Santral Sinir Sisteminin Primer Anjiitisi: Atipik Psikiyatrik Semptomlarý Olan Bir Olgu Sunumu #



Benzer belgeler
Aðrý tanýsý klinik olarak, DITI ile konulabilir

Sarkoidoz. MSS granülomatozları. Sarkoidoz. Sarkoidoz. Granülom / Granülomatoz reaksiyon

17a EK 17-A ÖYKÜ KONTROL LÝSTESÝ. ² Rahim Ýçi Araçlar - Ek 17-A²

TÜSAD İnfeksiyon Çalışma Grubu

GEÇİCİ İSKEMİK ATAK: Görüntüleme Gerekli mi? Prof. Dr. Cem ÇALLI

HEMORAJİK İNME. Yrd. Doç. Dr. Aysel MİLANLIOĞLU Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji ABD

Görüntüleme Yöntemleri

İlaç ve Vaskülit. Propiltiourasil. PTU sonrası vaskülit. birkaç hafta yıllar sonrasında gelişebilir doza bağımlı değil ilaç kesildikten sonra düzelir.

Çocukluk çağı santral sinir sistemi demiyelinizan hastalıkları. Prof.Dr. Sebahattin VURUCU

Beyin Omurilik Sıvısında Myelin Basic Protein Testi; CSF myelin basic protein; BOS da myelin basic protein;

KAFA TRAVMALI HASTALARDA GÖRÜNTÜLEMENİN TANI, TEDAVİ VE PROGNOZA KATKISI. Dr. Fatma Özlen İ.Ü.Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Beyin ve Sinir Cerrahisi AD

Küçük Damar Hastalığı; Semptomatoloji. Kürşad Kutluk Dokuz Eylül Üniversitesi 27 Mayıs 2017, İzmir

İNVAZİF ASPERGİLLOZ Radyolojik Tanı. Dr. Recep SAVAŞ Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir

Dr Ercan KARAARSLAN Acıbadem Üniversitesi Maslak Hastanesi

STATUS EPiLEPTiKUS TABLOSUYLA BASVURAN PRiMER SANTRAL SiNiR SiSTEMi VASKÜLiTi OLGUSU

ÇOCUKLARDA SANTRAL SİNİR SİSTEMİ VASKÜLİTLERİ. Prof. Dr. Rıdvan AKIN GATF Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları AD Çocuk Nöroloji BD

Romatolojik Aciller. Sistemik Lupus Eritemtozus. Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp AD. Dr. M. Murat Özgenç

BOS DA PLEOSİTOZ. Dr. Bülent Güven SB Ankara Dışkapı Araştırma ve Eğitim Hastanesi Nöroloji Kliniği

BOS GLUKOZ DÜġÜKLÜĞÜ ĠLE SEYREDEN TÜBERKÜLOZ MENENJĠT ÖN TANILI VARİCELLA ZOSTER MENENJİTİ OLGUSU

Beyin Biyopsisi Negatif Primer Santral Sinir Sistemi Vasküliti

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 9 Ağustos 2016 Salı

Nörosifiliz: çok merkezli çalışma sonuçları

Referans: e-tus İpucu Serisi K.Stajlar Ders Notları Sayfa:353

MS ve Kranyal MR da MS Benzeri lezyonları olan olgularda D vitamini, B 12, Folat düzeyi ve otoantikorların değerlendirilmesi

Cerrahi: Hangi Hastalara Prof. Dr. Sertaç İşlekel

1 Mersin Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi 2 İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi. Abstract

A) Plazma hücrelerinin infiltrasyonu. B) Multinükleer histiyositik dev hücreleri. C) Lenfositlerden zengin inflamasyon. D) Fibrozis.

Vaka Sunumu Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanserinde(KHDAK) Hedefe Yönelik Tedavi Seçenekleri

İSKEMİK BARSAĞIN RADYOLOJİK OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ. Dr. Ercan Kocakoç Bezmialem Vakıf Üniversitesi İstanbul

En iyi yöntem inmeden korunma Risk faktörlerinin belirlenmesi

Küçük hücreli dýþý akciðer kanserinde cilt metastazý: Beþ olgu sunumu ve literatürün gözden geçirilmesi

ADEM ve NMO da tedavi algoritması. Prof. Dr. Gülşen Akman-Demir Uludağ Nöroloji Günleri, 2011

Romatizma BR.HLİ.066

Depresyon, Pratisyen Hekimler ve Depresyon Eðitimi

Bipolar bozuklukta bilişsel işlevler. Deniz Ceylan 22. KES Psikiyatride Güncel Oturumu Nisan 2017


ANÝ GÖRME KAYBI VE GEÇÝCÝ OFTALMOPLEJÝ ÝLE SEYRETEN BÝR OLGUYA TANISAL YAKLAÞIM

SEREBRAL TROMBOZLU ÇOCUKLARDA KLİNİK BULGULAR VE TROMBOTİK RİSK FAKTÖRLERİ

Çocukluk çaðý baþ aðrýlarýnýn prospektif deðerlendirilmesi

AKUT PULMONER EMBOLİDE RADYOLOJİK ÖNEMLİ MESAJLAR

SSS Enfeksiyonlarının Radyolojik Tanısı. Dr. Ömer Kitiş Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı Nöroradyoji

EnfeksiyonlaKarışabilecek EnfeksiyonDışıNedenler. Dr. Ferit KUŞCU Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi, Enfeksiyon Hst ve Kli.

Yaþlý hastanýn deðerlendirilmesi aþamasýnda bazý

Vaskülit nedir? Dr Figen Yargucu Zihni Ege Üniversitesi İç Hastalıkları-Romatoloji

Nörovasküler Cerrahi Öğretim Ve Eğitim Grubu Hasta Bilgilendirme Formu

VASKÜLİTİK NÖROPATİ TEDAVİ REHBERİ Hazırlayanlar: Dr. Can Ebru Kurt, Dr. Yeşim Parman, Dr. Ersin Tan

İNMEDE GÖRÜNTÜLEME. Dr. Cem CALLI. Chief of Neuroradiology Section Ege University Hospital Dept. Of Radiology Izmir, Turkey

Manyetik Rezonans ve Bilgisayarlý Tomografi Öncesi Hastalarda Anksiyete ve Depresyon

Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi

Paradoksal Disfaji Ardýndaki Geriyatrik Depresyon: Bir Olgu

Anksiyete Bozukluðu ve Depresyonun Tanýsal Ýliþkileri

Sifiliz, Treponema pallidumun neden olduðu

HOŞGELDİNİZ. Dr. Dilek İnce Günal Nöroloji AD Öğretim Üyesi

KRİYOGLOBÜLİN. Cryoglobulins; Soğuk aglutinin;

Santral Sinir Sistemi Enfeksiyonlarında Acile Başvuru Şikayetleri ve Gözümüzden Kaçanlar. Doç. Dr. Evvah Karakılıç MD, PhD.

Nörolojik Hastalıklarda Depresyon ve Sitokinler

YÜKSEK KORTİKAL FONKSIYONLAR. Yrd.Doç.Dr.Adalet ARIKANOĞLU D.Ü.T.F.Nöroloji A.B.D

Şizofreni tanılı hastada antipsikotiklerletetiklenen nonkonvulsif statusepileptikus olgusu

ÜREMÝLÝ BÝR OLGUDA ANTERÝOR ÝSKEMÝK OPTÝK NÖROPATÝ

Sistemik Lupus Eritematozus: Kore Ile Başvuran Bir Olgu. Doç. Dr. Nilüfer Göknar

Tiroidin en sık görülen benign tümörleri foliküler adenomlardır.

ADRENAL YETMEZLİK VE ADDİSON. Doç. Dr. Mehtap BULUT Bursa Şevket Yılmaz EAH Acil Tıp Kliniği

İnterstisyel hastalıklar. klarında klinik değerlendirme. erlendirme

YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR. Prof. Dr. Mehmet Ersoy

Bir Psikiyatri Kliniðinde Yatarak Tedavi Gören Geç Baþlangýçlý Þizofreni Hastalarýnýn Klinik ve Sosyodemografik Özellikleri

SIK GÖRÜLEN METABOLİK KEMİK HASTALIKLARI KULLANIM KILAVUZU

ANCA SAPTANMASI VE TANI KRİTERLERİ DR. NİLGÜN KAŞİFOĞLU

MS, gen yetişkinlerin en yaygın nörolojik hastalıklarından birisidir de Sir August D Este tarafından ilk kez tanımlanmıştır.

İmmünyetmezlikli Konakta Viral Enfeksiyonlar

YÜKSEK KORTİKAL FONKSIYONLAR. Dr.Adalet ARIKANOĞLU DAVRANIŞ NÖROLOJİSİ

OLGU SUNUMU. Dr. Ömer Fatih ÖLMEZ Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilimdalı

ERKEN LOKAL NÜKS GELİŞEN VULVA KANSERİ: OLGU SUNUMU

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı

Duygudurum Bozukluðunun Eþlik Ettiði Bir Nörobehçet Olgusu

TİROİDİTLERDE AYIRICI TANI. Doç.Dr.Esra Hatipoğlu Biruni Üniversite Hastanesi Endokrinoloji ve Diabet Bilim Dalı

3. OLGU. Tüberküloz Kursu 2008 Antalya

Vücutta dolaşan akkan sistemidir. Bağışıklığımızı sağlayan hücreler bu sistemle vücuda dağılır.

muayenesi 11 KASIM ÇARŞAMBA 09:30-10:20 Pratik: Konjuge göz hareketleri, pupil ve göz dibi Prof.Dr.Tülay Kurt İncesu

Larson'un 1960'larda veciz olarak belirttiði gibi,

Bedensel hastalýðý olanlarda depresyon morbidite

LENFOSİTİK VASKÜLİT PATERNİ LUPUS ERİTEMATOSUS İÇİN UYARICI MI?

Romatizma ve Tedavisi Hakkında Yanlışlar ve Doğrular

NEFRİTİK SENDROMLAR. Dr.LATİFE ERDOĞAN Ekim 2013

Düşük dereceli B-hücreli Hodgkin-dışı lenfomalardan oluşan olgu sunumları OLGU IV

POSTER BÝLDÝRÝLERÝ. Epilepsi 2008;14(1): 69-96

Serebellar İnfarktlarda Risk Faktörleri ve Klinik Özellikler

MS de YENİ TANI KRİTERLERİ

SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP C TEORİK DERS PROGRAMI

Nöroloji servisine yatan hastalarda yüksek oranda psikiyatrik hastalıklar görülür. Prevalans %39-64 arasındadır.

Aile Hekimliðinde Genogram

Rejyonel Anestezi Sonrası Düşük Ayak

Normalde kan potasyum seviyesi 3,6-5,0 mmol/l arasındadır.

SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP A TEORİK DERS PROGRAMI

SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP D TEORİK DERS PROGRAMI

Akut Retina Pigment Epitelit

Diabetes Mellitus Tanýlý Hastada Akut Baþlangýçlý Psikiyatrik Bulgular

HIV & CMV Gastrointestinal ve Solunum Sistemi

Subaraknoid Kanama. Akut İnme. SSS İnfeksiyonları. Travmatik Beyin Yaralanmaları

Subklinik Hipotiroidili Hastalarda Tiroid Replasman Tedavisinin Anksiyete ve Depresyon Düzeylerine Etkisi

SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP B TEORİK DERS PROGRAMI

Transkript:

Santral Sinir Sisteminin Primer Anjiitisi: Atipik Psikiyatrik Semptomlarý Olan Bir Olgu Sunumu # Çiçek HOCAOÐLU*, Meliha TAN** ÖZET Santral sinir sisteminin primer anjiitisi santral sinir sistemi ile sýnýrlý, nadir görülen bir vaskülit olup, hastalýk kendisini baþaðrýsý, multifokal ve yaygýn nörolojik belirtiler þeklinde belli eder. Bu yazýda ilk yakýnmalarý major depresif bozukluk ile uyumlu olan 28 yaþýndaki bir erkek hasta ele alýndý. Çünkü antidepresan saðaltýma raðmen, herhangi bir iyileþme gözlenmeyen hastanýn daha sonraki süreçte farklý türdeki psikiyatrik yakýnmalarýna birkaç kez olan geçici iskemik atak, baþaðrýsý, çift görme ve dengesizlik þeklindeki nörolojik yakýnmalar da eklendi. Çekilen kranyal manyetik rezonans görüntülemesinde (MRG) beynin primer lenfomasýna benzeyen bir lezyon saptanmasý üzerine beyin biyopsisi yapýldý. Biyopside lenfoma olasýlýðý dýþlandý. Hastanýn yapýlan klinik ve laboratuvar incelemelerinde sistemik vaskülite neden olan hastalýklara ait bulgu saptanamamasý, radyolojik ve klinik bulgularýn streoid tedavisine yanýt vermesi santral sinir sisteminin primer anjiitisini en olasý taný olarak akla getirmektedir. Anahtar Sözcükler: SSS nin primer anjiitisi, vaskülitler, taný. SUMMARY Isolated Angiitis of the Central Nervous System: A Case Report with Atypical Psychiatric Symptoms Isolated angiitis of the central nervous system (IACNS) is a rare * Yrd. Doç. Dr., Karadeniz Teknik Üniversitesi Týp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalý, ** Yrd. Doç. Dr., Nöroloji Anabilim Dalý, TRABZON form of angiitis limited to the central nervous system. The clinical finding of the combined series revealed that headache was the most common symptom with a combination of focal and diffuse neurological deficits. The case, a 28- year- old man, is presented;the clinical presentation and diagnostic difficulties are discussed. Patient's symptoms begun with an obvious atypical depression. In spite of an antidepressive treatment, his symptoms continued, being relatively worse; personality and mood changes added to the clinical picture. Meanwhile several transient ischemic attacks, six monts later, he was admitted with neurological symptoms including headache, diplopia, and cerebellar ataxia. The radiological investigation was mimicked by primary brain lymphoma. The brain biopsy excluding of lymphoma revealed parenchymal hemorrhage with nonspecific degenerative changes. In systemic investigation, any underlying cause for vasculitis could not be found. Neurological but not psychic findings and radiological lesions of the patient ameliorated with steroid theraphy. Since we could not find features of systemic vasculitis, the patient's lesions responded to corticostreoid treatment and neuropathological investigation revealed no lymphoma. We concluded that the most probable diagnosis would be IACNS. Key Words: Isolated angiitis of the CNS, vasculitis, diagnosis. GÝRÝÞ Santral sinir sisteminin (SSS) izole anjiitisi beyine lokalize, nedeni bilinmeyen, immunosupresif tedaviye iyi yanýt veren inflamatuar vasküler bir hastalýktýr. Hastalýðýn klinik bulgularý multifokal inmeler, ensefalopati þeklinde olup hastalar sýklýkla þiddetli baþaðrýsýndan ve fokal nöbetlerden yakýnýrlar. Sistemik vaskülit nedenlerinin dýþlanabilmesi için, geniþ klinik ve laboratuvar incelemeleri yapýlmalýdýr. 50 # Bu çalýþma "5 th International Conference on Stroke & 2nd Conference of the Mediterranean Stroke Society"de (21-24 Mart 2001, Ýstanbul) poster bildiri olarak sunulmuþtur.

SANTRAL SÝNÝR SÝSTEMÝNÝN PRÝMER ANJÝÝTÝSÝ: ATÝPÝK PSÝKÝYATRÝK SEMPTOMLARI OLAN BÝR OLGU SUNUMU Kesin taný leptomeninsksin damarsal yapýlarýný da içine alan, kortikal biyopsi ile konulabilir (Younger ve ark. 1988, Greenan ve ark. 1992, Alrawi ve ark. 1999). Histopatolojik olarak, küçük leptomenengial ve intraserebral damarlarýn duvarlarýnda ve damar çevrelerinde mononükleer hücre inflamasyonu bulunur (Alrawi ve ark. 1999). Serebral anjiyografi vasküliti göstermede yardýmcý olabilir (Greenan ve ark. 1992). Beyin omurilik sývýsý (BOS) incelemesinde normal bulgularýn yanýsýra, proteinde hafif yükselme ve lenfositik pleositozis bulunabilir (Wiebers ve ark. 1997). Manyetik rezonans görüntülemede (MRG) çok sayýda, bilateral, hem gri hem de beyaz cevheri tutan lezyonlar bulunur. Ýnfarktüsler en çok derin beyaz cevherdedir. Primer parenkimal kanama veya düþük evreli gliomayý taklit eden lezyonlar bulunabilir (Greenan ve ark. 1992). Alhalabi ve Moore (1994) SSS'nin izole anjiitisi için aþaðýdaki taný ölçütlerini önermiþlerdir. 1. Baþaðrýsýnýn eþlik ettiði multifokal inmeler veya ensefalopati, 2. Serebral anjiyografide vaskülitle uyumlu deðiþiklerin gösterilmesi, 3. Sistemik infeksiyon, neoplastik durumlar ve toksik maddelere maruz kalma gibi durumlarýn dýþlanmasý, 4. Leptomeningial / kortikal biyopside vasküler inflamasyonun gösterilmesi ve vasküler inflamasyona neden olabilecek diðer nedenlerin dýþlanmasý. SSS'nin izole anjiitisinde günümüzde tercih edilen saðaltým yüksek doz steroid ve siklofosfamid uygulamasýdýr (Younger ve ark. 1988). Bu yazýda psikiyatrik yakýnmalarla gelen daha sonra iskemik ataklar, inme türü nörolojik yakýnmalarýn da eþlik ettiði, streoid tedavisine yanýt veren 28 yaþýndaki bir erkek hasta sunulmuþtur. Hastanýn semptomlarý, klinik seyri, laboratuvar incelemeleri literatür bilgileri ile karþýlaþtýrýlmýþtýr. OLGU SUNUMU M.S, 28 yaþýnda, erkek, üniversite öðrencisi, bekar Trabzon'a baðlý ilçelerden birinde doðmuþ, halen ayný ilçede ailesi ile birlikte oturuyor. Hasta ilk kez 3 yýl önce "hayattan zevk alamama, isteksizlik, moralsizlik, sürekli uyuma isteði, eski uðraþlarýný anlamsýz bulma, ders çalýþmak istememe, okula devam edememe, içe kapanma, intihar düþünceleri, iþtahsýzlýk" yakýnmalarý ile psikiyatri polikliniðine baþvurdu. Ayný gün yapýlan ilk deðerlendirme sonucu (psikiyatrik görüþme ve Hamilton depresyon ölçeði: 32 puan) DSM-IV'e göre major depresif bozukluk tanýsý ile tedavisi sertralin 50 mg/gün ve alprazolam 0.5 mg/gün olarak düzenlendi. Daha önce herhangi bir psikiyatrik hastalýðý olmayan hasta ilk görüþme sonrasý 15. günde ikinci kez psikiyatri polikliniðine yakýnlarý ile geldi ve bu görüþmede kendisine önerilen tedaviyi "ilaç yan etkileri nedeni ile düzenli alamadýðýný, yakýnmalarýnýn devam ettiðini" ifade etti. Bunun üzerine tedavisi mirtazapin 30 mg/gün olarak deðiþtirildi. Ýlk yakýnmalarýnýn baþlangýcýndan yaklaþýk 1 ay sonra hastanýn frontal bölgede sýkýþtýrýcý özellikli þiddetli baþaðrýlarý, ani geliþen çift görmesinin, bulantý, iki kez kusmasýnýn olmasýnýn üzerine ileri tetkik ve tedavi amacý ile nöroloji kliniðine yatýrýldý. Hastanýn o dönemde yapýlan nörolojik bakýsýnda; sað gözde dýþa bakýþ kýsýtlýlýðý ve diplopi, dýþa ve yukarý bakýþta nistagmus olduðu anlaþýldý. Çekilen kontraslý ve kontrassýz kranyal bilgisayarlý beyin tomografisi (BBT), elektroensefalografi (EEG), elektrokardiyografi (EKG) ve akciðer grafisi, biyokimya testleri, hemogram, sedimantasyon deðerleri normal sýnýrlarda deðerlendirildi. Hastaneye yatýþýný takiben çift görmesinin bir gün içinde düzelmesi, laboratuvar sonuçlarýnýn normal olarak gelmesi üzerine hasta psikiyatri polikliniðinden verilen antidepresan tedaviye devam etmesi önerilerek taburcu edildi. Taburcu olduktan 1 ay sonra "hayattan zevk alamama, tedavisini düzenli kullanamama, sinirlilik, sýkýntý hissi, çabuk yorulma, isteksizlik, arkadaþlarý ve ailesi sýk sýk sorunlar yaþama" türündeki yakýnmalarla 3. kez psikiyatri polikliniðine baþvuran hastanýn o gün yapýlan psikiyatrik deðerlendirmesinde affektinin durumu ile uygun olmadýðý ve daha önceki görüþmelerden farklý olarak sinirli tavýrlarý dikkat çekici idi. Bu görüþme sonrasý hastaya fluvoksamin 100 mg/gün, sülpirid 200 mg/gün tedavisi önerildi. Ancak 4 hafta sonra kontrole gelen, ilaçlarýný düzenli olarak kullanan hastanýn yakýnmalarýnda herhangi bir düzelme olmadýðý gibi daha önceki yaþamý ile uygun olmayan davranýþlar sergilediði (alkol almaya baþlama, aþýrý sigara içme gibi) öðrenildi. Yakýnlarý tarafýndan oldukça uyumlu, yardýmsever, neþeli iyi niyetli, hiç kimseyi kýrmayan, saygýlý bir kiþiliðe sahip olduðu bildirilen hastanýn o dönemde ortaya çýkan "eve geç gelmeler, ailesine ve arkadaþlarýna karþý sýk sýk küfürlü konuþmalar, arkadaþlarý ile tartýþma, aþýrý sinirlilik" gibi yakýnmalarýnýn olmasý üzerine taný ve inceleme amacý ile psikiyatri kliniðine kabul edildi. Psikiyatri kliniðinde yapýlan ilk deðerlendirmelere göre baþka türlü 51

HOCAOÐLU Ç, TAN M. adlandýrýlamayan depresif bozukluk tanýsý düþünülen hastaya moklobemid 600 mg/gün, tiyoridazin 50 mg/gün tedavisi baþlandý. Ancak yatarak tedavisinin devam ettiði sýrada hastanýn aþýrý neþeli hali, cinsel içerikli konuþmalarý, yüksek sesle þarký söylemeleri, uykusuzluk, klinik içinde erkek hastalarla sýk sýk tartýþma, kadýn hastalara sözlü sarkýntýlýkta bulunma türü davranýþlarýnýn olmasý üzerine tedavisinde yer alan moklobemid kesilerek, tiyoridazin dozu 200 mg/gün olarak arttýrýldý. Bu tedavi ile bir süre daha psikiyatri kliniðinde izlenen hastanýn kliniðe uyumunda önemli bir deðiþiklik saptanmadý ve yatýþýný takiben 23. günde hali ile önerilerde bulunularak taburcu edildi. Hasta 3 ay sonra aniden geliþen sað III. kranyal sinir paralizisi, sol hemiparezi, dizartri ve saða doðru düþme eðilimi þelindeki nörolojik bulgular ile nöroloji polikliniðine baþvurdu. O tarihte çekilen manyetik rezonans görüntülemesinde (MRG) sað talamus ve bazal gangliyonlar düzeyinde T1'de hipointens, T2'de hiperintens ve ödem etkisi izlenen post kontrast kesitlerinde boyanma gösteren lezyon olarak rapor edildi. Ayýrýcý tanýda beynin primer lenfomasý düþünülen hasta beyin biyopsisi için baþka bir merkeze sevk edildi. Beyin biyopsisi sonucunda lenfoma dýþlanýrken, intraparenkim kanama odaklarý saptandý. Bu bulgular ile genç inme tanýsý düþünülen hasta Behçet hastalýðý, sistemik lupus eritematozus gibi otoimmün hastalýklar yönünden araþtýrýldý. Buna göre hastanýn hemoglobin S ve C düzeyleri, antikardiyolipin antikorlarý, sitoplazmik boyanan antisitoplazmik antikorlar (c-acpa) ve perinükleer anti nötrofilik sitoplazmin antikorlarý (p-anca), tiroid fonksiyon testleri, hemotolojik testler, homosistein, serum B 12 ve folat düzeyleri, sedimantasyon, VDRL ve HIV titrasyonlarý, karotis ve vertebral arterlerin doppler ile incelemesi, serum laktik asid düzeyi, lupus hücresi ve anti dsdna, ANA sonuçlarý normal sýnýrlarda saptandý. Yakýnmalarýna yönelik bir süre steroid tedavisi alan hastanýn kýsa bir süre sonra III. kranyal sinir bulgularý tamamen düzeldi, sol hemiparezisi azaldý. Ancak 5 ay sonra hastanýn aniden geliþen total afazi, sol 4/5 hemiparezi, bilateral babinskinin olmasý ile nörolojik bulgularýnda tekrarlama oldu. Ayný dönemde çekilen kranyal MRG'sinde saðda mezensefalonun ve ponsun büyük bölümünde, temporal lobdan talamus ve kapsüla internaya kadar uzanan ve solda yine kapsüla internanýn posterior bacaðýnda T2 aðýrlýklý kesitlerde hiperintens lezyonlar gözlendi (Þekil 1). Koronal T1 aðýrlýklý incelemede saðda temporal lobdan talamusa kadar uzanan alan içinde yer Þekil 1. Sað mezensefalonun büyük bölümünde, temporal lobdan talamusa ve kapsüla internaya kadar uzanan ve sol kapsüla internanýn posterior bacaðýnda T2 aðýrlýklý kesitlerde hiperintens lezyonlar. yer hiperintens kanama odaklarý gösteren hipointens lezyonlar saptandý (Þekil 2). Hastaya 2 ay süre ile steroid verildi ve nörolojik bulgularda azalma oldu. Bu ataktan 7 ay sonra kontrole gelen hastanýn nörolojik bakýsýnda; bilinç açýk, konuþma dizartrik, sol santral fasial parezi, sol spastik hemiparezi ve sað alt ekstremitede spastisite, refleksler artmýþ, bilateral babinski ve birkaç atýmlýk klonus saptandý. O tarihteki MRG'sinde saðda talamus ve bazal gangliyonlar, mezensefalondaki ve solda kapsüla internanýn posterior bacaðýndaki lezyonlarda büyük ölçüde rezorbsiyon gözlendi (Þekil 3). Hastanýn 6 ay sonra yapýlan kontrolünde ise nörolojik bulgularýnda deðiþiklik sap- 52

SANTRAL SÝNÝR SÝSTEMÝNÝN PRÝMER ANJÝÝTÝSÝ: ATÝPÝK PSÝKÝYATRÝK SEMPTOMLARI OLAN BÝR OLGU SUNUMU Þekil 2. Koronal T1 aðýrlýklý incelemede saðda temporal lobdan talamusa kadar uzanan, içinde yer yer hiperintens kanama odaklarý gösteren hipointens lezyonlar. tanmadý. Çekilen kontrol MRG'sinde yeni lezyon veya varolan iskemik gliotik deðiþikliklere ek bir bulgu izlenmedi. MR anjiografi normal olarak deðerlendirildi. Halen yaþamýný tekerlekli sandalyede ve gereksinimlerini yakýnlarýnýn yardýmý ile karþýlayan hastanýn mevcut durumunda uyum sorunlarý, sýkýntý, sinirlilik hali devam etmekte olup haloperidol 5 mg/gün tedavisi ile psiþik yakýnmalarýnda kýsmi bir düzelme elde edilmiþtir. TARTIÞMA Olgu sunumunda ayrýntýlý olarak aktarýlan genç bir hastada psikiyatrik semptomlar ve iskemik ataklar þeklinde baþlayan daha sonra ise sýk sýk tekrarlayan, steroide iyi yanýt veren, kranyal MRG'sinde iskemikgliotik lezyonlarýn varlýðý ile karakterize klinik tablolar sýklýkla taný karmaþasýna yol açabilmektedir. Özellikle genç hastalarda geçici iskemik atak ve inme nedenleri çok çeþitlidir (Yatsu 2000). Genç hastalarda inmeye sýklýkla neden olan kalp hastalýklarý, prematür ateroskleroz, hematolojik bulgular öncelikle dýþlanmalýdýr. Sunulan olguda da bu nokta dikkate alýnmýþ ve yapýlan deðerlendirmelerde herhangi bir bulgu elde edilmemiþtir. Vaskülit yapan nedenler arasýnda poli arteritis nodoza (PAN) ilk akla gelenlerden olup, PAN'lý hastalarýn %10-20'sinde SSS semptomlarý (baþaðrýsý, demans, psikoz, fasial paralizi, serebellar bozukluklar) eþlik eder (Rowland 2000). Sistemik bulgularý ise halsizlik, taþikardi, terleme, ödem, eklemlerde aðrý þeklinde olup, eritematöz döküntüler ve glomerulonefrite baðlý böbrek tutulumu sýktýr (Wiebers ve ark. Þekil 3. Streoid tedavisi sonrasý sað talamus, bazal gangliyonlar, mezensefalon ve iki taraftaki kapsüler lezyonlarda büyük ölçüde rezolüsyon. 1997). Olgumuzda deri döküntüleri, böbrek bozukluðunu düþündürecek klinik ve laboratuvar bulgularý PAN'ý destekler nitelikte deðildi. Diðer bir vaskülit nedeni olan sistemik lupus eritematozustur (SLE). SLE derideki ve bütün organlarda bulunan kollajen dokunun inflamatuar deðiþikleri ile karakterize bir hastalýktýr. Hastalýk sürecinde, hastalarýn %50-75'inde deliryum, ensefalopati, nöbetler, akut psikoz, artmýþ kafa içi basýncý þeklinde SSS ile ilgili bulgular görülür (Wiebers ve ark. 1997). Fokal veya multifokal serebral ve beyinsapý infarktüsleri görülebilir. Hastalarda ANA ve özellikle çift sarmallý DNA (dsdna) antikorlarý ve lupus hücresi pozitiftir. Olgumuzda ise SLE ayrýntýlý bir þekilde araþtýrýlmýþ ve SLE'yi destekler herhangi bir bulgu elde edilememiþtir. Wegener granülomatozisi (WG) vaskülit nedenleri arasýnda yer almaktadýr. WG özellikle akciðerler, 53

HOCAOÐLU Ç, TAN M. böbrek ve üst solunum yollarýný etkilemektedir. Oral ülserler, pürülan nazal akýntý, akciðer grafisinde nodüller, infiltrasyon veya kaviteye ait bulgular, mikrohematüri WG'nin özellikleridir (Rowland 2000). Olgumuzda yukarýda söz edilen bulgulardan hiçbirinin olmamasý, c-anca, p-anca antikorlarýnýn negatifliði WG tanýsýndan uzaklaþýlmasýna neden olmuþtur. Hastanýn klinik seyri ve laboratuvar bulgularý gözden geçirildiðinde dev hücreli arterit, Behçet hastalýðý, Sjögren sendromu, vaskülit yapabilen ve streoide iyi yanýt veren diðer sistemik hastalýklarýn da dýþlanabileceði söylenebilir. Ayrýca yine serebral vaskülit yapabilen sifiliz, AIDS gibi infeksiyöz nedenler laboratuvar testleri ile bu hastada dýþlanmýþtýr. Hastanýn sorunu beyine lokalize, multifokal ve tekrarlayýcýdýr. Klinik tablo multipl sklerozis gibi demiyelinizan bir hastalýðý akla getirebilir, ancak hastanýn MRG lezyonlarý bu hastalýða uymamaktadýr. Sarkoidozis ve limfomatoid granülomatozis beyin parenkimini ve meninksleri tutabilir. Çok sayýda küçük serebral infarktlara yol açabilir. Bilateral 7. sinir tutulumu ve hipotalamik fonksiyon bozukluðu sarkoidoz için tipiktir (Wiebers ve ark. 1997). Fakat olgumuzda gözler, akciðerler, lenf nodlarý ve meningial tutulum olmamasý bu hastalýk olasýlýðýný azaltmaktadýr. Neoplastik hastalýklar arasýnda multifokal serebral bulgular gösteren metastatik karsinom, neoplastik anjiyoendoteliomatozis ve primer santral sinir sistemi lenfomasý sayýlabilir (Borenstein ve ark. 1998, Schmidley 2000). Olgumuzda MRG lezyonlarý ve beyin biyopsisi sonucu mevcut klinik tablonun bir tümoral lezyon olmadýðýný göstermiþtir. Santral sinir sisteminin primer anjiitisi, vaskülitin santral sinir sistemine lokalize olduðu nedeni bilinmeyen ender görülen bir durumdur. Semptomlar küçük parenkimal ve leptomeningial arter ve venlerin yaygýn týkanýklýklarý sonucu geliþir. Bu durum kendisini sýklýkla baþaðrýsý, halsizlik, konfüzyon, nöbetler veya multifokal nörolojik defisitler þeklinde gösterir. Olgumuzda da hastalýk atipik psikiyatrik semptomlar, baþaðrýsý þeklinde baþlamýþ ve tekrarlayan multifokal nörolojik yakýnmalarla devam etmiþtir. SSS'nin izole anjiitisinde kranyal MRG veya BBT de tek veya birçok serebral infarktüsler olgumuzun bulgularý ile uyumludur. SSS'nin izole anjiitisinde BOS'ta sýklýkla protein artýþý ve lenfositik pleositoz bulunur (Wiebers ve ark. 1997). Serebral anjiyografide genellikle bazý yerlerde daralma, bazý yerlerde geniþleme sonucu arterlerin üzerinde boncuk dizisine benzer bir görüntü oluþur (Greenan 1992). Ancak olgumuzda BOS incelemesi ve serebral anjiyografi yapýlmamýþtýr. Hastalýk baþlangýcýndan yaklaþýk 2 yýl sonra yapýlan MR anjiyografi ise normal olarak deðerlendirilmiþtir. Herpes zoster oftalmikus infeksiyonundan sonra, ayný tarafta serebral infarktüslere neden olan beyine lokalize vaskülit literatürde bildirilmiþtir (Verghese ve Sugar 1986). Olgumuzda herpes zostere ait bir bulgu yoktur. Benzer þekilde hodgkin lenfomasý da izole SSS anjiitisine neden olabilir (Borenstein ve ark. 1998). Sunulan hastada sistemik enfeksiyon veya neoplastik bir hastalýðýn varlýðý klinik bulgular ve laboratuvar incelemeleri sonucunda dýþlanmýþtýr. Benzer þekilde beyin biyopsisinde neoplastik bir durum dýþlanýrken vasküler yapýlar hakkýnda kesin fikir sahibi olunamamýþtýr. Bu nedenle kesin bir taný konulamamýþtýr. Ancak hastanýn multifokal inmeler þeklindeki klinik seyri, nörolojik ve radyolojik incelemelerinde tekrarlayan kitle lezyonlarýnýn gözlenmemesi en olasý taný olarak SSS'nin izole anjiitisini düþündürmektedir. Sonuç olarak sunulan hastadaki gibi, psikiyatrik semptomlar ile gelen, nörolojik bulgularýn sonradan eklendiði karýþýk klinik bulgularý olan hastalar, sistemik vaskülit nedenleri açýsýndan araþtýrýlmasý, BOS incelemeleri, MRG ile SSS infeksiyonlarýnýn ve neoplastik nedenlerin dýþlanmasý, kesin taný koymak için ise biyopside beyin parenkiminin yaný sýra vasküler yapýlarýnýn da incelenmesi gerekliliðini ortaya koymaktadýr. Alhalabi M, Moore PM (1994) Serial angiography in isolated angiitis of the central nervous system. Neurology, 44:1221-1226. Alrawi A, Trobe JD, Blaivas M ve ark. (1999) Brain biopsy in primary angiitis of the central nervous system. Neurology, 53:858-860. Borenstein D, Costa M, Jannota F ve ark. (1988) Localized isolated angiitis of the central nervous system associated primary intracerebral lymphoma. Cancer, 62(2):375-380. KAYNAKLAR Greenan TJ, Grossman RI, Goldberg HI (1992) Cerebral vasculitis: MR imaginig and angiographic correlation. Radiology, 182(1):65-72. Rowland LP (2000) Vasculitis syndromes, Merritt's Textbook of Neuology. LP Rowland (Ed), 11. Baský, Williams & Wilkins s.901-911. Schmidley JW (2000) Central nervous system vasculitis, Neurology in Clinical Practice. WG Bradley, RB Daroff, GM Fenichel ve ark. (Ed), 3. Baský, Butterworth-Heinenmann, s.1231-1236. 54

SANTRAL SÝNÝR SÝSTEMÝNÝN PRÝMER ANJÝÝTÝSÝ: ATÝPÝK PSÝKÝYATRÝK SEMPTOMLARI OLAN BÝR OLGU SUNUMU Verghese A, Sugar AM (1986) Herpes zoster ophthalmicus and granulomatous angiitis. An ill-appreciated cause of stroke. J Am Geriatr Soc, 34:309-312. Wiebers OD, Freigin VL, Brown RD (1997) Handbook of Stroke. Philadelphia, Lippincott-Raven, s.200-205. Yatsu FM (2000) Stroke in young adults. Merritt's Textbook of Neuology. LP Rowland (Ed), 11. Baský, Williams & Wilkins, s.245-246. Younger DS, Hays AP, Brust JCM ve ark. (1988) Granulomatous angiitis of the brain: An inflammatory reaction of diverse etiology. Arch Neurol, 45:514-518. XI. Anadolu Psikiyatri Günleri 05-08 Haziran 2002 - Adana Baþvuru: Yrd. Doç. Dr. Lut TAMAM Çukurova Üniversitesi Týp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalý, 01330 Balcalý - Adana Tel: 0322 338 65 05, Faks: 0322 338 65 05 e-mail: ltamam@mail.cu.edu.tr, nozpoyraz@mail.cu.edu.tr ÇUKUROVA ÜNÝVERSÝTESÝ TIP FAKÜLTESÝ PSÝKÝYATRÝ ANABÝLÝM DALI & TÜRKÝYE PSÝKÝYATRÝ DERNEÐÝ 55