Atipik Klinik Bulgular ile Başvuran Pulmoner Emboli Vakası A PULMONARY THROMBOEMBOLISM CASE THAT ADMITTED WITH ATYPICAL CLINICAL COURSE



Benzer belgeler
Sunumu Hazırlayan PULMONER EMBOLİZM. Olgu 2. Olgu 1. Kaynaklar. Olgu Türkiye Acil Tıp Derneği Asistan Oryantasyon Eğitimi

Türkiye Acil Tıp Derneği. Asistan Oryantasyon Eğitimi PULMONER EMBOLİZM. SB İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi İzmir, Mart 2011

Göğüs Ağrısı Olan Hasta. Dr. Ö.Faruk AYDIN /

VENÖZ TROMBOEMBOLİ VE YENİ ORAL ANTİKOAGÜLANLAR. Prof.Dr.İsmail Savaş 9 Aralık 2017 İSTANBUL

PULMONER EMBOLİDE GÜNCEL TANISAL STRATEJİLER

AKUT KORONER SENDROMLARDA OLASILIK SKORLARI VE STRES TESTLERİNİN KULLANIMI

EDİNSEL KANAMA BOZUKLUKLARI VE KALITSAL TROMBOFİLİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU I. BÖLÜM TROMBOTİK TROMBOSİTOPENİK PURPURA TANI VE TEDAVİ KILAVUZU...

Düşüğe Neden Olan Bir Hipertansif Fibromusküler Displazi Vakası. A Case of Hypertensive Fibromuscular Dysplasia Leading To Abortus

Tedavi. Tedavi hedefleri;

Pulmoner Tromboemboli. Prof. Dr. Pınar Çelik

Yrd.Doç.Dr. Umut GÜLAÇTI Adıyaman Üniversitesi Acil Tıp Anabilim Dalı

Damar Hasarı: Travma, cerrahi

Takiplerde hastalarda hangi özelliklere dikkat edilmesi gerektiğini

Periferik Vasküler Hastalıklarda Kanıta Dayalı Yaklaşım

AKUT PULMONER EMBOLİDE RADYOLOJİK ÖNEMLİ MESAJLAR

Akut Koroner Sendromlar ve Güncel Yaklaşım. Yrd.Doç.Dr. Hasan Büyükaslan Harran üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp A.D.

Akut Pulmoner Embolide Ultrasonografi İle Hızlandırılmış Kateter Eşliğinde Direkt Trombolitik Tedavi: Türkiye deki İlk Uygulama. Prof. Dr.

Sunum Planı. Klinik kuşku!!! Klinik skorlama. Klinik Tablolar Klinik Tanı Algoritmik tanı ve tedavi yaklaşımı

Hiperkoagülabilite Trombofili Tarama ve Tedavi DR ERMAN ÖZTÜRK

Venöz tromboemboli. Akut dönemde pulmoner emboli Kronik dönemde post tromboflebitik sendrom

YÜKSEK RİSKLİ EKG PATERNLERİ S İ VA S

VENÖZ TROMBOEMBOLİZM TANI VE TEDAVİ ALGORİTMALARI

VAKA SUNUMU. Dr. Arif Alper KIRKPANTUR Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Nefroloji Ünitesi

DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR

Anestezi Uygulama II Bahar / Ders:9. Anestezi ve Emboliler

Toraks BT Angiografi Pulmoner emboli tanısı

Bu Göğüs Ağrısını Taburcu Edebiliriz!?

Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi

PULMONER TROMBOEMBOLİDE HANGİ GÖRÜNTÜLEME? Dr. Hasan Mansur DURGUN IX. Ulusal Acil Tıp Kongresi Mayıs 2013 ANTALYA

Sunum Planı. Resusitasyonda Trombolitik Tedavi. Akut Koroner Sendrom (AKS) AKS. Akut Koroner Sendrom. Akut Stroke.

Venöz tromboembolizmde (PE±DVT) olumsuz sonuçlar

Behçet Hastalığı Son II Yıl Damar Tutulumu ve Tedavisi

Vaka II. Vaka I. Vaka III. Vaka IV

Uterus Myomu Tarafından Basıya Uğrayan Sol iliac Venin Neden Olduğu Derin Ven Trombozunda Venöz Stent Uygulaması

Pulmoner Tromboemboli: 42 Olgunun Retrospektif Değerlendirilmesi

Pulmoner Emboli Profilaksisi. Tanım. Giriş. Giriş Dr. Mustafa YILDIZ Fırat Üniversitesi Acil Tıp AD. Pulmoneremboli(PE):

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

Acil Serviste NSTEMI Yönetimi. Dr. Özer Badak

Yoğun Bakım Ünitesinde Venöz Tromboembolizm Profilaksisi

Hipotetik vaka sunumu: yüksek kanama riski ve komorbiditeleri olan hastada strok riskinin ve çarpıntının tanımlanması ve yönetimi

KAYNAK:Türk hematoloji derneği

ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK

Dr. Seçkin Pehlivanoğlu. Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi İstanbul Hastanesi

Masif pulmoner emboli nedeniyle trombolitik tedavi uygulanan hastalarda yaşam süresi üzerine etki eden faktörler

PULMONER HİPERTANSİYONUN. Prof Dr Sait Karakurt Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları ve Yoğun Bakım Ana Bilim Dalı

Miyokard. Miyokard infarküsünde (Mİ) EKG değişim süreçlerini öğrenmek. Ayırıcı tanıları yapmak. Spesififik patolojilerde EKG ile Mİ yi tanımak

ACS de yeni biyolojik markırlar MEHMET KOŞARGELİR HNH 2014-DEDEMAN

İnvaziv Girişimler. Sunum Planı. SANTRAL VENÖZ KATETER Endikasyonlar. SANTRAL VENÖZ KATETER İşlem öncesinde

Giriş. Derin Ven Trombozunun Araştırılması. Niçin Önemli. Pretest olasılık skorları

Kardiyak hastaların bakımında Türkiye'de sorunlar neler ve ne yapmalıyız? Kardiyoloji Gözüyle

Pulmoner emboli kuşkusu olan hastalarda üç farklı klinik olasılık yönteminin karşılaştırılması

4. S I N I F - 2. G R U P 1. D E R S K U R U L U

Pulmoner Tromboemboli Tanısında Klinik Olasılık ve Noninvaziv Tanı Yöntemleri: Retrospektif Bir Değerlendirme

KARDİYOJENİK ŞOK ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KARDİYOLOJİ ANABİLİM DALI

Uzm. Dr. Yusuf Ali ALTUNCI Ege Ünv. Tıp Fak.Acil Tıp A.D.

Akut Koroner Sendromlar

AKUT SOLUNUM SIKINTISI SENDROMU YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015

Pulmoner tromboembolide güncel tanı ve tedavi

Trombozlu Hastaya Yaklaşım. Dr. Figen Atalay

GÖĞÜS AĞRISI ŞİKAYETİ İLE BAŞVURAN ÇOCUKLARIN KLİNİK İZLEMİ

TRAFİK KAZALARI, DÜŞMELER, DARP OLGULARI ve İŞ KAZALARINDA ADLİ SÜREÇ ÖRNEK OLGU DEĞERLENDİRMESİ

Yaşlı erkek, göğüs ağrısı olup geçmiş ilk çekilen EKG si budur: m. EKG de İpuçları ve Atladıklarımız

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Akut Mezenter İskemi. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK

Pulmoner bilgisayarlı tomografi anjiyografi ile pulmoner tromboemboli tanısı konulan hastalarda klinik ve radyolojik bulgular

KPR SIRASINDA TROMBOLİTİK TEDAVİ. Dr ERTAN SÖNMEZ ACİL TIP A.B.D

Pulmoner Tromboembolizm. Dr. Meltem Gülsün Akpınar Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Ana Bilim Dalı, Ankara

Sepsis Hastalarının Yoğun Bakımdan Servise Taburculukta ph, LDH ve Kalp Hızının Sistematik Değerlendirilmesi

Akut Apandisit Tanısal Yaklaşımlar

FK II çarpıntı. FK IV ödem KİT AML. 37y, ev hanımı. Miyeloablatif tedavi Busulfan Siklofosfamid İmmünsupresif tedavi Metotreksat

Dr. Mustafa Hasbahçeci

Olgu Eşliğinde Sepsise Yaklaşım

BİRİNCİ BASAMAK İÇİN TEMEL EKG OKUMA BECERİSİ

ACİL KARDİYOLOJİDE GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ DR. BÜLENT BEHLÜL ALTUNKESER SELÇUK ÜNİVERSİTESİ MERAM TIP FAKÜLTESİ KARDİYOLOJİ AD.

KronikTromboemboliye Sekonder Pulmoner Arteriyel Hipertansiyonda Ventilasyon Perfüzyon Sintigrafisi Değerlendirilmesi

Membranoproliferatif Glomerülonefriti Taklit Eden Trombotik Mikroanjiopatili Bir Olgu

Total Kalça ve Diz Artroplasti Cerrahisi Sonrası Derin Ven Trombozu Proflaksisi: Yeni Nesil Antikoagülan (Rivaroxaban) Sonuçları

Pulmoner embolide yanlış tanı ve sebepleri

AKUT PULMONER EMBOLİDE KLİNİK VE LABORATUVAR DEĞERLERİ İLE TROMBÜS YERLEŞİM YERİ ARASINDAKİ İLİŞKİNİN ARAŞTIRILMASI

Kor Pulmonale hipertrofi dilatasyonu

Kalp ve Damar Cerrahisi. Anabilim Dalı

Pulmoner emboli tanısında klinik olasılıkların bilgisayarlı tomografi pulmoner anjiyografi bulguları ile

2016 YILI GÖSTERGE YÖNETİMİ SORUMLULARI

Olgu sunumu. Dr. Gülten AYDOĞDU TAÇOY Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı

Pulmoner Emboli Tanısında Klinik Skorlama Yöntemlerinin Yeri

Göğüs Ağrısına Yaklaşım. Uzm Dr İsmail Altıntop T.C Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Acil Tıp Kliniği

Nabızsız Arrest. TYD Algoritması: Yardım çağır KPR başla O2 ver Monitöre veya defibrilatöre bağla. Ritim kontrolü

PERİKARDİT GİRİŞ PATOFİZYOLOJİ. Dr. Neslihan SAYRAÇ

Doç.Dr. Mehmet Güngör KAYA

Gebelikte Venöz Tromboembolizm. Doç. Dr. Arda Lembet Femical Kadın Sağlığı Merkezi Maternal Fetal Tıp Ünitesi

ÇOCUKLARDA TROMBOEMBOLİK HASTALIKLAR

Postoperatif Noninfeksiyoz Ateş. Dr.Dilek ARMAN GÜTF Enfeksiyon Hastalıkları AD

ÖLÜMCÜL EKG TANILARI VE ACİL YAKLAŞIMLAR. Uzm.Dr.Cesareddin DİKMETAŞ İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi

Avcil. Hastanesi, Tekirdağ. Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı, Denizli. Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı, Muğla

Çalışmaya katılan hasta sayısı: 7601 (7599 hastanın datası toplandı)

KOLON VE REKTUM CERRAHİSİ HASTALARINDA VENÖZ TROMBOEMBOLİZİMİ (VTE) ÖNLEMEDE GÜNCEL YAKLAŞIM

Ulusal verilerle pulmoner tromboemboli

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı

Derin Ven Trombozu Bulunan Hastalarda Tedavi Etkinliğinin Değerlendirilmesi

Prof. Dr. Binali MAVİTAŞ Dicle Üniverstiesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi A.D.

Transkript:

Olgu Sunumu Atipik Klinik Bulgular ile Başvuran Pulmoner Emboli Vakası A PULMONARY THROMBOEMBOLISM CASE THAT ADMITTED WITH ATYPICAL CLINICAL COURSE Çağdaş CAN Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi, Acil Tıp Anabilim Dalı Çağdaş CAN Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp AB 35340 İnciraltı, İZMİR ÖZET Pulmoner embolism sık görülen ve ölümcül potansiyel içeren bir hastalıktır. Birçok pulmoner emboli hastası pulmoner emboli oluşumundan sonraki saatler içinde ciddi klinik bulgular verir. İlerleyen tanısal yöntemlere rağmen pulmoner emboli tanısı koymada gecikme sıklıkla görülmektedir. Pulmoner emboli olan kişilerde erken tetkik ve tedavi ile tekrarlayan emboli atakları ve mortalite oranları düşürülmektedir. Hastalarda görülen nonspesifik klinik semptom ve bulgular nedeniyle tanı sıklıkla atlanmaktadır. Tedavi olunmadığı takdirde pulmoner emboli mortalitesi yaklaşık %33 tür. Biz bu vaka sunumunda klinik olarak huzursuzluk hissi, efor dispnesi ve subfebril ateş yüksekliği olan genç hastada saptanan pulmoner emboli vakasını bildirdik. Anahtar sözcükler: Pulmoner emboli, efor dispnesi, genç, ateş yüksekliği SUMMARY Pulmonary embolism is a common and potentially lethal condition. Most patients who succumb to pulmonary embolism do so within the first few hours of the event. Despite diagnostic advances, delays in pulmonary embolism diagnosis are common. In patients with a pulmonary embolism, recurrent embolism and death can be prevented with prompt diagnosis and therapy. Unfortunately, the diagnosis is often missed because patients with pulmonary embolism present with nonspecific signs and symptoms. If left untreated, approximately %33 die from embolic episode. Here we report a case of a young patient only with a restless feeling, exertional dyspnea and subfebril fewer induced by pulmonary embolism. Key words: Pulmonary embolism, exertional dyspnea, young, fever Pulmoner tromboemboli, gelişen tanı yöntemleriyle görülme sıklığı giderek artan, asemptomatik olgulardan ani ölüme kadar geniş bir spektruma sahip, genel olarak mortalitesi ve morbiditesi yüksek bir hastalıktır. Pulmoner emboliden şüpelenmek için öncelikle hastalardaki pıhtılaşmaya yatkınlık oluşturan faktörleri ortaya koymak gerekir (1). Normal koşullar altında mikrotrombüsler venöz dolaşım sistemi içinde kendiliğinden emilime uğrarlar. Bazı patolojik süreçler sonucu mikrotrombüsler fibrinolitik mekanizmalar ile kontrol altına alınamazlar. Pulmoner tromboemboli derin venöz sistemden trombüs parçaları 2012 DEÜ TIP FAKÜLTESİ DERGİSİ CİLT 26, SAYI 3, (ARALIK) 2012, 201-206

202 Atipik klinik bulgular ile başvuran pulmoner emboli vakası nın koparak toplayıcı sistem ile kalbin sağ ventrikülüne ve sonrasında da pulmoner arteriyel sisteme aktarımı sonucu oluşur. Bu süreç akciğer pulmoner arter sisteminin akut olarak tıkanması ile karakterizedir (2). Venöz tromboembolinin görülme sıklığı hastaneye başvuran 1000 hastada %0,85 1,9 arasındadır (3,4). Çoklu travma geçiren hastaların %47 sinde Derin Ven Trombozu (DVT) saptanmıştır (5,6). Venöz tromboembolizm riskini arttıran çeşitli faktörler vardır. Virchow triadı pıhtılaşmaya neden olan faktörleri ortaya koymuştur. Bunlar hiperkoagübalite, staz ve endotel hasarıdır (7). Uzun tedavi gerektiren kronik hastalıklarda (konjestif kalp yetmezliği, kronik obstrüktif akciğer hastalığı, inflamatuvar barsak hastalığı, nefrotik sendrom, paroksismal nokturnal hemoglobinüri, myeloproliferatif hastalık gibi) ve herediter geçişle karakterize birtakım hastalıkların (protein C veya S eksikliği, faktör V leiden mutasyonu, protrombin gen mutasyonu, plazminojen aktivasyon inhibitör bozuklukları, hiperhomosisteinemi ve plazma faktör VIII konsantrasyon yüksekliği) DVT riskini arttırdığı görülmüştür (7,8). Pulmoner Tromboemboli (PTE) kuşkusu olan hastaların semptom, bulgu ve taşıdıkları risk faktörlerine göre klinik olarak düşük, orta ve yüksek olasılıklı olarak sınıflandırılır ve bu durum ampirik tanı ve tedavi yaklaşımında yarar sağlar. Bu amaçla yaygın olarak kullanılan skorlama biçimlerinden bir tanesi Wells skorlamasıdır. Wells skorlaması, Canadian skorlaması olarak da bilinir. Wells skorlamasında bakılan parametreler: DVT semptom ve bulguları varlığı (3.0 puan), alternatif tanı olasılığı düşük (3.0 puan), taşikardi 100/dk (1.5 puan), son 4 hafta içinde immobilizasyon veya cerrahi öykü (1.5 pun), daha önce DVT veya pulmoner emboli öyküsü (1.5 puan), hemoptizi (1.0 puan), kanser varlığı (1.0 puan) olarak sınıflandırılmıştır. Total skor < 2 puan ise düşük klinik olasılık, 2.0 6.0 puan arasında ise orta klinik olasılık, > 6.0 puan ise yüksek klinik olasılık olarak adlandırılır (9). Pulmoner embolinin hemodinamik etkilerini yaygın akciğer hastalığına sahip olgularla sol ventrikül ve sol atriyumla ilgili patolojiye bağlı pulmoner hipertansiyonlu hastalar tolere edemezler ve küçük emboliler ağır hemodinamik sonuçlar oluşturabilir (10). Bu yazıda huzursuzluk hissi, efor dispnesi ve subfebril ateş nedeniyle başvuran genç hastada, ön tetkikler ile ağırlıklı olarak desteklenmese de, kuşkuların sürmesi sonucu kontrastlı bilgisayarlı tomografide sürpriz olarak pulmoner emboli saptanan bir olguyu eğitsel olması açısından sunmayı uygun bulduk. OLGU SUNUMU Otuz dokuz yaşındaki erkek hastanın yaklaşık dört günden beri olan sıkıntı hissi, daha çok gece artan huzursuzluk ve terleme yakınmaları oluyordu. Son iki gündür şikayetlerine ateş yüksekliği ve efor dispnesinin eklendiğini ifade etti. Hasta, yakınmalarının giderek artması üzerine çeşitli sağlık kuruluşlarına başvurduğunu söylemekte ancak herhangi bir sonuç alamadığını belirtmekte idi. Mevcut yakınmaları ile hastanemizin acil servisine başvuran hastanın, subfebril ateşi olması ve oskültasyonla sol alt zonda inspiratuvar ralleri duyulması üzerine pulmoner kaynaklı patolojiden kuşkulanarak P A akciğer grafisi çekildi ve oksijensiz arter kan gazı analizi istendi. Kan gazında ph 7,38, HCO3 23 mmol/l, PaO2 88,3 mmhg, PaCO2 36,9 mmhg ve satürasyon %97 olarak saptandı. Çekilen PA Akciğer grafisinde patolojik görünüm saptanmaması üzerine kardiyak patolojiyi dışlamak amaçlı hastanın Elektrokardiyografisi (EKG) çekildi (Şekil 1). Hastanın EKG sinde anterior derivasyonlarda ST segment elevasyonu saptandı (Şekil 2). Eş zamanlı hastanın serum troponin değeri laboratuvara gönderildi ve kardiyoloji bölümü ile konsülte edildi. Kardiyak etkilenme açısından yapılan yatak başı ekokardiyografide duvar hareket kusuru ya da sağ ventrikül yüklenmesi bulguları saptanmadı; kalbin ejeksiyon fraksiyonunun ise %50 olduğu bulundu. Akciğer grafisinde patolojik görünüm saptanmayan ve serum troponin değeri normal olan hastanın pulmoner emboli açısından düşük olasılıklı wells skoru olması nedeni ile ön tanıda pulmoner emboli düşünülmediğinden pulmoner parankimal patolojileri dışlama amaçlı kontrastsız toraks tomografisi çekildi. Tomografide ana pulmoner arterlerde şüpheli ve düzensiz dolum defektlerinin görülmesi nedeniyle toraks BT anjiyografisi tetkiki yapıldı ve bilateral ana pulmoner arterlerde trombüs ile uyumlu görünüm saptandı (Şekil 3,4). Göğüs hastalıkları bölümü ile konsulte edilen hastaya 1 mg/kg dan 12 saatte bir subkutan uygulanacak şekilde

Atipik klinik bulgular ile başvuran pulmoner emboli vakası 203 düşük molekül ağırlıklı heparin tedavisi başlandı. Olgu, göğüs hastalıkları servisine yatırıldı. Antikoagülan tedavisine Coumadin 5 mg tb 1x1 eklendi. Hastanın D dimer düzeyi 1200 ng/ml olarak saptandı. Trombofili oluşturacak hematolojik patolojileri dışlama amaçlı gönderilen serum markırlarından protein C aktivitesi %92, serum protein S aktivitesi %113 ve serum fibrinojen düzeyi 210 mg/dl olarak saptandı. Hastanın alt ekstremitesine yönelik yapılan bilateral venöz doppler ultrasonografisinde sol distal vende derin ven trombozu saptandı. Hastanın INR düzeyi 2 3 arasına geldikten sonra heparin tedavisi kesildi. Olgu hastaneye yatışının 6. gününde taburcu edildi. Antikoagülan tedavi altı ay peroral olarak sürdürüldü. Altıncı ayda kontrole çağırılan hastanın INR değeri 2,2 olarak ölçüldü. Kontrol alt ekstremite venöz ultrasonografide rezidüel trombüs saptanmaması üzerine sekonder profilaksi sonlandırıldı. Şekil 1. Hastanın çekilen PA-Akciğer grafisi Şekil 2. Hastanın elektrokardiyografisinde anterior derivasyonlarda ST segment elevasyonu görülmekte

204 Atipik klinik bulgular ile başvuran pulmoner emboli vakası bir hastalıktır. Pulmoner emboli klinik tabloları; masif, submasif ve non masif olmak üzere üçe ayrılır. Masif pulmoner embolide hipotansiyon şok veya kardiyopulmoner arrestin eşlik ettiği akut sağ ventrikül yetmezliği mevcuttur. Submasif pulmoner embolide, normal sistemik kan basıncına karşılık ekokardiyografide saptanan sağ ventrikül disfonksiyonu (dilatasyon ve hipokinezi) bulguları söz konusudur. Non masif pulmoner embolide ise, sistemik kan basıncı ve sağ ventrikül fonksiyonları normal bulunur (9 12). Nonmasif pulmoner embolide mortalite antikoagülan tedavi altında üç altı ay içinde %5 den azdır. Hastalığın tekrarlama oranı da %5 in altında saptanmıştır. Ancak on yıllık pulmoner emboli tekrarlama riski %30 kadardır (13). Şekil 3. Bilateral ana pulmoner arterlerde saptanan trombüs görünümü Hastanın ateş yüksekliği ve efor dispnesinin olması mevcut bulgularının solunumsal kökenli olabileceğini düşündürmüş, pulmoner kökenli patolojilere yönlenmemizi sağlamıştır. Daha önce yapılan klinik araştırmalar pulmoner emboli olgularında ateş yüksekliği olduğu durumlarda pulmoner parankimde enfarkt oluşumunun mutlak gerekli olmadığı yönündedir. Tüm ateş odakları dışlandığında trombüse ikincil pulmoner parankimde enfartk görülmesede pulmoner emboli olgularında ateş yüksekliği saptanabilmektedir (14). Olgunun subfebril ateş yüksekliğinin pulmoner parankimde oluşan olası mikro infarktlara ikincil olduğunu düşünmekteyiz. Ana damar yerleşimi olan böyle bir trombüs oluşumunun hastadaki vital bulgularda anlamlı bir patolojik bulgu oluşturmaması dikkat çekicidir. Efor dispnesi tanımlayan hastanın yaşamsal parametreleri izlem ve yatış süreci boyunca stabildi. Hastaya yapılan ekokardiyografide ejeksiyon fraksiyonu %50 olarak saptandı, duvar hareket kusuru veya D shape görünümü saptanmadı. Klinik tablonun stabilitesi hastanın kardiyak etkilenmesinin olmaması ile açıklanabilir. Şekil 4. Bilateral ana pulmoner arterler oklüde olarak görülüyor TARTIŞMA PTE tanısı güç konulan ancak mortalitesi yüksek olan EKG kalbin elektriksel aktivitesini gösteren bir parametredir. EKG, akut miyokard enfarktüsünde ve iletim bloklarını saptamada önemli bir araçtır (15). Pulmoner emboli hastalarında EKG de en sık nonspesifik ST/T değişiklikleri ile beraber taşikardi saptanır fakat normal bir EKG en sık saptanan bulgudur. Klasik S1Q3T3 paterni hastaların yalnızca %20 sinde bulunur, düşündürücü ol

Atipik klinik bulgular ile başvuran pulmoner emboli vakası 205 masına rağmen tanısal değildir (16). Hastanın çekilen EKG sindeki ön yüz derivasyonlarda ST segment elevasyonunun nedeninin pulmoner emboli olduğu saptanmıştır. Elektrokardiyografide ST segment elevasyonu kardiyak orjinli olmayan patolojiler sonucunda da görülebilir. Elektrotların doğru yerleştirilmemesi, sol ventrikül hipertrofisi, perikardit, dal blokları ve pacemaker kullanan hastalarda akut koroner sendrom dışı ST elevasyonu görülebilir (17). Elektrokardiyografi kardiyak kökenli patolojilerde tanısal araç olarak kullanılırken, olguda olduğu gibi, pulmoner patolojilerde de tanı koymada yardımcı tetkik olarak kullanılmalıdır. Elektrokardiyografide saptanan tüm ST elevasyon nedenini kardiyak orjinli olmayacağını, pulmoner emboli gibi pulmoner vasküler alanı tutan patolojilerde de akut koroner sendrom benzeri EKG değişikliklerinin olabileceği akılda tutulmalıdır. Olguda tipik ST elevasyonu olması ancak tanıda kardiyak patoloji saptanmaması dikkat çekicidir. Olgunun Wells skoru düşük klinik olasılık sınıflamasına girmekte idi. Düşük klinik olasılık durumunda yandaş bulguların varlığı (efor dispnesi, ateş yüksekliği) genç hastalarda da pulmoner emboli olasılığını akla getirmelidir. Dikkat çekmek istediğimiz noktalardan bir diğeri de fizik muayenede derin ven trombozu ile uyumlu bulgu olmasa da hastanın daha sonra yapılan doppler USG sinde saptanan derin ven trombozudur. Yapılan çalışmalarada doppler ultrasonografi ile alt ekstremitede derin ven trombozu saptanan hastaların fizik muayenelerinde her zaman derin ven trombozu ile uyumlu bulgu olmadığı saptanmıştır (18). Derin ven trombozu düşünmek için alt ekstremite venlerinde fizik muayene bulgusu olması kesin koşul değildir. Belirgin bir risk faktörü olmasa da persistan nitelikte ve akut başlangıçlı efor dispnesi yakınması olan olgularda, genç bir olgu da olsa, aklımıza pulmoner tromboemboli olasılığını getirmeliyiz. KAYNAKLAR 1. Jeffery A. Kline. Pulmonary Embolism. Emergency Medicine, A Comprehensive Study Guide. Sixth Edition. The McGraw-Hill Companies, Inc, 2004;386. 2. Craig F. Thromboembolism. Emergency Medicine Concepts and Clinical Practice. Fourth Edition, 1998; 1773. 3. Ho WK, Hankey GJ, Eikeiboom JW. The incidence of venous thromboembolism: a prospective, communitybased study in Perth, Western Australia Med J 2008; 189:144-147. 4. Access economics burden of venous thromboembolism in Australia: Report for the Australia and New Zealand working party on the management and prevention of venous thromboembolism, 2008;189: 1-49. 5. Geerts WH, Pineo GF, Heit JA, et al. Prevention of venous thromboembolism; the Seventh ACCP Conference on Antithrombotic and Thrombolytic Therapy Chest 2004;126:338-400. 6. Geerts WH. Code KI, Jay RM, Chen E, Szalar JP. A prospective study of venous thromboembolism after major trauma. N Eng J Med 1994; 331:1601-1606. 7. Geerls WH, Bergqvist D, Pineo GF, et al. American College of Chest Physicians. Prevention of venous thromboembolism. American College of Chest Physicians Evidence-Based Clinical Practice Guidelines (8th Edition). Chest 2008;133:381-453. 8. Samama MM. An epidemiologic study of risk factors for deep vein thrombosis in medical outpatients, the Sirius study. Arch Intern Med 2000;160:3415-3420. 9. Tapson VF. Acute pulmonary embolism. N Engl J Med 2008;358:1037-1052. 10. Goldhaber SZ, Visani L, De Rosa M. Acute pulmonary embolism: clinical outcomes in the International Cooperative Pulmonary Embolism Registry (Icoper). Lancet, 1999;353:1386-1389. 11. Tapson VF. Acute pulmonary embolism. N Engl J Med, 2008;358: 1037-1052. 12. Meyer G, Planquette B, Sanchez O. Long-term outcome of pulmonary embolism. Curr Opin Hematol 2008;15: 499-503. 13. Horlander KT, Mannino DM, Leeper KV. Pulmonary embolism mortality in the United States, 1979-1998: an analysis using multiple-cause mortality data. Arch Intern Med 2003; 163:1711-1717. 14. Paul DS, Adnan A, Jerald WH, et al. Fever in Acute Pulmonary Embolism. Chest 2000;117:39-42.

206 Atipik klinik bulgular ile başvuran pulmoner emboli vakası 15. Balton E. Disturbances of cardiac rhythm and Conduction. Emergency Medicine, A Comprehensive Study Guide. Sixth Edition. The McGraw-Hill Companies, Inc, 2004;180. 16. Kukla P, Długopolski R, Krupa E, et al. Electrocardiography and prognosis of patients with acute pulmonary embolism. Cardiol J 2011;18:648-653. 17. Wang K, Asinger RW, Marriott HJ. ST-segment elevation in conditions other than acute myocardial infarction. N Engl J Med 2003;349:2128-2135. 18. Sen E, Arslan F, Eladağ Yurt S, et al. Clinical and radiological findings in patients diagnosed pulmonary thromboembolism by pulmonary computerized tomography angiography. Tuberk Toraks 2009;57:5-13.