AKUT İNMELI HASTALARDA DEPRESYON VE KOGNITIF BOZUKLUK DEPRESSION AND COGNITIVE DYSFUNCTION IN PATIENTS WITH ACUTE STROKE

Benzer belgeler
SEREBROVASKÜLER ATAK SONRASI KOGN T F FONKS YON VE DUYU-DURUM

İnfertilite ile depresyon ve anksiyete ilişkisi

Geriyatrik hemiplejik olgularda depresyon ve anksiyete düzeyi*

Nörolojik Hastalıklarda Depresyon ve Sitokinler

Küçük Damar Hastalığı; Semptomatoloji. Kürşad Kutluk Dokuz Eylül Üniversitesi 27 Mayıs 2017, İzmir

Bariatrik cerrahi amacıyla başvuran hastaların depresyon, benlik saygısı ve yeme bozuklukları açısından değerlendirilmesi

Üniversite Hastanesi mi; Bölge Ruh Sağlığı Hastanesi mi? Ayaktan Başvuran Psikiyatri Hastalarını Hangisi Daha Fazla Memnun Ediyor?

RATLARDA ANNE YOKSUNLUĞU SENDROMUNA ZENGĠNLEġTĠRĠLMĠġ ÇEVRENĠN ETKĠSĠ. Serap ATA, Hülya İNCE, Ömer Faruk AYDIN, Haydar Ali TAŞDEMİR, Hamit ÖZYÜREK

ÖRNEK BULGULAR. Tablo 1: Tanımlayıcı özelliklerin dağılımı

Knee Injury and Osteoarthritis Outcome Score: Reliability and Validation of the Turkish Version

Şizofreni ve Bipolar Duygudurum Bozukluğu Olan Hastalara Bakım Verenin Yükünün Karşılaştırılması

YASLANMA ve YASAM KALİTESİ

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN

Obsesif KompulsifBozukluk Hastalığının Yetişkin Ayrılma Anksiyetesiile Olan İlişkisi

Journal of Neurological Sciences [Turkish] 24:(2)# 11; , 2007

Psoriazis vulgarisli hastalarda kişilik özellikleri ve yaygın psikiyatrik tablolar

İki Nörodejeneratif Hastalıkta Zihin Kuramı Becerileri ve İşlevsellik Düzeyinin karşılaştırılması: Alzheimer ve Parkinson Hastalığı

HEMODİYALİZ HASTALARININ GÜNLÜK YAŞAM AKTİVİTELERİ, YETİ YİTİMİ, DEPRESYON VE KOMORBİDİTE YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRİLMESİ

Bilge Togay* Handan Noyan** Sercan Karabulut* Rümeysa Durak Taşdelen* Batuhan Ayık* Alp Üçok*

14 Aralık 2012, Antalya

Kronik Böbrek Hastalarında Eğitim Durumu ve Yaşam Kalitesi. Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nefroloji Kliniği, Prediyaliz Eğitim Hemşiresi

HEMġEHRĠ ĠLETĠġĠM MERKEZĠ ÇALIġANLARIYLA STRES VE KAYGI DURUMLARI ÜZERĠNE BĠR DEĞERLENDĠRME

YÜKSEK KORTİKAL FONKSIYONLAR. Yrd.Doç.Dr.Adalet ARIKANOĞLU D.Ü.T.F.Nöroloji A.B.D

SoCAT. Dr Mustafa Melih Bilgi İzmir Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi

PSİKOZ İÇİN RİSK GRUBUNDA OLAN HASTALARDA OBSESİF KOMPULSİF VE DEPRESİF BELİRTİLERİN KLİNİK DEĞİŞKENLER VE BİLİŞSEL İŞLEVLERLE İLİŞKİSİ

Prediyaliz Kronik Böbrek Hastalarında Kesitsel Bir Çalışma: Yaşam Kalitesi

ACOG Diyor ki! HER GEBE TAKİP SÜRECİNDE EN AZ BİR KEZ PERİNATAL DEPRESYON AÇISINDAN TARANMALIDIR. Özeti Yapan: Dr. Semir Köse

Hemiparetik hastalarda mental durum, mobilite ve depresyon düzeylerinin günlük yaşam aktiviteleri üzerine etkisi

BİRİNCİ BASAMAKTA DİYABETİK AYAK İNFEKSİYONLARI EPİDEMİYOLOJİSİ VE ÖNEMİ. Doç. Dr. Serap Çifçili Marmara Üniversitesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı

İNFEKSİYÖZ ENSEFALİTLER: HSV-1 E BAĞLI OLAN VE OLMAYAN OLGULARIN KARŞILAŞTIRILMASI

YÜKSEK KORTİKAL FONKSIYONLAR. Dr.Adalet ARIKANOĞLU DAVRANIŞ NÖROLOJİSİ

TIP FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİNDE GÜNDÜZ AŞIRI UYKULULUK HALİ VE DEPRESYON ŞÜPHESİ İLİŞKİSİ

Açıklama Araştırmacı: YOK. Danışman: YOK. Konuşmacı: YOK

İNME TANILI HASTALARIN DEPRESYON DÜZEYLERİ VE ETKİ EDEN FAKTÖRLER

Üniversite Öğrencilerinde Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Belirtileri

Tedaviye Başvuran İnfertil Çiftlerde Kaygı, Öfke, Başa Çıkma, Yeti Yitimi Ve Yaşam Kalitesinin Değerlendirilmesi

AKUT LENFOBLASTİK LÖSEMİ TANILI ÇOCUKLARIN İDAME TEDAVİSİNDE VE SONRASINDA YAŞAM KALİTELERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ. Dr. Emine Zengin 4 mayıs 2018

Geriatrik depresyon tedavisinde idame EKT

AÇIKLAMA Araştırmacı:Abdi İbrahim Otsuka. Konuşmacı: - Danışman: -

TÜRKiYE'DEKi ÖZEL SAGLIK VE SPOR MERKEZLERiNDE ÇALIŞAN PERSONELiN

HEMODİYALİZ HASTALARINDA HASTALIK ALGISI ÖLÇEĞİNİN KLİNİK SONUÇLAR İLE İLİŞKİSİ

Huzurevinde yaşayan yaşlı bireylerin yaşam ARAŞTIRMA kalitesi ve depresyon (Research düzeyleri Report) ve etkileyen faktörler

AĞRIİLE HUZUR EVİ OLUR MU? DR. FİLİZ ŞÜKRÜ DURUSOY

Normal ve Sezaryen Doğum Yapan Kadınların Doğum Konfor Düzeyine Göre Karşılaştırılması

Parkinson hastalığında Uyku yapısı Eşlik eden uyku bozuklukları Gündüz uykululuk Bektaş Korkmaz, Gülçin Benbir, Derya Karadeniz

PSİKİYATRİK BOZUKLUKLARIN EPİDEMİYOLOJİSİ*

Fizyoloji PSİ 123 Hafta Haft 8 a

Santral (merkezi) sinir sistemi

BÖBREK NAKİLLİ ÇOCUKLARDA GEÇ DÖNEM AKUT REJEKSİYONUN GREFT SAĞKALIMI ÜZERİNE ETKİLERİ. Başkent Üniversitesi Çocuk Nefroloji Dr.

Bipolar bozukluğun ve şizofreninin remisyon ve psikotik belirtili dönemlerindeki hastaların bilişsel işlevler açısından karşılaştırılması

Gebelikte Ayrılma Anksiyetesi ve Belirsizliğe Tahammülsüzlükle İlişkisi

HAFİF TRAVMATİK BEYİN HASARI (mtbi) ve GENEL TEDAVİ İLKELERİ

EVDE BAKIM HİZMET DENEYİMLERİ:KAMUDA

GENÇ BADMiNTON OYUNCULARıNIN MÜSABAKA ORTAMINDA GÖZLENEN LAKTATVE KALP ATIM HIZI DEGERLERi

hs-troponin T ve hs-troponin I Değerlerinin Farklı egfr Düzeylerinde Karşılaştırılması

Hemodiyaliz Hastalarının Psikolojik Dayanıklılık Durumları ve Etkileyen Faktörlerin Değerlendirilmesi

The Study of Relationship Between the Variables Influencing The Success of the Students of Music Educational Department

Kronik Hepatit B'li Genç Hastalara Karaciğer Biyopsisi Hemen Yapılmalı mı?

HEMODİYALİZ VE PERİTON DİYALİZİ UYGULANAN HASTALARIN BEDEN İMAJI VE BENLİK SAYGISI ALGILARININ KARŞILAŞTIRILMASI

YAŞLIDA TIBBİ HASTALIKLARIN PSİKİYATRİK YÖNÜ. Doç.Dr.Turan Ertan İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fak. Psikiyatri ABD Geropsikiyatri BD

Mizofoni: Psikiyatride yeni bir bozukluk? Yaygınlığı, sosyodemografik özellikler ve ruhsal belirtilerle ilişkisi

Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde İzlenen Olgularda Akut Böbrek Hasarı ve prifle Kriterlerinin Tanı ve Prognozdaki Önemi. Dr.

Validity, Reliability, and Sensitivity to Change of a Turkish Version of Rheumatoid and Arthritis Outcome Score in Patients with Rheumatoid Arthritis

Prof. Dr. Erbil Gözükırmızı İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fak. Nöroloji A.D. 11. Ulusal Uyku Tıbbı Kongresi 6-10 Kasım 2010, Antalya

ÖZGEÇMİŞ. Yabancı Dil: İngilizce. Uluslararası dergilerde yayınlanan makaleler

İnfertil çiftlerde bağlanma ve mizaç özellikleri tedavi başarısını etkiler mi? Stresin aracı rolü

Sınavlı ve Sınavsız Geçiş İçin Akademik Bir Karşılaştırma

Clayton P, Desmarais L, Winokur G. A study of normal bereavement. Am J Psychiatry 1968;125: Clayton PJ, Halikes JA, Maurice WL.

Küçük Damar Hastalığı - Tedavi

Serhat Tunç 1, Yelda Yenilmez Bilgin 2, Kürşat Altınbaş 3, Hamit Serdar Başbuğ 4 1

Bilişsel Kaynaşma ve Yaşantısal Kaçınmayla Aleksitimi İlişkisi: Kabullenme ve Kararlılık Penceresinden Bakış

Kadın ve Erkek Psikiyatri Kapalı Servislerinde Fiziksel Tespit Uygulamasının Klinik Özelliklerle İlişkisi

YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA TEMEL İNANÇLAR VE KAYGI İLE İLİŞKİSİ: ÖNÇALIŞMA

Demans Hastalarında Yüz İfadelerinden Duyguların Tanınması

Parkinson Hastalığı ile α-sinüklein Geni Polimorfizmlerinin İlişkisinin Araştırılması

Yeni Tedaviler ve Devam. Core Penumbra

SAĞLIK ÇALIŞANLARIN GÜVENLİĞİ VE ETKİLEYEN FAKTÖRLER (TÜRKİYE NİN GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİNDE BEŞ FARKLI HASTANE ÖRNEĞİ)

Kronik Migrende Botulinum Toksin (BOTOX) Deneyimi

Erişkin Dikkat Eksikliği Ve Hiperaktivite Bozukluğu nda Prematür Ejakülasyon Sıklığı: 2D:4D Oranı İle İlişkisi

Gündüz Aşırı Uykululuğun Psikiyatrik Nedenleri ve Tedavileri

Dünyanın En Önemli Sağlık Sorunu: Kronik Hastalıklar. Dr. H. Erdal Akalın, FACP, FIDSA, FEFIM (h)

N-ASETİL SİSTEİNİN AÇIK KALP CERRAHİSİ SONRASI NÖROKOGNİTİF FONKSİYONLARA ETKİSİ. Uzm.Dr. Canan ÜNLÜ Dr. Fatma UKİL

HEDEF BELiRLENEN ENGELLi OLAN VE OLMAYAN ÖGRENCILERDE ANTRENMANIN PERFORMANS VE DUYGUSAL DURUMLAR ÜZERiNE ETKisi

RENAL TRANSPLANT ALICILARINDA SODYUM ATILIMI, BÖBREK HASARI VE EKOKARDİYOGRAFİK PARAMETRELERİN İLİŞKİSİ

YOĞUN BAKIM ÜNİTELERİNDE GELİŞEN SAĞLIK BAKIMI İLE İLİŞKİLİ ENFEKSİYONLARIN MALİYET ANALİZİ

Nöroloji servisine yatan hastalarda yüksek oranda psikiyatrik hastalıklar görülür. Prevalans %39-64 arasındadır.

1 Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji 2 FMC Türkiye 3 İzmir Katip Çelebi Üniversitesi

Prof.Dr. Hatice ÖZYILDIZ GÜZ Ondokuz Mayıs Üniversitesi Psikiyatri ABD

Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi

Sizofrenide Yasam Kalitesi. Prof. Dr. Köksal Alptekin, Dokuz Eylül Univ. Tip Fak. Izmir-TURKEY (SAYKAD 2004)

MS, gen yetişkinlerin en yaygın nörolojik hastalıklarından birisidir de Sir August D Este tarafından ilk kez tanımlanmıştır.

İnme Sonrasında Yaşam Kalitesini Etkileyen Faktörler Özlem ŞENOCAK, Özlem EL, Gözde Özcan SÖYLEV, Soner AVCILAR, Özlen PEKER

ORTOPEDİK CERRAHİ GİRİŞİMLERLE İLİŞKİLİ İNFEKSİYONLARIN İRDELENMESİ. Dr. Hüsrev DİKTAŞ Girne Asker Hastanesi/KKTC

HEMODİYALİZ HASTALARINDA HUZURSUZ BACAK SENDROMU, UYKU KALİTESİ VE YORGUNLUK ( )

Aducanumab antikorunun Alzheimer hastalarında Aβ plaklarını azaltması

HEMORAJİK İNME. Yrd. Doç. Dr. Aysel MİLANLIOĞLU Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji ABD

GİRİŞ İki uçlu bozukluk: Manik episod Depresif episod Ötimi (iyilik hali) Kronik gidişli Kesin ilaç tedavisi gerektirir (akut episod ve koruyucu

DSM-5 Düzey 2 Somatik Belirtiler Ölçeği Türkçe Formunun güvenilirliği ve geçerliliği (11-17 yaş çocuk ve 6-17 yaş anne-baba formları)

Table 1. Demographic and clinical characteristics of the patients

Transkript:

Journal of Turkish Cerebrovascular Diseases 2009 15:1; 7-11 ARAŞTIRMA YAZILARI ORIGINAL ARTICLE AKUT İNMELI HASTALARDA DEPRESYON VE KOGNITIF BOZUKLUK Çağatay ÖNCEL 1, Demet KALAYCI 2, Çiğdem CURA 2, İlay CAN 1, Özgür KALKANCI 2 1 Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı, DENİZLİ 2 Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı, DENİZLİ ÖZET Amaç: İnme sonrası depresyon, sık görülen, hastanın iyileşmesini yavaşlatan, fonksiyonel durumunu kötüleştiren ve yaşam kalitesini bozan bir durumdur. Kognitif bozulma da inme sonrası sık görülmekte ve hastaların yaklaşık ¼ ünde inmeden üç ay sonra demansif bulgular geliştiği tespit edilmektedir. Çalışmamızın amacı, kliniğimizde inme ile takip edilen hastaları, birinci haftalarında kognitif fonksiyon ve duygudurum açısından aynı cins ve yaş grubu sağlıklı kontrol grubu ile karşılaştırmaktır. Hastalar ve yöntem: Kliniğimizde takip edilen 30 inme hastasına inmenin akut döneminde; duygudurumu, kognitif fonksiyonu ve inmenin şiddetini tespit etmek amacıyla Beck depresyon ölçeği, Mini-Mental Durum Muayene (MMDM) ölçeği, National Institute of Health ve Barthel ölçekleri uygulandı. Yaş ve cinsiyet uyumlu sağlıklı 30 kişiye de Beck depresyon ölçeği ve MMDM ölçeği uygulandı. İki grup student t testi ile karşılaştırıldı. Bulgular: İnme geçiren hastaların Beck ölçeği ortalaması 15.2±10.5, kontrol grubunun 8.8±4.2, p=0.001, hasta grubunun MMDM ortalaması 25.8±4.7, kontrol grubunun 27.9±1.7, p=0.032 olarak tespit edildi. Beck ölçeği ile inme ölçekleri arasında korelasyon saptanmadı. Yorum: Çalışmamızda, inme geçiren hastaların akut dönemde kognitif fonksiyonlarının ve duygu durumlarının. aynı yaş grubu ve cinste sağlıklı kişilere kıyasla bozulmuş olduğu tespit edildi. Anahtar Sözcükler: İnme, depresyon ABSTRACT DEPRESSION AND COGNITIVE DYSFUNCTION IN PATIENTS WITH ACUTE STROKE Purpose: Post stroke depression is seen frequently and causes delays in recovery of the patient, worsens functional status and makes a negative impact on quality of life. Cognitive disorders are also seen frequently and after 3 months demential findings are observed in ¼ of patients. The aim of our study was to compare cognitive functions and emotional status of patients administered for stroke at our clinic within first week with the healthy subjects who were at similar age and gender. Patients and methods: Mini-Mental State Examination (MMSE), National Institute of Health Scale, Barthel Scale and Beck Depression Scale are applied to the 30 patients who were hospitalized for acute stroke to detect emotional status, cognitive function and severity of stroke. MMSE and Beck depression scales were applied to 30 healthy people as control group. Two groups are compared by student t test. Results: The mean values of Beck Depression Scale for patient group and control group were 15.2±10.5 and 8.8±4.2 respectively (p=0.001). The mean values of MMSE for post stroke group and control group were 25.8±4.7 and 27.9±1.7 respectively (p=0.032). There was no correlation between Beck Scale and stroke scales. Conclusion: Our study detected that cognitive functions and emotional status are impaired at post stroke patients when compared with the healthy people at the same age and gender. Key Words: Stroke, depression GİRİŞ İnme sonrası depresyon (İSD); hastanın iyileşmesini yavaşlatan, fonksiyonel durumunu kötüleştiren ve yaşam kalitesini bozan bir durumdur. Klinik pratikte çoğunlukla tespit edilmemekte, önemsenmemekte veya tedavi edilmemektedir. İSD, inme hastalarının %1.5-68 inde görülür (1). İSD, bazı çalışmalarda beynin sol ön bölgesi ve bazal gangliyon lezyonları ile ilişkilendirilmiştir. Kortikal lezyonu olanlarda subkortikal lezyonu olanlara göre daha sık görülmektedir. İSD de hastalığın seyri genellikle 6-12 ay sürmektedir, bir kısım hastada ise depresyon kronikleşmektedir (2,3). İnme aynı zamanda, genel kognitif fonksiyonlarda bozulma için de bir risk faktörüdür. İnme sonrası kognitif bozulmanın prevalansı yüksektir; hastaların yaklaşık ¼ ünde inmeden üç ay sonra demansif bulgular geliştiği tespit edilmektedir (4). Yapılan çalışmalarda, birçok demografik, klinik ve inme ile ilişkili faktörün kognitif bozulma ile ilişkili olduğu Yazışma Adresi: Dr. Çağatay Öncel. Hastane cad. No:26 Denizli. E-mail: cagatayoncel@yahoo.com Geliş Tarihi: 09.03.2008 Kabul Tarihi: 30.04.2009 Received: 09.03.2008 Accepted: 30.04.2009 7

Öncel ve ark. belirlenmiştir (5). Çalışmamızın amacı, kliniğimizde inme ile takip edilen hastaları kognitif fonksiyon ve duygu durum açısından, aynı cins ve yaş grubu sağlıklı kontrol grubu ile karşılaştırmaktır. GEREÇ VE YÖNTEM Çalışmaya, Ekim 2007-Ekim 2008 tarihleri arasında kliniğimizde serebrovasküler hastalık (SVH) tanısı ile izlenmiş olan hastalar alındı. Hastaların çalışmaya dahil edilme kriterleri; -ilk defa SVH geçiriyor olmaları, -SVH öncesi depresyon ya da başka bir nöropsikiyatrik hastalıklarının olmaması, -afazik olmamaları, -okur-yazar olmaları, - İletişim kurulabiliyor olmaları idi. Tüm hastalara hastalığın ilk yedi günü içerisinde şu testler uygulandı: Hastaların kognitif fonksiyonlarını değerlendirmek için; Mini-Mental Durum Muayenesi (MMDM) testi (6), Depresyonu değerlendirmek için; Hisli (7) tarafından geçerlilik ve güvenirliği yapılmış olan Beck depresyon ölçeği (Bu ölçekte değerlendirme 0-63 puan aralığında yapılmaktadır. Ölçeğin kesim puanı 17 dir. 17-35 ılımlı depresyon, >35 puan şiddetli depresyon olarak kabul edilmektedir). Hastalar ölçeği kendileri okuyarak doldurmuşlardır. SVH nin şiddeti ve hastanın fonksiyonel durumunun değerlendirilmesi için; National Institute of Health (NIH) inme ölçeği (8) ve Barthel ölçeği (9) uygulandı. NIH inme ölçeği 11 alt değerlendirme başlığından oluşur, inmenin şiddetini değerlendirmek için uygulanır ve 0-36 puan arasında değerlendirme yapılır. Bu başlıklar; 1) Bilinç düzeyi, 2) Bakış, 3) Görme alanı, 4) Fasyal paralizi, 5) Alt ekstremite motor hareketleri, 6) Üst ekstremite motor hareketleri, 7) Ataksi, 8) Duyu, 9) Konuşma, 10) Dizartri, 11) İhmaldir. Barthel ölçeği günlük yaşam aktivitesini değerlendiren bir ölçektir. 10 başlıktan oluşur ve 100 puan üzerinden değerlendirme yapılır; Değerlendirilen parametreler: 1) Beslenme, 2) Tekerlekli sandalyeden yatağa transfer veya yatakta oturma, 3) Kişisel bakım, 4) Tuvalet kullanımı, 5) Banyoda yıkanmak, 6) Düz yüzeyde yürümek veya yürüyemiyorsa yürüyen sandalyeyi sürmek, 7) Merdiven inmek/ çıkmak, 8) Giyinmek, 9) İdrar kontrolü, 10) Dışkı kontrolüdür. Yirmibir hasta; okur-yazar olmaması, afazi mevcudiyeti, ileri derecede işitme kaybı, konfüzyon, SVH başlangıcının üzerinden yedi günden fazla süre geçmesi gibi nedenlerle çalışmaya alınmadı. Kontrol grubu sağlıklı hastane personeli ve yakınlarından oluşturuldu. Hasta grubu ile kontrol grubunun test sonuçları karşılaştırıldı. Hasta grubunun Beck depresyon ölçeği sonuçları ile MMDM, NIH ve Barthel ölçekleri arasında korelasyon olup olmadığı araştırıldı. Beck ölçeğinde depresyon tespit edilen hastalarla tespit edilmeyen hastaların NIH, Barthel ölçekleri karşılaştırıldı. MMDM ve Beck ölçeği dominant ve dominant olmayan hemisferde infarktı olanlar arasında ve supratentoryal-infratentoryal infarkt alt grupları arasında karşılaştırıldı. Cinsler arasında ölçek sonuçlarının karşılaştırılması yapıldı. Çalışma için fakültemiz etik kurulundan gerekli izin alındı. İstatistik İstatiksel inceleme SPSS 13.0 paket programı ile yapıldı. Parametrik değerlerin karşılaştırılmasında Student t testi, parametrik olmayan değerler için Kikare testi, normal dağılım göstermeyen Beck ölçeği sonuçları için Mann Whitney U testi kullanıldı. Alt gruplar arasındaki değerler Mann-Whitney U testi ile karşılaştırıldı. Beck ölçeği sonuçları ile diğer ölçek sonuçları arasındaki ilişki için Pearson korelasyon katsayısı hesaplandı. Anlamlılık düzeyi olarak p<0.05 kabul edildi. BULGULAR 30 hasta çalışmaya alındı. Hastaların 20 si erkek (%66), 10 u kadındı (%34). Yaş ortalaması 61.3±15.5 (27-80) yıldı. Kontrol grubu 30 kişiden oluşmaktaydı (20 erkek, 10 kadın), yaş ortalaması 62.2±8.2 yıl, p>0.05 olarak tespit edildi. Hasta ve kontrol grubunun eğitim durumları arasında istatiksel anlamlılık yoktu. Ölçeklerin hastalara uygulanması için hastalığın başlangıcından itibaren geçen süre 5.4±1.1 gündü. Hasta grubunun Beck ölçeği ortalaması 15.2±10.5, kontrol grubunun 8.8±4.2, p=0.01, hasta grubunun MMDM ortalaması 25.8±4.7, kontrol grubunun 27.9±1.7, p=0.032 idi. Tablo 1 de hasta ve kontrol gruplarının yaş, cins, eğitim durumları ve ölçek değerlerinin karşılaştırılması gösterilmektedir. Cinsler arasında Beck ölçeği sonuçları karşılaştırıldığında, istatiksel 8

Akut Inmeli Hastalarda Depresyon ve Kognitif Bozukluk anlamlılık tespit edilmedi. 12 hastada (%40) depresyon tespit edildi. Depresyon tespit edilen hastaların lezyon yerleşimi ve Beck ölçekleri Tablo 2 de gösterilmektedir. Bu hastaların Beck ölçeği ortalaması 25.6±6.6 idi. Depresyon tespit edilen ve edilmeyen inme hastalarının MMDM, NIH ve Barthel ölçek değerlendirmeleri ve verilerin Mann- Whitney U testi ile karşılaştırmaları Tablo 3 de gösterilmektedir. Tablo 1. Hasta ve kontrol grubunun cins, yaş, eğitim ve ölçek değerlerinin karşılaştırılması Ölçekler Hasta grubu, Kontrol grubu, p değeri n=30 n=30 Cins 20 E, 10 K 20 E, 10K p>0.05 Yaş 61.3±15.5 62.2±8.2 p>0.05 Eğitim durumu İlkokul 21 23 p>0.05 Lise 7 5 p>0.05 Yükseköğretim 2 2 p>0.05 MMDM 25.8±4.7 27.9±1.7 0.032 Beck 15.2±10.5 8.8±4.2 0.01 NIH 3.8±2.1 - - Barthel 76.5±31.6 - - Kısaltmalar: MMDM= Mini-Mental Durum Muayenesi, NIH= National Institute of Health ölçeği Tablo 2. Depresyon tespit edilen hastaların infarkt yerleşimleri ve Beck ölçek değerleri İnfarkt Yerleşimi Sol bazal gangliyon, n=1 32 Beck Ölçek değeri Sağ oksipital, n=2 17, 29 Sağ kapsüla interna, n=1 26 Sağ pons, n=1 19 Sol frontonpariyetal, n=1 22 Sağ sentrum semiovale, n=2 29, 29 Sol serebellum, n=1 34 Sol pariyetal, n=1 17 Sol bulbus, n=1 35 Sol frontal, n=1 19 Hastaların infarkt alanları; 16 hastada dominant olmayan hemisferde (sağda), 12 hastada dominant hemisferde (solda), 2 hastada iki taraflıydı. 22 hastada supratentoryal (5 oksipital, 4 bazal gangliyonda, 3 pariyetal, 2 talamusta, 3 sentrum semiovalede, 2 frontal, 2 kapsüla interna, 1 fronto-pariyetal) infarkt mevcuttu. 8 hastada infratentoryal (3 bulbus, 3 serebellar, 2 pons) infarkt mevcuttu. Supratentoryal yerleşimli infarktı olan hastalarla infratentoryal yerleşimli infarktı olan hastaların ölçek değerleri arasında anlamlı fark tespit edilmedi (Tablo 4). Dominant hemisferde infarktı olanların Beck ölçek ortalaması 17.5±11.3, dominant olmayan hemisferde infarktı olanların Beck ölçek ortalaması 14.1±10.5, p>0.05 idi.(dikkat redaktörün notu: Son değer cümle içine alındı ) Dominant hemisferde infarktı olanların ortalaması Beck ölçeği kesme puanının (17) üzerindeydi; ancak dominant olmayan hemisferde infarktı olanlar ile karşılaştırıldığında, istatiksel anlamlılık tespit edilmedi (p>0.05) (Tablo 4). Hasta grubunda Beck ölçeği ile NIH ve Barthel ölçekleri arasında korelasyon saptanmadı (p>0.05). Tablo 3. Depresyon tespit edilen ve edilmeyen hastaların ölçek değerlerinin karşılaştırılması Ölçekler Depresyon (+), Depresyon(-), p değeri n=12 n=18 MMDM 25.7±5.3 25.8±4.6 >0.05 NIH 4.2±1.8 3.6±2.4 >0.05 Barthel 73.8±30 78±37 >0.05 Kısaltmalar: MMDM= Mini-Mental Durum Muayenesi, NIH= National Institute of Health ölçeği Tablo 4. Alt grupların ölçek değerlerinin karşılaştırılması Ölçekler Dominant Dominant Supratentoryal Beyin p değeri hemisfer olmayan sapı hemisfer MMDM 24.7±6.1 27±2.2 25.5±4.7 26.5±5.1 >0.05 Beck 17.5±11.3 14.1±10.5 14.9±9.9 16.2±12.5 >0.05 NIH 4±2 3.6±2.3 3.5±2.2 4.5±1.7 >0.05 Barthel 69.6±37.9 82.5±26.2 80.9±31.6 64.3±30.5 >0.05 Kısaltmalar: MMDM= Mini-Mental Durum Muayenesi, NIH= National Institute of Health ölçeği Dominant tarafta infarktı olanların MMDM ölçek ortalaması 24.7±6.1, dominant olmayan tarafta infarktı olanların MMDM ortalaması 27±2.2, p>0.05 olarak belirlendi (Tablo 4). MMDM değerleri ile Beck ölçeği arasında korelasyon tespit edilmedi (p>0.05). TARTIŞMA Depresyon, inmelilerde akut ve kronik dönemde sık görülür. Yapılan çalışmaların metodolojisindeki farklılıklar yüzünden kesin prevalansı ve etiyolojisi hakkında tam bir uzlaşma mevcut değildir. Ancak inme sonrası akut ve kronik dönemde %1.5-68 oranında görüldüğü bildirilmektedir. Akut dönemde ise bu rakam % 5-%50 arasındadır 9

Öncel ve ark. (1). Çalışmamızda, inme geçiren hastaların akut dönemde kognitif fonksiyonlarının ve duygu durumlarının aynı yaş grubu ve cinste sağlıklı kişilere kıyasla bozulmuş olduğu belirlenmiştir. İnmenin akut döneminde tespit ettiğimiz depresyonun oranı, Castillo (%38) (10) ve Feodoroff (%41) un (11) bulgularıyla uyumludur. Çalışmamızı akut dönemde yapmamızın nedeni, zaman içinde gelişmesi olası inme komplikasyonlarının ve yatış süresinin uzamasının beraberinde getirdiği olumsuz psikolojik etkilerin verileri etkilemesini önlemektir. Beck ölçeği değerlerinin cinsler arasındaki dağılımına baktığımızda, anlamlı fark görülmemiştir. Burvill ve ark. nın çalışmasında anlamlı fark bulunmazken (12), Sharpe ve ark. nın çalışmasında, kadınlarda depresyonun daha fazla geliştiği saptanmıştır (13). Lezyonun yerleşimi ile depresyon arasındaki ilişkiyi araştıran bazı çalışmalarda ilişki bulunamamış (14,15), bazı çalışmalarda ise dominant hemisfer ile depresyon arasında ilişki bulunmuştur. Bu çalışmalarda, dominant hemisfer frontal bölge ve bazal ganglion infarktlarında depresyonun daha fazla gözlendiği bildirilmiştir. Lezyon büyüklüğü ile de doğrusal bir ilişki bulunmuştur (16,17). Lozan İnme Veri Tabanını merkez alan bir çalışmada, subkortikal beyaz cevher, talamus, bazal ganglion ve beyin sapının kortikal infarktlara göre daha fazla ilişkili olduğu tespit edilmiştir (18). Shimoda ve ark. nın çalışmalarında (19), depresyon ile inme arasında zamansal bir ilişki bulunmuştur. İnmenin akut döneminde, depresyonun daha çok sol frontal bölge, kronik döneminde ise sağ oksipital bölge ile ilişkili olduğu tespit edilmiştir. Nys ve ark. nın çalışmasında (15), İSD nin hastanın kognitif disfonksiyonu ile de ilişkili olduğu bildirilmiştir. Aynı çalışmada, bellek, dil ve görsel algılama fonksiyonlarında bozulmanın depresyon ile ilişkili olduğu gösterilmiştir. Bizim çalışmamızda; dominant hemisferde infarktı olanlarla dominant olmayan hemisferde infarktı olanların arasında depresyon açısından istatiksel anlamlılık saptanmamış, ancak dominant hemisferde infarktı olanların Beck ölçeği kesme değerinin üzerinde tespit edilmiştir. Bu bulgu, dominant hemisferde infarktı olanların depresyona daha eğilimli olduğunu destekler nitelikte bir bulgu olarak yorumlanmıştır. Depresyonlu olgularımızın infarkt yerleşimlerine baktığımızda, dağılımın heterojen olduğu, yukarıda bahsedilen çalışmalardaki gibi belirli bir yerleşimde olmadığı görülmektedir. İnfarkt yerleşimi ile depresyon arasındaki ilişkiyi daha net bir şekilde ortaya koymak için, daha fazla sayılarda hasta ve kontrol grubuyla çalışılması gerekmektedir; bu da çalışmamızın kısıtlılıklarındandır. Hastanın inme sonrası fonksiyonel durumunun İSD ile ilişkisi, tartışmalı konulardan biridir. Bazı çalışmalarda, Barthel günlük yaşam aktivitesi ölçeği ve Rankin İnme ölçeği ile depresyon gelişmesi arasında negatif bir korelasyon bulunmuştur (1,12,20). Bazı çalışmalarda ise herhangi bir ilişki saptanmamıştır (21,22). Çalışmamızda, depresyon tespit edilen hastalarla depresyon tespit edilmeyen hastaların ölçek değerleri arasında istatiksel anlamlı fark görülmemekle birlikte, depresyon tespit edilen hastaların ölçek değerleri, tespit edilmeyen hastaların ölçek değerlerine göre daha düşük olarak belirlenmiştir. İnme sonrası kognitif bozulmanın prevalansı, hastane temelli çalışmalarda %11.6-56.3 arasında değişmektedir. Hastanın yaşı, düşük sosyoekonomik seviye, dominant hemisfer infarktı, inmenin ağırlığı (üriner inkontinans ve görme alanı defektinin olması) kognitif bozulma ile ilişkili bulunmuştur. Kognitif işlevlerden en sık dil, bellek, yönelim, dikkat ve yürütücü fonksiyonlar bozulmaktadır (23). Esas olarak yürütücü fonksiyonlar frontal lobların hasarı ile ilişkili olmakla birlikte, fonksiyonel görüntüleme çalışmalarında pariyetal, singulat, premotor, oksipital, temporal korteks, subkortikal bölgeler (Bazal gangliyonlar ve talamus) ve infratentoryal bölgeler (serebellum, pons) ile de ilişkili bulunmuştur (24). Subkortikofrontal ve talamofrontal yolakları etkileyen küçük lezyonlarda bile demans tablosu ortaya çıkabilmektedir. Bu açıdan kritik yerleşim bölgeleri; talamus, kaudat çekirdek, kapsüla internanın genusu ve ön bacağıdır. Beyaz cevher lezyonlarının zaman içinde artışı da kognitif fonksiyonlarda bozulmaya yol açmaktadır (4). İnme sonrası gelişen akut depresyonun şiddeti ile özellikle bellek, görsel algı ve dil fonksiyonlarında bozulma arasında ilişki ortaya konulmuştur (15). Çalışmamızda, hasta grubunda kontrol grubuna göre MMDM değerleri anlamlı olarak daha düşük tespit edilmiştir. Dominant-dominant olmayan hemisfer lezyonu olanlar arasında fark gözlenmemiştir. Bunda, afazik hastaları çalışmaya almamamızın etkili olduğu düşünülmüştür. Literatürdeki birçok 10

Akut Inmeli Hastalarda Depresyon ve Kognitif Bozukluk çalışmada, hastaların kognitif durumları MMDM ölçeği ile değerlendirilmiştir; bazı çalışmalarda Rey Osterrieth, Wechsler ölçeği, iz sürme testi, Boston isimlendirme testi gibi, kognisyonu daha ayrıntılı değerlendiren testler kullanılmıştır (15,24,25). Biz de bu testlerin kullanımının hastanın kognitif fonksiyonlarının ayrıntılı değerlendirilmesinde daha yararlı olduğunu ve kognisyonun etkilenmiş olan alt birimlerini tespit etmede daha etkin olduğunu düşünmekteyiz. İSD, yalancı depresyon olarak tanımlanan durumla karışabilir. Yalancı depresyonun klinik görünümü emosyonalizm, katastrofik reaksiyon, patolojik ağlama, anksiyete, apati, inme sonrası yorgunluktur. Bu gibi durumlarda psikiyatri bölümüyle yakın ilişki içinde olmak tanı koymayı kolaylaştıracaktır. Klinik pratikteki bir diğer problem de, afazik hastaların duygudurumu açısından değerlendirilmesindeki zorluktur; bu da afazik hastalarda depresyon tanısının atlanmasına yol açmaktadır (2). Çalışmamızın sonuçlarına göre; dünyada 3. sırada ölüm nedeni olan inmede duygudurum ve kognitif fonksiyonlarda bozulma gelişmektedir. Depresif semptomlar hastanın sadece hayat kalitesini bozmakla kalmayıp, uygulanan rehabilitasyonunun yararını da azaltmaktadır. İnmenin akut döneminden itibaren hastaların duygudurumları gözlenmeli ve depresyon varlığında uygun tedavi uygulanmalıdır. KAYNAKLAR 1) Kellermann M, Fekete I, Gesztelyi R, et al. Screening for depressive symptoms in the acute phase of stroke. Gen Hosp Psychiatry 1999;21(2):116-21. 2) Bogousslavsky J. Emotions, mood, and behavior after stroke. Stroke 2003;34(4):1046-50. 3) Bhogal SK, Teasell R, Foley N, et al. Lesion location and poststroke depression: systematic review of the methodological limitations in the literature. Stroke 2004;35(3):794-802. 4) Haring HP. Cognitive impairment after stroke. Curr Opin Neurol 2002;15(1):79-84. 5) Patel MD, Coshall C, Rudd AG, et al. Cognitive impairment after stroke: clinical determinants and its associations with longterm stroke outcomes. J Am Geriatr Soc 2002 ;50(4):700-6. 6) Güngen C, Ertan T, Eker E, et al. Standardize mini-mental testin Türk toplumunda hafif demans tanısında geçerlilik ve güvenilirliği. Türk Psikiyatri Dergisi 2002;13(4):273-81. 7) Hisli N. Beck depresyon envanterinin üniversite öğrencileri için geçerli güvenilirliği. Psikoloji Dergisi 1989;7:3-13. 8) Brott T, Marler JR, Olinger CP, et al. Measurements of acute cerebral infarction: a clinical examination scale. Stroke 1989;20:864-70. 9) Küçükdeveci AA, Yavuzer G, Tennant BA, et al. Adaptation of the modified Barthel index for use in physical medicine and rehabilitation in Turkey. Scand J Rehabil Med 2000;32:87-92. 10) Castillo CS, Schultz SK, Robinson RG. Clinical correlates of early-onset and late-onset poststroke generalized anxiety. Am J Psychiatry 1995;152(8):1174-9. 11) Fedoroff JP, Starkstein SE, Parikh RM, et al. Are depressive symptoms nonspecific in patients with acute stroke? Am J Psychiatry 1991;148(9):1172-6. 12) Burvill P, Johnson G, Jamrozik K, et al. Risk factors for poststroke depression. Int J Geriatr Psychiatry 1997;12(2):219-26. 13) Sharpe M, Hawton K, House A, et al. Mood disorders in long-term survivors of stroke: associations with brain lesion location and volume. Psychol Med 1990;20(4):815-28. 14) Carson AJ, MacHale S, Allen K, et al. Depression after stroke and lesion location: a systematic review. Lancet 2000; 8;356(9224):122-6. 15) Nys GM, van Zandvoort MJ, van der Worp HB, et al. Early depressive symptoms after stroke: neuropsychological correlates and lesion characteristics. J Neurol Sci 2005;15;228(1):27-33. 16) Robinson RG. Post-stroke mood disorders. Hosp Pract 1986;15;21(4):83-9. 17) Vataja R, Leppävuori A, Pohjasvaara T, et al. Poststroke depression and lesion location revisited. J Neuropsychiatry Clin Neurosci 2004;16(2):156-62. 18) Ghika-Schmid F, van Melle G, Guex P, et al. Subjective experience and behavior in acute stroke: the Lausanne Emotion in Acute Stroke Study. Neurology 1999;1;52(1):22-8. 19) Shimoda K, Robinson RG. The relationship between poststroke depression and lesion location in long-term followup. Biol Psychiatry 1999;15;45(2):187-92. 20) Fuh JL, Liu HC, Wang SJ, et al. Poststroke depression among the Chinese elderly in a rural community. Stroke 1997;28(6):1126-9. 21) Andersen G, Vestergaard K, Ingemann-Nielsen M, et al. Risk factors for post-stroke depression. Acta Psychiatr Scand 1995;92(3):193-8. 22) Lipsey JR, Robinson RG, Pearlson GD, et al. Mood change following bilateral hemisphere brain injury. Br J Psychiatry 1983;143:266-73. 23) Kauhanen M, Korpelainen JT, Hiltunen P, et al. Poststroke depression correlates with cognitive impairment and neurological deficits. Stroke 1999;30(9):1875-80. 24) Nys GM, van Zandvoort MJ, de Kort PL, et al. Cognitive disorders in acute stroke: prevalence and clinical determinants. Cerebrovasc Dis 2007;23(5-6):408-16. 25) Leśniak M, Bak T, Czepiel W, et al. Frequency and prognostic value of cognitive disorders in stroke patients. Dement Geriatr Cogn Disord 2008;26(4):356-63. 11