KAMU PERSONEL SEÇME SINAVI ÖĞRETMENLİK ALAN BİLGİSİ TESTİ TÜRKÇE ÖĞRETMENLİĞİ TG 2 ÖABT TÜRKÇE Bu testlerin her hakkı saklıdır. Hangi amaçla olursa olsun, testlerin tamamının veya bir kısmının İhtiyaç Yayıncılık ın yazılı izni olmadan kopya edilmesi, fotoğrafının çekilmesi, herhangi bir yolla çoğaltılması, yayımlanması ya da kullanılması yasaktır. Bu yasağa uymayanlar, gerekli cezai sorumluluğu ve testlerin hazırlanmasındaki mali külfeti peşinen kabullenmiş sayılır.
AÇIKLAMA DİKKAT! ÇÖZÜMLERLE İLGİLİ AŞAĞIDA VERİLEN UYARILARI MUTLAKA OKUYUNUZ. 1. Sınavınız bittiğinde her sorunun çözümünü tek tek okuyunuz. 2. Kendi cevaplarınız ile doğru cevapları karşılaştırınız. 3. Yanlış cevapladığınız soruların çözümlerini dikkatle okuyunuz.
2016 ÖABT / TÜR TÜRKÇE ÖĞRETMENLİĞİ TG 2 1. Yazma ve konuşmanın farkları ile ilgili A, B, D ve E seçeneklerine verilen bilgiler doğrudur. Ancak C seçeneğinde verilen bilgi yanlıştır. Çünkü konuşmada değil, yazılı anlatımda kimin ne zaman, nerede okuyacağı kestirilemez ancak konuşmanın bu yönü vardır ve eylem buna göre gerçekleştirilir. 4. Okumanın zihinsel aşamaları şunlardır: Görüntüleme merkezi: Görüntü, görme organlarınca alınır. Tanıma merkezi: Alınan görüntü, simgeler tarafından anlamlandırılır. Görüntü yorum merkezi: Tanınan görüntü bağlama ve tecrübelere göre anlamlandırılır. Okuma merkezi: Önceki süreçlerin organize edilerek sessiz okuma denilen işlemin gerçekleştirildiği yerdir. Konuşma merkezi: Sesli okuma anında psikomotor hareketlerden sorumlu alanın harekete geçtiği, görünen yazının konuşma enstrümanları ile seslendirildiği alandır. Buna göre E seçeneğinde verilen dinleme merkezi, okumanın zihinsel aşamalarından biri değildir. 7. Konuşma, akciğerlerden gelen havanın ses tellerine çarparak oluşturduğu sesin ağızdaki organlar vasıtasıyla şekillendirilmesi sonucu oluşur. Buna göre konuşmanın fiziki unsurları arasında şu organlar vardır: Akciğer Diyafram Göğüs kasları Göğüs kafesi Ses telleri Soluk borusu Dil Ağız Diş Damak Buna göre A, B, D ve E seçeneklerinde verilen organlar doğrudur. C seçeneğinde verilen beyin yapısı ise zihinsel bileşenler arasındadır. 2. Parçaya göre Gamze, yazma sorunlarından hafıza sorunlarını yaşamaktadır. Sözcük dağarcığı zayıflığı, sözcükleri yanlış yazma, dil bilgisi ve imla hataları gibi sorunlar hafıza sorunları kapsamına girer. 5. Parçaya göre Gözde nin öyküsünde geçen mütemadiyen ve biçare sözcüklerinin anlamlarını Gözde bilmemektedir. Bu sözcükler bilinmeyen ancak kullanılanlar sınıflandırmasına girer. Gözde nin cümle içerisinde anlamlandırdığı ama sözcük düzeyinde kullanamadığı kepaze sözcüğü ise bilinen ancak kullanılmayan sözcükler sınıflandırılmasına girer. 8. Verilen parçaya göre Ümit Öğretmen sınıfı bilgilendirdiğinden, birkaç öğrenciyi konuşma yapmaları için seçmesinden ve konuyu önceden verdiğinden yaptığı uygulama güdümlü konuşmaya örnek olmuştur. Güdümlü konuşma: öğrencilerin bir konu hakkındaki bilgilerini, duygularını ve düşüncelerini etkili bir şeklide anlatma becerilerini geliştirmektir. 3. Parçaya göre Tülin Öğretmen, yuvarlak masa yazarlığı yöntemini uygulamıştır. Bu yöntemde öğrenciler gruplara ayrılır. Her gruba farklı farklı bir cümle verilir. Verilen cümleler hikayelerin giriş cümlesi olarak kullanılır. Öğrencilere iki dakika süre verilir. Öğreniler bu sürenin sonunda cümleleri bitmemiş bile olsa yazmayı bırakırlar. Her öğrenci kağıdını sağındaki arkadaşına verir. Bir sonraki öğrencinin yazma süresi artırılır. Son turda metinler, ilk yazan öğrenciye döner ve öğrenci, hikâye tamamlanmışsa hikayeyi sonlandırır. Her grup yazdıkları hikâyeler arasından en beğendiklerini seçerek sınıfla paylaşır. 6. Parçaya göre Burak, evinde çalışmak için okuma türünü kullanmıştır. Bu okuma türü, öğrenme amaçlı yapılır. Okurken not tutulur, özet çıkartılır. Eserden bazı kısımlar seçilerek yüksek sesle tekrar edilir. 9. Öğrencilerinin konuşma becerilerini geliştirmek isteyen bir öğretmen sınıfta: hikâye anlatma, drama, tiyatro, pandomim, sınıf içi konuşma ve tartışmalar ile sözel rapor ve sunumlar kullanır. Buna göre Sima öğretmen, sınıfta I. pandomim, III. tiyatro, IV. tartışma etkinliklerini kullanır. Masal dinleme dinleme becerisi, hikaye yazma ise yazma becerisinde kullanılabilir. 3
10. Hastasını dinleyen bir psikolog, terapötik dinlemeye, sanat müziğini severek dinleyen biri, estetik dinlemeye, bir siyasi partinin propaganda konuşmalarını değerlendiren bir gazeteci eleştirel dinlemeye şarkının müziğindeki ritmi ve ahengi kontrol eden bir müzisyen ise ayrıt edici dinlemeye örnektir. C seçeneğindeki transfer edici dinlemeye örnek verilmemiştir. Transfer edici dinleme, mesajı anlamak, amacı ve ana fikrini belirlemek, bilgileri kullanmaktır. Fikirleri organize etme, genellemelerde bulunma, not alma, kendi kendini kontrol etme, özetleme ve görsel kullanma, örneklendirme ve eklemleme gibi stratejileri vardır. 11. Yapılan araştırmalar, günlük yaşamda en yoğun kullanılan becerinin dinleme becerisi oduğunu otaya koymuştur. Söz konusu araştırmalarda gün içinde becerilerin kullanım oranı şöyledir: Yazma: %9 Okuma: %16 Konuşma: %30 Dinleme: %45 Bu durumda konuşma ve dinleme becerileri günlük yaşamda kullanılan becerilerin yarısından fazlasını oluşturmaktadır. 13. Numaralanmış bilgilerle seçeneklerde verilen dil bilimcileri eşleştirelim. Avrupa dillerinin Sanskritçeden değil, daha eski bir dilden geldiğini savunan Jones tir. Hint - Avrupa dillerinde bulunan ortak sözcüklerin betimlemesi üzerinde duran Bopp tur. Ses yasalarını ortaya koyan Grimm dir. p - f dönüşümü üzerinde durup ses - harf yanılgısını dikkate almayan Rask tır. Buna göre B seçeneğinde verilen Leibniz hakkında bilgi verilmemiştir. Leibniz, İbranicenin kök dil olduğunu reddetmiş ve diller arası benzerliklerin nedenini ödünçlemeye bağlamıştır. 14. Ünlülerin Sınıflandırılması Dilin ağız içindeki devinimine göre Ön Dil Orta Dil Arka Dil e i ö ü ı Çene açısına göre Dar Geniş Dudakların durumuna göre a o u ı u i ü a e o ö Düz a e ı i Yuvarlak o ö u ü 16. Ek - fiilin Türkçede iki görevi vardır: Basit çekimli fiilleri birleşik çekimli yapar. İsim soylu sözcükleri cümlede yüklem yapar. Buna göre ek - fiil; A da san - mış - i - tı C de D de E de fiil kökü bil - i - yor - i - di fiil kökü sat - malı - i - di fiil kökü büyütme - ecek - i - ti fiil duyulan geç. z. şim. gereklilik kipi gel. ek-fiil ek-fiil ek-fiil ek-fiil gör. geç. gör. geç. gör. geç. gör. geç. Buna göre ek - fiil A, C, D ve E seçeneklerinde fiilleri birleşik çekimli yapmıştır. B seçeneğinde ise yüklem yok sözcüğüdür. Ek - fiil burada geniş zaman ekiyle geldikten sonra düşmüştür. B seçeneğinde ek - fiil, isim olan sözcüğü yüklem yapmıştır. yok - i - dir. ek - fiil gen. 17. Eş adlılık, yazılışları aynı anlamları farklı olan sözcüklere yani sesteş sözcüklere denir. Buna göre D seçeneğinde verilen taş sözcüğü eş adlıdır. taş kaya türü nesne taş - fiil 12. Parçaya göre Çetin Öğretmen sınıfta stratejik dinleme türünü uygulamıştır. Bu dinleme türü hem katılımı hem de anlamayı yükseltir. Tahmin etme, konuşmacının verdiği ipuçlarından yararlanma, ana fikri belirleme, büyük resmi görme, detaylar hakkında sorular sorma ve anlamı derinleştirme bu dinleme türünün becerileri arasında sayılabilir. 15. Eski Anadolu Türkçesi 13. yy. 15. yy. arasındaki metinleri içerir. Bu dili Yunus Emre, Sultan Veled, Ahmet Fakih, Gülşehri, Ahmedi gibi sanatçılar kullanmıştır. Bu dönemdeki önemli sanatçılar ve eserleri şunlardır: Gülşehri Mantıku t Tayr Ahmet Fakih Çarhname Yunus Emre Risaletü n - Nushiyye Âşık Paşa Garipname Ahmedi İskendername Şeyhi Harname Taşlıcalı Yahya ve Hoca Sadettin 16. yy. sanatçıları olup Osmanlı Türkçesi Dönemi nde eserler vermişlerdir. 18. Danimarkalı masal yazarı Andersen e ait eserler şunlardır: Çirkin Ördek Yavrusu Parmak Kız Papatya Eski Ev Kibritçi Kız Bezelye Üstündeki Prenses Parmak Çocuk ve Ormandaki Ev ise Grimm Kardeşler e ait eserlerdir. 4
19. Öncüllerde verilen roman türündeki eserler Gülten Dayıoğlu na aittir. Cahit Uçuk Türk İkizleri ni, Kemalettin Tuğcu Küçük Mirasyedi yi, Muzaffer İzgü Can Dayım ve Bülbül Düdük ü, Aziz Nesin Şimdiki Çocuklar Harika yı kaleme almıştır. 22. Hz. Muhammed in hayatının anlatıldığı bölüme yer veren eser, Kerderli Mahmut tarafından 14. yy. da yazılan Nehcü l - Feradis tir. Eserin günümüz Türkçesindeki adı Cennetlerin Açık Yolu dur. Kırk hadis tarzında mensur ve hacimli bir eserdir. 4 bâb ve 40 fasıldan oluşur. Her fasılın girişinde bir hadis bulunmaktadır. Eserdeki dört bâb sırasıyla şunlardır: Birinci bâb: Hz. Muhammed in hayatı ve faziletleriyle ilgilidir. İkinci bâb: Dört Halife, Ehlibeyt ve dört büyük imamla ilgilidir. Üçüncü bâb: Kulu, Allah a yaklaştıracak iyi amellerle ilgilidir. Dördüncü bâb: Kulu, Allah tan uzaklaştıracak kötü amellerle ilgilidir. 25. 8. yy. dan kalma Orhun Yazıtları nda konuşan kişi Bilge Kağan dır ve genelde halkı uyarır. 11. yy. da Yusuf Has Hacib Kutadgu Bilig adlı eserinde ise sembolik kişiler aracılığıyla kağanı uyarır. 20. Çocuk kitaplarında olmaması gereken unsurlar şunlardır: Ön yargılar Körü körüne inançlar Irkların ve dinlerin üstünlüğü Hep mutlu olan karakterler Her zaman güçlü olan karakterler Kader Alın yazısı C seçeneğinde verilen kötü karakterler ise çocuk kitaplarında kullanılabilen unsurlardandır. 23. Öncüllerde özellikleri verilen eser Dîvânu Lugâti t - Türk, yazarı da Kaşgarlı Mahmut tur. Kaşgarlı Mahmut, eserinde merkezi Balasagun olan bir dünya haritası çizmiş, bu haritada Kur an-ı Kerim de de adı geçen Yecüc ve Mecüc ün ülkesi ile Hz. Adem in ayak izinin bulunduğu yeri göstermiştir. 26. Orta oyunu, meddah ve tuluatta oyuncular insandır. Bu yüzden de bu oyuncular beden dili denilen jest ve mimikleri olabildiğince iyi kullanırlar. Gölge oyunu ve kuklada ise oyuncular deri, kumaş, tahta gibi malzemelerden yapılan oyuncaklardır, bu yüzden gölge oyunu ve kuklada beden dili kullanılmaz. 21. 7-9 yaş grubu çocukların okuyacağı türler şunlardır: Kahramanları çocuk olan öyküler Kahramanları hayvan olan öyküler Tatil ve doğa öyküleri Efsaneler, destanlar, fıkralar B seçeneğinde verilen öyküleştirilmiş tarih ise 10-12 yaş grubu erkek çocuklarının okuyacağı türlerdir. 24. Numaralanmış destanlar içerisinde Türeyiş Destanı nda ve Oğuz Kağan Destanı nda çok eşlilik vardır. Türeyiş Destanı nda kağanın iki güzel kızı da kulenin etrafında gezinen kurtla evlenir. Oğuz Kağan Destanı nda ise Oğuz Kağan, gökten ışık inen kızlarla evlenir. Bu evliliklerden Üç Oklar ve Boz Oklar ortaya çıkar. 27. Kafile-i Şuara 19. yy. da Mehmet Tevfik tarafından, Mecmatü l - Teracim 19. yy. da Tevfik Efendi tarafından, Hatimetü l - Eş ar 19. yy. da Fatin tarafından ve Bağçe-i Safa - Enduz yine 19. yy. da Esad Efendi tarafından kaleme alınmış tezkirelerdir. D seçeneğinde verilen Nehcetü l - Menazil ise 18. yy. da Mehmet Edib tarafından kaleme alınmış seyahatname türünde bir eserdir. 5
28. Kâmran Mirza 16. yy. Çağatay sahası; Hatayi ve Fuzuli 16. yy. Azeri sahası sanatçılarındandır. Hayali ve Nev î 16. yy. Osmanlı sahası sanatçılarındandır. 29. 14. yy. sanatçılarından Ahmedî ye ait eserler şunlardır: Divan İskendername Cemşid ü Hurşid Tervihü l - Ervah Mirkatü l - Edeb Mizanü l - Edeb E seçeneğinde verilen Destan-ı Sultan Mahmud ise 14. yy. sanatçılarından Şeyyad Hamza ya ait 39 beyitlik bir mesnevidir. 31. I, IV ve V numaralı edebi türler Allah ı konu alır. II ve III numaralı edebi türler de Hz. Muhammed i konu alır. Tevhid: Allah ın birliğini ve ululuğunu anlatır. Münacat: Allah a yalvarma, yakarmak, niyaz ve dua etmek için gazel, kaside, mesnevi gibi hemen her nazım biçimiyle yazılan manzumelerdir. Esma-i Hüsna: Allah ın isimlerini anlatır. Miraciye: Hz. Muhammed in miraç mucizesini anlatan manzum eserlerdir. Siyer: Hz. Muhammed in hayatını ve savaşlarını anlatan manzum - mensur eserlerdir. 32. Tanzimat ve Servetifünun dönemlerinde sanatçılar eserlerinde genellikle İstanbul u mekân olarak kullanmışlardır. Millî Edebiyat Dönemi nde ise sanatçılar eserlerinde İstanbul dışına çıkmaya başlamışlardır, Cumhuriyet Dönemi nde de sanatçılar eserlerinde İstanbul dışındadırlar. Sanatçılar İstanbul yerine artık Anadolu a anlatmaya koyulurlar. 34. Takvim- Vakayi 1831 de II. Mahmut Dönemi nde modernleşme aracı olarak çıkartılan resmî gazetedir. Bu gazetenin başyazarı Esat Efendi dir. Genellikle resmî haberleri yayımlayan gazetede kişisel düşünceler önemsenmemiştir. Gazetede şu konular yer almaktadır: Sultan ın ziyaretleri Nişan törenleri Asakir- i Mansure-i Muhammediye deki ilerlemeler Askerlik eğitimi İç isyanlar Avrupa daki bilimsel gelişmeler. E seçeneğinde verilen okularda yapılan yenilikler bu konulardan değildir. 35. Verilen sanatçılardan Tevfik Fikret Haluk un Defteri adlı eserinde oğlu Haluk üzerinden Türk gençliğine seslenir. Millî Edebiyat Dönemi nin bağımsız sanatçılarından Mehmet Akif Ersoy da Safahat (Altıncı Kitap Asım) ta oğlu Asım ı Kösem İmam rolünde göstererek Türk gençliğine seslenir. 30. Edebiyatımızda sözlük çalışmaları ilk olarak Kaşgarlı Mahmut ile başlar. Bugünkü anlamda ilk sözlük çalışması ise Şeyhülislam Esad Efendi nin Lehçetü l - Lügat adlı eseridir. Eski Türk edebiyatı çalışmalarında ise sıklıkla kullanılan sözlükler şunlardır: Şemsettim Sami Kâmusu l Âlâm Muallim Naci Lügât-ı Naci Şemsettin Sami Kâmus-ı Türki Hüseyin Kâzım Kadri Büyük Türk Lügâti, Türk Dillerinin İştikaki ve Edebî Lügâtları 33. Öncüllerde verilen konular Tanzimat Dönemi nde işlenmiştir. Özellikle birinci dönemde işlenen bu konular bir yönüyle toplumsal eleştiridir. Bu dönem sanatçıları halkın aydınlanması için uğraşmıştır. Görücü usulü evlilik, köle ticarit, Batılılaşmayı yanlış anlayan alafranga ve züppe tipler işlenen diğer konulardır. 36. B, C, D ve E seçeneklerinde verilenler Cahit Külebi nin şiir türündeki eserleridir. A seçeneğinde veilen Lâmelif ise Asaf Halet Çelebi nin şiir türündeki eseridir. Cahit Külebi nin eserleri şunlardır: Şiir: Adamın Biri, Rüzgâr, Atatürk Kurtuluşu Savaşı nda, Süt, Yangın, Türk Mavisi, Sıkıntı, Umut Düzyazı: Şiir Her Zaman, Sevda Dolu Yolculuk 6
37. I, II ve IV. öncüllerde verilen söylemler Garip hareketinin şiir anlayışıyla uyuşur. III ve V. öncüllerde verilen söylemler ise Garip hareketinin değil, toplumcu gerçekçi sanatçıların anlayışıyla uyuşmaktadır. Garip ön sözünde savunulan fikirler şöyle özetlenebilir: Vezin ve kafiyeye gerek yoktur. Çünkü cümle yapısı, şiirin bu vasıtalarıyla bozulmaktadır. Şiirde ahenk; vezin ve kafiye dışında aranmalıdır. Söz oyunlarına ve sanatlarına gerek yoktur. Şiir için ayrı / özel bir dile gerek yoktur. Şiir, günlük konuşma dilinin alelade kelimeleriyle yazılabilir. Şiir bütün geleneklerden uzaklaşmalıdır. Şiirin bir gönül ve duygu işi değil, kafa işi olduğu savunulur. Şiir, her yerde rastlanan, herkesin serüveni olabilen basit şeyleri anlatmalıdır. görüşü vardır. Şakaya ve nükteye yer verir. İç hayatı olmayan insan tipiyle, kökleşmiş sahte değerlerle, içtenliksiz iddialarla, felsefe ve aşırı duyarlılıkla alay eder. 38. Verilen dizeler 11 hecelidir ve dize sonlarında tam kafiye ile redif vardır. Cehennemde yanar bir bir gün ah lar Duyulmaz ama bir gün olsa ah lar redif tam kafiye Buna göre A, B ve E seçeneklerindeki dizeler 12 hecelidir. C seçeneğindeki dizelerin sonunda -ırsın ekleri zengin uyaktır. Çünkü ilk dizede verilen -(ı)r geniş zaman eki -sın II. tekil şahıs ekidir. İkinci dizede verilen -ır F.F.Y.E, -sın III. tekil / çoğul şahıs ekidir. D seçeneğinde verilen dizeler de öncüldeki gibi 11 li hece ölçüsüyle yazılmıştır. -eş ler tam kafiyedir. Hatırlatma: Verilen dizelerde ah lar tunç kafiye olamaz. Çünkü ses benzerliğinin tunç kafiye olması için ikiden fazla olması gerekir. 39. Verilen dizelerde Hz. Yusuf kıssasında adı geçen ve güzelliğiyle ünlü Züleyha hatırlatılmasıyla telmih ve şairin cevabını bildiği hâlde Züleyha kim? sorusunu sormasıyla istifham sanatı kullanılmıştır. 40. A seçeneğinde verilen gezi yazısı ve D seçeneğinde verilen mektup, kişisel hayat kaynaklı metinlerden; C seçeneğinde verilen makale ve E seçeneğinde verilen röportaj gazete çevresinde gelişen metinlerdendir ve bunlar öğretici metinler grubundadır. B seçeneğinde verilen mülakat ise sözlü anlatım türlerindendir. 41. Parçaya göre yazar, geleneksel yaklaşımlardan kelime yaklaşımı ile eğitim görmüştür. Bu yaklaşım 1890 lı yıllarda dil bilgisi yaklaşımı ile dil bilgisi - çeviri yöntemine tepki olarak doğmuştur. Bu yaklaşımda daha önceden uygulanan dil bilgisi öğretimi yerine kelime öğretimine ağırlık verilmiştir. O yıllarda dil öğretiminde Öğrenciye öğretilecek ilk şey dilin ögeleri, yani kelimelerdir. düşüncesi yaygındır. Bu anlayıştan hareketle dil öğretiminde öncelik kelime öğretimine verilmiştir. Ders kitaplarındaki kelimelerin öğrencilerin ilgilerine uygun ve yakın çevresinde kullanılanlardan seçilmesine dikkat edilmiştir. Böylece öğrenilen dil ile günlük yaşam arasında bağ kurulmuş, öğrencilere çok sayıda ve çeşitli kelimelerle dil öğretilmiştir. Kelime yaklaşımıyla 1900 lü yıllarda hazırlanan kitaplarda derslerin adı Evde, Sınıfta, Bahçede, Pazarda, Parkta, Oyun Bahçesinde gibi isimlerle belirlenmiştir. Öğretim sürecinde izlenen temel kural ise önce somut kelimeler vermek, bunların anlamlarını somut eşyalarla veya öğrencinin gözü önündeki ögelerle öğretmektir. Ardından aşama aşama soyut kelimelere geçilmiştir. Kelime öğretimine önce sınıfta ve çevredeki eşyalarla başlanmış, gerektiğinde resim ve çeşitli görsel araçlar da kullanılmıştır. Bu yaklaşım doğrudan öğretim yöntemiyle birlikte uzun yıllar uygulanmıştır. 42. A, B, D ve E seçeneklerinde verilen kazanımlar 8. sınıfa aittir. C seçeneğinde verilen Ek - fiili işlevine uygun olarak kullanır. kazanımı ise 7. sınıfa aittir. 43. Türkçe Dersi Öğretim Programı nın ara disiplin kazanımları; Sağlık kültürü, Girişimcilik, İnsan hakları ve vatandaşlık, Kariyer bilinci geliştirme, Özel eğitim, Rehberlik ve psikolojik danışma, Spor kültürü ve olimpik eğitim Afetten korunma ve güvenli yaşam alanlarından oluşur. Ara disiplin kazanımlarının Türkçe dersinde işlenecek tema / metinlerle ilişkilendirilmesi gereklidir. Buna göre Yiğit III. öncüldeki Bireye saygı ve sevgi ile V. öncüldeki Aile yaşamına karışmama ifadelerini yanlış yazmıştır. 44. Türkçe öğretim yöntemleri şunlardır: Anlatma yöntemi Çözümleme ve birleştirme yöntemi Tümevarım - tümdengelim yöntemi Gösterge yöntemi B seçeneğinde verilen Ön bilgileri harekete geçirme ise Türkçe öğretim tekniklerindendir. 7
45. Parçaya göre Çetin Öğretmen, sınıfta öğrencilerinin hepsini aynı sevdiğini söylemiştir. Bu da bizi C seçeneğinde verilen Öğrencilere değer verme, saygı gösterme ve onları anlama yeterliğine götürür. Bu yeterlik şöyle açıklanır: Öğretmen için, bütün öğrencileri değerlidir. Bunu da öğrencilerine hissettirir ve onların ilgi ve ihtiyaçlarını; bireysel, kültürel, sosyal özelliklerini dikkate alarak davranışlar sergiler. Öğrenmelerini en yüksek seviyede tutmak için çaba gösterir. Öğretmen: Ders planlarını yaparken ve uygularken öğrencilerinin bireysel özelliklerini dikkate alarak onların ihtiyaçlarına cevap verecek etkinliklerde bulunur. Öğrencilerin özelliklerini dikkate alır ve öğrenmelerini en iyi şekilde etkileyecek oturma düzenleri oluşturur. Öğrencilerin öğrenmelerini kolaylaştıracak kaynak, araç - gereç ve etkinlikler seçer. Etkinlikleri seçerken ve uygularken öğrencilerin aktif olarak bu süreçlere dahil olmasını sağlar. Öğrencilerini dinler ve oların fikirlerine ve ürettiklerine saygı duyar, değer verir. Öğrenciler sorulan sorulara özgün cevaplar verdiğinde onlara olumlu dönüt sağlar. Ortaya koyduğu davranış ve sözlerinde saygılı olmaya özen gösterir. Öğrencilerin sevgi ve saygı temelli ilişkiler geliştirmeleri için çaba gösterir. Öğrencilere vereceği ödevlerde ya da sınıf dışı çalışmalarda hem öğrencilerinin hem de çevrenin ihtiyaçlarını ve imkânlarını göz önünde bulundurur. Özel eğitime ihtiyaç duyan öğrencileri için öğrenme amaçları belirler ve bu amaçlar için gerekli uygun ortamları düzenler. Öğrencilerin bireysel farklılıklarına uygun sınıf içi ve dışı etkinlikler düzenler. 46. Verilen özellik 1948 İlkokul Türkçe Programı nda vardır. Bu program: Önceki programlara oranla daha ayrıntılı hazırlanmış bir programdır. Konu alanları için bağımsız ders saatleri konulmamış, bunlar bir bütün olarak ele alınmıştır. İlk okuma - yazma çalışmaları için okuma - yazma başlığı oluşturulmuştur. Cümleden harfe doğru bir öğretim yolu izlenmiştir. Dinleme becerisine yer verilmemiştir. Ders içinde materyal kullanımına önem verilmiştir. 47. Gamze Hanım II. ve IV. yöntemleri yanlış vermiştir. Çünkü bunlar süreç değerlendirmede kullanılan araç ve yöntemlerdir. Sonuç değerlendirmede kullanılan araç ve yöntemler şunlardır: Kısa cevaplı testler Çoktan seçmeli testler Doğru - yanlış testleri Eşleştirmeli testler Uzun cevaplı testler 48. Burhan ın defterinde tam öğrenme yoluyla öğretme stratejisi ile ilgili not vardır. Bu strateji: Bugün en çok kullanılan, öne çıkan öğrenme yaklaşımlarındandır. Amerikalı Bloom tarafından ortaya konulan tam öğrenme stratejisi öğrencide %100 lere varan başarı sağlayabilir. Günümüzde en etkili model olarak kabul edilmektedir. Jacobsen e göre yanıtlanması gereken temel sorular vardır: Amaçlar nelerdir? (Planlama) İhtiyaç duyulan kaynaklar nelerdir? (Tamamlama) Amaçlara hangi düzeyde ulaşılmıştır? (Değerlendirme) 49. Zarflar ve fiiller 7. sınıfta, sıfat - fiiller 8. sınıfta; zamirler ve edatlar ise 6. sınıfta işlenen konulardır. 6. sınıfta verilen sözcük türleri şunlardır: İsimler Zamirler Sıfatlar Edatlar Bağlaçlar Ünlemler 50. Türk millî eğitiminin temel ilkeleri şunlardır: Genellik ve eşitlik Ferdin ve toplumun ihtiyaçları Yöneltme Eğitim hakkı Fırsat ve imkân eşitliği Süreklilik Atatürk inkılap ve ilkeleri ve Atatürk milliyetçiliği Demokrasi eğitimi Laiklik Bilimsellik Planlılık Karma eğitim Eğitim kampüsleri ve okul ile ailenin iş birliği Her yerde eğitim 8