T.C. ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ EĞİTİM BİLİMLERİ ANABİLİM DALI



Benzer belgeler
2014

DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU. Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzman Dr. M. Yelda TAN

Hastalarla Ortaklık. Dikkat Eksikliği Sendromu. ESOGÜ Tıp Fak. Psikiyatri A.D. Dr.Ş.Soner ÖZDEMİR

KANSER HASTALIĞINDA PSİKOLOJİK DESTEĞİN ÖNEMİ & DEPRESYON. Uzm. İletişim Deniz DOĞAN Liyezon Psikiyatri Yük.Hem.

DEHB GÜNLÜK YAŞAM KAOS HALİNE GELDİĞİNDE

DEHB GÜNLÜK YAŞAM KAOS HALİNE GELDİĞİNDE

Zeka Gerilikleri Zeka Geriliği nedir? Sıklık Nedenleri

Karşı olma-karşıt gelme bozukluğu (KO-KGB) Otorite figürlerine karşı negatiflik, karşı gelme, itaatsizlik ve düşmanlık olarak tanımlanmaktadır.

ANABİLİM EĞİTİM KURUMLARI ARKADAŞLIK İLİŞKİLERİ

HAREKETLİ ÇOCUK DOÇ. DR.AYLİN ÖZBEK DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÇOCUK PSİKİYATRİSİ AD. ÖĞRETİM ÜYESİ

Zihinsel Bozukluk Belirtileri ve Semptomları

ANABİLİM EĞİTİM KURUMLARI AİLE İÇİ ŞİDDET

Açıklama. Araştırmacı: Yok. Danışman: Yok. Konuşmacı: Lilly

Açıklama Araştırmacı, danışman, konuşmacı: Herhangi bir maddi ilişki yoktur.

Tematik Yaklaşımla Çocuklarda Sosyal Becerilerin Kazandırılması

ZİHİN ENGELLİLER VE EĞİTİMİ TANIM, SINIFLANDIRMA VE YAYGINLIK

DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU. Dahili Servisler

Erişkinlerde DEHB. Prof. Dr. Cengiz TUĞLU. 17. Klinik Eğitim Sempozyumu Antalya, 10 Nisan 2013

içindekiler BÖLÜM 1 GİRİŞ 1 B Ö L Ü M 2 PUBERTE, SAĞLIK VE BİYOLOJİK TEMELLER 49 B Ö L Ü M 3 BEYİN VE BİLİŞSEL GELİŞİM 86

BİREYLERE YÖNELİK HİZMETLER

ERGENLERDE İNTERNET BAĞIMLILIĞI

DSM-5 Düzey 2 Somatik Belirtiler Ölçeği Türkçe Formunun güvenilirliği ve geçerliliği (11-17 yaş çocuk ve 6-17 yaş anne-baba formları)

Cinsiyet Hormonları ve Nörogelişimsel Bozukluklar

KLİNİK PSİKOLOJİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ

İTHAF... 3 İÇİNDEKİLER... 4 TABLO LİSTESİ ŞEKİL LİSTESİ ÖNSÖZ GİRİŞ...

70. Yılında Otizm Spektrum Bozuklukları. Dr. Sabri Hergüner Meram Tıp Fakültesi, Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi AD

DSM-IV E DAYALI ERİŞKİN DEB/DEHB TANI VE DEĞERLENDİRME ENVANTERİ (Turgay, Kas m 1995)

OKUL ÖNCESİ ve İLKOKUL ÖĞRENCİ ADAYLARI TANIMA, DEĞERLENDİRME ve SEÇME ÇALIŞMASI HİZMET TEKLİFİ

Hizmetiçi Eğitimler.

REHBERLİK NEDİR? Bahsedilen rehberlik tanımlarının ortak yönleri ise:

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...III

Yönetici tarafından yazıldı Çarşamba, 07 Ekim :27 - Son Güncelleme Çarşamba, 07 Ekim :31

YAŞAM BOYU GELİŞİM Ergenlik-Yetişkinlik

DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU OLAN ÇOCUĞU ANLAMAK

Programda yer alan etkinlikler okul rehber öğretmeni, sınıf öğretmeni ve idarecilerin işbirliği ile yürütülecektir.

UYGULAMALI DAVRANIŞ ANALİZİ. UDA nın Kökenleri

TİCARET VE SANAYİ ODASI İLKOKULU SOSYAL BECERİ GELİŞTİRME GRUP ÇALIŞMAMIZ. REHBERLİK ve PSİKOLOJİK DANIŞMA SERVİSİ

İZMİR YÜKSEK TEKNOLOJİ ENSTİTÜSÜ

Programda yer alan etkinlikler okul rehber öğretmeni, sınıf öğretmeni ve idarecilerin işbirliği ile yürütülecektir.

ÇOCUK İHMAL VE İSTİSMARI RUHSAL DEĞERLENDİRME FORMU. Temel Yakınmalar. . Üniversitesi Çocuk Koruma Uygulama ve Araştırma Merkezi Çocuk Koruma Birimi

Zihinsel Yetersizliği Olan Öğrenciler

İSTEK ÖZEL ACIBADEM İLKOKULU PDR BÖLÜMÜ EĞİTİM ÖĞRETİM YILI

Öğr. Gör. Özlem BAĞCI

YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA TEMEL İNANÇLAR VE KAYGI İLE İLİŞKİSİ: ÖNÇALIŞMA

1. ÜNİTE İÇİNDEKİLER EĞİTİM PSİKOLOJİSİ / 1

Üniversite Öğrencilerinde Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Belirtileri

Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu

[BİROL BAYTAN] BEYANI

EMDR GÖZ HAREKETLERİ İLE SİSTEMATİK DUYARSIZLAŞTIRMA VE YENİDEN İŞLEME. (Eye Movement Desensitization and Reprossesing)

ÖZGEÇMİŞ. Telefon: Mezuniyet Tarihi Derece Alan Kurum 2017 Doktora Gelişim Psikolojisi Hacettepe Üniversitesi

Bebeklikten Ergenliğe Gelişimsel Psikopatoloji (PSY 319) Ders Detayları

RUHSAL BOZUKLUKLARDA DAYANIKLILIK VE YATKINLIK DUYGU DIŞAVURUMU

ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLAR

KRİMİNOLOJİ Mayıs 2015 Gelişimsel Teoriler. Yar.Doç.Dr. Tuba TOPÇUOĞLU İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ

EĞİTSEL VE DAVRANIŞSAL DEĞERLENDİRME ASSESSMENT Ders 1: Tarihsel, Felsefi ve Yasal Boyutları. Prof. Dr. Tevhide Kargın

Şiddetin Psikolojisi Bahar Dönemi Adli Psikoloji Doktora Programı. Şiddetin çevresel kökenleri

Dikkat eksikliği yıkıcı davranış bozukluğu başlığı, temelinde birbirinden ayrı, ancak yakından bağlantılı üç davranış biçimini ifade eder.

PSİKOLOJİK BOZUKLUKLARIN TEDAVİSİ. PSİ154-PSİ162 Psikolojiye Giriş II

DARICA ANADOLU LİSESİ 9. SINIF REHBERLİK PLANI

KIMYA BÖLÜMÜ ÖĞRENCİLERİNİN ENDÜSTRİYEL KİMYAYA YÖNELİK TUTUMLARI VE ÖZYETERLİLİK İNANÇLARI ARASINDAKİ İLİŞKİ; CELAL BAYAR ÜNİVERSİTESİ ÖRNEĞİ

Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, bireyin yaşına ve gelişim düzeyine uygun olmayan aşırı hareketlilik ve dikkat

EĞİTİM PSİKOLOJİSİ KISA ÖZET KOLAYAOF

YETİŞKİNLERDE MADDE BAĞIMLILIĞI DOÇ. DR. ARTUNER DEVECİ

Çocuk ve Ergenlerde Ruhsal Psikopatolojiler DERS 1: MENTAL RETARDASYON. Doç. Dr. Şaziye Senem Başgül

Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetlerinin Amacı Nedir?

YAŞLILIKTA PSİKO-SOSYAL YAŞAM

KOD 1 DAVRANIŞ MR (48-72 AY) xxxxxxx DAVRANIŞ VE UYUM RAPORU. "Sorun, sorun olmadan çözümlenmelidir."

Otizm Spektrum Bozukluğu. Özellikleri

A. A. A. Tanı Süreci: Haziran 2015 doğumlu A. nın 18. Aya gelindiğinde var olan kelimeleri kullanmayı bırakmış olması ailenin ilk dikkatini çeken

İçindekiler. Çeviri Editörünün Ön Sözü Şekiller ve Tablolar xiii Ön Söz xiv Teşekkür xvi

ÜNİTE PSİKOLOJİ İÇİNDEKİLER HEDEFLER GELİŞİM PSİKOLOJİSİ I

Okul Dönemi Çocuklarda

Zorlu Yaşantılar Sonrası Stres Belirtileri (Travma Sonrası Stres Bozukluğu)

OKAN EĞİTİM KURUMLARI PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK BİRİMİ

Otizm Spektrum Bozukluğu. Tarihçe, Yaygınlık ve Nedenler

İÇİNDEKİLER. BÖLÜM 1 EĞİTİM PSİKOLOJİSİ: ÖĞRETİM İÇİN YAPILANMA Prof. Dr. Ayşen Bakioğlu - Dilek Pekince EĞİTİM ve PSİKOLOJİ... 3 İYİ ÖĞRETMEN...

DERS: ÖĞRENME GÜÇLÜKLERİ

Palyatif Bakım Hastalarında Sık Gözlenen Ruhsal Hastalıklar ve Tedavi Yaklaşımları

EĞİTSEL DEĞERLENDİRME SÜRECİ

OKUL ÖNCESİ REHBERLİK HİZMETİ

GEDİZ ÜNİVERSİTESİ PSİKOLOJİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

1. BÖLÜM ÇOCUK PSİKOLOJİSİNE GİRİŞ

Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu ve Doğum Mevsimi İlişkisi. Dr. Özlem HEKİM BOZKURT Dr. Koray KARA Dr. Genco Usta

DERS BİLGİLERİ Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS MB-Özel Eğitim Ön Koşul

AKRAN İ LİŞKİ LERİ. PDR Bülteni Sayı: 03

Öğretmen Yetiştirme ve Eğitimi Genel Müdürlüğü

Ebru ÖZKURT TOPCU. Uzman Klinik Psikolog. Aile ve Çift Terapisti

Meslekte Ruh Sağlığı. A.Tamer Aker İstanbul Bilgi Üniversitesi Travma ve Afet Ruh Sağlığı AD

Soru: Tanrı tasavvuru ne demektir?

BAŞETME GRUBU İLE SOSYAL DESTEK GRUBUNUN HEMŞİRELERİN TÜKENMİŞLİK DÜZEYİNE ETKİSİ

ARKADAŞ SEÇİMİNİN ÖNEMİ

Demans ve Alzheimer Nedir?

PDR de Üç Gelişim Alanı (Kişisel-sosyal gelişim) Prof. Dr. Serap NAZLI

ERGENDE AİLE KRİZLERİNE MÜDAHALE. Prof. Dr. Emine Zinnur Kılıç

Y.C. Tanı Süreci

araştırma alanı Öğrenme Bellek Algı Heyecanlar PSİKOLOJİNİN ALANLARI Doç.Dr. Halil EKŞİ

EK-1 BEDEN EGİTİMİ DERSİNDE ÖĞRENCİ BAŞARISININ DEĞERLENDİRİLMESİ

1. Bölüm: Toplumsal Yapı ve Sınıf Yönetimi...1

Veysi Acar Muhammed Fevzi PARMAKSIZ Murat Çiftçi Reşat şilen

Transkript:

1 T.C. ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ EĞİTİM BİLİMLERİ ANABİLİM DALI DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU OLAN ÇOCUKLARIN ABLA VE AĞABEYLERİNİN SOSYAL BECERİ DÜZEYİ VE KARDEŞ İLİŞKİLERİ Aslı Ogün BOZBEY AKALIN Danışman : Prof. Dr. Banu YAZGAN İNANÇ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA 2005

2 ÖZET DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU OLAN ÇOCUKLARIN ABLA VE AĞABEYLERİNİN SOSYAL BECERİ DÜZEYİ VE KARDEŞ İLİŞKİLERİ Aslı Ogün BOZBEY AKALIN Yüksek Lisans Tezi, Eğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı Danışman : Prof. Dr. Banu Yazgan İNANÇ Mayıs 2005, 79 Sayfa Bu araştırmanın amacı; Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu olan çocukların abla ve ağabeylerinin sosyal beceri düzeyleri ve kardeş ilişkilerinin niteliği ile DEHB nin bu değişkenler üzerindeki etkilerinin incelenmesidir. Araştırmanın örneklemini, yaşları 10-16 arasında değişen, yarısı DEHB olan bir kardeşe, diğer yarısı da normal gelişim gösteren bir kardeşe sahip 60 abla/ağabey ve onların anneleri oluşturmaktadır. Annelerin doldurdukları ölçeğin sonuçlarına göre, DEHB olan kardeşe sahip çocukların sosyal yetkinlik düzeyi, normal gelişim gösteren kardeşe sahip çocuklarınkinden daha düşüktür. Yine aynı ölçekten elde edilen veriler ışığında, DEHB olan çocukların kardeşlerinin daha sık sosyal ve davranışsal sorunlar yaşadıkları anlaşılmaktadır. Ağabey/ablaların doldurdukları anketten elde edilen verilere göre, kardeş ilişkilerinin niteliği kapsamında ele alınan sevgi, kardeşin hayranlık duyması, kardeşe hayranlık duyma, baba yanlı davranışı ve benzerlik değişkenleri açısından iki grup arasında normal gelişim gösteren çocukların abla ve ağabeyleri lehine anlamlı farklılık olduğu ve DEHB olan bir kardeşin olduğu kardeş çiftlerinde tartışmanın daha sık yaşandığı belirlenmiştir. DEHB olan çocukların anne ve kardeşleriyle yapılan görüşmelerde, hem anneler, hem de ağabey ve ablalar, ebeveynlerin DEHB olan çocuğa daha çok ilgi gösterdiğini ifade etmişlerdir. Bunun yanı sıra, kardeş ilişkilerindeki saldırgan davranışların da sıklıkla dile getirildiği dikkat çekmektedir. Anahtar kelimeler: Kardeş ilişkileri, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, sosyal beceri.

3 ABSTRACT SOCIAL SKILLS AND SIBLING RELATIONS OF ELDER SISTERS AND BROTHERS OF CHILDREN WITH ATTENTION DEFICIT AND HYPERACTIVITY DISORDER Aslı Ogün BOZBEY AKALIN MA Thesis, Department of Educational Sciences Supervisor : Prof. Dr. Banu Yazgan İNANÇ May 2005, 79 Pages The main purpose of this study is to investigate the social skill level and sibling relationship quality of elder sisters and brothers of children with Attention Deficit Hyperactivity Disorder and the effect of ADHD on these variables. The sample of the study consisted of 60 elder sisters and brothers between the ages of 10-16, half with and half without a younger sibling with ADHD and their mothers. According to the results of the questionaire completed by the mothers, social competence level of the older sisters and brothers whose siblings had ADHD, scored lower than the control group. In the light of the data gathered from the same questionaire, it is understood that children who had a sibling with ADHD were more frequently experiencing social and behavioural problems. According to the data collected from the questionaire which the elder sisters and brothers had completed, significant differences were found in sibling relationship quality in terms of affection, admiration of sibling, admiration by sibling, paternal partiality and similarity, between the two groups in favor of the sisters and brothers with a normally developing sibling and quarrel was more frequent in sibling pairs in which one sibling had ADHD. During the interviews, both the mothers and the elder sisters and brothers mentioned that the parents payed more attention to the sibling with ADHD. Also, aggressive behaviours in sibling relationships were frequently reported. Keywords: Sibling relations, attention deficit and hyperactivity disorder, social skills.

4 ÖNSÖZ Ülkemizde Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu olan çocuklarla ilgili çalışmalarda, kardeşlerin durumunun ihmal edildiği görülmektedir. Oysa ki kardeşler, ailede engeli olan çocuğun rahatsızlığından en çok etkilenen bireylerden biridir. Bu çalışmada, DEHB olan çocukların rahatsızlığından kaynaklanan olumsuzlukların, çocukların en yakın sosyal ilişkiyi yaşadıkları kardeşleri ve kardeş ilişkilerinin niteliği üzerindeki etkilerini belirlemek hedeflenmiştir. Kültürümüzde aile ve aile yaşantısının önemli bir yeri olduğu yadsınamaz. Bu nedenle, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık alanında aile ve kardeş ilişkileri ile ilgili çalışmaların artmasını temenni ediyorum. Araştırma sürecinde heyecanıma ortak olduğu ve beni sürekli motive ettiği için danışmanım Prof. Dr. Banu Yazgan İnanç a, nitel bulguların değerlendirilmesine yardımcı olan Yard. Doç. Meral Atıcı ya, istatistiksel analizler konusunda yardım ve desteğini esirgemeyen Doç. Dr. Ragıp Özyürek ve Dr. Gülşah Şeyda ya, Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu tanısı alan çocukların ailelerine ulaşmamı sağlayan Doç. Dr. Fevziye Toros ve hemşire Mehtap Uzel e, kardeş ilişkileri ile ilgili çalışmalarını benimle paylaşan Prof. Dr. Wyndol Furman a, araştırmama katkılarından ötürü Yard. Doç. Dr. Şükrü Uğuz, Doç. Dr. Ercan Alp ve Uzman Psikolog Virna Apalaçi ye, okullarda yaptığım uygulamalar sırasında bana her türlü yardımı sağlayan psikolojik danışmanlara, özellikle Ülkiye Koçak Delen e, geribildirimleri için Arş. Gör. Ercüment Yerlikaya ve Arş. Gör. Oğuzhan Kırdök e ve çalışmam boyunca bana destek olan ve görüşlerini paylaşan tüm eğitmen ve arkadaşlarıma teşekkürlerimi sunuyorum. Her zaman olduğu gibi, araştırmam süresince de gösterdiği anlayış ve sabırla bana en büyük desteği vererek bu zorlu süreci kolaylaştıran sevgili hayat arkadaşım Emre Akalın a, bana ablalığı doyasıya yaşatan, en iyi dostum ve araştırma konumun ilham kaynağı kardeşim Kerem Bozbey e, hayatımın her aşamasında deneyimlerini paylaşarak bana yol gösteren, maddi - manevi desteklerini hiçbir zaman esirgemeyen ve en önemlisi kardeş ilişkimizin olumlu ve sağlıklı olmasında önemli çaba ve katkıları olan annem Nuray Somer Bozbey ve babam Faruk Bozbey e özellikle teşekkür ederim. Aslı Bozbey AKALIN Adana, Mayıs 2005 Not: Bu araştırma Ç.Ü. Araştırma Fonu Saymanlığı nca desteklenmiştir (EF2003YL11)

5 İÇİNDEKİLER Sayfa no TÜRKÇE ÖZET. i İNGİLİZCE ÖZET (ABSTRACT) ii ÖNSÖZ.. iii TABLOLAR LİSTESİ... vi EKLER LİSTESİ.. vii BÖLÜM I GİRİŞ. 1 1.1. Problem 6 1.2. Araştırmanın Amacı. 7 1.3. Araştırmanın Önemi. 8 1.4. Sınırlılıklar 10 1.5. Tanımlar... 10 BÖLÜM II KURAMSAL AÇIKLAMALAR VE İLGİLİ ARAŞTIRMALAR.. 12 2.1. Kuramsal Açıklamalar 12 2.1.1. Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu. 12 2.1.2. Kardeş İlişkileri.. 17 2.1.3. Sosyal Beceriler. 26 2.1.4. Sosyal Öğrenme Kuramı 27 2.2. İlgili Çalışmalar.. 29 BÖLÜM III YÖNTEM 35 3.1. Araştırmanın Modeli 35 3.2. Araştırmanın Evreni ve Örneklemi.. 35 3.3. Veri Toplama Araçları. 39 3.3.1. Çocuklar ve Gençler İçin Davranış Değerlendirme Ölçeği 39 3.3.2. Kardeş İlişkileri Anketi... 41 3.3.3. Görüşme Formu.. 43

6 3.4. Çalışma Kapsamında Yapılan Geçerlik ve Güvenirlik Çalışmaları 43 3.4.1. Yapı Geçerliği 43 3.4.2. İç Tutarlık 46 3.4.4. Test Tekrar Test 48 3.5. Verilerin Toplanması... 48 3.6. Verilerin Çözümlenmesi.. 50 BÖLÜM IV BULGULAR 4.1. Sosyal Yeterlik Düzeyine İlişkin Bulgular. 51 4.2. Davranışsal ve Duygusal Sorunlara İlişkin Bulgular... 51 4.3. Sosyal Sorunlara İlişkin Bulgular.. 52 4.4. Kardeş İlişkilerinin Niteliğine İlişkin Bulgular 52 4.5. Nitel Çalışmaya İlişkin Bulgular... 54 4.5.1. Annelerle Yapılan Görüşme Bulguları.. 54 4.5.2 Ağabey ve Ablalarla Yapılan Görüşmelere Ait Bulgular.. 57 BÖLÜM V TARTIŞMA VE YORUM.. 60 5.1. Sosyal Yeterlik, Davranış Sorunları, Duygusal ve Sosyal Sorunlar 60 5.2. Kardeş İlişkileri Niteliği 62 5.3. Görüşme 64 BÖLÜM VI SONUÇ VE ÖNERİLER 68 KAYNAKLAR. 72 EKLER.. 80 ÖZGEÇMİŞ. 100

7 TABLOLAR LİSTESİ Sayfa No Tablo-1. Örneklemin Grup, Cinsiyet ve Klinik Bazında Dağılımı. 36 Tablo-2. Araştırmaya Katılan Abla/Ağabeylerin Yaş Gruplarına Göre Dağılımı 37 Tablo-3. Araştırmaya Katılan Abla / Ağabeylerin Kardeşlerinin Cinsiyete Göre Dağılımları. 37 Tablo-4. Kardeşlerin Yaş Gruplarına Göre Dağılımı 38 Tablo-5. Araştırmaya Katılan Çocukların ve Kardeşlerinin Yaş Ortalamaları. 38 Tablo-6. Araştırmaya Katılan Annelerin Eğitim Düzeylerine Göre Dağılımı.. 38 Tablo-7. Araştırmaya Katılan Çocukların Babalarının Eğitim Düzeylerine Göre Dağılımı 39 Tablo-8. Araştırmaya Katılan Annelerin Mesleki Durumlarına Göre Dağılımı.. 39 Tablo-9. Kardeş İlişkileri Anketi Faktör Analizi Sonuçlarına Göre Faktör Yükleri, Faktörlerin Özdeğerleri ve Varyans Açıklama Oranları. 44 Tablo-10. Kardeş İlişkileri Anketi Faktör Analizi Sonuçlarına Göre Faktör Yükleri.. 45 Tablo-11. Kardeş İlişkileri Anketi Alt Ölçeklerine Ait İç Tutarlılık Katsayıları. 46 Tablo-12. Gruba Göre Kardeş İlişkileri Anketi Alt Ölçeklerine Ait İç Tutarlılık Katsayıları.. 47 Tablo-13. Kardeş İlişkileri Anketi Alt Ölçeklerine Ait Test-Tekrar Test Korelasyon Katsayıları.. 48 Tablo-14. Sosyal Yeterlik Alt Ölçeği Puanlarına Göre n Değerleri, Puan Ortalamaları, Standart Sapma ve t Değerleri... 51 Tablo-15. Dışa Yönelim ve İçe Yönelim Alt Ölçeği Puanlarına Göre n Değerleri, Puan Ortalamaları, Standart Sapma ve t Değerleri. 52 Tablo-16. Sosyal Sorunlar Alt Ölçeği Puanlarına Göre n Değerleri, Puan Ortalamaları, Standart Sapma ve t Değerleri 52 Tablo 17. Kardeş İlişkileri Anketi Alt Ölçek Puanlarına Göre n Değerleri, Puan Ortalamaları, Standart Sapma ve t Değerleri. 53 Tablo-18. Annelerin Ağabey/Ablaların Kardeşin Rahatsızlığından Etkilenme Durumlarına İlişkin Görüşleri 55 Tablo-19. Annelerin DEHB nin Ağabey/Abla Üzerindeki Etkisine İlişkin Görüşleri.55 Tablo-20. Ağabey/Ablaların Kardeşlerinin Rahatsızlığından Etkilenme Durumlarına İlişkin Görüşleri... 57 Tablo-21. Ağabey/Ablaların DEHB nin Üzerlerindeki Etkisine İlişkin Görüşleri.. 58

8 EKLER LİSTESİ Sayfa No Ek-1. Demografik Bilgi Formu 80 Ek-2. Görüşme Formu (Anneler İçin)... 81 Ek-3. Görüşme Formu (Ağabey ve Ablalar İçin) 82 Ek-4. Annelere Gönderilen Üst Yazı. 83 Ek-5. Çocuklar ve Gençler İçin Davranış Değerlendirme Ölçeği.. 84 Ek-6. Kardeş İlişkileri Ölçeği. 88 Ek-7. Adana Milli Eğitim Müdürlüğü İzin Belgesi 98 Ek-8. Mersin Milli Eğitim Müdürlüğü İzin Belgesi. 99

9 BÖLÜM I GİRİŞ Sosyal etkileşim, çocukluktan başlayarak kişinin hayatını, hayata bakışını ve en önemlisi benlik algısını etkileyen bir kavramdır. Sosyal yaşantılar, yetişkinlerle ve akranlarla ilişkiler olmak üzere iki grupta incelenebilir. Bu durum, büyüklerle ve kardeşlerle paylaşılan yaşantılar olmak üzere çocuğun, ilk sosyal etkileşim deneyimini yaşadığı aile ortamı için de geçerlidir. Aile ortamında temelleri atılan sosyal gelişim, dolayısıyla sosyal beceriler, okul ortamına geçiş ile zenginleşmeye ve şekillenmeye başlar. Ancak, çocuğun sosyal yaşamında daima ilk deneyimlerinin, yani aile içi etkileşimin izleri görülecek ve yeni kazanılan beceriler bu temellerin üzerine oturtulacaktır. Dolayısıyla, bu temellerin sağlam ve sağlıklı olması çok önemlidir. Gülerce (1996), Türkiye deki ailelerin psikolojik örüntüleri ile ilgili yaptığı bir çalışmada, Aile Yapısını Değerlendirme Aracı sonuçlarına göre, küçük ve büyük çocukların birlikte bir sistem oluşturduklarını ortaya koymuştur. Ortalama Türk ailesinde çocuk konumunda olanlar arasında, sınırları anne ve babadan belirgin bir şekilde ayrılmış ortak bir yapısal düzlemden bahsedilebilir (Gülerce, 1996). Kardeş altsistemi, çocukların ilk defa bir arkadaşlık, destek, paylaşma, işbirliği ve koruma duygularını yaşadıkları gruptur. Bu sayede ilk sosyal becerilerini öğrenme fırsatı bulurlar. Kardeşler, çocukların sosyal yaşamlarının ayrılmaz bir parçasını oluştururlar. Farklı dönemlerde farklı şiddetlerde çatışmalar yaşasalar da (Furman ve Buhrmester, 1985), kardeşler yakın arkadaşlık, yardım ve duygusal destek kaynağıdırlar. Yetişkinlik dönemlerinde de bu destek, yoğunluğu azalsa da devam eder. Furman ve Buhrmester (1985), kardeşlerin birbirleriyle olan ilişkileri sayesinde, sağlıklı sosyal gelişimin temeli olan birçok sosyal ve bilişsel beceriyi edinebildiklerine dikkat çekmişlerdir. Stoneman ve Brody (1993), kardeş ilişkisini, ikinci çocuğun doğumuyla başlayan ve kardeşlerden birinin ölümüne kadar süren, olabilecek en yakın ve en uzun

10 süreli ilişkilerden biri olarak tanımlamışlar ve bazı kardeşler birbirlerinin en iyi arkadaşı iken, diğer kardeşlerin neden sık sık kavga ettikleri ya da birlikte zaman geçirmekten kaçındıklarını anlamanın önemli olduğunu savunmuşlardır. Furman ve Buhrmester e göre (1985), arkadaşlıklarda ilişkinin sürmesi için çatışmadan ve tartışmalardan kaçınılabilir. Ailenin kurumsal yapısı kardeş ilişkisinin devamının garantisidir. Bu durum kardeşler arasındaki çatışmaların sık sık ifade edilmesine neden olur. Kardeşler arasındaki kronik çatışmaların genellikle çocuk ve ergenlerin psikososyal gelişimleri üzerinde olumsuz etkisinin olduğu düşünülmüştür (Brody, 1998). Oysa ki; hem aile (Grotevant ve Cooper, 1986), hem de gelişim (örn. Erikson, 1968) kuramcıları aslında çatışmanın zararlı olmadığını ileri sürmüşlerdir (akt.brody,1998). Patten (2001) ve Brody (1998) de bu görüşü desteklemiş ve tartışmanın kardeşlerin duygularını ifade etmelerine ve açık iletişim kurabilmelerine olanak sağladığını belirtmişlerdir. Çocuklar, tartışmalar yoluyla günlük anlaşmazlıkları nasıl çözeceklerini, uzlaşmayı, ortak çözüm bulmayı ve başkalarının görüşlerini dikkate almayı öğrenirler (Dunn,1995). Brody (1998), bir destek ve çatışma dengesi kurulduğu takdirde, kardeş ilişkisinin psikososyal yetkinliği arttırma konusunda olumlu bir etkisi olabileceğini ve bu dengenin çocukların çatışmayla başa çıkma, öfkeyi kontrol etme gibi sosyal-bilişsel ve davranışsal yetkinliklerini arttıracağını savunmuştur. Diğer yandan, Stocker, Burwell ve Briggs (2002), sürekli çatışma yaşanması ve kardeşlerin birbirlerine karşı düşmanca duygular beslemelerinin, çocukların psikolojik sağlığı üzerinde olumsuz etkileri olduğunu ileri sürmüşlerdir. Freud dan bu yana klinisyenler, kardeşler arasındaki rekabetin kişilik gelişimi üzerinde çok önemli etkisi olduğunu savunmuşlardır (Adler, 1928, 1959; Levy, 1934,1937; Winnicott 1977; akt.dunn 1991). Bedford da (1989), psikodinamik yaklaşıma göre; rahatsızlıkların ve bozuklukların en önemli nedeninin kardeş rekabeti olduğunu öne sürmektedir. Kardeşin doğumu, ölümü, engeli olan bir kardeşe sahip olma gibi durumlar çocuklarda kişilik bozukluğu ve duygudurum bozukluğuna yol açabilirken, aynı koşullar bazı çocukların erken olgunlaşmalarına ve çevrelerindekilere karşı adil ve iyi niyetli davranmalarına da neden olabilir (Bank ve Kahn,1982a; Colonna ve Newman, 1983; Rosner,1985; akt.bedford,1989).

11 Kardeş çatışmalarının, depresif duygudurum, yalnızlık ve düşük benlik saygısı gibi psikolojik problemlerin (Stocker, 1994; akt. Apalaçi, 1996) yanı sıra, arkadaşlara karşı saldırgan davranışlar (Stormshak, Bellanti, Bierman, Conduct problems prevention research group, 1996) ve davranış bozuklukları (Garcia, Shaw, Winslow ve Yaggi, 2000) ile ilişkili olduğu bulunmuştur. Stocker ve diğerleri (2002), kardeş çatışmaları ve çocukların psikolojik uyumunu ele aldıkları çalışmalarında; çatışmaların kaygı, depresyon ve sorumsuz davranışlarla ilişkili olduğunu saptamış ve araştırma bulgularını 3 maddeyle özetlemişlerdir; 1. Sosyal öğrenme kuramında da belirtildiği üzere; çocuklar kardeşleriyle yaşadıkları çatışmaları ve öğrendikleri saldırgan davranışları, başka ortamlara (okul, arkadaşlarla olan ilişkiler vb. gibi) da taşıyabilirler, 2. Çatışma ortamında büyümek çocuklarda kaygı ve depresyona neden olabilir, 3. Kardeş çatışmalarının olumsuz etkilerinden biri de; çocukların sosyal biliş güçlüğü yaşamalarıdır. Sosyal biliş güçlüğü psikolojik ve davranışsal problemlere neden olabilir. Engeli olan bir çocuk tüm aileyi etkiler (Dyson,1998). Ailede engeli olan bir çocuğun olduğu durumlarda ailenin yapısı diğer ailelerden farklılık gösterecektir. Bu farklılığın aile içi iletişimi ve kardeş etkileşiminin niteliğini etkilemeyeceği düşünülemez. Minuchin e (1974) göre, aile sisteminin işlevlerini gerçekleştirmesine müdahale eden en önemli etken, ailenin ya da aile üyelerinin stres faktörüyle karşı karşıya kalması dır. Bu görüşe göre, ailede kronik hastalığı olan bir bireyin varlığı, başta anne ve baba olmak üzere, tüm üyelerin yaşamlarını önemli ölçüde etkilemektedir. Aile üyelerinden birindeki bir engel ya da kronik rahatsızlığın yalnızca o bireyi değil, alt sistemler olarak tanımlanan eşler, ebeveyn-çocuklar, kardeşler arasındaki ilişkiyi de etkileyeceği fikri araştırmalarla da desteklenmiştir (Schreiber, 1984; Tritt ve Esses, 1988, akt. Atasoy, 2002). Engeli olan bir kardeşin bulunduğu durumlarda, kardeş ilişkilerinde farklı etkinlikler ve asimetri göze çarpmaktadır (Furman, 1993). Dyson (1993), engeli olan bir kardeşe sahip olmanın karmaşık bir etkileşim yarattığını ve ilişkilerin niteliğinin; engelin türü, aile ortamı, kardeşlerin cinsiyeti ve kardeşler arasındaki yaş farkı gibi değişik etkenler nedeniyle farklılıklar gösterdiğini belirtmiştir (akt. Erten, 1999). Meyer ve Vadasy, (2003), engeli olan bir kardeşe sahip çocukların endişelerini; kardeşin rahatsızlığından dolayı suçluluk duyma; kardeşin davranış ve/ya görünümünden utanma ve onunla iletişimden kaçınma, kendisinde de aynı rahatsızlığın

12 olabileceğine dair korku; daha az ilgi gördüğü için kıskançlık ve/ya öfke; başkalarının yaşadıklarını anlamadıklarını düşündüğü için kendini yalıtma, kardeşinin yapamadıklarını telafi etmek için çok başarılı olması gerektiğine inandığından üzerinde baskı hissetme; arkadaşları ile yaptığı planlar ve diğer sorumlulukları ile çakışsa bile kardeşe bakmak zorunda olmanın yükü; kardeşin rahatsızlığı ile ilgili bilgi ihtiyacı olmak üzere 8 başlık altında toplamışlardır. Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) olan çocukların ailelerinin, diğer ailelere kıyasla aile ilişkilerinde daha çok sorun yaşadıkları ve çeşitli güçlüklerle mücadele etmek zorunda kaldıkları anlaşılmaktadır (Hechtman, 1996; Goldstein ve Goldstein, 1992; Kendall, 1999). Bu güçlüklerin genellikle aile üyelerinin ruh sağlığı, eşler arasındaki ilişki ve evin duygusal ortamı ile ilgili olduğu görülmektedir (Goldstein ve Goldstein, 1992). Goldstein ve Goldstein (1992), Dr. Russell Barkley ile yaptıkları görüşmeden edindikleri bilgilere dayanarak, DEHB olan çocukların ailelerinde de diğer davranış bozuklukları ve süreğen hastalıklarda olduğu gibi, artan düzeyde çatışma, evlilik sorunları ve boşanmalar görüldüğünü aktarmaktadırlar. DEHB olan bir çocukla ilgilenmek, oldukça fazla zaman ve enerji gerektirir. Bu da aile bireylerinde strese, dolayısıyla da aile içi çatışmalara neden olabilmektedir (Balkwell ve Halverson, 1980; McHugh, 2003). Çocuğa ayrılan zamanın artması, eşe ve diğer aile bireylerine ayrılan zamanın azalması anlamına gelmektedir. Örneğin, eşler birlikte yapabilecekleri işleri, birinin DEHB olan çocukla ilgilenmesi gerektiğinden, çoğu zaman birlikte yapamazlar, işbölümü yapmak zorunda kalırlar. Ebeveynler genellikle, DEHB olan çocuklarını kimseyle yalnız bırakmak istemezler. Bazen de akraba ve yakınlar, çocuğun beklenmeyen davranışları ve tepkileri yüzünden sorumluluk almak istemezler (Balkwell ve Halverson, 1980). Halbuki yapısal aile terapisi kuramında vurgulandığı üzere; ailedeki ilişkilerin sağlıklı olabilmesi ve aile kurumunun devamlılığının sağlanması için, aile sistemini oluşturan en önemli alt sistemin, ebeveyn alt sisteminin, işlevsel olması gerekir (Nichols ve Schwarz, 2004). Ayrıca, çocuğun tedavisi, davranışları ile başa çıkma yöntemleri ve ebeveyn tutumları ile ilgili konularda yaşanan fikir ayrılıkları da, eşler arasında gerginliğe ve tartışmalara neden olabilmektedir (Balkwell ve Halverson, 1980). Ekonomik düzeyi düşük olan ailelerde, tedavi giderleri yüzünden bu sorunlara maddi sıkıntılar da eklenir (Selçuk,

13 2000). Dunn (1985), ailelerin ekonomik veya duygusal sıkıntılar yaşadıkları dönemlerde, kardeşler arasındaki öfke ve tartışmanın arttığını belirtmiştir (akt. Erten, 1999). Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu, fark edilmeyen bozukluk olarak sınıflandırılan rahatsızlıklar arasındadır (McHugh, 2003). Howlin (1988) e göre, engelin fark edilebiliyor olması kardeşin psikolojik ve davranışsal uyumunu etkileyen en önemli faktörlerden biri dir (akt. Apalaçi, 1996). DEHB olan çocuklar çoğu zaman toplum tarafından yaramaz çocuklar olarak tanımlanmaktadırlar. Bu nedenle, kardeşlerin, anne babalarının DEHB olan çocuğa karşı tutumunu anlaması ve kabullenmesi, farklı engeli olan çocukların kardeşlerine kıyasla çok daha zor olmaktadır. Çocuklar bu konuda bilgilendirilmedikleri sürece, neden söz dinlemedikleri halde ebeveynlerinin kardeşleriyle daha çok zaman geçirdiğini anlamakta güçlük çekerler ve kişilik gelişimlerini önemli ölçüde etkileyebilecek duygusal ve psikolojik uyum sorunları yaşarlar. McHugh (2003), farklı engelleri olan çocukların kardeşleri ile yaptığı görüşmelerde, neredeyse hepsinin suçluluk, utanma ve öfke gibi benzer duygusal tepkiler yaşadığını saptamıştır. Bu bulgular konuyla ilgili yapılan diğer çalışmaların (Farber ve Rychman, 1965; Crocker, 1981, akt. McHale ve Gamble, 1989) bulguları ile de paralellik göstermektedir DEHB olan çocuklar sosyal beceriler yönünden oldukça zayıftırlar. Hatta bazı araştırmacılar, DEHB nin bir sosyal bozukluk olduğunu belirtmektedirler (Gentschel ve McLaughlin, 2000). DEHB olan çocuklar sosyal ortamlardaki uyumsuz davranışları ile hemen göze çarparlar. Dürtüsel ve saldırgan davranışları, kurallara karşı gelmeleri, öfkelerine hakim olamamaları, vb. nedenlerden dolayı arkadaşlık ilişkilerini sürdürmekte güçlük çekerler. Anne ve öğretmenlerin gözlemlerine göre, hiperaktif çocukların sosyal sorunları dürtüsel, etkinlik dışı (off-task) ve yaşlarına uygun olmayan davranışları ile sorunları saldırganlıkla çözmeye çalışmalarından kaynaklanmaktadır. Ayrıca, DEHB olan çocukların yeni ortamlara uyum sağlama ve iletişim kurma konusunda da güçlük yaşadıkları anlaşılmaktadır (Goldstein ve Goldstein, 1992). Yaş ilerledikçe çocukların bu sorunlarının arttığı görülmektedir.

14 Çocuklar ilk sosyal deneyimlerini kardeşleri ile yaşarlar. Bu nedenle; sosyal açıdan uyumsuz bir kardeş hem kardeş ilişkisinin niteliğini, hem de diğer çocuğun sosyal gelişimini olumsuz etkileyecektir. Sosyal psikologlar, kardeşler ve arkadaşlar gibi yakın ilişki içinde olan insanların birbirlerinden daha çok etkilendiklerini savunurlar (Sears, Peplau, ve Taylor, 1991). Örneğin, Brody, Stoneman ve Burke (1987), kardeşlerden birinin fiziksel saldırgan davranışlarıyla, diğerinin sözel ve fiziksel saldırgan davranış oranlarının yüksek derecede ilişkili olduğuna dikkat çekmişlerdir. Bu görüşü destekleyen Patterson da (1986), kardeş ilişkilerinin bir çeşit saldırgan davranışları öğrenme alanı olduğunu ifade etmiştir (akt. Gentschel ve McLaughlin, 2000). Bu öğrenme alanı ndaki problemler, kardeşlerden birinin herhangi bir engeli olduğunda artış göstermektedir (Apalaçi, 1996; McHale ve Gamble, 1989). 1.1. Problem Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu olan (DEHB) çocuklar, rahatsızlıklarının özelliklerinden dolayı sağlıklı sosyal ilişkiler kurmakta zorluk çekerler. Okulda, sınıfta, evde ya da oyun sırasında sergiledikleri dürtüsel davranışları, hareketlilikleri, dikkatsizlikleri ve kurallara karşı gelmeleri yüzünden sosyal ilişkiler konusunda sıkıntılar yaşarlar. Çok çabuk arkadaş edinebilmelerine rağmen, bu ilişkileri sürdürmeyi beceremezler. DEHB olan çocukların bu özelliklerinden kaynaklanan sıkıntılar, kardeşleri ile etkileşimlerini de olumsuz etkilemektedir. Kardeşlerden birinde DEHB olması, kardeş ilişkilerinde yaşanan çatışmaların artmasına neden olur (Goldstein ve Goldstein, 1992). Sosyal becerilerin kazanılmasında önemli yeri olan kardeş ilişkilerinde yaşanan sorunlar, çocuklarda sosyal yetersizliğe ve ciddi davranışsal bozukluklara neden olabilir. Alandaki epidemiyolojik çalışmalar, zayıf kardeş ilişkileri olan çocukların ileriki yaşlarda çeşitli davranış problemleri gösterdiklerini ortaya koymuştur (Dunn,1991). Ebeveynler, gelişimsel ihtiyaçları nedeniyle çocuklarına farklı davranabilmektedirler (Bee, 1992). DEHB olan çocuklar, rahatsızlıkları nedeniyle, kardeşlerine kıyasla anne babalarından daha çok ilgi ve destek gören taraf olacaktır. DEHB olan çocuğun anne babadan çok sık olumlu ve olumsuz geribildirim alması (Selçuk, 2000), kardeşte kıskançlık, öfke ve değersizlik duygularına neden olabilir.

15 Sosyal öğrenme kuramına göre, çocuklar sosyal becerileri model alarak ya da taklit ederek öğrenirler. DEHB olan bir kardeşe sahip çocuklar, anne babalarından ilgi görmek için kardeşlerinin davranışlarını taklit etme yoluna gidebilirler. Dunn (1983), çocukluk dönemindeki kardeş ilişkilerini incelediğinde, kardeşlerin yaş ve doğum sırası gözetmeksizin birbirlerinin davranışlarını model aldıklarını ve aynı cinsiyetten olan kardeşlerin, farklı cinsiyetten olan kardeş çiftlerine kıyasla birbirlerinden daha çok etkilendiklerini bulmuştur. Abramovitch, Corter ve Lando da (1979), 34 eş cinsiyetli kardeş çiftini gözlemledikleri çalışmalarında, büyüklerin küçük kardeşlerini taklit etme oranını % 20 olarak tespit etmişlerdir. Kardeşle yaşanan çatışmalar sırasında öğrenilen olumsuz sosyal becerilerin diğer ortamlara aktarılması da, normal gelişim gösteren çocuğun sosyal ve dolayısıyla kişilik gelişimini olumsuz yönde etkileyecektir. Putallaz (1983), Putallaz ve Gottman (1981), sosyal beceri eksikliği ya da yetersizliğinin, çocukları okul başarısızlığı, saldırganlık, suça eğilim ve çeşitli psikolojik bozukluklar gibi kısa ve uzun süreli birçok sonuca götürebildiğine dikkat çekmişlerdir. Yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü; DEHB li çocukların tedavi sürecinde ilaçla tedavinin yanı sıra kullanılan müdahale tekniklerinden biri olan aile eğitiminde, kardeşlerin durumunun ihmal edilmemesi gerekir (Selçuk, 2000). Aile eğitimine kardeşlerin de dahil edilebilmesi için, yaşadıkları sıkıntıların ve kardeş ilişkilerindeki olumsuzlukların tespit edilmesi gerekir. 1.2. Araştırmanın Amacı Bu araştırmanın amacı; Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) olan çocukların abla ve ağabeylerinin sosyal beceri düzeyleri ve kardeş ilişkilerinin niteliği ile DEHB nin bu değişkenler üzerindeki etkilerinin incelenmesidir. Bu genel amaç doğrultusunda aşağıdaki sorulara yanıt aranmıştır : Alt Amaçlar : 1. DEHB olan ve olmayan çocukların abla ve ağabeylerinin sosyal yeterlik düzeyleri arasında anlamlı bir fark var mıdır?

16 2. DEHB olan ve olmayan çocukların abla ve ağabeylerinin davranış sorunları arasında anlamlı bir farklılık var mıdır? 3. DEHB olan ve olmayan çocukların abla ve ağabeylerinin duygusal sorunları arasında anlamlı bir farklılık var mıdır? 4. DEHB olan ve olmayan çocukların abla ve ağabeylerinin sosyal sorunlar açısından aralarında anlamlı bir farklılık var mıdır? 5. DEHB olan ve olmayan çocukların abla ve ağabeylerinin kardeş ilişkilerinin niteliği farklılaşmakta mıdır? 6. DEHB olan çocukların annelerinin DEHB nin abla/ağabeyler ve kardeş ilişkilerinin niteliği üzerindeki etkisine ilişkin görüşleri nelerdir? 7. DEHB olan çocukların abla/ağabeylerinin DEHB nin kendileri ve kardeş ilişkilerinin niteliği üzerindeki etkisine ilişkin görüşleri nelerdir? 1.3. Araştırmanın Önemi Sosyal etkileşim, insan yaşamının vazgeçilmez bir parçasıdır. Yaşamını ilişkiler ağı içinde sürdüren insanın uyumunda ve mutlu olmasında sağlıklı sosyal etkileşimin büyük payı vardır. Çocuğun sosyal davranışı, etkileşimde olduğu iki önemli grubun; ailenin ve akranlarının tepkileri bağlamında ele alınmalıdır (Çetin, Alpa Bilbay ve Albayrak Kaymak, 2001). Kardeşlik ilişkisi; eşler, çocuklar ve hatta anne baba ile yaşanandan bile daha uzun süreli bir ilişkidir (Dunn,1995). Stoneman ve Brody (1993), çocukların arkadaş seçme ve istedikleri zaman arkadaşlıklarını bitirme konusunda özgür olduklarını; ancak kardeş ilişkileri için böyle bir tercih şansları olmadığını belirtmişlerdir. Bu kadar uzun süreli bir ilişkide de, tarafların birbirlerinden etkilenmesi kaçınılmazdır. Kardeşler ile olan ilişkiler ve paylaşılan deneyimler; kişinin yaşamını zenginleştirir ve kişilik gelişimine birçok yönden katkı sağlamasının yanı sıra, gelecekteki tercihlerini dahi etkileyebilir. Farklı bakış açılarına sahip psikologlar, kardeş ilişkilerinin çocukların gelişimi üzerinde önemli bir etkisi olduğunu savunmuşlardır (Dunn, 1983). Bu etkileşimin nitelikleri farklılık gösterebilir. Furman ve Buhrmester (1985), kardeş ilişkilerinin niteliği ve özelliklerinde belirgin farklılıklar olduğunu ve kardeşlerin kişilik gelişimi üzerindeki etkisini anlayabilmek için kardeş ilişkilerinin niteliğinin araştırılmasının gerekli olduğunu savunmuşlardır.

17 Stormshak, Bellanti ve Bierman, (1996), engeli olan çocukların kardeş ilişkilerinin niteliğinin, sosyal beceriler üzerindeki etkisinin daha fazla olduğu görüşünü ortaya atmışlardır. Örneğin; saldırgan çocukların arkadaşlık ilişkileri zayıf olduğundan, bu çocukların sosyal becerileri akran grubundan öğrenme olanakları sınırlıdır. Bu çocuklar, kardeşleri ile yaşadıkları olumlu ilişkiler sayesinde, başkalarından göremedikleri desteği telafi etme şansı bulurlar. Bu nedenle; kardeşleriyle olan ilişkileri daha fazla önem kazanmaktadır (Stormshak ve diğerleri, 1996). Başka bir görüşe göre ise, çocukluk dönemindeki sosyal uyum sorunları, daha sonraki yaşlarda yaşanacak psikiyatrik ve ruhsal sağlık problemlerinin en önemli göstergesidir. Psikiyatrik problemleri olan kişilerin çoğunun sosyal becerilerinin yetersiz olması da, bu görüşü destekler niteliktedir (Merrell ve Gimpel, 1997). McHugh (2003), engeli olan bir kardeşle büyümenin bir çocuk için çok sıkıntılı bir süreç olduğunu ve bu durumla ilgili yaşanan suçluluk, itilmişlik, kıskançlık, başarı baskısı ve utanç duygularının uzun yıllar hayatını olumsuz etkilediğini belirtmektedir. Apalaçi (1996), bugüne kadar, engeli olan ve olmayan çocukların kardeşleriyle yapılan araştırmalarda, daha çok yaş, cinsiyet, yaş farkı, ailenin büyüklüğü ve doğum sırası gibi değişkenlerin ele alındığını, ancak bu değişkenlerin, engeli olan bir kardeşle büyümenin çocuklar üzerindeki etkilerini açıklamak için yeterli olmadığını ifade etmektedir. Dolayısıyla, bu konudaki araştırmalarda kardeş etkileşiminin ve kardeş ilişkilerinin niteliğinin de ele alınması gereklidir. Engeli olan çocuklar ve kardeşleri ile ilgili yurtdışında yapılan araştırmaların bulgularının birbiriyle çeliştiği görülmektedir (Gamble ve McHale, 1989; Dyson, 1999; Kendall, 1999; Pilowsky, Yirmiya, Doppelt, Gross-Tsur ve Shalev, 2004). Ülkemizde ise, Apalaçi nin (1996) yaygın gelişimsel bozukluğu olan çocukların abla ve ağabeylerinin psikolojik uyumu ve kardeş ilişkileri ve Atasoy un (2002) engelli (otistik) kardeşe sahip bireylerin kardeş ilişkileri ile ilgili çalışmalarının dışında, gelişimsel engeli ya da rahatsızlığı olan çocukların kardeşlerini ve kardeş ilişkilerini ele alan başka çalışmaya rastlanmamıştır. Atasoy a (2002) göre, ülkemizde kardeşlerle yapılan sistematik çalışmalar, eğitim çalışmaları ve verilen hizmetler yetersizdir. Yapılan çalışmaların, engeli olan çocuklar ile bu çocukların anne ve babaları üzerinde yoğunlaştığı anlaşılmaktadır. DEHB nin kardeşler üzerindeki etkilerinin inceleneceği bu çalışmayla, alandaki bu eksikliğin giderilmesi amaçlanmaktadır.

18 Yurtdışında; engeli olan çocukların kardeşlerine yönelik (Sibling Support Project) psikolojik, sosyal ve duygusal destek çalışmaları yürütülmektedir. Ülkemizde de bu tip çalışmaların yapılabilmesi için, öncelikle kardeşlerin ve kardeş ilişkilerinin bu durumdan (kardeşin rahatsızlığı) nasıl etkilendiğinin incelenmesi gerekir. Atasoy a (2002) göre; engeli olan kardeşe sahip bireylerin içinde bulundukları durumdan etkilenme biçimlerinin ve gelişimsel olarak hangi alanlarda gereksinimleri olduğunun belirlenmesi, hem bu kardeşlerin kendi gelişimlerine, hem de aile içi etkileşim ve destek sisteminin geliştirilmesine katkıda bulunacağından oldukça önemlidir. 1.4. Sınırlılıklar 1. Araştırmanın örneklemi, Çukurova Üniversitesi ve Mersin Üniversitesi Çocuk Psikiyatri kliniğinde tedavi gören, 5-12 yaşlarındaki Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu tanısı almış çocukların, herhangi bir psikolojik tanı ve yardım almamış 10-16 yaşlarındaki abla ve ağabeyleri ile sınırlıdır. 2. Araştırmanın karşılaştırma grubu, 2004-2005 eğitim-öğretim döneminde Adana Genç İş Adamları Derneği, Mersin 3 Ocak ve Mersin Barbaros Hayrettin İlköğretim Okullarında okuyan 6-12 yaşlarındaki çocukların herhangi bir psikolojik tanı ve yardım almamış 10-15 yaşlarındaki abla ve ağabeyleri ile sınırlıdır. 3. Araştırmanın örneklemi tek kardeşi olan çocuklar ile sınırlıdır. 4. Araştırmaya katılan anneler en az ilkokul mezunudur. 5. Araştırmada toplanan veriler, kardeş ilişkilerinin niteliğini ve ağabey / ablaların sosyal yeterlik alanları ve sorun davranışlarını belirlemek için kullanılan ölçme araçları ile sınırlıdır. 6. Araştırmada toplanan nitel veriler, araştırmacı tarafından geliştirilen görüşme formu ve anne ve çocukların bildirimleri ile sınırlıdır. 7. Davranış ve tutumlar ile ilgili bulgular uygulamanın yapıldığı dönemi yansıtmaktadır. Zaman içinde gerçekleşebilecek değişimleri göstermemektedir. 1.5. Tanımlar Kardeş İlişkileri : Kardeş ilişkisi, ikinci çocuğun doğumuyla başlayan ve kardeşlerden birinin ölümüne kadar süren, olabilecek en yakın ve en uzun süreli sosyal ilişkilerden biridir (Stoneman ve Brody, 1993, s.1786).

19 Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu: DEHB olan çocuklar; kıpır kıpır, unutkan, dikkati kolaylıkla dağılan, sonuçlarını düşünmeden tehlikeli fiziksel davranışlarda bulunan, yerinde durmakta ve sırasını beklemekte zorlanan çocuklardır (DSM IV, 2001). Sosyal Beceri: Belli bir ortamda kabul görecek ve hem kişinin kendisi, hem de karşısındaki için yararlı olacak şekilde davranabilme becerisidir (Dowrick,1986, s.5).

20 BÖLÜM II KURAMSAL AÇIKLAMALAR VE İLGİLİ ARAŞTIRMALAR 2.1. Kuramsal Açıklamalar 2.1.1. Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu olan çocuklar; halk arasında kıpır kıpır, söz dinlemeyen, sorumsuz, unutkan, patavatsız, dikkati kolaylıkla dağılan, sonuçlarını düşünmeden tehlikeli fiziksel davranışlarda bulunan, yerinde durmakta ve sırasını beklemekte zorlanan çocuklar olarak tanımlanmaktadırlar. Hiperaktif çocuklar davranışsal ve zihinsel yönden yaşadıkları güçlüklerin yanı sıra, sosyal ilişkiler açısından da çeşitli sıkıntılar yaşarlar (Gentschel ve McLaughlin, 2000). Goldstein ve Goldstein (1992) e göre, hiperaktivite, bir etkileşim bozukluğu olarak düşünülmelidir. Çünkü, DEHB olan çocuklar, davranışlarının başkaları üzerindeki etkilerinin farkında değildirler. Onlar için önemli olan isteklerinin ve ihtiyaçlarının bir an önce yerine gelmesidir (Gentschel ve McLaughlin, 2000). Bu yüzden de, ebeveynler, öğretmenler, arkadaşlar ve kardeşlerle olan ilişkiler yara almaktadır (Goldstein ve Goldstein, 1992). Barkley (1990), DEHB olan çocukların, tahminen %50-60 ının arkadaşları tarafından dışlandıklarını belirtmiştir (akt. Gentschel ve McLaughlin, 2000). DEHB bir sosyal bozukluk olarak kabul edilmektedir. Hiperaktif çocuklarla yapılan teorik ve pratik (örneğin; çocuklar ve gençler için sosyal uyum envanteri) uygulamalar da bu görüşü destekler niteliktedir (Gentschel ve McLaughlin, 2000). Saldırganlık, DEHB olan çocuklarda en sık görülen (yaklaşık %30-%40) sosyal sorun olarak karşımıza çıkmaktadır (Goldstein ve Goldstein, 1992). DSM IV te DEHB nin 3 tipi; bileşik tip, dikkatsizliğin önde geldiği tip ve hiperaktivite-dürtüselliğin önde geldiği tip olarak tanımlanmaktadır. DEHB tanı ölçütlerini karşılamayan, ancak belirgin dikkatsizlik ya da hiperaktivite-dürtüsellik