Mangafodipir Trisodyum ile Pankreas Malign Kitlelerinin Değerlendirilmesi



Benzer belgeler
Adrenal lezyonların görüntüleme bulguları. Dr. Ercan KOCAKOÇ Bezmialem Vakıf Üniversitesi İstanbul

Multipl Myeloma da PET/BT. Dr. N. Özlem Küçük Ankara Üniv. Tıp Fak. Nükleer Tıp ABD

Hibrid tedavi ve görüntüleme sistemleri (PET/MR)

BT ve MRG: Temel Fizik İlkeler. Prof. Dr. Utku Şenol Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı

PANKREAS KARSİNOMU. Dr.Nevra ELMAS Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı İzmir

Karaciğer Lezyonlarının Saptanmasında T2 SENSE, Turbo Spin Eko T2 ve T1 Ağırlıklı MR Sekanslarının Karşılaştırılması

ÜST ÜRİNER SİSTEM KANSERLERİNDE GÖRÜNTÜLEMENİN ÖNEMİ

KARACİĞER MR GÖRÜNTÜLEMEDE DEĞİŞEN PARADİGMA

ADRENAL KİTLELERK TLELERİNDE DR. FATİH H TUNCA İSTANBUL TIP FAKÜLTES LTESİ GENEL CERRAHİ

Pediatrik karaciğer kitlelerinde ayırıcı tanı

MEME KANSERİNDE GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ

Özet. Abstract. Erciyes Tıp Dergisi (Erciyes Medical Journal) 25 (2) 73-77,

Pankreas adenokarsinomlarının saptanması ve rezektabilitenin değerlendirilmesinde bilgisayarlı tomografinin yeri

T.C. HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ RADYOLOJİ ANABİLİM DALI

GLİAL TÜMÖRLERDE POSTOP GÖRÜNTÜLEME

MEME RADYOLOJİSİ DEĞERLENDİRME Kabul Şekli 1 (Bildiri ID: 39)/Meme Kanserinin Mide Metastazı Poster Bildiri KABUL POSTER BİLDİRİ

Küçültme Mammaplasti Ameliyatı Uygulanan Hastalarda Oluşan Ameliyat Sonrası Değişikliklerin MRG ve USG ile Değerlendirilmesi

Adrenal kitlelerde yönetsel sorunlar

Kendisinde veya birinci derece akrabalarında genetik testler ile BRCA 1 ve BRCA 2

İçerik. Plak Oluşumu. Plak görüntüleme BT- BTA. Karotis Plağı: patofizyolojiden görüntülemeye. Karotis Plağı Kompozisyonu BT de dansitesine göre

Magnetik Rezonans Görüntüleme (MRG), Fokal Karaci er Lezyonlar n n MR Görüntülemesinde Kullan lan Kontrast Maddeler. Güncel Gastroenteroloji

Ali Haydar Baykan 1, Hakan Sezgin Sayıner 2. Adıyaman Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Radyoloji Ana Bilim Dalı, Adıyaman

Genitoüriner Sistem Tümörlerinde Radyoloji Dr.Oğuz Dicle

BATIN BT (10/11/2009 ): Transvers kolon orta kesiminde kolonda düzensiz duvar kalınlaşması ile komşuluğunda yaklaşık 5 cm çapta nekrotik düzensiz

Erken Evre Akciğer Kanserinde

Kontrast Tutulumlu Atipik Karaciğer Hemanjiomu

Papiller Tiroid Karsinomunda Santral Lenf Nodu Diseksiyonu

KANSERDE RADYOLOJİK GÖRÜNTÜLEME DOÇ. DR.İSMAİL MİHMANLI

Pankreas kitlelerinin değerlendirilmesinde pulse inversion harmonik görüntüleme ile konvansiyonel b-mode ultrasonografinin karşılaştırılması

Tanı: Metastatik hastalık için patognomonik bir radyolojik. Tek veya muitipl nodüller iyi sınırlı veya difüz. Göğüs Cerrahisi Hasan Çaylak

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları ABD, Medikal Onkoloji BD Güldal Esendağlı

Pankreasın duktal adenokarsinomları ve varyantları

RADYOLOJİ RADYODİAGNOSTİK ANABİLİM DALI-DÜTF- DİYARBAKIR

AKUT PULMONER EMBOLİDE RADYOLOJİK ÖNEMLİ MESAJLAR

Diagnostik Görüntüleme ve Teknikleri

PEDİATRİK KARACİĞER KİTLELERİ

İnsidental Adrenal Kitlelerinde ve Adrenal Metastazlarda Güncel Değerlendirme ve Cerrahi Girişim Kararı

SAĞ VE SOL KOLON YERLEŞİMLİ TÜMÖRLER: AYNI ORGANDA FARKLI PATOLOJİK BULGULAR VE MİKROSATELLİT İNSTABİLİTE DURUMU

Tıkanma Sarılığı. Yrd. Doç. Dr. Zülfü Arıkanoğlu

MR anjiyografiyi diğer anjiyografik yöntemlerden ayıran en önemli özellik eksojen bir kontrast

Dev Karaciğer Metastazlı Gastrointestinal Stromal Tümör Olgusu ve Cerrahi Tedavi Serüveni

Ulusal Akciğer Kanseri Kongresi İleri Evre Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanserlerinde Neoadjuvan Tedavi Sonrası Pulmoner Rezeksiyon Sonuçlarımız

KAFA TRAVMALI HASTALARDA GÖRÜNTÜLEMENİN TANI, TEDAVİ VE PROGNOZA KATKISI. Dr. Fatma Özlen İ.Ü.Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Beyin ve Sinir Cerrahisi AD

Karaciğerin Radyolojik Değerlendirilmesi. Dr.Gürsel SAVCI Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi

Giriş Güncel cerrahide tanı ve tedavi planlamalarında ultrasonografinin önemli bir yeri bulunmaktadır. Ultrasonografinin cerrah tarafından gerçekleşti

Karadeniz Teknik Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Radyoloji AD. Trabzon

LOKAL-BÖLGESEL EVRELEME VE TEDAVİYE YANITIN RADYOLOJİK DEĞERLENDİRİLMESİ

Kronik Pankreatit. Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ

Akciğer Dışı Tümör Olgularında İzole Mediasten FDG-PET Pozitif Lenf Nodlarının Histopatolojik Değerlendirilmesi

Handan Tanyıldızı 1, Nami Yeyin 2, Aslan Aygün 2, Mustafa Demir 2, Levent Kabasakal 2 1. İstanbul Üniversitesi, Fen Fakültesi, Nükleer Fizik ABD 2

TRD KIŞ OKULU KURS 1, Gün 2. Sorular

Hepatoselüler karsinomların saptanmasında ve karakterizasyonunda trifazik spiral bilgisayarlı tomografinin tanı değeri

KÜÇÜK RENAL KİTLELERDE TANI, BİYOPSİ, İZLEM ve ABLATİF TEDAVİ PROTOKOLLERİ DR. YAKUP KORDAN

Küçük renal kitlelerde aktif izlem

Çok Kesitli Bilgisayarlı Tomografik Koroner Anjiyografi Sonrası Uzun Dönem Kalıcı Böbrek Hasarı Sıklığı ve Sağkalım ile İlişkisi

Lokalizasyon çalışmalarının şüpheli olduğu primer hiperparatiroidi olgularında 99 Tc-MIBI intraoperatif gama-prob kullanımı: Kohort değerlendirme

Akciğer Kanserinde Evreleme SONUÇ ALGORİTMİ

MEMENİN PAGET HASTALIĞI. Doç. Dr. M. Ali Gülçelik Ankara Onkoloji Hastanesi

Dr Ercan KARAARSLAN Acıbadem Üniversitesi Maslak Hastanesi

Düzen Sağlık Grubu Polikliniği Çok Kesitli Bilgisayarlı Tomografi

SSS Enfeksiyonlarının Radyolojik Tanısı. Dr. Ömer Kitiş Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı Nöroradyoji

Mamografi; Ne için? Ne zaman? Dr. Mehmet İnan Genel Cerrahi Uzmanı Mağusa Tıp Merkezi Hastanesi

LAPAROSKOPİK SURRENALEKTOMİ DENEYİMLERİMİZ

TRD KIŞ OKULU KURS 1, Gün 3. Sorular

Mesane Tümöründe Klinik Evrelemede Kullanılan Görüntüleme Yöntemleri

MİDE KANSERİNDE APOPİTOZİSİN BİYOLOJİK BELİRTEÇLERİNİN PROGNOSTİK ÖNEMİ

ENDOSONOGRAFİ HAKKINDA TEMEL BİLGİLER DR. EMRAH ALPER

TRD KIŞ OKULU KURS 1, Gün 5. Sorular

MEME KANSERİ TARAMASI

Cerrahi Dışı Tedaviler

Kapalı sistem beyin biyopsi yöntemleri; histopatolojik değerlendirmede algoritma

TIP ÖĞRENCİSİ İÇİN DERS NOTLARI MEME RADYOLOJİSİ

Acil Serviste Bilgisayarlı Tomografi Kullanımı. Doç. Dr. M. Ruhi Onur Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji ABD

TORAKS DEĞERLENDİRME KABUL ŞEKLİ 2 (Bildiri ID: 64)/OLGU BİLDİRİSİ: MEME KANSERİ İÇİN RADYOTERAPİ ALMIŞ OLGUDA RADYASYON PNÖMONİSİ

Karsinoid Tümörler Giriş Sınıflandırma: Göğüs Cer rahisi rahisi Göğüs Cer Klinik:

Travmada tüm vücut BT. kadar gerekli? ÇKBT ve Travma Yüksek hızla giden bir aracın takla atması ile başvuran olgu

29 yaşında erkek aktif şikayeti yok. sağ sürrenal lojda yaklaşık 3 cm lik solid kitlesel lezyon saptanması. üzerine hasta polikliniğimize başvurdu

TRANSBRONŞİAL İĞNE ASPİRASYONU (TBNA) Dr. Z. Toros Selcuk Hacettepe Ü. Tıp F. Göğüs Hastalıkları ABD.

Dr. Aslıhan Yazıcıoğlu, Prof. Dr. Aydan Biri Yüksek İhtisas Üniversitesi Koru Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum AD

Radyolojik Teknikler - I MRG

Santral sinir sistemi ve baş-boyun tümörlerinde radyoloji. Dr Ayşenur CİLA Hacettepe Üniversitesi

Doç. Dr. Ahmet ALACACIOĞLU

İskemikİnmede Görüntüleme Yöntemleri

Primer hepatik lenfomanın manyetik rezonans görüntüleme bulguları

AKCİĞER KANSERİ TANISI KONULDUKTAN SONRA NE YAPILIR HASTA NASIL TAKİP VE İDARE EDİLİR

Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi. 18 Ocak 12 Çarşamba

TRD Yeterlilik Kurulu, Rehber ve Standartlar Komitesi. Kemik Pelvis ve Kalça Manyetik Rezonans Görüntüleme

NAZOFARENKS KARSİNOMUNDA CLAUDIN 1, 4 VE 7 EKSPRESYON PATERNİ VE PROGNOSTİK ÖNEMİ

DERS ÖĞRETİM PLANI TÜRKÇE. 1 Dersin Adı: TIBBİ GÖRÜNTÜLEME 3. 2 Dersin Kodu: TGT Dersin Türü: Zorunlu. 4 Dersin Seviyesi: Önlisans

ANKARA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DERS NOTU FORMU

SPECT/BT MAYIS 2015 XV ULUSAL MEDİKAL FİZİK KONGRESİ TRABZON

Primer Akciğer Tümörlerinde Soliter Beyin Metastazlı Hastada Gamma Knife ile Radyocerrahi

Diffüz Karaciğer Parankim Hastalıklarında Ultrasonografinin Önemi

1-Radyolojide Fizik Prensipler Amaç:Radyolojide kullanılan görüntüleme sistemlerinin fiziksel çalışma prensiplerinin öğretilmesi amaçlanmıştır.

Bukkal Bölgeden Kaynaklanan Pleomorfik Adenom: Olgu Sunumu

Mamografi BR.HLİ.099

Ders İzlencesi Eğitim Yılı ve Dönemi Program adı : İLERİ GÖRÜNTÜLEME TEKNİKLERİ PROGRAMI. Dr. Ömer ERDEM

OLGU SUNUMU. DOÇ. DR. VUSLAT KEÇİK BOŞNAK Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD.

Sağda Gecikmiş Karaciğer Herniyasyonlu, Travmatik Bilateral Diyafragma Rüptürü

Bölüm 5. Tıbbi Görüntüleme Yöntemlerinin Temel İlkeleri. Prof. Dr. Bahadır BOYACIOĞLU

Transkript:

Trakya Univ Tip Fak Derg 2009;26(1):53-58 Klinik Çalışma - Araştırma / Original Article Mangafodipir Trisodyum ile Pankreas Malign Kitlelerinin Değerlendirilmesi Evaluation of Pancreatic Malign Tumours with Mangafodipir Trisodium Yasin ARGIMAK, Osman TEMİZÖZ, Alptekin TOSUN, Bilge ÇAKIR Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı, Edirne Başvuru tarihi / Submitted: 25.07.2008 Kabul tarihi / Accepted: 03.09.2008 Amaç: Organ spesifik ajan olan mangafodipir trisodyum (Mn-DPDP) kullanılarak yapılan manyetik rezonans görüntülemenin pankreas malign kitlelerinin incelenmesinde tanısal etkinliğini incelemek. Hastalar ve Yöntemler: Abdominal ultrasonografi ve bilgisayarlı tomografi bulguları ile pankreas tümörü düşünülen 17 hastanın (7 kadın, 10 erkek; ort. yaş 63.2±12; dağılım 36-80) manyetik rezonans görüntüleri, T1A SE, yağ baskılı T1A SE ve T1A GRE sekanslarının kullanımı ile sinyal-gürültü (S/N) ve kontrast-gürültü (C/N) oranları açısından Mn-DPDP uygulaması öncesi ve sonrası incelendi. Bulgular: Kontrast öncesi ve sonrası incelemelerde normal pankreasın S/N oranlarında artış T1A SE sekansta ortalama %22.81, yağ baskılı T1A SE sekansında %32.88 ve T1A GRE sekansında %20 olarak bulundu. Normal pankreas dokusu ve tümör kitlesi sinyal intensite değerlerinden hesaplanan C/N oranında ise yüzde artış T1A SE sekansı için ortalama %58.69, yağ baskılı T1A SE sekansta %125.41 ve T1A GRE sekansta %62.06 olarak saptandı. Ayrıca uygulanan sinyal intensite ölçümlerine göre her üç sekansta elde edilen kontrast öncesi ve sonrası C/N oranlarındaki artış istatistiksel olarak anlamlı idi (paired Student t testi p<0.0001). Sonuç: Kontrast madde olarak Mn-DPDP nin kullanımı ile C/N oranlarındaki değişim pankreasın malign kitlelerinin incelenmesinde tanıya katkı sağlayabilir. Anahtar sözcükler: Mangafodipir trisodyum (Mn-DPDP); kontrast-gürültü oranı; MR görüntüleme; pankreas; tümör. Objectives: Our study aimed to assess the diagnostic capabilities of mangafodipir trisodium (Mn-DPDP)- enhanced magnetic resonance imaging for the evaluation of pancreatic malign mass. Patients and Methods: Magnetic resonance images of 17 patients (7 females, 10 males; mean age 63.2±12 years; range 36 to 80 years) suspected of pancreatic tumor by abdominal ultrasonography and computed tomography findings, were examined in terms of signal to noise (S/N) and contrast to noise (C/N) ratios before and after administration of Mn-DPDP using T1 A SE, Fat Sat T1 A SE and GRE T1 A sequences. Results: Before and after administration of Mn-DPDP, the increase in S/N ratios of normal pancreatic parenchyma were found as 22.81%, 32.88% and 20% in T1 A SE, Fat Sat T1 A SE and GRE T1 A sequences, respectively. The increase in C/N ratios obtained from signal intensity values of normal pancreatic tissue and tumor were found as 58.69%, 125.41% and 62.06% in T1 A SE, Fat Sat T1 A SE and GRE T1 A sequences, respectively. Furthermore, in all sequences, before and after contrast medium administration, the increase of C/N ratios were found statistically significant (paired Student's t test, p<0.0001). Conclusion: The differences of C/N ratio using Mn-DPDP as a contrast agent may contribute to the diagnosis of pancreatic malign masses. Key words: Mangafodipir trisodium (Mn-DPDP); contrast-tonoise ratio; magnetic resonance imaging; pancreas; tumor. Trakya Univ Tip Fak Derg 2009;26(1):53-58 İletişim adresi (Correspondence): Dr. Osman Temizöz. Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı, 22030 Edirne. Tel: 0284-235 76 41 Fax (Faks): 0284-235 27 30 e-posta (e-mail): osmantemizoz@gmail.com Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi. Ekin Tıbbi Yayıncılık tarafından basılmıştır. Her hakkı saklıdır. Medical Journal of Trakya University. Published by Ekin Medical Publishing. All rights reserved. 53

Pankreas tümörleri, günümüzde en yaygın dokuzuncu malignensi olup, kanserden ölümlerin en sık dördüncü nedenidir. Pankreas tümörlerinin rezektabilite şansı erken tanı oranında artmakta [1] ve tanıda ultrasonografi (US), bilgisayarlı tomografi (BT) ve manyetik rezonans görüntüleme (MR) gibi yöntemler kullanılmaktadır. Ancak tümörün boyutu, lokalizasyonu, histolojik yapısı dolayısıyla radyolojik görünümü, komşu yapılarla ilişkisi, kullanılan metodun kendine ait dezavantajları nedeniyle tek bir inceleme yöntemi bazen yeterli olmayabilmektedir. Ultrasonografi ve BT nin tanıda yetersiz kaldığı durumlarda yumuşak doku rezolüsyonu en yüksek yöntem olan MR inceleme problem çözücü yöntem olarak kullanılmaktadır. Son yıllarda, MR görüntülemede gadolinyum türevi ajanlara ek olarak pankreas ile tümör dokusu arasındaki farkı daha iyi ortaya koyabilmek için mangan içeren organ spesifik kontrast ajanlar ile tümöral dokunun daha net saptanabildiği ileri sürülmektedir. [2] Çalışmamızın amacı; normal parankim ve tümör alanındaki kontrast-gürültü oranlarındaki değişim göz önüne alındığında Mn-DPDP uygulama öncesi ve sonrasında alınan T1A, yağ baskılı T1A ve GRE T1 ağırlıklı sekanslar ile MR incelemenin lezyon saptamadaki duyarlılığını ortaya koymaktır. HASTALAR VE YÖNTEMLER Çeşitli şikayetlerle merkezimize başvurduktan sonra radyolojik olarak pankreas tümörü düşünülen ve histopatolojik olarak tanısı doğrulanan 17 hasta (7 kadın, 10 erkek; ort. yaş 63.2±12; dağılım 36-80) çalışma kapsamına alınmıştır. Manyetik rezonans incelemelerimiz 1 Tesla magnet (Magnetom Impact Expert; Siemens, Erlangen, Almanya) ile standart vücut sargıları kullanılarak yapıldı. Hastalardan tetkik öncesi aç kalmaları istendi. Olgulara Mn-DPDP uygulaması öncesi ve sonrası aksiyel planda T1A [480/14/3 (TR/TE/akuzisyon)] SE, yağ baskılı T1A [480/14/3 (TR/TE/akuzisyon)] ve T1A [11/4.2/2 (TR/TE/akuzisyon)] GRE (turbo FLASH) sekansları uygulandı. Mn-DPDP (Teslascan, Amersham, GE Heralth Care)) infüzyon şeklinde ve yaklaşık 20 dakika içinde 5 54 μmol/kg dozunda verildi. İnfüzyon bitiminden yaklaşık 20 dakika içinde hasta tekrar tetkik masasına alındı ve aynı parametreler ile sekanslar tekrarlanıp inceleme tamamlandı. Elde edilen imajlar daha sonra incelenmek ve sinyal intensite ölçümü yapılmak amacıyla sistem hafızasında tutuldu. Sinyal intensiteleri 0.2-0.6 cm² arasında değişen ROI ( region of interest ) kullanılarak kaydedildi. Tüm sekanslarda kontrast öncesi ve sonrası elde edilen sinyal intensite değerlerinden sinyal-gürültü (S/N) ve kontrast-gürültü (C/N) oranları S/N = SIP/SD ve C/N = (SIT- SIP)/SD formülleri ile hesaplandı (SIP: Normal pankreasın sinyal intensitesi, SIT: Tümörün sinyal intensitesi, SD: Havanın standart sapması). Kullanılan istatistiki yöntemler; tanımlayıcı istatistikler, normal dağılıma uygunluk testi için tek örnek Kolmogorov-Smirnov testi, eşleştirilmiş dizilerde t testi, ANOVA tek yönlü varyans analizi, ANOVA sonrası anlamlı çıkanlara posthoc yöntemlerinden Scheffe testi uygulandı. BULGULAR Çalışmamızda, kontrast öncesi ve sonrası incelemelerde normal pankreasın sinyal gürültü oranlarında artış T1A SE sekansta ortalama %22.81, yağ baskılı T1A SE sekansında %32.88 ve T1A GRE sekansında %20 olarak bulundu. Normal pankreas dokusu ve tümör kitlesi sinyal intensite değerlerinden hesaplanan kontrast-gürültü oranında ise T1A SE sekansı için yüzde artış ortalama %58.69, yağ baskılı T1A SE sekansta %125.41 ve T1A GRE sekansta %62.06 olarak saptandı (Şekil 1). Ayrıca uygulanan sinyal intensite ölçümlerine göre her üç sekansta elde edilen kontrast öncesi ve sonrası kontrast-gürültü oranlarındaki artış istatistiksel olarak anlamlı idi (paired Student t testi p<0.0001) (Tablo 1, Şekil 2, 3). TARTIŞMA Pankreas karsinomları kansere bağlı ölüm nedenleri arasında dördüncü sırada olup erken tanı ve tedavi sağkalım süresini etkilemektedir. Baş kısmında yerleşen tümörler semptomatik olduğundan erken tanı almakla birlikte, gövde ve kuyruk yerleşimli kitleler geç evreye kadar asemptomatik olarak kalabilmeleri sebebiyle

Tablo 1. S/N ve C/N oranlarının ortalama değerleri ve p değeri Kontrastsız Kontrastlı p S/N oranı T1Fs 31.41±5.71 40.85±6.61 <0.0001 T1 43.45±5.49 53.37±6.53 GRE 13.54±2.41 16.10±3.16 C/N oranı T1Fs 6.53±1.51 14.58±2.92 <0.0001 T1 13.60±2.93 21.49±4.14 GRE 2.80±0.54 4.44±0.65 T1FS: T1 yağ baskılı; GRE: Gradient; S/N: Sinyal-gürültü oranı; C/N: Kontrast-gürültü oranı. sıklıkla ileri evreye kadar fark edilemeyebilmektedir. Bu noktada kitle ile normal parankim arası kontrast farkının net olması erken tanı başarısını artırmaktadır. Pankreas karsinomu düşünülen olgularda radyolojik algoritmada ilk inceleme yöntemi US dir. Bu yöntemin özellikle retroperitoneal alanın değerlendirilmesindeki kısıtlamaları bilinmektedir. Günümüzde gelişen teknolojisi ile bilgisayarlı tomografi pankreatik patolojilerde önemli rol oynamaktadır [3] ve çok kesitli bilgisayarlı tomografi (ÇKBT) pankreas kitleleri tanısında önemli yere sahiptir. Çok kesitli bilgisayarlı tomografiyi pankreas görüntülemesi için duyarlı bir yöntem olarak kabul eden yazarlar 200 180 160 140 120 100 80 60 40 20 N= 16 16 16 T1FS T1 GRE Şekil 1. Kontrast öncesi ve sonrası yüzde artış. T1FS: T1 yağ baskılı; GRE: Gradient. olmakla beraber MR görüntülemenin anlamlı avantaj sağlamadığını savunan çalışmalar da vardır. [4,5] Manyetik rezonans incelemede kontrastlı ve dinamik inceleme metotlarının kombine edilmesiyle tümör saptama oranı %90 a ulaşmıştır ve MR görüntülemenin evreleme açısından BT ye üstünlük gösterdiği bildirilmiştir. [6,7] Pankreas karsinomu tanısında yağ baskılı T1A ve nefes tutmalı dinamik kontrastlı (gadolinyum kullanılarak) MRG nin faydasını kanıtlayan çok sayıda çalışma yapılmıştır. [5,8] Yağ baskılı T1A imajlarda pankreas parankimi ile tümör arasındaki kontrast farkı artmaktadır. T1A sekansta diğer bir nokta da proteinden zengin pankreatik sekresyonun T1A sekanslarda hiperintensiteye yol açmasıdır. [5] Dinamik kontrastlı incelemede, pankreas karsinomu hipovasküler ve normal parankim hipervasküler olduğu için erken fazlarda tümör ve çevre normal doku arasında yüksek kontrast, lezyonun saptanmasını kolaylaştıran önemli bir özelliktir. [6] Kaynaklarda MR nin özellikle yüksek kontrast rezolüsyonu nedeni ile pankreas karsinomlarında tanısal doğruluğunun BT ye oranla iyi olduğu vurgulanmaktadır. [7] Dinamik kontrastlı incelemelerde, pankreas vaskülaritesi yüksek bir organ olduğu için, arteriyel fazda yoğun kontrastlanma ve geç fazlarda ekstrasellüler sıvının az olması nedeni ile kontrast madde yıkanması karakteristiktir. İnjeksiyonun doğru zamanlanması tümör ve normal parankim arasında en yüksek kontrast farkını yakalamak açısından önemlidir. Obuz ve ark.nın [8] çalışmasında, boyutları 2-6 cm arasında değişen 25 pankreatik tümör olgusunda kontrastlı dinamik incelemede yağ baskılı, arteriel ve venöz faz T1A sekansları ile yağ baskılı T1A, T1A görüntüleri karşılaştırılmıştır. Kontrastlı 55

(a) (b) Şekil 2. Pankreas başı yerleşimli malign lezyonun (ok) sınırlarında Mn-DPDP enjeksiyonu sonrasında belirginleşme görülmektedir. (a) Kontrastsız gradient eko görüntüleme, (b) kontrastlı gradient eko görüntüleme, (c) kontrastsız T1-ağırlıklı spin eko görüntüleme, (d) kontrastlı T1-ağırlıklı spin eko görüntüleme. (c) (d) T1A, yağ baskılı kontrastlı T1A sekansların geç evrelerinde kontrast-gürültü oranında belirgin azalma saptanmıştır. Ayrıca SE yağ baskılı T1A imajlarda SE T1A imajlara göre kontrast-gürültü oranı yüksek bulunmuş ve en yüksek kontrastgürültü oranı yağ baskılı GRE sekansında saptanmıştır. [8] Manyetik rezonans incelemede gerek konvansiyonel gerekse dinamik çalışmalarda kullanılan gadolinyum bazlı kontrast maddelerin kitle tespiti ve karakterizasyonunda başarı oranınını artırdığı bilinmektedir. Gadolinyum bileşikleri vasküler yapıları ya da geç imajlarda anormal vasküler permeabiliteyi ve ekstraselüler mesafeye dağılımı yansıtmaktadır. Günümüzde, doku spesifik, yani belirli hücrelerle alınan ve metabolize edilen yeni kontrast maddeler de kullanılmaya başlanmıştır. Mn-DPDP, ilk olarak karaciğer görüntülenmesinde kullanılmaya başlanmıştır. Gadolinyum bazlı kontrast maddeler ile karşılaştırıldığında Mn-DPDP nin teorik olarak avantajı sadece normal pankreas dokusunun yoğunluğunu artırması ve tümör dokusunda tutulmamasıdır. Diğer bir avantajı ise, uzun inceleme zamanı sağlamasıdır. Mn-DPDP infüzyonundan sonra, kontrast madde %59 oranında karaciğer parankimi tarafından tutulmakta, %15 i idrar yolu ile atılmaktadır. Ayrıca T1 relaksasyon zamanını kısaltarak hedef dokuda sinyal intensitesini artırarak fokal karaciğer lezyonlarının tespitini sağlamaktadır. [9] Mn-DPDP pankreatik parankim tarafından da tutulmakta olup pankreatik parankimde %98 oranında sinyal intensitesini artırdığı ve bu etkisinin yaklaşık altı saat süresince devam ettiği değişik kaynaklarda bildirilmiştir. [2,10] Kontrast ajan büyük oranda parankim tarafından tutulurken az miktarda da tümoral lezyonlar tarafından tutulmakta, bu da lezyon saptanabilirliğini artırmaktadır. Mn-DPDP nin pankreatik tümörlerde tanı değerini araştıran kısıtlı sayıda çalışma mevcuttur. Schima ve ark., [11] pankreas kitle şüphesi ile incelemeye alınan 42 olgunun 36 sında Mn-DPDP kullandıkları MR inceleme ile %100 oranında ve BT ile %94 oranında kitle tespit etmişlerdir. Yirmialtısı kanser olan 36 kitle lezyonlu olgunun ayırıcı tanısında MR görüntülemenin duyarlılığı %100, BT nin ise %92 olarak bildirilmiştir. Aynı çalışmada MR görüntülemenin hepatik metastaz tanısında üstün olduğu, lokal evreleme yönünden her iki yöntem sonuçlarında anlamlı farklılık saptanmadığı vurgulanmıştır. Rieber ve ark.nın [12] araştırmasında, pankreas tümörü kuşkusu ile 20 olguda trifazik 56

(a) (c) (b) (d) Şekil 3. Pankreas kuyruk yerleşimli malign kitlenin (ok) sınırlarında Mn-DPDP enjeksiyonu sonrasında alınan yağ baskılı sekanslarda belirginleşme izlenmektedir. (a) Kontrastsız T1-ağırlıklı spin eko görüntüleme, (b) kontrastlı T1-ağırlıklı spin eko görüntüleme, (c) kontrastsız T1-ağırlıklı yağ baskılı görüntüleme, (d) kontrastlı T1-ağırlıklı yağ baskılı görüntüleme. spiral BT ve MR uygulanmıştır. Görüntüleme bulguları cerrahi, laparoskopi, biyopsi ve/veya takip sonuçları ile birlikte değerlendirilmiş ve buna göre kontrast öncesi MR nin lezyon saptama oranının çok düşük olduğu (%44.4), mangan verildikten sonra ise %66.7 ye yükseldiği ve olguların %11.1 inde BT ye üstünlük gösterdiği tespit edilmiştir. Başka bir çalışmada ise, 27 pankreas malignitesinde evreleme yapılmış ve rezektabilite açısından mangan kullanılarak yapılan MR tetkiklerinde daha yüksek tanı oranına (%83) ulaşılmıştır. İstatistiksel olarak anlamlı olmamakla birlikte, Mn-DPDP kullanılarak yapılan MR incelemenin pankreas tümörlerinin evrelemesinde BT ve endoskopik US ye gore daha duyarlı olduğu bildirilmektedir. [13] Son zamanlarda yapılan 63 hasta ve 15 kontrol gruplu bir çalışmada ise tespit edilen 22 pankreas maligniteli olgunun 21 inde benzer şekilde kontrast-gürültü oranı belirgin artarken nöroendokrin karsinomalı bir hastada ise yüksek sinyal intensitesi elde edilmiştir. [14] Gehl ve ark.nın [2] çalışmasında, normal pankreatik dokuda GRE sekansında sinyal-gürültü oranında %92±28 ve SE sekansında %21±10 oranında artış saptanmıştır. Tümör için ise, kontrastgürültü oranında GRE sekansında %209 ve SE sekansında %91 artış belirlenmiştir. Pankreatik tümör sinyal intensitesinde ise istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmamıştır. Çalışmamızda, pre-postkontrast incelemelerde normal pankreasın sinyal gürültü oranlarında artış T1A SE sekansta ortalama %22.81, yağ baskılı T1A SE sekansında %32.88 ve T1A GRE sekansında %20 olarak bulundu. Normal pankreas dokusu ve tümör kitlesi sinyal intensite değerlerinden hesaplanan kontrast-gürültü oranında ise T1A SE sekansı için yüzde artış ortalama %58.69, yağ baskılı T1A SE sekansta %125.41 ve T1A GRE sekansta %62.06 saptandı (Şekil 2, 3). ANOVA sonrası anlamlı çıkan üç sekansa uygulanan post-hoc testlerinden Scheffe testinde yağ baskılı T1A sekansındaki artış diğer sekanslara oranla anlamlı derecede (p<0.0001) yüksek bulundu (Şekil 3c, d). Bu konuda daha önce yapılan çalışmalarla paralellik gösterse bile kontrast-gürültü oranındaki artış farklılıkları kontrast madde uygulama sonrası geçen sürenin değişken olması, normal parankimal yapının kişiden kişiye farklılık göstermesi ve bu sebeple değişik oranda kontrast tutulumu göstermesi ile açıklanabilir. Sonuç olarak, kontrast-gürültü oranında belirgin artış ve uzun diagnostik pencere sağlaması gibi avantajları nedeniyle kitle lezyon saptanabilirliğini belirgin olarak artırdığından; Mn-DPDP pankreas kitlelerinin tespitinde konvansiyonel ve dinamik incelemenin yetersiz kaldığı klinik şüpheli olgularda kullanılması gereken bir kontrast maddedir. 57

KAYNAKLAR 1. Stanley RJ, Semelka RC. Pancreas. Lee JKT, Sagel SS, Stanley RJ, Heiken JP, editors. Computed body tomography with MRI correlation. 3rd ed. Philadelphia: Lippincott Williams & Wilkins; 1998. p. 881-902. 2. Gehl HB, Urhahn R, Bohndorf K, Klever P, Hauptmann S, Lodemann KP, et al. Mn-DPDP in MR imaging of pancreatic adenocarcinoma: initial clinical experience. Radiology 1993;186:795-8. 3. Freeny PC, Traverso LW, Ryan JA. Diagnosis and staging of pancreatic adenocarcinoma with dynamic computed tomography. Am J Surg 1993;165:600-6. 4. Smedby O, Riesenfeld V, Karlson B, Jacobson G, Löfberg A, Lindgren PG, et al. Magnetic resonance angiography in the resectability assessment of suspected pancreatic tumours. Eur Radiol 1997;7:649-53. 5. Semelka RC, Simm FC, Recht MP, Deimling M, Lenz G, Laub GA. MR imaging of the pancreas at high field strength: comparison of six sequences. J Comput Assist Tomogr 1991;15:966-71. 6. Semelka RC, Kroeker MA, Shoenut JP, Kroeker R, Yaffe CS, Micflikier AB. Pancreatic disease: prospective comparison of CT, ERCP, and 1.5-T MR imaging with dynamic gadolinium enhancement and fat suppression. Radiology 1991;181:785-91. 7. Ichikawa T, Haradome H, Hachiya J, Nitatori T, Ohtomo K, Kinoshita T, et al. Pancreatic ductal adenocarcinoma: preoperative assessment with helical CT versus dynamic MR imaging. Radiology 1997;202:655-62. 8. Obuz F, Dicle O, Coker A, Sağol O, Karademir S. Pancreatic adenocarcinoma: detection and staging with dynamic MR imaging. Eur J Radiol 2001;38:146-50. 9. Rummeny E, Ehrenheim C, Gehl HB, Hamm B, Laniado M, Lodemann KP, et al. Manganese-DPDP as a hepatobiliary contrast agent in the magnetic resonance imaging of liver tumors. Results of clinical phase II trials in Germany including 141 patients. Invest Radiol 1991;26 Suppl 1:S142-5. 10. Gehl HB, Vorwerk D, Klose KC, Günther RW. Pancreatic enhancement after low-dose infusion of Mn-DPDP. Radiology 1991;180:337-9. 11. Schima W, Függer R, Schober E, Oettl C, Wamser P, Grabenwöger F, et al. Diagnosis and staging of pancreatic cancer: comparison of mangafodipir trisodiumenhanced MR imaging and contrast-enhanced helical hydro-ct. AJR Am J Roentgenol 2002;179:717-24. 12. Rieber A, Tomczak R, Nüssle K, Klaus H, Brambs HJ. MRI with mangafodipir trisodium in the detection of pancreatic tumours: comparison with helical CT. Br J Radiol 2000;73:1165-9. 13. Ramsay D, Marshall M, Song S, Zimmerman M, Edmunds S, Yusoff I, et al. Identification and staging of pancreatic tumours using computed tomography, endoscopic ultrasound and mangafodipir trisodiumenhanced magnetic resonance imaging. Australas Radiol 2004;48:154-61. 14. Boraschi P, Donati F, Gigoni R, Caramella D, Boggi U, Falaschi F, et al. Mangafodipir trisodium-enhanced MR imaging of pancreatic disease. Eur Radiol 2006;16:988-97. 58