TÜRKİYE DE OYUNCU EĞİTİMİ VE SORUNLARI. Kadir ÇEVİK* Özet. Zusammenfassung



Benzer belgeler
K. S. Stanislawski und J. Grotowski - zwei Meister des Theaters: über die Wichtigkeit der physischen Handlungen

TİYATRO ARAŞTIRMALARI DERGİSİ

ŞİMDİ LYS ZAMANI FEM YAYINLARI REHBERLİK KOORDİNATÖRLÜĞÜ

Üniversitede Sanat Eğitimi Alan Gençlerle Yapılabilecek. yaratıcı drama programı

Kendinden başka birini oynamayı öğrenme sürecinde sanatsal bir araç olarak doğaçlama. Kadir ÇEVİK*

Öğretim planındaki AKTS

Tasarım Aşaması. Eksiksiz Fonksiyonel Tanımlamalar

EK-1 BEDEN EGİTİMİ DERSİNDE ÖĞRENCİ BAŞARISININ DEĞERLENDİRİLMESİ

Kimya Öğretmen de Hizmet İçi Eğitim Türkiye'de İhtiyaçları

Eğitim / Müzik Eğitiminde Program Değerlendirme Yaklaşımlarına Genel Bir Bakış

Temiz üretimin altı çizilmeli ve algılanması sağlanmalıdır

TAIEX PROGRAMI BÖLGESEL EĞİTİM PROGRAMI (RTP)

Yrd. Doç. Dr. Gökçe BECİT İŞÇİTÜRK. Gökçe BECİT İŞÇİTÜRK 1

AKADEMİK DÜZEYDE PROJE HAZIRLAMA EĞİTİMİ EĞİTİM PROGRAMI SAAT 1. GÜN SAAT 2. GÜN SAAT 3. GÜN 08:00-08:45 Ders Saati: 1. DERS ADI:Bilimsel 08:00

İLETİŞİM İyi iletişimin ön koşulları: İletişimin ilkeleri şunlardır: Saygı: Saydamlık Somutluk Empati:

GT Türkiye İşletme Risk Yönetimi Hizmetleri. Sezer Bozkuş Kahyaoğlu İşletme Risk Yönetimi, Ortak CIA, CFE, CFSA, CRMA, CPA

MOTİVASYON. Nilüfer ALÇALAR. 24. Ulusal Böbrek Hastalıkları Diyaliz ve Transplantasyon Hemşireliği Kongresi Ekim 2014, Antalya

NO 9 Bağıntısız gençler için medya lab yöntemleri etkileşimli araç

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Mantıksal Operatörlerin Semantiği (Anlambilimi)

Mikroişlemcilerde Aritmetik

ÇOCUK VE OYUN 7.HAFTA

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat Görevini tamamlamak için 65 dakikan var.

T. C. MALTEPE ÜNİVERSİTESİ GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ OYUNCULUK LİSANS PROGRAMI. Güz Yarıyılı

T.C. BAŞBAKANLIK DEVLET PLANLAMA TEŞKİLATI Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığı

Söylem Çözümlemesi (ETI205) Ders Detayları

5. HAFTA PFS102 SINIF YÖNETİMİ. Yrd. Doç. Dr. Ali Çağatay KILINÇ.

TÜRK EĞİTİM SİSTEMİ VE OKUL YÖNETİMİ. Nihan Demirkasımoğlu

O Oyunların vazgeçilmez öğeleri olan oyuncaklar çocuğun bilişsel, bedensel ve psikososyal gelişimlerini destekleyen, hayal gücünü ve yaratıcılığını

BEDEN EĞİTİMİ VE SPORDA ÖZEL ÖĞRETİM YÖNTEMLERİ

Laboratuvara Giriş. Adnan Menderes Üniversitesi Tarımsal Biyoteknoloji Bölümü TBT 109 Muavviz Ayvaz (Yrd. Doç. Dr.) 3. Hafta (03.10.

ESTETİK; Estetiğin konusu olarak güzel;

Sayın Bakan, Başbakanlık Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel. Kurumu Genel Müdürü, Danışma Kurulu Üyeleri, Kurumların Saygıdeğer

Yrd. Doç. Dr. Nuray Ç. Dedeoğlu İlköğretim Matematik Eğitimi İlkokul Matematik Dersi Öğretim Programı

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 21 Yeni Bir Plan

KANATLI KELİMELER UÇUŞAN HİKAYELER

1) İngilizce Öğrenmeyi Ders Çalışmak Olarak Görmek

PROBLEM ÇÖZME BASAMAKLARI ve YARATICI DÜŞÜNME

MEV KOLEJİ ÖZEL BASINKÖY OKULLARI OKUL BAŞARISINI GELİŞTİREN VERİMLİ ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ

Saf Stratejilerde Evrimsel Kararlılık Bilgi Notu Ben Polak, Econ 159a/MGT 522a Ekim 9, 2007

DEĞİŞİM ve YENİLİKÇİ DÜŞÜNCE. Yrd. Doç. Dr. Ayşe Derya IŞIK Bartın Üniversitesi Eğitim Fakültesi

AKTIF (ETKİN) ÖĞRENME

Androgojik ve Pedagojik Yaklaşım

ÇÖZÜM. Zorunluluğu. Yahya Arıkan *

Bir işaretli büyüklük sayısında en soldaki basamak bir işaret içerir. Diğer basamaklarda ise sayısal değerin büyüklüğü (mutlak değeri) gösterilir.

Daha iyi, daha sorunsuz, daha kolay, daha cazip, daha ekonomik olana ulaşabilmek içinse;

T. C. MALTEPE ÜNİVERSİTESİ GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ OYUNCULUK LİSANS PROGRAMI. Güz Yarıyılı

Yüz Yüze Eğitimde (Örgün) Öğreti m Yönte mleri. Ölçme Yöntem leri D-J D-J D-J

Bilgi Toplumunda Sürekli Eğitim ve Yenilikçi Eğitimci Eğitimi

ÖĞRENME GÜÇLÜKLERİ YAZMA PROBLEMLERİ VE ÖĞRETİMİ

İÇİNDEKİLER BÖLÜM - I

GÜMÜŞHANE ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ Felsefe Bölümü DERS İÇERİKLERİ

uzman yaklaşımı sınıf yönetimi Branş Analizi Uzm. İrfan UYGAR

1. Kurumsal İletişim ve Kurumsal Marka Yönetimi. 2. Stratejik Yönetim ve Kurumsal İletişim. 3. Kurum Kimliği, Kültürü ve İmajı

22. Baskı İçin... TEŞEKKÜR ve BİRKAÇ SÖZ

SPORDA BESLENME ÖYKÜSÜ VE TÜKETİM KAYITLARI. Prof. Dr. Funda ELMACIOĞLU

Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Lisans Programı

Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetlerinin Amacı Nedir?

Bu çalışma insan kaynakları dersinde yapılan kariyer yönetimi konulu sunumun metin halidir.

!!!!!!!!!!!!!!!!!!!! T: 0 (312) E: info@cavainstitute.org W: A: Abay Kunanbay Cad. No:17/5 Kavaklıdere Ankara

T.C. CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ DIŞ İLİŞKİLER BİRİMİ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Öğretim Materyallerinin Tasarımı, Hazırlanması ve Seçimi. Yrd.Doç.Dr. Gülçin TAN ŞİŞMAN

ÖĞRENCİLERİMİZLE NELER YAPTIK?

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS. Almancadan Türkçeye Çeviri YDA

Mimari Tasarım III (MMR 301) Ders Detayları

Bilişim Sistemleri. Modelleme, Analiz ve Tasarım. Yrd. Doç. Dr. Alper GÖKSU

AİLE ŞİRKETLERİ KURUMSALLAŞMALI MI?

Wertheimer, Köhler ve Kofka tarafından geliştirilmiş bir yaklaşımdır. Gestalt psikolojisi, bilişsel süreçler içerisinde özellikle "algı" ve "algısal

MATEMATİĞİ SEVİYORUM OKUL ÖNCESİNDE MATEMATİK

Oyun Teorisi (KAM 425) Ders Detayları

Akademik İngilizce III (ENG201) Ders Detayları

Kamu Politikası (KAM 402) Ders Detayları

OKUL DEĞERLENDİRME Teor, Araştırma ve Uygulama. Selahatt n Turan Gökhan Zıngıl

çocuk ve çocuk resminin gelişim aşamalarını öğrenir.

ÖĞRENME PERFORMANSINI YÜKSELTME PROJESİ

2014 LYS-3 TESTLERİNE YÖNELİK STRATEJİLERİ

Yapılandırmacılık ve Proje Tabanlı Öğrenme S

Muhasebe ve Ürün Fiyatlandırma

Tiyatroda Yeni Eğilimler: Doğaçlama Tiyatro. Kadir ÇEVİK* Neue Eınflüsse Auf Theater: Improvısatıonstheater. Özet. Zusammenfassung

BİLİŞİM SUÇLARIYLA MÜCADELEDE ÜNİVERSİTE VE EMNİYET İŞBİRLİĞİ: BİR EĞİTİM SÜRECİ

Yapılandırmacı Yaklaşım

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 02 Firarda

Erken (Filizlenen) Okuryazarlık

5. HAFTA PFS109 EĞİTİMDE PROGRAM GELİŞTİRME. Yrd.Doç. Dr. Yusuf ESER. KBUZEM. Karabük Üniversitesi

İÇ MİMARİ PROJELER İÇİN TASARIM AŞAMALARI REHBERİ

İstanbul Aydın Üniversitesi Çocuk Üniversitesi JEUX DRAMATIQUES- YAŞANTILARDAN YOLA ÇIKARAK KENDİNİ İFADE ETME OYUNU

Mustafa Kemal Atatürk

BÖLÜM 7 GÖRSEL SANATLAR ETKİNLİKLERİ ÖRNEKLERİ

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Ders Adı : TÜKETİCİ DAVRANIŞI Ders No : Teorik : 3 Pratik : 0 Kredi : 3 ECTS : 5. Ders Bilgileri. Ön Koşul Dersleri.

ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLAR

ÇÖZÜMLÜ ÖRNEK 3.5 ÇÖZÜM

Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Birimi Aile Bülteni SINIRLAR VE DİSİPLİN

Hashtag ile ilgili bilmeniz gereken herşey Ne zaman hashtag yapmalıyım, nasıl hashtag oluşturmalıyım? HASHTAG KULLANIM REHBERİ

Akademik İngilizce III (ENG201) Ders Detayları

Basit Kılavuzu Eliberato bir Kitap Yayıncılık Eylül 'den fazla dile çevrildi

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi

Sosyal Proje Geliştirme Dersi Raporu PROJE BAŞLIĞI BURAYA YAZILACAK. İsim Soyisim Öğrenci No Buraya Yazılacak

PROJE HAZIRLAMA TEKNİĞİ. Doç. Dr. G. Duygu SEMİZ

Transkript:

TÜRKİYE DE OYUNCU EĞİTİMİ VE SORUNLARI Kadir ÇEVİK* Özet Bu çalışmanın çıkış noktasını Kendi metodunuzu oluşturun ve benim metoduma köle gibi bağlı kalmayın, kendiniz için işlevsel olabilecek bir yol bulun önerisinde bulunan K.S. Stanislawski oluşturmaktadır. Çalışma bu önermeden yola çıkarak ülkemizdeki oyuncu eğitimini değerlendirmektedir. Zusammenfassung Die Ausgangpunk dieses Artikels ist dieses Satz des K.S. Stanislawskis: Gestalten Sie sich Ihre eigene Methode. Machen Sie sich nicht sklavisch abhängig von der meinen. Stellen Sie sich etwas zusammen, was für Sie funktioniert. Diese Artikel ist eine kleine Untersuchung über türkische Schauspielerziehung und ihre Probleme. Yrd. Doç. Dr., Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Tiyatro Bölümü. Tiyatro Araştırmaları Dergisi, 30:2010/2 ISSN: 1300-1523 47

kadir çevik 1 Thomas Richard, Theater Arbeit mit Grotowski an physischen Handlungen (Berlin: Alexander Verlag, 1996), s. 15. Kendi metodunuzu oluşturun ve benim metoduma köle gibi bağlı kalmayın, kendiniz için işlevsel olabilecek bir yol bulun. 1 Stanislawski nin bu cümlesi bu bildirinin çıkış noktasını oluşturuyor. Kuşkusuz bu cümle pek çok şeyi anlatması açısından önemli: Stanislawski bize sorgulamayı ve yeniden üretmeyi öneriyor. Ancak bunu yapmak o kadar kolay bir iş değil. Tiyatroyu şöyle tanımlayabiliriz: Herhangi bir a kişisi her hangi bir b kişisini vücuda getirirken / oynarken / var ederken herhangi bir c kişisinin bu anı seyretmesine tiyatro diyoruz. Bu tanımdan da anlaşıldığı gibi oyuncu tiyatro pratiğinin en önemli iki unsurundan biridir. Dolayısıyla oyuncunun oluşturulması / yetiştirilmesi tiyatro pratiği açısından hayati öneme sahiptir. Öncelikle bir durum saptaması yaparak başlamakta yarar var: Oyuncu eğitimi konusunda kendi sesimizi bulamadığımızı kabul etmek durumundayız. Bu saptama doğal olarak açımlanmaya ihtiyaç duyar. Zira kendi sesini bulma meselesi bizim ülkemizde hep tartışmalı bir zemin oluşturmuştur. Kendi sesini bulmadan kastım geleneksel olana yönelme olarak algılanmamalıdır. Zira geleneksel olandan yararlanma ayrı bir konu olmakla birlikte oyuncu eğitiminde dikkate alınması gereken önemli bir alandır. Ancak geleneksel olandan yararlanma kolayca yapılacak bir iş olarak görülmemelidir. Uzun ve sabırlı deneysel çalışmalar gerektirir, bu sabrın gösterilmediğini söylemek yanlış olmayacaktır. Örneğin geleneksel olanda neyin hala yaşamakta, nelerin ölü olduğunu doğru algılamak kolay bir süreç değildir. Oyuncu eğitimi evrensel yanlar içerse de içinde bulunduğu kültürle ilişkilendirilmek zorundadır. Örneğin oyuncu eğitimine ilişkin 48 Tiyatro Araştırmaları Dergisi, 30:2010/2 ISSN: 1300-1523

türkiye de oyuncu eğitimi ve sorunları kavramları başka kültürlerden olduğu gibi alarak kullanmamız oldukça zordur. Alınan kavramların bizim dilimizde yeniden üretilmesi gerekir. Ya da başka bir kültürde uzun zaman alan araştırmalar sayesinde oluşturulmuş olan alıştırmalar bütününü olduğu gibi alıp kullanmak çoğu zaman işe yaramaz. Oyuncu eğitimi konusunda buna benzer birçok meseleyi ele alıp tartışabiliriz. Ancak ben tekrar başa dönerek kendi sesimizi bulmamızı engelleyen nedenler üstünde durmak istiyorum. 1. Oyuncu eğitiminde önemli olan tiyatro adamlarının eserleri tam ve eksiksiz olarak dilimize kazandırılmış durumda değildir. Bu konu önemsiz gibi görünmekle birlikte oyuncu eğitimini yürüten hocaların teorik beslenmelerini sağlaması açısından önemlidir. Oyuncu eğitimi sadece pratik olarak gerçekleştirilecek bir süreç değildir. Bu konuya kafa yoran tiyatro adamlarının yazdıklarından öğrenmek bir zorunluluk. Yani ölülerden öğrenmek durumundayız. Stanislawski nin bütün eserlerinin çevrilmediğini biliyoruz. Hatta onun en önemli çalışmalarını hala başka dillerden okuyabiliyoruz. Yosi Oida nın hiçbir kitabı henüz çevrilmedi. Barba nın oyuncu eğitiminde önemli olduğunu düşündüğüm Kağıttan Bir Kano dilimize kazandırılmadı. Michael Çechov un tiyatro eğitimini doğrudan konu alan Oyuncunun Sanatı ve Oyunculuk Sanatının Gizemleri adlı eserleri çevrilmedi. Bu tiyatro adamlarına başkalarını da ekleyerek daha uzun bir liste yapmak mümkündür. Yukarıda söz konusu edilen bu eserlerin çevrilmiş olması oyuncu eğitimini teorik olarak zenginleştirecektir ve bu zenginleşme pratiğe dayalı çalışmaların derinleştirilmesi olanağını sağlayacaktır. Stanislawski nin nasıl bir çalışma yöntemi önerdiğini kısaca aktararak yukarıda söylediklerimi temellendirmek isterim. Bu aktarmayı oyuncu eğitiminin ne kadar karmaşık bir süreç olduğunu vurgulamak için yapmak istiyorum. Genel olarak, detaya girmeden öykünün anlatılması. Derinlikli fiziksel devinimi bir araç olarak kullanarak öykünün ilk bakışta algılanan kısmının kabaca oynanması. Bu Tiyatro Araştırmaları Dergisi, 30:2010/2 ISSN: 1300-1523 49

kadir çevik aşamada önemli olan oyuncunun kabaca derinlikli fiziksel devinime ilişkin bir ön hazırlık yapmasıdır. Oyuna dair geçmişin ve geleceğin analiz edilmesi ve bu bağlamda oyuncunun nereden gelip nereye gittiğini bilmesi, antreler sırasında ne olduğunun kavranması. Derinlikli fiziksel devinimin ve öykünün en ince detayına kadar anlatılması, eğer ben oyunun dayattığı durumda olsaydım sorusunun ayrıntıya girerek irdelenmesi. Oyunu ve çalışılacak rolü harekete geçiren, ateşleyen ana cümlenin kabaca bulunması. Oyuncunun oyunu bütünüyle tanıması yazarın yönelişini keşfetmesi ve oyuna tamamen hakim olması önemli. Zira bundan sonra gelecek zorlu bölüm karşılıklı - rol temelinde - derinlikli devinimlerin mantıklı bir sistem içerisinde oluşturulmasıdır. Bu noktada yönetmenin yaklaşımıyla oyuncunun yaklaşımını birbirinden ayırmak gerekir. Buraya kadar yapılan çalışmalar sonucunda oluşan malzemeden hareketle kabaca sürekliliği olan devinimler dizgesinin oluşturulması. Metnin genelinin yönelimi ve tek tek karakterlerin yöneliminin doğru saptanması ve bu süreçte sapmalara ve bireysel doğmalara izin verilmemesi hayati öneme sahip. Bu amaca ulaşmak için metnin büyük fiziksel devinimler biçiminde bölümlenmesi. Kabaca oluşturulan bu derinlikli fiziksel devinimlerin oynanması ve sürekli olarak ben ne yapıyorum ve eğer sorularının sorulması. Eğer oyun büyük bölümlere ayrılamıyorsa daha küçük bölümlere ayırarak derinlikli fiziksel devinimler çalışılmalı ve ayrılan bölümlerde birbirini takip eden mantık zincirinin kırılmamasına dikkat edilmeli. Hem büyük hem de küçük bölümlere ayılmış bir çalışma varsa aralarında oluşması gereken mantıksal çizgiye özenle dikkat edilmeli. 50 Tiyatro Araştırmaları Dergisi, 30:2010/2 ISSN: 1300-1523

türkiye de oyuncu eğitimi ve sorunları Mantıksal ve birbirini takip eden organik derinlikli fiziksel devinim çizgisinin oluşturulması gerekiyor. Bu çizgi yazılı olarak kaydedilmeli ve pratikte denenerek sabitlenmelidir. Sürekli oynanarak denen bu çizgide gereksiz olan devinimler çıkartılmalı. Sonuçta malzeme olarak kalan devinimler sahne gerçeğine uygun, inandırıcı olmalı. Bu oluşturulan malzemenin yüzde 95 atılması anlamına geliyor. Bu süreçte, yakıştırmalara, kişisel gerçeklere, abartıya yer yok. Gerçek ve inandırıcılık mantıksal çizgi içerisinde sabitlenmeli detaylıca temellendirilmelidir. Bütün bunların hepsi bu benim deme durumunu yaratır. Oyuncunun bu benim durumu organik, doğal bilinçaltının algılanmasını sağlar. Bu noktada unutulmaması gereken şey Stanislawski nin bu süreci pratikte denediğidir. Dolayısıyla bu çalışma yöntemi esas olarak deneysel bir çalışmadır ve pratiğe sıkı sıkıya bağlıdır. Buraya kadar olan bölümde oyuncu oynarken kendi sözcüklerini kullanır. Daha sonra metnin okunması söz konusudur. Oyuncular onları etkileyen, ihtiyaç duydukları sözcükleri yazarın metninden seçerek kullanabilirler. Çalışma sırasında kendiliğinden ortaya çıkan sözcükleri not ederler. Daha sonra metin defalarca okunur. Böylece yavaş yavaş rol metni oluşturulur. Stanislawski oyuncunun metinle kuracağı ilişkinin önyargılardan uzak saf bir karşılaşma olması gerektiği üstünde sıklıkla durur. Metin öğrenilmeye başlanır, sabitlenir ancak yüksek sesle okunmaz. Zira metnin mekanik olarak dile yerleşmesinin önüne geçilmelidir. Bu daha önceki çalışmalar sırasında oluşmuş olan kendiliğindenliği asla kırmamalı sözel olanla devinimsel olan arasında organik olmayan bir durum yaratmamalıdır. Gerçeği sunan ve mantıksal olarak birbirini Tiyatro Araştırmaları Dergisi, 30:2010/2 ISSN: 1300-1523 51

kadir çevik takip eden devinim çizgisi sabitlenmelidir. Bütün bunların çalışılması, kavranması sırasında yeni durumlar, koşular ortaya çıkacak ve bu durumların derinleştirilerek çalışılması gerekecektir: Sonuç, sürekliliği olan devinim dizgesinin oluşmasıdır. Yukarıda aktarılan çerçeve içerisinde oyun çalışılmaya devam edilir. Sözcükler akıldan geçirilirken metin cıbırcaya dönüştürülür. Bu çalışmada sözcüklerin akıldan geçirilmesi ve cıbırcaya dönüştürülmesi eşzamanlı olmalıdır. Cıbırcanın kullanılmasının iki nedeni var; birincisi tonlamanın canlı tutulmasını sağlamak, ikincisi ses genişliğini artırmak. Doğru içsel algılama birbirini takip eden fiziksel devinimleri ve diğer çizgileri ortaya çıkarır. Bu çizgiler giderek daha da güçlendirilmeli ve metnin sözcükleri bu çizgilerin altında yer almalıdır, zira sözcüklerin mekanikleşmesi ve kendi başlarına buyruk hale gelmeleri önlenmelidir. Oyun cıbırca oynanmaya devam edilmeli ve eşzamanlı olarak altmetin içselleştirilmeli, içselleştirilen sabitlenmelidir. Stanislawski nin sözcükleriyle 1- düşünceler zincirinin, 2- resimsel tasarımların aktarılması, 3- her iki çizginin oyun içindeki partnerler arası ilişki bağlamında anlatılması; böylece partnerler arası ilişkinin ve içsel devinimlerin oluşturulması. Bu rol altmetninin temel çizgisidir ve çalışma boyunca özen gösterilerek geliştirilmesi, sürekli korunması gerekir. Buraya kadar olan bölüm itibariyle rol çalışmasının temel hazırlık aşaması tamamlanmış oluyor; tek tek derinlikli fiziksel devinimler oluşturulmuş, sürekliliği olan devinimler bulunmuş, sözel devinimler oluşturulmuştur. Bütün bunlar sahnelemenin görünen formunun çerçevesini çizecek sağlam temeli oluşturur. Masa başında yapılan çalışmayla çizgi tamamen berraklaştırılmıştır. Yazarın metnine bağımlı bir okuma gerçekleştirilir ve oyuncular çalışmanın her aşamasında gerçekleştirdikleri deneyimlerini diğer oyunculara aktarırlar; devinimler, detaylar, genel partitür hiç bir ayrıntıyı atlamadan aktarılır. 52 Tiyatro Araştırmaları Dergisi, 30:2010/2 ISSN: 1300-1523

türkiye de oyuncu eğitimi ve sorunları Aynı süreç - henüz masa başında - eller ve beden serbest olmak kaydıyla, oyuna ilişkin küçük organizasyonlarla tekrar edilir. Aynı süreç sahne üstünde ancak tesadüfi organizasyonla yenilenir. Burada amaç sahnede olanı kullanmaktır. Dekor detaylıca değil gerçeğini imleyecek biçimde kurulur. Bu noktada her oyuncuya hangi sahnede nerede olduğu sorulur. Herkes kendince bir dekor tasımı yapabilir. Bütün oyuncuların kendi dekor eskizlerinin ortaya konmasından sonra temel dekor eskizi oluşmuş olur. Oluşan temel dekor eskizinden yola çıkarak sahne tasarımının tamamlanması. Oyunculara oluşturulan tasarımı nasıl algıladıkları, hangi sahneyi nerede oynamak istedikleri sorulur. Oyuncular giriş çıkışları, fiziksel devinimleri deneyebilirler Oluşturulan tasarım yeniden kontrol edilir ve değiştirilmek istenen yanları varsa gerekli değişiklikler yapılır. Artık sahneleme süreci bir form üstüne oturmuştur. Bu noktada oyunun bütün olarak neyi anlatmayı hedeflediği ve sürekliliği sağlayan hareket dizgeleri yeniden gözden geçirilerek mükemmelleştirilir. Masa başında oyunun politik yaklaşımı, sahne tasarımı ve diğer öğeleri üstüne konuşulur. Hedeflenen oyun ortaya çıkmıştır. Ancak hedeflenene ulaşamama durumu söz konusuysa yeni arayışlar denenmelidir. 2 2 Bkz. Dieter Hoffmeier, Das literarische Spätwerk Stanislawski, K.S. Stanislawski, Die Arbeit des Schauspielers an der Rolle (Berlin: 1981), s. 223-232. Görüldüğü gibi Stanislawski esas olarak bir oyunun, bu bağlam- Tiyatro Araştırmaları Dergisi, 30:2010/2 ISSN: 1300-1523 53

2.Bir başka önemli nokta ise şöyle ifade edilebilir: Oyuncu eğitimi sadece pratik süreçlerden oluşmaz, oyuncu adayının teorik olarak da beslenmesi gerekir. Yurtdışında bir çok okulda bu teorik olan kısım ağırlıklı olarak dikkate alınmaktadır. Bizim ülkemizde ise bu konuda birkaç okul haricinde ciddi bir yaklaşımın olmadığını söyleyebiliriz. Yıldan yıla öğrencinin hazır bulunuşluk düzeyinin sürekli gerilediği düşünülürse teorik olanın anlatılmakadir çevik da da bir rolün nasıl çalışılması gerektiği konusunda karmaşık bir dizge sunuyor. Bu karmaşık yapının olduğu gibi dikkate alınarak çalışılması ancak bir deney gurubuyla gerçekleştirilebilir. Bu kuşkusuz pratik olarak denenmesi ve sonuçları üstüne düşünülmesi gereken bir süreci işaret eder. Yani bu bir çeşit yüzleşmek demektir. Bu türden yüzleşmelerin bizim oyuncu eğitim geleneğimizde pek yaşanmadığını söylemek yanlış bir değerlendirme olmayacaktır. Ancak başka ulusların bu türden uzun erimli atölye çalışmalarını sabırla yürüttüklerini söyleyebiliriz. Bizim de bu türden çalışmalara ihtiyaç duyduğumuz aşikardır. Örneğin Berlin deki Ernst Busch Oyunculuk Okulu bu süreci uzun bir zaman diliminde sabırla sürdürmüş ve bu süreçten önemli kazanımlar elde etmiş bir okuldur. Hatta bu sürece teori alanından gelen Gerhart Ebert de tanıklık ederek oyuncu eğitimi teorisinde önemli olan yazılar kaleme almıştır. Dolayısıyla tekrar başa dönersek yani Stanislawski nin cümlesine Kendi metodunuzu oluşturun ve benim metoduma köle gibi bağlı kalmayın, kendiniz için işlevsel olabilecek bir yol bulun. Şöyle diyebiliriz: Oyuncu eğitimi veren okulların mutlaka kendi eğitimlerini dikkate alarak uzun erimli çalışmalar başlatarak pratikte bütün alıştırmaları ve teknikleri yeniden gözden geçirmesi önemli bir adım olacaktır. Örneğin Gerhart Ebert yapılan çalışmalarda Stanislawski nin ilk dönemlerinde önerdiği eşya toplama, seyahat çantası hazırlama gibi alıştırmaları alıştırmalar bloğundan çıkarıyorlar. Ve onun yerine daha çok doğaçlamaya dayanan ve oyuncunun oynama eğilimini dikkate alan ikili alıştırmalara yöneliyorlar. Zira bu çalışmalar sırasında Stanislawski nin etüt olarak önerdiği birçok şeyin aslında birer doğaçlama önerisi olduğunu kavrıyorlar. 54 Tiyatro Araştırmaları Dergisi, 30:2010/2 ISSN: 1300-1523

türkiye de oyuncu eğitimi ve sorunları sından öte sorunlarla karşılaştığımız aşikârdır. 3. Bir başka saptama ise şöyle ifade edilebilir: Oyuncu eğitimi pedagojik bir yan içerir. Ve bu bizim oyuncu eğitimi anlayışımızda önemli bir eksikliktir. Oyuncu adayına pedagojik yaklaşmayı unuttuğumuz an eğitimin kendisini teğet geçtiğimiz andır. Gerhart Ebert bu konuya şöyle yaklaşıyor: Oyuncu adayının seminerlerde giderek artan bir istekle çalışması, oynama isteğinin sürekliliği, yapılan çalışmaların etkili ve ufuk açıcı olduğunu gösterir. Eğer oyuncu adayı oynama isteği konusunda bir sorun yaşamaya başlarsa, sahneye çıkmakta zorlanırsa, düş gücü kilitlenirse bu çalışmayı yönetenin tam anlamıyla eğitimi teğet geçtiğini gösterir. Tam bu noktada pedagogun kendini eleştirel olarak değerlendirmesi gerekir. 3 4. Oyuncu adayları tek tek değerlendirilmeli ve her adayın eğitimin çeşitli aşamalarında sorunlar yaşayacağı dikkate alınmalı, bu bağlamda pedagojik yardım her an adayın yanında olmalıdır. 3 Bkz. Gerhart Ebert, İmprovisation und Schauspielkunst über die Kreativitet des Schauspielers (Berlin: Henschel Verlag, 1993), s. 128. 5. Negatif grup dinamiğinin oluşmaması için dikkatli davranmalıdır: İki insanın bir araya geldiği her yerde pozitif ya da negatif bir dinamiğin kendiliğinden oluşmaya başladığı bilimsel bir veridir. 6. Tiyatro eğitimi ve tiyatro yapma pratiği disiplin gerektirir, otoriteden söz edildiği yerde otorite zaten söz konusu değildir. 7. Çalışılan grupla güvene dayalı bir bağın oluşturulması altın anahtar değerindedir: Güven yoksa eğitimde yoktur. 8. Oyuncu pedagogu, grubu içsel olarak dinlemesini öğrenmeli ve çalışma yöntemini buna göre sürekli yeniden değerlendirmelidir. Tiyatro Araştırmaları Dergisi, 30:2010/2 ISSN: 1300-1523 55

kadir çevik 9. Bir başka nokta ise oyunculuk okullarında eğitimi yürüten kadroların eğitimin içeriği konusunda sürekli bir etkileşim ve tartışma içinde olmaları gerektiğidir. Bu konuda da yine başarılı olamadığımızı rahatlıkla söyleyebiliriz. Ve bu eğitimi olumsuz etkileyen önemli unsurlardan biridir. Doğru olan eğitim sorunlarını düzenli aralıklarla tartışmaya açmak ve bu konuda eğitimde kullanılan araçları sürekli yenileme yoluna gitmektir. Bu noktada oyuncu yetiştiren kurumda çalışan bütün pedagogların zaman zaman uygulanan eğitim dizgesi üstüne tartışmaları yararlı bir yaklaşım olacaktır. Pratikte yürüyen çalışmaların sonuçlarının tartışılması okulun da bir kurum olarak kendini sorgulamasını gerektirir. Bu oyuncu eğiminde kurumsallaşma gibi önemli olduğunu düşündüğüm sonuçlar doğurur. Yapılan pratik çalışmalarda geliştirilen alıştırmaların ve tekniklerin zaman içinde olgunlaşması eğitimin kalitesini ortaya koyacaktır. Unutulmaması gereken olgular var: Oyuncu eğitimine ilişkin söylenen ve yapılan bir çok alıştırma, oyun, doğaçlama tekniği uzun bir zaman diliminde pratiğin kendisi ve sonuçları dikkate alınarak oluşturulmuştur. Ve bu konuda söz söylemiş, yaparak oyuncu eğitimine kendince tuğla koymuş birçok oyuncu pedagogu Stanislawski, Brecht, Grotowski, Mayerhold artık yaşamamaktadırlar. Dolayısıyla oyuncu pedagogu ölülerden öğrenmeyi öğrenmek ve kendince bir yol bulmak zorundadır. 10. Bir başka sorun da yine oyunculuk okullarında ders veren hocaların sürekliliğinde yaşanmaktadır. Belli zamanlarda okulda ders vermesi için davet edilen hocaların esas işlerinin dışında yürüttükleri bu öğretme faaliyeti ister istemez süreklilik kazanamamaktadır. Bu ise eğitimde iki önemli unsurun gerçekleşmesini engellemektedir: a. Eğitimde bir gelenek yaratmak olanaksız hale gelmektedir. b. Hoca değişimleri nedeniyle eğitimin içeriği sürekli olarak değişmektedir. Çözüm ise her alan için mutlaka sürekli kadroda yer alacak oyunculuk hocalarının varlığıdır. 56 Tiyatro Araştırmaları Dergisi, 30:2010/2 ISSN: 1300-1523

türkiye de oyuncu eğitimi ve sorunları Farklı alanları içinde barındıran oyuncu eğitimi ister istemez bu alanların etkili koordinasyonunu da gerektirir. Bu bir sistem kurmak ve bu sistemi sürekli diri tutmak anlamına gelir. Bu konuda da yine önemli eksikliklerimizin olduğunu dillendirmek zorundayız. Oyunculuk derslerine girecek olan oyuncu pedagogluğu yapacak kişilerin yetiştirilmesi yine başlı başına bir sorundur. Bu konuda da yine deney grupları oluşturarak bir çözüm aramak mümkündür. Oyunculuk dersi verecek adayın adım adım bu gruplarda kendini denemesi sağlanabilir. Oyunculuk dersi verecek adayın yüksek lisans ve doktora yapması önemlidir ancak unutulmaması gereken bir şey var: Oyunculuk eğitimi pratik süreçleri kapsar ve pratikte ne yapacağını bilmeyen birinin teorik birikimi çok işe yaramaz. Yani oyuncu pedagogu olacak bir adayın doğrudan pratikle bağlantılı çalışması olmazsa olmaz bir koşul olarak algılanmalıdır. Oyunculuk okulları arasında bir eş güdüm sağlayacak ve bunu iş gösterimleri, atölyeler bazında yapacak bir kurumsal yapılanmaya şiddetle ihtiyaç olduğu kanısındayım. Yine bu konuda da önemli kapsamlı bir çalışmanın yapılmadığını söylemek yanlış bir yaklaşım olmayacaktır. Bu bağlamda önemli bir nokta ise uluslararası işbirliğine gidilememesidir. Geçmişte mutlaka bu türden etkileşimler olmuştur ancak bu etkileşimlerin sürekliliği oyuncu eğitiminde önemli sıçramalara neden olacaktır. Bu bildiriyi Goethe den bir alıntı yaparak bitirmek istiyorum: İlk düğmeyi yanlış iliklerseniz diğerini doğru ilikleme şansınız kalmaz. Tiyatro Araştırmaları Dergisi, 30:2010/2 ISSN: 1300-1523 57

kadir çevik KAYNAKÇA Gerhart Ebert. İmprovisation und Schauspielkunst über die Kreativitet des Schauspielers. Berlin: Henschel Verlag, 1993. Dieter Hoffmeier. Das literarische Spätwerk Stanislawski, K.S. Stanislawski, Die Arbeit des Schauspielers an der Rolle. Berlin, 1981. Thomas Richard. Theater Arbeit mit Grotowski an physischen Handlungen. Berlin: Alexander Verlag, 1996. 58 Tiyatro Araştırmaları Dergisi, 30:2010/2 ISSN: 1300-1523