İLKÖĞRETİM BİRİNCİ KADEME FEN VE TEKNOLOJİ DERSİNE GİREN 4. VE 5. SINIF ÖĞRETMENLERİNİN YAPILANDIRMACI ÖĞRENME MODELİ KONUSUNDA YETERLİLİKLERİNİN İNCELENMESİ Abdurrahman KARAŞAHİN 1, Hülya KAHYAOĞLU 2 1 Mili Eğitim Bakanlığı Fen ve Teknoloji Öğretmeni 2 N.Ü. Eğitim Fakültesi Fen Bilgisi Öğretmenliği A.B.D. Bu araştırmada, ilköğretim birinci kademe Fen ve Teknoloji dersine giren 4. ve 5. sınıf öğretmenlerinin yapılandırmacı yaklaşımla ilgili yeterlilik düzeylerini, öğretmenlerin kendi algıları doğrultusunda incelenmesi amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda çeşitli bağımsız değişkenlerinin öğretmenlerin yapılandırmacı yaklaşımla ilgili yeterlilik düzeylerine etkisi incelenmiştir. Bu araştırmanın geliştirilmesinde, öğretmenlerin yapılandırmacı yaklaşım modeli ile ilgili yeterlik düzeylerini kendi algılarına dayalı olarak betimlemeyi amaçlayan tarama modelinden yararlanılmıştır. Araştırmada sonucunda; öğretmenler yapılandırmacı öğrenme modeli konusunda kendilerini yeterli bulmaktadırlar. Ayrıca, öğretmenlerin yapılandırmacı yaklaşımla ilgili yeterlilik düzeyleri, cinsiyet ve mezun oldukları eğitim kurumu değişkenlerine göre anlamlı bir farklılık göstermezken; öğretmenlerinin yapılandırmacı yaklaşımla ilgili yeterlilik düzeyleri; 1-5 yıl mesleki kıdeme sahip öğretmenlerle 21 ve üzeri yıl mesleki kıdeme sahip öğretmenler arasında 21 ve üzeri yıl mesleki kıdeme sahip öğretmenler lehine, 20-30 yaştaki öğretmenlerle 50 ve üzeri yaşlardaki öğretmenler arasında 50 ve üzeri yaşlardaki öğretmenler lehine, hizmet içi eğitime katılan, yeni program öncesi göreve başlayan ve yüksek lisans mezunu öğretmenler lehine anlamlı bir farklılık gösterdiği sonucuna ulaşılmıştır. Anahtar kavramlar: Eğitim bilimleri, program geliştirme, yapılandırmacılık, öğretmen yeterliliği 1 GİRİŞ Günümüzde bilim ve teknolojinin her alanında bir bilgi patlaması yaşanmaktadır. Günümüz insanı, yaşamının çok kısa bir periyodunda bile çok fazla sayıda değişme ve gelişmeye tanık olmaktadır (Tan ve Temiz, 2003). Bu doğrultuda gelişmiş ülkeler de bireylerini; kendilerini gerçekleştirebilen, çağına ayak uydurabilen, çok yönlü düşünebilen toplumlar haline getirebilmek için büyük gayretler göstermekte ve bireylerine imkanlar tanımaktadırlar (Taş ve Seçken, 2009). Eğitimle ilgili karşılaşılan sorunlara etkili çözümler bulmak üzere her ülke kendi eğitim sistemini sorgulamakta ve nasıl bir yeniden yapılanmayla bu sorunları çözebileceğini tartışmaktadır (Ergin, Ünsal ve Tan 2006). Son yılarda yaşanılan gelişmelerle birlikte eğitimin en önemli değişkenleri olan öğretmen, öğrenci ve öğrenme ortamları açısından da köklü değişiklikler olmuştur (Yılmaz ve Çavaş, 2006). Küreselleşen dünyaya ve AB ye uyum süreci diğer ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de 2004 yılında Fen ve Teknoloji Öğretim Programı yeniden oluşturulmuştur. Fen bilgisi dersinin içeriği, temelini oluşturan felsefi yaklaşımı, kazanımları ve dersin ismi değiştirilmiştir (Özsevgeç, 2006). Cumhuriyet tarihinin en önemli eğitim projesi öngörüsüyle eğitim sistemine önemli yenilikler getirmeyi amaçlayan ve yenilenen öğretim programları ile ülkemiz eğitim sisteminde büyük değişimlerin bu projeyle gerçekleşeceği düşünülmüştür (Çınar, Teyfur ve Teyfur, 2006). Programın uygulanabilirliği, öğretmenlerin yapılandırmacı öğrenme kuramının kavramsal temmellerini, felsefesini, sınıfta nasıl uygulanacağını bilmesine bağlıdır. Yapılandırmacı yaklaşıma dayalı yeni programların etkin bir şekilde uygulanabilmesi nasıl gerçekleşecektir? sorusu, yanıtlanması gereken çok önemli bir soru olarak karşımıza çıkmaktadır (Özdemir ve Kıroğlu, 2011). Bu doğrultuda yapılan bu araştırmada ilköğretim birinci kademe Fen ve Teknoloji dersine giren 4. ve 5. sınıf öğretmenlerinin yapılandırmacı yaklaşımla ilgili yeterlilik düzeylerini, öğretmenlerin kendi algıları doğrultusunda incelenmesi amaçlanmıştır.
2 YÖNTEM Bu araştırmanın geliştirilmesinde, ilköğretim ikinci kademe fen ve teknoloji öğretmenlerinin yapılandırmacı yaklaşım modeli ile ilgili yeterlik düzeylerini kendi algılarına dayalı olarak betimlemeyi amaçlayan tarama modelinden yararlanılmıştır. Ural ve Kılıç (2006), tarama modelini araştırılan konunun genişlemesine incelendiği uygulamalı araştırmalar olarak tanımlamıştır. Karasar (2005), ise tarama modelini geçmişte ya da şu anda var olan bir durumu var olduğu gibi betimlemeyi amaçlayan araştırma yöntemi olarak tanımlamıştır. Bu araştırmanın hedef evrenini Türkiye, ulaşılabilen evreni ise 2010-2011 eğitim-öğretim yılında, Niğde ilinde resmi ve özel ilköğretim okullarında görev yapan ilköğretim birinci kademe 4. ve 5. sınıf öğretmenleri oluşturmaktadır. Bu araştırmanın örneklemini; Niğde ilinde bulunan toplam 201 resmi ve özel ilköğretim okullarından random yoluyla seçilen 2 özel, 92 resmi okulda görevli 134 ilköğretim birinci kademe 4. ve 5. sınıf öğretmenleri oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak, (Karadağ, 2007) tarafından geliştirilen YÖİÖYÖ ve bu ölçekle birlikte deneklere uygulanan kişisel bilgi formu kullanılmıştır. Ölçeğin yapı geçerliliği 0.37 ile 0.73 arasında, madde toplam korelasyonları ise 0.24 ile 0.68 arasındadır. Madde ayırt edilicilik özelliği p<0.05 düzeyinde anlamlı bulunmuştur. Ölçeğin iç tutarlık düzeyi Cronbach Alpha 0.793, zamana göre değişmezlik düzeyi korelasyon kat sayısı 0.812 dir. Ölçeğin iç tutarlık düzeyi toplanan verilere göre yeniden hesaplanılmış ve Cronbach Alpha 0.921 olarak bulunmuştur. Araştırmada elde edilen veriler nicel analiz teknikleri kullanılarak SPSS 13.0 paket programında analiz edilmiştir. Verilerin çözümlenmesinde anlamlılık düzeyi 0.05 olarak kabul edilmiştir. Verilerin çözümlenmesi sürecinde parametrik test koşullarını sağlayan gruplar için bağımsız gruplar t-testi ve tek yönlü varyans analizi, parametrik test koşullarını sağlamayan gruplar için ise Mann-Whitney U testi hesaplamaları yapılmıştır. 3 BULGULAR Bu bölümde araştırmanın amaçları doğrultusunda elde edilen bulgulara yer verilmiştir. Tablo 3.1 de öğretmenlerin YÖİÖYÖ (Yapılandırmacı Öğrenme ile İlgili Öğretmen Yeterliliği Ölçeği) nden aldıkları puanlara ilişkin ortalama ve standart sapma sonuçlarına yer verilmiştir. Tablo 3.1 YÖİÖYÖ nden alınan puanlara ilişkin ortalama ve standart sapma sonuçları X s.s. Min Max Öğretmenlerin Yapılandırmacı Yaklaşımla İlgili Genel Yeterlilik Düzeyleri 233.90 17.48 185.00 270.00 Tablo 3.1 e göre öğretmenlere uygulanan YÖİÖYÖ (Yapılandırmacı Öğrenme ile İlgili Öğretmen Yetereliliği Ölçeği) nden alınabilecek en yüksek puan 275 iken en düşük puan ise 55 dir. Bulgulara göre öğretmenlerin YÖİÖYÖ nden aldıkları puanların ortalaması X = 233,90 iken öğretmenler tarafından ölçekten alınan en düşük puan 185,00 ve en yüksek puan ise 270,00 dır. Ölçekten alınabilecek en yüksek puanın 275 olduğu düşünüldüğünde öğretmenlerin yapılandırmacı öğrenme yaklaşımını uygulama düzeylerinin yeterli olduğu söylenebilir. YÖİÖYÖ nden alınan puanların ortalamasının cinsiyete göre farklılaşmasına ilişkin t-testi sonuçları Tablo 3.2 de verilmiştir.
Tablo 3.2 YÖİÖYÖ nden alınan puanların cinsiyete göre farklılaşma durumuna ilişkin t-testi sonuçları Cinsiyet N X s.s. s.d. t p Kadın 66 233.64 16.85 Erkek 68 234.16 18.19 132 0.173 0.863 Tablo 3.2 de görüldüğü gibi kadın öğretmenlerin YÖİÖYÖ nden aldıkları puanların ortalaması X = 233.64, erkek öğretmenlerin YÖİÖYÖ nden aldıkları puanların ortalaması X = 234.16 dır. Elde edilen bu bulgulara göre kadın ve erkek öğretmenlerin YÖİÖYÖ nden aldıkları puanların ortalaması arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktur (p>0.05). Bu sonuç, cinsiyet değişkeninin öğretmenlerin YÖİÖYÖ nden aldıkları puan ortalaması için belirleyici bir faktör olmadığı şeklinde yorumlanabilir. Tablo 3.3 YÖİÖYÖ nden alınan puanların mesleki kıdem değişkenine ilişkin aritmetik ortalama ve standart sapma sonuçları. Mesleki Kıdem N X s.s. 1-5 yıl 23 224,17 19,60 6-10 yıl 12 232,58 19,80 11-15 yıl 24 230,29 16,75 16-20 yıl 30 236,90 15,05 21-25 yıl 26 236,03 15,58 26 ve üzeri 19 243,42 15,19 Toplam 134 233,90 17,48 Tablo 3.3 te görüldüğü gibi 1-5 yıl aralığında mesleki kıdeme sahip öğretmenlerin YÖİÖYÖ nden aldıkları puanların ortalaması X = 224.17, 6-10 yıl aralığında X = 232.58, 11-15 yıl aralığında X = 230.29, 16-20 yıl aralığında X =236.90, 21-25 yıl aralığında X = 236.03, 26 ve üzeri yıl mesleki kıdeme sahip öğretmelerin puanlarının ortalaması ise X = 243.42 dir. Öğretmenlerin YÖİÖYÖ nden aldıkları puanların ortalamasının mesleki kıdem değişkenine göre farklılaşıp farklılaşmadığını test etmek için yapılan tek yönlü varyans analizi(anova) sonuçları Tablo 3.4 te verilmiştir. Tablo 3.4 YÖİÖYÖ nden alınan puanların mesleki kıdem değişkenine göre farklılaşma durumuna ilişkin tek yönlü varyans analizi sonuçları Varyans Kaynağı s.d. Kareler Toplamı Kareler Ortalaması F p Gruplararası 5 4620,26 924,05 Gruplariçi 128 36037,47 281,54 Genel 133 40657,73 3.282 0.008
Tablo 3.4 te öğretmenlerin YÖİÖYÖ nden aldıkları puanların ortalaması, öğretmenlerin sahip oldukları mesleki kıdem değişkenine göre istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık göstermektedir (p<0.05). Öğretmenlerin sahip oldukları mesleki kıdem değişkenine göre belirlenen bu farkın hangi gruplardan kaynaklandığını bulmak için post-hoc çoklu karşılaştırma analizlerine geçilmiştir. Bu durumda gruplar arası farkın kaynağını bulmak için Tukey post-hoc çoklu karşılaştırma analizi sonucuna göre 1-5 yıl mesleki kıdeme sahip öğretmenlerle ile 26 ve üzeri yıl mesleki kıdeme sahip öğretmenler arasında 26 ve üzeri yıl mesleki kıdeme sahip öğretmenler lehine, anlamlı bir fark olduğu görülmektedir. Diğer mesleki kıdem yılları arasında anlamlı bir farklılık görülmemektedir. Öğretmenlerin YÖİÖYÖ den aldıkları puanların yaş değişkenine ilişkin aritmetik ortalama ve standart sapma sonuçları Tablo 3.5 te verilmiştir. Tablo 3.5 YÖİÖYÖ nden alınan puanların yaş değişkenine ilişkin aritmetik ortalama ve standart sapma sonuçları Yaş N X s.s. 20-29 yaş 23 225,73 19,65 30-39 yaş 42 232,95 17,08 40-49 yaş 54 236,22 16,70 50 ve üzeri 15 240,73 14,21 Toplam 134 233,90 17,48 Tablo 3.5 te görüldüğü gibi 20-29 yaş aralığında bulunan öğretmenlerin YÖİÖYÖ nden aldıkları puanların ortalaması X = 225.73, 30-39 yaş aralığında X = 232.95, 40-49 yaş aralığında X =236.22, 50 ve üzeri yaş aralığında bulunan öğretmelerin puanlarının ortalaması ise X = 240.73 tür. Öğretmenlerin YÖİÖYÖ nden aldıkları puan ortalamasının yaş değişkenine göre farklılaşıp farklılaşmadığını test etmek için yapılan tek yönlü varyans analizi (ANOVA) sonuçları Tablo 3.6 da verilmiştir. Tablo 3.6 YÖİÖYÖ nden alınan puanların yaş değişkenine göre farklılaşma durumuna ilişkin tek yönlü varyans analizi sonuçları Varyans Kaynağı s.d. Kareler Toplamı Kareler Ortalaması F p Gruplararası 3 2561,13 853,71 Gruplariçi 130 38096,60 293,05 Genel 133 40657,73 2,913 0,037 Öğretmenlerin YÖİÖYÖ nden aldıkları puanların ortalaması, yaş değişkenine göre istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık göstermektedir (p<0.05). Yaş değişkenine göre belirlenen bu farkın hangi gruplardan kaynaklandığını bulmak için yapılan Tukey testi sonucunda 20-30 yaştaki öğretmenlerle 50 ve üzeri yaşlardaki öğretmenler arasında 50 ve üzeri yaşlardaki öğretmenler lehine anlamlı bir farklılık gösterdiği sonucuna ulaşılmıştır. YÖİÖYÖ nden alınan puanların ortalamasının mezun olunan eğitim kurumu değişkenine göre farklılaşmasına ilişkin t-testi sonuçları Tablo 3.7 de verilmiştir.
Tablo 3.7 YÖİÖYÖ nden alınan puanların mezun olunan eğitim kurumu değişkenine göre farklılaşma durumuna ilişkin t-testi sonuçları Mezun Olunan Eğitim Kurumu N X s.s. s.d. t p Eğitim Fak. 92 233,41 18,06 Diğer 42 234,97 16,28 132 0.479 0.633 Tablo 3.7 de görüldüğü gibi eğitim fakültesi mezunu öğretmenlerin YÖİÖYÖ nden aldıkları puanların ortalaması X = 233,41 diğer fakültelerden mezun öğretmenlerin puanlarının ortalaması X = 234.97 dır. Elde edilen bu bulgulara göre diğer fakültelerden mezun öğretmenlerin puanlarının ortalaması eğitim fakültesinden mezun öğretmenlerden daha yüksek olmasına rağmen öğretmenlerin YÖİÖYÖ nden aldıkları puanların ortalaması arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktur (p>0.05). Bu sonuç, öğretmenlerin mezun oldukları eğitim kurumu değişkeninin öğretmenlerin YÖİÖYÖ nden aldıkları puanların ortalaması için belirleyici bir faktör olmadığı şeklinde yorumlanabilir. Tablo 3.8 YÖİÖYÖ nden alınan puanların lisansüstü eğitim durumu değişkenine göre farklılaşmasına ilişkin ilişkin Mann-Whitney U Testi sonuçları Lisansüstü Eğitim N Sıra Ortalaması U p Yüksek Lisans 13 98,12 Hiçbiri 121 64,21 388.50 0.003 Tablo 3.8 incelendiğinde öğretmenlerinin YÖİÖYÖ nden alınan puanların lisansüstü eğitim durumu değişkenine göre farklılaşıp farklılaşmadığını belirlemek üzere yapılan Mann Whitney-U testi sonucunda istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık görülmektedir (p>0.05). Bu sonuç, lisansüstü eğitim durumu değişkeninin öğretmenlerin YÖİÖYÖ den aldıkları puanların ortalaması için belirleyici bir faktör olduğu şeklinde yorumlanabilir. YÖİÖYÖ nden alınan puanların ortalamasının hizmet içi eğitime katılma durumu değişkenine göre farklılaşmasına ilişkin t-testi sonuçları Tablo 3.9 da verilmiştir. Tablo 3.9 YÖİÖYÖ nden alınan puanların hizmet-içi eğitime katılma durumu değişkenine göre farklılaşmasına ilişkin t-testi sonuçları. Hizmet-içi Eğitim N X s.s. s.d. t p Evet 70 237,70 14,84 Hayır 64 229,75 19,25 132 2.690 0.008 Tablo 3.9 da görüldüğü gibi hizmet içi eğitime katılan öğretmenlerin YÖİÖYÖ den aldıkları puanların ortalaması X = 237.70, hizmet içi eğitime katılmayan öğretmenlerin aldıkları puanların ortalaması ise X = 229.75 tir. Tablo 3.9 da yapılandırmacı yaklaşımla ilgili hizmet içi eğitim kursuna katılan öğretmenlerle, katılmayan öğretmenlerin YÖİÖYÖ nden aldıkları puanların ortalaması arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark olduğu görülmektedir (p <0.05). Bu sonuç, öğretmenlerin
hizmet içi eğitime katılma durumu değişkeninin öğretmenlerin YÖİÖYÖ nden aldıkları puan ortalaması için belirleyici bir faktör olduğu şeklinde yorumlanabilir. YÖİÖYÖ nden alınan puanların ortalamasının göreve başlama durumu değişkenine göre farklılaşmasına ilişkin t-testi sonuçları Tablo 3.10 da verilmiştir. Tablo 3.10 YÖİÖYÖ nden alınan puanların program öncesi veya sonrası göreve başlama durumu değişkenine göre farklılaşmasına ilişkin t-testi sonuçları sgöreve Başlama N X s.s. s.d. t p Program öncesi 107 236,64 16,37 Program sonrası 27 223,03 17,79 132 3.791 0.001 Tablo 3.10 da görüldüğü gibi, program öncesi göreve başlayan öğretmenlerin YÖİÖYÖ nden aldıkları puanların ortalaması X = 236.64, program sonrası göreve başlayan öğretmenlerin aldıkları puanların ortalaması ise X =223.03 tür. Uygulanmaya başlanan yeni program öncesi göreve başlayan öğretmenlerle, yeni program sonrası göreve başlayan öğretmenlerin YÖİÖYÖ nden aldıkları puanların ortalaması arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark vardır diyebiliriz (p<0.05). Bu sonuç, göreve başlama durumu değişkeninin öğretmenlerin YÖİÖYÖ nden aldıkları puan ortalaması için belirleyici bir faktör olduğu şeklinde yorumlanabilir. 4 SONUÇLAR ve TARTIŞMA Öğretmenler yapılandırmacı yaklaşım modeli konusunda kendilerini yeterli bulmaktadırlar. Fidan (2010), Sınıf Öğretmenlerinin Yapılandırmacı Yaklaşımın Gerektirdiği Niteliklere Sahip Olma Düzeylerinin Değerlendirilmesi, adlı doktora tezinde, araştırma sonuçlarına benzer olacak şekilde sınıf öğretmenlerinin planlama, uygulama ve değerlendirme boyutlarında yapılandırmacı yaklaşımın gerektirdiği niteliklere sahip olduğu sonucuna ulaşmıştır. Öğretmenlerinin yapılandırmacı yaklaşımla ilgili genel yeterlilik düzeyleri cinsiyet değişkenine göre farklılaşmamaktadır. Demircigüler (2007), Kahyaoğlu ve Yangın (2007), Şahin ve diğerleri (2007), Bulut ve Gömleksiz (2006) ve Görgen ve diğerleri (2005), yaptıkları araştırmalarında öğretmen yeterlilikleri ile ilgili olarak cinsiyet değişkeninin belirleyici bir faktör olmadığı sonucuna ulaşmışlardır. Öğretmenlerinin yapılandırmacı yaklaşımla ilgili genel yeterlilik durumları cinsiyet değişkenine göre anlamlı bir farklılık oluşturmasa da erkek öğretmenlerin ilgili ölçekten aldıkları puan ortalamaları kadın öğretmenlere göre daha fazla olduğu bulunmuştur. Öğretmenlerinin yapılandırmacı yaklaşımla genel yeterlilik düzeyleri mesleki kıdem değişkenine göre istatistiksel olarak bir farklılaşma göstermektedir. 26 ve üzeri yıl mesleki kıdeme sahip öğretmenlerle 1-5 yıl mesleki kıdeme sahip öğretmenler arasında 26 ve üzeri yıl mesleki kıdeme sahip öğretmenler lehine anlamlı bir fark vardır. Kıroğlu ve Özdemir (2011), araştırma sonuçlarına benzer olacak şekilde 0 5 yıl arası kıdeme sahip sınıf öğretmenlerinin yapılandırmacı yaklaşımla ilgili bilgi düzeyleri ile 21 25 yıl arası kıdeme sahip sınıf öğretmenlerinin bilgi düzeyleri arasında 21 25 yıl kıdeme sahip öğretmenler lehine anlamlı bir fark bulmuşlardır. Öğretmenlerinin genel yeterlilik düzeyleri yaş değişkenine göre; 20-30 yaştaki öğretmenlerle 50 ve üzeri yaşlardaki öğretmenler arasında 50 ve üzeri yaşlardaki öğretmenler lehine anlamlı bir farklılaşma göstermektedir. Alisinanoğlu ve Özbey (2009), ise yaptıkları araştırmalarında, yaş değişkeninin öğretmen yeterlilikleri ile ilgili olarak belirleyici bir faktör olmadığı sonucuna ulaşmışlardır. Öğretmenlerin mezun oldukları eğitim kurumu değişkeni yapılandırmacı yaklaşımla ilgili yeterlilik düzeyleri için belirleyici bir faktör olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Fidan (2010), yaptığı çalışmasında sınıf öğretmenlerinin yapılandırmacı yaklaşımın gerektirdiği niteliklere sahip olma
düzeylerinin öğretmenlerinin mezun oldukları okullara göre istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık görülmediği sonucuna ulaşmıştır. Araştırmada elde edilen bir diğer bulguya göre, lisansüstü eğitim durumu değişkeninin öğretmenlerin yapılandırmacı yaklaşımla ilgili yeterlilik düzeyleri için belirleyici bir faktör olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bulut ve Gömleksiz (2006), araştırmalarında fen ve teknoloji öğretim programında ön görülen kazanım, kapsam, eğitim durumu ve değerlendirme ile program geneline ilişkin öğretmen görüşleri arasında eğitim düzeyi değişkenine göre anlamlı bir farklılık oluşmadığı sonucuna ulaşmışlardır. Öğretmenlerinin yapılandırmacı yaklaşımla ilgili genel yeterlilik düzeyleri hizmet içi eğitime katılma durumu değişkenine göre istatistiksel olarak bir farklılaşma göstermektedir. İzci (2008), Biyoloji öğretmenlerinin aktif öğretim yöntem ve tekniklerini derslerinde kullanma sıklıkları, bu konuda hizmet-içi kursa duydukları ihtiyaca göre anlamlı bir fark gösterdiği sonucuna ulaşmıştır. Öğretmenlerin yapılandırmacı yaklaşımla ilgili genel yeterlilik düzeyleri göreve başlama durumu değişkenine göre istatistiksel olarak bir farklılaşma göstermektedir. Yeni program öncesi göreve başlayan öğretmenler, program sonrası göreve başlayan öğretmenlere göre, kendilerini yapılandırmacı yaklaşımla ilgili olarak daha yeterli bulmaktadır. İlgili değişken, eski alışkanlıkları değiştirmenin çok zor olacağı anlayışından yola çıkarak, öğretmenlerin yıllardır uyguladıkları eski programdan vazgeçmekte zorlanacağı öngörüsü ile bağımsız değişkenler içerisine dâhil edilmiştir. Ancak araştırma sonucunda elde edilen bulgular öngörülenin aksine program öncesi göreve başlayan öğretmenlerin yapılandırmacı yaklaşımla ilgili olarak kendilerini daha yeterli gördükleri ortaya çıkmıştır. Bu durum eski program ve yeni programı karşılaştırma imkânına sahip öğretmenlerin yeni programın pozitif yönlerini gördükleri ve bu programı daha iyi benimsedikleri şeklinde yorumlanabilir. 5 ÖNERİLER Uygulanacak bir programın veya uygulanan bir programın etkinliği, bu programı uygulayacak öğretmenlerin program ile ilgili yeterlilikleri ve en önemlisi de programa olan inançlarıyla mümkün olacaktır. Bu bağlamda öğretmenlerde, Fen ve Teknoloji Programının temelini oluşturan yapılandırmacı eğitim anlayışın oluşturulması gerçekleştirilmelidir. Araştırma bulgularında da açıkça görüldüğü gibi hizmet içi eğitim alan öğretmenler kendilerini daha yeterli görmektedir. Öğretmenlere hizmet içi eğitim faaliyetleriyle uygulamalı ve teorik olarak program açık bir şekilde anlatılmalıdır. Araştırma sonucunda elde edilen en önemli bulgulardan birisi de kıdemli öğretmenlerin yapılandırmacı yaklaşımla ilgili yeterlilik düzeylerinin kıdemsiz öğretmenlerden yüksek olmasıdır. Okul idarecilerinin okullarında imkânları doğrultusunda, kıdemsiz öğretmenlerine rehberlik yapması yönünde kıdemli öğretmenleri teşvik etmeleri yararlı olacaktır. Geleceğin öğretmenlerini yetiştiren eğitim kurumlarında görevli öğretim elemanları, öğretmen adayları için kendilerinin en iyi model olacağı düşüncesiyle yapılandırmacı yaklaşıma uygun olarak derslerini anlatmaları, hizmet öncesi öğretmen adayları için önemli bir deneyim olacaktır. Yapılan bu araştırma sonucunda Fen ve Teknoloji dersine giren 4. ve 5. sınıf öğretmenlerinin yapılandırmacı yaklaşım ve ilgili tüm alt boyutlarında yeterli oldukları sonucuna ulaşılmıştır. Yapılan bu araştırmada nicel araştırma yöntemleri kullanılmış olup bu konu ile ilgili olarak nitel bir araştırma yapılması da yararlı olacaktır. Ayrıca yapılan bu araştırmada öğretmenlerin yapılandırmacı yaklaşımla ilgili yeterlilikleri, öğretmenlerin kendi algılarının bir sonucudur. Öğretmenlerimizin yapılandırmacı yaklaşımla ilgili yeterlilik düzeyleri, ilköğretim müfettişleri, okul idarecileri ve öğrencilerin düşünceleri doğrultusunda değerlendirilmesi de yararlı olacaktır. KAYNAKLAR Çınar, O., Teyfur, E. ve Teyfur, M. (2006). İlköğretim Okulu Öğretmen ve Yöneticilerinin Yapılandırmacı Eğitim Yaklaşımı ve Programı Hakkındaki Görüşleri, İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 11, 47-64. Demircigüler, M.P. (2007), Sınıf Öğretmeni Adaylarının İlköğretim Birinci Kademe Fen ve Teknoloji Dersine İlişkin Bilgi Düzeyleri, XVI. Eğitim Bilimleri Kongresine Sunulmuş Bildiri.
Ergin, İ., Ünsal, Y. ve Tan, M. (2006). 5E Modeli nin Öğrencilerin Akademik Başarısına ve Tutum Düzeylerine Etkisi: Yatay Atış Hareketi Örneği, Ahi Evran Üniversitesi Kırşehir Eğitim Fakültesi Dergisi, 7, 1-15. Fidan, N. (2010), Sınıf Öğretmenlerinin Yapılandırmacı Yaklaşımın Gerektirdiği Niteliklere Sahip Olma Düzeylerinin Değerlendirilmesi, Yayınlanmamış Doktora Tezi, Ankara: Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü. Gömleksiz, M.N. ve Bulut, İ. (2006), Yeni Fen ve Teknoloji Dersi Öğretim Programına İlişkin Öğretmen Görüşleri, Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 16, 173-192. İzci, F. (2008), Biyoloji Öğretmenlerinin Yapılandırmacı Eğitime Yönelik Yaklaşımlarının İncelenmesi, Yüksek Lisans Tezi, Ankara: Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü. Kahyaoğlu, M. ve Yangın, S. (2007), İlköğretim Öğretmen Adaylarının Mesleki Öz- Yeterliklerine İlişkin Görüşleri, Kastamonu Eğitim Dergisi, 15, 73-84. Karadağ, E. (2007). Yapılandırmacı Öğrenme ile İlgili Öğretmen Yeterliliği Ölçeği nin Geliştirilmesi: Geçerlik ve Güvenirlik Analizleri, Kuram ve Uygulamada Eğitim Bilimleri, 7, 153-175. Karasar, N. (2005), Bilimsel Araştırma Yöntemi, Ankara: Nobel Yayın. Özbey, S. ve Alisinanoğlu, F. (2008), Okul Öncesi Eğitim Kurumlarında Görev Yapan Öğretmenlerin Fen Etkinliklerine İlişkin Yeterliliklerinin Bazı Değişkenlere Göre İncelenmesi, Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, 29, 1-18. Özdemir, Y. ve Kıroğlu, K. (2011). Sınıf Öğretmenlerinin Yapılandırmacı Öğrenme Kuramına İlişkin Bilgi Düzeyleri, Selçuk Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi Dergisi, 32, 265-283. Özsevgeç, T. (2006). Kuvvet ve Hareket Ünitesine Yönelik 5E Modeline Göre Geliştirilen Öğrenci Rehber Materyalinin Etkililiğinin Değerlendirilmesi, Türk Fen Eğitimi Dergisi, 2, 36-48. Şahin, Ç., Kurudayıoğlu, M. ve Karadağ, Ö. (2007), Türkçe Öğretmeni Adaylarının Yeni İlköğretim(6.7.8.Sınıf) Türkçe Programındaki Ölçme-Değerlendirme Konusundaki Yeterlilik Düzeylerine İlişkin Algıları, XVI. Eğitim Bilimleri Kongresine Sunulmuş Bildiri. Şeker, H., Deniz, S. ve Görgen, İ. (2005), Tezsiz Yüksek Lisans Öğretmen Adaylarının Öğretmenlik Yeterlikleri Üzerine Değerlendirmeleri, Kuram ve Uygulamada Eğitim Yönetimi, 42, 237-253. Tan, M. ve Temiz, B.K. (2003). Fen Öğretiminde Bilimsel Süreç Becerilerinin Yeri ve Önemi, Pamukkale Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 13, 89-101. Taş, G. ve Seçken, N. (2009). İlköğretimde Maddenin İçyapısına Yolculuk Konusunun Öğretiminde Yapılandırmacı Yaklaşımın Etkisi, e-journal of New World Sciences Academy, 4, 520-533. Tüysüz, C. ve Aydın, H. (2009) İlköğretim Fen ve Teknoloji Dersi Öğretmenlerinin Yeni Fen ve Teknoloji Programına Yönelik Görüşleri, Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, 29, 37-54. Ural, A. ve Kılıç, İ. (2006), Bilimsel Araştırma Süreci ve SPSS ile Veri Analizi, Ankara: Detay Yayıncılık. Yılmaz, H. ve Çavaş, P. (2006). 4-E Öğrenme Döngüsü Yönteminin Öğrencilerin Elektrik Konusunu Anlamalarına Olan Etkisi, Türk Fen Eğitimi Dergisi, 1, 2-18.