Ankilozan Spondilitli Hastalarda Aleksitimi ve Benlik Saygısı



Benzer belgeler
Obsesif KompulsifBozukluk Hastalığının Yetişkin Ayrılma Anksiyetesiile Olan İlişkisi

Bariatrik cerrahi amacıyla başvuran hastaların depresyon, benlik saygısı ve yeme bozuklukları açısından değerlendirilmesi

YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA TEMEL İNANÇLAR VE KAYGI İLE İLİŞKİSİ: ÖNÇALIŞMA

Tedaviye Başvuran İnfertil Çiftlerde Kaygı, Öfke, Başa Çıkma, Yeti Yitimi Ve Yaşam Kalitesinin Değerlendirilmesi

Bilişsel Kaynaşma ve Yaşantısal Kaçınmayla Aleksitimi İlişkisi: Kabullenme ve Kararlılık Penceresinden Bakış

İnfertilite ile depresyon ve anksiyete ilişkisi

Gebelikte Ayrılma Anksiyetesi ve Belirsizliğe Tahammülsüzlükle İlişkisi

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN

Psoriazis vulgarisli hastalarda kişilik özellikleri ve yaygın psikiyatrik tablolar

HEMODİYALİZ VE PERİTON DİYALİZİ UYGULANAN HASTALARIN BEDEN İMAJI VE BENLİK SAYGISI ALGILARININ KARŞILAŞTIRILMASI

DSM-5 Düzey 2 Somatik Belirtiler Ölçeği Türkçe Formunun güvenilirliği ve geçerliliği (11-17 yaş çocuk ve 6-17 yaş anne-baba formları)

HEMODİYALİZ HASTALARINDA HASTALIK ALGISI ÖLÇEĞİNİN KLİNİK SONUÇLAR İLE İLİŞKİSİ

Üniversite Hastanesi mi; Bölge Ruh Sağlığı Hastanesi mi? Ayaktan Başvuran Psikiyatri Hastalarını Hangisi Daha Fazla Memnun Ediyor?

Depresyon Hastalarında Aleksitiminin Bedenselleştirme ve Uyku Kalitesi Üzerine Etkisi

Kronik Böbrek Hastalarında Eğitim Durumu ve Yaşam Kalitesi. Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nefroloji Kliniği, Prediyaliz Eğitim Hemşiresi

HEMODİYALİZ HASTALARININ GÜNLÜK YAŞAM AKTİVİTELERİ, YETİ YİTİMİ, DEPRESYON VE KOMORBİDİTE YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRİLMESİ

EĞİTİM VEREN BİR DEVLET HASTANESİ PSİKİYATRİ POLİKLİNİĞİNE BAŞVURAN HASTALARIN TANI GRUPLARINA GÖRE SOSYODEMOGRAFİK ÖZELLİKLERİ

İnfertil çiftlerde bağlanma ve mizaç özellikleri tedavi başarısını etkiler mi? Stresin aracı rolü

Çift uyumu-psikolojik belirtiler ilişkisi

AĞRIİLE HUZUR EVİ OLUR MU? DR. FİLİZ ŞÜKRÜ DURUSOY

Mizofoni: Psikiyatride yeni bir bozukluk? Yaygınlığı, sosyodemografik özellikler ve ruhsal belirtilerle ilişkisi

Prediyaliz Kronik Böbrek Hastalarında Kesitsel Bir Çalışma: Yaşam Kalitesi

Şizofreni ve Bipolar Duygudurum Bozukluğu Olan Hastalara Bakım Verenin Yükünün Karşılaştırılması

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuçlar: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT Rational Drug Usage Behavior of University Students Objective: Method: Results:

HEMODİYALİZ HASTALARINDA HUZURSUZ BACAK SENDROMU, UYKU KALİTESİ VE YORGUNLUK ( )

HEMġEHRĠ ĠLETĠġĠM MERKEZĠ ÇALIġANLARIYLA STRES VE KAYGI DURUMLARI ÜZERĠNE BĠR DEĞERLENDĠRME

AKUT LENFOBLASTİK LÖSEMİ TANILI ÇOCUKLARIN İDAME TEDAVİSİNDE VE SONRASINDA YAŞAM KALİTELERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ. Dr. Emine Zengin 4 mayıs 2018

Şebnem Pırıldar Ege Psikiyatri AD.

YASLANMA ve YASAM KALİTESİ

ÖZGEÇMİŞ. Eğitim. Akademik Ünvanlar HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ PSİKOLOJİ BÖLÜMÜ SEVGİNAR VATAN.

TIP FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİNDE GÜNDÜZ AŞIRI UYKULULUK HALİ VE DEPRESYON ŞÜPHESİ İLİŞKİSİ

EGZERSiziN DEPRESYON TEDAVisiNDEKi YERi VE ETKiLERi

Açıklama Araştırmacı: YOK. Danışman: YOK. Konuşmacı: YOK

Prof.Dr. Hatice ÖZYILDIZ GÜZ Ondokuz Mayıs Üniversitesi Psikiyatri ABD

FARKLI BRANŞTAKİ ÖĞRETMENLERİN PSİKOLOJİK DAYANIKLILIK DÜZEYLERİNİN BAZI DEĞİŞKENLER AÇISINDAN İNCELENMESİ. Abdulkadir EKİN, Yunus Emre YARAYAN

Araştırma Makalesi / Research Article

POSTPARTUM DEPRESYON VE ALGILANAN SOSYAL DESTEĞİN MATERNAL BAĞLANMAYA ETKİSİ

BİRİNCİ BASAMAKDA PSİKİYATRİ NURAY ATASOY ZKÜ TIP FAKÜLTESİ AD

Depresyonda Bedensel Belirtiler

Yardımcı Doçent Psikoloji Haliç Üniversitesi 2000 Yardımcı Doçent Psikoloji FSM Vakıf Üniversitesi 2011

Dr. İkbal İnanlı Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Psikiyatri Kliniği

[BİROL BAYTAN] BEYANI

Prevalence of depressive disorders among patients with fibromyalgia seeking help for the first time and its relationship with alexithymia

T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ İÇ HASTALIKLARI KLİNİĞİ

Oya Mortan Sevi 1, Yasin Genç 2, Gürkan Odabaşıoğlu 2, İlkay Soykal 3, Özgür Öztürk 4 ABSTRACT ÖZET

Bir Üniversite Kliniğinde Yatan Hastalarda MetabolikSendrom Sıklığı GŞ CAN, B BAĞCI, A TOPUZOĞLU, S ÖZTEKİN, BB AKDEDE

KOAH LI HASTALARDA ANKSİYETE, DEPRESYON VE SOSYAL DESTEK DURUMUNUN BELİRLENMESİ

ÇALIŞMAYAN KADINLARIN SAĞLIKLI YAŞAM BİÇİMİ DAVRANIŞLARI, SOSYAL GÖRÜNÜŞ KAYGISI VE FİZİKSEL AKTİVİTEYE KATILIMLARINI ENGELLEYEN FAKTÖRLER Zekai

Buse Erturan Gökhan Doğruyürür Ömer Faruk Gök Pınar Akyol Doç. Dr. Altan Doğan

Obez hastalarda psikopatoloji, aleksitimi ve benlik saygısı*

Hemodiyaliz Hastalarının Psikolojik Dayanıklılık Durumları ve Etkileyen Faktörlerin Değerlendirilmesi

HEMODĠYALĠZ HASTALARININ UMUTSUZLUK DÜZEYLERĠ

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ

İNTİHAR DAVRANIŞI ÖNCESİ VE SONRASI ÖLÇME / DEĞERLENDİRME ÇG.

Aksiyal SpA da Güncellenmiş ASAS anti-tnf Tedavi Önerileri ve Hedefe Yönelik Tedavi Stratejileri

Aleksi mi Boyutlarının Depresyon ve Anksiyete Belir leri ile İlişkileri

Üniversite Öğrencilerinde Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Belirtileri

Son 2 yıl içinde ilaç endüstrisiyle kongre sponsorluğu dışında bağlantım olmamıştır.

Hemşirelerin Hasta Hakları Konusunda Bilgi Düzeylerinin Değerlendirilmesi

The Study of Relationship Between the Variables Influencing The Success of the Students of Music Educational Department

HALKLA İLİŞKİLER FAALİYETLERİNİN SAĞLIK HİZMETİ ALANLAR VE ÇALIŞANLAR TARAFINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ ERCİYES ÜNİVERSİTESİ HASTANELERİ ÖRNEĞİ

Bir Sağlık Yüksekokulunda Öğrencilerin Eleştirel Düşünme Ve Problem Çözme Becerilerinin İncelenmesi

Gebelere Antenatal Dönemde Verilen Eğitimin Fetal Bağlanma, Doğum Algısı ve Anksiyete Düzeyine Etkisi. Ebe Huriye Güven

PSİKİYATRİK BOZUKLUKLARIN EPİDEMİYOLOJİSİ*

Melek ŞAHİNOĞLU, Ümmühan AKTÜRK, Lezan KESKİN. SUNAN: Melek ŞAHİNOĞLU. Malatya Devlet Hastanesi Uzman Diyabet Eğitim Hemşiresi

Kadın ve Erkek Psikiyatri Kapalı Servislerinde Fiziksel Tespit Uygulamasının Klinik Özelliklerle İlişkisi

ULUSLARARASI 9. BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR ÖĞRETMENLİĞİ KONGRESİ

ÖĞRETMEN ADAYLARININ PROBLEM ÇÖZME BECERİLERİ

Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi

Bir Grup Üniversiteli Gençte Çekingenlik, Aleksitimi ve Benlik Saygýsýnýn Deðerlendirilmesi*

Bilim Uzmanı İbrahim BARIN

ÖZGEÇMİŞ ADVİYE ESİN YILMAZ. 1. Öğrenim Durumu: Derece Alan Üniversite Yıl. Doktora Klinik Psikoloji ODTÜ Y. Lisans Klinik Psikoloji ODTÜ 2002

Tip 1 diyabetli genç yetişkinlerin hastalığa psikososyal uyumları ve stresle başa çıkma tarzları

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Bilge Togay* Handan Noyan** Sercan Karabulut* Rümeysa Durak Taşdelen* Batuhan Ayık* Alp Üçok*

ÇOCUK İHMAL VE İSTİSMARI RUHSAL DEĞERLENDİRME FORMU. Temel Yakınmalar. . Üniversitesi Çocuk Koruma Uygulama ve Araştırma Merkezi Çocuk Koruma Birimi

Kalyoncu A., Pektaş Ö., Mırsal H., Yılmaz S., Serez M., Beyazyürek M.

SoCAT. Dr Mustafa Melih Bilgi İzmir Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi

Çocukluk Çağı Travmalarının ve Bağlanma Biçiminin Depresyon Belirtileri ile İlişkisi: Aleksitiminin Aracı Rolü*

HOŞGELDİNİZ. Diaverum

Major Depresif Bozukluk Tan s Alan Hastalarda Aleksitiminin Belirti Örüntüsü Üzerine Etkisi

Pervin HORASAN Erciyes Üniversitesi Mehmet Kemal Dedeman Onkoloji Hastanesi

GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI KLİNİĞİ YATAN HASTA DEĞERLENDİRME FORMU

İki Nörodejeneratif Hastalıkta Zihin Kuramı Becerileri ve İşlevsellik Düzeyinin karşılaştırılması: Alzheimer ve Parkinson Hastalığı

depresyon ve anksiyete düzeyleri

BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR YÜKSEKOKULU ÖĞRENCİLERİNİN SAĞLIKLI YAŞAM BİÇİMİ DAVRANIŞLARININ İNCELENMESİ

1993- Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Uygulamalı Psikoloji (Klinik Psikoloji) Anabilim Dalı Bilim Uzmanlığı (Yüksek Lisans)

GÖĞÜS AĞRISI ŞİKAYETİ İLE BAŞVURAN ÇOCUKLARIN KLİNİK İZLEMİ

daha çok göz önünde bulundurulabilir. Öğrencilerin dile karşı daha olumlu bir tutum geliştirmeleri ve daha homojen gruplar ile dersler yürütülebilir.

KANSER HASTALIĞINDA PSİKOLOJİK DESTEĞİN ÖNEMİ & DEPRESYON. Uzm. İletişim Deniz DOĞAN Liyezon Psikiyatri Yük.Hem.

Özel Bir Hastanede Diyabet Polikliniğine Başvuran Hastalarda İnsülin Direncini Etkileyen Faktörlerin Araştırılması

Majör Depresyon Hastalarında Klinik Değişkenlerin Oküler Koherans Tomografi ile İlişkisi

ÖRNEK BULGULAR. Tablo 1: Tanımlayıcı özelliklerin dağılımı

ÖZGEÇMİŞ. Yabancı Dil: İngilizce. Uluslararası dergilerde yayınlanan makaleler

FEN BİLGİSİ ÖĞRETMEN ADAYLARININ FEN BRANŞLARINA KARŞI TUTUMLARININ İNCELENMESİ

Normal ve Sezaryen Doğum Yapan Kadınların Doğum Konfor Düzeyine Göre Karşılaştırılması

Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu ve Doğum Mevsimi İlişkisi. Dr. Özlem HEKİM BOZKURT Dr. Koray KARA Dr. Genco Usta

Beden Eğitimi Öğretmenlerinin Kişisel ve Mesleki Gelişim Yeterlilikleri Hakkındaki Görüşleri. Merve Güçlü

İnmeli Hastalara Bakım Verenlerin Yükü ve Yükü Etkileyen Faktörler The Burden of Caregivers of Stroke Patients and the Factors Affecting the Burden

Transkript:

Araştırma Makalesi / Research Article Doi: 0.4274/npa.y6977 Alexithymia and Self-Esteem in Patients with Ankylosing Spondylitis Mustafa SOLMAZ, Zerrin BİNBAY, Muharrem ÇİDEM, Selim SAĞIR, İlhan KARACAN2 Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Psikiyatri Kliniği, İstanbul, Türkiye 2 Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Fizik Tedavi ve Rahabilitasyon Kliniği, İstanbul, Türkiye ÖZET Amaç: Ankilozan spondilit (AS), etyolojisi tam olarak bilinmeyen, spinal eklemlerde ve komşu yapılarda inflamasyonla karakterize inflamatuar bir hastalıktır. Hastanın hayatının başta fiziksel, sosyal ve psikolojik olmak üzere bütün yönlerinde negatif bir etkiye sahiptir. Bu çalışmanın amacı AS in benlik saygısı ve aleksitimi üzerine olan etkisini belirlemektir. Yöntemler: Bu çalışmaya fizik tedavi ve rehabilitasyon kliniğinde AS tanısıyla tedavisi ve takibi yapılan hasta ile cinsiyet ve yaş açısından uyumlu sağlıklı gönüllü alınmıştır. Hastalara ve kontrol grubuna Toronto Aleksitimi Ölçeği, Beck Depresyon Ölçeği (BDÖ), Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeği (RBSÖ), Beck Anksiyete Ölçeği (BAÖ), Bath Ankilozan Spondilit Hastalık Aktivite Indexi (BASDAI) uygulanmıştır. Psikiyatrik bozukluklar DSM-IV Eksen I Bozuklukları için Yapılandırılmış Klinik Görüşme (SCID-I) ile tespit edilmiştir. Bulgular: Kontrol grubuna göre hasta grubunda kaygı ve depresyon puanları anlamlı olarak yüksek bulunmuştur, ayrıca aleksitimik özellikler kontrol grubuna göre anlamlı düzeyde yüksek, benlik saygısı puanları ise anlamlı düzeyde düşük bulunmuştur (p<0.05). Sonuç: AS hastalarında, diğer tüm inflamatuar kronik gidişli hastalıklarda olduğu gibi depresyon ve anksiyete sık olarak görülmektedir. Bu hastalarda aleksitimi ve benlik saygısı üzerine de dikkatle durulmalıdır. Bu konuda daha fazla sayıda çalışmaya ihtiyaç vardır. (Nö rop si ki yat ri Ar fli vi 203; : XX) Anahtar kelimeler: Benlik saygısı, aleksitimi, ankilozan spondilit Çıkar çatışması: Yazarlar bu makale ile ilgili olarak herhangi bir çıkar çatışması bildirmemişlerdir. Giriş Ankilozan Spondilit (AS), spinal eklemlerde ve komşu yapılarda inflamasyonla karakterize, etyolojisi tam olarak bilinmeyen, kronik ve ilerleyici bir hastalıktır (). Birincil olarak omurga ve eklemlerin mobilitesini etkileyerek fonksiyonel olarak kısıtlılığa neden olmaktadır. Seronegatif spondiloartropatilerin prototipidir ve erkeklerde daha sık görülmektedir (2). Omurga ABSTRACT Ob jec tive: Ankylosing spondylitis (AS), which has an unknown etiology, inflammatory disorder, characterized by inflammation of the spinal joints and adjacent structures. It has a negative effect on all aspects of a patient s life: Physically, psychologically and socially. The purpose of this study was to determine the effect of AS on self-esteem and alexithymia. Methods: In this study, patients from the department of physical therapy and rehabilitation with the diagnosis of AS who were under treatment and follow-up and healthy volunteers who matched for age and gender were taken. Toronto Alexithymia Scale (TAS), Beck Depression Inventory (BDI), Rosenberg Self-Esteem Scale (RSES), Beck Anxiety Inventory (BAI), Bath Ankylosing Spondylitis Disease Activity Index (BASDAI) were performed to both patients and control group. Psychiatric disorders were determined using the Structured Clinical Interview for DSM-IV Axis I Disorders (SCID-I). Results: Compared to the control group, the anxiety and depression scores were higher in the patient group and the alexithymic characteristics were significantly higher, selfesteem scores were significantly lower in the patient group (p<0.05). Conclusion: Like all the other inflammatory chronic diseases, depression and anxiety are commonly seen in AS patients. Alexithymia and self-esteem of these patients should be considered carefully. More studies are needed on this regard. (Archives of Neuropsychiatry 203; : XX) Key words: Self-esteem, alexithymia, ankylosing spondylitis Conflict of interest: The authors report ed no conflict of interest related to this article ve eklemlerdeki inflamasyon ve ağrı; fiziksel aktivitede azalma, yaşam kalitesinin bozulmasına, yorgunluk, uyku bozukluğu, depresyon, anksiyete oluşumuna neden olduğu bildirilmektedir (3,4). Yapılan kısıtlı sayıda çalışmada sıklıkla ortaya çıkan belirtilerin depresyon ve anksiyete olduğu görülmektedir. Eren ve arkadaşlarının yaptıkları bir çalışmada, AS hastalarında depresyon ve anksiyete başta olmak üzere psikiyatrik belirtilerin yaygın olarak görüldüğü ve yaşam kalitesi ve Yaz flma Adresi/Correspondence Address Dr. Mustafa Solmaz, Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Psikiyatri Kliniği, İstanbul, Türkiye Gsm: +90 532 334 60 29 E-posta: mustafa_solmaz64@yahoo.com Ge liş ta rihi/ Re ceived: 24.2.202 Ka bul ta rihi/accepted: 20.03.203 Nö rop si ki yat ri Ar şi vi Der gi si, Ga le nos Ya yı ne vi ta ra f n dan ba s l m fl t r. / Arc hi ves of Neu ropsy chi atry, published by Galenos Publishing.

2 Nöropsikiyatri Arflivi 203; : XX Arc hi ves of Neu ropsy chi atry 203; : XX yetiyitiminin depresyon ve anksiyete düzeyleriyle ilişkili olduğu belirtilmektedir (5). Aleksitimi, kişinin kendi ve diğer insanların duygularını fark etme, tanıma, ayırt etme ve ifade etme güçlüğü olarak tanımlanmaktadır. Literatürde duygular için söz yokluğu şeklinde dilimize çevrilmiştir (6). Aleksitimi kavramı başlangıçta, psikosomatik hastalıklarda tanımlanmıştır. Batıgün ve arkadaşlarının yaptığı bir çalışmada ise terapiye başvuran hastaların psikolojik semptomları değerlendirilirken bunların aleksitimik özellikleri de olabileceğinin göz önünde bulundurulması gerekliliği bildirilmektedir (7). Motan ve arkadaşlarının yaptığı bir çalışmada aleksitimi boyutlarının depresyon ve anksiyete ile farklı ilişkiler gösterdiği ortaya konularak, bu kavramın çok boyutlu olduğu desteklenmiş, aynı zamanda depresyon ve anksiyete arasında ayrıştırıcı bir değişken olabileceği yolunda çalışmalara yol gösterilmiştir (8). Güleç ve arkadaşlarının yaptığı bir çalışmada ise, psoriasis hastalarında aleksitimi araştırılmış, psoriasis hastalarının aleksitimik ve anksiyöz olmadıkları; ancak daha depresif oldukları belirtilmiştir (9). Benlik saygısı, kişinin kendini değerlendirmesi ile vardığı, kendiliğini kabullenmesi sonucunda ortaya çıkan beğenmedir. İnsanın kendini değerlendirme veya kendini olumlu değerlendirme ihtiyacından kaynaklanmaktadır. Olumlu benlik saygısına kişinin birey olarak kendini kabul etmesi ve güvenmesi olarak tanımlanır (0,,2). AS olan hastalara yönelik az sayıdaki çalışmalardan biri olan, Demir ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada AS olan kadın hastalarda seksüel disfonksiyon açısından sağlıklı gönüllülerden farklılık saptanmamıştır (3). AS i olan hastaların eşleriyle yapılan bir çalışmada ise bu kişilerde kontrol grubuna göre azalmış yaşam kalitesi ve artmış depresyon oranları görülmüştür (4). Özkorumak ve arkadaşlarının yaptığı bir çalışmada ise DSM-IV tanı kriterlerine göre AS i olan erkek hastalarda, kontrol grubuna göre artmış depresyon ve anksiyete ve bununla birlikte ayrıca seksüel disfonksiyon bildirilmiştir (5). Bununla beraber literatürde AS i olan hastalarda aleksitimi ve benlik saygısı konulu bir çalışma bulunamadığından bu çalışmanın temel amacı AS li olguları aleksitimi ve benlik saygısı açısından değerlendirmektir. Bir diğer amacı da AS i olan hastalarda depresyon ve anksiyete varlığını araştırmak oluşturmaktadır. Bu bağlamda, bu çalışmada AS olan hastalar ile olmayan bireyler arasında aleksitimi ve benlik saygısı açısından anlamlı farklılığın varlığı hipotezi oluşturulmuştur. Yöntem Fizik tedavi ve rehabilitasyon polikliniğinde, American Rheumatism Association tarafından tanımlanan modifiye New York kriterlerine göre tanı alan AS li hasta ile bu hastalarla benzer yaş grubunda olan sağlıklı gönüllü kontrol grubu olarak alınmıştır. Okuryazar olmayanlar, sistemik başka bir hastalığı olanlar, psikotik bozukluğu olanlar, anketi doldurmak istemeyenler dahil edilmemişlerdir. Çalışmaya başlamadan önce, hastane etik kurulundan gerekli onay ve izin alınmıştır. Tüm hastalar ve sağlıklı kontrol grubu çalışma öncesi bilgilendirilmiş ve onayları alınmıştır. Kontrol grubu olarak, metabolik, sistemik ve psikiyatrik tanı almamış olan herhangi bir klinik şikayeti olmayan gönüllü bireyler seçilmiştir.. Hastalardan Beck Depresyon Ölçeği (BDÖ), Beck Anksiyete Ölçeği (BAÖ), Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeği (RBSÖ), Toronto Aleksitimi Ölçeğine yönelik soruların yanıtlanması istenmiştir. Hastalar ikinci yazar olan psikiyatri uzmanı tarafından DSM-IV tanı ölçütlerine göre, SCID-I ile değerlendirilmiştir. Kullanılan Araçlar: Sosyodemografik ve Klinik Bilgi Veri Formu: Hasta ve kontrol grubunun genel bilgilerini içermektedir. Bu formda, yaş, cinsiyet, medeni durum, alışkanlıklar, kullandığı ilaçlar, ekonomik durum, psikiyatrik ve fiziksel hastalık öyküsü, hastalık süresi yer almaktadır. Bath Ankilozan Spondilit Hastalık Aktivite Indexi (BASDAI): Hastalık aktivasyonunu belirlemek amacıyla, 0 cm lik görsel anolog skala üzerinden puanlama yapmaları istenmiştir. Bu ölçek Gerett ve arkadaşları tarafından geliştirilmiş ve Türkçe versiyonunun geçerlilik ve güvenilirlik çalışması Karatepe ve arkadaşları tarafından yapılmıştır (6,7). Beck Depresyon Ölçeği (BDÖ) Bu ölçek, depresyonda görülen, bedensel duygusal ve bilişsel belirtileri ölçen 2 belirti kategorisini içeren, kendini değerlendirme ölçeğidir. Toplam puanın yüksekliği, depresyonun şiddetli olduğunu göstermektedir. Beck ve arkadaşları tarafından geliştirilmiş olup, ülkemizde geçerlilik ve güvenilirlik çalışması Hisli tarafından yapılmıştır (8,9). Beck Anksiyete Ölçeği (BAÖ) Yirmi bir maddeden oluşan, 0-3 arası puanlanan, Likert tipi bir değerlendirme ölçeğidir. Bireyin yaşadığı anksiyete belirtilerinin sıklığını ölçer ve toplam puanın yüksekliği kişinin yaşadığı anksiyetenin yüksekliğini gösterir. Bu ölçek Beck ve arkadaşları tarafından geliştirilmiş olup, ülkemizde geçerlilik ve güvenilirliği Ulusoy ve arkadaşları tarafından yapılmıştır (20,2). Toronto Aleksitimi Ölçeği Doğru ve yanlış şeklinde yanıtlanan, kendini değerlendirme şeklinde bir ölçektir. Puanların artması aleksitiminin şiddetini göstermektedir. Taylor ve arkadaşları tarafından geliştirilen kişilerdeki aleksitimi düzeyini ölçmeye yarayan ölçeğin Türkiye de geçerlik ve güvenirliği Dereboy tarafından yapılmıştır (22,23). Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeği Rosenberg (965) tarafından geliştirilmiş olan ve 3 maddeden oluşan ölçeğin 2 alt ölçeği arasından, benlik saygısını ölçen l0 maddeden oluşan 4 dereceli Likert Tipi bir ölçektir (24). Geçerlik güvenilirlik çalışması Çuhadaroğlu (986) tarafından yapılmıştır (25). İstatistiksel değerlendirme: Çalışmamızın istatistiksel analizi, SPSS paket programı kullanılarak yapılmıştır. Analize geçilmeden önce ölçümlerle elde edilen verilerin normal dağılıma uygunluğu Kolmogorov Smirnov testi ile incelenmiştir. Zira istatistiksel analizlerle irdelenecek verilerin normal

Nöropsikiyatri Arflivi 203; : XX Arc hi ves of Neu ropsy chi atry 203; : XX 3 dağılım karakteristiğini taşımamaları elde edilecek sonuçların sapmalı ve tutarsız olmalarına sebebiyet vereceğinden normal dağılıma uygunluk önemli bir incelemedir. İncelemeye ilk olarak, aleksitimi, depresyon, anksiyete, benlik saygısı ve AS değişkenler arasındaki ilişki analizi ile başlanmış ve Pearson korelasyon testi uygulanmıştır. Bu testte her bir değişkenin ikili korelasyon sonuçlarına ilişkin p değerleri 0,05 ten (p<0,05) daha düşük ise ilişkinin varlığı anlamlı olarak kabul edilmiştir. Benlik saygısı, depresyon, anksiyete ve aleksitimi açısından hasta ve kontrol grubu arasında anlamlı bir farklılık olup olmadığı bağımsız t-testi ile analiz edilmiştir. Buna ek olarak BASDAI değişkeninin AS olan bireylerde aleksitimi açısından anlamlı bir farklılık yaratıp yaratmadığı da yine bağımsız t-testi ile incelenmiştir. Ölçümle elde edilen veriler aritmetik ortalama±standart sapma, sayımla elde dilen veriler ise sayı ve yüzde (%) olarak gösterilmiştir. İstatistiksel değerlendirmedeki anlamlılık düzeyi yine %95 anlamlılık düzeyi seçilerek p<0,05 olduğu durumda anlamlı bir fark olduğu ifade edilmiştir. Bulgular Çalışmaya daha önceden belirtildiği üzere AS li hasta ile sağlıklı gönüllü alınmıştır. Hasta ve kontrol grupları cinsiyet, yaş ve eğitim düzeyi açısından benzer nitelikler taşımaktadır. Hasta ve kontrol grubundaki bireylerin 0 u kadın, 40 ı erkektir. Dolayısıyla çalışmadaki hasta grubunun %20 sini kadın, %80 ini erkek bireyler oluşturmaktadır. Hasta grubunun yaş ortalaması 40,68±2,25 yıl; kontrol grubunun ise 40,72±,30 olduğu tespit edilmiştir (Tablo ). Çalışmaya alınan hastaların %26 si bekar, %72 si evli, %2 si dul olarak değerlendirilmiştir. Çalışmaya alınan kontrol grubu ise %30 u bekar, %64 ü evli, %6 si dul ya da boşanmış bireylerden oluşmaktadır. Çalışmaya alınan hastaların ortalama hastalık süresi,24±9 yıldır. Eğitim düzeyleri açısından çalışmadaki bireyler incelendiğinde AS li olan grupta %4 ü yazar, %72 si ilköğretim mezunu,%6 i lise, %8 i üniversite mezunu oldukları, kontrol grubunda ise %2 si okur yazar, %70 i ilköğretim, %8 i lise, %20 si üniversite mezunu bireylerin yer aldığı belirlenmiştir (Tablo). Hasta grubundaki bireylerin BASDAI puanlaması incelendiğinde, ortalamalarının 4,23±0,55 olduğu tespit edilmiştir. Hasta grubunda sadece 8 bireyin antidepresan kullandığı ve 5 bireyin birinci derece akrabasında psikiyatrik hastalık öyküsünün mevcut olduğu tespit edilmiştir. AS olan hasta grubunda tespit edilen DSM-IV TR tanıları ve grup içindeki dağılımları incelendiğinde, tanı almayan 4 hasta (%28), majör depresyonu olan 3 hasta (%26), distimik bozukluğu olan 6 hasta (%2), anksiyete bozukluğu olan 3 hasta (%26), distimik bozukluğu ve somatizasyon bozukluğu olan 2 hasta (%4) ve obsesif kompulsif bozukluğu olan 2 hastanın mevcut olduğu belirlenmiştir (%4). Hasta ve kontrol grubu AS olup-olmamasına göre bağımsız t testi ile BDÖ den alınan puanlar açısından değerlendirildiğinde, istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık olduğu saptanmıştır (p=0,00). AS i olan grubun BDÖ ortalama puanı 4,28±8,33, kontrol grubunun BDÖ ortalama puanı 8,8±7,9 olduğu görülmüştür. BAÖ den alınan puanlar açısından hasta ve kontrol grubuna ilişkin bağımsız t-testi sonuçları iki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık olduğunu göstermektedir (p=0,000). AS i olan grubun BAÖ ortalama puanı 8,22±8,09, kontrol grubunun ise BAÖ ortalama paunı 9,28±9,57 olduğu anlaşılmıştır. İki grup TAÖ ve RBSÖ açısından da karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık olduğu saptanmıştır (Tablo 2, Tablo 3, Tablo 4). Hasta grubunda BDÖ den alınan puanla ağrı ile geçen zaman (yıl) arasındaki ilişkiye bakıldığında, korelasyon testi sonuçlarına göre doğrusal bir ilişki bulunamamıştır (r=0,09, p=0,536). AS i olan hasta grubunda BASDAI puanları ile aleksitimi arasındaki ilişkiye bakıldığında aralarında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık olmadığı tespit edildi (p=0,892). Tablo. Hasta ve kontrol gruplarına ilişkin sosyodemografik bulgular Hasta Grubu Kontrol Grubu N Ortalama N Ortalama Cinsiyet Erkek 0 (%20) 0 (%20) Kadın 40 (%80) 40 (%80) Medeni Durum Bekar 3 (%26) 5 (%30) Evli 36 (%72) 32 (%64) Boşanmış/Dul (%2) 3 (%6) Eğitim Durum Okuryazar 2 (%4) (%2) İlköğretim 36 (%72) 35 (%70) Lise 3 (%6) 4 (%8) Üniversite ve Üstü 9 (%8) 0 (%20)

4 Nöropsikiyatri Arflivi 203; : XX Arc hi ves of Neu ropsy chi atry 203; : XX Hasta grubundaki bireyler benlik saygısı ve aleksitimik özellikler açısından değerlendirildiğinde, depresyon ve aleksitimik özellikler arasında korelasyon testi sonucunda bir ilişki olmadığı belirlenmiştir. Buna karşın, benlik saygısı puanları ile aleksitimik özellikler arasında ise bir ilişki olduğu saptanmıştır (Tablo 5). Tablo 2. Ankilozanspondiliti olan ve olmayanlarda ölçek puanları RBSÖ BDÖ BAÖ TAÖ AS N Ortalama,8±0,44 0,45±0,40 4,28±8,33 8,80±7,9 8,22±8,09 9,28±9,57 8,86±3,63 AS: Ankilozan Spondilit RBSÖ: Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeği TAÖ: Toronto Aleksitimi ölçeği BAÖ: Beck Anksiyete Ölçeği BDÖ: Beck Depresyon Ölçeği,48±3,73 Tablo 3. Ankilozanspondiliti olan hasta grubuyla kontrol grubunun ölçeklerden alınan puanlara göre bağımsız t testi ile karşılaştırılması t p RBSÖ 8,485 0,000 BDÖ 3,357 0,00 BAÖ 4,738 0,000 TAÖ 3,553 0,00 RBSÖ: Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeği BDÖ: Beck Depresyon Ölçeği BAÖ: Beck Anksiyete Ölçeği TAÖ: Toronto Aleksitimi ölçeği Tartışma AS, nedeni belli olmayan kronik inflamatuar bir hastalıktır (). Hastalığın kronik olması, oluşturduğu fonksiyon bozuklukları, hastalarda zorlanmalara yol açmakta bu da psikiyatrik yakınmaların oluşumuna zemin hazırlamaktadır. AS hastalarının psikiyatrik durumları ile ilgili az sayıda çalışma mevcut olmakla beraber, bizim araştırmamıza göre bu hastalarda aleksitimi ve benlik saygısını inceleyen bir çalışma mevcut değildir. Buna karşın ülkemizde yapılan çalışmalardan biri olan Karan ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada, bu hastalarda depresyon düzeyleri kontrol grubundan daha yüksek çıkmıştır (26). Eren ve arkadaşlarının yaptığı bir diğer çalışmada bu hastalarda depresyon ve anksiyete düzeylerinde kontrol grubuna göre anlamlı bir farklılık saptanmıştır. Ayrıca bu çalışmada bu hastaların yeti yitimi ile birlikte yaşam kalitesinde de anlamlı bir düşüklük saptanmıştır (5). Özgül ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada ise bu hastalarda yaşam kalitesinde anlamlı bir azalma saptandığı belirtilmiştir (27). Bizim yaptığımız çalışmadan elde edilen bulgular, literatürle uyumlu bir şekilde depresyon düzeylerinde anlamlı bir yükseklik olduğuna işaret etmektedir. Barlow ve arkadaşlarının AS i olan hastalarla yaptığı bir çalışmada ise bu hastaların yaklaşık üçte birinde, yüksek düzeyde depresyon olduğu ve kadınların erkeklere göre daha fazla depresif oldukları belirtilmiştir. Ağrı kadınlarda majör belirleyici bir etkiye sahipken erkekler için ise daha az bir öneme sahip olduğu bildirilmiştir (28). Bizim çalışmamızda ise kadın hastaların sayısı bu değerlendirmeyi tutarlı bir biçimde gerçekleştirebilmek için yeterli olmadığından erkek ve kadın arasındaki depresyon farkı ne yazık ki değerlendirilmemiştir. Karkucak ve arkadaşlarının yaptığı farklı bir çalışmada AS i olan hastalarda depresyon ve anksiyete düzeylerinin kontrol grubuna göre yüksek olduğu ve sosyal ve psikolojik desteğin AS tedavisinde başarıya önemli katkı sağladığı belirtilmiştir (29). Jang ve arkadaşlarının yaptığı bir diğer çalışmada ise, yardım Tablo 4. Ankilozan spondiliti olan hasta grubuyla kontrol grubunun ölçeklerden alınan puanları arasındaki korelasyon (doğrusal ilişkinin varlığı) testi sonuçları RBSÖ BDÖ BAÖ AS TAÖ RBSÖ 0,6* 0,374* -0,65* 0,343* BDÖ 0,6* BAÖ 0,374* AS -0,65* TAÖ 0,343* 0,554* 0,554* -0,323* (0,00) 0,402* -0,323* (0,00) -0,432* -0,432* 0,402* 0,403* -0,338* RBSÖ: Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeği BDÖ: Beck Depresyon Ölçeği BAÖ: Beck Anksiyete Ölçeği TAÖ: Toronto Aleksitimi ölçeği; AS: Ankilozan Spondilit p değerleri tabloda parantez içerisinde verilmiştir. -p değerleri tabloda parantez içerisinde verilmiştir. *: p<0,05 (%95 anlamlılık düzeyinde anlamlı olan sonuçları göstermektedir) 0,403* -0,338* (0,00)

Nöropsikiyatri Arflivi 203; : XX Arc hi ves of Neu ropsy chi atry 203; : XX 5 Tablo 5. Hasta grubuna ilişkin ölçeklerden alınan puanları arasındaki korelasyon (doğrusal ilişkinin varlığı) testi sonuçları RBSÖ BDÖ BAÖ TAÖ RBSÖ 0,274** 0,06 0,38* BDÖ 0,274** (0,054) BAÖ 0,06 (0,676) TAÖ 0,38* (0,024) (0,054) (0,676) 0,353* 0,353* (0,02) 0,095 (0,54) (0,02) (0,024) 0,095 (0,54) 0,205 0,205 (0,54) (0,54) RBSÖ: Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeği BDÖ: Beck Depresyon Ölçeği BAÖ: Beck Anksiyete Ölçeği TAÖ: Toronto Aleksitimi ölçeği; -p değerleri tabloda parantez içerisinde verilmiştir. *: p<0,05 (%95 anlamlılık düzeyinde anlamlı olan sonuçları göstermektedir). **: p<0.0 (%90 anlamlılık düzeyinde anlamlı olan sonuçları göstermektedir). alma ve depresyonun AS i olan hastalarda fonksiyonel kısıtlılıkları azaltmada gelecekteki tedavi hedefi olacağını bildirmektedir (30). Literatürde yer alan bir diğer çalışma da benzer biçimde, anksiyete düzeylerinin de AS hastalarında yüksek olduğunu bildirmiştir (26). Bizim çalışmamızda, literatürdeki diğer tüm çalışmalara benzer nitelikte olup, anksiyete düzeyleri kontrol grubuna göre anlamlı düzeyde yüksek olarak bulunmuştur. Daha önce de belirtildiği gibi AS hastalarında aleksitimi ve benlik saygısını inceleyen bir araştırma olmamakla beraber, Güleç ve arkadaşlarının fibromiyaljisi olan kadınlarda aleksitimi ve öfkeyi inceledikleri bir çalışmada, depresyon ve aleksitimi puanlarının fibromiyalji grubunda sağlıklı kontrol grubuna oranla, anlamlı ölçüde yüksek bulunduğunu bildirilmiştir (3). Aleksitimi önceleri psikosomatik hastaların kişilik özelliği olarak düşünülüp kişinin oluşan sıkıntıyı, bedensel belirti geliştirerek cevap verme şekli olarak yorumlanmaktadır (32). İlk olarak Sifneos tarafından, kişinin kendi ve diğer insanların hislerini algılama yetisinden yoksun olma durumunu tanımlamak için kullanılmıştır. Kendini tanıma ve anlatmada zorluk yaşanmaktadır (32). Çeşitli çalışmalarda psikosomatik hastalığı olan hastalarda, somatik belirtileri ön planda olan psikiyatrik tanı almış hasta gruplarında ve somatik yakınmaları olan normal örneklemlerde aleksitimik özelliklerin daha sık görüldüğü bildirilmiştir (34,35,36). Depresyon, aleksitimi ile ilgili çalışmalarda sık olarak incelenen bir tanı grubu olup, aleksitiminin depresyonu olan hastalarda hastalığın şiddetini etkileyen bir faktör olduğu bildirilmiştir (33,34). Bizim hasta grubumuzda da aleksitimik özellikler, depresyon ve anksiyete AS i olan grupta daha sık bulunmuştur. Demet ve arkadaşlarının depresif bozukluk tanısı alan hastalarda aleksitiminin belirli örüntüsü üzerine etkisinin konu alan çalışmasında elde edilen bulgular, psikiyatr polikliniğine başvuran ve majör depresif bozukluğu olan hastalarda aleksitimi görülme oranın yüksek olduğu ve genel psikopatoloji düzeyi üzerinde depresyonun ve aleksitiminin etkili olduğu ifade edilmiştir. Bu nedenle klinisyenlerin her zaman göz önünde bulundurması gereken bir durum olduğu belirtilmiştir (34). Bizim çalışmamızda da, alesitimik özellikler, depresyon ve anksiyete arasında %95 anlamlılık düzeyinde anlamlı bir ilişki bulunamamasına karşın, %90 anlamlılık düzeyinde anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Bu durumun, nedeni olarak örneklem grubunun sayısının düşük olmasından kaynaklanabileceği düşünülmekle beraber, bu durum AS hastalarının kendi özelliklerinden ötürü de kaynaklanabileceği sonucuna ulaşılmıştır. Zira örneklem büyüklüğü arttırılarak analiz tekrarlandığında, elde edilen bulgular, bizim çalışmamızdaki bulgularla benzer nitelikler taşırsa bu durumun örneklemin düşük olmasından kaynaklandığı sonucu netleşecektir. Aksi taktirde, elde edilen bulgular, AS hastalarının özelliklerinin sonucu olarak açığa çıktığı anlaşılacaktır. Buna ek olarak, bu çalışma kesitsel bir çalışma olduğundan, elde edilen analiz sonuçlarında depresyon ve aleksitiminden hangi belirtinin öncelikli olarak geliştiği belirlenemediğinden net bir yoruma gidilememektedir. Bu çalışmanın önemli kısıtlarından bir tanesi, hasta ve kontrol grubunun toplam sayısı eşit olmakla birlikte, cinsiyet açısından değerlendirildiğinde, hasta ve kontrol gruplarının her ikisinde de kadın bireylerin oranı erkek bireylerin oranına göre /4 ünü oluşturmaktaydı. Bu nedenle kadın bireylerin her iki grupta da sayılarının az olması, istatistiksel değerlendirme de sapmalı sonuçlara neden olacağından analizlerde değerlendirme dışında bırakılmıştır. Benlik saygısı, benlik değerinin, kendine güvenmenin veya kendini kabulün kişisel ve bütünsel duygularını ifade etmektedir, insanın kendini değerlendirme veya olumlu değerlendirme ihtiyacı üzerinde odaklanmaktadır. Yüksek benlik saygısına sahip olan bir kişi, kendini olumlu olarak değerlendirmekte ve güçlü yönleri hakkında kendini iyi hissetmektedir (0, ). Kılıç ve arkadaşlarının yaptığı bir çalışmada, ergenlerde olumsuz benlik algısının daha çok depresyon, anksiyete gibi içevurum problemlerine eşlik ettiği, dışavurum problemleriyle daha az oranda birliktelik gösterdiği belirtilmektedir (38). Aslan ve arkadaşlarının yaptığı bir çalışmada ise romatoid artriti olan kadın hastalarda hastalıkla ilgili özelliklerle depresyon, anksiyete, aleksitimi, beden algısı ve benlik saygısı arasında ilişki olduğu belirtilmektedir. Bizim çalışmamızda da aleksitimi ve benlik saygısı değerlendirilmesinde kontrol grubuna göre anlamlı farklılık saptanmıştır. Bununla birlikte hastalık şiddeti ile olan ilişkisi incelenmemiştir (39). Buna ek olarak, hasta grubundaki bireylere yönelik olarak aleksitimi ve benlik saygısı arasındaki bir ilişki olduğu belirlenmiştir. Düşük benlik sayısı aleksitimi için prediktör faktör olabilir. Bizim elde ettiğimiz sonuçlarımız literatürde yer alan diğer çalışmalarla da uyumludur (40,4). Fakat bu konuda prospektif randömize kontrol grubu olan daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyulmaktadır. Başta depresyon ve anksiyete olmak üzere klinik görünümde değişikliklere yol açabilen aleksitimi ve benlik saygısı AS gibi kronik ve ilerleyici hastalıklarda klinisyenin göz önünde bulundurması gereken önemli bir durumdur. Bu konuda yapılmış çok az sayıda çalışma mevcuttur. Tedaviye cevap vermeyen ya da uzun süreli yüksek dozda medikal tedavi kullanılan hastalarda değerlendirilmesi gereken bir durumdur. Bu konuda inceleme gerçekleştiren daha fazla sayıda çalışmaya ihtiyaç duyulmaktadır.

6 Nöropsikiyatri Arflivi 203; : XX Arc hi ves of Neu ropsy chi atry 203; : XX Kaynaklar. Khan M. Ankylosing spondylitis:clinical aspects. In:Calin A, Taurog J, eds. The spondyloarthritides. Oxford:Oxford University Press, 998:27-40. 2. Arasıl T. Ankilozan spondilit. In: Beyazova M, Gökçe Kutsal Y, edt. Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon. Güneş Kitabevi, Ankara, 2000: 577-9. 3. Ward MM. Quality of life in patients with ankylosing sponylitis. Curr Opin Rheumatol 2004; 6:96-0. 4. Geissner E. Psychological factors on pain control and their effects on pain evoking subjective stres. Z Klin Psychol Psychopathol Psychother 99; 39:46-62. 5. Eren I, Şahin M, Cüre E, İnanlı İÇ, Tunç ŞE, Küçük A. Ankilozan Spondilit Hastalarında Psikiyatrik Belirtilerin Yetiyitimi ve Yaşam Kalitesi ile İlişkileri. Nöropsikiyatri Arşivi 2007; 44:-9. 6. Dereboy İF. Aleksitimi öz bildirim ölçeklerinin psikometrik özellikleri üzerine bir çalışma. Ankara Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri A.D. yayınlanmamış Uzmanlık tezi.990. 7. Batıgün AD, Büyükşahin A. Aleksitimi: Psikolojik Belirtiler ve Bağlanma Stilleri. Klinik Psikiyatri Dergisi 2008; :05-4. 8. Motan İ, Gençöz T. Aleksitimi boyutlarının Depresyon ve Anksiyete Belirtileri ile ilişkileri. Türk Psikiyatri Dergisi 2007; 8:333-343. 9. Güleç MY, Kılıç A, Gül Ü,Güleç H. Psoriasis hastalarında Aleksitimi ve Öfke. Nöropsikiyatri Arşivi 2009; 46:69-74. 0. Adams SG, Gullota T (989). Adolescent Life Experiences, New York: Brooks Cole Publishing Company.. Balat GU, Akman B. Farklı Sosyo-Ekonomik Düzeydeki Lise öğrencilerinin Benlik Saygısı Düzeylerinin İncelenmesi. Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi 2004; 4:75-83. 2. Özkan İ. Benlik Saygısını Etkileyen etmenler. Düşünen Adam994; 7:4-9. 3. Demir SE, Rezvani A, Ok S. Assessment of sexual functions in female patients with ankylosing spondylitis compared with healthy controls. Rheumatol Int 203; 33:57-63. 4. Uludag M, Unalan H, Tuzun S, Kocabasoglu N, Aydin FY, Palamar D, Ozdemir S, Akarirmak U. Assessment of quality of life and depression in spouses of patients with ankylosing spondylitis. Rheumatol Int 202; 32:35-356. 5. Ozkorumak E, Karkucak M, Civil F, Tiryaki A, Ozden G. Sexual function in male patients with ankylosing spondylitis. Int J Impot Res 20; 23:262-267. 6. Garrett S, Jenkinson T, Kennedy LG, Whitelack H, Gaisford P, Calin A. A new approach to defining disease status in ankylosing spondylitis: the Bath Ankylosing Spondylitis Disease Activity Index. J Rheumatol 994; 2:2286-229. 7. Karatepe AG, Akkoc Y, Akar S, Kirazli Y, Akkoc N. The Turkish versions of the Bath Ankylosing Spondylitis and Dougados Functional Indices: reliability and validity. Rheumatol Int 2005; 25:62-68. 8. Beck AT, Ward CH, Mendelson M, Mock J, Erbaugh J. An inventory for measuring depression. Arch Gen Psychiatry 96; 4:56-57. 9. Hisli N. Beck Depresyon envanterinin geçerliliği üzerine bir çalışma. Psikoloji Dergisi 988; 22:8-26. 20. Beck AT, Epstein N, Brown G ve Steer RA. An inventory for measuring clinical anxiety: psychometric properties. J Consult Clin Psychol 988; 56:893-897. 2. Ulusoy M, Şahin NH, Erkmen H. Turkish version of the Beck Anxiety Inventory: Psychometric properties. J Cogn Psychother 998; 2:63-72. 22. Taylor GJ, Bagby RM, Ryan DP, Parker JD, Doody KF, Keefe P. Criterion validity of the Toronto Alexithymia Scale. Psychosom Med 988; :0-9. 23. Dereboy IF. Aleksitimi özbildirim ölçeklerinin psikometrik özellikleri üzerine bir ön çalışma. Yayımlanmamış Uzmanlık Tezi, Hacettepe Üniversitesi, Ankara, 990. 24. Rosenberg M (965) Society and the adolescent self-image. New Jersey: Princeton University Press. 25. Cuhadaroğlu F (986) Adolesanlarda Benlik Saygısı. Uzmanlık tezi. Hacettepe Universitesi Tıp Fakultesi, Ankara. 26. Karan A, Özcan E, Aydın R. Ankilozan spondilitli hastaları değerlendirmede kullanılan skalaların karşılaştırılması. Türkiye Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Dergisi 999; 2:8-22. 27. Ozgül A, Peker F, Taskaynatan MA, Tan AK, Dinçer K, Kalyon TA. Effect of ankylosing spondylitis on health-related qulatity of life and different aspects of social life in young Patients. Clin Rheumatol 2006; 25:68-74. 28. Barlow JH, Macey SJ, Struthers GR. Gender, depression, and ankylosing spondylitis. Arthritis Care Res 993; 6:45-5. 29. Karkucak M, Özden G, Çapkın E, Tosun M, Alaca H, Barçak Ö. Ankilozan Spondilite Anksiyete ve depresyon düzeyi, yaşam kalitesini etkileye faktörler. F.Ü.Sağ.Bil.Tıp Derg. 200; 24:3-9. 30. Jang JH, Green CE, Assassi S, Reveille JD, Ward MM, Weisman MH, Nicassio PM. The contribution of disease activity on functional limitations over time through psychological mediators: a 2 month longitudinal study in patients with ankylosing spondylitis. Rheumatology (Oxford) 20; :2087-2092. 3. Güleç H, Sayar K, Topbaş M, Karkucak M, Ak İ. Fibromiyalji Sendromu Olan Kadınlarda Aleksitimi ve Öfke. Türk Psikiyatri Dergisi 2004; 5:9-98. 32. Taylor G. Alexithymia: Concept, measurement, and implications for treatment. Am J Psychiatry 984; 4:725-732. 33. Demet MM, Deveci A, Özmen E, Şen FS, İçelli İ. Major depresif bozukluk tanısı alan hastalarda aleksitiminin belirti örüntüsü üzerine etkisi Nöropsikiyatri Arşivi 2002; 39:67-74. 34. Sayar K, Acar B, Yazıcı K. İntihar girişiminde bulunan kişilerde aleksitimi. Nöropsikiyatri Arşivi 999: 36;47-424. 35. Taylor GJ, Parker JD, Bagby RM, Acklin MW. Alexithymia and somatic complaints in psychiatric out-patients. Journal of Psychosomatic Research 992: 36;47-424. 36. Posse M, Hallstrom T. Depressive disorders somatizing patients in primary health care. Acta Psychiatr Scand 998: 98;87-92. 37. Honkalampi K, Hintikka J, Laukkanen E, Lehtonen J, Viinamaki H. Alexithymia and depression : a prospective study of patients with majör depressive disorder. Psychosomatics 200: 42;229-234. 38. Kılıç EZ. Ergenlerde şiddet kullanımı:bireysel ve ailesel etkenler. Nöropsikiyatri Arşivi 202: 49;260-265. 39. Aslan HS, Karaköse H, Soy M, Alpaslan ZN. Romatoid artriti olan kadın hastalarda beden algısı, benlik saygısı, aleksitimi, depresyon ve kaygı. Düşünen Adam 996:9;23-27. 40. Sasai K, Tanaka K, Hishimoto A. Alexithymia and its Relationships with Eating Behavior Self Esteem and Body Esteem in College Women. Kobe J Med Sci 20; 56:E23-238. 4. De Berardis D, Carano A, Gambi F, Campanella D, Giannetti P, Ceci A, Mancini E, La Rovere R, Cicconetti A, Penna L, Di Matteo D, Scorrano B, Cotellessa C, Salerno RM, Serroni N, Ferro FM. Alexithymia and its relationship with body checjing and body image in a non-clinical female sample. Eat Behav 2007; 8:296-304.