HAFTALIK RAPOR 06 Nisan 2015

Benzer belgeler
HAFTALIK RAPOR 02 Kasım 2015

HAFTALIK RAPOR 06 Mart 2018

HAFTALIK RAPOR 08 Aralık 2014

HAFTALIK RAPOR 16 Ocak 2017

HAFTALIK RAPOR 07 Kasım 2016

HAFTALIK RAPOR 17 Eylül 2018

HAFTALIK RAPOR 05 Şubat 2018

HAFTALIK RAPOR 05 Eylül 2017

HAFTALIK RAPOR 03 Temmuz 2017

HAFTALIK RAPOR 20 Mart 2017

HAFTALIK RAPOR 23 Şubat 2015

HAFTALIK RAPOR 11 Aralık 2017

HAFTALIK RAPOR 12 Kasım 2018

HAFTALIK RAPOR 10 Nisan 2017

HAFTALIK RAPOR 27 Ağustos 2018

HAFTALIK RAPOR 02 Ocak 2017

HAFTALIK RAPOR 12 Haziran 2017

HAFTALIK RAPOR 11 Eylül 2018

HAFTALIK RAPOR 09 Mart 2015

HAFTALIK RAPOR 16 Ocak 2018

HAFTALIK RAPOR 05 Ocak 2015

HAFTALIK RAPOR 09 Kasım 2015

HAFTALIK RAPOR 02 Ekim 2017

HAFTALIK RAPOR 10 Mart 2014

HAFTALIK RAPOR 9 Temmuz 2018

HAFTALIK RAPOR 05 Aralık 2016

HAFTALIK RAPOR 05 Haziran 2017

HAFTALIK RAPOR 10 Aralık 2018

HAFTALIK RAPOR 10 Ekim 2016

HAFTALIK RAPOR 09 Nisan 2018

HAFTALIK RAPOR 22 Ağustos 2016

HAFTALIK RAPOR 18 Ocak 2016

HAFTALIK RAPOR 10 Temmuz 2017

HAFTALIK RAPOR 09 Ocak 2017

HAFTALIK RAPOR 20 Haziran 2016

HAFTALIK RAPOR 04 Ocak 2016

HAFTALIK RAPOR 04 Mart 2019

HAFTALIK RAPOR 26 Kasım 2018

HAFTALIK RAPOR 06 Kasım 2017

HAFTALIK RAPOR 23 Ekim 2017

HAFTALIK RAPOR 19 Ekim 2015

HAFTALIK RAPOR 02 Haziran 2014

HAFTALIK RAPOR 7 Ocak 2019

HAFTALIK RAPOR 13 Kasım 2017

HAFTALIK RAPOR 23 Temmuz 2018

HAFTALIK RAPOR 23 Mart 2015

HAFTALIK RAPOR 11 Temmuz 2016

HAFTALIK RAPOR 11 Eylül 2017

HAFTALIK RAPOR 09 Ekim 2017

HAFTALIK RAPOR 01 Ağustos 2016

HAFTALIK RAPOR 24 Nisan 2017

HAFTALIK RAPOR 20 Mayıs 2014

HAFTALIK RAPOR 08 Mayıs 2017

HAFTALIK RAPOR 14 Aralık 2015

HAFTALIK RAPOR 22 Mayıs 2017

HAFTALIK RAPOR 03 Mart 2014

HAFTALIK RAPOR 07 Temmuz 2014

HAFTALIK RAPOR 13 Şubat 2018

HAFTALIK RAPOR 10 Şubat 2014

HAFTALIK RAPOR 21 Ağustos 2017

HAFTALIK RAPOR 03 Haziran 2013

HAFTALIK RAPOR 03 Ekim 2016

HAFTALIK RAPOR 22 Ekim 2018

HAFTALIK RAPOR 14 Ağustos 2017

HAFTALIK RAPOR 05 Kasım 2018

HAFTALIK RAPOR 19 Mart 2018

HAFTALIK RAPOR 15 Mayıs 2017

HAFTALIK RAPOR 11 Nisan 2016

HAFTALIK RAPOR 18 Haziran 2018

HAFTALIK RAPOR 17 Aralık 2018

HAFTALIK RAPOR 23 Ocak 2017

HAFTALIK RAPOR 18 Nisan 2016

HAFTALIK RAPOR 05 Mayıs 2014

HAFTALIK RAPOR 14 Nisan 2014

HAFTALIK RAPOR 03 Ekim 2016

HAFTALIK RAPOR 03 Aralık 2018

HAFTALIK RAPOR 28 Mayıs 2018

HAFTALIK RAPOR 24 Temmuz 2017

HAFTALIK RAPOR 03 Nisan 2016

HAFTALIK RAPOR 31 Ekim 2018

HAFTALIK RAPOR 22 Ocak 2017

HAFTALIK RAPOR 13 Haziran 2016

HAFTALIK RAPOR 12 Aralık 2016

HAFTALIK RAPOR 06 Şubat 2017

HAFTALIK RAPOR 28 Mart 2016

HAFTALIK RAPOR 15 Nisan 2019

HAFTALIK RAPOR 11 Haziran 2018

HAFTALIK RAPOR 22 Eylül 2014

HAFTALIK RAPOR 06 Mart 2017

HAFTALIK RAPOR 02 Şubat 2015

HAFTALIK RAPOR 01 Haziran 2015

HAFTALIK RAPOR 08 Eylül 2014

HAFTALIK RAPOR 9 Şubat 2015

HAFTALIK RAPOR 13 Ağustos 2018

HAFTALIK RAPOR 02 Aralık 2013

HAFTALIK RAPOR 18 Temmuz 2016

HAFTALIK RAPOR 07 Mayıs 2018

HAFTALIK RAPOR 20 Şubat 2017

HAFTALIK RAPOR 15 Şubat 2016

HAFTALIK RAPOR 04 Nisan 2016

Transkript:

212Q2 212Q3 212Q4 213Q1 213Q2 213Q3 213Q4 214Q1 214Q2 214Q3 214Q4 26Q2 26Q4 27Q2 27Q4 28Q2 28Q4 29Q2 29Q4 21Q2 21Q4 211Q2 211Q4 212Q2 212Q4 213Q2 213Q4 214Q2 214Q4 HAFTALIK RAPOR 6 Nisan 21 Geçen hafta yurtiçinde oldukça yoğun bir veri takvimi vardı. 214 yılı 4.çeyrek büyüme verisi, Şubat ayı dış ticaret açığı, Mart ayı enflasyonu ve imalat PMI verileri geçen hafta açıklanan verilerdi. 4.çeyrek reel GSYH büyüme oranı bir önceki yılın aynı dönemine göre %2.6 ile beklentilerin üzerinde gerçekleşirken, 214 yılı büyümesi ise %2.9 ile %3.3 olan Orta Vadeli Program hedefinin altında açıklandı. Dış ticaret dengesi 21 yılının Şubat ayında beklentilere yakın 4.6 milyar dolar açık verdi. İmalat PMI, Mart ayında 48 seviyesine gerileyerek son altı yılın en düşük seviyesinde gerçekleşirken, 21 yılı ilk çeyrek büyüme oranına ilişkin negatif bir görünüm çizdi ve TCMB nin Nisan ayı toplantısında faiz indirimine gidebileceği beklentilerini artırdı. Ancak Cuma günü açıklanan ve 21 yılı Mart ayında bir önceki aya göre %1.19 ile beklentilerin üzerinde artış gösteren enflasyon verisinin ardından faiz indirimi beklentileri yeniden azaldı. Bu haftaki raporumuzda geçen hafta yurtiçinde açıklanan verileri ayrıntılı şekilde inceleyeceğiz. Türkiye ekonomisi 214 yılında %2.9 büyüdü. Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) 214 yılının son Reel GSYH (y-y, %) çeyreğinde geçen yılın aynı çeyreğine göre 1 Mevsim ve Takvim Etkilerinden Arındırılmış GSYH (ç-ç, %) sabit fiyatlarla beklentimize yakın %2.6 1 2.6 (VakıfBank beklentisi: %2., piyasa beklentisi: %2) büyüdü. 213 yılının son üç çeyreği ile 214 yılının ilk iki çeyreğinin büyüme -.7 oranlarında.1 puanlık, 214 yılının üçüncü -1 çeyrek büyüme oranında ise.2 puanlık yukarı -1 yönlü revizeye gidildi. Böylece 213 yılı -2 büyüme oranı %4.1 den %4.2 ye, 214 yılı 3.çeyrek büyüme oranı ise %1.7 den %1.9 a Kaynak:TÜİK güncellendi. 214 yılının ilk üç çeyreğindeki yukarı yönlü revize sonucu, 214 yılı büyüme oranı da beklentilerin üzerinde gerçekleşti. Türkiye ekonomisi 214 yılında beklentilerin üzerinde ancak Orta Vadeli Program (OVP) hedefi olan %3.3 ün altında %2.9 (VakıfBank beklentisi: %2.7, piyasa beklentisi: %2.7) büyüdü. 214 yılının dördüncü çeyreğinde mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH ise bir önceki çeyreğe göre %.7 oranında arttı. Türkiye nin GSYH si 214 yılında reel olarak 126.1 milyar TL ye ulaştı. GSYH cari fiyatlarla ise 213 yılına göre %11.6 artarak 1 trilyon 749.8 milyar TL gerçekleşti. 2 2 1 1 - -1 Harcama Bileşenleri Büyüme Hızları (y-y, %) Hanehalkı Tüketimi Yatırım Kamu Tüketimi Özel Sektör İhracat İthalat GSYH GSYH içinde en yüksek paya sahip olan hanehalkı tüketiminde 214 yılında yaşanan yavaşlama dikkat çekiyor. Yılın dördüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine göre %2.4 artan hanehalkı tüketiminin yıllık büyümesi ise 213 yılındaki %.1 den %1.3 e geriledi. 214 yılında kurda ve faiz oranlarında yaşanan yükselişin yanı sıra tasarrufları artırmak amacıyla kamu otoritelerince alınan makroihtiyati tedbirler sonucu bireysel kredi kartı kullanımının ve tüketici kredilerinin yavaşlamasının da hanehalkı tüketimi üzerinde etkili olduğunu düşünüyoruz. Büyümeye hanehalkı tüketiminden sonra en yüksek katkıyı

sağlayan kalemlerden biri olan yatırım harcamalarında ise 214 yılının dördüncü çeyreğinde de 214 yılının diğer çeyreklerinde olduğu gibi düşüş yaşandı. Yılın son çeyreğinde yatırım harcamaları %1 azalırken 214 yılında ise %1.3 düştü. 214 yılının dördüncü çeyreğinde devletin nihai tüketim harcamaları bir önceki yılın aynı dönemine göre %1.7 ile 211 yılının dördüncü çeyreğinden sonraki en düşük büyümeyi gerçekleştirdi. 214 yılının ikinci ve üçüncü çeyreklerinde yıllık bazda azalış gösteren ithalat, yılın dördüncü çeyreğinde ise yıllık bazda %4.6 arttı. İhracat ise dördüncü çeyrekte %3.4 artış gösterdi. Son çeyrekte ithalatın ihracattan daha fazla artış göstermesi nedeniyle, net ihracat büyümeye negatif katkı yaparken, 214 yılının genelinde ise net ihracatın büyümeye pozitif yönlü katkı yaptığını görüyoruz. 214 yılında kurda yaşanan yükseliş ve petrol fiyatlarındaki düşüş, net ihracatın büyümeye pozitif yönde katkı yapmasını sağladı. 2 1 1 1. Çeyrek 2. Çeyrek İmalat Sanayi Ulaştırma Mali Aracılık Sektörel Büyüme Hızları (%) 3. Çeyrek 4. Çeyrek 1. Çeyrek 2. Çeyrek 213 214 3. Çeyrek Ticaret Finans ve Sig. Faaliyetleri 4. Çeyrek Sabit fiyatlarla hesaplanan reel GSYH verileri üretim yöntemine göre sektörler bazında incelendiğinde, bir önceki yılın aynı çeyreğine bazı sektörlerin büyüme hızlarında 213 yılına göre ciddi yavaşlamalar yaşandığı dikkat çekiyor. 214 yılının son çeyreğinde en yüksek büyüme hızı mesleki, bilimsel ve teknik faaliyetler sektöründe gerçekleşti. GSYH içerisindeki payı bakımından 2. en büyük sektör olan finans ve sigortacılık faaliyetleri sektörü 213 yılında %12.7 oranında bir büyüme hızına sahip iken, 214 yılında sektörün büyüme hızında ciddi bir yavaşlama yaşandığı ve bir önceki yılın 4. çeyreğine göre yalnızca %3 büyüdüğü görülüyor. Yılın ilk çeyreğinde %14 büyüme gösteren sektörün, büyüme hızındaki bu yavaşlamada yılın başında yürürlüğe giren makro ihtiyati önemler ve TCMB nin 214 yılı Ocak ayında faizlerde sert bir artırıma gitmesi etkili oldu. Yine bir diğer hız kesen sektör ise mali aracılık sektörü oldu. 213 yılının son çeyreğinde %17.4 büyüdüğü görülen sektörün bu yılın son çeyreğinde yalnızca %2. büyüdüğü görülüyor. Öte yandan ticaret sektöründe de büyüme hızlarının düştüğüne şahit olduk. Genel olarak 214 yılında yüksek seyreden kurların sektörler bazında büyümelerin yavaşlamasına etki ettiği görülüyor. Bu yıl en yüksek ikinci büyüme hızını gösteren sektör ise %8.6 oranındaki büyümesi ile eğitim sektörü oldu. Ancak dördüncü çeyrekte en yüksek büyümeyi gösteren ilk iki sektör olan mesleki, bilimsel ve teknik faaliyetler sektörü ile eğitim sektörünün GSYH içerisindeki paylarının sırasıyla %2.9 ve %2 ile oldukça düşük olması, GSYH nin toplam büyümesine olan katkısını sınırlandırdı. Düşen büyüme hızlarına sahip sektörlerin GSYH içerisindeki paylarının oldukça yüksek kalması ise toplam üretimdeki yavaşlamayı açıklıyor. Gayri safi yurtiçi hasıla içerisindeki payları en yüksek olan ilk beş sektörün yıllık bazdaki performansına baktığımızda, en yüksek paya sahip olan imalat sanayi sektörünün büyümesinin önceki yıla kıyasla aynı kaldığı görülürken, diğer sektörde ise ciddi azalışlar yaşandığı görülüyor. Öte yandan yıllık bazda tek daralmanın yaşandığı sektör olarak tarım sektörü ise dikkat çekiyor. 214 yılına kuraklık engelleri ile başlanması ve yılın sonuna doğru yaşanan don olayları tarım sektöründe ciddi zararlara neden oldu. Tarım sektöründeki kötü gidişat, enflasyon içerisindeki en yüksek paya sahip olan gıda alt grubundaki fiyatları yukarı çekerek enflasyonun da yıl boyunca yüksek seyretmesine etki etti. Söz konusu sektörün toplam üretim içerisindeki payı bakımından altıncı sırada yer aldığı düşünüldüğünde, 214 yılında %4.2 olan GSYH büyümesinin 214 yılında %2.9 olarak düşük performansta kalmasında ilk beş sektördeki düşen büyüme hızlarının yanı sıra tarım sektörünün de etkili olduğunu düşünüyoruz. 21 yılının ilk çeyreğine baktığımızda, iyi bir başlangıç yapıldığı söylenemez. Son açıklanan, arındırılmamış verilerle Ocak ayı sanayi üretim endeksinin yıllık bazda %2.3 düşüş göstermesi, büyüme için öncül bir gösterge 2

olması bağlamında ilk çeyrek için bir miktar düşük büyüme performansına işaret ediyor. Sanayi üretiminin yanı sıra PMI imalat endeksinin 21 yılının ilk üç ayında kritik seviyesinin altında gerçekleşmesi, kapasite kullanım oranının Mart ayında Şubat 213 ten sonraki en düşük seviyeye gerilemesi, tüketici güven endeksinin de Mart ayında açıklanmaya başladığı 212 Ocak tan bu yana görülen en düşük seviyede açıklanması, yılın ilk çeyreğinde USD/TL kurunun tarihi yüksek seviyeleri test etmesi ve dış ticaret hacminde ve açığında yaşanan düşüş ilk çeyrek büyüme oranı için olumsuz görünüm çiziyor. 21 ortasında Türkiye yi bekleyen genel seçimler büyüme performansının öneminin altını çiziyor. Yurt dışı gelişmelerin de etkisi altında gerçekleşecek ekonomik koşullarda, Fed in faiz artırımlarını bir miktar ötelemiş görünse de bu yıl içerisinde gerçekleştirecek olması, Türkiye nin de büyüme performansı üzerinde etkili olacak ve önemle takip edilmesi gereken bir süreçtir. Sonuç olarak, 214 yılında GSYH büyümesi %2.9 ile piyasa beklentilerinin üzerinde gerçekleşirken, OVP hedefinin ise altında kaldı. 214 yılında hanehalkı tüketimi, yatırım harcamaları ve devletin nihai tüketim harcamalarında yavaşlama yaşanırken, net ihracatın büyümeye katkısı ise arttı. 214 yılında GSYH içindeki payı yüksek olan sektörlerin büyüme hızlarında yavaşlama yaşanırken, tarım sektöründe de daralma görüldü. 21 yılı ilk çeyreğine ilişkin öncül göstergeler büyümede bir yavaşlamaya işaret ederken, 21 yılında da büyümenin %4 olan OVP hedefinin altında gerçekleşme riski bulunuyor. Büyümede aşağı yönlü risklerin varlığına karşın, petrol fiyatlarında yaşanan dolara yakın düşüşün henüz iç tüketime olan olumlu etkisinin tam olarak görülmemiş olması, TCMB nin faiz indirimleri ve tüketici kredilerinde yaşanan canlanma yılın ikinci yarısında büyümede yeniden yükseliş yaşanmasını sağlayabilir. Ayrıca seçim yılı olması nedeniyle devlet harcamalarının artabilecek olması, ihracatın pozitif katkısının artması, hanehalkı harcamalarının baz etkisiyle ikinci yarıda artabilecek olması ve Fed in faiz artırımlarının halihazırda satın alınmış ve beklenenden daha yumuşak gerçekleşecek olmasıyla birlikte seçim dönemi sonrasında belirsizliklerin de ortadan kalkması durumunda 21 yılı büyüme oranı için %4 lük OVP hedefine yaklaşılması yeniden gündeme gelebilir. Dış ticaret açığı Şubat ayında 4.6 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Şubat ayında dış ticaret açığı 214 yılının aynı dönemine göre %1.2 azalarak 4.6 milyar dolar ile 4.7 milyar dolar olan beklentimize yakın açıklandı. Böylece 12 aylık kümülatif dış ticaret açığı geçen yılın aynı dönemine göre %16.6 azalarak 81.4 milyar dolara gerilemiş oldu. ihracat EUR/USD paritesinin Ocak ayında gördüğü sert düşüşün ardından Şubat ayında da gerilemeye devam etmesinin ve küresel ticaret hacmindeki daralmanın etkisi ile geçen yılın aynı dönemine göre %6 azalarak 12.3 milyar dolar, ithalat ise Şubat ayında yıllık bazda %7.2 azalarak 16.9 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Global ticaret hacminin öncül göstergelerinden biri olan Baltık kuru yük taşımacılığı endeksi (Baltic Dry Index) nde Ocak ayında yaşanan düşüşün Şubat ayında da devam etmesine paralel olarak Türkiye nin de dış ticaret hacmi daralma yaşayarak 29.2 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Ticaret hacminde yıllık bazda yaşanan gerilemeye paralel olarak ihracat ve itahalatın gerilemesi sonucu ihracatın ithalatı karşılama oranı da %72. ile geçen yıl oranının üzerinde gerçekleşmiş oldu. Yıllıklandırılmış enerji ve altın hariç dış ticaret açığı ise Şubat ayında yıllık bazda %11.4 gerileyerek 33.2 milyar dolar gerçekleşti. Petrol fiyatlarında yaşanan gerilemenin gecikmeli ve pozitif etkisini enerji ve altın hariç dış ticarette Ocak ayında sert bir şekilde gördükten sonra Şubat ayında geçen aya göre sınırlı bir artış göstermesine karşın bu etkinin devam ettiği görülüyor. 3

Eki.12 Ara.12 Nis.13 Haz.13 Ağu.13 Eki.13 Ara.13 Nis.14 Haz.14 Ağu.14 Eki.14 Ara.14 Şub.1 Şub.7 Ağu.7 Şub.8 Ağu.8 Şub.9 Ağu.9 Şub.1 Ağu.1 Ağu.11 Şub.12 Ağu.12 Ağu.13 Ağu.14 Şub.1 Dış Ticaret Açığı Enerji ve Altın Hariç Dış Ticaret Açığı (sağ eksen) 12 (yıllık, milyar 6 1 8 4 6 3 4 2 2 1 18.216.9 Dış Ticaret (milyar dolar) 214 Şubat 21 Şubat 13 12.3.2 4.6 İthalat İhracat Dış Ticaret Açığı 31.3 29.2 Dış Ticaret Hacmi Ülkelere Göre İhracat (milyon dolar) 214 Şubat 21 Şubat Ülkeler bazında ihracat gelişiminde geçen yıldan farklı bir tablo karşımıza çıkıyor. Şubat ayında en fazla ihracat yapılan ülke 1.18 milyon dolar ile 1 2 3 4 İngiltere İsviçre Almanya Irak ABD 698 632 1.13 1.13 439 1.18 1.83 1.31 7 33 İngiltere olurken, bu ülkeyi 1.83 milyon dolar ile İsviçre ve ihracatımızda genel olarak geçmiş dönemlerde ilk sırada yer alan Almanya nın ise 1.31 milyon dolar ile üçüncü sırayı aldığı dikkat çekiyor. AB ye yapılan ihracatın toplam ihracat içindeki payı geçen yılın aynı döneminde %41.6 iken bu yıl Şubat ayında %42.3 oldu. Bununla birlikte, söz konusu bölgeye yapılan ihracat geçen yılın aynı dönemine göre %4.3 azalarak.2 milyar dolar olarak gerçekleşti. Ocak ayında parite ve sert hava koşullarının neden olduğu iş günündeki azalma sebebiyle ihracatın zayıf seyri Şubat ayında da devam ettiği ancak 1.7 milyar dolar seviyesinde gerçekleşen altın ihracatı toplam ihracatımızı destekleyen bir faktör olarak karşımıza çıktığı görülüyor. EUR/USD paritesi ile ihracat birim değer endeksi arasında olan %1 lik korelasyondan hareketle, ihracattaki düşüşte paritenin de etkisi olduğunu ve ihracattaki daralmaya göre ithalattaki daralmanın daha fazla olması sebebiyle dış ticaret açığındaki toparlanmada ithalat kanallı gelişmelerin daha çok etkili olduğunu söyleyebiliriz. TİM (Türkiye İhracatçılar Meclisi) verilerine göre, Şubat ayında en çok ihracat yapan sektör 1.7 milyar dolar ile otomotiv olurken, bunu sırasıyla 1.3 ve 1.2 milyar dolarlık ihracatla hazır giyim ve konfeksiyon ile kimyevi maddeler ve mamuller sektörleri takip etti. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre, Şubat ayında bir önceki aya göre hem ihracat hem de ithalat %.7 artış gösterdi. Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise, Şubat ayında önceki yılın aynı ayına göre ihracat %.9, ithalat %7.2 lik azalış gösterdi. Böylece, Şubat ayında 4.6 milyar dolar gelen dış ticaret açığı mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış verilerle.6 milyar dolar gerçekleşmiş oldu. 4 2-2 -4 Ekonomik Sınıflandırmaya Göre İthalat Gelişimi (y-y, %) Ara Malı Sermaye Malı Tüketim Malı 214 yılında yurtiçi talepteki zayıflığa bağlı olarak genel olarak düşüş eğiliminde olan ithalatın alt kalemlerindeki gerileme Ocak ayının ardından Şubat ayında da devam etti. Toplam ithalat içindeki payı %72.2 olan ara malı ithalatı geçen yılın aynı dönemine göre %9 azalış gösterdi. Ocak ayında sert bir gerileme gösteren ara malı ithalatının gerileme hızı Şubat ayında düşüş yaşadı. Toplam ithalat içindeki payı %14.6 olan sermaye malı ithalatı Şubat ayında yıllık bazda %3.9, tüketim malı ithalatı ise %.7 lik sınırlı bir gerileme yaşadı. Böylelikle Şubat ayında ara malı kanalı ile 12.2 milyar dolar, sermaye malı kanalı ile 2. milyar dolar, tüketim malı 4

Şub.8 Haz.8 Eki.8 Şub.9 Haz.9 Eki.9 Şub.1 Haz.1 Eki.1 Haz.11 Eki.11 Şub.12 Haz.12 Eki.12 Haz.13 Eki.13 Haz.14 Eki.14 Şub.1 kanalı ile 2.2 milyar dolarlık bir ithalat gerçekleştirilmiş oldu. Sanayi üretimi, PMI gibi verilerle birlikte ithalatın alt bileşenlerinde yaşanan bu gerileme bize ekonomik aktiviteye ilişkin yavaşlama sinyalleri vermesini yanı sıra, dış ticaretteki daralmada küresel ticaret hacmindeki yavaşlama ile dünya ticaret hacminden aldığımız payın küçülmesi ve ihracatımızın %42 sini AB ülkeleri oluşturması sebebiyle EUR/USD paritesinde yaşanan gerilemenin etkili olduğunu söyleyebiliriz. Sonuç olarak, Şubat ayında dış ticaret açığı 4.6 milyar dolar ile 4.7 milyar dolar olan beklentimize yakın gerçekleşti. Şubat ayında Ocak ayının ardından gerilemesine devam eden EUR/USD paritesinin etkisi ile ihracat 12.3 milyar dolar, ithalat ise küresel ticaret hacmindeki daralmaya paralel olarak 16.9 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Genel olarak global ticaret hacmindeik düşüş seyrinin de etkisiyle dış ticaret hacminde gerileme yaşanmasıyla birlikte ihracatta görülen zayıf seyrini Şubat ayında gerçekleşen 1.7 milyar dolarlık yapılan altın ihracatı sınırlandırmış oldu. Öte yandan enerji ve altın hariç dış ticaret açığı 33.2 milyar dolar ile geçen aya göre sınırlı bir artış gösterse de, petrol fiyatlarında yaşanan gerilemenin gecikmeli etkisini gördüğümüz Ocak ayının ardından Şubat ayında da görmeye devam ediyoruz. Şubat ayında EUR/USD paritesinde görülen gerilemenin ardından Mart ayında da bu düşüşün devam etmesi TL cinsi ihraç mallarını Euro Bölgesi ekonomisi için daha pahalı hale getireceği için önümüzdeki ay da ihracat üzerinde baskı görmeye devam edebiliriz. Ancak 21 yılının ilk iki ayında yapılan yüksek montanlı altın ihracatının devam edecek olması ihracat üzerindeki söz konusu bu baskıyı sınırlandırabilecektir. 4.çeyrek büyüme verisi %2.9 ile beklentilerin üzerinde açıklanmasına rağmen, söz konusu verinin %3.3 olan OVP hedefinin altında gerçekleşmiş olması ve 21 yılı ilk çeyreğine ilişkin yavaşlama sinyali veren öncül göstergeler sebebiyle TCMB nin önümüzdeki dönemde faiz indirimine giderek yurtiçi talebin canlanmasına destek verme ihtimali bulunuyor. Yurtiçi talebin canlandığı bir ortam dış ticaret açığı üzerinde baskı yaratabilecek olsa da, ham petrol fiyatlarının halihazırda dolar/varil seviyesinin altında seyretmesinin söz konusu baskıyı sınırlandırabileceğini düşünüyoruz. Ancak son açıklanan ve beklentilerin altında kalan sanayi üretimi, PMI gibi üretim aktivitesine ilişkin verilerin yanı sıra küresel ticaret hacmindeki daralma ve EUR/USD paritesindeki gerileme daha önce 21 yılsonu için %4 olan OVP büyüme tahmini üzerinde aşağı yönlü riskler barındırdığına işaret ediyor. Oluşan bu koşullar sebebiyle, 21 yılını 79.8 milyar dolar seviyesinde tamamlamasını beklediğimiz yıllık dış ticaret açığı beklentimiz üzerinde aşağı yönlü riskler bulunuyor. Mart ayında enflasyon yıllık bazda %7.61 e yükseldi. 13 12 11 1 9 8 7 6 4 TÜFE (y-y, %) 7.61 Tüketici Fiyatları Endeksi (TÜFE) Mart ayında aylık bazda beklentilerin üzerinde %1.19 arttı (Piyasa Beklentisi: %.9, VakıfBank Ekonomik Araştırmalar Beklentisi: %.87). Yıllık bazda ise TÜFE Şubat ayındaki %7. seviyesinden, Mart ayında %7.61 e yükseldi. Enflasyonun bu ay beklentimizin üzerinde gerçekleşmesinde Mart ayı sonunda akaryakıt fiyatlarına yapılan indirimlerin ulaştırma grubu fiyatlarına yansımayarak söz konusu grupta beklediğimiz düşüşün gerçekleşmemesi etkili oldu.

3.27 9.27 3.28 9.28 3.29 9.29 3.21 9.21 3.211 9.211 3.212 9.212 3.213 9.213 3.214 9.214 3.21 TÜFE Harcama Gruplarının Katkısı (puan) Ulaştırma Haberleşme Alkollü İçecekler ve Tütün Eğlence ve Kültür Giyim ve Ayakkabı Ev Eşyası Lokanta ve Oteller Konut Gıda ve Alkolsüz İçecekler Yıllık Aylık -1 1 2 3 4 Mart ayında, mevsim geçişi olması ile mevsiminin sonuna yaklaşılan bazı yaş sebze ve meyvelerin üretiminde yaşanan azalış nedeniyle artan fiyatları, gıda grubunda yükselişe neden oldu. Böylelikle gıda grubu bir önceki aya göre %2.47 oranında artış göstererek enflasyona.6 puanla en yüksek artış yönlü katkıyı yapan grup oldu. Gıda grubu aylık bazda hem en yüksek artışı göstren hem de enflasyon sepetinde en yüksek ağırlığa sahip olan grup olması nedeniyle enflasyonu en çok yükselten grup oldu. Sepette gıdadan sonra en yüksek ağırlığa sahip grup olan konut grubu ise enflasyona.11 puan artış yönlü katkı sağladı. Söz konusu grubun fiyatlarındaki aylık bazdaki artış %.72 olarak gerçekleşti. Sepette en yüksek üçüncü ağırlığa sahip grup olan ulaştırma grubu fiyatlarında ise bu ay beklentimizin aksine %.91 oranında bir artış gerçekleşti ve bu artış enflasyonu.13 puan yukarı yönde etkiledi. Mart ayı enflasyonunda, alkollü içecekler ve tütün grubu ile haberleşme grubu azalış yönlü katkı yapan iki alt grup oldu. Ancak söz konusu iki grubun da enflasyon içerisindeki ağırlıklarının nispeten az olmaları ve az miktarda düşüş göstermeleri nedeniyle enflasyona katkıları da sıfır puana yakın gerçekleşti. Son olarak, nispeten yüksek sayılabilecek ağırlığı ile enflasyon sepetinde önemli yeri olan giyim ve ayakkabı grubu fiyatlarında bu ay, beklentilerimiz doğrultusunda, indirim sezonun bitmesi ile %1.6 oranında artış yaşandığını gördük. Giyim grubu fiyatlarındaki bu artışın enflasyona katkısı ise.8 puan olarak gerçekleşti. Manşet enflasyondaki yükselişe rağmen, Çekirdek Enflasyon (I Endeksi) (y-y, %) çekirdek endeks (I endeksi) yıllık bazda Çekirdek Enflasyon Momentumu 1 gerilemeye Mart ayında da devam etti. Mart ayında bir önceki aya göre %.61 artan çekirdek 1 enflasyon, yıllık bazda ise Şubat ayındaki %7.72 den %7.1 a geriledi. Mevsimsellikten arındırılmış, 3 aylık hareketli ortalaması alınarak yıllıklandırılan ve çekirdek enflasyon - momentumu olarak adlandırılan göstergede ise yükseliş olduğunu görüyoruz. Geçen ayki raporumuzda kurdaki yükselişlerin çekirdek Kaynak: Bloomberg, TÜİK enflasyona gecikmeli yansıdığı ve kurda yaşanan yükseliş nedeniyle çekirdek enflasyondaki düşüşün sonuna yaklaşmış olabileceğimizi söylemiştik. Ayrıca TCMB de, Mart ayı Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısının ardından yayımladığı nottan çekirdek enflasyondaki düşüş devam edecektir ifadesini çıkarmıştı. TCMB nin bu ifadeyi çıkarmış olması da söylemlerimizi teyit ediyor. Ancak Mart ayında çekirdek enflasyonda beklediğimiz gibi bir yükseliş yaşanmadığını görüyoruz. Bununla birlikte artan gıda ve petrol fiyatları, çekirdek enflasyondaki düşüşün manşet enflasyona yansımasını ise sınırlıyor. 6

Tem.4 Mar. Kas. Tem.6 Mar.7 Kas.7 Tem.8 Mar.9 Kas.9 Tem.1 Mar.11 Kas.11 Tem.12 Mar.13 Kas.13 Tem.14 Mar.1 Yurt İçi Üretici Fiyatları Endeksi (Yİ-ÜFE) Mart Yİ-ÜFE (y-y, %) ayında bir önceki aya göre %1. arttı. Yİ-ÜFE 2 1 yıllık bazda ise Şubat ayındaki %3.1 den Mart ayında %3.41 e yükseldi. Böylece Yİ-ÜFE de yıllık bazda Kasım ayında başlayan düşüş Mart ayında 1 sona erdi. Kurdaki yükselişin etkisini ilk olarak maliyet kanalı ile üretici fiyatlarında görüyoruz. 3.41 Yİ-ÜFE de de kurda yaşanan yükselişlerin etkisiyle Mart ayında yıllık bazda yükseliş - yaşandı. Mart ayında üretici fiyatlarının en fazla arttığı sektör imalat sanayi sektörü oldu. İmalat sanayiinin alt sektörlerinde ise en fazla artış bir önceki aya göre %.97 ile rafine petrol ürünlerinde görüldü. Ana sanayi gruplarında ise en yüksek artış Şubat ayına benzer şekilde Mart ayında da aylık bazda %2.44 ile enerji grubunda oldu. USD/TL kurunda Mart ayında yeni tarihi zirve seviyelerin test edilmiş olduğu göz önünde bulundurulduğunda, Yİ-ÜFE de kurdaki yükselişlere paralel olarak önümüzdeki dönemde de yükselişin devam edebileceğini düşünüyoruz. Sonuç olarak Mart ayında enflasyon bir önceki aya göre %1.19 oranında artış göstrerek beklentilerin biraz üzerinde gerçekleşti. Ayrıca yine beklentilerin aksine yıllık bazda da enflasyonda bir yükseliş yaşandı. Mart ayında yıllık olarak enflasyon %7. seviyesinden %7.61 seviyesine yükselmiş oldu. Söz konusu artışta yine gıda ve ulaştırma grubu fiyatlarındaki artışlar belirleyici oldu. Gıda grubu fiyatları beklentilerimize paralel olarak %2. civarında bir artış gösterirken ulaştıma grubu fiyatları ise beklentilerimizin aksine %.91 oranında arttı. Görülen o ki, Mart ayı sonunda yapılan akaryakıt fiyatlarındaki indirimler Mart ayı enflasyonuna yansımadı ve bir sonraki aya sarktı. Söz konusu indirimlerin Nisan ayına olumlu yansımasını beklemimize karşın, Nisan ayında ise akaryakıt fiyatlarına bir miktar zam yapılması bu olumlu yansımayı sınırlandıracaktır. Manşet enflasyondaki artışa rağmen çekirdek enflasyondaki düşüş Mart ayında da devam etti. Yİ-ÜFE de ise yıllık bazda dört ayın ardından ilk defa yükseliş yaşandı. Çekirdek enflasyonda Mart ayında yıllık bazda gerileme yaşanmasına rağmen aylık bazda hem arındırılmamış hem de mevsimsellikten arındırılmış verilerde artış olması, çekirdek enflasyon momentumunda ve manşet enflasyonda yükseliş görülmesi, ayrıca artan üretici fiyatlarının da önümüzdeki dönemde tekrar manşet enflasyonu yukarı yönde baskılaması ihtimali ve kurlarda devam eden volatilite, TCMB nin Nisan ayı toplantısında da faiz oranlarını sabit bırakma ihtimalini güçlendiriyor. Verilerin yanı sıra TCMB Başkanı Erdem Başçı nın 6 Nisan da yaptığı sunumda Küresel piyasalardaki belirsizlikler ve gıda fiyatlarındaki artışlar para politikasındaki temkinli yaklaşımın sürdürülmesi gerektiğini gösteriyor ifadesini kullanmış olması da faizlerin sabit bırakılacağı düşüncemizi destekliyor. Ancak Nisan ayı enflasyonunda baz etkisi ile düşüş yaşanır, yurt dışında Fed in faiz artırımlarını ertelediği algısıyla oluşan olumlu ortam devam eder ve faiz ile kurlarda da beklenmedik bir hareket yaşanmaz ise TCMB Mayıs ayı toplantısında faiz indirimlerine devam edebilir. Enflasyonda yıl başında beklenen düşüşün halen gerçekleşmediği görülürken, yılın ortası için beklenen % seviyelerine ulaşma ihtimalinden ise uzaklaşıldı. TCMB Ocak ayında yayımladığı yılın ilk enflasyon raporunda 21 yılsonu için enflasyon beklentisini %6.1 den %. e indirmişti. Son gelişmelerle birlikte enflasyonun yıl ortasında % seviyelerine ulaşma ihtimalinin çok azalmış olması nedeniyle, TCMB nin 3 Nisan da yayımlayacağı yılın ikinci enflasyon raporunda, yılsonu enflasyon beklentisini yukarı yönlü revize etmesini bekliyoruz. 7

Haftalık Veri Takvimi (6 Nisan - 1 Nisan 21) Tarih Ülke Açıklanacak Veri Önceki Beklenti 6.4.21 Türkiye Reel Efektif Döviz Kuru (Mart) 113.21 -- ABD Hizmet PMI (Mart) 8.6 8.6 Japonya Öncü Göstergeler Endeksi (Şubat) 1. 1.1 7.4.21 Euro Bölgesi ÜFE (Şubat, y-y) -%3.4 -%2.9 Hizmet PMI (Mart) 4.3 4.3 Almanya Hizmet PMI (Mart).3.3 Fransa Hizmet PMI (Mart) 2.8 2.8 İtalya Hizmet PMI (Mart). 1. İngiltere Hizmet PMI (Mart) 6.7 7. 8.4.21 Türkiye Sanayi Üretim Endeksi (Şubat, y-y) -%2.3 %.71 ABD ÜFE (Şubat, y-y) -- -- Euro Bölgesi Perakende Satışlar (Şubat, a-a) %1.1 -%.2 Almanya Fabrika Siparişleri (Şubat, a-a) -%3.9 %1. Fransa Dış Ticaret Dengesi (Şubat) -3,726 milyon euro -3,8 milyon euro Japonya Dış Ticaret Dengesi (Şubat) -864.2 milyar yen -241. milyar yen Cari İşlemler Dengesi (Şubat) 61.4 milyar yen 1,212. milyar yen 9.4.21 ABD Haftalık İşsizlik Maaşı 268 bin kişi 28 bin kişi Almanya Cari İşlemler Dengesi (Şubat) 16.8 milyar euro 17. milyar euro Dış Ticaret Dengesi (Şubat) 1.9 milyar euro 19. milyar euro Sanayi Üretimi (Şubat, a-a) %.6 %.1 İngiltere Merkez Bankası (BoE) Faiz Toplantısı -- -- 1.4.21 Türkiye Cari İşlemler Dengesi (Şubat) -2 milyar dolar -2.8 milyar dolar Fransa Sanayi Üretimi (Şubat, y-y) %.6 %. İngiltere Sanayi Üretimi (Şubat, y-y) %1.3 %.3 8

Şub.2 Ağu.2 Şub.3 Ağu.3 Şub.4 Ağu.4 Şub. Ağu. Şub.6 Ağu.6 Şub.7 Ağu.7 Şub.8 Ağu.8 Şub.9 Ağu.9 Şub.1 Ağu.1 Ağu.11 Şub.12 Ağu.12 Ağu.13 Ağu.14 Şub.1 Eki.1 Oca.11 Nis.11 Tem.11 Eki.11 Oca.12 Nis.12 Tem.12 Eki.12 Oca.13 Nis.13 Tem.13 Eki.13 Oca.14 Nis.14 Tem.14 Eki.14 Oca.1 211-I 211-II 211-III 211-IV 212-I 212-II 212-III 212-IV 213-I 213-II 213-III 213-IV 214-I 214-II 214-III 214-IV Oca.12 May.12 Eyl.12 Oca.13 May.13 Eyl.13 Oca.14 May.14 Eyl.14 Oca.1 24Ç2 24Ç4 2Ç2 2Ç4 26Ç2 26Ç4 27Ç2 27Ç4 28Ç2 28Ç4 29Ç2 29Ç4 21Ç2 21Ç4 211Ç2 211Ç4 212Ç2 212Ç4 213Ç2 213Ç4 214Ç2 214Ç4 211-I 211-II 211-III 211-IV 212-I 212-II 212-III 212-IV 213-I 213-II 213-III 213-IV 214-I 214-II 214-III 214-IV TÜRKİYE Türkiye Büyüme Oranı Sektörel Büyüme Hızları (y-y, %) 1 Reel GSYH (y-y, %) 2 Sektörel Büyüme Hızları (y-y, %) 1 1 1 - -1-1 - -2-1 Kaynak:TÜİK Harcama Bileşenlerinin Büyüme Hızları (y-y, %) Tarım Sanayi İnşaat Ticaret Ulaştırma Kaynak:TÜİK Sanayi Üretim Endeksi 4 Harcama Bileşenleri Büyüme Hızları (%) 2 Takvim Etkisinden Arındırılmış Sanayi Üretim Endeksi (yy, %) Mevsim ve Takvim Etkisinden Arındırılmış Sanayi Üretim Endeksi (a-a, %) (Sağ Eksen) 7 3 1 2 1 1 3 1-1 -3-1 - - Tüketim Devlet Yatırım İhracat İthalat Toplam Otomobil Üretimi Sanayi Ciro Endeksi 12 1 8 6 4 2 Toplam Otomobil Üretimi (Adet) (12 aylık Har. Ort.) 21 19 17 1 13 11 9 7 Aylık Sanayi Ciro Endeksi (21=1) Kaynak: OSD, VakıfBank Kaynak:TÜİK 9

Mar.6 Eyl.6 Mar.7 Eyl.7 Mar.8 Eyl.8 Mar.9 Eyl.9 Mar.1 Eyl.1 Mar.11 Eyl.11 Mar.12 Eyl.12 Mar.13 Eyl.13 Mar.14 Eyl.14 Mar.1 Oca.7 Ağu.7 Mar.8 Eki.8 May.9 Ara.9 Tem.1 Eyl.11 Nis.12 Kas.12 Haz.13 Oca.14 Ağu.14 Mar.1 Beyaz Eşya Üretimi Kapasite Kullanım Oranı 2 23 21 19 17 1 13 11 9 7 Beyaz Eşya Üretimi (Adet) 8 8 7 7 6 6 Kapasite Kullanım Oranı (%) Kaynak:Hazine Müsteşarlığı Kaynak:TCMB PMI Endeksi 6 4 4 3 3 PMI Imalat Endeksi Kaynak:Reuters 1

Şub.9 Ağu.9 Şub.1 Ağu.1 Ağu.11 Şub.12 Ağu.12 Ağu.13 Ağu.14 Şub.1 29.2.28 31.7.28 31.12.28 29..29 3.1.29 31.3.21 31.8.21 31.1.211 3.6.211 3.11.211 3.4.212 3.9.212 28.2.213 31.7.213 31.12.213 31..214 31.1.214 29.3.21 Mar. Eyl. Mar.6 Eyl.6 Mar.7 Eyl.7 Mar.8 Eyl.8 Mar.9 Eyl.9 Mar.1 Eyl.1 Mar.11 Eyl.11 Mar.12 Eyl.12 Mar.13 Eyl.13 Mar.14 Eyl.14 Mar.1 Mar. Eyl. Mar.6 Eyl.6 Mar.7 Eyl.7 Mar.8 Eyl.8 Mar.9 Eyl.9 Mar.1 Eyl.1 Mar.11 Eyl.11 Mar.12 Eyl.12 Mar.13 Eyl.13 Mar.14 Eyl.14 Mar.1 ENFLASYON GÖSTERGELERİ TÜFE ve Çekirdek Enflasyon ÜFE 14 12 1 8 6 4 2 TÜFE (y-y, %) Çekirdek-I Endeksi (y-y, %) 7.61 7.1 2. 2. 1. 1... -. ÜFE (y-y, %) 3.41 Dünya Gıda ve Emtia Fiyat Endeksi Gıda ve Enerji Enflasyonu (y-y, %) 26 24 22 2 18 16 14 12 1 UBS Emtia Fiyat Endeksi (sağ eksen) BM Dünya Gıda Fiyat Endeksi 23 21 19 17 1 13 11 9 7 2 1 1 - Gıda Enerji TÜFE Kaynak: Bloomberg Enflasyon Beklentileri Reel Efektif Döviz Kuru 8 7. 12 Ay Sonrasının Yıllık TÜFE Beklentisi (%) 24 Ay Sonrasının Yıllık TÜFE Beklentisi (%) 6.78 13 13 12 TÜFE Bazlı (23=1) 7 6. 6 6.1 12 11 11 1 113.21. 1 11

Ara.8 Haz.9 Ara.9 Haz.1 Ara.1 Haz.11 Ara.11 Haz.12 Ara.12 Haz.13 Ara.13 Haz.14 Ara.14 İŞGÜCÜ GÖSTERGELERİ İşsizlik Oranı İşgücüne Katılım Oranı 17. 16. 1. 14. 13. 12. 11. 1. 9. 8. 7. Mevsimsellikten Arındırılmış İşsizlik Oranı (%) İşsizlik Oranı (%) 3 1 49 47 4 43 41 39 37 3 İşgücüne Katılma Oranı (%) İstihdam Oranı (%) Kurulan-Kapanan Şirket Sayısı Kurulan-Kapanan Şirket Sayısı (Adet) 4,7 4,2 3,7 3,2 2,7 2,2 1,7 1,2 7 Kaynak: TOBB 12

Şub.3 Şub.4 Şub. Şub.6 Şub.7 Şub.8 Şub.9 Şub.1 Şub.12 Şub.1 Şub. Ağu. Şub.6 Ağu.6 Şub.7 Ağu.7 Şub.8 Ağu.8 Şub.9 Ağu.9 Şub.1 Ağu.1 Ağu.11 Şub.12 Ağu.12 Ağu.13 Ağu.14 Şub.1 DIŞ TİCARET GÖSTERGELERİ İthalat-İhracat Dış Ticaret Dengesi 2 2 1 1 İhracat (milyon dolar) İthalat (milyon dolar) -2-4 -6-8 -1-12 Dış Ticaret Dengesi (milyon dolar) Cari İşlemler Dengesi Sermaye ve Finans Hesabı 6-4 -14-24 -34-44 -4-64 -74-84 3 1-1 -3 - -7-9 -11 6 4 3 2 1-1 -2 Cari İşlemler Dengesi (12 Aylık-milyon dolar) Cari İşlemler Dengesi (milyon dolar-sağ eksen) Doğrudan Yatırımlar (12 aylık-milyon dolar) Portföy Yatırımları (12 aylık-milyon dolar) Diğer Yatırımlar(12 aylık-milyon dolar) TÜKETİM GÖSTERGELERİ Tüketici Güveni ve Reel Kesim Güveni Tüketici Güven Endeksi 1. 9. 8. 7. 6.. Reel Kesim Güven Endeksi (sağ eksen) 13 12 11 1 9 8 7 6 4 13

21 22 23 24 2 26 27 28 29 21 211 212 213 214 Şub.8 Ağu.8 Şub.9 Ağu.9 Şub.1 Ağu.1 Ağu.11 Şub.12 Ağu.12 Ağu.13 Ağu.14 Şub.1 KAMU MALİYESİ GÖSTERGELERİ Bütçe Dengesi Faiz Dışı Denge 1 Bütçe Dengesi (12 aylık toplam-milyar TL) Faiz Dışı Denge (12 aylık-milyar TL) 7-1 47-2 37-3 27-4 17-7 -6-3 Kaynak:TCMB İç ve Dış Borç Stoku Türkiye nin Net Dış Borç Stoku 4 4 3 3 2 2 İç Borç Stoku (milyar TL) Dış Borç Stoku (milyar TL-sağ eksen) 22 2 18 16 14 12 1 8 6 Türkiye'nin Net Dış Borç Stoku/GSYH (%) 3. 4 4 3 3 2 2 1 1 Kaynak: Hazine Müsteşarlığı Kaynak: Hazine Müsteşarlığı 14

Mar.7 Eyl.7 Mar.8 Eyl.8 Mar.9 Eyl.9 Mar.1 Eyl.1 Mar.11 Eyl.11 Mar.12 Eyl.12 Mar.13 Eyl.13 Mar.14 Eyl.14 Mar.1 Şub. Ağu. Şub.6 Ağu.6 Şub.7 Ağu.7 Şub.8 Ağu.8 Şub.9 Ağu.9 Şub.1 Ağu.1 Ağu.11 Şub.12 Ağu.12 Ağu.13 Ağu.14 Şub.1 LİKİDİTE GÖSTERGELERİ TCMB Faiz Oranı Reel ve Nominal Faiz 2 Borç Alma Faiz Oranı (%) Borç Verme Faiz Oranı (%) 2 Reel Faiz Nominal Faiz 2 1 1 1 1 - Kaynak:TCMB Kaynak:TCMB, VakıfBank Dünya Piyasalarında Son Açıklanan Ekonomik Göstergeler Reel Büyüme (y-y,%) Enflasyon (y-y,%) Cari Denge/GSYH* (%) Merkez Bankası Faiz Oranı (%) Tüketici Güven Endeksi ABD 2.4-2.39.2 11.3 Euro Bölgesi.9 -.1 2.37. -3.7 Almanya 1.4.1 7.1. 1 Fransa.2 -.3-1.31. -14.3 İtalya -.6 -.1.99. 11.9 Macaristan 3.4-1. 2.9 1.9-2.8 Portekiz.7 -.1.3. -17. İspanya 2. -.7.78. 1.7 Yunanistan 1.3-1.9.73. -31. İngiltere 2.6. -4.1. 4. Japonya -.8 2.2.69.1 4.7 Çin 7.3 1.4 1.93.3 19.8 Rusya.4 16.7 1.6 14. -- Hindistan.3 6.3-1.72 6. -- Brezilya -.2 7.7-3.61 12.7 1. G.Afrika 1.3 3.9 -.8.7.3 Türkiye 2.8 7.61-7.9 7. 64.4 Kaynak: Bloomberg. *: Cari denge verileri IMF den alınmaktadır ve 213 verileridir. 1

Türkiye Makro Ekonomik Görünüm 213 214 En Son Yayımlanan Reel Ekonomi 21 Yılsonu Beklentimiz GSYH (Cari Fiyatlarla. Milyon TL) 1 67 289 1 749 782 446 36 (214 4Ç) -- GSYH Büyüme Oranı (Sabit Fiyatlarla. y-y%) 4.2 2.9 2.6 (214 4Ç) 3.3 Sanayi Üretim Endeksi (y-y. %)(takvim etk.arnd) 7. 2.6-2.2 (Ocak 21) -- Kapasite Kullanım Oranı (%) 76. 74.6 72.4 (Mart 21) -- İşsizlik Oranı (%) 9.2 9.9 1.9 (Aralık 214) -- Fiyat Gelişmeleri TÜFE (y-y. %) 7.4 8.17 7.61 (Mart 21) 6.8 ÜFE (y-y. %) 6.97 6.36 3.41 (Mart 21) -- Parasal Göstergeler (Milyon TL) M1 22,331 21,991 261,892 (27.3.21) -- M2 91,2 1,18,46 1,71,6 (27.3.21) -- M3 9,979 1,63,11 1,119,68 (27.3.21) -- Emisyon 67,76 77,42 82,842 (27.3.21) -- TCMB Brüt Döviz Rezervleri (Milyon $) 112,2 16,314 13,474 (27.3.21) -- Faiz Oranları TCMB O/N (Borç Alma) 3. 7. 7.2 (3.4.21) -- TRLIBOR O/N 8. 11.27 1.99 (3.4.21) -- Ödemeler Dengesi (Milyon $) Cari İşlemler Açığı 64,68 4,846 2,2 (Ocak 21) 41, İthalat 21,661 242,182 16,927 (Şubat 21) -- İhracat 11,82 17,627 12,272 (Şubat 21) -- Dış Ticaret Açığı 99,88 84,8 4,66 (Şubat 21) 79,8 Borç Stoku Göstergeleri (Milyar TL) Merkezi Yön. İç Borç Stoku 43. 414.6 421.2 (Şubat 21) -- Merkezi Yön. Dış Borç Stoku 182.8 197.3 211.3 (Şubat 21) -- Kamu Net Borç Stoku 197.6 187.4 187.4 (214) -- Kamu Ekonomisi (Milyon TL) 213 Şubat 214 Şubat Bütçe Gelirleri 32, 34,424 4,13 (Şubat 21) -- Bütçe Giderleri 33,948 32,76 42,11 (Şubat 21) -- Bütçe Dengesi -1,447 1,668-2,38 (Şubat 21) -- Faiz Dışı Denge 3,49 4,994 4,31 (Şubat 21) -- 16

Vakıfbank Ekonomik Araştırmalar ekonomik.arastirmalar@vakifbank.com.tr Cem Eroğlu Müdür cem.eroglu@vakifbank.com.tr 212-398 18 98 Buket Alkan Uzman buket.alkan@vakifbank.com.tr 212-398 19 3 Fatma Özlem Kanbur Uzman fatmaozlem.kanbur@vakifbank.com.tr 212-398 18 91 Bilge Pekçağlayan Uzman bilge.pekcaglayan@vakifbank.com.tr 212-398 19 2 Sinem Ulusoy Uzman Yardımcısı sinem.ulusoy@vakifbank.com.tr 212-398 19 Elif Engin Uzman Yardımcısı elif.engin@vakifbank.com.tr 212-398 18 92 Bu rapor Türkiye Vakıflar Bankası T.A.O. tarafından güvenilir olduğuna inanılan kaynaklardan sağlanan bilgiler kullanılarak hazırlanmıştır. Türkiye Vakıflar Bankası T.A.O. bu bilgi ve verilerin doğruluğu hakkında herhangi bir garanti vermemekte ve bu rapor ve içindeki bilgilerin kullanılması nedeniyle doğrudan veya dolaylı olarak oluşacak zararlardan dolayı sorumluluk kabul etmemektedir. Bu rapor sadece bilgi vermek amacıyla hazırlanmış olup, hiçbir konuda yatırım önerisi olarak yorumlanmamalıdır. Türkiye Vakıflar Bankası T.A.O. bu raporda yer alan bilgilerde daha önceden bilgilendirme yapmaksızın kısmen veya tamamen değişiklik yapma hakkına sahiptir.