TÜRKÇENİN İLK ESERİ: ORHUN YAZITLARI

Benzer belgeler
SES BİLGİSİ YÜCEL ÖNEN TÜRK DİLİ VE EDEB.

Tek başına anlamı ve görevi olmayan ancak kendinden önce gelen sözcükle öbekleşerek anlam ve görev kazanan sözcüklerdir. Edatlar şunlardır:

Büyük Ünlü Uyumu (Kalınlık-İncelik Uyumu)

Ses Bilgisi. Büyük Ünlü Uyumu : Ünlü harflerin, kalınlık-incelik yönünden uyumudur. Büyük Ünlü Uyumuyla İlgili Kurallar :

ÜNLÜLER BÜYÜK ÜNLÜ UYUMU. Türkçe bir sözcükte kalın ünlülerden sonra kalın, ince ünlülerden sonra ince ünlülerin gelmesine büyük ünlü uyumu denir.

SES BİLGİSİ SES OLAYLARI. Ünsüz Benzeşmesi (Sertleşmesi)

BAĞLAÇ. Eş görevli sözcük ve sözcük gruplarını, anlamca ilgili cümleleri birbirine bağlayan sözcüklere "bağlaç" denir.

Zeus tarafından yazıldı. Cumartesi, 09 Şubat :20 - Son Güncelleme Pazartesi, 15 Şubat :23

SESLER VE SES UYUMLARI

c. Yönelme Hâli: -e ekiyle yapılır. Yüklemin yöneldiği yeri, nesneyi ya da kavramı gösterir.

1.KÖK 2.EK 3.GÖVDE. Facebook Grubu TIKLA.


EKLER VE SÖZCÜĞÜN YAPISI

A y ş e y i m a s a s ı k a p ı n a y e d i ş e r a l t ı ş a r a r a b a y a

CÜMLE ÇEŞİTLERİ. Buna yükleminin türüne göre de denebilir. Çünkü cümleyi yüklemine göre incelerken yüklemi oluşturan sözcüklerin türüne bakılır.

Dal - mış - ım. Dal - mış - sın. Dal - mış. Dal - mış - ız. Dal - mış - sınız. Dal - mış - lar. Alış - (ı)yor - um. Alış - (ı)yor - sun.

Türkçede heceler şöyle meydana gelmiştir.

» Ben işlerimi zamanında yaparım. cümlesinde yapmak sözcüğü, bir yargı taşıdığı için yüklemdir.

-DE, -DA VE -Kİ NİN YAZIMI

Adlar ADLAR (İSİMLER) Bütün sözcük türleri,iki gruba ayrılarak değerlendirilir. A)Ad Soylu Sözcükler: 1)Ad (İsim) 2)Sıfat (Önad) 3)Zamir (Adıl)

ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI:

ÜNİTE 14 ŞEKİL BİLGİSİ-II YAPIM EKLERİ. TÜRK DİLİ Okt. Aslıhan AYTAÇ İÇİNDEKİLER HEDEFLER. Çekim Ekleri İsim Çekim Ekleri Fiil Çekim Ekleri

TÜRKÇENİN SESLERİ VE ÖZELLİKLERİ

Öğr. Gör. Murat KEÇECĠOĞLU. Elbistan Meslek Yüksek Okulu Güz Yarıyılı

Çekim Ekleri. Çözümler. 1. Test. 4. Bölüm

İSİM (AD) Canlı ve cansız varlıkların, kavramların, duyguların dilimizdeki karşılığı olan sözcüklere isim (ad) denir.

Zamir: İsmin yerini geçici olarak tutabilen, isim gibi kullanılabilen, isim soylu kelimelerle bazı eklere zamir denir.

CJ MTP11 AYRINTILAR. 5. Sınıf Türkçe. Konu Tarama Adı. 01 Sözcük ve Söz Gruplarında Anlam - I. 02 Sözcük ve Söz Gruplarında Anlam - II

(22 Aralık 2012, Cumartesi) GRUP A Türkçe Ortak Sınavı Lise Hazırlık Sınıfı

Sözcüklerin ve harflerin yazılışıyla ilgili belli kurallar da vardır. Bunları şimdi ayrı ayrı göreceğiz.

Kelimelerin çekimlenerek değişik yerlerde ve görevlerde kullanılmasını sağlayan eklere çekim eki denir.

Konumuz CÜMLENİN ÖĞELERİ çocuklar.

6. SINIF TÜRKÇE DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

TÜRKÇE DİL BİLGİSİ KURALLARI-Dil Yapısı

Benzetme ilgisiyle ismi nitelerse sıfat öbeği, fiili nitelerse zarf öbeği kurar.

TÜRKÇE BİÇİM KISA ÖZET.

Bu gerçeği bilen Atatürk, Türk Dil Kurumunu kurdu. ( Aşağıdaki ilk üç soruyu parçaya göre cevaplayın.)

Sessiz değişimi" ya da "sessiz yumuşaması" olarak da bilinir. Türkçede sözcük sonlarında süreksiz yumuşak harfler (b, c, d, g) bulunmaz; bu

Fiilden İsim Yapma Ekleri

Bir duygu, düşünce veya durumu tam olarak anlatan sözcük ya da söz öbeklerine cümle denir. Şimdi birbirini tamamlayan öğeleri inceleyeceğiz.

TÜRK DİLİ I DERSİ UZAKTAN EĞİTİM DERS SUNULARI. 6.Hafta

egina tarafından yazıldı. Cumartesi, 11 Temmuz :55 - Son Güncelleme Cuma, 06 Kasım :55

TÜRK DİLİ I DERSİ UZAKTAN EĞİTİM DERS SUNULARI. 11.Hafta

yuvarlak masa yeşil erik üç kalem ihtiyar adam

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 BÖLÜM 2

EDAT BAĞLAÇ ÜNLEM EDATLAR

Canlı ve cansız varlıklara, çeşitli somut ve soyut kavramlara ad olan sözcük türüdür.

HOCA NAZAR HÜVEYDĀ RAHĀT-I DİL [İnceleme-Metin-Dizin]

FİİLİMSİLER. a)isim FİİL(MASTARLAR):Fiillere getirilen (MA y IŞ MAK) ekleriyle türetilen sözcüklere isim fiil denir.

Konu: Zamirler Ders: Bilgisayar I Akdeniz Üniversitesi İsmail Kepek

Cümle içinde isimlerin yerini tutan, onları hatırlatan sözcüklere zamir (adıl) denir.

EDAT SOYLU SÖZCÜKLER YASEMİN ŞİMŞEK BİLGİSAYAR DERSİ

Büyük, küçük ünlü uyumu ve Kaynaştırma harfleri

5. SINIF TÜRKÇE KELİME TÜRLERİ TESTİ. A) Ben ise yağmur yağmasını bekliyordum. Cümlesindeki isimlerin hepsi tekildir.

ADIN YERİNE KULLANILAN SÖZCÜKLER. Bakkaldan. aldın?

ÜNİTE 13 ŞEKİL BİLGİSİ-I YAPIM EKLERİ. TÜRK DİLİ Okt. Aslıhan AYTAÇ İÇİNDEKİLER HEDEFLER

BİLGİSAYAR 1 IRMAK KARACA 2012

AKILLI TÜRKÇE DEFTERİ

SES (HARF) BİLGİSİ. Türkçe alfabemizde (abecemizde) 29 harf vardır. Alfabetik sırası şöyledir.

CÜMLENİN ÖGELERİ. YÜKLEM Cümlede anlatılan iş, olay, duygu, düşünce ya da yargıyı içeren temel öğeye yüklem denir.

ÄEKİM EKLERİ. Kardeşine kitabın yerini sor. (Senin) kardeşin: Tamlama (iyelik) eki. Kardeşin-e: Kime?: YÅnelme durum eki

ÜNİTE NO: VII YAPI BAKIMINDAN SÖZCÜKLER

TÜRK DİLİ I Yrd. Doç. Dr. Mediha MANGIR

Eylemlerin, eylemsilerin, sıfatların ve zarfların anlamlarını çeşitli yönden etkileyen sözcüklere zarf denir. Ör. Büyük lokma ye: büyük konuşma. Ör.

Baleybelen Müfredatı

1: İLETİŞİM, DİLVE KÜLTÜR

qwertyuiopgüasdfghjklsizxcvbnmöçq wertyuiopgüasdfghjklsizxcvbnmöçq wertyuiopgüasdfghjklsizxcvbnmöçq

KURALLI VE DEVRİK CÜMLELER. --KURALLI CÜMLE: İş, hareket, oluş bildiren sözcükler cümlenin sonunda yer alıyorsa denir.

PENTRU DISCIPLINA LIMBA ŞI LITERATURA TURCĂ MATERNĂ

FİİLER(EYLEMLER) 2-TÜREMİŞ FİLLER:FİİL YA DA İSİM KÖK VE GÖVDELERİNDEN YAPIM EKİ ALARAK TÜREMİŞ FİİLERDİR. ÖRN:SU-LA(MAK),YAZ-DIR(MAK)...

SES BILGISI YAZIM (İMLA) KURALLARI NOKTALAMA. Telaffuz (Söyleyiş) Türkçenin Sesleri ve Özellikleri


ÜNSÜZLER ( Sessiz Harflerle İlgili Kurallar)

3. Sınıf Türemiş Kelimeler ( Sözcükler ) 1. Barış Manço,nerede doğmuştur?

Yukarıda numaralanmış cümlelerden hangisi kanıtlanabilirlik açısından farklıdır?

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 6. SINIF TÜRKÇE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Dil Gelişimi. temel dil gelişimi imi bilgileri

ÖN ADLAR (SIFATLAR ) NİTELEME ÖN ADLARI

MÜNEVVER ÖZTÜRK ORTAOKULU EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 5. SINIF SINAV TARİHLERİ VE KONULARI

ZAMİRLER(ADILLAR) Zamir sözcük türlerinden biridir. Zamiri yapmak için cümleyi çok çok iyi anlamak gerekir


*Bu, şu, o, bunlar, şunlar, onlar, buraya, şuraya, oraya, burası, şurası, orası,

Canlı ve cansız varlıklara, çeşitli somut ve soyut kavramlara ad olan sözcük türüdür.

6. SINIF ÜNİTE DEĞERLENDİRME SINAVLARI LİSTESİ / TÜRKÇE

SBS İlköğretim 6 Türkçe Müfredatı

EK FİİLLER VE FİİLİMSİLER

O zaman gördü ki, küçük çocuk, memleketlisi, minimini yavru ağlıyor. Sessizce, titreye titreye ağlıyor.

qwertyuiopgüasdfghjklsizxcvbnmöçq wertyuiopgüasdfghjklsizxcvbnmöçq wertyuiopgüasdfghjklsizxcvbnmöçq KONU:FİİLDE ANLAM VE KİPLER

5. SINIF TÜRKÇE DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Örn: İddiamı ispat için, bu odanın duvarlarına gül. yazdırdım. Yüklem

Cümle, bir düşünceyi, bir dileği, bir haberi ya da duyguyu tam olarak anlatan, bir veya birden çok sözcükten oluşmuş anlatım birimidir.

5.SINIF TÜRKÇE (GENEL DEĞERLENDİRME TESTİ) almıştır?

İsim İsim İsimlerin Tamamlanmış Hali

CÜMLENİN ÖGELERİ YÜKLEM / ÖZNE

VURGU. *Be-bek durmadan ağlıyordu. /Be-bek te oturuyorlarmış. * * *Bu yazıyı o-ku-ma.

SES BİLGİSİ. Ses bilgisi sürekli gördüğümüz ve artık aşina olduğumuz basit kısımlardan oluşmaktadır.

Fiiller nesne alıp almamalarına göre değişik şekillerde adlandırılır. Bunları dört grupta inceleyebiliriz.

CÜMLENİN ÖĞELERİ. Özne Yüklem Tümleç Nesne

TATÍLDE. Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz.

Transkript:

TÜRKÇENİN İLK ESERİ: ORHUN YAZITLARI Orhun Yazıtları, Göktürk Yazıtları ya da Köktürk Yazıtları, Türklerin bilinen ilk alfabesi olan Orhun alfabesi ile Göktürkler tarafından yazılmış yapıtlardır. Bilge Kağan ve Kül Tigin yazıtlarını Yolluğ Tigin yazmıştır. Yolluğ Tigin aynı zamanda Bilge Kağan'ın yeğenidir. Yazıtlarda bu abidelerin sonsuzluğa kadar kalması temennisi ile "Bengü Taşlar" denmiştir. Bu dönemde kullanılan dile Göktürkçe denmektedir. Yazıtlar, 1889 yılında Moğolistan da Orhun Vadisi'nde bulunmuşlardır. Bu yazıtlar II. Göktürk Kağanlığı'na aittir. Yazılış tarihleri MS. 8. yüzyılın başlarına dayanmaktadır. Yazıtlardan Kül Tigin Yazıtı 732 yılında, Bilge Kağan Yazıtı 735 yılında yazılmışlardır. SES BİLGİSİ Büyük Ünlü Uyumu: Sözcüğün ünlüleri arasındaki kalınlık incelik uyumudur. İlk hecedeki ünlü kalınsa diğer ünlüler de kalın,inceyse diğerleri de ince olur. Ör: Çocuklar, beklemişler Karışık gelmişse BÜU ya uymaz.ör:insan, kalem,kitap Aslen Türkçe oldukları halde sonradan uğradıkları ses değişikliği nedeniyle BÜU ya uymayan kelimeler de vardır.ör:kardeş (kardaş), elma (alma), anne (ana) Türkçede bazı ekler BÜU yu bozar: -ken -ki -leyin -gil : bakarken : akşamki : sabahleyin : dayımgil -imtırak :sarımtırak -daş -yor :meslektaş :bekliyor Türkçede ilk heceden sonra o, ö ünlüleri bulunmaz.-yor eki hariç. Yabancı sözcüklerde, birleşik kelimelerde ve tek hecelilerde BÜU aranmaz: ilkbahar, petrol, tek

BU U ya uymayan kelimelere gelen ekler kelimenin son hecesindeki sese uyar:insanın DÜZ YUVARLAK GENİŞ DAR GENİŞ DAR KALIN A I O U İNCE E İ Ö Ü Küçük Ünlü Uyumu: Kelimenin ünlüleri arasındaki düzlük-yuvarlaklık uyumudur. Buna göre: İlk ünlü düzse (A,E,I,İ ) diğerleri de düz, İlk ünlü yuvarlaksa (O,Ö,U,Ü) sonraki ya düz geniş (A,E) ya da dar yuvarlak (U,Ü) olarak gelir. Başka bir ifadeyle: Balıkesir Balıkesir Koyun ölür Tavuk güler ÖR: bekledim, kömürlük, gövdesi, umursamaz, tarafsızlık, yorgunluktan KÜU kelimenin tamamında değil, komşu iki hece arasında aranır: yumurtacı, yuvarlaklık, görebilmişti Yabancı sözcüklerde, birleşik kelimelerde ve tek hecelilerde KÜU aranmaz. -yor eki KÜU yu devamlı bozar:olmuyor. Aslen Türkçe olduğu halde KÜU ya uymayan kelimeler de vardır:tavuk, kabuk, kavun, yamuk, çamur Bunlarda b,m,v dudak ünsüzlerinin yuvarlaklaştırıcı etkisi vardır. BU U ya uymayan kelimeler KU U ya uysa bile uymaz sayılır:kalem,insanlık,

ÜNSÜZLER: SÜREKLİ REKSİZ SÜ SERT YUMUŞAK F, H, S, Ş Ğ,J,L,M,N,R,V,Y,Z P, Ç, T, K B, C, D, G SES OLAYLARI: A.Ünsüz değişimi / Yumuşaması: Sonunda p,ç,t,k sert ünsüzleri bulunan kelimeler ünlüyle başlayan bir ek aldığı zaman sonlarındaki sert ünsüzler yumuşayarak b,c,d,g/ğ olur. Ör:Ağaç-ı ağacı Kitap-ı kitabı Git-en giden Renk-i rengi Yürek-i yu reği Bazı birleşik kelimelerde de yumuşama görülebilir:kayıp-et kaybet- Kayıt-ol kaydol-,kayıp-ol kaybol!!! Kasıt-et- kastet-!!! Tek heceli kelimelerin bir kısmı bu kurala uymaz: Tek-il tekil İlk-in ilkin Saç-a saça Sat-ıl- satıl- Ek-in ekin İç-ecek içecek İç-i içi Maç-a maça Seç-enek seçenek Yat-ır- yatır- Bak-ıcı bakıcı ot,et,süt,tek

Bazılarıysa uyar:taç,dip,uç,kap,renk, çok.. Yabancı asıllı kelimeler genellikle bu kurala uymaz: Devlet-in devletin, millete millete, hukuk-un hukukun. layık-ı layığı;layık-ıyla layıkıyla!! Özel isimlerdeyse söyleyişte olsa bile yazıda gösterilmez:mahmut-u, Ahmet-i Sinop-a. Ünsüz Benzeşmesi / Sertleşmesi: Sonunda f,s,t,k,ç,ş,h,p ünsüzleri bulunan buluna kelimeler c,d,g yle başlayan bir ek aldığı zaman ekin başındaki yumuşak ünsüzler sertleşerek ç,t,k olur. Koltuk-dan koltuktan,millet-ce milletçe Sınıf-da sınıfta, git-di gitti,aş-cı aşçı Kes-gin keskin, bas-gı baskı, Türk- ce Tu rkçe,1905-de 1905 te, Bazı ( birleşik ) kelimelerde sertleşme olmaz:!!! Üç-gen, dört-gen, beş-gen Ünsüz Türemesi: Yabancı dillerden geçen bazı kelimeler ünlüyle başlayan bir ek veya kelime aldıkları zaman asıllarındaki çift ünsüz ortaya çıkar: His-et hisset, af-et affet, hakı hakkı,red-et reddet, sır-ı sırrı, hat-ı hattı Yan yana gelen her ses u nsu z tu remesi değildir! Hissiz, cadde, madde, ciddi. Ünsüz Düşmesi: Sonunda k bulunan bazı kelimeler cık / -cek eki aldığı zaman sonlarındaki k ler düşer:küçük-cük ku çu cu k, minik-cik minicik,ufak-cık ufacık, büyük-cek büyücek, çabuk-cak çabucak, Sonunda k bulunan bazı kelimeler l, -al/-el eki aldığı zaman sonlarındaki k ler düşer:seyrek-l seyrel-, alçak-l alçal-, yüksek-l yu ksel-, ufak-la ufala-.!!ast- teğmen asteğmen, üst teğmen u steğmen, öpüş-cük o pu cu k, gülüşcük gu lu cu k. Ünlü Düşmesi: İkinci hecesinde dar ünlü ( ı,i,u,ü ) buluna kelimeler ünlüyle başlayan bir ek aldıkları zaman ( vurgusu düşen orta hece ) ünlüsü düşer:

Alın-ı alnı, karın-ı karnı, oğul-u oğlu, boyun-u boynu, akıl-ı aklı, fikiri cisim-i cismi, go nu l-ü go nlu, zu lu f-ün zu lfu n ; ayır-ıl ayrıl-, çevir-e çevre, devir-il- devril-, sıyır-ıl- sıyrıl-, kıvır-ım kıvrım, ayır- ıntı ayrıntı, devir-e devre, yalın-ız yalnız, yanıl-ış yanlış Et-,ol- yardımcı fiilleriyle birleşen birleşik kelimelerde de ünlü düşmesi olabilir: Sabır-et sabret, şükür-et şükret, kayıp-ol kaybol, emir-et emret, kahırol kahrol-, hapis-et hapset-.. -la / le,-ar /-er gibi bazı ekleri alan kimi kelimelerde de ünlü düşmesi olabilir: Yumurta-la yumurtla-, sızı-la sızla-, ileri-le ilerle-, sızı-la sızla-, koku-la kokla-, uyku-la uyukla-; oyun-a oyna; uyu-ku uyku; sarı-ar- sarar- Bazı birleşik kelimelerde yan yana gelen iki ünlüden biri düşer: Cuma-ertesi cumartesi, Pazar-ertesi pazartesi, su tlu -aş su tlaç, gu llu -aş güllaç, kahve-altı kahvaltı, ne-için niçin, ne-asıl nasıl, kayın-ana kaynana Kimi şiirlerdeyse ölçüye uydurmak için bazı sesler düşürülür ve yerine işareti konur:karac oğlan, n eylersin Bazı durumlardaysa iki ünlü yan yana gelmediği halde ünlünün düştüğü görülür.buna ünlü aşınması denir: Nere-de nerde, ora-dan ordan, bura-da burda, içeri-de içerde Ek Fiil Düşmesi ve İle nin Ekleşmesi İsimlere gelerek onların yüklem olmasını sağlayan, basit zamanlı fiilleri ise birleşik zamanlı yapan i- fiili genellikle düşer: Gelmiş i di gelmişti, sevimli idi sevimliydi(i/y) Bağlaç olan ile ise ünsüzle biten kelimelere başındaki i yi düşürerek; ünlüyle bitenlereyse i sini y ye dönüştürerek birleşir ve ek haline gelir. (ÖSS sorusu!) Ünlü Türemesi: -cık / -cik eki alan bazı bazı kelimelerde araya bir ünlünün girdiği görülür: Bir-cik biricik, az-cık azıcık, genç-cik gencecik, dar-cık daracık pekiştirilmiş bazı kelimelerde de ünlü türemesi olabilir: Yalnız yapayalnız, çevre çepeçevre, gu ndu z gu pegu ndu z, du z du pedu z,!!sıklam sırılsıklam, çıplak çırılçıplak!!

Ünlü Daralması: Sonunda düz-geniş ünlü ( A-E ) bulunan kelimelere yor eki gelince bu ünlüler darlaşarak ı,i,u,ü olur: Bekle-yor bekliyor, tara-yor tarıyor, olma-yor olmuyor, go rme-yor görmüyor daralır: De-, ye- kelimeleri de y yle başlayan bir ek aldığı zaman keklerindeki ünlü De-y-en diyen, ye-y-ecek yiyecek,!! deyince!!!ne-ye niye Bu iki yerin dışında ünlü daralması olmaz,olmadığı halde olmuş gibi ünlü daraltmak imla hatası olur: Bekliyen, anlıyacak, demiyen,ağlıyan N / M Çatışması (Gerileyici Ünsüz Benzeşmesi ): Türkçede b den önce gelen n ler m olur: Penbe pembe, canbaz cambaz, saklanbaç saklambaç, anbar ambar, tenbel tembel, çarşanba Çarşamba, Özel isimlerde ve birleşik kelimelerde olmaz:istanbul, Safranbolu, binbaşı,onbaşı E/A(KÖK)Değişimi(Ünlü Kalınlaşması): Ben ve sen zamirleri yönelme hali eki e aldığı zaman köklerindeki ince e ünlüleri kalınlaşarak a olur: Ben-e bana, sen-e sana Kaynaştırma: Ünlüyle biten kelimeler ünlüyle başlayan bir ek aldığı zaman araya y,ş,s,n ünsüzlerinden biri girer. Araba-ı arabayı, Amasya-a Amasya ya, kapıcı-ın kapıcının, arabaı arabası

Bazı durumlarda ise iki ünlü yan yana gelmediği halde araya n ünsüzü girebilir.buna koruyucu ünsüz denir: o- da onda, bu- dan bundan, şu-u şunu İsim tamlamasında kaynaştırma harfi n ve s dir.ancak su ve ne kelimeleri hariç.bunlarda kaynaştırma harfi y dir: Suyun suyu, neyin nesi (ÖSS sorusu) Ulama:Sessizle biten kelimelerden sonra sesliyle başlayan bir kelime gelince ilk kelimenin sonundaki sessiz sonraki kelimenin başına eklenerek okunur: Dün akşam, yüzen al sancak Ancak arada herhangi bir noktalama işareti olmamalı! Lehçe, Şive, Ağız Lehçe Bir ana dilin tarihî, siyasî, sosyal ve kültürel sebeplerden dolayı ses yapısının, kapsadığı kelime dağarcığının zamanla değişmiş biçimidir. Lehçeleri aynı topraklarda değil de farklı coğrafyalarda görmek mümkündür. Türkçenin Çavuşça ve Yakutça lehçeleri vardır. Yakutlar, Sibirya'da yaşarlar, Şamanist ve Ortodoksturlar. Çuvaşlar ise Volga'nın iki kolunun kesiştiği bölgededirler ve Ortodoks dinindedirler. Şive Şiveler milletlerin boylarınca kullanılan biçimleridir. Şivelerde dilde ses ve şekil farklılıkları görülür. Türkçenin Anadolu, Azeri, Özbek, Kazak, Kırgız, Türkmen vb. şiveleri vardır. Şive lehçe gibi dilde aşarı farklılıklar oluşturmaz. Farklı şivelerle söylenmiş sözler anlaşılması yönünden lehçeye göre daha kolaydır. Ağız Aynı dilin belli yerleşim bölgelerine göre gösterdiği değişikliktir. Ağızda ses, şekil, söz dizimi, vurgu ve anlamca değişiklikler görülür. İstanbul ağzı standart Türkçe olarak görülmüştür. Ağırlıklı olarak ağızda telaffuz farklılıkları ağırlık kazanır. Karadeniz ağzı, Konya ağzı, Rumeli ağzı gibi.

Sözcük Türleri Türkçede sözcükler görevleri bakımından sekiz grupta incelenebilirler. İsim (Ad): Canlı ve cansız varlıkları, duygu ve düşünceleri, durumları, bütün bunların birbiriyle ilgilerini karşılayan sözcüklerdir: kuş, ağaç, ağlama, düşünce, yargı, bilgi gibi. Sıfat (Önad): Adların niteliklerini, ne durumda olduklarını sayılarını, ölçülerini, gösteren, soran ya da belirten sözcüklerdir. Fiil (Eylem): Oluş, kılınış, durum gösteren sözcüklerdir. Fiilimsi (Eylemsi): Fiillerden türemiş olmakla birlikte bir fiil gibi çekimlenemeyen olumlu, olumsuz şekilleri yapılabilen ve cümlede isim, sıfat, zarf gibi görevlerde kullanılan sözcüklerdir. Zamir (Adıl): Adların yerini tutan, bu görevi yerine getirirken kişi, soru, gösterme ve belgisizlik kavramları da taşıyan sözcüklerdir. Zarf (Belirteç): Eylemlerin, sıfatların ya da görevce kendisi ne benzeyen sözcüklerin anlamlarını zaman bildirerek, güçlendirerek ya da kısıtlayarak etkileyen sözcüklerdir. Edat (İlgeç): Anlamı ve görevi daha çok cümle içinde birlikte bulunduğu sözcüklerle beliren, sözcükler arasından ilgi kuran sözcüklerdir. Bağlaç: Eş görevli ya da birbiriyle ilgili sözcükleri, sözcük öbeklerini, özellikle cümleleri bağlamaya yarayan; bunlar arasında anlam ve biçim bakımından bağlantı kuran sözcüklerdir.

Ünlem: Sevinme, kızma, korku, acıma, şaşma, gibi ansızın beliren duyguları yansıtmaya yarayan sözcüklerdir. Türkçe Kökler Türkçe bitişken dillerdendir. Türkçe'de deği-şik yapım ekleriyle, bir isim ya da fiil kökün-den çeşitli kavramları karşılayan yeni sözcük-ler türetilebilmektedir. Sözcük türetiminde köklerde genellikle hiçbir değişiklik ol-mamaktadır: Bak-bakıcı, aç-açık, ad-ad-landırmak, sev-sevimli gibi. Bazı örneklerde görülen değişiklikler çoğun-lukla fonetik (sesbilgisel) bir nitelik gös-terir: Gelmek-getirmek, beni-bana, beklemek-bekliyor, görmek-göstermek gibi. yoktur. Türkçe'de yalnızca "sonek" vardır; bazı dillerde olduğu gibi "içek" ve "önek" Türkçe'de kökler genellikle tek hecelidir. Bugün birden çok heceli olarak görülen bazı kökler tek heceye indirgenebilmektedir. Türkçe'de tek heceli fiil kökü 200 dolayında-dır. Kökler; Fiil kökü Ad kökü olarak ikiye ayrılır. Köklere çekim ekleri getirilerek sözcüğün cümle içindeki öbür sözcüklerle ilişkisi sağlanır; yapım ekleri kullanılarak da yeni sözcükler türetilir.

ÇEKİM VE YAPIM EKLERİ A) İSİM ÇEKİM EKLERİ: 1) Çokluk Eki: İsimlerin sayı bakımından çokluğunu bildirirler. Örnek: elmalar,çocuklar,öğrenciler. 2)Hal Ekleri:- i,-e,-den,-de ekleridir. Örnekler: Kitabı ver (belirtme hali) Yola bak (Yönelme hali) Evden geliyorum (Çıkma hali) Sende kaldı (Bulunma hali) Sıradan insanlarla işim olmaz.(sıfat yapmıştır ve bu yüzden yapım eki olmuştur) Bunlar gözde çocuklardır.(sıfat yapmıştır ve bu yüzden yapım eki olmuştur) Sudan sebeplerle yanıma gelme (Sıfat yapmıştır ve bu yüzden yapım eki olmuştur) 3)İyelik ekleri: Eklendiği isimlerin kime ait olduğunu ifade eder. Örnek: Kitabım,kitabın, kitabı, kitabımız, kitabınız, kitapları iyelik eklerini, ismin başına benim, onun, bizim, sizin, onların zamirlerini getirerek bulabiliriz. 4) İlgi ekleri (Tamlama Ekleri): ın, in, un, ün biçimindedir.belirtili isim tamlaması kurar. Örnek: kapı-n-ın kol-u, müdür-ün oda-sı 5)Eşitlik Eki: -ca,-ce biçimindedir. Örnek: Sence bu doğru mu? Çocukça davranma 6)Ek eylem Ekleri: İsim soylu sözcükler yüklem yapma göreviyle kullanılan eklerdir. Örnek: iyi-y-im, iyi-sin, iyi-dir, iyi-y-iz, iyi-siniz, iyi-dirler

B)FİİL ÇEKİM EKLERİ 1)Zaman ekleri (Bildirme Kipleri): Fiillerde hareketin yapıldığı zamanı bildirir. Örnek: gel-miş (Duyulan geçmiş zaman) oku-du (görülen geçmiş zaman) gid-i-yor (şimdiki zaman) yat-acak (Gelecek geçmiş zaman) Şimdi gelir (Geniş geçmiş zaman) 2)Dilek kipleri: Fiillerde dilek, şart, istek, gereklilik gibi anlamları karşılayabilmek için getirilen kip ekleridir. Örnek: Gider-se-m gelmem (Dilek-şart kipi) Biraz daha oturayım (istek kipi) Ders çalışalım (istek eki) Artık git-meli-y-im (Gereklilik kipi) Bunları da oku-sun (Emir eki) Dışarı çıkın (Emir eki) 3)Şahıs Ekleri: Fiildeki eylemi gerçekleştiren şahsı belirtmek için getirilen eklerdir. Fiillerde kip eklerinden sonra gelirler. Örnek: Geliyor-um, çalışmalı-sın, yaptı- okusak-k, üzülür-üz koşacak-sınız yürüdü-ler YAPIM EKLERİ: İsim ya da fiil kök veya gövdelerine gelerek onlardan başka isim ya da fiil türeten eklerdir. Yapım ekleri eklendiği sözcüğün anlamını da türünü de değiştirir. Her zaman çekim eklerinden önce gelir. Yapım eki almış bir sözcüğe türemiş sözcük ya da gövde denir.eğer sözcük yapım eki almışsa basit yapılıdır sözcük çekim eki olsa da basittir 1)İsimden İsim Yapım Ekleri: İsim kök veya gövdelerine eklenerek, yeni bir isim gövdesi oluşturan eklerdir. Lık: kömür-lük, göz-lük, kulak-lık lı: Şehir-li, para-lı, ağaç-lı, baş-lı sız: su-suz, para-sız, ev-siz, cü: göz-cü, sanat-çı, yol-cu, simit-çi, ce: Türk-çe İngiliz-ce daş:çağ-daş, arka-daş, yol-daş üncü: üç-üncü beş-inci msı: acı-msı ekşi-msi cil: et-cil ben-cil insan-cıl şın: sarı-şın

sal: kum-sal kadın-sal ıt: yaş-ıt cağız: kız-cağız çocuk-cağız cık: az-ı-cık küçük-cük tı: horul-tı cıvıl-tı 2)İsimden Fiil Yapan Ekler: İsim köklerine veya gövdelerine gelerek onlardan fiil türetir. la: su-la, taş-la, uğur-la al: çok-al, az-al, dar-al l: doğru-l, sivri-l a: kan-a, yaş-a, tür-e, boş-a ar: yaş-ar, mor-ar, sarı-ar da: fısıl-da, horul-da, gürül-de at: yön-et, göz-et ık: geç-ik, bir-ik ımsa: az-ımsa, benim-se,küçü(k)-mse kır: fış-kır, hay-kır lan: ev-len, rahat-la laş: şaka-laş, der-leş, çocuk-laş sa: su-sa, garip-se önem-se 3)Fiilden İsim Yapan Ekler: Fiil kök veya gövdelerine gelerek isim yapan eklere denir. ca: düşün-ce, eğlen-ce ocak-ecek: giyecek, yok-ocak, aç-ocak ak: yat-ak, kaç-ak, dur-ak, ga: böl-ge, bil-ge, süpür-ge, gan: çalış-kan, unut-kan, kay-gan gı: sev-gi, çal-gı, as-kı gıç: bil-giç, dal-gıç, başlan-gıç gın: yor-gun, bil-gin, bez-gin, bit-gin ı,-i: yaz-ı, öl-ü, yap-ı, çat-ı, kok-u, doğ-u ıcı-ici: yap-ıcı, gör-ücü, al-ıcı, sat-ıcı, ık-ik: kes-ik, aç-ık, göç-ük, ım-im: say-ım, seç-im, öl-üm, ölç-üm ın-in: yığ-ın, ak-ın, tüt-ün, ek-in, nç: gül-ünç, sev-inç ıntı: es-inti, çık-ıntı, dök-üntü, ır-er: gel-ir, gid-er, ok-ur, ış: otur-uş, yürü-y-üş, ıt: geç-it, yak-ıt, ölç-üt, ma: gülmeyi severim, konuşmayı bil. mak: gelmek, gitmek tı: belir-ti, kızar-tı, 4)Fiilden Fiil Yapan Ekler: Fiil soylu kelimelerden yeniden fiil yapan eklere denir. dır: gül-dür, yap-tır, koş-tur,

ala: kov-ala, silk-ele, er: gider, çık-ar, imsa: gül-ümse, an-ımsa, ın: gez-in, gör-ün, sev-in, taşı-n, r: kaç-ır, bat-ır, iç-ir, ş: gör-üş, uç-uş, gül-üş, t: uza-t, sap-ıt, korku-t, üşü-t, ı: sev-il, kır-ıl, sat-ıl BAĞLAÇLAR Cümleleri veya aynı görevdeki sözcükleri birbirine bağlayarak aralarında anlam ilgisi kuran sözcüklere denir. İLE VE BAĞLAÇLARI Aynı görevdeki sözcükleri birbirine bağlar. Evin ve bahçenin kapısı açıktı.(tamlayan) Bu radyo Adana da ve Mersin de yayın yapıyor.(d.t) Akşam arkadaşıma gideceğim ve her şeyi anlatacağım. Cehennemle cenneti bu dünyada yaşadık.(nesne) Evle okul arasında mekik dokuyor.(tamlayan) Annesiyle babası yarın bize gelecek.(özne) Uyarı: Biri bağlaç diğeri edat olan iki çeşit ile vardır. Bir cümlede ile nin yerine ve yi getirebiliyorsak bağlaç, getiremiyorsak edattır. Bazen yandık bazen menekşelerle söyleştik.(edat) Kazaklarla ceketi parayla aldım.(b-e) DE BAĞLACI *Eşitlik, gibilik anlamı katar. O filmi ben de seyrettim. Bence Aslı da bu işten anlamıyor. *Abartma anlamı katar. Çocuğun okuduğu şiir de şiirdi hani.

Aldıkları araba da araba yani. *Küçümseme anlamı katar. Sen sınavı kazanacaksın da ben göreceğim. Sanki bu işten anlıyorsun da konuşuyorsun. Büyüyecek de adam olacak da bize bakacak. *Sitem anlamı katar. Okula kadar geldin de bir selam vermedin. İzmir e kadar geldin de yanıma uğramadın. *Şaşma,inat,sebep, korkutma anlamı katar. Kardeşin de mi bizimle gelecek?(şaşma) Ufaklık, kalemi vermem de vermem,diyor.(inat) Ailesiyle kavga etti de evi terk etti.(sebep) Dışarı çık da göreyim. *Ama, fakat anlamında kullanılır. Pansiyona kaydını yaptı da yerleşmedi. Bize gelmiş de fazla kalmamış. Uyarı: Türkçede biri bağlaç diğeri hal eki olan iki çeşit de vardır. De yi cümleden çıkardığımızda cümlenin yapısı bozulursa ektir bitişik yazılır, bozulmazsa bağlaçtır ayrı yazılır. Bakkalda sebze de satılıyormuş. Ayşe de okulda kalmış. AMA, FAKAT BAĞLACI *Karşıt anlamlı iki cümleyi birbirine bağlar. Sınava çok iyi hazırlandı ama üniversiteyi kazanamadı. Her sabah spor yapıyor ama zayıflayamıyordu. *Koşul, pekiştirme anlamı katar.

Dışarı çıkabilirsin ama eve erken döneceksin. Seninle sinemaya gelirim ama işim olmazsa. Bu kitabı sana alacağım ama okuyacaksın. Dışarıda soğuk ama çok soğuk bir hava var. Büyük ama çok büyük bir bahçesi vardı. ANCAK, YALNIZ BAĞLACI Yalnız sözcüğü; *Ama, fakat anlamında kullanılıyorsa bağlaç, * Bir tek, sadece anlamında kullanılıyorsa edat, * Önündeki ismi niteliyorsa sıfat, * Fiili niteliyorsa zarftır. Geziye yalnız bizim sınıf katıldı. (edat) Bu adam evde yalnız yaşıyor. (zarf) Yalnız insanlar hayata karamsar bakarlar. (sıfat) Onunla konuşurum yalnız fikrim yine de değişmez.(bağ) Bu işin üstesinden ancak sen gelirsin. (edat) Yoğun trafikte işe ancak yetişebildim. (zarf) Bütün gün evde yalnızdım. (adaşmış sıfat) Filmi seyredebilirsin ancak yarın erken kalkmalısın.(b.) Kİ BAĞLACI *Özneyi pekiştirir. Ben ki yedi iklimin padişahıyım. Sen ki Fransa eyaletinin valisisin. *Neden-sonuç vardır. Günü kötü geçmiş ki çok kızgın görünüyor.

Sana değer veriyorum ki seninle konuşuyorum. *Kuşku,yakınma,şaşma,amaç-sonuç, tahmin Beni tanımıyorsun ki (Yakınma) Kafamı bir kaldırdım ki onu karşımda gördüm.(şaşma,) Arabayı o çizmiş olabilir mi ki?(kuşku) Sana iş buldum ki kimseye muhtaç olmayasın.(a-s) Geç saatlere kadar çalışmış olmalı ki sabah uyanamamış. (tahmin) HEM HEM BAĞLACI bağlar. Karşılaştırılan iki unsurun hepsi anlamını vermektedir.eş görevli sözcükleri Hem arabayı hem evi üzerine alacakmış.(nesne) Hem ucuz hem kaliteli ayakkabı satıyor.(sıfat) Hem çalışıyor hem üniversite okuyor.(cümle) NE NE BAĞLACI verir. Cümleyi anlamca olumsuz yapar. Karşılaştırılan iki unsurun hiçbiri anlamını *Sallanmaz o kalkışta ne bir mendil ne bir kol.(özne) *Adam kızını ne arıyor ne soruyor. (yüklem) *Ne kızı veriyor ne dünürü küstürüyor. (cümle) *Bu konu ne seni ne beni ilgilendirir. (nesneyi) NOT: İki karşıt sıfatı birbirine bağlarsa ikisinin arası, ortası anlamı verir. Kız ne zayıf ne şişman biriydi. Konuşan adam ne uzun ne kısaydı. ya ya bağlacı: Karşılaştırılan unsurlardan birini ifade etmek için kullanılır. Ya bu deveyi güdeceksin ya bu diyardan gideceksin. (cümleleri)

Aynayı ya Ayşe ya Özlem kırmıştır. (özne) Ya salonun ya mutfağın penceresi kırıldı. (tamlayan) Takıma ya beni ya onu alacaksın (nesneyi) DİĞER BAĞLAÇLAR Ogün okula gelemedim çünkü çok hastaydım. (sebep) Bu maçı kazanacağız hatta şampiyon olacağız.(pekiştirme) Mademki söz verdin, sözünü tutacaksın. Bu mağazada elbiseler çok güzel üstelik çok ucuz. Sanki dağları sen yarattın. Meğer bütün evi o dağıtmış. Eğer kardeşine uğrarsan selamımı söyle. Çok geç kaldılar; yoksa kaza yaptılar. Ders çalışmıyor; üstelik yaramazlık yapıyor. Önce bunlardan yani çok iyi bildiğiniz sorulardan başlayın. Bizde yahut sizde çalışabiliriz. İster yazarsın ister yazmazsın.