BRONKOSKOPİ. Dr. Füsun Öner Eyüboğlu



Benzer belgeler
GİRİŞİMSEL TANI YÖNTEMLERİ

FLEKSİBL FİBEROPTİK BRONKOSKOPİ

TRANSBRONŞİAL İĞNE ASPİRASYONU (TBNA) Dr. Z. Toros Selcuk Hacettepe Ü. Tıp F. Göğüs Hastalıkları ABD.

AKCİĞER KANSERİ EVRELEMESİNDE BRONKOSKOPİ. Dr. Serdar Erturan İ.Ü.Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı

Olgu Sunumu. Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi. Özkan Saydam

Plevral aralıkta hava birikmesi. Akciğer kollapsı

Endobronşiyal Brakiterapi

Dr.Aydın Çiledağ Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları ABD

AKCİĞER APSESİNDE CERRAHİ TEDAVİ

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ GÖĞÜS CERRAHİSİ ANABİLİM DALI EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DÖNEM-V DERS PROGRAMI

Dr. Aydın Şanlı Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahi A.D izmir

Patogenez Bronşektazi gelişiminde iki temel mekanizma rol oynar

Yabancı Cisim Aspirasyonları. Dr. Arif KUT Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Göğüs Hastalıkları Kliniği

HASTALIKLARINDA. Dr.Gürsu Kıyan PhD. Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı

Solunum Sistemine Ait Tıbbi Terimler. Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire

Göğüs Cerrahisi Kuthan Kavaklı. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine

Öksürük. Pınar Çelik

Ventilatör İlişkili Pnömoninin Non-invaziv ve İnvaziv Yöntemlerle Mikrobiyolojik Tanısı

Prof. Dr. Erdoğan Çetinkaya Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi

HİPOFARİNKS KANSERİ DR. FATİH ÖKTEM

Karsinoid Tümörler Giriş Sınıflandırma: Göğüs Cer rahisi rahisi Göğüs Cer Klinik:

ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK

Bronkoskopi Ünitesi Donanımı ve Planlanması

Akciğer Kanserinde Tanı Yöntemleri

Ulusal Akciğer Kanseri Kongresi İleri Evre Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanserlerinde Neoadjuvan Tedavi Sonrası Pulmoner Rezeksiyon Sonuçlarımız

BRONKOSKOPİ Sedat ALTIN

KÜÇÜK HÜCRELİ DIŞI AKCİĞER KANSERİNDE TANI VE EPİDEMİYOLOJİ. İNT. DR. BURCU TURAN Nisan 2014

Sunu planı. Solunum yetmezliği NON-İNVAZİV MEKANİK VENTİLASYON NIMV

İnvazif Fungal İnfeksiyonlarda Tanı Klinik-Radyolojik Yaklaşım. Dr.Özlem Özdemir Kumbasar

HASTALIKLARINDA. Dr.Gürsu Kıyan. Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı

Küçük Hücrelidışı Akciğer Kanseri- Yeni Evreleme

Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi. 18 Ocak 12 Çarşamba

Krikoid kıkırdağın altında C6 vertebra seviyesinden başlar ve T4-T5 vertebra seviyesinde sağ ve sol ana bronkus olarak ikiye ayrılarak sonlanır.

Erken Evre Akciğer Kanserinde

HEMOPTİZİ. Yrd.Doç.Dr. Süreyya YILMAZ. Hemoptizi

YENİDOĞANDA MEKANİK VENTİLASYON KURSU OLGU SUNUMU-1

HEMOPTİZİ. Dr. Abdurrahman ŞENYİĞİT

HEMOPTİZİ. Yrd.Doç.Dr. Süreyya YILMAZ

MONİ TANISINDA K) TANI YÖNTEMLERY NTEMLERİ. kları Anabilim Dalı

Tanı: Metastatik hastalık için patognomonik bir radyolojik. Tek veya muitipl nodüller iyi sınırlı veya difüz. Göğüs Cerrahisi Hasan Çaylak

Akciğer Kanserinde Evreleme SONUÇ ALGORİTMİ

Göğüs Cerrahisi Sedat Gürkok. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine

Göğüs Hastalıkları. Bronkoskopi

N.U.64 yaşında Bayan,evhanımı *Öksürük *2 ay önce kuru öksürük yakınması ile başvurduğu hastanede çekilen akciğer grafisi ile hastanemize gönderilmiş

Toraks Travmalarında Hasar Kontrol Cerrahisi Teknikleri

Toraks BT Angiografi Pulmoner emboli tanısı

YAYGIN DANSİTE ININ BT İLE AYIRICI TANISI. Dr. Çetin Atasoy

ININ BT İLE AYIRICI TANISI

MEME KANSERİNDE GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ

TRD KIŞ OKULU KURS 2, Gün G n 2. Sorular

AKUT SOLUNUM SIKINTISI SENDROMU YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015

A.B.D de her yıl yaklaşık spontan pnömotoraks vakası geliştiği rapor edilmektedir İnsidansı henüz tam olarak bilinmemektedir

AKUT PULMONER EMBOLİDE RADYOLOJİK ÖNEMLİ MESAJLAR

KOLON VE İNCE BAĞIRSAĞIN NONTÜMÖRAL REZEKSİYON MATERYALLERİNDE TANIYA YAKLAŞIM. Dr. Armağan GÜNAL GATA Tıbbi Patoloji AD - Ankara

M.B. 57 yaşında erkek Şikayet: Öksürük balgam halsizlik Öykü: 2002 yılında tüberküloz Bilinen başka hastalık, ameliyat öyküsü yok.

MEDİKAL TORAKOSKOPİ. Dr. Hüseyin YILDIRIM. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı

Anestezi Uygulama II Bahar / Ders:9. Anestezi ve Emboliler

Göğüs Cerrahisi Onur Genç. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine

Pediatrik Havayolu Yönetimi

Fiberoptik Bronkoskopi

REVİZYON DURUMU. Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No

Endotrakeal Entübasyon

Polipte Kanser. Dr.Cem Terzi. Dokuz Eylül Üniversitesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Kolorektal Cerrahi Birimi

Entübasyon sonrası trakeal rüptür: 5 olgu Gönül Sağıroğlu*, Tamer Sağıroğlu**, Burhan Meydan*, Çağatay Tezel*

MİKOBAKTERİYOLOJİ LABORATUVARI ÇALIŞILAN TESTLER

Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi. 01 Kasım 2010 Pazartesi

TKD/TKYK KORONER BAKIM İLERİ KLİNİK UYGULAMALAR SERTİKASYON PROGRAMININ ÇEKİRDEK EĞİTİM PROGRAMI

TRAKEA CERRAHİSİNDE TEMEL PRENSİPLER

II. YIL ASİSTANLARININ SORUMLU OLDUĞU KONULAR:

Akciğer Kanseri 8. TNM Evreleme Sistemi

İNVAZİF ASPERGİLLOZ Radyolojik Tanı. Dr. Recep SAVAŞ Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir

ÇOCUKLARDA YABANCI CİSİM ASPİRASYONLARI. Dr Fazilet Karakoç Marmara Üniversitesi Çocuk Göğüs Hastalıkları

İnvaziv Girişimler. Sunum Planı. SANTRAL VENÖZ KATETER Endikasyonlar. SANTRAL VENÖZ KATETER İşlem öncesinde

TORAKS DEĞERLENDİRME KABUL ŞEKLİ 2 (Bildiri ID: 64)/OLGU BİLDİRİSİ: MEME KANSERİ İÇİN RADYOTERAPİ ALMIŞ OLGUDA RADYASYON PNÖMONİSİ

PULMONER TROMBOEMBOLİDE HANGİ GÖRÜNTÜLEME? Dr. Hasan Mansur DURGUN IX. Ulusal Acil Tıp Kongresi Mayıs 2013 ANTALYA

Bilateral Senkron Akciğer Tümörlerinde Cerrahi. Adem GÜNGÖR Ulusal Akciğer Kanseri Kongresi Mart 2013 Kapadokya

Hazırlayan Kontrol Eden Onaylayan

Lokal İleri Evre Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanseri Tedavisi

Göğüs Cerrahisi Alkın Yazıcıoğlu. Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi

Kurtarıcılar önceden eğitilmeli ve maruziyet alanına girmeden önce giydirilmelidir. Uygun ekipman yoksa

YOĞUN BAKIMDA GİRİŞİMSEL İŞLEMLER

Sıcak Yöntemler Dr. Levent Dalar Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi

HAZIRLAYAN HEMŞİRE: ESENGÜL ŞİŞMAN TÜRK BÖBREK VAKFI TEKİRDAĞ DİYALİZ MERKEZİ

Olgu Sunumları 6 Kasım m :30-17:00 17:00

Bronkoskopi BÖLÜM. Sevgi Pekcan. Tanı Amaçlı Bronkoskopi Endikasyonları

NAZOGASTRİK (TÜP) SONDA UYGULAMASI. Nazogastrik Sonda Uygulaması. 10.Sınıf Meslek Esasları ve Tekniği. Nazogastrik Sonda Uygulaması

KOLOREKTAL POLİPLER. Prof. Dr. Mustafa Taşkın

Cerrahi Hava Yolu. Dr.Ferudun Koyuncu Mevlana Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp AD

Astım hastalarının hava yollarındaki aşırı hassasiyet, hava akım kısıtlanması ve aşırı mukus salgılanması

G R fi MSEL BRONKOSKOP KURSU 22 Haziran 2006, Perflembe, 13:00 17:30

Öğrenim Hedefleri; Havayolu tıkanıklığının nedenleri ve ne şekilde havayolunun açılabileceğini. Havayolunu açma manevralarını

TORAKS RADYOLOJİSİ. Prof Dr Nurhayat YILDIRIM

Türk Pediatrik Hematoloji Derneği (TPHD) Hemofilide Cerrahi Çalıştayı Uzlaşı Raporu

Maligniteyi taklit eden asemptomatik bir tüberküloz olgusu

MEKANİK VENTİLASYON - 2

Santral Venöz Kateter. Hem. Güliz Karataş Hacettepe Ped KİT Ünitesi

SOLİTER PULMONER NODÜL

Ventilatör İlişkili Pnömoni Tanısında Endotrakeal Aspirat Kantitatif Kültürü ile Mini-Bal Kantitatif Kültürü Arasındaki Uyum

HASTA-VENTİLATÖR UYUMSUZLUĞU

Tarihçe Hipokrat zamanında tüberküloz (tbc) için patognomonikti.

Transkript:

BRONKOSKOPİ Dr. Füsun Öner Eyüboğlu Anlatım Taslağı 1. Tarihçe 2. Uygulama için gerekli unsurlar Alt yapı Personel Ekipman (Rijid+FOB) 3. Bronkoskopi uygulaması 4. Bronkoskopi endikasyonları 5. Bronkoskopi kontrindikasyonları 6. Tanısal bronkoskopi uygulamaları Biyopsiler(trakeobronşial agaç, parenkim Lavaj örneklemesi( bronş, bronko alveodes) Mikrobiyolojik tanı yöntemleri Endobronşial ultrasonografi, LIFE 7. Tedavi amaçlı bronkoskopi uygulamaları Yabancı cisim çıkarılması Hemoptizi kontrolü Sekresyon aspirasyonu Bronko plevral fistül onarımı Endobronşial obstriksiyon tedavisi( Laser, fotodinamik, brakiterapi, elektrokoter, cryoterapi, havayolu dilatasyonu, stent yerleştirilmesi) 8. Bronkoskopi komplikasyonları 1. Tarihçe İlk kez 1847 yılında H. Green tarafından hava yolları doğrudan gözlenebilmiştir. Green, sert bir boru içine yerleştirilmiş aynalar ve indirek aydınlatmalar yardımıyla, ağızdan girerek trakeaya erişilebileceğini gösterdiğinde büyük tepkiler almış, havayoluna demir boru yerleştirdiği için meslekten uzaklaştırılmıştır. Daha sonra uzun yıllar bronkoskopi ile ilgili çalışma yapılmazken, 1897 yılında G. Killan laringoskop kullanarak trakeayı görebildiğini ve buradan yabancı cisim çıkardığını bildirmiştir. Aynı araştırmacılar Laringoskopun boyunu uzatarıp ve farklı aydınlatma 32

yöntemleri kullanarrak bronş ağacından yabancı cisim çıkarılması konusunda oldukça etkin bir cihaz olduğunukanıtlanmıştır. Aynı yıllarda C. Jackson bronkoskopun distal ucundaki aydınlatmayı güçlendirmiştir. 1960 lı yıllara kadar bronkoskop sadece trakeobronşial ağaçtaki patolojileri görme, bu patolojilerden tanı amaçlı biyopsiler alma ve yabancı cisim çıkarmaya yönelik kullanılırken, H.A. Anderson 1965 yılında periferik akciğer dokusundan da biyopsi alınabileceğini göstermiştir. Böylelikle bronkoskopun diffüz akciğer hastalıkları tanısında parankim örnekleme amacıyla kullanıma da girmiştir. Shigeto Ikeda, 1967 yılında farklı reaktif indeksde cam fiber demetleri kullanarak bronkoskop ucundaki görüntüyü büyüterek göze ulaştırmayı başarmıştır. Ayrıca bu yeni teknoloji hareket olanağınıda artırmaktadır. Son 20 yıldır bronkoskoplarda cam fiberler yerine video kamera görüntüsünü algılayan sensörler (charge coupled device-ccd) kullanarak daha kaliteli digital görüntüler video sistemlere aktarılabilmiştir. Bronkoskopi teknolojisinde kat edilen bu önemli yol fiberoptik bronkoskobu (FOB) günümüzde akciğer hastalıklarında havayolu ve parankim patolojilerini aydınlatmada vazgeçilmez bir tanı yöntemi haline getirmiştir. 2. Uygulama için gerekli unsurlar ( altyapı, ekipman, personel) 2002 ERS/ATS uzlaşı raporuna göre ideal bir bronkoskopi ünitesinin hasta hazırlama, işlem ve ayılma alt ünitelerinden oluşması öngörülmektedir. İşlemin yapılacağı bölümde yatak/koltuk un odanın ortasında yer alacak şekilde konumlandırılması önerilmektedir. Böylelikle bronkoskopist, anesteziyolog ve hemşirenin hastanın etrafında rahatlıkla hareket edebileceği alan sağlanmalıdır. İşlem süresince hastaların kardiyo pulmoner monitörizasyonu ve oksijen desteğinin sağlanması için gerekli donanım hazır bulunmalıdır. Ayrıca, acil durumlarda kullanılmak üzere kardiyopulmoner resüsitasyon düzeneği, bronkoskopi ve uyanma bölmelerinde oksijen sistemi, monitör ve aspiratörün her bölme için ayrı ayrı yer alması öngörülmektedir. Bronkoskopi ünitesinde deneyimli bronkoskopist, anesteziyolog ve hemşire bulunması, girişimsel işlemler yapılacaksa hemşire sayısının artırılması önerilmektedir. Anesteziyoloğun işlemin başında sonuna kadar hasta başından sonuna kadar hasta başında bulunmasının taşıdığı yaşamsal önem bildirilmektedir. Uygulama öncesinde hastadan rutin olarak öykü, fizik muayene, EKG, PA akciğer grafisi ve laboratuar (biyokimya)testleri istenir. Gerekirse bilgisayarlı tomografi, solunum fonksiyon testi, arter kan gazı da planlanabilir. Bu incelemelerden sonra hastaya bronkoskopist tarafından hangi endikasyon ile bronkoskopi yapılacağı, işlemi ve işlem sırasında gelişebilecek komplikasyonları ayrıntılı olarak hastaya anlatıltıktan ve hastadan yazılı onay alındıktan sonra bronkoskopi programına alınması uygun görülmektedir. 33

RİJİD VE FLEKSİBLE BRONKOSKOP (FOB) Rijid bronkoskoplar Değişik çap (6, 7, 8, 9mm) ve boyutlarda (<32cm) metal bronkoskoplar kullanımdadır. Direk ve teleskopik gözlem ile trakea ve ana bronşlar, optik ve lateral açılı teleskoplar ile lob bronşlarını görmek ve örnek almak mümkündür. Görüntülerin tümü teleskoplar yardımıyla büyütülerek doğrudan yansıtılabilmektedir. Video sistemler ile ilişkilendirilerek televizyon ekranlarına yansıyan ise görüntüler dökümantasyon ve eğitim olanağını da sağlamaktadır. İşlemin metal tüplerle yapılması nedeniyle derin sedasyon, gerektiğinde genel anestezi önerilmektedir. Rijid bronkoskopi endikasyonları Tablo 1 de özetlenmiştir. Tablo 1. Rijid bronkoskopi endikasyonları Masif hemoptizi Trakeobronşial stenoz tedavisi Yabancı cisim çıkarılması Mekanik rezeksiyon Mekanik dilatasyon ATS/ETR rijid bronkoskopun öğrenim sürecinde en az 20 adet refakatli, daha sonrasında ise yıllık ortalama 10 15 kez rijid bronkoskopinin işleminin yapılması durumunda yeterli deneyim ve ehiyetin sağlanabileceği görüşündedir. Fleksible fiberoptik ve video bronkoskoplar Başlangıçta fiberoptik bronkoskopların optik rezolüsyonu rijid bronkoskoplara göre daha düşüktü. Ancak hareket yeteneğinin olması uygulama kolaylığı distale erişilebilirlik lokal anestezi ile yapılabilirliği FOB un göğüs hastalıklarında daha tercih edilir kılmıştır. Erişkinlerde tanı amaçlı kullanılan FOB lar, küçük çapları 5.9mm, 5.2mm, 6mm, 6.1mm, 3.6mm ve bükülebilme özellikleri ile bronş ağacının 5-6 dallanmasına kadar olan bölümünü görüntülemeye elverişlidirler. Tedavi amaçlı kullanılan FOB ların ise hem dış, hem iç çapı, hem de çalışma kanalı çapı daha geniştir. Farklı çaplardaki FOB larda temel olarak ışık kaynağı yerleşmiş olan bir kanal, işlemlerin yapıldığı bir kanal ve lensin yerleştiği bir kanaldan oluşur. CCD teknolojisi ile bronkoskopik görüntüler TV monitörüne aktarılmaktadır. Işık kaynağı olarak halojen ve xenolon soğuk ışık kaynakları kullanılır. Yeni modellerin bazılarında küçük piller ışık kaynağı yerine kullanılmaktadır. Bu bronkoskoplar yatak başında bronkoskopi olanağını sağlamaktadır. Direk okülerden gözle bakılarak ya da video kameraya bağlanarak ya görüntüyü monitöre aktararak 34

dauygulanabilir. kullanılmaktadır. Aksesuar olarak video kayıt cihazı ve dijital fotoğraflama üniteleri Tanı amaçlı kullanılan bronkoskop gereçleri Aşağıda tanıtılan tümaraçlar FOB un işlem kanalından bronkoskop distaline ulaştırılır. Biyopsi forsepsleri: Bronkoskop aracılığı ile inspeksiyon dışında kesin tanı için doku örneğinin histopatolojik doku incelemesi gereklidir. Yuvarlak ya da elips şeklinde, düz ya da testere dişi şeklinde çıkıntılı kenarlı yada ortada dokuya saplanabilen ignesi olan forsepsler olabilir. Sivri olmayan uçlar istenmeyen kanama ve doku hasarını önlemeye yöneliktir. Forsepsler floroskop eşliğinde kullanılırsa periferik lezyonlaradan doku örnek alma şansı daha da artmaktadır. Diffüz parankimal lezyon varlığında kör biyopsiler alınabilir. Bronşial fırçalar Forsepsin erişemiyeceği bölgelerden sitolojik ya da mikrobiyolojik örnekler almak amacıyla kullanlır. Merkezinde tel ve bunun çevresini silindirik olarak saran fırçadan oluşmaktadır. Fırça ileri geri hareket ettirmek suretiyle patolojik görünümlü noktadan örnekleme yapılır. Mikrobiyolojik tanı amacıyla kullanılan korunmuş fırça larda sitlojik amaçlı kullanılan fırçayı kılıf olarak kaplayan bir polietilen kateter bulunmaktadır. Böylelikle alınan örneğin bronş ağacında kontamine olması engellenir. Aspirasyon ve biyopsi iğneleri Submukozal, peribronşial mediastinal ve hiler lenf nodlarından transbronşial olarak kıvrılabilir iğneler aracılığı ile sitolojik örnekler alınır. Schiepetti nin rijid bronkoskopla öne sürdüğü bu teknik Wang tarafından adapte edilmiş ve fleksible bronkoskop ile uygulanmıştır. Farklı çaplarda iğnelerle aspirasyon yapılabilir. (18-21 gauge). 18G çaplı iğnelerle genelde bronkoskopik aspirasyon ve mediastiral ve hiller lezyonlardan örnekler alınır. En sık akciğer kanseri evrelemesinde periferik nodül yada kitleden örnekleme amacıyla kullanılır. İğneler plastik yada metal özellikte olabilir. İğneyi dıştan saran plastik kılıf mevcut olup hedeflenen noktaya erişine kadar kılıf içinde ilerletilir. Lenf nodu biyopsisi için belirlenen 11 istasyondan birinden yada, bronş duvarı komşuluğundaki lezyonlardan floroskop yardımıyla örnekleme yapılırbilir. 35

Ultrasonik problar İşlem kanalına yerleştirilebilecek boyutta ultrasonlar geliştirilmiştir. Bronkoskobun bulunduğu hava yolunu çevreleyen peribronşial yapılar probe aracılığıyla lineer array görüntüler şeklinde ekrana yansıtılabilir. Bronş ile probe arasında hava olmaması amacıyla probun ucu sıvı ile dolmuş balon içinde hava yolu ile temas ettirilir. 2.8-3.2 mm çapında 12-20 MHz çevirgeç ve işlemci oluşur prob kendi etrafında 360 dönebilir. Özellikli ve güç biyopsilere rehberlik etmede, bronşun infiltratif hastalıklarını invivo tanımak ve tümörün cerrahi sınırının daha net belirlenmesi amacıyla kullanılmaktadır. Özel korunmuş kateter ve balonlar Çift lümen kateterler kullanılarak örnek alınacak bronş ağzından içeri kateter yerleştirilir ve daha sonra balon şişirilerek bronşun distalinin bronş ağacı ile ilişkisi kesilir. Bronş distalinde ileri lavaj ile istenilen steril kontamine olmamış örnekleme yapılır (protected lavaj= korunmuş lavaj). İşlem tamamlandıktan sonra balon söndürülür, ve kateter çıkarılır.balon kateterin bir diğer kullanım alanı ise daralan hava yollarını mekanik bası ile açmaya yöneliktir. 3. Bronkoskopi uygulaması İşlem öncesi hastalar yeterli süre ağızdan beslenmemeli, sıvı almamalıdır (minimum 4 saat, ideal 8 saat). Hasta uyanık olduğu sürece yapılan tüm işlemler aşama aşama hastaya açıklanmalıdır. İşlemin başarılı olmasında hastanın hazırlanması, anksiyetesinin giderilmesi, kasların yeterince gevşetilmiş olması, öksürmemesi, yeterli anestezi alması önemli rol oynar. Rijid bronkoskop son yıllarda sıklıkla spontan solunum durdurulmadan kısa süreli genel anestezi ile probolitik ajanlar uygulanır. FOB ile 0.5-1mg atropine sülfat işlemden 30 dakika önce bronş sekresyonları azaltmak ve vazovagal refleksi önlemek amacıyla verilir. Sedasyon genellikle bilinç düzeyinde, kısa etkili ajanlarla /fentanil, codein, midazolam, hydroxyzine ve diazepam) yapılır. Üst hava yolları larinks ve trakeobronşial ağacın lokal anestezisi işlem öncesi topikal uygulanan (inhalasyon ile ya da bronkoskopi sırasında) Lidokain ile gerçekleşir. 5-7mL %1 Lidokain inhalasyonu 10-15dk yapıldıktan sonra, aynı konsantrasyon Lidokain orofarenkse el atomizeri ile inspiryumla senkron olarak uygulanır. Bundan sonra işlem sırasında bronkoskopla bronş ağacına doğrudan verilir (0.5-2% Lidokain). Genelde kural olarak, işlem sırasında hastaya nasal yada anal yolla oksijen desteği verilir. Lokal anesteziklerin etkisi ve bronkoskobun mekanik etkisi ile hipoksi gelişebilmektedir. FOB ağız ya da 36

burun yolu ile uygulanabilir. Uygulayıcının lışkanlığı ile ilgilidir. Bunun yolu ile girildiğinde burun orofarenkse geçtikten sonra FOB düz ilerletildiğinde dogrudan kord vokal üzerine ulaşılır. Epiglot arkasından, ses telleri üzerine doğru geçerken 2ml Lidokain verilir. Öksürük kesilene kadar aspire etmeden beklenir. Gelottisi geçtikten sonra trakea duvarları boyunca yeniden 2ml Lidokain uygulanır. Trakea incelendikten sonra sıra ile her iki akciğer lobu segmentleri lob girişlerine Lidokain uygulanmasını takiben incelenir. Lidokainin etkisi ortalama 30dk sürer ve işlem süresince >400mg ı geçen Lidokain uygulamalarından çekinilmesi önerilmektedir. İşlem süresinde ses tellerinden başlayarak tüm solunum yolu dikkatle inspekte edilmelidir. Bronkoskopi sırasında incelenmesi gereken inspeksiyon bulguları Tablo 2 de özetlenmiştir. Tablo 2. Bronkoskopik inspeksiyon bulgular Bronş duvarı yapısı Mukoza epiteli Submokozal yapı Bronş lümeni Stenoz Obstrüksiyon Kompresyon Anormal dallanma Şişlik, ödem Birfurkasyonda anormallik Anormal madde varlığı Sekresyon Kanama Taş Yabancı cisim Hareket bozukluğu Solunumla anormal hareket Öksürükle anormal hareket 4. Bronkoskopi indikasyonları: Tanı ve tedavi amaçlı olarak iki grupta toplanabilir. İndikasyonlar Tablo 3-4 de özetlenmiştir. İndikasyonlara uygulanarak yapılacak hasta seçimi gelişebilecek komplikasyon oranını azaltacağı göz önünde bulundurulmalıdır 37

Tablo 3. Tanı amaçlı bronkoskopi indikasyonları Anormal akciğer grafisi varlığı (non invaziv yöntemlerle tanı konulmadığında) Balgam sitolojisi atipik hücre (+) Akciğer tümörleri tanısı Akciğer tümörleri evreleme Akciğer tümörleri tedaviye yanıt takibi Hemoptizi kaynağının açıklanması (ilk 48 saat) 3 haftadan uzun süren öksürük Öksürük özelliğinde değişiklik Açıklanamayan dispne ve stridor Akciğer oskültasyonda işitilen lokalize ek ses varlığı İnterstisiel akciğer hastalıklarında alveolit özelliklerini saptamada (BAL) Lokalize rezolüsyonu geçikmiş pnömoni Akciğer apsesi Endobronşial tm? Reküren atelektazi Endobronşial tm? Güç entübasyon infeksiyon, Tablo 4. Tedavi amaçlı bronkoskopi endikasyonları Yabancı cisim çıkarılması Bronş mukus tıkaçlarının temizlenmesi PAP da selektif akciğer lavajı Zor entübe edilen olgular İntrabronşiyal rezeksiyon (Yag-Laser) (palyasyon için) İleri evre akciğer kanseri hastalarında Bronşial adenom Karsinoid tümör Skarlar Bronşial kanama odağı tedavisi( laser, elektrokoter) Brakiterapi kateteri yerleştirilmesi Büyük havayolu darlıklarında (stent) Bronkoplevral fistül onarımı 38

5. Bronkoskopi kontrendikasyonları bronkoskopide başarı uygun hasta seçimi ile daha kolay sağlanabileceginden işlem yapılacak olgular titizlikle seçilmeli, kontrendikasyon varlığında şlemden vazgeçilmelidir. Bronkoskopi kompelikasyonuları Tablo 5 de özetlenmiştir. Tablo 5- Bronkoskopi kontrendikasyonları Mutlak kontrendikasyonlar %100 oksijen uygulaması sonucu PaO 2 <60mmhg kalıyorsa TipII solunum yetmezliği varsa, Ağır bronkospazm Stabil olmayan astım Kısmi kontrendikasyonlar KVS hastalıklar (yakın zamanda geçirilmiş MI, stabil angina, aritmi, hipertansiyon) Serebrovasküler patoloji varlığı Kafa içi basınç yüksekliği Konvülzyon varlığı Kanama diatezi Trombositopeni (BAL<20.000/mm 3, biyopsi 50.000 /mm 3) Trombosit fonksiyon bozukluğu Ağır anemi Portal hipertansiyon Üremi 6. Tanısal Bronkoskopi Uygulamaları Trakeabronşial ağaç ve parankimiyopsileri Bronşial mukoza biyopsisi Bronkoskop ile görülebilen lezyonlarda; lezyon üzerinden değişik noktalardan, nekrotik tabaka ile kaplanmış lezyonlarda ise bu tabakayı geçecek şekilde patolojik-normal doku sınırından biyopsilerin alınması önerilir. İdeal örnekleme için 3-5 parça alınmalıdır. Perferik lezyonlarda 39

gerğinde floroskop yardımıyla örnekleme yapılır. Biyopsi ile patolojik sonuç gelme oranı %60 olarak bildirilmektedir. Transbronşiyal biyopsi (TBB) Radyolojik olarak diffüz parankim hastalığı saptanan olgularda kör olarak alınabilir. Diffüz lezyonlarda alt lob anterobazal ya da laterobazal segmentler tercih edilir. Lokalize lezyonlarda radyolojik olark lezyonun en yoğun olduğu segmentlerden florokosp yardımıyla bronkoskopi altında kör biyopsiler alınabilir. Transbronşiyal olarak akciğerden biyopsi alınırken forseps kapalı olarak hedefe doğru ilerletilir, gidebildiği kadar ileri itilir. Duvara dayandığı hissedilince forseps 1-2 cm geri çekilir. Hastadan derin nefes alması istenir. Forseps ucu açılarak tekrar ilerletilir. Hastadana ekspiryum yapması istenir ve manevra ile bu sırada açık olan forseps içine invagine olan bronş duvarı ve komşuluğundaki akciğer dokusu alınır. TBB tek akciğerden yapılmalı, 4-6 örnek alınmalı ve kanma kontrolü ile işlem sonlandırılmalıdır. Hastalar işlem sonrası 2 saat gözlem altında bulundurulurlar. Pnömotoraks (%1-2), kanama olasılığını (%2) ekarte etmek amacıyla akciğer grafisi çekilmelidir. TBB tek taraflı alınmalıdır. Bu riskleri önleyebilmek adına gerğinde tüp takılması, yada kan desteği yapılır. Bronkoskopi fırçalama (BF) Periferik ve gerekirse santral tümörlerde sitolojik ve akciğer infeksiyonlarında mikrobiyolojik materyal elde etmek için kullanılır. Lezyon bronkoskop ile görüldüğü takdirde mukozal infiltrasyon alanından, periferik ise radyografide lezyonun yoğun olduğu segment veya subsegmentten fırçalama yapılır. Ucunda eriyebilir tıkaç bulunan çift lümenli korunmuş fırça ile kontamine olmamış alt solunum yolu örneği alınabilir. Örnekte 10 3 CFU/ml varlığı VIP için tanısaldır. Yapılan araştırmalarda biyopsi ile patolojik tanı oranı %60g, fırçalama ile % 50 iken, biyopsi+fırçalama ile tanı oranı %80 e çıkmaktadır. Fırçalama ile perifik lezyonlarda tanı şansı 2cm> lezyonlarda %25 den düşük iken, 2cm< lezyonlarda %60 ın üzerine erişebilmektedir. Bronkoalveoler lavaj (BAL) Alveol yüzey hücre profilini gösteren değerli bir testtir. İmmünsüprese olgularda ve ventilatöre bağlı hastalarda gelişen akciğer infeksiyonlarının tanısı (CMV, PCP, tüberküloz, nonspesifik 40

bakteri), infiltratif-interstisyel akciğer hastalıklarının aktivasyon (eozinofilik pnömoni, eozinofilik granüloma, pulmoner alveoler proteinozis) değerlendirilmesi ve izlenmesi (sarkoidoz, hipersensitivite pnömonileri, idiopatik pulmoner fibrozis), malignitelerin sitolojik tanısı için uygulanır. Lokalize lezyonlar için ilgili segmente, diffüz lezyonlar için sağ akciğer orta lob veya sol akciğer lingula segmentlerinden birisine 20 ml lik parçalar halinde toplam 200-300ml oda veya vücut ısısında serum fizyolojik ile uygulanır. Öksürük çok olduğunda daha çok bronş epiteli döküleceğinden işlem sırasında hastanın öksürtülmemesi ve bronkoskop ucunun bronş ağzına saplandıktan sonra yer değiştirmemesine dikkat edilmelidir. İdeal olan verilen sıvının %60 ının geri alınmasıdır. Alınan sıvı steril gazlı bezden süzüldükten sonra torna lamında toplam kaç hücre toplandığı sayılır, hücrelerin canlılığı Trypon-mavisi ile incelenir. Ardından toplanan sıvı önce oda ısısında, 1200 40dk santrifüj edilir. Ardından 2 kez RDMI ile 4 C santrifüj edilir (1200-20dk). Üstte kalan sıvı sitokinler ile ilgili çalışmalar amacıyla dondurulur yada incelemeye alınır. Tüpün dibinde kalan hücreler lenfosit subset dağılımı ya da diğer reseptörler için boyamaya alınır. Flowsitometride, histopatolojik olarak incelenebilir. İnterstisyel akciğer hastalıklarının (sarkoidoz vs) aktivasyon değerlendirmesinde, ayırıcı tanı amacıyla sitolojik inceleme ve T lenfosit alt-gruplarının incelenmesi (CD4/CD8), malignite tanısı için sitometrik değerlendirme, immünsüprese olgularda fırsatçı infeksiyonlar ve immünitesi sağlam olgularda hastane kökenli pnömoni açısından (ventilatöre bağlı olgularda) mikrobiyolojik tanı için kantitatif kültür yapılır. 10 4 CFU/ml pnömoni için tanısaldır. Duyarlılık %70, özgüllük %100 olarak bildirilmektedir. Belirtilen olgularda; bir dış kılıf ve distalinde tıkaç ile üst solunum yolu ve bronkoskop çalışma kanalından kontaminasyonu önleyen protected BAL (pro-bal) kateterleri de kullanılabilir. BAL ile daha geniş akciğer alanının örneklemesi ve fazla mikroorganizma içermesi nedeni ile korunmuş fırçadan daha yüksek tanı değerine sahiptir. ProBAL da 10 3 CFU/ml üretilmesi pnömoni için tanısaldır. PSP+BAL tekniklerinin birleşiminden oluşan bu yöntemle duyarlılık çok artmaktadır. Transbronşial iğne aspirasyonu (TBİA) Perkütan transtorasik ince iğne aspirasyonu başta periferik akciğer nodülleri olmak üzere akciğer ve mediastendeki her türlü nodül, kitle, abse veya kaviteli lezyonlara, lokalize veya diffüz infiltrasyonlara uygulanabilen kullanışlı bir tanı yöntemidir. İşlem için uygun iğne seçimi önemlidir. Submukozal lezyon örneklemede 13mm çaplı iğneler, histolojik tanı amacıyla 19gauge aspirasyon iğneleri, sitolojik tanı amacıyla 22gauge aspirasyon iğnesi 41

kullanımı önerilmektedir. Malign ve nodüler lezyonlarda tanı şansı, benign ve difüz lezyonlardan çok daha yüksektir. Malign lezyonlarda pozitif tanı çeşitli serilerde %90 ve daha üzerinde bildirilmektedir. Aspirasyonun tecrübeli kişilerce yapılması ve işlem sırasında bir sitopatoloğun hazır bulunması, pozitif tanı şansını belirgin olarak artırmaktadır. Akciğer kanseri evrelemesinde tanı değeri %15-83 (ppv %90-100), periferik nodül değerlendirmesinde %20-25 dir. Fırçalama ya da forsepsle örneklemeye göre tanı da TBİA daha başarılıdır. Akciğer kanseri evrelemesinde anterior ve posterior karina, sağ ve sol paratrakeal, sağ ve sol ana bronş, sağ üst hiler, subkarinal, sağ alt hiler, sub-subkarina, sol hiler lenf nodları olmak üzere toplam 11 istasyondan örnekleme yapılabilir. TBİA uygulayıcısının yeterlilik kriteri olarak; sitoloji iğneleri ile en az 25 TBİA işlemi yapması ve bunun 10 un da pozitif örneklemenin başarıyla gerçekleştirilmesi önerilmektedir. En sık görülen komplikasyonlar kanama, pnömotoraks, pnömomediastinum dur. Pnömotoraks %10-20 civarında, kanama %5-10 oranında görülmektedir. Tecrübeli kişilerle yapılan aspirasyonlarda komplikasyon oranı belirgin azalmaktadır. Kanama diatezi, antikoagülan kullanımı, ileri derecede pulmoner hipertansiyon, vasküler malformasyon şüphesi, solunum yetersizliği, büllöz amfizem, kisthidatik şüphesi olan olgularda daha dikkatli davranılmalıdır. Endobronşial ultrasonografi (EBUS) Bronkoskobun çalışma kanalından geçirilen ultrasound probları ile bronş duvarları, peribronşiyal yapıları (damar, lenf ganglionu, kitle) gösterilir. Submukozal, lümen dışı lezyonlar ve peribronşiyal lenfganglionlarının yeri saptanarak daha kaliteli ve güvenli (damarlar görüntülenebildiği için) örnek alınır. Mediastinal tümörler, kalp, özefagus, büyük damarlar değerlendirilir. Ayrıca bronkoskop ile görülmeyen distaldeki kitle lezyonlarının yerini belirlemede kullanılarak FOB ile tanı şansını arttırabilir. Yeni kullanılmakta olan bu yöntemin başarı, özgüllük ve duyarlılığı hakkında henüz yeterli bilgi sahibi değiliz. Uzun bir öğrenme süreci gerektirdiğinden uygulayıcının yeterlilik elde edebilmesi uzman gözetiminde en az 40 adet EBUS uygulaması öngörülmektedir. Fotodinamik tanı Sağlıklı ve anormal dokunun farklı floresanslar yansıtması ile premalign-malign mukozal anormallikler (displazi, karsinoma in situ) gösterilebilir. Fotosensitif ilaçlar [hematoporfirin ve gama aminolevulinic asit (ALA)] kullanılarak dokular fotosensitif hale getirilir. Farklı dalga boylarında ışık verildiğinde farklı floresansa sahip dokular farklı renkler açığa çıkarır. 42

Otofloresans bronkoskopi (OFB) Trakea bronş ağacında gelişen premalign ve malign mukozal anormallikleri saptamak amacıyla kullanılır. Doku submukozasında doğal olark bulunan kromoforlar floresan ışığın emisyonuna sebep olurlar. Lung imaging fuorescence endoscope (LIFE) sistemi hellium-cadmium lazeri ışık kaynağı olarak kullanır. Bu mavi lazer ışığı (442 nm) bronş dokusuna nakledilir. Patolojik doku kırmızı-kahverengi görünüm verirken sağlıklı doku yeşil görünür. Sağlıklı ve anormal dokunun farklı floresans vermesi prensibine dayanır. Özellikle displazi ve karsinoma in situ aşamasındaki patolojileri saptamada başarısı yüksektir. Bu yeni teknoloji, günümüzde bronkojenik kanser gelişme riski taşıyan hastalarda tarama amaçlı kullanılmaktadır. FOB da ki kontrendikasyon OFB için de geçerlidir. Bilinen komplikasyonu yoktur. 7. FİBEROPTİK BRONKOSKOP İLE TEDAVİ Yabancı cisim çıkarılması Aspire edilen yabancı cismin cinsine göre; yakalayıcı forseps, basket veya mıknatıslı forseps kullanılır. Subakut yabancı cisim aspirasyon olgularında bronş içi granülasyon dokusu oluşumları, gelişebilir. Rijid bronkoskoplar geniş iç çapları ve ventilasyonu kolaylaştırmaları nedeni ile yabancı cisimlerin çıkarılmasında belirgin üstünlüğe sahiptir. Dezavantajları ise; hareket sınırlılığı ve hastalarda tehlikeli boyun hiperstansiyonlarına neden olmasıdır. FOB forsepleri ile yakalanabilen iğne vb sert yabancı cisimler bronkoskop içinden geçmediği için bronkoskop ile birlikte çıkartılırken trakeobronşiyal ve laringeal yaralanmalara neden olabilir. Hemoptizilerin kontrol altına alınması Bronkoskop hemoptizilerde hem tanı ve değerlendirme hem de tedavi amacı ile kullanılabilir. Görüş zorluğu nedeni ile büyük ve geniş aspirasyon kanallı bronkoskoplar kullanılmaktadır. Masif kanamalarda asfiksiyi önlemek için hızlı aspirasyon, müdahale ve ventilasyon şansı veren rijid bronkoskop kullanılmalıdır. FOB geniş aspirasyon kanallı olsa, kan ile görüntü kapanması sonucu müdahalede yetersizliğe neden olabilir. Bronkoskop ile aspirasyon, buzlu ve adrenalin eklenmiş serum fizyolojik (SF)(1/20.000=1 ml adrelalin, 19 ml SF) ile lavaj, kaynağı belirlenebilen veya bronkoskopik girişim sonrası akut başlayan kanamalarda ilgili segment bronşunun ağzı kısa bir süre (4-5 dk.) bronkoskop ucu veya balonlu kateter (Fogarty veya Swan-Ganz) ile tıkanır. Kanama odağına Fibrin glue verilebilir. Endobronşiyal tümörlerden kaynaklanan lokal kanamalarda; elektrokoter, neodmum YAG laser veya argon plazma koagülatörleri ile başarılı sonuçlar elde edilmektedir. 43

Mukus tıkaçlarının açılması Bronkoskopinin tedavi amaçlı en sık uygulanımı; solunum kas güçsüzlüğü (post operatif dönem, nöromusküler hastalık) ve/veya ventilatöre bağlı bazı olgularda bronşial sekresyonların ve mukus tıkaçlarının temizlenmesi şeklinde olmaktadır. Bronkoskopik temizlik; solunum fizyoterapisine rağmen sekresyonlarını atamayan ve atelektazi gelişen olgularda yapılmalıdır. Bronkoskopik lavaj Solunum sıkıntısı artan pulmoner alveoler proteinoz olgularda FOB ile segmental lavaj yapılabilir. Ancak asıl tedavi genel anestezi ve çift lümenli trakeal tüp konularak ameliyathane koşullarında beş gün ara ile her iki akciğerin ayrı ayrı 20-30 litre serum ile yıkanarak akciğerde biriken protein ve lipidlerin mekanik temizliğidir. Alerjik bronkopulmoner aspergilloz lu olgularda ise bronş lümenlerine sıvanmış yapışkan sekresyonların bronşiyal lavaj ve çok katılaşmış sekresyonların forsepsler ile temizliği yapılabilir. Endobronşiyal obstrüksiyonların tedavisi Lazer tedavisi: İnfrared spektruma yakın dalga boyundaki (1064nm) neodymium lazerler (Nd- YAG), uygulandığında hızla dokuya penetre olur. Kan damarlarında koagülasyon ve çevre dokuda nekroza neden olur. Lazer tedavisinin fotokoagülan ve buharlaştırıcı etkileri vardır. Bronş lümenini tıkayan inoperabl tümörlerin paliasyonu ve bazı granülasyon, fibrotik doku oluşumlarının intrabronşiyal tedavisi için; termal lazerler (CO 2, neodymium YAG, argon), argon plazma koagülatörü kullanılır. FOB ya da rijid bronkoskop ile uygulanır. İnoperable kanserlerde primer ya da intrabronşial metastaz palyasyonunda kullanılır. Uygulayıcı rijid ve FOB bronkoskobu kullanabilmelidir. Lazer ışınları sonucu gözde gelişebilecek hasarı önlemek amacıyla işlem yapan kişilerin koruyucu gözlük kullanmaları önerilmektedir. Rijid bronkoskop eşliğindeki uygulamalar daha çok tercih edilir. Brakiterapi: Bronş tümör alanının maksimal terapötik doz ve minimal yan etki ile radyoterapisi için brakiterapi kateteri FOB ve floroskopi yardımı ile yerleştirilir. İridium 192 kaynağından kateter aracılığı ile yapılan lokal tedavi yüksek doz (1000 rad) tek seansta veya düşük doz (660 rad) haftada bir kez olmak üzere üç seansta uygulanır. Rayasyon onkologları ile iş birliği halinde gerçekleştirilir. Havayolu dilatasyonu: Proksimal hava yollarında rijid bronkoskop ile yapılabilir. Distal hava yollarındaki fibrotik darlıklar da ise FOB içinden geçirilen balonlu kateterin (yüksek basınçlı angioplasti kateteri) dereceli olarak şişirilmesi ile dilastasyon sağlanabilir. İşlem floroskopi altında yapılmalıdır. Majör risk; bronş rüptürü, kanama ve işlem sorası bronş mukoza ödemidir. 44

Bronş fistüllerinin kapatılması Bronkoplevral fistül tanı ve kapatma işlemi FOB ile yapılır. Bronş içinde fistül çevresine gümüş nitrat gibi irritan ajanlar verilerek granülasyon dokusunun oluşumu ile fistülün kapanmasına çalışır. Gelform gibi fibrin yapıştırıcılar, tissue yapıştırıcı, otolog blood pate, crioprecipitate, trombin injeksiyonları ile de fistül kapatma yöntemleri uygulanabilir. Fistülün büyüklüğüne göre kullanılacak ajan seçilmelidir. 3 mm. den küçük fistüllerde endoskopik onarım başarı ile uygulanabilirken, 8mm. den büyük fistüllerde cerrahi onarım gerekmektedir. Trakeobronşiyal stent yerleştirilmesi İdeal indikasyon; stenoz uzunluğunun az olması (2-3 kartilaj boyu) ve tercihen trakeobronkomalazi veya yumuşak itilebilir dış baskıya bağlı darlık olmasıdır. Stentlerin görevi, hava yolu kollapsını önleyerek distalindeki akciğer bölümünün havalanmasını sağlamaktır. Düz, J, Y şeklinde, farklı çap ve uzunlukta olabilirler. Polimer, metal yada hibrid niteliktedirler. Stentin türüne göre rijid yada fleksible bronkoskop ile yerleştirilebilirler. Uygulamanın terapötik değil, bir mekanik palyasyon olduğu unutulmamalıdır. Ekstrensek hava yolu stenozu (intraluminal obstiksiyondan bağımsız), inoperable stenotik oluşumlar, trakeabronko malazi, tekrar eden intrabronşial tümörler, santral havayolu fistül (özefagus, mediastinum, plevra) palyasyonu stent yerleştirme endikasyonları olarak tanımlanmaktadır. Stentlerin; yerinden kayma, granülasyon veya tümör dokusu ile daraltılma ve koyu sekresyonlar ile daraltılma -tıkanma riskleri vardır. Öncelikle hayvan üzerinde denenerek öğrenilmesi önerilmektedir. Yılda 5-10 adet uygulama ile becerinin korunabileceği belirtilmektedir. Fotodinamik tedavi Yaygın bronşiyal mukoza karsinomu veya lokalize insitu bronş kanseri olan olgularda; hemotoporfirin (HPF) ve aminolevulinik asit (ALA) gibi tümör hücresinin ışık duyarlılığını arttırıcı maddeler ile yapılır. Bu maddeler sistemik olarak verildiklerinde 48 saat sonra neoplastik dokuda selektif olarak yoğunlaşır ve rengini değiştirirler. Bu maddeleri aktive edecek dalga boyunda spesifik ışık (630nm dalga boyunda laser ışığın/argon vd.) FOB ile total 100-400j/cm 2 500sn. verildiğinde; ışık duyarlılaştırıcı madde, ışık ve oksijen bir araya gelerek malign hücrelerde fotokimyasal bir reaksiyon oluşturur. Bu reaksiyonunu etkisi ile serbest oksijen radikalleri salınır ve doku yıkımına neden olurlar. Uygulamadan 24-48 saat sonra neoplastik doku nekrotik hale gelir. Bu nektrotik dokular FOB ile çıkarılmazsa fibrozis gelişip bronş daralmasına yol açabilirler 45

Bronş duvarına derin invaze olmamış, yüzeysel kanseri olan, operasyon yada external radyoterapi ile ışınlama şanşı olmayan geç dönem hastalarda palyasyon amacıyla yapılır. Fotosensitive maddelere allerjisi olanlarda kontrendikedir. Ana-büyük damar invazyonu, kronik havayolu obstriksiyonu varsa kontrendikedir uygulamada obstrüktif lezyon varlığında %60-80 dir. 4-6 haftada madde vücuttan atılabilir. Havayolu ödemi, tümör nekrozen ve geçikmiş çekintiler sonucu havayolu obstriksiyonu gelişebilir. 10 un üzerinde uzman denetiminde uygulama öngörülmektedir. El alışkanlığının korunabilmesi amacıyla 5-10 işlem/yıl yapılması önerilmektedir. BRONKOSKOPİK KOMPLİKASYONLARI Fazla miktarlarda lavaj, uzun işlem süresi, topikal anestezi ve sedasyon nedeniyle hipoksemi; kontaminasyon nedeniyle ateş-infeksiyon; invaziv işlemlere bağlı hemoptezi, pnömotoraks en sık görülen komplikasyonlardır. Bronş perforasyonu ve özellikle yaşlı, koroner iskemi problemi bulunan hastalarda kardiyovasküler yan etkiler(myokard infarktüsü, aritmiler) gelişebilir. ÖNERİLEN KAYNAKLAR 1. Udaya. B. S. Prakash. Bronchoscopy; Mayo Foundation, 1994. 2. John F. Beamis, Jr., Praveen N. Mathur. Interventional Pulmonology, The McGraw-Hill Companies,1999. 3. J. Strausz. Pulmonary Endoscopy and Biopsy Techniques. ERS Monograph 9 (volume 3) 1998. 4. C.T Bolliger, P. N. Mathur. ERS/ATS Statement on Interventional Pulmonology, Eur Respir J 2002; 19: 356-373. 5. Alfred P. Fishman et al. Fisman s Manual of Pulmonary Diseases and Disorders. Third edition, the McGraw-Hill Companies 2002. 46