dyopatik Servikal Distonili Hastalarda Botulinum Toksini Uygulanmas ndan Önce ve Sonra Kas Aktivasyon Paterninde Görülen De iflimlerin ncelenmesi

Benzer belgeler
fiekil 2 Menapoz sonras dönemde kistik, unilateral adneksiyel kitleye yaklafl m algoritmas (6)

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

Kronik Migrende Botulinum Toksin (BOTOX) Deneyimi

2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

T bbi At k Kontrolü P80-P Ulusal Sterilizasyon Dezenfeksiyon Kongresi

Araflt rma modelinin oluflturulmas. Veri toplama

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

ISI At f Dizinlerine Derginizi Kazand rman z çin Öneriler

Tablo 2.1. Denetim Türleri. 2.1.Denetçilerin Statülerine Göre Denetim Türleri

SB Sakarya E itim ve Araflt rma Hastanesi Asinetobakterli Hastalarda DAS Uygulamalar ve yilefltirme Çabalar

MURAT YÜKSEL. FEM N ST HUKUK KURAMI VE FEM N ST DÜfiÜNCE TEOR LER

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün

YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA NÖROTİSİZM VE OLUMSUZ OTOMATİK DÜŞÜNCELER UZM. DR. GÜLNİHAL GÖKÇE ŞİMŞEK

Hart Walker, gövde deste i ve dengeli tekerlek sistemi sayesinde, geliflim düzeyi uygun olan çocuklar n, eller serbest flekilde yürümesini sa lar.

SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R?

T bbi Makale Yaz m Kurallar

G ünümüzde bir çok firma sat fllar n artt rmak amac yla çeflitli adlar (Sat fl

CO RAFYA. DÜNYA NIN fiekl N N VE HAREKETLER N N SONUÇLARI ÖRNEK 1 :

Dr. Muharrem Do an 1, Dr. Cüneyt Müderriso lu 2, Dr. Muzaffer Fincanc 3, Dr. Bahad r Ceylan 4, Dr. Gülhan Eren Özdemir 4, Dr.

Dr. M. Fatih Önsüz 1, Doç. Dr. Ahmet Topuzo lu 2

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir.

BÖLÜM 7 BİLGİSAYAR UYGULAMALARI - 1

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi

ORHAN YILMAZ (*) B SAYILI YASADA YAPILAN DE fi KL KLER:

ELLE SÜT SAĞIM FAALİYETİNİN KADINLARIN HAYATINDAKİ YERİ ARAŞTIRMA SONUÇLARI ANALİZ RAPORU

MAKÜ YAZ OKULU YARDIM DOKÜMANI 1. Yaz Okulu Ön Hazırlık İşlemleri (Yaz Dönemi Oidb tarafından aktifleştirildikten sonra) Son aktif ders kodlarının

Diyabette Öz-Yönetim Algısı Skalası nın (DÖYAS) Türkçe Versiyonu: Geçerlik ve Güvenirlik Değerlendirme

ÖZET. Anahtar Kelimeler: HCV-HBV koinfeksiyonu, viral interferans Nobel Med 2010; 6(3): Bulgular: De erlendirmeye al nan olgulardan 13'ü

6. SINIF MATEMAT K DERS ÜN TELEND R LM fi YILLIK PLAN

Genel Yay n S ra No: /20. Yay na Haz rlayan: Av. Celal Ülgen / Av. Coflkun Ongun

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.8 Finansal Raporlama çin Maliyet Yaklafl m

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

YÖNTEM 1.1. ÖRNEKLEM Örneklem plan l seçim ölçütleri

dan flman teslim ald evraklar inceledikten sonra nsan Kaynaklar Müdürlü ü/birimine gönderir.

MOTORLU TAfiIT SÜRÜCÜLER KURSLARINDA KATMA DE ER VERG S N DO URAN OLAY

Dr. Ulviye Yi it 1, Dr. Serkan Erdenöz 2, Doç. Dr. Ersin Oba 2

Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif

ONKOLOJİDE SIK KULLANILAN İSTATİSTİKSEL YÖNTEMLER VE SAĞKALIM EĞRİLERİ

Nörolojik Hastalıklarda Depresyon ve Sitokinler

Selülit ile mücadelede son nokta. Cellulaze.

Yay n No : 1700 flletme-ekonomi Dizisi : Bask Ocak STANBUL

VERG NCELEMELER NDE MAL YET TESP T ED LEMEYEN GAYR MENKUL SATIfiLARININ, MAL YET N N TESP T NDE ZLEN LEN YÖNTEM

İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM

LABORATUVARIN DÖNER SERMAYE EK ÖDEME SİSTEMİNE ETKİSİ. Prof. Dr. Mehmet Tarakçıoğlu Gaziantep Üniversitesi

KONU 1: B L MSEL YÖNTEM VE STAT ST K... 1

Tam yağlı süt ürünleri tüketen erkeklere kötü haber

Zihinden fllem Yapal m, Yuvarlayal m, Tahmin Edelim

AR-GE YETENE DE ERLEND R LMES ESASLARI (*)

İçindekiler. 2. Zaman Verilerinin Belirlenmesi 47

MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES

GEKA NİHAİ RAPOR TEKNİK BÖLÜM. 1. Açıklama

DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, Hazırlayanlar. Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi

ENDOBUTTON CL ULTRA. Etkili Polyester örgülü sutür (#5 lead and #2 flipping) kullan lm flt r

STRATEJ K V ZYON BELGES

Uygulama Önerisi : ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac

Basit Elektrik Devresi FEN VE TEKNOLOJ

RAHİM TAHLİYESİ UYGULAMALARININ ZEYNEP KAMİL AİLE PLANLAMASI KLİNİGİNDE GÖZLENEN ETKİLERİ GİRİŞ. Dr. Asuman KARAMANı.. ı Dr.

Araştırma Notu 15/177

İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ BİLGİSAYAR MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ BİLGİSAYAR SİSTEMLERİ LABORATUARI YÜZEY DOLDURMA TEKNİKLERİ

İnmede Tedavisi BR.HLİ.102

ÇOCUKLUK ve ERGENL KTE D YABETLE YAfiAM

ÇINAR KOLEJ Ö RENC LER Ç N RENKL B R DÜNYA

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9

ÇALIŞAN SAĞLIĞI BİRİMİ İŞLEYİŞİ Hastanesi

BEZMİÂLEM. Horlama ve Uyku. Apne Sendromu VAKIF ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HASTANESİ. Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı.

Proje Yönetiminde Toplumsal Cinsiyet. Türkiye- EuropeAid/126747/D/SV/TR_Alina Maric, Hifab 1

1.3. NİTEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ GİRİŞ NİTEL ARAŞTIRMALARDA GEÇERLİK VE GÜVENİRLİK SORUNLARI... 2

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir.

2- Hastalara muayenehaneye ilk defa mı? Sürekli mi? geldikleri sorulduğunda %30 u ilk defa %70 i sürekli geldiklerini bildirmişlerdir (Şekil 2).

Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV Sayfa ISBN

GENÇ YET fik NLERDE BÜYÜME HORMONU EKS KL

UMU ETKİLEYEN ETKİLEYEN ETMENLER ETMENL

Ara rma, Dokuz Eylül Üniversitesi Strateji Geli tirme Daire Ba kanl na ba

Gelece in Bilgi flçilerini Do ru Seçmek: Araflt rma Görevlisi Al m Süreci Örne i

BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu

EOZİNOFİLİK ÖZOFAJİT ANTALYA 2016 DR YÜKSEL ATEŞ BAYINDIR HASTANESİ ANKARA

4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI

DR. NA L YILMAZ. Kastamonulular Örne i

Mehmet TOMBAKO LU* * Hacettepe Üniversitesi, Nükleer Enerji Mühendisli i Bölümü

YARGITAY 2. HUKUK DA RES

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi

BALIK YAĞI MI BALIK MI?

1 6/01/2004 tarihli say l Resmi Gazete de yay mlanan ve 01/05/2004

6. Tabloya bakt m za canl lardan K s 1 CEVAP B. 7. Titreflim hareketi yapan herfley bir ses kayna d r ve. II. ve III. yarg lar do rudur.

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları

MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z

TÜRK YE B L MSEL VE TEKNOLOJ K ARAfiTIRMA KURUMU DESTEK PROGRAMLARI BAfiKANLIKLARI KURULUfi, GÖREV, YETK VE ÇALIfiMA ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K (*)

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.9. Pazar De eri Esasl ve Pazar De eri D fl De er Esasl De erlemeler için ndirgenmifl Nakit Ak fl Analizi

BELGES Z MAL BULUNDURULMASI VEYA H ZMET SATIN ALINMASI NEDEN YLE KDV SORUMLULU U

fonksiyonu, her x 6= 1 reel say s için tan ml d r. (x 1)(x+1) = = x + 1 yaz labilir. Bu da; f (x) = L

Venöz Tromboembolizmin Önlenmesinde Antitrombotik Tedavi (Birincil Koruma)

Binalarda Enerji Verimliliği ve AB Ülkelerinde Yapılan Yeni Çalışmalar

SOSYAL GÜVENL K REHBER. SSK BAfiKANLI I

MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ AKADEMİK DEĞERLENDİRME VE TEŞVİK ESASLARI

RAN SLÂM CUMHUR YET ANKARA KÜLTÜR MÜSTEfiARLI I WEB S TES H ZMETE AÇILDI

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi

Transkript:

Özgün Makale / Original Article 39 Clinical and Electrophysiological Investigations of Changes in Muscle Activation Patterns Before and After Botulinum Toxin Injections for Idiopathic Cervical Dystonia Gülflen KOCAMAN, Mehmet Bar fl BASLO*, Haflmet HANA ASI*, Yeflim Gülflen PARMAN* A r Devlet Hastanesi, Nöroloji Bölümü, A r * stanbul Üniversitesi stanbul T p Fakültesi, Nöroloji Anabilim Dal, stanbul, Türkiye ÖZET Amaç: Daha önce Botulinum Toksini (BT) uygulamas yap lmam fl Servikal Distoni (SD) li hastalarda enjeksiyon öncesi ve sonras EMG ile servikal bölge kaslar ndaki aktivasyonu de erlendirmek ve hastal n seyri esnas nda di er kaslarda oluflabilecek distoninin yay l m özelliklerini incelemek amaçlanm flt r. Yöntem: Çal flmaya daha önce BT enjeksiyonu yap lmam fl, yeni tan konan idyopatik SD li 9 hasta al nd. Hastalar n çal flmaya al nmas ndan itibaren 6 haftada bir, enjeksiyon öncesi ve sonras olmak üzere, klinik (Toronto Western Spazmodik Tortikolis De erlendirme Skalas [TWSTRS]), ve elektrofizyolojik [4 çift kas (sternokleidomastoid (SCM), splenius kapitis (SC), trapez (TRA), levator skapula (LS)) üzerinde, her hasta için toplam 8 seans EMG] de erlendirme yap ld. 12 haftada bir BT enjeksiyonu uyguland (toplam 4 kez). Bulgular: Kaslar n 1 y ll k izlemi sonunda yap lan karfl laflt rmal de erlendirmelerinde, biyoelektriksel faaliyette kal c bir de ifliklik saptanmad. Hastalar n %88.8 i subjektif iyileflme gösterdi. Klinik skalada (TWSTRS) ortalama %13.36 oran nda iyileflme görüldü. Subjektif yarar ile klinik skala de erleri aras nda istatistiksel olarak anlaml pozitif korelasyon saptand. Sonuç: Çal flmam z SD li hastalarda BT enjeksiyonlar ndan sonra kas aktivasyon paternindeki de iflimin çok say da seri EMG lerle incelendi i, literatürdeki ilk çal flma olma özelli ine sahiptir. Kas aktivitesinde kal c de ifliklikten söz etmek için bir y ll k izlem süresinin k sa oldu u düflünülebilir. Matematiksel de erlendirmelerin yan nda klinik tecrübe ve gözlemlerin çok önemli oldu u, hastalar n bildirdi- i subjektif yarar n da oldukça anlaml oldu u anlafl lmaktad r. (Nöropsikiyatri Arflivi 2009; 46: 39-43) Anahtar kelimeler: Servikal distoni, elektromiyografi, botulinum toksini, kas aktivasyon paterni ABSTRACT Objective: To evaluate the electromyographic activation of cervical muscles before and after botulinum toxin injections and to investigate the distribution patterns of dystonia that may occur in other muscles during the disease in Cervical Dystonia (CD) patients with no history of previous Botulinum Toxin (BT) injections. Method: Newly diagnosed 9 idiopathic CD patients, who have not been previously injected with BT, are included. After the recruitment of the participants into the study, clinical [Toronto Western Spazmodic Torticollis Evaluation Scale (TWSTRS)] and electrophysiological evaluation [4 pairs of muscles (sternocleidomastoid (SCM), splenius capitis (SC), trapezius (TRA), levator scapulae (LS), a total of 8 EMG sessions for each patient] were carried out in pre- and post-injection period every 6 weeks. BT was performed every 12 weeks (a total of 4 sessions). Results: No permanent change in bioelectrical activity was stated in comparative evaluation of the muscles at the end of the 1-year follow-up. 88.8% of the patients showed subjective amelioration. According to TWSTRS, average 13.36% amelioration was observed. Statistically significant positive correlation was detected between subjective benefit and values of clinical scale (TWSTRS). Discussion: This study is the first in the literature to investigate the changes of muscle activation patterns in CD patients after the BT injections with serial EMG studies. One year follow-up may be thought as a short follow-up period for talking about a permanent change of the muscle activity. In addition to mathematical evaluations, clinical experience and observations are very important; a subjective benefit reported by patients is also reasonably meaningful. () Key words: Cervical dystonia, electromyography, botulinum toxin, muscle activation pattern Girifl Servikal distoni (SD), boyun kaslar n n tonik veya aral kl (intermittan) spazmlar yla bafl n istemsiz olarak bir tarafa döndü ü, en s k görülen eriflkin bafllang çl fokal distonidir. Merkezi sinir sisteminde yap sal bir bozukluk yoksa idyopatik olarak s n fland r l r ve olgular n ço u bu gruptad r (1). dyopatik SD (ISD) nin prevalans bir çal flmada 9/100.000 olarak bulunmufltur (2). Bafllang ç yafl %70-90 oran nda 4. ve 6. dekatlar aras ndad r (3-6). Kad nlarda erkeklere oranla 1.5-1.9 kat daha fazla görülür (3-5). Yaz flma Adresi/Address for Correspondence: Dr. Gülflen Kocaman, A r Devlet Hastanesi, Nöroloji Bölümü, A r, Türkiye E-posta: drgkocaman@gmail.com Gelifl tarihi/received: 15.02.2009 Kabul tarihi/accepted: 11.05.2009 Nöropsikiyatri Arflivi Dergisi, Galenos Yay nc l k taraf ndan bas lm flt r. Her hakk sakl d r. / Archives of Neuropsychiatry, Published by Galenos Publishing. All rights reserved.

40 Nöropsikiyatri Arflivi 2009; 46: 39-43 Semptomlar genellikle ani bafllang çl olup hastalar s kl kla, boyun çekmesinden veya bafl n istemsiz dönmesinden yak n rlar (7). En s k görülen form tortikolisdir. Hastalar n %70-80 inde boyun a r s vard r (8-10). Servikal distoninin tan s öykü ve klinik muayene ile konur. Elektromiyografi (EMG) baflar l botulinum toksini (BT) enjeksiyonu için distonik aktivite gösteren kaslar n belirlenmesinde yararl d r (11). Distoni tan ve ay r c tan s nda da önemli bir yere sahiptir. Servikal distoninin tedavisi semptomatik olup, hayat kalitesini artt rma ve sekonder komplikasyonlar (radikülopati, miyelopati, disfaji vs.) önlemeye yöneliktir. Çeflitli oral farmakoterapiler olmakla birlikte bu tedavilerden faydalanma oran de iflkendir. Antikolinerjik ajanlar SD li hastalarda kullan labilir. Yeterli etkinli in olmay fl ve yan etki fazlal antikolinerjiklerin kullan m n s n rlar. Botulinum toksini ile yap lan kemodenervasyon tedavisi di er farmakoterapilere karfl, gerek etkinlik gerekse yan etkilerin azl - yönünden üstünlük sa lam fl olup SD nin tedavisinde en etkin tedavi yöntemi olarak kabul edilmifltir (12-16). Ülkemizde ve dünyada ço unlukla toksinin A serotipi kullan lmaktad r. Botulinum toksininin boyun kaslar na enjeksiyonu lokal kas güçsüzlü ü yaparak istemsiz bafl hareketini ve a r y azalt r. Çal flmalarda BT-A serotipinin yaklafl k olarak %60-80 oran nda bafl postüründe düzelmeye neden oldu u gösterilmifltir (17,18). Bunun yan nda a r da da dramatik iyileflme olmaktad r. Botulinum toksini, klinik forma göre etkilenmifl kaslara uygulan r. Servikal distonili hastalarda enjeksiyon öncesi etkilenmifl kaslar n saptanmas önem tafl r. Bunun için hastay çeflitli pozisyonlarda ve dikkatli muayene etmek gerekir. Botulinum toksini dozlar distoninin fliddetine ve etkilenmifl kaslara göre de iflir. Farkl araflt rmac lar aras nda enjeksiyon teknikleri, her kasa yap lan enjeksiyon say s, dozlar, enjekte edilen kaslar n kombinasyonu aras nda görüfl farkl l klar vard r (19). Botulinum toksini uygulamalar için EMG rehberli inde enjeksiyon yap l p yap lmayaca halen tart flma konusudur. EMG, kompleks olgularda ve boyun kaslar - n n zor palpe edildi i olgularda yararl olur (19). Hastalar n 1/3 ünde distoni oromandibular, omuz kol gibi komflu vücut bölgelerine yay l r, nadiren jeneralize de olabilir (20). Servikal distonili hastalar n kaslar nda BT sonras meydana gelen yeni aktivasyon paterniyle ilgili olarak farkl metodolojilerde yap lm fl az say da çal flma bildirilmifltir (21-23). Tortikollis için tek tek kaslar n ayr aktivasyonu de il de anormal santral bir motor program n nonspesifik boyun kas aktivasyonuna neden oldu u hipotezi öne sürülmüfltür (21-24). Literatürdeki s n rl say da çal flmalar gerek hasta grubunun gerekse metodolojilerin heterojen olmas aç s ndan motor program ve bundaki de- iflimi ortaya koymada yetersizlikler tafl maktad r (21). Bu çal flma ile, daha önce BT uygulamas yap lmam fl SD li hastalarda enjeksiyon öncesi ve sonras seri EMG kay tlar ile servikal bölge kaslar ndaki aktivasyonu de erlendirmek, hastal n seyri esnas nda oluflabilecek yay l m paternlerini incelemek amaçlanm flt r. Gereç ve Yöntem stanbul T p Fakültesi, Nöroloji Anabilim Dal, BT poliklini ine baflvuran, daha önce BT enjeksiyonu yap lmam fl, yeni tan konan ISD li olgular de erlendirildi. Öykü ve nörolojik muayene ile SD saptanan 5 kad n, 4 erkek toplam 9 hasta çal flmaya al nd. stanbul Üniversitesi stanbul T p Fakültesi Etik Kurulu ndan onay al nd (11.05.2005 tarihli, 601 dosya no lu çal flma). Çal flman n içeri i ve amac, çal flma için uygun görülen hastalara, sözlü ve bu amaçla haz rlanan r za formu ile yaz l olarak aç kland. Elektrofizyolojik de erlendirme, stanbul Üniversitesi stanbul T p Fakültesi Nöroloji Anabilim Dal, Klinik Elektrofizyoloji Bilim Dal, EMG laboratuvar nda Dantec-Keypoint (versiyon 3.2, Danimarka) cihaz ile yap ld. Klinik De erlendirme Hastalar n tümü yafl, cins, meslek, özgeçmifl (travma, psikiyatrik hastal k, sistemik hastal k), aile öyküsü, ald tedaviler aç s ndan sorguland. Her hastan n nörolojik muayenesi, kraniyal ve servikal MRG incelemesi yap ld. Klinik de erlendirme ayr ca subjektif ve objektif kriterler referans al narak kaydedildi. Buna göre; Subjektif De erlendirme: Her hastadan enjeksiyondan 6-7 hafta sonra SD deki düzelmeyi yüzde olarak oranlamas istendi (subjektif yarar). Bafllang çtan itibaren %20 den fazla iyileflme anlaml kabul edildi. Her vizitte etki bafllama süresi ve yan etki varl sorguland. Objektif De erlendirme: Hastalar çal flman n bafllang c nda ve 6-7 haftada bir yap lan her vizitte Toronto Western Spazmodik Tortikolis De erlendirme Skalas (TWSTRS) ile de erlendirildi. Enjeksiyonlar Enjeksiyon yap lacak kas ve enjeksiyon dozu fizik muayene ve EMG deki kas aktivitesine göre 4 çift kas aras ndan seçildi [sternokleidomatoid (SCM), trapez (TRA), splenius kapitis (SC), levator skapula (LS)]. Enjeksiyon her kas üzerinde tek bölgeye yap ld. Her seansta ayn kasa uygulama yap lmad (enjeksiyon öncesi yap lan EMG de sessiz olan kasa o seansta enjeksiyon yap lmad ). Enjeksiyonlar her hasta için 12 haftada bir olmak üzere toplam 4 seans yap ld. Botulinum toksini-a preparat olarak Botox kullan ld. Elektrofizyolojik De erlendirme Her BT enjeksiyonundan hemen önce ve her enjeksiyondan 6-7 hafta sonra, seçilen boyun kaslar nda, her hastaya toplam 8 seans EMG yap ld. Buna göre; 1) ki yanl SCM (yüzeyel elektrod ile), TRA (yüzeyel elektrod ile), SC (konsantrik i ne elektrod ile) ve LS (konsantrik i ne elektrod ile) kaslar ndan efl zamanl biyoelektriksel faaliyet kaydedildi. Rektifiye traseler kullan larak bu traselerde biyoelektriksel faaliyetin genlik (zarf amplitüt) ve yo unlu una bak ld. 2) Kay tlar bafl spontan olarak distonik pozisyonda ve dik oturur durumdayken al nd. 3) Biyoelektriksel faaliyet kayd 0.2 mv/div. duyarl l nda ve 160 ms/div. süpürme h z nda yap ld (amplifikatör filtre ayarlar 5Hz-10kHz). Biyoelektriksel faaliyeti ölçmek maksad yla yapt - m z hesaplamada ayn kas için en yüksek aktivitenin oldu u trase dikkate al nd. Bu trase üzerinde interferans paternine bak ld. 30 μv un alt ndaki genlik sessiz kabul edildi. Her bir kas için aktivitenin tespit edildi i süre (ms) hesapland. Buna göre en yüksek kas aktivitesi 1600 ms, en düflük kas aktivitesi ise 0 ms idi. statistiksel Yöntem Çal flmada kullan lan; EMG de kas aktivitesinin tespit edildi i süre (ms), TWSTRS ve subjektif yarar de iflkenleri ba ml de iflkenlerdir. Bunlardan süre ve TWSTRS numerik, subjektif yarar kategorik de iflkendir.

Nöropsikiyatri Arflivi 2009; 46: 39-43 41 Her kas ve her enjeksiyonda, enjeksiyon öncesi ve sonras süre parametresi için tan mlay c istatistiksel de erlendirme (aritmetik ortalama, standart sapma) yap ld. Her kas ve her enjeksiyon için, enjeksiyon öncesi ve sonras süre ve TWSTRS parametreleri karfl laflt r l rken Wilcoxon signed-rank testi (Wsrt) kullan ld. Tüm seanslar n hepsinde de enjeksiyon yap lan ve hiç enjeksiyon yap lmayan kaslarda 1 y ll k izlem süresince kas aktivitesinde de iflim olup olmad de erlendirilirken Friedman testi kullan ld. De iflim saptanan kaslarda çal flmaya girifl de erleri ile çal flma sonundaki de erler aras nda fark olup olmad n de erlendirmek amac yla da Wsrt yap ld. Enjeksiyon öncesi ve sonras klinik skalalar aras ndaki fark ile enjeksiyon sonras elde edilen subjektif yarar aras nda iliflki olup olmad n hesaplamak amac yla Spearman korelasyon testi kullan ld. Bulgular Çal flmaya 5 kad n ve 4 erkek olmak üzere toplam 9 hasta al nd (Tablo 1). Bir hasta subjektif olarak faydalanmad n belirtmesi ve disfaji geliflmesi nedeniyle 2 kez enjeksiyon, 6 kez EMG yap ld ktan sonra çal flmadan ç kar ld. Bu hasta yaklafl k 6 ay izlenmifl oldu. Di er hastalara 8 seans EMG, 4 seans enjeksiyon yap ld ve toplam 1 y l takip edildi. Klinik ve Demografik Bulgular Hastalar n yafllar 32 ile 65 (ortalama 44.8±SD) aras ndayd. Hastal k süresi 2 ay ile 20 y l aras nda de iflkenlik göstermekteydi (ortalama 5 y l). Hastalar n SD d fl ndaki nörolojik muayeneleri, kraniyal MR ve servikal MR görüntülemeleri normaldi. Hastalar ilaç kullanm yordu. Tek seansta kullan lan ortalama toplam Botox (minimum 100, maksimum 290 Ü) dozu 160 Ü idi. Hiçbir seansta kullan lan BT dozu toplamda 290 Ü yi, tek kasta 80 Ü yi geçmedi. Hastalar n %88.8 i subjektif iyileflme gösterdi ve ortalama %55 oran nda bafl postüründe düzelme sa land. Klinik skalada (TWSTRS) ise ortalama %13.3 oran nda iyileflme görüldü (Tablo 2). Dört hasta disfaji bildirdi. kisinde hafif (bir kez), di er ikisinde orta derecede (iki kez) ve kat g dalara karfl idi. Bu hastalardan birinin hiç SCM enjeksiyonu yoktu; iki yanl SC enjeksiyonu vard. SC kaslar n n her birine 80 Ü Botox uygulanmas ile yutma güçlü ü ve boyun a r s olufltu. Bu etkinin yüksek doz ve lokal yay l mla iliflkili olabilece i düflünüldü. Yutma güçlü ü geliflen di er hastalar n ise tek yanl SCM kas na ortalama 40 Ü Botox yap lm flt. Bir hasta enjeksiyon yap lan günün gecesinde bafllayan ve 1-2 gün süren atefl bildirdi. Bir hastada da boyun düflmesi gözlendi. Bu hastan n sol SCM d fl nda fleçilmifl tüm boyun kaslar na enjeksiyon yap lm flt (toplam 290 Ü). Elektromiyografi Bulgular statistiksel De erlendirme Dört seansta da enjeksiyon yap lan ve hiç enjeksiyon yap lmayan kaslardaki aktivitede, 1 y ll k izlem süresince de iflim olup olmad n de erlendirmek amac yla Friedman testi yap ld. Buna göre; hem enjeksiyon uygulanan hem de uygulanmayan kaslar n tümünde 1 y ll k izlem sonunda kal c kas aktivite de iflikli i saptanmad (p>0.05). Her kas ve her enjeksiyon için, enjeksiyon öncesi ve sonras kas aktivitesinin süresi ve TWSTRS parametreleri Wsrt ile karfl laflt r larak BT tedavisinin etkinli i araflt r ld. Bu istatistiksel de- erlendirmede, enjeksiyonlar sonras nda kas aktivitesinde ve klinik skalada (TWSTRS) azalma oluyordu; ancak sadece sa SCM de 2. enjeksiyonda istatistiksel olarak anlaml azalma mevcuttu (Wsrt, p<0.05). Di er tüm kas gruplar nda ve enjeksiyonlarda istatistiksel olarak anlaml fark yoktu (p>0.05). Tablo 2. Hastalardaki subjektif yarar ve TWSTRS oranlar Hasta No Subjektif TWSTRS Ortalama Yarar (%) Yüzdesi (%) 1 70-10.8 2 27.5 7.25 3 35 4.25 4 50 21 5 87.5 65 6 58.75 0.5 7 60 12.5 8 55 12.5 9 0-1 Tablo 1. Hastalar n genel özellikleri Hasta No Cins* Yafl Tan Hastal k Travma/Aile EYKS** Toplam Doz Etki Bafllama Subjektif Yan Süresi Öyküsü (Tek Seans) Süresi (Gün) Yarar (%) Etki 1 E 33 Sa T*** + 12 y l yok 7 290 7 70-80 Bafl gövdede düflüklü ü, distoni disfaji 2 E 58 Sa T+tremor 8 y l yok 8 200 15 40-50 yok 3 E 46 Sol T 1.5 y l yok 5 200 12 40-50 yok 4 K 43 Sol T 4 ay yok 4 100 5 50 yok 5 K 41 Sol T 5 ay yok 5 100 7 90 atefl 6 K 32 Sol T 2 ay yok 5 200 3 60 yok 7 K 47 Sa T 2.5 y l yok 4 100 15 80-90 Hafif disfaji 8 K 65 Sa T+tremor 20 y l yok 4 160 7 80 disfaji Boyun a r s 9 E 39 Sa T 4 ay Yok 2 100 0 0 disfaji *E: erkek, K: kad n, **EYKS: Enjeksiyon yap lan kas say s, ***T: Tortikolis

42 Nöropsikiyatri Arflivi 2009; 46: 39-43 Enjeksiyon öncesi ve sonras klinik skalalar aras ndaki fark ile enjeksiyon sonras elde edilen subjektif yarar aras nda iliflki olup olmad n hesaplamak amac yla Spearman korelasyon testi kullan ld. Bu de erler aras nda istatistiksel olarak anlaml orta düzeyde pozitif korelasyon saptand (Spearman korelasyon, r=0.521, p<0.05). Tart flma Bizim çal flmam zda yap lan EMG lerle, 1 y ll k izlem sonunda, hiçbir kasta (dört seansta enjeksiyon yap lan ve hiç enjeksiyon yap lmayan) kal c bir kas aktivite de iflikli i saptanmad (Friedman testi, p>0.05). Bu bulgu literatürde bildirilenlerle çeliflmektedir. On-oniki y l boyunca BT-A ile tedavi edilmifl 90 hastan n yer ald bir serinin incelendi i Haussermann ve ark. n n yapt bir çal flmada, BT nin SD nin seyrini, progresyonunu etkilemedi i ve hastalar n 1/3 inde tedaviye ra men segmental yay l m n (blefarospazm, oromandibular distoni ve yaz c kramp ) oldu u görülmüfltür (20). Ancak bu çal flma klinik bir çal flma olup sadece BT enjeksiyonlar için EMG rehberli ine baflvurulmufltur. Brans ve ark. n n yapt çal flmada (25), enjeksiyon yap lan kaslar n %66 s nda aktivite azalmas, enjeksiyon yap lmayan kaslar n %20 sinde aktivite art fl bulunmufltur. Douglas ve ark. n n (21) yapt çal flmada da, enjeksiyon yap lan kaslar n %39 unda EMG aktivitesinde azalma, enjeksiyon yap lmayan ve öncesinde EMG ile aktivasyon olmad gösterilen kaslar n %27 sinde aktivitede artma oldu u saptanm flt r. Botulinum toksini ile bafllang çta aktif olan kaslar susturuldu unda, tortikolise yol açan santral motor program n yeni bir organizasyon ile baflka kaslar (enjeksiyon yap lmayan) aktive etti i ve bu flekilde bafllang çtaki distonik postürün yeniden olufltu u sonucuna var lm flt r (21). Bu bulgulara dayanarak tortikolis etiyopatogenezinin periferik (motor son plak düzeyinde) bir reorganizasyondan çok, santral motor bir reorganizasyonla ilgili oldu u öne sürülmüfltür (21). Bafl hareketlerinin çok daha fazla say da kas ve daha kompleks motor programlarla olufltu u bilinen bir olgu oldu undan, s n rl say da kas üzerinde uygulanan çal flma metodolojisi, anormal motor program n irdelenmesi konusunda yeterli bilgi vermeyebilir. Altta yatan patofizyolojik mekanizmay anlamaya yönelik daha detayl ve farkl metodolojide çal flmalara gereksinim vard r. Literatürde bilinen tüm çal flmalar metodolojik olarak bizim çal flmam zdan farkl l k göstermektedir. Bizim çal flmam zda 8 kez EMG kay tlamas yap ld. Ara kay tlamalar s ras nda, bazen tek doz enjeksiyon sonras 6 ay susmufl bir kas n tekrar aktif hale geldi i ve bir süre aktif kalabildi i gözlendi. Bunun yan nda, bafllang çta sessiz oldu u gösterilen bir kas n enjeksiyon yap lmad halde kendili- inden aktifleflip yine kendili inden sessiz hale gelebildi i de gözlendi. Ara kay tlamalar n istatistiksel de erlendirmeye dahil edilmesi ve hasta say m z n azl sonuçlar m z etkilemifl olabilir. Ayr ca klinik olarak enjeksiyondan yararlanmad n ifade eden ve enjeksiyondan 6-7 hafta sonraki nörolojik muayenesinde de ifliklik saptanmayan 2 hastan n kontrol EMG sinde enjeksiyon yap lan kaslar n sessiz oldu u görüldü. Ek olarak, klinik olarak yararland n ifade etti i halde elektrofizyolojik olarak enjeksiyon sonras kas aktivitesinde de ifliklik olmayan veya aktivite art fl gösteren hastalar da vard. EMG incelemesi s ras nda i ne veya yüzeyel elektrodlar n milimetrik olarak de iflik bölgelere uygulanmas ile ayn kas için ayn anda farkl kas aktiviteleri saptamak da mümkün oldu undan sadece EMG kay tlar ile kas aktivitesine karar vermek yeterli olmayabilir. Baz hastalar n kontrol vizitlerinde tortikolis derecesinde belirgin düzelme oldu u halde, inceleme için EMG laboratuvar na al nma s ras ndaki anksiyeteden, ortam n s s ndan, gürültüsünden veya beklemifl olmaktan olumsuz etkilenmek gibi olas faktörlerin tortikolis derecesinde art fla sebep oldu u görüldü. Bu durum EMG deki kas aktivitelerinde tespit edilmiflti. Bu etkenleri tamamen ortadan kald rmak ise mümkün de ildi. Ayn etkenlerden klinik aç dan objektif de- erlendirme ölçe i olarak kulland m z TWSTRS de etkileniyordu. Tüm bu faktörler hastalar de erlendirmede kulland m z ölçeklerin (EMG, TWSTRS gibi) duyarl l n azaltmakta idi. Bu nedenle matematiksel de erlendirmelerin yan nda klinik tecrübeler ve gözlemler, göreceli olarak bu hastalar için daha fazla anlaml yd. Ayn zamanda çal flmam zda çok say da EMG kayd yap lm fl olmas bu hastalar n kaslar n n davran fl konusunda daha fazla bilgi verdi ve buna göre kas aktivitesindeki bu dinamik süreci, dolay s yla kal c kas aktivite de iflikli ini literatürde bildirildi i gibi sadece 2 EMG kayd veya az say da kas üzerinde çal flarak aç klaman n güvenilir olmayaca n düflündürdü. Ayr ca kal c kas aktivite de iflikli inden bahsetmek için bir sene gibi bir izlem süresinin de k sa oldu u düflünülebilir. Bu nedenle bu hastalar seri EMG kay tlar ile daha uzun süreli izlemek gerekir. Literatürde bu kadar çok say da seri EMG lerle izlenen, BT tedavisi alt ndaki SD hastalar ile ilgili çal flma bildirilmemifltir. Bu yönüyle çal flmam z, literatürdeki ilk çal flma olma özelli ine sahiptir. Ancak hasta say m z n az olmas nedeniyle, ortaya ç kan sonuçlarla ilgili bir genelleme yapman n zor oldu unu düflünmekteyiz. Bu konuda daha çok say da kas ve hasta üzerinde çal flmaya gereksinim vard r. Çal flmam zda saptanan bafl postüründeki düzelme oran (yaklafl k %55) ile boyun a r s ve tremordaki dramatik iyileflmenin literatürle uyumlu oldu u görüldü. Hastalar n %88.8 i subjektif iyileflme gösterdi. Klinik skalada (TWSTRS) ise ortalama %13.3 oran nda iyileflme görüldü. Klinik skaladaki iyileflme oran (%13.3), subjektif iyileflme oran na (%55) göre çok daha düflük bulundu. Hastalar m zdan 1 tanesinin TWSTRS iyileflme oran oldukça düflüktü. Hasta say m z n az olmas tek bir hastadaki düflük de erin tüm istatistik verilerine belirgin etki etmesine neden olmufl olabilir. Ayr ca vizit s ras nda oluflan anksiyetenin de tortikolis fliddetinde art fla neden oldu u gözlendi. Bu nedenle de TWSTRS iyileflme oran baz hastalarda subjektif olarak bildirilen orana göre daha düflük bulunabiliyordu. Enjeksiyonlar sonras nda kas aktivitesinde ve klinik skalada (TWSTRS) azalma olmas na ra men sadece sa SCM de 2. enjeksiyonda istatistiksel olarak anlaml azalma mevcuttu (Wsrt, p<0.05). Di er tüm kas gruplar nda ve enjeksiyonlarda istatistiksel olarak anlaml fark yoktu (Wsrt, p>0.05). Çal flmam zda saptanan subjektif faydalanma oran n n yüksekli i ile enjeksiyonlar sonras kas aktivitelerindeki azalman n ayn oranda ilintili olmamas literatürü destekler nitelikte de ildi. Bunun nedeni hastalara ait bireysel farkl l klar (hastal n fliddeti vs), kullan lan BT dozunun standardize edilememesi, uygulanan EMG tekniklerinin farkl l ve standardize edilememesi olabilir. Buna göre EMG aktivitesinin BT tedavisine cevab n de erlendirilmesinde ideal yol gösterici olmad, klinik de erlendirmeye göre de erinin belirlenmesi için daha çok çal flmaya ihtiyaç oldu u düflünülebilir.

Nöropsikiyatri Arflivi 2009; 46: 39-43 43 Enjeksiyon öncesi ve sonras klinik skalalar aras ndaki fark ile enjeksiyon sonras elde edilen subjektif yarar aras nda orta düzeyde pozitif korelasyon saptand ve bu korelasyon istatistiksel olarak anlaml idi (Spearman korelasyon, r=0.521, p=0.002). TWSTRS nin her ne kadar hastan n psikolojisinden çok etkilenebilen bir ölçek oldu u düflünülse bile, bu sonucumuza göre hastalar n klinik aç dan objektif de erlendirilmesinde iyi bir araç olarak kullan labilece i söylenebilir. Sonuç olarak çal flmam zdaki bulgulara göre, bir sene gibi k - sa say labilecek izlem süresi içinde BT tedavisi alt ndaki SD hastalar nda kal c kas aktivite de iflikli i oldu unu söylemenin erken oldu u düflünülebilir. Bu nedenle bu hastalar seri EMG ler ile daha uzun süreli takip etmek gerekir. EMG, enjeksiyon öncesi aktif kaslar n belirlenmesinde klinik gözlem ile birlikte önemli bir yere sahiptir ancak tedaviye cevab n de erlendirilmesi ve hastalar n takibinde ayn flekilde de erli olmad söylenebilir. Bunun nedeni kullan lan EMG tekniklerinin standardize edilememesi (tüm kaslara i ne elektrod veya yüzeyel elektrod kullanmak, çal fl lan kas say s, kas aktivitesinin yo unlu una ve zarf amplitüdüne interferans paterni üzerinden karar vermek, EMG cihaz n n teknik özellikleri, vs) olabilir. Ayr ca matematiksel de erlendirmelerin yan nda klinik tecrübe ve gözlemlerin çok önemli oldu u, hastalar n bildirdi i subjektif yarar n da oldukça anlaml oldu u anlafl lmaktad r. Çal flmam z literatürde bu kadar çok say da seri EMG lerle izlenen, BT tedavisi alt ndaki SD hastalar ile ilgili ilk çal flma olma özelli ine sahiptir. Ancak hasta say m z n az olmas nedeniyle, ortaya ç kan sonuçlarla ilgili bir genelleme yapman n zor oldu unu düflünmekteyiz. Bu konuda daha çok say da kas ve hasta üzerinde çal flmaya gereksinim vard r. Kaynaklar 1. Lowenstein DH, Aminoff MJ. The Clinical Course of Spasmodic Torticollis. Neurol 1988; 38:530-2. 2. Nutt JG, Muenter MD, Aronson A et al. Epidemiology of focal and generalized dystonia in rochester, Minnesota. Mov Disord 1988; 3:188-94. 3. Chan J, Brin MF, Fahn S. Idiopathic cervical dystonia: clinical characteristics. Mov Disord 1991; 6:119-26. 4. Jankovic J, Leder S, Warner D et al. Cervical dystonia: clinical findings and associated movement disorders. Neurology 1991; 41:1088-91. 5. Rondot P, Marchand MP, Dellatolas G. Spasmodic torticollis-review of 220 patients. Can J Neurol Sci 1991; 18:143-51. 6. Duane DD. Spasmodic torticollis. [Review]. Adv Neurol 1988; 49:135-50. 7. Dauer WT, Burke RE, Greene P et al. Current Concepts on the Clinical Features, Aetiology and Management of Idiopathic Cervical Dystonia. Brain 1998; 121:547-60. 8. Kutvonen O, Dastidar P, Nurmikko T. Pain in spasmodic torticollis. Pain 1997; 69:279-86. 9. Lobbezoo F, Thu Thon M, Remillard G et al. Relationship between sleep, neck muscle activity, and pain in cervical dystonia. Can J Neurol Sci 1996; 23:285-90. 10. Lobbezoo F, Tanguay R, Thu Thon M et al. Pain perception in idiopathic cervical dystonia (spasmodic torticollis). Pain 1996; 67:483-91. 11. Deuschl G, Heinen F, Kleedorfer B et al. Clinical and Polymyographic Investigation of Spasmodic Torticollis. J Neurol 1992; 239:9-15. 12. Kütükçü Y. Servikal distoniler ve botulinum toksini tedavisi. Parkinson Hastal ve Hareket Bozukluklar Dergisi 2002; 5:98-103. 13. Jankovic J, Schwartz KS. Botulinum toxin injections for cervical dystonia. Neurology 1990; 40:277-80. 14. Jankovic J, Hallet M. Therapy with botulinum toxin. New York: Marcel Dekker Inc 1994; s.211-37. 15. Gelb DJ, Lowenstein DH, Aminoff MJ. Controlled trial of botulinum toxin injections in the treatment of spasmodic torticollis. Neurology 1989; 39:80-4. 16. Poewe W, Deuschl G, Nebe A et al. What is the optimal dose of botulinum toxin A in the treatment of cervical dystonia? Results of a double blind, placebo controlled, dose ranging study using Dysport. J Neurol Neurosurg Psychiatry 1998; 64:13-7. 17. Tsui JKC, Eisen A, Stoessl AJ et al. Double-blind study of botulinum toxin injections in spasmodic torticollis. Lancet 1986; 2:245-7. 18. Jankovic J, Orman J. Botulinum A toxin for cranial-cervical dystonia: a double-blind, placebo-controlled study. Neurology 1987; 37:616-23. 19. Hana as H. Servikal distoni ve botulinum toksini tedavisi. Nöropsikiyatri Arflivi 2006; 43:27-30. 20. Haussermann P, Marczoch S, Klinger C et al. Long-Term Follow-up of Cervical Dystonia Patients Treated With Botulinum Toxin A. Movement Dis 2004; 19:303-8. 21. Gelb DJ, Yoshimura DM, Olney RK et al. Change in Pattern of Muscle Activity Following Botulinum Toxin Injections for Torticolis. Ann Neurol 1991; 29:370-6. 22. Marin C, Marti MJ, Tolosa E et al. Modification of Muscle Activity After BOTOX Injections in Spasmodic Torticollis. Ann Neurol 1992; 32:411-3. 23. Erdal J, Qsregaard L, Fuglsang-Frederiksen A et al. Long-term Botulinum Toxin Treatment of Cervical Dystonia-EMG Changes in Injected and Noninjected Muscles. Clin Neurophysiology 1999; 110:1650-4. 24. Thickbroom GW, Byrnes ML, Stell R et al. Reversible Reorganization of the Motor Cortical Representation of the hand in Cervical Dystonia. Movement Dis 203; 18:395-402. 25. Brans JW, Aramideh M, Koelman JH et al. Electromyography in cervical dystonia. Neurology 1998; 51:815-9.