İnsan Göbek Bağının Hücre Sayısının Farklı Bölgelere Göre Değişiminin Göbek Bağı Fonksiyonuna Tesiri

Benzer belgeler
Yenidoğan Göbek Bağı Damarlarının Müköz Bağ Dokusundaki Dağılımlarının İncelenmesi*

ABSTRACT ANAHTAR SÖZCÜKLER / KEY WORDS

Histoloji ve Embriyolojiye Giriş. Histolojiye Giriş

Doç. Dr. Alev Gürol BAYRAKTAROĞLU

MEME HAMA}lTOMU ÖZET SUMMARY. histopathologicala features of this lesion are evaluated and compared with the literature.

Doç. Dr. Alev Gürol BAYRAKTAROĞLU

EXTRAEMBRİYONAL KESELER

Kalbin Kendi Damarları ve Kan kaynakları; Koroner Damarlar

OMÜ TIP FAKÜLTESİ DERS YILI DÖNEM I HAYATIN DEVAMI III UYGULAMA REHBERİ

HİSTOLOJİ VE EMBRİYOLOJİ ANABİLİM DALI. Doç. Dr. Meltem KURUŞ Yrd.Doç. Dr. Aslı ÇETİN

Sıkı bağ dokusu yapısında parankimi yada dalak pulpasını. birbiriyle devamlılık gösteren bölümlere ayıran trabekulaların

KAS FİZYOLOJİSİ. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN

HİSTOLOJİ. DrYasemin Sezgin

KALP KASI Kalpte ve kalpten çıkan büyük damarlarda bulunur. Miyofilamanların organizasyonu iskelet kasındakilerle aynıdır; histolojik kesitlerde

DOKU. Dicle Aras. Doku ve doku türleri

DÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ

OMÜ TIP FAKÜLTESİ DERS YILI DÖNEM I HAYATIN DEVAMI II UYGULAMA REHBERİ

ENDOTEL YAPISI VE İŞLEVLERİ. Doç. Dr. Esra Atabenli Erdemli

1.YARIYIL, DERS KURULU II: TEMEL TIP BİLİMLERİNE GİRİŞ II

Kınalı Keklik (Alectoris chukar) Lens inin Işık Mikroskopik Düzeyde Araştırılması

OMÜ TIP FAKÜLTESİ DERS YILI DÖNEM I HAYATIN TEMELİ I HİSTOLOJİ UYGULAMA REHBERİ

Dokular Dokuların sınıflandırılması ncelenecek preparatların hazırlanma basamakları ncelenecek preparatlar Yanak epitelinden preparat hazırlama 7

Histoloji Tekniği adı verilir.

Düz Kas. Nerede???? İçi boş organların duvarı, Kan damarlarının duvarı, Göz, Kıl follikülleri. Mesane. Uterus. İnce bağırsak

ADIM ADIM YGS LYS. 73. Adım ÜREME BÜYÜME GELİŞME EMBRİYONİK ZARLAR İNSAN EMBRİYOSUNUN GELİŞİMİ-1

ÜRÜN KULLANIM KILAVUZU

ÜRÜN KULLANIM KILAVUZU

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II DOKU BİYOLOJİSİ DERS KURULU

Özofagus Mide Histolojisi

DİCLE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM I HÜCRE BİLİMLERİ 2 KOMİTESİ. Histolojide kullanılan Yöntemler ve Temel Prensipler. Doç.Dr.

KOLOREKTAL KARSİNOMLARDA VENÖZ İNVAZYON SAPTANMASINDA MORFOLOJİK BULGULARIN ve EVG nin ROLÜ

Histolojik inceleme teknikleri Hemşirelik Agnes.A. A- Omon

Tıp Fakültesi 1. Sınıf Genel Histoloji Laboratuvar Ders Programı

ÇİNKO KATKILI ANTİBAKTERİYEL ÖZELLİKTE HİDROKSİAPATİT ÜRETİMİ VE KARAKTERİZASYONU

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II DOLAŞIM VE SOLUNUM SİSTEMLERİ DERS KURULU

İSKELET YAPISI VE FONKSİYONLARI

Elazığ İli Karakoçan İlçesinden Elde Edilen Sütlerde Yağ ve Protein Oranlarının AB ve Türk Standartlarına Uygunluklarının Belirlenmesi

T"RK~YE B~L~MSEL YE TEKNOLOJ~K ARASTIRMA KURUMU

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DÖNEM PROJESİ TAŞINMAZ DEĞERLEMEDE HEDONİK REGRESYON ÇÖZÜMLEMESİ. Duygu ÖZÇALIK

1-Preparasyon Yöntemleri Taze hücre ve Dokular: Zarlar gibi çok ince yapılar, kan ve lenf gibi sıvısal örnekler, derialtı bağ dokusu hücreleri direkt

Anatomik Sistemler. Hastalıklar Bilgisi Ders-2 İskelet-Kas-Sinir Sistemleri

FİBRİNOJEN DEPO HASTALIĞI. Yrd.Doç.Dr. Güldal YILMAZ Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji Anabilim Dalı Ankara

PULMONES (AKCİĞERLER) DOÇ.DR.M.CUDİ TUNCER D.Ü.TIP FAKÜLTESİ ABD

BİLİMSEL DOSYA EXTRACT No.1

LENF DÜĞÜMÜ DR. OKTAY ARDA

Histoloji ve Embriyoloji Anabilim Dalı

GİRNE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

II.Hayvansal Dokular. b.bez Epiteli 1.Tek hücreli bez- Goblet hücresi 2.Çok hücreli kanallı bez 3.Çok hücreli kanalsız bez

HÜCRE MEMBRANINDAN MADDELERİN TAŞINMASI. Dr. Vedat Evren

Erzurum İlinde Satışa Sunulan Fermente Sucuk ve Sosislerin Histolojik Muayenesi

HAYVANSAL HÜCRELER VE İŞLEVLERİ. YRD. DOÇ. DR. ASLI SADE MEMİŞOĞLU RESİM İŞ ZEMİN KAT ODA: 111

Patologlar için Plasental Gelişim ve Histoloji. Dr. Serap Toru Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı Antalya/Türkiye

TÜM MİDE BİYOPSİLERİNE RUTİN OLARAK GIEMSA VE ALCIAN BLUE UYGULAMALI MIYIZ?

ÜRÜN KULLANIM KILAVUZU

KAS DOKUSU. Kontraksiyon özelliği gelişmiş hücrelerden oluşur Kas hücresi : Fibra muskularis = Kas teli = Kas iplikleri

MELANOMA PATOLOJİSİ KLİNİSYEN PATOLOGTAN NE BEKLEMELİDİR?

Mikroorganizmalar gözle görülmezler, bu yüzden mikroskopla incelenirler.

Adenovirüs serotip 5 ve adenovirüs serotip 36 nın Colo-320 hücre hattında adipojenik etkilerinin gösterilmesi

Dr. Yasemin Sezgin DOKU BLOKLAMA VE KESİT

T.C. EGE ÜNĐVERSĐTESĐ TIP FAKÜLTESĐ HĐSTOLOJĐ VE EMBRĐYOLOJĐ ANABĐLĐM DALI ASĐSTAN EĞĐTĐM PROGRAMI VE ASĐSTAN ĐZLEM REHBERĐ

25 ÜRÜN. 32 ÜLKE. BİR MARKA. BİR FELSEFE.

İNSAN TUBA UTERİNA AMPULLA VE FİMBRİYA BÖLGELERİ MUKOZA EPİTELİNDE MENSTRÜEL SİKLUS SÜRESİNCE MEYDANA GELEN ULTRASTRÜKTÜREL DEĞİŞİKLİKLER*

ADIM ADIM YGS LYS Adım DOLAŞIM SİSTEMİ 2 DAMARLAR

Değişik Yaş Gruplarındaki Sıçan Karaciğer Dokusunda Bağ Dokusu Liflerinin Dağılımı

T. C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM I I

SİNİR DOKUSUNU İNCELEME YÖNTEMLERİ Sinir dokusu, protein sentezinin yoğun gerçekleştirildiği nöronları içerdiği için bazik boyalarla; uzantılı

T. C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM I I

I. FOTOELEKTRON SPEKTROSKOPĠSĠ (PES) PES orbital enerjilerini doğrudan tayin edebilir. (Fotoelektrik etkisine benzer!)

DÖNEM II DERS YILI SOLUNUM-DOLAŞIM SİSTEMLERİ DERS KURULU ( )

BAĞ DOKUSU. Prof. Dr. Levent ERGÜN

++ :8. C SINIF ÜNİTE 1 BÖLÜM TESTİ A B C D Üslü İfadeler. Mesut YAŞA 1) 2-4

Çocukluk çağı özofajitleri: Eozinofilik Özofajit...? Reflü Özofajit...?

2. HAFTA MİKROSKOPLAR

AEROBiK VE ANAEROBiK EGZERSiZ

Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı KAS FİZYOLOJİSİ. Düz Kas. Dr. Sinan CANAN

Kemik iliği yapısı Miyeloretiküler Bağ Dokusu

KEMER BARAJ GÖLÜ'NDEKİ Cypr nus carpio L., 1758'NUN BAZI BİYOLOJİK ÖZELLİKLERİ

11. SINIF KONU ANLATIMI 42 SİNDİRİM SİSTEMİ 1 SİNDİRİM SİSTEMİ ORGANLARI

PLASENTANIN OLUŞMASI. Doç. Dr. Alev Gürol BAYRAKTAROĞLU

11. SINIF KONU ANLATIMI 32 DUYU ORGANLARI 1 DOKUNMA DUYUSU

5.111 Ders Özeti #12. Konular: I. Oktet kuralından sapmalar

Göz Fonksiyonel & Klinik Anatomisi ve Fizyolojisi

Plasenta Amniyon Çoğul Gebelikler

Fetus Fizyolojisi. 10.Sınıf Kadın Sağlığı Hastalıkları ve Bakımı

Patoloji laboratuvarını kurduk: (Daha) Đyi bir kesit

MEHMET AKİF ERSOY ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ BİLGİSAYAR VE ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ EĞİTİMİ BÖLÜMÜ ÖDEV HAZİRLAMA KILAVUZU

Dr. Nilgün Çöl Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları AD. Sosyal Pediatri BD.

RİBOZOM YAPI, FONKSİYON BİYOSENTEZİ

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II DOKU BİYOLOJİSİ (I.) DERS KURULU

T.C. MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ TAYFUR ATA SÖKMEN TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM &ÖĞRETİM YILI DÖNEM II

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II DOLAŞIM VE SOLUNUM SİSTEMLERİ DERS KURULU

T.C. MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ TAYFUR ATA SÖKMEN TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM &ÖĞRETİM YILI DÖNEM II

PROKARYOT VE ÖKARYOT HÜCRELER

BARTIN ORMAN FAKÜLTESİ NİN DİĞER ORMAN FAKÜLTELERİ İLE BAZI KRİTERLERE GÖRE KARŞILAŞTIRILMASI

KAS DOKUSU. Prof.Dr. Ümit TÜRKOĞLU

Hücre Apoptozu. Apoptoz: Programlı Hücre Ölümü

Doksorubisin uygulanan PARP-1 geni silinmiş farelerde FOXO transkripsiyon faktörlerinin ekspresyonları spermatogenez sürecinde değişiklik gösterir

Fetus - Amru.os sıvısı - Anne organizması arasındaki ilişki ve denge önemlidir. Amnios sıvısı total protein düzeyi çeşitli araştırmalara konu

ÜRÜN KULLANIM KILAVUZU

daha çok göz önünde bulundurulabilir. Öğrencilerin dile karşı daha olumlu bir tutum geliştirmeleri ve daha homojen gruplar ile dersler yürütülebilir.

Transkript:

İnsan Göbek Bağının Hücre Sayısının Farklı e Göre Değişiminin Göbek Bağı Fonksiyonuna Tesiri Süleyman KAPLAN Nusret ÇİFTÇİ Alpaslan ÖZYAZIC I Murat Ç. RAĞBETLİ Ondokuz Mayıs üniversitesi ve Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Histoloji-Embriyoloji Bilim Dalı THE EFFECTS OF VARIATION OF CELL NUMBERS IN DIFFERENT AREAS TO THE FUNCTION OF THE HUMAN UMBILICAL CORD Geliş Tarihi: 6 Temmuz 1988 ÖZET Bu çalışma, yenidoğan göbek bağlarının ışık mikroskobu seviyesinde araştırılması için planlandı. Göbek bağından hazırlanan kesitlere H.E., Maltory, toluidin mavisi, Van Gieson, trierom ve Verkoeff boyama metodları uygulandı. Göbek bağının amnion zarına yakın ve damar çevresine yakın bölgelerde sayımlan yapıldı. Damar çevresinde 1 mm kare alana 0,34, amnion zarına yakın bölgelerde ise 0,18 tane düştüğü tespit edildi. Aradaki farkın ileri ölçüde anlamlı olduğu (p<0.001) belirlendi. Müköz bağ dokusunda düz kas leriyle çevrili 'olan ve olmayan damarların bulunduğu görüldü. Bulgular kaynak bilgiler ile karşılaştırılarak tartışıldı. SUMMARY This study was planned to investigate the newborn umbilical cords at the light microscopic level. Staining methods of H.E., Mallory, Van Gies'ui. tricrom, toluidin blue and Verhoeff was applied to the sections prepared from the cord. Cells counts were made beneath the amniotic epithelium and around the bloood vessels. A total of 0,34 cells fort the vasal periphery and 0,18 for the areas near amnion epithelium per mm 2 area was found. The difference between the cell numbers were found to be highly significant (p< 0.001). Blood vessels with or without smooth muscle layer were observed in the mucous connective tissue of the umbilical cord. The results were discussed with the present literature. Analılar Kelimeler: İnıan göbek bağı müküz bağ dokusu, sayısı, amniyotik eprjel leri. Key Word*: Human umbilical cord, mucous connective tissue, the number of cells, amniotic epithelial lining. T Kİ Tıp Bil Aras Dergisi C.7, S.3, 1989, 170-176 T.J Research Med Sel V.7. N.3. 1989, 170-176 Göbek bağı ile alakalı ilk örnekleri oldukça eski tarihlerde neşredilmiş olan çok miktarda çalışmalar mevcuttur. Bu çalışmaların çoğu göbek bağının plansentaya bağlanma şekli (18), sarmal yapısı (5), normal uzunluğu (1), amnion epiteli (7) ve müköz bağ dokusu lerinin (13) elektron mikroskobik yapısı, su muhtevası (16), ve müköz bağ dokusundaki fibril formasyonu (T5) ile ilgiliydi. Araştırıcılar tarafından göbek bağının anneye, orta ve fötüse yakın olan bölgelerdeki amnion epiteli ve damar çevresindeki yoğunluğu açısından sayımlan yapılmamıştır. 170 Hücre sayısının göbek bağının farklı bölgelerindeki miktarının anlaşılmasının göbek bağının fonksiyonuna bir açıklık getirebileceği düşünülerek bu çalışma planlanmıştır. MATERYAL VE METOD Bu çalışmada materyal olarak 10 tane yenidoğan göbek bağlan kullanıldı. Göbek bağları doğumun hemen ardından anneye yakın olan bölgeden, ortadan ve yenidoğana yakın olan bölgelerden l'er cm uzunluğunda kesilerek alındı. Hasta protokol numarası Turkısh Journal of RESEARCH İn Medlcal Sciences V.7, N.3, 1989

İnsan Göbek Bağının Hücre Sayısının Farklı e Göre Değişiminin Göbek Bağı Fonksiyonuna Tesirl/KAPLAN, ve alındığı yeri gösteren numara bir etikete yazılıp göbek bağı ile beraber gazlı beze sarıldı. Bu materyallerden 7'si önceden hazırlanan %10'luk formaldehite, 3 u absolü alkole konuldu. Tesbit işleminden sonra akarsuda birgün yıkandı, l'er mm kalınlığındaki materyaller daha sonra alkol, ksilol ve parafin serilerinden geçirilerek bloklandı. Reichert mikrotomunda 5 mikron kalınlığında alınan kesitler H.E., Maliory, Van Gieson, Trikrom, toluidin mavisi, Verhoeff boyama metodları ile boyandı (2, 8). H.E. ile boyanan preparatların herbiri X400 büyültme ile damarlar arası bölge ve amnion epiteline yakın bölgelerde rastgele 5'er mikroskop alanında sayımları yapıldı. Sayıma çekirdekleri iyice belirli olanlar katıldı. Bir bölgede elde edilen toplam sayısı, sayım yapılan mikroskop alan sayısına bölünerek o bölgede bir mikroskob alanına düşen sayısı belirlendi. Damarlar arası bölgedeki sayısı değerleri ile amnion zarına yakın bölgedeki sayısı değerleri "t testi" ile değerlendirildi. Ayrıca sayımda kullanılan büyültme alanının kaç mm 2 olduğu hesaplandı. Amnion epiteline yakın bölge ile damarlar arası bölgede bir mm 2 ye kaç düştüğü hesaplandı. Kesitler Nikon marka fotomikroskobuyla incelendi ve 21 din. 100 asa, porst negatif filmi kullanılarak resimleri çekildi. Filmler kodak fotoğraf kağıdına basıldılar. BULGULAR İnsan göbek bağlarının anneye, yenidoğana yakın ve orta bölgelerinden alınarak hazırlanan kesitlere çeşitli histolojik boyama metodları uygulandı. Işık mikroskobunun küçük büyütmesi ile bakıldığında göbek bağı bazen tek bazen iki sıralı amnion epiteli ile çevrelenmekteydi. H.E. boyaması ie Wharton peltesi leri dağınık bir şekilde bulunmaktaydılar. Bazılarının çekirdekleri koyu, bazılarınınki ise açık boyanmaktaydılar (Şekil 1). Çekirdekleri açık boyanan lerin belirgin olarak çekirdekçikleri gözlenebildi (Şekil 2). Şekil-!. Müköz bağ dokusunda açık (kısa ok) ve koyu (uzun ok) çekirdekli ler gözlenmektedir. H.E. X 1600. Şckil-2. Müköz bağ dokusunda Wharton peltesi leri, Wharton p. boşlukları (WpB) ve kollagen fibriller (Kol) görülmektedir. Hücrelerin çekirdekçikleri açıkça görülüyor (oklar). Gomorinin trikrom boyası. X 1600. Şekil-3. Müköz bağ dokusunda iki çekirdekli (İç). İnce (İn) ve kalın (Kİ) kollagen fibril demetleri görülmektedir. Gomori'nin trikrom boyası. X1600. Şckil-4. Wharton peltesinde üç çekirdekli bir görülmektedir. Gomori'nin trikrom boyası. X 1600. Turkısh Journal of RESEARCH İn Medlcal Sciences V.7, N.3, 1989 171

İnsan Göbek Bağının Hücre Sayısının Farklı e Göre Değişiminin Göbek Bağı Fonksiyonuna Tesiri/KAPLAN, ÇİFTÇİ, ÖZYAZICl, RAĞBETLİ Bazı ler iki çekirdekliymiş gibi bir görünüm sergilemekteydiler (Şekil 3,4). Wharton peltesi leri sitoplazmik uzantıları ile birbirine bağlanarak bir ağ yapısını oluşturmaktaydılar (Şekil 5). Damarlar arasında Wharton peltesi leri daha fazla görülmekteydi (Şekil 6). Bölgesel sayımlarda damar çevresinde mikroskop alanına düşen sayısı, göbek bağının orta bölgesinde anneye yakın olan bölgeye oranla daha fazladır. Amnion epiteline yakın bölgelerde bir mikroskob alanında 28,58 sayılmasına rağmen damarlara yakın bölgelerde ise 53,60 tane sayıldı. Göbek bağını çevreliyen amnion zarına yakın bölgelerde, damarlar arası bölgelere oranla daha geniş boşluklar görüldü. Bu boşluklar tespit ve boyamalar esnasında eriyip ortadan kalkan Wharton peltesinin bulunduğu bölgelerdir. Buralar ve fibrillerce fakir olan bölgelerdir. Boşluklar kollagen fibril demetleri tarafından çevrelenmekteydi (Şekil 5,7). Kollagen fibrillerin bütün histolojik boyamalarda yer yer ince, yer yer kalın demetler şeklinde tertiplendiği görüldü (Şekil 3). Komşu demetler arasında fibrillerin devamlılığı sık olarak görülebilmekteydi (Şekil 3). Damarlardan uzaklık derecesine bağlı olarak kollagen fibril yoğunluğu azalmaktaydı. Wharton peltesinin erimesyile meydana gelen büyük boşluklar küçük boşluklara ornala daha yoğun kollagen fibril demetleriyle çevriliydi (Şekil 3). Verhoeff boyama metodu ile göbek bağı veni duvarında membrana elastika interna gözlendi (Şekil 8). Ayrıca gene ven duvannda arterlere nisbeten açıkça görülebilen kollagen fibril yığını bulunmaktaydı. Burası bağ dokusu lerince fakirdi. Göbek bağı arterlerinin kas lifleri içte uzunlamasına, dışta ise enlilemesine seyretmekteydi. Vende ise açıkça bir düzenlenme görülemedi. Arter duvarlarında Verhoeff boyaması ile görülebilen elastik fibriller bol miktarda bulunmaktaydı (Şekil 9). Şeki!-5. Sitoplazmik uzantılarıyla bağlantı kuran Wharton peltesi leri ve bu ler arasında bulunan boşluklar (WpB) görülmektedir. H.E. X 1600. Şekil-6. İki damar (Da) arasında bulunan müköz bağ dokusunda (MBD) dağınık bir şekilde bulunan Wharton peltesi leri görülmektedir. H.E. X 400. Şekii-7. Göbek bağının amnion epiteline yakın bölgesinde Wharton p. lerinin daha az sayıda olduğu dikkat çekmektedir. Wharton p. erimesiyle meydana gelen boşluklar görülmektedir (oklar). H.E. X Şekil-8. Göbek bağı veni duvannda membrana elastika internadan bir görünüm (oklar). Damar mediası (MED), damar lümeni (L). Verhoeff X 1600. 400. 172 Turkish Journal of RESEARCH In Medical Sciences V.7, N.3, 1989

İnsan Göbek Bağının Hücre Sayısının Farklı e Göre Değişiminin Göbek Bağı Fonksiyonuna Tesirl/KAPLAN, Şekil-9. Göbek bağı arterinin mediasmda bulunan ve bir Şekil-10, Göbek bağı veni ile müköz bağ dokusu arasında membran oluşturmayan elastik fibriller (El) gö- bir venülün (VI) uzunlamasına kesiti gözlenmek terülmektedir. Verhoeff X 1600. dir. Venül lümeninde endotei (En) ve eritrositler (Er) görülmektedir. Van Gieson. X 400. Wharton peltesinin beslenmesini sağlayan damarlar gözlendi. Bu damarlar yer yer genişçe kapiller görünümündeydiler. Bazılarının tümenlerini çevreliyen endotei belirgin bir şekilde görüldü. Büyük damarların çevresinde Wharton peltesi ile damar duvarındaki kasın birleştikleri sınırda daha geniş damarlar gözlendi. Wharton peltesinde bazı sinuzoid tipi kapillerin duvarında kas leri görülmemesine rağmen (Şekil 9), bir kısmında ve özellikle damar duvarından enine geçen kesitlerde kas lerine rastlandı (Şekil 10). Yapmış olduğumuz toluidin boyamasıyla mast lerine kesitlerimizde rastlıyamadık. Amnion Zarına Yakın Toplam mikroskop alanı :95 Toplam sayısı :2741 Bir alana düşen sayısı :28.85 Göbek Bağı Damarlarına Yakın Toplam mikroskop alanı :95 Toplam sayısı :5092 Bir alana düşen sayısı :53.6 Hücre sayımlan X 400 büyütme ile yapıldı. 1- Anne tarafı: Hücre sayısı /Mikroskop alan sayısı= 1 Mik. alanına düşen hüc. sayısı a) Amnion epiteline yakın bölgesi: 691/30: 691/30= 23,03 b) Damarlara yakın bölge : 1567/30=52,23 2- Orta bölge: a) Amnion epiteline yakın bölgesi: 815/30=27,16 b) Damarlara yakın bölge : 1758/30=58,60 3- Yenidoğan tarafı: a) Amnion epiteline yakın bölgesi: 1235/35 = 35,28 b) Damarlara yakın bölgesi : 1767/35 = 50,48 TARTIŞMA Fötal orjinli olan göbek bağı yan şeffaf, parlak, beyaz spiral yapıda olup fötal dolaşımın temelini oluşturur. Göbek bağı dıştan tek katlı amnion epiteli île çevrelenmiştir (9). İçte ise iki kalın duvarlı arter ve bir ven dikkati çeker (17). Bu damarların arasını ve çevresini Wharton peltesi adı verilen bir ara madde doldurur (13,15). Bu madde ise göbek bağının elastisitesini sağlar (12). Müköz bağ dokusunda bolca fibroblast (15) ve ürünü olan tip III kollageni (4), az miktarda mast leri (15) bulunur. Arterleri arasında sinir liflerine rastlanır (3,6). Göbek bağlarının çaplarında farklılık söz konusudur (16). Fonksiyonel normal uzunluğu 30-35 cm dir (19). Bu uzunluğu 55-60 cm. olarak bildirenler de vardır (1,14). Göbek bağı plasentaya marginal, eksentrik veya merkezi olmak üzere üç şekilde bağlanabilir (20). Ençok eksentrik bağlanır (18,20). Işık mikroskobu düzeyinde yapmış olduğumuz çalışmamızda göbek bağında değişik morfolojik görünüşlerdeki ler görüldü. Hücrelerin bir kısmı ince uzun boyanan çekirdeklere sahipti. Diğerlerinin çekirdekleri iri yuvarlağımsı ve gayn muntazam boyanmaktaydı. Çekirdek görünümleri farklı olan lerin varlığı, göbek bağında en az iki tip nin bulunabileceğini akla getirdi. Ancak çekirdek görünümleri farklı olan bu lerin tek tip (fibroblast) olduğu Parry (1970) tarafından ifade edilmiştir (13). Preparatlanmızdaki farklı görünümlerin kesit yönlerinin farklılığından ileri geldiği görüşüne vanldı. Ayrıca Parry (13), Schoenberg ve arkadaştan (15) göbek bağında mast lerinide gördüklerini rapor etmişlerdir. Ancak biz çalışmamızda mast lerinide gördüklerini rapor etmişlerdir. Ancak biz çalışmamazıda mast lerine kesitlerimizde rastlıyamadık. Turkish Journal of RESEARCH in Medical Sciences V.7, N.3, 1989 173

İnsan Göbek Bağının Hücre Sayısının Farklı e Göre Değişiminin Göbek Bağı Fonksiyonuna Tesir i/kap LAN, ÇİFTÇÎ, ÖZYAZICI, RAĞBETLİ Tablo - I Anneye Yakın Olan Göbek Bağmın Perifer ve Damar Çevresinde Hücre Sayım Tablosu Amnion Zarına Yakın Damarlara Yakın Toplam Ortalama Toplam Ortalama Protokol Mikroskop Hücre Hücre Mikroskop Hücre Hücre Notu alanı Sayısı Sayısı alam Sayısı Sayısı 18496 5 118 23.6 5 194 38.8 176207 5 149 29.8 5 215 43 30397 5 94 18.8 5 263 52.6 179608 Preparat uygun değildir. 59843 5 48 9.6 5 341 68.2 176226 5 110 22 5 263 52.6 187787 5 172 34.4 5 291 58.2 Tablo - II Göbek Bağının Orta Bölgesinin Perifer ve Damar Çevresinde Hücre Sayım Tablosu Amnion Zarına Damarlara Yakın Toplam Ortalama Toplam Ortalama Protokol Mikroskop Hücre Hücre Mikroskop Hücre Hücre N'osu alanı Sayısı Sayısı alanı Sayısı Sayısı 18496 Preparat uygun değildir. 176207 5 149 29.8 5 215 43 30397 5 111 22.2 5 276 55.2 179608 5 96 19.2 5 450 90 39843 5 150 30 5 245 49 176226 5 130 26 5 257 51.4 187787 5 179 35.8 5 315 63 Tablo - 111 Yeni doğana Yakın Göbek Bağının Perifer ve Damar Çevresindeki Alanlarının Hücre Sayım Tablosu Amnion Zarına Yakın Damarlara Yakın Toplam Ortalama Toplam Ortalama Protokol Mikroskop Hücre Hücre Mikroskop Hücre Hücre Nosu alanı Sayısı Sayısı alanı Sayısı Sayısı 18496 5 101 20.2 5 124 24.8 176207 5 178 35.6 5 313 62.6 30397 5 125 25 5 226 45.6 179608 5 207 41.4 5 275 55 99843 5 176 35.2 5 289 57.8 176226 5 190 38 5 191 38.2 187787 5 258 51.6 5 349 69.8 Göbek bağının plasentaya, bebeğe yakın ve orta bölgelerin damar çevresi ile amnion zarına yakın bölgelerinin sayımlarını yaptık. Damarlara yakın bölgelerde bir mikroskop alanına düşen sayısı, aminon epiteline yakın bölgelere oranla önemli fark göstermekteydi (Tablo 1,2,3). Göbek bağında bölge- sel karşılaştırma yapıldığında, orta bölgenin damarlar arası alanında bir mikroskob sahasına düşen sayısı bakımından anneye yakın olan bölgeye oranla daha fazla bulunduğu anlaşılmıştır. Başka araştırıcıların bu konudaki bulgu ve yorumlarına ait bir kaynağa rastlıyamadık. Göbek bağı ile alakalı son yıl- Türl lye Klinikleri Tıp Bilimleri ARAŞTİRMA Dergisi C.7, S.3, 1989 174 Tur: :ısh Journal of RESEARCH İn Medlcal Sciences V.7, N.3, 1989

İnsan Göbek Bağının Hücre Sayısının Farklı e Göre Değişiminin Göbek Bağı Fonksiyonuna Teslrl/KAPLAN, Iarda yapılan çalışmalar daha çok elektron mikroskobik ve histokimyasal özelliklerle ilgili olmasından dolayı göbek bağında değişik bölgelerdeki sayımı ile alakalı çalışmamız özellik göstermektedir. Damarlara yakın alanlarda sayısının fazla olmasının sebebi olmalıdır. Bize göre bu durumun açıklanması şöyle olabilir. Fötal hayât esnasında fötüsün uterusta hareketleri sonucunda, göbek bağlarında makroskobik olarak bile görülebilen spiralleşmeler meydana gelebilir. Bu spirallerin sayısı göbek bağlarında da farklılık göstermektedir. Bu konuda Chaurasia ve Agarwal (5), Malpas ve Symonds (10) bu spiralleşmenin sayısal değerlerini araştırıp yayınlamışlardır (10). Fötüs gelişmesi esnasında dönme hareketi yaptığına göre göbek bağının bu duruma uyum sağlaması gerekmektedir. Eğer göbek bağının amnion zarına yakın bölgeleri ve kollagen fibril bakımından zengin olsa idi göbek bağı fötüsün dönmesine karşı direnç gösterebilirdi. Diğer taraftan ve fibril miktarı amnion zarına yakın bölgelerdeki gibi damarlar arasında da fakir olsaydı, o zaman göbek bağının dönmesi esnasında damarların sıkışmasıyla kan akımının düzeni bozulabilirdi. Göbek bağının amnion zarına yakın bölgelerinde geniş boşlukları dolduran Wharton peltesi bulunmaktadır. Bir nevi ara madde olan bu yapı göbek bağının dönme hareketine direnç göstermemektedir. Böylece hem göbek bağının dönme hareketine uyum sağlaması ve hemde damarların Iümenlerinin açık kalması sağlanmaktadır. Göbek, bağı orta bölgesinin damar çevresi alanlarında bir mikroskob alanına düşen sayısı, anneye yakın olan bölgeye ve fötüse yakın olan bölgeye oranla daha fazla ihtiva etmesi yukardaki açıklamamızı daha da kuvvetlendirmektedir. Parry (13), Weiss ve Greep (19) göbek bağı damarlarının ve Wharton peltesinin elastik fibril bulundurduğunu bildirmişlerdir. Yaptığımız Verhoeff boyama metoduyla damar duvarlarında elastik fibriller görülürken damarların dışında rastlanamadı. Weiss ve Greep (19) in bildirdikleri gibi boyamamızda da elastik fibriller vende membrane elastika interna içinde toplanmışlardır. Meenaghan ve arkadaşları (11) göbek bağı veninde membrana elastika eksternadan bahis etmişlerdir (11). Bizim çalışmamızda Verhoeff boyaması ile internal elastik membran güzel bir şekilde görülmesine karşılık (Şekil 8) eksternai elastik membran görülmemiştir. Arterlerin duvarında ise yenlerin aksine bir membranlaşma görülmemektedir. Ar- Şekil-11. Çevresinde bir iki sıra kas si bulunan küçük bir arteriol görülmektedir. Van Gieson X 1600. terlerin vene oranla daha fazla elastik fibril bulundurmaları fonksiyonlarıyla ilgilidir (Şekil 9). Göbek bağındaki büyük damarların dışında kalan bölgelerin beslenmeside ayrı bir özellik taşımaktadır. Bu bölgelerin beslenmesi diffuzyonla sağlanamaz, çünkü büyük damarların duvarı oldukça kalındır. Büyük damarların duvarından Wharton peltesine doğru ayrılan yan dallara ise rastlanamamıştır. Ancak Wharton peltesi içinde ve daha çok büyük damarlara yakın bölgelerde lümenleri genişçe damarlara rastlanmıştır. Bunların venül olduğu kabul edilmiştir (Şekil 10). Ayrıca gene Wharton peltesi içinde arteriola farklanmakta olan yapılarda görülmüştür (Şekil 11). Bunların haricinde damar karakteri göstermesine rağmen arter mi yoksa ven mi olduklarına karar vermek oldukça zor olan yapılarda görülmüştür. Gerek arteri yol veya venüle tam farklanmış, gerekse tam farklanmamış bu yapıların büyük damarlar ile ağızlaştıklanna ait görünüme ise rastlanamamıştır. Kaynak taramamızda ise bu konuya açıklık getiren bir çalışma görülemedi. Bu konunun açıklanmasına katkıda bulunabilmek için 1988 yılında Ondokuz Mayıs Üniversitesine sunulan "Yenidoğan göbek bağı damarlarının müköz bağ dokusundaki dağılımlarının incelenmesi konulu proje aynı üniversite tarafından kabul edilmiştir. Spivack ve Chicago (17)'m çalışmalarında olduğu gibi çalışmada da büyük damarlara ait vasa vasorumlara rastlanamamıştır. Bettzieche (3) göbek bağı arterlerinin çevrelerinde yoğun bir sinir ağının görüldüğünü bildirmiştir. Bizim çalışmamızda ise sinir kesitlerine rastlıyamadık. KAYNAKLAR Agboola A: Correlets of human umbilical cord length. Int. J. Gynaecol Obstet. 16: 238-239, 1978. Aker O.N.: Laboratuvar el kitabı, hususi boyama teknikleri, Ankara, örnek Matbaası, 1954. 3. Bettzieche Von H.: Studie zur frage der innervation der 6. nabelschnur. Zbl. Gynakol. 100: 799-804, 1978. Türklye Klinikleri Tıp Bilimleri ARAŞTIRMA Dergisi C.7, S.3, 1989 Turkısh Journal of RESEARCH in Medlcal Sciences V.7, N.3, 1989 4. 5. Bornstein P. ve H. Sage: Structurally distinct collagen types. Ann. Rev. Biochem. 49: 957-1003, 1980. Chaurasia B.D. ve B.M. Agarwal: Helical structure of the human umbiecal cord. Acta. Anat. 103: 226-230, 1979. Ellison J.F.: The nerves of the umbilical cord in man and the rat. Am. J. Anat. 132: 53-60, 1971. 175

İnsan Göbek Bağının Hücre Sayısının Farklı e Göre Değişiminin Göbek Bağı Fonksiyonuna Teslrl/KAPLAN, 7. lloyes A.D.: Ultrastructure of the epithelium of the human umblical cord. J. Anat. 105: 149-162, 1969. 8. Lee G. ve II. T. Luna: Mannual of Histologic Methods of Armed Forces Institute of Pathology, New York, McGraw-Hill Inc, 1968. 9. Leeson C.R. ve T.S. Leeson: The fine structure of the rat umbilical cord at various times of gestation. Anat. Rec. 151: 183-198, 1965. 10. Malpas P. ve E.M. Symonds: Observations on the structure of the human umbilical cord. Surgery Gynec. Obstet. 123: 746-750, 1966. 11. Mceneghan M.A., J.R. Natiella, R.W. Bessette ve R. Baier: Morfologic observations of processed human umbilical cord vein biograft in man. Anat. Rec. 196: 241-248, 1980. ] 2. Montgomery T.L.: The umbilical cord. Clin. Obstet. Gynec. 3:900-910, 1960. 13. Parry E.W.: Some electron microscope observations on the mesenchymal structures of full-term umbilical cord. J.Anat. 107: 505-518, 1970. 14. Rayburn W.F., R.Beynen, ve D.L. Brinkman: Umbilical length and intrapartum complications, Obstet. Gynec 57: 450-452, 1981. 15. Schoenberg M.D., A. Hinman, ve R.D. Moore: Studies on connective tissue. V. Fiber formation in Wharton's jelly. Lab. Invest. 9: 350-355, 1960. 16. Scott J.M. ve R. Wilkinson: Further studies on the umbilical cord and it's water content. J.Clin. Pathol. 31: 944-948, 1978. 17. Spivakc M. ve I. Chicago: The anatomic peculiarities of the human umbilical cord and their clinical significance. AmJ.Obstet. Gynec. 52: 387-401, 1946. 18. Uyanwah - Akpom, P. ve H. Fox: The clinical significance of marginal and velamentous insertion of the cord. Br. J. Obstet and Gynaecol. 84:941-943, 1977. 19. Weiss L. ve R.. Creep: Histology, New York.Mc Graw- Hill Book Company, Fourth Edition, 1977. 20. Woods D.L. ve A.F. Malan: The site of umbilical cord insertion an birth weight. Br.J.Obstet. Gynaecol. 85: 323-333, 1978. 176 Turkısh Journal of RESEARCH İn Medlcal Sciences V.7, N.3, 1989