Demans kavramı nedir? Demanslarda ayırıcı tanı nasıl yapılır? Doç. Dr. Ahmet Tiryaki 49. UPK İzmir 26.09.2013



Benzer belgeler
Demans ve Alzheimer Nedir?

YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR. Prof. Dr. Mehmet Ersoy

Unutkanlıktan Bunamaya

DEMANS ya da BUNAMA olarak bilinen hastalık

YÜKSEK KORTİKAL FONKSIYONLAR. Yrd.Doç.Dr.Adalet ARIKANOĞLU D.Ü.T.F.Nöroloji A.B.D

ALZHEİMER HASTALIĞINA BAKIŞ. Uzm. Dr. Gülşah BÖLÜK NÖROLOJİ BİLECİK DH 2015

İki Nörodejeneratif Hastalıkta Zihin Kuramı Becerileri ve İşlevsellik Düzeyinin karşılaştırılması: Alzheimer ve Parkinson Hastalığı

YÜKSEK KORTİKAL FONKSIYONLAR. Dr.Adalet ARIKANOĞLU DAVRANIŞ NÖROLOJİSİ

Şizofreni tanılı hastada antipsikotiklerletetiklenen nonkonvulsif statusepileptikus olgusu

Ayrıca sinirler arasındaki iletişimi sağlayan beyindeki bazı kimyasal maddelerin üretimi de azalır.

Bipolar bozuklukta bilişsel işlevler. Deniz Ceylan 22. KES Psikiyatride Güncel Oturumu Nisan 2017

anosognozi birincil sıra belirtiler görsel varsanılar

DSM-V e göre alttipler

18.Esri Kullanıcıları Toplantısı 7-8 Ekim 2013 ODTÜ-ANKARA

BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ

Demans. Demans 08/10/14. Demans Tanı

GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI KLİNİĞİ YATAN HASTA DEĞERLENDİRME FORMU

İnsomni. Dr. Selda KORKMAZ

Son 2 yıl içinde ilaç endüstrisiyle kongre sponsorluğu dışında bağlantım olmamıştır.

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim Öğretim Yılı. Dönem 5 PSİKİYATRİ STAJ TANITIM REHBERİ

Nöropsikoloji Eğitimi IV

Kognitif bozukluk ve davranışsal sorunlar İki Olgu

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı

Çocuk ve Ergenlerde Ruhsal Psikopatolojiler DERS 1: MENTAL RETARDASYON. Doç. Dr. Şaziye Senem Başgül

ALZHEİMER ve HALK SAĞLIĞI. Doç. Dr. Suphi VEHİD

PSİKOZ İÇİN RİSK GRUBUNDA OLAN HASTALARDA OBSESİF KOMPULSİF VE DEPRESİF BELİRTİLERİN KLİNİK DEĞİŞKENLER VE BİLİŞSEL İŞLEVLERLE İLİŞKİSİ

BUNAMA (DEMANS) NEDİR?

Zeka Gerilikleri Zeka Geriliği nedir? Sıklık Nedenleri

Hepatik Ensefalopati. Prof. Dr. Ömer Şentürk

2014

REM UYKU ĠLĠġKĠLĠ PARASOMNĠLER. Dr Selda KORKMAZ Ģubat 2012

Konvülsiyon tanımı ve sınıflandırması Epilepsi tanım ve sınıflandırması İlk afebril nöbet ile başvuran çocuğa yaklaşım Epileptik sendrom kavramı

PERİFERİK ARTER HASTALIKLARINDA SEMPTOMLAR. Dr. İhsan Alur Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi AD, Denizli

Ruhsal Travma Değerlendirme Formu. APHB protokolü çerçevesinde Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD) tarafından hazırlanmıştır

Gündüz Aşırı Uykululuğun Psikiyatrik Nedenleri ve Tedavileri

Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi

DEMANS Neden ve mekanizmalar üzerinden bir gözden geçirme. Demet Özbabalık Adapınar

HAREKETLİ ÇOCUK DOÇ. DR.AYLİN ÖZBEK DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÇOCUK PSİKİYATRİSİ AD. ÖĞRETİM ÜYESİ

Majör Depresyon Hastalarında Klinik Değişkenlerin Oküler Koherans Tomografi ile İlişkisi

SİNİR SİSTEMİ VE BEYİN ANATOMİSİ 2

Zihinsel Yetersizliği Olan Öğrenciler

ICSD3: Parasomniler. Farklar & Yenilikler. Dr. Hikmet YILMAZ CBÜ Nöroloji AD, Manisa

Uykuyla İlişkili Hareket Bozuklukları. Dr. Kemal HAMAMCIOĞLU

DAVRANIŞSAL KİLO KONTROLÜ VE PSİKOLOJİK FAKTÖRLER - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

Bipolar bozukluğun ve şizofreninin remisyon ve psikotik belirtili dönemlerindeki hastaların bilişsel işlevler açısından karşılaştırılması

Konvülsiyon tanımı ve sınıflandırması Epilepsi tanım ve sınıflandırması İlk afebril nöbet ile başvuran çocuk Epileptik sendrom kavramı ve West

T.C. DÜ Tıp Fakültesi / Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Nörolojisi

Doç.Dr.Berrin Karadağ Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları ve Geriatri

GÖÇMEN/MÜLTECİLERLE ÇALIŞMAK

Psikofarmakolojik Tedavilerin Bilişsel İşlevler Üzerinde Etkisi

Dr. Can CELİLOĞLU Adana Numune E.A.H. Çocuk Sağ.ve Hast. Kliniği

MULTİPL SKLEROZ(MS) Multipl Skleroz (MS) genç erişkinleri etkileyerek özürlülüğe en sık yolaçan nörolojik hastalık

Demansta görüntülemenin rolü Dr.Ercan Karaarslan Acıbadem Üniversitesi

KEMOTERAPİNİN SİNİR SİSTEMİ VE PSİKOLOJİK GEÇ YAN ETKİLERİ DR. FİLİZ ÇAY ŞENLER A.Ü.T.F. TIBBİ ONKOLOJİ B.D.

ŞİZOFRENİ HASTALARINDA TIBBİ(FİZİKSEL) HASTALIK EŞ TANILARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Servisi Olgu Sunumu 14 Şubat 2018 Çarşamba. Dr.

Nurhak Demir İbrahim Öztura Barış Baklan Dokuz Eylül Üniversitesi Nöroloji Anabilim Dalı Klinik Nörofizyoloji Bilim Dalı

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Psikiyatride Akılcı İlaç Kullanımı. Doç.Dr.Vesile Altınyazar

Akdeniz Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Radyoloji Ana Bilim Dalı, Antalya. Demans, bilişsel (kognitif) kapasitenin edinsel ve ilerleyici kaybı şeklinde

Omurga-Omurilik Cerrahisi

Dr.Sinem SEVİL Dr.Reyhan Dağ Karataş Doç.Dr.Altan Eşsizoğlu Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fak. Ruh Sağlığı ve Hastalıkları A.B.

KAFKAS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM III DERS YILI GÖZ - SİNİR VE PSİKİYATRİ SİSTEM DERS KURULU

Geriatrik depresyon tedavisinde idame EKT

Histeri. Histeri, Konversiyonun kelime anlamı döndürmedir.

Oksipital Loblar ve Görme. Dr. Timuçin Oral

Yetişkin Psikopatolojisi. Doç. Dr. Mehmet Akif Ersoy Ege Üniversitesi Psikiyatri Anabilim Dalı Bornova İZMİR

DİL VE KONUŞMA BOZUKLUKLARINDA TANI VE TEDAVİ

Bu bozukluk madde kullanımına veya genel tıbbi durumdaki bir bozukluğa bağlı değildir.

Uykusuzluk Yakınması İle Gelen Hastaya Yaklaşım. Dr. Hakan KAYNAK

İdrar veya Gaita İnkontinansına Neden Olan Primer Tanı Listesi Sıra No ICD-10 Kodu Tanı 1 C72 Spinal Kord Tümörleri 2 E80 Porfiria (Diğer,) 3 F01

Ders Yılı Dönem-V Üroloji Staj Programı

Nörosifiliz: çok merkezli çalışma sonuçları

İntihar Girişimlerinde İlk Yardım: Yapılması ve Yapılmaması Gerekenler. Danışman: Halise DEVRİMCİ ÖZGÜVEN

Ders Yılı Dönem-V Nöroloji Staj Programı

SINIF 5 Saat Ders Düzey Öğretim Üyesi Anabilimdalı SİNİR-DUYU BLOĞU

Bilge Togay* Handan Noyan** Sercan Karabulut* Rümeysa Durak Taşdelen* Batuhan Ayık* Alp Üçok*

BİRİNCİ BASAMAKDA PSİKİYATRİ NURAY ATASOY ZKÜ TIP FAKÜLTESİ AD

Clayton P, Desmarais L, Winokur G. A study of normal bereavement. Am J Psychiatry 1968;125: Clayton PJ, Halikes JA, Maurice WL.

Vestibüler Sistem ve Vertigo Prof. Dr. Onur Çelik

ÇARŞAMBA 09:30 Koma A Gülsen YILDIZ BABACAN NÖROLOJİ

DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU. Dahili Servisler

Konu: Davranışın Nörokimyası. Amaç: Bu dersin sonunda öğrenciler davranışın biyokimyasal mekanizmalarını öğreneceklerdir. Öğrenim hedefleri:

EGE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ FİZİK TEDAVİ VE REHABİLİTASYON ANABİLİM DALI POST-POLİO SENDROMU. Hasta Kitapçığı PROF.

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Hastanın tedaviye karşı iç görüsüz ve uyumsuz olması Kendisine veya çevresine zarar verme riskinin yüksek olması

ADRENAL YETMEZLİK VE ADDİSON. Doç. Dr. Mehtap BULUT Bursa Şevket Yılmaz EAH Acil Tıp Kliniği

ÇOCUKLUK ÇAĞI BAŞ AĞRILARINA YAKLAŞIM. Doç. Dr. Sebahattin VURUCU GATF Çocuk Nörolojisi BD

14 Aralık 2012, Antalya

Referans: e-tus İpucu Serisi K.Stajlar Ders Notları Sayfa:353

DAVRANIŞ NÖROLOJİSİ. Prof.Dr.Yahya Karaman

YAŞLILIKTA PSİKO-SOSYAL YAŞAM

DEMANSLAR. Dr. Yavuz YÜCEL Nöroloji A.D.

DSM V madde kullanım bozuklukları için neler getiriyor? Prof. Dr. Yıldız Akvardar

Küçük Damar Hastalığı; Semptomatoloji. Kürşad Kutluk Dokuz Eylül Üniversitesi 27 Mayıs 2017, İzmir

PARKİNSON HASTALIĞI. Yayın Yönetmeni. TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü. Prof. Dr. Rana Karabudak

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Psikiyatride Akılcı İlaç Kullanımı. Doç.Dr.Vesile Altınyazar

Ders Yılı Dönem-V Beyin ve Sinir Cerrahisi Staj Programı

Transkript:

Demans kavramı nedir? Demanslarda ayırıcı tanı nasıl yapılır? Doç. Dr. Ahmet Tiryaki 49. UPK İzmir 26.09.2013

Açıklama 2011-2013 Araştırmacı: Janssen-Cilag Danışman: Janssen-Cilag, Nobel Konuşmacı: Janssen-Cilag, Nobel, Biofarma

Olgu E. H. 63 y, kadın, evli, ev kadını, okuma yazma bilmiyor.

Başvuru Yakınması ve Öyküsü Konuşamama, söyleyeceklerini ifade edememe Yaklaşık 6 ay önce başlayan ilk belirtiler son 1 ayda belirgin hale gelmiş. Konuşurken söyleyeceği kelimeleri bulamıyor, sürekli..şey.. şey.. diyor, uzun süre düşünüyor ancak ne söyleyeceğini bulamıyormuş.

Bu durumu önce komşuları farketmiş. Köy yerinde hemen her gün akşamları komşu kadınlarla sokakta oturur sohbet ederlermiş. Bu sohbetler sırasında konuşmasında tutukluklar başlamış.

Başlarda zaman zaman kelime bulmada güçlük yaşarken zamanla nerdeyse hiç konuşamamaya başlamış, cümleye başlayabilse dahi sonunu getiremiyormuş. Sürekli şey şey diyor sonra susuyormuş.

Komşuları hastanın kocasını bu durumdan haberdar etmişler ve bir doktora götürmesini istemişler. Kocası bu durumu komşular söyledikten sonra farketmiş.

Hastanın kendisi ile yapılan görüşmede, hasta konuşma bozukluğu nedeniyle sorulan açık uçlu sorulara yanıt veremedi ancak kapalı uçlu sorulara evet hayır diyerek ya da kafa sallayarak yanıt verdi.

Eşi ve çocuklarından alınan bilgiye göre eskisi gibi lezzetinde değişiklik olmadan yemeklerini yapabiliyor, kişisel bakımını,temizlik ve ev işlerini aynı düzende devam ettirebiliyor, köy işlerini eskisi gibi yapabiliyormuş. Evin yolunu karıştırma, kişileri tanımama olmuyormuş.

Sofraya tuz ya da ekmeği koymayı, koyduğu bir eşyanın yerini unutma gibi unutkanlıkları oluyor El becerilerinde herhangi bir değişiklik olmamış. Örgü örebiliyormuş. Namazları vakitlice kılıyor, zaman zaman duaları şaşırdığı oluyormuş.

Oğulları 7 yıl önce ailenin istemediği bir takım mali girişimlerde bulunmuş. Sonrasında oğlu evden ayrılıp başka bir şehre taşınmış...

Bu anlatılan dönem dışında depresyon benzeri bir dönem yaşamadığı öğrenildi. Ayrıca aşırı yeme, kilo alımı, kişilikte değişiklik, disinhibe davranışlarının olmadığı, konuşamama durumu baş gösterdiğinden beri komşularla akrabalarla sosyal ortamlara eskisi gibi girdiği ancak konuşmaya katılmadığı öğrenildi.

Özgeçmiş, Gelişim ve Sosyal Öykü Özgeçmişte herhangi bir kronik hastalık öyküsü ya da ilaç kullanım öyküsü yok. Şu ana kadar psikiyatrik başvuru öyküsü, psikiyatrik ilaç kullanımı yok. Sigara alkol kullanımı hiç olmamış. Ameliyat ya da kafa travması yok.

Soygeçmiş Babasında demans? Yaşlanınca unutkanlık, kimseyi tanımama, evden yalın ayak çıkıp gitme davranışları olmuş. Hastanın kızları ve eşi hastanın babasında bunama hastalığı olduğunu söylüyorlar. Hastanın eşi çok sık görüşmedikleri için hastalığının ayrıntılarını bilmediğini ifade ediyor. Annesinde SVO

Klinik İzlem Hasta 16/10/2012 tarihinde servise yatırıldı. Demans paneli çalışıldı.

Ruhsal durum muayenesi: Kendine bakımı orta göz teması kuran yaşında gösteren kadın hasta Konuşma: yanıt süresi uzamış, bloklu Duygulanım yüzeyel, indiferan: duygudurum ötimik Bilinç açık, yönelim zamana bozuk Anlık ve uzak bellek normal, yakın bellek kısmen bozulmuş. Gerçeği değerlendirme ve yargılama sağlam Düşünce süreci bloklu konuşma nedeniyle değerlendirilmedi Düşüncenin içeriği değerlendirilebildği kadarıyla durumuyla ilgili

Nörolojik muayene; Bilinç açık, oryante, koopere Konuşma bloklu IR:+/+ pupiller izokorik. Göz hareketleri her yöne serbest, diplopi pitoz nistagmus yok. Fasial asimetri yok. Alt kanialler intakt. Motor sistem: bilateral alt ve üst ekstremitelerde 5/5 kuvvet. DTR: bilateral normoaktif. PY:f/f. Serebelllar sistem: yürüyüş normal, dismetri ve disdiadokhokinezi yok. Duyu muayenensi: normal. romberg negatif. Ense sertliği: negatif.

Hasta kendi işlerini halledebildiği ve kendi ihtiyaçlarını karşılayabildiği için refakatçi ihtiyacı duymadı. MMT 18 olarak değerlendirildi, yıl, mevsim, ay sorularını yanıtlayamadı. Gün, sabah öğle akşam, şehir, bulunulan bina sorularını yanıtladı. Yakınlarından genç yaşlarından beri ayları, yılları, saati hiç bilmediği öğrenildi.

Tetkikleri çalışılan hastanın B12: 121 (197-866) Folat: 4.76 (>5.21) FT3:0.83 (0.9-1.7) Tetkiklerde bunun dışında patoloji saptanmadı.

Dahiliye tarafından ön hipofiz hormonları ve kontrol TFT çalışılması istendi. Ön hipofiz hormonlarında ve kontrol TFT değerlerinde patolojik bulgu saptanmadı. Dahiliye tarafından tedavi gerektirir patoloji saptanmadı tedavi önerisinde bulunulmadı.

Tm markerları çalışıldı, patolojik bulgu saptanmadı. EEG de patolojik bulgu saptanmadı.

Beyin MR: Ventriküler sistem ve sulkuslar serebral atrofiye sekonder genişlemiştir. (Sol temporal bölgede daha belirgin bir atrofi.) SONUÇ: Serebral atrofi.

Hasta dodex ampul 1x1/hf, memantin 20 mg/g önerileriyle ayaktan izlenmek üzere taburcu edildi. 1.,2.,3. ay kontrollerinde klinik durumunda değişiklik yoktu. Biyokimyasal parametreler, B12 ve folat seviyeleri normal sınırlardaydı.

Giriş Demansta zihinsel bozulma birden fazla kognitif işlevi bozmalıdır. Bu bozulma aynı zamanda kişide günlük yaşam aktivitelerinde de kayda değer bir bozulmaya yol açmalıdır.

Demans sıklığı yaşla birlikte önemli bir artış gösterir; ancak bu durum normal yaşlanmanın bir özelliği değildir. Normal yaşlanma belirtileri 65 yaşından sonra başlar ve 80'li yaşlarda tam olarak belirginleşir. Demans riski 65-85 yaş arasında her beş yılda bir, iki katına çıkmaktadır.

Demansa neden olan 100 den fazla hastalık bildirilmiştir. 65 yaşın üzerindeki demans sendromunun en sık nedeni Alzheimer hastalığıdır.

Demans Nedenleri Alzheimer hastalığı Normal basınçlı hidrosefali Hareket bozukluğu ve demans Fronto-temporal Demans Toksik-Metabolik demanslar Lewy Cisimcikli Demans Pick hastalığı Wernicke-Korsakoff hastalığı Parkinson Hastalığı Demansı Non-spesifik fokal atrofiler Nikotinik asit eksikliği Huntington hastalığı ALS-FTD Alkolizm Wilson hastalığı Kromozom 17 FTD İlaçlar Diğer Prion hastalıkları B 12 vitamin eksikliği Mitokondriyel hastalıklar Creutzfeldt-Jacob hastalığı Vaskuler demans Niemann-Pick hastalığı Gerstmann-Straussler-Scheinker Multi-infarkt demans Gaucher hastalığı Fatal familyal insomni Enfeksiyonlar Herpes Simplex ansefaliti Norosifiliz Whipple hastalığı Stratejik infarkt demansı Kafa ici yer kaplayıcı hastalıklar ve travma Neoplazi Subdural hematom Dementia pujilistika

Demans düşünülen hastadan uygun şekilde öykü alındıktan sonra mental muayene ve nörolojik muayenenin yapılması gereklidir. Davranışsal belirtiler kaydedilir. Laboratuvar yöntemlerinin de desteği alınarak demans sendromuna neden olan hastalığın tanısı konmuş olur. Demans tanısı klinik olarak konulmalıdır.

Alzheimer Hastalığı (AH) AH, ileri yaşta görülen bilişsel bozuklukların %60 kadarını oluşturur. AH de temel klinik tablo bilişsel, davranışsal ve işlevsel semptomları kapsamaktadır. Bu temel yakınmaların yanı sıra otonom sistemler, motor ve uyku bozuklukları ile ilişkili yakınma ve belirtilerin de öyküde değerlendirilmesi uygundur.

BİLİŞSEL BOZULMALAR Belirtisi bilişsel kayıplardır. Bilişsel bozulma ise kliniğe amnezi, afazi, agnozi ve apraksi (4A belirtisi) olarak yansır.

Amnezi AH de bellek kaybı erken ve kaçınılmazdır. Yakın anılar uzak anılardan önce kaybolur. Ancak hastalık ilerledikçe bütün bellek süreçleri bozulmaktadır. Aynı soruların ve konuların tekrarlanması, özel eşyanın kaybedilmesi, randevuların unutulması gibi durumlardan yakınmaktadır.

Afazi Dil sorunları çoğu hastada tanı konduğunda vardır. Kelime bulma güçlüğü (nominal disfazi) gözlenen erken fenomenlerdendir. Dolaylı anlatımlar, tekrarlar ve alternatif ifadeler buna eşlik eder.

Agnozi Alzheimer hastalığında, hastalarda nesneleri tanıma gibi adlandırmada da zorluk olabilir. Tanınmayan nesneler günlük işleyiş için önemliyse, bu durum kişinin bakım ihtiyaçlarını ve güvenliğini etkileyebilir.

Apraksi Motor bozukluklara bağlı olmadan karmaşık görevleri yapmada güçlükler Alzheimer hastalığının orta aşamalarında belirgin hale gelir. Sıklıkla asimetrik olarak tek bir ekstremiteye ait ilerleyici beceriksizlik, sakarlık bu tablonun temel özelliğidir.

Diğer Bilişsel Bozukluklar AH de gerçek anlamda korunan hiçbir bilişsel işlev yok gibidir. Görsel-uzamsal zorluklar Yürütücü işlevlerde bozukluk Hesaplama, dikkat ve bilişsel planlama ile ilgili zorluklar hastaların tümünde meydana gelir.

DAVRANIŞSAL VE İŞLEVSEL BOZULMA Alzheimer hastalığı için resmi tanı kriterleri içinde yer almamış olmasına rağmen, işlevsel ya da davranışsal belirtilerin hastalığın klinik sunumu açısından önemi vardır. Hastalar bazen bu alanlardaki semptomları içeren şikayetlerle başvurabilirler.

Hafif evredeki demanslı hasta; çalışmaktaysa işinde verimliliğini yitirmiştir, iş arkadaşları hastanın performans düşüklüğünün farkındadır. Orta demans evresine ulaşıldığında; hasta ev dışındaki bağımsızlığını artık tümüyle yitirmiştir. Ağır demans evresinde; bellekte artık sadece parçacıklar söz konusudur.

Duygudurum Bozuklukları Alzheimer hastalarındaki depresyon sıklığı için çok farklı oranlar verilmektedir. %10 unda bir major depresyon epizodu, %25 inde minör depresyon epizodu, %50 sinde depresyonun bazı özellikleri varken; Bakım veren kişi tarafından depresyon olarak değerlendirilme oranı %85 lere kadar çıkar.

Psikoz Depresyon gibi psikotik belirtiler de birçok hastada görülür. Hastaların % 20-70 inde çeşitli psikotik belirtiler görülür.

Kişilik Değişiklikleri Kişilik değişiklikleri Alzheimer hastalığına neredeyse kaçınılmaz olarak eşlik eder. Kişilik değişikliği çoğunlukla farkındalığın, bilincin ve çevreye normal yanıtın kaybından biridir.

Diğer Davranışsal Belirtiler AH de sergilenen davranışlar sürekli dolaşma yeme alışkanlığında değişiklikler uyku düzeni ve sirkadiyen ritimde değişiklikler inkontinansı Bu davranışlar hastalığın şiddeti ile yakın bağlantılıdır.

Hafif Kognitif Bozukluk (HKB) Yaşlanmaya bağlı bellek bozukluğu ile erken evre demans arasındaki semptom yelpazesinde yer alır. Prevalansı 65 yaş üzeri popülasyonda %17 civarındır.

Vasküler Demans (VaD) Vasküler demans ikinci en sık demans nedenidir. Tipik bir VaD için, inme gibi bir vasküler olay çevresinde akut başlangıç, yine ayırdedilebilir bir vasküler olaya kadar bir ölçüde düzelmeyle birlikte durağan bir dönem ardından giderek derinleşen kognitif yıkım öyküsü esastır.

Lewy Cisimcikli Demans (LCD) LCD klinik olarak parkinsonizm, sanrılar, varsanılar, dalgalı bir uyanıklık ve antipsikotik ilaçlara duyarlılık ile giden bir demans sendromu şeklinde tanımlanmıştır. LCD nin çekirdek, merkezi, işaretleyici ve destekleyici özellikleri mevcuttur.

Parkinson Hastalığı Demansı (PHD) PHD genel olarak sinsi başlangıçlı ve yavaş ilerleyici bir demans tablosudur. Hastalarda LCD de olduğu gibi yürütücü işlevlerdeki disfonksiyon öne çıkar. Hastlarda erken evrede sözel akıcılığın yanı sıra kortikal fonksiyonlardan dil, praksi ve algılama da kısmen korunmuştur.

Frontotemporal Demans (FTD) FTD klinik olarak bellek, algı, uzamsal becerilerin kaybından sonra ortaya çıkan erken davranışsal değişikliklerle tanımlanmıştır. Tipik olarak davranış ve kişilik değişiklikleri ile ilişkili heterojen klinik bir tablo mevcuttur. Dil becerilerinde kayıpla görülen 2. alt tipi vardır.

Diğer Demans Nedenleri Prion Hastalığı Demansı Normal Basınçlı Hidrosefali (Adam-Hakim sendromu) Vitamin B12 Eksikliğine bağlı demans Huntington hastalığı (HH)

Diğer Demans Nedenleri AIDS hastalarındaki; AIDS demans kompleksi Travmatik beyin yaralanmasında Uzun süreli alkol tüketimi

Tanı-Ayırıcı Tanı Tartışması Hasta için düşünüldüğünde, hastada yaklaşık 6 aydır farkedilen konuşmada bozukluğu esas yakınma olup, unutkanlık düzeyi hafif seviyededir.

Hastanın ailesinden; hastanın evinde de yemek ve temizlik yapmayı aksatmadığı, yemeklerin eski lezzetinde olduğu ve evinin temizlik ve düzenini herhangi bir aksaklık olmadan yapabildiği öğrenilmiştir. Evin yolunu bulamama, odaları karıştırma,kişileri tanıyamama gibi bir durum hiç olmamıştır.

Yemek yapma temizlik yapma gibi görevler sırasında karar verme, hedef belirleme, planlama ve sıraya koyma, zamanı ayarlama gibi yürütücü işlevlerin sağlam olması gerekmektedir.

Hastanın sakarlık el becerilende bozulma gibi bir yakınmasının olmaması, ev işleri, örgü örme gibi işleri yapabilmesi nedeniyle apraksi bu hasta için mevcut semptomlar arasında sayılamaz.

Afazi, Alzheimer tipi demansta semptomlardan biridir. Alzheimer tipi demansta izole bir afaziden çok; bellek ve kognitif işlev bozukluklarıyla birlikte görülen bir afaziden söz edilebilir. Hastada ise işlevsellikte bozulmaya yol açan bir bellek bozukluğu ve kognitif bozulma olmaksızın izole bir afazi mevcuttur.

Tüm bu etkenler ve MMT 18 puan alan hastanın eğitimi ve sosyal geriliği nedeniyle oryantasyon sorularından puan kaybetmesi nedeniyle tanıda Alzheimer tipi demans dışlanmıştır.

Beyin MR ının atrofik (asimetrik) değişiklikler dışında normal olması ile tanıda beyin tümörleri, serebrovasküler olaylar ve vasküler demans dışlanabilir.

Hastanın tümör markerlarının negatif olması ve B12, Folat ve T3 anormallikleri dışında rutin laboratuar tetkiklerinin normal olması nedeniyle Paraneoplastik sendrom tanıda düşünülmedi. Kontrol TFT ve ön hipofiz hormonlarında patolojik buldu saptanmadı.

B12 ve folat düşüklüğü açısından incelendiğinde, serum B12 ve Folat düşüklüğünün bellek bozukluklarına sebep olabildiği bilinmektedir. Hastada bellek bozulmalarıyla bu durumun ilişkili olabileceği düşünülebilir ancak bu bulgular hastada asıl yakınma olan afaziyi açıklamamaktadır.

Ayrıca hastanın taburculuk sonrası kontrollerinde serum B12 ve folat seviyeleri normal sınırlarda olmasına karşın yakınmalarda değişiklik olmamıştır.

Serolojik incelemeler negatiftir. Kafa travması, alkol-madde kullanım öyküsü bulunmayan hastada bu nedenlerle ilişkili klinik bir tablodan da uzaklaşılmıştır.

Hastada depresyon belirti ve bulgularının olmaması, görüşmeye ilgili olması, kendisindeki kayıpları farketmez biçimde soruları yanıtlamak için çaba harcaması nedeniyle tanıda major depresyon dışlanmıştır.

LCD / PD / LCH / HH / Normal Basınçlı HS ile ilgili klinik belirti ve bulguların olmaması bu tanılardan uzaklaşılmasını kolaylaştırmıştır.

Frontotemporal demans açısından düşünüldüğünde 2 tipi mevcuttur. FTD, kişilik ve davranış değişikliklerinin ön planda olduğu (frontal lob atrofisi) Dil bozukluklarının ön planda olduğu (temporal lob atrofisi)

Dil bozukluklarının ön planda olduğu tipi primer progresif afazi olarak adlandırılır. Erken dönemlerde bellek ve bilişsel işlevlerde bozulma görülmez. MMT de iyi bir performans sergilerler. Hastaların genellikle hastalıklarına içgörüleri yoktur.

Sonuç olarak; konuşmanın akıcılığında bozulma, korunmuş anlama bellek ve bilişsel işlevler sol temporal lobda asimetrik atrofi Tanıda primer progresif afazi düşünülmüştür.

İlginize Teşekkürler.