TÜRKYE DE BEER SERMAYE VE KTSAD BÜYÜME LKS: KO-ENTEGRASYON ANALZ

Benzer belgeler
EXPORT-FOREIGN DIRECT INVESTMENT RELATIONSHIP IN TURKISH ECONOMY:A TIME SERIES ANALYSIS. Abstract. Özet

BANKA KREDİLERİNDE TERS SEÇİM VE AHLAKİ TEHLİKE ETKİSİ

1.1. Solow Büyüme Modeli

Niğde Üniversitesi İİBF Dergisi, 2012, Cilt: 5, Sayı: 2, s TÜRKİYE İÇİN İKİZ AÇIKLAR HİPOTEZİ TESTİ ( ) ÖZET

4.2. SBM nin Beşeri Sermaye Değişkeni İle Genişletilmesi: MRW nin Beşeri Sermaye Modeli

TÜRKİYE DE YAŞAM BEKLENTİSİ EĞİTİM SÜRESİ İLİŞKİSİ: MVAR MODELİ İLE BİR ANALİZ Seyfettin Erdoğan 1

TÜRKYE NN THALAT TALEB FONKSYONUNUN SINIR TEST YAKLAIMI LE EBÜTÜNLEME ANALZ :

Almon Gecikme Modeli ile Domates Üretiminde Üretim-Fiyat İlişkisinin Analizi: Türkiye Örneği

BANKA KREDİLERİNDE TERS SEÇİM VE AHLAKİ TEHLİKE ETKİSİ

Faiz Oranı, Getiri Farkı ve Ekonomik Büyüme: Türkiye Örneği ( )

Eurasian Journal of Researches in Social and Economics Avrasya Sosyal ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi ISSN:

TÜRKİYE DE EKONOMİK BÜYÜME VE DÖVİZ KURU CARİ AÇIK ÜZERİNDE ETKİLİ MİDİR? BİR NEDENSELLİK ANALİZİ

İMKB DE YABANCI İŞLEMLERİ VE HİSSE SENEDİ GETİRİLERİ İLİŞKİSİ THE RELATIONSHIP BETWEEN FOREIGN INVESTMENTS AND STOCK RETURNS ON ISE

RASYONEL BEKLENTLER DOAL ORAN HPOTEZ Türkiye çin Zaman Serisi Bulguları

Erkan Özata 1. Econometric Investigation of the Relationships Between Energy Consumption and Economic Growth in Turkey

Sabit Sermaye Yatırımları ve Ekonomik Büyüme: Ampirik Bir Analiz

NET YABANCI İŞLEM HACMİ İLE HİSSE SENEDİ GETİRİLERİ ARASINDA UZUN DÖNEMLİ İLİŞKİ VAR MIDIR? Cüneyt AKAR (*)

TÜRKİYE DE ELEKTRİK TÜKETİMİ, İSTİHDAM VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİ

Koyck Modeliyle Türkiye de Buğday Üretimi ve Fiyatı İlişkisinin Analizi

MEVSİMSEL EŞBÜTÜNLEŞME TESTİ: TÜRKİYE NİN MAKROEKONOMİK VERİLERİYLE BİR UYGULAMA

Türkiye de Enerji Tüketimi ve Ekonomik Büyüme Arasındaki İlişkilerin Ekonometrik İncelemesi. Erkan Özata *

Türkiye de Petrol Tüketimi İle Reel GSYİH Arasındaki Uzun Dönem İlişkinin Johansen Eş-Bütünleşme Yöntemi İle Analiz Edilmesi

Birim Kök Testleri. Random Walk. Bir stokastiksürecin birim kök içerip içermediğini nasıl anlarız? Hatırlarsak aşağıdaki AR(1) sürecinde

TÜRKİYE DE YAŞAM BEKLENTİSİ - EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİ: ARDL MODELİ İLE BİR ANALİZ

DÖVZ KURU BELRSZLNN HRACATA ETKS: TÜRKYE ÖRNE

Alternatif Piyasa Oynaklıklarında Meydana Gelen Kırılmaların ICSS Algoritmasıyla Belirlenmesi ve Süregenliğe Etkileri: Türkiye ve Londra Örneği

Türkiye Ekonomisi nde Para ve Maliye Politikalarının Etkinlii Effectiveness of Monetary and Fiscal Policies in Turkish Economy

Enflasyonun Borsa Performansı Üzerindeki Etkisi

Yükseköğretimin Büyümeye Etkisi: Eşbütünleşme Analizi The Effect of Higher Education on Growth: A Cointegration Analysis

Reel Döviz Kurunun Türkiye nin Turizm Gelirleri Üzerindeki Etkisinin Ampirik Analizi 1

Hisse Senedi Fiyatlarıyla Yabancı İşlem Hacmi Arasında Nedensellik:

Birim Kök Testleri 3/24/2016. Bir stokastik sürecin birim kök içerip içermediğini nasıl anlarız? Hatırlarsak aşağıdaki AR(1) sürecinde

BİRİM KÖK TESTLERİNDE YAPISAL KIRILMA ZAMANININ İÇSEL OLARAK BELİRLENMESİ PROBLEMİ: ALTERNATİF YAKLAŞIMLARIN PERFORMANSLARI

Mevsimsel Kointegrasyon Analizi: Güney Afrika Örneği. Seasonal Cointegration Analysis: Example of South Africa

Türkiye de Enflasyon ve Döviz Kuru Arasındaki Nedensellik İlişkisi:

PETROL FİYATLARININ BORSA İSTANBUL SANAYİ FİYAT ENDEKSİ ÜZERİNDEKİ ETKİSİ

EĞİTİM, SAĞLIK VE İKTİSADİ BÜYÜME ARASINDAKİ İLİŞKİLER: TÜRKİYE İÇİN BİR ANALİZ

Büyüme ve İstihdam Arasindaki İlişki: Türkiye Örneği. The Relationship between Growth and Employment: The Case of Turkey

Döviz Kuru Belirsizliğinin İhracata Etkisi: Türkiye İçin Bir Uygulama

FİRMALARIN BANKA KREDİSİ KULLANIMINDA GÜVEN FAKTÖRÜNÜN ETKİSİ * THE EFFECT OF CONFIDENCE FACTOR ON USED OF BANK CREDIT BY FIRMS

FİSHER HİPOTEZİNİN TÜRKİYE İÇİN SINANMASI: DOĞRUSAL OLMAYAN EŞBÜTÜNLEŞME ANALİZİ

TÜRKİYE DE REEL DÖVİZ KURU İLE KISA VE UZUN VADELİ SERMAYE HAREKETLERİ İLİŞKİSİ

Tavuk sayısı, yumurta sayısı ve yumurta fiyatı arasındaki nedensellik ilişkinin incelenmesi

TÜRKİYE DE İHRACAT VE GSMH ARASINDAKİ İLİŞKİNİN KOİNTEGRASYON YÖNTEMİYLE İNCELENMESİ

İMKB NİN LATİN AMERİKA BORSALARIYLA İLİŞKİSİ ÜZERİNE ÇOK DEĞİŞKENLİ GARCH MODELLEMESİ

SORU SETİ 02 (REVİZE EDİLDİ) FİNAL KONULARI

Birim Kök Testleri. Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök Testleri, Eşbütünleşme, Hata Düzeltme Modelleri

-ENFLASYON ROBUST ESTIMATION OF THE VECTOR AUTOREGRESSIVE MODEL: AN INVESTIGATION OF THE RELATIONSHIP BETWEEN ECONOMIC GROWTH AND INFLATION

KAMU BORÇLANMASI KAMU YATIRIMLARINI DIŞLIYOR MU?

İSTANBUL MENKUL KIYMETLER BORSASI NDA EŞHAREKETLİLİK VE ASİMETRİK AYARLAMA

C.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt 11, Sayı 1,

İŞSİZLİK VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİNDE ASİMETRİ ASYMMETRY IN THE RELATIONSHIP BETWEEN UNEMPLOYMENT AND ECONOMIC GROWTH

HİSSE SENEDİ FİYATLARI VE DÖVİZ KURU İLİŞKİSİ

İTHALATA DAYALI BÜYÜME: TÜRKİYE ÖRNEĞİ

TÜRKYE DE SANAYLEME VE EKONOMK BÜYÜME ARASINDAK NEDENSEL LK

İMKB VE SEÇİLMİŞ AVRUPA HİSSE SENEDİ PİYASALARI ARASINDAKİ ULUSLARARASI ÇEŞİTLENDİRME FIRSATLARI

İdeal Sınıf Mekanının Yapay Sinir Ağı Modeli İle Belirlenmesi

AVRASYA Uluslararası Araştırmalar Dergisi. Cilt : 6 Sayı : 15 Sayfa: Kasım 2018 Türkiye. Araştırma Makalesi

Gümüşhane Üniversitesi Sosyal Bilimler Elektronik Dergisi Sayı 12 Ocak 2015

Borsa Getiri Oranı ve Faiz Oranı Arasındaki İlişkinin Doğrusal Olmayan Yöntemlerle Analizi: Türkiye Örneği

BRIC Ülkeleri ve Türkiye Arasındaki Sermaye Piyasaları Entegrasyonunun Parametrik ve Parametrik Olmayan Eşbütünleşme Testleri ile Analizi

Niğde Üniversitesi İİBF Dergisi, 2014, Cilt: 7, Sayı: 1, s

AKADEMİK BAKIŞ Uluslararası Hakemli Sosyal Bilimler E-Dergisi ISSN: X Sayı: 10 Eylül 2006

The Roles of Financial Factors on the Real Money Demand: Turkey Case

Şeyma Çalışkan Çavdar Yildiz Technical University ISSN : scavdar@yildiz.edu.tr Istanbul-Turkey

SAĞLIK HARCAMALARI İKTİSADİ BÜYÜME İLİŞKİSİ ÜZERİNE EKONOMETRİK BİR İNCELEME

Türkiye de Elektrik Tüketimi Büyüme İlişkisi: Dinamik Analiz

KONYA İLİ SICAKLIK VERİLERİNİN ÇİFTDOĞRUSAL ZAMAN SERİSİ MODELİ İLE MODELLENMESİ

TÜRKİYE DE SAĞLIK VE VERİMLİLİK ARASINDAKİ İLİŞKİ: NEDENSELLİK ANALİZİ

THE RELATIONSHIP BETWEEN TRADE OPENNESS AND ECONOMIC GROWTH; THE CASE OF TURKEY

AMPİRİK BAĞLAMDA TOPLAM VE ALT KALEMLER BAZINDA KAMU HARCAMALARI VE KAMU GELİRLERİ ARASINDAKİ İLİŞKİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ

Eğitim ve Ekonomik Büyüme İlişkisi: OECD Ülkelerine İlişkin Panel Eşbütünleşme Analizi ( )

ÜSTEL VE LOGARİTM FONKSİYONLAR

Box-Jenkıns Modelleri ile Aylık Döviz Kuru Tahmini Üzerine Bir Uygulama

İMKB İLE GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELERİN HİSSE SENEDİ PİYASALARININ ETKİLEŞİMİ: EŞBÜTÜNLEŞME VE NEDENSELLİK YAKLAŞIMI

EKONOMİK PERFORMANS VE BÜROKRASİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ

ENFLASYON-BÜYÜME SÜRECİNDE SABİT SERMAYE YATIRIMLARI

DÖVZ KURLARINDAK DALGALANMALARIN GELEN TURST SAYISINA ETKS; TÜRKYE ÖRNE *.

YÜKSEK ENFLASYON ENFLASYON BELİRSİZLİĞİNİ ARTIRIYOR MU?

Türkiye de Büyükbaş Hayvan Sayıları ve Nüfus Arasındaki Nedensellik İlişkisi. Şenol Çelik

White ın Heteroskedisite Tutarlı Kovaryans Matrisi Tahmini Yoluyla Heteroskedasite Altında Model Tahmini

Cari İşlemler Açığı ve Sürdürülebilirlik: Türkiye Örneği

Doğal Gaz ve Petrol Fiyatları ile BIST Sanayi Sektörü Endeksleri Arasındaki İlişkinin İncelenmesi 1

TEK YONGALI ELEKTRONÝK CÝHAZLARIN LAMÝNER VE TÜRBÜLANSLI AKIÞTA SOÐUTULMALARININ ANALÝZÝ

Reel Kesim Güven Endeksi ile İMKB 100 Endeksi arasındaki dinamik nedensellik ilişkisi

Zaman Serisi Modelleri: Birim Kök Testleri, Eşbütünleşme, Hata Düzeltme Modelleri

Bölgesel Bazlı Konut Fiyat Endeksi İle Ekonomik Güven Endeksi Arasındaki İlişkinin Ekonometrik Analizi: Türkiye Örneği

İŞSİZLİK VE İNTİHAR İLİŞKİSİ: VAR ANALİZİ Ferhat TOPBAŞ *

TÜRKİYE DE PARA VE MALİYE POLİTİKALARININ GÖRELİ ETKİNLİĞİ: VAR ANALİZİ ÖZET

Enflasyon ve Nominal Faiz Oranı İlişkisi: Türkiye Örneği ( )

Doğuş Üniversitesi Dergisi, 7 (2) 2006,

Tüketici Güveni ve Hisse Senedi Fiyatları Arasındaki Nedensellik İlişkisi: Türkiye Örneği (2004: :01)

Rasyonel Beklentiler Hipotezinin Testi: Enflasyon, Faiz ve Kur 1

BİR YATIRIM ARACI OLARAK ALTIN İLE HİSSE SENEDİ ENDEKSİ ARASINDAKİ İLİŞKİNİN ANALİZİ: TÜRKİYE ÜZERİNE AMPİRİK UYGULAMA 1

Dolar Kurundaki Günlük Hareketler Üzerine Bazı Gözlemler

REEL DÖVİZ KURU VE ÇIKTI ARASINDAKİ NEDENSELLİK İLİŞKİSİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ ( )

, t anındaki birey sayısı (popülâsyon büyüklüğü) olmak üzere,

Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Türkiye'de İktisadi Özgürlük ve İstihdam İlişkisi: Bir Panel Veri Analizi

FİNANSAL KALKINMA, TİCARİ AÇIKLIK VE EKONOMİK BÜYÜME ARASINDAKİ İLİŞKİ: TÜRKİYE ÜZERİNE BİR ANALİZ

TÜRKİYE DE FISHER ETKİSİNİN GEÇERLİLİĞİ: DOĞRUSAL OLMAYAN EŞBÜTÜNLEŞME YAKLAŞIMI

Transkript:

TÜRKYE DE BEER SERMAYE VE KTSAD BÜYÜME LKS: KO-ENTEGRASYON ANALZ Hicran SEREL (*) Kaan MASATÇI (**) Öze: Bu maale, beeri sermaye ile büyüme iliisini Türiye açısından, Johansen o-enegrasyon yönemini ullanara es emeedir. Eiimli insanların üreim sürecine olan olumlu aısı, maalenin emel varsayımını oluurmaadır. Yapılan Ko-enegrasyon esinin sonuçlarına göre, beeri sermaye ile büyüme arasında uzun dönemli bir ilii mevcuur. Öe yandan Granger nedenselli esi, büyümeden beeri sermayeye e yönlü bir nedenselli iliisini gösermeedir. Anahar Kelimeler: Beeri Sermaye, Eonomi Büyüme, Koenegrasyon, Nedenselli Absrac: This aricle invesigaes he relaionship beween human capial and economic growh in Turey by using Johansen coinegraion mehod. The main hypoesis of his aricle is ha educaed people affec posiively o producion process. According o he resuls from coinegraion es here is a posiive relaionship beween human capial and economic growh in long-run. However, Granger causaliy es shows ha here is a one way casual relaionship from growh o human capial. Keywords: Human Capial, Economic Growh, Coinegraion, Causaliy. I. Giri Bilgi oplumunda en emel üreim faörü, bilgiye sahip olan insan gücü beeri sermayedir. nsanların bilgiye sahip olmalarının en esirme yolu ise eiimdir. Eiimle insanlara verilen ey aslında geçmi nesillerin, ecrübeleri dorulusunda elde eileri bilgiden baa bir ey deildir. Dolayısıyla eiim alan insan, eiim aldıı onuda, uzun yılların sonucundai deneyim sayesinde elde edebilecei bilgiye ço daha ısa bir sürede sahip olabileceir. Bilgiyle donanmı insanlar beeri sermaye sounu oluurduuna ve bilgiyi elde emenin en emel yolu eiim olduuna göre, eiimdei arıla birlie beeri sermaye sounun da arıı söylenebilir. Bu çerçevede deerlendirildiinde bu çalımanın emel amacı da eiimin büyümeye olan aısının Türiye için es edilmesidir. Eiim alanında yapılma isenen reformlar her yeni hüümein gündemine gelmee faa daha ziyade siyasi nedenlerle, bu reformlar gerçeleirilememeedir. Bu çalıma açısından asıl ilgi çeici olan, yapılma isenen yeni uygulamaların doru olup olmadıı deil niçin yapılma isendiidir. Hiç uu yo i bunun pe ço nedeni olabilir. Anca bu nedenlerden biri de eonomi nedenlerdir. Eiimli insanların eiimsiz insanlara nazaran daha verimli olduları firi, eiim poliialarında yapılma isenen reformların emel eonomi güdüsüdür. (*) Yrd.Doç.Dr.Balıesir Üniversiesi Bandırma BF isa Bölümü (**) Ar.Gör. Balıesir Üniversiesi Bandırma BF isa Bölümü

50 Hicran SEREL, Kaan MASATÇI II. Teori Temeller ve Lieraür ncelemesi Beeri sermaye ve büyüme iliisi onusunda yapılmı ço sayıda çalımada, Cobb-Douglas ipi üreim fonsiyonunun, beeri sermaye deieninin elenmesiyle genileilmesi sandar bir uygulama haline gelmiir. Bu çalımaların büyü çounluunda, beeri sermayenin büyüme üzerinde olumlu bir eiye sahip olduu oraya onmaa faa bu eiyi araan farlılıı üzerinde durulmaadır. Psacharopoulos (1985: 583) eer beeri sermaye bir sermaye ürü ise, geirisi nedir? sorusundan yola çıara, farlı eiim düzeylerinin özel ve sosyal geirilerini hesaplamıır. 61 üleyi apsayan bu çalımanın sonuçlarına göre, ilöreim, ora öreim ve yüse örenimin özel geirileri sosyal geirilerinden daha yüseir. Ayrıca yine aynı çalımaya göre, eiimin reabeçi özel seördei geirisi, reabeçi olmayan amu seörüne göre daha yüseir (%13 özel, %10 amu). Psacharopoulos ve Parinos (2002: 14) 2000 yılında yapıları çalımada, eiimin özel geirisinin sosyal geirisinden daha yüse olduunu belirmi ayrıca düü ve ora gelirli ülelerde özellile yüse öreimin geirisinin, gelimi ülelere nazaran daha yüse olduunu oraya oymulardır. Barro (1991: 409) beeri sermaye soundai arıın, uluslararası enoloji ransferinin icaçı üleden aliçi üleye daha olay yapılmasını saladıını öne sürmeedir. Böylece aliçi üle ile icaçı üle arasındai gelir farlılıları daha olay apanabileceir. Barro 1960 1985 yıllarını ve 98 üleyi apsayan çalımasında, balangıç döneminde yüse beeri sermaye souna sahip ülelerin daha yüse gelir düzeylerine ulaıını gösermiir. Kim ve Lee (1999: 2) yapıları çalımalarında, enoloji ile eiim arasındai ilii üzerinde durmular ve bu ii faörün birbirlerini amamlayıcı nielie oldularını oraya oymulardır. Buna göre eni ilerlemenin, eonomi büyümeye olumlu aıda bulunabilmesi anca enoloji gelimeye paralel bir beeri sermaye sou arıı ile mümün olmaadır. Kim ve Lee nin çalımasına göre, gelecee enoloji ilerlemenin yüse olacaı belenisi, beeri sermaye yaırımlarını ve dolayısıyla beeri sermaye sou ile birlie gelir arı oranını da hızlandıracaır. Lucas (1988:18) beeri sermayenin ii yönlü bir eisinin olacaını vurgulamıır. Buna göre, beeri sermaye öncelile içilerin verimlililerinin armasını salayara veri girdi ile daha fazla çıı üreilmesini salamaadır. Bunun yanında beeri sermayenin, üreime asıl önemli aısı, bireyin beeri sermayesindei arıın dier üm üreim faörlerinin üreenlilerine yapıı aı, yani beeri sermayenin yaraıı dısallılardır. Buna göre dısallıların hesaba aılması, neo-lasi varsayımın ersine, üreimin ölçee göre aran geirilere göre gerçelemesini salayaca ve Solow un (1956) öngörüsünün asine üreimin duraan duruma asla ulaılmamasını salayacaır.

isadi ve dari Bilimler Dergisi, Cil: 19 Eylül 2005 Sayı: 2 51 Becer, Murphy ve Tamura (1990: 15) ise daha öncei yalaımlarda sabi ve dısal olara abul edilen nüfus arı oranının aslında içsel olduunu gösermiir. Nüfusun içselliinin sebebi ise beeri sermaye soundai deimelerdir. Buna göre, bireylerin beeri sermaye düzeyi arıında, gelir düzeyleri de aracaından, çocu bamanın fırsa maliyei de yüselece ve bu da dourganlıı azalacaır. Nüfus arı hızındai bu yavalama ise büyümeye olumlu aıda bulunacaır. Sonuç olara ii duraan durum oraya çımaadır: düü beeri sermaye, yüse dourganlı oranları ve düü ii baına gelirli Malhusyan denge ve yüse beeri sermaye, düü dourganlı oranı ve yüse ii baına gelirli alınma dengesi (1990:35-36). Yüse gelirli dengeye ulama için ise beeri sermaye yaırımlarını özendirece poliiaların uygulanması geremeedir. Bunların dıında Maniw, Romer ve Weil (1992: 416), Solow (1956) modelini beeri sermaye ile genilemiler ve büyüme açısından, beeri sermayenin de an az fizii sermaye adar önemli olduunu gösermilerdir. MRW nin 1960-1985 dönemi için 98 üleyi içeren çalımalarına göre, Solow un modelinin beeri sermaye elenere genileilmesi sonucunda, beeri sermayenin büyümeye, dorudan anlamlı aısının yanında, sermaye sounun eisinin de, Solow un beliriinden daha yüse olmasına neden olmaadır. Ayrıca, MRW modelinde, içsel büyüme modellerinin eleirdii, yaınsama hipoezinin de aslında geçerli olduu anca, ülelerin farlı beeri sermaye biriimlerinden öürü, bu sürecin daha uzun bir zaman alacaı göserilmeedir. Yapılan uygulamalı çalımalar da beeri sermayenin eonomi büyümeye olan olumlu aıda bulunduu görüünü deseler nieliedir. Aseriou ve Agiomirgianais (2001: 486) Yunanisan için yapıları çalımada, farlı eiim seviyelerini (ilöreim, oraöreim ve yüse örenim) beeri sermaye deieni olara modele ilave emi ve bu deienlerin her biriyle büyüme arasında uzun dönemli ve poziif bir iliinin varlıını oraya oymuur. Mosino (2002: 3) ise 1960 1990 dönemini ve 15 üleyi apsayan çalımasında beeri sermayenin eonomi büyümeye olan olumlu eisini oraya oymuur. Türiye üzerine yapılan çalımalarda da bu bulgulara uygun sonuçlar elde edilmiir. Çoban (2004: 139) çalımasında beeri sermaye ile büyüme arasındai uzun dönemli iliiyi gösermiir. Canpola a (2000: 279) göre de Türiye de beeri sermayenin büyümeye olumlu aılarından bahseme mümündür. Kar (2003: 188) da yapıı o enegrasyon analizi sonucunda, beeri sermaye ile büyüme arasındai poziif iliiyi oraya oymuur. Bu maalede, eiimdei arıın eonomi büyümeyi de hızlandıracaı yönündei hipoezin es edilmesi için zaman serileri yalaımından faydalanılmıır. Bu çerçevede deienler arasındai uzun dönemli iliinin varlıı o-enegrasyon esi ile sınandıan sonra, nedenselli iliisi Granger nedenselli esi ullanılara oraya onulacaır. Buna göre çalımanın üçüncü ısmında, söz onusu hipoezin sınanmasında ullanılaca model

52 Hicran SEREL, Kaan MASATÇI oluurulacaır. Dördüncü ısımda uzun dönemli ilii ve nedenselli iliisi es edileceir. Son bölümde ise sonuçların yorumlanması yer almaadır. III. Model Lucas (1988: 18) ın çalımasına benzer olara, üreim fonsiyonunun u eilde olduu abul edilebilir: Y = AK β 1 β γ ( u h N ) H (1) Yuarıdai eilie, Y çııyı ya da üreimi, A enoloji düzeyi, K fizisel sermaye sounu, u hane halının çalımaya ayırdıı zamanı, h çalıanların oralama yeene düzeyini ve N ise emei emsil emeedir. Bu durumda, (uhn) ifadesi ein igücünü ifade emeedir. Bunların dıında alan H deieni ise beeri sermayenin dorudan üreime aısı dıında alan, dısal eiyi gösermeedir. Dısal ei modelin dıında uulduunda, fonsiyon Cobb-Douglas ipi üreim fonsiyonu ile ço benzeir. Anca dısal einin de hesaba aılmasıyla birlie, model Cobb-Douglas üreim fonsiyonundan önemli ölçüde farlılamaadır. Yeni fonsiyonda arı ölçee göre sabi geiri deil aran geiri söz onusudur. Bu çalımada beeri sermayenin, Maniw, Romer ve Weil (1992: 416) modelinde öne sürülen eilde elde edildii varsayılmaadır: h ( n + δ ) h h = s y (2) Yuarıdai eilie h, beeri sermaye düzeyindei deimeleri, y geliri, s h asarrufan beeri sermayeye ayrılan ısmı, n nüfus arıını ve son olara ise beeri sermayedei esilmeleri (ölüm ya da hasalı gibi sebeplerle) ya da bir baa deile yıpranma oranını gösermeedir. Bu eilie göre, beeri sermaye sounun arması, gelirin belli bir yüzdesini göseren asarrufun, bir ısmının da beeri sermaye yaırımları için baa bir deyile eiim için ayrılmasına balıdır. IV. Veriler ve Duraanlı Sınaması Beeri sermaye ile büyüme arasındai uzun dönemli iliinin es edilmesi için 1 no lu eili ahmin edileceir. Bu eilie göserilen model, 1950-2000 dönemi için ahmin ediliren, gelir deienini emsilen GSMH, fizisel sermaye yerine sabi sermaye yaırımları ve eme yerine de oplam igücü miarı ullanılacaır (Tablo 1). Ayrıca modelde yer alan üm deienler logarimaları alınara ullanılacaır. Yapılan ampiri çalımalarda (Becer, Murphy ve Tamura, 1990, Mosino, 2002, Barro, 1991), beeri sermayeyi emsil eme üzere, daha ziyade oullama oranları ullanılmaadır. Bu apsamda, ilöreim ve ora öreime ayılı örenci sayıları

isadi ve dari Bilimler Dergisi, Cil: 19 Eylül 2005 Sayı: 2 53 ullanılabilmeedir. Burada yapılaca analizde ise ora öreime ayılı örenci sayısı ullanılacaır (burada ora öreimden asedilen Lise + Mesle lisesidir). Maniw, Romer ve Weil e (1992: 419) göre, ora öreime devam eden örenciler çalıma çaına gelmi iilerdir. Dolayısıyla, bu bireylerin örenim hayalarına devam emelerinin emel nedeni, ilerleyen yaamlarında daha iyi bir yaam sandardı elde eme yani daha yüse gelir elde edebilme belenisidir. Bu nedenle, bu iiler çalıma yerine oula gimele endi beeri sermayelerine yaırım yapmı olmaadırlar. Baa bir deyile, ora öreime devam emenin fırsa maliyei ve dier maliyeler bir beeri sermaye yaırımı olara abul edilebilir. Tablo 1: Deienler LY: Gayrı Safi Milli Hasıla (Logarimi) LH: Ora öreime (Lise+Mesle lisesi) Kayılı Örenci Sayısı (Logarimi) LK: Sabi Sermaye Yaırımları (Özel +Kamu ) (Logarimi) LN e : Toplam gücü (Logarimi) Çalımada birim ö sınaması Uyarlanmı Dicey- Fuller (1979) (ADF) esi ullanılara yapılacaır. ADF esi için hesaplanan deerler aaıdai eilie göre hesaplanmaadır: y p 1 + α i y i + i = 1 = µ + λy u (3) Bu eilie göre hesaplanan ADF esinde, =0 olduunu söyleyen sıfır hipoezi sınanmaadır. Tes sonucunda eer sıfır hipoezi reddedilemezse, bu durumda seride birim ö olduu yani serinin duraan olmadıı söylenebileceir. Söz onusu serilerle ilgili ADF esinin sonuçları Tablo 2 de verilmeedir. Burada gecimelerin belirlenmesi için Shwarz Bilgi Krieri (SIC) ullanılmıır ve üm hesaplamalar E- Views 4.0 pae programı ullanılara yapılmıır. Analizde ullanılan seriler DE saisi Yıllıından (2003) alınmıır. Tablo 2: ADF Tes Sonuçları (Modeller sadece sabi erim içermeedir) Deien Kasayının Birinci Farın Deeri Deeri Sonuç LY -1.192-7.280* I(1) LN e -0.016-5.535* I(1) LK -0.686-6.876* I(1) LH -2.819-3.857* I(1) * %5 düzeyi için anlamlıdır. ( Krii Deer:-2.930) ** Gecime belirleniren masimum gecime uzunluu 9 olara alınmıır. Tablo 2 den gözlemlenen sonuçlara göre, üm deienler, anca birinci farları alındıında duraan hale geirilebilmeedirler yani bu deienler I(1)

54 Hicran SEREL, Kaan MASATÇI deienlerdir. Engle ve Granger e (1987) göre, seriler duraan olmasa bile, eer deienlerin her biri aynı düzeyden enegre ise, mesela hepsi I(d) ise, bu durumda bu deienler arasında uzun dönemli bir ilii mevcu olabilir. Bu durumda modelde ullanılması düünülen deienlerin ümü I(1) olduundan, analizde bu deienlerin ullanılmasında hiçbir saınca your. V. Meodoloji ve Ampiri Sonuçlar Bu çalımada, Türiye eonomisinde, beeri sermayenin büyüme üzerinde eisinin var olup olmadıının sınanması için o-enegrasyon esi ullanılacaır. Buna göre deienler arasında aç ade o-enegre veör olduu Johansen (1988) meoduna göre hesaplanacaır: λ race, = ln 1 λi i= q+ 1 ( q n) T (4) Eer modelde ade deien varsa o-enegre veör sayısı -1 adar olacaından, o-enegre veör sayısı yani r= 0, 1, 2,..., -1 ve 0 r n olacaır. Burada T ahmin için ullanılan gözlem sayısını ve λ ise i nci, ahmin edilmi en büyü eigen deeri vermeedir. Denlem 4 için yapılaca hesaplama sonucunda deienler arasında oenegre ilii olduu bulunursa, uzun dönemde mevcu olan bu denge durumundan, ısa dönemde, bir sapma söz onusu olabilir. Bu durumda, ısa dönemli haaların bir dönemli gecimeli deerinin, haa düzelme erimi (ECT) olara, yer aldıı bir haa düzelme modeli (ECM) oluurulabilir. i deien arasında uzun dönemli bir denge yolu olsa da ısa dönemde bu dengeden sapmalar yani uzun dönemli denge yolunun erafında bir dalgalanma söz onusu olabileceir. Kısa dönemde oraya çıaca bu sapmanın giderilebilmesi için, daha öncei aamalarda birinci düzeyde o-enegre olduları hesaplanan seriler arasında urulaca veör haa düzelme modeli (VECM) aaıdai gibi olacaır (Enders, 1995): x = Γ x + ΠECT + ε 1 1 (5) Burada, x modelde yer alan deienlerin birinci farlarının yer aldıı (1xn) boyuundai veördür. ECT ise haa düzelme erimini gösermeedir. ECT nin önünde yer alan ise (nxn) boyuunda bir marisi ifade emeedir ve ısa dönemle uzun dönem arasındai uyumsuzluun ne adar süre içerisinde giderildiini göserir. Yapılan o-enegrasyon analizinin sonuçları Tablo 3 de verilmeedir. Tablo 3: Ko-Enegrasyon Tesi Sonuçları Eigen LR deeri %5 %1 H 0 H 1

isadi ve dari Bilimler Dergisi, Cil: 19 Eylül 2005 Sayı: 2 55 Deer Krii Deer Krii Deer 0.556470 53.06083 47.21 54.46 0.233627 18.10231 29.68 35.65 r=0* r=1 r1 r2 LR esine göre, seriler arasında en fazla bir o-enegre veör vardır Tablodan elde edilen sonuçlara göre r=0 olduunu söyleyen sıfır hipoezi reddedilmeedir. Faa r=1 olduunu söyleyen sıfır hipoezi reddedilememeedir. Dolayısıyla modelde en fazla bir o-enegre veör olduu söylenebilir. Deienler arasında bir ane o-enegre veör olduunu söyleyen sonuca göre en uygun, normalleirilmi o-enegre veör aaıdai gibi olacaır: e LY = 1.091LN + 0.287 LK + 0.175 LH (6) Deienler arasındai uzun dönemli denge iliisini göseren 6 no lu modeldei asayılar, açılayıcı deienlerdei yüzde 1 li bir deimeye arılı gelirin yüzde aç aracaını göseren esneli deerlerini vermeedir. Elde edilen sonuçlara göre, gelirin, fizii sermaye, igücü ve beeri sermayeye göre esnelileri 1 in alındadır yani esne deildir. Ayrıca bu denlemden açıça görülüyor i, beeri sermayede %1 oranında bir arı, uzun dönemde, geliri % 0,17 oranında arırmaadır. Paranez içindei deerler asayıların sandar haalarını gösermeedir. Denlem 5 için yapılan hesaplamaların sonucunda elde edilen VECM ahmini Tablo 4 de göserilmeedir. Tablo 4. VECM Sonuçları VECM Y ECT -1-0.156 LY -1 0.004 LY -2 0.134 LH -1-0.005 LH -2 0.241 LN e -1-0.094 LN e -2 0.155 LK -1-0.019 LK -2-0.071 *Gecime uzunluu Schwarz Bilgi Krierine (SIC) göre belirlenmiir.

56 Hicran SEREL, Kaan MASATÇI Bu modelde ahmin edilen, haa düzelme erimi, -0,156 olara hesaplanmıır. Buna göre uzun dönem dengesinden sapmaların, her yıl, yalaı yüzde 15 i giderilmeedir. Eer modelde ullanılan deienler I(1) ise deienler arasındai nedenselli iliisi, serilerin birinci farları alınara hesaplanabilir. Anca Granger e (1988) göre o-enegre iliiden elde edilen haa erimi, bir model urma haası yapılmaması için, nedenselli esinde hesaba aılmalıdır. Bu durumda da Granger nedenselli esi aaıdai gibi olacaır: X i= 1 = α x + β xi X i + γ Y i + θ xectx i + ε x i= 1 xi i= 1 Y = α y + β xi Y i + γ X i + θ yect y i + ε x xi i= 1 (7a) (7b) Burada Denlem 7a için sıfır hipoezi öyle olacaır: H 0 : i 1γ xi = 0. Yani sıfır hipoezine göre, Y deieninin gecimeli deerleri modelde yer almamalıdır. Denlem 7b için sıfır hipoezi ise; H 0 : i = 1γ yi = 0 elinde olacaır. Buna göre de X deieninin gecimeli deerleri modelde yer almamalıdır. Söz onusu hipoezlerin es edilmesi için F esi ullanılaca ve hesaplanan F deeri %5 anlamlılı düzeyinde ei deerini aarsa sıfır hipoezi reddedileceir. Bu durumda deienler arasında bir nedenselli iliisinden bahsedilebileceir. Tablo 5 de Granger Nedenselli Tesi sonuçları yer almaadır. Tablo 5: Granger Nedenselli Tesi Sonuçları Baımlı deien Tes Sonuçları Nedenselliin Yönü Y H Y ------- 7,149231** Y H H 0,397917 ------- En uygun gecime Schwarz Informaion Crieria (SIC) ile belirlenmiir. ** %1 anlamlılı düzeyini göserir Tablodan elde edilen sonuçlara göre, beeri sermayeden (H) gelire (Y) doru bir nedenselli iliisi gözlemlenemezen, gelirden beeri sermayeye bir nedenselli iliisi mevcuur. VI. Sonuç Çalımadan elde edilen sonuçlara göre, 1950 2000 yılları arası dönem için, Türiye de de beeri sermayenin büyüme üzerinde olumlu eisinin olduu espi edilmiir. Bu, Denlem 6 da gözlemlenebilmeedir. Anca Tablo 4 e baıldıında uzun dönemde var olan dengenin ısa dönemde olmadıı =

isadi ve dari Bilimler Dergisi, Cil: 19 Eylül 2005 Sayı: 2 57 görülmeedir. Buna göre ısa dönemde oraya çıan bir dengesizliin, her yıl, %15,6 sı giderilmeedir. Her ne adar beeri sermaye ve büyüme arasında, uzun dönemli bir ilii olsa da, yapılan nedenselli esi sonuçları da göseriyor i beeri sermayeden büyümeye doru bir nedenselli iliisi your. Öe yandan, am ers yönde bir nedenselli iliisinin var olduu gözlemlenmeedir. Yani gelirden beeri sermayeye doru bir nedenselli iliisi vardır. Daha önce de bahsedildii gibi beeri sermaye yaırımı, geirisi uzun dönemde elde edilebilen bir yaırım ürüdür. Aynı zamanda beeri sermaye yaırımı olduça maliyeli bir yaırım olduundan genellile devle arafından yapılmaadır. Öe yandan yaırım ararlarını alan siyasi iidar ararını veriren yaırımın ne adar geiri salayacaının yanında geirinin süresini de göz önünde bulundurmaadır. Bu arar dorulusunda geirisini daha ısa vadede elde edebilecei yaırımlara önceli vereceir. Özellile Türiye gibi gelimee olan ülelerde, düü gelir düzeyi, yaırım alanlarını ısıladıından eiim yaırımları gibi geirisi düü ve uzun dönemli olan yaırımlar, hüümelerin ercih liselerinde daha al sıralara dümeedir. Sonuça gelir arıça eime ayrılan aynalar da arı gösermeedir. Bu da gelirden eiime doru nedenselli iliisini açılamaadır. Sonuça, Türiye de 1950 2000 dönemleri için gelirdei bir arı, bir sonrai dönemdei beeri sermaye yaırımlarını arırmaadır(tablo 5). Öe yandan, Denlem 6 ya göre, beeri sermaye biriimindei arı, uzun dönemde iisadi büyümeye olumlu aıda bulunmaadır. Kaynalar Aseriou, Dimirious ve Agiomirgianais G. (2001), Human Capial and Economic Growh, Time Series Evidence from Greeca, Journal of Policy Modelling, 23, ss.481 489. Barro, R.J. (1991), Economic Growh in a Cross Secion of Counries, Quarerly Journal of Economics, 56, ss.407 443. Becer, G., Murphy, K. ve Tamura, R. (1990), Human Capial, Feriliy and Economic Growh, Journal of Poliical Economy, 98, ss.12 37. Canpola, N. (2000), Türiye de Beeri Sermaye Biriimi ve Eonomi Büyüme, H.Ü. BF. Dergisi, ss.265 281. Çoban, O. (2004), Beeri Sermayenin Büyüme Üzerine Eisi: Türiye Örnei,.Ü. SBF Dergisi, 30, ss.133 141. Dicey, D.A. ve Fuller W.A. (1979), Disribuions of he Esimaors for Auoregressive Time Series wih a Uni Roo, Journal of American Saisical Associaion, 74, ss.427 431. DE (2003), 2002 Türiye saisi Yıllıı, Anara. Enders, W. (1995), Applied Economeric Time Series, John Wiley and Sons, New Yor.

58 Hicran SEREL, Kaan MASATÇI Engle, R. ve Granger, C.W.J. (1987), Coinegraion and Error-Correcion: Represenaion, Esimaion, and Tesing, Economerica, 55, ss.251 276. Granger, C.W.J. (1988), Some Recen Developmens in he Consep of Causaliy, Journal of Economerics, 39, ss. 199 211. Johansen, S. (1988), Saisical Analysis of Coinegraing Vecors, Journal of Economic Dynamics and Conrol, 12, ss.231 254. Kar, M. (2003), Türiye de Beeri Sermaye ve Eonomi Büyüme: Nedenselli Tesi, II. Ulusal Bilgi, Eonomi ve Yöneim Kongresi Bildiriler Kiabı, zmi, ss.181 192. Kim, Y.J. ve Lee J.W. (1999), Technological Change, Invesmen in Human Capial, and Economic Growh, CID Woring Papers, 29, ss. 1 40. Lucas, R.E. (1998), On he Mechanics of Economic Developmen, Journal of Moneary Economics, ss. 3 42. Maniw, G., Romer, D. ve Weil, D.N. (1992), A Conribuion o he Empirics of Economic Growh, The Quarerly Journal of Economics, ss. 407 437. Mosino, A. (2002), Educaion, Human Capial Accumulaion and Economic Growh, Lousanne: Universiy of Lousanne eparmen of Economerics and Poliical Economics, (www.hec.unil.ch/modmacro/recueil/mosino.pdf). Psacharopoulos, G. (1985), Reurns of Educaion: A Furher Inernaional Updae and Implicaions The Journal of Human Resources, 20/4, ss. 583-604. Psacharopoulos, G. Ve Parinos H. A. (2002), Reurns o Invesmen in Educaion: A Furher Updae, World Ban Policy Research Woring Paper 2881, Sepember. Solow, R. (1956), A Conrubuion o he Theory of Economic Growh, Quarerly Journal of Economics, LXX, s.65-94.