUN HASTALIKLAR. Prof.Dr.Zeynep SÜMER

ADIM ADIM YGS LYS Adım DOLAŞIM SİSTEMİ 5 İNSANDA BAĞIŞIKLIK VE VÜCUDUN SAVUNULMASI

İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji AD Prof. Dr. Filiz Aydın

Hemoglobinopatilere Laboratuvar Yaklaşımı

1. Öğretmen Kılavuzu. 2. Öğrenci Kılavuzu

Dr Osman Özcebe Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji BD

Transkript:

Hilal Başak EROL

Antikorlar serumda bulunur. Serum: Pıhtılaşmış kanda şekilli elemanlar (eritrosit, lökosit, trombosit) ayrıldıktan sonra geri kalan sıvı kısımdır. Antijenler eritrositlerde bulunur. Kandaki antikor varlığı aglütinasyonla tespit edilir.

İnsan eritrositlerinin yüzeyinde 300 ü aşkın antijen tanımlanmıştır. Bu antijenlerin 213 kadarı kan grupları ile ilişkilidir. İlk kez 1901 yılında, Dr. Karl Landsteiner tarafından kan grupları bulunduktan bugüne kadar 21 kan grubu sistemi ortaya konmuştur.

Kan gruplarının önemi özellikle kan naklinde ve gebelikte ortaya çıkmaktadır. Aynı grup içindeki kan nakillerinde herhangi bir reaksiyon görülmezken, farklı gruplarda eritrositlerde aglütinasyon ve hemoliz olayları görülmektedir.

İzoantijen (alloantijen) & izoantikor (alloantikor) Aynı türün genetik bakımdan farklı bireyine verildiği zaman, kendisine karşı antikor oluşmasına sebep olan antijenlere alloantijen (izoantijen), alloantijene karşı oluşmuş antikorlara da alloantikor (izoantikor) adı verilir. ABO sisteminde izoaglütininler doğal olarak bulunur.

Kan gruplarındaki başlıca antikorlar IgG ve IgM dir IgG, 37 0 C de iyi reaksiyon verir, plasentadan geçer, ısıya dayanıklıdır. IgM, tam aglütinasyon yapan antikordur. Isıya dayanıksız, 4-20 0 C de iyi reaksiyon verir, plasentadan geçemez.

Zeta potansiyeli İzotonik bir elektrolitli ortamda bulunan parçacıklar (eritrositler) taşıdıkları (-) elektrik yükünün etkisi ile birbirlerini iterek süspansiyon haline kalırlar. Bu itme gücüne Zeta Potansiyel denir. (+) yüklü iyonlar bunun etrafını bir bulut gibi sarmıştır.

IgM büyük hacimli olduğundan zeta potansiyeli aşıp, eritrositlerle birleşebilir ve aglütine edebilir. IgG şeklindeki Rh antikorları Rh (+) eritrositlerle birleşebilirler ancak çoğunlukla küçük hacimli olduklarından zeta potansiyeli aşıp, eritrositlerle aglütine olmazlar.

Bu durumda antikor varlığı 3 şekilde gösterilebilir. 1. Santrifüjleme ile zeta potansiyel ortadan kaldırılır ve aglütinasyon olabilir. 2. Anizotrop madde ilave edilir ve kompleman varlığında eritrositler kümeler halinde çöktürülebilir. (koaglütinasyon) 3. Antiglobülin ilavesi ile eritrositler aglütine olabilirler. (Coombs Testi)

Coombs testi Coombs testi blokan antikorları ortaya çıkarmak için kullanılan bir testtir. Ayıraç olarak insan antiglobülini içeren Coombs serumu kullanılır.

Blokan antikor Fc kısmı olmayan IgG ye eksik-blokan-inkomplet antikor adı verilir. Blokan antikor varlığında antijen-antikor birleşmesi gerçekleşmekte ancak aglütinasyon laboratuvar koşullarında gözlenememektedir. Antiglobülin Globülinle birleşerek kümeleşmeye neden olan antikor.

İki tip coombs testi vardır. 1) Direkt coombs testi 2) İndirekt coombs testi

Direkt coombs testi Eritroblastoz kuşkulu yeni doğmuş bebeklerin eritrositlerini inceleyerek, anneden geçmiş ve eritrositlere yapışarak onlara kaplanmış ancak aksayan mekanizma nedeniyle aglütinasyon yapamamış anti Rh antikorlarının var olup olmadığını ortaya çıkarmaktır.

Eğer bebeğin eritrositleri anti Rh antikorlar ile kaplı ise insan antiglobülini (Coombs serumu) eklendiğinde aglütinasyon görülür. Bunun önemi büyüktür önlem alınmaz ise (tüm kan değişimi) eritrositleri aglütine olur ve harap olarak hemolitik sarılıktan ölüme çeşitli klinik tablolar görülebilir.

Direkt coombs testi Eritroblastosis fetalis Kan transfüzyonları Otoimmun hemolitik anemi Virütik hastalıklar Kurşun zehirlenmesi

İndirekt coombs testi Rh pozitif bir çocuğa gebe, Rh negatif bir annenin, serumunda oluşan anti Rh antikorlarını ortaya çıkarmaktır. Ayıraç olarak O Rh + eritrositler kullanılarak hasta serumunda antikor (anti Rh antikoru) aranır. Bu antikorlar varsa eritrositlere yapışmış ancak aglütinasyon oluşmamıştır. İnsan antiglobülini (Coombs serumu) eklendiğinde aglütinasyon görülür.

C o o m b s T e s t i Direkt Cooms Testi : Çocuğun eritrositleri ayrılır SF ile 4 kez yıkanır - % 2 lik süsp. yapılır. 2 damla eritrosit susp. + Coombs serumu 500 d / d 2 dakika santrifüj Aglütinasyona bakılır. İndirekt Coombs Testi: Gebe kadınlarda anti Rh antikorları, Rh (-) annenin kanı + % 2 lik O grubu Rh (+) eritrosit 37 0 C de 30 Aglütinasyon negatifse, Eritrositler SF ile 3 kez yıkanır + Coombs serumu 500 d/d 2 santrifüj Aglütinasyon (+) ise annede Anti Rh antikorları var.

ABO Kan Grubu Sistemi İlk kez 1901 yılında, Dr. Karl Landsteiner her bireyin kan serumunda diğer insanların eritrositlerini aglütine eden 3 faktör belirlemiş ve bunları A, B, C olarak isimlendirmiştir. Landsteiner in C diye isimlendirdiği gruba daha sonraları 0 grubu adı verilmiş, ayrıca AB diye farklı bir grup saptanmıştır. Bunların tümüne günümüzde ABO kan grupları adı verilmektedir.

Kan gruplarının temeli eritrositlerde bulunan A, B ve H antijenlerine dayanır. Bu antijenler, glikoprotein yapısında olup eritrositlerden başka doku hücrelerinde, sperm, süt, tükürük, mide suyu, ter vb. vücut sıvılarında bulunurlar. Merkezi sinir sistemi dokusu, kemik, kıkırdak ve epitel dokuda bulunmazlar.

A, B ve H antijenik maddeleri benzer kimyasal yapıdadırlar. Antijenlerin temel yapısında 15 aminoasitlik bir polipeptid zinciri ve bunlara bağlanmış çok sayıdaki monosakkaritten ibaret bir iskeletin sonunda, sırasıyla bir galaktoz, N-asetil glikozamin ve D-galaktoz moleküllerinin eklenmesiyle oluşan bir ön madde (prekürsör) bulunur. A, B, O kan grubu antijenleri A1, A2, B ve O adlı dört major allel genin yönetimde oluşur. Bunların ürünü olan transferazların etkisiyle prekürsörün değişik yerlerine eklenen fukoz, N-asetil galaktozamin ve D-galaktoz molekülleri ile A, B ve H antijenleri ortaya çıkar. H maddesi, A ve B nin prekürsörüdür.

Oh: Bombay Kan Grubu H geni HH ve Hh olmak üzere iki allel olarak bulunur. Nadir olarak homozigot hh genotipi olursa, o zaman kan grubu prekürsör maddesinden H antijeni oluşamaz. H antijeni A ve B antijenlerinin ön maddesi olduğundan bu kimselerde A ve B genleri bulunsa bile ABO sisteminden hiç bir antijen oluşmaz. Oh:Bombay Kan Grubu adı verilen bu kimselerin serumlarında anti-a, anti-b den başka anti-h antikorlarının bulunması fenotipik olarak onları O grubundan ayırır.

Rh Sistemi ABO sisteminden sonra en önemli sistem Rh sistemidir. Gebelik ve kan nakillerinde büyük önemi vardır. İlk defa Rhesus maymunlarının kanı ile bağışıklanmış tavşan serumlarının, beyaz ırktan bazı insanların eritrositlerini aglütine ettiği saptanmış ve eritrositlerdeki antijene Rh antijeni (D antijeni) denmiştir. Beyaz ırkın % 85 inde bu antijene rastlanmış ve bunlara Rh(+) denmiş, %15 inde ise bulunmamış ve bunlara Rh(-) denilmiştir.

Hr Faktörleri 1941 de eritroblastosisli bir çocuk dünyaya getirmiş Rh (+) bir kadının serumunun, Rh (-) bir şahsın eritrositlerini aglütine edebildiği görülmüştür. Bu faktöre Rh a karşıt anlamına gelen Hr faktörü denilmiştir. Daha sonra Hr faktörünün bir tane olmadığı ortaya çıkmıştır. Hr faktörleri eritrositlerde Rh faktörlerinin yokluğu halinde bulunmaktadır.

Diğer kan grubu sistemleri Duffy, MNS, Lutheran, Kell, P, Lewis, KIDD, Diego, Cartwright, Xg, Scannia, Dombrock, Colton, Knops, OK, Gerbich, RAPH

Kan Transfüzyonu Kan nakli, bir insanın veninden alınan kanın başka bir insanın venine verilmesidir. Ancak bu işlemde, alıcının ve vericinin kan gruplarının birbirine uyması gereklidir. ABO sisteminde her grubun serumunda, kendi eritrositlerindeki antijenlere uygun olmayan izoaglütininler bulunur. Önemli olan alıcıda, vericinin eritrositlerine karşı antikor olmamasıdır.

O grubunda, A ve B antijenleri olmadığından her grup şahsa kan verebilir. Ancak α ve β izoaglütininleri taşıdığından sadece O grubundan kan alabilir. AB grubu, A ve B antijenleri taşıdığından sadece kendi kan grubuna kan verebilir. Ancak izoaglütinin taşımadığından her gruptan kan alabilir.

Kan Nakil Şeması O O Genel verici A A B B AB Genel alıcı AB

Kan naklinden önce Cross- Matching yapılmalıdır. Cross-Matching: Aynı kan grubundan olan alıcı ve vericilerde antikor arama yöntemidir. Alıcının serumu ile vericinin eritrositleri karşılaştırılır ve arkasından Coombs serumu eklenir (büyük Cross-Matching) Sadece alıcı ve vericinin kanlarının lam üzerinde karşılaştırılması ise küçük Cross-matching dir. Aglütinasyon yönünden incelenir.

TRANSFÜZYONLA BULAŞAN HASTALIKLAR Brucellosis Salmonella cholera suis Yersinia enterocolitica Borrelia recurrentis Treponema pallidum Plasmodium falciparum, P.vivax, P.ovale, P.malariae Toxoplazma gondii Leichmania donovani Aspergillus ve Penisillium suşları ile mantar enfek. Hepatit A, B, C, D virüsleri H I V E B V Herpes grubu viruslar

DONÖRDE ARANAN KRİTERLER Minumum 16 yaş ve üstünde olmalı, Bir bulaşıcı hastalık taşıdığına ilişkin bir kayıt varsa, bu konu sonuçlanana kadar bekletilmeli, İki donasyon arasında en az 56 gün geçmeli, Yatakta 30 dakika uzanabilmeli, Bir kolunu 180 derece uzatabilmeli, Tekerlekli sandalyede kan alınmamalı, 18-65 yaşında en az 50 kg ağırlığında, nabzı 50-120/dakika, Koltuk altı ateşi 37 o C den fazla olmamalı, Genel görünüşü iyi olmalı, Hasta görünüşlü olmamalı, Uyuşturucu ve alkol almış olmamalı, Anemik olmamalı, Hemaglutinasyon düzeyi en az 12.5 gr / dl, Hemotokrit oranı % 38 olmalı, Sebebi bilinmeyen ateş, Sebebi bilinmeyen kilo kaybı, Gece terlemeleri, lenf düğümlerinde büyüme veya kitle, Morumsu lekeler, ağız ve boğazda beyaz lekeler, Geçmeyen öksürük, Geçmeyen diaresi olanlardan alınmaz.

Eritroblastosis fetalis (yeni doğanların hemolitik hastalığı-rh hast.) Aralarında Rh uyuşmazlığı bulunan anne-babaların çocuklarında görülen bir hastalıktır. Homozigot Rh (-) anne ile heterozigot Rh (+) bir babanın çocukları %50 ihtimalle Rh (+) olacaktır ve bu hastalık görülecektir.

Çocuğun eritrositlerinde bulunan Rh antijenleri plasenta ile anneye geçer ve bunlara karşı anti Rh antikorlar oluşur. Bu antikorlar yine plasenta yolu ile çocuğa geçerek eritrositlerin harabiyetine ve hastalığın görülmesine neden olurlar. Doğumdan hemen sonra anneye anti D gama globulini yapılarak eritrositler bloke edilir.

KAN GRUPLARININ TAYİNİNDE 1. Hemaglütinasyon a. Lam aglütinasyon b. Tüp aglütinasyon c. Jel santrifüjasyon d. Mikroplak 2. RIA 3. EIA 4. PCR yöntemlerinden yararalanılmaktadır.

WRIGHT BOYAMA Preparat ilk olarak 2-3 dk. alkol tankında tespit edilir. Havada kurutulur. Üzerine 8 damla Wright boyası dökülür. 3-5 dk. beklenir. Sonra bunun üzerine 8 damla tampon çözeltisi dökülür ve 10 dakikaya tamamlanır. Su ile yıkanır, kurutulur ve immersiyon objektifi ile incelenir.

Kan Grubu Tayini Anti-A Anti-B Anti-D