PREMATÜRE BEBEKLERDEKIINTRAVENTRIKULER KANAMANIN MORTALİTE VE MORBİDİTESİ



Benzer belgeler
Postnatal erken dönemde kraniyal ultrasonografi incelemesi yapılan yenidoğanlarda periventriküler/intraventriküler kanama sıklığı ve risk faktörleri

500 GEBEDE RİSK FAKTÖRLERİ NEONATAL MORBİDİTE VE MORTALİTE

*'" Atatürk Ünİ\'ersitesi Hemşirelik Yüksekokulu. (Arş. Gör.) PREMATÜRE BEBEKLERDEKİ MORTALİTE YE MORBİDİTE İNSİDANS I VE ÖNDE GELEN ÖLÜM NEDENLERİ

Koryoamniyonitin Neonatal Sonuçlara Etkileri. Prof.Dr.Esin Koç Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Neonatoloji Bilim Dalı

Çok Düşük Doğum Ağırlıklı Prematüre Bebeklerde İntraventriküler Kanama Sıklığı ve Risk Faktörlerinin Değerlendirilmesi

Periventriküler/intraventriküler kanamalı yenidoğanlarda risk faktörleri

PREMATÜRE BEBEKTE İNTRAKRANİYEL KANAMA ve KORUNMA. Dr. Hacer Yapıcıoğlu Yıldızdaş Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi, Neonatoloji BD Adana

MERS N ÜN VERS TES YEN DO AN YO UN BAKIM ÜN TES NDE TEDAV ED LEN ÇOK DÜfiÜK DO UM A IRLIKLI BEBEKLER N DE ERLEND R LMES

Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde İzlenen Olgularda Akut Böbrek Hasarı ve prifle Kriterlerinin Tanı ve Prognozdaki Önemi. Dr.

Prematüre bebeklerin izlem sonuçları

Van Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi Yenidoğan Bakım Ünitesinde İzlenen Çok Düşük Doğum Ağırlıklı Olgularımızın Değerlendirilmesi

ÖZEL BİR HASTANEDE YENİDOĞAN ÜNİTESİNE YATIRILAN İNDİREKT HİPERBİLİRUBİNEMİLİ OLGULARIN RETROSPEKTİF DEĞERLENDİRİLMESİ

Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi Journal of Cukurova University Faculty of Medicine

YARDIMCI ÜREME TEKNİKLERİ UYGULAMALARI VE PERİNATAL/NEONATAL ETKİLER

DOĞUMSAL KALP HASTALIĞI OLAN YENİDOĞANLARDA ERKEN DÖNEM PROGNOZ

TEKİL VE ÇOĞUL GEBELİKLERDEN DOĞAN PREMATÜRE BEBEKLERİN GELİŞİMSEL DURUMLARININ KARŞILAŞTIRILMASI

Çok Düşük Doğum Ağırlıklı Preterm Bebeklerde Lactobacillus Reuteri'nin Fungal Profilakside Kullanımı: Randomize Kontrollü Bir Çalışma

Yenidoğan yoğun bakım ünitesinde beş yıllık sürede ( ) neonatal ölüm nedenleri

ACOG diyor ki APGAR SKORU. Özeti yapan: Dr. Yasemin Doğan

İNTRAKRANİYAL KANAMALI PRETERMLERİN NÖROGELİŞİMSEL PROGNOZU VE PROGNOZA ETKİ EDEN FAKTÖRLERİN BELİRLENMESİ

The Fetal Medicine Foundation

PREMATÜRE SORUNLARI. Prematüre Gestasyonel 37 haftayı doldurmadan doğan bebek Temel Bakım İhtiyaçları Isı regülasyonu

Progesteronun Preterm Doğumları ve Düşüğü Önlemede Yeri Var mıdır? Prof. Dr. Feride Söylemez A.Ü.T.F Kadın Hastalıkları ve Doğum AD

İnönü Üniversitesi Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde İzlenen Çok Düşük Doğum Ağırlıklı Preterm Olgularımızın Değerlendirilmesi +

PERİNATAL ASFİKSİ OLGULARININ YEDİ YILLIK DEĞERLENDİRİLMESİ

Gestasyonel Haftadaki Ağır Preeklamptik Anne İnfantlarının Neonatal Prognozları

Antepartum İntrauterin Hipoksinin Öngörüsü

GEÇ PREMATÜRE YENİDOĞANLARIN ERKEN KLİNİK SONUÇLARI THE EARLY CLINICAL OUTCOMES OF LATE PRETERM NEWBORNS

Çok düşük doğum ağırlıklı prematüre bebeklerde periventriküler-intraventriküler kanama ve periventriküler lökomalasi risk etkenlerinin incelenmesi

Kliniğimizde, bir yıllık yenidoğan puls oksimetre tarama testi deneyimimiz ve doğumsal kalp hastalığı sıklığı

Pulmoner Emboli Profilaksisi. Tanım. Giriş. Giriş Dr. Mustafa YILDIZ Fırat Üniversitesi Acil Tıp AD. Pulmoneremboli(PE):

D R. D U R A N K A R A B E L

Zeynep Eras, Özlem Konukseven, Fuat Emre Canpolat, Çiğdem Topçu, Evrim Durgut Şakrucu, Uğur Dilmen

PREMATÜRE BEBEKLERİN FİZYOLOJİSİ

Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde Akut Periton Diyalizi Yapılan Hastaların Değerlendirilmesi: 8 Yıllık Tek Merkez Deneyimi

DOĞUM ŞEKLİNİN YENİDOĞAN ÜZERİNE ETKİLERİ

Tiroidin en sık görülen benign tümörleri foliküler adenomlardır.

Çocuklarda Akut Solunum Sıkıntısı Sendromu (ARDS) ve Tedavisi. Tolga F. Köroğlu Dokuz Eylül Üniversitesi

Riskli Bebeklerde Prognozu Etkileyen Faktörler ve Etik Konular

PRETERM-POSTTERM EYLEM

Prematüre Bebe erin Uzun Dönemdeki Nö:romotor Gelişimleri

Antenatal Steroid Uygulamasının Erken Dönem Prematüre Sorunları Üzerine Etkisi

Düşük doğum ağırlıklı bebeklerde morbidite ve mortaliteyi etkileyen faktörler

ÖZET SÜLEYMANİYE KADIN HASTALIKLARI VE DOGUM HASTANESİNDE

Aile Hekimliği Uzmanı, Altıyüzevler Aile Sağlığı Merkezi, Tokat. Adres: Karşıyaka Mh. İbni. Kemal Cd. 8. Sk Göksu Evleri, Altıyüzevler Aile Sağlığı

Çok düşük doğum ağırlıklı bebeklerin hastalık ve ölüm oranlarının zaman içerisindeki değişimi

Zeynep Eras, Gözde Kanmaz, Banu Mutlu, Fuat Emre Canpolat, Evrim Durgut Şakrucu, Uğur Dilmen

RİSKLİ PRETERMLERDE TRANSPORT EDİLEN VE EDİLMEYEN GRUPLARIN MORBİDİTE MORTALİTE YÖNÜNDEN KARŞILAŞTIRILMASI

ACOG diyor ki GEÇ-TERM VE POST-TERM GEBELİKLERİN YÖNETİMİ. Özeti yapan: Dr. Yasemin Doğan

Yenidoğan pnömotorakslı olguların değerlendirilmesi

Bir üniversite yenidoğan yoğun bakım ünitesinde izlenen düşük doğum ağırlıklı bebeklerin geriye dönük değerlendirilmesi

PREMATÜRE BEBEKLERİN UZUN DÖNEMDEKİ NÖROMOTOR GELİŞİMLERİ NEUROMOTOR DEVELOPMENTAL FOLLOW-UP OF THE PRETERM INFANTS

TABURCULUK SONRASI REHOSPİTALİZASYON VE NEDENLERİ..Dr. Ömer ERDEVE

PATENT DUCTUS ARTERIOSUS (PDA) Doç. Dr. Ömer Erdeve Ankara Ün. Tıp Fakültesi Çocuk Hastanesi Neonatoloji Bilim Dalı

KARDİYOJENİK ŞOK ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KARDİYOLOJİ ANABİLİM DALI

Resüsitasyonda HİPEROKSEMİ

Beyin Omurlik Damarlarının Cerrahi Tedavisi

Prematüre retinopatisi gelişen olgularda risk faktörlerinin değerlendirilmesi

Kardiyovasküler Hastalıklarda Çekirdekli Kırmızı Kan Hücrelerinin Tanısal Değeri

Anestezi Uygulama II Bahar / Ders:9. Anestezi ve Emboliler

Diabetik anne bebeğinde komplikasyonlar*

Sunu planı. Solunum yetmezliği NON-İNVAZİV MEKANİK VENTİLASYON NIMV

Sga'lı Bebeklerde Eregie Yöntemi

HİBRİD VASKULER CERRAHİDE ANESTEZİ DENEYİMLERİMİZ

EDİTÖR VE SORUMLU MÜDÜR. Sadık AKŞİT YARDIMCI EDİTÖRLER. Mehmet KANTAR Damla GÖKŞEN ŞİMŞEK Serap AKSOYLAR Can BALKAN Güzide AKSU Güldane KOTUROĞLU

NÖROLOJİK RİSKLİ BEBEKLERDE FİZYOTERAPİST VE AİLE TEMELLİ HEDEFE YÖNELİK NÖROMOTOR TEDAVİ YAKLAŞIMLARININ ETKİNLİĞİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi nde Doğan Bebeklerin Morbidite ve Mortalite Nedenleri Açısından Üç Yıllık Retrospektif Değerlendirilmesi

HİPOKSİK İSKEMİK ENSEFALOPATİ: 63 TERM YENİDOĞANIN DEĞERLENDİRİLMESİ HYPOXIC ISCHEMIC ENCEPHALOPATHY: EVALUATION OF 63 TERM NEONATES

Gestasyonel Diyabet: Anne ve Fetusta Kısa ve Uzun Dönem Sonuçlar

İkiz eşlerinin doğum ağırlıklarındaki diskordans morbidite ve mortalite açısından risk oluşturur mu?

Peptik Ülser Kanamasında Tedavi Yaklaşımı

Fetal tedavide amniyoinfüzyon ve amniyodrenaj

SSK BAKIRKÖY DOGUMEVİ VE ÇOCUK HASTALIKLARI HASTANESİ 1991 YILI PERİNATAL MORTALİTE VE MORBİDİTE SONUÇLARININ DEGERLENDİRİLMESİ

Yenidoğan yoğun bakım ünitesinde serebral fonksiyon monitörü kullanımı: ülkemizde ilk deneyim

Ektopik Gebelik. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK

GEBELİKTE SİFİLİZ. Dr. Mustafa Özgür AKÇA Bursa Yüksek İhtisas E.A.H. Enfeksiyon Hastalıkları Kliniği

ANNE VE ÇOCUK SAĞLIĞININ ÖNEMİ. Sağlık; bireyin beden, ruh ve sosyal açıdan tam bir iyilik durumunda olmasıdır.

PREMATÜRE RETİNOPATİSİ Dr Alparslan ŞAHİN Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı

Kafa Travmalarında Yönetim

Mustafa Kemal YILDIRIM*, Tülay TUNÇER PEKER*, Dilek KARAASLAN*, Betül MERMİ CEYHAN**, Oktay PEKER***

DR. SAMİ ULUS ÇOCUK HASTANESİ ONKOLOJİ POLİKLİNİĞİNE BAŞVURAN HEMANJİOMLU OLGULARIN EPİDEMİYOLOJİK DEĞERLENDİRMESİ

PRETERM EYLEM ÖNGÖRÜSÜ. Doç. Dr. Derya EROĞLU

Yüksek Riskli Yenidoğanların Uzun Dönem Sonuçları. Doç. Dr. Ş. Suna OĞUZ Zekai Tahir Burak Kadın Sağ. EAH Yenidoğan Kliniği

Murat Fatih KOÇYİĞİT YÜKSEK LİSANS TEZİ FİZYOTERAPİ VE REHABİLİTASYON ANABİLİM DALI GAZİ ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

İstanbul da Bir Referans Hastanesinin Üçüncü Basamak Yoğun Bakım Ünitesinde İzlenen Çok Düşük Doğum Ağırlıklı Yenidoğanların Klinik Seyri

NEONATOLOJİDE YENİLİKLER. Doç. Dr. Esra Arun ÖZER Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yenidoğan Kliniği

Prediyaliz Kronik Böbrek Hastalarında Kesitsel Bir Çalışma: Yaşam Kalitesi

ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK

Burcu Bursal Duramaz*, Esra Şevketoğlu, Serdar Kıhtır, Mey Talip. Petmezci, Osman Yeşilbaş, Nevin Hatipoğlu. *Bezmialem Üniversitesi Tıp Fakültesi

ÇOK DÜŞÜK DOĞUM AĞIRLIKLI YENİDOĞANLARDA MORTALİTE VE MORBİDİTE ORANLARI

Bir Çocuk ve Doğum Hastanesinde Doğan Bebeklerin Özellikleri

Yrd. Doç. Dr. Duran Karabel

U.Topuz, T.Akbulak, T.Altunok, G.Uçar, K.Erkanlı, İ.Bakır İstanbul Mehmet Akif Ersoy GKDC Eğ. Ar. Hastanesi

Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ABD, Yenidoğan BD, Erzurum, Türkiye

EBELİK ÖĞRENCİLERİNİN ADIYAMANDA YAPTIRDIĞI DOĞUMLARDA ANNE VE YENİDOĞANIN GENEL ÖZELLİKLER VE RİSKLER YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRİLMESİ*

AKUT SOLUNUM SIKINTISI SENDROMU YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015

Yirmi sekiz hafta ve altındaki preterm bebeklerde profilaktik ve selektif surfaktan uygulaması: tek merkez deneyimi

Yenidoğan pnömotoraks olgularının predispozan ve prognostik faktörler açısından değerlendirilmesi

YOĞUN BAKIM EKİBİNDE HEMŞİRE VE HASTA BAKIMI BURCU AYDINOĞLU HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ

HEMODİYALİZDE SIK KARŞILAŞILAN KOMPLİKASYONLAR ve YÖNETİMİ. Dr. Lale Sever

Transkript:

İst. Tıp Fak. Mecmuası 66:1,2003 ARAŞTIRMALAR PREMATÜRE BEBEKLERDEKIINTRAVENTRIKULER KANAMANIN MORTALİTE VE MORBİDİTESİ Zeliha AKDOĞAN, Fahri OVALI, Nedim SAMANCI, Türkan DAĞOĞLU* ÖZET Germinal matriks kanaması (GMK)-intraventrikiiIer kanama (İVK) yenidoğanın intrakranial kanamalarının en sık görülen şeklidir. Çok düşük doğum ağırlıklı pretermler ve perinatal hipoksidc kalmış tüm yenidoğanlar kanamaya eğilimlidir. Bu yazıda ünitemizde yatmakta iken GMK-İVK gelişen prematüre bebekierdeki mortalite ve morbiditeler İncelenmektedir. Kliniğimizde iki yıl içinde doğan 1184 prematüre bebekten 98'İnde GMK-İVK gelişti. Kanama saptanan bebeklerin doğum tartıları ortalama 1491 ± 249g. Gestasyon yaşı ortalaması 30.2 ± 1.2 hafta, Apgar ortalaması 4.7 ± 0.3 idi. 98 olgunun 58 tanesinde perinatal asfiksi saptandı. Doğan tüm bebekler arasında GMK-İVK insidansı %8.2, mortalite %6.2 iken 32 hafta ve altında doğan 411 bebek arasında GMK-İVK insidansı %16.7.mortalite %13.6 olarak bulundu. Anahtar kelimeler: Prematüre, gcrminal matriks kanaması, üıtraventrikülcr kanama SUMMARY The mortality and morbidity of intraventricular hemoırhage in prematüre babies. Most of the intracranial hemorrhages in newborn babies are due to germinal matrix and intraventricular hemorrhages {GMH-IVH). Very low birth weight babies and babies cxposed to perinatal asphyxia are prone tho these kinds of hemorrhages. We evaluated the mortality and morbidity rates of babies developing GMH-IVH dnring their hospitalization period. GMH-IVH deveîoped in 98 of 1184 prematüre babies born in our elinic. Mcan gestational age of these babies was 30,2 ± 1,2 vvecks, mean birthweight was 1491 ± 249 g and mean Apgar score was 4,7 JE 0,3. Perinatal asphyxia was present in 58 of 98 babies. The incidence of GMH-IVH among ali prematüre babies was 8,2% and mortality 6,2%, while these fıguıes werc 16,7% and 13,6% respeetively among babies below 32 wecks gestational age. Key words: Prematüre, germinal matrix hemoırhage, intraventricular hemoırhage GİRİŞ Germinal matriks kanaması (GMK)- intraventriküler kanama (İVK) yenidoğanın intrakranial kanamalarının en sık görülen şeklidir ve subependimal germinal matriks yatağındaki beyin kan akımı değişmeleri sonucu olur (D. Çok düşük doğum ağırlıklı pretermler ve perinatal hipokside kalmış tüm yenidoğanlar İVK, serebral infarkt, post hemorajik hidrosefali ve periventriküler lökomalazi (PVL) gibi santral sinir sistemi (SSS) lezyonlarına eğilimlidir. Kan basıneındaki artışa neden olan pek çok faktör preterm bebeklerde İVK ile ilişkili bulunmuştur. Bunlar arasında trakeal aspirasyon, rektal ısı ölçümü veya kan alma gibi rutin işler ya da klinik bakım ile ilgili manüplasyonlar sayılabilir ( 5-6. 7 ). Germinal matriks gestasyonun 32-34. haftasından sonra gerilediğinden GMK ve İVK özellikle prematüre bebeklerin problemidir ve doğum ağırlığı 1500 gramın altında, gestasyon yaşı 32 haftadan küçük bebeklerde %40-50 oranında görüldüğü bildirilmektedir ( 9 \ Germinal matriks yağ dokusu ile çok az desteklenen ince duvarlı damarlara sahiptir. Bu nedenle kanamaya hassastır. Germinal matriksin periventriküler lokalizasyonu nedeniyle kanama transependimal olarak yan ventriküler içine yayılabilir. Serebrospinal Mecmuaya geldiği tarih: 24.06.1997 * İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabiîira Dalı, Yenidoğan Ünitesi, Çapa, İstanbul

Prematüre Bebeklerdeki İntraventriküler Kanamanın Mortalite ve Morbiditesi sıvıdaki kanın organize olup araknoid villusları tıkaması sonucu beyin omurilik sıvısı (BOS) dolaşımının engellenmesi komünikan hidrosefaliye neden olabilir. GMK-İVK prematüre bebeklerde mortalitenin artışına neden olur. Çok düşük doğum tartılı bebeklerde geç dönemde görülen nörolojik bozuklukların tek nedeni GMK-İVK değildir. Bebeğin karşı karşıya kaldığı iskemik lezyonlar ve kanama sonucu gelişen hidrosefali de kalıcı nörolojik sekel riskini büyük ölçüde artırmaktadır < 5 ). Bu çalışmada İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Doğum Anabil im Dalı Yenidoğan Ünitesinde yatmakta iken GMK-İVK gelişen prematüre bebeklerdeki mortalite ve morbidite oranları incelenmiştir, MATERYAL ve METOD Çalışmaya Ocak 1995-Arahk 1996 tarihleri arasında İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Yenidoğan Ünitesinde yatmakta iken GMK-İVK saptanan 98 prematüre bebek alındı. Aynı dönemde doğan, gestasyon yaşlan benzer ancak GMK-İVK gelişmeyen 100 bebek de kontrol grubu olarak alınarak karşılaştırıldı. Gestasyon yaşı 37 tamamlanmış haftanın altında olan bebekler prematüre olarak değerlendirildi. Gestasyon yaşı saptanmasında son adet tarihi ve Dubowitz kriterleri kullanıldı. (4). Vakaların cinsiyeti, doğum şekli, doğum tartısı ile l.ve 5. dakika Apgar puanları değerlendirildi < 2 >. Ünitede yatmakta iken ölen ve üniteden taburcu edilen bebekler belirlendi. 5 dakika Apgar puanının 6'nın altında oluşu ve kordon kanı ph' sının 7.20'nin altında oluşu perinatal asfiksi olarak değerlendirildi. Bütün bebeklere yaşamlarının 24, 48, 72, 96 ve 120. saatlerinde, ayrıca klfnik durumlarının bozulduğu koşullarda da kranial USG tekrarlandı. Kanama saptanan olgular haftalık kontrollerle izlendi. Kranial USG'ler ünitenin içinde bulunan Dornier marka sonografi cihazı ve 7.5 mhz'lik sektör prob kullanılarak yapıldı. Görüntüler, bebekler küvöz içinde yatarken ön fontanel üzerinden sağ ve sol parasagital koronal ve aksial planlarda elde edildi. İVK derecelendirmesi Papile ve arkadaşlarının sınıflamasına göre yapıldı Bu sınıflamaya göre, Evre I Kanama: Subependimal kanama (Germinal matriks kanaması) Evre II Kanama: Venrriküler dilatasyon olmaksızın întraventriküler yayılım Evre III Kanama: Ventriküler dilatasyon ile birlikte intraventriküler yayılım. Evre IV Kanama: İntraventriküler ve intraparankimal kanama olarak değerlendirildi. SONUÇLAR Kliniğimizde Ocak 1995-Arahk 1996 tarihleri arasında toplam 1184 preterm bebek doğmuştu. Bunlardan 98'inde GMK-İVK saptandı. Kanama gelişen ve kontrol olarak ahnan preterm bebeklere ait özellikler Tablo l'de verilmiştir. Kanama saptanan bebeklerin doğum tartılan 700-2850 gr. arasında değişmekte olup ortalama 1491 ± 249 gr idi. Gestasyon yaşı dağılımı 26-37 hafta olup ortalama 30,2 ±1.2 hafta idi. Kanama gelişen vakaların %69'u 32 hafta ve altında gestasyon yaşma sahipti. Doğum tartısına ve gestasyon yaşma göre kanama sayısı ve mortalitesi Tablo 2'de görülmektedir. Olguların 1. dak Apgar dağılımı 1-9 arasında, ortalama 4.7 ± 0.3; 5 dak. Apgar dağılımı 3-9 arasında, ortalama 6.8 ± 0.4 olarak saptandı. Perinatal asfiksi 98 olgunun 58 tanesinde mevcuttu. Asfiksi bulunan 58 bebeğin 45 tanesi kaybedilirken (%77.5), asfiksisi bulunmayan 40 bebeğin ise 29 tanesi (%72.5) kaybedilmişti. 98 olgunun 69'una mekanik ventilasyon uygulanırken 29 olgu mekanik ventilasyona ih-

Akdoğan Z., Ovalı F., Samancı N., Dağoğlu Z. Tablo 1. GMK-İVK saptanan bebeklerin özellikleri GMK-İVK (%) Kontrol (%) Kız/Erkek 43/55 (44/56) 46/54 (46/54) Sezeryan/normal Spontan Doğum 44/54 (45/55) 40/60 (40/60) Doğum tartısı ortalaması (g) 1471 +249(700-2850) 1402 + 302 Gestasyon Yaşı ortalaması (hf) 30.2 ± 1.2 (26-37) 30,7+1,4 l.dak apgar ortalaması 4.7 ±0.3 (1-9) 6,2 + 0,4 5.dak apgar ortalaması 6.8+0.4(3-9) 7,1+0,4 Ölen/yaşayan 74/24 36/64 Tablo 2. Doğum tartısı ve gestasyon yaşına göre IVK-GMK sayı vc mortalitesi Doğumda Evre I Evren Evre III Evre IV Toplam <-1000g 1(1) 12(8) 6(6) 3(3) 22(18) 1001-1500 g 13(6) 11(9) 12(9) 4(4) 40(28) 1501-2000 g 5(4) 8(8) 5(3) 1(1) 19(16) 2001-2500 g - 4(3) 2(2) 2(2) 8(7) 250 l>g 2(-) 4(2) 2(2) 1(1) 9(5) <-30 hafta 10(7) 21(18) 19(15) 4(4) 54(44) 31-32 hafta 6(3) 7(5) 2(2) 2(2) 15(12) 33-37 hafta 5(1) 11(7) 6(5) 5(5) 29(18) Toplam 21(11) 39(30) 27(22) 11(11) 98(74) *Parenîez içinde ölen bebeklerin sayısı görülmektedir. tiyaç duymadı. Mekanik ventilasyon, CPAP ve IPPV modlarmda kullanıldı. Mekanik ventilasyon yapılan 69 bebeğin 61 tanesi (%88) kaybedilirken, mekanik ventilasyon uygulanmayan 29 bebeğin 13 tanesi (%44) kaybedilmişti. Surfaktan uygulaması 98 bebeğin 17 tanesine yapılmıştı. Surfaktan uygulanan bebeklerden 15 tanesi (%88) kaybedilirken surfaktan uygulanmadığı halde GMK-İVK geçiren 81 bebeğin 59 tanesi (%72) kaybedildi. Perinatal asfiksisi bulunan, mekanik ventilasyon uygulanan ve surfaktan tedavisi yapılan bebeklerin özellikleri Tablo 3'de görülmektedir. GMK-İVK 3 olguda (%3) ilk 24 saat içinde, 33 olguda (%33.6) 24-48 saat arasında, 35 olguda (%35.7), 48-72 saat arasında olmak üzere olguların 71 inde (%72) kanama ilk 72 saat içinde görülürken 14 olguda (%14.7) 4 7 gün arasında, 13 olguda (%13.3) 7-14 gün arasında görüldü. Tablo 4'de olguların kanama zamanlarıyla ilişkisi görülmektedir. GMK-İVK gelişen bebeklerde eşlik eden di-

Prematüre Bebeklerdeki İntraventriküler Kanamanın Mortalite ve Morbiditesi Tablo 3. GMK-İVK gelişen hastaların özellikleri Evrel Evre II Evre TII Evre IV Toplam % Mekanik ventilasyon alan 12(11) 27(24) 23(19) 7(7) 69(61) 70 (62) Surfaktan alan 2(2) 5(4) 9(8) KD 17(15) 18(16) Asfiksi bulunan 14(8) 26(23) 14(10) 4(4) 58(45) 59 (46) Toplam** 21(11) 39(30) 27(22) 11(11) 98(74) 100 (75) *Parantez içinde Ölen bebeklerin sayısı görülmektedir. ** Ayın hastada birden fazla tanı olabildiği için toplam farklıdır. Tablo 4. GMK - İVK zamanı Kanama Zamanı Olgu Sayısı % 0-24 3 3 24-48 saat 33 33,3 48-72 saat 35 35,7 4-7 gün 14 14,7 7.14 gün 13 13,3 Toplam 98 100 ger klinik tanılar da mevcuttu. Tablo 5'de GMK-İVK ya ilaveten mevcut olan diğer tanılar görülmektedir. Doğan tüm bebekler arasında GMK-İVK insidansı %8.2, mortalite %6.2 iken 32 hafta ve altında doğan 411 bebek arasında GMK- İVK insidansı %16.7, mortalite %13.6 idi. Evre I kanaması olan bebeklerin %52'si, Evre II kanaması olan bebeklerin %76'sı, Evre III kanaması olan bebeklerin %81'i ve Evre IV kanaması olan bebeklerin %100'ü kaybedildi. I ve II. Evre kanaması olan ve yaşayan 11 olguda ayrıca PVL gözlendi. II. Evre kanaması olan ve sağ kalan 4 olguda PVL ile birlikte hidrosefali gelişirken Evre III kanaması olan bir olguda komünikan hidrosefali gelişti. Hidrosefalisi olan bebeklerden kaybedilen olmadı. Bu bebeklerin nörolojik sekel açısından takipleri devam etmektedir. Kanamalı olgulardan yaşayanların ünitede kalış süresi ortalama 31.6 gün iken ölen bebeklerden bu süre ortalama 11.9 gün idi. Tablo 5. IVK-GMK Gelişen bebeklerdeki ilave tanılar Tam Sayı % Asfiksi 58 59 Respiratuar Distress Sydrome (RDS) 51 52 Sepsis 31 32 Düşük Doğum Tartılı Bebekler (SGA) 20 21 Patent Ductus Arterİosus (PDA) 17 18 Kanama Bozukluğu 16 17 PnÖmotoraks 5 6 Rh İzoimmnizasyonu 4 5 Diabetik Anne Bebeği 4 Bronko Pulmoner Dİsplazi (BPD) 3 *Bir bebekte birden fazla tanı mevcut olabilir. TARTIŞMA Yenidoğan yoğun bakım ünitelerindeki gelişmeler çok düşük doğum tartısına ve düşük gestasyon yaşma sahip bebeklerin yaşatılmasını mümkün kılmaktadır. Buna paralel olarak İVK İnsidansım da artmıştır. Germinal matriks 32-34 haftadan sonra gerilediğinden GMK-İVK özellikle prematüre bebeklerin sorunudur. Solunum yetersizliği nedeniyle mekanik ventilasyona gereksinim duyan 34 gestasyon haftasından küçük prematüre bebekler GMK-İVK için en büyük risk grubunu oluştururlar. Papile ve ark,. Evre I kanama insidansım %40, Evre II %39

Akdoğan Z., Ovalı F,, Samancı N., Dağoğlu Z. Evre ffl % 27 Evre IV % 11 olarak bildirmiştir < 10 >. Bizim Evre I kanama insidansının diğer çalışmalara göre az görülmesine karşılık Evre II ve III kanama insidansının daha fazla olmasına vakalarımız arasında asfiktik olanların ve gram negatif sepsis gelişenlerin sayısının fazla olmasının neden olduğunu düşünmekteyiz. GMK-İVK insidansı, gestasyonel yaş azaldıkça artar. Bu nedenle yüksek dereceli kanamalar çok düşük doğum ağırlıklı bebeklerde çok daha yaygındır W, Bizim serimizde de Evre I ve Evre II kanaması olan 60 bebeğin 37 tanesi (%61,6) 1500 g altında, 23 tanesi ise 1501 g üzerinde iken, 44 tanesi (%73,3) 32 haftanın altında, 16 tanesi ise 32 haftanın üzerindeydi. Benzer şekilde, evre III ve evre IV kanaması olan 38 bebeğin 25 tanesi (%65,7) 1500 g altında ve 13 tanesi 1501 g üzerinde iken, 27 tanesi (%71) 32 haftanm altında ve 11 tanesi de 32 haftanın üzerinde idi. Pek çok çalışmada düşük doğum tartılı ve düşük gestasyon yaşına sahip bebeklerde doğum ağrılarının başlamasından önce sezeryan uygulanmasının GMK-İVK açısından koruyucu olduğu ileri sürülmektedir. Tejani ve ark. tarafından vajinal doğum özellikle de verteks gelişinin İVK ile ilişkili olabileceği bildirilmiştir 00. Bizim serimizde de GMK- İVK gelişen bebeklerin %55'i vajinal yolla doğmuştu. Ancak sezeryan yapılan bebeklerin çoğuna fetal distress nedeniyle sezeryan yapıldığı için bu bebeklerde perinatal asfiksi ve buna bağlı komplikasyonlar da daha fazla görülmüştü. Pek çok çalışmada asfiksi ile GMK-İVK arasındaki ilişki ortaya konmuş ve asfiksinin İVK patogenezindeki rolü aydınlatılmıştır. Asfiksiye bağlı hipotansiyon sonucunda serebral kan akımında azalma germinal matriks damarlarında iskemik hasara yol açar. Asfikside hipoksik iskemik kalp yetmezliği sonucu venöz basınç artar. Kan basıncmda herhangi bir nedenle oluşan artış nedeniyle iskemik hasara uğramış bölgenin reperfüzyonu ya da hiperperfüzyonu sonrasında damarlar rüptüre olur. Fujimaro ve arkadaşları GMK-İVK yı indükleyen bir faktör olarak hipotansiyonun önemini vurgulamışlardır < 6 '. Kan başmandaki hızlı düşüş hasara uğramış germinal matriks damarları için tehlikelidir. Özelikle de perinatal asfiksi nedeniyle otoregülasyonu bozulmuş bebeklerde daha tehlikelidir < 8 ). Bizim serimizde de GMK-İVK saptanan 98 olgunun 58 inde (%59) asfiksi mevcuttu. Bu bebeklerin 45 i (%77) kaybedildi. Asfiktik olguların büyük çoğunluğunun gestasyon yaşı 30 haftanın ve doğum tartısı 1500 gramın altındaki bebekler oluşturmaktaydı. Asfiktik bebeklerde kanama evresinin daha büyük olduğu gözlendi. Patent duktus arteriosus da (PDA) serebral diyastolik akım bozarak İskemik hasara yol açabilir. Ayrıca PDA' h hastalarda kan akımı hızındaki geniş oynamalar hemorajik hasar riskini artırır. Serimizde 17 olguda PDA saptandı. Bütün olgulara sıvı kısıtlanması uygulandı. 4 olgu sıvı kısıtlamasına cevap verirken cevap vermeyen 13 olguya indometasin verildi. Bu vakaların 9 tanesinde Evre I-II İVK saptandı. Bu durum indometasin kullanımının IVK'nın sınırlandın İmasında faydalı olabileceğini düşündürmüştür. Serebral kan akımmdaki dalgalanma ve serebral otoregülasyonun bozulmasına yardımcı faktörler olan trombosit-kapiller fonksiyon ya da koagülasyon bozuklukları gibi faktörler de kanama patogenezi ile ilişkilidir. Ancak koagülasyon bozukluğu olan pretermlerde RDS, asfiksi ve sepsis gibi predispozan faktörlerin varlığı koagülasyon bozukluklanmn tek başına kanamaya olan etkisini açıklamayı güçleştirmektedir. Bizim olgularımızda 16 bebekte kanama diyatezi mevcuttu. Ayrıca kanama diyatezi ve trombositopeniye ek olarak bebeklerde RDS, asfiksi, sepsis ve Rh izoimmünizasyonu da mevcuttu. Rutin klinik işlemler veya mekanik ventilasyon uygulaması sırasında yapılan manipü-

Prematüre Bebeklerdeki İntraventriküler Kanamanın Mortalite ve Morbiditesi lasyonlar serebral kan akım hızını etkiler ve GMK-IVK'yı artırır. Pozitif basınçlı ventilasyon ile beyin kan akımı arasındaki ilişki önemli bir araştırma konusudur. Uygulanan pozitif basıncın toraksa yansıması ile venöz obstrüksiyon ve düşük kardiak debi gelişmesi beyin kan akımını negatif yönde etkilemekte bu da intrakranial kanamaların oluşumunu artumaktadır. Ünitemizde de mekanik ventilasyon uygulaması sırasında GMK-İVK saptadığımız 69 olgunun 51 inde RDS, 49'unda asfiksi, 22'sinde sepsis mevcuttu. Mekanik ventilasyon almakta iken kanayan 69 bebeğin 61 tanesi kaybedildi. Ancak daha önce yaptığımız RDS ve surfaktan kullanımı ile ilgili bir araştırmada ünitemizde RDS nedeniyle mekanik ventilasyon yapılan tüm bebeklerdeki İVK insidansım %29 olarak bulmuştuk ( 3 \ Primer ölüm nedeni kanamadan ziyade mekanik ventilasyon yapılmasını gerektiren RDS, asfiksi, sepsis gibi birincil sorunlardı. Uzun süre yoğun bakım yapılan bebeklerinde invaziv girişimlerin fazlalığı nedeniyle sepsis gelişime riski de artmaktadır. GMK-İVK saptanmış 98 olgunun 31 inde (%31.6) sepsis saptanmış olup 28'i (%90) kaybedilmiştir. 31 bebeğin 22'sinde mekanik ventilasyon uygulamakta iken sepsis tanımlanmıştır. Sepsislerin hepsinde gram negatif bakterilerle oluşması mortaliteyi arttırmaktadrr. Dolayısıyla mekanik ventilasyonda iken kaybedilen olgularda sepsis önemli bir sorun alma özelliğini korumaktadır. Yine de mekanik ventilasyon desteğindeki bebeklerin daha düzenli bir şekilde monitörize edilmesi, ventilatör parametrelerinin ayarlanmasında gösterilecek hassasiyet, aspirasyon ve benzeri manipülasyonlarm daha nazik bir şekilde yapılması ve asepsi, antisepsi koşullarına daha iyi uyulması ile sepsislerin azaltılması, kanama riskinin azaltılmasını da mümkün kılacaktır. Wyatt ve arkadaşları yukarıda söylenenlere ilaveten indometasin, fenobarbital gibi ajanların profilaktif kullanımı ile kanamaların azaltılacağını ileri sürmüşlerdir 04). Ünitemizde bu amaçla profilaktik olarak indometasin veya fenobarbital kullanmadık. Ancak PDA saptadığımız 17 olgudan 13'üne indometasin ve yine 13 olguya da ventilatöre olan direnci kırmak ya da konvüzyonları önlemek amacıyla fenobarbital uygulanmıştı. İndometasin ve fenobarbital alan olguların 9' unda GMK-İVK saptandı. Bu olgulardaki kanamanın Evre III ve IV den ziyade Evre I ve II olması dikkat çekiciydi. Preterm bebeklere surfaktan uygulanmasının serebral kan akım hızını arttırması ve böyle bir durumda kanama ile ilişkisinin bilinmesine karşın Vonde Bor ve arkadaşları surfaktan uygulanmasının ardından kanama insidansmda artışı gösterememişlerdir <13 ). Bizim serimizde kanayan bebekler arasında yalnızca 17 tanesine surfaktan uygulanmıştı. Bu bebeklerden 15 tanesi kaybedildi. Ancak bu Ölümlerin kanamadan ziyade prematüreliğin getirdiği RDS, asfiksi, sepsis gibi birincil sorunlara bağlı olduğunu düşünmekteyiz. Bu bebeklerdeki kanamanın mortaliteye ne Şekilde katkıda bulunduğunu tayin etmek güçtür. Olgu serimizde kanamaların %72'sinin ilk 72 saat içinde ve özellikle de ilk 48 saat sırasında ortaya çıktığı görülmüştür. Tsiantus ve arkadaşları ise ultrasonografi ile yaptıkları bir araştırmada kanamaların çoğunun ilk günde oluştuğunu saptamışlar ancak %25'inin 10. güne uzayabileceğini belirtmişlerdir 02)_ Bu durum bizim verilerimizle de uygundur. Sonuç olarak GMK-İVK, prematüreliğin en önemli sorunlarından biri olup yenidoğan yoğun bakımı sırasında uygulanan işlemler ile de yakından ilgilidir. Prematüreliğin ve asfiksinin önlenmesi mekanik ventilasyonun bilinçli yapılması, bebeğin sürekli monitorizasyonu ve bebeklerin sepsisten korunması GMK-İVK insidansının azaltılmasında önemli katkılar sağlayacaktır.

Akdoğan Z., Ovalı F., Samancı N., Dağtığlu Z. KAYNAKLAR 1. Apak S: İntrakranial kanamalar. In: Dağoğlıı T (ed) Neonatoloji. Nobel Tıp Kitapevi, İstanbul; 587 (2000). 2. Apgar VA: Proposal for a new tnethod of evaluation of the newborn infant. Curretıt Researches in Aneslhesia and Analgesia 32:260 (1953) 3. Dağoğlu T, Ovalı F, Samancı N: Çok düşük doğum ağırlıklı prematüre bebeklerde görülen respiratuar distress sendromunım tedavisinde surfaktan kullanımı. 26 vakahk deneyimin sonuçlan. İst Tıp Fak Mecm 3:51 (1995). 4. Dubowîtz LM, Dubowitz V, Goidberg C: Clinical assesment of gestational age in the newborn infant. J. Pediatr. 77: İ (1970). 5. Dykes FD, Dıımber B, Lazarra A, et al.; Post hemorhagic hydroeephalus in high risk preterm İnfants, natura! history, management and iong term outeome. J.Pediatr 114:611(1989). 6. Fujimura M, Saüsbmy DM, Robinson RD, et al.: Clinical evenls relating to intraventricular hcmorrhage in the nevvbom. Arch Dis Child 54:409 (1979). 7. Fumato M, Tamai HN, Kurita T: Clinical events in association witb timing of intraventricular hemoırhage in preterm infants. J.Pediatr 121:614 (1992). 8, Ment LR, Aüsrair GSP, Ehrenkranz RA, et :ıl.: Risk factors for carly intaventricular hemorrahge in low birth weight infants. 1 Pediatr 12: 776 (1992). 9. Pancth N, Pinto MJ, Gardner J: Incidence and timing of germinal malrix hemorrhage-intraventricular hemorrhage in low birth weight infanls. Anı J Epidemiol 137:1167 (1993). 10. Papile LA, Burstein R, Koffler H: Incidence and evaluation of subependymal and intraventricular hemorrhage. J Pediatr 92:529 (1978). 11. Tejani N, Rebold B, Tuch S, et al.: Obstctric factors in the causaüon of early periventricular-intraventricular hemorrhage. Obstet Gynccol 64: 510'(1984). 12. Tsiantos A, Viclorin LH, Relier JP: Intracranial hemoırhage in the prematurely born infant: Timing of elots and evaluation of clinical sîgns and synıptoms. J Pediatr. 8:854,(1974). 13. Van de Bor M, Vcrloove-Vonherck SP, Brand R, Kerse MJ, Ruys JH: Incidence and predietion of peıiventricuhır-intraventrucular hemorrhage in very preterm infants. J Perinat Med. 15:333 (1987). 14. Wyatt JS, Edwards AD, Lope M, Deİph CT, Mc Cormick DC, Potter A: Rcsponse of cerebra! blood volumc to changcs in arteria! carbondioxidc tension in preterm and (erm infants. Pediatr Res 29: 553 (1991).