YILLARI ARASINDA TÜRKİYE DE GELİR DAĞILIMI *

Benzer belgeler
2002 HANEHALKI BÜTÇE ANKETİ: GELİR DAĞILIMI VE TÜKETİM HARCAMALARINA İLİŞKİN SONUÇLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ

C.Can Aktan (ed), Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Konfederasyonu Yayını, 2002.

C.C.Aktan (Ed.), Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Konfederasyonu Yayını, TÜRKİYE DE GELİR DAĞILIMINDA ADALETSİZLİK SORUNU

Gelir Dağılımı. Gelir dağılımını belirleyen faktörler; Adil gelir dağılımı - Gelir eşitsizliği. otonus.home.anadolu.edu.tr

GELİR VE YAŞAM KOŞULLARI ARAŞTIRMASI. Son Güncelleme

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1: EKONOMİ İLE İLGİLİ DÜŞÜNCELER VE TEMEL KAVRAMLAR...

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (NİSAN 2015)

Ders içeriği (9. Hafta)

2017 YILI İLK ÇEYREK GSYH BÜYÜMESİNİN ANALİZİ. Zafer YÜKSELER. (19 Haziran 2017)

2012 Nisan ayında işsizlik oranı kuvvetli bir düşüş ile 2012 Mart ayına göre 0,9 puan azalarak % 9 seviyesinde

1. GENEL EKONOMİK GÖSTERGELER

TÜRKİYE EKONOMİSİNDEKİ SON GELİŞMELER

Tablo 1. Seçilen Ülkeler için Yıllar İtibariyle Hizmetler Sektörü İthalat ve İhracatı (cari fiyatlarla Toplam Hizmetler, cari döviz kuru milyon $)

Türkiye de Katastrofik Sağlık Harcamaları

Dolaysız ölçme. Dolaylı ölçme. Toplam üretim yaklaşımı. Toplam harcama yaklaşımı Toplam gelir yaklaşımı

TÜRKİYE EKONOMİSİ. Prof.Dr. İlkay Dellal Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü. 1.DERS Şubat 2013

Devlet Planlama Örgütü 16 Eylül 2010 İstatistik ve Araştırma Dairesi. Haber Bülteni

GSMH (Gayri Safi Milli Hasıla) GSYH (Gayri Safi Yutiçi Hasıla) GSMH = GSYH ± NDAFG

Bir İktisat Politikası Amacı Olarak Gelir Dağılımı: Türkiye Örneği ( ) Analizi

A Y L I K EKONOMİ BÜLTENİ

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

Türkiye de Genel Gelir Dağılımının Analizi ve İyileştirilmesi. Yrd. Doç. Dr. Yeşim Kuştepeli

Ders içeriği (11. Hafta)

İÇİNDEKİLER TABLOLAR...İİİ ŞEKİLLER... V 1. GELİR DAĞILIMININ TANIMI VE ÖNEMİ...1

2010 OCAK NİSAN DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

GELİR DAĞILIMI ADALETİNİ SAĞLAMADA MALİYE POLİTİKASI

GELIR VE SERVET BÖLÜŞÜMÜ 2

HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI EKONOMİK ARAŞTIRMALAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI EKONOMİK ARAŞTIRMALAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

ÖZET ABSTRACT 1. GİRİŞ

GAYRİSAFİ YURTİÇİ HASILA

Türkiye, OECD üyesi ülkeler arasında çalışanların en az boş zamana sahip olduğu ülke!

T.C. MALİYE BAKANLIĞI Araştırma, Planlama ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı HANEHALKI TÜKETİM HARCAMALARI

İstihdam Faiz ve Paranın Genel Teorisi, makro iktisadın kökenini oluşturur.

11. -9, KENTLEŞME HIZLANIRKEN EĞITIMLI, GENÇ NÜFUS GÖÇ EDIYOR ORTA KARADENIZ DE KIRSAL KALKINMANIN ROLÜ VE TARIM TOPRAKLARININ KORUNMASI

2018/1. Dönem Deneme Sınavı.

AB Ülkelerinin Temel Ekonomik Göstergeleri Üye ve Aday Ülkeler

MAKROİKTİSAT BÖLÜM 1: MAKROEKONOMİYE GENEL BİR BAKIŞ. Mikro kelimesi küçük, Makro kelimesi ise büyük anlamına gelmektedir.

1 İKTİSAT İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR

TÜRKİYE EKONOMİSİNDE HAFTALIK GELİŞMELER ve GENEL GÖRÜNÜM

AYDIN TİCARET BORSASI

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 73

Ekonomik Veriler Ağustos 2013

YILLARI ARASINDA TÜRKİYE DE GELİR DAĞILIMI

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

TRC2 BÖLGESİ NDE İŞSİZLİK ORANI ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

2010 OCAK MART DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

TRB2 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ. NÜFUS ve KENTLEŞME

EKONOMİK GELİŞMELER Aralık

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

GELİR DAĞILIMININ TÜKETİCİ DAVRANIŞLARINA ETKİSİ

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 EKİM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği. Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

Türkiye de Kişisel Gelir Dağılımının Sosyo Ekonomik ve Demografik Belirleyicileri

GRAFİK 1 : ÜRETİM ENDEKSİNDEKİ GELİŞMELER (Yıllık Ortalama) (1997=100) Endeks 160,0 140,0 120,0 100,0 80,0 60,0 40,0 20,0. İmalat Sanayii

2002 HANEHALKI BÜTÇE ANKETİ: GELİR DAĞILIMI VE TÜKETİM HARCAMALARINA İLİŞKİN SONUÇLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ

EKONOMİK GELİŞMELER Kasım

YÜKSEK LİSANS TEZİ Mustafa Barış AKYÜREK

TR42 DOĞU MARMARA BÖLGESİ 2011 YILI OCAK-ŞUBAT-MART AYLARI EKONOMİK GÖRÜNÜM RAPORU

ÜLKELER ARASI KİŞİ BAŞINA GELİR KARŞILAŞTIRMASINDA BOZDAG NÜFUS ETKİNLİĞİ

Doç.Dr.Gülbiye Y. YAŞAR

İKTİSADİ BÜYÜME KISA ÖZET KOLAYAÖF

MAKRO İKTİSAT KONUYA İLİŞKİN SORU ÖRNEKLERİ(KARMA)

TÜRKİYE TARIMINDA GELİR-TÜKETİM DURUMU VE GELİR DAĞILIMININ ETKİLERİ. Prof.Dr. Ahmet ERKUŞ 1 Araş.Gör. İlkay DELLAL1

Türkiye Ekonomisindeki Son Gelişmeler

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİNDE YAPILAN YENİ DÜZENLEMELERE İLİŞKİN AÇIKLAMALAR

1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ

1 MAKRO EKONOMİNİN DOĞUŞU

TR63 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ DEMOGRAFİK GÖSTERGELER

EKONOMİK GELİŞMELER Temmuz

EKONOMİK GELİŞMELER Şubat

2008 yılında gıdaya ayrılan payda 1998 e göre düşüş gözlenirken ulaştırma harcamalarına ayrılan pay artmıştır

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

2006 YILI EGE BÖLGESİ NİN 100 BÜYÜK FİRMASI

EKONOMİK GELİŞMELER Ocak

EKONOMİK GELİŞMELER Kasım

ALAN ARAŞTIRMASI II. Oda Raporu

Ekonomi Bülteni. 22 Mayıs 2017, Sayı: 21. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Grafik-6.1: Konut Fiyat Endekslerinde Büyüme (Türkiye ve İstanbul)

GELİR VE YAŞAM KOŞULLARINDA TÜRKİYE, TR52 BÖLGESİ (KONYA/KARAMAN)

EKONOMİK GELİŞMELER Ekim

2010 YILI OCAK-MART DÖNEMİ TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

GSYH büyümesi 3. çeyrekte %1.6 ile beklentilerin altında kaldı

2010 ŞUBAT AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

T.C. KALKINMA BAKANLIĞI İŞGÜCÜ PİYASASINDAKİ GELİŞMELERİN MAKRO ANALİZİ

EKONOMİK GELİŞMELER Ekim

AYDIN TİCARET BORSASI

kurumsal olmayan sivil nüfus (KOSN)

AÇIKLANAN SON EKONOMİK GÖSTERGELERDE AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU

FEDERAL ALMANYA EKONOMİK GELİŞMELER RAPORU Yılı. II. Çeyrek Dönem Değerlendirmesi. Berlin Ekonomi Müşavirliği

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

EKONOMİK GELİŞMELER Eylül

Türkiye Ekonomisi 2014 Bütçe Büyüklükleri ve Bütçe Performansı Raporu

Makro İktisat II Örnek Sorular. 1. Tüketim fonksiyonu ise otonom vergi çarpanı nedir? (718 78) 2. GSYİH=120

TÜĠK -- Tüketici Güven Endeksi TASARRUFA BAKIŞ Ortalama. Egilim 1 Egilim 2. Yıl.Ay

Ekonomik Rapor Kaynak: TÜİK. Grafik 92. Yıllara göre Doğuşta Beklenen Yaşam Süresi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği /

TÜRKİYE DE GENEL GELİR DAĞILIMININ ANALİZİ VE İYİLEŞTİRİLMESİ. Yrd. Doç. Dr. Yeşim Kuştepeli Araş. Gör. Umut Halaç

2.BÖLÜM ÇOKTAN SEÇMELİ

Transkript:

SÜ İİBF Sosyal ve Ekonomik Araştırmalar Dergisi 47 1980-2000 YILLARI ARASINDA TÜRKİYE DE GELİR DAĞILIMI * Savaş ERDOĞAN ** Özet Bu çalışmada ilk olarak gelir dağılımı tanımı ve çeşitleri hakkında kısaca bilgi verildikten sonra, çalışmanın esasını teşkil eden 1980 sonrası Türkiye deki kişisel gelir dağılımı ve fonksiyonel gelir dağılımındaki gelişmeler analiz edilmektedir. Anahtar Kelimeler: Gelir Dağılımı, Kişisel Gelir Dağılımı, Fonksiyonel Gelir Dağılımı Abstract In this study, first of all the defination and kinds of income distribution is examined briefly, later income distribution of Turkey after 1980 and evolution of personal and functional distribution of income will be analyzed. Keywords: Income Distribution, Personal Distribution of Income, Functional Distribution of Income Giriş Bir ülkede gelirinin dağılımı, o ülkenin gelişmişlik düzeyi, toplumun idari ve sosyal yapısı hakkında bir fikir verebilmektedir. Bu nedenle gelirin adil dağılımı sosyal devletin en önemli görevleri arasında gelmektedir. Bunun bir sonucu olarak, farklı ekonomik sistemlere sahip ve farklı gelişme seviyelerinde bulunan tüm ülkelerde gelir dağılımının iyileştirilmesi, iktisat politikasının temel amaçları arasında yer almaktadır. * Bu makale, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü nde kabul edilen 1980-2000 Yılları Arasında Türkiye de Gelir Dağılımı başlıklı yüksek lisans tezinin bir özetidir. ** Arş. Gör., Selçuk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi

48 Savaş ERDOĞAN Bütün ülkelerde olduğu gibi Türkiye de de, gelir dağılımı konusu her zaman gündemde olan ve tartışma konusu yapılan bir alandır. Ancak gelir dağılımında var olan olumsuz durum, 1980 yılı sonrası uygulanan ekonomik ve sosyal politikalarla daha da olumsuz noktaya gelmiştir. Serbest piyasa ekonomisine geçişle birlikte faiz politikalarının serbest bırakılması sonucu faiz oranlarında aşırı bir artış görülmüştür. Bu oranların artması ile birlikte kamu kesimi finansman açığı büyümüş ve bu açığın giderilmesi sonucu iç borçlanmaya gidilmiştir. Bütün bu gelişmelerden dolayı, 1980 sonrası faiz, rant ve kar gelirlerinin milli gelir içindeki payı artmış buna karşılık ücret ve tarım gelirlerinin payı ise azalma göstermiştir. 1. Gelir Dağılımı Tanımı ve Çeşitleri 1.1. Gelir Dağılımı Tanımı Toplum içindeki gelir farklılıkları, başka bir deyişle gelir dağılımı, tarihin her döneminde insanların ilgisini çekmiştir. Kitlelerin yönetime katılmaları ve eşitlik bilincinin son derece güçlendiği çağımızda, bütün sistemlerin en büyük sorunlarının başında gelir dağılımı gelmektedir (Aksu, 1993:9). Gelir dağılımı denilince, ülkede belirli bir dönemde yaratılan milli gelirin bireyler ve üretim faktörleri sahipleri arasında dağılım biçimi anlaşılır (Şahin, 2000:449). Bir başka deyişle gelir dağılımı, bir ülkede yaşayan bireyler tarafından üretilen mal ve hizmetlerden elde edilen toplam gelirin yine o ülkedeki vatandaşlara faiz, kira, kar payı, maaş ve ücret gibi dağılım araçları ile paylaştırılmasını veya aynı anlama gelmek üzere bölüşümünü ifade eder (Işığıçok, 1998). 1.2. Gelir Dağılımı Çeşitleri Gelir dağılımının kişiler, sosyal gruplar, faktör sahipleri, sektörler vs. açısından incelenmesi ile çeşitli gelir dağılımı türleri ortaya çıkar. Gelir dağılımı çeşitleri içerisinde en büyük önemi kişisel ve fonksiyonel gelir dağılımı taşımaktadır. 1.2.1. Kişisel Gelir Dağılımı Kişisel gelir dağılımı tanımında bireyin ve hane halkının gelirleri dikkate alınmaktadır. Bu dağılımda gelirin nerede nasıl ve ne yaparak elde edildiği değil, sadece bireylerin veya tüketici birimlerinin belirli bir

SÜ İİBF Sosyal ve Ekonomik Araştırmalar Dergisi 49 süre boyunca elde ettikleri gelir söz konusudur (Ulusoy, 2003:257). Kişisel gelir dağılımında ülke nüfusu genelde beş eşit parçaya bölünür. Her eşit parça, bu durumda ülke nüfusunun % 20 sini temsil eder. % 20 ye düşen milli gelir hesaplanarak, hane halkının yüzde dağılımı karşılaştırılır. Bir ekonomide kişisel gelir dağılımı eşitsizliğinin ölçülmesinde çeşitli yöntemler kullanılmaktadır. En önemlileri, Lorenz eğrisi yöntemi ile birlikte bu eğri yardımı ile hesaplanan Gini katsayısı ve Kuznets katsayısıdır. 1.2.1.1. Lorenz Eğrisi Kişisel gelir dağılımında, eşitsizliğin boyutunun saptanması için başvurulan bu yöntem de, kümülatif yüzde değerlerin yer aldığı bir kutu diyagramı kullanılır. Diyagramın dikey ekseninde toplam gelirin, yatay ekseninde ise ülke nüfusunun kümülatif yüzdeleri yer alır. Şekil 1 de gösterildiği üzere, orijinden 45 derece açıyla çıkan doğru üzerinde her noktada nüfus yüzdesi ile bu nüfusun gelirden aldığı pay eşittir. Eğer gelir dağılımı eşit değilse 45 derecelik eğrinin altında yer alır ve gelir dağılımı adaletsizliği büyüdükçe Lorenz eğrisi ile 45 derecelik doğru arasındaki boşluk büyür. 1.0 Şekil 1. Lorenz Eğrisi 0.8 0.6 0.4 0.2 A B 0.0 0.0 0.2 0.4 0.6 0.8 1.0 NUFUS

50 Savaş ERDOĞAN 1.2.1.2. Gini Katsayısı Lorenz eğrisinin sayısal ifadesi olarak bilinen gini katsayısı, Lorenz eğrisi ile mutlak eşitlik doğrusu arasında kalan alanın, diyagramın A alanının yarısına bölünmesiyle olur ( Gini Katsayısı = ). Gini A + B katsayısı sonucu sıfır ile bir arasında değişmekte olup, sonuç sıfıra yaklaştıkça gelir dağılımı adaletsizliği azalmakta, bire yaklaştıkça ise gelir dağılımı adaletsizliği artmaktadır. 1.2.1.3. Kuznets Katsayısı Kuznets, sektörel dengesizlikleri toplam üretim sektörel dağılımı ile işgücünün yüzde dağılımına dayanan, sektörel dengesizlikleri özetleyen bir ölçü geliştirmiştir. Sektörel üretim ve işgücü arasındaki farkların mutlak değerlerinin her sektörün işgücündeki payı ile ağırlandırarak toplamı, sektörel ortalama ürünler arasındaki eşitsizliğin bir ölçüsü olarak kullanılır (DPT, 1994:8). Y = Sektörün İstihdamdaki Payı X = sektördeki Üretim Payı olmak üzere; X Kuznets Katsayısı = Y 1 şeklinde hesaplanır. Bu katsayı, 0 Y ile 1 arasında değer alır. Eğer toplam çıktı tek bir sektör tarafından üretiliyor ve bu sektörün istihdam içindeki payı önemsiz derecede küçükse katsayının değeri 1 olacaktır. Eğer sektörel ortalama ülke ortalamasına eşitse bu katsayı 0 olacaktır. 1.2.2. Fonksiyonel Gelir Dağılımı Milli gelirin fonksiyonel dağılımından anlaşılan, toplam milli gelirin emek, sermaye, toprak ve girişimci gibi üretim faktörleri arasında hangi esaslar ve oranlarda paylaşıldığını gösterir (Karakayalı, 2003:417). Fonksiyonel gelir dağılımında, milli gelirin ne kadarının ücret, maaş geliri, ne kadarının tarım geliri ve ne kadarında kar, faiz ve rant geliri şeklinde bölüşüldüğünü ortaya koyar (Karluk, 1999:86). 1.2.3. Sektörel Gelir Dağılımı Bu dağılım türü milli gelirin tarım, sanayi ve hizmet sektörleri arasındaki bölüşümünü inceler. Bu dağılım çeşidinde sektörlerle ilgili

SÜ İİBF Sosyal ve Ekonomik Araştırmalar Dergisi 51 gelişmeler gözlenebilir ve incelenmenin yapıldığı ülkenin ekonomik gelişmişlik düzeyi hakkında önemli ipuçları çıkarılabilir (Türk, 1997:306). 1.2.4. Bölgesel Gelir Dağılımı Bölgesel gelir dağılımı, çoğu gelir dağılımı araştırmalarında kişisel gelir dağılımı içerisinde incelenmiştir. Bölgesel gelir dağılımı; ülkenin çeşitli bölgeleri arasında tarım, sanayi, hizmet vb. sektörler açısından meydana gelen dengesizlik olarak ifade edilir. 2. 1980-2000 Yılları Arasında Türkiye de Gelir Dağılımı 2.1. Türkiye de Yapılan Gelir Dağılımı Araştırmaları Kişisel gelir dağılımı eşitsizliğini ortaya çıkarmak amacıyla yapılan çalışmaların çoğunluğu veri kaynağı olarak gelir dağılımı anketlerini kullanmaktadır. Hanehalkı gelir dağılımı anketlerine dayanarak Türkiye kişisel gelir dağılımını elde eden çalışmalar, 1968, 1973, 1987 ve 1994 yılları için yapılmıştır (TÜSİAD, 2000:30). Türkiye de 1963 yılında yapılan ilk kapsamlı çalışma Devlet Planlama Teşkilatı tarafından yürütülmüştür. Çavuşoğlu ve Hamurdan ın çeşitli kaynakları dikkate alarak yapmış olduğu bu çalışma, gelir vergisi mükellefleri beyannamelerine dayanarak yapılmıştır. Bu çalışmaya getirilen eleştiri, gelir vergisi kapsamının çok dar olması nedeniyle bunun ülkenin temsilinde hatalı yönünde olmuştur (Karluk, 1999:74). Gelir dağılımı anketlerine dayanarak yapılan ilk çalışma, Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü nce 1968 yılında yapılmıştır. Daha kapsamlı olan bu çalışmada, kişisel gelir dağılımı Türkiye geneli olarak, coğrafi bölgelere, yerleşim sınıflarına ve meslek gruplarına göre yapılmıştır (TÜSİAD, 2000:31). 1973 gelir dağılımı çalışmasında, Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsünce yapılan Türkiye nin Nüfus Yapısı ve Nüfus Sorunları konusunda Türkiye çapında bir örnekleme niteliğindeki olan araştırmasının hanehalkı gelirlerine ilişkin veriler kullanılarak, 1968 yılındaki çalışma ile aynı temele oturtulmuştur (DPT, 1987:23). Gelir dağılımı çalışmalarının son ikisi, 1987 ve 1994 yıllarında Devlet istatistik Enstitüsü (DİE) tarafından uygulanan ve bu çalışmada veri kaynağı olarak kullanılan hanehalkı tüketim ve gelir dağılımı anketleridir.

52 Savaş ERDOĞAN 1987 yılında uygulanan hanehalkı gelir ve tüketim harcamaları anketi, bölge, nüfus sınıfları ve kır-kent ayrımında gelir ve tüketim farklılaşmasını belirlemek üzere Türkiye genelinde kapsanan ilk anket olarak düzenlenmiştir (DİE, 1990:5). 1994 Hanehalkı Gelir Dağılımı Anketi ise, Türkiye yi temsilen seçilen 62 kentsel, 174 kırsal yer olmak üzere toplam 236 yerleşim yerinde, 26.256 örnek hanehalkı ile görüşme yapılarak uygulanmıştır (Karluk, 1999:78). 2.2. Kişisel Gelir Dağılımındaki Gelişmeler Ülkemizde, farklı tarihlerde, çeşitli kurumlar tarafından yapılan gelir dağılımı araştırmaları, çeşitli yönleriyle birbirinden farklılıklar arz etmektedir. Bu farklılıklar, araştırmaların kapsadığı alan, örnekleme yöntemi ve örnek sayısı olarak sıralanabilir. İfade edilen farklılıklara rağmen, bu araştırmalardan elde edilen verilerle, kişisel gelir dağılımının nasıl bir gelişme gösterdiği izah edilebilir (Güçlü ve Bilen, 1995:1). Son dönemlerde kişisel gelir dağılımı analizinde en çok kullanılan yöntem, nüfusun yüzde yirmilik dilimlerine düşen gelir paylarının belirlenmesi şeklindedir. 1980 öncesi ve sonrası yapılan çalışmalarda, Türkiye deki kişisel gelir dağılımı nüfus yüzdelerine göre aşağıdaki tablo da verilmiştir. Tablo 1. Türkiye de Kişisel Gelir Dağılımı (%) Hanehalkının Yüzdeleri DPT* (1973) DİE** (1987) DİE*** (1994) Birinci % 20 3,5 5,24 4,9 İkinci % 20 8,0 9,61 8,6 Üçüncü % 20 12,5 14,6 12,6 Dördüncü % 20 19,5 21,15 19,0 Beşinci % 20 56,5 49,94 54,9 Gini Katsayısı 0,51 0,43 0,49 Kaynak: * 1973 Gelir Dağılımı Araştırmaları, DPT ** 1987 Hanehalkı Gelir Dağılımı, DİE *** 1994 Hanehalkkı Gelir Dağılımı, DİE Buna göre, DPT(1973) ile DİE(1987) araştırmalarının sonuçlarına göre, Türkiye de gelir dağılımında nisbi eşitlik yönünde olumlu bir gelişme söz konusu olmuştur. 1973 araştırmaları sonucuna göre, en çok gelir elde eden % 20 lik grubun payı toplam gelirin % 56,5 şeklinde olmasına rağmen, bu oran 1987 yılı araştırmasında % 49,94 olarak

SÜ İİBF Sosyal ve Ekonomik Araştırmalar Dergisi 53 gerçekleşmiştir. 1994 yılında ise gelir dağılımındaki eşitsizlik giderek bozulmaya başlamış ve bu oran en yüksek gelirli grubun toplam gelirden aldığı pay % 54,9 a kadar yükselmiştir. En alttaki % 20 lik iki grubun (% 40) toplam gelirden aldıkları pay, 1973 te % 11.50, 1987 de % 14.85 ve 1994 yılında ise % 13.5 olarak hesaplanmıştır. Ayrıca Gini katsayısına göre, 1973 yılından 1987 yılına gelindiğinde, gelir dağılımı adaletsizliğinde bir düzelmenin olduğu görülmekle birlikte 1994 yılında yapılan araştırmada tekrar adaletsizliğin arttığı görülmüştür. Şekil 2 de de gösterildiği üzere,türkiye de gelir dağılımı eşitsizliği hanehalkları düzeyinde ölçüldüğünde 1987 den 1994 e önemli bir bozulmanın meydana geldiği sonucuna varılmıştır. Eşitsizlik göstergelerinden birisi olan ve Lorenz eğrisi yardımıyla hesaplanan Gini katsayısının, 1987 de 0,43 den 1994 de 0,49 a yükselerek büyük bir artış gösterdiği DİE tarafından belirlenmiştir. 1.0 Şekil 2. 1987-1994 Yıllarına Ait Lorenz Eğrisi 0.8 0.6 0.4 0.2 0.0 0.0 0.2 0.4 0.6 0.8 1.0 NUFUS ----- 1987 Yılı 1994 Yılı 2.3. Türkiye de Fonksiyonel Gelir Dağılımı Türkiye de milli gelirin fonksiyonel dağılımı, ülke içinde üretilen milli gelirin, üç temel üretim faktörü olan işgücü, sermaye ve toprak sahipleri arasında nasıl dağıldığını gösterir. Gelirin fonksiyonel dağılımı,

54 Savaş ERDOĞAN bir ülkenin gelişmişlik düzeyi hakkında oldukça sağlıklı bir bilgi verir. Buna göre, ülkemizde 1980 sonrası DİE tarafından yapılan iki önemli araştırmada, ülkedeki elde edilen gelirin üretim faktörler arasında nasıl dağıldığı gösterilmektedir. Tablo 2 de 1987 yılı gelir dağılımı anketine göre, toplam gelir içinde % 52,6 lık pay ile müteşebbis gelirleri en büyük paya sahiptir. Bunu % 27 lik pay oranı ile ücretliler izlemektedir. Kira gelirinin payı % 13.3, faiz gelirlerinin payı ise yaklaşık % 2 olmuştur. Gelir grupları paylarının verdiği sonuç, gelirin adaletsiz bir dağılım verdiği şeklindedir. Tablo 2. Fonksiyonel Gelir Dağılımı ( 1987 ) Faktör Gelirleri Kent (%) Kır (%) Toplam (%) Ücret Gelirleri Müteşebbis - Tarım - Ticaret - Hizmet Kira(Gayri Menkul) Faiz (Menkul Kıymet) 34,36 44,08 3,15 18,11 9,72 18,32 3,23 16,97 76,19 56,12 9,98 6,09 6,42 0,42 26,99 52,6 25,6 25,6 8,18 13,28 2,04 Kaynak: DİE, 1987 Hanehalkı Gelir ve Harcamaları Anketi Sonuçları Devlet İstatistik Enstitüsünün 1994 yılında hanehalkı gelirleri göz önünde bulundurularak yapmış olduğu araştırmasında ise, toplam hane gelirleri içerisinde müteşebbis geliri % 42.4, maaş-ücret ve yevmiye gelirleri % 28.3, faaliyet dışı gelirleri ise % 29.3 oranındadır. Toplam hanehalkı yıllık kullanılabilir geliri içinde, gelir türleri incelendiğinde; maaş-ücret geliri % 23.7, tarım geliri %16.7, imalat sanayi geliri % 4.4, ticaret geliri %14.4, hizmet geliri % 5.2, gayri menkul geliri % 11.6 ve menkul kıymet geliri ise % 7.7 olmuştur (Tablo 3).

SÜ İİBF Sosyal ve Ekonomik Araştırmalar Dergisi 55 Tablo 3. Fonksiyonel Gelir Dağılımı ( 1994 ) Gelir Türleri Türkiye (%) Kent (%) Kır (%) Maaş ve Ücret Yevmiye Müteşebbis 23,7 4,6 42,4 27,4 4,6 33,2 15,7 4,7 62,5 Tarım İmalat Sanayi İnşaat Ticaret Hizmet Gayrimenkul Menkul Kıymet Karşılıksız Gelir 16,7 4,4 1,7 14,4 5,2 11,6 7,7 10,0 2,6 5,4 2,4 16,8 6,0 13,9 10,6 10,3 Kaynak: DİE, 1994 Hanehalkı Gelir ve Tüketim Anketleri 47,8 2,1 0,4 8,9 3,3 6,5 1,2 9,4 1980 sonrası yapılan her iki araştırmada da, ülkemizde gelir dağılımı dahada kötüleşmiştir. Bilhassa emek kesiminin payı olan maaş ve ücretlerin milli gelir içerisindeki payı iyice düşmüştür. Buna karşılık sermaye geliri olarak ifade edilen faiz, rant ve kar gelirlerinin milli gelirdeki payı artmıştır (Güçlü ve Bilen, 1995:164). Sonuç ve Değerlendirme Bir ülkenin ekonomik dengesi; iç ve dış denge unsurlarının en iyi şekilde olması ile olur. Dış denge, ülkenin ihracat ve ithalat yapısı ile ilgili iken iç denge ise, bir ülkede enflasyonun düşürülmesi ile birlikte iyi bir büyüme düzeyinin sağlanması ve adil bir gelir dağılımının gerçekleştirilmesi ile mümkün olmaktadır. Çünkü adaletsiz bir gelir dağılımı, bir ülke için toplumsal huzurun ortadan kalkması demektir. Bu bakımdan ülkelerinin en önemli sorunlarından bir tanesi de var olucu gelir dağılımı bozukluğunun ortadan kaldırılması sorunudur. Bütün bu nedenlerden dolayı gelir dağılımı araştırmaları her zaman için her ülkede önem kazanmıştır. Türkiye de yapılan bütün gelir dağılımı araştırmalarında, gerek kişisel gelir gerekse fonksiyonel gelir açısından adil olmayan bir durum söz konusudur. Kişisel gelir dağılımında, 1987 yılı araştırmasında en alttaki %20 lik grubun gelirden aldıkları pay sadece %5,2 düzeylerinde olmasına rağmen en üstteki %20 lik grubun ise payı %50 düzeyindedir. 1994 yılında ise bu oranlar en alttakiler için %4,9 olasına rağmen en üsttekiler için % 55 düzeylerinde seyretmektedir. Yani gün geçtikce gelir dağılımı

56 Savaş ERDOĞAN bozukluğu yoksul kesim lehine azalmakta ve zengin kesim lehine ise artmakta olduğu görülmektedir. Türkiye de 1980 sonrası, gelirin fonksiyonel dağılımının daha da kötüleştiği görülmektedir. Bu durumun meydana gelmesindeki etmenler, ücretlerin artan enflasyon seviyesinin altında kalması, Türk vergi sisteminde dolaysız vergilerden daha çok dolaylı vergilere ağırlık verilmesi ve izlenen yüksek faiz politikasıdır. Bu dönemde, özellikle emek kesiminin payı olan ücret ve maaşların, milli gelir içindeki payı gittikçe azalmıştır. Sözkonusu dönemde de, tarım kesiminin payının da önemli ölçüde azalma gözlenmiştir. 1980 sonrası faiz hadlerinin serbest bırakılması ile birlikte faiz gelirleri önemli ölçüde artış göstermiştir. Bu dönemde, kamu açıklarının iç borçlanmaya gidilerek finanse edilmesi kar, faiz ve rant gelir grubu denilen kesimin milli gelirdeki payını arttırmıştır. Kaynakça Aksu, Ömer A. (1993), Gelir ve Servet Dağılımı, İstanbul Üniversitesi Yay, No: 3698, İstanbul DİE (1990), Gelir Dağılımı 1987, Ankara DPT (1994), Gelir Dağılımı ve Politikaları Özel İhtisas Komisyonu Raporu, Yayın No: 1272, Ankara Güçlü, Sami; Bilen, Mahmut (1995), 1980 Sonrası Dönemde Gelir Dağılımında Meydana Gelen Değişmeler Yeni Türkiye Dergisi, Sayı:6:160-171 Işığıçok, Erkan (1998), Türkiye de Gelir Dağılımı ve 1987-1994 Gelir Dağılımı Araştırmalarının Karşılaştırmalı Bir Analizi Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Cilt:16, Sayı:1 Karakayalı, Hüseyin (2003), Türkiye Ekonomisinin Yapısal Değişimi, 2. Baskı, Güleç Yayıncılık, İzmir Karaman, İsmail (1987), Gelir Dağılımı ve Türkiye de Yapılan Gelir Dağılımı Çalışmaları 1959-1986, DPT Yayın No: 401, Ankara Karluk, Rıdvan (1999), Türkiye Ekonomisi Tarihsel Gelişimi, Yapısal ve Sosyal Değişim, 6. Baskı, Beta Yayınları, İstanbul

SÜ İİBF Sosyal ve Ekonomik Araştırmalar Dergisi 57 Şahin, Hüseyin (2000), Türkiye Ekonomisi Tarihsel Gelişimi Bugünkü Durumu, Ezgi Kitabevi, Bursa Türk, İsmail (1997), Maliye Politikası, 11.Baskı, Turhan Kitabevi Yayınları, Ankara TÜSİAD (2000), Türkiye de Bireysel Gelir Dağılımı ve Yoksulluk: Avrupa Birliği ile Karşılaştırmalı, Yayın No: 295, İstanbul Ulusoy, Ahmet (2003), Maliye Politikası, 2.Baskı, Derya Kitabevi, Trabzon http:/www.die.gov.tr (20/03/2002) http:/www.dpt.gov.tr (21/03/2002)