Sayı: 2012/Rm-36 Sayfa: 199-204 By-pass yağ satın alıyoruz. Peki, paramızın tam karşılığını alabiliyor muyuz?
KONU İLGİ KAYNAKÇA By-pass yağ alımında dikkat edilecek kriterler By-pass Yağ Kalite Kriterleri TERCÜME VE DERLEME Tercüme ve Derleme: Trouw TR Ürün Müdürü Esra Çınar http://animalscience.ucdavis.edu/faculty/zinn/pdf/12.pdf FAT QUALITY AND FEEDING VALUE OF FAT FOR FEEDLOT CATTLE R. A. Zinn Imperial Valley RUMEN BYPASS FAT - ADM Alliance Nutrition https://service.admani.com/portal/pls/portal/docs/1/3645807.pdf Agricultural CenterUniversity of California, El Centro 92243 Palm Kernel Oil Quality Standarts-TIS EU Combined Nomenclature- Harmonized System Berlin 2012 Standard Specifications for Processed Palm Oil-PORAM-2012 YAYININ KAPSAMI Ürün tanıtımıdır Tercümedir Kişisel veya kurumsal değerlendirmedir Derlemedir
ÖZET İnekler, görünüşte birbirlerine benzemelerinin yanı sıra verim ve diğer birçok özellikler bakımından büyük farklılıklar gösterirler; by-pass yağlar da öyle. Bu nedenle, ineklerin doğumdan sonra negatif enerji dengesi problemlerini ve diğer ihtiyaçlarını etkin olarak karşılayabilecek by-pass yağ çeşidini doğru seçebilmek çok önemlidir. SONUÇ Artan sayıda yağ kaynakları içerisinde en iyi by-pass yağı seçmek kolay bir iş değildir. Besin içeriğine bağlı olmayan faktörler bazen satın almada ön plana çıkabilmektedir. Ancak by-pass yağlardan büyük ekonomik değer sağlamak için sindirilebilirlik ve buna bağlı enerji değeri (by-pass yağlarda altın anahtar kriter), yağ asitleri, iyot değeri, peroksit sayısı, serbest yağ asidi sayısı gibi parametreler, lezzetlilik, işletmenin karıştırma yöntemine uygun fiziksel form ve partikül yapısı mutlaka alım kriterleri olarak göz önünde bulundurulmalıdır.
By-Pass Yağ Satın Alıyoruz. Peki, Paramızın Tam Karşılığını Alabiliyor muyuz? «Bugün, sadece birkaç yıl öncesine göre yağla beslemeye ilişkin çok daha fazla bilgiye sahibiz. Ancak, pazarda yağ çeşitliliğinin artışıyla birlikte, doğru yağ kaynağının seçilmesi de bir o kadar zorlaşıyor.» Rasyona yağ ilavesi, yüksek verimli ineklerde enerji alımının sürdürülmesi açısından pratik bir araç olmaya devam etmektedir. Ancak, rasyona ilave yağ katkısının ekonomik başarısı, sadece uygun yağ kaynağının seçilmesi ile değil, mevcut yağ kaynağı ile ne zaman beslediğiniz ve ne kadar beslediğinize bağlıdır. Bugün, sadece birkaç yıl öncesine göre yağla beslemeye ilişkin çok daha fazla bilgiye sahibiz. Fakat ne yazık ki, pazarda yağ firmalarının ve buna bağlı olarak yağ çeşitliliğinin hızla artmasıyla birlikte, doğru yağ kaynağının seçilmesi de bir o kadar zorlaşıyor. Aslında araştırma ve yağla besleme ile ilgili mevcut bilgilerin nerdeyse çoğu ticari sektör tarafından ortaya konuluyor. Endüstri hayvan beslemede yağların rolünü anlayabilmemiz için hızla kendini yenileyerek bu konuda destek vermeye çalışmakla birlikte, yağ ürünlerini tanıtmak için kullanılan pazarlama spinleri bazen ormanda ağaçları görmememizi zorlaştırıyor. Bu nedenle By-Pass yağlara ilişkin bilgilerimizi arttırarak, doğru bilgiye ve dolayısıyla paramızın tam da karşılığı olan ürüne ulaşabiliriz.
«Son zamanlarda 3 farklı nesil By-pass yağ yoğun olarak karşımıza çıkmaktadır: 1.Nesil By-Pass Yağlar; Kısmen Hidrojenize Yağlar(PHFs) 2.Nesil By-Pass Yağlar; Kalsiyum Sabunları 3.Nesil By-Pass Yağlar; Fraksiyonize Yağlar» Gelişen Teknoloji ile Yeni Nesil By-Pass Yağlar İnekler, görünüşte birbirlerine benzemelerinin yanı sıra verim ve diğer birçok özellikler bakımından büyük farklılıklar gösterirler; by-pass yağlar da öyle. Bu nedenle, ineklerin doğumdan sonra negatif enerji dengesi problemlerini etkin olarak karşılayabilecek by-pass yağ çeşidini doğru seçebilmek çok önemlidir. 1-Kısmen Hidrojenize Yağlar(PHFs): Bitkisel veya hayvansal yağlar olup, hidrojenizasyon yöntemi bu yağların katı hale gelmelerini sağlamaktadır. Bu proses boyunca, doymamış yağ asidi düzeyi düşürülmeye çalışılarak rumende hareketsiz kalmaları amaçlanmakta, ancak bu yöntem sindirilebilirliği oldukça düşürmektedir. (%40 veya daha az) 2-Kalsiyum Sabunları (%84 Brüt Yağ) Kısmen hidrojenize yağlara göre enerji artışı ve sindirilebilirliğin geliştirilmesine yüksek oranda katkı sağlamaktadırlar. Kalsiyum içeriği ile ilave bir kalsiyum desteği sağlarlar ve süt parametreleri üzerine olumlu yansımaları vardır. %45 veya daha fazla doymamış yağ asidi içerirler. Doymamış yağ asitleri rumen ortamını etkileyebilir. Dezavantajları kokularından dolayı kuru madde alımını küçük puanlarda da olsa etkileyebilir. Ancak, bu yağlar rasyona ilave edilmeden önce bir alıştırma periyodu belirlenir ve hedeflenen miktara, her gün yağ miktarı yavaş yavaş artırılarak ulaşılırsa problemsiz geçiş yapılabilir. 3-Fraksiyonize Yağlar: (%100 Brüt Yağ) 3.nesil dediğimiz son nesil kuru yağlardır. İneklerin kullanabilecekleri, sindirip, absorbe edebilecekleri rumen fonksiyonlarını bozmadan rumende hareketsiz kalabilen ve ince bağırsaklarda sindirilebilen yapıdadırlar. Yağ asidi profilleri gereği enerjiyi yüksek oranda sağlarlar. Bu yağ grubu üretim prosesi gereği istenen yağ asitlerinden palmitik yağ asidi gibi doymuş yağları ve uzun zincirli yağ asitlerini daha yüksek düzeyde içerdikleri için daha kararlı, yarayışlı yağlar olup, negatif enerji dengesine etkileri de daha pozitif yöndedir.
By Pass Yağların Kalitesini Belirleyen Parametreler «NRC nin süt sığırlarının beslenmesinde yem hammaddelerinin enerji değeri için «Gold Standart» (Altın Standart) deyimi unutulmamalıdır ve yağlarda sindirilebilirlik değerine bağlı olarak belirlenecek öncelikli kalite kriteri enerji değeri olmalıdır.» Rumen by-pass yağların ekonomik değerleri gerçekte nedir? Yağ asitleri; sindirilebilirlik, üreme ve hatta süt yağları üzerinde gerçekten etkili midir? Gerçekte inekler bir by-pass yağ çeşidini diğerlerine tercih ederler mi? Zaman zaman farklılıklar çok az da olsa göze çarpmaktadır. Süt sığırlarında yağla beslemeye ilişkin yazılı materyallerde ve internet sitelerinde birçok mükemmel yorum mevcuttur. Doğal, yüksek yağ içerikli yemlerle karşılaştırıldığında bypass yağların maliyeti çok önemlidir. Rumen korunmuş yağların kalitesini belirleyen anahtar faktörler nelerdir? Sindirilebilirlik enerji içeriğini belirler. By-pass yağların enerji içeriğini neredeyse tamamen sindirilebilirliği belirler. 2001 Dairy NRC ye göre pür yağ kaynaklarının bağırsaklardaki sindirimi oldukça değişkenlik göstermektedir. Yapılan yoğun araştırmalar düşük yağ sindirilebilirliğinin yüksek stearik asit bileşiminden kaynaklandığını kanıtlamaktadır. Bitkisel yağlar-palm yağ asitlerinin tuzları dahil, stearik asit içeriği hayvansal yağlar ve by-pass yağların don yağından elde edilmiş formlarına göre çok düşük oranda içermektedir. By-pass yağlar arasında, uzun zincirli yağ asitlerinin kalsiyum tuzları intestinal sindirimi en yüksek yağlardır. Bunlar kalsiyum bileşiminden dolayı diğer rumen by-pass yağlara göre daha düşük yağ içermelerine rağmen yüksek sindirilebilirlikten dolayı yağın birim başına enerji içeriği daha yüksektir. Bu örnek, by-pass yağ satın alırken, farklı yağ türlerinin, enerji bileşimlerinin de farklı olacağını göstermesi açısından önemlidir. Raporlanan tüm enerji değerlerinin aynı databaseden ve aynı yöntemle hesaplandığından emin olmak gerekir.
Yağ Asidi İçeriği Mutlaka Göz Önünde Bulundurulmalıdır! «Hayvan Beslemedeki bilgilerimizin artmasıyla birlikte yüksek verimli süt ineklerinin beslenmesinde yağların içerdiği esansiyel yağ asitlerinin önemi giderek artmaktadır.» Yemlik yağlarda, enerji yoğunluğu birincil öneme sahip olmasına rağmen, yüksek verimli ineklerin beslenmesinde yağ tarafından sağlanan esansiyel yağ asitlerinin önemli bir rol oynadığı giderek daha belirgin hale gelmektedir. Ne yazık ki, süt ineklerinde yağ asidi metabolizması yeterince karmaşık yapıdadır. Belki daha birkaç yıl öncesine kadar çok fazla bilgiye sahip olmamamıza rağmen artık kesin olarak ineklerde süt kompozisyonu, üreme, diğer sağlık ve metabolik parametrelerin düzenlenmesi için ne kadar yağ asidi ile beslememiz gerektiği konusunda yeterince bilgiye sahibiz. Ancak yağ asitlerine ilişkin bazı genellemeler yapılabilir: Bitkisel yağlar hayvansal yağlardan daha değerlidir. Stearik asit içeriği yüksek yağların, yağ sindirilebilirliği düşüktür ve genellikle hayvansal yağların stearik asit içerikleri yüksektir. Bu nedenle stearik asit içeriği yüksek yağların hayvansal yağ olma ihtimali göz önünde bulundurulmalıdır. Bitkisel yağlar, hayvansal yağlarla kıyaslandığında stearik asit içerikleri oldukça düşük ve anahtar yağ asitlerinden palmitik, linoleik ve linolenik asit içerikleri yüksektir. Linoleik asitin özellikle üreme performansı üzerine olası olumlu etkilere sahip olduğu kanıtlanmıştır.
İyot Değeri, FFA, Asit Sayısı da By-Pass Yağlarda Kaliteyi Belirleyen Önemli Kriterlerdir! «Bir yemin yağ değerini yağ asidi bileşimi belirler Çünkü yağ asitleri ; yemlik yağlar içerisindeki birincil enerji kaynaklarıdır.» İyot Değeri: By-pass yağlarda göz önünde bulundurulması gereken en önemli kriterlerden biri de iyot değeridir. İyot sayısı yağların doymamışlık ölçüsü olup uygulamada ağırlık olarak yüz kısım yağın bağladığı iyodun ağırlığı olarak belirtilir. Yağlar içerisindeki mevcut çiftli bağların bir ölçüsüdür. Yağı doyurmak için gerekli çift bağ sayısını gösterir. Yağ asitleri içerisindeki doymamışlık oranını gösterir. Bu değer, genel olarak iyotun miligram bakımından değerini ifade eder ve 100 gr yağda reaksiyona girecek olan iyot sayısı ve buna bağlı olarak çiftli bağ sayısını gösterir. Yüksek iyot değerli yağlar çiftli bağ sayısını oldukça yüksek oranda içerirler ve çift bağlı C=C karbon sayısı daha yüksektir. By-Pass yağlarda iyot değeri Palm Kernel yağları için 12-20, Palm Stearine için 20-45 aralığında değişmektedir. Asit sayısı: Yağlarda bulunan serbest yağ asitleri, toplam oleik asit yüzdesidir. Serbest Yağ Asidi Değeri (FFA): FFA değeri de yağın kalitesini gösteren parametrelerden biridir. FFA değeri, ne kadar yüksek olursa yağın kalitesi o kadar düşer. Gliserol, kolesterol gibi bir molekülle esterleşmemiş yağ asididir. Üretim sürecinde hammaddenin aşırı ısınmaya maruz kalması ile açığa çıkabileceği gibi hasat sırasında gecikme, çok aşırı böcek istilası gibi durumlarda da ortaya çıkabilir. By-pass yağlarda serbest yağ asidi değeri max. %0,1 olmalıdır. Toplam Yağ Asidi: Toplam yağ asidi, yağ kaynağının kalitesini belirleyen en önemli faktörlerdendir. Trigliseridler %90 yağ asidi,%10 gliserol içerirler. %90 nın altındaki yağ asit düzeyi yağın diğer katkılar ile dilüe edildiğini gösterir. Çünkü yağ asitleri yemlik yağlar içerisindeki birincil enerji kaynaklarıdır. Bir yemin yağ değerini bu nedenle yağ asidi bileşimi belirler.
Yağlarda Peroksit Sayısı Raf Ömrünü Belirler! «Yağlarda,oksidasyonun (acılaşma) bir göstergesi olan peroksit değeri de önemlidir» Peroksit Değeri: Yağın ve içeriğindeki maddelerin oksijenle etkileşmesi sonucunda oluşan yeni maddelere peroksitler denmektedir. Yağlarda bulunan aktif oksijen miktarının ölçüsü olup, 1 kg. yağda bulunan peroksit oksijen mili eşdeğer gram olarak sayısıdır. Kısaca yağlarda oksidasyonun (bozulmanın, ekşimenin) ilk belirtilerini veren bir ölçüdür. Uygun olmayan depolama koşullarında yani yüksek sıcaklıkta, ışıklı ortamda, açık kaplarda muhafaza edilen yağlarda peroksit değeri hızla yükselir. Bu nedenlerle yağlarda çok düşük bir peroksit sayısı arzu edilir. (%5 in altında)
«Gerçekte İnekler bir By- Pass yağ çeşidini diğerlerine tercih etmezler. Sadece Bizlerden Uygulamayı Doğru Yapmamızı Beklerler» İşletmelerin Karıştırma Yöntemine Uygun Fiziksel Form ve Partikül Yapısı da Alım Kriterleri Olarak Göz Önünde Bulundurulmalıdır! Lezzetlilik: Farklı sınıftaki yağların lezzetleri çok küçük farklılıklar gösterebilir. Palm yağlarının kalsiyum tuzları keskin koku ve hafif acı bir tada sahip olup, rasyona ilave edildiklerinde inekler tarafından fark edildiğine dair kanıtlar bulunmaktadır. Bu nedenle bu yağlar rasyona ilave edilmeden önce bir alıştırma periyodu belirlenir ve hedeflenen esas miktara, her gün ilave edilen yağ miktarı yavaş yavaş artırılarak ulaşılır. Bu yöntem adaptasyonu da kolaylaştırır. Ek olarak; palm yağlarının kalsiyum tuzları ile yemlendiğinde, bu yağlar yem içerisine iyice dahil oldukları için yem alımını etkilemedikleri bilinmelidir. Genel olarak lezzetlilik, korunmuş bir yağ satın alınırken bir kriter olmamalıdır.(top on rasyonlar hariç) Fiziksel Form: Farklı sınıftaki by-pass yağlar süt yemi rasyonlarında göreceli olarak kolay karışırlar. Çok sıcak havalarda palm yağlarının kalsiyum tuzları daha çok tercih edilme eğilimindedirler. Çünkü soya bazlı kalsiyum tuzları ve prilled yağların akışkanlığı sıcak havalarda büyük ölçüde azalabilir. Partikül Büyüklüğü: Uygulama türüne bağlı olarak, partikül büyüklüğü korunmuş yağ markaları veya spesifik bir sınıfın tercihinde bir kriter olabilir. İnce partikül yapısı yağların mineral karışımları içerisinde karışma yeteneğini arttırabilir ancak akıcılığı azaltarak, aşırı tozlaşmaya neden olabilir. Örneğin kalsiyum tuzları diğer korunmuş yağ türlerine göre biraz daha tozlaşmaya müsaittir ancak diğer yağlardan daha fazla akıcılığa sahiptir.
Sonuç: «Gelecek yıllarda bir adım daha ileri gidilerek üreme formülleri ile, korunmuş yağların üreme performansının geliştirilmesi üzerine, istatistiksel olarak üstünlüklerini gösteren çalışmaların yapılacağını düşünmek, yağ asidi beslemesine önem verileceğine dair heyecanımızı arttırmaktadır.» Artan sayıda yağ kaynakları içerisinde en iyi by-pass yağı seçmek kolay bir iş değildir. Dahası, şimdi daha iyi anlıyoruz ki örneğin yağ asidi kompozisyonu gibi komplike bir faktör, by-pass yağların potansiyel olarak daha değerli olmalarını sağlayan en önemli bileşenlerdendir. Besin içeriğine bağlı olmayan faktörler bazen satın almada ön plana çıkabilmektedir. Bunlar; tedarikçinin güvenirliliği, depolama koşulları, karışım düzenine bağlı ihtiyaçlar ve yemleme metotları gibi. By-pass yağlardan büyük ekonomik değer sağlamak için, beslenme faktörleri aşağıdaki sıraya göre düşünülmelidir: 1. Sindirilebilirlik ve buna bağlı enerji değeri (By-pass yağlarda altın anahtar kriter) 2. Yağ asitleri (Palmitik yağ asidi içeriği yüksek, tercihen stearik yağ asidi içeriği düşük) 3. İyot değeri, peroksit sayısı, serbest yağ asidi sayısı gibi parametreler 4. Lezzetlilik 5. İşletmenin karıştırma yöntemine uygun fiziksel form ve partikül yapısı Pazarda birçok by-pass yağ çeşidi bulunmaktadır. Ticari ürün olarak nitelendirdiğimiz besinsel değeri düşük yağların yanı sıra, birçok uzmanlık alanı özel ürün by-pass yağlarda mevcuttur. Bu kaliteli yağlar, sütün içerisinde istenen birtakım asitleri teşvik etmektedirler. Örneğin Linoleik asit ; üreme performansı üzerine direkt etkili olan yağ asitlerinden biri olarak tanımlanmaktadır. Aslında, yüksek linoleik asit düzeyi rumen korunmuş yağ ürünlerinde temel oluşturur. Çünkü yem endüstrisinde üreme performansının arttırılması üzerine etkili yegâne yağ asidi olarak kabül görür. Üreme performansını artırmak için bu yaklaşım biyolojik olarak mantıklı görünse de,bu etkiyi kanıtlayacak veriler sınırlı düzeyde bulunuyor. Gelecek yıllarda üreme formülleri ile, korunmuş yağların üreme performansının geliştirilmesi üzerine, istatistiksel olarak üstünlüklerini gösteren çalışmaların yapılacağını düşünmek süt ineklerinde yağ asidi beslemesine önem verileceğine dair heyecanımızı arttırmaktadır.