LĠSE ÖĞRENCĠLERĠNDE BEDEN KÜTLE ĠNDEKSĠ DURUMUNUN SOSYODEMOGRAFĠK VE BESLENME. ÖZELLĠKLERĠ ĠLE ĠLĠġKĠSĠ

Benzer belgeler
ÇOCUKLARDA BÜYÜME VE GELİŞMENİN İZLENMESİ

BĠRĠNCĠ BASAMAK SAĞLIK ÇALIġANLARINDA YAġAM DOYUMU, Ġġ DOYUMU VE TÜKENMĠġLĠK DURUMU

MERVE SAYIŞ TUĞBA ÇINAR SEVİM KORKUT MERVE ALTUN

BÜYÜMENİN DEĞERLENDİRİLMESİ. Prof Dr Zehra AYCAN.

SAĞLIK ORTAMINDA ÇALIġANLARDA GÜVENLĠĞĠ TEHDĠT EDEN STRES ETKENLERĠ VE BAġ ETME YÖNTEMLERĠ. MANĠSA ĠL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ HEMġĠRE AYLĠN AY

TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU. Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı Eğitim Yönetimi, Denetimi, Planlaması ve Ekonomisi

VÜCUT KOMPOSİZYONU 1

Şişmanlık (obezite); sağlığı bozacak düzeyde vücutta yağ miktarının artmasıdır.

HEMODĠYALĠZ HASTALARININ UMUTSUZLUK DÜZEYLERĠ

Vücut yağ dokusunun aşırı artışı olarak tanımlanır. Ülkemizde okul çağındaki çocuk ve adolesanlarında obezite oranı % 6-15 dolaylarındadır.

TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU. Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı Eğitim Yönetimi, Denetimi, Planlaması ve Ekonomisi

İLK 1000 GÜNDE UYGULANAN BESLENME POLİTİKALARI VE GELECEK NESİLLERE ETKİSİ

HEMODİYALİZ HASTALARININ HİPERTANSİYON YÖNETİMİNE İLİŞKİN EVDE YAPTIKLARI UYGULAMALAR

Fizik Tedavide Antropometrik Ölçümler. Prof. Dr. Reyhan Çeliker

VÜCUT KOMPOSİZYONU VE EGZERSİZ PROGRAMLAMA

Bilindiği üzere beslenme; anne karnında başlayarak yaşamın sonlandığı ana kadar devam eden yaşamın vazgeçilmez bir ihtiyacıdır

Beslenme Sorunlarıyla Mücadele: Gizli Açlık, Hidden Hunger

BĠR DEVLET HASTANESĠNDE ÇALIġANLARIN HASTA VE ÇALIġAN GÜVENLĠĞĠ ALGILARININ ĠNCELENMESĠ. Dilek OLUT

YETERLİ VE DENGELİ BESLENME NEDİR?

Obezite Nedir? Harun AKTAŞ - Trabzon

raşitizm okul çağı çocuk ve gençlerde diş çürükleri büyüme ve gelişme geriliği zayıflık ve şişmanlık demir yetersizliği anemisi

BÜYÜME. Vücudun ya da vücut bölümlerinin boyut olarak artması Yaşamın ilk 20 yılında görülen en önemli biyolojik süreçtir.

Endokrin ve Metabolik Hastalıklarda Fiziksel Aktivite ve Egzersiz

TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU. Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı Eğitim Yönetimi, Denetimi, Planlaması ve

ÇOCUKLARIN AKADEMİK BAŞARILARINDA YETERLİ VE DENGELİ BESLENME İLE HAREKETLİ YAŞAMIN ÖNEMİ VE ESASLARI

OBEZİTE NEDİR? Erkeklerde %20,5 Kadınlarda ise % 41,0 Toplamda % 30,3 olarak bulunmuştur. İstanbul 33,0 Orta Anadolu 32,9

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuçlar: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT Rational Drug Usage Behavior of University Students Objective: Method: Results:

ADÖLESAN ÇAĞINDAKİ ÇOCUKLARIN - VELİLERİN VE ÖĞRETMENLERİN OBEZİTE DURUMLARI İLE BESLENME ALIŞKANLIKLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

OKUL ÖNCESİ ÇOCUK BESLENMESİ. Dr. Hülya YARDIMCI

OBEZİTE DİYABET VE METABOLİK HASTALIKLAR DAİRE BAŞKANLIĞI

MUTLU ÇOCUKLAR DERNEĞİ

T.C. BAġKENT ÜNĠVERSĠTESĠ SAĞLIK BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ BESLENME VE DĠYETETĠK PROGRAMI

Oksoloji Çocukluk Çağında Vücut Ölçümleri. Dr. İhsan ESEN Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Endokrinolojisi Bilim Dalı

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI KUŞADASI MAKBULE HASAN UÇAR ANADOLU LİSESİ BESLENME DOSTU OKUL PROJESİ

Bir Üniversite Hastanesinin Yoğun Bakım Ünitesi Hemşirelerinde Yaşam Kalitesi, İş Kazaları ve Vardiyalı Çalışmanın Etkileri

Örnekleme Süreci ve Örnekleme Yöntemleri

Üniversite Hastanesi mi; Bölge Ruh Sağlığı Hastanesi mi? Ayaktan Başvuran Psikiyatri Hastalarını Hangisi Daha Fazla Memnun Ediyor?

Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi

ANNE BESLENME BĠLGĠSĠ ve ALIġKANLIKLARI. Doç.Dr.Pemra C.ÜNALAN Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği AD

Cinsiyet: Östrojenin yağ dokusunu artırıcı etkisi nedeniyle her vücut ağırlığı birimi için kadınlar erkeklerden daha fazla yağ içermektedir.

Kronik böbrek hastalığı adeta bir salgın halini almıģ olan önemli bir halk sağlığı sorunudur.

S. NO İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KİŞİ VE KURULUŞLAR

ÇALIŞMANIN AMACI: Türkiye de erişkinlerde ( 20 yaş) metabolik sendrom sıklığını tespit etmektir.

SAĞLIKLI OBEZLERDE FİZYOTERAPİ VE REFLEKSOLOJİ UYGULAMALARININ ZAYIFLAMAYA ETKİSİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

1. İnsan vücudunun ölçülerini konu edinen bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir?

OKUL ÇAĞINDA BESLENME

YAŞAM ÖYKÜSÜ. Doğum yeri: Doğum Tarihi: 1. Aile Bilgileri Baba: Adı: YaĢı:

Teori (saat/hafta) Laboratuar (saat/hafta) BES Bahar

Prof.Dr. Muhittin Tayfur Başkent Üniversitesi SBF, Beslenme ve Diyetetik Bölümü

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN

İki Farklı İlkokulda Okuyan Birinci Sınıf Öğrencilerinin Beslenme ve Fiziksel Aktiviteleri Arasındaki İlişkinin Belirlenmesi

BESLENME DOSTU OKUL PROJESİ YILLIK ÇALIŞMA VE EYLEM PLANI

VİLAYETLER HİZMET BİRLİĞİ ANAOKULU BESLENME DOSTU OKUL PLANI

Çocukluk Çağı Obezitesi

BESLENME İLKELERİ BESLEME, BESİN ÖĞESİ VE SAĞLIK

AKUT LENFOBLASTİK LÖSEMİ TANILI ÇOCUKLARIN İDAME TEDAVİSİNDE VE SONRASINDA YAŞAM KALİTELERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ. Dr. Emine Zengin 4 mayıs 2018

SANAYİDE ÇALIŞAN GENÇ ERİŞKİN ERKEKLERİN YAŞAM KALİTESİ VE RİSKLİ DAVRANIŞLARININ BELİRLENMESİ

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ADÖLESAN YAŞ GRUBUNDAKİ BİREYLERDE ANTROPOMETRİK ÖLÇÜMLER VE OBEZİTE PREVALANSININ ARAŞTIRILMASI

TEMEL EĞİTİMDEN ORTAÖĞRETİME GEÇİŞ ORTAK SINAV BAŞARISININ ÇEŞİTLİ DEĞİŞKENLER AÇISINDAN İNCELENMESİ

Dr. Bekir KESKİNKILIÇ

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Genel Pediatri, Ankara, Türkiye 2. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Pediatrik Endokrinoloji, Ankara, Türkiye 3

DİYABET NEDİR? Özel Klinik ve Merkezler

Bebek ve Çocuklarda Boy Ölçümü

Çocuklarda beslenme durumunun değerlendirilmesi. Dr. Ceyda TUNA KIRSAÇLIOĞLU

14 Kasım Dünya Diyabet Günü. Kadınlar ve Diyabet: Sağlıklı bir gelecek hakkımız

KKTC YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

TEMEL, İLK 3 YILDA ATILIYOR!

SEÇMELİ DERS ÖNERİ FORMU

Doç. Dr. Mustafa ÖZDEN Arş. Gör. Gülden AKDAĞ Arş. Gör. Esra AÇIKGÜL

Bu olumsuzluklar nedeni "günümüzün en fazla zihinleri ve bedeni meşgul eden rahatsızlığı olan "OBEZİTE" meydana gelmektedir.

ADOLESANLARDA FĠZĠKSEL BÜYÜME VE CĠNSEL GELĠġME

HEMODİYALİZ HASTALARINDA HUZURSUZ BACAK SENDROMU, UYKU KALİTESİ VE YORGUNLUK ( )

Yıl: 4, Sayı: 11, Haziran 2017, s

894 2 nd International Conference on New Trends in Education and Their Implications April, 2011 Antalya-Turkey

ÇOCUKLARDA BESLENME. Dr.Belkıs Kütük Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Liv Hospital Ankara

ADÖLESANLARDA TELEVĠZYON, BĠLGĠSAYAR/VĠDEO OYUNU GĠBĠ MEDYA KAYNAKLARININ KULLANIMI ĠLE BESĠN TÜKETĠM DURUMU ARASINDAKĠ ĠLĠġKĠNĠN ĠNCELENMESĠ

Dr. Nilgün Çöl Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları AD. Sosyal Pediatri BD.

NEDEN KADIN SAĞLIĞI ve SORUNLARI?? KADIN SAĞLIĞI VE SORUNLARI: TÜRKĠYE DE KADINLARIN DURUMUNA GENEL BAKIġ. Tıp Bilimi;

Teori (saat/hafta) Laboratuar (saat/hafta) BES Anlatım, Tartışma, Uygulama-Alıştırma, Proje Tasarımı/Yönetimi, Ödev

ULUSLARARASI 9. BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR ÖĞRETMENLİĞİ KONGRESİ

TALASEMİDE OSTEOPOROZ EGZERSİZLERİ

LAPAROSKOPİK SLEEVE GASTREKTOMİ SONRASI METBOLİK VE HORMONAL DEĞİŞİKLİKLER

Leyla Karaoğlu, Büşra Nur Değirmen, Asuman Okur, Cansu Tırampaoğlu. Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Halk Sağlığı Anabilim Dalı, Rize

ÖNSÖZ. beni motive eden tez danışmanım sayın Doç. Dr. Zehra Özçınar a sonsuz

ÇOCUKLARDA KRONİK BÖBREK HASTALIĞI Küçük yaş grubunda doğumda başlayabilen Kronik böbrek yetersizliği Son evre böbrek yetmezliği gelişimine neden olan

Kilo verme niyetiyle diyet tedavisinin uygulanamayacağı durumlar nelerdir? -Hamilelik. -Emziklik. -Zeka geriliği. -Ağır psikolojik bozukluklar

6-12 YAġ ARASI OBEZ ÇOCUKLARIN GĠYSĠ SORUNLARININ ĠNCELENMESĠ. Fahrünnisa SAYIM

BEġ YAġ ÇOCUKLARDA BESLENME VE DĠNLENME DURUMUNUN FAZLA AĞIRLIKLA ĠLĠġKĠSĠ

COĞRAFYA EĞĠTĠMĠ ANABĠLĠM DALI I. SINIF ÖĞRENCĠLERĠNĠN PROFĠLLERĠ ĠLE AKADEMĠK BAġARILARININ KARġILAġTIRILMASI

Erişkin yaşamda sağlıklı ve mutlu bir yaşantı ancak içinde bulunduğunuz ve ergenlik olarak tanımlanan bu değişim döneminde yeterli bilgi, beceri,

OBEZİTE İLE MÜCADELEDE HAREKETLİ VE SAĞLIKLI YAŞAM PROJESİ

Ergenlik döneminin gelişimsel özelliklerini konu edinen bir çok çalışma olmasına rağmen dönemin temel özellikleri ve yaş sınırları gibi konularda çok

KEMİK VE MİNERAL YOĞUNLUĞU ÖLÇÜMÜ (KMY) Dr. Filiz Yenicesu Düzen Laboratuvarı 6 Ekim 2013

2. Beslenme dostu okul projesi yıllık planının hazırlanması.

Dr. İhsan ESEN Fırat Üniversitesi Hastanesi Çocuk Endokrinolojisi Kliniği

VÜCUT KOMPOZİSYONU. Doç. Dr. Ferda GÜRSEL

HEMODİALİZ HASTALARINA VERİLEN DİYET VE SIVI EĞİTİMİNİN BAZI PARAMETRELERE ETKİSİ

GeliĢimsel Rehberlikte 5 Ana Müdahale. Prof. Dr. Serap NAZLI

TÜRKİYE DİYABET ÖNLEME & KONTROL PROGRAMI - UDAİS - Doç. Dr. Serdar GÜLER Türkiye Obezite ve Diyabet Koordinatörü 25/05/2012, 2.

Transkript:

T.C. SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ SAĞLIK BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ LĠSE ÖĞRENCĠLERĠNDE BEDEN KÜTLE ĠNDEKSĠ DURUMUNUN SOSYODEMOGRAFĠK VE BESLENME ÖZELLĠKLERĠ ĠLE ĠLĠġKĠSĠ Eylül Gülnur ERDOĞAN YÜKSEK LĠSANS TEZĠ HEMġĠRELĠK ANABĠLĠM DALI DanıĢman Prof. Dr. BELGĠN AKIN KONYA-2016

ÖNSÖZ Yüksek lisans hayatım boyunca ve özellikle tez sürecim de desteğini esirgemeyen, bilgi birikimi ve değerli fikirleriyle bana yol gösterici olan sayın danıģmanım Doç. Dr. Belgin AKIN a çok teģekkür ederim. Yüksek lisans eğitimimde motive edici ve içten yaklaģımlarıyla bana yol gösteren, emeğini ve desteğini üzerimde hissettiğim çok değerli hocalarım Doç. Dr. Deniz KOÇOĞLU, Yrd. Doç. Dr. ġerife KURġUN a ve Yrd. Doç. Dr. Selda ARSLAN a Yüksek lisans eğitim sürecimde, zor zamanlarımda beni yalnız bırakmayan ArĢ. Gör Arzu KOÇAK, ArĢ. Gör. BüĢra ALTINEL, ArĢ. Gör Hasan SEVĠNĠK ve ArĢ. Gör Mustafa KILIÇ a AraĢtırmamın yapılmasına olanak sağlayan, gösterdikleri anlayıģ, verdikleri destekler için EskiĢehir Atatürk lisesi yöneticilerine ve beden eğitimi hocaları Hülya ÖMEROĞLU na ve Suna ÖZCAN a Hayatımın her alanında bana yardım eden, beni her koģulda destekleyen, yüreklendiren sevgili eģim ġeçkin Varol ERDOĞAN a ve bana emek veren değerli aileme sonsuz teģekkürlerimi sunarım. Eylül Gülnur ERDOĞAN KONYA / 2016 i

ĠÇĠNDEKĠLER ÖNSÖZ... i SĠMGELER VE KISALTMALAR... iv ÖZET... v SUMMARY... vi 1.GĠRĠġ... 1 1.1. AraĢtırmanın Amacı... 5 1.2. AraĢtırma Soruları... 5 1.3.Yetersiz ve Dengesiz Beslenmenin Neden Olduğu Sorunlar... 5 1.4. Boy Kısalığı... 6 1.5.Obezitenin Tanımı ve Sınıflandırılması... 7 1.6. Obezitenin Ölçülmesi... 8 1.6.1. Direkt Laboratuar Yöntemler ile Yapılan Ölçümler... 8 1.6.2. Ġndirekt (Antropometrik) Ölçümler... 8 1.7. Gençlerde Obezite ve Obezitenin Epidemiyolojisi... 10 2.GEREÇ YÖNTEM... 14 2.1.AraĢtırma Tasarımı... 14 2.2.AraĢtırmanın Yapıldığı Yer ve Özellikleri... 14 2.3. AraĢtırmanın Evreni ve Örneklem... 14 2.4. Veri Toplama Araçları ve Tekniği... 15 2.4.1. Anket Formu (Ek-2)... 15 2.5.Verilerin Toplanması... 15 2.6.DeğiĢkenler... 16 2.6.1.Bağımsız DeğiĢkenler... 16 2.6.2.Bağımlı DeğiĢkenler... 16 2.7. Verilerin Analizi... 17

2.8. AraĢtırmanın Etik Yönleri... 17 3.BULGULAR... 18 3.1. Öğrencilerin Sosyo-Demografik, Sosyoekonomik, Beslenme ve BKĠ Özelliklerine ĠliĢkin Tanıtıcı Bulgular... 18 3.2. Öğrencilerin BKĠ Durumunun Sosyo-Demografik, Sosyoekonomik ve Bazı Beslenme Özellikleri Ġle ĠliĢkisine Yönelik Bulgular... 22 4.TARTIġMA... 28 4.1. Öğrencilerin Sosyo-Demografik, Sosyoekonomik, Beslenme ve BKĠ Özelliklerine ĠliĢkin Tanıtıcı Bulguların TartıĢılması... 28 4.2. Öğrencilerin BKĠ Durumunun Sosyo-Demografik, Sosyoekonomik ve Bazı Beslenme Özellikleri Ġle ĠliĢkisine Yönelik Bulguların TartıĢılması... 32 5. SONUÇ ve ÖNERĠLER... 36 5.1. Sonuçlar... 36 5.2. Öneriler... 37 5.2.1.Okul Yönetimi ve Okul Sağlığı ÇalıĢanlarına Yönelik Öneriler... 37 5.2.2.AraĢtırmacılara Yönelik Öneriler... 37 6.KAYNAKLAR... 38 7.EKLER... 44 7.1. EK. A: Yazılı Onam Formu... 44 7.2. EK. B: Anket Formu... 46 7.3. EK C: Etik Kurul Onayı... 49 7.4. EK. D: Yazılı Kurum Ġzni... 50 8. ÖZGEÇMĠġ... 54 iii

SĠMGELER VE KISALTMALAR AACAP: ABD: Ark: BĠA: BKĠ: CDC: DSÖ: HBSC: NCHS: NHANES: NHLBI: NUTS: RA: SAGEM: SBTHSK: WHO: TÜĠK: TBSA: ETO: Academy of Child and Adolescent Psychiatry Amerika BirleĢik Devletleri ArkadaĢları Biyoelektrik Ġmpedans Analizi Beden Kütle Ġndeksi Centers for Disease Control and Prevention Dünya Sağlık Örgütü Health Behaviour in School-Aged Children Survey National Center for Health Statıstıc National Health and Nutrition Examination Survey The National Heart, Lung, and Blood Institute The Nomenclature of Territorial Units for Statistics Rölatif Ağırlık Sağlık Bakanlığı Sağlık AraĢtırmaları Genel Müdürlüğü Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu World Health Organization Türkiye Ġstatistik Kurumu Türkiye Beslenme ve Sağlık AraĢtırması EskiĢehir Ticaret Odası

ÖZET T.C. SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ SAĞLIK BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ Lise Öğrencilerinde Beden Kütle Ġndeksi Durumunun Sosyodemografik ve Beslenme Özellikleri Ġle ĠliĢkisi Eylül Gülnur ERDOĞAN HemĢirelik Anabilim Dalı YÜKSEK LĠSANS TEZĠ / KONYA-2016 Bu araģtırma lise öğrencilerinde beden kütle indeksi durumunun sosyo-demografik ve bazı beslenme özelikleriyle ile iliģkisinin belirlenmesi amacına yönelik tanımlayıcı türde yapılmıģtır. AraĢtırmanın çalıģma grubunu EskiĢehir de bir lisede 2015-2016 eğitim ve öğretim yılı içinde liseye devam eden 13-18 yaģ aralığında ki 539 öğrenci oluģturmaktadır. Örneklem seçilmeyip, tam sayım yöntemiyle evrenin tamamı çalıģmaya dahil edilmiģtir. Toplamda 530 öğrenci araģtırmaya katılmıģtır. AraĢtırma verilerin toplanmasında; araģtırmacı tarafından hazırlanan anket formu, baskül ve mezura kullanılmıģtır. Veriler toplu halde öğrencilerin öz bildirime dayalı olarak ve ölçüm yöntemiyle toplanmıģtır. Katılımcıların boy ve kilo ölçümleri araģtırmacı tarafından kız ve erkek ayrı sınıflarda ölçülmüģtür. Veriler sayı, yüzde ve ortalama ± standart sapma olarak özetlenmiģtir, analizlerde Ki-kare testi kullanılmıģtır. Ġstatistiksel olarak p<0,05 değerler anlamlı kabul edilmiģtir. AraĢtırmaya katılan öğrencilerin beden kütle indekslerine iliģkin özellikleri incelendiğinde öğrencilerin % 34,6 sı zayıf/aģırı zayıf, % 29,3 ü fazla kilolu/ģiģmandır. Öğrencilerin % 20,6 sı beslenmeyle ilgili her hangi bir eğitim almamıģ ve yalnızca % 27,1 i sağlık personelinden eğitim almıģtır. Sağlık personelinden eğitim alanlarda fazla kilolu/obez olma oranı almayanlara göre istatiksel olarak daha yüksek bulunmuģtur. Öğrencilerin % 92,5 i hazır gıdalar tükettiği çoğunlukla sabah kahvaltısı (% 65) olmak üzere % 79,4 ünün öğün atladığı bulunmuģtur. 12. (% 46,7) sınıflarda aģırı zayıf/zayıf oranı 9. (% 33,0) sınıflar arasında fazla kilolu/obez oranı diğer sınıflara göre daha yüksektir. Cinsiyet, sosyoekonomik durum, beslenme konusunda eğitim alma, hazır gıda tüketip tüketme ya da öğün atlama BKĠ ile iliģkili değilken okulda vakit bulamama nedeniyle (% 38,1) ve ders aralarında (% 45,5) hazır gıda tüketenlerde obezite oranı ve tercih nedeniyle hazır gıda tüketenlerde aģırı zayıf/zayıf (% 39,3) oranları daha yüksektir. Öğrenciler arasında fazla kiloluluk Türkiye ve dünyadaki duruma göre yaygın olmakla birlikte zayıf öğrenci oranının da yüksek olması dikkat çekmektedir. Hazır gıda tüketme ve öğün atlama çok yaygın olmakla birlikte beden kütle indeksi (BKĠ) ile iliģkili bulunmamıģtır Ancak özellikle okulda vakit bulamama nedeniyle ders aralarında hazır gıda tüketenlerde ĢiĢmanlık ve hazır gıdayı bir beslenme tercihi olarak seçen öğrencilerde zayıflık üzerinde durulması gereken bir bulgudur. Anahtar Sözcükler: Lise öğrencisi, beden kütle indeksi; obezite; zayıflık; beslenme. v

SUMMARY REPUBLIC of TURKEY SELÇUK UNIVERSITY HEALTH SCIENCES INSTITUTE The Relationship of Body Mass Index in High School Students with Socio Demographic and Nutritional Characteristics Eylül Gülnur ERDOĞAN Nursing Department MASTER THESIS / KONYA-2016 This descriptive study was conducted for the purpose of determining the relationship of body mass index in high school students with socio-demographic and some nutritional characteristics. The study group of the study consisted of 539 students between the ages of 13-18 attending a high school in EskiĢehir in the school year of 2015-2016. No sample selection was performed and the entire population was included in the study via the complete inventory method. A total of 530 students participated in the study. The data were collected by using a questionnaire form prepared by the researcher, as well as a scale and a tape measure. The data were collected together based on self-reports of students via the measurement method. Heights and weights of participants were measured by the researcher in separate classrooms for boys and girls. The data were summarized as number, percentage and mean ± standard deviation and the chi-square test was used for data analyses. P<0.05 was accepted to be statistically significant. Examining the body mass indexes of students that participated in the study; it was determined that 34.6% were thin/very thin and 29.3% were overweight/obese. 20.6% of students had no training related to nutrition and only 27.1% received training from health professionals. The rate of overweight/obesity was found to be significantly higher in those who received training from health professionals compared to others. It was determined that 92.5% of students consumed convenience foods and 79.4% skipped a meal, mostly breakfast (65%). 12th grade students had a higher rate of thinness/very thinness (46.7%) and 9th grade students had a higher rate of overweight/obesity (33.0%) compared to other grades. BMI had no correlation with gender, socio-economic status, training on nutrition, consumption of convenience foods or skipping meals, whereas the obesity rate was higher among those who reported to consume convenience foods during recess (45.5%) and due to lack of free time during school hours (38.1%) and the rate of thinness/very thinness was higher among those who reported to consume convenience foods by choice (39.3%). It is noteworthy that the rates of overweight and thinness are higher among students that participated in the study compared to averages in Turkey and in the world. Consumption of convenience foods and skipping meals are very common, although there is no correlation with body mass index (BMI). However, it is required to focus on obesity among students that consume convenience foods during recess and due to lack of free time during school hours and thinness/very thinness among those that consume convenience foods by choice Key Words: High school student, body mass index; obesity; thinness; nutrition

1. GĠRĠġ: Beslenme alıģkanlığı insan sağlığını etkileyen yaģam Ģeklidir. Yetersiz veya aģırı beslenme durumu ölümlerin ve hastalıkların meydana gelmesinde önemli rol oynamaktadır. Bu yüzden birey ve toplum sağlığının geliģtirilmesinde en önemli faktör olan beslenme Ģeklinin belirlenmesi gerekmektedir (Merdol 2004). Antropometrik ölçümler, beslenme durumunun değerlendirilmesinde genel olarak kullanılan, pratik ve yararlı yöntemlerdir (Neyzi ve Ertuğrul 2002, Neyzi ve ark 2008). Boya göre ağırlık ve yaģa göre boy ölçümleri beslenme durumunu değerlendirmede önemli göstergelerdir (WHO 2016). Bu göstergelerden bir ya da daha fazlasında bozukluk olması durumunda malnutrisyondan söz edilmektedir (Neyzi ve Ertuğrul 2002, Özdemir ve ark 2005, Heird 2007). Yetersiz veya aģırı beslenme sonucu ortaya çıkan klinik ve patolojik durumlar beslenme bozukluğu (malnutrisyon) olarak tanımlanır (Dündar ve Dündar 2006). Beslenme bozukluğunun en önemli nedenleri bilgisizlik ve yoksulluktur (Hatun ve ark 2003). Beslenmenin yetersiz olması durumunda ilk gözlenen değiģiklik kilo alımında yavaģlamadır. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) büyüme standartlarında yaģa göre vücut ağırlığının düģük olması zayıflık olarak adlandırılmaktadır. Bu durum beslenme yetersizliği veya besinlerin vücut tarafından kullanılamamasından kaynaklanabilmektedir (WHO 2014a). Yiyeceklere eriģimin zorluğu, fiyatlarının yüksekliği, beslenme Ģekli, çevre koģullarının yetersizliği, hastalıklar, sosyokültürel etmenler zayıflık ve yetersiz beslenmenin nedenleri arasında gösterilmektedir (WHO 2014b). Yetersiz beslenme durumunun devam etmesi halinde; büyümede duraklama, yavaģlama, kemik olgunlaģmasında ve diğer geliģim parametrelerinde gerilik görülmeye baģlar (Heird 2007). DSÖ çocuk geliģimi ve beslenme düzeyini değerlendirmek için Z- skorunu kullanmaktadır. YaĢa göre boy indeksi, büyüme geriliğinin saptanmasında kullanılmaktadır. YaĢa göre boy indeksinde -2SD gösteren çocuklar, yaģlarına göre kısa kabul edilmektedir (WHO 2000, WHO 2016). Boy kısalığı çocukluk ve ergenlik döneminde en sık karģılaģılan problemlerden biridir (Sağlık Bakanlığı 2011). GeliĢmekte olan ülkelerdeki 147 milyon çocuğu etkileyen bodurluk kronik beslenme yetersizliğinin önemli bir göstergesidir (Köksal 2008). Dünyanın birçok ülkesinde kötü beslenme ve kronik hastalıklar boy kısalığının en önemli nedenleri arasında yer almaktadır (Darendeliler 2010). Ülkemizde de beslenme yetersizliği boy kısalığının en önemli nedenidir (WHO 2003). Türkiye nüfus ve sağlık araģtırması 2010 yılı raporunda yaģa ve cinsiyete göre çok uzun boylu olan çocuk sayısı oldukça azdır. Bodurluk (<-2SD) 1

çocukların % 6,8 inde görülürken, erkeklerde bodurluk (% 7,7) kızlardan (% 5,9) daha yüksek bulunmuģtur. 6-18 yaģ grubu çocuklarda bodurluk görülme sıklığı yaģ büyüdükçe azalmakta iken kısa boyluluk oranı artmaktadır. Kronik beslenme yetersizliğinin önemli bir göstergesi olan bodurluk, ileri yaģlarda ĢiĢmanlık problemi yönünden de önemli bir risk faktörüdür (TBSA 2014). Obezite; alınan enerjinin, harcanan enerjiden fazla olmasından kaynaklanan ve beden yağ dokusunun artması ile karakterize kronik bir hastalıktır (Brownell ve Wadden 2000, WHO 2000a, Donohoue 2004). Obezitenin en sık görüldüğü Amerika BirleĢik Devletleri (ABD) nde Kronik Hastalıkları Önleme ve Kontrol Merkezi-Centers for Disease Control and Prevention (CDC) tarafından ABD-Ulusal Beslenme ve Sağlık AraĢtırması- National Health and Nutrition Examination Survey (NHANES) verilerine göre obezite prevalansı 2003-2004 yılında erkeklerde % 31,1, kadınlarda % 33,2, 2005-2006 yılında ise erkeklerde % 33,3, kadınlarda ise % 35,3 olarak belirlenmiģtir (Crnobrnja ve ark. 2012, Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu 2013b). Health Behaviour in School-Aged Children Survey (HBSC) çalıģması 2001-2002 yıllarında yürütülmüģtür. 15 yaģ grubundaki kızların % 31 i ve erkeklerin % 28 inin fazla kilolu olduğu saptanmıģtır (WHO 2004). DSÖ Avrupa Bölge Ofisi yetiģkinlerin % 30-80 inin fazla kilolulukla uğraģtığını, çocukların ve adölesanların yaklaģık % 20 sinin fazla kilolu olduğunu ve üçte birinin ise obez olduğunu belirtmiģtir (Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu 2014). Ülkemizde obezite prevalansı giderek artmaktadır (Yumuk 2005). Türkiye de obezite sıklığı erkeklerde % 20,5, kadınlarda % 41,0 olarak bulunmuģtur. Türkiye geneli bireylerin % 64,9 unun fazla kilolu, % 2,9 unun ise obez olduğu tespit edilmiģtir (Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu 2014). Türkiye de 6-18 yaģ grubu çocukların % 58,7 sinin beden kütle indeksi değerlerinin normal, % 8,2 sinin obez, % 14,3 ünün hafif ĢiĢman, % 14,9 unun zayıf ve % 3,9 unun ise çok zayıf olduğu bulunmuģtur. Bu sonuçlar hafif ĢiĢmanlık durumuna yönelik önlemler alınmadığında obezite sorunuyla karģılaģılacağını göstermektedir. Obezite sorununun en çok 12-14 yaģ grubunda (% 9,8), en az 9-11 yaģ grubunda (% 6,0) görüldüğü belirlenmiģtir (TBSA 2014, Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu 2014). Enerji yönünden yüksek, yağlı besinlerin tüketilmesi, spor faaliyetlerinin kısıtlı yapılması, kültürel etki ve taģıt kullanımı gibi etkenler obezitenin artıģına yol açmaktadır (WHO 2000b). GeliĢen teknoloji ve sosyal yapının değiģmesiyle birlikte hızlı yaģantıya 2

uyum sağlamaya çalıģmasının sonucu olarak çocukluk ve adölasan çağı obezite ile karģı karģıya kalınan bir dönemdir (Kurtaraner 2012). Çocukluk dönemi obezite prevelansının arttığı bir dönem olabilmektedir. DeğiĢen yaģam koģulları dıģında obezitenin diğer nedeni ailelerin ve hekimlerin obeziteyi tedavi etme gereğini göz ardı etmeleridir ve bu durum obeziteyi yaygın bir sağlık sorunu haline getirmektedir (Gürel ve Ġnan 2001). Çocukluk ve adölesan döneminde ortaya çıkan obezitenin ileri yaģlarda obezite yönünden risk oluģturması aynı zamanda solunum, kardiyovasküler, hormonal, ortopedik ve psikiyatrik bozukluklara yol açması nedeniyle erken tanı ve tedavi önemlidir (Özbek ve Topaloğlu 2007, Han ve ark 2010). Obez olan eriģkinlerin yaklaģık 1/3 ünde obezitenin çocukluk dönemlerinde ortaya çıktığı belirlenmiģtir (Denzer ve ark 2004). Dünyada çocukluk çağı obezitesindeki artıģın genetik yapıdaki değiģikliklerle açıklanamayacak Ģekilde yüksek olması, çevresel etkenlerin obezitenin oluģumunda etkili olabileceğini düģündürmektedir (Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu 2014). Ailelerin beslenme alıģkanlıkları, genetik yatkınlık, eğitim düzeyi, sosyoekonomik durum, çevre ve çalıģma koģulları gibi faktörler obezite sıklığını etkilemektedir (Çayır ve ark 2011). Ebeveynin öğrenim ve çalıģma durumunun obeziteyle iliģkisi yönünden farklı bulgular olmakla birlikte zor ve kötü yaģam Ģartlarında büyüyen çocuklarda obezite riskinin arttığı belirtilmektedir (Gnavi ve ark 2000). Az geliģmiģ veya geliģmekte olan ülkelerde, bireyin genellikle doygunluk isteğini tatmin etmek için karbonhidrat açısından zengin besinleri daha fazla tüketmesi, öğün atlaması ve bazı öğünlerde aģırı yemesi gibi beslenme düzensizlikleri görülmektedir. GeliĢmiĢ ülkelerde ise sosyoekonomik durumu düģük gruplarda yanlıģ beslenmenin dıģında teknolojik geliģmelerde obezitenin oluģmasında önemli bir faktördür (Köksal 1993, Sürücüoğlu 1999). Yapılan çalıģmalarda, gelir azaldıkça, obezite sıklığının arttığı; buna karģılık eğitim düzeyi arttıkça obezite sıklığının azaldığı belirlenmiģtir (Malnick ve Knobler 2006, Alvarez ve ark 2007, Bakhshi ve ark 2008, Çayır ve ark 2011). Türkiye de sosyoekonomik durumu orta olan ailelerde obezitenin görülmesi; geliģmiģ ülkelerdeki yoksul kesim gibi beslendiğini düģündürmektedir (Yücel 2008). Obezite tanısı kolay konulmasına rağmen tedavisi en zor olanlar arasındadır. Kötü beslenme, egzersiz eksikliği ve sağlıksız kilo alımı her yıl 300.000 ölümden sorumludur. Obezitenin toplum için yıllık maliyeti 100 milyar dolar olarak tahmin edilmektedir (AACAP 2011). Gençlik; yetersizliklerin ya da kronik rahatsızlıkların düģüklüğü nedeniyle daha kısa süre hastane bakımına gereksinim duyulan yaģamın en sağlıklı dönemidir. Gençlerin 3

sağlık bakımını isteme ve alma durumları diğer yaģtaki bireylerden daha düģük olmasına rağmen sağlık bakımından yararlanma haklarında büyük sosyoekonomik eģitsizlikler bulunmaktadır. Sosyoekonomik durumu kötü olan gençlerin sağlık güvencesine ve sağlık bakım hakkına sahip olma durumu, iyi sosyoekonomik duruma sahip gençlerden oldukça düģüktür (Steinberg 2007). Gençler sağlıklı olarak kabul edildiği için sağlık hizmetlerine ihtiyaçlarının olmadığı düģünülmektedir. Bu durum az sayıda gence sınırlı sağlık hizmetinin verilmesine neden olmaktadır. Oysa bazı sağlık problemleri gençlerde daha sık görülmekte ve bazı hastalıklar gençlerde daha ciddi sonuçlara neden olabilmektedir. Bu yüzden gençlerin sağlık problemlerine eriģkin ve çocukluk dönemlerinden farklı yaklaģımlar gerekmektedir (Karabey ve Müftüoğlu 2007). Okul sağlığı hizmetleri çocuk ve gençlere ulaģmak yönünden pratik bir yol olarak düģünülebilir. Okul sağlığı hizmetleri, öğrencilerin ve okul personelinin sağlığını etkileyen sorunların belirlenip okul yaģantısının sağlıklı olarak sürdürülmesi için okulun çevresini de içine alarak öğrenciye ve topluma verilecek sağlık eğitim çalıģmalarının tümüdür (Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu 2008). Okul sağlığı ekibinde; doktor hemģire, öğretmen, veli, rehberlik birimi, psikolog, sosyal hizmet uzmanı ve diyetisyen yer almaktadır (Erci 2009). Okul sağlığı hizmetleri içerisinde; düzenli aralıklarla fiziksel kontroller, görme, iģitme, diģ sağlığı, büyüme-geliģme taramaları, bulaģıcı hastalıklarla mücadele, ilk yardım, ruh sağlığı çalıģmaları bulunmakta ve bunlar hemģirenin sorumlulukları arasında yer almaktadır (Kalyoncu ve ark 2011). Okul sağlığı hizmetleri içinde büyüme ve geliģmenin izlenmesinde boy ve ağırlık ölçümü önemli bir yöntemdir. Bu ölçümler taramanın yapıldığı toplumun sağlık ve beslenme durumun değerlendirmesinde önemli bir yere sahiptir. Obezite ve düģük kiloluluk sorunu birçok yönden değerlendirilmesi gereken halk sağlığı problemidir. Bireyin sosyoekonomik durumu, aile özellikleri ve beslenme alıģkanlıkları gibi faktörler beden kütle indeksi (BKĠ) ni etkilemektedir. Gençlerde obezitenin ve düģük kiloluğun olası nedensel faktörlerinin bilinmesi obezite ve düģük kiloluluğa yönelik koruyucu sağlık programları ve toplum sağlığının geliģtirilmesine yönelik programların geliģtirilmesine önemli katkı sağlayacaktır. 4

1.1. AraĢtırmanın Amacı Bu araģtırmada lise öğrencilerinin beden kütle indeksi durumunun belirlenmesi ve beden kütle indeksinin öğrencilerin sosyo-demografik ve bazı beslenme özelikleriyle ile iliģkisinin incelenmesi amaçlanmıģtır. 1.2. AraĢtırma Soruları 1.Öğrencilerin BKĠ durumu nedir? midir? 2. Öğrencilerin BKĠ sosyo-demografik özelliklerine göre farklılık göstermekte 3.Öğrencilerin BKĠ sosyoekonomik özelliklerine göre farklılık göstermekte midir? 4.Öğrencilerin BKĠ beslenme özelliklerine göre farklılık göstermekte midir? 1.3. Yetersiz ve Dengesiz Beslenmenin Neden Olduğu Sorunlar Normal büyüme genetik, hormonal ve çevresel faktörlerin etkisi altındadır. Genetik faktörler büyümenin her döneminde etkili olmasına rağmen, intrauterin dönemden baģlayarak hayatın ilk yıllarında beslenme, daha sonra özellikle ergenlik döneminde hormonal faktörler ön plana çıkmaktadır (Lifshitz 2003, Bereket 2005). Büyüme, hücre sayı ve büyüklüğünün artmasına bağlı olarak vücut hacminin ve kütlesinin artmasıdır. Fertilizasyondan baģlayarak adölesan döneminin sonuna kadar büyüme devam eder. Genetik yatkınlık ve çevresel faktörler büyümenin belirleyicileridir. Büyüme bir süreçtir, statik bir durum olmadığı için sürekli bir izlem gerekmektedir. Büyümeyi değerlendirmek için tek bir ölçüm yöntemi anlamlı değildir. Çocuğun ağırlığının ve boyunun belirli aralıklarla ölçülerek standart büyüme eğrilerine iģlenmesi büyümenin izlenmesi olarak tanımlanır (Özalp ve ark 2001). Büyümenin izlenmesindeki temel amaç malnütrisyonu belirlemek değil, büyümedeki herhangi bir duraklamayı erken dönemde fark ederek malnütrisyonun geliģmesini önlemektir (Yalçın 2003). DSÖ ye göre malnütrasyon; büyüme, yaģamın sürdürülmesi için vücudun ihtiyacı olan enerji ve besin öğeleri arasında dengesizlik durumudur (WHO 2000c). Genel anlamda malnutrisyon büyüme geriliği, bodurluk, zayıflık, düģük kiloluluk, obezite, protein, karbonhidrat, yağ, vitamin ve mineraller yetersizlikleri gibi dengesiz beslenmeye bağlı sorunların tamamını içeren bir kavramdır (WHO 2000a). Aynı zamanda kötü sosyoekonomik koģullarda yaģayan bireylerde sağlıkta eģitsizlik durumunu yansıtan önemli 5

bir halk sağlığı sorunudur. Ciddi sonuçlarının yanı sıra çok yüksek maliyetlere neden olmaktadır (Stratton ve ark 2003, Çelik 2013). Bir ülkenin beslenme durumu en önemli refah göstergelerinden biri olarak kabul edilmektedir. Yeterli ve dengeli beslenme; toplumun ve bireylerin sağlıklı yaģamalarını, ekonomik ve sosyal olarak geliģmesinde en önemli unsur olarak kabul edilmektedir. Açlık, yoksulluk ve kötü beslenme günümüzde en büyük küresel sorunlar arasında yer almaktadır (Victora ve ark 2008). YaĢa göre ağırlık hem Ģimdi ki hem de geçmiģteki beslenme durumu hakkında bilgi verir (Yalçın 2003). Büyümenin değerlendirilmesi, toplum sağlığının izlemi için belirlenen önemli göstergelerindendir (Kayıran ve ark 2011). Ayrancı ve ark (2010) ın EskiĢehir de yaptıkları bir çalıģmada 15-20 yaģ arası öğrencilerin % 25,7 sini zayıf, % 4,4 ünü fazla kilolu/obez olarak saptamıģtır. 1.4. Boy Kısalığı Boy kısalığı nedenleri arasında en büyük grubu patolojik olmayan normalin varyantı boy kısalıkları oluģturmaktadır (Orbak ve ark 1995, Vimpani ve ark 1977) Normalin varyantı boy kısalıkları altta yatan patolojik bir nedenin olmadığı, büyüme hızının normal olduğu ve eriģkin boyunun hedef boya ulaģabildiği durumları tanımlar. Normalin varyantı boy kısalığında tedavi gerekmemektedir. Ancak ailenin bu durumla ilgili iyi bilgilendirilmesi germektedir. Normalin varyantı boy kısalıkları; ailevi boy kısalığı, yapısal boy kısalığı ve her ikisinin bir arada bulunduğu boy kısalıkları olarak üçe ayrılır. Ailevi boy kısalığı olan çocukların boy yaģı takvim yaģından küçük, kemik yaģıyla birbirine çok yakındır. Ailede kısa boylu eriģkin bireyler olması ailevi boy kısalığı tanısını destekler. Yapısal boy kısalığında ise boy ve kemik yaģları birbirine paralel ve takvim yaģından geridir. Yapısal boy kısalığı erkek çocuklarda daha sık görülmekte olup ailede ergenliğe geç giren kiģiler vardır. Yapısal boy kısalığı olan bireyler çocukluk çağlarını kısa boylu olarak geçirse de eriģkin boyları ailelerine uygun normal değerlere ulaģır (Seaver ve Irons 2009, Allen ve Cuttler 2013). Patolojik boy kısalığı ise boyu olumsuz yönde etkileyebilecek bir hastalığın varlığında görülür; bu hastalarda büyüme hızı düģüktür. Patolojik boy kısalığına yol açan hastalıklar, gövde-ekstremite oranının yaģa göre normlara uyup uymadığına göre orantılı veya orantısız boy kısalığı olarak sınıflandırılırlar. Bu gruptaki hastalıkların ayırıcı tanısında ilk basamak vücut oranlarının ölçümüdür (Seaver ve Irons 2009, Allen ve Cuttler 2013) 6

1.5. Obezitenin Tanımı ve Sınıflandırılması Obezite, vücuttaki yağ kütlesinin yağsız kütleye oranının aģırı artması sonucu, boy uzunluğuna göre ağırlığın istenilen düzeyin üstüne çıkmasıdır (TaĢan 2005, Akbulut ve ark 2007). Toplumda yaygın olarak görülen obezitenin bir halk sağlığı sorunu olduğu gözönüne alındığında; kolay uygulanabilen, doğruluk payı yüksek ve maliyeti düģük olan bir yöntemin takip ve tanıda kullanılması gerektiği ortaya çıkmaktadır (Serter 2004). Obezite yağ dokusunun dağılımına, yağ hücresine, obezitenin baģlama yaģı ve etyolojide rol oynayan faktörlere göre sınıflandırılır (Kandemir 2000). 1. Yağ dokusunun dağılımı ve anatomik özelliklerine göre: a. Hiperselüler obezite: Yağ hücre sayısının artıģı ile seyreden çocukluk çağındaki obezite tipidir. Nadiren eriģkin dönemde de ortaya çıkabilir. b. Hipertrofik obezite: Yağ hücrelerinin büyüklüğü ve lipit içeriğindeki artıģ ile karakterize olup eriģkin dönemde ve gebelikte baģlar. c. Yağ dağılımına göre obezite: Android tip obezite (abdominal/santral): Yağ dokusu karın ve göğüste toplanmıģtır. Gynoid tip obezite (gluteal/ periferal): Yağ dokusu kalça ve uylukta birikmiģtir. 2. Obezitenin başlama yaşına göre: Çocukluk ve eriģkin döneminde baģlayan obezite Ģeklinde sınıflandırılmıģtır. 3. Etiyolojiye göre: a. Basit Obezite (Eksojen Obezite): Vücuda ihtiyacından fazla enerjinin alınması sonucu olan bu tip obezite, eksojen obezite olarak adlandırılır. b. Metabolik ve hormonal bozukluklara bağlı geliģen obezite Hipotalamik bozukluklar (frohlich sendromu, travma, tümor, post-enfeksiyoz), cushing hastalığı ve sendromu, hipotiroidizm, büyüme hormonu eksikliği, pseudohipoparatiroidi, 7

insulinoma, hiperinsulinizm, polikistik over sendromun gibi endokrin nedenlere bağlı olarak obezite geliģmektedir. c. Genetik sendromlar ile birlikte olan obezite Prader-willi sendromu, bardet- biedl sendromu, cohen sendromu, carpenter sendromu, turner sendromu ve alstrom sendromu gibi genetik sendromlarla birlikte obezite geliģebilmektedir. 1.6.Obezitenin Ölçülmesi Bireyde vücut ağırlığının, vücut bileģiminin ve vücutta yağ dağılımının değerlendirilmek amacıyla antropometrik yöntemler ve laboratuar yöntemleri kullanılmaktadır (Akbulut ve ark 2007). 1.6.1.Direkt Laboratuar Yöntemler ile Yapılan Ölçümler Bu ölçümlerde vücut yoğunluğu ve hacmi (su altı ölçümü), Ġzotop ve kimyasal dilüsyon yöntemi (vücut suyu, vücut potasyumu), biyoelektrik impedans analizi (BĠA), iletkenlik (total vücut elektriksel geçirgenlik) ve görüntüleme yöntemleri kullanılmaktadır (Akbulut ve ark 2007). 1.6.2.Ġndirekt (Antropometrik) Ölçümler Antropometrik ölçümler arasında Rölatif Ağırlık, BKĠ, deri kıvrım kalınlığı, baģ, kol ve bel çevre ölçümleri yer almaktadır (Akbulut ve ark 2007). Beden Kütle Ġndeksi (BKĠ) DSÖ nün tanımlayarak standardize ettiği BKĠ, bugün herkes tarafından kabul gören hassas bir ölçü olarak kabul edilmiģtir (Serter 2004). DSÖ ye göre BKĠ yetiģkinleri zayıf, normal kilolu, fazla kilolu ve obez olarak sınıflandırmak için kullanılan basit bir değerlendirme indeksidir. Ölçülen ağırlığın (kg) boyun (m) karesine oranıdır (WHO 2014). GeliĢmiĢ ülkelerde yaģayan toplumlar esas alınarak yapılan çalıģmalara göre aģırı kiloluluk ve obezite için sınır değerler 25 ve 30 kg/m² olarak belirlenmiģ olmasına rağmen Asya ülkelerindeki araģtırmacılar belirlenen bu sınır değerleri eleģtirmeye baģlamıģlardır. Çünkü BKĠ vücut yağ miktarı ve dağılımı hakkında bilgi vermez. Asya ülkelerinde 8

yaģayan insanların olası sağlık riskleri herhangi bir BKĠ değerinde daha yüksek görünmektedir (Serter 2004, TaĢan2005). Çocuk ve adölesanlardafazla kilolu olma ve obezitenin tanımlanmasında farklı yaklaģımlar kullanılmaktadır. En sık kullanılan yöntemler; bireysel ve toplumsal düzeyde yüzdelik (persentil) ve/veya z skor değerleridir (WHO 2006). DSÖ 2006 yılında 0-5 yaģ çocukları için büyüme standartları (WHO 2006), 2007 yılında ise 5-19 yaģ grubu çocuklar ve adölesanlar için büyüme referans değerleri yayımlanmıģ (WHO 2007) ve günümüzde çocuk ve adölesanlarda yaģa göre BKĠ değerleri kullanılmaya baģlanmıģtır. DSÖ çocuk ve adölesanlarda fazla kiloluk ve obezitenin sınıflandırılmasında kullanılması önerilen tablolara göre. 5-19 yaģ grubundaki çocuklar ve adölesanlarda fazla kiloluluk >+1SD veya >85 inci yüzdeliğin üzeri, obezite ise >+2SD veya >97 inci yüzdeliğin üzeri olarak tanımlanmaktadır (Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu 2013a). Çizelge 1.1. YaĢa Göre Beden Kütle Ġndeksi (WHO 2007) ERKEKZ-skor (kg/m2) KIZ Z-skor (kg/m2 Year Month -2SD -1 SD Median +1 SD +2 SD -2SD -1 SD Median +1 SD +2 SD 5 6 13.0 14.1 15.3 16.7 18.4 12.7 13.9 15.2 16.9 19.0 6 0 13.0 14.1 15.3 16.8 18.5 12.7 13.9 15.3 17.0 19.2 6 6 13.1 14.1 15.4 16.9 18.7 12.7 13.9 15.3 17.1 19.5 7 0 13.1 14.2 15.5 17.0 19.0 12.7 13.9 15.4 17.3 19.8 7 6 13.2 14.3 15.6 17.2 19.3 12.8 14.0 15.5 17.5 20.1 8 0 13.3 14.4 15.7 17.4 19.7 12.9 14.1 15.7 17.7 20.6 8 6 13.4 14.5 15.9 17.7 20.1 13.0 14.3 15.9 18.0 21.0 9 0 13.5 14.6 16.0 17.9 20.5 13.1 14.4 16.1 18.3 21.5 9 6 13.6 14.8 16.2 18.2 20.9 13.3 14.6 16.3 18.7 22.0 10 0 13.7 14.9 16.4 18.5 21.4 13.5 14.8 16.6 19.0 22.6 10 6 13.9 15.1 16.7 18.8 21.9 13.7 15.1 16.9 19.4 23.1 11 0 14.1 15.3 16.9 19.2 22.5 13.9 15.3 17.2 19.9 23.7 11 6 14.2 15.5 17.2 19.5 23.0 14.1 15.6 17.6 20.3 24.3 9

12 0 14.5 15.8 17.5 19.9 23.6 14.4 16.0 18.0 20.8 25.0 12 6 14.7 16.1 17.9 20.4 24.2 14.7 16.3 18.4 21.3 25.6 13 0 14.9 16.4 18.2 20.8 24.8 14.9 16.6 18.8 21.8 26.2 13 6 15.2 16.7 18.6 21.3 25.3 15.2 16.9 19.2 22.3 26.8 14 0 15.5 17.0 19.0 21.3 25.9 15.4 17.2 19.6 22.7 27.3 14 6 15.7 17.3 19.4 22.2 26.5 15.7 17.5 19.9 23.1 27.8 15 0 16.0 17.6 19.8 22.7 27.0 15.9 17.8 20.2 23.5 28.2 15 6 16.3 18.0 20.1 23.1 27.4 16.0 18.0 20.5 23.8 28.6 16 0 16.5 18.2 20.5 23.5 27.9 16.2 18.2 20.7 24.1 28.9 16 6 16.7 18.5 20.8 23.9 28.3 16.3 18.3 20.9 24.3 29.1 17 0 16.9 18.8 21.1 24.3 28.6 16.4 18.4 21.0 24.5 29.3 17 6 17.1 19.0 21.4 24.6 29.0 16.4 18.5 21.2 24.6 29.4 18 0 17.3 19.2 21.7 24.9 29.2 16.4 18.6 21.3 24.8 29.5 18 6 17.4 19.4 22.0 25.2 29.5 16.5 18.6 21.3 24.9 29.6 19 0 17.6 19.6 22.2 25.4 29.7 16.5 18.7 21.4 25.0 29.7 1.7.Gençlerde Obezite ve Obezitenin Epidemiyolojisi Ġnsan yaģamı, fizyolojik ve psikolojik özellikler yönünden farklılıklar içeren dört ana geliģim dönemine ayrılmıģtır. Bu geliģim dönemleri arasında yer alan ergenlik önemli yaģam değiģikliklerini içermektedir (Wenar ve Kerig 2005). Ergenlik dönemi, fiziksel ve duygusal değiģiklikler ile karakterize olup cinsel ve psikososyal olgunlaģma ile baģlayan ve bireyin bağımsızlığını, kimlik duygusunu ve sosyal üretkenliğini kazanmasıyla sona eren bir dönemdir (Derman 2008). Ergenler kimlik oluģum sürecinde; bağımsız olmak, kabul görülmek isterler (Pekcan 2006, Müftüoğlu 2004). Kimlik oluģum süreciyle birlikte biliģsel geliģimin hızlanması, duygusal yoğunlukta, meslek seçimi, karģı cinsle kurulan iliģkiler, bireyselleģme, anne ve babadan ayrılma gibi nedenler ergenlerin bu döneme özgü zorluklar yaģamasına neden olmaktadır (Smylie ve ark 2006, Berhanu ve ark 2010). Bu dönemde sigara, alkol gibi kötü alıģkanlıkları edinmeleri yönünden dikkatle ele alınması gereken önemli bir dönemdir (Pekcan 2006, Derman 2008, Quidwai ve ark 2010). 10

Beslenme alıģkanlığı mevsimlere, sosyoekonomik düzeye, bölgelere göre farklılık göstermektedir. Yetersiz ve dengesiz beslenmenin en önemli nedenlerinden biri beslenme konusunda yeterli bilgiye sahip olamamaktan kaynaklanmaktadır (ġanlı er ve ark 2009). Ailenin sosyoekonomik durumu obezite etiyolojisinde önemli bir faktördür. Sosyoekonomik durumu iyi olan ailelerin çocukları aģırı beslenme nedeniyle ĢiĢmanlarken, sosyoekonomik durumu kötü ve kalabalık olan ailelerin çocukları dengesiz beslenmeye bağlı olarak ĢiĢmanlamaktadır (Murasko 2011). Yapılan çalıģmalarda, obezitenin sanayileģmiģ ülkelerde kötü sosyoekonomik duruma sahip bireylerde yüksek olduğu, geliģmekte olan ülkelerde ise iyi sosyoekonomik duruma sahip olan bireylerde daha fazla olduğu belirlenmiģtir (Glasper 2010, Chen ve ark 2011). Oliveria ve ark (2007) ın devlet ve özel okullarında okuyan 5-9 yaģ arasındaki çocuklarda obezitenin ortaya çıkmasında aileye iliģkin faktörler incelemiģlerdir. Bu çalıģmada, anne ve babasında obezite olan çocuklarda obezitenin daha yüksek görüldüğü ve iyi sosyoekonomik durumun obeziteyle iliģkili olduğu belirlenmiģtir. Ülkemizde beslenme durumu; geliģmiģ ve geliģmekte olan ülkelerin sorunlarını da içeren bir görünüme sahiptir. Ülkemizde ortalama besin tüketme durumuna göre değerlendirildiğinde toplumun yeterli düzeyde beslendiği izlenimi oluģmasına rağmen önemli beslenme sorunları bulunmaktadır. Bu durumun en önemli nedeni sosyoekonomik yönden eģitsizliktir. Sosyoekonomik durum yönünden alt gruplarda bulunan bireyler, açlığını giderebilmek için dahi besin bulamazken, üst gruplardaki bireylerin ihtiyaçlarından daha fazla besin tükettikleri söylenebilir. Böylece toplumda bir yandan açlık ve dengesiz beslenme sorunu, diğer yandan aģırı beslenme sonucu fazla kiloluluk, obezite ve diğer sağlık problemleri görülmektedir (Baysal 2003). Ülkemizde sosyoekonomik durum ve obezite sıklığı arasında pozitif bir iliģki olduğu düģünülmektedir. Konya da öğrenciler üzerinde yapılan çalıģmada sosyoekonomik durumu iyi olanların sosyoekonomik durumu kötü olanlara göre vücut ağırlıklarının ve boy uzunluklarının daha yüksek olduğu bulunmuģtur (Tuncer 2007). Çocuklarda ve gençlerdeki obezite durumunun belirlenmesi amacıyla yapılan TBSA 2010 çalıģmasında NUTS (The Nomenclature of Territorial Units for Statistics) bölgelerinde obezitenin yüksek görüldüğü bölgeler Doğu Marmara (% 12,5), Ege (% 11,4), Akdeniz (% 11,4) ve Ġstanbul dur (% 10,8). Obezitenin en az görüldüğü bölgeler ise sırasıyla, Güneydoğu Anadolu (% 3,4), Doğu Karadeniz (% 3,6) ve Kuzeydoğu Anadolu 11

(% 4,1) bölgeleridir. Fazla kiloluluk sorunu bölgesel yönden dikkatle ele alınması gereken bir sorun olarak karģımıza çıkmaktadır (TBSA 2014). Amerika BirleĢik Devletlerinde (ABD) yapılan National Health and Nutrition Examination Survey (NHANES) çalıģması ile 2-19 yaģ ergenlerin tahmini % 16,9 unun obez, % 14,9 unun fazla kilolu olduğu belirlenmiģtir. National Center for Health Statıstıc (NCHS) 1988-1994 yılları arasında yaptığı çalıģmasında 12-19 yaģ ergenlerin % 10,5 i obez iken NCHS 2003-2004 yılları arasında yaptığı çalıģmasında % 17,4 ünün obez olduğunu, NCHS 2011-2012 yılları arasında yaptığı çalıģmasında da % 20,5 in obez olduğu belirlenmiģtir (NCHS 2014). Türkiye de 2012 de yapılan sağlık araģtırması ile 15 yaģ üzeri bireylerin % 17,2 sinin obez (erkeklerde % 13,7, kızlarda % 20,9) olduğu belirlenmiģtir (TÜĠK 2012, SAGEM 2013). ġimģek ve ark (2005) ın Ankara da yaptığı çalıģmada obezite sıklığını 6-11 yaģta % 4,4, 12-17 yaģta ise % 5,4 olarak saptamıģtır. Bireylerde obezitenin varlığı yaģam kalitesini etkilemekte ve obezite derecesi arttıkça etkilerinin de arttığı belirtilmektedir (Sach ve ark 2007, Sullivan ve ark 2008). YaĢam Ģeklinin bir parçası olan beslenme alıģkanlıkları özelikle 15-17 yaģ aralığında oluģmaktadır. Bu dönemde beslenme alıģkanlıkları birçok faktörden etkilenmektedir. Beslenme problemlerinin nedenlerinin içinde; aile içi sorunlar, ailede yeme bozukluklarının bulunması, düģük benlik saygısı, obezite, cinsiyet, ergenlik sorunları, kültür, biyolojik ve genetik faktörler bulunmaktadır (Bulik ve ark 2005, Çelikel ve ark 2008). Obezite sorunu çocukluk ve adölesan döneminin giderek artan bir sorun haline gelmektedir (Aköz ve ark 2007, Güler ve ark 2009, TaĢcılar ve ark 2010). Gençlik dönemi; çocukluktan yetiģkinliğe geçiģ süreci olup büyüme, geliģme ve değiģimin yaģandığı en önemli dönemdir (Ersoy ve Çakır 2007, Güler ve ark 2009). Genç bireylerin öğrenme ve anlama yeteneklerinin yüksek olması beslenme alıģkanlıklarının kazanılmasında önemli bir faktördür. Bu dönemde gencin yaģam Ģekli, yanlıģ beslenme alıģkanlıkları hem kısa sürede hem de gelecekte ortaya çıkabilecek sağlık sorunlarına neden olabilmektedir (Kutlu ve Çivi 2009). Sağlıklı yaģam davranıģları bu dönemde kazanıldığı için bireyin ileri yaģlardaki davranıģlarını Ģekillenmektedir. Bu nedenle toplum sağlığı yönünden öncelikli grup olarak ele alınmalıdır (Turan ve ark 2009). Çocuklarda beslenmenin düzenlenmesi ve düzeltilmesi için aileler ve toplumun tamamı eğitilmesi dıģında ülkenin beslenme politikasının olması gerektiği belirtilmektedir (Aköz ve ark 2007). 12

Gençlerin beslenme alıģkanlıklarının sebep ve sonuçlarını anlamada; sosyoekonomik ve sosyo-demografik faktörlerin sağlık ile olan iliģkilerini belirlemek yol gösterici olmaktadır (Önder ve ark 2000). Gençlerin beslenme alıģkanlıklarını ve beslenmelerini etkileyen faktörlerin belirlenmesi, beslenme Ģekline bağlı olarak meydana gelen hastalıkların önlenmesinde yol gösterici olabileceği bildirilmektedir (Tanrıverdi ve ark 2011). Gençlik döneminin fazla kiloluk yönünden kritik dönem olmasının nedeni diğer obezitojenik (tip 2 diyabet, kardiyovasküler hastalıklar, hipertansiyon gibi kronik hastalıklar) risk faktörlerinin prevalansının yüksek oluģundan kaynaklanabileceği bildirilmektedir (Berberoğlu 2008). Çocukluk döneminde kazanılan fiziksel aktivite ve beslenme alıģkanlığı ileri yaģlarda da sürdürülebilir. Bu nedenle okul sağlığı hizmetlerinin içinde obeziteden korunmaya yönelik eğitimler bulunmalıdır (Önsüz ve ark 2011). Bu amaçla Sağlık Bakanlığı 2013 yılında Türkiye Sağlıklı Beslenme ve Hareketli Hayat Programı oluģturmuģtur. Bu eylem planında; okul öncesi ve okul dönemi risk grubunda (zayıf, fazla kilolu ve obez) bulunan öğrencilerin belirlenmesi, temel besin gruplarında yer alan besinlerin tüketiminin özendirilmesi, beslenme programlarının verilmesi ve beslenme hizmetlerinin düzenli aralıklarla kontrollerinin yapılması yer almaktadır (Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu 2013a). 13

2.GEREÇ YÖNTEM 2.1.AraĢtırma Tasarımı Lise öğrencilerinde beden kütle indeksi durumunun sosyo-demografik ve bazı beslenme özellikleriyle iliģkisinin belirlenmesi amacıyla yapılan çalıģma tanımlayıcı ve iliģkisel türdedir. 2.2.AraĢtırmanın Yapıldığı Yer ve Özellikleri AraĢtırma EskiĢehir Ġli Odunpazarı Ġlçesi Atatürk Lisesinde yapılmıģtır. Atatürk Lisesi Ģehir merkezinde bulunması ve farklı sosyoekonomik gruplardan öğrencilerin devam ettiği bir okul olması nedeniyle tercih edilmiģtir. Atatürk Lisesi 1961 tarihinden beri öğrenime devam eden üç katlı bir binadan oluģmaktadır. Okulun civarında çeģitli müzeler, kültürel ve ticari değer taģıyan mağazalar, bir kaç sahaf, dernekler ve kültür merkezleri bulunmaktadır. Okulda fizik, kimya-biyoloji laboratuvarları, konferans salonu, yemekhane, kantin, kütüphane, spor salonu ve erkek öğrenci pansiyonu mevcuttur. Okulda dört personel, 62 öğretmen, bir hemģire ve rehberlik servis hizmeti bulunmaktadır. Okul hemģiresi sadece pansiyonda kalan öğrencilerin boylarını yılda bir defa ölçmekte ve yemekhanede çıkacak olan yemekleri kalori hesaplaması yaparak planlamaktadır. Okul kantinini belirlenen iki öğretmen denetlenmekte ve satıģı yasak olan ürünler kantinde satılmamaktadır. Normal öğretim bir Düz Lise Ģubesi ve 19 Anadolu Lisesi Ģubesi vardır. Tam gün eğitim-öğretim yapılmaktadır. 2.3.AraĢtırmanın Evreni ve Örneklemi AraĢtırmanın evrenini EskiĢehir Odunpazarı Atatürk Lisesi 2015-2016 eğitim ve öğretim yılı içinde liseye devam eden 13-18 yaģ aralığında ki 268 kız 271 erkek olmak üzere 539 öğrenci oluģturmaktadır. Örneklem seçilmeyip, tam sayım yöntemiyle evrenin tamamı çalıģmaya dahil edilmiģtir. Okulda eğitim gören altı yabancı uyruklu öğrenci Türkçe iletiģimde sorun olabileceği düģüncesi ile araģtırmaya dahil edilememiģtir. Toplamda 530 öğrenci araģtırmaya katılmıģtır. 14

2.4.Veri Toplama Araçları ve Tekniği Verilerin toplanmasında öğrencilerin sosyo-demografik ve sosyoekonomik özelliklerini ve beslenme özelliklerini değerlendirmek için araģtırmacı tarafından literatüre (MemiĢ 2004, Tanrıverdi ve ark 2011, Kurtaraner 2012, SAGEM 2013) dayanarak geliģtirilen bir anket formu (EK-2) kullanılmıģtır. 2.4.1.Anket Formu (EK-2) Anket formunda sosyo-demografik ve sosyoekonomik özellikler ve beslenme ile ilgili bazı özelliklere yönelik 19 soru bulunmaktadır. Sosyo-demografik özellikler bölümünde; yaģ, sınıf, cinsiyet, anne ve baba birlikteliği ve kiminle beraber yaģadığı ile ilgili beģ soru bulunmaktadır. Sosyoekonomik özellikler bölümünde; annenin eğitim durumu, babanın eğitim durumu, annenin çalıģma durumu, algılanan ekonomik durum, algılanan sınıf içi sosyal konum ile ilgili beģ soru bulunmaktadır. Beslenme ile ilgili özellikler bölümünde; boy, kilo (BKĠ), yeterli ve dengeli beslenme konusunda bilgi alma durumu ve bilgi kaynağı, fast food tarzı yiyecekleri tüketme durumu ve nedeni, genellikle hangi faaliyetler esnasında fast food tarzı yiyecekleri tükettiği, öğün atlama durumu, en fazla atlanılan öğün ve öğün atlama nedeni ile ilgili dokuz soru bulunmaktadır. 2.5.Verilerin Toplanması Veriler 1 Kasım-30 Aralık 2015 tarihleri arasında araģtırmacı tarafından uygun ortamda, toplu halde öğrencilerin öz bildirime dayalı olarak ve ölçüm yöntemiyle toplanmıģtır. Katılımcıların boy ve kilo ölçümleri araģtırmacı tarafından kız ve erkek ayrı sınıflarda ölçülmüģtür. Ağırlık ölçümlerinde hassasiyeti 0,01 kg olan dijital baskül ve boy ölçümü için duvara tespit edilen Ģerit mezura kullanılmıģtır Ağırlıkları ölçülürken öğrencilerin üzerinde iç çamaģırı ve tek kat okul forması kalması ve ayakkabıları çıkarılarak dik ve hareket etmeden durmaları sağlanmıģtır. Boyları ölçülürken öğrenciler ayakkabısız, topukları, sırtı, omuzları ve baģın arkası duvara değecek Ģekilde düz olarak durdurulup cetvel yardımıyla baģ üzerinden duvara iģaretleme ile yapılmıģtır. Öğrencilerin BKĠ hesaplanırken sağlık bakanlığının web sayfasından (http://beslenme.gov.tr/index.php?page=55) yararlanılmıģtır (Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu 2015) ve değerlendirmede çocuklar ve adölesanlar için büyüme referans değerleri (WHO 2007) dikkate alınmıģtır. 15

2.6.DeğiĢkenler 2.6.1.Bağımsız DeğiĢkenler: Sosyo-demografik özellikler YaĢ Sınıf Cinsiyet Anne ve baba birlikteliği Kiminle beraber yaģadığı Sosyoekonomik özellikler Annenin eğitim durumu Babanın eğitim durumu Annenin çalıģma durumu Algılanan ekonomik durum Algılanan sınıf içi sosyal konum Beslenme ile ilgili özellikler Yeterli ve dengeli beslenme konusunda bilgi alma Yeterli ve dengeli beslenme konusunda bilgi alma kaynağı Fast food tarzı yiyecekleri tüketme durumu Genellikle hangi faaliyetler esnasında fast food tarzı yiyecekleri tükettiği Öğün atlama durumu En fazla atlanılan öğün Öğün atlama nedeni 2.6.2.Bağımlı DeğiĢkenler Beden Kütle Ġndeksi AĢırı zayıf/zayıf Normal Fazla kilolu/obez 16

2.7.Verilerin Analizi Ġstatistiksel analizlerde SPSS 20.0 istatistik programından yararlanılmıģtır. Veriler sayı, yüzde ve ortalama ±standart sapma olarak özetlenmiģtir, verilerin analizinde Ki-kare testi kullanılmıģtır. Ġstatistik olarak p<0,05 değerler anlamlı olarak kabul edilmiģtir. 2.8.AraĢtırmanın Etik Yönleri AraĢtırmaya baģlamadan önce Selçuk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi GiriĢimsel Olmayan Klinik AraĢtırmalar Etik Kurulu BaĢkanlığı ndan 27.10.2015 tarih ve 2015/68 sayılı etik izin (Bkz. EK-C), araģtırmanın yürütülebilmesi. EskiĢehir Ġl Milli Eğitim Müdürlüğü nden 30.11.2015 tarih ve 2015/22258 sayılı karar ile yazılı izin alınmıģtır (Bkz. EK-D). AraĢtırmaya katılan bireylere araģtırmanın amacı hakkında bilgi verilip yazılı onamları alınarak gönüllü katılımları sağlanmıģtır ve ailelerine bilgilendirme yazısı gönderilmiģtir. 17

3.BULGULAR Lise öğrencilerinde beden kütle indeksi durumunun sosyo-demografik ve beslenme özellikleri ile iliģkisini belirlemek amacıyla yapılan çalıģmada 13-18 yaģ aralığında ki 530 lise öğrencisinin tanımlayıcı özelliklerine iliģkin bulgular ve öğrencilerin BKĠ durumunun sosyo-demografik, sosyoekonomik ve beslenme özellikleri ile iliģkin bulgular incelenmiģtir. 3.1. Öğrencilerin Sosyo-demografik, Sosyoekonomik, Beslenme ve BKĠ Özelliklerine ĠliĢkin Tanıtıcı Bulgular Bu bölümde araģtırma grubundaki öğrencileri sosyo-demografik, sosyoekonomik, beden kütle indeksi ve beslenme özelliklerine iliģkin tanıtıcı bulgular yer almaktadır. Çizelge 3.1. Öğrencilerin sosyo-demografik özellikleri (n=530) Cinsiyet Sayı (%) Erkek 265 50,0 Kız 265 50,0 Sınıf 9. Sınıf 100 18,9 10. Sınıf 139 26,2 11. Sınıf 169 31,9 12. Sınıf 122 23,0 Anne-Baba Birlikteliği Beraber 469 88,5 Ayrı/BoĢanmıĢ 49 9,2 Vefat 12 2,3 Kiminle Birlikte YaĢadığı Anne ve babayla 427 80,6 Anne 42 7,9 Baba 10 1,9 Yurt 38 7,2 Akraba 13 2,4 18

ÇalıĢmaya katılan öğrencilerin % 50 si kızdır ve % 31,9 u 11.sınıfta okumaktadır. Öğrencilerin % 88,5 inin anne ve babasının halen birlikte yaģadığı ve % 80,6 sının anne ve baba ile birlikte yaģadığı görülmektedir (Çizelge 3.1). ÇalıĢmaya katılan öğrencilerin yaģ ortalaması 15,7±1,1 (13-19) olarak bulunmuģtur. Çizelge 3.2. Öğrencilerin sosyoekonomik özellikleri (n=530) Anne eğitim durumu Sayı (%) Okuryazar değil 20 3,8 Okuryazar 8 1,5 Ġlkokul 213 40,2 Ortaokul 90 17,0 Lise ve üstü 199 37,5 Baba eğitim durumu Okuryazar değil 5 0,9 Okuryazar 1 0,2 Ġlkokul 106 20,0 Ortaokul 73 13,8 Lise ve üstü 345 65,1 Anne çalıģma durumu ÇalıĢmıyor 356 67,2 ÇalıĢıyor 158 29,8 Emekli 16 3,0 Algılanan ekonomik durum Kötü 15 2,8 Orta 362 68,3 Ġyi 153 28,9 Sınıf içerisinde algılanan sosyal konum Kötü 18 3,3 Orta 234 44,2 Ġyi 278 52,5 ÇalıĢmaya katılan öğrencilerin sosyoekonomik özellikleri incelendiğinde; öğrencilerin anne eğitim durumunun % 40,2 si ilkokul, % 37,5 i lise ve üstü, baba eğitim durumunun % 65,1 inin lise ve üstü olduğu bulunmuģtur. Öğrencilerin % 67,2 sinin 19

annesinin çalıģmadığı, % 68,3 ü ekonomik durumunu orta olarak değerlendirirken, % 52,5 i sınıf içerisindeki sosyal konumunu iyi olarak değerlendirmiģtir (Çizelge 3.2). Çizelge 3.3. Öğrencilerin Beden Kütle Ġndeksi ile ilgili özellikleri (n=530) Beden Kütle Ġndeksi Sayı (%) AĢırı zayıf 57 10,8 Zayıf 126 23,8 Normal 192 36,1 Fazla kilolu 110 20,8 ġiģman 45 8,5 ÇalıĢmaya katılan öğrencilerin % 10,8 i aģırı zayıf, % 23,8 i zayıf, % 20,8 i fazla kilolu, % 8,5 inin obez olduğu bulunmuģtur (Çizelge 3.3). Öğrencilerin kilo ortalaması 61,3±12,8 (min=32, max=113) olarak bulunmuģtur. Çizelge 3.4. Öğrencilerin YaĢa Göre Boy Uzunluğu ile ilgili özellikleri (n=530) YaĢa Göre Boy Uzunluğu Sayı (%) <-2SD 51 9,7-1SD 199 37,5 Normal 196 37,0 +1SD 71 13,4 >+2SD 13 2,5 ÇalıĢmaya katılan öğrencilerin % 9,7 si bodur, % 37,5 i kısa boyluluk riski taģımakta, % 13,4 ü uzun boylu olma riski taģımakta, % 2,5 inin çok uzun boylu olduğu bulunmuģtur (Çizelge 3.4). Öğrencilerin boy ortalaması 165,8±8,8 (min=143, max=193) olarak bulunmuģtur. 20

Çizelge 3.5.Öğrencilerin beslenme ile ilgili özellikleri Beslenme konusunda eğitim alma durumu (n=530) Sayı (%) Evet 421 79,4 Hayır 109 20,6 Alınan eğitimin kaynağı *(n=421) Evet (%) Radyo televizyondan eğitim alma 141 33,5 Sağlık personelinden eğitim alma 114 27,1 Öğretmenden eğitim alma 112 26,6 Konferans seminerden eğitim alma 105 25,0 Kitap dergi gibi kaynaklardan eğitim alma 78 18,5 Hazır gıdaları tüketme durumu(n=530) Sayı (%) Evet 490 92,5 Hayır 40 7,5 Hazır gıdaları tüketme nedeni *(n=490) Evet (%) Sevdiği için tüketme 303 61,8 Okulda olma nedeni ile tüketme 155 31,6 Herhangi bir neden belirtmeyen 28 5,7 ArkadaĢlar ile birlikte olmak için tüketme 23 4,6 Evde hazır yemek olmaması nedeni ile tüketme 19 3,8 Evdeki yemeği beğenmeme nedeni ile tüketme 11 2,2 Daha ucuz olması nedeni ile tüketme 8 1,6 Hazır gıdaları tüketme zamanı *(n=490) Sayı (%) ArkadaĢlar ile beraberken 241 49,1 BoĢ zamanlarda 137 27,9 Ders aralarında 77 15,7 Ders çalıģırken 38 7,8 Okul çıkıģı 35 7,1 Spor yaparken 19 3,8 Öğün atlama durumu(n=530) Evet 421 79,4 Hayır 109 20,6 Atladığı öğün *(n=421) Sabah kahvaltısı 276 65,6 Öğle yemeği 85 20,1 AkĢam yemeği 60 14,2 Öğün atlama nedeni *(n=421) ĠĢtahsızlık 217 51,5 Sabah uyanamama 91 21,6 Zaman olmaması 89 21,1 Herhangi bir neden belirtmeyen 50 11,9 *Sadece evet diyenlerin yüzdesi verilmiģtir. AraĢtırmaya katılan öğrencilerin beslenme ile ilgili özellikleri incelendiğinde; % 79,4 ünün yeterli ve dengeli beslenme konusunda eğitim aldığı belirlenmiģtir. Alınan eğitimin kaynağını ise % 33,5 inin radyo televizyon, % 26,6 sı öğretmen, % 27,1 i sağlık personeli olarak belirtmiģlerdir. 21

Öğrencilerin % 92,5 inin hazır gıdaları tükettiği bulunmuģ, tüketme nedeni olarak okulda olma (% 31,6),sevmesi(% 61,8) gibi nedenler belirlenmiģtir. Hazır gıdaları boģ zamanlarda (% 27,9),arkadaĢlar ile beraberken (% 49,1) tükettiklerini belirtmiģlerdir. Öğrencilerin % 79,4 ü öğün atladığını belirtirken, % 65,6 sının sabah kahvaltısını daha çok atladığını ve % 51,5 i iģtahsızlık nedeni ile olduğunu belirtmiģtir (Çizelge 3.5). 3.2. Öğrencilerin BKĠ Durumunun Sosyo-demografik, Sosyoekonomik ve Bazı Beslenme Özellikleri Ġle ĠliĢkisine Yönelik Bulgular Çizelge 3.6.Öğrencilerin sosyo-demografik özelliklerine göre beden kütle indeksinin dağılımı (n=530) Özellikler AĢırı zayıf- Zayıf Sayı (%) Normal Kilo Sayı (%) Önemlilik Testi Cinsiyet Kız Fazla Kilolu- Obez Sayı (%) 96 (36,2) 98 (37,0) 71 (26,8) Erkek 87 (32,8) 94 (35,5) 84 (31,7) Sınıf 9 25 (25,0) 42 (42,0) 33 (33,0) 10 47 (33,8) 46 (33,1) 46 (33,1) 11 54 (32,0) 73 (43,1) 42 (24,9) 12 57 (46,7) 31 (25,4) 34 (27,9) Anne-baba birlikteliği Anne-baba birlikte 160 (34,1) 170 (36,3) 139 (29,6) Anne-baba ayrı/boģanmıģ/vefat Kiminle birlikte yaģadığı Anne ve babayla 23 (37,7) 22(36,1) 16 (26,2) 148 (34,7) 150 (35,1) 129 (30,2) Anne/Baba/Yurt/Akraba 35 (34,0) 42(40,8) 26 (25,2) =1,616 p=0,446 =18,110 p=0,006 =0,416 p=0,812 =1,442 p=0,486 Çizelge 3.6. incelendiğinde aģırı zayıf/zayıf, normal kilolu ve fazla kilolu/obez olanların oranının cinsiyet, anne-baba birlikteliği ve yaģadığı kiģilere göre oluģturulan gruplarda benzer olduğu görülmektedir (p>0,05). Öğrencilerin okudukları sınıf durumunda BKĠ göre yapılan değerlendirmede 12. sınıfta okuyanların aģırı zayıf/zayıf olma oranı (% 46,7) diğer sınıflardakine, çoğunluğu normal kilolu (% 42,0)olmakla birlikte 9. Sınıfta 22