KİŞİLİK GELİŞİMİ PSİKOLOG-PSİKOTERAPİST AİLE DANIŞMANI SİBEL CESUR AKYUNAK

Benzer belgeler
REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ

PDR de Üç Gelişim Alanı (Kişisel-sosyal gelişim) Prof. Dr. Serap NAZLI

Kişilik Gelişimi. Yrd.Doç.Dr.Banu YÜCEL TOY 2/10/2016

K İ Ş İ L İ K. Kişilik kavramı Kişilik kuramları Kişiliğin ölçülmesi. Doç.Dr. Hacer HARLAK - PSİ154 - PSİ162

Kişilik Gelişimi. S.Freud E.Erikson

1. BÖLÜM ÇOCUK PSİKOLOJİSİNE GİRİŞ

Kişilik Gelişimi Doç. Dr. Tülin Şener

Okul Dönemi Çocuklarda

Ericson a Göre Psikososyal Gelişim ve Evreleri

1. ÜNİTE İÇİNDEKİLER EĞİTİM PSİKOLOJİSİ / 1

Doç.Dr. Hacer HARLAK - Psikolojiye Giriş I

İSTEK ÖZEL ACIBADEM İLKOKULU PDR BÖLÜMÜ EĞİTİM ÖĞRETİM YILI

içindekiler BÖLÜM 1 GİRİŞ 1 B Ö L Ü M 2 PUBERTE, SAĞLIK VE BİYOLOJİK TEMELLER 49 B Ö L Ü M 3 BEYİN VE BİLİŞSEL GELİŞİM 86

Sosyalleşme bebeğin üç ay dolaylarında insanla objeler arasındaki farkı görerek değişik tepkiler göstermesiyle başlar. Üçüncü ayın başından itibaren

DİN EĞİTİMİ - 5. Dr. Öğr. Ü. M. İsmail BAĞDATLI.

ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLARDA CİNSEL EĞİTİM

PSİ253 GEL.PSİ I - Prof.Dr. Hacer HARLAK YAŞAM BOYU GELİŞİM

Psikanaliz Sigmund Freud

1. Doğumdan İki Yaşına Kadar Görülen Sosyal ve Duygusal Gelişim

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ GİRİŞ BÖLÜM I TEMEL KAVRAMLAR 1-10 Kaynakça. 7 OKUMA PARÇASI (Baba Emzirmesi). 8

GELİŞİM, KALITIM ÇEVRE ETKİLEŞİMİNİN BİR ÜRÜNÜDÜR.

BÖLÜM I GELİŞİM İÇİNDEKİLER 1. ÜNİTE 2. ÜNİTE. ÖNSÖZ... v YAZARLAR HAKKINDA... vii

Temeller, Bölüm I: Freud. Psikolojiye Giriş. Değerlendirme. Temeller, Bölüm I: Freud Ders 3. Arasınav (%30) Final (%35)

Bedia Albay 7-20 Yaş Arası Bireylerin Fiziksel, Bilişsel, Kişisel ve Ahlaki Gelişimleri

5. MESLEKİ REHBERLİK. Abdullah ATLİ

Ergenlikte Kimlik Gelişimi. Doç. Dr. Şaziye Senem BAŞGÜL Hasan Kalyoncu Üniversitesi

Bireysel Farklılıklar, Kişilik, Tutum, Duygu ve Değerler

DİN EĞİTİMİ - 3. Yrd. Doç. Dr. M. İsmail BAĞDATLI. mismailbagdatli@yahoo.com

DEĞİŞEN ANNE BABA ROLLERİ

Piaget in Ahlak Gelişimi Kuramı Dışsal Kurallara Bağlılık Dönemi Bu dönem, 6-12 yaş arasını kapsamaktadır. Çocuk kuralların değişmezliğine

3-6 YAŞ GELİŞİM ÖZELLİKLERİ

TERAKKİ VAKFI ÖZEL ŞİŞLİ TERAKKİ ANAOKULU EĞİTİM YILI Bilgi Bülteni Sayı:7 4 5 YAŞ ÇOCUKLARININ GELİŞİM BASAMAKLARI

PSİKOLOJİK REHBERLİK BÖLÜMÜ DANIŞMANLIK VE. Gamze EREN Anaokulu Uzman Psikoloğu

Gelişim Psikolojisi Beden Gelişimi. Doç. Dr.Tülin Şener

4/16/2010 İÇERİK. Kişisel Rehberlik? Geleneksel vs Gelişimsel Yaklaşıma Göre Kişisel Rehberlik? KENDİNİ GERÇEKLEŞTİRME

GELİŞİM KURAMCILARI ÜÇ BÜYÜKLER

OKAN EĞİTİM KURUMLARI PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK BİRİMİ

İSTEK ÖZEL ACIBADEM ORTAOKULU PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİK BÖLÜMÜ

Motor Beceri Öğreniminin Seviyeleri

İÇİNDEKİLER SUNUŞ VE TEŞEKKÜR KİTABIN YAPISI VE KAPSAMI YAZAR HAKKINDA 1. BÖLÜM ÜSTÜN YETENEKLİLİKLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR VE KURAMSAL ÇERÇEVE

TEOG VE TERCİH DANIŞMANLIĞI

Toplumsal Cinsiyetle İlgili Kuramlar

OKUL ÖNCESİ REHBERLİK HİZMETİ

Çocuk ve ergenlerde cinsel kötüye kullanımın belirtileri ve etkileri Çocuk ve ergenlerde cinsel kötüye kullanımı önlemek için yapmamız gerekenler

Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetlerinin Amacı Nedir?

ANABİLİM EĞİTİM KURUMLARI ARKADAŞLIK İLİŞKİLERİ

ÇOCUK GELİŞİMİ VE EĞİTİMİ AÇISINDAN AİLENİN ROLÜ VE ÖNEMİ

ÖZEL KAŞGARLI MAHMUT ORTAOKULU MART 2016

Bağımlılık-Bağımsızlık. Prof. Dr. Sibel ERKAL İLHAN

BİREYLERE YÖNELİK HİZMETLER

CİNSEL KİMLİK GELİŞİMİ

ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLAR

Kişiler arası sevgi ve çekicilik

EĞİTİM PSİKOLOJİSİ. Doç. Dr. Hakan KARATAŞ Eği;m Bilimleri Bölümü Eği;m Programları ve Öğre;m Anabilim Dalı

EĞİTİM PSİKOLOJİSİ KISA ÖZET KOLAYAOF

Kişilerarası İlişkiler

Hizmetiçi Eğitimler.

10-11 YAŞ GRUBUNUN ANNE BABASI OLMAK

10 yaş döneminin gelişim özelliklerine dil-bilişsel, bedensel, motor, duygusal, FATİH HANOĞLU

GELİŞİMİN EN HIZLI OLDUĞU DÖNEMİ 0-3 YAŞTIR Fakat 0-6 yaşın her döneminde çocuğun öğreneceği fiziksel, sosyal, zihinsel, cinsel, duygusal ve ahlaki gö

Soru: Tanrı tasavvuru ne demektir?

1. Hafta İlişkilerin Önemi

II. KADEME) Yaş Dönemi Özellikleri (ERİNLİK BULUĞ ÇAĞI)

ARKADAŞ SEÇİMİNİN ÖNEMİ

Kişilik Kavramları BENLİK ÖZGÜVEN BENLİK SAYGISI(ÖZSAYGI) güveni ve inancı -Bireyin kendisi ile ilgili olumlu yargıları -Kendisi ile barışık olması

ERGENDE AİLE KRİZLERİNE MÜDAHALE. Prof. Dr. Emine Zinnur Kılıç

Bağlanma Nedir? Bağlanma, kişinin kendisi için önemli gördüğü bir başkasına (bağlanma figürü) karşı geliştirdiği güçlü duygusal bağlardır.

AKRAN İ LİŞKİ LERİ. PDR Bülteni Sayı: 03

DARICA ANADOLU LİSESİ 9. SINIF REHBERLİK PLANI

ÇOCUKLARDA ÖZGÜVEN GELİŞİMİ

YAŞAM BOYU GELİŞİM Ergenlik-Yetişkinlik

2. PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİKTE HİZMET TÜRLERİ. Abdullah ATLİ

ÜNİTE PSİKOLOJİ İÇİNDEKİLER HEDEFLER GELİŞİM PSİKOLOJİSİ I

ERGENLİK. Endüstrileşmiş kent yaşamıyla büyük ölçüde bağlantılı bir kavramdır. NEDEN?

GELİŞİM PSİKOLOJİSİ KONULARI. Yrd. Doç. Dr. Dilek SARITAŞ-ATALAR

İÇİNDEKİLER BÖLÜM I GİRİŞ

ADÖLESAN SAĞLIĞININ KORUNMASI VE GELİŞTİRİLMESİ. Prof. Dr. Ayfer TEZEL

Yaşam Boyu Sosyalleşme

T.C. İSTANBUL RUMELİ ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU AMELİYATHANE HİZMETLERİ PROGRAMI 2. SINIF 1. DÖNEM DERS İZLENCESİ

O Gelişim, organizmanın döllenmeden başlayarak bedensel, zihinsel, dil, duygusal ve sosyal yönden en son aşamaya ulaşıncaya kadar sürekli ilerleme

ANABİLİM EĞİTİM KURUMLARI

SINIF YÖNETİMİNİN TEMELLERİ

Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Birimi Aile Bülteni. Çocuk ve Cinsellik

REHBERLİK NEDİR? Bahsedilen rehberlik tanımlarının ortak yönleri ise:

ERKEN ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE CİNSEL KİMLİK GELİŞİMİ

Doç. Dr. Dilek GENÇTANIRIM KURT Ahi Evran Üniversitesi Psikolojik Danışma ve Rehberlik Anabilim Dalı

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...III

BAĞLANMA ve TERAPİ DE BAĞLANMA YRD.DOÇ.DR.ESRA PORGALI ZAYMAN İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ PSİKİYATRİ AD

Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu. ERGENLİK ve DEĞİŞİM

ANABİLİM EĞİTİM KURUMLARI. BABALAR ve ERGENLER

Yönetici tarafından yazıldı Çarşamba, 07 Ekim :27 - Son Güncelleme Çarşamba, 07 Ekim :31

OYUN VE ÇOCUK. -Çocuğun iç dünyasını anlayabilmek. -Çocuğun olayları anlamasına yardım etmek. -Çocuğa olaylarla baş etme becerileri kazandırmak

YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM FAKÜLTESİ

İMAN/İNANÇ ve TANRI TASAVVURU GELİŞİMİ JAMES FOWLER

Özgüven Nedir? Özgüven Eksikliği Nedir?

YAŞLILIKTA PSİKO-SOSYAL YAŞAM

ÜNİTE PSİKOLOJİ İÇİNDEKİLER HEDEFLER GELİŞİM PSİKOLOJİSİ II

1.ÇAĞDAŞ EĞİTİM SİSTEMİNDE ÖĞRENCİ KİŞİLİK HİZMETLERİ VE REHBERLİK. Abdullah ATLİ

Transkript:

KİŞİLİK GELİŞİMİ PSİKOLOG-PSİKOTERAPİST AİLE DANIŞMANI SİBEL CESUR AKYUNAK

Kişilik kavramından ne anlıyoruz? Kişilik nasıl gelişir ve nelerden etkilenebilir?

Kişilik Kişilik, bireyi diğer bireylerden farlılaştıran, tutarlı olarak sergilenen, bireye özgü özellikler bütünüdür. Kişilik, bireyin doğuştan gelen kalıtsal özellikleriyle çevresel etmenlerin etkileşimine bağlı olarak şekillenmektedir.

S. Freud un Kişilik Gelişimiyle İlgili Görüşleri Freud un kişilikle ilgili olarak Topografik Yapısal Psikoseksüel kişilik kuramı bulunmaktadır. 1856-1939

Topografik Kişilik Kuramı Bu kuram, bireyin bilişsel etkinlikleriyle ilgili olup, insan davranışlarının bilinçten ziyade bilinç altı ile ilişkili olduğunu vurgular. Bilinç, bilinç öncesi ve bilinç dışı olmak üzere üç bölge var

BİLİNÇ BİLİNÇ ÖNCESİ BİLİNÇALTI (BİLİNÇDIŞI)

Topografik Kişilik Kuramı Bilinç Bireyin farkında olduğu düşünce ve yaşantılarının bulunduğu bölge Dış dünyadan ya da içten gelen algıların fark edilebilindiği zihin bölgesi

Topografik Kişilik Kuramı Bilinç öncesi Bireyin ancak dikkatini zorlayarak hatırlayabildiği yaşantılar, zihinsel olaylar ve süreçleri içeren bölge.

Topografik Kişilik Kuramı Bilinç dışı Bireyin farkında olmadığı, bilinçli algılamanın dışında kalan zihinsel olayları içeren bölge. Bilinç dışı, sansür mekanizmasının engeli dolayısıyla bilinç düzeyine ulaşma olanağı olmayan zihinsel süreçleri içerir. Bu içerik gerçekliğe ve mantığa uymayan, insanın içinden geldiğince doyurulmak istenen dürtülerden oluşur. Freud a göre birey farkında olmadan bilinç dışındaki bu dürtülerin etkisiyle davranır.

Yapısal Kişilik Kuramı Bazı hastalarının davranışlarının açıklanmasında topografik kişilik kuramını yetersiz gören Freud, yapısal kişilik kuramını geliştirmiştir. Bu modele göre kişilik id, ego ve süperego olmak üzere üç sistemden oluşmaktadır. Davranış bu üç sistemin etkileşiminin ürünüdür.

İd Kişiliğin ilkel yönü Haz ilkesine göre ve mantık dışı isteklerle hareket etmektedir. Kişiliğin temel sistemidir ve ruhsal enerji kaynağıdır. Diğer iki sistemin çalışması için gerekli gücü de sağlar. Freud id için gerçek ruhsal varlık demiştir.

Ego Kişiliğin yürütme sistemidir. Gerçeklik ilkesiyle hareket eder. İd ile süperego arasında denge unsurudur. İd in gerçek dışı istekleriyle, süperegonun bunların karşılanmasına yönelik yasaklayıcı tutumları arasında bir arabulucu işlevi görerek, id in gereksinimlerinin karşılanmasına çalışmaktadır.

Süperego Kişiliğin ahlaki (törel) yönünü temsil eder. Çocuğun ana-babasından özümsemiş olduğu toplumsal kurallarla, geleneklere, göreneklere ve ahlak kurallarına göre şekillenir. Vicdanı da içerir ve gerçekten çok ideali temsil eder. İd in isteklerini baskılamaya çalışır.

Psikoseksüel Gelişim Kuramı Freud, kişilik gelişiminde çocukluk dönemi yaşantılarına önem vermiştir. Özellikle yaşamın ilk 5-6 yılının sonraki dönemlerin belirleyicisi olduğunu ileri sürmüş (Determinizm) Kişilik gelişimini birbirini izleyen beş dönemde incelemiştir.

Oral dönem (0-1,5 yaş) Freud a göre bu dönemde çocuğun dış dünyayı algılaması, kendini ifade biçimi ve gereksinimlerini karşılaması ağızla gerçekleşmektedir. Çocuğun ağız çevresinde gerçekleşen emme, çiğneme, ısırma gibi eylemleri, onun için başlıca zevk kaynaklarıdır. Oral dürtülerin iki ögesi: Oral erotizm, oral sadizm

Oral dönem (0-1,5 yaş) Bu dönemde beslenme önemli bir gereksinimdir. Bunun karşılanış biçimi çocuğun sonraki yaşamındaki kişilik özelliklerini önemli ölçüde etkiler. Bu dönemde çocuğun oral ihtiyaçlarının yeterince karşılanmaması veya aşırı bir biçimde karşılanması, çocukta çözülemeyecek karmaşalara neden olur.

Oral dönem (0-1,5 yaş) Oral ihtiyaçları yeterince karşılanan, beslenme ve sevilme ihtiyaçları gerektiği gibi doyurulan çocuklarda, dış dünyaya ilişkin bir temel güven duygusu oluşmaya başlar. Gereksinimleri yeterince karşılanmayan çocuklarda ise, yetişkinlik yıllarına kadar uzanabilen güvensizlik duygularıyla, bağımlı kişilik özelliklerinin ilk tohumları atılmış olur.

Oral dönem (0-1,5 yaş) Abartılmış iyimserlik, özseverlik, yoğun karamsarlık, diğerlerinden çok şey bekleme eğilimi bu dönemle ilgili kişilik özellikleridir. Oral karakterli kişiler aşırı bağımlıdırlar ve diğer insanların kendileriyle ilgilenmelerini isterler. Kendilerine olan saygıları, diğer insanların yargılarına bağlıdır. Haset ve kıskançlık duyguları da oral karakterli kişilerde sıklıkla yaşanır.

Anal Dönem (1,5-3 yaş) Freud, çocuğun bu dönemde tuvaletini kontrol edebildiğinin farkına vardığını, tuvaletini istediği zaman yapmaktan ve tutmaktan zevk aldığını belirtmiştir. Bu dönemde tuvalet eğitiminin barışçı yollardan tamamlanmaması durumunda çeşitli uyumsuz karakter özellikleri geliştirilir.

Anal Dönem (1,5-3 yaş) Yaşam boyu izlerini sürdürebilecek Aşırı düzenlilik İnatçılık katı görüşçülük, dik kafalılık cimrilik yada tam tersi dağınıklık savurganlık gibi karakter özellikleri bu dönemdeki duygularla bağlantılıdır.

Anal Dönem (1,5-3 yaş) Bu dönemde çocuk, tuvaletini anne babaya karşı bir silah olarak kullanabilir. Annenin denetiminden bağımsızlaşma (özerklik kazanma) isteklerinin ilk belirtileri gözlenir.

Fallik Dönem (3-5 yaş) Freud a göre bu dönem, cinsel bölgelerin uyarılmasından heyecan duyma ve cinselliğe ilgi biçiminde davranışlar görülen bir dönemdir. Erkek çocuklarındaki Oedipus karmaşası Kız çocuklarda görülen Elektra karmaşası bu dönemde yaşanan başlıca psikoseksüel karmaşalardır.

Fallik Dönem (3-5 yaş) Oedipus karmaşası, erkek çocuğun annesine karşı cinsel bir yakınlık beslemesi, bunun kabul edilemez bir durum olması nedeniyle de babası tarafından cezalandırılacağı kaygısını yaşamasıdır. Elektra karmaşası kız çocukların benzer şekilde babaya ilgi duyması ve anneden korkmasına dayalı kaygı yaşamasıdır. Bu dönemde anne-baba tarafından çocuğa katı ve cezalandırıcı bir tutum takınılırsa, çocuk bu karmaşalarla başa çıkabilmede güçlükler yaşayabilir.

Gizil (Latent-Örtülü) Dönem (6-12 yaş) Cinsel dürtülerin durgunluk gösterdiği, sosyal ve entelektüel beceriler edinmeye ilginin arttığı bir dönemdir. Hemcinslerine yakınlaşma vardır. Ana-babası dışındaki yetişkinlerle de özdeşim kurma söz konusudur.

Gizil (Latent-Örtülü) Dönem (6-12 yaş) Bu dönemde sağlıklı olan durum, çocuğun kendini başarısız hissederek aşağılık duygularına kapılmak yerine kendini başarılı algılayarak yeterlik duygusu geliştirmesidir.

Genital Dönem (Ergenlik) Bu dönemde fizyolojik olgunluğa erişilmesi ve bazı hormonların etkinliklerinin artması, gizil dönemde sakin kalan dürtülerin yeniden canlanmasına neden olur. Özellikle cinsel dürtülerden kaynaklanan çatışmalar tekrar ortaya çıkabilir. Fallik dönemde çözümlenememiş çatışmalar bu dönemde tekrar yaşanabilir.

Genital Dönem (Ergenlik) Bu dönemde çatışmaların çözümü başarılı bir kimlik edinmeyi kolaylaştırır. Bu dönemin amacı, ergenin anababasına olan bağımlılığından koparak aile dışındaki karşı cinsten kişilerle ilişkiler kurabilmeyi öğrenmesidir. Karşı cinse ilginin yanı sıra toplumsallaşma, grup etkinliklerine katılma, meslek seçimine ilişkin tasarılar

E. Erikson un Psikososyal Gelişim Kuramı Başlangıçta Freud la birlikte çalışan ve onun öğrencisi olan Erikson, zamanla Freud dan ayrılarak kendi kuramını oluşturmuştur. Erikson un görüşlerinde Freud un görüşlerine benzer ve farklı yönler vardır. 1902-1994

Freud - Erikson Benzerlik ve Farklılıklar Freud gibi Erikson da çocukluk dönemi yaşantılarına önem verir. Ancak çocukluk dönemi yaşantılarının sonraki yaşamı tamamen etkilediği ve belirlediği görüşüne karşı çıkar. Ona göre gelişimin her aşamasında sosyal çevre ve sosyal ilişkiler bireyin kişilik gelişiminde etkili ve önemlidir.

Freud - Erikson Benzerlik ve Farklılıklar Erikson da Freud gibi, kişilik gelişiminin birbiriyle iç-içe ve birbirini etkileyen dönemlerden oluştuğunu ileri sürer. Ancak Freud un kuramı sadece çocukluk dönemi yaşantıları ile sınırlı iken, Erikson un kuramı yaşamın tümünü içerir. Freud un beş dönemine karşılık Erikson, insan gelişimini ergenlik döneminden sonraki dönemleri de içeren toplam sekiz döneme ayırmaktadır. İlk beş dönemi Freud' n kuramındaki beş dönemle paralellik gösterir. Ancak dönemleri açıklamalarında bazı farklılıklar vardır.

Freud - Erikson Benzerlik ve Farklılıklar Freud un açıklamaları anne-baba-çocuk arasındaki ilişkilere dayalı iken, Erikson anne-baba yanında toplumsal çevrenin tümünü dikkate alır. Erikson a göre bireyin içinde yaşadığı toplumun kültürel özellikleri, değer yargıları psikososyal gelişimde önemli etkilere sahiptir.

Freud - Erikson Benzerlik ve Farklılıklar Her dönemde aşılması gereken bazı psikososyal problemler ve krizler vardır. Bir dönemin sağlıklı bir şekilde geçirilmesi ve krizlerin aşılması önceki dönemin sağlıklı gelişimine bağlıdır. Ancak sağlıksız bir şekilde geçirilen bir dönemin olumsuz etkilerinin diğer dönemlerde de devam edeceği şeklinde bir değerlendirmesi yoktur. Yaşamın sonraki evrelerinde karşılaşılabilecek olumlu sosyal çevre, önceden kazanılmış olumsuz duyguların yerine olumlu duyguların gelişmesini sağlayabilir. Bunun tersi de mümkündür.

1. Temel Güvene Karşı Güvensizlik (0-1,5 yaş) Bu dönemde bebeğin temel gereksinimlerinin (beslenme, ilgi, sevgi vs.) karşılanması önemlidir. Erikson a göre bebekler bu dönemde etraflarındaki dünyanın güvenilir olup olmadığı konusunda bir izlenim edinmektedirler. Bu dönemin olumlu boyutunda dış dünyanın ve insanların güvenilir olduğuna dair olumlu bir duygunun yerleşmesi, olumsuz boyutunda ise güvensizlik söz konusudur.

1. Temel Güvene Karşı Güvensizlik (0-1,5 yaş) Gereksinimleri yerinde, zamanında ve yeterince karşılanan bebeklerde bir temel güven duygusu, karşılanmayanlarda ise güvensizlik duygusu yerleşmeye başlar. Bu durum sonraki dönemleri de etkiler. Ancak bu etki sürekli olmayabilir. Güven yada güvensizlik konusu, yaşamın ilk yılında tamamen bitmiş bir olay değildir. Erikson un bu görüşü, Freud un determinist yaklaşımına karşı ileri sürdüğü anti-determinist yaklaşımının bir sonucudur.

2. Özerkliğe (Bağımsızlık) Karşı Kuşku ve Utanç (1,5-3 yaş) Bu dönemdeki çocuklar, yapmak istediklerini kendileri yapma konusunda ısrar etmektedirler. Çocukta bağımsız olma ve kendine güven duygusu önem kazanmaktadır. Yetişkinlerin müdahalesini ve işlerine karışmalarını istemezler.

2. Özerkliğe (Bağımsızlık) Karşı Kuşku ve Utanç (1,5-3 yaş) Yaptıkları iş engellenirse öfkelenirler. Bu konuda kendilerine serbestlik tanınan çocuklarda özerklik duygusu gelişmekte, fırsat tanınmayan çocuklarda ise kendinden kuşkulanma, çekingenlik ve kendine güvensizlik duygusu yerleşmektedir. Ayrıca bu dönemdeki tuvalet eğitiminde cezalandırıcı ve utandırmaya yönelik bir tutum izleyen ana-babalar, çocuğu utanma ve şüphe duygularına yöneltmektedirler.

3. Girişkenliğe Karşı Suçluluk (3-6 yaş) Bağımsız hareket edebilme isteği artmış Motor becerileri de geliştiği için sosyal ilişkilere daha fazla katılırlar. Merak ve araştırma duyguları yaşanır, çok soru sorarlar. Giriştiği faaliyetlerdeki başarısızlık, sorularının saçma olduğu şeklindeki tepkiler çocukta suçluluk duygularının gelişmesine neden olabilir.

3. Girişkenliğe Karşı Suçluluk (3-6 yaş) Bu dönemde çocuğun cinsiyetini fark etmesi ve bu konudaki merakı ile ilgili sorularına annebabanın vereceği olumsuz ve suçlayıcı cevaplar çocukta suçluluk duygularına neden olabilir. Bu nedenle anne-babaların ve okul öncesi öğretmenlerinin çocukları kendi başlarına bir şeyler yapmaya cesaretlendirmeleri, her çocuğun bazı işlerde başarılı olabileceği ortamlar oluşturmaları ve hata yapan çocuklara anlayışla yaklaşmaları gerekir.

4. Başarılı Olmaya Karşı Aşağılık (Yetersizlik) Duygusu (6-12 yaş) Bu dönemdeki çocuk, sosyal ve akademik yönlerden kendi durumunu arkadaşlarının durumu ile kıyaslayarak doyum sağlamak ister. Ana-babaların ve öğretmenlerin çocuğun başarılı olma gereksinimini karşılayabilmeleri önemlidir. Yetenekleri ölçüsünde verilen görevleri başaran çocuklar kendilerini başarılı, çalışkan ve becerikli olarak algılarlar. Sürekli eleştirilen ve akranlarıyla kıyaslanan çocuklar ise aşağılık ve yetersizlik duygularına kapılırlar.

5. Kimlik Kazanmaya Karşı Rol Karışıklığı (Ergenlik) Bu dönemin olumlu boyutunda ergenin kendine olumlu bir kimlik oluşturması, olumsuz boyutunda ise kimlik oluşturamamanın bir sonucu olarak rol karışıklığı (karmaşası) vardır. Kimlik neyi ifade eder? Kimliğin içeriğinde neler olabilir?

Kimlik Kimlik birçok parçadan oluşan bir kendini betimlemedir. Ben kimim? Neyim? Hayatımda neler yapacağım? Benim farkım ne? Kimliğin boyutları (İçerikleri) Meslek/Kariyer kimliği Etnik kimlik (iki kültürlü kimlik) Siyasal kimlik Dini kimlik İlişki kimliği (Evli, bekar, boşanmış vb.) Entelektüel, başarı kimliği Cinsel kimlik Fiziksel kimlik

5. Kimlik Kazanmaya Karşı Rol Karışıklığı (Ergenlik) Kendi ilgi ve yetenekleriyle uyumlu bir kimlik duygusu geliştirebilmiş olan ergen, gelecek yaşamıyla ilgili kararlarını vermeye başlar, kendine özgü bir değerler sistemi oluşturarak kişisel ve mesleki planlar yapabilir. Kimlik krizi ise, ergenin bu türden kararlar alamamış ve gelecekle ilgili herhangi bir plan yapamamış olmasını betimler.

5. Kimlik Kazanmaya Karşı Rol Karışıklığı (Ergenlik) Bu dönem, aileden duygusal bağımsızlığın kazanılması, cinsiyete uygun sosyal rollerin geliştirilmesi, kendine özgü bir değerler sisteminin oluşturulmasını gerektiren yıllardır. Kararsız kalmak ise rol karmaşası olarak adlandırılmaktadır. Erikson'a göre bu dönem üzerinde önceki dönemlerin önemli bir etkisi vardır. Bu dönemin de sonraki dönemler üzerindeki etkisi önemlidir.

6. Yakınlığa Karşı Yalnızlık (Genç Yetişkinlik) Bu dönemde başkaları ile ilişkiler kurup geliştirme isteği ve yakınlık kurma çabaları söz konusudur. Dostluk, sevgi ve karşı cinsle ilişkiler önem kazanmaktadır. Eş seçimi ve meslek seçimine yönelme vardır.

6. Yakınlığa Karşı Yalnızlık (Genç Yetişkinlik) Erikson a göre yakınlık, kendi kimliğini yitirme kaygısı olmaksızın başkalarıyla ilişkiler kurma ve paylaşabilme yeteneğidir. Ergenlik döneminde anlamlı bir kimlik geliştirmiş birey, bu dönemdeki kişiler arası ilişkilerinde daha başarılı olacaktır. Arkadaşlık kurma, evlilik ve meslek seçimi gibi konularda başarısız olan bireyler, yakın ilişkiler kuramadıkları için yalnızlığa düşer ve kendilerini mutsuz hissederler.

7. Üretkenliğe Karşı Durgunluk (Orta Yetişkinlik) Kişinin yaşamında verimli olma ve mesleğinde belli bir yere gelme çabalarının olduğu bir dönemdir. Verimli olamadığı, üretemediği duyguları ise bireyi durgunluğa ve verimsizliğe iter. Üretken olamayan bireyler, sadece kendi çıkarlarını düşünen, başkaları için fedakarlık yapmayan insanlar haline gelir.

8. Benlik Bütünlüğüne Karşı Umutsuzluk (İleri Yetişkinlik) Bu dönemde birey, geçmiş yaşamını gözden geçirme ve değerlendirme gereği duyar. Bu değerlendirmede özellikle bir önceki dönem olan orta yetişkinlik yıllarındaki çabalar ve başarılar önemlidir. Benlik bütünlüğü, bireyin geçmiş yaşamına doyum sağlayarak bakabilmesinden kaynaklanan olumlu duyguları ifade eder.

8. Benlik Bütünlüğüne Karşı Umutsuzluk (İleri Yetişkinlik) Orta yetişkinlik yıllarını üretken geçirdiğini, yaşamda yapmak istediklerini yapabildiğini düşünen bireyler bir benlik bütünlüğü içinde kendilerini mutlu ve huzurlu hissederler. Buna karşılık, üretken olamamış, kimliğini bulamamış kişiler, hayatlarını boşa geçirdiklerini düşünerek umutsuzluğa düşerler. Artık yeniden geri dönüşün imkansızlığı duygusu bu umutsuzluğu iyice artırır.

Daniel Levinson un Yetişkin Gelişimi Kuramı 1970 li yıllarda 18-47 yaşları arasındaki erkek yetişkinlere uyguladığı testler ve yaptığı görüşmelerle kuramını oluşturmuş. Yetişkinlikteki gelişim evrelerini belirlemeye çalışmış 1920-1994

Daniel Levinson un Yetişkin Gelişimi Kuramı İLK YETİŞKİNLİĞE GEÇİŞ (17-22 YAŞ): Bu dönemde ilk yetişkinlik evresinin temelleri atılır. Ergenlikten çıkma, yetişkin dünyasına girme çabaları var. Bu dönemde ailede kalmak ile dışarıya gitmek arasında bir denge var. Ailenin sınırını aşabilmek temel bir gelişim görevidir. Bu görev, yeni roller edinmeyi, daha özerk ve sorumlu olmayı gerektirir.

Daniel Levinson un Yetişkin Gelişimi Kuramı İLK YETİŞKİNLİK (22-45 YAŞ) Biyolojik açıdan yaşamın doruk noktasını oluşturur. Toplumsal ve psikolojik açıdan ise toplumda uygun bir yer kazanılması, bir aile kurulması, çağın sonunda da yetişkin dünyasında daha saygın bir konuma ulaşılması gibi faaliyetler görülür. Aşk, cinsellik, tutkular, istekler, aile yaşamı, mesleki ilerleme, yaratıcılık vb. hedeflerin gerçekleştirilmesinde yüksek bir doyum sağlayabilindiği gibi stresler de yer alabilir.

Daniel Levinson un Yetişkin Gelişimi Kuramı İLK YETİŞKİNLİĞiN (22-40 YAŞ) ALT EVRELERi Yetişkin dünyasına giriş (22-28 yaş): Bu dönemde birey aile odaklı yaşamını terk ederek yetişkin yaşamının ilk biçimini oluşturur ve devamını sağlamaya çalışır. Yetişkin rollerini ve sorumluluklarını öğrenir ve uygular.

Daniel Levinson un Yetişkin Gelişimi Kuramı 30 yaş geçişi: Bu dönemde birey yaşamını yeniden değerlendirir. Onu yeniler, değiştirir. Yeni amaçlar, yeni faaliyetler görülebilir. Sonraki yaşam yapısını temellendirme çalışmaları yapar. Durulma (33-40 yaş): Birey artık toplum içinde yerini almıştır. Ancak bu dönem aynı zamanda gençlik isteklerinin gerçekleştirilmesine de aracı olur. Erkek yetişkin bu dönemde yeterince bağımsız olmadığını düşünür. Üstlerin otoritesinden kurtulmak ister. Kendinden daha deneyimli ve üst konumdakilerden uzaklaşabilir.

Daniel Levinson un Yetişkin Gelişimi Kuramı ORTA YAŞ GEÇİŞİ (40-45 YAŞ): Bir dönüm noktasıdır; çünkü, bu dönemden itibaren değişim süreci başlamakta ve devam etmektedir. Birey için yaşam anlamsız, saçma, sıkıntılı ve tatsız bir şekilde görülebilir. Kimliğini ve kişiliğini tekrar gözden geçirir. Hayatını ve meslekte geldiği noktayı değerlendirir.yolun yarısına varmak acelecilik yaratır.

Daniel Levinson un Yetişkin Gelişimi Kuramı ORTA YETİŞKİNLİK (45-65 YAŞ):. Biyolojik kapasite ilk yetişkinliğe nazaran daha düşük olmasına rağmen kişisel olarak doyum sağlayıcı bir enerjiklik görülür. Birey artık sadece kendinden değil, yaşça daha küçük olan bireylerin gelişiminden de sorumludur.

Daniel Levinson un Yetişkin Gelişimi Kuramı ORTA YETİŞKİNLİĞİN (45-65 Yaş) Alt Evreleri Orta Yetişkinliğe Giriş (45-50 YAŞ): Yeni döneme uyum. Yeniden bir kararlılık kazanma dönemidir. Bazen bunalımların yaşandığı, benliğe yönelik tehdit algılandığı bir dönemdir. Yeni yaşam olayları gerçekleşebilir. Yeni bir iş, başka bir şehir, yeni eş vb. 50 Yaş Geçişi: Mevcut yaşam yapısını değiştirerek iyileştirmek için çaba gösterilir. Gelecekteki yaşam döneminden neler beklenildiği belirlenmeye çalışılır. Orta yetişkinliğin sona ermesi (55-60 yaş): Orta yetişkinlik döneminin sonuna yaklaşılıyor. Değerlendirme ve eksiklikleri tamamlama çabaları var.

Daniel Levinson un Yetişkin Gelişimi Kuramı İLERİ YETİŞKİNLİK GEÇİŞİ (60-65 YAŞ): Orta ve son yetişkinlik arasında yer alır. Her iki dönemi birbirine bağlayıp birbirinden ayıran bir sınır dönemini oluşturur. Döneme uyum sağlayıp yeni bir yaşam yapısı oluşturulmaya çalışılır. İLERİ YETİŞKİNLİK (65 YAŞ VE SONRASI)

Charlotte Bühler in İnsan Yaşamının Akışı Kuramı Bühler ve öğrencileri 1930 larda Viyana da topladıkları biyografiler ve otobiyografileri inceleyerek bir kuram oluşturmuşlardır. Bulguları, kişilerin biyolojik yaşam akışı bağlamında incelemişlerdir. 1893-1974

Charlotte Bühler in İnsan Yaşamının Akışı Kuramı Kurama göre beş temel yaşam dönemi vardır. Biyolojik eğri ile psikososyal gelişim eğrisi arasında paralellik vardır. 1. İlerleyici Büyüme Dönemi (0-15 yaş) - Evdeki çocuk - Henüz kendi başına amaçlar belirlemekten yoksun 2. Büyümenin Cinsel Üreme Yeteneğiyle Birlikte Sürdüğü Dönem (15-25 yaş) - Kendi belirlediği amaçları deneme ve gerçekleştirme

Charlotte Bühler in İnsan Yaşamının Akışı Kuramı 3. Büyümede Kararlılık Dönemi (25-45 yaş) - Amaçlarını özel ve kesin biçimde kendisinin belirlemesi - Amaçları gözden geçirme ve yeni amaçlar belirleme 4. Cinsel Üreme Yeteneğinin Yitirildiği Dönem (45-65 yaş) - Amaçlara ulaşmak için gösterilen çabaların değerlendirilmesi 5. Gerileyen Büyüme ve Biyolojik İniş Dönemi (65 yaş ve sonrası) - Amaçların gerçeklemesine dayalı olarak doyum veya mutluluk, amaçların gerçekleşmemesine dayalı olarak başarısızlık duygusu. -Bu dönemde de amaçlar belirlenebilir. Ancak bunlar daha çok anlık gereksinimleri karşılamaya yöneliktir.

Yetişkin Yaşam Biçimleri Yalnız yetişkinlik Birlikte yaşayan yetişkinler Evli yetişkinler Çocuksuz çiftler Boşanmış yetişkinler Tekrar Evlenen Yetişkinler Eşcinsel yetişkinler