Büyük Yap tlar m z Konur Ertop Cumhuriyet Dönemi Edebiyat n n Temsilcilerinden, Cumhuriyet Ayd nlanmas n Canla Baflla Savunan Bir Ayd n Oktay Akbal Cumhuriyetle yafl t olan Oktay Akbal, Cumhuriyetin getirdi i de erlerle yetiflti. O de erler onun yap tlar n flekillendirdi. ykücü, romanc Akbal giderek gözüpek bir gazeteci olarak Cumhuriyetin de erlerini canla baflla savundu. Türkiye nin yaflad toplumsal- siyasal kargaflan n son yar m yüzy l nda onun köfle yaz lar olup bitenlerin bir aynas oldu. Cumhuriyet ayd nlanmas n n fl nda ilerici görüfllerini topluma duyurdu. Edebiyatç kimli ini oluflturan bireyci ve toplumcu yönlere ilgili tart flmalar olmufltur. 1968 de konuyla ilgili aç klamas flöyleydi: Ö
Ta ilk gençli imden bu yana ortan n solu nda, hattâ epey solunda bir insan, bir yazar olmaya çal flt m. Öykülerim bireyi ifller. Ama hangi bireyi? Soyut evrendeki birey de ildir o. Bu toplumun, bu yeryüzünün, çevremizin bireyidir. Bir bak ma toplumcu bir bireyciliktir benim yapt m, yapmak istedi im. Akbal, 1946 tarihli Önce Ekmekler Bozuldu kitab ndan bafllayarak edebiyat dünyam zda özgün yerini, kazand. Öyküleri kendi yaflam çerçevesinde kentli ayd n n an lar ndan besleniyordu. nsan halleri, sevgiler, umutlar, umars zl klar bafll ca konular yd. Geçmiflte kalm fl mutlu çocukluk dünyas n, umut dolu ilk gençlik günlerinin an lar n duyarl kl bir anlat mla dile getirdi. Bir kenar mahalledeki yazl k bir sinema oda nda canland rd iki Musevi genç k z n gelecekle ilgili beklentilerini sergileyen Ester ile Roza öyküsü, an lar yuma n açt kça geçmiflten gelip ete kemi e bürünen Tarzan Öldü, Hayri Beyli Üsküdar gibi ilk dönem öyküleri pek sevilmiflti. Öyküleri sonralar anl k gözlemler, k sa izlenimlerle daha çok beslendi. stinye Sular kitab yla birlikte olaylardan çok fliirsel betimlemelerle geliflen bu ürünleri kendisi öykücükler diye adland racakt. lk roman Garipler Soka, çocuklu unun, ilk gençli inin geçti i Fatih semtindeki küçük insanlar anlat yordu. Bu gözlerden uzak kalm fl çevreyi, bu silik insanlar flöyle tan mlam flt : Bu mahallede kimsenin bilmedi i, tan mad insanlar yafl - yordu. Bunlar her yerde görülen fakat önem verilmeden geçilen basit insanlard. Garipler Soka, s radan insanlar, sokaktaki adam konu edinen edebiyat n önemli ürünlerinden biridir. Daha sonraki nsan Bir Ormand r, Suçumuz nsan Olmak, Bat k Bir Gemi gibi romanlar yine Akbal n özyaflam ndan derin izlerle yüklüdür. Yazar çocukluk, ilk gençlik an lar n n yan s ra çok genç yaflta gir- 62
di i edebiyat dünyas ndan görüntüler de yans t r. Bütün bu yap tlarda geçmiflin renkleri, an parçac klar yla birlikte insano lunun beklenenbeklenmeyen davran fllar, insan iliflkileri, seviler, yasak seviler, evlilik kurumu, mutluluk aray fllar, umutsuzluklar, umutlar canland r l r. Kendi yaflad klar n bir bir aktarm fl görünür. Çocuklu u, yaflad çevre, ilk gençlik arkadafllar, babas n n erken ölümü, ailesinin sürüklendi i geçim s k nt s, Küçük Pafla roman n n yazar olan dedesi Ebubekir Haz m Tepeyran, gece sekreterli i, daha sonra köfle yazarl yla geliflen gazetecilik mesle i, eski Bab ali de ifl bitiminde yaln z gazetecileri tafl yan geceyar s tramvay yla eve dönüflleri, yedeksubay ö retmenli i, sevileri, darbe döneminde siyasal elefltirileri yüzünden tutuklan fl çtenlikle anlat lm fl bütün bu yaflam kesitleri okurunu sarar, sürükler Deneme, günlük gibi türlerde de ustal kl ürünler vermifltir. 1940 kufla n n temsilcileri, daha sonra birbirini izleyen ak mlar, baflar l yazarlar, yaflam n de iflmeleri denemelerinin konular aras ndad r. Bab ali kald r mlar n çi neyenleri tan t r; dergi idarehaneleri, yazarlar n BD EK M 2015 topland kahvehaneler, pastaneler yaz lar nda canlan r. Sait Faik, Sabahattin Kudret Aksal, Salah Birsel, Behçet Necatigil, Özdemir Asaf, Ziya Osman Saba, lhan Berk, Faz l Hüsnü Kendisinden sonraki kuflaklarla, en yeni yap tlarla çok yak ndan ilgilenmifltir. Kimsenin çömezi olmas n istememifltir ama en genç yazarlarla hep ilgilenmifl, en yeni yap tlar n ilk okurlar ndan olmufltur. Da larca, Tahir Alangu, Naim Tirali, Nahit Ulvi Akgün yaz lar na s k s k konuk olurlar. Kendisinden sonraki kuflaklarla, en yeni yap tlarla çok yak ndan ilgilenmifltir. Kimsenin çömezi olmas n istememifltir ama en genç yazarlarla hep ilgilenmifl, en yeni yap tlar n ilk okurlar ndan olmufltur. Salah Birsel, Attila lhan gibi o da 1950 lerin sinema elefltirmenlerindendir. Kufla ndan baflka arkadafl- 63
lar gibi avareli i sevdi i bir dönem olmufltur. stanbul sokaklar nda dolaflmaktan hofllan r. Gördükleri onda an lar canland r r. stanbul geçmiflinde ona do al çevreyle uyumlu bir uygarl k an t olarak görünür. 1950 lerde ise bir ç gibi büyüyen, kent dokusunu, insan iliflkilerini saran bozulmaya, yozlaflmaya tan kl k eder. Çocukluk an lar ona sonraki y llarda olup bitenlerden çok daha çekici görünür. Ama 1940 lar n edebiyat çevrelerinde bir yeniden do uflun bereketini görür. Ankara da Tercüme Bürosu nda çal flm flt r. Yazarl k, sözcüklere egemen olmas n bilmektir. 64 Ayd nlanma devriminin bir merkezi sayd o çevreden ayr nt lar aktar r. Günce leri bizde bu yaz n türünün önde gelen örneklerindendir. Frans z ozan Alfred de Vigny nin Bir fiairin Güncesi nden Seçmeler i Milli E itim Bakanl için çevirdi ini, ancak bu çeviriyi yitirdi ini anlat r. 1940 lardan bafllayan güncesinin yay nlanan ciltlerinde ancak 1965 sonras n buluruz. Yazarl k sözcüklere egemen olmas n bilmektir sözü onundur. Türk Dil Kurumunda 1980 öncesinde Yönetim Kurulu üyesiydi. TDK roman ödülü sahibiydi. Yap tlar yla ça dafl Türkçenin en güzel örneklerini vermifltir. Her gün kaleme ald köfle yaz lar bile usta bir edebiyatç n n dil becerisini, devrimci bir yazar n dille ilgili kayg lar n yans t r. Türkçenin özleflmesi, geliflmesi ülküsünü hep savunmufltur. Dil devrimine, 1980 den önceki TDK ye sald r lara karfl ç km flt r. Türkçe sevgisini, dilin yap tafl olan sözcüklerle al flveriflini s k s k konu edinmifltir. Yaz lar na Türkçe sözcükleri ustaca yerlefltirir. Anlat m sorunlar bafll ca dertlerindendir Sözcükler, kimi zaman aldat c bir klifledir. Kimi zaman da bir yaflam n anlam n bir anda duyuran bir simge. Yazarl k, sözcüklere egemen olmas n bilmektir. Sözcükler geometrik bir oranda ço al rlar Kafas nda, kaleminde Ustal k buradad r. Sözcükleri kullanmas n bilmek. 1956 da köfle yazarl na bafllam fl, y llar boyu kalemini Cumhuriyetin temeli olan ilkeleri savunmaya adam flt r. Özgürlükçü, toplumcu, demokrat bir yazard r. Edebiyat m za, dilimize katk lar n n yan s ra ayd nlanmac bir yazar olarak gazeteci kimli iyle de toplumsal geliflmede önemli yeri olmufltur. Köfle yaz lar nda iflçilerin, küçük memurlar n sorunlar üzerinde durmufl, gençlerin ça dafl dünyada hak ettikleri yeri alacak biçimde e itilmeleri gerekti ini vurgulam flt r. Bask yönetimlerine karfl ç km fl, düflünce özgürlü ünü, insan haklar n savunmufltur.
Uygarl k ve insanl k öncüsü diye tan mlad Atatürk e yürekten ba l d r. Ataç n en tam edebiyat adam sözünden esinlenerek kendisini en tam Cumhuriyetçi diye tan mlam flt r. Ayd nlanma devrimi nin önde gelen savaflç lar ndand r. Cumhuriyet ayd nlanmas, laiklik, dil devrimi, Köy Enstitüleri gibi de erleri savunurken onlar yanl fl alg layan, içi bofl kal plar durumuna sokanlar n da karfl s ndad r: Bar fl derken, demokrasi derken, Kemalizm derken belirli bir kapsam vard r bu sözcüklerin Bak yorum, kimileri sözcükleri keyiflerine uygun biçimde kullan yor, anlamland r yor. Sözcüklere dün de bugün de yar n da ayn anlam, ayn içeri i veren kifliler; yazar olsun politikac olsun öylesine az ki! Cumhuriyetin de erlerine karfl ç kan politikac lara, yazarlara sert elefltiriler yöneltmifltir: Karfl devrim günden güne kendini belli ediyor. Kim mi karfl devrimci? Bak n çevrenize, bak n politika dünyas na, bak n baz gazetelere, kim a z köpürerek, kaleminden kanlar damlayarak önüne gelene, kendisine karfl ç kana, çevresine biraz ayd nl k verene, Atatürk devrimlerini savunana, bilim gerçeklerini savunana komünist, komünist diye sald r yorsa, iflte odur karfl devrimci!.. Karfl devrimci demek Atatürk Cumhuriyetinin temel ilkelerine karfl ç kan adam demektir. Devrim sözcü- ünden Atatürk devrimini anlamayan kifli demektir. Halk n s rt ndan iktidara gelerek halk uyutan, halk zehirleyen ç karc demektir. Türk ulusunu ça d fl bir havaya, bir ortama sürükleyen gerici demektir. Bu uyar n n kaleme al nd 1970 lerden günümüze do ru, halka gözda vermek için, karfl devrimci yeni yeni umac lar üreterek varl n sürdürebilmifltir. Bu ortamda siyasal-toplumsal uyar lar yla Oktay Akbal n toplumumuza katk lar, edebiyatç kimli i kadar önemli say lmal d r. konurertop@butundunya.com.tr 65