Yönetim Tarzlar ve Etkileri



Benzer belgeler
Ara rma, Dokuz Eylül Üniversitesi Strateji Geli tirme Daire Ba kanl na ba

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

SÜREÇ YÖNETİMİ VE SÜREÇ İYİLEŞTİRME H.Ömer Gülseren > ogulseren@gmail.com

Proje Yönetiminde Toplumsal Cinsiyet. Türkiye- EuropeAid/126747/D/SV/TR_Alina Maric, Hifab 1

nsan Kaynaklar Geli imi

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

Risk Yönetimi. Gürcan Banger

SPOR KULÜBÜ HİZMET PROGRAMI

Kurbanlar & Failler. Kurban-Fail Bölünmesinin Psikodinamiği. Istanbul, 6 Nisan (c) Prof. Dr.

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün

YETİŞKİNLER DİN EĞİTİMİ Akdeniz Müftülüğü

İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı

Giresun Üniversitesi Akademik Değerlendirme Ve Kalite Geliştirme Uygulama Yönergesi

Öncelikle basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum.

KAVRAMLAR. Büyüme ve Gelişme. Büyüme. Büyüme ile Gelişme birbirlerinden farklı kavramlardır.

ÖNSÖZ. Sevgili MMKD üyeleri,

LÜLEBURGAZ BELEDİYESİ İNSAN KAYNAKLARI VE EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ NÜN ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK

İSTEK ÖZEL KAŞGARLI MAHMUT LİSESİ

SOSYAL ŞİDDET. Süheyla Nur ERÇİN

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü :18

Halkla İlişkiler ve Organizasyon

İlkadım Birey Tanıma Envanteri

İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİ 6

Endüstri Mühendisliğine Giriş. Jane M. Fraser. Bölüm 2. Sık sık duyacağınız büyük fikirler

T.C. DEÜ. Bölgesel Kalkınma ve İşletme Bilimleri Araştırma ve Uygulama Merkezi (DEÜBİMER) ŞİRKET İÇİ EĞİTİMLER

Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri

HALK EĞİTİMİ MERKEZLERİ ETKİNLİKLERİNİN YÖNETİMİ *

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN. GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL

OTİZM NEDİR? becerilerinin oluşmasını etkileyen gelişim bozukluğudur.

RESMİ ÇÖZÜM ORTAĞI. Resmi Çözüm Ortağı MG GROUP İSTANBUL/ÜSKÜDAR HATAY/İSKENDERUN ADANA/SEYHAN MUĞLA/BODRUM HATAY/ANTAKYA.

SİRKÜLER. 1.5-Adi ortaklığın malları, ortaklığın iştirak halinde mülkiyet konusu varlıklarıdır.

2 Gemi Kiralama ve Demuraj-Dispeç Hesapları

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ 14 SUNUŞ 16 BİR SEÇİM YAPMA BİLİMİ OLARAK EKONOMİ VE VERİMLİLİK İLKESİ 19 BÖLÜM 1 VERİMLİLİK-KAVRAMSAL ÇERÇEVE

Amacımız Fark Yaratacak Makine Mühendisleri Yetiştirmek - OAIB Moment Expo

ÇEVRE KORUMA KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK

Bölüm 11. Yönetim Stratejilerinin Uygulanmasında Kullanılan Teknikler İŞLETME BİRLEŞMELERİ. (Mergers)

Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili. Beşinci İzmir İktisat Kongresi

Öğrencilerimiz TED Kayseri Kolejinde Ulusal Sorunları ve Çözümleri Tartıştılar

YEDİNCİ KISIM Kurullar, Komisyonlar ve Ekipler

Mercer küresel/yerel bazda yılda 700 ün üzerinde İK nın farklı konularında araştırma yapmaktadır.

SORU BANKASI 44. SAYFA KONU ANLATIM KİTABI 79. SAYFA KONU ANLATIM KİTABI 80. SAYFA

YILDIRIM BEYAZIT ÜNİVERSİTESİ İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KOORDİNATÖRLÜĞÜ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM

MOTİVASYON(GÜDÜLEME) VE KURAMLARI

SPROGVURDERING OG SPROGSCREENING AF 3-ÅRIGE BØRN

EĞİTİM BİLİMİNE GİRİŞ 1. Ders- Eğitimin Temel Kavramları. Yrd. Doç. Dr. Melike YİĞİT KOYUNKAYA

T.C. ÇANAKKALE ONSEK Z MART ÜN VERS TES

KAMU PERSONEL SEÇME SINAVLARI LE SERBEST MUHASEBEC MAL MÜ AV RL K STAJA BA LAMA SINAVINA HAZIRLIK KURSLARI ÇERÇEVE PROGRAMI

TİSK GENEL SEKRETERİ BÜLENT PİRLER'İN DÜNYADA VE TÜRKİYE'DE ÇOCUK İŞGÜCÜNE İLİŞKİN GÖRÜŞ VE ÖNERİLERİDİR

Tasarım Raporu. Grup İsmi. Yasemin ÇALIK, Fatih KAÇAK. Kısa Özet

KAR YER GÜNLER PROJES. Murat F DAN

ÇEVRE KORUMA TEMEL ALAN KODU: 85

Anaokulu /aile yuvası anketi 2015

İNOVASYON GÖSTERGELERİ VE KAYSERİ:KARŞILAŞTIRMALI BİR ANALİZ. Prof. Dr. Hayriye ATİK 16 Haziran 2015

Hayata Dokunan Bir El: YEDAM (Yeşilay Danışma Merkezi)

Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007

SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç

MEGEP (MESLEKİ EĞİTİM VE ÖĞRETİM SİSTEMİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ PROJESİ)

Tasarım ve Planlama Eğitimi Neden Diğer Bilim Alanlarındaki Eğitime Benzemiyor?

GENEL İLETİŞİM. Öğr.Gör.Afitap BULUT Bülent Ecevit Üniversitesi 2013

HEMŞİRE İNSANGÜCÜNÜN YETİŞTİRİLMESİ VE GELİŞTİRİLMESİ

Yapı ve Deprem Yönetmelikleri, alan kullanım yönetmeliklerinin gözden geçirilmesi ve gerekiyorsa yeniden düzenlenmesi

8. SINIF 4. ÜNİTE İSLAM DÜŞÜNCESİNDE YORUMLAR 1. Din Ve Din Anlayışı Kazanım :Din ve din anlayışı arasındaki farklılığı ayırt eder.

İÇ KONTROL. ç Kontrol Dairesi. I lda Arslan. 2 ubat 2009 / ISPART A

ÖĞRENME FAALĠYETĠ GELĠġMĠġ ÖZELLĠKLER

T.C. BURSA NİLÜFER BELEDİYE BAŞKANLIĞI Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Prof. Dr. Bilal Sambur ile Medya ve Dindarlık Üzerine 08/04/2015

İŞLETMENİN TANIMI

Yaşam Dönemleri ve Gelişim Görevleri Havighurst'un çeşitli yaşam dönemleri için belirlediği gelişim görevleri

Üniversitelerde Yabancı Dil Öğretimi

Analiz aşaması sıralayıcı olurusa proje yapımında daha kolay ilerlemek mümkün olacaktır.

MİKRO İKTİSAT ÇALIŞMA SORULARI-10 TAM REKABET PİYASASI

KİTAP İNCELEMESİ. Matematiksel Kavram Yanılgıları ve Çözüm Önerileri. Tamer KUTLUCA 1. Editörler. Mehmet Fatih ÖZMANTAR Erhan BİNGÖLBALİ Hatice AKKOÇ

CMK 135 inci maddesindeki amir hükme rağmen, Mahkemenizce, sanığın telekomünikasyon yoluyla iletişiminin tespitine karar verildiği görülmüştür.

Türkiye İlaç Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı Toplantısı

Kalite nedir? Kalite, bir ürün ya da hizmetin belirlenen ya da olabilecek ihtiyaçları karşılama kabiliyetine dayanan özelliklerin toplamıdır.

KLASİK MANTIK (ARİSTO MANTIĞI)

Emtia Fiyat Hareketlerine Politika Tepkileri Konferansı. Panel Konuşması

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI PROJE FİŞİ

Performans Yönetimi Hakkında Ulusal Mevzuatın Avrupa Standartlarıyla Uyumlaştırılmasına Yönelik Tavsiyeler

1.Proje nedir? Proje benzersiz bir ürünü ya da hizmeti ortaya koyabilmek için gösterilen s n rl süreli / geçici bir u ra t r.

İşletme Gelişimi Atölye Soruları

NO: 2012/44 TAR H:

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI HİZMET İÇİ EĞİTİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ KISIM GENEL HÜKÜMLER

KDU (Kazanım Değerlendirme Uygulaması) nedir?

B E Y K E N T Ü N İ V E R S İ T E S İ S O S Y A L B İ L İ M L E R E N S T İ T Ü S Ü İ Ş L E T M E Y Ö N E T İ M İ D O K T O R A P R O G R A M I

Kaynaştırma Uygulamaları Yrd. Doç. Dr. Emre ÜNLÜ.

Otizm lilerin eğitim hakkı var mıdır? Nedir ve nasıl olmalıdır?

Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor!

Bölüm 8 Tedarik Fonksiyonu

BÜTÜNSEL KAL TE VE SÜREÇ Y LE T RME

ELEKTRİK ÜRETİM SANTRALLERİNDE KAPASİTE ARTIRIMI VE LİSANS TADİLİ

Mühendislik Fakültelerinde Ara t rmada Üretkenlik ve Çal ma Ortam nda Motivasyon Anketinin Sözel Sorular ndan Geribesleme

EVLİLİK ÇEŞİTLERİ FATİH HANOĞLU. Her Türlü Soru ve Önerileriniz İçin Adresine Mail Atabilirsiniz. Her Hakkı Saklıdır.

KURUL GÖRÜ Ü. TFRS 2 Hisse Bazl Ödemeler. Görü ü Talep Eden Kurum : Güreli Yeminli Mali Mü avirlik ve Ba ms z Denetim Hizmetleri A..

BÖLÜM 1 YAZILIM TASARIMINA GİRİŞ YZM211 YAZILIM TASARIMI. Yrd. Doç. Dr. Volkan TUNALI Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi / Maltepe Üniversitesi

İŞ VE MESLEK DANIŞMANLIĞI DENEME SINAVI

MUŞ ALPARSLAN ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ

S V L TOPLUM, YEREL YÖNET MLER VE GENÇL K AB ÜYEL YOLUNDA" S V L TOPLUMLA D YALOG TOPLANTISI 4 SONUÇ B LD RGES 11 ARALIK 2010, STANBUL

Transkript:

B. ÖZGÜR Yönetim Tarzlar ve Etkileri Bünyamin ÖZGÜR * Özet Yönetim sürecinde üstlerin astlar nda uyand rd klar duygular, astlar n i i yaparken sergileyecekleri davran lar n en önemli temelini olu tururlar. Ödül ve ceza yöntemiyle yöneten geleneksel yöneticinin uygulamalar öfke, korku veya ödül duygusuna sebep olur. Bu duygular isyan, kötü niyetli itaat veya gönüllü boyun e me davran lar n ortaya ç kar r ve bu da verimsizli i do urur. Problemin temeli, insan n bedeni, nefsi, zihni, kalbi ve ruhu ile bir bütün oldu unu dikkate almayan ve onun bir nesne gibi yönetilebilece i inanc na dayanan geleneksel yönetim paradigmas d r. Yöneticiler etkili olmay ö renmedikçe üretim potansiyelinden tam olarak faydalanamazlar. Etkili yönetici olmak üretim ile üretim unsurlar n n üretici niteli ine birlikte odaklanarak bunlar aras ndaki dengeyi kurabilmektir. Bu da yönetim paradigmas n n de i tirilerek insan n bir bütün olarak dikkate al nmas ile mümkün olabilir. Ülkemizde yönetim sorunlar na bir çözüm olarak görülen lider kavram, yöneticilerde gerekli dönü ümü sa lamamaktad r. Liderli in bilgelikle ba n n kurularak benmerkezci olmaktan uzakla mas n n temin edilmesi gerekmektedir. Yöneticilerin geleneksellikten kurtularak bilge lidere dönü meleri esas olarak bireysel bir seçim ve içsel bir süreçtir. Kurumlarda hâkim bulunan anlay sebebiyle dönü üm için bilge liderli e ula ma amaçl bireysel çabalar büyük önem ta maktad r. Anahtar Kelimeler: Yönetim, Verimlilik, Etkili Yönetici, Liderlik, Bilge Liderlik Types of Management and its Effects Abstract Emotions aroused in juniors by seniors during their management are the foundation of the attitudes adopted by juniors while perfoming their duties. Practices of a traditional manager who acts on reward and punishment rituel triggers feelings of fear, anger or award. Those feelings create rebellion, hostile obeidence or unquestionning obeidence which result in unproductiveness. Basis of * Gümrük ve Ticaret Bakanl, Personel Dairesi Ba kan, bunyaminozgur@gmail.com Maliye Dergisi Say 161 Temmuz -Aral k 2011 215

Yönetim Tarzları ve Etkileri the problem is the traditional management paradigim which adopts the idea of managing human beings as an object without taking into account the fact that people are consist of body, soul (ego-nefs), mind, will power and heart. Managers can not fully benefit from production potential without learning how to be effective. One can be an effective manager by focusing on production and production factors together while balancing both. This could be possible by changing management paradigim with a notion to accept human being as a whole. Leaderhip concept which is seen as a solution to management problems in our country, does not provide the necessary transfomation of managers. Leadership should be linked to wisdom while de-coupling it from the egocenric ideas. Transformation of managers into a wise leaders primarly is a journey of of personal choice and internal process. Due to dominant conseption in instutuions, personal efforts to achieve wise leadership is critically important. Key Words: Mangement, Productivity, Effective Manager, Leadership, Wise Leadership JEL Classification Codes: M, M1, M12 Giri Kurumlar n herhangi bir düzeyinde bulunan yöneticiyle yönetim problemleri hakk nda konu tu unuzda genellikle unlara benzer cümleler duyars n z: Üstlerim anlay s z, diktatörce davran yor, görü lerime önem vermiyor, i lerin daha iyi olmas için önerdi im fikir ve projelerimi engelliyorlar. Sanki her eyi biliyorlar ve her zaman onlar hakl. Astlar m yeterince çal m yor, kendilerini i e vermiyor, sorumluluklar n ö renmiyor ve üstlenmiyorlar. Çok çal yorum, astlar m nitelikli olmad ndan birçok i i kendim yapmak zorunda kal yorum. Gün bana yetmiyor, hele özel i lerime hiç zaman kalm yor, çok yoruluyorum, aileme de yeterli zaman ay ram yorum. yerimde insanlar çok bencil, herkes kendi hesab nda, birlikte verimli çal ma ortam yok. Canla ba la çal t m ama bu tutumlar çal ma evkimi yok etti, beni iyice hassasla t rd. Art k enerjimin bitti ini hissediyorum Bu yak nmalar ifade eden yöneticiler, ba lang çta görevlerine gayretle hizmet etme arzusu ve umuduyla ba lam lar ama ço unlu u zaman içinde ya ad klar yla y lg n hale dönü mü lerdir. in garibi, yak nmalar n duydu unuz yöneticinin üstünden ve/veya ast ndan da benzer yak nmalar duyman z ve hem yak nan hem de yak n lanlar n yönetim anlay lar n n birbirine çok benzer olmalar d r. Peki bunca iyi niyetli yöneticinin olu turdu u yap lar, neden verimli ve etkin hizmet üretememektedir? Yöneticileri bu duruma dü üren, kurumlar bu hale getiren nedir ve nas l bir süreçtir? Bu sorunlar n ya anmas kaç n lmaz m d r ve çözülmesi mümkün müdür? Bu çal mada, yönetim sürecinin analizi yap larak sorunlar n çözülmesine yönelik dü üncelerimiz aç klanacakt r. 1. Yönetimin ve Yöneticinin levi Birden fazla insan n birlikte oldu u hemen her faaliyetin yönetilmesi gerekti i genel olarak kabul edilen bir husustur. Faaliyet kurumsal ise yönetimin ve yöneticili in önemi daha çok ortaya ç kmakta ve çal anlar belirlenmi yöneticiler 216 Maliye Dergisi Say 161 Temmuz -Aral k 2011

B. ÖZGÜR idare etmektedir. Yönetici, elindeki kaynaklar en iyi ekilde kullanarak mümkün olan en yüksek üretimi sa lamaya çal mas gereken insand r ve amac n gerçekle tirme sürecinde kurallar uygular, kurallar koyar, kurallara uyar, emir al r ve emir verir. Kurumun performans n etkileyen iç ve d faktörlerin olu turdu u engellerin a lmas konusunda yöneticilerin dinamizmi, verimlili i ve etkilili i belirleyici unsurdur. Yönetici, yönetti i birimin görevlerinin yerine getirilmesinden ve amaçlar n n gerçekle tirilmesinden sorumludur. Bunu sa lamak için yöneticinin ne yapmas ve nas l yapmas gerekti i yöneticili in temel sorusudur. Yöneticinin ne yapmas gerekti i genel olarak özel sektörde usullerle, kamuda da mevzuatla belirlenmi tir, nas l yapmas gerekti i ise aç k de ildir. 2. Yönetim Tarzlar Yönetim tarzlar n geleneksel yönetim ve lider yönetimi olarak ikiye ay rabiliriz. Geleneksel yöneticiler otoriter, demokratik ve insanc l; liderler de otokratik, demokratik, bürokratik, karizmatik, durumsal, etkile imci, organizasyonel, müte ebbis ve do al lider gibi birçok türe ayr labilmektedir. Yönetim tarzlar n yöneticinin oda, arac ve amac na göre alt bölümlere ay rmak mümkündür (Tablo 1). Tablo 1: Yönetim Tarzlar n n Özellikleri YÖNET M TARZLARI TÜRÜ ODA I ARACI AMACI Otoriter Yönetici Disiplin sa lamak Ceza Sistemi sürdürmek GELENEKSEL YÖNET M nsanc l Yönetici Verimi art rmak Ödül Üretimi ço altmak lgisiz Yönetici - - - L DER YÖNET M KLAS K L DER YÖNET M Acil Durum Lideri Devrim Lideri Ola an Durum Lideri Düzen kurmak Yenilik yapmak steklendirmek (Motivasyon) nisiyatif Kar tl k Te vik Sistem kurmak Sistemi de i tirmek Üretimi ço altmak B LGE L DER YÖNET M Bilge Lider Liderler yeti tirmek Güvenilirlik Sistemi dönü türmek 2.1. Geleneksel Yönetim lkel insan n tehdit olarak alg lad durumlar kar s ndaki tutumu sald r ya da kaç seçimini yapmakt r. Bunun toplumsal hayata uyarlanmas, zay fa kaba güçle Maliye Dergisi Say 161 Temmuz -Aral k 2011 217

Yönetim Tarzları ve Etkileri hükmetmek güçlü olana ise -bir yandan da f rsat kollayarak- itaat etmektir. Bu anlay n yönetim alan ndaki uygulamalar gelenekselle mi yönetim tarz olarak binlerce y ld r devam ettirilmektedir. Geleneksel yöneticiler, kurulu lar n n yönetimini, ustalar ndan ö rendikleri tarzda; k tl k, rekabet, ödül-ceza, mevzuat, sicil esaslar, kendilerinin dü ünüp planlad ve a a dakilerin uygulad, yapyapma, yöneten-yönetilen ay r m ve emir-komuta-kontrol gibi yöntemlerle, otorite piramitleri eklindeki örgütlerde, patronlar ya da üst kademeyi memnun etmek amac yla sürdürüp giderler (Peker ve Aytürk, 2000:34). 2.1.1. Geleneksel Yöneticilerin Çal ma Tarzlar Geleneksel yönetim tarz n n ana yönelimi otoriterliktir. leri düzeyde otoriter olanlar, cezaland rma yöntemini daha çok uygularlar. Astlar na kar bask c ve tehditkâr davranmalar na ra men üstlerine kar a r derecede itaatkâr, iltifatkâr ve hürmetkârd rlar. Astlar ndan da benzer davran lar bekler, onlar n kendilerinden korkmalar n isterler. Öncelikle ekle, i e ve sonuca odakl d rlar. Onlar için görüntü ve davran biçimleri ön plandad r. Astlar ndan fikir de il sayg beklerler. Onlara göre çal an n n ceketinin iliklenmi olmas, kendisine efendim diye hitap etmesi, konu urken gözlerine çok fazla bakmamas ve sesini yükseltmemesi çok önemli sayg davran lar d r. Kamuda kendini siyasi veya bürokratik olarak güçlü hissedenler ile özel sektörde de patrona yak n olanlar, özellikle güçsüz gördükleri amirlerine kar diklenme e ilimindedirler. Yönetim alan ndaki çat malar cezayla bast r rlar. Kibirlidirler; kendilerini güçlü ve önemli göstermeye çal rlar. Bunlar n bir k sm verimi bask lama ile art rma gayretinin i e yaramad n zamanla görürler. Ancak ba ka türlü nas l yönetmesi gerekti ini -yönetim paradigmalar sebebiyle- bilemez; i levlerine ilgisizle ir, umutsuz, mutsuz ve pasif hale dönü ürler. Kimilerinin de verimi art rman n çal anlarla olumlu diyaloglar kurmakla ba lant l oldu unu anlayarak insanc l tav rlara yöneldikleri görülür. Bunlar n ceza uygulamalar azal r ve ödül yöntemine daha çok yer vermeye ba larlar. Az otoriter ve daha insani tav rl olanlar astlar taraf ndan babacan veya tatl -sert olarak nitelendirilirler ve bask c lara göre ehven-i er say l rlar (Özgür, 2004:23-24). 2.1.2. Otoriter Yönetim Süreci ve Do urdu u Sonuçlar Otoriter yönetim alt na giren astlar n ço u k sa bir süre içinde korku, tedirginlik, önemsizlik ve engellenmi lik duygular ya amaya ba lar; gayretle çal maktan vazgeçer, pasif bir ekilde itaat eder, birçok i te söyleninceye kadar bekler ve sadece söyleneni yapar. Bu durum, otoriter yöneticide otoriter ol, emir ver, kontrole devam et dü üncesinin do ru oldu u kanaatini ve davran n güçlendirir. Bu da astlar n pasifli ini devam ettirir. Böylece bir k s r döngü olu ur ( ekil 1). Amirin otoriter olmak gerekti i dü üncesi kendini do rulayan kehanet haline gelir. Bunlar ço u yönetilenin kendini i lerden geri çekmesine ve i le gönülsüzce, zoraki ilgilenmesine, kapasitesini ve zekâs n büyük oranda kullanmamas na yol açar ve böylece astlar da otoriter yöneticinin kehanetlerine uygun davranmay kabullenmi olurlar. Bu süreçle, üst-ast aras nda birbirinin dü ünce ve davran kal plar n do rulayan kar l kl ba ml l k (e ba ml l k) olu ur. E ba ml l k döngüsü, eninde sonunda do runun boyun e me ya da sadakat ile tan mland ve yanl n yakalanmak oldu u politize bir s rt s vazlama kültürü yeti tirir. Bu dinamik, farkl fikirlerin tatmin edici güven ortam nda, çekinmeden, aç kça ve kar l kl iyi niyetle ortaya konulup çözümlerin üretildi i sa l kl anla mazl klar 218 Maliye Dergisi Say 161 Temmuz -Aral k 2011

B. ÖZGÜR ortadan kald r r ve içerleme, öfke, kötü niyetli itaat, dü ük güven, dü ük kalite ve dü ük performans üretir. Öte yandan bu olumsuz duygulara sebep olan olaylar ve sözler zamanla unutulabilir ama astlar n ifade edilememi kötü duygular hiçbir zaman yok olup gitmez, zihinlerine gömülür, içten içe güçlenir ve ileride f rsat buldu unda daha çirkin bir hal alarak ortaya ç kar. Otoriter olmalıyım fikri Düşük performans, düşük üretim Otoriter yönetim Gönülsüz veya kötü niyetli itaat Tehdit ve ceza Korku ve öfke ekil 1: Otoriter Yönetimin K s r Döngüsü Otoriter yönetimle disiplin ve sayg l davran lar olu turulabilir ama insanlar n içten sayg s, kendini i ine vermesi ve yarat c fikirler üretmesi sa lanamaz. Görünü te sessiz ama alttan alta gönülsüz itaatin, güvensizli in, bo vermi li in, yak nmalar n ve dedikodunun hüküm sürdü ü bir ortam olu ur. Ancak otoriter yönetici, sadece disiplin, sessizlik, itaat ve sayg l davran lar gördü ünden, istedi i görünüme uyan bu halde verimlili in neden dü ük oldu unun gerçek sebeplerini bir türlü anlayamaz ve verim azl n n sebebinin astlar n i hakk ndaki bilgilerinin yetersizli i ve i süreçlerinin yeterince ayr nt l belirlenmemi oldu u kanaatine vararak verimi art rmak için astlar n i in tekni i hakk nda e itimine ve i in yöntem, süreç ve ad mlar na odaklan r; daha ayr nt l ve kat kurallar koyar. Bunun sonucunda, idari mekanizmada inisiyatifleri en aza indiren kat kurallar insan sa duyusunun yerini al r. Sürecin sonucunda yönetim yap s ndaki büyük ço unluk kendi ç kar na hizmet eder hale gelir ve patronu/üstü ho nut etmeyi kendi dürüstlü ünün önüne koyar. Yönetende sertle en otorite, yönetilenlerde içerleme, öfke, kötü niyetli itaat ve dü ük güven ile kapasitesini, zekâs n ve becerisini kullanmaktan geri durma, te kilatta da dü ük kalite ve dü ük performans devam eder. Baz yöneticiler ise zamanla umutsuzla r, otoriter olma çabalar zay flar ve bo vermeye ba lar. Kurumlarda herkesin yak nd bu ortam olu turan temel problem, yönetim Maliye Dergisi Say 161 Temmuz -Aral k 2011 219

Yönetim Tarzları ve Etkileri paradigmas d r. Bu paradigma; geleneksel yöneticilerce insanlar n bir nesne gibi yönetilebilece ine inan lmas d r (Covey, 2005:365-366). Bu anlay insan n tüm yönleri ile bir bütün oldu unu dikkate almaz. 2.2. Lider Yönetimi Yöneticiler, kurumsal amaçlar gerçekle tirebilmek için bir yandan prosedürel görevlerini yaparken di er yandan da -var ise- vizyonlar n insanlara a layarak ve onlar motive ederek çal ma evki de olu turabiliyorlarsa k smen liderlik de yap yorlar demektir. Bu nedenle yöneticilikte yön verme ve liderlik yapma bir paran n iki yüzü gibidir ve ikisi de önemlidir. nsan gücünü etkili bir ekilde kullanabilmeniz için hem liderlik hem de yöneticilik vasf yla nitelik ve becerilerinizin bir arada olmas gerekir ( zgören, 2003:19). yi yönetici denilen ki iler asl nda lider nitelikleri de bulunan yöneticilerdir. Lider yöneticinin, uygulama, yönetme (liderlik yapma ile yön verme) ve temel nitelik (karakter) hususlar nda yetkin niteliklere sahip olmas gerekir. Liderler ba kalar n etkileyebilir ve inand rarak bir hedefe yönlendirebilirler. çinde bulunulan artlar n farkl l, liderlerde de farkl özelliklere ihtiyaç do urur. Kaosun hâkim oldu u ve herkesin akl na geldi i gibi bireysel davrand deprem ve kaza gibi ola and durumlarda oradakilerden birinin inisiyatifi ele alarak sistem kurmas ve düzenlili i olu turmas gerekir. Bu acil durum liderli idir ve geçici bir süre içindir. Topluma hâkim mevcut sistemin insanlar n ço unlu unu memnun etmedi i ve sisteme kar tl n olu tu u toplumlarda bir lider ç karak sistemi de i tirebilir. Bu devrim liderli idir. Gelenekselle mi ola an yap larda insanlar motive ederek verimi ço altabilen ki i ola an durum lideridir. Bütün bu liderliklerin ortak özelli i, insanlar yönlendirme ve arzu ettikleri yöne sürüklemede motivasyon esasl etkiye sahip olmalar, yap içinde tek adam olmaya özen göstermeleri ve ba ka liderlerin ortaya ç kmas na izin vermemeleridir. Bu yönleriyle geleneksel yöneticilere benzerler. Nitekim devrim liderleri, genellikle resmi makam ele geçirerek yeni düzenin kurulumunu sa lama a amas nda kendi statüsünü garantiye alacak güç ili kilerini ve hukuki mekanizmalar olu turarak h zla otoriter nitelikli geleneksel yöneticilere dönü ürler. Bu lider tipleri ortaya ç kabilecek yeni liderleri kendi otorite alanlar na tehdit olarak gördüklerinden, çevrelerindeki liderlik potansiyeli bulunan ki ileri yönetimden uzak tutmaya çal rlar. Motivatör tutumlar na ra men maiyetlerine inisiyatif verme konusunda çok tedbirli davran rlar ve ilkelerden ziyade kendilerine sad k, silik ve emre amade olanlara güvenirler. Bundand r ki liderleri (!) seçilen kurumlarda -ola anüstü durumlar ortaya ç kmad kça- neredeyse ömürlük ba kanlar bulunur ve alternatif lider k tl ya an r. Bu liderlerin örgütlerdeki olumlu etkileri üst düzeye ç kamaz ve var olan k s tl etki de kendi dönemleri ile s n rl kal r. Asl nda bu ki ilere lider denilmesi, liderli in gerçek anlam ile çeli ir. Liderli in özü, ba kalar n n potansiyellerini görebilmelerine ve harekete geçirebilmelerine yard mc olmak ve onlara ilham verebilmektir. Lider niteli i bulunan insan n bunu yapabilmek için asl nda bir yönetici unvan na da ihtiyac yoktur. Önce kendine liderlik ederek potansiyelini harekete geçirmeyi ba arm insanlar, çevrelerindeki herkese -ve üstlerine de- liderlik yapabilirler. Kurumlarda lider denilen ki inin vizyonuna içten kat lma, inanma, destekleme ve hiçbir zorlama olmaks z n bunun gereklerini yerine getirme var ise gerçek liderli in oldu u söylenebilir. Bunu sa layabilenler, otoritelerini içsel niteliklerinden al rlar ve 220 Maliye Dergisi Say 161 Temmuz -Aral k 2011

B. ÖZGÜR takipçilerinin her birini yeni liderlere dönü türmek için gayret ederler. Yöneten, makam gücüyle hükmetmenin ve korkutman n, disiplinli görüntünün ötesinde bir fayda temin etmeyece inin bilincinde olup, astlar n n ve üstlerinin üretici niteli ini art rman n psikolojik zeminini olu turmaya bilinçli olarak gayret ediyor ve ba arabiliyorsa liderdir. Lider, insanlarda uyand rmakta oldu u duygular n ne kadar önemli oldu unu, insanlar n genel olarak duygular na göre karar vererek davrand klar n ve bu davran lar na mant ksal gerekçeler ürettiklerini bilip, bunu gözeterek yönetir. Bunlar ilkelli in egosunu koruma temelli sald r ya da kaç ikilemindeki birinin yapmas tabii ki mümkün olamaz ve ancak bilgele mi ki iler yapabilir. Bilgelik, ilkelere dayanan ve dürüstlü ü esas alan sa lam bir karakter ile nefs, özgürlük, bütünlük, bolluk ve hizmet bilinçlerinden olu an olgunluk yeterlili inin sonucudur. Bunlar sa duyulu davran ve güvenilirli i do urur, insan n manevi otoritesini sa lar ve onu lider yapar. Bunlar bilge liderlerdir. 3. Yöneticinin Bilmesi Gereken nsan n Bütüncül Yap s Bir yönetici, çal anlar n i ini uyarmaya gerek kalmadan en kaliteli ekilde yapmas n ; te kilattaki sistemin h zl i lemesini ve süreçlerde t kanmalar olmamas n ; mal ve hizmet alanlar n da kaliteden memnun olmas n arzu eder. Yöneticilerin amaçlar n gerçekle tirmek için kulland klar üretim unsurlar ; makine ve bina gibi fiziksel varl klar ile çek, senet ve nakit gibi parasal varl klar ve bütün bu varl klar kurum içinde çe itli düzeylerde kullanan ve yöneten insanlardan olu ur. Üretimin istenen seviyede yap labilmesi için bütün üretim unsurlar n n üretici niteli inin iyi seviyede olmas ve bu seviyenin korunmas gerekir. Yöneticiler bunu sa lamak için fiziksel varl klar n ihtiyaç duyulan yerlerde bulundurulmalar na, bak mlar n n periyodik olarak yap lmas na ve gerekti inde yenilenmelerine dikkat ederler. Parasal varl klar n en çok kazanc sa layacak alanlarda kullan lmalar na ve miktarlar n n gereken seviyenin alt na dü erek üretici niteliklerinin azalmamas na özen gösterirler. Bütün bunlar yaparak bu maddi üretim unsurlar n yönetirler. nsanlar ise fiziksel ve parasal varl klar gibi yönetilemezler. Çünkü onlar sadece fiziksel varl ktan ibaret de ildirler. nsanlar n üretici niteli inin kaynaklar, i inden maddi tatmini, yapt i le ilgili bilgi seviyesi, duygusal durumu ve i inden ald manevi tatminidir. Geleneksel yönetici, çal an n i in nas l yap laca hakk nda yeterli seviyede bilgisinin olmas, maddi ortam n haz rlanmas, tatmin olabilece i gelirin verilmesi ve duruma uygun sertlikte emredilmesi halinde i ini en iyi ekilde yapaca na inan r. Hâlbuki çal anlardan en iyi verimin al nabilmesi için onun bedeni, zihni, kalbi, ruhu ve nefsi ile bir bütün olarak dikkate al nmas gerekir. nsan n bu be farkl yönünün her birinin amac, özelli i ve iste i vard r (Tablo 2). nsanlar n bu yönlerini dikkate almayan ve onlar sadece bir makine gibi gören yakla m, onlar n potansiyellerinden yeteri kadar faydalanamaz. Yöneticilik insanlarla çal mak oldu una göre, yönetici insan yap s n çok iyi tan mal d r. Çünkü her usta üzerinde çal t varl n do as n bilmek zorundad r. A ac n tabiat n bilmeyen bir marangozun usta oldu u dü ünülemez. Asl nda ona marangoz bile denemez. Maliye Dergisi Say 161 Temmuz -Aral k 2011 221

Yönetim Tarzları ve Etkileri Tablo 2: nsan n Bütüncül Yap s NSANIN BÜTÜNCÜL YAPISI YÖNLER AMACI ÖZELL STE BEDEN Var olmak Disiplin htiyaçlar kar la NEFS Varl n ispat etmek H rs Doyum sa la Z H N Bilmek Tasar m Yetene ini kullan KALP Sosyalle mek Tutku Yapmay sev RUH Yücelmek Vicdan Do ru olan yap nsan n be yönünün isteklerinin çak t alan, ona hayat nda gerçekle tirebilece i, çevresinin ihtiyaçlar n kar layacak, yeteneklerine uygun, tutkuyla yapmay sevebilece i, do rulu una inand ve egosunu tatmin edecek faaliyeti gösterir ( ekil 2). Buna insan n ki isel anlam diyebiliriz. nsan bu anlam n buldu unda kendini her yönüyle tatmin edecek olan faaliyeti de belirlemi olur. Lider, bu de i ik yönlerinin iç dengesini kurmu, fark ndal ve nefsini terbiye etmesiyle bilgele mi, hayat n n anlam n ke fetmi ve böylece yapt i i anlamland rm olan ki idir. Lider di er yandan da çevresindeki herkesin hayat anlamlar n bulmalar n ve i lerini bu duyguyla yapmalar n sa lamaya gayret eder (Covey, 2005:99-102). Hangi alana derin bir tutku duyuyorsunuz? (KALP) Ekonomik ihtiyacınızı ne karşılar? (BEDEN) KİŞİSEL ANLAM Hangi alanda en iyi olabilirsiniz? (ZİHİN) Hangi alanda çalışmaya hırsınız var? (NEFS) Vicdanınız size neyi öğütlüyor? (RUH) ekil 2: te Ki isel Anlam n Olu umu 4. Yöneticinin Etkili Olabilmesi Hayatta ve yönetimde etkili olmak insana bütün yönlerini dikkate alarak davranmakla mümkündür. Bu yakla m insan n üretme yetene ini ortaya ç kar r, üretme niteli ini art r r ve her düzeydeki yöneticiyi etkili yönetici haline getirir. Etkili yönetici olmak üretim (sonuçlar) ile üretim unsurlar n n üretici niteli i aras ndaki dengeyi kurabilmektir. 222 Maliye Dergisi Say 161 Temmuz -Aral k 2011

B. ÖZGÜR X E ÜRETİM (SONUÇLAR) 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 B A C D 0 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 ÜRETİCİ NİTELİĞİ (KAYNAKLAR) ekil 3: Üretim/Üretici Niteli i (Ü/ÜN) Dengesi Herhangi bir organizasyonun üretim miktar, üretim unsurlar n n üretici niteli indeki seviye ile do rudan ba lant l d r ve bunun sonucudur. Üretim unsurlar n n kapasitesi her yönden tam (10) olan, ancak bu kapasiteyi üretime dönü türme amaçl bilinçli gayretle yönetilmeyen ve ili kilerin de insani oldu u bir biriminde, üretim unsurlar n n üretici niteli inin seviyesi ancak orta düzeyde (5) olabilir. ekil 3 de görüldü ü gibi, 5 seviyesindeki üretici niteli i, yine 5 seviyesinde üretim sa layabilir ve A miktar nda ürün ortaya ç kar. Yönetici üretimi art rmaya odaklan p bunu sa lamak için makam otoritesini kullanarak çal anlar zorlad nda, yukar da aç klad m z otoriter yönetim süreci ba lar. Astlar n kalbini ve ruhunu dikkate almayan disiplin, onlar n egolar n n tepkisiyle kar la r ve üretici niteli ini azalt r. Buna ba l olan üretim de ayn paralelde dü er ve ancak B miktar nda ürün ortaya ç kabilir. Bu süreci tersine çevirmenin yolu, üretimle birlikte üretim unsurlar n n ve tabii ki öncelikle çal anlar n üretici niteli ine odaklanmak ba ka bir deyi le üretim/üretici niteli i (Ü/ÜN) dengesini gözetmektir. Önceli in çal anlar olmas n n sebebi, di er üretim unsurlar n n üretici niteliklerinin yükseltilmesinin, bunlar kullanan ve yöneten insanlara ba l olmas d r. Bu yakla m sonucunda, üretici niteli in artmas na paralel olarak üretimin de ço almas ve ürün miktar n n a amal olarak C, D ve E seviyelerine yükselmesi mümkün olabilir. Özetle, üretimin hangi seviyeye ç kar lmas hedefleniyorsa önce üretim unsurlar n n seviyesinin onun gerektirdi i düzeye ç kar lmas zorunludur. Bunun sa lanabilmesi için çal anlara geleneksel yönetici veya motivatör lider anlay yla de il, bilgece yakla lmas gerekir. Y Maliye Dergisi Say 161 Temmuz -Aral k 2011 223

Yönetim Tarzları ve Etkileri 5. Yönetici Tiplerinin Yönetilenlere Etkileri 5.1. Yönetici Davran lar n n Yönetilenlerde Do urdu u Duygu ve Davran lar Üstlerin yönetim sürecinde astlar nda uyand rd klar duygular, ast n i ine, amirine, kurumuna, topluma ve devlete yönelik duygular olarak ortaya ç karlar ve i i yaparken sergileyecekleri davran lar n en önemli temelini olu tururlar. A a daki Tablo alttan yukar ya do ru incelenerek yönetim tarzlar n n nelere yol açt ve yarat c heyecan olmayan çal anlar n neden ve nas l olu tu u görülebilir (Tablo 3). Yönetimle hiç ilgilenmeyen yöneticinin bulundu u birimde ba bo luk hâkimdir ve çal anlar n ço u kurals zl k, güvensizlik ve ilgisizlik duygular içindedir. ler bu duygulara kap lmam az say daki personel taraf ndan k smen yürütülmeye çal l r. Bu özel sektörde bir kurum ise tabii ki iflas edecek kamu kurumu ise genel olarak sadece arkadan iti li i ler yap lacakt r. 1 Ödül ve ceza yöntemiyle yöneten geleneksel yöneticinin otoriter uygulamalar, özellikle de bu sert tav rlar n ve verilen cezalar n haks z uygulamalar oldu u kanaati uyanan yönetilenlerde, öncelikle bu amire ve zamanla da kuruma ve devlete kar öfke duygusu do urur. Bu duygu, isyan ve/veya istifa davran n ortaya ç kar r. Böyle bir çal andan hiçbir üretim beklenemez. Öfkeliler, di er çal anlar da yönetime kar k k rtmaya ve çal maktan uzakla t rmaya gayret ederler. Tablo 3: Yönetici Davran lar n n Yönetilenlerde Do urdu u Duygu ve Davran lar YÖNET M TARZI L DER YÖNET M YÖNET C N N YÖNET LEN N T P DAVRANI I DUYGUSU DAVRANI I B LGE L DER YÖNET C KLAS K L DER YÖNET C Bilgece liderlik yaparak yönetme Motivasyona dayal liderlik yaparak yönetme ANLAM (Yapt i in yüce bir anlam oldu unu hissetme) SEVG (Kurumuna/i ine/üstün e sevgi hissetme) GÖREV ( ini bir görev olarak içten benimseme) MOT VASYON ( i yapmak için istek duyma) EK P (Bütünün parças olman n mutlulu unu hissetme) BA (Amirine ba l l k duyma) Yarat c heyecanla çal ma Kalpten ba lanarak çal ma Keyifli i birli i ile çal ma Ba armay isteyerek çal ma Ortak amaçlar için çal ma Amirine mahçup olmamak için çal ma 1 Arkadan iti li i ler, i in bir an önce bitirilmesinde ve yap l tarz nda i sahibinin belirgin ve yak n ç kar n n oldu u i lerdir. Bu nedenle i lerin süratlenmesi ve bazen i sahibinin istedi i tarzda yap lmas na ikna olmas için, çal anlar de i ik yollarla sürekli olarak itilir veya bask lan r. Bu amaçla, me ru oldu u kadar, gayrime ru yollara da ba vurulabilir (Özgür, 2010:7). 224 Maliye Dergisi Say 161 Temmuz -Aral k 2011

B. ÖZGÜR GELENEKSEL YÖNET M NSANCIL YÖNET C OTOR TER YÖNET C LG S Z YÖNET C Ödül odakl yönetme Ceza odakl yönetme Yönetimle hiç ilgilenmeme ÖDÜL (Takdir edilme duygusu hissetme) KORKU (Ceza almaktan/i ten at lmaktan korkma) ÖFKE (Üste/kuruma/devlete öfke duyma) LG S ZL K ( lere ilgisizlik duygusu) GÜVENS ZL K (Bulunulan ortamda güven duymama) KURALSIZLIK (Kendini kurallara tâbi hissetmeme) Gönüllü boyun e erek çal ma Kötü niyetli itaatle çal ma syan ya da istifa lerle ilgilenmeme Kendini güvene alma odakl ya ama Kendi kurallar na göre ya ama Otoriter yönetimin ve cezalar n tehdidi bir k s m astta da korku duygusu do urur. Korku, en iyi ihtimalle gönülsüz itaat ama ço unlukla kötü niyetli itaat davran na yol açar. Korkanlar, itaatkâr ve çal r görünmekle birlikte yapabileceklerinin en az n ve en kalitesizini üretmeye özel gayret gösterirler. Ödül ve ceza ile yönetim ortam nda ödül alan yönetilen, k sa süreli de olsa takdir edilmi olman n mutlulu unu hisseder. Bu duygu onu otoriter uygulamalara gönüllü boyun e me ve itaate yöneltir. Bu durum çal an n yetene ini ve zekâs n fazla devreye sokmadan rutin i leri yapmas n ve ancak orta düzeyde verimini sa lar. Çal anlar n geleneksel yönetici yöntemiyle yükseltilebilecekleri en iyi hâl bu seviyedir. Motivasyona dayal klasik liderlik yönetilenlerde ba, ekip ve istek (motivasyon) duygular olu turur. Amirine ba duygusu, ona mahçup olmamak için çal may ; ekip duygusu, bütünün parças olman n mutlulu unu hissetmeyi ve ortak amaçlar için çal may ; motivasyon da i i yapmak için istek duymay ve ba armay isteyerek çal may sa lar. Bilgece liderlik yaparak yönetme ise yönetilenlerde klasik liderin do urdu u duygulara ilave olarak görev, sevgi ve anlam duygular da do urur. Görev duygusunda olanlar i lerinin yap lmas n bir görev olarak kabullenmi lerdir ve di er personelle keyifli bir i birli i ile çal rlar. Sevgi duygusu hissedenlerin bu duygular, i lerine, üstlerine ve/veya kurumlar nad r. Bunlara kalpten ba l l k hissederler ve potansiyellerini en üst seviyede kullanmaya çal rlar. Yapt i in yüce bir anlam oldu unu hissedenler ise en verimli, en üretken ve en yarat c gruptur. Kanaatimizce Türkiye de genel olarak geleneksel yönetimin orta seviyede otoriter ve insanc lla ma e ilimli yönetim anlay hâkimdir. Bu nedenle çal anlar m z n ço unlu u gönüllü boyun e me ve kötü niyetli itaat bir k sm da isyan ya da istifa davran ndad r. Keyifli i birli i, kalpten ba lanma ve hele de yarat c heyecan davran nda olanlar ise çok azd r. Maliye Dergisi Say 161 Temmuz -Aral k 2011 225

Yönetim Tarzları ve Etkileri 5.2. Yönetim Tarzlar n n Etki Üçgenleri nsanlar n genel e ilimlerinden bahsedilse de her birinin ayr bir yap s ve dünyas oldu undan yönetim tarz n n insanlar üzerindeki etkileri ve buna ba l olarak al nan tepkiler, insanlar n bu de i ik yap lar ile ba lant l olarak farkl l klar gösterir. En otoriter yöneticinin dahi astlar ndan baz lar kendilerine kar yap lan bütün olumsuz davran lara ra men verimli çal ma gayretini sürdürürler. Bilge lider nitelikli bir yöneticinin astlar ndan da olumsuz tav rda olanlar bulunabilir. Bu durumlar istisnaidir ve birinci hal çal an n idealist yap s ndan, ikincisi ise ast n bireysel dünyas n n problemlerinden do ar. A 0-10 -9-8 -7-6 -5-4 -3-2 -1 0 +1 +2 +3 +4 +5 +6 +7 +8 +9 +10 YARATTIĞI DUYGULAR -10-9 -8-7 -6-5 -4-3 -2-1 0 +1 +2 +3 +4 +5 +6 +7 +8 +9 +10 X GELENEKSEL YÖNETİCİ B ÖFKE KORKU ÖDÜL TEPKİLERİN (DUYGULARIN) DERECESİ ekil 4: Geleneksel Yöneticinin Etki Üçgenleri C Y 9 8 7 6 5 4 3 2 1 A 0-10 -9-8 -7-6 -5-4 -3-2 -1 0 +1 +2 +3 +4 +5 +6 +7 +8 +9 +10 YARATTIĞI DUYGULAR -10-9 -8-7 -6-5 -4-3 -2-1 0 +1 +2 +3 +4 +5 +6 +7 +8 +9 +10 X KLASİK LİDER YÖNETİCİ B C D E BAĞ EKİP İSTEK TEPKİLERİN (DUYGULARIN) DERECESİ ekil 5: Klasik Lider Yönetiminin Etki Üçgenleri Y 9 8 7 6 5 4 3 2 1 226 Maliye Dergisi Say 161 Temmuz -Aral k 2011

B. ÖZGÜR A YARATTIĞI DUYGULAR ÖFKE X B TEPKİLERİN (DUYGULARIN) DERECESİ ekil 6: Bilge Lider Yönetiminin Etki Üçgenleri C BİLGE LİDER YÖNETİCİ D -10-9 -8-7 -6-5 -4-3 -2-1 0 +1 +2 +3 +4 +5 +6 +7 +8 +9 +10 KORKU ÖDÜL BAĞ EKİP İSTEK 0-10 -9-8 -7-6 -5-4 -3-2 -1 0 +1 +2 +3 +4 +5 +6 +7 +8 +9 +10 Bir yöneticinin sahip olmas gereken uygulama, yön verme, liderlik ve karakter hususlar ndaki yetkinliklerinin seviyeleri -10 dan +10 a uzanan bir ölçek üzerinde gösterildi inde ve bunlar n ortalamas al nd nda bulunan de er, o yöneticinin yetkinlik ölçe i üzerindeki konumunu ve niteli ini gösterir. Tam otoriter geleneksel yönetici, en olumsuz durum olan -10 da bulunur ve cezaland rma odakl d r. Olumsuz özellikler -9 da bulunan yöneticide bir derece azd r, s f r konumuna do ru gidildikçe daha da azal r, insanc lla r ve ödüllendirme oda öne ç kar. En olumlu durum olan +10 da bulunan bilge lider yöneticinin yetkinlikleri tamd r. Bilgelik +9 da bulunan yöneticide daha azd r ve s f r konumuna do ru gidildikçe azalmaya devam eder. Yönetici yetkinli i ölçe inde farkl konumlardaki yöneticilerin, astlar n ne kadar nda hangi tür duygular ve buna ba l davran lar do urdu u, taraf m zca olu turulan etki üçgeni modeliyle anlat lmaktad r ( ekil 4, 5 ve 6). Bu ekillerde, yönetilenlerin korku, ödül, motivasyon, sevgi ve anlam gibi duygular n n konumu da -10 dan +10 a uzanan bir ölçek üzerinde gösterilmi tir. Bu duygulardan kaynaklanan tepkilerinin hangisinin yönetilenlerin toplam say s nda ne oranda olu tu u, yöneticinin yetkinlik ölçe indeki konum noktas ile duygular n -10 (X) ve + 10 (Y) noktalar n n birle tirilmesi ile olu turulan üçgende görülür. Üçgen alan 100 birimdir ve çal anlar n toplam n temsil eder. Örne in; konumu -10 (A) olan yöneticinin yönetilenlerden alaca tepkilerin da l m AXY üçgeninde oldu u gibidir ( ekil 4). Görüldü ü üzere bu durumda olumsuz duygu ta yanlar çok fazla, olumlu duygu ta yanlar ise azd r ve bunlar n içinde de öfke duygusu ya ayanlar en fazla orandad r. Yöneticinin konumu -10 dan uzakla t kça olumsuz duygular azal rken olumlu duygular art gösterir. ekillerin incelenmesinde anla laca üzere yönetici tiplerinin yönetilenlerde olu turduklar duygular n karakteristikleri vard r. -10 daki otoriter geleneksel yönetici %75 oran nda olumsuz duygular olu mas na sebep olurken %25 lik k s m her eye ra men içten gelen direnciyle olumlu duygular n koruyabilir. Klasik lider yöneticilerde durum bunun tersidir ve +10 da iken çal anlarda %75 oran nda GÖREV SEVGİ ANLAM E Y 9 8 7 6 5 4 3 2 1 Maliye Dergisi Say 161 Temmuz -Aral k 2011 227

Yönetim Tarzları ve Etkileri olumlu duygular olu tururlar. Ancak personelin %25 i bu yakla mdan etkilenmeyerek olumsuzluklar n sürdürür. Bilge liderler ise çal anlar n büyük ço unlu unun duygular n n olumlu hale dönü mesini sa layabilirler. Çabalara ra men ki isel yap lar sebebiyle olumsuz duygular n sürdüren %3- %5 lik bir bölümün olmas da tabiidir. Yöneticinin geleneksel otoriter veya bilge lider olmas n n yönetilenlerin duygu, davran ve üretimlerine etkisindeki çarp c farkl l k, ekil 4 deki AXY üçgeni ile ekil 6 daki EXY üçgenlerinin kar la t r lmas nda görülür. 5.3. Yönetim Tarzlar n n Üretim S n rlar ve Yönetim Engeli Yönetilenlerin sorumluluk ve bilgi seviyeleri, üretebilme kapasitesini (üst s n r n ) ve astlara verilebilecek inisiyatifin derecesini belirler. Yönetim tarz n n çal an n seviyesinin alt nda olmas, insanlar n duygusal tepkilerine yol açar ve kapasitelerini ortaya koymamalar ile üretici niteliklerinde azalmaya sebep olur. Böylece bu tip yönetim tarzlar üretimi s n rlar ve üretimin önünde yönetim engeli olu tururlar. Personelin üretim kapasitesinin 100 oldu u birimde olu turabildikleri azami olumlu duygu seviyelerinin sonucu olarak bu kapasitenin otoriter yönetim %25, insanc l yönetim %50 ve motivasyoncu lider yönetimi de %75 ini üretime aktarabilir ve bu seviyelerde yönetim engeli olu tururlar. Bundan dolay otoriter yönetim %75, insanc l yönetim %50 ve klasik lider yönetimi %25 oran nda üretim kayb na sebep olur. Bilge lider ise insanlar n seviyelerine uygun farkl yönetim tarzlar uygulad ndan engel olu turmaz, üretici kapasiteyi üretici niteli e ve üretime dönü türebilir. 6. Yöneticilerin Bilge Lidere Dönü ümü Liderlik Türkiye de yeterince anla lmam t r. Yöneticilerimizin büyük ço unlu u konunun fark nda ve bilincinde de ildir. Liderli i ö renmeye çal an, okuyan, ara t ran özellikle kamuda yok gibidir. lgilenenlerin zihni de liderli in ne oldu u ve nas l yap laca konusunda kar kt r. Birçok yöneticimizde liderli in kurumlarda uygulanamayaca fikri hâkimdir. Çünkü bir yöneticiye Liderin karizmas vard r. Yönetici atanm t r, liderin kendisi gelmi tir. Yönetici i leri do ru yapar, lider do ru i leri yapar. Yönetici kurallara uyar, lider kural koyar. Yönetici taklit eder, lider yeniyi yapar. Yönetici statükoyu kabullenir, lider statükoyu de i tirir. gibi cümlelerle liderlik anlat ld nda, mevcut örgüt yap lar ndaki bu insanlar n ba ka türlü dü ünmesi mümkün de ildir. Öte yandan onlara özde lik kuramayacaklar büyük liderler, genellikle de devrim liderleri örnek gösterilerek liderlik ula lamaz bir kavram haline getirilmektedir. Bunlar liderlik kavram n bir efsane haline dönü türmekte, e itimlere kat lanlar geleneksel yönetim al kanl klar na devam etmekten ba ka uygun çözüm olmad sonucuna varmakta ve birimlerine döndüklerinde bu usule devam etmektedirler. Yöneticilerin geleneksellikten kurtularak lidere veya bilge lidere dönü meleri, esas olarak bireysel bir seçim ve içsel bir süreçtir. Bu, dü ünme biçiminde ve buna ba l olarak da davran larda de i imi gerektirir. Zor olan bu de i imin sa lanabilmesi için bireysel ve kurumsal olarak yap labilecekler vard r. Bunun için yöneticilerce öncelikle bugüne kadar uygulana gelmekte olan geleneksel yönetim tarz n n neye yol açt n n fark edilmesi ve paradigmalar n n sorgulanmas laz md r. Mevcut durumdan ç karc yöneticiler rahats z olmad klar ndan, rahats z olanlar lider olmak ve kurumsal yap lar n de i tirmek için gayret göstermeye karar vermeli ve 228 Maliye Dergisi Say 161 Temmuz -Aral k 2011

B. ÖZGÜR bu konularda kendilerini geli tirmelidirler. Lider olmayan yöneticiler reaktif yap da olduklar ndan, çevrelerinden ve özellikle de amirlerinden çok kolay etkilenir ve olumsuz davran lar -ço unlukla da katlayarak- astlar na yönlendirirler. Liderler, özellikle bilge liderler ise daha üst bilinç düzeyinde ve durumun fark nda olduklar ndan üstlerinden ald klar negatif etkileri ba kalar na intikal ettirmezler; liderlik yapma, çevresindekilerin potansiyellerini ortaya ç karma ve yeni liderler yeti tirme gayretine devam ederler. Bu nitelikteki yöneticinin bulundu u yer dönü üm noktas d r ve statüsü ne kadar yukar daysa kurumsal etkisi de o oranda fazla olur. Kurumlarda bu tür dönü üm noktalar tespit edilmeli, desteklenmeli ve say lar n n art r lmas sa lanmal d r. Bunun için öncelikle lider yöneticileri seçecek performans de erlendirme sisteminin yürürlü e konulmas gerekmektedir. Ancak üst yönetiminde geleneksel yönetici tipi bulunan kurumlar n lider yönetici yeti tirme çal malar n n olmas pek mümkün de ildir. Bu kurumlarda tutuculuk ve atalet mevcuttur. Örgütler bu yap lar yla liderler yeti tirmek de il, geleneksel yöneticiler geli tirmek yoluyla otoriter yap n n ve verimsizli in devam n sa lamaktad rlar. Bu nedenle, kurumlar n dönü ümü için liderle me amaçl bireysel çabalar büyük önem ta maktad r. Sonuç Kurumlar n her düzeyindeki yöneticilerinin hem astlar ve hem de üstleri ile ilgili yak nmalar vard r ve bu durumun sistemik sebepleri bulunmaktad r. Problemin özü insan n bedeni, akl, kalbi, ruhu ve nefsi ile bir bütün oldu unu dikkate almayan ve onun bir nesne gibi yönetilebilece i inanc na dayanan yönetim paradigmas d r. Türkiye de genel olarak insanc lla ma e ilimli, orta seviyede otoriter geleneksel yönetim anlay hâkimdir. Bu nedenle çal anlar m z n ço unlu u gönüllü boyun e me ve kötü niyetli itaat bir k sm da isyan ya da istifa davran ndad r. Keyifli i birli i, kalpten ba lanma ve hele de yarat c heyecan davran nda olanlar ise çok azd r. Yönetimin etkisizli ine bir çözüm olarak öne ç kar lan lider yönetici profili de derde deva olamamaktad r. Bunun birinci sebebi liderli in yanl anla lmas ve uygun olmayan örneklemelerin, liderlik kavram n ula lamayacak bir efsane haline dönü türmesidir. kincisi de anlat lan liderli in belirleyici niteli inin, insanlar arzu ettikleri yöne sürüklemede motivasyona dayanmas ve yap içinde ba ka liderlerin ortaya ç kmas na izin vermeyecek anlay do urmas d r. Bu güya hakim ve güçlü liderlik yakla m, maiyetlerine inisiyatif verme konusunda çok tedbirli davranma ve ilkeci olanlardan ziyade kendilerine sad k olanlara güvenme, liderlik niteli i bulunanlar ve ilkelere sad k olanlar ise öteleme sonucu üretmektedir. Gerçek liderler, çevrelerindeki herkesi lidere dönü türmek için gayret ederler. Bunlar bilge liderlerdir. Bilgelik, ilkelere dayanan ve dürüstlü ü esas alan sa lam bir karakter ile nefs, özgürlük, bütünlük, bolluk ve hizmet bilinçlerinden olu an olgunluk yeterlili inin sonucudur. Bu özellikler sa duyulu davran ve güvenilirli i do urur, insan n manevi otoritesini sa lar ve onu gerçek lider yapar. Bilge liderler, insanlar n bütünlü ünü kavrayarak onlara ki isel anlamlar n bulmalar ve dönü erek liderle meleri yönündeki yakla m ve gayretleri sonucunda çal anlar n büyük ço unlu unun duygular n n olumlula mas n, potansiyellerini fark etmelerini ve harekete geçirmelerini sa layabilirler. Bu da çal anlar n üretim potansiyellerinin üretici niteli e dönü mesini temin eder. Maliye Dergisi Say 161 Temmuz -Aral k 2011 229

Yönetim Tarzları ve Etkileri Yöneticilerin geleneksellikten kurtularak bilge lidere dönü meleri, esas olarak bireysel bir seçim ve içsel bir süreçtir. Kurumlarda hâkim anlay sebebiyle dönü üm için bilge liderli e ula ma amaçl bireysel çabalar büyük önem ta maktad r. Kaynakça Covey, S.R. (2005), 8 inci Al kanl k, Sistem Yay nc l k, Birinci Bas m, stanbul. zgören, A.. (2003), Ya am nda 100 Kanguru, Elma Yay nevi. Özgür, B. (2004), Kamu Yönetiminde Yönetici Ç kmaz, Maliye Dergisi, Say 145, Ocak-Nisan 2004, http://portal1.sgb.gov.tr/calismalar/maliye_dergisi/yayinlar/ md/md145/bunyaminmakale.pdf Özgür, B. (2010), Gümrük Te kilat n n Sorunlar ve Yeniden Yap land r lmas, Gümrük Dünyas Dergisi, Say 64, http://www.gumrukkontrolor.org.tr/yayinlar/ Dergiler/64/3.pdf Peker, Ö. ve Aytürk, N. (2000), Etkili Yönetim Becerileri, Yarg Yay nevi, Ankara. 230 Maliye Dergisi Say 161 Temmuz -Aral k 2011