Acil Transfüzyonlar ve Transfüzyonda Aciller



Benzer belgeler
KAN TRANSFÜZYON TEDAVİSİ. Dr. Emre ÇAMCI

5.) Aşağıdakilerden hangisi, kan transfüzyonunda kullanılan kan ürünlerinden DEĞİLDİR?

Kan Transfüzyonu. Emre Çamcı. Anesteziyoloji AD

KAN VE KAN ÜRÜNLERİNİN KANITA DAYALI KULLANIMI

KANIN GÖREVLERİ NELERDİR?

Talasemide Transfüzyon. Dr. Alphan Küpesiz Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları AD Çocuk Hematoloji BD

HEMODİYALİZDE SIK KARŞILAŞILAN KOMPLİKASYONLAR ve YÖNETİMİ. Dr. Lale Sever

Transfüzyon Reaksiyonları

TAZE TAM KAN VE KAN BİLEŞENLERİNİN ÖZELLİKLERİ, SAKLANMA VE NAKİL KOŞULLARI. Dr. Ajda Turhan EÜ Hastanesi Kan Merkezi

UFUK ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ RIDVAN EGE HASTANESİ KAN ve KAN ÜRÜNLERİ TRANSFÜZYONU UYGULAMA REHBERİ DOÇ.DR. MELTEM AYLI KAN MERKEZİ SORUMLUSU

HEMATOPOİETİK KÖK HÜCRE NAKLİNDE KAN ÜRÜNLERİ KULLANIMI DOÇ.DR.BETÜL TAVİL HÜTF PEDİATRİK HEMATOLOJİ/KİT ÜNİTESİ

TRANSFÜZYON REAKSİYONLARINI ÖNLEYEBİLİRMİYİZ?

EĞİTİM SONRASI BAŞARI ÖLÇME FORMU

[İDİL YENİCESU] BEYANI

KÖK HÜCRE NAKLİ SONRASI KAN TRANSFÜZYONLARI

HEMOSTAZİS S VE DOÇ.. DR. MEHMET FERAHMAN GENEL CERRAHİ AD.

Uz.Dr. Seval AKPINAR Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi 19/11/2016

Kan Bileşenleri ve Transfüzyon Pratiği. Dr Yüce Ayhan

TRANSFÜZYON UYGULAMALARININ TEMEL KURALLARI VE GERİ BİLDİRİM

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TEDAVİ HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. SAYI: B100THG100004/5190 KONU:Tam Kan kullanımı *

Anestezide Sıvı Tedavisi, Hesaplamalar ve Temel İlkeler

Hazırlayan: Uzm. Hem. Gülşah YAPICI Konuşmacı: Hem. Nilgün SANCAR

Kan ve Kan Ürünleri Transfüzyonu

Kan Kaybı Sonrası Volüm Replasmanı

İMMÜNOLOJİK TRANSFÜZYON REAKSİYONLARI: DİĞERLERİ. Prof.Dr. Levent Ündar Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi

KVC YOĞUN BAKIMDA HİPOTANSİF VE KANAMALI HASTAYA YAKLAŞIM HEM. ASLI AKBULUT KVC YOĞUN BAKIM

Engraftman Dönemi Komplikasyonlarda Hemşirelik İzlemi. Nevin ÇETİN Hacettepe Üniversitesi Pediatrik KİTÜ

REVİZYON DURUMU. Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No

İMMUN HEMOLİTİK. Prof. Dr. Yeşim AYDINOK. Pediatrik Hematoloji B.D. E.Ü.. Kan Merkezi

TAM KAN SAYIMININ DEĞERLENDİRMESİ

Tarihçe. Transfüzyon Hangi Hastaya Ne Zaman? Yrd.Doç.Dr.Süha Türkmen KTÜ Tıp Fakültesi Acil Tıp AD. Transfüzyon Komplikasyonları. Tarihçe.

KAN VE KAN ÜRÜNÜ TRANSFÜZYONLARI. Int. Dr. Melek YALÇIN Nisan 2011

EĞİTİM ÖNCESİ BAŞARI ÖLÇME FORMU

RENAL PREOPERATİF DEĞERLENDİRME. Dr. Mürvet YILMAZ SBÜ. Bakırköy Dr. Sadi Konuk SUAM

ÖZEL KARAMAN MÜMİNE HATUN HASTANESİ TRANSFÜZYON REAKSİYONLARININ KAYIT ALTINA ALINMASI TALİMATI

Kök Hücre Nakli Hastalarında TRANSFÜZYON

Revizyon Açıklaması - Revize edildi - 2.2, 2.3, 2.5, 2.8, 2.9/1, 2.9/2, KAPSAM: Acil Servis, Klinikler, Yoğun Bakımlar, Kan Bankası

KAN VE KAN ÜRÜNLERİNİN UYGULANMASI TALİMATI

Dr. Murat BERBEROĞLU A.Ü.T.F Acil Tıp A.B.D

Kan ve Kan Ürünleri Transfüzyonu

Acil Kan Transfüzyonu. Prof.Dr.Vahap OKAN Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları ABD Hematoloji BD Öğretim Üyesi

IX. BÖLÜM KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011

TAM KAN SAYIMININ DEĞERLENDİRİLMESİ

Kan ve Kan Ürünü Transfüzyon Formu

T.C PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ACİL TIP ANABİLİM DALI ACİL SERVİSTE KAN VE KAN ÜRÜNÜ TRANSFÜZYONU YAPILAN HASTALARIN ÖZELLİKLERİ VE

KAN VE SIVI RESÜSİTASYO N -1 AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ACİL TIP ANABİLİM DALI Dr.İlker GÜNDÜZ

Dr. Hüseyin Kazim Bektaşoğlu

TRANSFÜZYON PRATİĞİ VE TRANSFÜZYON UYGULAMALARININ TAKİBİ

Yüksekte Çalışması İçin Onay Verilecek Çalışanın İç Hastalıkları Açısından Değerlendirilmesi. Dr.Emel Bayrak İç Hastalıkları Uzmanı

Şok hastasına yaklaşım, kan ve sıvı resüsitasyonu. Dr. Murat ORAK Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı

CROSS-MATCH & DAT Testler/Problemler

Transfüzyonun Tarihçesi

Çocuklarda Terapötik Aferez

KAN TRANSFÜZYONU PROSEDÜRÜ

YENİDOĞANDA TRANSFÜZYON UYGULAMALARI

TPHD Transfüzyon Okulu 1. Gün

TRANSFÜZYON GÜVENLİĞİ. Dr Sibel DEVECİ Biyokimya Uzmanı

Hipersensitivite, Alevlenme Reaksiyonları ve Anaflaksi. Hem. Okan Duran Medikana internatinational. Ankara Hastanesi 19 Nisan 2014

Kanın fonksiyonel olarak üstlendiği görevler

Türk Pediatrik Hematoloji Derneği (TPHD) Hemofilide Cerrahi Çalıştayı Uzlaşı Raporu

4.SINIF HEMATOLOJI DERSLERI

KAN ve KAN ÜRÜNLERİNİN TRANSFÜZYON GÜVENLİĞİNİN SAĞLANMASI. Uzm.Dr. Esra Polat Adana Devlet Hastanesi Kan Merkezi

Dr. Fatih Demirkan Dokuz Eylül Üniversitesi Hematoloji Bilim Dalı İMMUNOLOJİK TRANSFÜZYON KOMPLİKASYONLARI IV. ULUSAL KAN MERKEZLERİ VE TRANSFÜZYON

SEPSİS OLGULARI. Prof Dr Sait Karakurt Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları ve Yoğun Bakım Ana Bilim Dalı

Doç. Dr. Ömer Erdeve Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Hastanesi Neonatoloji BD

2. Çocukluk çağında demir eksikliği anemisi?

Kan ve Kan Ürünleri Transfüzyonu İçin Bilimsel Zorunluluklar. Dr. Şevki Hakan Eren Sivas

Kordon kanı testinde anormal seviyeler ne anlama gelir?

Transfüzyon Reaksiyonları ve Önlemler Panel 4: Hematolojik aciller

Multipl organ yetmezliği ve refrakter hipotansiyon

HEMOVİJİLANS HEMŞİRELİĞİ MODEL PROJESİ

EDİNSEL KANAMA BOZUKLUKLARI VE KALITSAL TROMBOFİLİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU I. BÖLÜM TROMBOTİK TROMBOSİTOPENİK PURPURA TANI VE TEDAVİ KILAVUZU...

Hemostatik Resüsitasyon. Uzm. Dr. Burçak Kantekin Şanlıurfa Eğitim Araştırma Hastanesi

Tedavi. Tedavi hedefleri;

Prof Dr Davut Albayrak Ondokuz mayıs üniversitesi Tıp Fakültesi Kan merkezi Ve çocuk hematoloji BD -Samsun

PEDİATRİK KEMİK İLİĞİ TRANSPLANTASYON HEMŞİRELERİNİN EĞİTİM GEREKSİNİMLERİNİN BELİRLENMESİNE İLİŞKİN ANKET

Transfüzyon Kayıt ve Geribildirimi

I. KKTC AFEREZ VE KAN BANKACILIGI WORKSHOPU 5 Haziran 2004

Hasar Kontrol Cerrahisi yılında Rotonda ve Schwab hasar kontrol kavramını 3 aşamalı bir yaklaşım olarak tanımlamışlardır.

BİO. REYHAN PATLAR DESTEK SORUMLUSU

TRANSFÜZYON- AFEREZ KURSU: OLGULAR

HEMODİYALİZDE KANIN KORUNMASI. Hem.Refiye Başeğmez

Pulmoner Emboli Profilaksisi. Tanım. Giriş. Giriş Dr. Mustafa YILDIZ Fırat Üniversitesi Acil Tıp AD. Pulmoneremboli(PE):

PERİOPERATİF ANEMİ. Dr. Hüseyin İlksen TOPRAK İnönü Ün. Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Rean AD

Anemi modülü 3. dönem

PERİTON DİYALİZ HASTALARINDA SIVI KONTROLÜ

III. BÖLÜM EDİNSEL SAF ERİTROİD DİZİ APLAZİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011

Olgu Eşliğinde Sepsise Yaklaşım

TRANSFÜZYON ENDİKASYONLARI. Uzm. Dr. Bülent KAYA Kan Merkezi Koordinatörü

HEREDİTER SFEROSİTOZ. Mayıs 14

TR /001 Türkiye de Kan Tedarik Sisteminin Güçlendirilmesi Teknik Destek Projesi

Anestezi Uygulama II Bahar / Ders:9. Anestezi ve Emboliler

İNNOHEP IU / ml KULLANIMA HAZIR ENJEKTÖR 0.45 ml PROSPEKTÜS

ÖZEL KARAMAN MÜMİNE HATUN HASTANESİ KAN VE /VEYA KAN ÜRÜNLERİNİNİN GÜVENLİ DEPOLANMASI VE TRANSFERİNİ SAĞLAMAYA YÖNELİK DÜZENLEME TALİMATI

LÖKOSİT. WBC; White Blood Cell,; Akyuvar. Lökosit için normal değer : Lökosit sayısını arttıran sebepler: Lökosit sayısını azaltan sebepler:

çocuk hastanesi

HASTANIN ÖNCELİKLİ OLARAK NUTRİSYON DURUMUNU BELİRLEMEK GEREKLİDİR:

1. Hemadiyaliz sırasında en sık görülen komplikasyon aşağıdakilerden hangisidir? a. Ateş b. Hipotansiyon c. Hemoliz d. Tamponad e.

T.C. KAHRAMANMARAŞ SÜTÇÜ İMAM ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Serap BALAS. Ankara Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi

Transkript:

.Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri ç Hastal klar nda Aciller Sempozyum Dizisi No: 29 Mart 2002; s. 311-323 Acil Transfüzyonlar ve Transfüzyonda Aciller Doç. Dr. Zafer Bafllar Transfüzyon, ya bizzat uygulanması ya da komplikasyonlarının giderilmeye çalışılması şeklinde tıbbın hemen her dalında karşılaşılan bir tedavi yöntemidir. Kan ya da kan bileşenlerinin transfüzyonu ile pek çok hayat kurtarıldığı gibi kimi zaman da yapılan transfüzyonlar dolayısıyla bazı hayatlar kaybedilebilmektedir. Hekimler transfüzyon kararı alırlarken bu tedavinin endikasyonlarını, kontrendikasyonlarını ve yan etkilerini çok iyi bilmekle yükümlüdürler. Bu çok önemli tedavinin doğru hastada uygun biçimde kullanılabilmesi için konu hakkındaki temel bilgilerin yerleşmesi ve bunun için de konunun sürekli tıp eğitimi kavramı içinde fakültedeki eğitim programından başlayarak hak ettiği kadar yer bulması gerekmektedir. Bu bölümde önce kan ve kan ürünleri ile ilgili bilgiler, sonra transfüzyon uygulamasının tekniği kısaca hatırlatılacak; daha sonra da transfüzyon endikasyonları gözden geçirilecek ve transfüzyonun yan etkileri üzerinde durulacaktır. Her ne kadar bölümün başlığında iki kez acil geçmekte ise de her transfüzyonun acil bir uygulama olduğu göz önüne alınarak acil durumlardaki transfüzyonlar ayrıca vurgulanmayacaktır. KAN VE KAN ÜRÜNLER Transfüzyon için vericiden alınmış olan kan, ya tam kan veya tam kandan elde edilen ürünler olarak kullanılır. Bir dizi santrifüj etme basamağı ve dondurma süreci sonrasında 1 ünite kandan gerekirse her biri ayrı kişiler için farklı amaçlarla kullanılabilecek çeşitli kan ürünleri elde edilmektedir (Tablo 1). Ayrıca, aferez cihazları sayesinde bazı kan ürünleri torbadan değil de vericinin kanının işlenerek ayrıştırılması yoluyla da elde edilebilmektedir. Uygun olduğunda tam kan yerine kan ürünleri ile tedavinin pek çok üstünlükleri mevcuttur: 1. Hastaya ihtiyacının olmadığı bileşenler sunulmamaktadır. 2. Transfüzyon reaksiyonu riski azalmaktadır. 311

Zafer Bafllar 3. Hastalık etkeni bulaşması riski azalmaktadır. 4. Bileşenlere ayırma sayesinde daha az ünite kan ile daha çok hastanın ihtiyacı giderilebilmektedir. 5. Tam kanın içindeki trombositler ve pıhtılaşma faktörleri hızla etkinliklerini yitirdiklerinden hemostazı sağlama açısından tam kan çoğunlukla iyi bir kaynak olamamaktadır. Tablo 1. Kan n bileflenlerine ayr lmas * Tam kan Eritrosit konsantresi + Trombositten zengin plazma Trombositten zengin plazma Trombosit konsantresi + Trombositten fakir plazma Trombositten fakir plazma Taze donmufl plazma / Kriyopresipitat / Faktör konsantreleri / Albümin / mmün globülinler *Kullan labilen ürünler daha koyu, ara basamaklar normal yaz lm flt r. Bu temel ürünler ve onların modifiye edilmiş biçimleri aşağıda gruplanmış olarak topluca belirtilmiştir: a. Tam kan b. Eritrosit süspansiyonlar : Basit eritrosit konsantresi, yıkanmış eritrosit konsantresi, lökositi azaltılmış eritrosit konsantresi, dondurulmuş-çözünmüş eritrosit konsantresi c. Trombosit süspansiyonlar : Basit trombosit konsantresi, havuzlanmış trombosit konsantreleri, aferez trombositleri d. Granülosit süspansiyonu e. Plazma ve bileflenleri: taze donmuş plazma, sıvı plazma, kriyopresipitat, faktör konsantreleri, albümin, plazma protein fraksiyonu, immün globülinler, fibrin yapıştırıcılar Yukarıda sıralanmış olanlardan günlük uygulamada en çok kullanılanlar hakkında bazı bilgiler Tablo 2 de verilmiştir. Tam kan 1-6 C de 21-35 gün (koruyucu-antikoagülan solüsyona göre değişir), basit eritrosit konsantresi 1-6 C de 21-42 gün (koruyucu-antikoagülan solüsyona göre değişir), dondurulmuş eritrosit konsantresi <-65 C de en az 3 yıl, basit trombosit konsantresi oda ısısında 3-5 gün, aferez trombositleri oda ısısında 1 ya da 5 gün (torbanın plastiğine göre değişir), granülosit konsantresi oda ısısında en çok 24 saat, taze donmuş plazma <-18 C de 1 yıl saklanabilir. Trombosit konsantreleri ışıktan korunarak ve tercihen bir ajitatörde olmak üzere hafifçe çalkalanarak saklanmalıdır. 312

Acil Transfüzyonlar ve Transfüzyonda Aciller Tablo 2. Tam kan ve daha s k kullan lan kan ürünlerinin baz özellikleri Kan ürünü Tam kan Eritrosit süspansiyonlar Trombosit süspansiyonlar Taze donmufl plazma Özellikleri 1 ünite=480-550 ml (ort. 450 ml kan + 60 ml solüsyon) Htc %35-45 1 ünite = 250-300 ml, Htc %65-80 Basit konsantre: 1 ünite = 40-70 ml, 5 x 1010 /ml trombosit Aferez trombositleri: 1 ünite = 200-300 ml, 3 x 1011 /ml trombosit 1 ünite = 180-300 ml, 1 Ü/ml faktör ve 200-400 mg fibrinojen Tam kan ve eritrosit konsantreleri saklama ısısından çıktıktan sonra en erken zamanda kullanılmalıdır, en geç 24 saate kadar beklenebilir. Taze donmuş plazma eritildikten sonraki 6 saat içinde kullanılmalıdır. TRANSFÜZYONDA LKELER Güvenli ve etkili bir transfüzyon uygulaması ile ilgili bazı önemli noktalar aşağıda özetlenmeye çalışılmıştır. Bununla birlikte en etkili önlemin gereksiz transfüzyonlardan kaç nmak oldu u unutulmamal d r. Aynı ABO-Rh grubundan transfüzyon yapılmalıdır. Ancak, transfüzyon ihtiyacı kesin ve uygun gruptan kan temin edilemiyorsa ya da grup tayini, çapraz karşılaştırma için bile beklenemeyecekse O grubu kan kullanılabilir. O grubu kanın, menopoza girmemiş kadın hastalar için Rh negatif olması tercih edilirken diğer kadın ve erkek hastalar için Rh faktörü önemli olmayabilir. Olağan koşullardaki tam kan, eritrosit ve diğer kan ürünlerinin uygunluk değerlendirmesi için bir rehber Tablo 3 de verilmiştir. Transfüzyon öncesi mutlaka çapraz karşılaştırma yapılmalıdır. Alıcının plazmasında verilecek eritrositlere karşı antikor varsa (ABO uyuşmazlığı) aglütinasyon görülecektir. Aglütinasyon gerçek bir uyuşmazlık dışında nedenlerle de oluşabilir (yalancı aglütinasyon): hiperglobülinemi durumlarında görülen psödoaglütinasyon birkaç damla fizyolojik serum eklendiğinde kaybolacaktır. Soğuk aglütininlerden ileri gelen otoaglütinasyon test 37 C de tekrarlandığında görülmeyecektir. Her türlü serumla aglütinasyon gözleniyorsa (panaglütinasyon) ürünün bakterilerle kontamine olduğu akla gelmelidir. Transfüzyon öncesi yapılması gerekli olan kontroller -hastanın kimliği, hastanın ve vericinin kan grupları, kan ürününün testlerinin yapılıp yapılmadığı, son kullanma tarihi, çapraz karşılaştırma yapılıp yapılmadığı ve sonucu, 313

Zafer Bafllar Tablo 3. Transfüzyon öncesi uygunluk araflt r lmas için bir rehber Eritrosit Serumdaki Uygun kan gruplar antijeni antikor Al c serum Al c hücreler Al c n n kan grubu A A Anti-B A, O A, AB B B Anti-A B, O B, AB O O Anti-A, Anti-B O O, A, B, AB AB A, B - AB, A, B, O AB Rh pozitif D - Rh +, Rh - Rh dikkate al nmaz Rh-negatif - Anti-D Rh - Rh dikkate al nmaz (immünize ise) Tam kan Eritrosit süspansiyonu Plazma Trombosit süspansiyonu Al c n n kan grubundan olmal Al c n n serumu ile uyumlu olmal Al c n n hücreleri ile uyumlu olmas istenir Al c n n hücreleri ile uyumlu olmas istenir, ancak uyumlu gruptan bulunam yorsa herhangi bir gruptan olabilir kan ürününün görünüşü, vb. bir kez daha gözden geçirilerek uygun kan ürününün doğru hastaya verileceğinden emin olunmalıdır. Kullanılacak olan damar yolu amaca uygun özellikte olmalıdır: akışın rahat olduğu bir periferik ven en uygunu olmakla birlikte kateter yerleştirilmiş bir santral ven de kullanılabilir; damar yolunda daha önce giden bir başka tedavi olmuşsa yol fizyolojik serum ile yıkanmalı/açık tutulmalıdır. Transfüzyon yapılacak torbada eritrosit var ise 18 G veya daha geniş iğne kullanılmalıdır; daha küçük iğnelerle eritrositler mekanik olarak zedelenebilirler. Tüm transfüzyonlarda her zaman duruma uygun bir filtre kullanılarak torba içindeki olası agregatların dolaşıma geçmeleri önlenmelidir. Torbanın içine veya setine yalnızca fizyolojik serum veya %5 lik albümin güvenle katılabilir; %5 dekstroz gibi solüsyonlar hipotonik olduklarından eritrositlerde hemolize yol açarlar ve kalsiyum içeren solüsyonlar da pıhtılaşmaya neden olurlar. Torbanın içine bu koşulda kullanımlarının güvenli ve etkili olduğu bilinmediği sürece ilaç katılmamalıdır; farklı ph değerleri hemolize neden olabilir ya da ilaç etkinliğini yitirebilir. Bazı özel durumlar dışında kanın ısıtılması gerekmez. Bu durumlar arasında massif transfüzyonlar, kan değişimi, soğuk aglütinin hastalığı ve in- 314

Acil Transfüzyonlar ve Transfüzyonda Aciller füzyon bölgesinde ısıtılmamış ürün ile vazospazm gelişmesi sayılabilir. Isıtma oda ısısında veya 37 C su banyosunda yapılmalı; kontrolsüz, ısısı bilinmeyen ısı kaynakları kullanılmamalıdır. Başlangıçta kan çok yavaş verilmelidir; ilk 5-10 dakikada yan etki gözlenmezse hız biraz arttırılır, ilk 30 dakikada sorun gelişmemişse hız 200-400 ml/saate çıkarılabilir. Eritrosit süspansiyonu ve tam kan transfüzyonunun süresi 4 saatten uzun olmamalıdır, daha uzun sürelerde bakteri kontaminasyonu riski artmaktadır. Transfüzyon süresince hasta yakın gözlem altında tutulmalı ve vital bulgular (nabız ve soluk sayısı, arter kan basıncı) düzenli aralıklarla değerlendirilerek kaydedilmelidir. TRANSFÜZYON END KASYONLARI Transfüzyon kararı verirken durumun değerlendirilmesi iyi yapılmalı ve transfüzyonun beklenen yararının olası zararlarından daha çok olacağından emin olunmadan transfüzyon yapılmamalıdır. Transfüzyonda amaçlar birkaç grupta toplanabilir: a. Akut kanamalarda kan kaybının (= eritrosit + hacim kaybının) yerine konulması b. Eksik kan bileşenlerinin (eritrosit, trombosit, lökosit, plazma proteinleri, pıhtılaşma faktörleri gibi) yerine konulması c. Kan değişimi ve vücut dışı dolaşım uygulanması d. Transplantasyon öncesi hiposensitizasyon (?) Kanama Akut kanama durumlarında kanama miktarı ve transfüzyon ihtiyacı açısından kan sayımı yerine hastanın klinik olarak değerlendirilmesi daha anlamlıdır. Hemoglobin ya da hematokrit değerlerinin kayıbı gerçek ölçüsünde gösterebilmesi için en azından 6 saat geçmesi gerekmekte ve bu süre içinde değerler yanıltıcı olarak normal, hatta başlangıçta biraz yüksek olabilmektedir. Yine de bazal değer olarak veya etyoloji açısından ipucu olarak başlangıç kan sayımı mutlaka yapılmalıdır; bu sayımda bile düşük değerleri olan hastaların ya çok kanadıkları ya da öncesinde de anemik oldukları düşünülmelidir. Kestirilen ya da ölçülen kayıp total kan hacminin %20-30 una kadar ise muhtemelen yalnız kristalloid veya kristalloid ve kolloid solüsyonlar ile damar içi hacim tamamlanabilecektir. Daha büyük kayıplarda ise eksiğin bu şekilde giderilmesi yeterli olmayacak ve doku oksijenlenmesini sürdürebilmek için eritrositlerin de yerine konması gerekecektir. Bu amaçla tam kan ya da eritrosit konsantresi kullanılabilir. 315

Zafer Bafllar Tam kan kullanımı ciddi kanamalar, kan değişimi ve vücut dışı dolaşım ile sınırlandırılmalı, uygun isteklerle kan merkezleri kan bileşenlerinin elde edilmesine yönlendirilmeli ve böylelikle kaynaklar ve mevcut rezervler daha çok hastanın faydalanacağı biçimde kullanılabilmelidir. Anemi Başka bir nedenle yapılan bir kan sayımında hastanın anemisinin olduğunu görmek alışılmamış bir durum değildir. Asemptomatik anemiler çoğunlukla hafiftirler ve genellikle kroniktirler. Öte yandan daha derin anemisi olan hastalar özellikle de akut gelişim söz konusu ise acil servise birtakım belirtilerle başvurabilirler. Anemili bir hastanın acilde yapılacak değerlendirilmesinde aktif, devam eden bir kanama olup olmadığı ve varsa hayatı tehdit edici özellikte olup olmadığı; acilen transfüzyona gerek olup olmadığı ve aneminin akut ya da kronik olup olmadığının açıklanmaya çalışılması gereklidir. Hipotansiyon, açıklanamayan taşikardi veya ortostatik değişiklikler aneminin yakın zamanda geliştiğini düşündürür. Aşikar dış kanama dışında künt travmalarda, yaşlı hastalarda, öyküsünde hipertansiyon olanlarda, kanama eğilimi bilinen ya da bundan şüphelenilenlerde iç kanama olasılığı düşünülmeli ve kanama lehine belirti ve bulgu saptanamadığında da hemoliz olasılığı akla gelmelidir. Etyolojisi aydınlanmamış anemili bir hastaya transfüzyon yapılması gerekli görülecekse aneminin transfüzyon sonrası açıklanabilmesi için transfüzyon öncesine ait kan örnekleri ve çevresel kan yaymaları alınarak değerlendirilmeli ve tetkikler hemen yapılamayacaksa uygun şekilde saklanmalıdır. Oksijen taşıma kapasitesini arttırmak amacıyla transfüzyon kararı verilirken eritroid değerler (hemoglobin, hematokrit, eritrosit sayısı) yanı sıra hipoksi semptomları, intravasküler hacim ile hastanın kardiyovasküler ve pulmoner durumunun da dikkate alınması gerekmektedir. Bir ölçü olarak Hb düzeyi 10 g/dl nin üstünde ise transfüzyonun nadiren endike olabileceği, 7 g/dl nin altında ise genellikle endike olduğu, 7-10 g/dl arasındaki değerlerde diğer verilere göre karar verilmesinin uygun olacağı düşünülebilir. Bu amaç için tam kan değil de eritrosit konsantresi kullanılması uygundur (Tablo 4). Bir ünite tam kan veya bir ünite eritrosit süspansiyonu 70 kg l k ortalama bir eriflkinde Hb i 1 g/dl, Htc i %3 artt r r. Trombositopeni Trombosit sayısı 10.000-20.000/mm 3 ise kanama belirtisine bakılmaksızın, <50.000/mm 3 ise kanama varsa veya invazif bir girişim söz konusu olacaksa trombosit konsantresi verilebilir. Sayı >20.000/mm 3 ise profilaktik olarak verilmemeli, >50.000/mm 3 ve aktif kanama varsa büyük olasılıkla faydalanma- 316

Acil Transfüzyonlar ve Transfüzyonda Aciller Tablo 4. Eritrosit içeren kan ürünlerinin kullan m endikasyonlar Tam kan Oksijen tafl ma kapasitesindeki semptomatik eksilmenin ve belirgin hipovoleminin giderilmesi Basit eritrosit süspansiyonu Oksijen tafl ma kapasitesindeki semptomatik eksilmenin giderilmesi Lökositten fakir eritrosit süspansiyonu Oksijen tafl ma kapasitesindeki semptomatik eksilmenin giderilmesi ve tekrarlayan febril nonhemolitik transfüzyon reaksiyonlar n n, CMV aktar m n n ve olas l kla HLA alloimmünizasyonunun önlenmesi Y kanm fl eritrosit süspansiyonu Oksijen tafl ma kapasitesindeki semptomatik eksilmenin giderilmesi ve ciddi ürtikeryal reaksiyonlar ile Ig A eksikli i olanlarda anafilaksinin önlenmesi Ifl nlanm fl eritrosit süspansiyonu Oksijen tafl ma kapasitesindeki semptomatik eksilmenin giderilmesi ve graft versus host hastal n n önlenmesi Dondurulmufl eritrosit süspansiyonu Nadir kan gruplar nda yedekleme yacağı düşünülerek verilmemeli ve başka neden aranmalıdır. Trombosit say s - n bir ünite basit trombosit süspansiyonu 4-5.000/mm 3, bir aferez ünitesi trombosit ise 20-50.000/mm 3 artt rabilmektedir. Koagülasyon Faktör Eksikli i Taze donmuş plazma spesifik konsantrelerin olmadığı durumlarda faktör eksikliklerinde, oral antikoagülan doz aşımında hayatı tehdit eden kanamalarda ya da acilen operasyon yapılacaksa ve massif transfüzyonlarda kullanılabilir. Bir ünite plazman n faktör düzeylerini %2-3 civar nda artt raca kabul edilebilir. TRANSFÜZYONUN YAN ETK LER Transfüzyon tedavisinin kimi kaçınılabilir, kimi önceden kestirilemeyen birtakım yan etkileri olabilmektedir. Bunlar değişik ağırlıkta ve zamanlarda ortaya çıktıklarından gerçek oranları bilinmemekle birlikte yaklaşık olarak transfüzyonların %20 sinde yan etki ortaya çıktığı ve 100.000 transfüzyondan birinde de ölüme neden olduğu düşünülmektedir. Transfüzyon yan etkilerinin bir kısmı immünolojik bir kısmı da başka yollarla oluşmaktadır. İmmünolojik temeli olan yan etkiler transfüzyon reaksiyonlar olarak bilinirler. Bu reaksiyonların bir kısmı transfüzyon sırasında veya bittikten sonraki birkaç saat içinde gelişen erken tip, bir kısmı ise izleyen gün ve haftalarda ortaya çıkan geç/gecikmifl tip reaksiyonlar şeklinde olmaktadırlar (Tablo 5 ve 6). 317

Zafer Bafllar Tablo 5. Transfüzyon komplikasyonlar Komplikasyon Nedeni / Etkisi mmünolojik mekanizmalarla oluflanlar A. Erken tip reaksiyonlar Hemolitik reaksiyon Al c daki/üründeki eritrosit antikorlar ndan ileri gelir Anafilaktik reaksiyon Üründeki IgA ya karfl oluflur (IgA eksikli i olanlarda) Pulmoner reaksiyon Al c daki/üründeki lökosit antikorlar ndan ileri gelir Ürtikeryal reaksiyon Üründeki plazma proteinlerinden ileri gelir Febril reaksiyon Üründeki lökositlerden ileri gelir B. Gecikmifl tip reaksiyonlar Hemolitik reaksiyon Al c daki eritrosit antikorlar ndan ileri gelir Transfüzyon sonras purpura Al c daki trombosit antikorlar ndan ileri gelir Graft versus host hastal Üründeki aktif lenfositlerden ileri gelir ( mmünitesi zay f al c larda) Alloimmünizasyon Daha sonra sorun oluflturabilir (Bak n z Tablo 7) mmünmodülasyon mmünsupresyon oluflabilir mmünolojik temeli olmayanlar Bakteriyel sepsis Dolafl m n yüklenmesi Transfüzyonla geçen hastal klar Demir birikimi Massif transfüzyon sorunlar * Ürünün kontamine olmas ndan kaynaklan r Tam kan ile, özellikle yafll larda geliflebilir Vericiden gelen enfeksiyon etkenlerinden ileri gelir Kronik transfüzyonlarla oluflur Is, ph ve metabolik de iflikliler ile dilüsyondan kaynaklan r * Metne bak n z Transfüzyon reaksiyonlarında en çok rastlanılan belirtiler titreme, ateş ve ürtikerdir. Bu ilk semptomlara bakılarak reaksiyonun nedeni veya ağırlığının kestirilebilmesi mümkün değildir. Bundan dolayı transfüzyon sırasında ve bitiminden sonraki birkaç saat içinde gelişen belirti ve bulgular varlığında bunların en önemli transfüzyon reaksiyonundan ileri geldiği kabul edilmelidir. Farklı transfüzyon reaksiyonlarının belirtilerinin değişkenliği dolayısıyla hangi tip reaksiyonunun söz konusu olduğunu kesin olarak anlamak zor olsa da mevcut spesifik sorunların giderilmesi gerekmektedir. Bu amaca yönelik olarak transfüzyon reaksiyonlarında karşılaşılabilen yan etkilerin düşündürdüğü durumlar için olasılıkların daraltılmasına yardım edebilecek genişçe tutulmuş bir liste Tablo 7 de verilmiştir. 318

Acil Transfüzyonlar ve Transfüzyonda Aciller Tablo 6. Transfüzyon ile immünizasyonun do urabilece i sorunlar Antikorun hedefi Eritrositler Lenfositler (HLA) Granülositler Trombositler Plazma proteinleri Olas klinik sorunlar Hemolitik reaksiyonlar, kan uygunlu unu saptamada güçlük, yenido an n hemolitik hastal Febril reaksiyonlar, organ uygunlu unu saptamada güçlük, trombosit transfüzyonlar na verimin azalmas Febril reaksiyon, akut akci er hasar, alloimmün neonatal nötropeni, granülosit transfüzyonlar na verimin azalmas Trombosit transfüzyonlar na verimin azalmas, alloimmün neonatal trombositopeni, posttransfüzyon purpura Allerjik reaksiyon, anafilaktik reaksiyon (IgA) Aşağıdaki belirti ve bulguların birlikteliği bazı komplikasyonları daha olası kılmaktadır: Akut hemolitik reaksiyon - huzursuzluk, anksiyete, şiddetli titreme, vücut ısısının hızla yükselmesi, baş ağrısı, bel ağrısı, bulantı, kusma, taşikardi*, kan basıncında düşme*, yaralardan ve ponksiyon yerlerinden kan sızması*, hemoglobinüri, oligüri (* işaretli belirti ve bulgular özellikle anestezi altındaki hastalarda anlamlı olabilir) Febril reaksiyon - üşüme, vücut ısısının yavaşça artışı, bulantı, kas ağrıları Allerjik reaksiyon - kaşıntı, döküntü, kabarıklıklar, yüzün şişmesi, solunum sıkıntısı Kardiyak yüklenme - ani dispne, siyanoz, öksürük, köpüklü balgam, kan basıncında yükselme, boyun venlerinde dolgunluk, santral ven basıncında yükselme Akut transfüzyon reaksiyonundan şüphelenildiğinde aşağıdaki adımlar atılmalıdır: 1. Transfüzyon hemen durdurulur. 2. Kateter/iğne yerinde bırakılarak fizyolojik serum infüzyonuna başlanılır. 3. Hızlı bir fizik muayene yapılarak vücut ısısı, nabız, arter kan basıncı ve soluk sayısı kaydedilir; kalp ve akciğer oskültasyonu yapılır; deride kabarıklıklar aranır; anormal kanama belirtileri araştırılır. 4. Hastadan yeni kan örnekleri alınır. 5. İdrar örneği alınır, alınamıyorsa idrar sondası yerleştirilebilir. 6. Pulmoner semptomlar belirginse yatakta akciğer grafisi çekilir. 7. Durumun ilk değerlendirmesi yapılmaya çalışılır. 319

Zafer Bafllar Tablo 7. Transfüzyon yan etkileri ve bunlar n düflündürdü ü komplikasyonlar Atefl Akut ve gecikmifl hemolitik transfüzyon reaksiyonu Febril nonhemolitik reaksiyon Akut akci er hasar Septik transfüzyon Beklemifl kanda serbestleflen sitokinler Üflüme-titreme Akut ve gecikmifl hemolitik transfüzyon reaksiyonu Febril nonhemolitik reaksiyon Septik transfüzyon Beklemifl kanda serbestleflen sitokinler Bulant -kusma Septik transfüzyon Beklemifl kanda serbestleflen sitokinler Gö üste s k nt -a r Febril nonhemolitik reaksiyon Akut akci er hasar Hava embolisi Yüzde k zarma Febril nonhemolitik reaksiyon H r lt l /zorlu solunum Akut akci er hasar Hava embolisi Dolafl m yüklenmesi S rt/bel a r s Septik transfüzyon nfüzyon yerinde rahats zl k Septik transfüzyon Hipotansiyon Septik transfüzyon Kanama/yayg n damariçi p ht laflma Massif transfüzyon komplikasyonu Hemoglobinüri mmün olmayan hemoliz (Bak n z Tablo 8) Kafl nt / ürtiker Allerjik reaksiyon 320

Acil Transfüzyonlar ve Transfüzyonda Aciller Reaksiyon sonrası hastadan alınan yeni kan örneklerinde; biyokimyasal incelemeler (özellikle bilirubin, LDH, haptoglobin), kan sayımı (özellikle trombosit ve retikülosit sayıları) hemostaz çalışması (fibrin-fibrinojen yıkım ürünleri, fibrinojen düzeyi, trombin-protrombin-aktive parsiyel tromboplastin zamanları) antiglobülin testleri yapılır ve plazma/serum hemoliz açısından değerlendirilir. Transfüzyon bitmemişse çapraz karşılaştırma tekrarlanır ve hasta ile torba kanının kan grubu tayinleri tekrarlanır. İdrar örneğinde hemoglobin aranır. İntravasküler hemoliz oluşmuş ise plazma ilk saatlerde serbest hemoglobin varlığından pembe, daha sonra ise methemalbüminemi nedeniyle kahverengi görünecektir. Ancak hemolizin ABO uyuşmazlığı dışında da nedenlerinin olabileceği unutulmamalıdır (Tablo 8) Tablo 8. Eritrosit transfüzyonlar nda görülebilen hemoliz nedenleri Al c daki eritrosit antikorlar Verilen ürünün plazmas nda bulunan antikorlar Üründe çok miktarda yafllanm fl eritrosit olmas Ürüne eklenen ilaç ya da intravenöz s v lar Ürüne bulaflan bakteriler Vericide eritrosit enzim eksikli i olmas Ürünün fazla s t lmas Ürünün donmas Ekstrakorporeal dolafl mda eritrositlerin mekanik travmayla karfl laflmas Transfüzyonu durdurarak hasta yakın gözlem ve izleme alındığında, oluşan yan etki(ler)in gidişi de komplikasyonun tipi hakkında fikir verebilir. Yeni belirti ve bulgu eklenmiyor ve hasta klinik olarak daha kötü olmuyorsa hafif bir reaksiyon (febril reaksiyon, hafif allerji gibi) olasılığı artacaktır. Hemolitik olduğu düşünülen bir transfüzyon reaksiyonunun tedavisinde neler yapılabilir? Sıvı infüzyonu ile hipovolemi, hipotansiyon ve akut böbrek yetersizliği önlenmeye çalışılır. Yeterli idrar çıkışı sağlanamazsa furosemid veya mannitol uygulanabilir; bunlarla da başarılı olunamazsa diyaliz gündeme gelecektir. Diğer yandan yaygın damariçi pıhtılaşması tablosu açısından izlenen hastada erken dönemde heparin, kanama eğilimi belirlenirse taze donmuş plazma ve trombosit verilmesi düşünülebilir. 321

Zafer Bafllar Reaksiyonun anafilaksi olduğu düşünülüyorsa adrenalin, kortikosteroid ve antihistaminik uygulanmalı ve genel destekleyici tedaviler sürdürülmelidir. Reaksiyon daha küçük ölçekli bir allerjik reaksiyon ise antihistaminik ve kortikosteroid tedavi yapılması yeterli olacaktır. Söz konusu tablo febril reaksiyon olarak değerlendirilebiliyorsa antipiretik ve antihistaminik ile kontrol altına alınabilecek ve gerekiyorsa transfüzyona devam edilebilecektir. Bakteri kontaminasyonu diğer yan etkilerden farklı bir tabloya neden olarak ayırdedilebilecek ve hızla gram negatif etken kökenli septik şok tedavisi yapılması gerekecektir. Transfüzyonun diğer erken tip yan etkilerinden olan dolaşım yüklenmesi tablosu genel olarak akut sol kalp yetersizliği gibi tedavi edilmelidir. Daha çok kardiyak ya da pulmoner rezervi azalmışlarda, yaşlı hastalarda, derin kronik anemisi olanların ilk transfüzyonlarında, kısa sürede yoğun transfüzyon yapılanlarda özellikle de transfüzyon hızlı yapıldığında görüldüğünden bu hasta gruplarında transfüzyonun hızı ve yoğunluğuna biraz daha dikkat edilmelidir. Kanların cam şişelerde saklandığı zamanlarda görülebilen hava embolisi komplikasyonu günümüzde pek görülmemektedir; infüzyon setindeki az miktardaki küçük hava kabarcıkları ciddi sorun oluşturmamaktadırlar. YO UN TRANSFÜZYONLARDA SORUNLAR Hastaya 24 saat içinde en azından total kan hacmi kadar veya üç saat içinde total kan hacminin %50 den fazlasının veya dakikada 150 ml den çok veya 10 üniteden çok tam kan ya da 20 üniteden çok eritrosit şeklinde sık transfüzyon yapılması gibi farklı biçimlerde tanımlananabilen massif (yoğun) transfüzyonda birtakım özel sorunlar gelişebilmektedir. Yoğun transfüzyon sorunlarının bir kısmı hiperpotasemi, asidoz, hiperamonyemi gibi kanın beklemiş kan olmasından kaynaklanmakta olup özellikle bu tür değişikliklere uyarlanması zor olan renal rezervi azalmış hastalarda önem kazanmaktadırlar. Çok miktarda beklemiş soğuk kanın ısıtılmadan verilmesi sonucu hipotermi ve buna bağlı olarak aritmiler gelişebilmektedir. Kan ürününün pıhtılaşmasını önleyen sitratın yoğun olarak verilmiş olması özellikle hepatik rezervi azalmış hastalarda toksisite yaratabilmektedir. Yoğun transfüzyon dolayısıyla dilüsyona uğrayan trombositler ve koagülasyon faktörleri nedeniyle de hemorajik diyatez oluşabilmektedir. Bu sorunları karşılamak üzere yoğun transfüzyon yapılacak olan ya da yapılmış olanlarda kan ürünlerinin en azından bir kısmının uygun şekilde ısıtılması, her 2-2.5 L transfüzyon başına 40-50 meq sodyum bikarbonat veril- 322

Acil Transfüzyonlar ve Transfüzyonda Aciller mesi, ilk 2 L den sonra her litre başına 10 ml %10 kalsiyum glukonat verilmesi uygun olabilir. Kanama eğilimi açısından hastanın ve mümkünse trombosit sayısı ile koagülasyon profilinin izlenmesi ve kanama eğilimi gözlendiğinde ya da sayı düşük/testler bozulmuş olduğunda eksik olan bileşenin yerine konması düşünülmelidir. Genel bir ölçü olarak trombosit sayısı: 50.000/mm 3 altında ve kanama varsa, 30.000/mm 3 altında kanama yok ama cerrahi girişim sürecekse, 20.000/mm 3 altında kanama olmasa da trombosit süspansiyonu; protrombin/aktive parsiyel tromboplastin zamanı uzamış, fibrinojen düzeyi 100 mg/dl altında ve kanama varsa taze donmuş plazma verilebilir. Transfüzyonun, gerçekten gerekli oldu u zaman yaflama döndürebilen ama önemli oranda morbidite daha az olarak ta mortalite nedeni olabilen bir tedavi oldu u hep ak lda tutularak, transfüzyon yap lmas karar nda kolaya kaç lmamas iyi hekimli in bir gere i olmal d r. KAYNAKLAR 1. Tangün Y. Acil transfüzyon sorunları. Dahili ve Cerrahi Acil Hastalıklar. Değerli Ü (editör), Tıbbi Kitaplar Dağıtım Servisi, İstanbul, 1983. 2. Pekçelen Y. Kan transfüzyonu (Endikasyonlar ve komplikasyonlar). Acil Dahiliye, Çalangu S (editör), İstanbul Tıp Fakültesi (yayın no: 149), İstanbul, 1984. 3. Jefferies LC. Clinical aspects of transfusion therapy. In: Hematology, Besa EC, Catalano PM, Kant JA, Jefferies LC. Harwal Publishing, Philadelphia, ABD, 1992. 4. Handin RI, Lux SE, Stossel TP (editörler). Blood, Principles & Practice of Hematology, JB Lippincott Co., Philadelphia, ABD, 1995. 5. Beutler E, Lichtman MA, Coller BS, Kipps TJ (editörler). Williams Hematology. Fifth edition, Mc Graw-Hill, New York, ABD, 1995. 6. Menitove JE. Blood transfusion. In: Cecil Textbook of Medicine, Twentieth edition, Wyngaarden JB, Smith LH, Bennett JC (editörler). WB Saunders Co., Philadelphia, ABD, 1996. 7. Transfüzyon (özel sayı). Bayık M (editör). Klinik Geliflim 14:2 (Nisan-Eylül 2001). 8. Gottschall JL and Menitove JE. Transfusion: Blood and blood components. In: Manual of Clinical Hematology, Third edition, Mazza JJ (editor). Lippincott Williams & Wilkins, Philadelphia, ABD, 2002. 323