TARD. TRAVMATİK BEYİN HASARINDA YOĞUN BAKIM TEDAVİSİ Hazırlayan: Özlem Korkmaz Dilmen, Volkan Hancı. Türk Anesteziyoloji ve Reanimasyon Derneği

Benzer belgeler
Kafa Travmalarında Yönetim

Travmatik Beyin Yaralanması Doç Dr Özlem GÜNEYSEL Dr Lütfi Kırdar Kartal EAH Acil Tıp Kliniği

Kafa Travmalı Hastaya Yaklaşım. Dr. İ. Özkan Akıncı İTF Anesteziyoloji A.D.

NÖROLOJİK MONİTÖRİZASYON

Nöromonitorizasyon ve Serebral Koruma

Yoğun Bakımda Nörolojik Resüsitasyon

Beyin Kan Akımı B.O.S. ve Beyin Metabolizması. Dr Şebnem Gülen

Sunu planı. Solunum yetmezliği NON-İNVAZİV MEKANİK VENTİLASYON NIMV

İntraserebral hemorajiler. Dr. Ayşe Sağduyu Kocaman

Çocuklarda Akut Solunum Sıkıntısı Sendromu (ARDS) ve Tedavisi. Tolga F. Köroğlu Dokuz Eylül Üniversitesi

Konjestif Kalp Yetmezliğinde Solunum Desteği. Uzm. Dr. Nil ÖZYÜNCÜ Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı

HEMODİYALİZDE SIK KARŞILAŞILAN KOMPLİKASYONLAR ve YÖNETİMİ. Dr. Lale Sever

Kafa Travmalı Hastaya Yaklaşım Doç. Dr. İ. Özkan AKINCI

Çocuk Yoğun Bakımda Kafa Travmasına Yaklaşım. Prof.Dr Agop ÇITAK Acıbadem Üniversitesi Çocuk Yoğun Bakım BD

Hasar Kontrol Cerrahisi yılında Rotonda ve Schwab hasar kontrol kavramını 3 aşamalı bir yaklaşım olarak tanımlamışlardır.

Ölümcül Santral Sinir Sistemi Hastalıkları I epidural, subdural, intraparankimal kanamalar

Cerrahi Hastada Beslenme ve Metabolizma. Prof.Dr. İsmail Hamzaoğlu

KAN VE SIVI RESÜSİTASYO N -1 AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ACİL TIP ANABİLİM DALI Dr.İlker GÜNDÜZ

AKUT SOLUNUM SIKINTISI SENDROMU YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015

Yeni Nütrisyonel Kılavuzların Karşılaştırılması. Diyetisyen Merve DAYANIK

Şok hastasına yaklaşım, kan ve sıvı resüsitasyonu. Dr. Murat ORAK Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı

PULMONER HİPERTANSİYONUN. Prof Dr Sait Karakurt Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları ve Yoğun Bakım Ana Bilim Dalı

SEPSİS OLGULARI. Prof Dr Sait Karakurt Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları ve Yoğun Bakım Ana Bilim Dalı

Yrd. Doç. Dr. Murat Sarıtemur Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp AD 2014

International Guidelines for Management of Severe Sepsis and Septic Shock: Dr. Merve Gü eş Öza dı

Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi

Doppler Ultrasonografi ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ

KRİTİK HASTADA ORGAN KORUNMASINI NASIL SAĞLARIZ? Uzm.Dr. Ramazan KÖYLÜ Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Tıp Kliniği

SEPSİS VE SEPTİK ŞOK. Prof.Dr.Figen ESEN Anesteziyoloji Anabilim Dalı Yoğun Bakım Bilim Dalı

Genel Bilgiler. Dünyada Ölümler. 1.Koroner Arter Hastalıkları 2.Travma (1-44 yaş arası 1. sırada) 3.İnme sendromları

Eser Elementler ve Vitaminler

PERİTON DİYALİZ HASTALARINDA SIVI KONTROLÜ

GEBELİK VE PULSATİL AKIM EŞLİĞİNDE KARDİYOPULMONER BAYPAS

DR.YUSUF CAN YURT HİPONATREMİ 2014 REHBERİ

Kan Gazı. Dr.Kenan Ahmet TÜRKDOĞAN Isparta Devlet Hastanesi. II. Isparta Acil Günleri Solunum Acilleri, 19 Ocak 2013 Isparta

27/04/16. Sunu Planı YANIKLI NON-SEPTİK HASTADA VOLÜM REPLASMANI. Patofizyoloji. Patofizyoloji. Yanık tipleri Patofizyoloji Volüm Replasmanı

ACİLDE DİYABETİK AYAKTA DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN NOKTALAR VE TRİYAJ

TRAVMALI HASTAYA YAKLAŞIM

ECMO TAKİP. Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi. Perfüzyonist Birol AK

Öğr. Gör. Ahmet Emre AZAKLI İKBÜ Sağlık Hizmetleri M.Y.O.

Arter Kan Gazı Değerlendirmesi. Prof. Dr. Tevfik Ecder İstanbul Bilim Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı

Noninvazif Mekanik Ventilasyon Kime? Ne zaman?

SEPSİSLİ HASTAYA YAKLAŞIM. Dr. Semra GÜMÜŞ DEMİRBİLEK Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon AD

TRAVMATİK SPİNAL KORD LEZYONLARINDA MEDİKAL TEDAVİ

PaCO 2 = 31 mmhg FiO 2 =.70 (Venturi)

ARDS Akut Sıkıntıılı Solunum Sendromu. Prof. Dr. Yalım Dikmen

Hemostatik Resüsitasyon. Uzm. Dr. Burçak Kantekin Şanlıurfa Eğitim Araştırma Hastanesi

MEKANİK VENTİLASYON - 2

HEMORAJİK İNME. Yrd. Doç. Dr. Aysel MİLANLIOĞLU Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji ABD

Akut İskemik İnme. İskemik İnme (%85) Hemorajik inme (%15)

OFF-PUMP KORONER ARTER BYPASS GREFT CERRAHİSİ İÇİN YÜKSEK FEMORAL BLOK YÖNTEMİ

İlk Değerlendirme İşlemleri

Anestezi Uygulama II Bahar / Ders:9. Anestezi ve Emboliler

Doç.Dr.Onur POLAT. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı

ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK

Beyin Kan Dolaşımı ve İskemi Patofizyolojisi

Anestezi Esnasında ve Kritik Hastalıklarda Ortaya Çıkan Hipoksinin Tedavisinde Normobarik/Hiperbarik Ek Oksijen Tedavisinin Kullanımı FAYDALIDIR

Gaz değişimi Ventilasyon perfüzyon ilişkisi (Prof. Dr. Mert Şentürk, Prof. Dr. Mehmet Uyar, Doç. Dr. Mukadder Orhan Sungur)

Kan Transfüzyonu. Emre Çamcı. Anesteziyoloji AD

Ekstrakorporeal Yaşam Destek Tedavileri (ECLS)

Acil Serviste Kafa BT (Bilgisayarlı Tomografi) Değerlendirmesi. Uzm. Dr. Alpay TUNCAR Acil Tıp Uzmanı KIZILTEPE DEVET HASTANESİ

Multipl organ yetmezliği ve refrakter hipotansiyon

İnvaziv Girişimler. Sunum Planı. SANTRAL VENÖZ KATETER Endikasyonlar. SANTRAL VENÖZ KATETER İşlem öncesinde

Nöroloji Yoğun Bakım Hastasında Nutrisyon Desteği. Doç.Dr.Ethem Murat Arsava Hacettepe Üniversitesi Nöroloji Anabilim Dalı

Oksijen tedavisi. Prof Dr Mert ŞENTÜRK. İstanbul Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilimdalı

Çoklu Travma Hastasına Yaklaşım. Travma Merkezleri. Travma Merkezleri. Travma Merkezleri. Travma Merkezleri. Dr.Erkan Göksu Acil Tıp A.D. I.

KAFA TRAVMALI HASTALARDA GÖRÜNTÜLEMENİN TANI, TEDAVİ VE PROGNOZA KATKISI. Dr. Fatma Özlen İ.Ü.Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Beyin ve Sinir Cerrahisi AD

Diyabetik Ayak Yarası ve İnfeksiyonunun Tanısı, Tedavisi ve Önlenmesi: Ulusal Uzlaşı Raporu

KVC YOĞUN BAKIMDA HİPOTANSİF VE KANAMALI HASTAYA YAKLAŞIM HEM. ASLI AKBULUT KVC YOĞUN BAKIM

25-26 EKİM 2016 SAAT KONU KONUŞMACI. Ventilasyon perfüzyon ilişkisi. 2. Pozitif basınçlı ventilasyonda monitorizasyon, modlar ve yeni stratejiler

Doku kan akışının düzenlenmesi Mikrodolaşım ve lenfatik sistem. Prof.Dr.Mitat KOZ

YARA İYİLEŞMESİ. Yrd.Doç.Dr. Burak Veli Ülger

Adrenal yetmezlik var mı? Kortikosteroid verelim mi? Prof.Dr.Bilgin CÖMERT Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Yoğun Bakım BD

Travmada Güncel Literatür. Prof. Dr. Ahmet Baydın OMÜ Tıp Fakültesi Acil Tıp AD/Samsun

PULS-OKSİMETRİ. Dr. Necmiye HADİMİOĞLU. Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı

Resüsitasyonda HİPEROKSEMİ

Çoklu Travma Hastalarında Prognoz Belirteçleri

Sıvılar ve Sıvı Hesaplamaları

HİBRİD VASKULER CERRAHİDE ANESTEZİ DENEYİMLERİMİZ

Çocuk Travma Olgularında Plazma Histon Düzeyinin Koagülopati ve Travma Ağırlığını Öngörmedeki Yeri

Türk Yoğun Bakım Derneği Mekanik Ventilasyon Kursu Şubat 2010, İstanbul.

KAFA TRAVMASINDA YOĞUN BAKIM Uz.Dr. Ercan Türeci İ.Ü.Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı

DİYABETİK DİYALİZ HASTALARINDA GLİSEMİK DALGALANMA

β Bloker ve Kalsiyum Kanal Bloker Zehirlenmeleri Uzm. Dr. Yusuf Ali Altuncı Ege Ünv. Tıp Fak. Acil Tıp Ad

GEBELİK ve BÖBREK HASTALIKLARI

Fizyoloji. Vücut Sıvı Bölmeleri ve Özellikleri. Dr. Deniz Balcı.

MYOLOGIA CRUSH SENDROMU. Dr. Nüket Göçmen Mas

Diyaliz hastalarında morbidite ve mortalite oranı genel populasyondan kat daha yüksektir.*

KARDİYOJENİK ŞOK ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KARDİYOLOJİ ANABİLİM DALI

Travmatik Beyin Hasarı ve Ketamin Kullanımı. Doç. Dr. Tarık Ocak Kanuni Sultan Süleyman EAH Acil Tıp Eğitim Kliniği

SEPSİSTE YENİ TANIMLAMALAR NE DEĞİŞTİ? Doç. Dr. Murat Hakan Terekeci

ŞOK Yetersiz oksijen sağlanması, oksijen ihtiyacının çok artmasına rağmen ihtiyacın karşılanamaması veya oksijenin kullanılamaması durumudur

DR. GÜLNUR GÖLLÜ BAHADIR ÇOCUK CERRAHİSİ AD

ASİD BAZ DENGESİ. Prof Dr Salim Çalışkan

Kan Kaybı Sonrası Volüm Replasmanı

ŞOK HASTASINA YAKLAŞIM

ACİL SERVİSTE ŞOK YÖNETİMİ

IX. BÖLÜM KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011

DEMİR İÇEREN İLAÇLARLA ZEHİRLENME UZM.DR. SEVGİ YUMRUTEPE MALATYA EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ 22.O4.2018

MİKSÖDEM. Yrd. Doç. Dr. Mücahit GÜNAYDIN Giresun Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı

Transkript:

TARD TRAVMATİK BEYİN HASARINDA YOĞUN BAKIM TEDAVİSİ Hazırlayan: Özlem Korkmaz Dilmen, Volkan Hancı Türk Anesteziyoloji ve Reanimasyon Derneği

Kafa Travmasının Epidemiyolojisi Kafa travması Beyin işlevlerinin kafaya alınan bir darbe, penetran yaralanma veya bir sarsıntı ile bozulması Travma ölümlerinin başta gelen nedeni. Gençlerde ve 75 yaş üzerinde daha sık Erkeklerde kadınlardan iki kat fazla Ülkemizde trafik kazaları ve düşmeler kafa travmasına en fazla yol açan nedenler

Kafa Travmasının Fizyopatolojisi Primer ve Sekonder Beyin Hasarı Primer hasar: Travmanın olduğu anda oluşan hasar Sekonder hasar Primer hasardan sonra Hipoksi, hiperkapni, hipotansiyon, kafa içi basıncının artması ve hiperglisemi gibi faktörlerin Zaman içinde oluşturduğu hasar Tedavi sekonder hasarı önlemeye yönelik Sekonder beyin hasarının önlenmesi morbitide ve mortaliteyi önemli ölçüde azaltmakta

Primer hasar: fokal veya diffuz olabilir. Fokal beyin hasarı Kontüzyon, laserasyon ve intrakranial kanamalar Diffuz beyin hasarı Diffuz akson hasarı ve beyin ödemi

Travmanın oluşturduğu direk doku hasarı, beyin kan akımı ve beyin metabolizmasında oluşan hasar ile karakterize Anaerobik glukoliz, laktik asid birikimi, membran geçirgenliğinde artış ve ödem ATP depoları tükenince: ATP ye bağımlı iyon pompalarında hasar Glutamat, aspartat gibi eksitatör nörotransmitterlerin aşırı salınımı, N- metil-d aspartat, voltaj bağımlı sodyum ve kalsiyum kanallarının aktivasyonu, terminal membran aktivasyonu Sodyum ve kalsiyumun sürekli hücre içine akışı Hücrelerin ölümüne neden olan intrasellüler süreçler

Hücre içi kalsiyum, lipid peroksidaz, proteaz ve fosfolipazları aktivasyonu İntrasellüler serbest yağ asidi ve serbest radikallerin konsantrasyonunu artışı Hücre içi translokaz ve endonükleaz gibi maddelerin aktivasyonu Hücre membranı ve DNA hasarı Nekroz ya da apoptosis

Beyin Kan Akımı Hipoperfüzyon ve Hiperperfüzyon N: 100 g beyin dokusu: 50 ml/dk kan akımı Beyin kan akımı otoregülasyonu bozulur Artmış beyin oksijen tüketimi 50 ml.kg-1.dk kan akımı yetersiz: beyinde iskemi Beyin iskemisi kafa travmasından sonra sık Ölen olguların %90 nında

Serebrovasküler otoregülasyon ve CO2 reaktivitesi Serebrovasküler otoregülasyon ve CO2 reaktivitesi beyin kan akımı sağlanmasında önemli Beyin kan akımı otoregülasyonu Kafa travması sonrası tümüyle yada kısmen bozulur Travmadan hemen sonra / zaman içinde Travmanın ağırlığına bağlı değil Geçici / kalıcı. Ağır kafa travması CO2 reaktivitesi travma sonrası erken dönemde bozulabilir Pek çok olguda sağlam ve KIBAS tedavisinde yardımcı

Vasospasm 1/3 ünden fazla olguda gelişebilir Prognozda önemli Travmadan sonra 2. ve 15. günler arasında Vasospazm gelişen hastaların %50 sinde hipoperfüzyon Vasküler düz kas hücrelerinin kronik depolarizasyonu Beyin metabolizmasının bozulması Beyin metabolizması; Beyinin oksijen ve glukoz tüketimini yansıtır, Beyinin enerji durumu: dokudaki fosfokreatinin ve ATP miktarını göstermekte Her ikisi de kafa travması sonrası sıklıkla azalmakta.

Beynin oksijenasyonu Kafa travması sonrasında beyin oksijen sunumu ve beyin oksijen tüketimi arasında dengesizlik oluşur Beyin dokusunda hipoksi meydana gelir. Beyin dokusundaki oksijen parsiyel basıncı 10-15 mmhg nın altına düşünce beyinde infarktlar gelişir. Beyin dokusunun hipoksisi kafa içi basıncı (KİB) ve beyin perfüzyon basıncı (BPB) normalken bile görülebilir Kafa travması olgularının tedavisinde KİB ve BPB ının yanında oksijen sunumu ve tüketimi arasındaki dengede göz önünde tutulmalıdır.

Eksitatör nörotransmitterlerin artışı ve oksidatif stres Kafa travması sonrası eksitatör aminoasitlerin özellikle glutamatın miktarı artar. Artmış glutamat nöron ve astrositlerdeki reseptörleri uyararak Ca+2, Na+ ve K+ akışına neden olmaktadır Bu durum katabolik süreçleri tetikleyip hücre hasarına neden olmakta, kanbeyin bariyerini de bozmaktadır. Antioksidan sistemlerin bozulması Serbest oksijen radikallerinde artış Hücreler ve damarlarda peroksidasyon, Protein oksidasyonu, Mitokondride elektron transportunun bozulması DNA hasarına neden olmaktadır

Ödem Kafa travmalarından sonra kan- beyin bariyerinin bozulması: vazojenik ödem intraselüler su birikimine bağlı sitotoksik ödem (daha sık) Ödem: KIBAS: sekonder hasar Ödemin gelişiminde aquaporinlerin, özellikle AQP4 ün beyin su transportunda modülasyon rolü oynadığı düşünülmektedir.

İnflamasyon Karışık bir immunolojik ve inflamatuar doku cevabı Sitokin, prostoglandin ve komponentler: PMNL aktivasyonu Lökositler endoteldeki adezyon molekülleri uyarılması İntrasellüler adezyon molekülleri (ICAM-1) ve Vasküler adezyon moleküllerinin (VCAM-1) salınımı Günler ve aylar içinde skar dokusunu oluşumu.

Kafa Travmasında Tedavi Kafa travmasının şiddeti Glasgow Koma Skoru (GKS) na göre hafif, orta ve ağır

Hava yolu güvenliği GKS<9: entübasyon - yeterli oksijenizasyon ve ventilasyon Entübasyon tekniği konusunda bir konsensus yok olguların çoğu tok, mide boşalımı geç %10 una servikal düzeyde omurilik yaralanması olası hava yolu travması, kafa tabanı fraktürü, hipovolemi riski, hipoksemi ve artmış kafa içi basıncı Genel olarak hipnotik ve nöromüsküler bloker kullanılarak orotrakeal entübasyon Krikoid bası Servikal travma ve atlantoaksiyel dislokasyon: in-line aksiyal stabilizasyon

Beyin perfüzyon basıncı Hava yolu güvenliğinden sonra hemodinamik resüsitasyon BKA tümüyle ortalama arter basıncına bağımlı Artmış kafa içi basıncı: yeterli beyin perfüzyonu için yüksek ortalama arter basınçları BPB hedefi (BPB:OAB-KIB) 70 mmhg olarak önerilmekte Negatif sıvı balansı sonucu: kötü sonuçlar Lund yaklaşımında modifikasyon: normovolemi ve BPB:60-70 mmhg 2007: ağır kafa travması tedavi rehberi: BPB nın 50-70 mmhg Kan basıncını regüle etmek için uygun sıvı tedavisine ek norepinefrin kullanılabilir. Öneri: ağır kafa travmalarında ilk 48-72 saat boyunca BPB ını 70 mmhg (!!! Daha üst düzeylerde ise beyin ödemi ve ARDS)

Ventilasyon Ventilasyonda hedef: PaCO2 değerinin regülasyonu Volüm kontrollü ventilasyon önerilmekte Tüm hastalar normoventile edilmeli PaCO2: 38-42 mmhg Hiperventilasyon Ventrikül kateterinden yeterli BOS boşaltılması, Mannitol veya hipertonik salin uygulaması Sedasyona rağmen KİB ı 20 mmhg nın altına düşmeyen hastalara Hafif düzeyde, kısa süreli hiperventilasyon Beyin damarlarında vazokonstriksiyon

Ventilasyon Sekonder hasar en sık iki nedeni Hipoksi ve hipotansiyon PaO2 < 60 mmhg: BKA hızla artar, KİB ı artar. Önerilen PaO2: 100 mmhg Pozitif basınçlı ventilasyonun serebral ödem üzerine olumsuz etkisi : Santral ven basıncının yükselmesi Serebral ven drenajının bozulması Şiddetli kafa travması olan hastalarda 10 cmh2o dan daha fazla PEEP uygulanması KİB artışıyla sonuçlanır

Kafa içi basıncı monitörizasyonu Kafa içi basıncı (KİB): GKS < 9 ve/veya BT bulguları: intrakranial hematom, kontüzyon ve ödem 20 mmhg nin altında tutulmalıdır. Ölçüm: İntraventriküler kateter ve intraparankimal mikrotransdüser Subaraknoid ve epidural kateterler: geçerliliği az Altın standart: Sağ frontal bölgeden Küçük bir burr hole aracılığıyla Lateral ventriküle yerleştirilen kateter

Kafa içi basıncı monitörizasyonu İntraventriküler kateterler (İVK) Avantajlar: Periyodik kalibrasyona izin verir KİB ı yükseldiğinde tedavi amaçlı BOS drenajı Antibiyotikler intraventriküler olarak verilebilir Dezavantajlar KİB artışı olan hastada yerleştirilme güç İnvazif Hematom, nöbet ve infeksiyon (%10)

Kafa içi basıncı monitörizasyonu İnfeksiyon Özellikle takıldıktan 4 gün sonra risk artar. Antibiyotik kaplı kateterler Her gün kateterin gerekliliği tekrar değerlendirilmeli 4. güne gelmiş bir kateterin değiştirilmesi BOS örneklerinde üreme yoksa ve infeksiyonun klinik ve laboratuar bulgularının olmaması kateterin kısa bir süre daha kalmasını sağlayabilir. KİB artmayan stabil duruma gelmiş hastalarda günlük drenaj miktarları da azsa kateter çıkarılma Yoğun drenaj gerektiren (günde 200 ml den fazla) kateterlerin kan ve enfeksiyon bulgusu olmayan durumlarda kapalı sisteme (şant) değiştirilmesi önerilebilir.

Kafa içi basıncı monitörizasyonu Tedavi için çok BOS drenajı yapılan durumlarda BOS üretiminde görülen artış sonrası için şant gereksinimi artmakta. Bu yüzden akut dönem geçirilince KİB ı artışı için optimal yaklaşımlar (BPB > 65 mmhg) tercih edilebilir. Önemli bir noktada katetere bağlı basınç transdüser sistemine basınçlı sıvı takılmamasıdır. Bilindiği gibi basınçlı sıvı bulunan transdüser sistemlerinde, yol açıklığı için saatlik sıvı (3-5 ml/saat) verilişi söz konusudur. Oysa kafa içine böyle bir sıvı verilmesi hem infeksiyon riskini, hem de KİB ı artıracaktır. İVK lerden BOS alınabilir ama hiçbir amaçla (tıkanıklığı açmak vb.) içeri sıvı verilmesi uygun değildir

Mikrotransdüser uçlu KİB monitörleri, Beyin parankimi veya subdural aralığa Kemik pencere veya kraniyotomi sonrası yerleştirilebilir. İVK lere yakın doğrulukta bilgi verdiği belirtilmektedir. Avantajları, Düşük komplikasyon ve infeksiyon riski Dezavantaj Sıfırlamanın zaman içinde bozulması, Yerleştirildikten sonra kalibrasyon yapılamaması Sadece bölgesel ölçüm değerleri vermesi Fiberoptik veya pnömatik teknolojiler bu amaçla kullanılmakta.

Transkraniyal doppler, Kafa Travmalarında Beyin Monitörizasyonunda Kullanılan Diğer Teknikler Orta serebral arterin sistolik akım hızını ölçebilen invazif olmayan bir tekniktir. Sonuçları, xenon ve A-V oksijen içerik trendleri gibi direk ölçüm yöntemleri ile uyumlu Normal sistolik hız 120 cm/sn den daha küçüktür. Değişik PCO2 seviyelerinde bu ölçümler tekrarlanarak BKA nın CO2 e yanıtı belirlenebilir. Diyastolik akımın yavaşlaması, intrakraniyal hipertansiyonun ve efektif beyin perfüzyonun bozulduğunun habercisidir. Diyastolik dalga analizi KİB artışının erken veya geç habercisi Pulsatil indeks (sistolik hız-diyastolik hız/sistolik hız) değerinin 1.6 dan büyük olması kötü prognoz için bir uyarı

Beyin otoregülasyonu; Arter kan basıncı ve KİB ndaki spontan yavaş dalgaların toplanmasıyla elde edilen basınç-reaksiyon indeksi: PRx ile, beyin oksijenasyonu; Juguler venöz bulp O2 satürasyonu: SjO2, beyin doku oksijenasyonu: pbro2 (normal 4,5-6,7 kpa), Ayrıca noninvaziv olarak near infrared spectroscopy ile ölçülebilmektedir.

Serebral mikrodializ yöntemiyle Beynin biyokimyası saptanabilir. Glukoz, laktat, piruvat, gliserol ve glutamat ölçülebilir Normal değerleri tanımlanmıştır. Serebral hipoksi/ iskemi durumlarında laktat-piruvat oranı artar.

Sıvı Tedavisi Çoğu olgu travma nedeniyle hipovelemik. Hipovolemi düzeltilirken beyin ödemine neden olmayacak bir strateji belirlenmeli. Sıvının volümünden çok kompozisyonu önemli. Serum osmolalitesinde düşüşe neden olacak hipoosmolar sıvılardan kaçınılmalı. Ağır sıvı kayıplarında kristalloid ve kolloidler bir arada kullanılmalı Normovolemi hedeflenmeli Ağır kafa travmalarında beyin hücrelerinden salınan tromboplastinin, tüketim koagülopatisine neden olabilir Albümin ağır kafa travması akut sıvı resüsitasyonunda kontrendike: Mortalite, morbidite artışı Ringer Laktat: Hafif hipotonik!!!

Ağır Kafa Travmalarında Basamak Tedavisi 1. Ağır kafa travmalarında intraventriküler kateterden BOS direnajına reğmen KİB ı > 20mmHg seyrediyorsa Mannitol yada hipertonik salin tedavisi kullanılmalıdır. Tavsiye edilen mannitol dozu 0.25-1 g/kg dir Mannitolun yeterli etkiyi sağlamadığı olgularda hipertonik salin kullanımı önerilmektedir 2. Osmotik diüretik tedaviye rağmen KİB > 20 mmhg nın üzerinde Sedasyon ve PaCO2 30-35 mmhg düzeyinde tutulacak şekilde kısa süreli hiperventilasyon önerilir. Daha düşük değerler: beyin iskemisi Hiperventilasyonun 6 saatten uzun sürdürülmesi etkisiz (PaCO2 düşüşünün beyin ph sı üzerine etkisi kompanse edilir)

3. Tüm bunlara rağmen KİB ı 20 mmhg nın üzerinde seyrediyorsa son basamak olarak Dekompresif kraniotomi, Yüksek düz barbitürat koması, yada Hipotermi uygulanabilir. Dekompresif kraniotomi Son yıllarda kullanımı sık Cerrahi işlemle belli miktarda kemik alınıp dura açılmakta Primer dekompresif cerrahi: BT bulgularına göre yada cerrahi sırasında ileride KİB i kontrolünde zorluk öngörülen olgularda Sekonder dekompresif kraniotomi: KİB ı optimum medikal tedaviye rağmen düşürülemeyen hastalarda

Barbitürat koması: Her türlü medikal ve cerrahi tedaviye rağmen KİB ı yüksek Yüksek doz fenobarbital tedavisi Hipotermi: Sağ kalım üzerine etkileri araştırılmakta Koagulasyon bozuklukları, kanama riski arttışı Yeniden ısınma surecinde KİB ında artış Şu an için kafa travması olgularında hipotermi tedavisinin faydalı olduğunu gösteren yeterli veri bulunmamakta Erken dönemde nöbetleri önlemek için fenitoin, karmamazepin, fenobarbital gibi antiepileptikler kullanılabilir. Kafa travması tedavisinde steroid uygulamasının yeri yoktur.

Ağır Kafa Travmalarında Basamak Tedavisi

Ateş ve hipergliseminin tedavisi: Ateş O2 ihtiyacını artırır, sağkalımı olumsuz etkiler Normotermi sağlanmalı Asetaminofen (325-650 mg her 4-6 satte bir) Yüzeyel soğutma Hiperglisemi Kötü prognoz ile ilişkili, beyin hasarını ve beyin ödemini artırır. İyi glisemik kontrol ile sağkalımın anlamlı şekilde artar Hipoglisemiden kaçınılmalı 80-180 mg/dl

Nütrisyon desteği Hemodinamik stabilite sağlandıktan sonra Olabildiğince erken beslenmeye başlanmalı (en geç 72 saat) Olanaklıysa enteral yol kullanılmalı En geç bir hafta içinde gerekli kalori düzeyine ulaşılmalı Formül besinlerin osmotik içeriklerine dikkat edilmeli Hipoosmolar durum ile beyin ödemini artıracağı için dikkatli olunmalı

Aquaporinler AQP4 inhibisyonunun beyin ödemi tedavisinde yeni bir yaklaşım olabileceği düşünülmüştür. AQP4'lerin farmakolojik modülasyonu tedavide yeni bir umuttur. Ancak, laboratuvar ortamında yapılan bu tedavi halen kliniğe aktarılamamıştır. Agonist ve antagonistler kullanılarak beyinde AQP hedefli tedavi şu an sadece mantıklı görünmektedir. Karbonik anhidraz inhibitörleri, quarterner amonyum bileşikleri, cıva sülfhidril bileşikleri, lityum, gümüş ve altın AQP'leri inhibe ederler ancak bunlar invivo olarak toksik ajanlardır.

Sonuç olarak Kafa travması olgularının tedavisindeki ana prensip KİB nı düşürüp beyin perfüzyon basıncını yeterli düzeyde tutmaktır. Bu amaçla medikal ve cerrahi teknikler bir arada kullanılmaktadır. Kafa travması olgularının hızlı cerrahi girişimin yapılabileceği, bilgisayarlı tomografinin olduğu, kafa içi basıncının ölçülebildiği travma merkezlerinde tedavi edilmesinin mortaliteyi düşürdüğü gösterilmiştir