FİZYOTERAPİDE KLİNİK KAVRAMLAR. Uzm. Fzt. Nazmi ŞEKERCİ

Benzer belgeler
İNFLAMASYON DR. YASEMIN SEZGIN. yasemin sezgin

YARA İYİLEŞMESİ. Yrd.Doç.Dr. Burak Veli Ülger

ORGANİZMALARDA BAĞIŞIKLIK MEKANİZMALARI

LÖKOSİT. WBC; White Blood Cell,; Akyuvar. Lökosit için normal değer : Lökosit sayısını arttıran sebepler: Lökosit sayısını azaltan sebepler:

Kanın fonksiyonel olarak üstlendiği görevler

AKUT VE KRONİK İNFLAMASYON DR. ESİN KAYMAZ BEÜTF PATOLOJİ AD

Tam Kan; Hemogram; CBC; Complete blood count

Otakoidler ve ergot alkaloidleri

İskelet Kasının Egzersize Yanıtı; Ağırlık çalışması ile sinir-kas sisteminde oluşan uyumlar. Prof.Dr.Mitat KOZ

ADIM ADIM YGS LYS Adım DOLAŞIM SİSTEMİ 5 İNSANDA BAĞIŞIKLIK VE VÜCUDUN SAVUNULMASI

KRİYOGLOBÜLİN. Cryoglobulins; Soğuk aglutinin;

DOKU. Dicle Aras. Doku ve doku türleri

Slayt 1. Slayt 2. Slayt 3 YARA İYİLEŞMESİ YARA. Yrd.Doç.Dr. Burak Veli Ülger. Doku bütünlüğünün bozulmasıdır. Cerrahi ya da travmatik olabilir.

Kalbin Kendi Damarları ve Kan kaynakları; Koroner Damarlar

Doku kan akışının düzenlenmesi Mikrodolaşım ve lenfatik sistem. Prof.Dr.Mitat KOZ

Fizyoloji. Vücut Sıvı Bölmeleri ve Özellikleri. Dr. Deniz Balcı.

11. SINIF KONU ANLATIMI 32 DUYU ORGANLARI 1 DOKUNMA DUYUSU

Tam Kan Analizi. Yrd.Doç.Dr.Filiz BAKAR ATEŞ

EGZERSİZİN DAMAR FONKSİYONLARINA ETKİSİ

BÖLÜM I HÜCRE FİZYOLOJİSİ...

Laboratvuar Teknisyenleri için Lökosit (WBC) Sayımı Nasıl yapılır?

Hücre. 1 µm = 0,001 mm (1000 µm = 1 mm)!

11. SINIF KONU ANLATIMI 29 ENDOKRİN SİSTEM 4 BÖBREK ÜSTÜ BEZLERİ (ADRENAL BEZLER)

SPOR YARALANMALARINDA TEDAVİ YÖNTEMLERİ PROF.DR. MİTAT KOZ

FİZYOLOJİ LABORATUVAR BİLGİSİ VEYSEL TAHİROĞLU

Anestezi ve Termoregülasyon

FİZYOLOJİ Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN

DOLAŞIM SİSTEMİ TERİMLERİ. Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire

HİSTOLOJİ. DrYasemin Sezgin

Kuramsal: 28 saat. 4 saat-histoloji. Uygulama: 28 saat. 14 saat-fizyoloji 10 saat-biyokimya

KAN VE SIVI RESÜSİTASYO N -1 AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ACİL TIP ANABİLİM DALI Dr.İlker GÜNDÜZ

ENDOTEL VE BİYOKİMYASAL MOLEKÜLLER

11. SINIF KONU ANLATIMI 48 DOLAŞIM SİSTEMİ 1 KALP KALBİN ÇALIŞMASI

Hücre Zedelenmesi. Dr. Yasemin Sezgin. yasemin sezgin

KARDİYOVASKÜLER HASTALIKLARIN EPİDEMİYOLOJİSİ VE TÜTÜN KULLANIMI: MEKANİZMA. Mini Ders 2 Modül: Tütünün Kalp ve Damar Hastalıkları Üzerindeki Etkisi

BÖBREK HASTALIKLARI. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Böbrekler ne işe yarar?

KİNEZYOLOJİ ÖĞR.GÖR. CİHAN CİCİK

Dolaşımın Sinirsel Düzenlenmesi ve Arteryel Basıncın Hızlı Kontrolü. Prof.Dr.Mitat KOZ

HAYVANSAL ÜRETİM FİZYOLOJİSİ

Normal değerler laboratuarlar arası değişiklik gösterebilir. Kompleman seviyesini arttıran hastalıklar nelerdir?

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı

Bağ doku. Mezodermden köken alır. En Yaygın bulunan dokudur ( Epitel, Kas, Kemik sinir)

ADIM ADIM YGS LYS Adım DOLAŞIM SİSTEMİ 2 DAMARLAR

KAN DOKUSU. Prof. Dr. Levent ERGÜN

Yrd. Doç. Dr. İlyas Yolbaş Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ABD

AKUT SOLUNUM SIKINTISI SENDROMU YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015

FARMAKOKİNETİK. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN

İSKELET YAPISI VE FONKSİYONLARI

SİNOVİTLER. Dr. Güldal Esendağlı Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji AD 16 Ekim 2015

DÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ

T.C. PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ. Sağlıklı yaşam, mutlu bireyler, güler yüzlü toplum ÜVEİT EL KİTABI

Stres Koşulları ve Bitkilerin Tepkisi

FTR 207 Kinezyoloji I. Eklemlerin Temel Yapısı ve Fonksiyonu. yrd.doç.dr. emin ulaş erdem

ERİTROSİTLER ANEMİ, POLİSİTEMİ

MEKANİK UYARI İLE SU UYGULAMALARI. UZM. FZT. Nazmi ŞEKERCİ

Kalp Fonksiyonları KALP FİZYOLOJİSİ. Kalp Fonksiyonları. Kalbin Lokalizasyonu ve Ölçüleri. Kalbin Lokalizasyonu ve Ölçüleri. Dolaşım Sistemleri

OTONOM SİNİR SİSTEMİ (Fonksiyonel Anatomi)

Bio 103 Gen. Biyo. Lab. 1

OSTEOARTRİT. Uzm. Fzt. Nazmi ŞEKERCİ

ÇEVRESEL SİNİR SİSTEMİ SELİN HOCA

İLAÇLARIN VÜCUTTAKİ ETKİ MEKANİZMALARI. Öğr. Gör. Nurhan BİNGÖL

İnsan vücudunda üç tip kas vardır: İskelet kası Kalp Kası Düz Kas

ENDOKRİN SİSTEM #4 SELİN HOCA

İLKYARDIM.


Sıkı bağ dokusu yapısında parankimi yada dalak pulpasını. birbiriyle devamlılık gösteren bölümlere ayıran trabekulaların

SAĞLIKLI BESLENME BİRECİK MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ ZEYNEP ŞAHAN KARADERE

LÖKOSİTLER,ÖZELLİKLERİ. ve İNFLAMASYON Dr.Naciye İşbil Büyükcoşkun

GOÜ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM II II. KURUL

METABOLİK DEĞİŞİKLİKLER VE FİZİKSEL PERFORMANS

FTR 205 Elektroterapi I. Temel Fizyolojik Cevaplar. ydr.doç.dr.emin ulaş erdem

Fizyoloji Nedir? 19/11/2015. FİZYOLOJİ KAVRAMI ve HÜCRE. Yaşayan organizmaların karakteristik özellikleri nelerdir?

Tedavide yeni başka seçenekler var mı? Doç. Dr. Özge Turhan Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji A.D.

DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR

VÜCUT KOMPOSİZYONU 1

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX!

VÜCUT SIVILARI. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN. Copyright 2004 Pearson Education, Inc., publishing as Benjamin Cummings

KİNEZYOLOJİ ÖĞR.GÖR. CİHAN CİCİK

TEMEL TIBBİ CİHAZ KILAVUZU HASTABAŞI MONİTÖRÜ-HİPERBARİK OKSİJEN KABİNİ

HÜCRE FİZYOLOJİSİ Hücrenin fiziksel yapısı. Hücre membranı proteinleri. Hücre membranı

(ANEVRİZMA) Dr. Dağıstan ALTUĞ

Bu Ünitede; Şokun Tanımı Fizyopatoloji Şokta sınıflandırma Klinik Özellikler Tedavi anlatılacaktır

13 HÜCRESEL SOLUNUM LAKTİK ASİT FERMANTASYONU

Spor Yaralanmalarında Fizyoterapi Rehabilitasyon

Kanın Bileşenleri. Total kan Miktarı: Vücut Ağırlığı x0.08. Plazma :%55 Hücreler : %45. Plazmanın %90 su

KAS VE HAREKET FİZYOLOJİSİ

Bölünme Kapasitelerine Göre Hücre Çeşitleri

ENDOTEL YAPISI VE İŞLEVLERİ. Doç. Dr. Esra Atabenli Erdemli

Kanın fonksiyonel olarak üstlendiği görevler

ADEZİV KAPSÜLİT FZT NAZMİ ŞEKERCİ

NEFROTİK SENDROM. INTERN DR. H.RUMEYSA DAĞ Eylül 2013

Koroner Check Up; Coronary risk profile; Koroner kalp hastalıkları risk testi; Lipid profili;

Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı KAS FİZYOLOJİSİ. Düz Kas. Dr. Sinan CANAN

ASTIM EPİDEMİYOLOJİ PATOFİZYOLOJİ HAVA YOLU OBSTRUKSİYONUN FİZYOLOJİK SONUÇLARI HAVA YOLU OBSTRUKSİYONUN FİZYOLOJİK SONUÇLARI

GIDALARIN YÜZEY ÖZELLİKLERİ DERS-9

TRANSFERRİN ERİTROSİT. Transferrinin normal değerleri: Transferin seviyesini düşüren sebepler. Eritrosit; RBC: Red Blood Cell = Alyuvar

Kloroform, eter ve benzen gibi organik çözücülerde çözünen bunun yanı sıra suda çözünmeyen veya çok az çözünen organik molekül grubudur.

CANLILARIN ORTAK ÖZELLİKLERİ

Kansız kişilerde görülebilecek belirtileri

VÜCUT KOMPOSİZYONU VE EGZERSİZ PROGRAMLAMA

Transkript:

FİZYOTERAPİDE KLİNİK KAVRAMLAR Uzm. Fzt. Nazmi ŞEKERCİ

İNFLAMASYON VE ONARIM

İNFLAMASYON Yaralanmaya karşı dokunun vaskülarizasyonu yolu ile oluşturulan bir seri reaksiyondur. İltihabi reaksiyon.?

İnflamatuar reaksiyonların amacı; yaralayıcı faktörlerin etkisini kontrol etmek ve dokuyu tekrar normal durumuna döndürebilmektir.

İyi mi?? Kötü mü???

İnflamasyonun zararlı olduğu durumlarda, ısı ajanları veya ilaç kullanılarak yapılan tedavi, prosesin kontrolü ve fonksiyonların geri dönüşünü kolaylaştırmak amacı ile kullanılır.

İnflamasyona yol açan bazı durumlar travmalar, burkulmalar, kemik kırıkları, yabancı cisimler, kan akımının azalması, bakteri ve fungus enfeksiyonları, yanıklar, otoimmün hastalıklar, romatoid artrit, sistemik lupus eritamatosus, poliomyositis vb.

İNFLAMASYONUN TEMEL İŞARETLERİ ÖDEM KIZARIKLIK SICAKLIK AĞRI FONKSİYON KAYBI

İnflamasyonda 2 önemli olay söz konusudur. Hemodinamik yanıtlar ( kan dolamındaki değişiklikler) Hücresel seviyedeki yanıtlar

İnflamatuar olayın başlaması ve kontrol edilmesinde bazı kimyasal maddeler önemli rol oynar. Bu maddelere mediatörler adı verilmektedir. (norepinefrin, histamin, bradikinin, prostaglandin vb..)

HEMODİNAMİK YANITLAR Yaralanma oluştuğunda 1-2 dakikalık vazokonstruksiyonu vazodilatasyon izler. Vazodilatasyon, kapillerde kan miktarında artışa ve interkapiller basıncın yükselmesine sebep olur.

İnflamasyonda oluşan ilk olay interkapiller hacim ve basınçta artışla sonuçlanan vazodiatasyondur. Vazodilatasyon, kapiller duvara bazı mediatörlerin doğrudan etkisi ile birlikte sıvının dokular arasına çıkışına yol açar.

Erken dönemde, kapiller membranın geçigenliğinde minimal bir değişme sözkonusu olduğundan, protein ve hücreler için geçiş başlamamıştır.

Başlangıçta, ödem sıvısı, erimiş elektrolitleri ve suyu içerir, transudate olarak adlandırılır. Yalnızca birkaç hücre içerir ve spesifik gravitesi 1.012 nin altındadır. Kan hacmindeki artış ve interkapiller basınçtaki artış ile birlikte dilatasyon devam ettiğinde kan hücrelerini de etkileyen daha ileri olaylar başlar.

Kan hücreleri yavaş bir hızda ve kapiller duvara doğru hareket etme ve yapışma eğilimi göstererek akarlar buna marjinasyon adı verilir.

Aynı anda meditörlerin bu sahada serbestleşmesi kapiller duvarların geçirgenliğindeki artışın bir diğer sebebidir. Beyaz kan hücrelerinin marjinasyonu ve kapiller geçirgenlikteki artış, hücrelerin dokuya açılan kapiller delikten sızması kombinasyon olarak gerçekleşir. Hücrelerin damar içinden damar dışına yer değiştirmesine emigrasyon denir.

Bu durumda, kandaki düşük moleküler ağırlıktaki proteinler doku içine sızarlar. Başlangıçtaki ödem sıvısı, proteinler nedeniyle daha kıvamlı, lökositler nedeniyle daha bulanık hale gelir. Spesifik gravite 1.012 nin üzerine yükselir ve sıvı eksuda adını alır.

Genellikle, eksudada yalnızca lökositler görülür, iltihabi reaksiyon çok şiddetli ise kırmızı kan hücreleri de damar dışına sızabilir. Kapillerden sızan sıvının miktarı inravasküler (kapiller) hidrostatik basınç ile intravaskiler onkotik basınç arasındaki farka bağlıdır. Fizyolojik olarak kapillerlerin arteriol sonlanmalarında intravasküler basınç, doku basıncından daha büyüktür. Böylece sıvı, besin maddeleri ve oksijen doku içerisine kolaylıkla girer.

Ven sonlarında, kapillerdeki onkotik basınç, intaravasküler basınçtan daha büyüktür. Sıvı ve atık maddeler kapiller içinde tutulur.

Kapillerlerin bütünlüğündeki herhangi bir basınç değişikliği ödem oluşturur. İnflamatuar reaksiyonda ödeme yol açan bir seri reaksiyon birbirini izler. Uzun süren ödemin mevcudiyeti, özellikle periferik vasküler hastalıklarda olduğu gibi zayıf dolanım sahaları var ise, oksijenlenmenin de azalmasına yol açar. Periferik vasküler hastalıkta ısrarlı ödemin mevcudiyeti iyileşmeyi yavaşlatır.

HÜCRESEL OLAYLAR mm³ deki sayısı % Eritrosit 5.000.000 - Lökosit 6.000 100 Nötrofil 3.300 55 Lenfosit 2.100 35 Monosit 420 7 Bazofil 60 1 Eozonofil 120 2

Lökositler inflamasyonun bütün tiplerinde etkilenirler. Monositler kapillerden doku içine geçtiklerinde makrofaj adı verilen geniş hücrelere dönüşme yeteneğine sahiptirler.

Makrofajlar büyük ölçüde fagositik bir potansiyele sahiptirler, bakteriler ve hücresel atıkların büyük miktarını içine alıp yok edebilirler. Makrofajlar yalnızca dokuda oluşurlar, kanda serbest olarak bulunmazlar.

Nötrofiller hareket halinde olup, bakteri ve diğer hücre atıklarını yok etme özelliğine sahiptirler. Lizozom adı verilen ve kolaylıkla doku içine serbestleşebilen enzimleri içerirler. Bu enzimlerin kemotaktik aktivitesi sonucunda diğer lökositlerin de inflamasyon sahasına gelmeleri sağlanır.

Monositler ve makrofajlar hücre atıklarının büyük miktarını yutma özellikleri nedeniyle temizleyici hücreler olarak bilinirler. Bazofil ve eozonofiller ise daha çok kronik enfeksiyonlarda etkilidirler.

İYİLEŞME VE ONARIM İyileşmede 2 doku etkilenir: Yaralanmış dokunun karakteristik hücresi Konnektif doku hücresi

Hücreler iyileşme yeteneklerine göre 2 gruba ayrılır. En büyük iyileşme potansiyeline sahip olanlara labil hücreler denir. Bu gruba deri, gastrointestinal traktus ve kan hücreleri örnek verilebilir. İkinci grup; stabil hücrelerdir. Bunların iyileşme yetenekleri olmakla birlikte labil hücrelere göre daha yavaştır. Bu grupta; böbrek, karaciğer, kemik hücreleri yer alır.

Permanent hücreler ise iyileşme yeteneğine sahip değillerdir. Sinir hücreleri, iskelet ve kardiak hücreler bu gruba dahildir.

Konnektif Doku Bağ dokusu. Daha özelleşmiş dokuları ve organları destekleyen, bağlayan ya da ayıran veya vücudun ambalaj dokusu gibi hareket eden doku. Konnektif dokunun karakteristik hücresi fibroblastlardır. Osteoblast ve kondroblastlar konnektif dokunun diğer hücreleridir. Konnektif dokunun proteinleri kollojen, elastin ve retikülindir. Vücutta en fazla bulunan proteinler kollajendir.

İyileşmede, konnektif dokunun fibroblastları esas doku hücrelerinin bulunmadığı yere dolarlar. Yaralanmış bölgede fibroblastlar gelişir ve kollajen oluşur. Kolajenin kontraksiyonu ile de skar meydana gelir. Skarın tüm kontraksiyonu birkaç ay alır. Onarımın sonunda ise ne kadar normal hücre ne kadar skar oluştuğu çeşitli faktörlere bağlıdır.

Küçük bir deri kesilmesinde deri hücrelerinin mükemmel iyileşme potansiyeline sahip olmaları nedeniyle skar oluşmaz. Karaciğerdeki bir inflamasyon skar doku oluşumu ile sonlanır. Yaralanma şiddetli ise fibröz doku miktarı karaciğer fonksiyonlarını etkileyebilir.

Sinir dokusu, kalp kası veya iskelet kaslarının yaralanmasından sonraki iyileşmede, skar doku oluşma riski daha fazladır. Skar dokunun hiçbir normal fonksiyonu yoktur.

İNFLAMASYON VE İYİLEŞMENİN DEVRELERİ 1.Devre ; mikrovasküler dilatasyon ve nötrofilik infiltrasyonla başlar, makrofaj oluşumu ve kapiller endotelin proliferasyonu ile devam eder. Bu devre hemen başlar ve 1-2 haftada sona erer.

2.Devre: birinci haftanın ortasında başlar ve ikinci haftada en yüksek derecesine ulaşır. 2. devre fibroblastik infiltrasyon ve kollagen oluşumu ile karakterize olup, bu devrede oluşan doku granülasyon dokusu veya skar adını alır.

3.Devre; 2. devrenin sonunda başlar ve skar kontraksiyonunun başlaması ile hareketlenir. Vaskülarizasyon azalmaya başlar ve kollagenin gerilim kuvveti artar. 1 yıl veya daha fazla devam edebilir.

İnflamasyon çeşitleri Akut (0-2 hafta) Subakut (2-4 hafta) Kronik (4 hafta-..)

İnflamatuar Reaksiyonu Etkileyen Faktörler: Yaş, beslenme durumu, anemi, hormon bozuklukları, diabet, periferik vasküler bozukluk, ilaçlar, açık yara, yaralanma tipi, doku zedelenmesi, ısı ajanları

İnflamatuar reaksiyon hastalığa bağlı olarak ortaya çıkar ve yetersizliğe yol açıp zarar verirse, durdurmak veya en aza indirmek için tedavi gerekir. İnflamasyonu sıcak soğuk uygulama etkileyebilir.

Akut dönemde; sıcak artırır, soğuk azaltır. Kronik dönemde sıcak azaltır