Ye#şkin Kök Hücre
Bölünme Kapasitelerine Göre Hücre Çeşitleri 1. Değişken hücreler (Labile cells) - Sürekli bir kayıp ve yenilenme vardır. - Skuamöz ve salgı bezi hücreleri - Kemik iliğindeki hematopoe>k hücreler
Bölünme Kapasitelerine Göre Hücre Çeşitleri 1. Durağan hücreler (Stable cells) - Normal zamanlarda bölünmezler. - Hasar ya da zarar olduğu zaman bölünmeleri te>klenir. - Endotel hücreler, hepatositler, osteoblastlar
Bölünme Kapasitelerine Göre Hücre Çeşitleri 1. Kalıcı hücreler (Permanent cells) - Gelişimin ilk evreleri sonrasında bölünme özellikleri yoktur. - Nöron hücreleri, kardiyak ve sinir kas hücreleri
Ye#şkin Kök Hücre Embriyonik gelişim sonrasında bireyde doku ve organlarda yer alan farklılaşmalarını tamamlamamış kök hücrelerdir. Simetrik ve asimetrik bölünmelerle bulundukları doku ve organların fonksiyonelliğini devam efren kısıtlı sayıdaki hücrelerdir.
Ye#şkin Kök Hücre Kendini yenileme ve farklılaşma potansiyelleri vardır. VücuHa hücre popülasyonunun varlığının devamlılığı için önemlidirler. Yaralanmalarda iyileşme ye>şkin kök hücreler vasıtasıyla gerçekleş>rilir. Yaşlanmada rol alırlar.
Ye#şkin Kök Hücre Çeşitleri Farklılaşma kapasiteleri sınırlıdır. Hematopoe>k Mezenkimal Nöral Endotelyal Tes>küler Meme Koku almadan sorumlu hücreleri oluşturan (olfactory)
Ye#şkin Kök Hücreler Nerede Doku ve organların hemen hemen hepsinde varlıkları gösterilmiş>r. Ye>şkin kök hücreler her doku ver organda özel bir mikroçevre içerisinde yer alırlar. Bu mikroçevre kök hücre nişi olarak tanımlanır. Bulunurlar?
Kök Hücre Nişleri
Homeostasis, Ye#şkin Kök Hücreler ve Homeostasis ü Hücre dışı gerçekleşen olaylar karşısında hücrenin kendi metabolizmasını koruma eğilimidir. ü Sağlıklı ve fonksiyonel yaşamın devamı için organizmanın iç ortamının sabit tutulmasıdır. Homeostasisin bir şekli de yaşlı, zarar görmüş ya da ölmüş hücrelerin yenileriyle değiş>rilmesidir. Bu görevi ye>şkin kök hücreler rejenerasyon aracılığıyla yerine ge>rir.
Ye#şkin Kök Hücreler ve Homeostasis ü Ye>şkin kök hücreler normalde quiescent olarak adlandırılan bölünmenin olmadığı dinlenme halindedirler. ü Bu dinlenme durumunda geçen süre ye>şkin kök hücre türüne göre farklılık gösterebilir. ü Belirli sinyallerin varlığında ye>şkin kök hücreler dinlenme halinden çıkar ve ak>fleşerek asimetrik bölünmeyle homeostasisin devamlılığını sağlarlar.
Hematopoe#k Kök Hücreler ü Kanda bulunan bütün hücre çeşitlerini oluşturur; - Myeloid (monositler, makrofajlar, nötrofiller, bazofiller, eozonofiller, eritrositler, megakaryositler, trombositler, dentri>k hücreler) - Lenfoid (T hücreleri, B hücreleri, NK hücreleri) ü Gelişimin başlangıç aşamasından i>baren plasental dokularda, kordon kanında ve kemik iliğinde bulunur
Mezenkimal Kök Hücreler ü Mezenkimal kök hücreler çok geniş yelpazede hücre çeşidi oluştururlar; - Kıkırdak hücreleri (kondrositler) - Kas hücreleri (miyositler) - Yağ hücreleri (adipositler) - Tendon, ligament ve bağ doku hücreleri - Kemik hücreleri (osteoblastlar) ü Vücudun hemen hemen her sokusunda bulunur. - Kemik iliği, yağ ve kordon kanında kolayca izole edilebilir.
Nöral Kök Hücreler ü Nöral kök hücreler; - Subventriküler Bölge; burada oluşan sinir hücreleri göç ederek koklama duyusunun gerçekleş>ği yere gelir. - Subgranular Bölge; hipakampüs içerisinde dentat girus olarak adlandırılan bölge ü Nöral kök hücreleri; - Nöron - Astrosit - Oligodentrositler Mavi: Nöral kök hücre Kırmızı: Nöron
Epitelyal Kök Hücreler ü Epitelyal kök hücreler vücudun yaklaşık %60 ını oluşturan epitel hücreleri oluştururlar. ü Vücudun iç (ince ve kalın bağırsak iç yüzeyi...) ve dışındaki (deri...) yüzeylerin kaplanmasından sorumludurlar. ü Saç kökünde de çok miktarda bulunur
Ye#şkin Kök Hücre Plas#sitesi ve Transdiferansiyasyon ü Kök hücrelerin farklılaşma potansiyeli haricindeki hücrelere farklılaşabilme kabiliyetlerine plas#site denir. ü Bu farklılaşma süreci ise transdiferansiyasyon olarak tanımlanır.
Erişkin Kök Hücrelerin Tedavide Kullanımları ü Kök hücre tedavi yaklaşımları, ilgili hücrelere dönüşebilecek kök hücrelerin temin edilmesi, uygun şartlarda özelliklerini kaybetmeden çoğal^lması, ve yine uygun şartlarda spesifik hücrelere dönüştürülerek kullanılmaları işlemlerinden oluşur. ü Yaşlanma, hasar görme ya da doğumdan gelen bir kısım defektlerden kaynaklı fonksiyonel olmayan doku veya organların tamir edilmesini ya da değiş>rilmesi hedeflenir. ü Bu şekilde daha uzun bir sağlıklı yaşam hedeflenir.
Erişkin Kök Hücrelerin Tedavide Kullanımları Pozi#f ü Erişkin kök hücrelerden özellikle hematopoe>k kök hücrelerin temin edilmesi kolay ve sürekli temin edilebilir. ü İmmün rejeksiyonla karşılaşılmaz. ü Çok fazla e>k kaygı yok. ü Mul>potent oldukları için terapi sürecinde tümör oluşturma riski düşük. Nega#f ü Nöral kök hücreler gibi bir kısım ye>şkin kök hücrelerin temin edilmesi zor. ü Özellikle kalıtsal hastalığı olan bireylerde kullanımı uygun değil. ü Hücre kültür ortamında farklılaşmadan yaşa^lmaları zor. ü Plas>siteleri kısıtlı. ü Mul>potent oldukları için indüklenme prosesleri daha kolay.
Erişkin Kök Hücrelerin Tedavide ü Mevcut var olan; - Lösemi tedavisinde kemik iliği nakli ü Kısa ve orta vadede; - Kompleks olmayan replasmanlar; örneğin Parkinson hastalarında dopamin üreten sinir hücresi nakli, şeker hastalarında insülin üreten hücre nakli - Kalp ve koroner hastalıkların tedavisi - Diğer sinir sistemi hastalıklarının tedavisi ü Uzun vadede; Kullanımları - Doku mühendisliği; vücut yedek parça üre>mi
Klinik Denemeler ü Klinik denemeler fazlar halinde yapılır. Her fazın ayrı bir misyonu vardır ve farklı soruların cevapları aranır - Faz 1 denemeleri; küçük bir denek grubunda (20-80 hasta), deneysel bir ilacın ya da tedavi yaklaşımının güvenlik açısından test edilmesi, ilaç kullanım dozunun belirlenmesi ve olası yan etkilerinin tespit edilmesi amacıyla yapılır.
Klinik Denemeler ü Klinik denemeler fazlar halinde yapılır. Her fazın ayrı bir misyonu vardır ve farklı soruların cevapları aranır - Faz 2 denemeleri; daha büyük bir denek grubunda (100-300 hasta), deneysel bir ilacın ya da tedavi yaklaşımının etkinliğinin olup olmadığı belirlenir ve ileri düzeyde güvenlik değerlendirmesi yapılır.
Klinik Denemeler ü Klinik denemeler fazlar halinde yapılır. Her fazın ayrı bir misyonu vardır ve farklı soruların cevapları aranır - Faz 3 denemeleri; büyük bir denek grubunda (1000-3000 hasta), deneysel bir ilacın ya da tedavi yaklaşımının etkinliği test edilir, yan etkileri daha detaylı incelenir ve var olan ilaçlarla karşılaş^rma yapılır.
Klinik Denemeler ü Klinik denemeler fazlar halinde yapılır. Her fazın ayrı bir misyonu vardır ve farklı soruların cevapları aranır - Faz 4 denemeleri; ilaç piyasaya sürüldükten sonra takipler yapılarak ilacın ya da tedavi yaklaşımının olası riskleri, faydaları ve op>mal kullanım şartları değerlendirilir.
Klinik Denemeler Hasta için Olası Risk ve Faydaları Risk ü Hasta denemeden önce takip efği diğer tedavi uygulamalarını bırakmalı. ü Deneysel ilaç ya da terapinin ölüm de dahil çok ağır yan etkileri olabilir. ü Deneysel ilaç ya da terapi faydalı olmayabilir ya da hasta plasebo grubuna düşebilir. ü Tedavi süreci bir protokol takip edilmesini gerektirdiği için olması gerekenden çok daha fazla zaman alabilir (hastanede kalma süresi artabilir...). Fayda ü Potansiyel faydalı bir ilaç daha piyasaya çıkmadan tedavi amacıyla kullanılabilir. ü Tedavi sürecinde alanında uzman kişiler tarajndan takip edilme imkanı olur. ü Plasebo grubunda dahi olunsa deneysel süreç bi>nce ilacın faydası görülürse ilaç hastaya verilir. ü Bilim dünyasına katkı yapılmış olunur.
Kök Hücre Turizmi ü Hastalar tedavi olanaklarına erişebilmek için daha az kısıtlama olan diğer ülkelere giderler. - Bahsi geçen ülkelerde tam olarak onaylanmamış ve deneysel aşamada olan tedavi yaklaşımları uygulanır. - Bu denemeler bazen tehlikeli ve zararlı olabilir.