T.C. ERCĠYES ÜNĠVERSĠTESĠ ECZACILIK FAKÜLTESĠ GEBELĠK TANI VE TAKĠBĠNDE KULLANILAN TESTLER VE KLĠNĠK ANLAMLARI. Hazırlayan Gaye KILIÇ
|
|
- Erol Nazlı
- 8 yıl önce
- İzleme sayısı:
Transkript
1 1 T.C. ERCĠYES ÜNĠVERSĠTESĠ ECZACILIK FAKÜLTESĠ GEBELĠK TANI VE TAKĠBĠNDE KULLANILAN TESTLER VE KLĠNĠK ANLAMLARI Hazırlayan Gaye KILIÇ DanıĢman Doç. Dr. Behzat ÇĠMEN Bitirme Ödevi Haziran 2014 KAYSERĠ
2 2 T.C. ERCĠYES ÜNĠVERSĠTESĠ ECZACILIK FAKÜLTESĠ GEBELĠK TANI VE TAKĠBĠNDE KULLANILAN TESTLER VE KLĠNĠK ANLAMLARI Hazırlayan Gaye KILIÇ DanıĢman Doç. Dr. Behzat ÇĠMEN Bitirme Ödevi Haziran 2014 KAYSERĠ
3 i BĠLĠMSEL ETĠĞE UYGUNLUK Bu çalışmadaki tüm bilgilerin, akademik ve etik kurallara uygun bir şekilde elde edildiğini beyan ederim. Aynı zamanda bu kural ve davranışların gerektirdiği gibi, bu çalışmanın özünde olmayan tüm materyal ve sonuçları tam olarak aktardığımı ve referans gösterdiğimi belirtirim. Gaye KILIÇ
4 ii YÖNERGEYE UYGUNLUK Gebelik Tanı Ve Takibinde Kullanılan Testler Ve Klinik Anlamları adlı Bitirme tezi, Erciyes Üniversitesi Lisansüstü Tez Önerisi ve Tez Yazma Yönergesi ne uygun olarak hazırlanmıştır. Tezi Hazırlayan Gaye KILIÇ DanıĢman Behzat ÇİMEN Biyokimya Anabilim Dalı BaĢkanı Prof. Dr. İlhan DEMİRHAN
5 iii Gebelik Tanı Ve Takibinde Kullanılan Testler ve Klinik Anlamları adlı Bitirme Ödevi Erciyes Üniversitesi Lisansüstü Tez Önerisi ve Tez Yazma Yönergesi ne uygun olarak hazırlanmış ve Biyokimya Anabilim Dalı nda Bitirme Ödevi olarak kabul edilmiştir. Tezi Hazırlayan Gaye KILIÇ DanıĢman Doç. Dr. Behzat ÇİMEN Biyokimya Anabilim Dalı BaĢkanı Prof. Dr. İlhan DEMİRHAN ONAY: Bu bitirme ödevinin kabulü Eczacılık Fakültesi Dekanlığı nın.tarih ve.sayılı kararı ile onaylanmıştır. / /2014 Prof. Dr. Müberra KOġAR Dekan
6 iv TEġEKKÜR Bu tezle ilgili yaptığım tüm çalışmalar süresince; tezin her aşamasında ilgi, bilgi, tecrübe ve yardımlarını hiçbir zaman esirgemeyen tez danışmanım Sayın Doç. Dr. Behzat ÇĠMEN hocama ve her zaman yanımda olan canım anneme, babama ve kardeşime teşekkür ederim. Gaye KILIÇ Haziran 2014, KAYSERĠ
7 v GEBELĠK TANI VE TAKĠBĠNDE KULLANILAN TESTLER VE KLĠNĠK ANLAMLARI Gaye KILIÇ Erciyes Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı Bitirme Tezi, Haziran 2014 DanıĢman: Doç. Dr. Behzat ÇĠMEN ÖZET Prenatal tanı testlerinden en ideal olanı, anomalili bebeğin mümkün olan en erken dönemde tanıyarak ailenin onayı ile gebeliğin tahliye edilmesini sağlayandır. Gebeliğin ilerleyen haftalarında fetüsün tahliyesi tıbbi olarak daha zor bir hal almaktadır. Bu nedenle mümkün olduğu kadar erken dönemde güvenilir sonuçlar veren tarama testlerine ihtiyaç vardır. İlk trimester tarama testi, gebelik haftaları arasında USG ile fetus baş-popo mesafesi (CRL) ölçüsü mm arasında iken yapılır. Eş zamanlı olarak anneden alınan kan örneğinde pregnancy associated plasma protein A (PAPP-A) ve serbest ß hcg değerlerine bakılır ve fetal ense kalınlığı (NT) ölçümleri yapılır. Anne yaşı, gebelik haftası ve annenin daha önce kromozom anomalili çocuk doğurup doğurmadığı bilgileri, NT ölçümü, serbest β-hcg ve PAPP-A kan düzeyi sonuçları ile birlikte değerlendirilir. Bu değerlendirmeyle trizomi 21, trizomi 18 ve trizomi 13 gibi kromozom anomaliler için görülme riskleri hesaplanır. Trizomi 21 de NT ve serbest β- hcg artar, PAPP-A ise azalır. Trizomi 18 ve 13de NT artar, serbest β-hcg ve PAPP-A düzeyleri azalmış olarak bulunur. Turner sendromunda NT artar, serbest β-hcg normal düzeylerde, PAPP-A düzeyleri ise azalmış olarak bulunur. Triploidili fetüslerde genel olarak serbest β-hcg düzeyleri yüksek, PAPP-A düzeyleri ise azalmıştır. Üçlü tarama testi anne kanında üç spesifik madde olan alfa feto protein (AFP), Βhcg ve östriolün bakıldığı kan testidir. Bu test gebeliğin haftaları arasında yapılır fakat en iyi sonucun haftalar arasında alındığı söylenir. Gestasyonel diyabet ilk kez gebelikte ortaya çıkan ya da gebelik sırasında tanı konulan glukoz tolerans bozukluğudur. Farklı toplumlarda %1 14 oranlarında bildirilmektedir. Sıklığı giderek artmaktadır. Tarama testleri genellikle gebeliğin haftalarında yapılmaktadır. Tanıda ise 75 ya da 100 gram oral glikoz tolerans testi (OGTT) kullanılmaktadır. Diyet ve egzersizle kan şekeri düzenlenemeyen hastalarda insülin
8 vi tedavisine geçilir. Oral antidiyabetiklerin gestasyonel diyabette kullanımı ile ilgili çalışmalar devam etmektedir. Erken tanı ve yakın takiplerle günümüzde komplikasyon oranları son derece azalmıştır. Bu hastaların postpartum dönemde Tip 2 diyabet gelişimi yönünden bilgilendirilmeleri ve takip edilmeleri gerekmektedir. Anahtar Kelimeler: Prenatal Tanı, İkili Test, Üçlü Test, Dörtlü Test, ß Hcg, PAPP-A, NT, AFP, Östriol, Gestasyonel Diyabet
9 vii PRENATAL DIAGNOSTIC AND SCREENING TESTS AND THEIR CLINICAL SIGNIFICANCE Gaye KILIÇ Erciyes University, Faculty of Pharmacy Graduation Project, June 2014 Adviser: Doç. Dr. Behzat ÇĠMEN ABSTRACT Ideal prenatal screening test is the one that allows, the recognition of abnormalities of fetus at the earliest time and to terminate the pregnancy with the permission of family. Termination of the fetus with chromosomal anomaly gets quite difficult as the pregnancy progresses. For this reason it is necessary to find out prenatal screening tests that give positive results at earlier weeks of gestation. At 10-14th weeks of pregnancy, nuchal translucency can be measured and pregnancy associated plasma protein A (PAPP-A) and free ßhCG values can be determined in maternal serum. Based on these measurements, maternal age, gestational age and whether the mother has delivered a chromosomal malformed baby, should be than considered. By calculations using these parameters, relative risks for trisomy 21, trisomy 18 and trisomy 13 can be assessed. In trisomy 21 NT and free β-hcg values are high, PAPP-A value is found to be low. In trisomy 18 and 13 NT evaluations are high, free β-hcg and PAPP-A values are low. In turner syndrome NT value is high, free β-hcg is normal, PAPP-A levels is low. Generally in triploidies, free β-hcg are high and PAPP-A levels are low. The triple screen test is a maternal blood screening test that looks for three specific substances: AFP, HCG, and estriol. This test is performed between the 15th and 20th week of pregnancy although results obtained in the 16th -18th week are said to be the most accurate. Gestational diabetes mellitus is defined as glucose intolerance that comes out or is first recognized during pregnancy, and disappears after delivery. In different studies it s incidence is reported in between 1-14% and the incidence is increasing. Screening tests are generally recommended in 24th-28th weeks of pregnancy. The 75 or 100 gram OGTT is the diagnostic test. If the blood glucose levels can not be regulated with diet or exercise, insulin treatment is another option. Studies dealing with the use of oral antidiabetics in gestational diabetes mellitus treatment are challenging. Nowadays the
10 viii complication rates are very low due to early diagnosis and close chasing. These patients should be followed up after pregnancy for the development of Diabetes Mellitus Type 2. Keywords: Prenatal Screening Test, Double Test, Triple Test, ß Hcg, PAPP-A, NT, AFP, Estriol, Gestational Diabetes Mellitus
11 ix ĠÇĠNDEKĠLER BĠLĠMSEL ETĠĞE UYGUNLUK... i YÖNERGEYE UYGUNLUK... ii KABUL VE ONAY:... iii TEġEKKÜR... iv ÖZET... v ABSTRACT... vii ĠÇĠNDEKĠLER... ix KISALTMALAR... xii TABLOLAR LĠSTESĠ... xiv ġekġller LĠSTESĠ... xv 1. GĠRĠġ VE AMAÇ GENEL BĠLGĠLER Prenatal Tarama Testleri Prenatal tarama testleri ile değerlendirilebilen sendromlar Trizomi 13 (Patau Sendromu) Trizomi Trizomi Turner Sendromu Nöral Tüp Defektleri Birinci Trimester Tarama Testleri Serbest β hcg Serbest β hcg Yapısı Serbest β hcg Kaynağı ve Fonksiyonu Trizomiler ve β hcg Gebelik Komplikasyonları ve β hcg ß hcg Arttığı ve Azaldığı Durumlar... 10
12 x PAPP-A PAPP-A Tanımı PAPP-A nın Yapısı PAPP-A Sentezi PAPP-A nın Fonksiyonu Gebelikte PAPP-A Gebelik Komplikasyonları ve PAPP-A Nukal Translusensi (NT) NT Ölçümü NT ve Kromazomal Anomaliler İkinci Trimestr Tarama Testleri AFP AFP Biyolojik Özellikler AFP Fonksiyonu AFP Gebelikte AFP Down Sendromu ve maternal serum AFP Serbest β Hcg Serbest Estriol Serbest Estriol Yapısı Serbest Estriol Sentezi Serbest Estriol Metabolizması Serbest Estriol Fonksiyonu Gebelikte Serbest Estriol GESTASYONEL DİYABET Gebelikte Karbonhidrat Metabolizması GDM SINIFLANDIRILMASI Gestasyonel Diabetes Mellitüste Tarama Tarama Testleri... 22
13 xi GDM tetanı Gram Oral Glikoz Tolerans Testi (100G OGTT): Gram OGTT GDM te Tedavi Diyet Egzersiz İnsülin SONUÇ KAYNAKLAR ÖZ GEÇMĠġ... 32
14 xii KISALTMALAR ADA AFP ASAFP cdna DDA DHEA-S EMBP FSAFP FSH GDM HCG HPL IGF-1 IGFBP-4 LH LNR MoM MSAFP NT NTD : Amerikan Diabet Birliği : Alfa Feto Protein : Amniyotik sıvı alfa feto protein : Complementary DNA : Düşük doğum ağırlığı : Dehidroepiandrosteron sülfatı : Eosinophylic Major Basic Protein : Fetal serum alfa fetoprotein : Follicle stimulating hormone : Gestasyonel Diabetes Mellitüs : Human Karyonik Ganodotropin Hormon : Human Plasental Laktojenik Hormon : İnsulin-like growth factor : İnsulin-like growth factor binding protein-4 : Luteinizing hormone : Lin-Notch Repeat : Multiples of the median : Maternal serum alfa feto protein : Nukal Translusensi : Nöral Tüp Defekti
15 xiii OGTT PAPP-A ß-HCG TSH YDA : Oral glikoz tolerans testi : Pregnancy Associated Plasma Protein-A : Serbest Beta Human Karyonik Ganodotropin Hormon : Thyroid stimulating hormone : Yüksek doğum ağırlığı
16 xiv TABLOLAR LĠSTESĠ Tablo 1:Fetüs ve canlı doğumlarda, trizomi 21 görülme sıklığı ile anne yaşı arasındaki ilişki... 6 Tablo 2: Doksan beş persantil üzeri nukal translusensi kalınlığı ve trizomi 21 dışında kromozom anomalisi bulunan gebeliklerde, trizomi 21 için 1/300üzeri beklenen risk.. 14 Tablo 3: Gebelikte diyabet sınıflandırılması (ACOG 1986) Tablo 4: Gestasyonel Diabetes Mellitus İçin Risk Değerlendirmesi Tablo 5: 100 G OGTT Tanı Kriterleri Tablo 6: 75 G OGTT Tanı Kriterleri... 25
17 xv ġekġller LĠSTESĠ ġekil 1: Patau sendromlu bebeğin karyotipi 47,XY, ġekil2: Edwards sendromlu bebeğin karyotipi 47.XY, ġekil 3: Down sendromlu bebeğin karyotipi 47.XY,
18 1 1. GĠRĠġ VE AMAÇ İleri düzeyde fetal anomali riski olabileceği düşünülen gebeliklerde gebeliğin belirlenmiş aşamalarında fetüse yönelik olarak uygulanan çeşitli tanı metotlarına prenatal (doğum öncesi) tanı denir. Prenatal tanının başlangıcı, 1966 yılında Steele ve Breg in, üretilmiş amniotik sıvı hücrelerinde fetüsün kromozom yapısının saptanabileceğini rapor etmesiyle olmuştur. Prenatal tanının amacı sadece anormallikleri fetal hayatta saptamak ve bulunduğunda gebeliğin sonlandırılmasına imkan tanımak değildir. Prenatal tanının gerçek hedefleri; 1-Hastalıklı çocuk sahibi olma riski yüksek olan çiftleri bilgilendirerek değişik seçenekler sunmak, 2-Özellikle yüksek risk grubundaki kişilere güven sağlamak ve onların endişelerini azaltmak, 3-Tekrar çocuk sahibi olmaya cesaret edemeyen, belli bir doğumsal defektli çocuk sahibi olma riski yüksek olan çiftleri, hastalığın tanısının testler ile anne karnında iken konulabileceği konusunda bilgilendirerek, yeni gebeliğe başlama imkanı tanımak, 4-Genetik hastalıklı çocuk sahibi olacak çiftlere, psikolojik olarak hazırlanma, gebeliğin/doğumun uygun izlenimi, yönlendirilmesi ve doğum sonrası bakım gibi konularda hazırlanma imkanı sağlamak, 5-Etkilenmiş fetüsün prenatal tedavisine imkan sağlamak (1). Bu amaçla yapılan yapılan tarama testleri invaziv ne noninvaziv tarama testleri olarak ayrılmakta olup bu çalışmada noninvaziv tarama testleri incelenmiştir. Bu kapsamda gebelik takibinde yapılmakta olan rutin tarama testlerinden birisi de birinci trimester tarama testidir. Bu test ikili tarama testi olarak da adlandırılır.
19 2 Birinci trimester tarama testi haftalar arasında rutin olarak yapılan fetal ense kalınlığı (NT) ölçümü ve maternal serum belirteçlerinin kombine edildiği bir testtir. Down sendromu taraması için yapılan bu testteki maternal serum belirteçlerinden serbest beta human chorionic gonadotrophin (β hcg) ve pregnancy associated plasma protein A (PAPP-A) multiples of the median (MoM) değerlerinin gebeliklerde, gebelik prognozu ve perinatal sonuçları üzerindeki etkisi araştırılmaktadır (2). Prenatal tanı amacıyla yapılan ikinci trimestr tarama testi üçlü test adıyla anılır. Anne adayından alınan kan örneğinde 3 değişik maddenin incelemesi yapılır. Bunlar: β-hcg alfa-feto protein (AFP), estriol (E3)'dir. Üçlü test hamileliğin 15. ile 22. haftaları arasında yapılabilir. En iyi sonuçlar 16. ile 18. haftaların arasında yapılan incelemelerde elde edilmektedir.
20 3 2. GENEL BĠLGĠLER 2.1. Prenatal Tarama Testleri Günümüzde prenatal değerlendirmede, tarama testlerinin önemi giderek artmakta ve daha yaygın kullanım alanı bulmaktadır. Fetal anomaliler ile maternal serum hormon düzeyleri arasındaki ilişki ilk olarak 1970 li yıllarda nöral tüp defekt (NTD) li fetüslerin annelerinde yapılan çalışmada maternal serum ve amniotik sıvıda AFP düzeylerinin yüksek bulunması ile gösterildi. Daha sonra 1980 li yıllarda Down sendromu ile düşük AFP ve ankonjuge estriol düzeyleri ve yüksek HCG düzeyi arasındaki ilişki ortaya kondu. Bu gelişmelerin paralelinde fetal anomalilerin erken tanısı için bu hormonlarla yapılan maternal serum çalışmaları rutin olarak kullanılmaya başlandı (3). Bu sonuçlar bir kesinlik göstermemekle birlikte ileri klinik çalışmalar için yol gösterici olmaktadır. Esas olan kullanılan yöntemleri gebeliğin sonlandırılması için bir araç olarak görmek değil; fetusun durumu hakkında doğru bilgi edinmek ve aileye kendi kararlarını kişisel, sosyal ve etik ilkeler çerçevesinde vermesini sağlamaktır (4). Testler çoğu ciddi doğumsal defektin tesbit edilmesinde yardımcı olmakla birlikte öncelikli olarak NTD, Down sendromu ve trizomi 18 in taramasında kullanılır Prenatal tarama testleri ile değerlendirilebilen sendromlar Trizomi 13 (Patau Sendromu) Trizomi 13, sitogenetik olarak ilk defa Patauve arkadaşları tarafından tanımlanmıştır. Klinik fenotipi ise Smith tanımlamıştır. Trizomi 13 yaklaşık olarak canlı doğumda bir görülür (5). Anne yaşındaki artışla birliktegörülme sıklığı artar. Trizomi 13 genel olarak spontan abortusla sonuçlanır. Abortus erken gebelikte olabileceği gibi 20. haftaya kadar gecikebilir ya da erken doğum olabilir. Trizomi 13 lü 200 canlı doğan infantın izlendiği geniş serili bir çalışmada; %28 inin yaşamın ilk haftasında, %44 ünün ilk ayında, %73 ünün ilk 4ay içerisinde öldükleri bildirilmiştir. Bu bebeklerde en
21 4 belirgin anormallikler beyine ve yüze ait olanlardır. Holoprozonsefali de beynin ön kısmı ve orta hat yüz yapılarının gelişimi bozulmuştur. En ileri şekli olan siklopide, orta hatta yalnız bir tane göz bulunur. Trizomi 13 de diğer trizomilerde olduğu gibi kalp, sindirim sistemi ve diğer sistemlere ait anormallikler yüksek oranda bulunur. Abdominal malformasyonlardan en sık oranda omfalosel görülür (6). ġekil 1: Patau sendromlu bebeğin karyotipi 47,XY, Trizomi 18 Trizomi 18 (Edward s) sendromu, canlı doğumlar arasında sık görülen kromozomal bir bozukluktur. Farklı çalışmalarda yeni doğanların 3/10000 ünde görüldüğü belirtilmiştir. Kız çocuklar erkek çocuklara göre 3 kez daha sık etkilenir. Edward sendromlu bebeklerin çoğunun en karakteristik özellikleri intrauterin gelişme geriliği, mikrosefali, mikrognati, düşük kulaklar, ekstremite anomalileri gibi özelliklerdir. Yapılan incelemelerde bu bebeklerin %90 ından fazlasında kalp anomalileri ve yine önemli bir kısmında böbrek ve sindirim sistemi patolojileri saptanmıştır. Edward sendromu ağır bir klinik seyir gösterir, bebeklerin %80 i doğumdan sonraki ilk haftada, geri kalanların çoğu ilk yılında kaybedilir. Yaşayan olgularda ciddi düzeyde mental retardasyon mevcuttur (7).
22 5 ġekil 2: Edwards sendromlu bebeğin karyotipi 47.XY, Trizomi 21 Down Sendromu tanımlanan ilk kromozomal hastalıktır. J.Langdon Down tarafından 1866 yılında tanımlanmasından 93 yıl sonra (1959) Lejeune, Gautier ve Turpin hastalıgın G grubundaki 21. kromozomun üç adet olmasından kaynaklandığını göstermişlerdir. Sıklığı canlı doğumda bir olarak bildirilmektedir. Down Sendrom lu çocuk sahibi olma riski, annenin yaşlarına kadar her yıl için % oranında artmakta, 25 yaşlarında 1100 canlı doğumda bir iken, yaşlarında 25 canlı doğumda bir oranlarına ulaşmaktadır. Baba yaşının insidansa etkisi ise oldukça düşüktür (8).
23 6 Tablo 1: Fetüs ve canlı doğumlarda, trizomi 21 görülme sıklığı ile anne yaşı arasındaki ilişki Anne yaģı Canlı doğumda sıklık haftalar Fetüste sıklık haftalar : : : :900-1:500 1: :350 1:250 1: :225 1:150 1: :140 1:140 1: :100 1:75 1:60 45> 1:25 1:20 1:10 ġekil 3: Down sendromlu bebeğin karyotipi 47.XY,+21
24 Turner Sendromu Turner Sendromu her 2500 kız bebek doğumunda bir ortaya çıkan cinsiyet kromozomu anomalisidir. Tipik bulguları; kısa boy, yele boyun, düşük saç çizgisi, kalkan göğüs, ayrık göğüs uçları, kardiyovasküler bozuluklar, böbrek anomalileri, gonadal disgenezi, düşük seviyede sosyal zekadır. Bazı vakalarda karaktistik fenotip gözlenmeyebilir. Menstruasyon döngüsü normal, fertil ya da normal boyda Turner Sendromu vakaları bildirilmiştir. Etkilenmiş bireylerdeki en yaygın karyotip 45,X tir. Ancak, 45,X dışında farklı karyotiplerin de Turner Sendromu na neden olduğu bildirilmiştir (9) Nöral Tüp Defektleri İnsan sinir sisteminin embriyolojik başlangıcı nöral tüp oluşumudur. Bu yapı gebeliğin 30. gününden önce tüp formunu oluşturur. Eğer baş kısmını oluşturan bölümde gelişim defekti oluşursa anensefali, spinal kord bölümünde sorun olursa spina bifida gelişimi olduğu düşünülür. NTD ortalama görülme sıklığı 1/1000 doğumdur, ancak bu oran ülkeler arasında farklılık gösterir. Spina bifida terimi nöral tüpün kaudal bölümünün kapanmasında oluşan problemler nedeniyle gelişen, ciddi farklılıklar gösteren anomaliler için kullanılır. Defekt hemen her zaman arka taraftadır ve açık ve kapalı spina bifida olmak üzere ikiye ayrılır. Prenatal ultrason ile taramada laminaların arka ucundaki kemikleşme defekti görülebilir, transvers kesitte vertebralarda tipik U görünümü saptanır. Koronal kesitte ise vertebradaki defektin olduğu alanda tipik olarak spinal kanalda genişleme izlenebilir. Tarama testi olarak, gebeliğin ikinci trimesterinde yapılan üçlü testin bir bileşeni olan anne kanında alfa feto protein bakılması ve ultrasonografik değerlendirme kullanılabilir (10) Birinci Trimester Tarama Testleri haftalar arasında tarama yapılmaktadır. PAPP-A ve serbest ß- HCG ile USG de NT kombinasyonundan oluşmaktadır. %5 yalancı pozitiflik oranı ile birlikte, tarama doğruluğu %85 civarındadır. USG kullanılmadan, yalnızca belirteçler ile bu oran %60 civarındadır. USG ile kombinasyon, tarama doğruluğunu önemli oranda yükseltmektedir (11).
25 8 Birinci trimester tarama testleri için en uygun zamanlamada önerilen aralıklar serbest β hcg ve PAPP-A ile yapılan biyokimyasal taramada 9. hafta ile 13. hafta 6 gün arası, ense saydamlığı ölçümünde ise 11. hafta ile 13.hafta 6. günler arasıdır (2) Serbest β hcg Serbest β hcg Yapısı İnsan koriyonik gonadotropin hormonu gebelik hormonu olarak bilinir. Glikoprotein yapısında (36,000 40,000 dalton molekül ağırlığında) olup insan hormonları arasında en yüksek (%30) karbonhidrat oranına sahip hormondur. Karbonhidrat bileşeni ve özellikle terminal sialik asit bölgesi hormonu katabolizmadan korur. İntakt hcg nin plazma yarı ömrü 36 saattir (11). Serbest β hcg 145 aminoasit içeren bir beta alt ünitesi ve 92 aminoasit içeren alfa alt ünitesinin birleşmesinden meydana gelen dimer yapıda bir moleküldür. Beta-alt ünitesi hcg molekülüne özgün olup; alfa alt ünitesi follicle stimulating hormone (FSH), luteinizing hormone (LH) ve thyroid stimulating hormone (TSH) alfa alt üniteleri ile birebir aynıdır. Karbonhidrat yan zincirleri hcg nin molekül ağırlığının %25-40 ını oluşturur. hcg alfa alt ünitesinde bulunan N-linked karbonhidrat zincirler 52. ve 78. aminoasitlere bağlı iken beta alt ünitesindeki N-linked karbonhidrat zincirler 13. ve 30. aminoasitlere bağlıdır (2). Beta alt ünitesinin özgünlüğünü moleküler ve karbonhidrat farklılıkları sağlamaktadır. 145 aminoasit içeren beta alt ünitesinin karboksil ucunda 24 aminoasit gruplu özgün bir kuyruk yapısı mevcuttur. hcg nin yarı ömrünün daha uzun olmasından ve dolaşımda LH dan daha fazla glikozillenmesinden bu bölgede bulunan 4 adet glikozilasyon bölgesi sorumludur. hcg nin dolaşımda birkaç formu mevcut olup bunların bir kısmı hücreler tarafından sentezlenirken bir kısmı da diğer moleküllerin parçalanmasıyla oluşur. En sık görülen iki form hücreler tarafından sentezlenmekte olan hiperglikoze hcg ve regülar hcg dir. Hiperglikoze hcg formu regüler hcg formuna göre N-linked oligosakkarid bağlarından 1,5 kat, O-linked oligosakkarid bağlarından 2 kat daha fazla içermektedir. Bu fazla olan karbonhidrat zincirleri moleküler ağırlığı da arttırmaktadır (2).
26 Serbest β hcg Kaynağı ve Fonksiyonu hcg nin en önemli kaynağı trofoblast hücreleridir. Ancak çok küçük miktarlarda pituiter bezden ve nontrofoblastik malignitelerde de salgılanabilmektedir. Bu nedenle hcg seviyesinde gebelikte, trofoblastik malignitelerde artış beklenirken nontrofoblastik malignitelerde de artış görülebilir. hcg nin hücresel üretimi gestasyonel zamana göre farklılık gösterir. 5. haftadan önce hem sinsityotrofoblast ve hem de sitotrofoblastlardan üretilir. Daha sonraki zamanda maternal serum seviyeleri kendi pik değerlerine ulaştığında hcg tama yakın sinsityotrofoblastlardan üretilir (2). hcg nin Biyolojik aktiviteleri: - En iyi bilinen biyolojik aktivitesi plasental progesteron sentezi başlayıncaya kadar progesteronun esas üretim yeri olan korpus luteumu uyarmasıdır. Böylece luteolizise engel olur. - Korpus luteumdan relaksin salınımını artırır. -Leydig hücrelerini uyararak testesteron salınımını artırır, erkek fenotipin gelişimine katkıda bulunur. - Uterusta vazorelaksasyon ve düz kasların relaksasyonuna neden olur. - Maternal troid de TSH reseptörlerine bağlanarak, tirotroptik etki oluşturur (12) Trizomiler ve β hcg β hcg hem birinci hem de ikinci trimester tarama testlerinde ölçülebilen tek sensitif maternal serum belirtecidir. β hcg değerleri tipik olarak etkilenmiş Down Sendromu fetüs taşıyan gebelerde yüksektir. β hcg nin total ve serbest formları ölçülebilir. Serbest β hcg 9 hafta 0/7 gün ile 11 hafta 6/7 gün arasında efektif iken, total β hcg 11 hafta 0/7 gün ile 13 hafta 6/7 gün arasında daha efektiftir. Ancak 11 hafta 0/7 gün ile 13 hafta 6/7 gün arasında PAPP-A ve NT ile birlikte değerlendirildiğinde serbest β hcg nin total β hcg ye göre daha anlamlı olup olmadığı ile ilgili ortak bir karar yoktur (2).
27 10 Etkilenmemiş gebeliklerle karşılaştırıldığında Down Sendromu ile etkilenen gebeliklerde ikinci trimesterde bakılan β hcg değerleri 2 MoM civarındadır. Birinci trimester serbest β hcg MoM değeri 1,8 iken, total β hcgdeğeri 1,4 MoM civarındadır. Trizomi 13 ve 18 de anne serumundaki serbest β hcg düzeyi azalır (2) Gebelik Komplikasyonları ve β hcg Birinci trimester serbest β hcg değerlerinin son derece düşük olması olumsuz gebelik sonuçları ile ilişkili bulunmuştur. Birinci trimester serbest β hcg MoM değeri 5. persentilin altında seyreden gebelerde ( 0,38 MoM) 20. gebelik haftasından önce %1-4 oranında gebelik kaybı riski mevcuttur. Bu risk β hcg MoM değeri azaldıkça artmaktadır. Serbest β hcg değerinin 1. persentilin altına inmesi ( 0.21 MoM) intrauterin gelişme geriliği riskinde anlamlı artış ile ilişkilidir.gebelikte tarama testi markerlarından β hcg değerlerinin yüksek olması ile ilişkili gestasyonel trofoblastik hastalık olması haricinde olumsuz bir sonuç bildirilmemiştir (2) ß hcg Arttığı ve Azaldığı Durumlar Normalden yüksek olduğu durumlar Çoğul gebelikler Eritroblastozis fetalis Down sendromu Mol hidatiform Koryokarsinom Normalden düģük olduğu durumlar Abortuslar Ektopik gebelik Trizomi PAPP-A PAPP-A Tanımı Gebelikle İlişkili Plazma Protein-A maternal plazmada yüksek konsantrasyonlarda bulunan plasenta kaynaklı bir proteindir lı yıllarda insülin benzeri büyümü faktörü bağlayıcı protein-4 [İnsulin-like growth factor binding protein-4 (IGFBP-4)] e karşı proteaz etkinliği olduğu tespit edilmiştir. IGFBP-4 ü bölmek için insülin benzeri
28 11 büyüme faktörü 1 [İnsulin-like growth factor (IGF)-1)] veya IGF-2 ye gereksinim duyar. IGF ye bağımlı IGFBP-4 proteazı insan fibroblast kültür ortamından izole edildikten sonra PAPP-A olarak tanımlanmıştır (11) PAPP-A nın Yapısı Günümüzde PAPP-A nın gebe serumunda EMBP (Eosinophylic Major Basic Protein) proformu ile birlikte yaklaşık 500 kda ağırlığında heterotetramerik 2:2 kompleksi oluşturduğu gösterilmiştir ve bu kompleks PAPP-A/proMBP olarak adlandırılmıştır. Gebe olmayan bireylerde ise PAPP-A 400 kda homodimer olarak gözlenmiştir. PAPP- A nın aminoasidi dizilimi parsiyel protein dizilimleri ve klonlanmış Cdna (complementary DNA) serilerinden tespit edilmiştir. PAPP-A molekülü metalloproteinazların metzincin süperfamilyasına aittir. PAPP-A molekülü metzincin süperfamilyasındaki 4 üyeden farklı olmasına rağmen metzincin metalloproteinaz süperfamilyasıyla ortak dizilere sahiptir. 26 rezidü içeren 3 motif içerir ki bu motifler erken doku farklılaşmasında görevi olan homeotik gen ürünlerinde bulunan LNR (Lin- Notch Repeat) ler ile benzerdir. PAPP-A nın sekonder yapısı da öncesinden bildirilmiştir. Sekonder yapısal elemanlar olan beş adet β strands (S1-S5) ve üç adet a- helice (HA-HC) PAPP-A nın proteolitik parçası için tanımlanmış olup tüm metzincinlerde ortak elemanlardır. -S1-----HA S2 H-i S3--H-ii S4 H-iii---S5 HB Zn-----Met turn HC--- ġekil 4: PAPP-A nın proteolitik kısmının öngörülen sekonder yapısı Proteolitik parçanın C-terminal bölgesi düzgün katlanma ve sekresyonda önemli rol oynamaktadır (2) PAPP-A Sentezi PAPP-A gebelikte temel olarak plasentadan sinsityotrofoblast ve plasental X hücrelerinden üretilir. Gebelik dışında ise özellikle üreme organları, böbrek, kolon, meme ve kemik iliği tarafından üretilir. PAPP-A implantasyonun 28. gününden itibaren anne kanında bulunur ve gebeliğin ilk üç ayında yaklaşık 3 gün arayla ikiye katlanır. Gebelik boyunca anne kanındaki düzeyi artarak devam eder ve en yüksek seviyesine termde ulaşır (13).
29 PAPP-A nın Fonksiyonu PAPP-A nın invivo etkinliğini anlamaya yönelik yapılan hayvan çalışmalarında PAPP- A geni bloke edilmesi durumunda IGFBP-4 proteaz aktivitesinin büyük kısmının PAPP- A tarafından sağlandığını düşündürecek bulgular tespit edilmiştir. Bu bulgular ışığında PAPP-A nın IGF üzerine endokrin aktiviteden ziyade otokrin-parakrin aktivitesinin olduğu düşünülmektedir. PAPP-A nın bu lokalize otokrin ve parakrin etkinliğini araştıran çeşitli çalışmalarda embriogeneziste PAPP-A nın IGF-2 konsantrasyonunu ayarlayarak önemli bir rol üstlendiği gösterilmiştir. Ayrıca doğum sonrasında IGF-1 konsantrasyonunu ayarlamada da önemli rol oynadığı düşünülmektedir. IGF-1 ise önemli bir kemik büyüme faktörüdür. Osteoblast ve kondrositlerde üretilen PAPP-A eksikliğinde kemik kırıkları zor iyileşmektedir. Son yıllarda PAPP-A nın bu lokalize otokrin ve parakrin etkilerinin koroner hastalıklarda aterosklerotik plağın durumunu göstermede bir test parametresi olabileceği incelenmiştir. Ayrıca istenmeyen gebelik prognozunu öngörebileceği yönünde çalışmalar yapılmıştır (11) Gebelikte PAPP-A Gebelik süresince PAPP-A düzeyi plazmada artmakta olup termde en yüksek seviyeye ulaşır. Normal bir gebelikte trofoblastlar desidual invazyon yaparlar ve küçük müsküler maternal spiral arterleri daha büyük ve elastik hale getirerek kan akımını arttırırlar. Bu mekanizmada IGF moleküllerinin etkisi mevcut olup PAPP-A bu IGF moleküllerinin oluşmasında rol oynamaktadır. Serbest IGF moleküllerinin oluşmasında meydana gelen bir eksiklik sonucunda yetersiz plasental perfüzyon ve bunun yol açtığı gebelik komplikasyonları meydana gelebilir (2) Gebelik Komplikasyonları ve PAPP-A Goetzinger ve arkadaşlarının 2010 da yaptıkları çalışmalarında, ilk trimesterdeki düşük PAPP-A seviyeleri ile preeklampsi gelişimi arasında anlamlı bir ilişki saptamışlardır. Benzer bir başka çalışmada, Spencer ve arkadaşları, düşük PAPP-A düzeyinin preeklampsi ile ilişkili olduğunu bulmuşlardır. Canini ve arkadaşlarının yaptıkları çalışmada düşük maternal serum PAPP-A değerlerinin düşük doğum ağırlığı (DDA) ile,
30 13 yüksek değerlerinin ise yüksek doğum ağırlığı (YDA) ile ilişkili olduğu bildirilmiştir. Dane ve arkadaşları, ilk trimester düşük PAPP-A değerleri ile düşük doğum ağırlığı ve boyu ve gebelik komplikasyonları arasında anlamlı ilişki saptamışlardır. Çok geniş kohorta sahip olan FASTER çalışmasında Dugoff ve arkadaşları, 5.persentilden küçük veya eşit ilk trimester maternal serum PAPP-A değerlerinin, 24. gebelik haftasından önceki gebelik kayıpları, preterm doğum, gestasyonel hipertansiyon, preeklampsi ve DDA ile istatistiksel olarak anlamlı şekilde ilişkili olduğunu saptamışlardır (14) Nukal Translusensi (NT) İlk olarak Benacerraf ve arkadaşları tarafından ikinci trimestr tirizomi 21 li fetuslarda ölçülmüştür. NT, Gebelik haftasında ölçümü yapılan ve fetal boynun arkasında olan alandır. Ultrasonografik görüntüsü subkutanöz fascia ve cilt arasında bulunan siyah bir bölgedir ve bu görüntü geçicidir. 2. ve 3. trimestrde, bu nukal ödem veya kistik higroma olarak ifade edilmektedir. Nukal ödemde etyoloji farklı olup olguların 173 ünde kromozomal anomali vardır ve bunlar trizomi 21 veya 18 tir. Yapılan incelemelerde trizomi 21 li fetuslarda %18-80 arasında değişen oranlarda NT artışı gözlenmiştir. Normal kromozom yapısındaki fetuslarda %0.1-%0.4 arasında değişen oranlarda NT artışı izlenmiştir (15) NT Ölçümü NT, gebelerin %95 inde transabdominal ultrason ile başarılı bir şekilde ölçülmektedir. Kalan %5 için, transvaginal ultrason gerekebilmektedir. Nukal translusensi ölçümünü düzgün yapmak, uygun bir eğitim,iyi bir motivasyon ve tekniğin standardizasyonuna uymayı gerektirir.
31 NT ve Kromazomal Anomaliler Tablo 2: Doksan beş persantil üzeri nukal translusensi kalınlığı ve trizomi 21 dışında kromozom anomalisi bulunan gebeliklerde,trizomi 21 için 1/300üzeri beklenen risk Fetal Karyotip n NT>95.p Tahmini risk>1/300 Trizomi (%74.8) 97(%81.5) Trizomi (%71.7) 37(%80.4) Turner Sendromu 54 47(%87.0) 48(%88.9) Triploidi 32 19(%59.4) 20(%62.5) Diğer 74 41(%55.4) 51(%79.7) Toplam (%70.5) 253(%77.9) Ġkinci Trimestr Tarama Testleri AFP AFP Biyolojik Özellikler Fetusa özgü bir protein olarak ilk defa 1956 da Bergstrand ve Czar tarafından tanımlanan insan AFP nin molekül ağırlığı ( ) daltondur. Fetus serumunun ph 8.6 da elektroforezi sırasında serum albümininden daha yavaş fakat serum alfa-1 globulinlerinden daha hızlı olarak göç ettiği görülmüş ve alfa globülinlerinden bölgesinde bulunduğundan dolayı bu proteine alfa feto protein ismi verilmiştir. Tek polipeptid zincirinden oluşan ve glikoprotein yapısında olan AFP %3-4 oranında karbonhidrat ve sialik asid içerir. Özellikleri ve aminoasid dizilimi albümine çok benzeyen AFP galaktoz içermez. Geni 4 nolu kromozomun q kolu üzerindedir. Erken fetal hayatta dolaşımda en fazla bulunan fetusa özgü protein olup fetal serum globülinlerinin %90 nını oluşturmaktadır (16). Başlıca yolk kesesi ve fetal karaciğerde sentezlenen AFP konsepsiyondan 29 gün sonra fetal serumda saptanabilecek düzeylere erişir. Bunun dışında çok düşük miktarlarda olmak üzere fetal gastrointestinal sistem, böbrekler ve plesantada da sentezlendiği ileri sürülmüştür. AFP nin konkanavalin-a bağlayan ve bağlamayan olmak üzere iki izomeri vardır. Yolk kesesinde yapılan kısmı konkavalin-a yı bağlamaz ve tüm AFP nin yaklaşık %16-19 lık kısmını oluşturur. Gebeliğin günlerinde karaciğer ve yolk
32 15 kesesindeki yapım hemen hemen birbirine eşit düzeydedir.bu devrede fetüs karaciğerinde aynı zamanda prealbumin, albümin, alfa-1-antitripsin, c1 esteraz inhibitör, alfa-2-makroglobulin, betalipoprotein, hemopeksinve transferrin gibi pek çok plazma proteini de sentez edilir. Yolk kesesindeki AFP karaciğer başlıca sentez yeri olma özelliği taşır (16) AFP Fonksiyonu AFP nin fonksiyonu tam olarak bilinmemekle birlikte yapı olarak albümine benzer ve fetal kanda steroid hormonların taşıyıcısı, hücre proliferasyonunun düzenleyicisi olarak görev yapar. İmmün sistem üzerinde inhibe edici etkisi gözlenmiştir. AFP, immun yanıtı baskılayarak anne için yabancı bir madde olan fetusun rejeksiyonunu engellemekte, fetus ve yenidoğanın antijenik uyarılara verdikleri yanıtın azlığını açıklamaktadır (17) AFP Gebelikte AFP Yüksek maternal serum AFP değerleri nörojenik dokulardan AFP nin amniyon sıvısına geçtiği NTD de, fetusun yutma fonksiyonunun bozulduğu özofagial ve intestinal obstrüksiyonlarda, üriner obstrüksiyon, polikistik böbrek, konjenital nefroz gibi renal anomalilerde, omfalosel ve gastroşizis gibi abdominal duvar defektlerinde, düşük doğum ağırlığında, oligohidramniyonda, çoğul gebeliklerde, gestasyonel yaşın olduğundan düşük tahmin edildiği gebeliklerde, plesantal hemanjiom ve retroplasental kanama varlığında görülmektedir. Gebeliğin ikinci trimestrinde maternal serumda AFP miktarında yükselmeyle preterm doğum, preterm prematür membran rüptürü, ablatio plesanta insidasında artış saptanmıştır. Maternal serumda düşük AFP düzeyi ise kromozomal anomaliler, trofoblastik hastalık, gestasyonel yaşın olduğundan yüksek tahmin edildiği gebelikler ve fetal ölümde karşımıza çıkar.
33 16 Yüksek düzeyler DüĢük Düzeyler 1.Nöral tüp defekti 10.Kloakal ekstrofi 1.Kromozomal trizomiler 2.Plenoidal kistler 11.Düşük doğum ağırlığı 2.Artmış maternal kilo 3.Karaciğer nekroz 12.Oligohidramniyon 3.Trofoblastik hastalık 4.Kistik higroma 13.Çoğul gebelik 4.Fetal ölüm 5.Sakrokoksigeal teratom 6.Üriner obstrüksiyon 7.Konjenital nefroz 8.Osteogenesis imperfekta 9.Konjenital cilt defektleri 14.Azalmış maternal kilo 15.Renal anomaliler 16.Abdominal duvar defektleri 17.Ösafagial ve intestinal obsstrüksiyon 18.Gebelik haftasının düşük tahmin edilmesi Yüksek ve düşük maternal serum AFP düzeyi saptanan bazı durumlar Down Sendromu ve maternal serum AFP İlk kez Merkatz ve ark.1984 yılında Down Sendromlu gebeliklerde ikinci trimestrede bakılan MSAFP değerlerinin normalden düşük olduğunu ileri sürmüştür. Daha sonra Wald ve Cuckle da bunu doğrulamış ve nornal popülasyon ortalaması 1.0 MoM kabul edilecek olursa, Down Sendromlu gebeliklerde ikinci trimestr AFP değerinin ortalama 0.75 MoM olduğu sonucuna varmıştır. Takip eden çalışmalar Down sendromu gebeliklerinde Down sendromu gebeliklerinde ASAFP (0.68 Mom) ve FSAFP (0.45 Mom) değerlerinin de normalden düşük olduğunu göstermiştir. Buna göre Down Sendromlu fetuslarda karaciğerde AFP yetersiz oranda sentezlenmekte buna bağlı olarak da FSAFP, ASAFP ve MSAFP normalden düşük bulunmaktadır (18).
34 Serbest β Hcg Serbest Estriol Serbest Estriol Yapısı Östrojenler 18 karbonlu steroid hormonlardır. Kadınlarda menapoz ve gebelik dışında vücuttaki ana östrojen hormonu östradioldür. E2, östrojenik gücü yarısı kadar olan östrona (E1) dönüşür. Dönüşüm iki yönlü olup E1 aynı zamanda E2 nin prokürsörüdür (17) Serbest Estriol Sentezi Östrojenler överler, plesanta, adrenal korteks, testisler ve başta yağ dokusu olmak üzere karaciğer, böbrek, akciğerler, cit, beyin, çizgili kaslarda sentezlenirler. Östrojenlerin sentezlenen ve salgılanan miktarları gebe olmayanlarda günde 1 mg dan azken; gebelerde plesanta ve fetal adrenallerin de katılımıyla 5 mg/gün e kadar çıkar. Gebeliğin sonuna doğru mg/gün e ulaşır (17) Serbest Estriol Metabolizması E2 ve E1 iki yönlü bir reaksiyonla birbirlerine dönüşürler. E2 nin E1 e dönüşümünü 17ß-hidroksisteroid dehidrojenaz enzimi yapar. E2 ve E1 in E3 e dönüşümü bunların östrojenik etkinliğini önemli ölçüde azaltır. E3 ün parsiyel agonist etkisi vardır. Güçlü östrojenik etkili E2 ile verilince, östrojenlere duyarlı bazı yapılardaki östrojen reseptörleri E3 tarafından bloke edildiğinden E2 nin etkinliği azalır. Böylece E3 ün antiöstrojenik etkinlik gösterebileceği söylenebilir. Vajina ve servikste E3 E2 nin etkinliğini önlemez. E1 E2 E3 karaciğerde sülfirik ve glukuronik asitle konjuge edilip inaktif duruma getirilerek safra ile atılırlar, fakat barsaklara gelen bu konjugatlar enterohepatik siklusa girerler ve konjugatların bir kısmı böbreklerden idrar içinde vücuttan atılırlar (17) Serbest Estriol Fonksiyonu Östrojenler dişi cinste progesteron ile birlikte, puberte sırasında dişiye özgü seks karakterlerinin gelişimi ve daha sonra bunların gelişmiş durumda sürdürülmeleri için gereklidir. Genital kanalda uterusun büyümesini, endometriumda epitel ve stroma hücrelerinde mitotik etkinliğin artmasını sağlar. Serviksten mukus salgısını, vajinada
35 18 epitelin kalınlaşmasını ve keratinizasyonunu temin eder. Meme büyümesi, prolaktin salgısının artırılması, vulvanın labium majusları üzerinde ve pubiste kıllanma, kalça ve uyluk bölgesinde yağ toğlanarak bu kısımların genişlemesi, libido oluşması, puberte sırasında büyümenin hızlanması, kemik matriksinde kalsiyum çökmesi ve rezorpsiyonun engellenmesi etkileri arasındadır. Plazmada yüksek dansiteli lipidleri (HDL) yükseltip düşük dansiteli lipidleri (LDL) azaltırlar. Sonuçta total kolesterol düzeyi düşerek aterosekleroz oluşumu riski azalır. Hücrelerde protein sentezini arttırırlar. Karaciğerde ise çeşitli hormonları plazmada taşıyan alfa ve beta globülinlerin, metal taşıyan globülinlerin ve anjiotensinojenin sentezini arttırır; albümin ve haptoglobulin sentezini azaltırlar. Karaciğerde faktör II,VII,IX,X gibi koagülasyon faktörlerinin sentezini ve lipoprotein A sentezini arttırarak pıhtılaşmaya eğilimi arttırırlar. Hücrelerde anti-insülinik etkileri ile glikoz utilizasyonunu inhibe ederler. Böbreklerde renin sentezini arttırabilirler. Vulva ve meme başları ile areolada hiperpigmentasyon yaparlar. Gebelik sırasında yüzde oluşan pigmentasyon östrojene bağlıdır. Ayrıca antiandrojenik etkileri de vardır (17) Gebelikte Serbest Estriol Gebelikte ilk 2-4. Haftalarda rölatif olarak az miktarda bulunan östrojen maternal överler tarafından üretilirken, 7.haftadan itibaren maternal dolaşımdaki östrojenin en az %50 si plesantal kaynaklıdır. Overlerde östrojen sentezi asetat veya kolestrolden de novo olarak gerçekleştirilirken; plesantada seks streoidi sentezi için gerekli olan 17αhidroksilaz/17,20-desmolaz enzimleri bulunmadığından c-21 streoidlerin ve c-19 steroidlere dönüştürülmesi yapılamaz. Bu yüzden E1 ve E2 oluşumu maternal ve fetal adrenallerden gelecek olan androjen prekürsörlerine bağımlıdır. E3 üretimi ise fetal androjenlere bağlıdır. Plesanta maternal ve fetal dolaşımdan dehidroepiandrosteron sülfatı (DHEA-S) alır ve sülfatını sülfataz yardımıyla ayırdıktan sonra bunu serbest DHEA ya dönüştürür. Daha sonra plesenta DHEA yı androstenedion ve testesterona dönüştürür (17). 2.2.GESTASYONEL DĠYABET Diabetes Mellitus (DM) tüm dünyada en sık rastlanan endokrin hastalıktır. Etyolojisinde endojen insülinin mutlak veya göreceli eksikliği veya periferik etkisizliği söz konusudur. Bunun sonucu olarak karbonhidrat, yağ ve protein metabolizması
36 19 bozuklukları, kapiller membran değişiklikleri ve hızlanmış arteriosklerozis oluşur. Kardiyovasküler etkileri nedeniyle, birçok sistemle ilgili organlarda hasara yol açarak farklı klinik durumlarla karşımıza çıkar. Ülkemizdeki DM insidansı %1,6 prevalansı ise %3,5-5 arasındadır (19) Gebelikte Karbonhidrat Metabolizması Hamilelik döneminde annedeki metabolik değişikliklerin amacı, büyüyen fetusa yeterli enerjiyi sağlayabilmektir. Gebeliğin ilk yarısında depolanan enerji daha sonra fetusun ihtiyaçlarının karşılanması için harcanır (20). İlk trimesterde glikozun periferik kullanımının artması nedeniyle açlık kan glikozu seviyesi daha düşüktür ve bu düşüş ortalama 15mg/dl kadardır. Onikinci gebelik haftasına doğru açlık kan glikozu değerleri en alt seviyeye iner. Gastrointestinal sistemdeki düz kas relaksasyonu nedeniyle mide boşalması gecikir ve yemeklerden sonra kan şekeri daha yavaş bir eğimle yükselir. Sonuçta gebeliğin ilk yarısı maternal glikojen, protein ve yağ depolarının arttığı ve gelişen embriyonun hipergliseminin teratojenik etkilerinden korunduğu, anabolik bir dönemdir (20). Gebeliğin ikinci yarısında ise başta Human Plasental Laktojenik Hormon (hpl) olmak üzere, estrojen, projesteron ve diğer hormonların yükselmesi ile insüline duyarsızlığın arttığı katabolik bir süreç hâkimdir. HPL hormonun artmasıyla yağ dokusunda lipoliz artar, böylece glukoz ve aminoasitler fetüse saklanır, insülin direncinden sorumlu olan hpl, progesteron, kortizon ve prolaktin insülin duyarlı hücrelerin glikoz alımını bozarak etki gösterirler. Bu hormonlar, gebeliğin diyabete olan eğilimi arttıran ana hormonlardır (21) GDM SINIFLANDIRILMASI Diyabetik gebelerde White Sınıflaması A1) GDM, Açlık kan şekeri normal, diyetle kontrolde A2) GDM, Açlık kan şekeri >105mg/dl, insülin gereksinimi olan B) 20 yaştan önce başlayan 10 yıldan az süren vasküler tutulumu olmayan diyabet
37 20 C) yaşları arasında başlayan yıldır devam eden vasküler tutulumu olmayan diyabet D) 10 yaşından önce başlayan ve 20 yıldan uzun devam eden diyabet F) Nefropati R) Proliferatif Retinopati H) İskemik kalp hastalığı T) Organ transplantasyonu Bu sınıflandırma sisteminde temel olarak metabolik, doğumsal ve diğer risk faktörlerinin prognozla iliskisi ortaya konulmuştur. Buna göre hastalar en iyi prognozdan (A), en kötü prognoza (T) dogru sınıflandırılmaktadır (22). Tablo 3: Gebelikte Diyabet Sınıflandırılması (ACOG 1986) sınıf baģlangıç Açlık kan Ģekeri 2.saat tokluk kan tedavi Ģekeri A1 A2 Gestasyonel gestasyonel <95 mg/dl 95 mg/dl <120 mg/dl 120 mg/dl Diyet insülin sınıf BaĢlangıç yaģı(yıl) Süre(yıl) Vasküler hastalık tedavi B C D E F H T > <10 Herhangi Herhangi Herhangi Herhangi < >20 herhangi Herhangi Herhangi Herhangi Yok Yok Benign retinopati Nefropati Proliferatif retinopati Koroner hastalık Renal transplant İnsülin insülin insülin insülin insülin insülin insülin
38 Gestasyonel Diabetes Mellitüste Tarama Bir hastalığı taramadaki amaç tanı koymak değil, risk altındaki hasta grubunu belirlemektir. Perinatal morbidite glukoz intoleransının derecesine bağlı ise yüksek riskli grupta mümkün olduğunca erken tarama yapmak akılcı bir yaklaşımdır. Tarama için ideal dönem gebeliğin haftalarıdır. Çünkü; bu haftalar arasında gebeliğin diyabetojenik etkileri ortaya çıkmıştır ve anne ya da bebekte görülebilecek etkileri tedavi edebilmek için yeterli süre mevcuttur. Tüm dünyada GD taraması için pek çok test kullanılmaktadır. Bunlar arasında en uzun zamandır kullanılanlardan birisi risk faktörlerine göre taramadır. Bu amaçla gebeliğin başlangıcında risk faktörleri belirlenir ve ilerleyen dönemlerde gerekli olan hastalara tanı testleri yapılır. Tablo 4: Gestasyonel Diabetes Mellitus İçin Risk Değerlendirmesi Düşük risk durumu: Düşük risk grubunda glukoz testlerine gerek yoktur, ama bu grup aşağıdaki kriterlerin hepsinin geçerli olduğu kadınlarla sınırlıdır. Yaş < 25 Gebelik öncesi normal kilolu GD prevelansı düşük olan etnik gruplara ait olması birinci derece yakınlarında diyabet bulunmaması Bozuk glikoz toleransı anamnezinin olmaması Kötü obstetrik sonuç veya makrozomik bebek öyküsünün olmaması Yüksek risk durumu: Yüksek risk durumunda gebe tespit edilir edilmez glikoz testi yapılır ve erken yapılan testte diyabet tanısı konmazsa haftalar arasında tekrarlanır. Aşağıdaki kriterlere sahip kadınlara erken test yapılmalıdır. Obezite GD anamnezi veya makrozomik bebek doğurma öyküsü Glikozüri Kuvvetli ailesel diyabet anamnezi Açlık kan şekeri 126 mg/dl veya herhangi bir zamanda ya da postprandiyal glikoz seviyesi > 200 mg/dl olan kadınlar GD kriterlerini doldurur ve daha ileri glikoz testlerine gerek yoktur. Diğer bütün yüksek risk statüsündeki kadınlara 50 g glikoz yükleme testi veya direkt 100 g oral glikoz testinin en yakın zamanda yapılması gerekir. İlk test normal ise haftalar arasında tekrar edilir. Orta risk durumu: Bu grup yüksek veya düşük risk durumuna girmeyen kadınlardan oluşur. Bu durumda haftalarda 50 g glikoz yükleme testi yapılır ve pozitif ise 100g üç saatlik oral glikoz tolerans testi yapılır.
39 22 Doğum öncesi ilk başvuruda mutlaka risk değerlendirmesi yapılmalıdır. Gebe GD için yüksek riskli guruptaysa kan glukoz düzeyine bakılmalı veya tarama testi yapılmalıdır. Genellikle test sonucu böyle bir durumda anormaldir. Fakat düzenli, sessiz, asemptomatik seyredebilir. Sadece risk faktörlerinin bulunmasına göre yapılan taramada GD'li gebelerin ancak %50'sinin yakalanabildiği yapılan çalışmalarda belirtilmiştir. Daha sonra O Sullivan ve arkadaşları tarama için 1 saatlik 50gr yükleme testini önermişlerdir. 50g yükleme testinin özgünlüğü diğer tarama testlerine göre daha fazladır Tarama Testleri Tercih edilen iki tip tarama testi vardır. Bunlar: İki aşamalı 50 gr gr glukoz yükleme testi ve tek aşamalı 75 gr glukoz yükleme testidir. İki aşamalı testte, önce 50 gr glukoz yüklemesinden bir saat sonra kanda glukoz düzeyine bakılır. Şayet eşik değerin üzerinde ise üç saatlik 100 gr oral glukoz tolerans testi yapılır. 50 gr glukoz yükleme testinde eşik değer konusunda tam bir fikir birliğine varılamamıştır. ACOG ve Dördüncü Uluslararası Gestasyonel Diyabet Çalışma Konferansı plazmada kan şekeri eşik değeri olarak 140 mg/dl' yi önermektedir. Eşik değeri 130 mg/dl olarak kabul edildiğinde GD vakalarının %90 ı, 140 olarak kabul edildiğinde ise %80 i yakalanabilmektedir. Birçok çalışmada 50 gr tarama testinde çıkan sonuç yükseldikçe GD riskinin arttığı gösterilmiştir. Ancak bu testle de pek çok yanlış pozitif sonuçlar elde edilebileceği ve sensitivitesinin en yüksek %86 olarak bulunduğu unutulmamalıdır (21). Jelibon Testi 50 gr OGTT testi bazı gebelerde bulantı, kusma ve fenalık hissi yaratıp testin yapılmasına engel olabilmektedir. Böyle hastalarda 23 adet, basit karbonhidrat içeren jelibon şekerlemeleri verilerek de testin yapılabileceği ileri sürülmüştür. Testin duyarlılığı ve özgüllüğü 50 gr yüklemesiyle karşılaştırıldığında daha düşüktür (21). Ġdrarda Glukoz Taranması Gebelikte glukoz için idrar testi uygulanması kolay olduğundan dolayı ilk prenatal kontrolde yapılmaması ve her kontrolde tekrarlanması önerilse de bozulmuş glukoz toleransının taranmasında özgüllüğü düşük ve değişken olması (%7-46), yüksek yalancı
40 23 pozitiflik oranı olması nedeniyle günümüzde taramada pek fazla tercih edilmemektedir. Testin tanısal değeri yoktur (21). Glikolize Hemoglobin ve Fruktozamin Düzeyi Ölçümü GD taramasında araştırılmış olan bu ölçümlerin sınırlı etkinlikleri bulunmaktadır. Ancak tedavinin takibinde yararları olabilir (21) GDM tetanı Günümüzde ADA ve ACOG tarafından önerilen; Gestasyonel haftalarda 50 gr taraması pozitif çıkan gebelere tanı için oral 100 gr OGTT testinin yapılmasıdır. OGTT öncesinde bazı standart koşullar sağlanmalıdır; Bunlar: 1) Testten önceki üç gün fiziksel aktivite kısıtlanmamalı, diyet günde en az gkarbonhidrat içermelidir. 2) Test 8-14 saatlik gece açlığını takiben sabah uygulanmalıdır. 3) Test süresince hasta oturur durumda olmalı ve sigara içmemelidir. OGTT den önce 3 gün boyunca Karbonhidrat diyeti önerilsede yapılan bazı çalışmalar bunun çok da gerekli olmadığını göstermiştir (22). 50 g Oral Glikoz Yükleme Testi ( 50 g OGTT) Elli gram glukoz yükleme testi gestasyon haftaları arasındaki gebelere günün herhangi bir saatinde ve son yemek saatine bakılmaksızın 50 gram glikozun oral olarak verilmesi ve 1 saat sonra plazma glikoz düzeyinin ölçülmesi şeklindedir. Bir saat sonunda ölçülen plazma glikoz değeri 140 mg/dl ise hasta 100 gram OGTT için yönlendirilir (22) Gram Oral Glikoz Tolerans Testi (100G OGTT): 50 g glikoz yükleme testi 140 mg/dl üzerinde çıkanlarda GDM tanısının konması için 100 g OGTT veya 75 g OGTT tanı testlerine ihtiyaç vardır. 100 g OGTT bulantı ve kusma gibi nedenlerle yapılamıyorsa, 25 g glikoz ile intravenöz glikoz tolerans testi (%50 lik glikoz solüsyonundan 50 ml) yapılabilir.
41 24 100g OGTT de açlık kan şekeri için kan alındıktan sonra 100 g glikoz içirilerek ve 3. saatlerde tekrar kan şekerine bakılmalıdır. Bakılan kan şekeri düzeylerinden iki veya daha fazlası eşik değerleri aşarsa GDM tanısı konulur. GDM için 4. Uluslarası Workshop konferansında 100 g OGTT için glikozun eşik değerleri Carpenter-Coustan modifikasyonuna göre kabul edilmiştir. Buna karşın NDDG nin uzman komitesi tarafından önerilenlerden daha düşüktür.100 g OGTT de tek değer yüksek bulunduğunda seçilecek yaklaşım konusunda görüş birliği yoktur ancak bunlarda makrozomi başta olmak üzere perinatal morbidite artmaktadır. Bu gebelerde testin haftalarda tekrarı önerilir. Eğer OGTTde yüksek olan tek değer açlık kan şekeri ise ve bu değer 126 mg/dl üzerinde ise başka birgün tekrar açlık kan şekerine bakılır. Sonuç gene 126 mg/dl üstünde ise gebe GDM tanısı konulur. Herhangi bir saatte ölçülen kan şekeri düzeyi 200 mg/dl üzerinde ise yine gestasyonel diyabet olarak kabul edilir. 100g OGTT nin eşik değerleri Tablo da sunulmuştur (20). Tablo 5: 100 g OGTT Tanı kriterleri Zaman Tam Kan* Venoz** Venoz*** Somogyi-Nelson (Plazma/Serum) (Plazma/Serum) O sullivian Somogyi-Nelson (Glukoz/Oksidaz/Hekzokinaz) NDDG AÇLIK 90 mg/dl 105 mg/dl 95 mg/dl 1.SAAT 165 mg/dl 190 mg/dl 180 mg/dl 2.SAAT 145 mg/dl 165 mg/dl 155 mg/dl 3.SAAT 125 mg7dl 145 mg/dl 140 mg/dl * Orijinal O Sullivan değerleri ** National Diabetes Data Group : Classification and diagnosis of diabetes mellitus and other categories of glucose intolerance. Diabetes 1979;18: *** Carpenter ve Coustan ın onerdiği duzeltilmiş değerler
BİRLEŞİK PRENATAL TARAMA TESTLERİ. Dr. Alev Öktem Düzen Laboratuvarlar Grubu
BİRLEŞİK PRENATAL TARAMA TESTLERİ Dr. Alev Öktem Düzen Laboratuvarlar Grubu Prenatal tarama testleri kavramları Tarama testi: Normal vakalarda anormal sonuçlar, hasta vakalarda normal sonuçlar elde edilebilir.
DetaylıDOWN SENDROMU TARAMA TESTİ (1. TRİMESTER)
DOWN SENDROMU TARAMA TESTİ (1. TRİMESTER) Diğer adları: İkili tarama testi, İkili test. Kullanım amacı: Fetüste Down sendromu ve trizomi 18 bulunma olasılığının ve bu hastalıklar için ileri inceleme yaptırma
DetaylıAralıklarla Beta HCH ölçümü ne için yapılır?
BETA HCG Kanda Gebelik Testi; HCG blood test quantitative; Serial beta HCG; Repeat quantitative beta HCG; Human chorionic gonadotrophin blood test quantitative; Beta-HCG blood test quantitative; Pregnancy
DetaylıGEBELİK ENDOKRİNOLOJİSİ GEBELİK ENDOKRİNOLOJİSİ
GEBELİK ENDOKRİNOLOJİSİ 1 GEBELİK ENDOKRİNOLOJİSİ Plasental kompartman Hipotalamik hormonlar GnRH CRH TRH Somotostatin GHRH Hipofizer hormonlar hcg hpl hch hct ACTH Oksitosin 2 1 GEBELİK ENDOKRİNOLOJİSİ
DetaylıBebekte doğum öncesinde kromozomsal ve genetik anormalliklerin tespiti amacıyla yapılır.
AMNİYOSENTEZ Gebelik sırasına bebeğin genetik hastalıkları ve doğumsal anormalliklerini tespit amacıyla doğum kesesinden alınan sıvının incelenmesidir. Doğum kesesinden alınan küçük miktarda sıvıdan çalışılan
DetaylıPRENATAL TARAMA TESTLERİ. Dr.Murat Öktem Düzen Laboratuvarlar Grubu
PRENATAL TARAMA TESTLERİ Dr.Murat Öktem Düzen Laboratuvarlar Grubu Riskler Down sendromu 1/800 Spina bifida 1/1800 Anensefali 1/1800 Trizomi 18 1/3800 Omfalosel 1/6000 Gastroşizis 1/10000 Türkiye de her
DetaylıKaraciğerde ve anne karnındaki bebeğin plasentasına yapılan bir proteindir. Doğumdan sonra miktarı düşer. Bkz: 4 lü test. Kandaki miktarı ölçülür.
ALFA FETO PROTEİN AFP; Alfa feto protein; Karaciğerde ve anne karnındaki bebeğin plasentasına yapılan bir proteindir. Doğumdan sonra miktarı düşer. Bkz: 4 lü test. Kandaki miktarı ölçülür. AFP testi ne
DetaylıBiyokimyasal Aneuploidi Taraması
Biyokimyasal Aneuploidi Taraması Doç. Dr. İsmail Özdemir Medicana International Beylikdüzü-İstanbul Konjenital anomali ~ % 0.6 Kromozom anomalisi ~ % 1 Tek gen hastalıkları ~ % 1 Multifaktoriel/poligenik
DetaylıGestasyonel Diyabet (GDM)
Gestasyonel Diyabet (GDM) Tanım, Sıklık Gebelikte ortaya çıkan veya ilk defa tespit edilen glikoz intoleransı olarak tanımlanmaktadır (WHO 2012; ACOG, 2013). Aşikar diyabet kriterlerini içermeyen ve gebeliğin
DetaylıGebelikte diyabet taraması. Prof. Dr. Yalçın Kimya
Gebelikte diyabet taraması Prof. Dr. Yalçın Kimya Gestasyonel diyabet İlk defa gebelik sırasında saptanan diyabet Diagnosis and classification of diabetes mellitus. Diabetes Care 2010;33(Suppl 1):S62 9.
DetaylıDOWN SENDROMU TARAMA TESTİ (2. TRİMESTER) (ÜÇLÜ VEYA DÖRTLÜ TARAMA TESTİ)
Klinik Laboratuvar Testleri DOWN SENDROMU TARAMA TESTİ (2. TRİMESTER) (ÜÇLÜ VEYA DÖRTLÜ TARAMA TESTİ) Diğer adları: Üçlü veya dörtlü tarama testi, üçlü test, triple test, dörtlü test. Kullanım amacı: Maternal
DetaylıBİYOKİMYASAL TARAMA TESTLERİ HALA GEÇERLİLİĞİNİ KORUYOR MU? STRATEJİ NE OLMALI?
BİYOKİMYASAL TARAMA TESTLERİ HALA GEÇERLİLİĞİNİ KORUYOR MU? STRATEJİ NE OLMALI? Prof. Dr. FİLİZ YANIK PERİNATOLOJİ UZMANLARI DERNEĞİ PRENATAL TARAMA VE TANI AMAÇ Fetal kromozom anomalilerini, Genetik hastalıkları/sendromları
DetaylıGestasyonel Diyabet: Anne ve Fetusta Kısa ve Uzun Dönem Sonuçlar
Gestasyonel Diyabet: Anne ve Fetusta Kısa ve Uzun Dönem Sonuçlar Prof. Dr. Lemi İbrahimoğlu İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Perinatoloji Bilim Dalı Gestasyonel Diyabetes
DetaylıGebelikte Anöploidi Taraması: İkinci Üçayda Biyokimyasal Tarama. Dr. Atıl Yüksel İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi TMFTP Derneği
Gebelikte Anöploidi Taraması: İkinci Üçayda Biyokimyasal Tarama Dr. Atıl Yüksel İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi TMFTP Derneği Tarama Testlerinin Özellikleri Aranan hastalık ciddi olmalıdır. Nadir olmamalıdır.
DetaylıGirişimsel olmayan prenatal tanı testi. Prof.Dr.Mehmet Ali Ergün Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Genetik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
Girişimsel olmayan prenatal tanı testi Prof.Dr.Mehmet Ali Ergün Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Genetik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prenatal tanı gebelik döneminde fetüste var olan veya ortaya çıkabilecek
DetaylıDown sendromu tanısında; 2 limi, 3 lümü, 4 lümü? Doç Dr Serkan Güçlü Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı
Down sendromu tanısında; 2 limi, 3 lümü, 4 lümü? Doç Dr Serkan Güçlü Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı DOWN SENDROMU TARAMA TESTLERİ: İkili (Double Test):
DetaylıCan AKAL, Sinem Ayşe DURU, Barış OLTEN. Danışman: Filiz YANIK ÖZET
50 GRAM GLUKOZ YÜKLEME TESTİ ANORMAL, 100 GRAM ORAL GLUKOZ TESTİ NORMAL OLAN GEBELERİN MATERNAL ÖZELLİKLER VE GEBELİK SONUÇLARI AÇISINDAN NORMAL GEBELER VE GESTASYONEL DİYABETİK HASTALAR İLE KARŞILAŞTIRILMASI
DetaylıPlasenta Amniyon Çoğul Gebelikler
Dönem 1- Sunum 5/ 2012 Plasenta Amniyon Çoğul Gebelikler Prof.Dr. Alp Can Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Histoloji- Embriyoloji ABD hgp://histemb.medicine.ankara.edu.tr koryon boşluğu Plasenta = Desidua
DetaylıOlasılığa Giriş Koşullu Olasılık Bayes Kuralı
Olasılığa Giriş Koşullu Olasılık Bayes Kuralı Doç. Dr. Ertuğrul ÇOLAK Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyoistatistik Anabilim Dalı Olasılığa Giriş Bundan önceki bölümlerde veri setini özetleyen,
DetaylıMozaisizm- Kimerizm. Dr. Serdar Ceylaner Tıbbi Genetik Uzmanı
Mozaisizm- Kimerizm Dr. Serdar Ceylaner Tıbbi Genetik Uzmanı Chimera Chimera Sphenks Kimerizm İki ayrı canlının dokularını içeren canlı Yapay ve doğal olmak üzere iki türü tanımlanabilir. Organ nakli
DetaylıGebelikte Down Sendromu Tanısı için Tarama Testleri ve Güvenilirlikleri. Konu Yazarı Doç. Dr. Ayşe KAFKASLI
Konu Yazarı Doç. Dr. Ayşe KAFKASLI Yazışma adresi İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı MALATYA Gebelikte Down Sendromu Tanısı için Tarama Testleri ve Güvenilirlikleri
DetaylıDİABET ve GEBELİK TANI VE YÖNETİM
DİABET ve GEBELİK TANI VE YÖNETİM Ders Dr.Seyfettin Uludağ CerrahpaĢa Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Diabetes Mellitus insülin Sekresyon Azalması &Yokluğu *Etkisinde Azalma Periferik
DetaylıFETAL SAĞLIĞIN DEĞERLENDİRİLMESİ
FETAL SAĞLIĞIN DEĞERLENDİRİLMESİ Antenatal fetal izlenim amacı: Erken dönemde asfiksi tanısı koyarak fetal ve erken neonatal ölümü engellemek. Fetal ve perinetal morbiditeyi azaltmak. Kalıcı hasar başlamadan
DetaylıGENEL SORU ÇÖZÜMÜ ENDOKRİN SİSTEM
GENEL SORU ÇÖZÜMÜ ENDOKRİN SİSTEM 1) Aşağıdaki hormonlardan hangisi uterusun büyümesinde doğrudan etkilidir? A) LH B) Androjen C) Östrojen Progesteron D) FUH Büyüme hormonu E) Prolaktin - Testosteron 2)
DetaylıT. C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM ANABİLİM DALI BAŞKANLIĞI
T. C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM ANABİLİM DALI BAŞKANLIĞI SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM 2018-2019 EĞİTİM VE ÖĞRETİM
DetaylıT. C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM ANABİLİM DALI BAŞKANLIĞI
T. C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM ANABİLİM DALI BAŞKANLIĞI SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM 2018-2019 EĞİTİM VE ÖĞRETİM
DetaylıGEBELİK SIRASINDA MATERNAL VE FETAL SAĞLIĞIN YÜKSELTİLMESİ
GEBELİK SIRASINDA MATERNAL VE FETAL SAĞLIĞIN YÜKSELTİLMESİ GEBELİK SIRASINDA MATERNAL VE FETAL SAĞLIĞIN YÜKSELTİLMESİ Doğuma Hazırlık Doğum Öncesi Eğitim Fetal Aktivitenin İzlenmesi Göğüs Bakımı Emzirmeye
DetaylıBÖLÜM I HÜCRE FİZYOLOJİSİ...
BÖLÜM I HÜCRE FİZYOLOJİSİ... 1 Bilinmesi Gereken Kavramlar... 1 Giriş... 2 Hücrelerin Fonksiyonel Özellikleri... 2 Hücrenin Kimyasal Yapısı... 2 Hücrenin Fiziksel Yapısı... 4 Hücrenin Bileşenleri... 4
Detaylı86. Doğum eylemi süresince fetal başın yaptığı eksternal rotasyon hareketi hangi aşamada gerçekleşir?
86. Doğum eylemi süresince fetal başın yaptığı eksternal rotasyon hareketi hangi aşamada gerçekleşir? A) Angajman B) Pelvik girimden geçiş C) Orta pelvise giriş D) Pelvik çıkım düzlemine giriş E) Omuz
DetaylıT. C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM ANABİLİM DALI BAŞKANLIĞI
T. C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM ANABİLİM DALI BAŞKANLIĞI SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM 2018-2019 EĞİTİM VE ÖĞRETİM
DetaylıSağlıklı Hamilelik BR.HLİ.081
Sağlıklı BR.HLİ.081 Sağlıklı Sağlıklı bir hamilelik geçirmek hamilelik öncesi dönemde sağlığınızla ilgili testleri yaptırmakla başlar. Bu nedenle çocuk istediğinize karar verdiğinizde önce bir kadın hastalıkları
DetaylıTÜMÖR BELİRTEÇLERİNİN KLİNİK TANIDA ÖNEMİ. Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2006
TÜMÖR BELİRTEÇLERİNİN KLİNİK TANIDA ÖNEMİ Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2006 1 Tümör (kanser), Vücudumuzun herhangi bir hücre veya hücre topluluğunun kontrolsüz bir şekilde çoğalması, büyümesi,
DetaylıENDOKRİN BEZ EKZOKRİN BEZ. Tiroid bezi. Deri. Hormon salgısı. Endokrin hücreler Kanal. Kan akımı. Ter bezi. Ekzokrin hücreler
ENDOKRİN SİSTEM Endokrin sistem, sinir sistemiyle işbirliği içinde çalışarak vücut fonksiyonlarını kontrol eder ve vücudumuzun farklı bölümleri arasında iletişim sağlar. 1 ENDOKRİN BEZ Tiroid bezi EKZOKRİN
DetaylıEktopik Gebelik. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK - 2012
Ektopik Gebelik Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK - 2012 Sunum Planı Tanım Epidemiyoloji Patofizyoloji Klinik Tanı Ayırıcı tanı Tedavi Tanım Fertilize ovumun endometriyal kavite dışında
DetaylıErken gebelik (4-10 hf) USG: Neler görmem gerekir ve neler görmeliyim?
Erken gebelik (4-10 hf) USG: Neler görmem gerekir ve neler görmeliyim? Doç.Dr.Miğraci TOSUN Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Ad. 1/54 4-10 hft USG de Tespit Edilmesi
DetaylıGestasyonel Diyabette Nötrofil- Lenfosit Oranı, Ortalama Platelet Hacmi ve Solubıl İnterlökin 2 Reseptör Düzeyi
Gestasyonel Diyabette Nötrofil- Lenfosit Oranı, Ortalama Platelet Hacmi ve Solubıl İnterlökin 2 Reseptör Düzeyi Yrd. Doç. Dr. Cuma MERTOĞLU Erzincan Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya Gestasyonel
DetaylıPCOS ve GEBELİK KOMPLİKASYONLARI. Prof. Dr. Nazan Başak Yıldırım Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum A.D.
PCOS ve GEBELİK KOMPLİKASYONLARI Prof. Dr. Nazan Başak Yıldırım Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum A.D. PCOS hiperandrojenism, anovulasyon, overde polikistik görünüm Obezite
DetaylıTESTOSTERON (TOTAL) Klinik Laboratuvar Testleri
TESTOSTERON (TOTAL) Kullanım amacı: Erkeklerde ve kadınlarda farklı kullanım amaçları vardır. Erkeklerde en çok, libido kaybı, erektil fonksiyon bozukluğu, jinekomasti, osteoporoz ve infertilite gibi belirti
DetaylıGebelik ve Trombositopeni
Gebelik ve Trombositopeni Prof.Dr. Sermet Sağol EÜTF Kadın Hast. ve Doğum AD Gebelik ve Trombositopeni Kemik iliğinde megakaryosit hücrelerinde üretilir. Günde 35.000-50.000 /ml üretilir. Yaşam süresi
DetaylıERKEN ÇOCUKLUKTA GELİŞİM
ERKEN ÇOCUKLUKTA GELİŞİM Gelişimin Biyolojik Temelleri Öğr. Gör. Can ÜNVERDİ Konular kod kalıtım örüntüleri Down sendromu Fragile x sendromu Turner sendromu Klinefelter sendromu Prader willi sendromu danışma
Detaylı1. HAFTA PAZARTESİ SALI ÇARŞAMBA PERŞEMBE CUMA. Hasta Başı Eğitim / İş Başında Öğrenme Hasta viziti, poliklinik, doğumhane ve ameliyathanede pratik
1. HAFTA Stajın Tanıtımı Hekimlik Uygulaması Obstetrik antenatal vizit ve anamnez Puberte ve bozuklukları Hekimlik Uygulaması Jinekolojik anamnez, muayene Non-invaziv ve invaziv antenatal tetkikler Kadın
DetaylıDişi Genital Sistem Anomalileri
Dişi Genital Sistem Anomalileri KLEİNEFELTER SENDROMU 47,XXY karyotipine sahip (XXXY gibi diğer varyasyonlar da olabilir) 1:500 erkek insidanla cinsiyet farklanmasıyla ilgili anomaliler içinde en sık görülenidir.
DetaylıLABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU
LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU Alanin Transaminaz ( ALT = SGPT) : Artmış alanin transaminaz karaciğer hastalıkları ( hepatosit hasarı), hepatit, safra yolu hastalıklarında ve ilaçlara bağlı olarak
DetaylıKötü Obstetrik Sonuç Prediksiyonunda Birinci Trimesterin Yeri
Kötü Obstetrik Sonuç Prediksiyonunda Birinci Trimesterin Yeri Prof. Dr. Mehmet Özeren T.C. Sağlık Bakanlığı İzmir Ege Doğumevi ve Kadın Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Türk Jinekoloji ve Obstetrik
DetaylıGEBELİK ve BÖBREK HASTALIKLARI
GEBELİK ve BÖBREK HASTALIKLARI Gebelikte ortaya çıkan fizyolojik değişiklikler Sodyum ve su retansiyonu Sistemik kan basıncında azalma Böbrek boyutunda artma ve toplayıcı sistemde dilatasyon Böbrek kan
DetaylıBebekte doğum öncesinde kromozomsal ve genetik anormalliklerin tespiti amacıyla yapılır.
AMNİYOSENTEZ Gebelik sırasına bebeğin genetik hastalıkları ve doğumsal anormalliklerini tespit amacıyla doğum kesesinden alınan sıvının incelenmesidir. Doğum kesesinden alınan küçük miktarda sıvıdan çalışılan
DetaylıDehidroepiandrosteron- sülfat; DHEA-sülfat testi;
DHEA-s Dehidroepiandrosteron- sülfat; DHEA-sülfat testi; DHEA sülfat böbrek üstü bezi tarafından üretilen zayıf bir erkeklik hormonudur ( androjen ). DHEA- sülfat hem kadın hem erkeklerde üretilir. Kadınlarda
DetaylıİLK TRİMESTERDE PROGESTERON. Dr. Tuncay Nas Gazi Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim
İLK TRİMESTERDE PROGESTERON Dr. Tuncay Nas Gazi Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Progesteron Gebeliğin oluşumu ve devamında çok önemli bir hormondur Progestinler Progesteron (Progestan
DetaylıMaternal serum 25 OH vitamin D düzeylerinin preterm eylem ve preterm doğumda rolü var mıdır?
Maternal serum 25 OH vitamin D düzeylerinin preterm eylem ve preterm doğumda rolü var mıdır? Medipol Mega Üniversite Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum ABD Lebriz Hale Aktün, Yeliz Aykanat, Fulya Gökdağlı
Detaylıİkinci Trimester Tarama ve Yorum
İkinci Trimester Tarama ve Yorum Prof. Dr. Özgür Deren Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum ABD Perinatoloji Bilimdalı 1 Gebelikte kromozom anomali taramasında kullanılan tarama
DetaylıLİPOPROTEİNLER. Lipoproteinler; Lipidler plazmanın sulu yapısından dolayı sınırlı. stabilize edilmeleri gerekir. kanda lipidleri taşıyan özel
LİPOPROTEİNLER LİPOPROTEİNLER Lipidler plazmanın sulu yapısından dolayı sınırlı olarak çözündüklerinden, taşınmaları için stabilize edilmeleri gerekir. Lipoproteinler; komplekslerdir. kanda lipidleri taşıyan
DetaylıDEKSAMETAZON SÜPRESYON TESTİ
DEKSAMETAZON SÜPRESYON TESTİ Kortizol süpresyon testi; ACTH süpresyon testi; Deksametazon süpresyon testi Hipotalamus ve hipofiz bezinin kortizole cevabını ölçen laboratuar testidir. Kortizol Hipotalamus
DetaylıEndokrin farmakoloji 1 (hipofiz hormonları, tiroid hormonları, adrenal korteks hormonları) Prof. Dr. Öner Süzer
Endokrin farmakoloji 1 (hipofiz hormonları, tiroid hormonları, adrenal korteks hormonları) Prof. Dr. Öner Süzer www.onersuzer.com 2 1 3 4 2 Hipotalamus ve hipofiz Metabolizma, gelişme ve üreme gibi vücut
Detaylıher hakki saklidir onderyaman.com
Andropoz: Yaşlanan Erkek: Tarihsel yaklaşım Yaşlanma ile beraber gonadal (testis) fonksiyonlarda azalma ve bu durumun kişi üzerine etkileri antik çağlardan beri bilinmekte ve araştırılmaktadır. Örneğin
Detaylı11. SINIF KONU ANLATIMI 29 ENDOKRİN SİSTEM 4 BÖBREK ÜSTÜ BEZLERİ (ADRENAL BEZLER)
11. SINIF KONU ANLATIMI 29 ENDOKRİN SİSTEM 4 BÖBREK ÜSTÜ BEZLERİ (ADRENAL BEZLER) BÖBREK ÜSTÜ BEZLERİ (ADRENAL BEZ) Her bir böbreğin üst kısmında bulunan endokrin bezdir. Böbrekler ile doğrudan bir bağlantısı
DetaylıDEKSAMETAZON SÜPRESYON TESTİ
DEKSAMETAZON SÜPRESYON TESTİ Kortizol süpresyon testi; ACTH süpresyon testi; Deksametazon süpresyon testi Hipotalamus ve hipofiz bezinin kortizole cevabını ölçen laboratuar testidir. Kortizol Hipotalamus
DetaylıDehidroepiandrosteron- sülfat; DHEA-sülfat testi;
DHEA-s Dehidroepiandrosteron- sülfat; DHEA-sülfat testi; DHEA sülfat böbrek üstü bezi tarafından üretilen zayıf bir erkeklik hormonudur ( androjen ). DHEA- sülfat hem kadın hem erkeklerde üretilir. Kadınlarda
DetaylıDİYABETES MELLİTUS. Dr. Aslıhan Güven Mert
DİYABETES MELLİTUS Dr. Aslıhan Güven Mert DİYABET YÖNETİMİ Kan şekeri ayarını sağlamaktır. Diyabet tedavisinde hedef glukoz değerleri NORMAL HEDEF AKŞ (mg/dl)
Detaylı1966 Steele ve Breg ile başlar. Üretilmiş amniyon sıvısı hücrelerinde fetusun kromozom yapısının saptanabileceğini tespit ettiler İleri anne yaşı ile
PRENATAL TANI 1966 Steele ve Breg ile başlar. Üretilmiş amniyon sıvısı hücrelerinde fetusun kromozom yapısının saptanabileceğini tespit ettiler İleri anne yaşı ile Down sendromu arasındaki ilişki o dönemde
DetaylıDİYABETES MELLİTUS. Uz. Fzt. Nazmi ŞEKERC
DİYABETES MELLİTUS Uz. Fzt. Nazmi ŞEKERC İ NORMAL FİZYOLOJİ İnsan vücudu enerji olarak GLUKOZ kullanır Alınan her besin vücudumuzda glukoza parçalanır ve kana verilir Kandaki glukozun enerji kaynağı olarak
DetaylıBÜYÜMENİN DEĞERLENDİRİLMESİ. Prof Dr Zehra AYCAN.
BÜYÜMENİN DEĞERLENDİRİLMESİ Prof Dr Zehra AYCAN zehraaycan67@hotmail.com Büyüme Çocukluk çağı, döllenme anında başlar ve ergenliğin tamamlanmasına kadar devam eder Bu süreçte çocuk hem büyür hem de gelişir
DetaylıMENOPOZ. Menopoz nedir?
MENOPOZ Hayatınızı kabusa çeviren, unutkanlık, uykusuzluk, depresyon, sinirlilik, halsizlik şikayetlerinin en büyük sebeplerinden biri menopozdur. İleri dönemde idrar kaçırma, kemik erimesi, hipertansiyona
DetaylıGebelikte Yapılan Testler. 6-8. Hafta: Gebelikte yapılan ilk kontroldür. Bu haftalarda yapılan tetkikler
Gebelikte Yapılan Testler 6-8. Hafta: Gebelikte yapılan ilk kontroldür. Bu haftalarda yapılan tetkikler 1. Ultrasonografi: Ultrasonda düzgün gebelik kesesi içinde kalp atımı olan embriyo ile embriyoyu
DetaylıBu amaçları yerine getirebilmek için genetik danışmanın belli basamaklardan geçmesi gerekir. Bu aşamalar şunlardır:
Genetik danışma, genetik düzensizliklerin temelini ve kalıtımını inceleyerek hasta ve/veya riskli bireylerin hastalığı anlayabilmesine yardımcı olmak ve bu hastalıklar açısından evliliklerinde ve aile
DetaylıO Gelişim, organizmanın döllenmeden başlayarak bedensel, zihinsel, dil, duygusal ve sosyal yönden en son aşamaya ulaşıncaya kadar sürekli ilerleme
BİREY GELİŞİMİ O Gelişim, organizmanın döllenmeden başlayarak bedensel, zihinsel, dil, duygusal ve sosyal yönden en son aşamaya ulaşıncaya kadar sürekli ilerleme kaydeden değişimidir. O Gelişim; organizmanın
DetaylıUniversitäts-Frauenklinik Essen
Universitäts-Frauenklinik Essen Prenatal ve Fetal Tıp Merkezi 1. Seviye Perinatoloji Merkezi Sayın meslektaşım, Sevgili ebeveynler, Üniversitemizin prenatal tıp polikliniği sizlere fetal tıbbın gerektirdiği
DetaylıKonjenital adrenal hiperplazi
. Konjenital adrenal hiperplazi Dr. Đhsan ESEN Fırat Üniversitesi Hastanesi Çocuk Endokrinolojisi Adrenal bez Adrenal korteks fonksiyonları: Mineralokortikoidler sodyum geri alımı ve potasyum atılımını
DetaylıALFA FETOPROTEİN (TÜMÖR BELİRLEYİCİSİ)
ALFA FETOPROTEİN (TÜMÖR BELİRLEYİCİSİ) Diğer adı ve kısaltma: α fetoprotein, AFP. Kullanım amacı: Primer karaciğer, testis ve over kanserlerinin araştırılması ve tedaviye alınan cevabın izlenmesi amacıyla
DetaylıCinsel Kimlik Bozuklukları
Endokrinolog Gözü ile Cinsel Kimlik Bozuklukları Dr. Kürşad Ünlühızarcı Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji Bilim Dalı Cinsel Kimlik Bozukluğu (Transseksüalite) Bir kişinin normal seksuel
DetaylıGENETİK HASTALIKLARDA TOPLUM TARAMALARI
GENETİK HASTALIKLARDA TOPLUM TARAMALARI Bir genetik hastalığa neden olan veya bir genetik hastalığa yatkınlığa neden olan belirli genleri taşıyan kişilerin tespit edilmesi için yapılan toplum temelli çalışmalardır.
DetaylıNonimmun Hidrops Fetalis Tanı ve Yaklaşım. Prof. Dr. Acar Koç Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı
Nonimmun Hidrops Fetalis Tanı ve Yaklaşım Prof. Dr. Acar Koç Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Sıklık: 1 / 2500 4000 NIHF Tanı Kriterleri: Ascit Plevral efüzyon
Detaylı07.11.2014. Fetus Fizyolojisi. 10.Sınıf Kadın Sağlığı Hastalıkları ve Bakımı
10.Sınıf Kadın Sağlığı Hastalıkları ve Bakımı 8.Hafta ( 03-07 / 11 / 2014 ) FETUS FİZYOLOJİSİ 1.Embriyonun Gelişmesi 1.) Plasenta 2.) Amnion Kesesi ve Amnion Sıvısı Slayt No: 9 1.) EMBRİYONUN GELİŞMESİ
DetaylıDİYABET NEDİR? Özel Klinik ve Merkezler
DİYABET NEDİR? Özel Klinik ve Merkezler Diyabet nedir? Diyabet hastalığı, şekerin vücudumuzda kullanımını düzenleyen insülin olarak adlandırdığımız hormonun salınımındaki eksiklik veya kullanımındaki yetersizlikten
DetaylıTİROİD HORMONLARI ve FETOPLASENTER ÜNİTE İLİŞKİSİ
TİROİD HORMONLARI ve FETOPLASENTER ÜNİTE İLİŞKİSİ Prof.Dr.Sermet Sağol EÜTF Kadın Hastalıkları ve Doğum AD TİROİD HORMONLARI ve FETOPLASENTER ÜNİTE İLİŞKİSİ Hipotiroidi/Hipotiroksinemi Plasental abruption
DetaylıProf.Dr.Babür Kaleli Pamukkale Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum A.D. 8.MFTP Kongresi 11-14 Ekim 2012 İstanbul
Prof.Dr.Babür Kaleli Pamukkale Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum A.D. 8.MFTP Kongresi 11-14 Ekim 2012 İstanbul Tiroid Hastalıkları Gebelerin %2-3 ünde tiroid disfonksiyonu var Gebelik tiroid fonksiyonlarını
DetaylıKADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM STAJ PROGRAMI
KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM STAJ PROGRAMI 9 Kasım 12 Kasım 13 Kasım 14 Kasım 15 Kasım 08.15-09.00 4.KAD001 4.KAD007 4.KAD011 Hasta Başı Eğitim 09.15 10.00 4.KAD002 4.KAD008 4.KAD012 4.KAD015 10.15-11.00
DetaylıDoğumöncesi tanı ya da prenatal tanı, embriyonik ve fetal tanının tüm yönlerini içermektedir.
Doğumöncesi tanı ya da prenatal tanı, embriyonik ve fetal tanının tüm yönlerini içermektedir. Bugün için genetik hastalıklarda erken prenatal tanının başlıca amacı, genetik hastalıkları ve sakatlıkları
DetaylıÜÇLÜ TEST İLE DOWN SENDROMU TARAMASI YAPILAN GEBELERDE YANLIŞ POZİTİFLİK VE OBSTETRİK KOMPLİKASYON İLİŞKİSİ
Ege Tıp Dergisi 39 (2): 121-125,2000 ÜÇLÜ TEST İLE DOWN SENDROMU TARAMASI YAPILAN GEBELERDE YANLIŞ POZİTİFLİK VE OBSTETRİK KOMPLİKASYON İLİŞKİSİ THE RELATION OF FALSE POSITIVITY AND OBSTETRIC COMPLICATIONS
DetaylıMeral Mert, Endokrinoloji ve Metabolizma
Meral Mert, Endokrinoloji ve Metabolizma Diyabetli bir kadının gebe kalması pregetasyonel diyabet. Gebelikte diyabetin ortaya çıkması gestasyonel diyabet olarak tanımlanır. 2 Gestasyonel diyabet UK de
DetaylıDiyabet Nedir? Diyabetin iki tipi vardır:
Diyabet Nedir? Kan şekeri, glukoz vücut için gerekli olan enerjiyi sağlar. İhtiyaçtan fazla şeker, gerektiğinde kullanılmak üzere karaciğer ve yağ hücrelerinde depolanır. Şekerin vücutta enerji olarak
DetaylıBİRİNCİ BASAMAKTA AKILCI LABORATUVAR KULLANIMI
BİRİNCİ BASAMAKTA AKILCI LABORATUVAR KULLANIMI Doç. Dr. Ayşe Palanduz Aile Hekimliği Anabilim Dalı DERS PLANI TARİH DERS 07.09.2015 Sağlık Hizmetlerinin Basamaklandırılması ve Birinci Basamak Sağlık Hizmetleri
DetaylıTarama. Ucuz Olmalı (-) Kolay Uygulanmalı (-) Etkin Olmalı (+)
Hangi Hastalıklarda Taşıyıcı Taraması Yapılmalıdır?01.06.2018 Tarama Ucuz Olmalı (-) Kolay Uygulanmalı (-) Etkin Olmalı (+) Tarama-Konuşma İçeriği Yapılanlar Yapılması gerekenler Tartışmalı başlıklar Tarama
Detaylı109. Aşağıdaki myoma uteri tiplerinden hangisinde laparotomi dışında bir cerrahi girişim yapılabilir?
109. Aşağıdaki myoma uteri tiplerinden hangisinde laparotomi dışında bir cerrahi girişim yapılabilir? A) Subserozal B) Pedinküle subserozal C) İntramural D) Servikal E) Tip 0 submukozal Soru kalitesiz
DetaylıE2 (ESTRADIPL) Normal Değerler: Erkek: <62 pg/ml Kadın:
BETA HCG HCG gebelik sırasında eteneden salgılanır Gebe olmayan sağlıklı kişilerin kanındaki HCG düzeyi 1ng/ml'nin altındadır. Yumurtalık ve erbezlerinde koryokorsinom ve embriyonal kanser gibi ender görülen
DetaylıMetilen Tetrahidrofolat Redüktaz Enzim Polimorfizmlerinde Perinatal Sonuçlar DR. MERT TURGAL
Metilen Tetrahidrofolat Redüktaz Enzim Polimorfizmlerinde Perinatal Sonuçlar DR. MERT TURGAL Giriş Homosistein iki farklı yolla metabolize olur Transsülfürasyon= homosistein sistatiyon (CBS) Remetilasyon=
DetaylıYrd. Doç. Dr. Duran Karabel
Yrd. Doç. Dr. Duran Karabel İntrauterin Büyüme Geriliği (İUBG) Hesaplanan gebelik haftasında beklenen fetal ağırlığın 10. persentilden daha düşük olması Fetusun büyüme potansiyelini olumsuz yönde etkileyen
DetaylıFETAL ULTRASONOGRAFİK ÖLÇÜMLER
FETAL ULTRASONOGRAFİK ÖLÇÜMLER Dr. Şevki ÇELEN Zekai Tahir Burak EAH Perinatoloji Kliniği Amnion Sıvı Ultrasonografik Değerlendirilmesi Subjektif ölçüm Maksimum en derin cep Amniotik sıvı indeksi Subjektif
DetaylıPREDİYABET EPİDEMİYOLOJİ VE TANISI. Prof. Dr. Engin GÜNEY
PREDİYABET EPİDEMİYOLOJİ VE TANISI Prof. Dr. Engin GÜNEY Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı DİABETES MELLİTUS 415 milyon erişkinde diyabet var.
DetaylıAndrojenler ve Anabolik Steroidler
Androjenler ve Anabolik Steroidler Sentezleri Androjenler kolesterolden sentezlenirler. Testosteron, testisin interstisyel (leydig ) hücrelerinde, 5-Pregnonolon dan sentezlenir. Testosteron salındıktan
DetaylıKADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM
KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM 1. GÜN 08.15-09.00 Pratik Ders Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniğinin Tanıtılması 09.15-10.00 Teorik Ders Jinekolojik Anamnez M. ÇOLAKOĞLU 10.15-11.00 Teorik Ders Jinekolojik
DetaylıFETAL ULTRASONOGRAFİK SOFT MARKERLARA YAKLAŞIM
FETAL ULTRASONOGRAFİK SOFT MARKERLARA YAKLAŞIM Doç.Dr.Miğraci TOSUN ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM AB.D-SAMSUN 1/43 SOFT MARKER Soft marker, anlamı kesin olmayan ultrasonografi
DetaylıSerbest Çalışma / Akademik Danışma Görüşme
Dönem 3 Kurul 5 (ÜG ve Endokrin) 06.Şub.17 09.00-09.50 Böbrek Fizyolojisinin Temel Prensipleri Nefroloji Pazartesi 10.00-10.50 Böbrek Fonksiyonlarının Değerlendirilmesi ve Böbrek Hastalıklarına Klinik
DetaylıVücut yağ dokusunun aşırı artışı olarak tanımlanır. Ülkemizde okul çağındaki çocuk ve adolesanlarında obezite oranı % 6-15 dolaylarındadır.
Vücut yağ dokusunun aşırı artışı olarak tanımlanır. Ülkemizde okul çağındaki çocuk ve adolesanlarında obezite oranı % 6-15 dolaylarındadır. Olguların çok büyük bir bölümünde ise obezitenin altında yatan
Detaylı03.06.15 09:30 BİYOKİMYA-MİKROBİYOLOJİ-FARMAKOLOJİ 10:30 HALK SAĞLIĞI 11:30 PATOLOJİ 13:30 İYİ HEKİMLİK UYG. 6 Hafta. Kurul Süresi: 10 saat 10 saat
Yeni Yüzyıl Üniversitesi TIP FAKÜLTESİ Prof. Dr. Demir Budak Dekan Eğitim Koordinatörü: Prof. Dr. Asiye Nurten 215 216 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI DÖNEM III DERS KURULU 6 TIP TIP 332- ÜREME SİSTEMİ HASTALIKLARI
DetaylıGebelerde Rubella (Kızamıkçık) Yrd.Doç.Dr.Çiğdem Kader
Gebelerde Rubella (Kızamıkçık) Yrd.Doç.Dr.Çiğdem Kader OLGU 1 İkinci çocuğuna hamile 35 yaşında kadın gebeliğinin 6. haftasında beş yaşındaki kız çocuğunun rubella infeksiyonu geçirdiğini öğreniyor. Küçük
DetaylıDÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ
DÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ Kan, kalp, dolaşım ve solunum sistemine ait normal yapı ve fonksiyonların öğrenilmesi 1. Kanın bileşenlerini, fiziksel ve fonksiyonel özelliklerini sayar, plazmanın
Detaylı15- RADYASYONUN NÜKLEİK ASİTLER VE PROTEİNLERE ETKİLERİ
15- RADYASYONUN NÜKLEİK ASİTLER VE PROTEİNLERE ETKİLERİ İyonlaştırıcı radyasyonların biyomoleküllere örneğin nükleik asitler ve proteinlere olan etkisi hakkında yeterli bilgi yoktur. Ancak, nükleik asitlerden
DetaylıProgesteron un düşük ve preterm doğumları önlemedeki yeri (Lehine) Prof.Dr.S.Cansun Demir Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi
Progesteron un düşük ve preterm doğumları önlemedeki yeri (Lehine) Prof.Dr.S.Cansun Demir Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Progesteron Kolesterol Pregnenolon 17-α- Hidroksi pregnenolon Dehidro-epi androsteron
DetaylıDÖNEM VI GRUP F-1 DERS PROGRAMI
T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM ANABİLİM DALI BAŞKANLIĞI SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM 2015 2016 EĞİTİM VE ÖĞRETİM
DetaylıDÖNEM VI GRUP F2 DERS PROGRAMI
T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ANABİLİM DALI BAŞKANLIĞI SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ 2018 2019 EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI DÖNEM VI GRUP F2 DERS PROGRAMI 01 KASIM 2018 30 KASIM
Detaylı