SAYI: Þubat YTL / 1 milyon TL

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "SAYI: 231 18 Þubat 2005 1 YTL / 1 milyon TL"

Transkript

1 Kerkük kimin topraðý? - sayfa: 3 Emeðin sesinin inþasý acil bir görev - sayfa:3 sosyalist isci SAYI: Þubat YTL / 1 milyon TL SIRA ÝRAN A GELÝYOR BUSH ÝRAN A DOKUNMA! ABD Baþkaný Bush yeni dönem baþkanlýðý için düzenlenen yemin töreninin hemen ardýndan dünyaya tehditler savurdu. Ýran, Suriye ve tüm Ortadoðu Bush un hedef tahtasýnda... Bush, her gün yaptýðý açýklamalarda Ýran a yönelik tehditlerini tekrarlýyor. Son olarak Ýran la iliþkilerde askeri seçeneðin gündemde olduðunu tekrar etti. ABD nin savaþ þahinlerinin bahanesi yine ayný. Irak ta kitle imha silahlarý olduðu yalanýnýn bir benzerini, þimdi de Ýran için tekrarlýyorlar. Ýran ýn nükleer silah ürettiðini iddia ediyorlar. Irak ta, dünyanýn gözünün içine baka baka söylenen yalanlarýn sonucunda gerçekleþen Irak iþgalinin sonuçlarý ortada. 110 bin Iraklý ABD nin önderliðini yaptýðý iþgal güçleri tarafýndan yok edildi. Irak ýn tüm altyapýsý imha edildi. Irak ta demokrasiden, insan haklarýnda söz etmek mümkün deðil. ABD, Ýran için de ayný projeye sahip. Belki Suriye, Kore ve diðer ülkeler için de. Bush un temsil ettiði ABD savaþ kabinesine karþý aralýksýz mücadele bu yüzden çok önemli. Savaþa ve iþagel karþý en geniþ hareketi örmek bu yüzden çok önemli. Çünkü Bush durmayacak. ABD, dünya hegemonyasý ve petrol için sürdürdüðü savaþtan kendiliðinden vazgeçmeyecek. Bush u biz vazgeçireceðiz. Irak direniþiyle omuz omuza, önce Irak tan kovacaðýz. Bir daha imparatorluk hayalleri kuramayacaklar. Filistin: Adalet olmazsa barýþ da olamaz Reformiznin býraktýðý boþluk Cengiz Alðan Reformizm ölmüyor, aksine pek çok ülkede ve Türkiye'de de, kitlelerin dünyayý algýlayýþýnda giderek güçleniyor. Zaten sözünü ettiðimiz 'yepyeni olanaklar' tam da buradan doðuyor. sayfa: 10 KESK de deðiþim isteði Genel kurullarýn delegasyonlarýna bakýldýðýnda, eskisinden farklý olarak, daha genç, daha dinamik ve daha çok "baðýmsýz" delegenin varlýðýndan rahatlýkla söz edilebilir. Demokratik bir sendika hareketi gerekli F. Aloðlu Bütün üyelere oy hakký. Þube düzeyinde delege sistemi kalkmalý ve bütün üyelerin oy verme hakký olduðu kongreler yapýlmalý. Þube düzeyinde olduðu kadar genel merkez düzeyinde de seçimler bütün üyelerin oyu ile yapýlmalý. sayfa: 5 Emekçiler AKP hükümetini uyardý AKP iktidarý iþçi sýnýfýna her açýdan saldýrýyor. Bir yandan SEKA yý, Köy Hizmetleri ni kapatýyor. Öte yandan Eðitim-Sen i kapatmaya, SSK larý özelleþtirmeye çalýþýyor. 19 MART KÜRESEL EYLEM GÜNÜ Ýþte emekçiler AKP nin IMF güdümlü bu saldýrýlarýna karþý 16 Þubat ta 81 ilde birden uyarý eylemleri gerçekleþtirdiler. Eylemlere katýlan iþçiler, tüm çalýþanlarý ve yoksullarýn kýzgýnlýðýný ifade eden sloganlar attýlar. 16 Þubat eylemlerini bir ilk adým olarak görmekli ve AKP ye karþý mücadeleyi aralýksýz ve birleþik bir biçimde örgütlemeliyiz. 19 Mart ta Ýstanbul Kadýköy de iþgale karþý, bütün dünya ile birlikte sokaklardayýz Küresel ýsýnmayý önleyebilir miyiz? Martin Pickerton sayfa: 12 Sinema ve toplumsal deðiþim Roy Hassey Sinema icat edildiðinden bu yana bütün sanat biçimleri içinde en ticari olaný olmasýna ve büyük kârlar getirmesine raðmen gene de büyük altüst oluþlardan kopuk deðildir. sayfa: 14

2 2 HABERLER Sadece katiller deðil, siyasi sorumlular da yargýlansýn Abdulkadir Aygan. Bir itirafçý. Verdiði bilgiler gerçekten de tüyler ürpertiyor. Aygan'ýn verdiði ifadelerle, Murat Aslan cinayetinin ayrýntýlarý açýða çýktý. Aygan'la röportaj yapan Tüzüðünde anadilde eðitimi savunduðu için bir kapatma davasýyla karþý karþýya bulunan Eðitim- Sen e þimdi de barýþý desteklediði için bir soruþturma açýldý. Kapatma davasýný Dýþ Ýþleri Bakaný olarak yaptýðý ilk geziye Türkiye yi de alan Condoleezza Rice basýnýn bir çok köþe yazarýna göre Türk hükümetinden Türkiye deki Amerikan düþmanlýðýna son vermesini istemek için gelmiþ. Türk Dýþ Ýþleri Bakaný Abdullah Gül ise Rice dan Hollywood un Türkiye aleyhinde filmler yapmamasýný istemiþ! Rice ýn niye Türkiye ye geldiði açýk. AKP hükümeti üzerinde Kuzey Irak a müdahale için bir baský var. Bu pek olasý TÜKODER Baþkaný Mehmet Sevim öldü! Küresel Barýþ ve Adalet Koalisyonu'nun ve Türkiye Sosyal Forumu'nun kurucu üyesi ve önemli bileþeni olan TÜKODER'in (Tüketiciyi Koruma Derneði) Genel Baþkaný Mehmet Sevim, mücadele ile dolu bir ömrün hedeflerini, geride kalan arkadaþlarýna býrakarak, 10 Þubat sabahý yaþama veda etti. Vücudunu saran kanser illetine daha fazla direnemeden aramýzdan ayrýldý yýlýnda Elbistan- Kahramanmaraþ'ta doðan Sevim, DÝSK Gýda-Ýþ Sendikasý Ankara Bölge Temsilciliði, Halk Tüketim Kooperatifleri Birliði (Halk-Koop) Genel Baþkanlýðý, Türkiye Maden-Ýþ Sendikasý Genel Yönetim Kurulu üyeliði ve Genel Baþkan Vekilliði gibi görevleri üstlendikten sonra, Tüketici Dernekleri Federasyonu -TÜDEF'de kurucu üye olarak yer aldý ve halen TÜDEF Genel Baþkan Yardýmcýlýðý görevini sürdürmekteydi. Yurttaþ haklarý mücadelesinin gönüllü neferi Mehmet arkadaþý, emeðiyle yaþattýðý TÜKODER Yönetim Kurulu'nun sözleriyle uðurluyoruz: "Acýlar içerisinde kývrandýðý anlarda bile TÜKODER'in geleceði için plân ve projeler üreten... Doðrulamadýðý hasta yataðýnda, sabýrsýz, telaþlý, atak... Çalýþtý... Çalýþtý... Usanmadan çalýþtý... Sanki hiç ölmeyecekmiþcesine... Mehmet Sevim öldü! "Yoldaþ" Sevim öldü!.. protesto için daha önce Ankara Güvenpark ta oturma eylemi yapan Eðitim- Senliler burada kurduklarý serbest kürsüde ziyaretçilerin görüþlerini açýklamasýna izin vermiþlerdi. Kürsüye gelen Barýþ deðil ama gene de ABD böyle bir olasýlýðýn olmasýný bütünüyle engellemek istiyor. Irak ta sahip olduðu tüm sorunlarýn ortasýnda bir de Kuzey Irak a müdahale eden Türkiye çok can sýkýcý bir geliþme olur ABD için. Ýþte Rice esas olarak bu olasýlýðý bertaraf etmek için geldi. Öte yandan Rice Kongra Gel e karþý da savaþmayacaklarýný ama siyasi baský yapacaklarýný ifade etti. Rice ayný zamanda Türkiye ye de ayný konuda siyasi baský yaptý. ve 'Ýtirafçý/Bir JÝTEM'ci Anlattý' adlý kitabý hazýrlayan Uður Balýk þunlarý söylüyor: "Ýþte götürdük, yanlýþ kiþiydi ama artýk yüzümüzü görmüþtü. Boðazýný sýkýp kafasýna sýktýk' gibi þeyleri Aygan soðukkanlýkla anlatýrken, ben defalarca aðladým" Murat Aslan, bir devlet cinayetiyle öldürüldü. 25 yaþýndaki Açýköðretim Fakültesi öðrencisi Murat Aslan, Diyarbakýr'da 10 Haziran 1994'te bir otomobile bindirilerek kaçýrýlmýþ. Ailesinin tüm çabalarýna raðmen bulunamamýþtý. Olaydan 10 yýl sonra 11 Mart 2004'te yayýmlanan Yeniden Özgür Gündem gazetesindeki röportajda kayýp Murat Aslan'ýn adý geçiyordu. Ýtirafçý olup ardýndan Diyarbakýr Jandarma Ýstihbarat Gruplar Komutanlýðý'nda görev alan ve daha sonra da istifa ederek yurt dýþýna giden Abdulkadir Aygan, Aslan'ýn Jandarma Ýstihbarat Teþkilatý'nda görevli kiþilerce kaçýrýldýðýný söylüyordu. Olaydan 10 yýl sonra 11 mart 2004'te yayýmlanan Yeniden Özgür Gündem gazetesindeki röportajda kayýp Murat Aslan'ýn adý geçiyordu. Haber Murat'ýn babasý Ýzzettin Aslan'ý harekete geçirdi. 19 nisan 2004'te Silopi Savcýlýðý ve jandarmanýn gözetiminde olay yerinde kazý yapan heyet, ortaya çýkan insan kemiklerini DNA testi için Ýstanbul Adli Týp Kurumu'na gönderdi. Adli Týp raporuna göre ceste Murat Aslan'a ait olduðu açýða çýktý. Geçtiðimiz hafta, Diyarbakýr'da 20 avukat, Abdülkadir Aygan'ýn itiraflarýyla ortaya çýkan Anneleri nin mücadelesini desteklediklerini açýklayan altý Eðitim-Sen yöneticisine Ankara Baþsavcýlýðý TCK 312/2 den soruþturma baþlattý. Sendikanýn Genel Baþkaný Alaattin Dinçer savcýlýða Bugün Ýran ve Suriye ye gözlerini dikmiþ olan ABD nin Türkiye nin yaratacaðý bir yeni soruna hiç ihtiyacý yok. Bu nedenle elindeki tüm silahlarla (AB, IMF, Dünya Bankasý, kredi, yatýrým gibi) ABD Türkiye yi yatýþtýrmaya çalýþmakta. Rice diðer yandan da gelecekteki saldýrýlarý için Türkiye yi nötralize etmeye de çalýþýyor. Ýran a, Suriye ye saldýrý karþýsýnda Türkiye nin uslu uslu oturmasý, ses çýkarmamasý isteniyor. AKP Murat Aslan cinayeti ile ilgili 31 kiþi hakkýnda suç duyurusunda bulundu. Cinayetin açýða çýkmasý, devletin yýllarca her türlü yöntemle sürdürdüðü savaþa, neden kirli savaþ dediðimizi bir kez daha kanýtladý. Geçen ay Kulp ilçesi köylüleri de Türkiye aleyhine Avrupa Ýnsan Haklarý Mahkemesi'nde açtýklarý davayý kazanmýþlardý. 11 yýl önce gözaltýna alýndýktan sonra kaybolduðu öne sürülen 11 köylünün yakýnlarý olayýn üzerine gittiler ve yakýnlarýna ait kemik ve elbise parçalarýnýn bulunmasý sonucunda soruþturma baþlatýldý. Murat Aslan cinayeti ile ilgili suç duyurusundan sonra basýn açýklamasý yapan Diyarbakýr Baro Baþkaný "Devletin ilgili kurumlarýnýn, bir bütün olarak zan altýnda kalmak yerine suça bulaþmýþ personelini yargý önüne çýkartarak adli makamlara yardýmcý olmalarý gerekir" dedi. Bu yaklaþým, olayýn yaþandýðý dönemdeki tüm siyasi sorumlularýn yargýlanmasýný kapsamazsa eksik kalýr. Sorun birkaç tetikçinin ve katilin insan öldürmesi deðildir. Sorun bir devlet politikasýnýn bugün mahkum edilmesidir. O dönemde ve ardýndan görev yapan tüm Olaðanüstü Hal Bölge Valileri, dönemin baþbakanlarý, ordu kademesinin üst düzey komutanlarý, mutlaka yargýlanmalýdýr. Savcý savaþý mý savunuyor? ifade vermeye yakasýnda Barýþ yazan bir kokartla gideceðini açýklayarak Barýþý savunmanýn neresi suç? Her zaman, yalnýz Türkiye de deðil tüm dünyadaki barýþ istemlerine destek vereceðiz! dedi. Condoleezza Rice niye geldi? hükümetinin ise ses çýkarabilecek yeteneði hemen hemen yok. Türkiye de yaþayanlarýn Amerika için ne düþündüðü ise Bush un umurunda deðil. SEKA yalanlarý Bilirsiniz, bir özelleþtirme kararý alýndýðýnda, o iþletmenin verimsiz, altyapýsýnýn da yaþlanmýþ olduðundan sözeder hep hükümetler. Ekonomik ömrünü tamamlayan makineyi hiç kimse satýn almaz! Bakan Unakýtan, SEKA kaðýt fabrikasýndaki makinelerden birinin 70 yýllýk, diðerinin 45 yýllýk olduðunu söyledi. Oysa, karton piyasasýnýn yüzde 70'ine hakim olan Kartonsan'ýn makinelerinden biri 59 yaþýnda! Makinanýn yaþlý olmasý ekonomik ömrünü tamamladýðý anlamýna gelmez. O makinaya gerekli yatýrýmý yaparsanýz makine çalýþmaya devam eder. Bundan önce de, eski denilerek özel sektöre satýlan SEKA makinelerinden biri Adana'da, diðeri Ankara'da üretime devam ediyor! Aslanlar gibi! Hükümete baðlý Özelleþtirme Ýdaresi'nin Ankara 9. Ýdare Mahkemesi'ne gönderdiði savunma hayli ilginç. Özelleþtirme Ýdaresi'nin SEKA'yý kapatma nedenlerini açýkladýðý savunmada; SEKA'nýn; 1- Ýzmit'te kanser olaylarýný hýzla arttýrdýðý, 2- Kuruluþun sürekli zarar ettiði, 3- SEKA'nýn Ýzmit'te trafik sorunu yarattýðý gösteriliyor! El insaf! SEKA çapýndaki hangi özel sektör kuruluþuna, yeterli filtreleme teknolojisi yok diye kapatma kararý verilmiþ? Hangi kamu kuruluþu efektif yönetilmiþ de zarar etmiþ? Trafik sorununu çözememiþ karayollarý, belediye, emniyet trafik de mi kapatýlmalý? Hadi caným, siz de! TOPLANTI 26 Þubat Cumartesi saat: Tartýþýyoruz AB VE TÜRKÝYE Saruhan Oluç (ÖDP) Doðan Tarkan (DSÝP) Büyükparmakkapý Sk, Hayat Apt, Kat:4,Beyoðlu

3 sosyalist iþçi 3 BAÞYAZI Emeðin sesinin inþasý daha da acil bir görev 3 Kasým seçimleri öncesinde Türkiye desosyalistler için son derece önemli bir koþul oluþmuþtu. DSP- MHP-ANAP koalisyonu yaþanan büyük krizlerin, üstü örtülemeyen skandallarýn, hortumlamalarýn sonucu çökmüþtü ve bütün toplum yeni bir alternatif arayýþý içindeydi. O dönemde solun en geniþ birliði saðlanabilseydi önemli bir alternatif ortaya çýkabilirdi. Ne var ki bu saðlanamadý.önemli bir fýrsat kaçtý. Büyük emekçi yýðýnlarýn önüne kýsýr bir sol birlik çýktý. Bu koþullarda AKP ve popülist söylemi ile Genç Parti büyük sýçramalar yaptýlar. 3 Kasým seçimlerinde çok sayýda sol seçmen için çaresizce oy verdikleri diðer seçenek ise CHP idi. Bugün Genç Parti yok, CHP ise bütünüyle iflas etmiþ durumda. CHP nin iflas etmiþ olmasý sosyalistler için yeni bir durum deðil ama CHP ye oy vermiþ olan büyük yýðýnlar için daha önce durum bu denli net deðildi. Þimdi hýzla yerine getirilmesi gereken bir görevle karþý karþýyayýz. Solun yeni bir kitlesel sese ihtiyacý var. Ancak bu eski biçimlerin bir kez daha denenmesi ile gerçekleþemez. Yapýlmasý gereken yepyeni bir örgütlenmenin inþasýdýr. Uluslararasý hareketle yanyana olan, iþçi emekçi taleplerini sonuna kadar destekleyen, ABD hegemonyasýna karþý çýkan, yeni liberal politikalara hayatýn her alanýnda cevap veren, gençleri öne çýkaran bir yeni sese ihtiyaç var. Böylesi bir yeni örgütlenmeyi gerçekleþtiremediðimiz takdirde önümüzdeki dönemde solun bir bütün olarak gerilemesi devam edecektir. Emeðin sesi olacak bu adým sadece bir grup sosyalisti deðil, fabrikalardaki ve iþyerlerindeki iþçileri, öðrencileri harekete geçirmelidir. Protesto etmek için deðil, kazanmak için mücadele etmelidir. Tüm emek örgütlerini bir araya getirmelidir ve onlarýn politik sesi olabilmeyi onlarýn desteði ile baþarmalýdýr. sosyalist iþçi Kerkük kimin topraðý? Doðan TARKAN Türk milliyetçiliði Kerkük ü Türk topraðý olarak görüyor. Bunun nedeni burada bir miktar Türkmen in yaþamasý. Çeþitli iddialara göre soydaþ olarak kabul edilen Türkmenler Kerkük de yüzde 30 a varan bir nüfusa sahipler. En koyu Türk milliyetçisi dahi bu oraný daha fazla arttýramýyor. Öte yandan Kerkük ün en büyük etnik grubu Kürtler. (Türkiye deki eski bazý iddialara göre onlar da soydaþ.) Bu durumda Kerkük açýk ki Türk topraðý deðil. Oysa Türkiye de öyle bir hava yaratýlmakta ki sanki Kerkük aslýnda Türkiye nin bir parçasý olmalý. Son zamanlarda çýkarýlan bazý haberlere göre Atatürk Ýsmet Ýnönü ye Kerkük ü alýn demiþ. (Böyle birþey söyleyip söylemediði bir yana neden bu zor iþi Ýnönü ye yýktýðý ayrý bir konu.) Kerkük Türkiye sýnýrýnda dahi deðil. Sýnýrdan 200 kilometre daha içerde. Yani, Kerkük ü almak aslýnda bütün Kuzey Irak ý iþgal etmek, bir baþka deyiþle Irak ýn Kürt bölgesini iþgal etmek demek. Yayýlmacý Türk milliyetçiliði gözü dönmüþ bir biçimde bunu istiyor. Ne var ki Kerkük ün Kürt, Türk ya da Irak topraðý olmasýnýn yaný sýra asýl önemi zengin bir petrol bölgesi olmasý. Bu petrol bölgesinin önemi petrolün çok kolay, dolayýsýyla ucuza çýkarýlmasý. Bu nedenle emperyalistler için de Kerkük herþeyden önce BP, Exxon gibi petrol þirketlerinin. ABD nin Irak a saldýrýsý sýrasýnda Irak Kürtleri ABD nin yanýnda tutum aldý. KDP ve KYB böylelikle bölgenin geleceðini güvence altýna aldýklarýný düþünüyorlar. Ne var ki bu tutumlarý ile KDP ve KYB gelecekte Irak Araplarý ile çatýþmayý da garanti altýna almýþ durumdalar. Direniþin bugün Irak da ulaþtýðý boyut Irak halkýnýn çoðunluðunun ABD ye karþý olduðunu yoruma gerek býrakmayacak bir açýklýkla gösteriyor. Ancak Irak Kürt liderliði þimdilik bütün bunlarý düþünmüyor. Ne koparsak kârdýr diye bakýyor ve zaman zaman baðýmsýzlýktan, federasyondan bahsederken zaman zaman da Irak Devlet Baþkanlýðý ný istiyor. Aslýnda bu isteði yeni Irak ta Kürtlerin kurucu olmasý. Ne var ki Irak ýn bu yeniden kuruluþunun hiçbir meþruiyeti yok. Tek dayanaðý ABD iþgali. Amerikan ordusunun baskýsý ve zorbalýðý. Açýk ki direniþ eninde sonunda Amerikan iþgalini kýracak. Ýþgalci pýlýsýný pýrtýsýný toplayarak Irak tan ayrýlacak. Ýþte o vakit Kürt hareketi için zor günler baþlayabilir. Türk milliyetçileri þimdilik bu konularda düþünmüyorlar. Onlar asýl olarak neden tezkereyi 1 Mart ta reddettik ve ABD nin yanýnda savaþa girmedik. Girseydik þimdi Kerkük bizim olurdu diye düþünüyorlar. Oysa bu hiç bir biçimde mümkün olmayan bir rüya. Dünya hegemonyasýna soyunan ABD hiçbir biçimde Kerkük ü, yani, petrolü Türkiye ye býrakmaz. Kerkük petrolü Türkiye için çok büyük bir lokma. Kerkük le baðlantýlý ikinci sorun ise bölgedeki Kongra Gel güçleri. Irak ta meþru olan bu siyasi akýmýn varlýðý Türkiye yi rahatsýz etmekte ve ikide bir yetkili ya da yetkisiz bir kiþi Türkiye nin Kuzey Irak a girerek bu iþi bitirmesi gerektiðini ifade ediyor. Yukarýda anlatýlan nedenlerden dolayý Türkiye veya baþka bir gücün bugün ABD nin izni olmadan Kuzey Irak a girmesi mümkün deðildir. ABD nin ise kendi varlýðýnýn yaný sýra bir baþka gücün Irak a girmesine izin vermeye hiç niyeti yok. Geçen sene bölgede dolaþan bir grup Türk askerinin baþlarýna çuval geçirilerek göz altýna alýnmalarý bunun en iyi göstergesidir. Böylesi tehditler hükümetten ya da yetkili aðýzlardan geldiðinde içe dönük bir propagandadýr. Köþe yazarý, muhalefet partisi liderlerinden geldiðinde ise prim toplama çabasýdýr. Bir de ABD nin Kongra Gel e karþý operasyon yapmasý iddialarý var. Bu konuda kesin konuþmak zor. Ancak direniþle baþý ciddi ölçüde dertte olan ABD ordusunun bir de Kongra Gel ile çatýþacaðýný düþünmek çok mümkün deðil. Bugün Türkiye için çözüm her türlü yayýlmacý siyaseti bir yana býrakarak Kürt sorununu içerde ve dýþarda barýþçý, siyasi yollarla çözmektir. Diyarbakýr Belediye Baþkaný nýn Baþbakan a önerisi bu açýdan yerindedir. Baþbakan Diyarbakýr a giderek barýþ çaðrýsý yapabilir. Bu doðrultuda adýmlar atýlacaðýný anlatabilir. Milliyetçiler biraz homurdanacak, etkili, yetkili çevreler biraz söylenecektir ama Türkiye de yaþayanlarýn çoðunluðu bu barýþ çaðrýsýna destek verecektir.

4 4 Dünyayla birlikte yoksullaþýyoruz Turþuyu kaynatýp çorba yaptým Kapitalizmin suç dosyasý Devlet Bakaný ve Baþbakan Yardýmcýsý Abdüllatif Þener geçenlerde Devlet Ýstatistik Enstitüsü (DÝE) verilerine dayanarak basýna bir açýklama yaptý. Buna göre 2002 yýlý itibariyle Türkiye nüfusunun % 30'u (yaklaþýk 21 milyon insan) yoksulluk sýnýrý altýnda yaþýyor. Ayrýca bir milyon kiþi 'gýda yoksunu', yani tamamen aç! Üstelik DÝE'nün açýkladýðý yoksulluk sýnýrlarý sendikalarýn verdiði rakamlarýn neredeyse üçte biri kadar. Türkiye genelinde 931 adet Sosyal Yardýmlaþma ve Dayanýþma Vakfý bulunuyor. Bunlar, 21 milyonu bulan yoksulluk sýnýrý altýnda yaþayan insanýn yalnýzca 6.3 milyonuna bazý maddi yardýmlarda bulunabiliyor. Bu yardýmýn miktarý 2002 yýlýnda kiþi baþýna yýllýk 96 milyon TL, 2003'te 103 milyon TL, 2004'te 168 milyon TL. Yani geçen yýl, bu vakýflar kiþi baþýna günde 46 yeni kuruþ yardýmda bulunmuþlar. Eðer tüm yoksullara yardým etmeye kalksalardý 46 kuruþu 3.5'e bölmeleri gerekecekti ki bu da kiþi baþý 13 kuruþ ederdi. Yani kimse verilen yardýmla bakkala gidip 'yarým ekmek versene' bile diyemezdi. Çünkü yarým ekmek 15 kuruþ. Ýstanbul'da vapurla bir yakadan diðerine geçmek için verilen yardýmý 9 gün biriktirmesi gerekirdi. Geri dönmek için de bir 9 gün daha! AKP hükümeti, aslýnda pek çok baþka hükümetten farksýz olarak, çalýþanlar, iþsizler veya yoksullar sözkonusu olduðunda söylediðinin tam tersini uyguluyor. Ýþte buna gündemdeki iki kýsa örnek. Grev hakkýný veririm, çalýþma hakkýný alýrým! Uluslararasý Çalýþma Örgütü nün (ILO) Uzmanlar Komitesi nce hazýrlanan raporda, Türk Silahlý Kuvvetleri mensuplarý ile polislerin dýþýnda kalan tüm memurlara sendikaya üye olabilme ve grev hakký verilmesi istenmiþti. AB müzakere sürecinin de önemli kalemlerinden biri olacak Hükümet bize ekonomik baþarýlarýný anlatadursun, devlet kurumlarýnýn verdiði resmi rakamlara göre bile Türkiye'de yoksulluk dayanýlmaz boyutlara varmýþ durumda. Bir yanda toplam gelirin yarýsýna el koyan en zengin yüzde yirmilik kesim ve milyon dolarlýk transfer ücreti alan futbolcu, 'sanatçý', 'enkýrmen', þovmen, manken ve benzerleri, diðer yanda toplam gelirin yalnýzca yüzde altýsýndan yararlanan en yoksul yüzde yirmilik nüfus. Bakanýn verdiði rakamlarý baþ sayfadan ve manþetten veren Radikal gazetesinin (4 Þubat 2005) röportaj yaptýðý yoksullardan birinin söyledikleri bu yazýnýn baþlýðý. Tek göz bir 'ev'de yaþayan ailenin annesi içme suyunu üç ayda bir gelen tankerden saðlayabildiklerini, ýsýnmamaya artýk alýþtýklarýný, yaðmura sevindiklerini, çünkü yaðmur yaðýnca evin önündeki kovalarýn dolduðunu da söylüyor. Bu suyla çamaþýr, bulaþýk (çýkarsa tabii), banyo gibi temel ihtiyaçlarýný giderdiklerini anlatýyor. Bu manzaralar geçtiðimiz yýlýn sonunda Tsunami ve deprem felaketiyle yýkýlan yoksul ülke insanlarýnýn yaþadýðýndan hiç de farklý deðil. Dünyanýn üçte biri de yoksulluk sýnýrýnýn altýnda yaþýyor. Týpký Türkiye gibi... Çünkü içinde yaþadýðýmýz(ý sandýðýmýz) sistem yaratýlan tüm zenginlikleri az sayýda Nüfusun gelirden aldýðý pay (%) Birinci 20 (en yoksul) Ýkinci Üçüncü Dördüncü Beþinci 20 (en zengin) AKLA KARA "memura grev hakký" için hükümet düðmeye bastý. Çalýþma Bakaný Murat Baþesgioðlu, bu konudaki hazýrlýklarýn Personel Rejimi Kanunu ile birlikte ele alýndýðýný açýkladý. zenginin elinde toplamak üzerine kurulu. Çünkü dünyayý babalarýnýn çiftliði gibi gören birkaç bin zengin, dünyanýn hiçbir yerinde ayrým yapmaksýzýn, yoksullarýn sýrtýndan büyük Hükümetin hazýrlýðýný yaptýðý Personel Rejimi Kanunu tasarýsýnda, Türk Silahlý Kuvvetleri mensuplarý ile polisler, bir de yargý mensuplarýnýn dýþýnda kalan kamu çalýþanlarýnýn "memur" statüsünden çýkarýlarak "sözleþmeli personel" statüsünde çalýþtýrýlmasý öngörülüyor. Böylece AKP ILO'nun önerisini yerine getirmiþ oluyor. Bir farkla. Grev hakkýna sahip bir lüks içinde yaþýyor. Büyük çokuluslu þirketlerin her yýl yalnýzca reklama ayýrdýklarý paralarla bile kýtalar dolusu yoksul insanýn karný doyabilir, saðlýk ve barýnma sorunlarý Yoksul dünya olacak kimseyi býrakmadan! Domatesin suçu ne? Geçtiðimiz ay TAGEM'de (Tarýmsal Araþtýrma Genel Müdürlüðü), sessiz sedasýz bir toplantý yapýldý. Toplantýya GDO (Genetiði Deðiþtirilmiþ Organizma) yanlýsý "akademisyenler"le gdo'lu ürün ithalatçýsý ve üreticisi þirketlerin sözcüleri katýldý. Dünya GDO pazarýnýn çoðuna hakim olan ve Amerikan Senatosu içinde dahi ortaklarý bulunan Monsanto þirketinin bir temsilcisi de herhalde "geçerken uðramýþtý". Edinilen bilgiye göre toplantýda Ulusal Biyogüvenlik Kanun Taslaðý çerçevesinde GDO'lu tarým ürünleri için Türkiye pazarýnýn çözülebilir, temiz içme suyuna kavuþabilirler, çocuklar okula gönderilebilir. Ya da silahlanma harcamalarýnda yalnýzca kýsýntýya bile gidilse bu sorunlar ortadan kalkar.s 54 ülke þu an 1990'a göre daha yoksul. Bunlarýn 20'si Sahra altý Afrika'da, 17'si Doðu Avrupa ve üçüncü dünya ülkelerinde. 3 milyon insan geçen yýl dünyada AIDS'den öldü. Bunun iki milyonu Sahraaltý Afrika'da. 21 ülkenin nüfusu 1990 yýlýndan daha aç. 100 milyon dolar en yoksul ülkelerin günlük dýþ borç ödemesi. Örneðin Endonezya'nýn 2004'te yaptýðý borç ödemesi saðlýða yaptýðý harcamanýn 10, barýnmaya yaptýðý harcamanýn 33 katý. 587 kiþinin kiþisel serveti bir milyar dolarý aþýyor. 2003'te bu sayý 476 idi. 3=48 dünyanýn en zengin üç kiþisinin serveti, en yoksul 48 ülkenin toplam gelirinden fazla. 1 dolar günlük gelirle yaþamaya çalýþan bir milyar, 2 dolar gelirle yaþamaya çalýþan iki milyar insan var. 10 milyon çocuk her yýl tedavisi kolay hastalýklardan ve yoksulluktan ölüyor. En çok çocuk ölümünün yaþandýðý 20 ülkeden 19'u Afrika'da, diðeri ise Afganistan. 1 milyar insan teneke, karton vb. malzemeden ürettikleri 'barýnak'larda yaþýyor. 30 yýl içinde bu sayý iki milyara çýkacak. 170 en yoksul ülkenin toplam yýllýk gelirine eþit serveti birkaç yüz zengin elinde tutuyor. 300 milyar dolar Tsunami'nin vurduðu beþ ülkenin dýþ borçlarý toplamý. Yýllýk ödemeleri 32 milyar dolar. Yapýlan yardýmlardan onlarca kat fazla. 3 bin 450 milyar dolar en yoksul ülkelerin en zenginlere 1982'den beri ödedikleri dýþ borç miktarý. geniþletilmesi ve gerekli hukuki düzenlemeler tartýþýldý. Oysa henüz hafýzalarda, Tarým Bakaný Sami Güçlü GDO'ya Hayýr Platformu'nun "Canavar Domates" kampanyasýna neredeyse destek veren açýklamalar yapmýþ, Türkiye'ye GDO'lu ürün sokulmayacaðý ve ürün analizleri yapacak labaratuvarlar kurulacaðý konusunda Platform a ve kamuoyuna söz vermiþti. TAGEM'deki toplantýya GDO karþýtý akademisyenlerin ve Platform temsilcilerinin çaðýrýlmamýþ olmasý, dahasý Monsanto'nun "Ulusal" Biyogüvenlik konusundaki bir tartýþmaya dahil edilmesi, hükümetin kime hizmet etmek istediðinin de en güzel kanýtý. Zorla fahiþelik 'Sosyal Avrupa'nýn en sosyal devletlerinden Almanya'da basýna da yansýyan bir kapitalizm suçu: daha önce fahiþelik yapmasýný teklif ettiði bir kadýn teklifi kabul etmeyince Ýþ ve Ýþçi Bulma Kurumu iþsizlik parasýný kesti. Almanya'nýn sosyal güvenlik yasasýna göre iþsizlere bir süre iþsizlik aylýðý ödeniyor. Ancak 55 yaþýn altýndaki kadýnlar devletten bir yýldan fazla iþsizlik aylýðý aldýklarýnda, kendilerine sunulan herhangi bir iþi kabul etmek zorundalar. Daha önce garsonluk yapan 25 yaþýndaki bu kadýna da kuruma baþvuran genelevlerden biri önerilmiþti. Teneffüs bitti, haydi iþbaþýna! Türkiye'de çeþitli bölgelerde yapýlan bir araþtýrmaya göre, ilköðretim öðrencilerinin %23'ü ders çýkýþýnda ve tatillerde aile bütçelerine katký için, marangozluk, seyyar satýcýlýk, oto tamirciliði, tornacýlýk gibi iþlerde çalýþýyor. Yani okula gidebilen her dört çocuktan biri ödevlerini yapmak yerine, çalýþmak zorunda. Yoksul semtlerde bu oran %45'e kadar çýkýyor. Hayýrlý kardeþ Ergezen Ýzmir'de üç yýldýr 320 bin ortaöðretim öðrencisine yönelik uygulanmakta olan bir seviye tespit sýnavý var. Bu sýnavý bu yýl üstlenen þirket 150 milyar TL. kar elde etti. Ancak ihale, altý þirket arasýndan nedense (!), en düþük fiyatý verene deðil de, Bayýndýrlýk ve Ýskan Bakaný Zeki Ergezen'in kardeþine ait Sarakusta adlý þirkete verildi. Ýl Milli Eðitim Müdürlüðü daha önce "Sýnav organizasyonunun altýndan kalkamýyoruz" açýklamasýný yapmýþtý. Kapitalizmin suç dosyasý için önerilerinizi yollayýn

5 5 KESK'te deðiþim isteði KESK'e baðlý sendikalarýn genel kurullarýnda bugüne dek yaþananlar ikili bir gerçeði ortaya koyuyor. Bunlardan ilki deðiþim arzusudur. Çeþitli genel kurullarýn delegasyonlarýna bakýldýðýnda, eskisinden farklý olarak, daha genç, daha dinamik ve daha çok "baðýmsýz" delegenin varlýðýndan rahatlýkla söz edilebilir. Ýþyerlerinden gelen, iþyerlerinde yaþadýklarý sorunlara çözüm üreten bir sendika isteyen bu insanlar dönüþümün temel dinamiði olabilir. Uzun süredir dile getirdiðimiz, "sendika gibi sendika" talebini paylaþan, sendikalarýn içindeki siyasi odaklarla hayli gevþek baðlarý bulunan bu delegelerin karþýsýnda, seçenek olarak, ne yazýk ki yine eski siyasilerin, deðiþim ihtiyacýna yanýt üretemeyecek olan "gruplarýn" ve onlarýn, terbiyeli bir ifadeyle "garip" ittifak listeleri vardý. Sanki KESK'teki âtýllýðýn, duraðanlýðýn sorumlusu onlar deðilmiþcesine, övündükleri listelerle çýktýlar delegelerin karþýsýna ve aslýnda deðiþen hiçbir þey olmadý. Yeni odak ihtiyacý Sendikalarýn genel kurullarýnda mücadele programlarýnýn tartýþýlmasýný bekleyen onca delege hayal kýrýklýðýna uðradý. Personel Rejimi Yasa Tasarýsý yla, öðretmenlerin yaz aylarýnda girmek zorunda kalacaðý "uzman öðretmenlik" sýnavýyla ilgili tartýþmalar yoktu kongre salonlarýnda. Dolayýsýyla, Eðitim- Sen ve KESK'te mücadeleci, emekçilerin gündelik sorunlarýný mücadelesinin merkezine alan bir politik odak ihtiyacý yakýcý bir sorun haline geldi. Böyle bir odaðý yaratmak devrimci sosyalistlerin acil görevleri arasýna girdi. Taleplerimiz 1- Ýþyeri sorunlarýný merkezi sorun saymak, 2- Her yerelde bir þube açmak, 3- Yöneticilerin bir dönemden fazla seçilmelerini önleyecek bir tüzük düzenlemesi, 4- Her üyeye, genel merkez üyeliklerini belirlemeye kadar oy hakký! Her iþyerine bir sandýk! Genel oy hakký! 5- Siyasi gruplarýn hiçbirinin dýþlanmadýðý, demokratik bir sendika! Demokratik bir sendika hareketi gerekli F. ALOÐLU KESK Genel Kurul a hazýrlanýyor. Þube kongreleri toplanýyor. Yakýnda Genel Merkez kongreleri yapýlacak. 12 Mayýs ta da KESK Genel Kurulu toplanýyor. KESK hala iþçi sýnýfý hareketinin en önemli örgütü durumunda. Çünkü Türkiye ye dayatýlan yeni liberal politikalarýn sivri ucu hala kamu hizmetlerine dönük. Bu nedenle kamu emekçileri mücadele etmek, sahip olduklarýný korumak zorunda. Geçtiðimiz 15 yýl kamu emekçileri son derece önemli bir mücadele sürdürdü. Yasal bir kazaným elde edilemedi ama hareket bir dizi meþru kazaným elde etti. Sendika hakký yasallaþmadan kamu emekçileri sendika kurmahakkýný mücadele ederek elde etmiþlerdi. Grev hakký hala yasallaþmadý ama KESK e baðlý sendikalar fiili olarak gerçekleþtirdikleri eylemlerle grevi meþru bir hak haline getirmiþlerdi. Ne var ki sendika, kazanmak için mücadele eder. Hak elde etmek için, üyelerinin yaþam koþullarýný düzeltmek, daha iyi hale getirmekiçin mücadele eder. Ne yazýk ki KESK bunu baþaramadý. Bunca yýlýn mücadelesinin sonucunda KESK elde ettiði meþru kazanýmlarý bile yitirmiþ duruma geldi. Çünkü artýk üye tabaný KESK in (artýk gelenekleþmiþ tlpik protesto amaçlý) eylemlerine güvenmiyor. Sayýsýz kere genel greve çýkýldý. Katýlým zaman zaman milyonu aþtý. Sayýsýz kere Türkiye nin dört bir yanýndan toplanýlarak Ankara ya yüründü. Her biri iþçi sýnýfý hareketi tarihine geçen büyük, anlamlý gösteriler yapýldý. Ancak bu gösteriler, bu genel grevler bir kazaným olmadan bitti. Hiç biri bir protesto ifadesi olmanýn ötesine gidemedi. Oysa, KESK ve ona baðlý sendikalar fiilen meþru bir biçimde grev yapabilirken diðer yandan da fiilen toplu sözleþmelere baþlayabilirdi. Üyelerin ekmek-peynir sorunlarý ile ilgilenip bunlarýn düzeltilmesi için mücadele edebilirdi. Oysa KESK ekonomik haklar için mücadeleyi hep küçümsedi. Ýkinciplana attý. Dolayýsýyla da harekete geçirebildiði üye sayýsý giderek azaldý. Baþtan memurlarýn örgütlenmesi için mücadele eden tek örgüt olarak kamu emekçilerinin yoðun ve aktif desteðine sahip olan KESK ekonomik alanda da kazanýmlar elde ederek bu desteði çok daha güçlü hale getirebilirdi. Süreç böyle iþlemeyince destek giderek politik bir desteðe dönüþtü ve Türk Kamu Sen e karþý en geniþ sol KESK de kaldý ama kamu çalýþanlarýnýn çoðunluðu politik nedenlerle KESK dýþýnda kalmayý tercih etti yýl önce binlerce insaný harekete geçirebilen KESK þubeleri bugün ancak onlarca insaný, çok zaman daha da azýný harekete geçirebilmekte. O kadar ki toplumun yüzde 85 inin savaþa karþý olduðu bugünkü koþullarda dahi KESK üyelerini savaþa karþý bile harekete geçiremiyor. KESK için en önemli dönemeç sahte sendika yasasýnýn çýkýþ süreci oldu. Yýllarca sahte sendika yasasýna karþý mücadele etmiþ olan KESK yasa önerisi son kez parlamentoya geldiðinde neredeyse direnemedi. Yapýlan bir kýsým eylemler küçük ve etkisizdi, bir kýsmý için ise sembolik bile demek mümkün deðil. Sonunda, en önemli mücadele aný geldiðinde KESK üyelerini ve hatta her zaman harekete geçirdiði sosyalist solu bile harekete geçirmekten aciz bir haldeydi. Bütünüyle iktidarýn adýmlarý tarafýndan belirlenen bir direniþ(!) çizgisi sonunda parlamentoda son oylama yapýlýrken çoðu KESK üyesi bile olmayan 100 kiþi ile son direniþ(!) yapýldý ve bugünkü sendikalar yasasý çýktý. Ya o günden bugüne? KESK grevli-toplu sözleþmeli grev hakký için mücadele etti mi? Kamu emekçilerine grev hakkýnýn önemini anlatmaya çalýþtý mý? Ýþyerlerine dayalý emek mücadelesi verdi mi? Ne yazýk ki bütün bu sorularýn cevabý olumsuz. Ve sonuçta faþistlerin sadece KESK in önünü kesmek için oluþturduðu Türk Kamu Sen MHP ye yakýnlýðýný daha da arttýrarak kamu emekçilerinin çoðunluðunu temsil eder hale geldi. Bugün, Evrensel, Birgün gibi sol günlük gazeteler bile artýk Türk Kamu Sen i haber yapabilmekte. KESK bu gazeteleri çýkaran siyasetlerin elinde meþru kazanýmlarýný kaybederken Türk Kamu Sen bu siyasetlerin gözünde herhalde meþru hale gelmekte! Nasýl ki yeni bir sola ihtiyaç varsa KESK te de ayný þekilde büyük bir yenilenmeye ihtiyaç var. Herþeyden önce KESK içinde demokrasi gerekiyor. Liste savaþlarýnýn yapýldýðý kongreler yerine ciddi tartýþmalarýn yapýldýðý, kararlarýn alýndýðý kongreler gerekli. Ýþyerlerinde baþlayan tartýþma süreci bütün KESK i sarmalý ve KESK Genel Kurulu na kadar sürmeli. Bütün üyelere oy hakký. Þube düzeyinde delege sistemi kalkmalý ve bütün üyelerin oy verme hakký olduðu kongreler yapýlmalý. Þube düzeyinde olduðu kadar genel merkez düzeyinde de seçimler bütün üyelerin oyu ile yapýlmalý. Dolayýsýyla gerek tartýþarak, gerekse oy vererek yüzbinlerce KESK üyesi örgütlerinin geleceðine sahip çýkma, örgütlerini belirleme olanaðý bulurlar. Böyle bir KESK geliþme ve güçlenme olanaðýna sahip olacaktýr. Eylem deðil listeler Eðitim-Sen Ýstanbul 4 No'lu Þube'nin kongresi 12 Þubat'ta yapýldý. 16 Þubat Emek Platformu eylemi kararýna, Eðitim- Sen hakkýnda dava açýlmasýna, reform yasasýnýn çýkmasýna, savaþ, AB gibi gündemlerin olmasýna raðmen politik tartýþmalarýn sönük olduðu, hatta hiç yapýlmadýðý bir kongre daha geçirildi. Kürsüden geçmiþ dönem deðerlendirmesi yapýlýrken herkes önündeki "anahtar" listelerle uðraþýyordu. Ýleriye dönük, politik tartýþmalarý içeren, sendikanýn bundan sonra ne yapmasý gerektiðine dair deðil, hangi örgütün temsilcilerinin yönetime girmesi gerektiðine dair bir tartýþma vardý. Tabiri caizse listeler uçuþuyordu. Emek Platformu eylemlerine iliþkin soru sormaya çalýþtýðým birkaç kiþi ya sorumu geçiþtirdi ya da biraz üsteleyince; "bu eylemden birþey çýkmaz, zaten Emek Platformu da daðýldý biliyorsun" diye cevap verdi. Sorun sendikalara bakýþ açýsýyla ilgili. Bu kongre, KESK politik partilerin birliði gibi davranmaktan vazgeçip, iþyerlerinde örgütlü gerçek bir sendika olarak kendini örgütlemediði sürece yaþanan sorunlarýn aþýlmasýnýn mümkün olmayacaðýný bir kere daha gösterdi. Hale GÜÇYETMEZ 16 Þubat tartýþýlmadý Eðitim Sen Ýstanbul 6 No'lu þube kongresi 13 Þubat'ta yapýldý. Katýlým diðer sendika kongrelerine göre biraz daha yüksek olmasýna raðmen, kýsa süre önce kendisine kapatýlma davasý açýlmýþ, bugünlerde ise bu dava sürecinde yapýlan eylemlerden dolayý üyelerine soruþturma açýlmýþ bir sendika için tartýþmalarýn oldukça cansýz geçtiði bir kongre oldu. Kongre de AB'ye hayýr denmesi için bir önerge verildi. Önergenin gerekçesi olarak da AB'nin emperyalizmin kurumlarýndan bir tanesi olduðu ve yurtseverlerin baðýmsýz Türkiye için AB'ye hayýr demesi gerektiði ileri sürüldü. Önerge yurtseverlik vurgusuna karþý çýkýldýðý için reddedildi. Fakat binlerce üyeye sahip bir sendika kongresinde beþ gün sonra 16 Þubat'ta yapýlacak Emek Platformu eyleminin nasýl daha büyük olacaðýnýn yoðun bir þekilde tartýþýlmamasý ilginçti. Bu da aslýnda KESK'in büyümek ve gerçek bir sendika haline gelmek için ne yapmamasý gerektiðini çok iyi bir þekilde gösteriyor.

6 6 Avrupa Birliði þirket kuþatmasý altýnda Çokuluslu þirketlerin Brüksel çýkarmasý 2003 yýlýnda Avrupa Parlamentosu tarafýndan yayýnlanan bir raporda, Brüksel'de lobi faaliyeti sürdürenlerin yüzde 70'inin faaliyetlerini þirket çýkarlarý adýna yürüttüðüne, sadece yüzde 20'sinin sivil toplum kuruluþlarý (sendikalar, saðlýk hizmetleri örgütleri, çevre gruplarý, vb) ve toplumsal yarar için çalýþtýðýna iþaret ediyor. Geriye kalan yüzde 10 ise AB içindeki bölgelerin, kentlerin ve uluslararasý kurumlarýn temsilcilerin-- den oluþuyor. Hemen her ticari alanda, Avrupa Þiþelenmiþ Su Soðutucularý Derneði gibi en küçüklerinden, Brüksel'deki bürosunda 140 kiþiyi çalýþtýran Kimya Sanayi Federasyonu'na kadar, tüm sektörlerden lobi gruplarý bulunuyor. Brüksel'de faaliyet sürdüren "halkla iliþkiler" þirketlerinin binden fazla çalýþaný var. Bu tür þirketler, parayý bastýran sermaye gruplarý adýna AB bürokrasisi ile doðrudan görüþmeler, stratejik danýþma ve bilgi paylaþýmý gibi hizmetler veriyor. Sosyalist Ýþçi'nin geçtiðimiz sayýlarýnda da belirtildiði gibi, AB'deki karar mekanizmalarýnýn karmaþýklýðý ve antidemokratik karakteri, seçimle deðil, atamayla gelen bürokratlarýn kimseye hesap verme zorunluluðu olmadan karar alabilme yetkileri, lobi gruplarýnýn AB'nin ekonomi-politikasýnýn rekabeti temel almasý için iki dev lobi grubu kýyasýya mücadele etti yýlýnda "Lizbon Stratejisi" adýyla rekabeti AB'nin resmi ekonomipolitikasý haline getirmede önemli rol oynayan bu gruplardan biri Türkiye'den TÝSK ve TÜSÝAD'ýn da üyesi olduðu Avrupa Sanayici ve Ýþverenler Konfederasyonlarý ve diðeri de Avrupa Sanayicileri Birliði. O günden bu yana bu iki kuruluþ rekabetin AB ülkelerinin gündeminden düþmemesi için elinden geleni yapýyor. Bu durum, ekonomik rekabetin önünde bir engel olarak görülen Kyoto Protokolü ve saðlýk gibi konularda geri adým atýlmasý anlamýna geliyor. Avrupa Komisyonu'nun yeni baþkaný José kapalý kapýlar ardýnda diplomatik pazarlýklarla alýnan kararlarý önemli ölçüde etkileyebilmelerini saðlýyor. Brüksel, son yýllarda lobi konusunda baþý çeken Washington'u geçerek dünyanýn bir numaralý lobi merkezi olma yolunda ilerliyor. AB'nin merkezinde binden fazla lobi grubu, yüzlerce halkla iliþkiler þirketi, çokuluslu þirketler tarafýndan finanse edilen onlarca "think-tank" kurumu ve yüzlerce þirketin "AB iþleri sorumlusu" bulunuyor. Avrupa Parlamentosu'nun web sitesinde 5 binden fazla akredite olmuþ 'lobici' listeleniyor. Brüksel'de günümüzde büyük çoðunluðu çokuluslu þirketlerin çýkarlarýna hizmet eden bin arasýnda profesyonel lobi çalýþaný olduðu tahmin ediliyor. Hill & Knowlton gibi tek bir halkla iliþkiler þirketi bile, Brüksel'de sosyal meseleler ve çevre gibi konularda lobi faaliyeti yapan sivil toplum kuruluþlarýnýn toplam çalýþanlarýndan fazla kiþiyi çalýþtýrýyor. Sermaye: 1 Ýnsanlýk: 0 Manuel Barroso, baþkanlýðý döneminde önceliðin Lizbon'da karara baðlanan rekabet gücünün artýrýlmasý olduðunu açýkladý. Þaþýrtýcý, ama gerçek: AB'de satýlan tüm kimyasallarýn yüzde 99'u herhangi bir çevre veya saðlýk denetiminden geçmiyor. Avrupa Komisyonu 1999 yýlýnda tüm kimyasallarýn denetimine yönelik uygulamalar önerdi. Ancak kimya sanayicileri buna þiddetle karþý çýktý. Avrupa Kimya Sanayicileri Derneði (CEFIC), önerinin yumuþatýlmasý ve geciktirilmesi için milyonlarca euro'luk lobi faaliyeti yürüttü. Bu kampanya ABD'li kimya sanayicileri ve Bush yönetimi tarafýndan da desteklendi. Colin Powell doðrudan devreye Bu nedenle STK'larýn lobi faaliyetlerinin þirketlerin etkisini kýrmasý ve AB kararlarýnýn sosyal olandan yana çýkmasý pek olasý deðil. AB'nin büyük yetkilerle donanmýþ bürokrasisi þirketlerin ablukasý ve etkisi altýnda. * Bu sayfanýn hazýrlanmasýnda Corporate Europe Observatory'nun yayýnlarýndan yararlanýldý. girerek, bir çok AB hükümeti üzerinde baský yaptý. CEFIC, BASF'ýn liderliðinde rekabet koþullarýný ileri sürerek, öneriye karþý duruþunu daha da sertleþtirdi. Kimyasallarýn denetiminin, 2010 yýlýna kadar ulaþýlmasý hedeflenen Lizbon Stratejisi'ndeki rekabetçi koþullarý zedeleyeceði ileri sürüldü. Ýnsan saðlýðýný hiçe sayan tüm bu baskýlar sonucu, 2003 yýlý sonunda gözden geçirilerek yeniden gündeme alýnan denetim önerisi, büyük oranda kimya þirketlerinin istekleri doðrultusunda yumuþatýldý. AB'de henüz kimyasallarý denetleyen yasal bir düzenleme yok. Avrupa Parlamentosu'nun önerinin son derece yumuþatýlmýþ halini bu yýl onaylamasý bekleniyor. Militarizm Brüksel'de kamuflajda Yeni Savunma Ajandasý (NDA), Brüksel'de silah þirketlerinin lobi faaliyetlerini yürütüyor, baðýþ karþýlýðý, istenilen içerikte raporlar yayýnlýyor ve diðer halkla iliþkiler iþlerini yürütüyor. Müþteri tarafýndan verilmek istenen mesajý içeren bir rapor veya açýk bir toplantýnýn fiyatý 15 bin ile 30 bin euro arasýnda deðiþiyor. Silah þirketleri açýsýndan kendi çýkarlarýný doðrudan gündeme getirmek yerine, bu iþi dikkat çekmeden halletmeleri önemli bir avantaj saðlýyor. Diðer tüm sanayiciler gibi, silah þirketleri de AB'nin rekabetçi politikalar yürütmesi konusunu, özellikle savunma harcamalarýnýn artýrýlmasý beklentisi nedeniyle önemsiyor. AB'nin günümüzdeki savunma harcamalarý ortalama GSMH'nýn yüzde 3'ü dolayýnda. ABD'nin harcamasý GSMH'sýnýn yüzde 6'sýna varan harcamasý karþýsýnda oldukça düþük. Silah þirketleri bu durumu rekabet güçlerinin önündeki en büyük engel olarak gösteriyor! NDA, hem Brüksel'deki NATO sekreterliðiyle, hem de Avrupa Komisyonu'nun askeri araþtýrmalarýyla ilgili kuruluþlarýyla yakýn iliþki içinde. Brüksel'de bir çok silah lobisi bulunuyor. Bunlar arasýnda en önemlileri Avrupa Havacýlýk Sanayi Derneði ve Avrupa Savunma Sanayileri Grubu sayýlabilir. Biyoteknoloji þirketleri bastýrýyor Brüksel'de biyoteknoloji konusunda lobi yapan en büyük iki grup, tüm biyoteknoloji sektörünü temsil eden EuropaBio ve Avrupa Tohum Derneði. En büyük dört biyoteknoloji þirketi olan Monsanto, Syngenta, Pioneer (DuPont) ve Bayer bu her iki grubun da üyesi, ancak ayný zamanda Brüksel'de kendi lobi bürolarý var yýlýnda biyoteknoloji þirketleri, Avrupa'nýn gördüðü en pahalý ve en çýkarcý lobi kampanyasýnýn ardýndan, genler, hücreler, hayvanlar, bitkiler, insan vücudunun parçalarý ve insan embriyosu üzerinde patent haklarý tanýyan AB Yaþam Patent Direktifi'ni geçirmeyi baþardý. Ancak bunu izleyen yýllarda bu þirketler, GDO'lu (Genleriyle Oynanmýþ) ürünler konusunda tüketicilerin verdiði mücadeleler sonucu, istedikleri ölçüde hýzlý adým atamadý. Son yýllarda Avrupa Komisyonu, biyoteknolojiler konusunda oldukça destekleyici bir tavýr içinde olmasýna karþýn, ulusal hükümetler, tüketicilerin tepkisinden çekinerek yeni biyoteknolojik ürünler konusunda daha temkinli adýmlar attý. O günden bu yana biyoteknoloji þirketleriyle çevrecileri karþý karþýya getiren bir çok önemli mücadele yürütüldü. Ancak, AB'nin "bir arada var oluþ" (organik ürünlerle GDO'lu ürünlerin bir arada, yan yana var oluþu) konseptiyle, GDO'lu ürünlere izin veren yeni uygulamalar gündeme geldi. Daha önce GDO'lu ürünlerin üretimi ve dýþalýmý konusunda direnen AB, etiketlenmesi koþuluyla tüketimi konusunda, þirketlerin lehine geri adým attý.

7 DÜNYA 7 Bush savaþa doymayacak Savaþkan baþkan George Walker Bush yeni bütçelerinde askeri harcamalarý artýrmýþ olmasýna raðmen, savaþ için ek bütçe talebinde bulundu. Üstelik az buz da deðil 81.9 milyar dolar. Bu paranýn beþ milyar dolarý da savaþa destek veren ülkelere daðýtýlacak. Yani Bush savaþ yanlýlarýna rüþvet verecek. En kýsa zamandaonaylanmasýný talep ettiði bütçe onaylanýnca ABD nin Irak savaþý için harcadýðý para 300 milyar dolarý bulmuþ olacak. Kongre ye sunduðu 2006 bütçesinin toplamý 2.57 trilyon gibi devasa bir rakam. Dünya halklarýnýn özgürlüðü ve refahýný düþünmekten geceleri gözüne uyku girmeyen Bush un Tsunami felaketine ayýrdýðý para ise 950 milyon. ABD'nin savaþ suçlarý bitmiyor Ýnsan Haklarý Ýzleme Örgütü'nün Ocak ayý raporunda, Washington yönetiminin insan haklarýný hiçe saydýðý, diðer ülkelerin de bunu bahane göstererek hukuku çiðnediði vurgulandý. Ýnsan Haklarý Ýzleme Örgütü, ABD'nin insan haklarýna iliþkin yasalarý ihlal ederek dünyaya kötü örnek olduðunu bildirdi. Merkezi New York'ta bulunan örgütün yýllýk raporunda Washington'ýn insan haklarý yasalarýný çiðneyerek ve bu tutumunu haklý göstermeye çalýþarak, bu yasalarý küçük düþürdüðüne özel bir bölüm ayrýldý. Örgütün Irak'taki Ebu Garib cezaevinde ve Küba'daki Guantanamo'da iþkence yapýlmasýna ve tutsaklara karþý zalimce, insanlýk dýþý ve küçük düþürücü uygulamalara katýlan, bu yönde emir veren veya emir yetkisi olan tüm yetkililerin soruþturulmasý için yaptýðý çaðrý önemli ve desteklenmeli. FÝLÝSTÝN Adalet olmazsa barýþ da olamaz Filistin de barýþ rüzgarlarý esiyor. Öyle bir hava var ki sanki çok yakýnda yarým yüzyýllýk Filistin sorunu çözülecek. Ve her þey Filistin Kurtuluþ Örgütü lideri, Filistin Devlet Baþkaný Yaser Arafat ýn ölümüne baðlanýyor. Arafat her zaman emperyalistler için istenmeyen biri oldu. Çünkü, FKÖ verdiði mücadele ile bütün Arap dünyasýný radikalleþtirmekte, emperyalizme karþý duygularý körüklemekteydi. Gerçekte hem Arafat, hem de baþýnda olduðu Filistin Kurtuluþ Örgütü gösterildiði kadar radikal örgütler deðil. Arafat isteristemez aþaðýdan gelen baskýlar sonucu uzlaþmaz pozisyonlara girmekte fakat diðer yandan bulduðu her fýrsatta da uzlaþmaya çalýþmaktaydý. Filistin Kurtuluþ Örgütü nün tarihi boyunca sayýsýz kereler gerici Arap rejimleri ile giriþilen uzlaþmalar bunun kanýtý. Son olarak ise Arafat Lübnan ý terk ederken aslýnda Filistin hareketi için bir dönemi kapamaktaydý. FKÖ nün Lübnan dan çekilmesiyle sürgündeki Filistin halkýnýn direnebilmesi için elinde hiç bir olanak kalmýyordu. teker teker her yerden dýþlanmýþlardý. Lübnan dan çekilmenin hemen ardýndan iki süreç iç içe baþladý. Bir yandan iþgal altýndaki topraklarda Ýntifada baþladý, diðer yandan ise Oslo Barýþ Süreci. Yakýnlarýna Arafat tan farklý görünmek için takým elbise giyip, kravat takýyoruz diyen Mahmut Abbas ýn hazýrladýðý Oslo Barýþ Anlaþmasý nýn binlerce sayfasýnda tek bir kere bile Ýsrail iþgalinden bahsedilmemekte. Oysa, Filistin 1948 den baþlayarak, giderek büyüyen, geniþleyen bir iþgal altýnda. Siyonist Ýsrail devleti iþgali yaydýkça daha fazla Filistinli topraklarýný terk ederek göçmek zorunda kaldý. Sonunda göçmen Filistinli nüfus iþgal altýndaki bölgelerde yaþayan Filistinli nüfustan daha fazla hale geldi. Oslo da iþgalden bahsetmeyen Mahmut Abbas bu kez de iþgalden bahsetmiyor. Bu konuyu sonra konuþuruz diyor. Ayný þekilde Doðu Kudüs ün Filistin Devleti nin baþkenti olmasý konusunda da, sayýsýz Filistin kentinin Ýsrail iþgalinde olmasý da, Filistinlilere býrakýlacak topraklardaki Yahudi yerleþim bölgeleri de, Filistin i çevreleyen duvar da Abbas ýn tek laf etmediði diðer konular. Arafat ýn ölmesinden sonra Amerikan Yönetimi nin desteklediði aday olan Mahmut Abbas kýsacasý Oslo Anlaþmasýný tekrarlamaya çalýþýyor. Hele bir anlaþalým, gerisi kolay diyor. Ama neden anlaþýlýyor, o belli deðil. Ya da daha doðrusu bu anlaþmada Filistinlilerin yararýna olan her ne ise, o da ortada yok. Mahmut Abbas þu anda herþeye raðmen ABD nin anladýðý anlamda bir barýþa doðru adýmlar atýyor. Ya da öyle bir görüntü var. Bölgeye gelen ABD nin yeni Dýþiþleri Bakaný Condoleezza Rice þiddete son verin dedi. Ama ayný Rice Ýsrail e þiddete son verin demedi. Sanki Filistinliler Ýsrail i,, iþgal etmiþ gibi. Sanki Filistin uçaklarý Ýsrail kentlerini bombalýyor, Filistin tanklarý Ýsrail sokaklarýnda geziyormuþ gibi sanki Tel Aviv sinegoglarýnda Filistin bayraðý asýlýymýþ gibi. Abbas þu anda Rice ýn dediðini yapýyor. Kendi subaylarýna iþten el çektiriyor, sýnýrýna Filistinli askerleri yýðýyor. Filistinliyi Filistinliye kýydýrmaya hazýr olduðunu gösteriyor. Amerikalýlar ve Siyonistler mutlu. Abbas ýn terörist þiddet karþýtý çabalarýna karþý Ýsrail de askeri operasyonlarýný durduracaðýný söylüyor. Ýkinci Ýntifada baþladýðýndan bu yana 4 bin kiþi öldü. 3 bini Filistinli. Bini Ýsrailli. Ýsrail düpedüz, aranan 112 Filistinliye suikast gerçekleþtirdi. Bu 112 kiþiyi öldürürken 500 den çok Filistinli sivil de yaþamlarýný kaybetti. Gene de ABD ye göre Ýsrail in bu yaptýðý askeri operasyon! Filistin halký açýk ki barýþ istiyor. Savaþmaktan yorulmuþ durumda den beri direniyorlar. Tanka karþý, helikopter ve savaþ uçaðýna karþý taþla direniyorlar. Yorgun olmalarý anlaþýlýr birþey. Ancak acaba barýþ mümkün mü. Mahmut Abbas ýn tuttuðu yol barýþa götürür mü? Kudüs ün baþkent olmasýndan vazgeçilebilir. Ýþgal altýndaki bölgelerdeki Yahudi yerleþim bölgelerinin varlýðý kabul edilebilir. Yani daha az topraða razý olunabilir. Ülkenin her yanýnýn duvarlarla örülmesine de razý olunabilir! Ama ya mülteciler sorunu? Filistin halkýnýn çoðu Filistin in dýþýnda. Onlarýn geri dönme hakký olmadan barýþ mümkün deðil. Onlar geri döndüðünde ise (eðer dönebilirlerse) Filistinlilere verilen bir avuç toprakta yaþamak mümkün deðil. Ýþte bu nedenle barýþ diye yutturulmak istenen anlaþmada göçmenler sorununa, Ýsrail iþgaline hiç deðinilmiyor. Filistinin takým elbiseli yeni baþkaný Abbas, Ýsrail in baþbakaný Þaron ve ABD den Bush kendi aralarýnda bir anlaþma imzalamaya çalýþablirler. 2. Ýntifada Filistinlinin Filistinliye silah çekmesi ile durabilir. Ama barýþ? Asla mümkün olmaz. Adalet olmadýkça, topraklarýndan sürülenler geri dönme hakkýna sahip olmadýkça Filistin halký daima direnmek, mücadele etmek zorunda. Koþullar ne denli aðýr olursa olsun direnmekten baþka çare yok. Mahmut Abbas ne yaparsa yapsýn, aþaðýdan gelen baskýyla yüzleþmek zorunda. Dün de Arafat uzlaþmak istiyordu ve adýmlar atýyordu ama aþaðýdan gelen baský son anda geri çekilmesine neden oluyordu. Aynen Oslo da olduðu gibi. Abbas ý bekleyen gelecek de hemen hemen aynýsý. Sinan BULUT Barýþ süreci Filistinlilere ne getirmiþti? 1991 deki 1. Körfez Savaþý bölgede AB nin ve dolayýsýyla Ýsrail in gücünü büyük ölçüde arttýrdý. Bunun üzerine bazý Ýsrailliler barýþtan bahsetmeye baþladýlar. Bunun üzerine 1993 den Ýkinci Ýntifada nýn baþlamasýna kadar geçen görüþmeler ve barýþ sürecinde Filistin halký barýþ ýn ne olduðunu gördü. Yaþam eskisinden daha kötü bir hale geldi. Gayri Safi Milli Hasýla yüzde 35 düþtü. Ýþgal altýndaki bazý bölgelerde iþsizlik yüzde 40 a ulaþtý de kiþi baþýna gelir dolar iken bu rakam ye düþtü. Ýsrail de ise kiþi baþýna milli gelir 12 bin dolar! Ýsrail hudutlarý içinde bir milyon Filistinli yaþýyor. Bunlar ikinci sýnýf vatandaþ durumunda. Ýsrail de bir Yahudinin saat ücreti bir Filistinliden yüzde 33 daha fazla dan beri Ýsrail de hiç bir Arap köyü inþa edilmedi. Oysa sadece 2001 yýlýnda iþgal altýndaki bölgelerde 22 bin Ýsrail konutu inþa edildi. Filistinliler arasýndaki çoçuk ölümleri yahudilerin iki katý. Filistin özerk bölgesinin ihracatý Ýsrail in ihracatýnýn sadece yirmide biri ve onunda yüzde 94 ü Ýsrail e gitmekte. Sýk sýk kapatýlan sýnýrlarda Filistin mallarýnýn Ýsrail e girmesi engellenirken Ýsrail mallarý serbestçe Filistin bölgesine akmakta. Ýsrail, kullandýðý suyun % 50 sini 1967 de iþgal ettiði bölgelerden temin etmekte. Küresel adalet hareketinin önde gelen aktivistlerinden Walden Bello ve hareketin Filipinlerdeki diðer bazý aktivistleri, Liddy Nacpil, Etta Rosales ve Popoy Lagman ölüm tehdidi aldýlar. Walden Bello ve arkadaþlarý hükümetten ya da saðcý siyasal güçlerden deðil, Filipinler Komünist Partisi önderliði tarafýndan tehdit edildiler. Filipinler Komünist Partisi'nin Walden Bello ölümle tehdit ediliyor merkez organý Ang Bayan (Ulus) hareketin bu önde gelen aktivistlerini karþý devrimci olarak ilan etti. Tehdit edilen aktivistlerden Popoy Lagman FKP'nin silahlý örgütü Halk Ordusu tarafýnda öldürüldü. Filipinler Komünist Partisi yayýn organý Ang Bayan'a göre Walden Bello ve arkadaþlarý karþý devrimci troçkist ve sosyal demokrat gruplarla iliþki içindedirler! Küresel Güney'e Bakýþ adlý örgütün yöneticisi olan Walden Bello küresel sermayenin, savaþ taraftarlarýnýn ve tekellerin küreselleþmesinin önde gelen muhaliflerinden birisidir. Sayýsýz konferansta, çeþitli sosyal forum toplantýlarýnda ABD'nin Irak'taki iþgaline koþulsuz destek vermektedir. Bello ile birlikte tehdit edilen Etta Rosales Filipin Parlamentosu'nun Ýnsan haklarý Komitesi üyesidir. Uluslararasý antikapitalist hareket Walden Bello ve arkadaþlarýný savunmakta ve Filipinler Komünist Partisi'ni þiddetle kýnamaktadýr. Bugün ihtiyacýmýz bölünmek deðil birleþmek ve saflarý sýklaþtýrmaktýr.

8 8 Dünyanýn bir numaralý katili Bush hem ikinci baþkanlýk dönemi yemin töreninde hem de Ulusa Sesleniþ konuþmasýnda ABD'nin kendisini dünyaya özgürlük yaymaya adadýðýný anlattý. Ayrýca Ulusa Sesleniþ konuþmasýnda "Bugün, Ýran dünyada terörü destekleyen ülkeler arasýnda baþta geliyor- halkýný aradýðý ve hak ettiði özgürlükten nükleer silah geliþtirerek mahrum býrakýyor", diyerek Ýran'ý yeni hedefi olarak gösterdi. Diðer potansiyel tehlikelerin de Suriye ve Kuzey Kore olduðunu söyledi. Üstelik "Kendi özgürlüðünüzden yana davranýrsanýz, Amerika da sizin yanýnýzda olacaktýr" diyerek, týpký 11 Eylül'den sonra yaptýðý gibi aslýnda bütün dünyayý tehdit etti. Bütün bu konuþmalar ikinci Bush döneminin, ilk dört yýlda izlediði politikalara daha da saldýrganlaþarak devam edeceðinin göstergeleri. Peki amaç ne? En son söyleyeceðimizi en baþta söylersek, dünyaya hakim olmak. Afganistan, Irak, þimdi de Ýran 11 Eylül'den sonra Bush, Afganistan'a saldýrdýðýnda, gerekçesi dünyanýn bir numaralý teröristi Bin Ladin'i yakalamaktý. O zaman da Bush, Afganistan'a saldýrmanýn terörizme karþý mücadelede bir adým olduðunu, dolayýsýyla desteklenmesi gerektiðini söylemiþti. Ardýndan Irak geldi. Gerekçe Saddam Hüseyin'in kitle imha silahlarýna sahip olduðu, bu nedenle etkisiz hale getirilmesi gerektiðiydi. Þimdi ise sýra Ýran'a geldi. Bir yandan Bush her fýrsatta Ýran'ý hedef olarak gösterirken, bir yandan da Condoleezza Rice Amerika'nýn þu anda Ýran'a saldýrmak gibi bir planý olmadýðýný söylüyor. Ancak, bundan iki yýl önce Irak'ýn iþgaline giden süreçte de Bush Irak'a saldýrmayý amaçladýðýný her fýrsatta yadsýyordu. Ancak sonuç, Irak'ýn iki ay içinde iþgal edilmesi ve bugüne kadar 100 bin Iraklýnýn ölümü oldu. Yeni Amerikan Yüzyýlý Projesi Ne Afganistan'a, ne Irak'a yapýlan saldýrýlar, ne de þimdi Ýran'a ve Kuzey Kore'ye yöneltilen tehditler birbirinden baðýmsýz. Bütün bu saldýrýlarýn temelinde, ilk defa 1997 yýlýnda, Amerika'da aþýrý saðcý bir derginin editörü olan William Kristol tarafýndan hazýrlanan Yeni Amerikan Yüzyýlý Projesi yatýyor. Bu projenin mimarlarýnýn çoðu Ronald Reagan döneminde görev almýþ isimlerden oluþuyor ve þu anda bunlarýn çoðu Bush yönetiminin içinde yer alýyorlar. Bu isimler arasýnda baþkan yardýmcýsý Dick Cheney, Donald Rumsfeld ve Paul SIRA ÝRAN A Wolfowitz. Ayrýca þu anda Afganistan'da Amerika'nýn temsilciliðini yapan Zalmay Khalilzad da bu metni imzalayanlar arasýnda bulunuyor. Bu ekip, ayný zamanda, Reagan döneminde silah harcamalarýndaki büyük artýþýn ve 1980'ler boyunca Þili, Peru, Nikaragua gibi ülkelerdeki darbelerin ve ölüm timlerinin mimarý olan ekip. Amerika neden korkuyor? 1990'larýn baþýnda, Yeni Amerikan Yüzyýlý Projesi'ni oluþturanlarýn en büyük korkusu, Avrupa ve Amerikan müdahalesi her yere felaket getirdi Japonya ile karþýlaþtýrýldýðýnda Amerika'nýn ekonomik gücünü kaybediyor olmasýydý. Amerika Rusya'ya karþý "Soðuk Savaþ"ý kazanmýþtý, fakat þimdi küresel gücünü kaybetme tehlikesi ile karþý karþýyaydý. Çünkü Amerikan ekonomisi, on yýl öncesine göre daha güçlü olmasýna raðmen, 1945'ler ile karþýlaþtýrýldýðýnda çok daha zayýf durumdaydý. 1945'de Amerika dünya üretiminin yarýsýný gerçekleþtirirken, bugün sadece %22'sini gerçekleþtiriyor. Ýþte bu deðiþim Amerikan Amerika'nýn askeri müdahale politikasý Afganistan ve Irak ile baþlamadý. Vietnam Savaþý sýrasýnda iki milyondan fazla Vietnamlý öldü. Baba Geroge Bush Aralýk 1989'da sözde "þeytan" diktatör Noriega'yý durdurmak için Panama'ya saldýrý emri vermiþti. Bu iþgal sýrasýnda 10 bin Panama'lý öldürüldü. Bu iþgalin asýl amacý Panama Kanalý'nýn kontrolünü elde tutmaktý. Bir yýl sonra, yine baba Bush Güney Afrika'daki Somali'ye girmek için Birleþmiþ Milletler'in desteðini aldý. Bu iþgalin sonucunda Somali'de korkunç bir iç savaþ çýktý ve 10 bin Somalili öldü. Amerika nýn 1991'de Irak'a saldýrýsý 150 bin Iraklýnýn ölümüyle sonuçlandý. Üç yýl önce NATO'nun Yugoslavya'yý bombalamasýnýn sonucunda binlerce insan öldü ve bölgede tam bir kaos ortamý oluþtu. Sýrp güçleri ile Kosova Özgürlük Ordusu arasýnda yaþanan çatýþmalar sonucunda 33 bin kiþi evlerinden oldu. Bugün Irak'ta yaþanan iþgal, þu ana kadar 110 binden fazla Iraklýnýn ölümüne neden oldu ve bu rakam, iþgal sürdükçe, artmaya devam edecek. egemen sýnýfý içerisinde uzun süreden beri devam eden bir tartýþmaya yol açtý. 1997'de yayýnlanan Yeni Amerikan Yüzyýlý projesinde þöyle deniyordu: "Geçmiþ yönetimler tarafýndan oluþturulan sermayemizi -hem maddi yatýrýmlar anlamýnda hem de dýþ politikadaki baþarýlarýmýz anlamýndakaybetmeye baþlýyoruz. Amerika'nýn dünyadaki etkisini korumasý giderek güçleþiyor." Bu ekip, dünyaya gücünü kabul ettirmek için Amerika'nýn askeri harcamalarýný artýrmasý gerektiðini düþünüyordu. Ne kadar güçlü olduðunu göstererek, Amerika'nýn sözünü dinlemeyen "yaramaz" devletlere ders vermek için Irak'a saldýrmak da bu projenin yaratýcýlarýnýn fikriydi. Potansiyel rakipler: Avrupa, Çin, Japonya Ve proje þöyle devam ediyordu: "Þu anda Amerika, her anlamda dünyanýn tek süper gücü. Ve küresel düzeyde herhangi bir rakiple karþý karþýya deðil. Amerika'nýn büyük stratejisi bu avantajlý pozisyonunu mümkün olabildiðince uzun süre korumayý ve geliþtirmeyi hedeflemeli. Fakat, þu andaki durumdan memnun olmayan ve bunu deðiþtirmek isteyen bazý devletler var. Amerika'nýn dünyadaki askeri varlýðý ve yetenekleri sayesinde þu ana kadar bunu yapamadýlar. Fakat eðer Amerika'nýn bu gücü deðiþirse, bizim açýmýzdan þu anda olumlu olan bu koþullar böyle kalmayabilir." Bu potansiyel tehlikenin baþýnda Çin geliyordu: "Eðer ekonomisi bu hýzla geliþmeye devam ederse, Çin'in ne kadar güçlü bir hale gelebileceðini gözümüzün önüne getirmenin bir baþka yolu da, onu, Amerika Birleþik Devletleri ile karþýlaþtýrmaktýr. Amerika'nýn GSMH'si 7,9 trilyon dolardýr. Eðer Çin'in kiþi baþýna düþen GSMH'si Güney Kore'nin GSMH'sine eþitse, Çin'in GSMH'si hemen hemen trilyon dolar olmalýdir ve bu Amerika'nýn GSMH'sinden aþaðý yukarý 1,5 kat daha büyüktür. Eðer Çin'in kiþi baþýna düþen GSMH'si Japonya'nýn GSMH'sinin yarýsý ise, Çin'in GSMH'si Amerika'nýn GSMH'sinin 2,5 katý olmalýdýr. Soðuk Savaþ döneminde, Sovyetler Birliði'nin, hemen hemen Amerikanýn yarýsý kadar bir zenginliðe sahip olduðunu düþünürsek, Çin'in, Amerika'dan bile daha güçlü olma potansiyeline sahip olduðunu görürüz." Diðer potansiyel rakipler ise, Soðuk Savaþ'ýn sona ermesiyle artýk Amerika'nýn sözünü dinlemek zorunda olmayan Almanya ve Japonya, bun-

9 9 Yurtta savaþ, cihanda savaþ Roni Margulies Ýnsan bazen Amerika'nýn sýnýflý bir toplum olduðunu unutuyor. "Amerika" veya "Amerikalýlar" deyip geçiyoruz. Oysa, Irak savaþýnýn en çarpýcý etkilerinden biri Amerika'daki sýnýf mücadelesine etkisi. Seçim döneminde bütün dünya heyecanla Amerika'yý izledi, Bush'un yeniden seçildiðini gördü, dehþet ve küçük görme arasýnda deðiþen hisler içinde gözlerini çevirdi ve yine Amerika'nýn içini görmez oldu. Bu arada, biz bakmazken, geçen hafta Bush bütçesini ve önümüzdeki dört yýl için ekonomik hedeflerini açýkladý. Bütçe planlarýnýn amacý, 2004 yýlýnda 500 milyar dolar olan bütçe açýðýný 2008'de 251 milyar dolara indirmek. Beyaz Saray görevlileri, övünerek, bu bütçe paketinin Ronald Reagan döneminden bu yana açýklanan en "sert" paket olduðunu söylüyor. ELÝYOR Projesi'nin mimarlarý deðerleri- kabul ettikleri tarafýndan yayýnlanan sürece Rusya ve Çin'in Ulusal Güvenlik Stratejisi büyük güçler arasýnda ise yeni Bush yönetiminin yaþanabilecek olasý bir nasýl bir politika izleyeceðinin somutlanmýþ halini lerini söylüyordu. çatýþmayý engelleyebilecek- oluþturuyor: Yani Bush yönetimi, "Bizim güçlerimiz, Amerika'nýn askeri gücünü Amerika'nýn gücü ile eþit sadece Amerika'nýn askeri güce sahip olmaya ya da egemenliðini deðil, ayný onu geçmeye çalýþan rakiplerimizi caydýrmak için neo-liberal kapitalizmi zamanda Amerikan modeli yeterince güçlüdür" kabul ettirmek için de kullanýyor. lara ek olarak da askeri olarak hala büyük bir güç olmaya devam eden Rusya idi. Ulusal Güvenlik Stratejisi Aslýnda son 15 yýldan beri Amerikan egemen sýnýfý içerisinde Amerika'nýn dünyaya tek baþýna nasýl hakim olabileceðine dair bir tartýþma devam ediyor. Baba Bush ve Clinton döneminde Amerika ayný saldýrgan politikalara sahip olmasýna raðmen, en azýndan diðer ülkeleri de yanýna alma konusunda daha dikkatli davranýrken, son Bush yönetimi, egemen sýnýf içerisinde Amerika'nýn gerekirse tek baþýna müdahale etmesi gerektiði fikrini savunanlarýn iktidarýný temsil ediyor. Bu da yeni bir aþýrý silahlanma dönemine giriþi gösteriyor yýlýnda, Yeni Amerikan Yüzyýlý 11 Eylül ve fýrsatlar 11 Eylül'de gerçekleþen trajedi Bush yönetimine bu politikalarýný hayata geçirmek için tarihi bir fýrsat sundu. Bush 11 Eylül'den hemen sonra yaptýðý konuþmada: "Geçen yüzyýlýn önemli bir bölümünde Amerika'nýn savunmasý Soðuk Savaþ doktrinine baðlý olarak oluþturulmuþtu. Bu savunma stratejisi savunma ve kontrol altýna almaya dayanýyordu. Bazý durumlarda bu stratejiler ABD'nin Ýncirlik'te 90 nükleer bombasý Var Ýran ve Kuzey Kore'yi nükleer silah üretmekle tehdit eden Amerika'nýn Avrupa genelinde 480 nükleer bombasý var. Bu bombalardan 110 tanesi Ýngiltere'de, 150 tanesi Almanya'da, 90 tanesi Ýncirlik üssünde, yine 90 tanesi Ýtalya'da, 20'þer tanesi ise Belçika ve Hollanda'da bulunuyor. Bu silahlarýn potansiyel hedefleri ise Rusya, Ýran ve Suriye. Ýngiltere'nin elinde 200 adet nükleer savaþ baþlýðý bulunurken, Fransa'nýn elinde ise 350 adet nükleer silah var. halen geçerli. Fakat yeni tehditler yeni fikirleri getiriyor Vatan savunmasý ve misilleme saðlam bir güvenliðin parçalarýdýr ve bunlar Amerika'nýn temel öncelikleridir. Fakat teröre karþý verilen savaþ savunmayla kazanýlmayacak. Teröristler meydana çýkmadan önce onlara karþý savaþ açmak, planlarýný bozmak ve yaratacaklarý tehlikenin önünü kesmek zorundayýz. Güvenliði saðlamanýn tek yolu harekete geçmektir ve Amerikan ulusu gerekirse tek baþýna harekete geçmekten kaçýnmayacaktýr." Bu gerekçeyle önce Afganistan'a, ardýndan Irak'a tek baþýna saldýrarak hem Çin, Japonya, Avrupa gibi rakiplerine kendi gücünü gösterdi, hem de dünyanýn en büyük petrol rezer-vine sahip Irak'ý iþgal ederek dünyadaki en önemli hammadde olan petrolün kontrolünü ele geçirdi. Ancak bu saldýrganlýðýn altýnda yatan amaç sadece askeri gücünü kanýtlamak deðil, ayný zamanda Amerikan tipi serbest piyasa kapitalizmini tüm dünyaya kabul ettirmekti. Bush'un kendisi Ulusal Güvenlik Stratejisi'ne yazdýðý önsözde þöyle diyordu: "Amerikan tipi serbest piyasa kapitalizmi ulusal bir baþarý için tek sürdürülebilir modeli temsil eder." Yine ayný belgede Bush "ortak deðerler"i -yani serbest ticaret Amerikan saldýrganlýðý durdurulabilir mi? Ýþgalin üzerinden iki yýl geçmiþ olmasýna raðmen bugün Irak'ta iþler hiç de Amerika'nýn istediði gibi gitmiyor. Bir yandan Irak'ta devam eden direniþ, bir yandan da dünyadaki savaþ ve iþgal karþýtý hareket hem maliyet açýsýndan hem de Amerika'nýn politikalarýnýn dünya kamuoyunun gözündeki meþruluðu açýsýndan Amerika'yý büyük bir çýkmaza sürüklüyor. Seçimler hiçbir þekilde Irak'a istikrar getirmediði gibi direniþ de devam ediyor. Bugün hem Irak'ýn iþgalini durduracak, hem de Amerika'nýn Ýran'a saldýrmasýný engelleyecek tek bir yol var; o da Irak ve Ýran halkýnýn mücadelesi ve uluslararasý savaþ karþýtý hareketin baþarýsý. Ancak bu ikisinin bir arada varolmasý Bush yönetiminin içine düþtüðü açmazlarý derinleþtirip, yeni savaþlarý engelleyebilir. Bütçe açýðýný kapatmak, devlet harcamalarýný kesmek demektir. Nitekim, bütçenin iki kalemi dýþýnda tüm harcama kalemleri önümüzdeki 4 yýl boyunca kýsýlacak. Kýsýlmayacak olanlarý tahmin etmek isteyen var mý? Biri "savunma" (yani saldýrý), diðeri "iç güvenlik" (yani Amerikalýlarýn Bush'a oy vermesini saðlayan korku ve terör havasýný sürdürme çalýþmalarý). Kýsacasý, silahlanmaya ve genel askerî harcamalara ayrýlan para dýþýnda, tüm devlet harcamalarý azaltýlacak. Örneðin neler azaltýlacak? Sosyal harcamalar, saðlýk, eðitim, çevre ve toplu konut alanlarýnda harcamalar azalacak. Yoksullara gýda daðýtan devlet programýndan 1,1 milyar dolar kesilecek. Devletin çevre koruma kurumunda 500 milyon dolar (toplam bütçesinin %6'sý) kesilecek. Yoksullara saðlýk sigortasý sunan sistem, okuma yazma kurslarý sunan sistem, asker emeklilerine ucuz ilaç sunan sistem kesilecek. Kentlerin en yoksul bölgelerini canlandýrmayý ve toplu konutlar inþa etmeyi amaçlayan programdan 3,7 milyar dolar (toplam bütçesinin %11,5'i) kesilecek. Bütün bunlarýn ortak paydasý, yoksullara hizmet sunmayý amaçlayan harcamalar olmalarý. Öte yandan, askerî harcamalar %5 artarak 2006 yýlýnda 419,3 milyar dolara yükselecek. Rakamlara dikkatinizi çekeyim. Yoksullara sunulan hizmetlerin beþ yýl boyunca kýsýlmasý ve milyonlarca insanýn hayatýnýn zehir edilmesi sonucunda bütçe açýðý 500 milyar dolardan 251 milyar dolara düþecek. Yani 249 milyar dolar azalacak. Salt bir yýl içinde, 2006'da, askeri harcamalar 419,3 milyar dolar. Demek ki, salt bir yýl, salt 2006'da, askerî harcamalar yarýya indirilse, devlet hizmetlerinde hiçbir kesinti yapmaya gerek kalmayacak! Peki, bütçe açýðý niye bu kadar büyük? Ýki nedeni var. Biri Irak savaþý elbet. Diðeri ise, Bush'un ilk baþkanlýk döneminde yüksek gelirlilerin ödediði vergi oranlarýnýn muazzam ölçüde azaltýlmýþ olmasý. Özetlersem, Bush hükümeti zenginlerden vergi almýyor, aldýðý kadarýný savaþa harcýyor ve bunun sonucunda yoksullara ve çalýþanlara verdiði hizmetleri daha da azaltýyor. Amerika'nýn sýnýflý bir toplum olduðunu biz zaman zaman unutabiliriz, fakat Amerikan iþçi sýnýfýnýn unutmasý zor. Unuttuðu anda Bush hükümeti hemen hatýrlatýyor. Bu hükümetin kendi sýnýrlarý içindeki saldýrganlýðý, sýnýrlar ötesi saldýrganlýðýndan geri kalmýyor çünkü. Amerika'daki savaþ karþýtý kampanyanýn bütçe ile ilgili bildirisinin baþlýðý þöyleydi: "Sýnýrsýz Savaþ ve Ýmparatorluk için Milyarlar - Saðlýk, Eðitim ve Sosyal Güvenlikte Kesintiler". Alt baþlýk ise þöyleydi: "Hükümetin çalýþanlara karþý savaþý". Eðer Amerikan iþçi sýnýfý uzaylýlardan veya benim bugüne dek hiç rastlamadýðým garip bir insan türünden oluþmuyorsa, Amerikan egemen sýnýfýný önümüzdeki dönemde zor günler bekliyor.

10 10 Reformizmin býraktýðý boþluk Cengiz ALÐAN Doðu Bloku yýkýldýktan sonra dünyadaki pek çok denge deðiþti. Önce ABD'nin baþýný çektiði emperyalist batýlý ülkelerle, SSCB'nin baþýný çektiði 'sosyalist' blok arasýndaki rekabete dayalý iki kutuplu dünya ekseninden oynadý. Yerini tek kutuplu, tek süper gücün bulunduðu 'yeni' bir dünyaya býrakacaðý sanýlan 'tarihin sonu', zorunlu ittifaklarýn daðýlmasýnýn ardýndan sahneyi çok kutuplu 'eski' dünyaya býraktý. Deðiþen dünya dengeleri, elbette, dünyanýn algýlanýþýnda ve o güne dek kullanýlan kavramlarda da pek çok deðiþikliðe yol açtý. Herþeyden çok da sol ve sosyalizm kavramlarýnda ve bu kavramlarýn çaðrýþtýrdýðý dünya tahayyülünde. Devlet kapitalisti Blok ülkelerinde süregiden rejimleri sosyalist olarak tanýyagelmiþ kitlelerin gözünde sosyalizm içi boþalmýþ bir kavram olarak orta yerde kaldý. Bu kavramý Sovyetler'e raðmen ýsrarla savunan gerçek sosyalistleri bir yana koyarsak; yeni duruma uyum saðlamaya çalýþan komünist partiler ya isimlerini de deðiþtirerek yeni reformist partilere dönüþtüler ya da marjinal gruplar haline geldiler. Gerçek reformistler olan sosyal demokrat partiler ise ya tüm dünyada yok oldular ya da Tony Blair'in Ýþçi Partisi gibi iyice saðcýlaþtýlar. Alternatif Türkiye'de de ayný süreç iþledi. Zaten klasik sosyal demokrat ideolojiyle daha baþtan donanmamýþ olan en büyük reformist parti CHP önce iyice saða kaydý, emek hareketiyle varolan cýlýz baðlarýný kopardý, sonra da parçalandý, seçim yenilgilerinden baþýný kurtaramaz hale geldi ve bu yýlýn baþýndaki kongresinin de ispatladýðý gibi, bitme noktasýna geldi. Bu durum her ne kadar, solun giderek kaybolmasý anlamýnda, bir olumsuzluk olsa da, yepyeni olanaklara da iþaret ediyor. Reformizmin cenazesi mi? Dünyadaki tüm reformist hareketlerin ölmeye yüz tutmasý reformizmin de ölüyor olduðu anlamýna gelmez. Reformizm devrimin þafaðýna kadar dimdik ayakta kalacaktýr. Çünkü kitleler dünyanýn hiçbir yerinde hiçbir zaman devrim yapmak için sokaða çýkmazlar. Önce bu bilinci kuþanýp sonra sokaklara dökülmeleri beklenecekse daha uzun yüzyýllar boyunca beklenecek demektir. Rus devrimindeki Bolþeviklerin devrimi önceleyen günlere kadar birkaç yüz kiþilik bir grup olarak varlýðýný sürdürdükten sonra, ancak o günlerde kitleselleþebilmesi buna bir örnektir. Reformizm ölmüyor, aksine pek çok ülkede ve Türkiye'de de, kitlelerin dünyayý algýlayýþýnda giderek güçleniyor. Zaten sözünü ettiðimiz 'yepyeni olanaklar' tam da buradan doðuyor. Deðiþim isteði Ölen gerçekten de reformizm deðil onun tarihsel temsilcisi olan siyasal hareketler. Ancak bu hareketlerin ölmeye yüz tutmasý siyasi arenada büyücek bir boþluk yaratýyor. Bu, sosyalist solun örgütlenmesine olanak tanýyan bir boþluk. Örneðin Ýngiliz sosyalistleri bu konuda oldukça baþarýlý bir örnek sergilediler. Ýngiltere'de Ýþçi Partisi'nin uyguladýðý kraldan kralcý neo liberal saldýrý programý ve son süreçte halkýnýn çoðunluðu karþý olmasýna raðmen Irak savaþýna katýlmasý onun sonunu yaklaþtýrýrken, sosyalist sola, önce Socialist Alliance, sonra da Respect adlý iki yeni oluþum yaratma fýrsatý verdi. Bunlardan birincisine pek yeni denemese de ikincisi, dünyadaki anti kapitalist hareketin yarattýðý olanaklarý kavramýþ, buna göre örgütlenmek gereðini görebilmiþ ve bazý önemli baþarýlara imza atabilmiþ oldukça yeni bir örgütlenme formu. Fransa'da Le Pen karþýtý cepheyi oluþturan ve Avrupa Parlamentosu seçimleriyle cumhurbaþkanlýðý seçimlerinde umulmadýk oylar toplayan sol ittifak da bir örnek. Sonradan, tali bir sorun olan laiklik konusunda bölünmüþ olsa da, baþarýsý bir umut ýþýðý yakan bu ittifak da büyük reformist partilerin býraktýðý boþluktan yaralanmasýný bildi denilebilir. 'Boþluðun' Türkiye ayaðý Elbette ki bu ülke de dünyadaki geliþmelerden baðýmsýz deðil. 1980'lerden itibaren gemi azýya alan neo liberal saldýrý dalgasý, hatýrlanacaðý üzere, 1989 Bahar Eylemleri'yle hýz kesmiþti. Bu mücadele sürecinin sonunda sosyal demokratlar (o zamanki adýyla SHP) hem yerel, hem de genel seçimlerde bolca oy toplayabildiler. Bu gibi durumlarda genellikle olduðu gibi reformistler süreçten kazançla çýktýlar. Ancak mücadele dalgasý durulur durulmaz (bu gibi durumlarda genellikle olduðu gibi) saðcýlaþmaya baþladýlar ve iktidardan uzaklaþtýrýldýlar. O zaman da bir boþluk doðmuþtu siyasal alanda ve o zaman da bu boþluðu dolduracak sol bir alternatif yoktu. Bugün ise, sol bir alternatif yaratýlmasýnýn potansiyel koþullarý bakýmýndan, çok farklý bir dünyada yaþýyoruz. Bardaðýn öteki yarýsý Dünyanýn hemen her ülkesinde kapitalist küreselleþmenin kurumlarýna karþý kitleler tarafýndan dile getirilen bir isyan ve deðiþim isteðine tanýk oluyoruz. Çok çeþitli muhalif kesimlerin bir araya gelerek oluþturduðu ve kendisini anti kapitalist olarak tanýmlayan yeni bir hareket tarafýndan dillendiriliyor bu deðiþim isteði. Türkiye'de de bir deðiþim isteðinin güçlü bir biçimde var olduðu yadsýnamaz. Son genel seçimlerde AKP'nin ve Genç Parti'nin aldýðý oylarla (ve neredeyse diðer tüm partilerin siyaset sahnesinden silinmesiyle) örneklenebilir bu istek. Hatta CHP'de Sarýgül hareketine verilen destekle de örneklenebilir. Ama, görüldüðü gibi, deðiþim isteðinin var olmasý, bu deðiþimi yapacak gerçek gücün iktidara gelmesiyle sonuçlanmýyor. O gerçek gücün somut bir gerçek olarak varlýðýný da zorunlu kýlýyor. Ýþte Türkiye'de bu gücün varlýðýndan maalesef henüz söz edemeyiz. CHP'nin býraktýðý boþluðu dolduracak büyüklükte bir sol örgütlenme bulunmuyor. Son genel seçim sonuçlarýnda alýnan, CHP'nin solundaki %1'lik toplam sol oylar bunun çok açýk kanýtý. Peki hem halktaki deðiþim arzusu, hem de reformizmin býraktýðý boþluk gün gibi ortadayken oturup halkýmýzdaki niteliksel bilinç sýçramasýný mý bekleyeceðiz? Buna hayýr yanýtýný verenler açýsýndan yapýlacak bir þey var: halkýn artýk hiçbir þekilde prim vermediði eski sol kafalarla baðlarýný tamamen koparýp, zaten doðmakta olan yepyeni bir solu þekillendirmek. Bu yeni solun nasýl bir þey olacaðý ve hangi ilkeleri gözeterek yaratýlabileceði ise bir sonraki sayýnýn konusu. YENÝ BÝR SOL ÜZERÝNE TARTIÞMALAR Kampanya ve siyasi örgütlenme Sosyalist Ýþçi gazetesi sýk sýk savaþ karþýtý hareketin toplumsal mücadelenin diðer alanlarý ile buluþmasý gerektiðini vurguluyor. Sosyalist Ýþçi nin ve DSÝP in bir baþka vurgusu ise solda yeni bir alternatifin oluþmasýnýn acil gerekliliði. Bu iki vurgu aslýnda birbirlerini tamamlýyorlar. Birçoklarý savaþ karþýtý hareket ile örneðin SEKA iþçilerinin veya tekstil iþçilerinin mücadelelerini koparmaya çalýþýyorlar. Veya böylesi bir baðý kurmanýn kampanyalardan çok siyasi partilerin iþi olduðunu vurguluyorlar. Bu yanlýþ. Savaþa karþý çýkanlar bunu sadece hümanist olduklarý için asýl olarak sermaye sýnýfýna karþý emeðin mücadelesinin bugünkü en temel halkasý olduðu için mücadele ediyorlar. Öte yandan çeþitli diðer alanlarda kampanya yapanlar da, örneðin nükleer enerjiye karþý, kadýna dönük þiddete karþý veya GDO lara karþý mücadele edenler de bu mücadelerini savaþa karþý mücadele ile birleþtirmedikleri takdirde eksik bir iþ yapýyor olacaklar. Bütün bu mücadeleleri birleþtirecek olan ise güçlü bir sosyalist parti olacaktýr. Antikapitalist hareketin güçlü olduðu bazý ülkelerde yeni sol alternatifler mücadele eden hareketin bir ürünü olarak ortaya çýkýyor. Reformist solun iþçi ve emekçilerin taleplerine cevap vermek konusunda çok geri bir duruma düþtüðü günümüzde bu yeni çýkýþlar emekçi yýðýnlarýn hareketliliðini geliþtirme açýsýndan çok ciddi umutlar veriyorlar. En önemli iki geliþme Ýngiltere ve Almanya da yaþanýyor. Ýngiltere de Respect önümüzdeki mayýs ayýnda yapýlacak seçimlere oldukça güçlü bir biçimde giriyor. Almanya da ise Sosyal Demokrat Partiden kopanlar, sendika hareketinin önemli sayýda militaný ve çeþitli sol örgütlerin unsurlarý yeni bir seçim alternatifi oluþturmak için çalýþýyorlar. Özden DÖNMEZ

11 Ýlaçta küresel sermayenin tahakkümü artýyor 11 Çaðla OFLAS Saðlýk hizmetleri insan hayatýnýn en vazgeçilmez unsurudur. Ýnsan, doðumundan ölümüne kadar bu hizmeti eksiksiz almalýdýr. Ýlaçlar da hastalýklarýn tedavi edilmesinde, insan saðlýðýnýn ve yaþam kalitesinin yükselmesi için, saðlýðýn vazgeçilmez unsurudur. Küresel kapitalizm tüm insanlýðýn vazgeçilmez ihtiyacý olan ilacý küresel bir sorun olarak karþýmýza dikiyor. Sayýlarý civarýnda olan çokuluslu ilaç þirketleri Dünya Ticaret Örgütü, uluslararasý patent enstitüleri, Avrupa Birliði komisyonlarý gibi kuruluþlar aracýlýðýyla "patent haklarý" adý altýnda korunmalarý sayesinde dünya ilaç pazarýný ellerinde tutuyor. Fortune 500'de yayýnlanan dünyanýn son beþ yýllýk bilançolarýna göre; dünyanýn en büyük 500 þirketinin bir yýllýk kârlarýnýn %37.7'si 13 çokuluslu ilaç þirketinin kasasýnda. Buna göre dünyanýn 500 büyük þirketi 2002 yýlýnda toplam 133 milyar dolar kâr elde etti. Bu kârýn 80 milyar dolarýný 487 þirket paylaþýrken, %37.7'sini yani 53 milyar dolarýný yalnýzca 13 ilaç þirketi paylaþtý. Bu 13 þirketin 9'u ABD li þirketler. Yukarýda bahsettiðim kâr oranlarý bu sektörün hem kendi aralarýndaki, hem de kýtalar arasýndaki ticaret savaþýný tahmin etmemiz için yeterli verilerdir. ABD saðlýða zararlýdýr ABD, ilaç pazarýnýn tek hakimi olma mücadelesi veriyor. Ýnsan saðlýðýný yakýndan ilgilendiren AIDS hastalýðýnýn tedavisi gibi ilaçlar için ilaç yaratma çalýþmalarý yürütüyor. Amerikan Ýlaç Araþtýrma ve Üreticileri Birliði verilerine göre ABD 1999 yýlýnda yalnýzca AIDS'le baðlantýlý olan hastalýklar için 24 milyar dolarlýk araþtýrma masrafý yapmýþ. ABD bu alanda hegemonya kurabilirse, insan saðlýðýný yakýndan ilgilendiren ilaçlar yalnýz ABD'de geliþtirilecek ve ABD patentli olacak. Uluslararasý patentlerle korunacak bu ilaçlar patent süreleri boyunca ABD firmalarýnýn belirlediði fiyatlarla satýlacak. Avrupa ilaç sektörü de bu geliþmeler karþýsýnda sýkýntýya düþtü. Bugün pek çok Avrupa ülkesinde hükümetler, saðlýk ve bakým harcamalarýnda tasarruf kararý aldýlar. "Paran yoksa öl" politikasý Yeni bir ilaç hammadesi yaratmak için ilaç þirketleri 7-10 yýl sürede, milyon dolar harcama yaparak yeni ilaç ve ilaç maddelerini piyasaya sürüyorlar. Þirketler ilaçlar piyasaya çýktýktan sonra 20 yýllýk patent koruma süresi belirliyorlar. Bu sürede bu ilaçlarýn muadillerinin üretilmesine izin verilmiyor. Araþtýrma masraflarýnýn ve kar paylarýnýn da üzerine eklenmesiyle bu ilaçlar muadillerinin 5-10 katý fazlasýyla satýlýyor. Örneðin: marka (patent) Zovirax'ýn fiyatý 17 milyon 519 bin lira iken, ayný amaçla kullanýlan jeneriði (muadili) Asviral 2 milyon 216 bin lira. Bu geliþmeler karþýsýnda sýnýrlý kaynaklarý olan yerel ilaç sanayileri hýzla çöküyor. Sonuç olarak insanýn saðlýðýný geri kazanabilmesi için kullanýlmasý zorunlu bir madde olan ilaç üzerinde ilaç þirketlerinin oynadýðý bu kirli oyun, alým güçleri sýnýrlý ya da açlýk sýnýrýnda yaþayan Müzakere tarihinin alýnmasýyla birlikte AB kendi ilaç politikalarýný Türkiye'ye dayattý ve ilaç patentleri ile veri korumasý konusunda nota verdi yýlýnda imzalanan Gümrük Birliði anlaþmasýna göre Türkiye 2005 yýlýna kadar yeni geliþtirilmiþ ilaçlarý patent hakký ödemeden üretebilecekti yýlýnda Çiller hükümeti bu imtiyaz süresini 1999 yýlýna çekti. AB komisyonu bu sürenin 1 Ocak 2001 tarihinden itibaren baþlamasýný istedi. Gelinen noktada ulusal büyük ilaç firmalarýnýn baskýsý nedeniyle yapýlan müzakere sonucunda 1 Ocak 2001 yýlýndan itibaren ilk defa ruhsat almýþ orijinal ilaçlarla ilgili, 1 Ocak 2005 tarihine kadar Türkiye'de yapýlmýþ jenerik ilaç baþvurularý geçerli olacak. Türkiye ilaç üretiminde kendi kendine yeterli ülkelerden biri olmasýna raðmen geçmiþ hükümetlerin politikalarý nede-niyle kriz yaþýyor. Bülent Eczacýbaþý'nýn demecine göre jenerik ilaç üreten 300 firma geliþmekte olan ülkeler ve geliþmiþ ülkelerin yoksul halklarý için ciddi saðlýk sorunlarýna, salgýn AB'nin patent hastalýklara ve ölümlere neden olabiliyor. Kaynaklar: - Kemal Sallý, Önce Vatan dayatmasý bu uygulamayla piyasadan silinecek ve bu firmalarda çalýþan yüzlerce iþçi iþsiz kalacak. Nüfusun yarýsý da saðlýk güvencesi olmadýðý için alamayacaðý yüksek maliyetli ilaçlar yüzünden çok ciddi saðlýk sorunlarý yaþayacak. Milyonlarca insan ciddi saðlýk sorunlarýyla karþý karþýya Jenerik ilaç sorununun tekrar Gazetesi - Ýstanbul Diþhekimleri Odasý Dergisi, Sayý 61 - Elçin Cirik, Akþam Gazetesi gündeme gelmesiyle birlikte SSK'yý dolandýran Roche, Pfizer gibi çokuluslu þirketlerin temsilcilerinin oluþturduðu araþtýrmacý ilaç þirketleriyle yerel ilaç sanayicilerini temsil eden Ýlaç Ýþverenleri Sendikasý karþý karþýya geldi. Çokuluslu þirketlerin yerel düzeydeki temsilcileri müzakerenin son halinden memnun olmadý. Halbuki bu son durumda bile, milyonlarca insanýn saðlýklý yaþama hakký gasp ediliyor. Bu durumda verilen zaman sadece yerel ilaç sanayiinin verili duruma uygun düzenlemelerini yapmasýna yarayacak. Sermaye birikimi uygun firmalar çokuluslu þirketlerle evlilikler yapmaya devam edecek. Kapitalizmin mantýðý gereði de güçsüz olanlar piyasadan silinecek. Ýþsizlik sorunuyla yüz yüze kalan, saðlýk haklarý elinden alýnan milyonlarca insan ise açýkki bu uygulamadan büyük ölçüde maðdur olacak. AIDS deðil ilaç þirketleri öldürüyor! Çaðýn vebasý olarak nitelendirilen AIDS hastalýðýnýn tedavi olanaklarý hýzla artarken ve hastalarýn yaþam kaliteleri yükseltilebilecekken milyonlarca insan çokuluslu þirketlerin karlarý uðruna ölümle baþbaþa býrakýlmaktadýr. Dünya üzerinde AIDS hastalýðýna yakalananlarýn %90'ý geliþmekte olan ülkelerdedir. Dünyadaki toplam AIDS hastasýnýn %60'ý Sahraaltý Afrika'da yaþamaktadýr. Geçen yýl Sahra altý Afrika ülkelerinde 2.5 milyondan fazla insan AIDS yüzünden yaþamýný yitirmiþtir. Ar-Ge harcamalarý ve dolar bazýnda toplam tüketim maliyeti de ilaç maliyetlerine ekleniyor. Yoksul ülkelerin bu tedavi masraflarýnýn altýndan kalkmasý olanaksýz hale geliyor. Dünya Saðlýk Örgütü'nün saptamalarýna göre bir yýllýk ilaç tedavisi için gerekli ilaç giderleri yoksul ülkelerde yaþayan bir kiþinin 30 yýllýk gelerine denk. Yoksul ülkelerin ve ABD gibi ülkelerin yoksullarýnýn bu sorunu giderebilmesi için AIDS aþýsýnýn geliþtirilmesi tek çýkýþ yolu. Ancak bu konuda yapýlan küresel Ar-Ge harcamasý milyon dolar. Bu rakam büyük ilaç þirketlerinin karlarýnýn çok az bir kýsmýný oluþturmakta. ABD'nin Irak'a attýðý birkaç bombanýn maliyeti bile bu rakamý aþmaktadýr. Patent delen mücadele Maliyeti yüksek AIDS ilaçlarýna kaynak ayýramayan Güney Afrika, Brezilya ve Hindistan gibi ülkeler sorunun çözümünü patent yasalarýný çiðnemekte buldu. Ýlaçlarýn jeneriklerini (muadillerini) kendi ülkelerinde üretince, çokuluslu ilaç þirketleri DTÖ yasalarýný ihlal ettikleri gerekçesiyle tazminat davasý açtýlar. Amerikan Yüksek Mahkemesi nde baþlayan davada HIV/AIDS'li hastalarýn haklarýný savunan yerel bir örgütün mücadelesi sonucu, hakim bu örgüte ifade verme ve delil sunma hakký tanýdý. Bunun üzerine ilaç þirketleri geri adým atmak zorunda kaldý ve bu ilaçlarý özel bir fiyata kar etmeden verdiklerini açýkladýlar. Merck firmasý ilacýn hasta baþýna maliyetini yýllýk 600 dolara düþürdü. Bu sýrada Hetero International adlý bir Hint firmasý ilacýn maliyetini 347 dolara kadar çekebileceðini açýkladý. Bu geliþmeler de göstermektedir ki ilaç þirketleri ilaç maliyetlerinin kat fazlasýna ilaç satýþý yapmaktadýr. Kaynak: Ergin Yýldýzoðlu, Cumhuriyet, Mart 2001 Ayþe Özyaðcýlar, Cumhuriyet Bilim Teknik, , sayý 664

12 12 Küresel ýsýnmayý önleyebilir miyiz? 2030 yýlýnda Türkiye de sýcaklýklar kýþýn 2, yazýn 2-3 derece artacak. Bunun sonucu olarak yaðmurlar ve dolayýsýyla su azalacak. Þimdi kiþi baþýna 3070 metre küp olan su tüketimi metre küp olacak. kuraklýk baþlayacak. Martin PICKERTON 20. yüzyýl boyunca dünyanýn ortalama sýcaklýðý 0.6 derece yükseldi. Bunda ne var korkulacak diyebilirsiniz. Ne var ki, iklim çok hassas bir þey. Birleþmiþ Milletler Çevre Programý'na göre bu küçücük ýsý deðiþikliði nedeniyle oluþacak iklim deðiþikliklerine baðlý felaketlerden etkilenecek olanlar 1970'de 740 milyon iken bu rakam 1990'da 2 milyara ulaþtý. Birçok ve deðiþik tehlikeler var. Deniz seviyesi artarken daha çok sel ve toprak kaymasý yaþanmakta. Isý artmasý nedeniyle ölen insan sayýsý da artmakta. Örneðin geçen senelerde Avrupa'da 35 bin kiþi ýsýlar arttýðý için ölmüþtü. Ayný zamanda daha sýcak bir dünya daha verimsiz bir dünya demek. Isý arttýkça uzun süredir devam etmekte olan ýsý düzeyleri deðiþmekte ve önceki ýsý derecesi etrafýnda kurulan sosyal yaþamlar büyük ölçüde zarar görmekte. Kuraklýk baþladý Mesela Afrika'nýn Sahel bölgesinde son 30 yýl içinde ortalama yaðýþ düzeyi dörtte bir oranýnda düþtü. Nijerya'da ki, Tuareg halký binlerce yýldýr göçebe olarak yaþamaktaydý. Tuaregler þimdi yaþayabilmek için yerleþmek zorunda kalýyorlar. Ve mason yaðmurlarýna dayalý bölgeler þimdi yaðmurlarýn baþka bölgelere kaymasý korkusu içinde yaþýyorlar. Dünyanýn baþka bölgeleri ise þiddetli El Nino kasýrgalarý tehdidi altýnda yaþýyor. Hastalýklar çoðalýyor Isýnýn artmasý malarya, sýtma gibi sudan kaynaklý hastalýklarýn da artmasýna neden oluyor. Ýshal þu anda yýlda 2 milyon çocuðun ölmesine neden oluyor. Isý arttýkça bu tür ölümler artacak. Bütün bunlar önümüzdeki yýllarda karþýlaþacaklarýmýzýn sadece bir kýsmý. Hükümetlerarasý Ýklim Deðiþimi Kurulu önümüzdeki yüzyýl içinde eðer her þey þimdiki gibi giderse dünyanýn ortalama ýsýsýnýn 5.8 derece artmasýnýn mümkün olduðunu belirtiyor. 250 milyon yýl önce benzer bir biçimde 6 derecelik bir ýsý artýþý olmuþtu. Bu dönemde yeryüzünde yaþayan canlýlarýn yüzde 90-95'i yok olmuþtu. O zaman volkanlar ýsýnýn artmasýndaki baþlýca nedendi. Þimdi ise sanayinin kömür, gaz ve petrol gibi fosil yakýtlarýný kullanmasý baþlýca neden. Atmosferdeki baþlýca sera gazý olan karbondioksit, sanayi öncesi döneme göre üç kere artmýþ durumda ve hýzla da artmaya devam ediyor. Kyoto Anlaþmasý Bu tehlikenin fark edilmesinden sonra bir kuþak geçmesine raðmen hükümetler hala kýsa dönemli kârý dünyanýn geleceðinin önüne koyuyorlar. 1992'de, sonunda bir þeyler yapýlmasýna karar verdiler. Beþ yýl sonra Kyoto Anlaþmasý'ný oluþturdular. Kyoto Anlaþmasý çok þey önermemesine raðmen gene de hükümetlerin neleri yapmamasý gerektiðini belirtiyordu. Ýlk ortaya çýkmasýndan yedi yýl sonra, uzun uðraþýlarýn ardýndan nihayet Rusya'nýn da imzalamasý ile yürürlüðe girdi. Kyoto Anlaþmasý hükümetlerin 2010 yýlýna kadar sera gazý üretimlerini 1990 düzeyinin yüzde 5.2'sinin gerisine düþürmelerini istemektedir. Vahim bir manzara Hükümetlerarasý Ýklim Deðiþimi Kurulu ise 2050 yýlýna kadar sera gazlarýnda yüzde 60-80'lik bir düþüþ talep etmektedir ve böylesi bir düþüþ ýsýnýn artmasýný sadece 2 derece engelleyebilecektir. Hükümetler "evet yetersiz" demekteler ve "pragmatik olun, önce prensibi kabul ettireceðiz sonra oradan ilerleyeceðiz" diye devam etmekteler. Öte yandan dünyadaki sera gazlarýnýn dörtte birini üretmekte olan ABD bu anlaþmayý hiçbir biçimde kabul etmemektedir. ABD bugün 1990'a göre yüzde 15 daha fazla karbondioksit üretmektedir. Ama Kyoto Anlaþmasý'ný imzalayanlar da çok az þey yaptýlar. Ýngiltere'nin üretimi sessizce artmaya devam etmekte ve AB içinde sadece dört ülke hedefe ulaþmýþ durumda. Japonya, istenilen yüzde 6 kýsýntý yerine karbon dioksit üretimini % 11 arttýrdý. Hindistan'ýn üretiminin de % 50 arttýðý tahmin ediliyor. Hükümetlerin vurdumduymazlýðý Bu korkunç ihmali nasýl açýklayabiliriz? Kýsaca kapitalizm diye! Bu çok kaba geliyorsa bu iþten kaç þirketin çýkarý olduðuna bir bakýn. Kaç þirket arýtma maliyetini üslenmek istemiyor, kim ne kadar atýk üretiyor, kim ucuz olduðu için petrol üretiyor, hangi þirketler mallarýna en iyi müþteriyi bulmak için dünyanýn dört bir yanýnda dolaþtýrýyorlar? Bir düþünün, petrolden üretilen plastikler her yeri kaplamýþ durumda. Bir otomobilin, bir CD'nin ve bilgisayarýn onarýlmasýnýn ne kadar zor olduðunu bir düþünün. Çünkü parça deðiþtirmek onarmaktan daha kârlý. Bütün bunlar gezegenimizin geleceðini mahvediyor. Bir dizi radikal adýmý önerebilir ve bunlarýn uygulanmasý için mücadele edebiliriz. Ýþte size bir dizi mücadele hedefi: Enerji santralleri yeniden kamuya devredilmeli. Özelleþtirildiklerinden beri muazzam kârlar elde ediyorlar ve diðer yandan da gezegeni mahveden fosil yakýtlarýný kullanmaya devam ediyorlar. Neler yapýlabilir? Özelleþtirilmiþ santrallarýn kârlarýný biz ya ödediðimiz faturalarla ya da vergilerle saðlýyoruz. Küresel çapta fosil yakýtlarý için hükümetlerin yaptýðý destek yýlda 235 milyar dolar. Rüzgar, dalga, güneþ enerjisi gibi enerji kaynaklarýna yapýlan destek ise sadece tüm enerji sektörüne yapýlan desteðin sadece yüzde yedisini almakta. Enerji santrallerinin kamulaþtýrýlmasý rüzgardan, dalgalardan, gel-gitten ve doðrudan güneþten elde edilen enerji kaynaklarýna desteðin artmasýna ve fosil enerjilerinin yerine temiz olan bu enerjilerin geçmesine yol açacaktýr. Kamu konutlarýna yatýrým yapýlmalýdýr. Konut sýkýntýsý insanlarýn çalýþtýklarý yere yakýn oturmalarýna engel olmakta ve bu iþten eve çok uzun yolculuklar yapýlmasýna neden olmaktadýr. Büyük kentlerde yaþayanlar iþe gidip gelmek için ortalama iki saat harcamaktalar. Nükleer enerji için harcanan milyarlarca dolar konutlarda güneþ enerjisi, rüzgar tribünleri gibi enerji saðlayan kaynaklara harcanabilir. Ayrýca konutlara doðru dürüst yalýtým yapabilmeleri için kaynak ayrýlabilir. Enerji tasarrufu saðlayan ampuller bedava ya da çok ucuza saðlanabilir. Konutlardaki elektrikli araçlarýn enerji tasarrufu yapmasý için tedbirler alýnabilir. Bütün bunlar çok miktarda yeni iþ alaný açar. Toplu taþýmacýlýk Toplu taþýmacýlýk geliþtirilmelidir. Karayolu yerine demiryollarý kullanýlabilir. Toplu taþýmacýlýk kârý öne çýkaran þirket yöneticileri tarafýndan deðil, iþçiler ve toplu taþýmacýlýðý kullanan yolcular tarafýndan yönetilmelidir. Böyle bir tedbir otomobil kullanýmýný azaltacak ve hava kirliliðini büyük ölçüde azaltacaktýr. Hava ulaþýmý azaltýlmalýdýr. Hava ulaþýmý sera gazlarýnýn hýzla artmasýna neden olan baþlýca etkenlerden birisi. Ayrýca hava ulaþýmý dünyanýn her yerinde devletlerden destek almaktadýr ve bu destek hava ulaþýmýný kullanmayanlarýn ödediði vergilerden çýkmaktadýr. Hava ulaþýmýný kullananlarýn çoðu patronlardýr. Hava ulaþým sanayii kullandýðý jet benzini için daha fazla vergi vermeli ve mümkün olan en fazla tasarrufu saðlamalýdýr. Elde ettiði kârdan çevrenin korunmasý için vergi alýnmalýdýr. Sanayinin atýklar için vergi vermesi saðlanmalýdýr. Ayrýca sanayiinin kirliliði azaltýcý teknikler kullanmasý ve yeni teknikler geliþtirmesi zorlanmalýdýr. Tarýmda kimyasal gübreler çok büyük ölçüde azaltýlmalýdýr. Kimyasal gübreler karbon dioksitten 200 kere daha fazla kirletici olan nitrik asit üretmektedirler. Ayrýca ormanlarýn imhasý önlenmelidir. Bütün bunlar yeni liberal dogmalara karþý mücadele demektir. Bu önerilerin hiçbiri kendi baþlarýna devrimci deðildir. Ancak insanlarý bu alanlarda mücadeleye katmak radikalce farklý bir dünyayý nasýl oluþturacaðýmýz tartýþmasýna da ortak etmektir. Ýklim o denli hýzlý deðiþmektedir ki, kaybedecek vaktimiz yok! Bu yazý Sosyalist Ýþçi nin Ýngiltere deki kardeþ gazetesi Socialist Worker dan çevrilmiþtir

13 Susan Sontag'ýn ardýndan Susmayan "Susan Cem HÝRE Geçenlerde Uganda tarihiyle ilgili bir kitabý karýþtýrýrken dehþetle öðrenmiþtim. Uganda'nýn eski sömürgecileri Ýngilizlerin, Uganda'ya bir baþka sömürgelerinden, Hindistan'dan getirdikleri yüzbinlerce insaný nasýl da yok saydýklarýný ulusal diriliþle beraber Uganda'daki bizim mazlum Ugandalýlar, Ýngilizleri kovmuþlar ya, sonra da iþbirlikçi olduklarý iddiasýyla baþlamýþlar Hindularý kýrmaya. Zavallý Hindular Ýngiliz elçiliklerine baþvuruyorlar, buraya bizi siz getirdiniz, sahip çýkýn diye ama, nafile! Binlerce Ugandalý ölüyor, öldürülüyor, Ýngilizlerin insafýný beklerken! Acýlarý paylaþmak "Uzaktaki acýlarý gösteren fotoðraflarýn saðladýðý bilgi ne iþe yarar? Ýnsanlar kendilerine yakýn olan acýlara pek bakamazlar. Hem de bütün dikizci tuzaklarýna, kendileri için yararlý bir sonuç olan bilgi edinme fýrsatýný sunmasýna raðmen. 'Bu benim baþýma gelmiyor', 'Ben hasta deðilim', 'Ben ölmüyorum', 'Ben bir savaþta kapana kýsýlmýþ deðilim'. Ýnsanlarýn baþkalarýnýn çileleri hakkýndaki düþünceleri akýllarýndan defetmeleri normal görünmektedir. Ýnsanlarýn ilgisizliði, yalnýzca þiddet görüntülerinin kesintisizce aktarýlmasýnýn kendilerini kayýtsýz hale getirmesinden deðil, sýrf korkudan da kaynaklanabilir. Savaþýn meydana geldiði ülkeler dýþýndaki insanlarýn korkunç görüntülerle karþýlaþtýklarýnda hemen televizyonu kapatmalarýnýn ya da kanal deðiþtirmelerinin sebebi, taraflarýn liderlerinin çözülmesi mümkün olmayan bir açmazda týkanýp kaldýklarýný iddia etmeleridir. Ýnsanlarýn dehþet manzaralarýna karþý daha az duyarlý hale gelmelerinin sebebi de bir savaþýn böyle tepkilerle durdurulamayacaðýna inanýlmasýdýr. Oysa þefkat, zaten istikrarsýz, gelgeç bir duygudur. Eðer eyleme dönüþtürülemezse, yok olup giden bir duygudur. Burada sorun, uyandýrýlmýþ, ayaða kaldýrýlmýþ duygularýn, aktarýlmýþ olan bilgilerin nasýl eyleme dönüþtürüleceðidir." Sontag böyle diyordu 'Baþkalarýnýn Acýlarýna Bakmak' adlý kitabýnda. O, insana vurgu yapan bir aktivizmin peþindeydi. Savaþ karþýtý Sontag Ekim ayýndaki Frankfurt Kitap Fuarý'nda, Alman Yayýncýlar Biriliði'nin geleneksel Barýþ Ödülü Susan Sontag'a verildi. Sontag, ödül töreninde yaptýðý konuþmada Bush'un emperyal politikalarýný teþhir ediyor ve "Amerikan demokrasisini" mahkum ediyordu. Gelenekleri öven, aile deðerlerine yaðdýrýlan övgülerin bütün politikacýlarýn söyleminin merkezinde yer almasýný þiddetle eleþtiriyordu. Bush'un bir keresinde, "En çok beðendiðiniz filozof kimdir?" sorusuna "Hz. Ýsadýr" yanýtýný hatýrlatýyordu. Sontag, "Ýslami Fundementalizm"in zorlama bir politik araç olduðunu ve "medeniyet"- "barbarlýk" çatýþmasý tezinin Amerikan toplumu üzerinde yozlaþtýrýcý bir etkisi olduðunu savunuyordu. "Bence", diyordu, "yazar, dünyada neler olup bittiðine dikkat eden kiþidir. Yani insanoðlunun ne tür kötülüklere muktedir olduðunu anlamaya, içselleþtirmeye, iliþki kurmaya çalýþan, ama bu anlayýþýnýn sonunda kendisinin yozlaþmasýna, bunlarýn onu alaycý ve yüzeysel kýlmasýna izin vermeyen kiþidir." "Sanat, muhalif olmadýðý zamanlarda bile zýtlýða yönelir." diyor ve deyim yerindeyse haykýrýyordu, "Edebiyat Özgürlüktür" diye. Susan Sontag her zaman muhalif olan kimliðiyle, kadýn haklarý mücadelesiyle, entelektüel kelimesinin gerçek anlamý olan kiþisel tarihiyle, fiziki olarak aramýzdan ayrýlsa bile, biraz da solda keþfedilmeyi bekleyen yazarlýðýyla aramýzda hâlâ! Kimden alýþveriþ yaptýðýnýzý biliyor musunuz? Hazýrlayan: F. Levent Þensever Sodexho Sodexho, gýda hizmetleri ve yönetimi üzerine faaliyet yürüten çokuluslu bir þirket. Bu þirketle dünyanýn bir çok köþesinde üniversite kantinlerinden, hastanelere kadar sayýsýz alanda karþýlaþabilirsiniz. Þirket 1895 yýlýnda Fransa'nýn Marsilya kentinde gemilere malzeme saðlamak üzere kuruldu ve 1966 yýlýnda gýda hizmetleri alanýna el attý. Þirketin günümüzde 76 ülkede 'e yakýn noktada 'den fazla çalýþaný var yýlý cirosu 11.5 milyar euro dolayýnda gerçekleþti. Bu þirketin son yýllarda hýzla büyümesinde, özellikle ABD ve Ýngiltere'deki özelleþtirme politikalarý önemli rol oynadý. Batý Avrupa'daki aktivistler bu þirketi, iltica baþvurusu yapanlara verilen Sodexho kuponlarýndan bilmektedir. Sodexho özellikle Ýngiltere ve Avustralya'da hapishanelerde tutsaklara daðýtýlan gýdalarda büyük kârlar elde etmekte. Þirketin tartýþmalý bir baþka el attýðý alan da, ABD ordusunun özellikle Körfez bölgesinde ve diðer çatýþma alanlarýndaki askerlerine verilen hizmetler yýlý itibariyle Sodexho ABD Deniz Kuvvetleri'nden 1 milyar dolar civarýnda iþ aldý. Þirket 2002 yýlýnda da Afganistan'da iþgal ordularýnýn askerlerine hizmet vermek üzere 304 milyon dolarlýk bir ihale kazanmýþtý. Bunun yaný sýra Sodexho, Rusya'nýn uzak Sibirya köþelerinde faaliyet sürdüren Shell ile de iþbirliði yapýyor. Þirketin çevreye zarar veren þirketlerle iþbirliði Shell ile sýnýrlý deðil. BP Amoco, Chevron, ExxonMobil, Texaco ve Halliburton gibi, kâr uðruna çevreyi kirletmekten çekinmeyen bir çok þirketle iþbirliði yapýyor. Þirket, Nijerya'da devlet eliyle topraklarýndan sürülen yerlilerin ve yok edilen 35 hektarlýk mangro ormanýnýn bulunduðu Nijer deltasýnda faaliyet sürdüren Nijerya ordusu ve çokuluslu þirketlerle de iþbirliði yaptý. GDO'lu ürünlerde dünyanýn baþta gelen þirketi Monsanto, Multinonal Monitor dergisinin "2004 Yýlý Dünyanýn En Kötü On Þirketi" listesinde yer alan GlaxoSmithKline, Merck ve Wal-Mart þirketleri de müþteriler listesinde. Sodexho, sendikal faaliyetlere ve iþçilerin örgütlenmesine karþý ve bunun ötesinde adýmlar da atýyor yýlýnda þirket bünyesinde yöneticiler için hazýrlanan, iþyerlerinde sendikalara karþý nasýl mücadele edilmesi gerektiði konusunda bilgi veren bir kýlavuz kitapçýk, Uluslararasý Otel ve Lokanta Ýþçileri Sendikasý tarafýndan kamuoyuna duyuruldu. Sendikanýn verilerine göre Sodexho'nun çalýþanlarýnýn sadece yüzde 12'si sendikalý. Sodexho'nun sabýkalarý savaþta iþbirliði, tutsaklarý kârlarýna alet etmek, sendika düþmanlýðý yapmak ve petrol þirketleriyle çevrenin tahribatýna ortak olmak olarak sýralanabilir. Ancak sabýka listesi bunlarla sýnýrlý deðil. Þirketin sabýkalarý arasýnda 2003 yýlýnda ABD'de aleyhine açýlmýþ 1 milyar dolarlýk ýrkçý ayrýmcýlýk davasý var. Üstelik Afrika kökenli Amerikalý Sodexho iþçisini kapsayan bu dava, þirketin sicilindeki tek ýrkçý sabýka da deðil. Þirket 2003 yýlý itibariyle Ýngiltere, Avustralya, Fransa, Ýspanya, Ýtalya, Portekiz ve Hollanda'da toplam 91 hapishanede tutsaklara yiyecek saðlýyordu yýlýnda bir konsorsiyumla birlikte Þili'de de beþ hapishanede iþ yapmaya baþladý. Þirketin faaliyet gösterdiði saðlýk ve eðitim alanlarýndaki ticaret hacmi, yýlý itibariyle toplam içinde yüzde 42 paya sahip ve þirket bu alanda The Compass Group ile birlikte dünyanýn en büyük iki gýda daðýtým þirketinden biri. Sodexho Türkiye dahil 74 ülkede faaliyet yürütüyor. Þirketin Türkiye'deki müþterileri arasýnda Sabancý Holding, Toyota, Koçbank, HSBC, Avea, Pýnar gibi þirketler var. Sodexho'nun Türkiye'de iþbirliði yaptýðý þirketlerden bazýlarý

14 14 KÜLTÜR SEKA'ya sanatçý desteði Sanatçýlardan SEKA direniþine anlamlý bir destek geldi. Direniþçi iþçileri fabrikalarýnda ziyaret eden sanatçý grubu adýna konuþan tiyatrocu Mahir Günþýray "Bu direniþ gerçekten görmeyi arzuladýðýmýz, uzun yýllardýr göremediðimiz bir direniþ." dedi. Günþýray sözlerine "Sizlerin coþku ve kararlýlýðýyla eminim ki bu direniþ kazanýmla sonuçlanacak, "Direniþinizi desteklemek, belki bir söz, belki bir þiir, belki bir þarkýyla sizlerle birlikte olmak istiyoruz" diyerek devam etti. Sanatçýlarýn ziyareti Þair-yazar Ataol Behramoðlu, annesi ve babasý SEKA'dan emekli Hülya Behramoðlu, Deniz Türkali, Edip Akbayram, gazeteci yazar Þahin Artan, Þanar Yurdatapan, yazar Mahir Göktürk, Güven Ýnce, oyuncu Kadir Kolya, oyuncu Ayça Domgacý, Cezmi Ersöz, Grup Yorum, Birgün gazetesinden Özgür Günleyen ve Volkan Þahin, fotograf sanatçýsý Özcan Yurdalan'ýn katýlýmýyla gerçekleþti. Bir çok sanatçýnýn direniþçi iþçilere seslendiði ziyarette, müzisyen Þanar Yurdatapan, "Sabah, Hürriyet ve seyrettiðiniz televizyonlar, sizin aleyhinize çalýþýyor. Sizleri çalýþmayan, üretmeyen, yatan parazit iþçiler olarak yansýtýyor. Seçimlerinizi daha dikkatli yapmalýsýnýz siz bu gazetelerin okuru, televizyonlarýn izleyicisi deðilsiniz, iþçisiniz" diye konuþtu. "Ben fikir emekçisiyim, sizler olmazsanýz yazýmý yazacak kâðýt bulamam. Benim varlýðým sizin varlýðýnýza baðlý" diyen yazar Cezmi Ersöz sözlerini "Ne olur direnin!" diyerek noktaladý. Daha sonra söz alan Edip Akbayram "Ekmeðimizi ve emeðimizi çalmak isteyenler var. Ben inanýyorum ki SEKA iþçileri ekmeklerini ve emeklerini teslim etmeyecekler Hep beraber bugün de, yarýn da bunun mücadelesini vermeye devam edeceðiz" dedi. Sinema ve toplumsal deðiþim Roy Hassey Sinema icat edildiðinden bu yana bütün sanat biçimleri içinde en ticari olaný olmasýna ve büyük kârlar getirmesine raðmen gene de büyük altüst oluþlardan kopuk deðildir. Geçtiðimiz yüzyýl boyunca çeþitli büyük toplumsal olaylar filmler üzerinde büyük etkiler yarattý. 1920'lerin baþýnda, devrimden hemen sonra, Rusya, sinema sanayiinde büyük bir artistik özgürlük ve muazzam bir geliþme gösterdi. Devrimin etkisi ile ortaya çýkan bu yeni özgürlük filmlerde yeni tekniklerin bulunmasýna ve hikaye yapýlarýn yeniden düþünülmesine ve bugün de kullanýlan dilin ortaya çýkmasýna yol açtý. Devrimden hemen sonra Troçki "Devrimin temel amacý kimliði olmayan yýðýnlar içinde insan kimliði yaratmaktý" diyordu. Bu, içlerinde Lev Kuleshov, Dzika Vertov, Vsevolod Pudovkin, Aleksandr Devzhenko ve en meþhurlarý olarak Sergei Eisenstein'ýn de yer aldýðý yeni bir film yapýmcýlarý kuþaðýnýn önlerine koyduklarý baþlýca amaçlarýydý. Sosyalizm altýnda eþitlikçi bir toplum yaratmanýn neþesi içinde ve sanatçýlar için devrimle birlikte gelen yeni olanaklarla bu film yapýmcýlarý eðlendirici olmayý reddederek yýðýnlarýn bilincinin geliþmesine katkýda bulunacak filmler yaptýlar. Bu dönemin en önemli filmleri Eisenstein'in "Devrim Üçlemesi: Grev, Potemkin Zýrhlýsý ve Ekim"dir. Bu üç film, hikayenin hýzlý çekimlerle anlatýlmasý, oyuncu olmayan kiþilerin kullanýlmasý ve örneðin bir köylü karakteri için gerçek bir köylünün kullanýlmasý, ve Marksist Film Teorisi nin kullanýlmasý (hikaye merkezi bir karakter olmadan, kolektif eylemle ilerlemektedir) ile bu yeni tekniklerin ve ideolojinin en önemli örnekleridir. Kýzýl Ordu'da savaþmýþ olan Eisenstein dönem için þöyle der: "Devrim bana hayattaki en kýymetli þeyi verdi, beni sanatçý yaptý. Devrim beni sanatla tanýþtýrdý ve sanat beni devrimle tanýþtýrdý." Stalinizmin yükseliþi bütün bunlara son verdi. Eisenstein'in 1927'de yaptýðý "Ekim" doðrudan Stalin tarafýndan kontrol edildi ve Stalin Eisenstein'a açýkça "Lenin'in liberalizmi bitti" diyerek Troçki'nin yer aldýðý bütün parçalarý kesip attý. Eisenstein yaþamýnýn son 20 yýlýnda 4 film daha yaptý. Dzika Vertov gibi yönetmenler "burjuva formalisti" olmakla suçlandýlar. Stalin yaratýcýlýðý ve deneyimi yok eden propaganda filmlerini, "Sosyalist Gerçekçiliði" getirdi. 1940'larda, Stalin'in bütün dejenerasyonlarýna raðmen Rus Devrimi dünyanýn dört bir yanýnda milyonlarca iþçi için bir ilham kaynaðý olmaya devam etti. Birleþik Devletler'de, hiç bir zaman büyük bir parti olamayan Komünist Partisi iki alanda iyi bir desteðe sahipti ve o alanlarda iyi örgütlüydü: Ýþçi sendikalarý ve sanat çevreleri. 1940'lar lastik, otomobil sanayilerinde ve madencilikte büyük grevlere sahne oldu ve sendika üye sayýsý iki katýna çýktý. 1946'da Amerika'da insanlýðýn gördüðü en büyük grev dalgasý yaþandý. Emekçi hareketinin bu militan geliþmesi karþýsýnda gerici yeni sendika yasalarý çýkarýldý. Dayanýþma grevleri yasaklandý. Ve bu arada McCarthy'nin baþkanlýðýnda Amerika Karþýtý Faaliyetler Komitesi kuruldu. McCarthyizm serbest pazar kapitalizmine karþý bir alternatif öneren, toplumsal deðiþimden bahseden her ifadeye saldýrdý. Bu dönemde Hollywood dayanýþma, sendikacýlýk, kolektif eylem, anti faþizm, gibi konularý iþliyordu. Solcu yazarlar bir tür film noir yaratmýþlardý. McCarhy Komitesi yüzlerce filmi inceledi. Sanatçýlar üzerinde baský kuruldu. Toplam 324 sanatçý kara listeye alýndý. Bunlarýn çoðu hiçbir zaman Komünist Partisi üyesi dahi olmamýþtý. Listede Dashiell Hammett, Bertolt Brecht, Arthur Miller, Pete Seeger, Joseph Losey ve Clifford Odets'de vardý. 10 sanatçý ifade vermeyi reddettikleri için 12 ay hapsedildiler. Diðer arkadaþlarý hakkýnda ifade veren ve kara listeye girmelerini saðlayanlar arasýnda Elia Kazan, Budd Schulberg, Lee J. Cobb ve Ronald Reagan'da vardý. 1950'ler ABD'de sanatýn yavaþ yavaþ yok edildiði dönem oldu. Ne var ki 1950'lerin sonunda Fransa'da Yeni Dalga (French Nouvelle Vague) ortaya çýktý. Nouvelle Vague Fransýz toplumundaki ciddi bir sarsýntýya denk düþer. Fransa Vietnam'da yenilmiþtir. Cezayir'de çýkmaz bir savaþa gömülmüþtür. 4.Cumhuriyet kriz içindedir. Fransýz toplumunda bir modernleþme ve yenileþme ve eskiyi reddetme dönemidir. Nouvelle Vague bu deðiþimin sanatsal ifadesidir. Francios Truffuat, Jean-Luc Godard, Claude Chabrol, Jacques Rivette ve Agnes Varda gibi film eleþtirmenleri eski film anlayýþýný reddederek küçük kameralarla, profesyonel olmayan oyuncularla, stüdyo çekimleri yerine dýþarda çekimler yaparak ve geleneksel anlatýmý terk ederek Nouvelle Vague'u oluþturdular. Bu yönetmenler kendilerini satýn alýnacak teknisyenler olarak deðil sanatçý olarak görüyorlardý. Kýsa bir süre kendisini Maoist bir küçük grupla özdeþleþen ve "burjuva toplumunu imha etme" üzerin e filmler yapan Godard hariç Nouvelle Vague hiç bir zaman politik bir akým olmadý. Buna raðmen 1968 Mayýs'ýnda Truffuat ve Godard tarihte ilk kez olarak Paris'de sokaklardaki iþçi ve öðrencilerle dayanýþma için Cannes Film Festivali nin kapanmasýna neden olan bir greve önderlik ettiler. Amerikalý oyun yazarý Arthur Miller geçtiðimiz hafta öldü. Amerikan edebiyatýnda çok önemli bir yeri olan Arthur Miller 1940 larda baþlayan McCarthyizm döneminde komünist olduðu için takibata uðradý. Ellia Kazan ýn komünisttir demesi üzerine McCarthy nin Amerika Karþýtý Fransýz yeni dalgasý Avrupa'da baþka yeni akýmlara öncülük etti. Ýngiltere'de Lindsay Anderson, Tony Richardson, John Schlesinger ve Karel Reisz ilk kez normal iþçilerin hayatlarýný sahneye yansýttýlar. Çek Yeni Dalgasý, Milos Forman, Jiri Menzel ve Jan Nemec gibi yönetmenlerle 1968 Prag Baharý'nda Rus Tanklarý Dubçek'in reform hareketini bastýrmaya çalýþýrken öne çýktýlar. 1960'lar bütün dünyada ama özellikle siyahlarýn medeni haklar hareketi, büyük kentlerdeki ayaklanmalar ve Vietnam savaþý karþýtý hareket ile ABD'de bir yükseliþ dönemiydi. Özellikle milyonlarca insaný sokaða taþýmýþ olan savaþ karþýtý hareket ABD egemen sýnýfý için ciddi bir sorun oluþturdu. Hemen her büyük kentte yürüyüþler yapan savaþ karþýtý hareket sonunda Lyndon Johnson'u 1968'de baþkanlýktan istifa ettirdi. Bu hareket Amerikan sinemasýnda bir devrime yol açtý ve Yeni Hollywood akýmý ortaya çýktý. Yeni Hollywood akýmý, toplumun deðiþen özelliklerini yansýtmak ve hareketin parçasý olmak isteyen filmler yapmak istiyordu. Eski Hollywood stüdyolarý sistemini terk ederek otuz yýl sonra hala geliþmeye devam eden baðýmsýz sinemayý oluþturmaya baþladýlar. Yeni Hollywood sinemasý gerçek riskleri göze alarak Amerikan sinemasýný bir iþ deðil, sanat olarak Faaliyetler Komitesi tarafýndan sorgulandý de yazdýðý Cadý Kazaný Amerika nýn McCarthy döneminin kapsamlý bir eleþtirisidir de Uluslararasý Yazarlar Klubü nün baþkaný oldu. Arthur Miller daha sonra aralarýnda Pulitzer POTEMKÝN ZIRHLISI Arthur Miller öldü ödülü de olmak üzere çeþitli edebiyat ödülleri kazandý. 25 yýlda 60 oyun yazdý lerden itibaren Miller in oyunlarý New York Broadway de yeterince ticari bulunmadýðý için, Londra ya giderek oyunlarýný orada sahnelemeye baþladý. yapmaya çalýþtý. John Cassavettes, Bob Rafelson, Hal Ashby, Terence Malick, Martin Scorsese, Robert Altman, Robert Towne, Francis Ford Coppola, Peter Bogdanovich ve bir çok baþkalarý ortaya çýkarak Amerikan sinemasýný bütünüyle deðiþtirdiler. Eski Hollywood'u ortadan kaldýrarak Nouvelle Vague gibi film yapýmcýlarýnýn sanatçý olduðunu kabul ettirdiler. Onlarýn yaptýklarý filmler Amerikan sinamasýnýn geleneksel deðerlerini tersine çevirdi. 1940'lardan sonra ilk kez uyuþturucu kültürü, güçlü kadýn karakterler, siyah kahramanlar sinemeda yer almaya baþladý. Yeni Hollywood 1990'larda ortaya çýkan ve 1960'larýn yönetmenlerinin heyecaný ile anti kapitalist ve savaþ karþýtý harekete katýlan indie sinemasýnýn temellerini attý. Son bir yýlda "Fahrenheit 9/11", "Þirket", "Savaþýn Sisi", "Þiþir Beni" gibi politik dokümanter filmler yeniden ortaya çýktý. Bu yeni filmler büyük sanatýn büyük hareketlerde ortaya çýktýðýný bir kere daha gösterdi. Ancak sanatý üretmek yerine yapmayý sürekli kýlabilmek için her þeyi bir meta haline getiren bu sistemin sýnýrlarýndan çýkmak ve 1920'lerin Rusya'sýnda olduðu gibi sanatý devrime ve devrimi sanata getirmek gerekir.

15 Küresel BAK toplantýlarý Ýzmir 20 Þubat Pazar Mete Çubukçu Sahar Franses Maltepe 20 Þubat Pazar Isam El Rawi Kerem Kabadayý Akhisar 26 Þubat Cumartesi Devrim Can Erturan Denizli 26 Þubat Cumartesi Mevlüt Ülgen Bursa 26 Þubat Cumartesi Harun Tekin Yýldýz Önen Çerkezköy 27 Þubat Pazar KONSER Yahya Balcý Sakarya 2 Mart Çarþamba Murat Çelikkan BÝZE GÖRE Ahizenin diðer ucunda, kadýnýn sesi Limanlara da göz koydular Türkiye'nin dýþ ticaretinde önemli bir yer tutan Ýzmir Limaný, Özelleþtirme Yüksek Kurulu'nun 31 kararýyla özelleþtirme kapsamýna alýndý. TCDD'ye ait Bandýrma, Samsun, Derince, Mersin ve Ýskenderun Limanlarýnýn da ayný karar doðrultusunda 1 yýl içinde özelleþtirilmesi planlanýyor. Bu limanlarda örgütlü bulunan Liman-Ýþ Sendikasý, özelleþtirmeye karþý eylemler düzenliyor. Türkiye'nin en büyük konteyner ihracat limaný olan Ýzmir Limaný'nýn satýþý akýllara soru iþaretleri getiriyor. Az iþçiyle çok iþ Yýllardýr iþçi alýmýnýn yapýlmadýðý limanda, yükleme-boþaltma iþi 1991 yýlýndan bu tarafa altý kat artarken iþçi sayýsý ise yarý yarýya azaldý. Konteynýr içi yükleme boþaltma yapan iþçiler, asgari ücretle ya da altýnda bir paraya çalýþtýrýlýyor. Ücretleri de zamanýnda ödenmiyor. Bu durumda yaklaþýk 100 iþçi çalýþýyor. Limanda acentelik yapan tane firma var. Onlar da 300 civarýnda iþçi çalýþtýrýyor. Yani yaklaþýk 500 iþçi de özel sektör kapsamýnda çalýþýyor. 25 yýldýr yatýrým yapýlmayan limana özelleþtirme kararýnýn alýnmasýnýn ardýndan yatýrým yapýlmasý da gündeme geldi. Yatýrým kapsamýnda limana, vinç, forklift, taþýt alýnmasý planlanýyor. Bu ise kamuya yatýrým yapýlmak istendiðinde yapýlabileceðini kanýtlýyor. Bu arada Liman-Ýþ Sendikasý, son Baþkanlar Kurulu Toplantýsý nda, martta baþlayacak olan toplusözleþme görüþmeleri yerine özelleþtirmeyi gündemine aldý ve eylemlere baþladý. Ýzmir Þube Baþkaný Muammer Kurt, "Limanlarýn þalter indirmesi birilerini yerinden eder diye düþünüyoruz. Buna herkes inansýn ki biz bu konuda kararlýyýz" dedi. Tekel iþçisi özelleþtirmeye direniyor TEKEL iþçileri, özelleþtirmeye karþý mücadeleyi yükselteceklerini bildirdiler. Eylemci iþçiler "Genel grev genel direniþ" talebini dile getirdiler. Özelleþtirme Ýdaresi Baþkanlýðý önünde toplanan 1000'e yakýn TEKEL iþçisi, "Aydýnlýk dediler, karanlýk çýktýlar" dövizlerini taþýyarak "Yýlgýnlýk yok direniþ var", "TEKEL'e uzanan eller kýrýlsýn'", sloganlarýný attýlar. Eyleme Türk-Ýþ yönetimi ve bazý milletvekilleri de katýldý. Tek Gýda-Ýþ Genel Televizyon kanallarýnda, kadýnlara yönelik bir çok programdan haberdarsýnýzdýr. Bu programlara katýlan kadýnlarýn anlattýklarý ve bizzat yaþadýklarý olaylar tüyler ürpertici. Ama benim tüylerimi asýl ürperten, bu programlarýn, kadýnlarý apaçýk bir þekilde reyting oyununa getirerek aldatmalarý. Bütün dünyada olduðu gibi Türkiye'de de kadýnlar aile baskýsý yüzünden zarar görüyor, cinsel tacize uðruyor ve erkeklere oranla daha düþük ücretle çalýþýyorlar. Televizyondaki kadýn programlarý da sorunlarýna boðulmuþ ve umutsuz kadýn kitleleri kendine çekiyor. Dolayýsýyla, bu programlarýn çok fazla izlenilmesi de olaðan bir durum. Ancak sonuçlar televizyon kanallarýnýn yararýna, kadýnlarýn zararýna oluyor. Örneðin, kocasý tarafýndan sürekli dövülen ve aðýr þartlarda çalýþmak zorunda kalan bir kadýn izleyici, programa telefonla katýlýyor. Programý yayýnlayan kanalýn izlenme oraný yükseliyor ve doðal olarak daha fazla reklam alýyor. Kanalýn sahibi bu iþten kazançlý çýkarak hayatýna devam ederken, öbür tarafta programa katýlan kadýn anlattýklarýyla kalýyor. Program sunucusunun "ah caným", "üzülme bir tanem" gibi Baþkaný Korkut Güler, TEKEL bu ülkenin en deðerli varlýklarýndan laflarý ortalýkta uçuþuyor ancak kalýcý bir çözüm yok. Bu tip kadýn programlarý "acýlarýn ancak paylaþýlarak azalacaðý ve tek çözümün bu olduðunu" söyleyerek, kadýnlarý ezen sistemin yanýnda yer alýrlar. Oysa çözüm acýlarý paylaþmak deðil, tam tersine birleþtirmektir. Sokakta hep bir aðýzdan birleþtirmek. Erinç (Ýzmir) ABD gezegeni tehdit ediyor Amerika Birleþik Devletleri Irak için 100 karar aldý. Alýnan bu kararlar dikkatlice incelendiðinde ABD'nin dünya üzerinde kurmak istediði hegemonya mücadelesi gözle görülecektir. Bugüne kadar ölü sayýsý 100'i geçen ýrak halký ABD'li þirketlerin zenginleþmesi ve dünya üzerinde hükümdarlýk NOT DEFTERÝ biridir. Bu ülkeye en fazla kaynak üreten ulusal kuruluþlardandýr. TEKEL oluþturmasý için açlýk, yoksulluk ve ölümle burun burunadýr. Kuþkusuz alýnan kararlar Irak halkýný yakýndan ilgilendirdiði gibi, gezegen üzerinde de onarýlamayacak tahribata yol açabilecek niteliktedir. Koalisyon Geçici Hükümeti'nin aldýðý 100 kararýn içinde 81. karar dünya üzerinde yaþayan her canlý hayatýný, ekosistemi tehdit etmektedir. Bu kararla Iraklý çiftçiler yüzyýllardýr yaptýklarý geleneksel tarým yöntemleri engellendi. Iraklý çiftçiler transgenik tohum ekmeye zorlanýyor. Dünyada uygulanan ilk yýlda kullanýlan deðerli tohumlarý ertesi yýl kullanmak üzere saklama yöntemi Irak'ta ABD'nin silah gücüyle yok edilmek isteniyor. Bu kararýn arkasýndaki ABD'li þirket ise uluslararasý antikapitalist hareketin kara listesinde ilk baþ sýralarda yer alan Monsanto. halkýn malýdýr, satýlamaz" dedi. TEKEL'in satýlmasý ile tütün üretiminin biteceðini ve ülkenin tütün ithalatçýsý durumuna geleceðini vurgulayan Güler, özelleþtirme sonucu 20 binden fazla iþçinin iþsiz kalacaðýný kaydetti. Eyleme destek veren Türk- Ýþ Genel Baþkaný Salih Kýlýç, "Özelleþtirme Ýdaresi'ne tepkilerimizi gösterelim dedi ve özelleþtirme ve talan politikalarýna karþý iþçilerin haklarýný sonuna kadar savunacaklarýný ifade etti. Monsanta dünya tarýmý üzerinde ciddi bir bela. ABD'li, Kanadalý çiftçiler hakkýnda çeþitli davalar açarak patent haklarýyla burada yaþayan tarýmýn türlü hilekarlýklarla belini kýran Monsanta Irak'ta bu iþlemi silah zoruyla gerçekleþtiriyor. ABD'li þirketler tarafýndan dünya gýda ve tarým sektörü saldýrý altýnda. Bilindiði gibi bir süre önce de ABD Dünya Ticaret Örgütü nezdinde AB ülkelerini transgenik tohum üretmesi için dava etmiþti. Eðer bu davayý kazanacak olursa transgenik ürünler dünyanýn her yerini saracak. Gezegen üzerindeki biyoçeþitliliðin yok olmasýna neden olacak bu saldýrý dünya üzerinde yaþayan tüm canlýlarý tehdit ediyor. ABD Irak'ta dünyanýn kaderini çiziyor. Ya dünya ABD emperyalizminden kurtulacak. Ya da toptan yok olup gidecek. Çaðla OFLAS DEVRÝMCÝ SOSYALÝST ÝÞÇÝ PARTÝSÝ Uluslararasý Sosyalizm Akýmý ile, dünya antikapitalist hareketi ile savaþ karþýtlarýyla iliþki kurmak istiyorsanýz, baþka bir dünya için mücadele etmek istiyorsanýz Her türlü bilgi için: Beyoðlu: Kadýköy: Ankara: Ýzmir: Adapazarý: Akhisar: Antalya: Bursa: Denizli: Karabük: Kütahya: Muðla: sosyalist iþçi ne savunuyor? Aþaðýdan sosyalizm 15 -Kapitalist toplumda tüm zenginliklerin yaratýcýsý iþçi sýnýfýdýr. Yeni bir toplum, iþçi sýnýfýnýn üretim araçlarýna kolektif olarak el koyup üretimi ve daðýtýmý kontrol etmesiyle mümkündür. Reform deðil, devrim -Ýçinde yaþadýðýmýz sistem reformlarla köklü bir þekilde deðiþtirilemez, düzeltilemez. -Bu düzenin kurumlarý iþçi sýnýfý tarafýndan ele geçirilip kullanýlamaz. Kapitalist devletin tüm kurumlarý iþçi sýnýfýna karþý sermaye sahiplerini, egemen sýnýfý korumak için oluþturulmuþtur. -Ýþçi sýnýfýna, iþçi konseylerinin ve iþçi milislerinin üzerinde yükselen tamamen farklý bir devlet gereklidir. -Bu sistemi sadece iþçi sýnýfýnýn yýðýnsal eylemi devirebilir. -Sosyalizm için mücadele dünya çapýnda bir mücadelenin parçasýdýr. Sosyalistler baþka ülkelerin iþçileri ile daima dayanýþma içindedir. -Sosyalistler kadýnlarýn tam bir sosyal, ekonomik ve politik eþitliðini savunur. -Sosyalistler insanlarýn cinsel tercihlerinden dolayý aþaðýlanmalarýna ve baský altýna alýnmalarýna karþý çýkarlar. Enternasyonalizm -Sosyalistler, bir ülkenin iþçilerinin diðer ülkelerin iþçileri ile karþý karþýya gelmesine neden olan her þeye karþý çýkarlar. -Sosyalistler ýrkçýlýða ve emperya-lizme karþýdýrlar. Bütün halklarýn kendi kaderlerini tayin hakkýný savunurlar. -Sosyalistler bütün haklý ulusal kurtuluþ hareketlerini desteklerler. -Rusya deneyi göstermiþtir ki, sosyalizm tek bir ülkede izole olarak yaþayamaz. Rusya, Çin, Doðu Avrupa ve Küba sosyalist deðil, devlet kapita-listidir. -Sosyalistler bu ülkelerde iþçi sýnýfýnýn iktidardaki bürokratik egemen sýnýfa karþý mücadelesini destekler. Devrimci parti -Sosyalizmin gerçekleþebilmesi için, iþçi sýnýfýnýn en militan, en mücadeleci kesimi devrimci sosyalist bir partide örgütlenmelidir. Böylesi bir parti iþçi sýnýfýnýn yýðýnsal örgütleri ve hareketi içindeki çalýþma ile inþa edilebilir. -Sosyalistler pratik içinde diðer iþçilere reformizmin iþçi sýnýfýnýn çýkarlarýna aykýrý olduðunu kanýtlamalýdýr. -Bu fikirlere katýlan herkesi devrimci bir sosyalist iþçi partisinin inþasý çalýþmasýna omuz vermeye çaðýrýyoruz.

16 ISSN Uluslararasý Tanýtým ve Yayýncýlýk Ltd. Þti. Sahibi: Özden Dönmez Sorumlu Yazýiþleri Müdürü: Volkan Akyýldýrým Adres: Ýstiklal Cad.,Büyükparmakkapý Sok., 8/10, Beyoðlu/Ýstanbul Baský: Yön Matbaasý SAYI: Þubat YTL 19 Mart'ta dünyanýn bütün sokaklarýnda IRAK TA ÝÞGALE SON Kitle imha silahlarý bulunamadý. Saddam rejiminin El Kaide ile iliþkisi bulunamadý. Seçimler yapýldý. Ama Irak ta ki ABD-Ýngiliz iþgali sürüyor. Üstelik Bush ve çetesi þimdi de her gün Ýran ý tehdit ediyorlar. Bir baþka petrol ülkesi daha Amerika ve Ýngiltere nin 100 bin Iraklý öldürüldü. Felluce kentine yapýlan vahþi saldýrýnýn ardýndan on binlerce Felluceli evsiz kaldý. Irak halký halen her gün ölüm korkusu içinde yaþýyor. Ülkede elektrik, su, petrol yok. Çocuklar, sokaklara býrakýlan tehlikeli kimyasal silahlar ve mayýnlar nedeniyle sürekli ölüm tehlikesiyle karþý karþýya. Ýþgal baþlamadan önce bize bu savaþýn Irak halkýna demokrasi ve özgürlük getireceði, Irak halkýnýn iþgal güçlerini sevinçle karþýlayacaðý söylenmiþti. Her iki iddianýn da yalan olduðu ortaya çýktý. Yapýlan tüm araþtýrmalar Irak halkýnýn iþgalin bir an önce sona ermesini istediðini gösteriyor. Üstelik direniþ giderek büyüyor. Amerika'nýn kendi tahminlerine göre Irak'ta direniþin içinde yer alanlarýn sayýsý en az 200 bin. Fakat belli ki George Bush'a Irak'ta öldürdüðü 110 bin masum insanýn kaný yetmemiþ. Þimdi de, týpký Irak'a saldýrmadan önce yaptýðý gibi, nükleer silahlara sahip olduklarý gerekçesiyle Ýran, Suriye ve Kuzey Kore'yi tehdit ediyor. Ýran'a askeri bir operasyon yapabileceðini söylüyor. AKP hükümeti ise, 1 Mart'ta kaçýrdýðý fýrsatý yeniden yakalamak istercesine, Kerkük ve Musul'u bahane ederek bir þekilde Irak'a girmenin yollarýný arýyor. Onlarca Türk þirketi Irak'ta iþgalin devam Neler yapabiliriz? Okulumuzda, mahallemizde iþ yerimizde bildiri daðýtabiliriz. Bulunduðumuz alanda Irak'ýn iþgalini teþhir eden toplantýlar düzenleyebiliriz. Ev toplantýlarý, film gösterimleri yapabiliriz. Afiþ asabiliriz. Ýstanbul'un her yerini 19 Mart'a çaðrý yapan stickerlarla donatabiliriz. 19 Mart'a bir kiþinin daha katýlmasýný saðlamak için etrafýmýzdaki herkesi gösteriye katýlmaya çaðýrabiliriz. Bunlar sadece bizim aklýmýza gelenler. Sizin bu konuda daha farklý fikirleriniz olabilir. Yukarýda bahsettiðimiz etkinlikleri gerçekleþtirmek için gerekli malzemeleri Küresel Barýþ ve Adalet Koalisyonu'nun bürosundan temin edebilirsiniz. Ýletiþim tel: (212) web: etmesini saðlýyor ve AKP hükümeti bu þirketleri teþvik ediyor. Ancak Bush'un iþi hiç de sandýðý kadar kolay deðil. Irak direniþi bitmediði ve dünya savaþ karþýtý hareketi sona ermediði sürece Bush'un Irak'ta kazanmasý mümkün deðil. Ýran'a saldýrmasýný durdurabilecek tek güç ise Ýran halkýnýn vereceði mücadele ve dünya savaþ karþýtý hareket. Bush'a, onun saldýrgan politikalarýna, bu iþgale ve yeni savaþlara dur demek için önümüzde büyük bir fýrsat var. 19 Mart 2005'de, yani savaþýn baþlamasýnýn ikinci yýldönümünde savaþ karþýtlarý onlarca ülkede, yüzlerce kentte sokaklara çýkýyorlar. Biz de dünya savaþ karþýtlarýna ve Irak halkýna Ýstanbul'dan elimizi uzatalým. Ýstanbul'u 19 Mart'ta en büyük eylemlerden birinin olduðu bir kente çevirelim. Irak'ta iþgale son! Daha fazla savaþ istemiyoruz! saldýrý tehdidi altýnda. Dünyanýn birçok ülkesinde yüzlerce kentte savaþ karþýtlarý Bush ve çetesinin bu saldýrganlýðýna karþý gösteriler yapacaklar. Ýstanbul da da Emek örgütleri ve Küresel BAK gösteri yapacak MART'TA GÖSTERÝ YAPAN ÜLKELER: Irak, Amerika Birleþik Devletleri (400 þehir), Filistin, Arjantin, Brezilya, Hindistan, Ýtalya, Yunanistan, Ýrlanda, Japonya, Ýngiltere, Türkiye, Makedonya, Kýbrýs, Filipinler, Avustralya, Tayland, Güney Afrika, Güney Kore, Sri Lanka, Macaristan, Polonya, Kanada, Avusturya, Meksika, Ýspanya (Barselona, Madrid), Havai, Venezuela, Yeni Zelanda, Hollanda Dünyadan 19 Mart Mesajlarý Avustralya "Irak iþgalinin ikinci yýldönümünde, iþgal birliklerinin derhal Irak'tan çekilmelerini, gerçekten özgür ve adil bir seçim yapýlmasýný istiyoruz. Irak'taki barýþ güçleri 19 Mart'ta bütün dünyada iþgale karþý gösteriler yapýlmasýný istiyorlar. Avustralya'da bizler, Koalisyon hükümetine ve onun arkasýnda yer alanlara 19 Mart'ta þunu söyleyeceðiz: Daha fazla sorun yaratmayýn! Bizim sayýmýz çok ve gücümüz çeþitliliðimizden geliyor. Baþka bir dünya mümkün!" Hindistan "Irak halkýnýn yasa dýþý iþgale karþý her türlü direniþ hakkýný destekliyoruz. Amerika ve iþgal güçlerini derhal, koþulsuz olarak Irak'tan çekilmeye çaðýrýyoruz.19 Mart'ta bütün dünyayý kitlesel gösteriler yapmaya ve küresel hareketi, mücadelenin kapsamýný, sadece protesto etmekten çýkarýp, Amerikan savaþ makinesini durduracak þekilde geniþletmeye çaðýrýyoruz." Dünya Sosyal Forumu Porto Allegre Irak'ta seçimlerin yapýldýðý gün, dünyadaki savaþ karþýtý hareketler, koalisyonlar ve örgütler bir araya gelerek tüm dünyaya þu çaðrýyý yaptýlar: "Bizler, Irak ve Filistin'deki iþgalin sona ermesini istiyoruz. Amerika'nýn Ýran, Kuzey Kore, Suriye, Küba, Venezuela ve diðer ülkelere saldýrmaktan vazgeçmesini istiyoruz Mart'ýn, yeni savaþlara hayýr diyen ve askerlerin derhal Irak'tan çekilmesini talep eden bir Küresel Eylem Günü olmasý çaðrýsýný yapýyoruz.

ÇEVRE VE TOPLUM. Sel Erozyon Kuraklýk Kütle Hareketleri Çýð Olaðanüstü Hava Olaylarý: Fýrtýna, Kasýrga, Hortum

ÇEVRE VE TOPLUM. Sel Erozyon Kuraklýk Kütle Hareketleri Çýð Olaðanüstü Hava Olaylarý: Fýrtýna, Kasýrga, Hortum ÇEVRE VE TOPLUM 11. Bölüm DOÐAL AFETLER VE TOPLUM Konular DOÐAL AFETLER Dünya mýzda Neler Oluyor? Sel Erozyon Kuraklýk Kütle Hareketleri Çýð Olaðanüstü Hava Olaylarý: Fýrtýna, Kasýrga, Hortum Volkanlar

Detaylı

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz... nisan 2005/sayý 83

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz... nisan 2005/sayý 83 ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz... 2 Mart 2005 Hürriyet Gazetesi Oto Yaþam Eki'nin Editörü Ufuk SANDIK, "Dikiz Aynasý" köþesinde Oda Baþkaný Emin KORAMAZ'ýn LPG'li araçlardaki denetimsizliðe

Detaylı

Gelir Vergisi Kesintisi

Gelir Vergisi Kesintisi 2009-16 Gelir Vergisi Kesintisi Ýstanbul, 12 Mart 2009 Sirküler Sirküler Numarasý : Elit - 2009/16 Gelir Vergisi Kesintisi 1. Gelir Vergisi Kanunu Uyarýnca Kesinti Yapmak Zorunda Olanlar: Gelir Vergisi

Detaylı

Fiskomar. Baþarý Hikayesi

Fiskomar. Baþarý Hikayesi Fiskomar Baþarý Hikayesi Fiskomar Gýda Temizlik Ve Marketcilik Ticaret Anonim Þirketi Cumhuriyetin ilanýndan sonra büyük önder Atatürk'ün Fýndýk baþta olmak üzere diðer belli baþlý ürünlerimizi ilgilendiren

Detaylı

ERHAN KAMIŞLI H.Ö. SABANCI HOLDİNG ÇİMENTO GRUP BAŞKANI OLDU.

ERHAN KAMIŞLI H.Ö. SABANCI HOLDİNG ÇİMENTO GRUP BAŞKANI OLDU. ERHAN KAMIŞLI H.Ö. SABANCI HOLDİNG ÇİMENTO GRUP BAŞKANI OLDU. Sendikamýz Yönetim Kurulu Üyesi Erhan KAMIÞLI, 28 Mart 2001 tarihi itibariyle H.Ö. Sabancý Holding Çimento Grubu Baþkanlýðý'na atanmýþtýr.

Detaylı

07 TEMMUZ 2010 ÇARŞAMBA 2010 İLK ÇEYREK BÜYÜME ORANI SAYI 10

07 TEMMUZ 2010 ÇARŞAMBA 2010 İLK ÇEYREK BÜYÜME ORANI SAYI 10 07 TEMMUZ 2010 ÇARŞAMBA 2010 İLK ÇEYREK BÜYÜME ORANI SAYI 10 'HEDEFÝMÝZ EN BÜYÜK 10 EKONOMÝ ARASINA GÝRMEK' Baþbakanýmýz, Ulusa Sesleniþ konuþmasýnda Türkiye'nin potansiyelinin de hedeflerinin de büyük

Detaylı

ALPER YILMAZ KIZILCAÞAR MAHALLESÝ MUHTAR ADAYI

ALPER YILMAZ KIZILCAÞAR MAHALLESÝ MUHTAR ADAYI Kýzýlcaþar Geleceðe Hazýrlanýyor Gelin Birlikte Çalýþalým ALPER YILMAZ KIZILCAÞAR MAHALLESÝ MUHTAR ADAYI Mart 2014 ALPER YILMAZ Halkla Bütünleþen MUHTARLIK Ankara Gölbaþý Kýzýlcaþar Köyünde 4 Mart 1979

Detaylı

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi'nden Haberler *1 Þubat 2016 tarihinde faaliyetlerine baþlayan Suruç Mülteci Danýþma Merkezi; mülteci, sýðýnmacý ve

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi'nden Haberler *1 Þubat 2016 tarihinde faaliyetlerine baþlayan Suruç Mülteci Danýþma Merkezi; mülteci, sýðýnmacý ve MD Mülteci Danýþma M TOHAV e-bülten n S AYI: 2 TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi Ýletiþim Bilgileri Adres: Yýldýrým Mah. Ziyademirdelen Sok. N0: D: 1 Suruç/ÞANLIURFA Tel: 0 (414) 611 98 02 TOHAV Suruç

Detaylı

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz Basýnda Odamýz eylül 2005/sayý 88 Aðustos 2005 Aðustos 2005 Aðustos

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz Basýnda Odamýz eylül 2005/sayý 88 Aðustos 2005 Aðustos 2005 Aðustos ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz Oda Yönetim Kurulu Baþkaný Emin KORAMAZ ýn yaptýðý, 21 Haziran Dünya Güneþ Günü dolayýsýyla Yeni ve Yenilenebilir Enerji Kaynaklarýnýn Kullanýmýna Ýliþkin

Detaylı

.:: TÇÝD - Tüm Çeviri Ýþletmeleri Derneði ::.

.:: TÇÝD - Tüm Çeviri Ýþletmeleri Derneði ::. Membership TÜM ÇEVÝRÝ ÝÞLETMELERÝ DERNEÐÝ YÖNETÝM KURULU BAÞKANLIÐINA ANTALYA Derneðinizin Tüzüðünü okudum; Derneðin kuruluþ felsefesi ve amacýna sadýk kalacaðýmý, Tüzükte belirtilen ilke ve kurallara

Detaylı

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz aralýk 2005/sayý 91 Kasým

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz aralýk 2005/sayý 91 Kasým ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz Kasým 2005 III. Demir Çelik Kongresi, II. Ýþ Makinalarý Sempozyumu Makine Magazin Dergisinin 112. sayýsýnda Demir çelik sektörünün Zonguldak buluþmasý

Detaylı

1 Sinmiþ analar, kavruk çocuklar Her sene bazý çevreler ve kiþiler "kadýnlar günü de ne demek, erkekler günü diye bir sey var mý ki'' "Aslýnda bir gün deðil, her gün kadýnlar günü

Detaylı

Gökyüzündeki milyonlarca yýldýzdan biriymiþ Çiçekyýldýz. Gerçekten de yeni açmýþ bir çiçek gibi sarý, kýrmýzý, yeþil renkte ýþýklar saçýyormuþ

Gökyüzündeki milyonlarca yýldýzdan biriymiþ Çiçekyýldýz. Gerçekten de yeni açmýþ bir çiçek gibi sarý, kýrmýzý, yeþil renkte ýþýklar saçýyormuþ Gökyüzündeki milyonlarca yýldýzdan biriymiþ Çiçekyýldýz. Gerçekten de yeni açmýþ bir çiçek gibi sarý, kýrmýzý, yeþil renkte ýþýklar saçýyormuþ çevresine. Bu adý ona bir kuyrukluyýldýz vermiþ. Nasýl mý

Detaylı

Bakým sigortasý - Sizin için bilgiler. Türkischsprachige Informationen zur Pflegeversicherung. Freie Hansestadt Bremen.

Bakým sigortasý - Sizin için bilgiler. Türkischsprachige Informationen zur Pflegeversicherung. Freie Hansestadt Bremen. Gesundheitsamt Freie Hansestadt Bremen Sozialmedizinischer Dienst für Erwachsene Bakým sigortasý - Sizin için bilgiler Türkischsprachige Informationen zur Pflegeversicherung Yardýma ve bakýma muhtaç duruma

Detaylı

Dövize Endeksli Kredilerde KKDF

Dövize Endeksli Kredilerde KKDF 2009-10 Dövize Endeksli Kredilerde KKDF Ýstanbul, 12 Mart 2009 Sirküler Sirküler Numarasý : Elit - 2009/10 Dövize Endeksli Kredilerde KKDF 1. Genel Açýklamalar: 88/12944 sayýlý Kararnameye iliþkin olarak

Detaylı

2003 ten 2009 a saðlýkta dönüþüm þiddet le sürüyor

2003 ten 2009 a saðlýkta dönüþüm þiddet le sürüyor TD 161.qxp 28.02.2009 22:11 Page 1 C M Y K 1 Mart 2009 Sayý:161 Sayfa 6 da 2003 ten 2009 a saðlýkta dönüþüm þiddet le sürüyor Saðlýkta Dönüþüm Programý nýn uygulanmaya baþladýðý 2003 yýlýndan bu yana çok

Detaylı

Mart 2010 Otel Piyasasý Antalya Ýstanbul Gayrimenkul Deðerleme ve Danýþmanlýk A.Þ. Büyükdere Cad. Kervan Geçmez Sok. No:5 K:2 Mecidiyeköy Ýstanbul - Türkiye Tel: +90.212.273.15.16 Faks: +90.212.355.07.28

Detaylı

1. Böleni 13 olan bir bölme iþleminde kalanlarýn

1. Böleni 13 olan bir bölme iþleminde kalanlarýn 4. SINIF COÞMAYA SORULARI 1. BÖLÜM 3. DÝKKAT! Bu bölümde 1 den 10 a kadar puan deðeri 1,25 olan sorular vardýr. 1. Böleni 13 olan bir bölme iþleminde kalanlarýn toplamý kaçtýr? A) 83 B) 78 C) 91 D) 87

Detaylı

mmo bülteni mart 2005/sayý 82 05.02.2005

mmo bülteni mart 2005/sayý 82 05.02.2005 basýnda odamýz basýnda odamýz basýnda odamýz Ocak/ Dizayn Ýnfo Dergisinin 9. sayýsýnda "Makina Mühendisleri Odasý'na TÜRKAK'tan Akreditasyon Sertifikasý" baþlýklý haber yayýnlandý. 05.02.2005 Oda Baþkaný

Detaylı

ünite1 Sosyal Bilgiler Verilenlerden kaçý sosyal bilimler arasýnda yer alýr? A. 6 B. 5 C. 4 D. 3

ünite1 Sosyal Bilgiler Verilenlerden kaçý sosyal bilimler arasýnda yer alýr? A. 6 B. 5 C. 4 D. 3 ünite1 Sosyal Bilgiler Sosyal Bilgiler Öðreniyorum TEST 1 3. coðrafya tarih biyoloji fizik arkeoloji filoloji 1. Ali Bey yaþadýðý yerin sosyal yetersizlikleri nedeniyle, geliþmiþ bir kent olan Ýzmir e

Detaylı

BASIN AÇIKLAMALARI TMMOB EMO ADANA ÞUBESÝ 12. DÖNEM ÇALIÞMA RAPORU BASIN AÇIKLAMALARI

BASIN AÇIKLAMALARI TMMOB EMO ADANA ÞUBESÝ 12. DÖNEM ÇALIÞMA RAPORU BASIN AÇIKLAMALARI BASIN AÇIKLAMALARI Egemenler Arasý Dalaþýn Yapay Sonucu Zamlar EKONOMÝK KRÝZ VE ETKÝLERÝ 6 Aðustos 1945'te Hiroþima'ya ve 9 boyutu bulunmaktadýr. Daha temel nokta Aðustos 1945'te Nagasaki'ye

Detaylı

2. Kazlarýn bulunduklarý gölü terk etmelerinin nedeni aþaðýdakilerden. A. kuraklýk B. þiddetli yaðýþlar C. soðuklarýn baþlamasý

2. Kazlarýn bulunduklarý gölü terk etmelerinin nedeni aþaðýdakilerden. A. kuraklýk B. þiddetli yaðýþlar C. soðuklarýn baþlamasý TEST 2 Sözcük - Sihirli Sözler 2. Kazlarýn bulunduklarý gölü terk etmelerinin nedeni aþaðýdakilerden hangisidir? Vaktiyle bir kaplumbaða ve iki kaz arkadaþý vardý. Birlikte bir gölde yaþarlardý. Gel zaman

Detaylı

SENDÝKAMIZDAN HABERLER

SENDÝKAMIZDAN HABERLER SENDÝKAMIZDAN HABERLER Sendikamýza Üye Ýþyerlerinde Çalýþanlardan Yýlýn Verimli Ýþçisi Ve Ýþvereni Seçilenlere Törenle Plaketleri Verildi 1988 yýlýndan bu yana Milli Prodüktivite Merkezi (MPM) nce gerçekleþtirilen

Detaylı

Matematik ve Türkçe Örnek Soru Çözümleri Matematik Testi Örnek Soru Çözümleri 1 Aþaðýdaki saatlerden hangisinin akrep ve yelkovaný bir dar açý oluþturur? ) ) ) ) 11 12 1 11 12 1 11 12 1 10 2 10 2 10 2

Detaylı

Spor Bilimleri Derneði Ýletiþim Aðý

Spor Bilimleri Derneði Ýletiþim Aðý Spor Bilimleri Derneði Ýletiþim Aðý Spor Bilimleri Derneði, üyeler arasýndaki haberleþme aðýný daha etkin hale getirmek için, akademik çalýþmalar yürüten bilim insaný, antrenör, öðretmen, öðrenci ve ilgili

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

T.C YARGITAY 9. HUKUK DAÝRESÝ Esas No : 2005 / 37239 Karar No : 2006 / 3456 Tarihi : 13.02.2006 KARAR ÖZETÝ : ALT ÝÞVEREN - ÇALIÞTIRACAK ÝÞÇÝ SAYISI

T.C YARGITAY 9. HUKUK DAÝRESÝ Esas No : 2005 / 37239 Karar No : 2006 / 3456 Tarihi : 13.02.2006 KARAR ÖZETÝ : ALT ÝÞVEREN - ÇALIÞTIRACAK ÝÞÇÝ SAYISI Yargýtay Kararlarý T.C Esas No : 2005 / 37239 Karar No : 2006 / 3456 Tarihi : 13.02.2006 KARAR ÖZETÝ : ALT ÝÞVEREN - ÇALIÞTIRACAK ÝÞÇÝ SAYISI Davalý þirketin ayný il veya diðer illerde baþka iþyerinin

Detaylı

21-23 Kasým 2011 Çeþme Ýzmir www.tgdfgidakongresi.com organizasyon Ceyhun Atýf Kansu Caddesi, 1386. Sokak, No: 8, Kat: 2, 06520 Balgat / Ankara T:+90 312 284 77 78 F:+90 312 284 77 79 Davetlisiniz Ülkemiz

Detaylı

Gelir Vergisi Kanununda Yer Alan Hadler

Gelir Vergisi Kanununda Yer Alan Hadler 2008-112 Gelir Vergisi Kanununda Yer Alan Hadler Ýstanbul, 25 Aralýk 2008 Sirküler Sirküler Numarasý : Elit - 2008/112 Gelir Vergisi Kanununda Yer Alan Hadler Maliye Bakanlýðý, 28.12.2007 tarihli Resmi

Detaylı

TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI

TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI TMMOB Danýþma Kurulu 38. Dönem 2. Toplantýsý 16 Nisan 2005'te Ankara'da TMMOB çalýþmalarý üzerine bilgilendirme ve TMMOB çalýþmalarýnýn deðerlendirilmesi gündemi

Detaylı

Kanguru Matematik Türkiye 2017

Kanguru Matematik Türkiye 2017 4 puanlýk sorular 1. Küçük bir salyangoz, 10m yüksekliðinde bir telefon direðine týrmanmaktadýr. Gündüzleri 3m týrmanabilmekte ama geceleri 1m geri kaymaktadýr. Salyangozun direðin tepesine týrmanmasý

Detaylı

Sunuþ. Türk Tabipleri Birliði Merkez Konseyi

Sunuþ. Türk Tabipleri Birliði Merkez Konseyi Sunuþ Bu kitap Uluslararasý Çalýþma Örgütü nün Barefoot Research adlý yayýnýnýn Türkçe çevirisidir. Çýplak ayak kavramý Türkçe de sýk kullanýlmadýðý için okuyucuya yabancý gelebilir. Çýplak Ayaklý Araþtýrma

Detaylı

DONALD JOHNSTON OECD GENEL SEKRETERÝ INTERVIEW DONALD JOHNSTON OECD GENERAL SECRETARY

DONALD JOHNSTON OECD GENEL SEKRETERÝ INTERVIEW DONALD JOHNSTON OECD GENERAL SECRETARY söyleþi - interview ÝKTÝSAT ÝÞLETME ve FÝNANS SÖYLEÞÝ DONALD JOHNSTON OECD GENEL SEKRETERÝ INTERVIEW DONALD JOHNSTON OECD GENERAL SECRETARY Bu söyleþi, Genel Yayýn Yönetmenimiz Ali Bilge tarafýndan 15

Detaylı

17 ÞUBAT kontrol

17 ÞUBAT kontrol 17 ÞUBAT 2016 5. kontrol 3 puanlýk sorular 1. Ahmet, Beril, Can, Deniz ve Ergün bir çift zar atýyorlar. Ahmet Beril Can Deniz Ergün Attýklarý zarlarýn toplamýna bakýldýðýna göre, en büyük zarý kim atmýþtýr?

Detaylı

Faaliyet Raporu. Banvit Bandýrma Vitaminli Yem San. A.Þ. 01 Ocak - 30 Eylül 2010 Dönemi

Faaliyet Raporu. Banvit Bandýrma Vitaminli Yem San. A.Þ. 01 Ocak - 30 Eylül 2010 Dönemi 10 Faaliyet Raporu Banvit Bandýrma Vitaminli Yem San. A.Þ. 01 Ocak - 30 Eylül 2010 Dönemi Ýçindekiler Yönetim ve Denetim Kurulu Temettü Politikasý Risk Yönetim Politikalarý Genel Kurul Tarihine Kadar Meydana

Detaylı

25 Mart 2007 Kol Toplantýsý

25 Mart 2007 Kol Toplantýsý 25 Mart 2007 Kol Toplantýsý 25 Mart 2007 tarihinde Türk Tabipleri Birliði GMK Bulvarý Þehit Daniþ Tunalýgil sok. No: 2 / 17-23 Maltepe-Ankara adresinde Kol Toplantýmýzý gerçekleþtiriyoruz. Türkiye saðlýk

Detaylı

Yükseköðretimin Finansmaný ve Finansman Yöntemlerinin Algýlanan Adalet Düzeyi: Sakarya Üniversitesi Paydaþ Görüþleri..64 Doç.Dr.

Yükseköðretimin Finansmaný ve Finansman Yöntemlerinin Algýlanan Adalet Düzeyi: Sakarya Üniversitesi Paydaþ Görüþleri..64 Doç.Dr. MALÝYE DERGÝSÝ Temmuz - Aralýk 2011 Sayý 161 Sahibi Maliye Bakanlýðý Strateji Geliþtirme Baþkanlýðý Adýna Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü Yayýn Kurulu Baþkan Füsun SAVAÞER Üye Ali Mercan AYDIN Üye Nural KARACA

Detaylı

ünite1 Sosyal Bilgiler

ünite1 Sosyal Bilgiler ünite1 Sosyal Bilgiler Ýletiþim ve Ýnsan Ýliþkileri TEST 1 3. Ünlü bir sanatçýnýn gazetede yayýnlanan fotoðrafýnda evinin içi görüntülenmiþ haberi olmadan eþinin ve çocuklarýnýn resimleri çekilmiþtir.

Detaylı

STAJ BÝLGÝLERÝ. Önemli Açýklamalar

STAJ BÝLGÝLERÝ. Önemli Açýklamalar Öðrencinin Adý ve Soyadý Doðum Yeri ve Yýlý Fakülte Numarasý Bölümü Yaptýðý Staj Dalý Fotoðraf STAJ BÝLGÝLERÝ Ýþyeri Adý Adresi Telefon Numarasý Staj Baþlama Tarihi Staj Bitiþ Tarihi Staj Süresi (gün)

Detaylı

ünite1 3. Burcu yla çocuk hangi oyunu oynayacaklarmýþ? A. saklambaç B. körebe C. evcilik (1, 2 ve 3. sorularý parçaya göre yanýtlayýn.

ünite1 3. Burcu yla çocuk hangi oyunu oynayacaklarmýþ? A. saklambaç B. körebe C. evcilik (1, 2 ve 3. sorularý parçaya göre yanýtlayýn. ünite1 Türkçe Sözcük - Karþýt Anlamlý Sözcükler TEST 1 3. Burcu yla çocuk hangi oyunu oynayacaklarmýþ? Annemle þakalaþýrken zil çaldý. Gelen Burcu ydu. Bir elinde büyükçe bir poþet, bir elinde bebeði vardý.

Detaylı

Güvenliðe Açýlan Sosyal Pencere Projesi ODAK TOPLANTISI SONUÇ RAPORU

Güvenliðe Açýlan Sosyal Pencere Projesi ODAK TOPLANTISI SONUÇ RAPORU Güvenliðe Açýlan Sosyal Pencere Projesi ODAK TOPLANTISI SONUÇ RAPORU 13 OCAK 2011 Bu program, Avrupa Birliði ve Türkiye Cumhuriyeti tarafýndan finanse edilmektedir. YENÝLÝKÇÝ YÖNTEMLERLE KAYITLI ÝSTÝHDAMIN

Detaylı

Ücretlerin Bankalardan Ödenmesi Zorunlu Hale Getirilmiþtir

Ücretlerin Bankalardan Ödenmesi Zorunlu Hale Getirilmiþtir 2008-96 Ücretlerin Bankalardan Ödenmesi Zorunlu Hale Getirilmiþtir Ýstanbul, 19 Kasým 2008 Sirküler Sirküler Numarasý : Elit - 2008/96 Ücretlerin Bankalardan Ödenmesi Zorunlu Hale Getirilmiþtir 4857 sayýlý

Detaylı

Konular 5. Eðitimde Kullanýlacak Araçlar 23. Örnek Çalýþtay Gündemi 29. Genel Bakýþ 7 Proje Yöneticilerinin Eðitimi 10

Konular 5. Eðitimde Kullanýlacak Araçlar 23. Örnek Çalýþtay Gündemi 29. Genel Bakýþ 7 Proje Yöneticilerinin Eðitimi 10 Proje Yönetimi ÝÇÝNDEKÝLER Konular 5 Genel Bakýþ 7 Proje Yöneticilerinin Eðitimi 10 Eðitimde Kullanýlacak Araçlar 23 Araç 1: Araþtýrma sorularý Araç 2: Belirsiz talimatlar Araç 3: Robotlar 28 Örnek

Detaylı

BÝLGÝLENDÝRME BROÞÜRÜ

BÝLGÝLENDÝRME BROÞÜRÜ IPA Cross-Border Programme CCI No: 2007CB16IPO008 BÝLGÝLENDÝRME BROÞÜRÜ SINIR ÖTESÝ BÖLGEDE KÜÇÜK VE ORTA ÖLÇEKLÝ ÝÞLETMELERÝN ORTAK EKO-GÜÇLERÝ PROJESÝ Ref. ¹ 2007CB16IPO008-2011-2-063, Geçerli sözleþme

Detaylı

MALÝYE DERGÝSÝ ÝÇÝNDEKÝLER MALÝYE DERGÝSÝ. Ocak - Haziran 2008 Sayý 154

MALÝYE DERGÝSÝ ÝÇÝNDEKÝLER MALÝYE DERGÝSÝ. Ocak - Haziran 2008 Sayý 154 MALÝYE DERGÝSÝ Ocak - Haziran 2008 Sayý 154 Sahibi Maliye Bakanlýðý Strateji Geliþtirme Baþkanlýðý Adýna Doç.Dr. Ahmet KESÝK Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü Doç.Dr. Ahmet KESÝK MALÝYE DERGÝSÝ ÝÇÝNDEKÝLER Yayýn

Detaylı

ÝÞÇÝ SAÐLIÐI VE ÝÞ GÜVENLÝÐÝ PROJESÝ

ÝÞÇÝ SAÐLIÐI VE ÝÞ GÜVENLÝÐÝ PROJESÝ ÝÞÇÝ SAÐLIÐI VE ÝÞ GÜVENLÝÐÝ PROJESÝ EÐÝTÝM SEMÝNERÝ RESÝMLERÝ Çimento Ýþveren Dergisi Özel Eki Mart 2003, Cilt 17, Sayý 2 çimento iþveren dergisinin ekidir Ýþçi Saðlýðý ve Ýþ Güvenliði Projesi Sendikamýz

Detaylı

01 EKİM 2009 ÇARŞAMBA FAİZ SAYI 1

01 EKİM 2009 ÇARŞAMBA FAİZ SAYI 1 01 EKİM 2009 ÇARŞAMBA FAİZ SAYI 1 Düþen Faizler ÝMKB yi Yýlýn Zirvesine Çýkardý Merkez Bankasý ndan gelen faiz indirimine devam sinyali bono faizini %7.25 e ile yeni dip noktasýna çekti. Buna baðlý olarak

Detaylı

KOBÝ lerin iþ süreçlerini daha iyi yönetebilmeleri için

KOBÝ lerin iþ süreçlerini daha iyi yönetebilmeleri için NEDEN KOBÝ lerin iþ süreçlerini daha iyi yönetebilmeleri için SAP Business One çözümünü seçmelerinin nedeni 011 SAP AG. Tüm haklarý saklýdýr. SAP Business One müþterileri SAP'ye olan güvenlerini gösteriyor.000+

Detaylı

O baþý baðlý milletvekili Merve Kavakçý veo refahlý iki meczup milletvekili þimdi nerededirler?

O baþý baðlý milletvekili Merve Kavakçý veo refahlý iki meczup milletvekili þimdi nerededirler? 28 Þubat Bildirisi MGK'nun 28 Þubat 1997 TARÝHLÝ BÝLDÝRÝSÝ Aþaðýdaki bildiri, o günlerdeki bir çok tehdidin yolunu kapatmýþtý. Ne yazýk ki, þimdiki Akepe'nin de yolunu açmýþtýr. Hiç bir müdahale, darbe

Detaylı

YAZI ÝÞLERÝ KARARLAR VE TUTANAKLAR DAÝRE BAÞKANLIÐI

YAZI ÝÞLERÝ KARARLAR VE TUTANAKLAR DAÝRE BAÞKANLIÐI YAZI ÝÞLERÝ KARARLAR VE TUTANAKLAR DAÝRE BAÞKANLIÐI ENCÜMEN VE KARARLAR ÞUBE MÜDÜRLÜÐÜ 5393 Sayýlý Belediye Kanununun 35. maddesi gereði Baþkanlýk Makamýnca Encümen Gündemine girmek üzere havale edilen

Detaylı

ÇALIùMA HAYATINA øløùkøn ANAYASA DEöøùøKLøKLERø "Türkiye Cumhuriyeti Anayasasýnýn Bazý Maddelerinin Deðiþtirilmesi Hakkýnda Kanun" Av.

ÇALIùMA HAYATINA øløùkøn ANAYASA DEöøùøKLøKLERø Türkiye Cumhuriyeti Anayasasýnýn Bazý Maddelerinin Deðiþtirilmesi Hakkýnda Kanun Av. ÇALI MA HAYATINA L K N ANAYASA DE KL KLER I. Avrupa Birliði sürecinde demokrasi ve insan haklarý açýsýndan önemli bir dönüm noktasý olarak kabul edilen Anayasa deðiþiklikleri, 17 Ekim 2001 tarih ve 24556

Detaylı

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi Açýldý TOHAV'ýn mülteci ve sýðýnmacýlara yönelik devam ettirdiði çalýþmalar kapsamýnda açtýðý SURUÇ MÜLTECÝ DANIÞM

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi Açýldý TOHAV'ýn mülteci ve sýðýnmacýlara yönelik devam ettirdiði çalýþmalar kapsamýnda açtýðý SURUÇ MÜLTECÝ DANIÞM MD Mülteci Danýþma M TOHAV e-bülten n S AYI: 1 TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi Ýletiþim Bilgileri Adres: Yýldýrým Mah. Ziyademirdelen Sok. N0: D: 1 Suruç/ÞANLIURFA Tel: 0 (414) 611 98 02 TOHAV Suruç

Detaylı

Mart 2010 Proje Hakkýnda NBÞ sektörünün ana girdisi olan mýsýrýn hasadý, hammadde kalitesi açýsýndan yetiþtirilmesi kadar önemli bir süreçtir. Hasat sýrasýnda gerçekleþtirilen yanlýþ uygulamalar sonucunda

Detaylı

03 ŞUBAT 2011 PERŞEMBE AK PARTİ EKONOMİ İCRAATLARI SAYI 11

03 ŞUBAT 2011 PERŞEMBE AK PARTİ EKONOMİ İCRAATLARI SAYI 11 03 ŞUBAT 2011 PERŞEMBE AK PARTİ EKONOMİ İCRAATLARI SAYI 11 03 Þubat 2011 Perþembe Kemal AKAR Ýl Baþkan Yard. Ekonomi Ýþleri EKONOMÝDE GELÝÞMELER Kiþi Baþýna Milli Gelir 10 Bin Dolarý Aþtý Teþkilatýmýzýn

Detaylı

Ermeni soykýrýmý nýn avukatlarý

Ermeni soykýrýmý nýn avukatlarý Ermeni soykýrýmý nýn avukatlarý Þu sýra baþta Ýsviçre olmak üzere, Almanya ve Fransa dahil Avrupa ülkelerinin hukuk ve siyasal bilgiler fakültelerinin insan haklarý derslerinde, seminerlerde ve doktora

Detaylı

Mike Gonzales. Immanuel Wallerstein. SAYI: 249 21 Þubat2006 100 YKrþ. Haçlý seferi mi?

Mike Gonzales. Immanuel Wallerstein. SAYI: 249 21 Þubat2006 100 YKrþ. Haçlý seferi mi? Yalancýnýn mumu yatsýya kadar yanar Tolga Þirin Bolivarcý devrimin kalbindeki iki olasýlýk Mike Gonzales Morales için ki kere çok yaþa Immanuel Wallerstein sayfa: 10-11 Rýfat Solmaz 1956 Macar Devrimi

Detaylı

Programýmýz, Deneyimimiz, Çaðdaþ Demokrat Ekibimiz ve Çaða Uygun Vizyonumuz ile Yeniden

Programýmýz, Deneyimimiz, Çaðdaþ Demokrat Ekibimiz ve Çaða Uygun Vizyonumuz ile Yeniden çaðdaþ demokrat muhasebeciler grubu Programýmýz, Deneyimimiz, Çaðdaþ Demokrat Ekibimiz ve Çaða Uygun Vizyonumuz ile Yeniden YÖNETÝM KURULU BAÞKAN ADAYI ALÝ METÝN POLAT 1958 yýlýnda Çemiþgezek'te doðdu.

Detaylı

MedYa KÝt / 26 Ýnsan Kaynaklarý ve Yönetimi konusunda Türkiye nin ilk dergisi HR DergÝ Human Resources Ýnsan Kaynaklarý ve Yönetim Dergisi olarak amacýmýz, kurulduðumuz günden bu yana deðiþmedi: Türkiye'de

Detaylı

GRUP TOPLU ÝÞ SÖZLEÞMESÝ GÖRÜÞMELERÝNDE UYUÞMAZLIK

GRUP TOPLU ÝÞ SÖZLEÞMESÝ GÖRÜÞMELERÝNDE UYUÞMAZLIK TOPLAM KALÝTE YÖNETÝMÝ VE ISO 9001:2000 KALÝTE YÖNETÝM SÝSTEMÝ UYGULAMASI KONULU TOPLANTI YAPILDI GRUP TOPLU ÝÞ SÖZLEÞMESÝ GÖRÜÞMELERÝNDE UYUÞMAZLIK YÝBÝTAÞ - LAFARGE GRUBUNDA KONYA ÇÝMENTO SANAYÝÝ A.Þ.

Detaylı

TABLO-2 A GRUBU KADROLARA PERSONEL ALIMINA ÝLÝÞKÝN BAZI BÝLGÝLER

TABLO-2 A GRUBU KADROLARA PERSONEL ALIMINA ÝLÝÞKÝN BAZI BÝLGÝLER TABLO-2 A GRUBU KADROLARA PERSONEL ALIMINA ÝLÝÞKÝN BAZI BÝLGÝLER AÇIKLAMALAR: Bu tabloda daha az yerde daha fazla bilgi verebilmek için bazý kýsaltmalar yapýlmýþtýr. Testlere verilecek aðýrlýklar gösterilirken

Detaylı

Kanguru Matematik Türkiye 2015

Kanguru Matematik Türkiye 2015 3 puanlýk sorular 1. Aþaðýdaki þekillerden hangisi bu dört þeklin hepsinde yoktur? A) B) C) D) 2. Yandaki resimde kaç üçgen vardýr? A) 7 B) 6 C) 5 D) 4 3. Yan taraftaki þekildeki yapboz evin eksik parçasýný

Detaylı

Laboratuvar Akreditasyon Baþkanlýðý Týbbi Laboratuvarlar

Laboratuvar Akreditasyon Baþkanlýðý Týbbi Laboratuvarlar Laboratuvar Akreditasyon Baþkanlýðý Týbbi Laboratuvarlar Týbbi Laboratuvar Akreditasyonu Akreditasyon, Akreditasyon; Laboratuvarların, Muayene, Belgelendirme kuruluşlarının ve Yeterlilik Deneyi Sağlayıcı

Detaylı

sosyalist isci Bunu unutmadýk Sayfa: 3 Siyonizm nedir? Sayfa: 6 Ýþgalci Bush u istemiyoruz Sayfa: 8-9 Bütün dünya gelme Bush diyor Sayfa: 2

sosyalist isci Bunu unutmadýk Sayfa: 3 Siyonizm nedir? Sayfa: 6 Ýþgalci Bush u istemiyoruz Sayfa: 8-9 Bütün dünya gelme Bush diyor Sayfa: 2 sosyalist isci SAYI: 220 11 Haziran 2004 1.000.000 TL. Ýþgalci Bush u istemiyoruz Sayfa: 8-9 Bunu unutmadýk Sayfa: 3 Bütün dünya gelme Bush diyor Sayfa: 2 Siyonizm nedir? Sayfa: 6 Suudi Arabistan: Kriz

Detaylı

Ne-Ka. Grouptechnic ... /... / 2008. Sayýn Makina Üreticisi,

Ne-Ka. Grouptechnic ... /... / 2008. Sayýn Makina Üreticisi, ... /... / 2008 Sayýn Makina Üreticisi, Firmamýz Bursa'da 1986 yýlýnda kurulmuþtur. 2003 yýlýndan beri PVC makineleri sektörüne yönelik çözümler üretmektedir. Geniþ bir ürün yelpazesine sahip olan firmamýz,

Detaylı

Dar Mükellef Kurumlara Yapýlan Ödemelerdeki Kurumlar Vergisi Kesintisi

Dar Mükellef Kurumlara Yapýlan Ödemelerdeki Kurumlar Vergisi Kesintisi 2009-11 Dar Mükellef Kurumlara Yapýlan Ödemelerdeki Kurumlar Vergisi Kesintisi Ýstanbul, 12 Mart 2009 Sirküler Sirküler Numarasý : Elit - 2009/11 Dar Mükellef Kurumlara Yapýlan Ödemelerdeki Kurumlar Vergisi

Detaylı

ünite 3. Ýlkokullarla ilgili aþaðýdakilerden hangisi yapýlýr? Vatan ve ulus sevgisinin yerdir. 1. Okulun açýlýþ töreninde aþaðýdakilerden

ünite 3. Ýlkokullarla ilgili aþaðýdakilerden hangisi yapýlýr? Vatan ve ulus sevgisinin yerdir. 1. Okulun açýlýþ töreninde aþaðýdakilerden ünite 1 OKUL HEYECANIM TEST 1 3. Ýlkokullarla ilgili aþaðýdakilerden hangisi yanlýþtýr? Hayat Bilgisi Vatan ve ulus sevgisinin öðrenildiði yerdir. 1. Okulun açýlýþ töreninde aþaðýdakilerden hangisi yapýlýr?

Detaylı

Faþizme karþý omuz omuza

Faþizme karþý omuz omuza Unutmayýn biz kazanacaðýz - sayfa: 8-9 Gel Bush hesap ver - sayfa: 11 sosyalist isci www.sosyalistisci.org SAYI: 235 21 Nisan 2005 1.000.000 TL - 1 YTL 1 MAYIS TA ýrkçýlýða, þovenizme, milliyetçiliðe Faþizme

Detaylı

Kanguru Matematik Türkiye 2015

Kanguru Matematik Türkiye 2015 3 puanlýk sorular 1. Hangi þeklin tam olarak yarýsý karalanmýþtýr? A) B) C) D) 2 Þekilde görüldüðü gibi þemsiyemin üzerinde KANGAROO yazýyor. Aþaðýdakilerden hangisi benim þemsiyenin görüntüsü deðildir?

Detaylı

DÜÞ YAKASINDAN DÜNYANIN BUSH. ASMAYIP HAPiSTE BESLEYELiM! Milyonlar Bush'un savaþýna karþý ayakta. Ýsyandan ikona CHE

DÜÞ YAKASINDAN DÜNYANIN BUSH. ASMAYIP HAPiSTE BESLEYELiM! Milyonlar Bush'un savaþýna karþý ayakta. Ýsyandan ikona CHE Barýþ için birþey yapalým - sayfa: 3 Irak ta yenilginin sonuçlarý emperyalizmi vuracak - sayfa:3 sosyalist isci SAYI: 223 4 Eylül 2004 1.000.000 TL. Milyonlar Bush'un savaþýna karþý ayakta DÜÞ Ýsyandan

Detaylı

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz Basýnda Odamýz kasým 2005/sayý 90

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz Basýnda Odamýz kasým 2005/sayý 90 ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz Gas&Power Dergisinin Oda Yönetim Kurulu Baþkaný Emin KORAMAZ ile doðalgaz, enerji, yeni ve yenilenebilir enerji politikalarý üzerine yaptýðý söyleþi,

Detaylı

KAMU MALÝYESÝ. Konsolide bütçenin uygulama sonuçlarýna iliþkin bilgiler aþaðýdaki bölümlerde yer almýþtýr. KONSOLÝDE BÜTÇE ÝLE ÝLGÝLÝ ORANLAR (Yüzde)

KAMU MALÝYESÝ. Konsolide bütçenin uygulama sonuçlarýna iliþkin bilgiler aþaðýdaki bölümlerde yer almýþtýr. KONSOLÝDE BÜTÇE ÝLE ÝLGÝLÝ ORANLAR (Yüzde) V KAMU MALÝYESÝ 71 72 KAMU MALÝYESÝ Konsolide bütçenin uygulama sonuçlarýna iliþkin bilgiler aþaðýdaki bölümlerde yer almýþtýr. A. KONSOLÝDE BÜTÇE UYGULAMALARI 1. Genel Durum 1996 yýlýnda yüzde 26.4 olan

Detaylı

Neden sendikalý olmalýyýz?

Neden sendikalý olmalýyýz? Neden sendikalý olmalýyýz? Türkiye Porselen Çimento Cam Tuðla ve Toprak Sanayi Ýþçileri Sendikasý DÝSK/CAM KERAMÝK-ÝÞ GENEL MERKEZÝ Merkez Mah. Doðan Araslý Cad. No: 133 Örnek Ýþ Merkezi Kat 3 Daire 58

Detaylı

BUSH A HAYIR, IRAK TA ÝÞGALE SON. Laik bir Filistin devleti fikri güç kazanýyor - sayfa: 3 Reform mu, devrim mi?- sayfa:3

BUSH A HAYIR, IRAK TA ÝÞGALE SON. Laik bir Filistin devleti fikri güç kazanýyor - sayfa: 3 Reform mu, devrim mi?- sayfa:3 Laik bir Filistin devleti fikri güç kazanýyor - sayfa: 3 Reform mu, devrim mi?- sayfa:3 sosyalist isci SAYI: 226 29 Ekim 2004 1.000.000 TL. KESK yeniden kitlesel mücadeleye sayfa: 4 Bush a hayýr Irak ta

Detaylı

YÝNE ABD YÖNETECEK IRAK TA SEÇÝMLER. 19 Mart ta Ýstanbul da iþgale karþý, bütün dünya ile birlikte sokaklardayýz. CHP nin bittiði kongre

YÝNE ABD YÖNETECEK IRAK TA SEÇÝMLER. 19 Mart ta Ýstanbul da iþgale karþý, bütün dünya ile birlikte sokaklardayýz. CHP nin bittiði kongre Kerküklü soydaþlarý nasýl kurtaracaðýz? - sayfa: 3 Auschwitz tarihte hüzünlü bir sayfa mý? - sayfa:3 sosyalist isci SAYI: 230 2 Þubat 2005 1 YTL / 1 milyon TL IRAK TA SEÇÝMLER YÝNE ABD YÖNETECEK AMA Demokrasi

Detaylı

ÝNSAN KAYNAKLARI VE EÐÝTÝM DAÝRE BAÞKANLIÐI

ÝNSAN KAYNAKLARI VE EÐÝTÝM DAÝRE BAÞKANLIÐI ÝNSAN KAYNAKLARI VE EÐÝTÝM DAÝRE BAÞKANLIÐI MEMUR PERSONEL ÞUBE MÜDÜRLÜÐÜ GÖREV TANIMI Memur Personel Þube Müdürlüðü, belediyemiz bünyesinde görev yapan memur personelin özlük iþlemlerinin saðlýklý bir

Detaylı

Ovacýk Altýn Madeni'ne dava öncesi yargýsýz infaz!

Ovacýk Altýn Madeni'ne dava öncesi yargýsýz infaz! Asýlsýz iddia neden ortaya atýldý? Ovacýk Altýn Madeni'ne dava öncesi yargýsýz infaz! 19 Haziran 2004 tarihinde, Ovacýk Altýn Madeni ile hiçbir ilgisi olmayan Arsenik iddialarý ortaya atýlarak madenimiz

Detaylı

1. ÝTHÝB TEKNÝK TEKSTÝL PROJE YARIÞMASI

1. ÝTHÝB TEKNÝK TEKSTÝL PROJE YARIÞMASI Yarýþmanýn Amacý 1. ÝTHÝB 1.ÝTHÝB Teknik Tekstiller Proje Yarýþmasý, Ýstanbul Tekstil ve Hammaddeleri Ýhracatçýlarý Birliði'nin Türkiye Ýhracatçýlar Meclisi'nin katkýlarýyla Türkiye'de teknik tekstil sektörünün

Detaylı

Ýlknur Menlik TGDF Kurumsal Ýletiþim Direktörü TGDF 24 sektörel üye dernek Türkiye Gýda ve Ýçecek Sanayisinin Üretim, Ýstihdam, Ýhracat ve ithalatýnýn %95 ni temsil etmekte Food Drink Europe TGDF 2006

Detaylı

SSK Affý. Ýstanbul, 21 Temmuz 2008 Sirküler Numarasý : Elit /75. Sirküler

SSK Affý. Ýstanbul, 21 Temmuz 2008 Sirküler Numarasý : Elit /75. Sirküler 2008-75 SSK Affý Ýstanbul, 21 Temmuz 2008 Sirküler Numarasý : Elit - 2008/75 Sirküler Sosyal Güvenlik Kurumu'na Olan Prim Borçlarýnýn Ödeme Kolaylýðýndan Yararlanmamýþ Olanlara, Tekrar Baþvuru Ýmkâný Ge

Detaylı

Kýsa Çalýþma ve Kýsa Çalýþma Ödeneði

Kýsa Çalýþma ve Kýsa Çalýþma Ödeneði 2009-17 Kýsa Çalýþma ve Kýsa Çalýþma Ödeneði Ýstanbul, 12 Mart 2009 Sirküler Sirküler Numarasý : Elit - 2009/17 Kýsa Çalýþma ve Kýsa Çalýþma Ödeneði Türkiye Ýstatistik Kurumu (TÜÝK) tarafýndan 9 Þubat

Detaylı

2014-2015 Eðitim Öðretim Yýlý ÝSTANBUL ÝLÝ ORTAOKULLAR ARASI "4. AKIL OYUNLARI TURNUVASI" Ýstanbul Ýli Ortaokullar Arasý 4. Akýl Oyunlarý Turnuvasý, 21 Þubat 2015 tarihinde Özel Sancaktepe Okyanus Koleji

Detaylı

KESK 14 Aralýk ta iþ býrakýyor

KESK 14 Aralýk ta iþ býrakýyor sosyalist iþçi nin ekidir Ne oldu bu sosyalist ülkelere? sosyalist isci www.sosyalistisci.org SAYI: 264 2 Aralýk 2006 1.50 YTL Her 3 kiþiden biri yoksul 1 milyon kiþi açlýk sýnýrýnýn altýnda YOKSULLUÐA

Detaylı

T.C. MÝLLÎ EÐÝTÝM BAKANLIÐI EÐÝTÝMÝ ARAÞTIRMA VE GELÝÞTÝRME DAÝRESÝ BAÞKANLIÐI KENDÝNÝ TANIYOR MUSUN? ANKARA, 2011 MESLEK SEÇÝMÝNÝN NE KADAR ÖNEMLÝ BÝR KARAR OLDUÐUNUN FARKINDA MISINIZ? Meslek seçerken

Detaylı

Benim adým Evþen, annem bana bu adý, evimiz hep þen olsun diye vermiþ. On yaþýndayým, bir ablam bir de aðabeyim var. Ablamla iyi geçindiðimizi pek

Benim adým Evþen, annem bana bu adý, evimiz hep þen olsun diye vermiþ. On yaþýndayým, bir ablam bir de aðabeyim var. Ablamla iyi geçindiðimizi pek Benim adým Evþen, annem bana bu adý, evimiz hep þen olsun diye vermiþ. On yaþýndayým, bir ablam bir de aðabeyim var. Ablamla iyi geçindiðimizi pek söyleyemem. Ýþlerin paylaþýmý yüzünden aramýzda hep kavga

Detaylı

Devrimci Ýþçi Partisinin ve 4. Enternasyonalin inþasý için. iþçi cephesi. asgari ücret gene açlýk sýnýrýnýn altýnda

Devrimci Ýþçi Partisinin ve 4. Enternasyonalin inþasý için. iþçi cephesi. asgari ücret gene açlýk sýnýrýnýn altýnda Devrimci Ýþçi Partisinin ve 4. Enternasyonalin inþasý için iþçi cephesi Yeni Dönem sayý: 23 Ocak 2006 http://iscicephesi.org asgari ücret gene açlýk sýnýrýnýn altýnda Gündem ve Politika syf. 2-6 Düþünce

Detaylı

Biz hâlâ Ermeniyiz. sosyalist isci. Lenin ve ulusal sorun. Pakistan da ne oluyor? Çeteler iþbaþýnda: sayfa: 5. sayfa: 8

Biz hâlâ Ermeniyiz. sosyalist isci. Lenin ve ulusal sorun. Pakistan da ne oluyor? Çeteler iþbaþýnda: sayfa: 5. sayfa: 8 Lenin ve ulusal sorun Volkan Akyýldýrým sayfa: 8 Pakistan da ne oluyor? Cengiz Alðan sayfa: 5 sosyalist isci www.sosyalistisci.org DEVRÝMCÝ ANTÝKAPÝTALÝST GAZETE Biz hâlâ Ermeniyiz 1 yýl önce, 19 Ocak'ta

Detaylı

Vergi Usul Kanunu Ceza Hadleri

Vergi Usul Kanunu Ceza Hadleri 2008-107 Vergi Usul Kanunu Ceza Hadleri Ýstanbul, 24 Aralýk 2008 Sirküler Sirküler Numarasý : Elit - 2008/107 Vergi Usul Kanunu'nda Yer Alan Ve 01.01.2009 Tarihinden Ýtibaren Uygulanacak Had Ve Tutarlar

Detaylı

OKUL ÖNCESÝ EÐÝTÝM KURUMLARI YÖNETMELÝÐÝNDE DEÐÝÞÝKLÝK YAPILMASINA D YÖNETMELÝK Çarþamba, 10 Eylül 2008

OKUL ÖNCESÝ EÐÝTÝM KURUMLARI YÖNETMELÝÐÝNDE DEÐÝÞÝKLÝK YAPILMASINA D YÖNETMELÝK Çarþamba, 10 Eylül 2008 OKUL ÖNCESÝ EÐÝTÝM KURUMLARI YÖNETMELÝÐÝNDE DEÐÝÞÝKLÝK YAPILMASINA D YÖNETMELÝK Çarþamba, 10 Eylül 2008 6 Eylül 2008 CUMARTESÝ Resmî Gazete Sayý : 26989 YÖNETMELÝK Millî Eðitim Bakanlýðýndan: OKUL ÖNCESÝ

Detaylı

1. Nüfusun Yaþ Gruplarýna Daðýlýmý

1. Nüfusun Yaþ Gruplarýna Daðýlýmý Köylerden (kýrsal kesimden) ve iþ olanaklarýnýn çok sýnýrlý olduðu kentlerden yapýlan göçler iþ olanaklarýnýn fazla olduðu kentlere olur. Ýstanbul, Kocaeli, Ýzmir, Eskiþehir, Adana gibi iþ olanaklarýnýn

Detaylı

014-015 Eðitim Öðretim Yýlý ÝSTANBUL ÝLÝ ORTAOKULLAR ARASI "7. AKIL OYUNLARI ÞAMPÝYONASI" Ýstanbul Ýli Ortaokullar Arasý 7. Akýl Oyunlarý Þampiyonasý, 18 Nisan 015 tarihinde Özel Sancaktepe Bilfen Ortaokulu

Detaylı

OSB-ÝMES Ýþçi Bülteni

OSB-ÝMES Ýþçi Bülteni Kamu Emekçileri Bülteni Özel Sayýsý: 247 OSB-ÝMES Ýþçi Bülteni Ýþçi sýnýfýnýn kurtuluþu kendi eseri olacaktýr! Ekim 2005 Fiyatý 250.000 TL (25 Ykr) Ümraniye, Sarýgazi, Sultanbeyli ve Taþdelen'deki sýnýf

Detaylı

Barodan Haberler. Edinilmiþ Mallara Katýlma Semineri (Akþehir) Anayasa Mahkemesine Bireysel Baþvuru Semineri. Türk Borçlar Kanunu Semineri

Barodan Haberler. Edinilmiþ Mallara Katýlma Semineri (Akþehir) Anayasa Mahkemesine Bireysel Baþvuru Semineri. Türk Borçlar Kanunu Semineri Barodan Haberler Edinilmiþ Mallara Katýlma Semineri (Akþehir) Baromuzca Akþehir Ýlçesinde Türk Medeni Kanunu'nda Edinilmiþ Mallar ve Tasfiyesi ile Aile Konutu konulu konferans gerçekleþtirildi. Meslektaþlarýmýzýn

Detaylı

FÝYATLAR A. FÝYATLARDAKÝ GENEL GÖRÜNÜM

FÝYATLAR A. FÝYATLARDAKÝ GENEL GÖRÜNÜM IX FÝYATLAR 145 146 FÝYATLAR A. FÝYATLARDAKÝ GENEL GÖRÜNÜM 2000 yýlýnda önceki yýlýn önemli ölçüde altýnda seyreden fiyat artýþlarý 2001 yýlýnýn ikinci ayýnda kurlarýn serbest býrakýlmasý sonucu üçüncü

Detaylı

Ne oldu bu sosyalist ülkelere? SAYI: 266 30 Aralýk 2006 1.50 YTL. 2006 da bunlara güle güle dedik

Ne oldu bu sosyalist ülkelere? SAYI: 266 30 Aralýk 2006 1.50 YTL. 2006 da bunlara güle güle dedik Ne oldu bu sosyalist ülkelere? Onlar G8, biz ise 6 milyarýz, F. Levent Þensever Öðrenciler ve iþçi sýnýfý, Chris Harman Bir Türk galaksiye bedeldir, Zeynep Çalýþkan Kadýn ve þiddet, Gülay Yaþar Býçak sýrtýndaki

Detaylı

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi'nden Haberler 1 Þubat 2016 tarihinde faaliyetlerine baþlayan Suruç Mülteci Danýþma Merkezi; mülteci, sýðýnmacý ve

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi'nden Haberler 1 Þubat 2016 tarihinde faaliyetlerine baþlayan Suruç Mülteci Danýþma Merkezi; mülteci, sýðýnmacý ve MD Mülteci Danýþma M TOHAV e-bülten n S AYI: 3 TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi Ýletiþim Bilgileri Adres: Yýldýrým Mah. Ziyademirdelen Sok. N0: D: 1 Suruç/ÞANLIURFA Tel: 0 (414) 611 98 02 TOHAV Suruç

Detaylı

DOÐA KOLEJÝ 2019 BURSLULUK SINAVI VELÝ BÝLGÝLENDÝRME KÝTAPÇIÐI

DOÐA KOLEJÝ 2019 BURSLULUK SINAVI VELÝ BÝLGÝLENDÝRME KÝTAPÇIÐI 13 OCAK 2019 4, 5,, 7,, 9, ve 11. sınıflar için %0 e varan burs imkânı DOÐA KOLEJÝ 2019 BURSLULUK SINAVI VELÝ BÝLGÝLENDÝRME KÝTAPÇIÐI Değerli Anneler ve Babalar, Doða Koleji olarak ve 13 Ocak 2019 tarihlerinde

Detaylı

Romalýlar Mektubu Kursu Doðrulukla Donatýlmak

Romalýlar Mektubu Kursu Doðrulukla Donatýlmak Romalýlar Mektubu Kursu Doðrulukla Donatýlmak Ders 10, Romalýlar Mektubu, Onuncu bölüm «Tanrý nýn Mesih e iman yoluyla insaný doðruluða eriþtirmesi» A. Romalýlar Mektubu nun onuncu bölümünü okuyun. Özellikle

Detaylı

01 Kasým 2018

01 Kasým 2018 Geri Dönüþüm Markasý... www.adametal.com.tr 01 Kasým 2018 Ada Metal Demir Çelik Geri Dönüþüm San. ve Tic. A.Þ. 1956 yýlýndan bu yana, özellikle metal sektöründe, fabrikalarýn üretim artýklarýný toplayýp

Detaylı

Delil Avcýlarý göreve hazýr Emniyet Genel Müdürlüðü, Kriminal Polis Laboratuarý Dairesi Baþkanlýðý tarafýndan Bursa Ýl Emniyet Müdürlüðü Olay Yeri Ýnceleme ve Kimlik Tespit Þube Müdürlüðü bünyesinde "Olay

Detaylı