ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE TARÝH: 14 Aralýk 2012 Cuma YIL: 11 SAYI: 4008 FÝYATI: 2.50 TL (KDV dahil) Þener LEVENT

Transkript

1 Sade tahta bir tabutu ile gömdük Arif Hoca'yý. Turgut Afþaroðlu, "Bir Arif ölürken, bin Arif yaþatmalý, her birimiz birer Arif Hoca olmalýyýz" dedi... Yapacak daha çok iþi vardý, kalbine yenik düþmeseydi! ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE TARÝH: 14 Aralýk 2012 Cuma YIL: 11 SAYI: 4008 FÝYATI: 2.50 TL (KDV dahil) Þener LEVENT Açý CENAZE TÖRENÝ 2. sayfada Hepimiz Arif'iz Milli ve dini tören istemeyen Arif Hoca'nýn tabutu KTÖS bayraðýna sarýldý ve mezarlýða da sivil araçla taþýndý... Tabutla birlikte topraða verildi, tabutunun üstüne yasemin atýldý... KTÖS önünde düzenlenen anma etkinliðine Kýbrýs'ýn güneyinden de yüzlerce kiþi katýldý, tabutu sendika lokalinden Girne Kapýsý'na kadar omuzlarda taþýndý... Cenazeye çelenk gönderen Hristofyas ile Eroðlu'nun çelenkleri KTÖS önünde yanyana kondu... AKEL ile PEO da cenazeye çelenk gönderdiler... Arif Hoca'nýn hastanedeki morgtan alýnan cenazesi KTÖS binasýna yine sivil araçla taþýndý... Cenazeye Mehmet Ali Talat, Özkan Yorgancýoðlu, Mehmet Çakýcý, Ýzzet Ýzcan ve Yüksek Mahkeme Baþkaný Nevvar Nolan da katýldý... Fotoðraf: Mustafa Erkan Varoðlu: Sadece Kýbrýslý Türkler deðil, tüm Kýbrýslýlar gerçek bir Kýbrýslýyý kaybetti. Onun mücadelesi mücadelemiz, kavgasý kavgamýz olacak... Elcil: Eline silah alýp kan dökmeyen bir mücahit komutanýydý. Kurucu Meclis'te Kýbrýs Türkünün çalýþan kesimlerinin sesi oldu... Afþaroðlu: Ben imam istemem dedi, ama papaz da istemedi, çünkü o gerçek bir Kýbrýslýydý. Türk, Rum, müslüman, hristiyan deðil... Gerçek Kýbrýslýnýn ölürken bile nasýl ölebileceðini gösterdi... 3 te Oya Kutsal Çocuk, "Abla kim ki ölen" diye sordu. "Bir Kýbrýslý" dedim sayfada

2 147 GRAM UYUÞTURUCUYU ALIRKEN YAKALANAN GENÇLER TUTUKLANDI Uyuþturucu ve hýrsýzlýk suçlarýndan yaþlarý 16 ile 25 arasýnda deðiþen 4 genç tutuklandý. 4 Aralýk'ta evinden ayrýlan ve henüz dönmeyen 24 yaþýndaki Emrah Yýldýrýmlar ise aranýyor. Polis bülteninde yer alan olaylarda, genç yaþlar dikkat çekiyor. Gazimaðusa'da dün polisin yaptýðý operasyonda 25 yaþýndaki Ý.K, yol kenarýnda bulunan konteyner önüne býrakýlan 147 gram aðýrlýðýndaki uyuþturucuyu alýrken suç üstü yakalandý. Polis, zanlý gencin üzerinde yaptýðý aramada, içinde uyuþturucu madde kalýntýsý olduðuna inanýlan paket bulunarak emare alýndý Zanlý gençle birlikte olayla baðlantýsý olduðu tespit edilen 16 yaþýndaki A.K. de tutuklandý ve haklarýnda soruþturma baþlatýldý. OKUL KANTÝNÝNDEN 18.5 TL'LÝK YÝYECEK ÝÇECEK ÇALDILAR Yedikonuk Ýlkokulu kantininden yiyecek ve içecek çalan 16 ve 20 yaþlarýnda iki genç de tutuklandý. Polis bültenine göre, kantin kapýsýndaki asma kilidi kýrýp içeriye giren 16 yaþýndaki B.K. ile 20 yaþýndaki R.Y, 18.5 TL'lik yiyecek ve içecek çaldýklarý için tutuklandý. 24 YAÞINDAKÝ BÝR GENÇ KAYIP Lefkoþa'da 4 Aralýk'tan beri evine dönmeyen Emrah Yýldýrýmlar ise aranýyor. Polis, Emrah Yýldýrýmlar'ýn kaldýðý evden 4 Aralýk'ta ayrýldýðýný ve henüz dönmediðini, bulunmasý için soruþturmanýn sürdüðünü bildirdi. DENÝZ KENARINDAKÝ KULÜBE KUNDAKLANDI Kaleburnu köyünde iki odalý kulübe kundaklandý. Çýkan yangýn hasara yol açarken, zanlý olarak görülen bir kiþi tutuklandý. Polis bültenine göre, 9 Aralýk sabahý meydana gelen kundaklama olayýnda, Kaleburnu'nun güneyindeki Dena mevkiinde deniz sahilinde Süleyman Pekri'ye ait iki odalý kulübe, kasten ateþe verilip yakýldý. Yangýnda, gazocaðý, buzdolabý, 3 þilteli yatak, 8 plastik sandalye, masa ve muhtelif ev eþyalarý tamamen yandý. Polisin kundaklamayla ilgili soruþturmasýnda zanlý görülen 38 yaþýndaki B.K. tutuklandý. GÜNEYDE 12/12/12 ÇILGINLIÐI! Güney Kýbrýs'ta da önceki gün 12/12/12 çýlgýnlýðý yaþandý. Fileleftheros gazetesi, "Lefkoþa'da Yoðun Düðün" baþlýklý haberinde, 10/10/10 ile 11/ 11/11 tarihlerine düðün yapmak için gösterilen ilginin, 12/12/12 tarihi için de yaþandýðýný, bu mevsimde bir günde en fazla üç düðün yapýlýrken dün bu sayýnýn sadece Lefkoþa'da 10 olduðuna dikkat çekti DÖNEMÝNDE ÖLDÜRÜLEN SOLCULARA ÝTÝBARLARI GERÝ ÝADE EDÝLÝYOR Rum Bakanlar Kurulu'nun, arasý dönemde öldürülen Rum solculara itibarlarýnýn iade edilmesine karar verdiði belirtildi. Alithia gazetesi ve diðer gazetelere göre Hükümet Sözcüsü Stefanos Stefanu, konu hakkýnda yaptýðý açýklamada, Rum Yönetimi Baþkaný Dimitris Hristofyas'ýn seçim taahhüdünün yerine getirilerek haksýz yere öldürülen solcularýn itibarlarýnýn iade edilmesine karar verildiðini söyledi. Þener LEVENT Açý CENAZE TÖRENÝ senerlevent@yahoo.com Yastayýz... Yasýmýz sözlerle teselli bulamayacak kadar derin... Sözün bittiði yer dedikleri bir yer burasý... Böyle anlarda susmak ve hiçbir þey söylememek daha çok yakýþýr galiba bize... Arif Hoca öldü... Arif Hasan Tahsin... Bir de 'Desem' soyadý var hatta... Ancak ben 'Hoca' dedim her zaman ona... Bildiðiniz hacýlardan, hocalardan, imamlardan deðil... Emekli bir öðretmen... Bir sendikacý... Bir eðitimci... Bir gazeteci ve yazar... Ama en önemlisi yýlmaz bir barýþ mücadelecisi... Yalnýz Kýbrýslýtürkler deðil, tüm Kýbrýs halký gerçek bir barýþ mücahidini, gerçek bir Kýbrýslýyý kaybetti... Deðil mi ki dünkü cenaze töreninde TürkRum yine hep beraberdik... Bir Çelenk Hristofyas'tan... Bir þelenk PEO'dan... Ve pek çok Kýbrýslýrum kardeþimiz hep birlikte bu cenaze alayýndaydý... Sevgili Panikos Hrisantu bu tarihi cenazeyi de kayda geçirdi usta kamerasýyla... Arif Hoca'nýn vasiyetini yerine getirdik, ama hepsini yerine getirmemiz mümkün olmadý. Týpký Plutis Servas gibi yakýlmak istiyordu o da... Ve küllerinin Akdeniz'e savrulmasýný... Çoktan takmýþtý kafaya bunu... Ölüm, kokusunu hissettirmeden daha... Bizim ülkemizde yakýlmak henüz yasak ya, bunun nerede yapýlabileceðini araþtýrýyordu. Yakma yasasýnýn bir süre önce güneydeki mecliste ele alýndýðýný öðrenince, mutlu bir haber almýþ gibi sevinmiþti adeta... Hatta ben ona, -Ýsteyen Kýbrýslýtürkleri de orada yakarlar mý acaba, diye sorduðumda, ölmeden birkaç gün önce þöyle demiþti bana: -Neden yakmasýnlar ki... Biz de Kýbrýs Cumhuriyeti vatandaþý deðil miyiz? Ölüm henüz görünürde olmadýðý zaman bunlarý onunla konuþmak kolaydý, ama mutlak son yaklaþtýkça çok zorlaþtý... Son konuþmalarýmýzda, -Göreceksin, yarýn daha iyi olacaksýn, derdim hep ona... Ama sevgili Mustafa Akýncý, Arif Hoca'yý böyle güzel sözlerle avutamayacaðýmýz kadar onun zeki bir adam olduðunu söyledi bana... Haklýydý da... Ama elden ne gelir ki... Mezarýn baþýnda yaptýðýmýz konuþmalarý hasta yataðýnda nasýl söyleyebilirdik ki ona... Kendisini yakamayacaðýmýzý anladýðý zaman, o da bu vasiyetini geri çekti... -Hastaneden alýp doðru mezarlýða götürün beni, dedi. Dini tören istemedi... Ne kefen... Ne cami... Ne imam... Milli tören de istemedi... Tabutunun bayraða sarýlmasýný da... Ýlk Kurucu Meclis'te öðretmenler sendikasýnýn bir temsilcisi olarak yer aldýðý için, yönetim ona 'devlet töreni' yapmaya hazýrlanýyordu. Ancak Hoca'nýn vasiyetinde bu olmadýðý için arkadaþlarý ve ailesi tarafýndan reddedildi... Kurucularýndan biri olduðu Kýbrýs Türk Öðretmenler Sendikasý'nýn flamasýna sarýldý tabutu... Ve sendikanýn önünde bir anma etkinliði düzenlendi sadece... Onu morgtan alan arkadaþlarý da kefene sarmadýlar. Hastanede sýrtýnda olan giysileri giydirdiler ona... Kareli gömleðini... Gösteriþli, cilalý bir tabut deðildi... Tahta bir kutu... Hani bir fukara insan, sade bir insan ölür de ona koyarlar ya... Öyle iþte... O tabutla indirdik mezara onu... Toprak atýlmadan torunu Yasemin yasemin attý tabutunun üstüne... Kýbrýslýlar olarak dün bir kere daha buluþtuk cenazede... Artýk en çok toplanabildiðimiz zamanlar cenaze zamanlarý oldu... Ve belki de birbirimizi en çok anlayabildiðimiz bir mekan... Mezarlýk... Girne daðlarýna bakar Digomo mezarlýðý... Serin bir yel eser daðlardan... Yaðmur yaðar... Sevgili ölülerimizin topraðý ýslanýr... Çelenklerden, çiçeklerden görünmez oldu mezar... Arif Hasan Tahsin yazýldý mezar taþýna Bilirim... O daðlarýn gölgesi de yetmez ona... Bu türküler hep bir aðýzdan çaðrýlmadýkça bu adada...

3 ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE AFRÝKA dan mektup... PÝR SULTAN ABDAL GÝBÝ BÝR HALK BÝLGESÝYDÝ Cenazelerin mutlu bir tarafý olur mu hiç? Olmaz... Keder... Hüzün... Ve gözyaþýdýr cenazeler... Tabutta çok sevdiðimiz cansýz bir beden yatar... Onun gülen gözleri, konuþan tatlý dilleri olduðunu düþünürüz bir zamanlar... Birlikte çektirdiðimiz fotoðraflarýmýz durur albümlerde... Gösteririz torunlarýmýza... Hikayelerini anlatýrýz... Son anýmýzý... Son konuþmamýzý... Hiç unutamayýz yýllarca... * Cenazelerin mutlu bir tarafý mý var? Gariptir ya, var... Biz Kýbrýslýlar artýk cenazelerde buluruz birbirimizi... Yýllardýr görüþmeyen dostlar... Artýk yalnýz cenazelerde buluþurlar... Kucaklaþýrlar... Hasret giderirler... Ama bundan daha önemli baþka bir þey var... Günlük hayatýn ve politikanýn içinde birbirlerini yeyip bitirenler cenazedeki sevgili bir ölünün baþýnda bir bütün olurlar. Meydanlar ayrýlýk, mezarlýklar birlik kokar... Gücümüzü birleþtireceksek, parti odalarýnda deðil, bir mezarlýkta mý birleþtirmeliyiz acaba? Yanlýþ anlaþýlmasýn... Mezarlýk bize ölümü hatýrlattýðý için deðil... Hepimiz zaten bir gün öleceðimizi bilmez miyiz? Baþka bir þey, baþka bir duygu bu... Toplum olarak birbirimize ne kadar kenetlenmemiz gerektiðini en çok orada anlarýz herhalde... O pek çok tanýdýk mezar taþýnýn üstündeki yazýlara bakarak... Gözümüze çarpan bir mezar taþýnda ne yazýyordu farkettiniz mi? "Ben yanmasam Sen yanmasan Biz yanmasak Nasýl çýkar karanlýklar aydýnlýða"... * Arif Hoca yalnýz bir mücadele önderi deðil, ayný zamanda çok bilge bir insandý... Pir Sultan Abdal gibi... Bir halk bilgesi... Çok iyi tanýrdý yurdunun insanlarýný... Ve çok severdi... Kitaplarda okumadan halkýn her türlü düþünceyi keþfettiðine inanýrdý... Zaten imzasý belli olmayan, ama halk tarafýndan söylene söylene günümüze kadar gelen pek çok veciz sözden ve özdeyiþten de belli deðil mi? * Yurdunda gerçek bir barýþý göremeden gittiyse de arkada kalmadý gözü... Bu halkýn mücadeleyi kazandýðýna inandý hep... "Yendik onlarý" dedi... Av vurulup düþtü, gidip almak kaldý onu... Halka sitem etmedi hiçbir zaman... Yanlýþ kararlar verdiðinde bile ahali... Çok özleyeceðiz onu çok... Bizi bir kez daha topladý dün etrafýnda... Tüm Kýbrýs halký birleþmeli dedi... Duymadýnýz mý? Hayatýný dün akþam kaybeden öðretmen, sendikacý, Kurucu Meclis üyesi, gazeteci, yazar Arif Hasan Tahsin (76), bugün kurucusu olduðu Kýbrýs Türk Öðretmenler Sendikasý (KTÖS) önünde düzenlenen törenin ardýndan alkýþlarla son yolculuðuna uðurlandý. Kýbrýs'ta siyasi ve sendikal yaþamýn önemli isimlerinden olan ve "Arif Hoca" olarak tanýnan Arif Hasan Tahsin'in tabutu, KTÖS'teki saygý nöbeti ve konuþmalarýn ardýndan omuzlarda Kuðulu Park civarýna kadar götürüldü ve buradan topraða verilmek üzere araçla Lefkoþa Mezarlýðý'na taþýndý. TABUTU KTÖS BAYRAÐINA SARILDI... SÝVÝL ARAÇLA TAÞINDI... Tahsin'in vasiyetine uygun olarak dini tören yapýlmadan, KTÖS bayraðýna sarýlý tabutta taþýnan cenazesi, sivil bir araçla mezarlýða götürülerek topraða verildi. Duygusal anlarýn yaþandýðý törende birçok kiþi gözyaþlarýna boðulurken, adanýn simgelerinden yasemin ve feslikan çiçekleri taþýyanlar da vardý. KTÖS önünde düzenlenen törene, aralarýnda 2. Cumhurbaþkaný Mehmet Ali Talat, TDP Genel Baþkaný Mehmet Çakýcý, diðer bazý siyasiler, bazý eski politikacýlar, KTÖS yöneticileri, öðretmenler, diðer sendika ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, gazeteciler, ailesi ve sevenlerinin bulunduðu Kuzey ve Güney Kýbrýs'tan çok sayýda kiþi katýldý. Arif Hasan Tahsin'in Lefkoþa Mezarlýðý'nda defnedilmesi sýrasýndaki törende ise Yüksek Mahkeme Baþkaný Nevvar Nolan, CTP Genel Baþkaný Özkan Yorgancýoðlu, BKP Genel Sekreteri Ýzzet Ýzcan da yer aldý. Tabutla birlikte gömülen Tahsin için KTÖS Genel Sekreteri Þener Elcil kýsa bir konuþma yaptý ve Arif Hoca alkýþlarla sonsuzluða uðurlandý. "EN SEVDÝÐÝ TÜRKÜ... GESÝ BAÐLARI " KTÖS'teki törende KTÖS Baþkaný Güven Varoðlu, KTÖS Genel Sekreteri Þener Elcil, mücadele arkadaþlarýndan Turgut Afþaroðlu konuþma yaptý. Ardýndan, Arif Hasan Tahsin'in en sevdiði türkü olduðu belirtilen Barýþ Manço'nun "Gesi Baðlarý" çalýndý. EROÐLU VE HRÝSTOFYAS'TAN ÇELENK Cumhurbaþkaný Derviþ Eroðlu, Rum Yönetimi Baþkaný Dimitris Hristofyas, Baþbakan Ýrsen Küçük, Kuzey ve Güney Kýbrýs'tan sivil toplum örgütleri de Tahsin'in cenaze törenine çelenk gönderdi. Kuzey ve Güney Kýbrýs basýnýndan çok sayýda gazeteci de töreni izledi. VAROÐLU: "GERÇEK BÝR KIBRISLIYI KAYBETTÝK" KTÖS Baþkaný Güven Varoðlu, Arif Hasan Tahsin için yaptýðý konuþmaya, "Bugün tüm Kýbrýs için çok önemli bir gün" diyerek baþladý ve sadece Kýbrýslý Türklerin deðil, tüm Kýbrýslýlarýn gerçek bir Kýbrýslýyý kaybettiðini söyledi, baþsaðlýðý diledi. Varoðlu, KTÖS'ün baþkomutanýný, ailesinin reisini kaybettiðini ifade ederek, Tahsin'in Kýbrýs'ta barýþ içinde yaþam için mücadele eden gerçek bir kahraman olduðunu vurguladý. O'nun býraktýðý bayraðý taþýyacaklarýný, kavgada kararlý olduklarýný kaydeden Güven Varoðlu, Arif Hoca'nýn taraflý tarafsýz herkesin takdir ettiði bir deðer olduðunu belirtti. Varoðlu, "O'nun mücadelesi mücadelemiz, O'nun kavgasý kavgamýz olacaktýr; ruhu þad olsun" dedi. ELCÝL: "ELÝNE SÝLAH ALIP KAN DÖKMEYEN BÝR MÜCAHÝT KOMUTANI" KTÖS Genel Sekreteri Þener Elcil de, baðýmsýzlýk, özgürlük, kendi ayaklarý üzerinde durma idealleri için mücadele veren birinin ardýndan konuþmanýn zor olduðunu vurgulayarak, Dillirga'da (Erenköy) doðan Arif Hoca'nýn koloni idaresine karþý özgürlük bayraðý açtýðýný, Rum TÜM SÝYASÝ TUTUKLULARA ÖZGÜRLÜK Arif Hoca alkýþlarla sonsuzluða uðurlandý þovenizmine karþý direniþinde TMT içinde aktif yer aldýðýný, eline silah alýp kan dökmeyen bir Mücahit komutaný olduðunu anlattý. Elcil, St. Hilarion daðlarýnda þovenizme karþý mücadele veren Arif Hoca'nýn, KTÖS'ün kurucusu olarak Kýbrýs Türk toplumunun varlýðýný ve özgürlüðünü savunduðunu, düþüncelerinden dolayý hapiste yatýrýldýðýný, tehditler aldýðýný, Kýbrýslý Türklerin siyaset sahnesinde sesini duyurmak için uðraþ verdiðini kaydetti. Arif Hoca'nýn ayný zamanda kalemini satmayan, düþüncelerinden taviz vermeyen, yiðit bir gazeteci de olduðunu belirten Þener Elcil, Kýbrýs Türkü'nün, çalýþan kesimlerin sesi olan Kurucu Meclis üyeliði yaptýðýný da anýmsattý. KTÖS Genel Sekreteri Elcil, "O'nun hakkýný ödeyemeyiz. Hiçbir zaman kenara çekilmeyi, 'ben vazgeçtim' demeyi bilmeyen bir þahsiyetti. Yazýlarýyla, kitaplarýyla, bizleri yetiþtiren Kýbrýs Türk toplumunun kendi ayaklarý üzerinde durmasýný ve kendi kendini yönetmesini her zaman, her fýrsatta söyleyen ve ona karþý söz söyleyenlere de diklenen bir þahsiyetti" diye konuþtu. Arif Hasan Tahsin'in fiziki olarak aralarýndan ayrýldýðýný ama kendilerine açtýðý yolda yürümeye devam edeceklerini vurgulayan Elcil, önder bir kiþi ve gerçek bir Kýbrýslý olan Tahsin'in önünde saygýyla eðildiklerini belirtti. AFÞAROÐLU: "TÜKENMEYELÝM DÝYE..." Arif Hasan Tahsin'in yakýn mücadele arkadaþlarýndan Turgut Afþaroðlu da konuþmasýnda, bir kavga arkadaþlarýný daha kaybetmekten dolayý çok üzgün olduklarýný vurguladý ve "Tek tek tükeniyoruz oysa Arif Hoca bütün hayatýný tükenmeyelim diye bir kavgaya adadý ve bu dünyadan gerçek bir Kýbrýslý geçti, bu Kýbrýs'tan bir Arif hoca geçti" dedi. Afþaroðlu, Arif Hoca'nýn bütün Kýbrýslýlar içinde tek gerçek Kýbrýslý olduðunu belirterek, ölürken bile ders vermeye çalýþtýðýný; "üzerine Türk veya Yunan bayraðý deðil, sendikasýnýn bayraðýnýn örtülmesini istediðini" söyledi. Afþaroðlu, "'Ben imam istemem' dedi ama papaz da istemedi. 'Beni yakýn, küllerimi de Akdeniz'e savurun' dedi. Hocanýn vasiyeti buydu, çünkü o gerçek bir Kýbrýslýydý; Türk- Rum, Müslüman-Hristiyan deðil... Gerçek Kýbrýslýnýn ölürken bile nasýl olabileceðini gösterdi" dedi. "NE MUTLU KIBRISLIYIM DÝYENE..." Arif hocanýn vasiyetinin yerine getirilemediðini, yakýlýp küllerinin Akdeniz'e savrulamadýðýný kaydeden Turgut Afþaroðlu, ancak "ne mutlu Türk'üm diyene" veya "ne mutlu Yunanlýyým diyene" deðil; "ne mutlu Kýbrýslýyým diyene" sözünü sonuna kadar sürdüreceklerini belirtti. Afþaroðlu, Arif hocanýn, Kýbrýs'ýn yetiþtirdiði en büyük düþünür olduðunu, 3-5 gün sonrasýný deðil 3, 5, 10, hatta 50 yýl ileriyi görerek yazýp konuþtuðunu; 30 yýl önce bir yönetim kurulu toplantýsýnda "gün gelecek Sarayönü'ne bir camekan kurulacak, içine son Kýbrýslý konulacak, gelip geçenler bu son Kýbrýslýdýr diyecek" dediðini; o gün söylediklerinin doðruluðunun þimdi anlaþýldýðýný kaydetti. Arif Hoca'nýn ruhunu þad etmek isteniyorsa, tükenmemek için bir araya gelinmesi gerektiðini vurgulayan Turgut Afþaroðlu, "Ayný yolu yürüyenler farklý yerlere varamazlar" adýný kitabýna da koyarak mesaj verdiðini; Kýbrýslýlara birleþme mesajý verdiðini ama onun da yerine getirilemediðini söyledi. "BÝR ARÝF HOCA ÖLÜRKEN BÝN ARÝF YAÞATMALIYIZ" Afþaroðlu, Arif Hoca'nýn söylediklerinin bundan sonra yerine getirilmesi için çalýþmak, uluslararasý hukuk içine girilerek tükenmekten kurtulma mücadelesinin bundan sonra da sürmesi gerektiðini kaydederek, "Bir Arif ölürken bin Arif yaþatmalý, her birimiz birer Arif hoca olmalýyýz" dedi. Afþaroðlu, Arif Hoca'nýn hem kalp, hem kanser hastalýklarýný yaþadýðýný; kanserin acýlarýný yaþamamak için kalbine yenik düþtüðünü kaydederek, O'nun savaþýný artýk kendilerinin vermesi gerektiðini söyledi. "Arif Hoca'nýn ölümünün bile iþe yaramasý için bir araya gelip tek bir yumruk gibi bu kavgayý sürdürmeliyiz" diyen Turgut Afþaroðlu, KTÖS'ün bunu yapacaðýna ikna olduklarýný ve destek vereceklerini belirtti.

4 A KAY A L A ÝL DÝRÝF Kalay Bir tarih göçtü bir ulu çýnar devrildi Ýsyanýmýzýn sesi kavgamýzýn simgesi Yolumuzu aydýnlatan bir ýþýk seliydi Unutulmaz yok ediciye hassiktir çekmesi Ali OSMAN CAMÝLERLE DONATILMIÞ GÜLSÜZ DÝKEN BAHÇESÝ Türkiye'nin hazýrladýðý kazýklý paketle KKTC'de "dikensiz gül bahçesi" deðil, "gülsüz diken bahçesi" yaratýlacak. Bekleyin, göreceksiniz. Hocaefendi'nin kurallarý þimdilik öðretmenlerin kýlýk kýyafeti üzerinden denenecek, sonra öðrenciye, daha sonra sokaktaki vatandaþa geçilecek Muhtemelen yakýn gelecekte grevlerinden dolayý kýzacaðýnýz sendika da kalmayacak. Bugüne kadar Türkiye'nin çöplerini attýðý bir "arka bahçe" olarak kullandýðý bu sefil bahçede, kazara yeþeren güller de solacak. KKTC, camilerle donatýlmýþ "gülsüz bir diken bahçesi" olacak Kalaycý Tarih 13 Aralýk Sessizliðin Sesi P eriyodik Mehmet Levent aliosmanus@yahoo.com IÞIKLAR ÝÇÝNDE UYU SEVGÝLÝ HOCAM NE TÜRK NE RUMDU, SADECE KIBRISLIYDI... Dün Arif Hoca'yý sonsuzluða uðurladýk. Muhalif yaþadý, muhalif öldü... Ölümü müslüman veya hristiyan toplumuna göre aykýrýydý... Hoca'ya yakýþan da buydu... O ne müslüman, ne de hristiyandý ayrýca... Sadece Kýbrýslýydý Hoca ve verdiði mücadele de hep bu yöndeydi... Ne bayrak istedi tabutunun üzerine, ne yeþil bez, ne de kefen... Ne dini tören istedi, ne de milli tören... Hoca TMT içinden çýkýp sol muhalefette yerini almýþ ve söz sahibi olmuþ birisiydi. Alkýþlarla gömdük dün onu... Ben cenazelere pek gitmem... Hoca'nýn cenazesinde ne kadar duygusal olduðumu anladým. Gözlerim doldu boþaldý... Hoca ardýndan üzülmemizi istemezdi... Ama elden ne gelir ki... Alkýþlarla taþýdýk omuzumuzda ve alkýþlarla gömdük Hoca'yý... Aðlamayacaðým diye kendi kendime telkin etmiþtim... Oysa karþýmda duran Arda'nýn yüzüne baktýðýmda kendi kendime verdiðim sözü tutamadým... Gözlerim defalarca doldu boþaldý... Arda'nýn gözyaþlarýna kattým gözyaþlarýmý. Ýçime akýtmayý adet etmiþtim ama bu sefer olmadý... Hoca'nýn yaþamý da bir dersti, ölümü de ders oldu hepimize. Dostluðumuz, akrabalýðýmýz bir yana... Hoca bir filozoftu yaþamýnda da... Çocukluðu Dillirga'da geçmiþ, sonra Lefkoþa'ya gelmiþ birisiydi... Ezik durmadý hiçbir zaman yaþamýn karþýsýna çýkardýðý þartlara... Cenazesinde bir öðretmeni de vardý... Yanýndaki arkadaþýna söylediklerini duydum... "Hoca benim öðrencimdi, dedi, Öðretmen Koleji'nde ona hocalýk yapmýþtým... Bu çocuklar hep mücadele içinde büyüdüler. Az eziyet çekmediler. Çok zor þartlar altýnda yaþamlarýný sürdürdüler... Ýþte bunlarýn gençliði böyle geçti" dedi. Hoca'nýn yazýlarýný yýllarca evinden alýp dizen ben oldum. Gocunmadým hiçbir zaman bundan... Rahatsýzlýk da duymadým. Severek yaptým... Yazdýðý yazýlarý alýp bilgisayara geçirmek için gittiðimde bazan oturup konuþur, dertleþirdik.. Bazan da dert yanardý bana... Dillirga'daki akrabalarýmýn kimler olduðunu da o çýkardý ortaya... "Avrupa" gazetesine Denktaþ'ýn açtýðý davalarýný izledim yýllar önce... Ýlk mahkeme maceram böyle baþlamýþtý... Daha sonra mahkemelerin abonesi olduk... Mahkemede geçen konuþmalarý, yaptýklarýmýzý anlattýðýmýzda durur ve nasihat ederdi bize... Adaletin parayla ölçüldüðünü söyler ve bir Çin atasözünü örnek olarak karþýmýza çýkarýrdý. Ben Ali Osman olmuþsam, diðer arkadaþlarým baþka bir isimle yer etmiþse bu toplumda bunun perde gerisinde Arif Hoca'nýn ve Þener Levent'in emeklerinin olduðunu söylemeden geçemeyiz. Hoca'yý dün defnettik... Þimdi bizi seyrettiðine eminim... Mutlu ve mesuttur sanýrým... Aykýrý yaþadý Arif Hoca ve aykýrý defnedildi... Sözün bittiði yerdir burasý... Baþka ne söyleyebilirim ki... KTÖS te aný defteri... Hristofyas ile Eroðlu nun çelenkleri... KTÖS ten Girne Kapýsý na kadar tabut omuzlarda taþýndý... AKEL in çelengi... Hocanýn çocuklarý ve torunlarý... Arif Hoca nýn tabutuna bayrak sarýlmadý, KTÖS ün flamasý sarýldý... Arif hocayý kaybettik... Dün gazeteden ayrýldýðým akþam saatlerinde bu zehirden acý haberi her an bekliyor olmanýn tedirginliði vardý içimde. Buna raðmen hiç beklemiyormuþum gibi sarsýldým. Hasta ve yorgun kalbi, ölümü kendine hiç yakýþtýrmadan yýllarca direndi. Ýnadýna yaþamak, Kýbrýslýtürk toplumunun kendi yurdunda vermekte olduðu varoluþ mücadelesinin zaferle sonuçlandýðýný görmek istiyordu. Bu konuda umudunu yitirmedi hiçbir zaman. Kýbrýslýtürk toplumunu kendi yurdunda esaret altýna alanlarýn da er veya geç bu topraklardan çekip gideceklerini vurgulardý sýk sýk. O kadar inanmýþtý ki buna, birçok eski TMT'cinin bile Kýbrýslýtürklerin "Anavatan" Türkiye tarafýndan içine düþürüldükleri asimilasyon bataklýðýnýn farkýna varýp, toplumsal varoluþ mücadelesi verenlerin safýnda yer aldýðýný söylüyordu son günlerinde. Bir süre önce yaþamýný yitiren eski TMT komutanlarýndan Mehmet Ali Tremeþeli'nin söyledikleriyle birebir örtüþüyordu Arif hocanýn bu saptamasý. Ne demiþti Tremeþeli? "Biz TMT'yi EOKA'ya karþý kurduk. Oysa þimdi Ankara'ya karþý bir mücadele vermek zorunda kaldýk." Arif hoca, Kýbrýslýtürk toplumunun ya da kendi deyiþiyle Türkçe konuþan Kýbrýslýlarýn bu topraklardaki varoluþ mücadelesinin her safhasýnda, inançla, yüreklilikle ve baþarýyla yerini almýþ, yaptýklarý ve yapmak istedikleriyle adeta efsaneleþmiþ, 1974'ten günümüze kadar süregelmekte olan toplumsal varoluþ mücadelesinin de simgelerinden biri olmuþtur. Bugün, "Arif hocanýn dediðinden" diyenlerin sayýsýnýn her geçen gün artmasý bunun kanýtýdýr. O, Kýbrýslýtürklerin gerçek özgürlük ve kurtuluþunun, Türkiye de dahil olmak üzere tam baðýmsýzlýða kavuþtuklarý gün mümkün olacaðýna inanýyordu. O, Türkiye'nin, Kýbrýs Cumhuriyeti'nin 1974 Yunan Cunta darbesiyle bozulan anayasal düzenini yeniden kurmak için, garantörlük hakkýný kullanarak adaya askeri müdahalede bulunduðuna, ancak bu hakký kötüye kullanýp, garantörlük taahhütlerini yerine getirmenin tam aksine, adanýn kuzeyini iþgal ettiðine inanýyordu... Bu iþgalin sonlandýrýlmasý, Kýbrýslýtürk toplumunun gaspedilen siyasi iradesinin geri alýnmasý için her platformda mücadelesini onurla ve yüreklilikle sürdürdü. Daðda komutan... Sýnýfta öðretmen... Yaren sohbetlerinde baðlama ustasý... Mecliste milletvekili... Hapiste bir gazeteci... KTÖS'ün kuruluþunda öncü ve ileri mevzi neferi... Gazetede köþe yazarý... Ve yasemine su veren vefakâr bir el... Onu bütün yönleriyle anlatmaya ne kelimeler yeter, ne cümleler... Hastanede son ziyaretimde "En büyük dileðim seni yeniden aramýzda görmek, Afrika'daki köþende bir sabah ansýzýn sana rastlamak" demiþtim ona. "Ben de bunu çok istiyorum ama gücümü toparlayýp da yapamýyorum" demiþti. Ýki gün sonra ölüm haberini aldýk. Bir vurgun da o lânet olasý kanser illetinden yeyince, hasta kalbi daha fazla direnemedi ölüm meleðine... Arif hocayý kaybettik... Son kez vedalaþmak bile nasip olmadý. Kimbilir belki de gerek yoktu buna... Çünkü o, þu andan itibaren artýk kalplerimizdeki yeni yaþamýna baþlýyordu... Ondan çok þey öðrendik... Daha öðreneceðimiz çok þey vardý... Özellikle karanlýkta kalmýþ tarihimizin sayfalarýna engin bir hazine olan hafýzasýyla tuttuðu ýþýk, kavgamýzýn yolunu hep aydýnlattý. Arif hoca ölmedi... Gidiþiyle bir boþluk yaratan, arkasýnda bir ses, bir ýþýk býrakan kiþiler ölmez... Evet... Bir tarih göçtü... Bir ulu çýnar devrildi gerçi... Ama yüreðimizde hiç solmayacak bir kýr çiçeði açtý. Hiç sönmeyecek bir ýþýk parladý... Seni unutmayacaðýz... Iþýklar içinde uyu sevgili hocam...

5 14 Aralýk 2012 Cuma 5 Erdoðan Baybars ebaybars@yahoo.com Þaziye nin Görüþü: Obur dünya Yer yer doymaz Yer yer doymaz! MÝÞ-MIÞLAR * Akova'da usta, çýraðýn elindeki 500 TL parayý çalmýþ. - Hep müstahdemler patronu çalacak deðil ya Bu defa da patron çýraðý soydu Ýnsanýn köpeði ýsýrmasý gibi ilginç! * 3 yýlda benzine % 72 zam gelmiþ. - Eðer bu halk iþeyip de depoyu doldurmuyorsa, benzine yapýlan zamlar výzz geliyor týrýs gidiyor demektir Çünkü arabalarýmýz maþallah 4X4 deðil, 7X24 Ne gece duruyorlar, ne gündüz. * Doç. Dr. Þule Aker, fotoðraf çekti diye tutuklanan gazeteci için "basýn mensuplarýnýn gerektiði gibi davranmamasý halinde, hangi niyetle davrandýklarýnýn anlaþýlamayacaðýný" söylemiþ. - Bir gazeteci haberden baþka hangi niyetle fotoðraf çeker ki hocam Ha siz þantaj yapacaðýný sandýnýz galiba! * Bazý memurlar kazandýðýndan fazla harcýyormuþ. - E herhalde masalarýnda gizli çekmece var Dere akarken dolduruyorlar. * Kýbrýs Türkünün sorunlarý azalacaðýna, çoðalýyormuþ. - Yaptýðýmýz her iþi yüzümüze gözümüze bulaþtýrýyoruz da ondandýr galiba! "Hoca öldü " dediler "Hassihtir " dedim! Çarþamba günü, öðle saatlerinde Þener Levent'i aradým. -Ýçerdeyim gel Dýþarý çýkmayacaðým, dedi. "Daha vaktim var " diyerek rahat rahat AKM'deki Devlet Fotoðraf Sergisi'ni gezdim ben de. Çok güzel fotoðraflar var. Ama büyük çoðunluk, fotoþop yemekten obez oldu, þiþ görünüyor. Sergiden çýkýp yürüdüm gazeteye kadar. "Gel çýkmayacaðým" diyen Þener yoktu. - Nereye gitti? - Hastaneden aradýlar Hoca aðýrlaþtý Erdoðan Abi. Ali Osman ile apar topar gittiler! Eve döndüm. Az sonra aradýlar. "Baþýmýz saðolsun, Arif Hoca öldü..." dediler. "Hassihtirin..." dedim! Baþka ne diyebilirdim ki! Dün topraða verdik. Nur içinde yatsýn

6 Baflýnýn Köþesi Dr.Dolgun Dalgýçoðlu ARÝF HOCA (Ýstanbul)- Ülkesi dýþýnda yaþayan ve hasret çekenlerin buluþmalarýndan yazýyordum. Yazým bitmedi henüz. Yazýlacak çok þeyler daha var hasrete, özleme, memlekete dair Ancak Arif Hoca'yý kaybettiðimizi öðrendim. Üzüldüm. Ve bugün Arif Hoca'yý yazmak istedim. Fakat ne yazmam gerektiðini bilemedim. Herkes Arif Hoca'nýn sözlerine atýfta bulunacak. Yazdýklarýný, kiþiliðini ve adamlýðýný öne çýkartacak. Bense ne yazacaðýmý bilemedim. Ölenin ardýndan üzüntülerini bildirmek; gidenin arkasýndan mekanýn cennet olsun diye abuk dileklerde bulunmak. Þiir yazmak gibidir yitenin arkasýndan duygularýný yazmak. Üzüntünü paylaþmaktýr. Rahatlamaktýr bir bakýma. Tanýmazdým Arif Hoca'yý Siyasete bulaþmadan yazýlarýndan haberim bile yoktu. Derneðe (KIBES) düzenli gitmeye baþladýktan sonra arkadaþlarýn, "Bugün Arif Hoca'nýn yazýsýnda " diye baþlayan konuþmalarýyla tanýþtým onun yazýlarýyla. Sonra Afrika'da yazmaya baþlayýnca onu düzenli okudum. Onun sayesinde Kýbrýs'ýn bilinmeyen yönlerine yelken açtým. O bir bakýma önderlik etti bana da Kýbrýslýyým diyen herkese ettiði gibi. Kâh TMT yýllarýndan, kâh bahçesindeki otlardan yazdý. Sonbahardan, kýþtan, yazdan ve kendi hastalýðýndan Çok þeylerle doldurdu sayfasýný. Ama hepsinde de Kýbrýs vardý. O, Kýbrýs'a dair ne varsa, oydu. Ýlk olarak, Kýbrýs'a geldiðim bir tarihte Afrika'da Þener Levent ile kahve içip, sohbet ederken tanýdým onu. "Merhaba" dedim tanýþtýk. Birkaç kere daha böyle ayaküstü sohbet ettik. Son gördüðümde morali bozuktu. Ýçeri girmesi ile çýkmasý bir olmuþtu. Sanki söylemediði bir sýkýntýsý var gibiydi Dün akþam televizyonda "öldü", "kaybettik", "hayatýný kaybetti" gibi alt yazýlarý görünce beklediðim haber olmasýna raðmen deyim yerindeyse yýkýldým. Yapacak baþka bir þey de yoktu zaten. Gazeteyi aradým. Hepimiz için baþ saðlýðý diledim. Sevdiðimizi, büyüðümüzü kaybettik. Sanýrým yanýmýzda olmasa da bir limandý bize. Gitti. Giderken yaþamýnda öðrettiklerinin yanýna bir þey daha kattý. Cenazeleri kaldýracak yeteri kadar cami ve görevli yok bahanesine sýðýnarak ülkemizi camilerle dolduranlara karþýydý bu öðreti. Hoca vasiyeti gereði duasýz gömüldü. Demek ki cami olmasa da oluyormuþ hoca. Gidenin ardýndan yolun açýk olsun demedim hiçbir zaman. Mekânýn cennet olsun gibi laflara da gerek duymadým. Ama geç tanýdýðým Arif Hoca'nýn erken gidiþine üzüldüm. Söyleyecek söz bulamadým... THALASSAEMÝALILAR EYLEM YAPACAK Thalassaemialýlar Derneði, Thalassaemia Merkezi önünde kendilerinin kullandýðý park yerinin "iþgal edilmesi ve sorunun çözülmesi için yaptýklarý giriþimin sonuçsuz kalmasý" nedeniyle bugün eylem yapacak. Açýklamada, Thalassaemia hastalarýnýn Lefkoþa Burhan Nalbantoðlu Devlet Hastanesi bünyesindeki merkezde uzun saatler süren tedavileri gereði, merkez önündeki park yerinin Thalassaemialýlara ayrýlmasý ve Lefkoþa Türk Belediyesi'nde aylardýr çalýþanlarýn grev ve eylemlerine neden olan krizin aþýlmasý için Ziraat Bankasý'ndan alýnan 90 milyon TL borçla yeniden yapýlanma için adým atýlýrken, belediyenin gelir getirici 4 bölümü iþ baþý yaptý. Çalýþanlarýn eylemlerine son vermesi için belediye meclisinin kararýnýn hükümetçe de onaylanmasý isteniyor. Belediye Emekçileri Sendikasý Baþkaný Savaþ Bozat ile Lefkoþa Türk Belediyesi Baþkaný Cemal Bulutoðlularý, dün sabah yaptýklarý toplantý sonrasýnda, Vezne, Maliye, Emlak ve Bilgi Ýþlem bölümlerinin hizmete girmesi konusunda mutabakata vardý. LTB'de 4 bölüm çalýþanlarý saat sýralarýnda iþ baþý yaptý. LTB Baþkaný Cemal Bulutoðlularý ile BES Baþkaný Savaþ Bozat yaþanan son geliþmeleri deðerlendirmek ve kamuoyunu bilgilendirmek amacýyla, LTB'de basýn toplantýsý düzenledi. BOZAT Basýn toplantýsýnda ilk sözü alan BES Baþkaný Savaþ Bozat, bugün sabah, LTB Baþkaný Cemal Bulutoðlularý'yla yaptýklarý ikili görüþme sonrasýnda, LTB'nin gelir getirici 4 ana biriminin hizmete baþlamasý kararýna vardýklarýný belirterek, Lefkoþa halkýný ve çalýþanlarý daha fazla maðdur etmemek adýna böyle bir karar aldýklarýný söyledi. Bir miktar mali kaynak aktarýlmasý ve belediyenin yeniden yapýlandýrýlarak, yapýlacak ödemelerin sene sonuna kadar tamamlanmasý halinde, belediyede yaþanan sorunlarýn sona erebileceðine inanç belirten Bozat, Lefkoþa Belediye Meclisi'nin geçtiðimiz günlerde yaptýðý toplantýnýn ardýndan, Baþbakan Ýrsen Küçük'ün kendilerini görüþmeye çaðýrdýðýný ve sorunlarýn çözümü için neler yapýlabileceðini konuþtuklarýný kaydetti. Belediye çalýþanlarýnýn sorunun çözümlenmesi için kendilerinin gösterdiði duyarlýlýðý Baþbakan Küçük'ten de talep ettiklerini ifade eden Bozat, Baþbakan Küçük'ün kendilerine ilk Bakanlar Kurulu toplantýsýnda Kasým ayý maaþlarýnýn formül edileceði sözü verdiðini belirtti. O günden bu yana Bakanlar Kurulu toplantýsý yapýlmadýðýný anýmsatan Bozat, Baþbakan Küçük ve hükümet edenlerden, duyarlýlýk göstererek, verdikleri sözün arkalarýnda durmalarýný istedi. YÜZDE 25 TASARRUF Savaþ Bozat, öte yandan Ziraat Bankasý'ndan yapýlandýrma sürecinde, belediyeden yüzde 25 gibi bir oranda tasarruf talep edildiðine deðinerek, aslýnda bunun talep edilmemesi gerektiðini düþündüklerini, yasalarýn LTB'ye verdiði yetkiye bakýldýðýnda, LTB'nin var olan gelirini arttýrýlabileceðini söyledi. özürlü park yeri çiziminin yaptýrýlmasý için yaptýðý tüm yazýlý ve sözlü giriþimlerin sonuçsuz ve duyarsýz kaldýðý belirtildi. Açýklamada þöyle denildi: "Thalassaemialý kiþiler dýþýnda diðer kiþilerin buraya park ederek park yerimizi iþgal etmesi nedeniyle ve acil çýkýþ durumunu engelleyenlere karþý park yerimizi geri almak amacýyla bugün saat de Thalassaemia Merkezi önünde bir eylem gerçekleþtireceðiz." Gelir getirici 4 bölüm iþ baþý yaptý LTB'de uzlaþma saðlandý Çeþitli mekanizmalar ve vergilerin düzenli, toplanmasý halinde çalýþanlar zarar vermeyecek þekilde gelirlerin düzenlenebileceðini savunan Bozat, iþin kolayýna kaçýldýðýný ileri sürdü. "ÝÞE GELMEDEN MAAÞ ÇEKENLERÝN ARKASINDA OLMAYACAÐIZ" Bozat, sendikanýn iþe gelmeden maaþ çekenlerin ardasýnda olamayacaðýný da vurguladý. Dün sendikaya Kýbrýs Türk Ýnþaat Müteahhitleri Birliði'nden kendilerine, LTB'den inþaat ruhsatý bekleyen 12 müteahhit bulunduðuna dair bir yazý geldiðine dikkat çeken Savaþ Bozat, bu müteahhitlerin LTB'ye hemen para yatýrmaya hazýr olduklarý bildirdiklerini kaydetti. Belediyenin en büyük gelir kaynaklarýndan birinin imar olduðunu belirten Bozat, "imar bölümü bugünden itibaren devreye girdi. Bu kaynaklarý belediyede toparlayabilirsek, sene sonuna kadar maaþlarýn büyük bir bölümünü sokabilirsek ve önümüzdeki yýl iþleri de disiplinize edersek, Lefkoþa ve LTB çalýþaný önünde ciddi sorunu kalamayacaðý inancýyla ilk olumlu adýmý attýk, ikinci adýmý hükümetten bekliyoruz. O noktadan sonra LTB tüm birimleriyle hizmette olacaktýr" dedi. BULUTOÐLULARI LTB Baþkaný Cemal Bulutoðlularý da, aylardan sonra Belediye Meclisi'nin toplanarak karar aldýðýný ve bu karar doðrultusunda yeniden yapýlandýrma çalýþmalarýnýn baþlatýldýðýný vurguladý. Bu süreçte bazý formalitelerden dolayý, hemen her þeyin yapýlamayacaðýný, bunun için de hem halkýn, hem de çalýþanlarýn daha fazla maðdur olmamasý amacýyla BES Baþkaný Savaþ Bozat'la bugün sabah bir görüþme yaptýðýný söyledi. "ÜÇÜNCÜ ADIM HÜKÜMETTEN BEKLENÝYOR" Sendika Yönetim Kurulu'nun kendilerini kýrmadýðýný, kendilerinin adýmýna karþýlýk, onlarýn da bir adým attýðýný, üçüncü adýmýn ise, hükümetten beklendiðini ifade eden Bulutoðlularý, kendilerinin de bunun takipçisi olacaklarýný belirtti. GÜNLÜK ANONYMOUS: "KÝMYASAL SÝLAH SURÝYE'YE MÜDAHALEYE BAHANE" Uluslararasý hacker grubu Anonymous, Suriye yönetiminin kimyasal silah kullanacaðý iddiasýna tepki gösteren bir video mesaj yayýnladý. Anonymous, mesajýnda Suriye yönetiminin kimyasal silah kullanabileceði yönündeki iddialarýn Suriye'ye müdahale bahanesi olarak üretildiðini söyleyerek, muhaliflerin Türkiye'de yaptýklarý hazýrlýklara da geniþ yer ayýrdý. Mesajda þu sözlere yer verildi: "Obama ve yönetimi, ABD tarihinde bile eþi görülmemiþ bir alçaklýk noktasýna eriþmiþtir. Bu canavarlarýn gerçekten ne olduklarýný ifþa etmek görevimizdir. Anonymous, Batýlý güçlerin ve ABD'nin terör programýnýn kurbaný olan bütün insanlar için ayaða kalkmalýdýr. Tanrý Suriye'yi, ordusunu, liderliðini ve halklýný korusun. Biz bir orduyuz, biz affetmeyiz, biz unutmayýz, bizi bekleyin." CENAZE Arif Hoca'nýn dünkü cenazesinde tüm muhalefet vardý... Resmi zevat yoktu, ama UBP'liler ve DP'liler de vardý... Bizi birleþtiren bu cenaze olmasa yalnýz keþke... Keþke mezarlýk dýþýnda da birleþebilsek... ÇELENKLER KTÖS binasýnýn önündeki anma etkinliðinde çelenkler dizildi yanyana... Kim akýl ettiyse Hristofyas'ýn çelengi ile Eroðlu'nun çelengini yanyana koydu... Ýyi de etti... YAÐMUR Yaðmur yaðacak gibiydi, ama tek-tük damladýysa da yaðmadý. Arif Hoca yaðmuru severdi... Hele de Lapta'daki barakasýnýn üstünde ses çýkardýðý zaman... BOÞ MEZAR Arif Hoca'yý mezarlýðýn en ucundaki yere gömdük... Yanýnda da boþ bir mezar vardý. O mezarý kimin için kazdýklarýný öðrenemedik... Boþ mezar dolusundan daha acýklý... KOLAY MI? Sade, tahta bir tabutla gömüldü Hoca. Tabutu mezara kalýn iplerle indirildi. Artýk aramýzda olmadýðýna inanmak kolay mý? Týrnak... "Artýk 'Arif Hoca'nýn dediðinden' kelimesi, neredeyse sesi olmuþtur isyanýn... En öfkeli anlarýmýzda, en hiddetli isyanlarýmýzda, Arif Hoca'ya sarýlýrýz... 'Dediðinden' deriz. O tek kelime, bir küfrün ötesinde anlamlar taþýr... Tükeniþe karþý baþkaldýrýya dönüþür, nasýrlý ellerle sarýlýr coðrafyaya..." Cenk MUTLUYAKALI (Yenidüzen) "Arif Hasan Tahsin, en milliyetçi geçinenden belki de daha fazla ülke savunmasýnda görev almýþ birçok kahramandan biridir. Son zamanlarda ise gördüklerinden rahatsýz olduðunu dile getirmiþliði nedeniyle de belli çevreler tarafýndan hor görülmüþ, dýþlanmaya çalýþýlmýþ. Onu dýþlayýp yok sayanlara o çok söylemiþtir ama biz burada tekrarlayalým. 'Arif Hoca'nýn dediðinden.'" Rasýh REÞAT (Haberdar) "Arif Hoca, artýk soluk alýp vermiyor. Ancak geride býraktýðý düþünce ürünleri Arif Hoca'yý ölümsüz yapmaya yetiyor...' Hasan HASTÜRER (Havadis) "Aslýnda hoca ölmedi. Sadece biraz dinlenecek. Bir müddet bize uzaklardan bakacak. Verdiði mücadeleyi ne kadar devam ettirip, ettiremeyeceðimizi izleyecek. Zamaný geldiðinde de bizlerle buluþacak! Görüþmek üzere Arif Hocam..." Kartal HARMAN (Kýbrýslý) Günün Kahramaný ARDA GÜNDÜZ Gür sesi ve gitarýyla okuduðu þarkýlarla 7'den 70'e herkesin gönlünde taht kuran sevgili Arda Gündüz hastalýðýnýn en baþýndan beri hiç yalnýz býrakmadý Arif Hoca'yý... Hayatý onun için kolaylaþtýrmaya çalýþýp durdu, moral verdi, destek oldu. Hastaneye yatýrýldýðý andan itibaren hiç yanýndan ayrýlmadý. Aðrýlarý dayanýlmaz hale gelip baðýrdýðýnda da Hoca'nýn çektiklerini gördü. Dün de cenazede en öndeydi... Tabutunu sýrtladý, gözyaþlarýný tutamadý. Tüm bu tanýklýðýndan sonra bunun romanýný bile yazabilir artýk... Bu arada Arda ile birlikte Arif Hoca'nýn yanýndan hiç ayrýlmayan bir de Evren oldu... Toplum böyle gençlere sahip olduðu için gurur duymalý...

7 7 14 Aralýk 2012 Cuma Baðýmsýz Köþe Ali Kiþmir Tarih Arda yý aradým, nerdesin diye sormadým çünkü Evren Ýnsan ile birlikte her zaman olduðu gibi Arif Hoca nýn yanýndaydýlar. Durumu nasýl diye sorduðumda hergün daha iyiye gider gardaþ dedi Arda... Çok güzel, sevenleri de bu iyi haberi almalý, Öktem e söylüyorum seni arayýp Radyo Mayýs taki programýma baðlasýn dedim... Öktem Arda yý arayýp programa baðladý, Arda bir dakika lütfen Arif Hoca da konuþmak ister diyerek telefonu ona uzattý. Arif Hoca konuþmakta biraz zorlansa da mesajýný çok net bir þekilde veriyordu saat 13:10 civarý Arif Hoca nýn Radyo Mayýs tan sevenlerine son sesleniþi... Zannetmesinler ki biz Kýbrýslýlar yenildik. Zannetmesnler ki biz bu davayý kaybettik. Kýbrýslýlar aralarýna girenleri çýkartýp ülkesine sahip çýkacaktýr... Son mesajýnda bile Kýbrýslýlardan umudunu kesmemiþti. Ne olursa olsun bu savaþý bizim kazanacaðýmýza ARÝF HOCA YA SAYGI... KONUÞ GÖR DUY KONUÞ ALO AFRÝKA HATTI ARÝF HOCA'NIN ARDINDAN... inanýyordu. Tarih Radyo Mayýs taki programým biter bitmez Arda yý arayýp Arif Hoca nýn durumunu sordum... Arda Ali, biz hocayý eve çýkartýyoruz, sen iþini bitirince oraya gelirsin diye cevap verdi... Tamam deyip telefonu kapattým. Kýbrýs Genç TV nin yolunu tuttum... Program biterken hemen eve koþup yazýmý yazmam ve daha sonra Arif Hoca mý gidip evinde ziyaret etmem lazýmdý. Yazýmý bitirdikten sonra bir Gazeteciler Birliði: Kýbrýslý Türkler, hislerine tercüman oldu Kýbrýs Türk Gazeteciler Birliði ile Birleþik Kýbrýs Partisi (BKP), Arif Hasan Tahsin'in vefatý nedeniyle ayrý ayýr mesaj yayýnlayarak, üzüntüsünü dile getirdi. Gazeteciler Birliði Baþkaný Hüseyin Güven yazýlý açýklamasýnda, "Kýbrýslýlarýn, cesur bir yüreðini ve kalemini yitirdiðini" ifade ederek, tüm yaþamýný Kýbrýslý Türkler ve onlarýn haklarýný savunmaya adayan gazeteci Arif Hasan Tahsin'i kaybetmenin sonsuz üzüntüsünü yaþadýklarýný vurguladý. "Arif Hocanýn", yaþamý boyunca hiç kimseden korkmadan doðru bildiðini söylemek ve yazmaktan çekinmeyen cesur bir öðretmen ve gazeteci olduðunu ifade eden Güven, "Kýbrýslý Türkler, hislerine tercüman olan Arif Hoca'yý hiçbir zaman unutmayacak, yeri hiçbir zaman doldurulamayacaktýr" dedi. nefes alýp tekrardan üstünden geçmek için balkona çýktým. Birazdan yanýnýzdayým demek için Arda yý aradým... Arda telefonu açarken bana hiç ismim ile hitap etmediði için bir terslik olduðunu anladým... Ali þey deyip biraz durakladýktan sonra Arif Hoca yý kaybettik gardaþ, hastanedeyiz acele gel lütfen dedi. Hemen koþtum, yolda giderken ne olur bu bir þaka olsun diye kendi kendimi yedim ama olmadý... Arif Hoca yý kaybettik... Tarih Dün ona karþý son görevimizi yerine getirdik... KTÖS binasý önünde muhteþem bir samimiyet vardý. Bir kaç kiþi dýþýnda herkes kendi isteði ile gelmiþ ve bu büyük insaný son yolculuðunda yalnýz býrakmamýþtý. Þener Levent mezarý baþýnda konuþmaya baþlayýnca gözlerimizdeki yaþlarý artýk tutacak gücümüz kalmamýþtý... Þener Abi de, biz de gözyaþlarýmýzý gizlemiyorduk. Çok acý çekiyorduk ve gitme Arif Hoca diye haykýrmak istiyorduk... Hepimizin göz yaþlarý Arif Hoca nýn yattýðý topraðýn üstüne düþtü. Bu ona karþý sevgimizin bir göstergesiydi. Kartal Harman, giderken dönüp bana Be Ali beklediðim kalabalýk olmadý, hani gençler nerede diye sitem etti. Ben de dönüp Kartal a söylediklerin evet doðru ama iþin bir diðer tarafý da, bu kadar dürüst insaný ilk defa bir araya Arif Hoca toplamýþ oldu. Normalde üç tane dürüst insan bir araya gelemezken bak þimdi yüzlercesi burada, iyi de diðerleri gelip timsah gözyaþlarý dökmediler dedim... Benim en çok aðrýma giden ise Denktaþ öldüðünde bizim gösterdiðimiz saygýyý, bazý kesimler bizlere karþý göstermediler... Bu, bundan sonra bizim de göstermeyeceðimiz anlamýna gelmez, aksine biz onurlu olan insanlar olmayanlara onurlu olmayý öðretmeye devam edeceðiz... Arif Hoca hayatta iken söylediklerini, son nefesinde de tekrarladý... Benim için inanmadýðým bir devlet tören yapýlmasýn istemem... Dini tören de istemiyorum çünkü inanmýyorum... Beni KTÖS ün bayraðýna sarýnýz... Ýþte Arif Hoca dün ne söylediyse, ölürken de son sözleri o oldu... Türkçe konuþan Kýbrýslýlar ve Rumca konuþan Kýbrýslýlar vardýr. Tek halk vardýr... Arif Hasan Tahsin SENÝ ASLA UNUTMAYACAÐIZ... Zeki Elyeli isimli dostumuz, okurumuz gazetemize Arif Hoca'nýn ölümü ile ilgili bir mesaj gönderdi... "Sayýn Þener Levent, Bugün Türk toplumu eðer dimdik ayakta duruyor ve benliðini koruyorsa bunlarý Arif Hasan Tahsin gibi insanlara borçludur. Arif Hoca kendisi için hayatta hiçbir þey istemedi. Gururunu ve toplumuýn gururunu asla ayaklar altýna aldýrmadý yýlýnda Lefkoþa'nýn savunmasý yapýlýrken o kimseden emir almadan Girne yolunu kesip St. Hilarion kalesine mücahit çýkarýp Girne'yi kontrol altýna aldý. Arif Hoca olmasa Lefkoþa savunmasý kýrýlacak ve Lefkoþa teslim olacaktý. Bu olayý 25v Aralýk 1963'te Mehmet Ali Tremeþeli ile beraber merkezden öðrendik. Tüm dostlarýna ve silah arkadaþlarýna baþ saðlýðý diler, bu büyük insanýn önünde saygý ile eðilirim. Ruhu þad olsun..." MAÐUSA'NIN TAPU KAYITLARI... Maðusadan arayan ismi yanýmýzda saklý bir vatandaþýmýzýn þikayeti de Tapu Dairesi'nde bulunan 3 tane TC'li ile ilgili... "Ben Maðusa'dan arýyorum. Adým önemli deðil... Tam üç haftadan beri Maðusa Tapu Dairesi'nde 3 tane TC görevlisi bulunmaktadýr. Ve bunlar tapu kayýtlarýný denetlemektedirler. Yeni tapu kayýtlarýna geçiliyor. O 3 tane TC görevlisi de bu yeni tapu kayýtlarýna geçirilmesi iþlemlerini kontrol etmektedirler... Durum nedir acaba? Birileri çýkýp bize açýklamalý... Acaba yeni bir ilin tapu kayýtlarý mý yapýlmaktadýr? Acaba Ýskan iþlerinden sorumlu bakan bu konuda ne söyleyecek?" BRT'YE YAZIKLAR OLSUN Arif Hoca'nýn ölümünden sonra bazý yayýnlarla ilgili olarak bir vatandaþýmýzýn söyledikleri þunlar: "BRT'yi Arif Hoca'nýn ölümüyle ilgili tutumundan dolayý kýnýyorum... Bundan sonra BRT'yi izlemeyeceðimi alenen duyururum. Yazýklar olsun... BRT'dekiler bir geçmiþlerini düþünürlerse bunu daha iyi anlarlar. Arif Hoca toplumun refahý için bir yerlerde yer aldý... Muhalif olmuþsa bu da BÝZÝM DUVAR kendisine verilen görevleri yerine getirdiði zaman BEN GÝDERÝM toplumun ADIM KALIR çýkarlarýnýn deðil de kiþisel ve YASEMÝNLER yabancýlarýn çýkarlarýnýn ön BENÝ plana çýkmasý HATIRLASIN olduðu içindir." Bizim Mandra Kýbrýslýtürk toplumunun kendi yurdunda yarým yüzyýlý aþkýn bir zamandan beri vermekte olduðu varoluþ mücadelesinin her safhasýnda onurlu, yürekli ve kararlý bir duruþla yerini alan Arif hocanýn tutulduðu hastalýða daha fazla direnemeyip yaþamýný yitirmesi tüm mandrayý yasa boðar. Yaþamýný Kýbrýslýtürk toplumunun gerçek özgürlük, baðýmsýzlýk ve esenliðine adayan Arif hocanýn kaybýndan duyulan üzüntü tüm ülkede dalga dalga yayýlýrken, sokaktaki adam " 'Arif hocanýn dediðinden' diyenler çoðaldýkça bu toplumun sýrtý yere gelmez" diye imalý imalý söylenir.

8 8 14 Aralýk 2012 Cuma Arada Bir Özgün Kutalmýþ ALKIÞLARLA TÜRKÜLERLE YILDIZLARA UÐURLANDI!.. Kalem Yalçýn Okut Nergis ve çevre örgütleri Çevre örgütlerinin bastýrmasý ile Çevre Dairesi ovalardan toplanan yaban nergislerinin toplanmasýný ve satýþýný yasakladý. Ne imiþ, yoðun toplama nedeni ile nergisler tükenecekmiþ. Bundan dolayý nergisleri koruma altýna almýþlar. Bir baþka çevre örgütü bu yasak üzerine daha da ileri giderek, doðamýzýn bize bahþettiði tamamen doðal gýda olan ayrelli, mantar ve hosteslerin de korumaya alýnarak toplanma ve satýþlarýnýn yasaklanmasýný istedi. Bu yýl yaðmurlarýn erken yaðmaya baþlamasý ve arkasýnýn devam etmesi yüzünden, havanýn da ýlýk olmasýndan dolayý mantarlar erken olgunlaþtý ve bol miktarlarda topraktan fýþkýrdýlar. Bunu fýrsat bilen vatandaþlar bolca mantar buldular. Kendi ve ailelerinin ihtiyacý üzerinde olan mantarlarý da sattýlar. Mantar seven ancak toplamayý bilmeyen veya o zahmete katlanmayan vatandaþlar da para ile satýn alarak ihtiyaçlarýný karþýladýlar. Ben kendimi bildim bileli zamanýnda annem ve komþularýmýz enaz on günde bir hostes piþirirlerdi. Yahni yemeði yanýnda hostesi kuru böðrülce ile de piþirirlerdi. Haþlanmýþ kuru böðrülce içerisindeki hostes, bol kara yað ve limonla enfes olurdu. Onlarca yýl bu hostesler toplanýp yendiði halde yok olmadýlar. Þimdiki nesil hostesin ne ayýklamasýný ne de piþirmesini bilirler. Dolayýsý ile hostesin alýcýsý eskiden olduðu gibi fazla deðildir. Çevre örgütlerinin yapmasý gereken, doðanýn bize bahþettiði bu nimetlerin toplanýp yasaklanmasý yerine meraklýlarýný bu ürünleri nasýl toplamalarý hususunda eðitmeleridir. Örneðin mantarlarý sporlarý toprakta kalacak þekilde kökünden sökmek yerine býçakla kesmeleri, ayrellileri budama makaslarý ile toplamalarý ve yaban nergislerinin soðanlarýna zarar vermeyecek þekilde býçakla sadece çiçek kýsmýndan kesmeleri gibi. Bu eðitim köy kahvehanelerine asýlacak uyarýcý ve eðitici broþürlerle yapýlabilir. Bu iþin zor kýsmýdýr ve medyatik de deðildir. Bundan dolayý iþin kolayýna kaçýlýp, medya da kullanýlarak felâket tellallýðý yapýlmaktadýr. Bu ise bana göre iþgüzarlýktýr. Hadi Çevre Dairesi iþgüzarlýk yapýyor. Çevre örgütlerine ne oluyor? KKTC bugün çevre felâketleri ile karþý karþýyayken, çevre örgütlerinin yaptýðý somut bir eylem ben görmedim. Protesto toplantýlarýný geçiyorum. Örneðin haruplarýmýz fareler tarafýndan yok edilmiþtir. Sýrada þinyalar vardýr. Hangi çevre örgütü bu aðaçlarýn fare zararlýsýna karþý korunmasý için kampanya açtý? Bu kampanya ile nerede ilâçlama yaptý? Girne Denizine hergün binlerce ton lâðým akýtýlýyor. Bafra'nýn güzel sahillerine de hiçbir arýtýmdan geçmemiþ atýk su verilmektedir. Çevre örgütleri ne yaptý veya ne yapmayý düþünüyor? Hergün yerel gazetelerde satýlýk zeytin ve harup odunu ilânlarý vardýr. Bu odunlarýn nereden kesildiðini hiç araþtýrdýlar mý? Daðlarýmýz oyulur, havamýz elektrik santrallarýnýn bacasýndan çýkan gazlarla zehirlenirken, çevreciler mantarlarýn korunmaya alýnmasý için yasak getirmeye çalýþýyorlar. Yani iþ yapar görünerek iþgüzarlýk yapmaktadýrlar. Oldu olacak gömeçlerin, lâpsanalarýn yumurta otlarýnýn, yabani ýspanak ve prasalarýn da toplanýp tüketilmelerini yasaklatsýnlar. Ýnsanlar yiyecek doðal hiçbirþey bulamasýnlar. Alkýþlarla, türkülerle yýldýzlara uðurladýk Arif Hoca'yý. Ünlü 'Hasstir'ini de unutmadan... O hep yýldýzlardan bize bakacak, biz de her yýldýza baktýðýmýzda O'nun suretini göreceðiz... Yazar, öðretmen, sendikacý, gazeteci, bir de hepsinin üstünde baþ-muhalif ve gerçek bir Kýbrýslý olarak hep kalbimizde olacak, hep anýlacak. Kýbrýslýlýðýna hiç laf ettirmedi. Sýrasý geldi, bir diðer Hoca'yý, Özker Hoca'yý desteklemek için Elçiliðe gidip TC pasaportunu iade etti, sýrasý geldi haddini bilmeyene 'Hasstir!' dedi. En önemlisi de sosyal mücadele bayraðýný yükselttikten sonra hiç boyun eðmedi. Hep baþý dik yürüdü. Ölürken bile baþkaldýrarak gitti son yolculuðuna. Tüm dünyadaki statükolarýn en büyük ve en gerici iki kurumuna rest çekti... Ne dinsel tören isterim dedi, ne de devlet töreni; ikisinin de caný cehenneme!.. Rejime karþý olduðu kadar bu gerici kurumlara karþý da þiddetle karþý çýktý. Dayan Yüreðim diye yazýlar yazardý zaman zaman. Yüreði dayanamadý, yarý yolda býraktý Hoca'yý. Yüreðinin dayanamamasý salt saðlýk sorularýndan kaynaklanmadý; asýl acýlar yurdumuzun içine düþürüldüðü berbat durumdan kaynaklanýyordu. Yurt acýsý en büyük acý... Beyni hep direndi buna, hep savaþtý; ama yüreði dayanamadý. Ve bir akþam alacakaranlýðýnda Dillirga'ya doðru havalandý... Dillirga ile Hoca hep özdeþtiler. Ve hep Kýbrýs'ý yansýttýlar; yanýk, yaralý Kýbrýsýmýzý... Hoca'nýn -diðer yanýk türküler yanýnda- sazýyla çalýp okuduðu Gesi Baðlarý'ný çok sevmesi de tesadüfi deðildi. "Bu dünyada ölüm varsa, zulüm var" diyen filozofik sözler Hoca'ya nasýl yabancý olabilirdi ki?.. Hepimiz geldik, hepimiz gideceðiz. Hayýf, hiç bir iz býrakmadan gidenlere... Ya da Hitler gibi, Musolini gibi iz býrakanlara ve býrakacak olanlara... Arif Hoca yurdunun dertlerini dert edinen, ama hiç yerinmeden o dertleri içtikçe de daha çok bilenen ve daha çok üreten nadir insanlardan biriydi. Meydanlarda, caddelerde kitleler "Arif Hoca'nýn Dediðinden" diyen pankartlar açtýlarsa ve açýyorlarsa, ya da hep beraber haykýrdýlarsa ve haykýrýyorlarsa bu da tesadüf deðildir. Hoca'nýn halkýn nabzýný nasýl tuttuðunun bir göstergesidir... Her ölüm erken ölümdür. Hoca 76 yaþýndaydý. Daha çok yaþayabilir, daha çok üretebilirdi. Olmadý. Yurdumuzun dünya sýralamasýnda en baþlarda olduðu kanser ve kalp illetleri ikisi birden saldýrmýþtý Hoca'ya... Hoca'ya saldýran bu iki illetin 'zaferi' yurdumuzun ne denli vahim bir durumda olduðunun da bir diðer götergesidir. Hep kalbimizde olacaksýn Hoca!.. Ve merak etme, bu illetleri de yurdumuzu saran bütün diðer melânetleri de ve de statükonun tüm gerici kurumlarýný da yeneceðiz... SENÝ UNUTMAYACAÐIZ ÝLERÝCÝ, DEMOKRAT, YURTSEVER, GERÇEK KIBRISLI ARÝF HASAN TAHSÝN DESEM IÞIÐIN BÝZÝ AYDINLATMAYA DEVAM EDECEK BELEDÝYE EMEKÇÝLERÝ SENDÝKASI

9 14 Aralýk 2012 Cuma Tünel ALINTI ÝSLAMCILARIN ÇOÐU KÜRT SORUNU'NDA MÜSLÜMAN DEÐÝL Kürtlere orangutan muamelesi yapýyorlar. Ekmeðini elinden alýrsan susar yaklaþýmý var. Zaten bölgede yoksullaþtýrma, asimilasyon ve imha atbaþý gitmektedir. BM verilerine göre 3,5 milyon, GÖÇ-DER verilerine göre ise 4,5 milyon insan bölgeden bir anda göç etmek zorunda kaldý. Bunlar metropollerde ucuz iþ gücü oldular. Burada bir Kürdistan sorunu var. Buna bölge sorunu demek yanlýþtýr. Adýný doðru koymak gerekiyor. Nasýl Bosna, Filistin sorunu diyorsanýz. Bu da Kürdistan sorunudur. Türkiye'de Ýslamcýlarýn önemli bir bölümü Kürt sorununda Müslüman deðildir. Pozantý sonrasýnda umutlar gitmiþti. Ýslamiyet'te ölüye yumuþak davranýlýr. Ama Ýstanbul Ýslam'ý iþte böyle cenazeye gaz atar, su sýkar. Sýrrý Süreyya ÖNDER (BDP Ýstanbul Milletvekili) DÝPNOT Alman Bild gazetesinin haberine göre, hazýrlanan yeni bir tasarýyla AB ülkelerinde "mentollü" ve "ince" sigaralar yasaklanacak. ARÞÝV Gözden kaçmayanlar... ÝNCÝR ÇEKÝRDEÐÝ "Dernekler KKTC'nin demokratik hayatýna renk veren kuruluþlardýr, ayrým yapýlamaz." Derviþ EROÐLU (Cumhurbaþkaný) VÝRGÜL... KEDÝLER, FARELER VE UYUÞTURUCU Tarým ve Doðal Kaynaklar Bakaný Ali Çetin Amcaoðlu açýkladý. Farelerle mücadelede baþarýlý olabilmek için eðitilmiþ 200 personel görev yapýyormuþ. 100 kedi ile çözebilecekleri bir sorunu 200 personelle çözmeye kalkýþýyorlar. Matematiksel olarak mantýða sýðmýyor ama daha önemlisi þudur ki, farelerle mücadele etmek için eðitilmiþ 200 personeliniz var ama uyuþturucuyla mücadele etmek için eðitilmiþ personelleri yok LTB BAÐIRA BAÐIRA, KTHY ANIRA ANIRA TARÝH 13 KASIM 2011 Bir grup tahlil uzmaný tarafýndan yapýlan ortak açýklamada YDÜ Dýþ Ýliþkiler Sorumlusu Savaþan'ýn ifadesi þiddetle kýnandý ve 'Bu üslup týp bilimleri eðitiminden uzak, etik olmayan bir üsluptur ve ticari maksatlý otelcilik hizmetleri yönünden bir bakýþý temsil etmektedir' denildi... ARINÇ'IN YÜZÜ NEDEN KIZARDI? CHP Milletvekili Aylin Nazlýkaya bir konuþmasýnda "vajina" sözcüðünü kullanýnca Baþbakan Yardýmcýsý Bülent Arýnç da þöyle dedi: "Öyle bir söz sarfettiniz ki benim yüzüm kýpkýrmýzý oldu. Evli, çoluðu çocuðu olan bir bayan milletvekili bir organýný nasýl böyle açýkça konuþabilir?" Utanmak için milyonlarca neden varken sen kalk "vajina" sözcüðünden utan. Arýnç, neden Allah'ýn yarattýðýndan utanýyor da, AKP'nin yaptýklarýndan utanmýyor? Aha Uludere katliamý aha zamanaþýmýna uðrayan Sivas Katliamý davasý aha hapihanelere týkýlan gazeteciler "LTB'nin baðýra baðýra batýrýldý. UBP'nin iktidara gelmesiyle belediyelere tanýnan kolaylýklarýn zora sokuldu." Salih ÝZBUL (CTP-BG Milletvekili) 9 Posta... Posta... Posta... Posta... Posta... Posta... Memleketimden manzaralar Türklüðün nasýl aþaðýlandýðýna buyurun siz karar verin: Muammer Güler: AGOS Gazetesi Genel Yayýn Yönetmeni Hrant Dink 19 Ocak 2007 de öldürüldüðünde Ýstanbul Valisi ydi. Ýstanbul Emniyet Müdürü ve Ýstihbarat Þube Müdürü hakkýnda soruþturma izni vermedi. Dink in katledilmesinin ardýndan müsteþarlýða terfi ettirilerek Türkiye nin ilk Kamu Düzeni ve Güvenliði Müsteþarý oldu, AKP milletvekili olarak parlamentoya girdi. Celalettin Cerrah: Dink öldürüldüðünde Ýstanbul Emniyet Müdürü ydü. Cinayetten yaklaþýk bir yýl önce Trabzon dan Ýstanbul a gönderilen istihbaratta, McDonald s bombacýsý Yasin Hayal in Dink e suikasta hazýrlandýðý, keþif için KARÝKATÜR / Ýstanbul a gelerek Ümraniye deki abisinin fýrýnýnda kaldýðý yazýyordu. Cinayetten sonra bu yazý ortaya çýkýnca Ýstanbul Emniyeti mahkemeye istihbaratýn deðerlendirildiðini, iki polisin verilen adreste bahsi geçen fýrýný bulamadýðýný rapor ettiklerini öne sürdü. Hayal için görevlendirildiði öne sürülen iki polisin sözü edilen gün sabah 9 dan gece 12 ye kadar baþka bir iþle görevlendirildikleri ortaya çýktý. Cerrah cinayetten sonra valiliðe terfi ettirilerek Osmaniye ye atandý. Ahmet Ýlhan Güler: Dink öldürüldüðünde Ýstanbul Ýstihbarat Þube Müdürü ydü. Görevden alýndý. Mayýs 2011 de hakkýnda idari soruþturma yürütülmediði ve Serhan Gazioðlu geçmiþinde disiplin cezasýna çarptýrýlmadýðý gerekçe gösterilerek 1. Sýnýf emniyet müdürlüðü ne terfi ettirildi. ( ) Nihat Ömeroðlu: Dink, AGOS taki yazýsýnda Türklüðü aþaðýladýðý iddia edilerek mahkûm edildi. Karar, Yargýtay da onandý. Ömeroðlu, Yargýtay da Dink in Türklüðü aþaðýladýðý ve cezalandýrýlmasý gerektiði yönünde görüþ bildiren 18 hâkim arasýndaydý. TBMM de AKP oylarýyla Türkiye nin ilk ombudsmaný (kamu baþdenetçisi) seçildi. Seçildikten sonra önündeki dosyanýn Hrant Dink e ait olduðunu bilmediðini savundu. Ombudsmanlýða aday olmak üzere TBMM ye verdiði dilekçeye göre alkol kullanmýyor. Muhittin Mýhçak: Yargýtay daki oyunu Dink in Türklüðü aþaðýladýðý yönünde kullandý. Baþdenetçi Ömeroðlu na yardýmcý olarak seçilen beþ kiþiden biri oldu. Ekrem Ertuðrul: Yargýtay üyesi olarak Dink in cezalandýrýlmasý yönünde oy kullandý. Yargýtay 9. Ceza Dairesi Baþkanlýðý na getirildi. Hasan Erbil: Dink in mahkûm edilmesi yönünde oy kullandý. Yargýtay Baþsavcýlýðý na atandý. Hasan Gerçeker: Yargýtay daki oylamada Dink in Türklüðü aþaðýladýðý iddiasýna katýldý. Önce Yargýtay Baþkanlýðý na, ardýndan Tahkim Kurulu Baþkanlýðý na getirildi. AÝHM, Dink in korunmamasý, devlet yetkililerinin soruþturulmamasý gerekçesiyle Türkiye yi dört kez mahkûm etti. AÝHM kararýndan sonra, müfettiþler dokuz kiþi hakkýnda soruþturma talep ettiler. Ýstanbul Bölge Ýdare Mahkemesi, AÝHM hükmüne raðmen soruþturmaya yer olmadýðýna karar verdi. Hrant Dink Türklüðü aþaðýladýðý iddiasýyla cezalandýrýldýðý süreçte hedef gösterildikten sonra öldürüldü. Hayattayken baþvurduðu AÝHM, cezalandýrýlmasýna gerekçe gösterilen yazýyý Türklüðü aþaðýlamak deðil ifade özgürlüðü kapsamýnda deðerlendirdi ve Türkiye yi tazminata mahkûm etti. Türklük Evet, aþaðýlandý. Nasýl aþaðýlandýðýna buyurun siz karar verin... (Bu yazý Doðan Akýn ýn t24 te yayýmlanan Evet Hrant, Türklük aþaðýlandý baþlýklý yazýsýndan kýsaltýlmýþtýr )

10 10 14 Aralýk 2012 Cuma KONUK YAZAR SÖZ HAKKI OYA KUTSAL Tüm hayatým boyunca sadece iki kiþiyle tanýþmak istedim. 20. Y.Y Amerikali oyun yazarý Tennessee Williams ve gazeteci-yazar Arif Hasan Tahsin. Williams 80'li yýllarda hayata veda ettiðinden bu mümkün olmadý. Ancak Arif Hasan Tahsin mümkündü benim için; ama nasýl olacaktý? Siyaset Meydaný adlý programda Kýbrýs Türkü'nün psikolojik, sosyolojik ve tarihsel durumunu kýsaca özetleyen o çok anlaþýlýr söyleminden sonra Arif Hoca'ya olan hayranlýðým genç kýzlarýn Tarkan'a olan hayranlýðý kadar hükmetmiþti. Artýk bu özgün kiþiyle, bu her þeye raðmen ayný kalmýþ, bozulmamýþ kiþiyle tanýþmak zorundaydým. O son Mohikan'dý benim için. Enerji bilimciler ' Ne dilediðinize dikkat edin, gerçek olabilir,' derler. Ne kadar doðruymuþ. Sevgili Fuat Mehmet'in sayesinde hiç beklemediðim bir anda tanýþtýk Arif Hoca ile. Ýnsan insan bakan gözleri olan kiþilerle karþýlaþmayalý o kadar uzun zaman olmuþtu ki, ve bir insana kocaman gülümsemeyeli o kadar uzun zaman geçmiþti ki, þaþkýndým tanýþma anýmýzda. Þaþýrmýþtým. O ise gerçek bilgiye ulaþmýþ insanlarýn sadeliðiyle iddiasýzdý. Ben en çok iddiasýz oluþunu sevdim hocanýn. Ona ilk sorum þuydu: 'Hocam, bu kadar bilgiyle, bu kadar yaþanmýþlýkla nasýl baþ ettiniz?' Cevabý þuydu bana: ' Ben konuþtum kýzým. Faggayý o konuþamayanlar yedi.' Ve devam etti. 'Ben her dönemde çok konuþtum. Bayraktar beni huzura çaðýrdýðýnda, yanýna gidene kadar yolda kimi gördüysam Bayraktara gideceðimi söyledim. Yani bir þey olursa bilsinler..' Arif Hoca ile son sohbetimiz ise mutluluk üzerine olmuþtu. Mutluluðu sorgulamýþtýk; Kýran kýrana...saatlerce... Hoca þaþkýndý. Belki de hayatýnda ilk defa þaþýrýyordu. O kadar çok þey görmüþtü, yaþamýþtý ki, artýk hiç bir þey onu þaþýrtamaz diye düþünüyordu belli ki. Ancak hayat bu! Her zaman þaþýrtýr bizi. Herkesi. Arif Hoca'yý bile. 'Komonist olduðumu söylediklerinde kitap alýp okumak zorunda galdýydým,'demiþti bir sohbetimizde. 'Komonizmin ne olduðunu nerden bileceydik? Ben tereyaðýnýn ne oldugunu goðuþda öðrendiydim. Bakarýk ekmeðin üstüne sarý biþey süreller. Tereyaðýymýþ' Gülmüþtük 'Ben hiç biþey olmak istemediydim aslýnda. Öðretmen olmak istemediydim. Öðretmen olduk. Sendikacý olmak istemediydim sendikacý olduk. Komutan PROF.DR. ERHAN ARIKLI Memleketimden binlerce kilometre uzakta Arif hocanýn vefatýný öðrendiðimde, içim cýz etti ve gayri ihtiyari aðzýmdan çýkan ilk kelime de "Hass..tir" oldu. Yýllar önce Arif hoca bu kelimeyi benim için ATV stüdyosunda "Siyaset Meydaný" programýnda, canlý yayýnda söylemiþ ve stüdyodan dýþarý çýkarýlmýþtý. Daha sonra bu kelime, Annan Planý döneminde miting meydanlarýnda atýlan, pankart ve dövizlere yazýlan bir slogan haline gelmiþti.. Ben, Arif hoca ile de onun yazdýðý Afrika gazetesindeki diðer þahýslarla da yýllar boyu mücadele ettim. Onlarýn Türkiye'nin, Türkiyelinin, Askerin ve KKTC'nin aleyhine yazdýðý yazýlara, ortaya koyduðu fikirlere karþý durmayý þiar edindim hep.. Kalemlerin kýlýç olarak kullanýldýðý günleri yaþadýk. Ama ben, ne Arif hoca'ya ve ne de onunla ayný davaya baþ koymuþ Avrupa-Afrika gazetesindeki diðer arkadaþlara hiç kýzmadým. Kýzamadým Hatta içten içe takdir ettim Afrika gazetesi beni manþetten "Cani" diye suçladýðýnda da, gazete yazarlarýnýn en aðýr cümlelerle bana ve arkadaþlarýma hakaret ettiklerinde de saygý duydum onlara. Çünkü; -Ýlkeli idiler -Fikir namusuna sahiptiler -Menfaat peþinde koþmuyorlardý -Ýnandýklarý bir yolda taviz vermeden, her türlü sýkýntýya göðüs gererek mücadele ediyorlardý Dava adamýydýlar kýsaca... "Türkiye senin ne paraný, ne memurunu ne de paketini isteriz" diyip þov yapan fakat Türkiye'nin gönderdiði maaþlarla beslenen klasik solcularla alakalarý yoktu. Hele hele Türkiye'yi Avrupalara kadar gidip þikâyet eden ama Türkiye'nin verdiði kredi ile Çocuk 'Abla kim ki ölen?' diye sordu. 'Bir Kýbrýslý' dedim... olmak istemediydim komutan da olduk.' Olmak istemeyip de olduklarýna ben devam ederek, 'Meþhur olmak da istemediydiniz ama meþhur da oldunuz.' dedim. 'Uuu? Meþhur da mý olduk?' diye karþýlýk vermiþti; gerçekten merak ederek. 'Peki ne isterdiniz hocam?' diye sorduðum zaman, ' Aha gideyim köyüme ekeyim, bir da hayvaným olsun, o gadar..' demiþti.. Mutluluk üzerine o yoðun tartýþmamýz da bu noktada baþlamýþtý. Hoca o gün fark etmiþti ki o ana dek hiç mutluluk üzerine düþünmemiþti. Hiç sorgulamamýþtý. Mutlu olup olmadýðýný hiç sormamýþtý kendine? O akþam bir sonuca varamadýk Hoca'yla.. Çünkü hayatýnda ilk kez þaþýrmýþtý Hoca. Üstelik yýkýlmýþ gibiydi de. Belli ki bu yepyeni farkýndalýðýn þiddeti ile baþ etmeye çalýþýyordu. Öylece ayrýldýk o akþam. Ancak söz verdik birbirimize; bir sonraki buluþmamýza dek o düþünecek ben de argumanýmýn doðruluðunu bilimsellikle pekiþtirecektim. Ben pekiþtirdim. Hem de yazýlý olarak ve ona gönderdim. Arif Hoca ile ikinci mutlululuk randevumuz hiç gerçekleþmedi. Belki de gerek kalmadý.. Çünkü Arif Hoca mutluluk kavramýný hiç araþtýrmamýþ olmasýnýn nedenini biliyordu artýk. Hoca artýk biliyordu ki 'Mutluluk kavramý üzerine düþünmek yalnýzca mutsuz insanlarýn iþidir.' Oysa ki Hoca, çok mutlu bir hayat yaþadý. Hep kendi gibi oldu. GÜLE GÜLE ARÝF HOCA Kalkanlý sýrtlarýnda yurt inþa eden politikacýlarla mukayese dahi edilemezlerdi. Ben, Afrikacýlarla bundan önce olduðu gibi bundan sonrada mücadeleye devam edeceðim elbette. Onlarla mücadele ederken,"dava arkadaþým" diye bildiðim, ama yarýn beni ne zaman arkadan vuracaklarýný bilmediðim bir sürü dosta bakýp, "Ýyi ki düþmanlýklarýndan ve mertliklerinden emin olduðum insanlar var karþýmda" diye iç geçireceðim. Arif hocayý hiç tanýmadým. Þener Levent ve arkadaþlarý ile de ancak bundan iki ay önce tanýþabildim. Bir paket baklava alarak ziyaretlerine gittim ve "Helallik" istedim. Hak bildikleri yolda davalarýndan milim geri adým atmayan, mangal gibi yüreðe sahip "Fikri Ve onu sevenler Arif Hasan Tahsin olduðu için sevdi. Hoca'nýn can dostlarýndan Sevgili Sibel Özmenek bir soru sordu bu gün bana. Ve benden dürüstçe düþüncemi söylememi istedi. Belli ki güçlü duygularýnýn gerçekciliðinden emin olmak istiyordu. Þuydu Sibel'in sorusu; 'Bazý insanlar vardýr; çok iyi yazardýrlar. Bazý insanlar ise çok iyi insandýrlar. Bazýlarý çok gerçekçidir. Bazýlarý çok duygusal. Bazýlarý yurdunu çok sever. Ancak bazý özel insanlar vardýr ki bu özelliklerin tümünü taþýrlar. Her ülkede bu insanlardan vardýr ve bu insanlar 50 yýlda bir gelirler. Arif Hoca da öyle biri mi? Ben öyle hissediyorum ' Sibel'e tüm yüreðimle katýldým. Arif Hoca ile bir dönem kapandý. O son Kýbrýslý'ydý benim için. Yaþayan tarihti. Kitaplarýn yazmadýðý tarih. Artýk tarihi kitaplardan öðreneceðiz. Ne kötü Hoca'ya son vedamýzý Girne Kapýsý'nda yaptýk bu gün. Tam da okullarýn çýkýþ saatinde. Çocuklar ilgiyle izlediler bizi. Bir ara yanýma bir çocuk yaklaþtý. Kim bilir nereden gelmiþ? 'Abla kim ki ölen?' diye sordu. 'Bir Kýbrýslý' dedim. 'Haa anladým.' dedi. Ölen bir Kýbrýslý'ydý bugün. Ve ben, O giderken, en çok bana üzüldüm... düþmaným" olan bu ekiple sohbet ettim. "Keþke Arif hoca da burada olsaydý da onunla da helalleþseydim" dedim, Þener Levent'e. Hastaymýþ Bir iki gün önce hasta yataðýnda resmini gördüm internette. "Döner dönmez bir buklet çiçek alýp ziyaretine gideyim. Hem tanýþmýþ hem de helalleþmiþ oluruz böylece" dedim içimden Nasip deðilmiþ. Keþke Kýbrýs'ta olsaydým þimdi. Olsaydým da cenaze namazý kýldýran imam; "Merhumu nasýl bilirdiniz diye sorduðunda", ben de "Hoca, Hoca Hayatýnda gördüðün ve göreceðin binlerce insanýn içinden "Erkek" kavramýna sahip 3-5 kiþiden birinin namazýný kýldýrýyorsun" diyebilseydim. Güle güle Arif hoca Arif Hoca için mesajlar YORGANCIOÐLU Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Baþkaný Özkan Yorgancýoðlu, "tarihe ýþýk tutan yazýlarýyla kitaplaþan büyük bir çýnar" diye tanýmladýðý Arif Hasan Tahsin'in daima yaþayacaðýný, yaþatýlacaðýný belirtti. Yorgancýoðlu, hayatýný dün kaybeden ve bugün topraða verilen sendikal ve siyasal yaþamýn önemli isimlerinden Arif Hasan Tahsin için yayýmladýðý mesajda, "Yaþamý boyunca kimseden korkmadan baskýlara direnen ve bildiðini söylemekten çekinmeyen Kýbrýs Türk toplumunun kýymetli öðretmenlerinden Arif Hasan Tahsin'i ebediyete uðurlamanýn üzüntüsünü yaþýyoruz" dedi. Özkan Yorgancýoðlu, Tahsin'in varoluþ ve sendikal mücadeleye saðladýðý katkýlarýn dünya döndükçe hatýrlanacaðýný, aziz hatýrasýnýn kuþaktan kuþaða aktarýlacaðýný kaydederek, yakýnlarýna ve halka baþsaðlýðý diledi. YKP Yeni Kýbrýs Partisi (YKP), Kýbrýs'ýn önemli isimlerinden Arif Hasan Tahsin'in mücadelesinin artýk onsuz ama onun adýna devam edeceðini belirtti. YKP Yürütme Kurulu yayýmladýðý mesajda, "Arif hoca" olarak tanýnan Arif Hasan Tahsin'in vefatý nedeniyle ailesine ve sevenlerine baþsaðlýðý diledi. Tahsin'in 1990'da YKP'ye katýlarak milletvekili adayý; 2000'de ise Yurtsever Birlik Hareketi'nin cumhurbaþkaný adayý olduðu hatýrlatýlan açýklamada, uzun yýllar Yeniçað gazetesinde yazýlarýnýn çýktýðý kaydedildi. Açýklamada, Arif hocanýn, KTÖS'ün kurucularýndan ve sembol ismi olduðu belirtilerek, köþe yazýlarý, kitaplarýyla Kýbrýs'ýn yakýn tarihiyle ilgili resmi tarih dýþýnda birçok yazýsýyla tartýþmalar yaratan, tutuklanan ama düþüncelerinden vazgeçmeyen bir kiþi olduðu anlatýldý. "Arif Hoca'nýn uðruna yýllarca mücadelesini verdiði iþgal karþýtý, rejim karþýtý mücadele artýk onsuz ve ama onun da adýna devam edecek" denilen YKP açýklamasýnda, "sýnýrsýz, silahsýz, askersiz, garantörsüz, Birleþik bir Kýbrýs mücadelesini sürdürme" sözü yinelendi. BKP BKP Genel Sekreteri Ýzzet Ýzcan mesajýnda "Emek, demokrasi ve barýþ mücadelesinin yýlmaz savaþçýsý" olarak nitelediði Arif Hasan Tahsin'in vefatýndan dolayý büyük bir acý içerisinde olunduðunu belirterek, Tahsin'in vefatýnýn tüm Kýbrýs ve Kýbrýslýlar için büyük bir kayýp olduðunu kaydetti. Ýzcan, "Arif Hocanýn", uðruna mücadele verdiði ilkeler ve anýsýnýn mücadelelerine ýþýk tutacaðýný belirterek, yaþamý boyunca Kýbrýs Türk toplumunun varlýðý, kimliði ve özgürlüðü için zor koþullar karþýsýnda geri adým atmadan inatla mücadele veren Arif Hasan Tahsin'in gelecek kuþaklar için örnek bir kiþilik olduðunu iþaret etti. Tahsin'in, ömrünü adadýðý "Kýbrýs'ýn yeniden birleþmesini" göremeden hayata gözlerini yumduðunu, ancak tüm Kýbrýslý ilericilere bu büyük görevi býraktýðýný ifade eden Ýzcan, BKP'nin Arif Hasan Tahsin'in vizyonunu ve mücadelesini, mücadelesiyle yaþatmaya devam edeceðini kaydetti. KSP Kýbrýs Sosyalist Partisi (KSP), eðitimcisendikacý-gazeteci-yazar Arif Hasan Tahsin'in ölümü nedeniyle mesaj yayýmladý. Mesajda, "Arif Hoca"nýn þahsýnda halkýn, ülkesi icin elinden geleni yapmaktan çekinmeyen yurtsever ve aydýn bir evladýný kaybettiði kaydedilerek, "karanlýk günlerde" sendikal mücadele bayraðýný yükselten Arif Hasan Tahsin'in birçok genç sendikacýya örnek olduðu ifade edildi. KSP Genel Sekreteri Mehmet Birinzi imzalý açýklamada þöyle denildi: "Arif Hasan Tahsin'in vefatýndan duyduðumuz üzüntüyü halkýmýzla paylaþýrken, partimizin emperyalizme karþý barýþ, demokrasi ve sosyalizm kavgasýný kararlýlýkla sürdürmeye devam edeceðini ve bu mücadelede Arif Hasan Tahsin gibi yurtseverlerin anti-emperyalist birlesik cephede yer almalarýnýn mutlak bir gereklilik olduðunu bu vesile ile bir kez daha vurgulamayý bir görev sayarým."

11 14 Aralýk 2012 Cuma 11 DÜNYA... TÜRKÝYE... DÜNYA... TÜRKÝYE... DÜNYA... GÜNEY KIBRIS.. GÜNEY KIBRIS.. GÜNEY KIBRIS.. Barýþ Derneði'nden Nobel Barýþ Ödülü'nün AB'ye verilmesine tepki: "AB, savaþ karþýtý deðil savaþ suçlusudur" Türkiye Barýþ Derneði yayýnladýðý basýn açýklamasýyla Nobel Barýþ Ödülü'nün Avrupa Birliði'ne verilmesine tepki gösterdi. Açýklamada, "Avrupa Birliði, savaþ karþýtý olmak bir yana savaþ suçlusudur" denildi. Barýþ Derneði tarafýndan yayýnlanan mesajda özetle unlar kaydedildi: "BARIÞ ÖDÜLÜ AB'YÝ AKLAMAYA YETMEZ" "Aslýnda Nobel Barýþ ödülünün sicili AB'nin siciliyle uyumludur. Ancak yine de, AB'nin herhangi bir 'barýþ' ödülünün muhatabý olarak gösterilmesi kabul edilemez. Ödülün gerekçesi AB'nin, '60 yýlý aþkýn süredir Avrupa'da insan haklarýna, demokrasiye ve barýþa olan katkýlarý' olarak açýklandý. Oysa Yugoslavya'dan Libya'ya, Suriye'ye uzanan siciliyle Avrupa Birliði, savaþ karþýtý olmak bir yana savaþ suçlusudur. Barýþ Derneði halklarýn aklýyla ve barýþ kavramýyla alay eden bu kararý protesto etmektedir." "AB, NATO ÝLE UYUM ÝÇÝNDE BÝR SÝLAHLI GÜÇTÜR" "Avrupa Birliði, NATO ile uyum içinde çalýþan bir silahlý güçtür. Avrupa Birliði, Avrupa'da faþizmin yükselmesinin destekçisi ve kolaylaþtýrýcýsýdýr. Avrupa Birliði, üye ülkelerde emekçilere, gençlere, göçmenlere düþman politikalarýn savunucusu ve uygulayýcýsýdýr. Ne Nobel Barýþ Ödülü ne baþka bir ödül AB'nin içinde bulunduðu krizi aþmasýna yetebilir. Ne Nobel Barýþ Ödülü ne baþka bir ödül AB'nin, Obama'nýn ya da benzerlerinin insanlýk suçlarýný örtmeye yetebilir. AB'nin herhangi bir barýþ ödülünün muhatabý olarak gösterilmesi, barýþ yanlýsý gibi sunulmasý kabul edilemez. Avrupa Birliði, savaþ karþýtý olmak bir yana savaþ suçlusudur. AB, Yugoslavya, Irak, Afganistan, Lübnan, Libya ve son olarak Suriye'de ABD ve NATO ile eþgüdüm içinde olmuþtur. Makedonya, Kongo ve Afganistan'a NATO gücü ile birlikte görev almak üzere, 'AB polis gücü' adý altýnda askeri güç yollamýþtýr. ABD'nin Irak iþgali ya da Ýsrail'in Lübnan saldýrýsýnda olduðu gibi, doðrudan askeri güç yollamadýðý durumlarda da AB, NATO ve NATO üyesi kimi ülkelerin askeri müdahalelerini destekleyen bir tutum takýnmýþtýr." "AB-CIA ÝÞBÝRLÝÐÝ VE GUANTANAMO" 2005 yýlýnýn sonlarýnda, CIA'nýn terör zanlýsý olduðu gerekçesiyle alýkoyduðu insanlarý baþta Guantanamo olmak üzere kimi toplama kamplarýna Avrupa aktarmalý uçuþlarla götürdüðü, bu insanlarýn bu kamplarda yargýlanmaksýzýn alýkonulduðu ve iþkence gördükleri bilinmektedir. Bu süreçte, AB'nin CIA ile iþbirliði içinde çalýþtýðý izlenirken, AB ortak savunma ve dýþ politika temsilcisi Solana'nýn baþýndan beri olup bitenlerden haberdar olduðu ortaya çýkmýþtýr." "AB EMEK DÜÞMANIDIR" "2010 yýlýnda Yunanistan'da patlak veren ve ardýndan Ýrlanda, Portekiz, Ýspanya, Ýtalya ve son olarak Kýbrýs'a yayýlarak þiddetlenen ekonomik kriz üzerinden hayata geçirilen politikalar AB'nin emek düþmaný tutumunu açýkça yansýtmaktadýr. AB barýþa deðil, ýrkçýlýða, ayrýmcýlýða hizmet eder. Faþist partilerin oy oranlarýndaki yükseliþ bunun en açýk kanýtýdýr. Irkçýlýðýn, ayrýmcýlýðýn ve laiklik karþýtý hareketlerin Avrupa çapýnda yükseliþe geçmesinde, AB'nin dayattýðý yoksulluðu ve iþsizliði derinleþtiren ekonomi politikalarýnýn olduðu açýktýr. Öte yandan, göçmen politikalarý da ayrýmcýlýðý beslemekte, göçmenleri kolay hedefler haline getirmektedir." "Barýþ Derneði olarak, uzunca bir zamandýr, kapitalizm ve emperyalizmin çýkarlarý doðrultusunda ideolojik bir iþlevle verildiði izlenen Nobel Barýþ Ödülü'nün bu haliyle Avrupa Birliði'ne verilmesini 'yaraþýr' bulsak da Avrupa Birliði'ni 'barýþ yanlýsý' gösterecek tüm giriþimleri kabul edilemez bulduðumuzu duyuruyoruz. Unutulmamalýdýr ki hiçbir ödül, insanlýk suçlarýný örtmeye yetmeyecektir." (sol-haber Merkezi) Rum Meclisi 23 memorandum yasasýný onayladý Kesintiler, yeni vergiler! Rum halký yasalara tepki gösterdi, meclis binasý dýþýnda protesto gösterileri yaptý, olaylar çýktý Rum Meclisi, Troyka ile varýlan ilke anlaþmasý çerçevesinde önceki gün 23 memorandum yasasýný onaylarken, Güney Kýbrýs'tan çeþitli kesimler Meclis binasý önünde toplanarak protesto gösterilerinde bulundu, protestolar sýrasýnda gerilimli anlar yaþandý, olaylar çýktý. Fileleftheros gazetesi "Herkes Ýçin Aðýr Bedel Yasa Tasarýsýnda Ödeneklerin Kaldýrýlmasý, Yeni Vergiler, Maaþlarda Düþüþler" baþlýklarýyla manþete çektiði haberinde, Rum Meclisinin, ekspres bir süreçle, herkesin hayatýný etkileyecek memorandum önlemleri yapbozunu tamamlayarak, dün 23 yasa tasarýsýný onayladýðýný yazdý. Ülkenin iflasa uðramamasýnýn bedelinin, Kýbrýs koþullarýnda eþi benzeri görülmemiþ, yeni bir gerçeklikle karþý karþýya kalacak olan binlerce çalýþan, emekli, öðrenci, hassas gruplar ve iþletmeler için aðýr olduðunu kaydeden gazete haberinde, 3 yasa tasarýsýnýn da geçtiðimiz hafta oylamaya sunulup onaylandýðýný anýmsattý. Gazete iç sayfasýnda "Memorandum ya da Ýflas Memorandum Yasa Tasarýsýnýn Oylanmasý Hayatýmýzý En Kötüye Doðru Deðiþtiriyor" baþlýklarýyla aktardýðý haberinde, Rum Milletvekillerinin, iflas ya da ülkenin kurtarýlmasý ikilemi içerisinde seri görüþmelerle, maaþ kýsýtlamasý, ödeneklerin kesilmesi, kazançlarýn ertelenmesi, vergi uygulamalarýnýn bulunduðu yasa tasarýlarýný onayladýðýný yazdý. NELER GEÇTÝ - YENÝ YASALAR Simerini gazetesi, dün onaylanan yasa tasarýlarýnýn "kamu sektöründe maaþlara ve emeklilik maaþlarýna artýþ ve Eþel Mobil verilmemesi; özel sektördeki çalýþanlar ve emeklilerin özel katký vermesi; kamu sektöründeki yüksek rütbelilerin özel katký vermesi; kamu çalýþma saatlerinin deðiþtirilmesi; akaryakýt tüketim vergisinin 7 cent artmasý; ayrým gözetmeksizin tüm þirketlere 350 Euro þirketler harcý uygulanmasý; yatýrýmlara özel harç getirilmesi; devlet piyangosu ve OPAP þans oyunlarý kazançlarýnýn vergilendirilmesi; sosyal sigortalar fonunda deðiþiklikler yapýlmasýyla" ilgili olduðunu yazdý. Bunlarýn yanýnda orta vadeli mali çerçeve; kamu borcunun yönetilmesi ve kara para aklamayla mücadele konusunda da yasa tasarýlarýnýn oylamaya sunulduðunu aktaran gazete, çocuk ödeneðiyle öðrenci burslarýnýn azaltýlmasý ve annelik ödeneðinin kaldýrýlmasý gibi sosyal yardýmlardaki kýsýntýlarla ilgili yasa tasarýlarýnýn da ele alýnarak onaylandýðýný yazdý. KAZANÇLAR Fileleftheros gazetesi memorandum yasa tasarýlarýnýn oylanmasýyla Rum Yönetiminin 2013 yýlýnda toplam 285,7 milyon Euro tasarruf edeceðini yazdý. Simerini gazetesi ise "14 Yasa Tasarýsý... 4,5 Milyar Gelir!" baþlýklý haberinde Troyka ile olan memorandum çerçevesinde onaylanan yasa tasarýlarýnýn devlet fonlarýna birçok para gideceðini yazdý. Bilhassa onaylanan 14 yasa tasarýsýna iþaret eden gazete, bunlardan hazneye birçok paranýn gireceðini; 2013 yýlý için toplam tahsilatýn yaklaþýk 4,5 milyar Euro olarak hesaplandýðýný kaydetti. Gazete kara para aklama, Rum Yönetimini Kiliseyle anlaþmasý, kamu çalýþanlarýnýn yeni mesai saatleri, kamu borcunun yönetilmesi gibi diðer memorandum yasalarýnýn gelir getirmeyeceðine açýklýk kazandýrdý. TAÞINMAZ MALLARLA ÝLGÝLÝ YASA TASARISI OYLANMADI Politis gazetesi Rum Meclisinin, taþýnmaz mallar vergisiyle ilgili yasa tasarýsýnýn oylanmasýný ertelediðini belirterek, bahse konu yasa tasarýsýnýn bazý kesimlerden yoðun tepkisine neden olduðunu anýmsattý. Politis gazetesi "Bugün Yeni Tur Memorandum Yasa Tasarýlarý" baþlýklý haberinde, Rum Meclisi Genel Kurul'unun bugünkü oturumunda memorandum yasa tasarýlarýnýn oylanmasýna devam edilmesinin ihtimal dahilinde bulunduðunu yazdý. Gazete kamu emeklilik kazanýmlarýyla ilgili deðiþikliklerin dünden itibaren Meclisin gündeminde bulunduðunu aktardý. RUM LÝMAN ÝDARESÝ'NDEN RUM HÜKÜMETÝNE 38 MÝLYON EURO BORÇ Rum Liman Ýdaresi'nin Rum Hükümetine borç olarak 38 milyon Euro vereceði haber verildi. Alithia gazetesi "Boþ Fonlardan Dolayý Panik" baþlýðýyla verdiði haberinde, Rum Hükümetinin boþ fonlardan ötürü panik halinde bulunduðunu yazdý. Rum Hükümetinin, iktidarý teslim edeceði Þubat ayýnda kadar mali ihtiyaçlarýný karþýlayabilmek için acil para dilendiði yorumunda bulunan gazete, Rum Telekomünikasyon Ýdaresi'nin Rum Hükümetine 100 milyon Euro borç verecek olmasýnýn yaný sýra, Rum Liman Ýdaresi'nin de dün aldýðý kararla 38 milyona Euro borç vereceðini yazdý. Haberde Rum Hükümetinin, Rum Elektrik Ýdaresi'nin emekli sandýðýndan da 100 milyon Euro istediðini, bunun yarýn kurumun Yönetim Kurulunda görüþüleceðini belirtti. KKTC Taþýnmaz Mal Komisyonu bazý tazminatlarý ödememiþ Kuzey Kýbrýs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Taþýnmaz Mal Komisyonu'nun, son aylarda Kýbrýslý Rumlarýn baþvurularýný çözüme kavuþturma konusunda ritim yakalamasýna karþýn bir çoðu için henüz para ödemesi yapmadýðý iddia edildi. Politis gazetesi "Tazminatlar...Veresiye" baþlýklý haberinde Komisyon'un, tazminatlarý ödemek amacýyla hepsinde deðil ama birçoðu için, "elini henüz cebine atmadýðýný" ileri sürdü. Gazete bu konudaki açýklamalarý, Komisyon'a baþvuran ve baþvurularýnýn, en azýndan para tazminatý formülüyle, dostane uzlaþmaya vardýðýný gören Kýbrýslý Rumlarýn (gazeteye) yaptýðýný belirtti. Gazete söz konusu tazminatlarýn sadece "kaðýtta kaldýðýný" savundu. Habere göre, birçok Kýbrýslý Rum gazeteye yaptýðý açýklamada, "Taþýnmaz Mal Komisyonu'nun, Kýbrýslý Rumlarý müteakip aþamalara havale ederek, en azýndan üç aydýr ödeme yapmadýðýný" iddia etti. Bir baþka baþvuru sahibi Kýbrýslý Rum ise yaptýðý açýklamada aylar önce baþvurularý çözüme kavuþturulan Kýbrýslý Rumlarýn henüz "ödenmemiþ" olduðunu söyledi. KKTC Taþýnmaz Mal Komisyonu'nun þu sýralarda ortaya koyduðu "bahanenin" kasasýnda para olmadýðý ve ilgili ödeneðin Ankara'dan gelir gelmez tazminatlarý ödeyeceði þeklinde olduðunu yazan gazete, Kýbrýslý Türk çevrelerin de, "Komisyon'un ekonomik sýkýntýlarýnýn süreceðini ve Kýbrýslý Rumlarýn Þubat 2013'ten itibaren ödenmeye baþlayacaðý" þeklinde açýklama yaptýðýný savundu. Taþýnmaz Mal Komisyonu'nun internet sayfasýnda yer alan çözüme kavuþturulan baþvuru sayýlarýna da deðinen gazete Komisyon'un, Kasým ayý içerisinde 19 baþvuruyu (tazminatlarla) çözümleyerek bunun "rekor" olduðunu yazdý. Gazete, Komisyon'un verdiði imajýn, son iki aydýr Kýbrýslý Rumlarýn yoðun bir baþvurusunun bulunduðu yönünde olduðuna iþaret ederek, Komisyon'un, Kýbrýslý Rumlarýn baþvurularýný kýsým kýsým incelediði þeklinde olduðunu örneðin, "Komisyon'un, talep edilen Kýbrýslý Rum arsalarýnýn sadece bir bölümünü ele aldýðýný, ayný baþvuru sahibinin yüksek tazminat ve iade istediði dönümlerce arazileri ise bir kenara attýðýný" ileri sürdü.

12 12 14 Aralýk 2012 Cuma KÜLTÜR - SANAT Günün Manisi Kitap Dünyasý ÖZDEYÝÞLER TADIMLIK Guzu odlar ovada Bulutlar var havada Kýrk yýlda bir yar sevdim O da çýgdý huvarda Sevgim Servetimdir Ali Yüce BÝLGÝ YAYINEVÝ "Yaþamak bir ziyafettir. Bu ziyafete davetli kiþiler pek çoksa da, masaya oturmayý baþaranlar pek azdýr." C. Darwin Jetler her cayýrdadýðýnda sütleri kesilirdi keçilerin Ya sürüden kurtulacaktý çoban, ya jetlerden. Topuzuna sordu. Aydýn Adamoðlu "Yokoluþ" adlý kitabýndan SOS Çocukköyü Derneði Anaokulu yararýna konser SOS Çocukköyü Derneði Üyesi Fikri Toros öncülüðünde, Bellapais Manastrý'nda 30 Kasým Cuma günü Girne Oda Korosu yeni yýl konseri gerçekleþti. Konserin geliri SOS Anaokulu ve Kreþi'nde okul öncesi eðitim alan ihtiyaçlý çocuklar yararýna baðýþlandý. SOS Çocukköyü Derneði üyesi Sn. Fikri Toros'un Girne Oda Korosu olarak Bellapais Manastýrý'nda gerçekleþtirdiði konserden TL gelir elde etmiþlerdir. Koro konserinden elde edilen gelir, SOS Çocukköyü Derneði Anaokulu'nda bilgisayar destekli eðitim materyallerin alýnmasý için kullanýlacaktýr. Yapýlan bu anlamlý baðýþla okul öncesi eðitim alan çocuklara bilgisayar destekli eðitim olanaðý saðlanmasý hedeflenmiþtir. Baðýþý teslim etmek üzere Dernek üyesi ve piyanist Tenor Fikri Toros, ve Koro Þefi George Ward bugün SOS Çocukköyü'nü ziyarete gelmiþlerdir. Karþýlamada SOS Anaokulu ve Kreþ Müdüresi Rahme Kavaz, Ulusal Direktör Ahmet Ataner, SOS Çocukköyü Derneði müdürü Ahmet Akarsu ve SOS Çocukköyü Derneði Baþkaný Erdil Nami hazýr bulundular. Baðýþý teslim eden Fikri Toros "Girne Oda Korosu olarak bu konser etkinliðini gerçekleþtirmekten gurur ve mutluluk duyuyoruz. Anaokulunun eðitim için kullanýlacak ihtiyaçlarýný karþýlamak amacýyla baþlattýðýmýz bu etkinlikten TL'yi sizlere teslim etmekten mutluluk duyuyorum. Ýkincisini düzenlediðimiz Yeni Yýl konserinde tüm sanatseverlerimiz ve hayýrseverler bizleri desteklediði için teþekkür ediyoruz." Baðýþý teslim alan SOS ÇK. Derneði Baþkaný Erdil Nami ise "Gerçekleþen bu anlamlý konser etkinliðinden önemli bir gelir elde ederek, SOS Anaokulu'ndaki eðitim ihityaçlarýnýn karþýlanmasý adýna aldýðýmýz baðýþýn bizim için önemi büyüktür. Çocuklarýmýzýn çaða ayak uydurarak eðitim almalarýna olanak saðlayan Sn. Fikri Toros'a, Koro Þefi George Ward'a, Halil Kalgay'a, tüm Koro üyelerine ve baðýþ yapan dostlarýmýza içten teþekkürlerimizi sunar, SOS Çocukköyü Derneði'nin korunmaya muhtaç çocuklarýmýza vereceði bakým ve eðitimin ancak deðerli dostlarýmýzýn sürekli yardýmlarý sayesinde devam edebileceðini belirtmek isterim." Çocuk Askerler Belgeseli DAÜ'de Gösterildi Dünyada halen sürmekte olan savaþlarda, 250 bin çocuk asker, ellerinde silah savaþýyor; çocukluklarýný yaþayamadan, öldürmeyi öðreniyorlar. Batý Afrika ülkelerinden Liberya'da da iç savaþ sýrasýnda 20 bin çocuk asker savaþtý. Öldüler ve öldürdüler. Bu çocuklardan bazýlarý þanslýydý. Liberya'da ve ABD'de faaliyet gösteren Everyday Gandhis adlý sivil toplum kuruluþuyla tanýþtýlar ve yaþadýklarý travmalarla yüzleþip yaþamlarýný barýþtan yana dönüþtürme þansýný yakaladýlar. Everyday Gandhis, Liberyalý çocuk askerlerin öyküsünü bir belgesele aktardý: The Fight to Forgive: From Child Soldiers to Peace Builders (Affetmek Savaþýmý: Çocuk Askerlerden Barýþ Kurucularýna). Ve bu belgesel, Everyday Gandhis sivil toplum kuruluþunun Doðu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Ýletiþim Fakültesi'nde faaliyet gösteren Barýþ için Araþtýrma ve Ýletiþim Merkezi ile baðlantý kurmasýyla, DAÜ Ýletiþim Fakültesi'nde izleyicilerle buluþtu. Barýþ için Araþtýrma ve Ýletiþim Merkezi'nin Baþkaný Doç. Dr. Tuðrul Ýlter, belgesel ile ilgili olarak, "Everyday Gandhis, geçen yýl düzenlediðimiz "Barýþ/Çatýþmayý (Yeniden) Oluþturmak ve Bozmak" temalý uluslararasý iletiþim konferansý dolayýsýyla bizimle baðlantý kurmuþtu. Yaptýklarý iþi hikâye anlatmak þeklinde tanýmlýyorlar. Çocuk askerlerin rehabilitasyonunu, hikâyelerinin anlatýlmasý ve paylaþýlmasý yoluyla saðlýyorlar. Oldukça baþarýlý iþler yapýyorlar; biz de yaptýklarý iþe saygý duyduk ve paylaþalým istedik" dedi. Kýbrýs'ýn da geçmiþiyle hesaplaþmaya ihtiyacý var Kýbrýs'ýn da geçmiþiyle hesaplaþmaya ihtiyacý olduðunu söyleyen Doç. Dr. Tuðrul Ýlter, "Kýbrýs'ta yaþam, çatýþma ortamýndan bir türlü kurtulamamýþ. Meselâ ateþkes bile imzalanmamýþ. Geçmiþle hesaplaþmýþ da deðiliz. Tek tük çabalar dýþýnda toplumsal bir iyileþmeyi yaþamýþ deðiliz. Dünyanýn farklý coðrafyalarýnda yaþanan deneyimlerden Kýbrýs için yararlanabileceðimiz bir þeyler edinebiliriz. Biz de kendi öykülerimizi onlarla deðiþ tokuþ yapabiliriz. Everyday Gandhis'i bundan sonraki konferansýmýza davet edeceðiz" diye konuþtu. "Türkülerle DAÜ" türkü severleri biraraya getirecek Doðu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Öðrenci Hizmetleri ile Sosyal ve Kültürel Ýþlerden Sorumlu Rektör Yardýmcýlýðý'na baðlý olarak faaliyet gösteren Sosyal ve Kültürel Aktiviteler Müdürlüðü ile DAÜ Öðrenci Konseyi'nin her yýl geleneksel olarak düzenledikleri "Türkülerle DAÜ" etkinliðinin dördüncüsü bu akþam gerçekleþtiriliyor. DAÜ Lala Mustafa Paþa Spor Sarayý'nda, saat 19:00'da baþlayacak olan etkinlikte, ODTÜ Kuzey Kýbrýs Kampusu-Halk Bilimi Topluluðu, Uluslararasý Kýbrýs Üniversitesi- Müzik Kulübü T.N.C.R Ekibi, Atatürk Öðretmen Akademisi-Müzik Kulübü ile DAÜ Müzik Kulübü türkü severlere mini konserler verecekler. DAÜ Etkinlik Sorumlusu Evþim Erel`den alýnan bilgiye göre giriþin halka açýk ve ücretsiz olacaðý gecenin sonunda, Türk Halk Müziði`nde 20. yýlýný dolduran, yaptýðý müzikte etnik, senfonik ve rock unsurlarýný bir arada kullanan ve "nihavent makamýnda bir vals" olarak nitelendirdiði "Sevda Diye Bir Kuþ" adlý yeni albümü ile hayranlarýna "merhaba" diyen sanatçý Soner Olgun, unutulmaz bir konser verecek. Beþinci Defne Kültür Sanat Dergisi Öykü Yazma Yarýþmasý Ödülleri sahiplerine verildi Ödül Töreni 12 Aralýk'ta Turizm, Çevre ve Kültür Bakanlýðý binasýnda gerçekleþtirildi. Ödül törenine Bakan Ünal Üstel, Müsteþar Þahap Aþýkoðlu, Bakanlýk müdürleri, yarýþmaya katýlanlar ve Jüri üyeleri katýldý. Turizm Çevre ve Kültür Bakanlýðý'na baðlý Kültür Dairesi'nin her yýl geleneksel olarak düzenlediði V.Defne Kültür Sanat Dergisi Öykü Yazma Yarýþmasý'nda kazanan öyküler, Mehmet Kansu, Ali Nesim ve Orhan Kabataþ'tan oluþan Deðerlendirme Kurulu tarafýndan belirlendi. Yarýþma'da "Peþtemalin Bir Günü" isimli öyküsüyle Gürkan Uluçhan birincilik aldý. Derviþe Kutlu Güneyyeli'nin "Tanýþalým; Ben Günce" isimli öyküsü ikinci olurken, üçüncülük ödülünü Gonca Nedim'in "Mutluluðun Resmi" isimli öyküsü ile Oðuz Coþan'ýn "Kaldýramadýðým Hafifliðim" isimli öyküsü paylaþtý. Törende konuþan Bakan Üstel; "Bizler Bakanlýk olarak Öykü dalýnda özgün eserlerin yaratýmýna vesile olmak, yazma alýþkanlýðýný artýrmak ve öykü yazýmýný özendirmek ile ortaya çýkan yeni ürünleri toplumla paylaþmak gibi hedeflerle bu tip yarýþmalar düzenliyoruz. Katýlýmýn hergeçen gün artýyor olmasý bizleri memnun eden en önemli unsurdur. Öyküler hayal dünyasýnýn zenginliðini yansýtan yazmasý zor, okurken baþka dünyalara alýp götüren herbiri birbirinden deðerli eserlerdir. Katýlým gösteren her yazarýmýz bu anlamda baþarýyý daha yazmaya baþlarken yakalamýþlardýr" dedi.

13 14 Aralýk 2012 Cuma MARJÝN Celal Özkýzan Baraka Aktivisti / celalozkizan@yahoo.com Yazýnýn baþlýðýndaki sözü, son yýllarda sýk sýk duyuyoruz. AKP'nin hazýrlayýp iþbirlikçisi UBP'nin önüne koyduðu yeni paket de gündemde olduðuna göre, ilerleyen zamanlarda da sýk sýk duyacaðýz muhtemelen. Memleketimizin kuzeyinde, neoliberal politikalar çerçevesinde özelleþtirme uygulamalarý devreye girdiðinde beri, bu söz sýk sýk söylenir oldu. Sizler bu sözü duyduðunuzda ne düþünüyorsunuz bilmem; ama ben kendi kendime þöyle diyorum : "Özelleþtirme! Adý üstünde, özelleþtirme!" Neden böyle düþündüðümü anlatmadan önce, ne anlatacaðýmý söylemekte fayda var. Her þeyden önce, özelleþtirme dediðimiz uygulamanýn kendisi, yoksulluk, sendikasýzlaþma, güvencesizlik, düþük ücretler, zor çalýþma koþullarý demektir. Kýsacasý özelleþtirme demek; sermayenin emeði daha fazla sömürmesi, emekçilerin insanca var olma ve yaþama koþullarýnýn azalmasý (hatta bazen, iþ cinayetlerini göze aldýðýmýzda, yok olmasý) demektir. Anlatmak istediðim þey ise, "özelleþtirme adý altýnda peþkeþ'' diyerek özelleþtirmeyi eleþtiren bazý kesimlerin ve kiþilerin düþüncelerini biraz deþtiðimizde, ortaya aslýnda özelleþtirmeye karþý çýkmadýklarý serilecektir. Bu sözü kullanan bazý baþka kesimler ise, özelleþtirmeye tamamen karþý çýkmaktadýrlar ve bu sözü kullanmalarýnýn sebebi, bir aðýz alýþkanlýðýdýr (yani bu söz çok yaygýnlaþtýðý için, özelleþtirmelere karþý tavýrlarýný bu söz ile dile getirmektedirler). Bu sözü kullanan ama özelleþtirmeye aslýnda karþý çýkmayan kesimlerin düþüncelerini biraz deþtiðimizde, ortaya þu sonuç çýkýyor : Bu kesimler, aslýnda ciddi ve kararlý bir þekilde özelleþtirme karþýtý deðiller. Niyetleri, kuru bir muhalefet yapmak ve iktidara gelmek olduðundan, UBP'nin uyguladýðý politikalara bir þekilde karþý çýkmak zorunda hissediyorlar. Yani ortada, emekçilerin tamamen aleyhine bir uygulama olan özelleþtirmeye toptan karþý çýkmak niyeti yok; yani bu kesimler, emekçilerin yanýnda deðiller, sadece UBP'nin karþýsýndadýrlar. Bu kesimlerin, geçmiþteki özelleþtirme süreçlerinde söylediklerine geri dönüp bir bakarsak, þöyle bir dil ile karþýlaþýrýz : "Özelleþtirme hukuka uygun bir þekilde yapýlmadý", "ihaleler usûlüne uygun bir þekilde gerçekleþmedi", "ihalelerde hukuksuzluk var", "kurumlar özelleþtirilirken, yandaþlara devrediliyor". Özellikle, özelleþtirmelerin "usûlüne, hukuka uygun bir þekilde yapýlmadý"ðýný dile getiriyorlar. Bu durumda da akla þu soru geliyor : Eðer her þey hukuka uygun bir þekilde yapýlsaydý, o zaman özelleþtirmeler sorun olmayacak mýydý? Çünkü eðer siz zaten özelleþtirmenin kendisine karþýysanýz, özelleþtirmenin doðuracaðý sonuçlarýn, mutlaka emekçilerin "ÖZELLEÞTÝRME ADI ALTINDA PEÞKEÞ" Özelleþtirmeye, emeðin daha çok sömürülmesine karþý olan bir kiþi, "özelleþtirme, adý üstünde özelleþtirme!" diye düþünüp, onun hukuki olup olmadýðýna bakmaksýzýn (ki hukuk dediðimiz þey de gökten zembille inmediðine, egemenler tarafýndan hazýrlandýðýna göre, hukukiliði göklere çýkarmanýn da bir anlamý yoktur) karþý çýkmalýdýr; ve en önemlisi, para aðalarýnýn, kan emici tüccarlarýn, sermaye kesimlerinin karþýsýnda el pençe divan durup "biz aslýnda özelleþtirmeyi destekliyoruz'' dememelidir. aleyhine olacaðýný düþünüyorsanýz, zaten bu özelleþtirmenin nasýl yapýldýðýndan ziyade, o özelleþtirmenin yapýlýyor oluþuna karþý bir tavýr koyardýnýz; ancak açýk bir þekilde görülebileceði üzere, bu kesimler bu tavrý hiçbir zaman ortaya koymuyor ve böylece özelleþtirmeye açýk kapý býrakýyorlar. Bu düþüncemin bir kuruntu olduðu düþünülebilir elbette. Daha inandýrýcý olabilmek için, bu sözleri dile getiren kesimlerin bazý baþka sözlerini aktaracaðým buraya. Önce þu bilgiyi vermekte fayda var; özelleþtirme demek, kamusal olan bir þeyin, özel sektöre devredilmesidir. Þimdi de bu kesimlerin bazý sözlerinden alýntýlar yapalým. Örneðin CTP Genel Baþkaný Özkan Yorgancýoðlu'nun 22 Haziran 2011 tarihli Kýbrýs Türk Ticaret Odasý ziyaretine dair haberden bir alýntý yapalým : "CTP-BG Genel Baþkaný Özkan Yorgancýoðlu da yaptýðý konuþmada, devletin yatýrým yapmasýný doðru bulmadýðýný, yatýrým için özel sektörün önünü açmasý, rekabet ortamýný yaratmasý gerektiðini söyledi." Diðer bir örnek ise, TDP Genel Baþkaný Mehmet Çakýcý'dan. Çakýcý'nýn Ýþadamlarý Derneði'ni kabulünü aktaran 29 Aralýk 2010 tarihli bir haberden alýntýlayalým : "Özelleþtirmeye hayati alanlar haricinde karþý olmadýklarýný ancak bunun usulüne uygun olmasýnýn önem taþýdýðýný belirten Çakýcý, özelleþtirme yasasý geçirilmediðini, özelleþtirme idaresi veya özelleþtirme fonu kurulmadýðýný, bunlar olmadan özelleþtirme adý altýnda yapýlanlarýn ancak "peþkeþ çekmek" olacaðýný kaydetti." Çok açýk bir þekilde görülmektedir ki, sözü geçen kesimler, özelleþtirmeye tamamen karþý deðildirler. Ýþin ilginci, bu tamamen karþý olmayýþlarýný, "devletin bazý alanlarda ekonomiden elini çekmesi, ekonominin verimliliðini/büyümesini/geliþmesini artýrýr" biçiminde savunmaktadýrlar. Bizim bu durumda sormamýz gereken soru, sözü edilen bu büyümeden, verimlilikten, geliþmeden kimlerin faydalandýðýdýr. Örneðin bu kesimler, bize öyle bir özelleþtirme örneði gösterebilirler mi dünyada, ki, o özelleþtirmeden sonra o alanda çalýþan kiþilerin hem ücretleri artsýn, hem haklarý geniþlesin, hem sendikalarý güçlü olsun, hem de insanca çalýþabilsinler? Çok uzaða gitmeye gerek yok; kendi ülkemizdeki özel sektör çalýþanlarýnýn haline baktýðýmýzda, durum ortada zaten. Bunun ötesi de var. Özelleþtirmenin sonuçlarýndan olumsuz etkilenen tek kesim, özelleþtirilen alanda çalýþan insanlar deðil elbette. Özelleþtirilen alanýn sunduðu hizmetlerden faydalanan geniþ halk kesimleri de ayný þekilde olumsuz etkilenebiliyor. Örneðin kamusal bir hak olan eðitimin özel sektöre de açýk olduðu bir ülkeyiz maalesef. Bugün vardýðýmýz sonuç ortada. Devlet okullarýna daha az kaynak aktarýlýyor, devlet okullarýndaki eðitim giderek kalitesizleþiyor; öte yandan sadece zenginlerin, maddi durumu iyi olanlarýn çocuklarýnýn gidebildiði özel okullarda ise çok daha geniþ olanaklar var. Görüleceði gibi kamusal alanýn yok olup özel sektörün geniþlemesi, sadece zenginler için "ekonominin geliþmesi" demek. Ýþin bir diðer ilginç kýsmý, sözü geçen kesimlerin "özelleþtirmeye hepten karþý deðiliz" türünden sözlerini, sermaye kesimleri,iþverenler, tüccarlar ve patronlar ile yaptýklarý toplantýlarda dile getirmeleridir. Yani görüleceði üzere bu kesimler; sermaye kesimlerine, patronlara, para aðalarýna þu sözü vermektedir : "Biz iktidara gelirsek, elbette özel sektörün geliþip daha çok insaný sömürmesine olanak saðlayacaðýz." Sözün özü þu : Bu kesimler, özelleþtirmeye deðil, özelleþtirmenin UBP tarafýndan yapýlmasýna, ya da özelleþtirmenin bu þekilde yapýlmasýna karþýdýrlar. O yüzden de "özelleþtirme adý altýnda peþkeþ" diyerek özelleþtirmeyi deðil, UBP'nin özelleþtirmesini, veya özelleþtirmenin belli bir þeklini reddetmektedirler. Halbuki özelleþtirmeye, emeðin daha çok sömürülmesine karþý olan bir kiþi, "özelleþtirme, adý üstünde özelleþtirme!" diye düþünüp, onun hukuki olup olmadýðýna bakmaksýzýn (ki hukuk dediðimiz þey de gökten zembille inmediðine, egemenler tarafýndan hazýrlandýðýna göre, hukukiliði göklere çýkarmanýn da bir anlamý yoktur) karþý çýkmalýdýr; ve en önemlisi, para aðalarýnýn, kan emici tüccarlarýn, sermaye kesimlerinin karþýsýnda el pençe divan durup "biz aslýnda özelleþtirmeyi destekliyoruz'' dememelidir. 13 SERHATKÖY'DEKÝ PROPHÝTÝS ELÝAS KÝLÝSESÝ DE ONARILACAK Kýbrýs müzakereleri çerçevesinde çalýþmalar yapan Kültürel Miras Teknik Komitesi bazý acil önlemlerin hayata geçirileceðini bildirdi. Komiteden yapýlan açýklamada, Denya köyündeki caminin daha fazla yýpranmamasý ve eski görünümüne kavuþturulmasý için bahçe ve iç cephe dahil olmak üzere bir dizi önlemin alýnacaðý kaydedildi. Komite benzer çalýþmalarýn Serhatköy'deki Prophitis Elias Kilisesi'nde de yapýlacaðýný ve çalýþmalarýn 2013 Mart'ýna kadar tamamlanacaðýný açýkladý. Açýklamada daha fazla tarihi mekanýn önümüzdeki aylarda bu tür restorasyonlardan faydalanacaðý kaydedilerek, çalýþmalarýn baþlamasýnýn Adanýn kültürel mirasýnýn korunmasýnda önemli bir an olduðu ifade edildi. SANAYÝ ODASI, HELLÝM LOGO TASARIM YARIÞMASI DÜZENLEDÝ Kýbrýs Türk Sanayi Odasý (KTSO) bünyesinde kurulan Hellim Denetleme Kurulu'nun, "hellim" coðrafi iþaret tesciline uygun iþletmelerin ürün ambalajlarýnda kullanýlacak kurumsal logonun tasarýmý için yarýþma düzenlediði bildirildi. Oda'dan yapýlan açýklamada, yarýþmanýn amacýnýn, "Hellim/halloumi"yi ulusal ve uluslararasý platformlarda sembolize edecek, hellimin doðru tanýtýmýný saðlayacak, kültürel çekiciliðini de ortaya koyacak, bir kültürel miras ve tüm "Kýbrýs halkýnýn" ürünü olduðunu vurgulayacak, her türlü kullanýma uygun (tabela, baþlýklý kâðýt, kartvizit, pankart, afiþ, rozet, kupa, anahtarlýk, gýda ürünleri paketlemesi, vb.) hellimin benzersiz özelliklerini yansýtan bir logonun tasarlanmasýnýn yapýlmasýnýn istendiði kaydedildi. Yarýþmaya 2 Ocak tarihine kadar baþvurulabilecek. Yarýþma þartnamesi ve katýlým formu, adresinden alýnabiliyor. Yarýþma sonunda dereceye giren ilk üç logo arasýnda, birinciye 1500, ikinciye 750 ve üçüncüye 500 TL ödül verilecek. ÝÞAD DA PAKETTEN MEMNUN Kýbrýs Türk Ýþadamlarý Derneði (ÝÞAD), KKTC ile Türkiye arasýnda imzalanan ekonomik program için memnuniyet ve destek belirtti; program çerçevesinde bazý istemlerde bulundu. Dernek Baþkaný Metin Þadi, yaptýðý yazýlý açýkladý, "ekonomik programda belirtilen Anavatan Türkiye'nin yapacaðý büyük mali katký ve netice olarak saðlayacaðý kredilerin büyüklüðü, dünyanýn krizle boðuþtuðu böylesi bir döneme denk gelmesinden ancak memnuniyet duymaktayýz" dedi Ekonomik Programý'nýn, önceki programýn devamý niteliðinde olup "kamu maliyesinin disiplin altýna alýnmasý, kamunun yeniden yapýlanmasý, mali sektörle ilgili düzenlemeler ve reel sektörün desteklenmesi" konularýnda ihtiyaç olan reformlarý içerdiðini belirten Þadi, "Yani program, aðýrlýklý olarak KKTC'de bir çok sorunun kaynaðý olan kamunun mali ve yönetsel açýdan yeniden yapýlanmasýna dayanýyor dedi. Öðretmen, sendikacý, yazar, gazeteci, siyaset adamý ve Kýbrýslý; adý mücadele, ilkeli ve dirayetli duruþ ile özdeþleþen Arif Hasan Tahsin hocamýzý kaybettik. Acýmýz büyüktür. Tüm halkýmýzýn, meslektaþlarýmýzýn, yoldaþlarýmýzýn baþý sað olsun. Seni mücadelemizde yaþatacaðýz, hocam. Rahat uyu! DAÜ-SEN DAÜ BÝR-SEN

14 14 14 Aralýk 2012 Cuma BULMACA Soldan Saða: 1-Gazete, dergi gibi bir yayýnda sürekli yazý yazanlarýn tümü (iki kelime). 2-Tarih öncesi tanrýlarýnýn efsaneli serüvenlerini anlatan ve bir topluluðun duygularýný, anlayýþýný ve özlemlerini göstermesi bakýmýndan deðeri olan hikayeler, mitoloji. Ters okunuþu "Yetecek ölçüde olan". 3-Vurgusuz soru eki. Türkiye Cumhuriyeti'nin baþkenti. 4-Tutumlu davranan. Ters okunuþu "Kaynaðý mitolojik çaðlara dayanan kiriþli bir çalgý". 5-Ün, þöhret. Bir erkek adý. 6-Titan'ýn kýsaltmasý. Eksik bir þeyi tamamlama. 7-Halk dilinde "Boðaz, gýrtlak". Baþarýsýzlýk, sonuçsuzluk. 8-Ters okunuþu "Kütleleri tartan bir tartý aleti". Mal ve para ile ilgili. 9-Mikroskopta incelenecek maddelerin üzerine konulduðu dar, uzun cam parçasý. Birleþik Arap Emirliklerinden biri. 10-Gözde sarýya çalan kestane rengi. Duyuru. Bir nota. 11-Bir günahý tanrýya baðýþlatmak vumuduyla verilen sadaka veya tutulan oruç. Masallara ve bazý inançlara göre göze görünmeyen yaratýk. Dünün çözümü DÜN Hazýrlayan: Osman Levent (leventosman@yahoo.com) Nöbetçi Eczaneler Lefkoþa Sonuç Eczanesi: Atatürk Cad. No:7/B Binbir (1001) Çeþit Maðazalarý Yaný Tel: Serkan Kervan Eczanesi: Hürriyet Sok. No:11/B Hamitköy Tel: Maðusa Meva Eczanesi: Belça Yolu Açýk Pazar Karþýsý Ordu Sok. No:15 A Tel: Girne Aþar Eczanesi: Mustafa Çaðatay Cad. Yetkili Ýþ Merkezi No:32 Su Dairesi Yaný Tel: Güzelyurt Sevil Eczanesi: Ecevit Cad. No:53 Tel: Yukarýdan Aþaðýya: 1-Birini gerekli bir iþ için tam zamanýnda bir yere görütmek. 2-Ýskambil oyununda "Birli". Her zaman, sürekli olarak. Harf okunuþu. 3-Vakit öldürme, telef etme. 4-Güzel koku. Bir konuda birinin inanmasýný saðlama, inandýrma. 5-Anlam bakýmýndan birbirleriyle ilgili cümleleri birbirine baðlar. Bir iþi yapabilme gücü, kudret, iktidar. Bir iþte emir verme yetkisi olan kimse. 6-Ýki þey arasýnda açýklýk oluþturmak, yarý açmak. Ters okunuþu "Yabancý". 7-Ara bozma, ayýrma. Bir yapýda iki döþeme arasýnda yer alan daire ve odalarýn bütünü. 8-Güney Kýbrýs'ýn resmi televizyonu. Bezginlik ve sýzlanma anlatýr. 9-Ters okunuþu "Þehrin elektrik akýmýný saðlayan transformatör kuruluþu". Satranç oyununda taraflardan birinin yenilgisi. 10-Hastalýk için "Bulaþýcý" anlamýnda kullanýlýr. Kötü bir etkiyi veya sonucu baþka bir etki ile yok etme. 11-Kendini akýllý ve bilgili sanan, bilgiçlik taslayan kimse. Eski Yunan'da siyasi gücü zorla ele geçiren, onu kötüye kullanan kimse. TV'DE BU AKÞAM Kanaltürk Yakýn Koruma Saat: 19:50 Konu: Pete Garrison, 20 yýl önce Amerika Birleþik Devletleri Baþkaný'nýn hayatýný, kurþunlarýn önüne atlayarak kurtarmýþ, sevilen ve sayýlan gözde bir Amerikan Gizli Servis ajanýdýr. Kariyerine artýk Baþkanýn karýsýnýn özel korumasý olarak devam edecektir. Fakat bir gün Baþkan'a bir suikast düzenleneceði anlaþýlýr ve Pete bir anda bir numaralý þüpheli haline gelir. Pete artýk hem baþkaný korumak hem de kendi ismini temizlemek zorundadýr. Yönetmen: Clark Johnson Oyuncular: Michael Douglas, Kiefer Sutherland, Eva Longoria Star Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldaþlýðý Saat: 20:00 ABD Harry Potter ve arkadaþlarýný yine tehlikeli ve sýrlarla dolu bir macera bekliyor... Beþinci öðretim yýlý için Hogwarts'a dönen Harry, büyücü camiasýnýn büyük çoðunluðunun onun kötü Lord Voldemort'la karþýlaþtýðýný inkar ederek, Lord Voldemort'un döndüðü haberine kulak týkamayý tercih ettiklerini görür. Hogwarts'ýn saygýn müdürü Albus Dumbledore'un kendisinin konumunu zayýflatarak yerine geçmek için Voldemort'un döndüðü yalanýný söylediðini düþünen Sihir Bakaný Cornelius Fudge, Dumbledore ve Hogwarts öðrencilerinin hareketlerinden haberdar olabilmek için okula yeni bir Karanlýk Sanatlara Karþý Savunma öðretmeni atar. Ama Profesör Dolores Umbridge'in bakanlýktan onaylý savunma büyüsü dersi onlarý ve tüm büyücü camiasýný kendilerini tehdit eden karanlýk güçlere karþý ne yazýk ki savunmasýz býrakýr.. Orjinal Adý: Harry Potter and the Order of the Phoenix Yönetmen : David Yates Oyuncular: Daniel Radcliffe, Rupert Grint, Emma Watson, Türü: Fantastik, macera Yapým Yýlý: 2007 / TV 8 Kongo Saat: 21:00 Konu: Megalomanyak bir CEO, çok yüksek frekanslý bir komünikasyon vericisi olarak kullanýlabilecek kadar güçlü ve büyük elmaslarýn bulunduðu bir damarý araþtýrmasý için oðlunu ve ekibini Afrika'nýn tehlike bir bölgesi olan Congo'ya gönderir. Ancak aralarýndaki iletiþimin koptuðu zaman gelinin peþlerinden gönderir. Yönetmen: Frank Marshall Oyuncular: Laura Linney, Tim Curry, Dylan Walsh Fox X-Men Saat: 21:45 Konu: Profesör Xavier, istemleri dýþýnda mutasyona uðramýþ gençleri bir okulda toplar. 'X-Men' olarak adlandýrýlan öðrencilerin görevi, yapay mutantlarýn oluþturabileceði tehditlere karþý dünyayý korumaktýr. Bu tehditlerin kaynaðý, mutanlarýn üstünlüðünü savunan, Magneto adlý bir diðer mutant'týr. Xavier'ýn öðrencilerinden Rogue kaçýrýlýnca, X-Men ekibi onu geri getirmek üzere Magneto'nun mutantlarýna karþý mücadeleye girer. Yönetmen: Bryan Singer Oyuncular: Patrick Stewart, Hugh Jackman, Ian McKellen DÜNKÜ SERBEST PÝYASA DÖVÝZ KURLARI DOLAR EURO S.T.G. Alýþ Satýþ Alýþ Satýþ Alýþ Satýþ EN YAÞLI GALAKSÝ BÝLÝNENDEN DAHA YAÞLIYMIÞ Evrenin en yaþlý galaksisinin bilinenden daha yaþlý olduðu ortaya çýktý. California Institute of Technology'den bilim insanlarý, Hubble Uzay Teleskobu'yla yaptýklarý çalýþmada, galaksinin yaþýnýn 13,2 milyar deðil 13,3 milyar olduðu sonucuna vardý. Uluslararasý ekip, galaksinin yaþýný tespit etmek için daha önce denenenden farklý bir teknik kullandýklarýný söyledi. Araþtýrma sonuçlarýnýn, Astrophysical Journal Letters dergisinde yayýmlanacaðý belirtildi. DÜNYADA PEYNÝR ÝLK KEZ 7 BÝN 500 YIL ÖNCE YAPILMIÞ Dünyada peynirin ilk kez 7 bin 500 yýl kadar önce yapýldýðý belirlendi. Söz konusu keþif, bilim insanlarýnýn Polonya'da bulunan en az 7 bin 500 yýllýk 34 kilden yapýlma eleðin ne için kullanýldýðýný belirlemek amacýyla elek parçalarý üzerinde yaptýðý kimyasal analiz sonucu ortaya çýktý. Ýngiltere'deki Bristol Üniversitesi'nden Richard Evershed baþkanlýðýndaki ekibin yaptýðý kimyasal analizler, kilden elek parçalarýnýn üzerinde, ayný bölgede bulunan diðer yemek piþirme ve saklama kaplarýna oranla büyük miktarda yaðlý süt çökeltisi bulunduðunu ortaya koydu. Bilim insanlarý bu bulgunun eleklerin ekþimiþ sütteki yað açýsýndan zengin kesilmiþ süt ile suyunu birbirinden ayýrmak için kullanýldýðýný gösterdiðini ve bunun da basit bir peynir yapma iþlemi olduðunu bildirdi. PAKÝSTAN'DA KIZ ÇOCUKLARININ YARISI OKULA GÝDEMÝYOR Pakistan'da kýz çocuklarýnýn yarýsýnýn ilkokula, dörtte üçünün de orta dereceli okula gidemediði bildirildi. Birleþmiþ Milletler (BM) raporuna göre, kýz çocuklarýnýn temel eðitim hakkýndan mahrum kaldýðý belirtilerek, üst sýnýflara gidildikçe okula gitme oranýnýn hýzla düþtüðü vurgulandý. Ülkede eðitim çaðýna gelmiþ kýz çocuklarýnýn ancak yarýsýnýn eðitim görebildiðine iþaret edilen BM raporunda, orta dereceli okula gitme oranýnýn yüzde 25 olduðu kaydedildi. ÝSPANYOL POLÝSÝ, MÜBAREK'E AÝT 28 MÝLYON EUROLUK MALA EL KOYDU Ýspanyol polisinin, Mýsýr'ýn devrik lideri Hüsnü Mübarek'e ait toplam 28 milyon euroluk mal ve finans gelirine el koyduðu açýklandý. Verilen bilgilerde, Mübarek'e ait Ýspanyol bankalarýnda bulunan toplam 18,4 milyon euroluk finans gelirine, Madrid'in lüks mahallerinden La Moraleja'daki 2 eve, ülkenin güneyindeki zengin turistik bölgelerden Marbella'daki 7 eve ve 5 lüks otomobile el konulduðu bildirildi. Ýspanyol polis kaynaklarý, Mübarek'in, Mýsýr Devlet Baþkaný iken kamu fonlarýný kötü kullanarak, yolsuzluk yaparak veya yasadýþý bazý yollardan, Ýspanya'daki mal ve finans varlýðýný yapmýþ olabileceðini iddia etti.

15 14 Aralýk 2012 Cuma 15 ÇAM KESE BÖCEÐÝNE KARÞI MÜCADELE Ormanlara büyük zarar veren çam kese böceklerine karþý tekrardan biyolojik mücadeleye geçildi. Orman Dairesi, yaptýðý açýklamada, 2007 ve 2008 yýllarýnda KKTC orman alanlarýnda baþarýsýný kanýtlamýþ biyolojik larvasiti kullanmaya baþladýðýný bildirdi. Bu yýl yerden yürütülebilen mücadelenin önümüzdeki yýllarda yine havadan uygulama þekline dönüþtürüleceði belirtilen açýklamada, biyolojik ilaçlama konusunda teknik destek vermek amacýyla biyolojik ilacý tedarik eden þirket uzmanlarýnýn KKTC'ye geldiði kaydedildi. Orman ekolojisi ve orman zararlýlarý ile mücadele konularýnda uzman Stephen Nýcholson ve Jacques Dugal ile ürünü Orman Dairesi'ne tedarik eden Envirotek firmasýnýn uzmanlarý 2 gün boyunca Orman Dairesi yetkilileri ile saha çalýþmalarý yaptý. Göðüs Kalp Damar ve Cerrahi Servisi'nde 1 yýlda 145 vakaya müdahale Lefkoþa Burhan Nalbantoðlu Devlet Hastanesi Göðüs Kalp Damar Cerrahi Servisi'nin Türkiye ve Güney Kýbrýs'la yarýþýr durumda olduðu ve 2012 yýlýnda bugüne kadar 145 vakaya müdahale edildiði kaydedildi. Lefkoþa Burhan Nalbantoðlu Devlet Hastanesi Baþhekim Baþ Yardýmcýsý ve Göðüs Kalp Damar Cerrahi Servisi Þefi Dr. Ramadan Kamiloðlu, dün düzenlediði basýn toplantýsýnda, serviste yapýlan müdahaleler ve genel durumuyla ilgili bilgi verdi. Toplantýda, ameliyatlarý gerçekleþtiren, Göðüs Kalp Damar Cerrahi ekibi de hazýr bulundu. Kamiloðlu, cumartesi günü "aort duvarýndaki yýrtýk" nedeniyle ameliyat ettikleri Leonara Taylor'un durumu hakkýnda bilgi vererek, yoðun bakým servisinde müþahede altýnda tutulan hastanýn genel durumunun iyi olduðunu ve ameliyatýnýn baþarýlý olduðunu söyledi. Kamiloðlu, basýn mensuplarýnýn yoðun bakým ünitesinde hastanýn görüntüsünün alýnmasýna olanak saðladý. Ardýndan ameliyathaneyi gezdirerek, ameliyathanenin yeterli donanýma sahip olduðunu, ameliyathanede her cihazdan iki tane bulunduðunu anlatan Kamiloðlu, yurt dýþýnda bile birçok hastanede cihazlarýn yedeðinin bulunmadýðýný belirtti. Göðüs Kalp Damar Cerrahi servisinde yýllardýr personel ve araç, gereç sýkýntýsýný yaþamadýklarýný, çok iyi bir ekipleri olduðunu vurgulayan Kamiloðlu, geçen yýl 144 açýk kalp ameliyatý yaptýklarýný, bu yýl ise, bugüne kadar 145 vakaya müdahale ettiklerini söyledi. Ekiplerindeki herkesin "on call" olsun veya olmasýn, acil bir durumda yarým saat içinde hastaneye geldiðini ifade eden Kamiloðlu, "özverili, disiplinli, çalýþkan bir ekibimiz var" dedi. Lefkoþa Burhan Nalbantoðlu Devlet Hastanesi Kalp Damar Cerrahi Servisi'nin kendi kendiyle yarýþýr durumda olduðunu, KKTC'de tek olduklarýný, serviste yapýlan iþlerin Türkiye'de bile sadece bazý hastanelerde yapýlabildiðine dikkat çeken Kamiloðlu, ülkedeki maliyetlerin de Güney Kýbrýs ve Türkiye'ye göre çok düþük olduðunu kaydetti. Dr. Ramadan Kamiloðlu, Aort yýrtýðý vakalarýnýn Güney Kýbrýs'ta bin Euro, Türkiye'de 60 Bin TL'nin üzerinde, KKTC'de ise bin TL civarýnda olduðuna iþaret ederek, By-Pass ameliyatlarýnýn ise vatandaþlara bin 500 TL civarýnda yapýldýðýný, damar içinde yapýlan müdahalelerde ise, takýlan protezin sadece yüzde 20'sini vatandaþýn ödediðini, gerisini devletin karþýladýðýný belirtti. Göðüs, Kalp Damar Cerrahi Servisi ameliyathanesinin özelliklerine de deðinen Kamiloðlu, ameliyathanede mikroptan arýndýrýlmýþ basýnçlý hava üfleyen bir sistemin bulunduðunu, bu sistem sayesinde, dýþarýdan mikrop ve benzeri hiç bir þeyin içeri giremediðini, hastanede buna benzer 3 tane daha ameliyathane bulunduðunu vurguladý. EROÐLU, ÝSTANBUL'A GÝDÝYOR Cumhurbaþkaný Derviþ Eroðlu, Ýslam Dünyasý Sivil Toplum Kuruluþlarý Birliði ve Kadir Has Üniversitesi'nin davetlisi olarak konferans vermek üzere bu akþam Ýstanbul'a gidecek. Cumhurbaþkanlýðý'ndan verilen bilgiye göre Eroðlu, cumartesi günü Ýslam Dünyasý Sivil Toplum Kuruluþlarý Birliði'nde "Kýbrýs ve Gençlik" konulu konuþma yapacak, pazartesi ise Kadir Has Üniversitesi'nde "Yeni Uluslararasý Dinamikler Iþýðýnda Kýbrýs Müzakereleri ve Geleceði" konulu konferansa katýlacak. Pazartesi akþamý adaya dönecek Cumhurbaþkaný Eroðlu'na, Özel Kalem Müdürü Göktürk Ötüken eþlik edecek. MÜDÜRLÜÐE AYTUNÇ ÞÝRKET ATANDI Milli Eðitim, Gençlik ve Spor Bakanlýðý Eðitim Ortak Hizmetler Dairesi Müdürlüðü görevine Aytunç Þirket atandý. Baþbakanlýk Basýn ve Halkla Ýliþkiler Müdürlüðü'nün açýklamasýna göre Þirket'in atamasý, bugünden itibaren geçerli oldu. Bu mevkideki görev bir süredir vekaleten yürütülüyordu.

16 16 14 Aralýk 2012 Cuma

17 14 Aralýk 2012 Cuma 17

18 18 14 Aralýk 2012 Cuma

19 14 Aralýk 2012 Cuma 19 Sen bize bilgeliði öðretmedin, Arif Hoca. Bilgeliði deðil, insanlýðý öðrettin ve yazdýðýn gibi yaþamayý öðrettin. Bir yurtsever, bir barýþ gönüllüsü, bir doða aþýðý, bir Kýbrýs mahkumu, bir Kýbrýs aþýðý, bir koca kalem ve koca bir yürek sustu. Aðlýyorum, çünkü söyleyecek sözüm kalmadý... LEFKOÞA TÜRK BELEDÝYESÝ'NDEN ÖNEMLÝ DUYURU Lefkoþa Belediyesi yönetimi ile Belediye Emekçileri Sendikasý arasýnda varýlan uzlaþý sonucu vezneler hizmet vermeye baþlamýþtýr. Vatandaþlarýmýz yaþanan grev nedeni ile yapamadýðý tüm ödemeleri için Belediye Sarayý'nda bulunan veznelerden yararlanabilir. Önemle duyurulur. Baþýmýz saðolsun... Komedi Tiyatrosu Genel Yönetmeni Alper Susuzlu Lefkoþa Belediye Baþkanlýðý KAYIP KTBK'ye ait askeri kimlik kartýmý ve silahlýk kartýmý kaybettim. Hükümsüzdür. Ýbrahim Songur Satýlýk köpek Safkan Husky yavrularý Tel: SATILIK ARABA 99 Model Mitsubishi Pajero jeep, yeni kasa stg. Tel: AYZER EMLAK Kiralýk Göçmenköy'de 3+2 dubleks ev * Kermiya sosyal konutlarýnda 2 adet eþyalý daire * K. Kaymaklý'da 2+1 beyaz eþyalý daire * Hamitköy'de 2+1 eþyalý daire * Yenikent'te 3+1 daire 700 TL Satýlýk Gönyeli'de ikiz dubleks villa Stg. * Gönyeli'de kat 140 metrekare Türk malý daire * Yenikent'te 2 evlek 2000 ayakkare Türk malý arsa * K. Kaymaklý'da bahçeli, garajlý, full ekstralý villa * Hamitköy'de kat sýfýr Türk malý daire SATILIK ARSALAR Lefkoþa Gönyeli'de Türk malý arsa, içerisinde iki katlý apartman ile beraber MELÝ EMLAK SATILIK * Karaaðaç ta müstakil bahçeli ev stg. * Hamitköy'de Türk koçanlý 1 evlek 1600 ayakkare satýlýk arsa, Stg. * Kaymaklý Dumlupýnar'da Türk malý müstakil sýfýr villa, Stg. * Gönyeli'de tripleks sýfýr Türk malý Stg. * Haspolat'ta 3+1 sýfýr apartman dairesi eþdeðer, Stg ARANIYOR Ustalýk belgesi olan KKTC yurttaþý berber aranýyor. Tel: ( arasý) CÝTLEME YAPILIR Gazete, kitap, dergi, okul tezleri, sýcak baský ve ciltleme yapýlýr. Tel:

20 Futbol Tenis takýmýmýz Macaristan'da FIFTA (Uluslar arasý Futbol Tenisi Federasyonu) tarafýndan Aralýk 2012 tarihlerinde gerçekleþtirýlecek olan 10. Dünya Þampiyonasý Bayanlar, Genç Erkekler ve Büyük Erkekler müsabakalarý için takýmýmýz Macaristan'ýn Harkany þehrine dün akþam üzeri varmýþtýr. Milli Takýmýmýz dün Genç Erkekler ve Mix (Karma) kategorilerinde müsabakalara baþladý. Türk Ocaðý ile yollarý ayýran Teknik Direktör Mehmet Bolkan tazminatýný alamayacak... Federasyon itirazlarý reddetti Kýbrýs Türk Futbol Federasyonu yönetimi Türk Ocaðý ile teknik direktör Mehmet Bolkan arasýndaki sözleþmenin tek taraflý feshinden dolayý yapýlan itiraz dilekçelerini inceledi ve kararýný açýkladý Federasyon Mehmet Bolkan'a kesilen 15 bin TL para cezasýný ve Türk Ocaðý Kulübü'nün Bolkan'a tazminat ödemesini uygun bulmadý Kýbrýs Türk Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu dün önemli kararlar aldý. Federasyonun genelgede en dikkat çekici kararý Türk Ocaðý ile teknik direktör Mehmet Bolkan arasýndaki itirazlar konusunda oldu. Federasyon, Türk Ocaðý'nýn teknik direktör Mehmet Bolkan'a tazminat ödemesini ve Türk Ocaðý'nýn Bolkan'a verdiði para cezasýný da doðru bulmadý, itiraz dilekçelerini ret etti. KTFF Baþkaný Hasan Sertoðlu ve Genel Sekreter Muharrem Özseyfiler imzasý ile yayýnlanan genelgede, Türk Ocaðý'nýn teknik direktör Mehmet Bolkan ile arasýndaki sözleþmeyi fesih etmesini ilgili talimatlar incelenerek haklý bulurken, Mehmet Bolkan'ýn sözleþmesinin feshinden dolayý Ocak tarafýndan kendisine 10 bin TL tazminat ödenmesini talep ettiði dilekçesi de kabul görmedi ve reddedildi. Ayrýca Türk Ocaðý kulübü tarafýndan, müsabakadan men cezasý almýþ olduðu, sportmenlik dýþý hareketlerde bulunduðu ve centilmence davranmadýðýndan dolayý Teknik Direktör Mehmet Bolkan'a verilen TL'lik (on beþ bin) para cezasýný da uygun bulmayan KTFF yönetimi, verilen para cezasýnýn da reddine karar verdi. KTFF yönetim kurulu Teknik Direktör Mehmet Bolkan tarafýndan yapýlan baþvuruda belirtilen 25 günlük alacaðýnýn olduðu iddiasýnda haklý olduðunu tespit ederek, kulüp tarafýndan bu alacaðýn Teknik Direktör Mehmet Bolkan'a ödenmesine karar verdi. Ertelenen maçlar 19 Aralýk'ta KTFF yönetim kurulu geçtiðimiz hafta oynanmasý gereken ancak ertelenen U19 liglerindeki bazý karþýlaþmalarýn 19 Aralýk 2012 tarihinde Çarþamba günü, saat 14.30'da daha önceden belirlenen sahalarda oynanmasýna karar verdi. Lapta-Doðan T.B. Süper Lig U19 karþýlaþmasýnýn ise Karþýyaka Stadý'nda oynanmasý kararlaþtýrýldý. Yenicami kulübüne Süper Lig Statüsü gereði takýmýn baþýnda teknik sorumlu olarak Teknik Direktör lisanslý çalýþtýrýcý bulundurmadýðýndan dolayý 1 (bir) asgari ücret para cezasý verirken benzer ceza Vadili'ye de kesildi. Telsim 1.Lig takýmlarýndan Vadili'nin geçtiðimiz haftaki karþýlaþmasýnda takýmýn baþýnda teknik sorumlu bulundurmadýðý ve bunu 4.hafta olarak ihlal etmesinden dolayý kulübe 1 (bir) asgari ücret para cezasý verildi. Lisans güncelleme müracaatlarý A Lisans ve B Lisans sahibi olan teknik adamlarýn, mazeretli olarak UEFA A - UEFA B'ye yönelik yapýlan güncelleme kurslarýna katýlamayan kiþiler için açýlacak güncelleme kurslarýna ve Teknik Direktör Lisansý sahibi kiþilere yönelik açýlacak olan UEFA güncelleme kursuna katýlým müracaatlarý için en son gün 06 Mayýs 2013 tarihi Pazartesi günü, mesai bitimi belirlendi. Ýlgili kiþilerin bu tarihe kadar gerekli müracaat evraklarýný teslim etmeleri gerektiði yönetim kurulu kararlarýnýn bulunduðu genelgede duyuruldu. Haftanýn açýlýþ karþýlaþmasý bu akþam Atatürk Stadý'nda Çetinkaya - Yenicami arasýnda oynanacak... Derbinin hakemi Ecvet Kanatlý Telsim Süper Liginde 12'inci haftanýn açýlýþ maçý baþkent derbisi ile baþlayacak. Atatürk Stadý'nda saat 18.15'de Çetinkaya lider Yenicami ile karþýlaþacak. Maçý Ecvet Kanatlý yönetecek... Kýbrýs Türk Futbol Federasyonu tarafýndan organize edilen Telsim Süper Liginin 12'inci haftasýnda oynanacak olan ve þampiyonlukta iddialý iki takým olan Çetinkaya ile Yenicami arasýndaki karþýlaþmayý üst klasman hakemlerinden Ecvet Kanatlý yönetecek. Atatürk Stadýnda bu akþam saat 18.15'te baþlayacak olan karþýlaþmada Telsim Süper Liginin ilk sýrasýnda bulunan Yenicami ile ikinci sýrasýnda bulunan Çetinkaya takýmlarý mücadele edecek. Lig liderliðini yakýndan ilgilendiren bu karþýlaþmada tecrübeli hakemlerimizden Ecvet Kanatlý düdük çalacak futbol sezonunda geride býraktýðýmýz 11 haftada Yenicami takýmý Ecvet Kantlý ile iki karþýlaþmaya çýkarken, Çetinkaya takýmý ise 1 kez çýktý. Tecrübeli hakem Yenicami'nin 2'inci hafta Lefke ile deplasmanda oynayýp 3-1 kaybettiði Lefke maçý ile 7'inci haftada kendi evinde Serdarlý'yý 4-0 maðlup ettiði karþýlaþmalarda düdük çaldý. Çetinkaya takýmý ise Ecvet Kanatlý ile sadece 6'ýncý haftada deplasmanda Hamitköy'ü 4-2 maðlup ettiði karþýlaþmaya çýktý. Voleybol Büyük Erkekler Ligi lideri Doðu Akdeniz Üniversitesi Vakýflar ile karþýlaþýyor... Liderin rakibi Vakýflar Voleybolda Büyük Erkekler liginin yenilgisiz lideri Doðu Akdeniz Üniversitesi bu akþam Vakýflar ile karþýlaþýyor Kýbrýs Türk Voleybol Federasyonu tarafýndan organize edilen voleybol liglerine oynanacak 3 karþýlaþma ile devam edilecek. Bugünün en önemli karþýlaþmasý Büyük Erkekler Ligi'nde oynanacak. Voleybol Büyük Erkekler Liginin yenilgisiz lideri Doðu Akdeniz Üniversitesi bu akþam Vakýflar'ýn konuðu oluyor. Lefkoþa Necati Taþkýn Spor Salonunda saat 19.00'da baþlayacak olan karþýlaþmada lider Doðu Akdeniz Üniversitesi rakibini maðlup edip yenilgisiz liderliðini devam ettirmek için sahaya çýkacak. Voleybol'da bu akþamýn diðer karþýlaþmalarý Erenköy Spor Salonunda oynanýyor. Yýldýz Kýzlar Liginde Erenköy Belediyesi ile Vakýflar karþý karþýya gelirken, gecenin diðer maçýnda Erenköy Belediyesi ile Yakýn Doðu Üniversitesi Yýldýz Erkekleri mücadele edecek. ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE Sahibi AFRÝKA Yayýncýlýk Limited Direktör ALÝ OSMAN TABAK Genel Yayýn Yönetmeni: ÞENER LEVENT Dizilip Basýldýðý Yer: AFRÝKA Yayýncýlýk Limited Tesisleri Adres: Arca Apt. Ýkinci Selim Cad. No:49, Daire 1 Lefkoþa (Meclis Yaný) Santral: Fax: Reklam servisi: Kültür-Sanat servisi: Dýþ muhabirler: Almanya: Yaþar ALTAY Sidney: Hakan LEVENT avrupa@kktc.net Web sayfasý: