ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE TARÝH: 13 Aðustos 2012 Pazartesi YIL: 11 SAYI: 3885 FÝYATI: 2 TL (KDV dahil) Þener LEVENT ÝNANDIRICI GELMEDÝ

Transkript

1 Devlet Hastanesi'nde týbbýn en basit ameliyatý olan fýtýk ameliyatý sýrasýnda bir can gitti. Sorumsuzluktan ve ilgisizlikten... Kim verecek þimdi bunun hesabýný? Uçuyoruz diyerek havalananlar mý? ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE TARÝH: 13 Aðustos 2012 Pazartesi YIL: 11 SAYI: 3885 FÝYATI: 2 TL (KDV dahil) Þener LEVENT Açý senerlevent@yahoo.com AHMET TEVFÝK BEY'ÝN VASÝYETÝ 2. sayfada Ýþgal altýnda ÝCAZETSÝZ yazýlar... NE KUZEYÝ BÝZÝM NE GÜNEYÝ Turgut Afþaroðlu O KARA KAPLI DEFTER Erdoðan Baybars ÝNANDIRICI GELMEDÝ Dolgun Dalgýçoðlu GARAGÖZLÜK Mehmet Levent ÝTHALAT Sezan Artun Yakýn Doðu Üniversitesi'nde hemþirelik tam bursu ile ilgili gerçekleri açýklýyoruz... YDÜ, hükümet ödemiyor diye önce kestiði burslarý daha sonra devam ettirme kararý aldý, ancak devletin de ona bu burslar için 16 milyon TL borcu olduðunu öne sürdü... Hükümet ise doðru olmayan bu iddia konusunda nedense sessiz kaldý ve gerçekleri açýklamadý... Van minit Suat Bey Daha önce Saðlýk Bakanlýðý'na baðlý 2 yýllýk bir okul olan Yüksek Hemþirelik Okulu, 2006'da CTP yönetimiyle yapýlan bir protokol ile 4 yýl eðitim süreli olarak YDÜ'ye devredildi... Bu protokolda yalnýz 30 öðrenciye tam burs verilmesi kararlaþtýrýldý... Öðrencilerin tüm öðrenim yurt harçlarý ile yemeklerinin karþýlanmasýný ve belirlenen 10 öðretim görevlisi ile 4 personelin maaþlarýný da devlet üstlendi... Ancak 2009'da yapýlan ek bir protokol ile 30 öðrenciye verilen burs daha sonra 80'e ve en son da 190'a çýkarýldý 'da yapýlan ek protokolda YDÜ %57 zam da yaparak, öðrenci baþýna bir sömestr için düþen 1809 Euro'yu 2880 Euro'ya çýkardý. Böylelikle daha önce yýllýk olarak YDÜ'ye ödenen miktar 546 bin 370 Euro iken, son öðrenci sayýsýyla 1 milyon 94 bin Euro'ya fýrladý... Maliye Teftiþ ve Ýnceleme Kurulu raporunda ek protokolda öngörülen miktarýn YDÜ'ye ödenmemesi, bu protokolun iptal edilmesi ve 2006'da imzalanan eski protokola dönülmesi tavsiye ediliyor... YDÜ ayrýca her öðrenciden saðlýk ücreti olarak topladýðý 50 dolarý, Saðlýk Sigortasý Fonu'na yatýrmýyor sayfada "Afrika'dan Mektup"ta Hayvancýlar yürüyor Hayvan Üreticileri ve Yetiþtiricileri Birliði bugün Lefkoþa'da araçlý bir eylem yapacak. Eylemciler önce Girne Kapýsý'na, oradan meclise ve daha sonra da baþbakanlýða yürüyecek... KKTC'nin bugünkü gündemi yüklü Universal davasý yargý önünde Universal Bank'ta sahte evrak düzenleyerek 326 bin TL'yi çalmakla suçlanan Þube Müdürü Feride Saruhan 3 günlük tutukluluktan sonra bugün yeniden mahkemeye çýkarýlýyor... LTB ile YDÜ mahsuplaþacak Lefkoþa Belediyesi'ne 3 trilyon su borcu bulunan YDÜ iddia ettiði alacaklarýný ortaya koyarak LTB ile mahsuplaþmak için bugün masaya oturuyor... DUVAR KAZASI Tedbirsizliðe sebep olan kiþi polis tarafýndan tutuklandý sayfada

2 GÝRNE'DE BÝR EVDEN 10 BÝN DOLAR ÇALINDI Þener LEVENT Açý Girne'de Özer Koray'a (E-75) ait evden 10 bin ABD dolarý ve 15 adet gümüþ madalyon çalýndý. Polis Basýn Bülteni'ne göre, 8-9 Aðustos tarihleri arasýnda meydana gelen olayda, eve giren þahýs veya þahýslar, yatak odasýnda bulunan komodin çekmecesinden paralarý ve madalyonlarý çaldý. AHMET TEVFÝK BEY'ÝN VASÝYETÝ ALSANCAK'TA ANÝ ÖLÜM Alsancak'ta, dün sabah saat sýralarýnda Selim Cangil (E-64) isimli þahýs kalmakta olduðu ikametgahýn yatak odasýnda ölü olarak bulundu. MAÐUSA PLAJINDA UYUÞTURUCU MADDE Gazimaðusa'da, önceki gün öðle saatlerinde Glapsides Halk Plajý'nda uyuþturucu madde ele geçirildi. Bir polis ekibince H.N.'nin (E-31) tasarrufunda bulunan sýrt çantasý içerisinde yaklaþýk 1.5 gr aðýrlýðýnda uyuþturucu olduðuna inanýlan Sentetik Cannabinoid türü madde bulunarak emare olarak alýndý. Söz konusu þahýs tutuklandý. Soruþturma devam ediyor. LEFKOÞA'DA SAHTE PARA Lefkoþa'da önceki gün "China Bazaar" isimli iþyerine müþteri olarak giden C.D (E-39), tasarrufunda bulundurduðu ve sahte olduðunu bildiði "AB AH6" seri nolu bir adet 100 ABD dolarýný konu iþyerinde görevli kasiyere verip tedavüle sürdü. Karþýlýðýnda sahtekarlýkla 40 TL tutarýnda muhtelif eþya temin eden þahýs, ayný gün Lefkoþa'da tespit edilerek tutuklandý. Üzerinde yapýlan aramada sahte olduðuna inanýlan "AB AA1" seri nolu bir adet 100 ABD dolarý bulunarak emare olarak alýndý. LEFKOÞA'DA PARA KARÞILIÐI TELEFON GÖRÜÞTÜRMESÝ Lefkoþa'da önceki gün A.C. (E-39) ve A.K (E-62)'ye ait iþ yerlerinde polis tarafýndan yapýlan kontrollerde, yetkili makamdan izinsiz olarak "Telekutu" adý altýnda para karþýlýðý telefon görüþtürmesi yaptýrdýklarý tespit edildi. Bahse konu þahýslar hakkýnda yasal iþlem baþlatýldý. LEFKOÞA'DA EV YANGINI Lefkoþa'da önceki akþam Suat Aksimer'e ait ikametgahta, mutfak bölümünde televizyon fiþinin kýsa devre yapmasý sonucu yangýn çýktý. Yangýn itfaiye ekipleri tarafýndan söndürülürken, çýkan yangýn sonucu; mutfak kapýsý ve kasasý, 14 adet mutfak dolap kapaðý, 1 adet çamaþýr makinesi, 1 adet bulaþýk makinesi, 1 adet mikro dalga fýrýn, 1 adet buzluk, 1 adet cd çalar, 1 adet uydu alýcýsý, 1 adet mutfak masasý, 6 adet sandalye, 1 adet ev zili kapaðý ve mutfak dýþ kapýsý yandý. YILMAZKÖY'DE KAYIP ÞAHIS Yýlmazköy'de Özlem Sular (K-20) isimli þahsýn, önceki sabah saat 08.00'de ayrýldýðý ikametgahtan halen geri dönmediði bildirildi. Olaylarla ilgili soruþturmalar devam ediyor. ORDUDA DEVÝRTESLÝM TÖRENÝ Güvenlik Kuvvetleri Komutanlýðý görev ve emir komuta devir-teslim töreni bugün, Kýbrýs Türk Barýþ Kuvvetleri Komutanlýðý görev ve emir komuta devir-teslim töreniyse 15 Aðustos Çarþamba günü gerçekleþtirilecek. GKK'daki tören saat 18.45'te; KTBK'deki tören ise 18.30'da baþlayacak. Törenlerde, Tümgeneral Mehmet Daysal; Güvenlik Kuvvetleri Komutanlýðý görevini Tümgeneral Baki Kavun'a, Korgeneral Adem Huduti; Kýbrýs Türk Barýþ Kuvvetleri Komutanlýðý görevini, Korgeneral Ýsmail Serdar Savaþ'a devredecek. Macaristan'da Türk-Turan Kurultay'ý Dünya Türk-Turan Kurultayý'nýn ikincisi Macaristan'ýn Bugac kasabasýnda baþladý. Daha önce 2010 yýlýnda ilk kez geniþ kapsamda düzenlenen Dünya Türk-Turan Kurultayý'na bu yýl 21 ülke katýldý. Kurultayýn resmi açýlýþý Macaristan Parlamentosu Baþkan Vekili Sandor Lezsak tarafýndan yapýlan konuþmayla baþladý. Binlerce ziyaretçinin yer aldýðý kurultayýn ilk gününde eski Macar-Hun ve Türk kültürlerinin, ayrýca doðudaki bozkýr atlý göçebe kültürlerinin tanýtým gösterileri sunuldu. Macaristan Turan Birliði tarafýndan organize edilen kurultaya bu yýl rekor derecede katýlýmýn olduðunu açýklayan organizasyon baþkaný Türkolog ve antropolog Andras Biro, 2010 yýlýndaki kurultaya 18 ülkenin katýldýðýný bu kez 21 ülkeden katýlýmla yeni bir rekor kýrýldýðýný ifade etti. Biro, giriþi ücretsiz olan kurultayda Orta Asya Türk kökenli 200 otaðýn kurulduðunu, 350 süvarinin savaþ sanatlarýný sergileyerek Türk kavimlerinin geleneksel özelliklerini tanýttýðýný ifade etti. Türkiye'yi kurultayda AK Parti Manisa Milletvekili, ayný zamanda Türk-Macar Parlamentolar Arasý Dostluk Grubu Eþbaþkaný olan Dr. Selçuk Özdað ve AK Parti Kütahya Milletvekili Prof. Dr. Vural Kavuncu temsil etti. Özdað, AA muhabirine yaptýðý açýklamada, gördükleri karþýsýnda çok gurur duyduðunu, Orta Asya Türk kavimlerinin Macaristan'da bir araya gelerek birbirleriyle akraba ve kardeþ iliþkisi kurmasýnýn kendisini duygulandýrdýðýný belirtti. Türklere ve Türk kavimlerine gösterdiði yakýn ilgiden dolayý Macar halkýna teþekkür ettiðini dile getiren Özdað, 21 ülke bayraklarý arasýnda Kuzey Kýbrýs Türk Cumhuriyeti'nin bayraðýnýn da bulunmasýnýn kendisini ayrýca memnun ettiðini kaydetti. Çiziktir di Çiziktirdi 96 yaþýnda hayata veda eden emekli Polis Müdürü Ahmet Tevfik Bey'in vasiyetini büyük bir ilgiyle okudum. Çok etkilendim. Yalnýz vasiyeti deðil, yaþamý ve kiþiliði de çok etkileyici... Keþke daha yakýndan tanýyabilseydim onu... Aramýzda sessiz sedasýz yaþayýp giderken varlýðýnýn pek farkýna varmadýðýmýz kimbilir daha nice deðerlerimiz var onun gibi... Ahmet Bey, tarihimizin en kritik dönemlerinden biri olan yýllarýnda Emniyet Müdürlüðü yapmýþ Maðusa'da... Dönem büyük ganimet dönemi... Bir polis müdürü olarak amansýz bir savaþ vermiþ ganimetçilere karþý... Ganimet çalarken yakaladýðý kiþileri kendi yöntemiyle cezalandýrmýþ... Sýfýra vurdurmuþ saçlarýný, sonra serbest býrakmýþ... Ve ganimetçi bir askeri yola getirmek için silah çekmiþ ona... Yakýnlarý, polislik hayatýnýn sonu olduðunu söylüyorlar bunun... Yani dürüst davranan herkes gibi o da cezalandýrýlmýþ... Emekliye ayrýldýktan sonra, hiç Rum malý olmayan bir köye yerleþip orada sürdürmek istemiþ hayatýný... Kilitkaya'da bir arazi satýn almýþ... Bir ev yaptýrmýþ... Aðaç dikmiþ, bahçe sulamýþ... Evinde Rumlara ait bir tek iðne bile bulunamazmýþ... Fazýl Hüsnü Daðlarca þöyle der bir þiirinde: "Hangi mahallede imam yoksa Ben orda öleceðim..." Ahmet Bey'in vasiyetini okuyunca bu dizeler geldi aklýma iþte... Ne imam istemiþ... Ne de cami... Elbisesiyle gömülmek istemiþ hatta... Ve mezarýna kürekle deðil, dozerle toprak atýlmasýný vasiyet etmiþ... Týpký kanlý çatýþmalarda ölenlerin gömüldüðü gibi... Yani imam ve cami istemediyse, Allah'a inanmadýðý için deðil... Hayatý boyunca hiç camiye gitmediði için son gün gidip onu kandýrmak istememiþ... Benim aklýma Daðlarca'nýn þiiri geldi, ama ondan biraz farklý yine de... Vasiyetini hep birlikte okuyalým þimdi: "Ben öldüðümde camisiz, hocasýz, yýkanmadan, omuzlarda taþýnmadan gömülmek isterim. Bunun nedeni, ben hayatým boyunca camiye gitmediðimden dolayý son gün camiye gidip Allah'ý kandýrmak istemedim. Savaþlarda ölen binlerce ana kuzusu evlat nasýl kendi kanlý elbiseleriyle dozerlerle gömüldüyse öyle gömülmek isterim. Tabutun üstüne yalnýzca bir Türk bayraðý konulsun ve beni öyle defnetsinler. Ben doðduðumda beni nasýl neþeyle karþýladýlarsa, öldüðümde de kimse arkamdan üzülmesin diye býrakmýþ olduðum bir miktar para ile birlikte Türk Sanat Müziði eþliðinde bir þölen düzenlenip bir yemek yapýlmasý ve üzüntüyle deðil, beni neþeyle anmalarýný istiyorum. Zeki Müren'in bir þarkýsýyla da þölen sona ersin. Öldüðümde ailem dahil kimseye haber verilmesini istemiyorum. Medyaya da bir gün sonra haber verilmesini isterim." Ne kadar anlamlý, ne kadar duygulu bir vasiyet deðil mi? Zeki Müren'in þarkýsý... "Bir demet yasemen" olabilir... "Þimdi uzaklardasýn, gönül hicranla doldu" da olabilir... "Zehretme hayatý bana cananým" da olabilir... Asýrlýk bir çýnar yaþýnda ölmüþ... At arabalarý döneminden bugünlere kadar gelmiþ demek... Koca bir ömür... Kimbilir kaç roman olur bundan... Ýkinci Dünya Savaþý baþladýðýnda 23 yaþýnda bir genç olan adamýn hayatý gayrý resmi tarihi olur bu adanýn... Bol paça, fötr þapka ve bisikletli günlerinden uzanýr kuyruklu arabalara... Polis teþkilatýmýzdan yüreði saðlam, vicdaný ak-pak daha nice kimseler gelip geçti Ahmet Tevfik Bey gibi... Bu teþkilat hep þimdiki gibi deðildi... Bir zamanlar çok daha itibarlý, çok daha güvenilir ve çok daha þerefliydi... Boþuna mý sorduk zaten? O iyi insanlar o güzel atlara binip ne zaman buralardan gitti?

3 AFRÝKA dan mektup... VAN MÝNÝT SUAT BEY Yakýn Doðu Üniversitesi'ndeki hemþirelik burslarýnda bu yýl sorun çýktý. Üniversite, sýnava soktuðu öðrencilere daha sonra burs olmadýðýný bildirdi, hükümet ödemiyor diye kendisinin de bu yola baþvurduðunu duyurdu önce. Ancak gazetemizin ýsrarlý yayýnlarýndan sonra fikrini deðiþtirdi ve hükümet ödemediði halde kendisinin bu burslara devam edeceðini açýkladý. Suat Günsel bu açýklamayý yaparken, hükümetin bu burslardan dolayý YDÜ'ye 16 trilyon borcu olduðunu öne sürdü... Bu iddiaya nedense hükümet kanadýndan hiçbir yanýt gelmedi. Oysa bu iddia doðru deðildi ve mutlaka yanýtlanmasý gerekirdi. * Hükümetin açýklamadýðý gerçekleri topluma duyurmak bize kaldý yine... Ve iþte açýklýyoruz da bugün... Bildiðiniz gibi bir zamanlar bir Yüksek Hemþirelik Okulu vardý ve Saðlýk Bakanlýðý'na baðlýydý... Devletindi yani... Ve eðitim iki yýllýktý 'daki CTP dönemi sýrasýnda, Saðlýk Bakanlýðý ile YDÜ arasýnda imzalanan bir protokoldan sonra hemþirelik eðitimi YDÜ'ye devredildi ve süresi de 4 yýla çýkarýldý. Bu protokola göre devlet 30 öðrenciye tam burs verecek, öðrenim ve yurt harçlarý ile yemeklerini karþýlayacak, ayrýca 10 eðitim görevlisi ile 4 personelin maaþlarýný ödeyecekti... * Evdeki hesap çarþýya uymadý... Ve YDÜ ile bakanlýk 2009 Aðustos'unda ek bir protokol imzaladý. Tam burslu olarak belirlenen öðrenci sayýsý daha sonra 80'e ve en son da 190'a çýktý. Bu arada YDÜ öðrenci harçlarýný artýrarak %57 oranýnda buna zam yaptý. Yani daha önce her sömestr için öðrenci baþýna düþen 1809 Euro 2880 Euro'ya fýrladý. Tüm yýl için toplam 546 bin 370 Euro ödenirken, zamdan sonra bu rakam yalnýz bir sömestr için 547 bin 200 Euro oldu. Yýllýk olarak söylemek gerekirse, en son durumda 546 bin 370 Euro 1 milyon 94 bin Euro'ya çýktý... Ki bu da devletin artýk altýndan kalkamayacaðý bir yüktü... * Maliye Bakanlýðý'na baðlý Maliye Teftiþ ve Ýnceleme Kurulu'nun bu konuda hazýrladýðý rapor dikkate deðer... Kurul Baþkaný Asým Özer'in imzasýný taþýyan raporda, ek protokolda öngörülen miktarýn YDÜ'ye ödenmemesi, bu protokolün iptal edilmesi ve 2006'da imzalanan eski protokola dönülmesi tavsiye ediliyor. Ek protokolda ödemeler þöyle belirleniyor: Yarý yýl için eðitim-öðrenim harcý 1150 Euro... Yurt ücreti 650 Euro... Yemek ücreti 900 Euro... Bu arada þunu da belirtelim... YDÜ her öðrenciden saðlýk ücreti olarak 50 dolar alýyor, ancak bu parayý yatýrmasý gereken Saðlýk Sigortasý Fonu'na yatýrmýyor. Maliye Teftiþ ve Ýnceleme Kurulu, mahsuplaþmaya gidilecekse, bu miktarýn da hesaplanarak farkýn bulunmasý gerektiðine vurgu yapýyor... * Kendisiyle görüþtüðümüz bir yetkili, YDÜ'nün devletten 16 trilyon alacaðýna iliþkin iddiasýna çok þaþtýðýný, ancak Saðlýk Bakanlýðý'nýn bunu yanýtsýz býrakmasýnýn kendisini daha çok hayrete düþürdüðünü belirterek, "Bu meselede devletin YDÜ'ye hiçbir borcu yok" dedi... Yok ama hükümet kanadýndan da hiçbir ses yok! ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE YÜRÜYÜÞTE TERÖR LANETLENDÝ, ÞEHÝTLER ANILDI "Þehitler Ölmez Vatan Bölünmez" Kýbrýs TMT Mücahitler Derneði ile KKTC Hataylýlar Derneði dün Lefkoþa'da düzenlediði yürüyüþte Türkiye'deki PKK saldýrýlarýný kýnadý ve lanetledi. Yürüyüþte þehitler anýldý, Türkiye halkýnýn acýsý paylaþýldý. KKTC Hatay Öðrenci Birliði'nin de desteklediði protesto yürüyüþüne, Maliye Bakaný Ersin Tatar ile UBP Lefkoþa Milletvekili Zorlu Töre de katýldý. Halkýn Sesi Gazetesi önünde KKTC ve Türkiye bayraklarýyla toplanan eylemciler, ilk önce Atatürk Anýtý'na giderek, burada 1 dakikalýk saygý duruþunda bulundu ve anýta çelenk sundu. Buradan "Askere uzanan eller kýrýlsýn", "Kahrolsun PKK", Türk-Kürt Kardeþtir", "Þehitler Ölmez Vatan Bölünmez" sloganlarý atarak, Þehitler Anýtý önüne yürüyen GÜZELYURT'TA ÖLÜMLÜ OLAY Tedbirsizliðe sebep olan kiþi tutuklandý SERDAR KAÞIKCI ÝSÝMLÝ ÝÞÇÝNÝN YAÞAMINI YÝTÝRDÝÐÝ ÝÞ KAZASINDA 3 KÝÞÝ YARALANDI 1 ARAÇ HASAR GÖRDÜ Güzelyurt'ta Neriman Murat'a ait kerpiçten yapýlmýþ evin tamirini üstlenen E.Ö (E-37) inþaatta gerekli tedbirleri almadýðýndan dolayý "tedbirsizlik sonucu ölüme sebep olma" suçundan mahkeme emriyle tutuklandý. Kerpiç evin duvarýnýn çökmesi sonucu Serdar Kaþýkcý isimli iþçinin yaþamýný yitirdiði olayda, yoldan yaya olarak geçen ikisi çocuk 3 kiþi yaralandý, bir araç zarar gördü. Polis Basýn Bültenine göre, önceki gün saat sýralarýnda Güzelyurt'ta Neriman Murat'a ait kerpiçten yapýlmýþ evin tamirini üstlenen E.Ö (E-37), duvarýn çökmemesi için gerekli tedbirleri almamasý sonucu, yanýnda iþçi olarak çalýþan ve konu duvarýn sývasýný eylemciler burada basýn bildirisi de okudu. Þehitler Anýtý önünde Genç TMTciler adýna Hüseyin Mert Coþkun, Hataylýlar Derneði adýna Bertan Zaroðlu ve Hatay Öðrenci Birliði adýna Ali Birsen birer konuþma yaparak, PKK'nin Türkiye Cumhuriyeti'nde yaptýðý saldýrýlarý lanetledi ve bu saldýrýlarýn Türk halkýný bölemeyeceðini vurguladý. PKK'nýn Türkiye'den toprak koparmak istediðini, ancak yüce Türk ulusu ve Türk Silahlý Kuvvetlerinin buna asla izin vermeyeceðini vurgulayan konuþmacýlar, Türkiye'nin acýsýnýn Kýbrýs Türk halkýnýn acýsý olduðunu kaydetti ve saldýrýlarda þehit düþenleri rahmetle andý, ailelerine ve Türk ulusuna baþsaðlýðý diledi. Yürüyüþ þehitler için dua okunmasýnýn ardýndan tamamlandý. yapan Serdar Kaþýkcý'nýn (E-26) üzerine duvar çöktü. Çökme sonucu duvar altýnda kalýp aðýr bir þekilde yaralanan Kaþýkcý, kaldýrýldýðý Lefkoþa Devlet Hastanesi'nde yaþamýný yitirdi. Duvarýn çöktüðü esnada yoldan yaya olarak geçmekte olan Manyer Devecigiller (K- 41) ile çocuklarý Hayriye Devecigiller (K-14) ve Hüseyin Devecigiller de (E-8) hafif þekilde yaralandý. Yoldan aracý ile geçmekte olan Havva Arýcý (K-27) yönetimindeki JN 408 plakalý araç ise hasar gördü. Zanlý E.Ö mahkeme emri gereði tutuklanýrken, soruþturma devam ediyor. Turgut Afþaroðlu Haftada Bir Dobra Dobra turgutafsaroglu@yahoo.com NE KUZEYÝ BÝZÝM NE GÜNEYÝ Hep ne diyoruz? Ada ekonomilerinde, nüfusun kontrol altýnda tutulmasý çok önemlidir. Baþka ne diyoruz? Ýstikrarlý bir para birimi ve mevduatlarýn yurt içinde kalmasý çok önemlidir. Baþka? Çevre kirliliðine sýfýr tolerans çok ama çok önemlidir. Biz her üç konuda da sýnýfta kaldýk. Kontrol altýna alýnamayan bir nüfus Ýstikrarsýz bir para birimi Ve çevre kirliliðine sýnýrsýz tolerans Sonuç: Gýrtlaðýna kadar borca gömülmüþ bir toplum Can çekiþen ve feryat eden sektörler Personelini ödeyemeyen Belediyeler Batmýþ bir devlet Uçaktayýz 165 yolcunun sadece 5'i Kýbrýslý Gerisi Türkiyeli Eskiden böyle miydi? 165 yolcunun belki birkaçý yabancýydý. Hastanedeyiz Poliklinik önünde en az 300 hasta var. Bunlarýn en çok 10-15'i Kýbrýslý Gerisi Türkiye'den gelenler. Oran 25'te 1 Okuldayýz 450 öðrencili bir okul Öðrencilerin yüzde 80'i Türkiye'den gelenler.. Diyorlar ki: En az 20 bin Hataylý geri gitti. Ýyi, güzel de Þu kimlikle giriþler yasaklanmadýkça Bir vize sistemi getirilmedikçe Gidenlerden daha fazlasý geldikçe Bu nüfus nasýl kontrol altýna alýnacak? Nüfusun giriþ - çýkýþýný kontrol edemiyoruz. Paranýn giriþ - çýkýþýný kontrol edebiliyor muyuz? Türkiye'den bavulla gelen para, herhalde çuvalla geri gidiyor. Merkez Bankamýzýn gelen paradan haberi yok da Giden paradan mý haberi olacak? Bankalarda 9 milyar TL'ye yakýn mevduat var. Bunun yarýdan fazlasý Türkiye ekonomisine gidiyor. Resmi ya da gayrý-resmi Bankacýlýk sistemimiz ise baþka bir alem Bazý bankalar, tefeciden önceki son durak gibi. Çevre ise tam bir felaket Aðaçlarý kestik, her tarafý beton yýðýnlarýna dönüþtürdük. O güzelim Beþparmak daðlarýný katlettik. Lefkoþa'yý çöpe gömdük. Bütün bunlar yetmezmiþ gibi, baþýmýza bir de petrol dolum tesisi belasý çýkardýk. CMC atýklarýný daha temizlemeden, Elektrik Santralý'nýn bacasýna bir filtreyi bile takamadan Kolay mý petrol dolum tesisi ile uðraþmak. Bu ülke turizm adasý mý, kumarhane, fuhuþ ve uyuþturucu cenneti mi olacak, ona dahi karar veremedik. Okullarla, kumarhaneler, gece kulüpleri ile sanayi bölgeleri iç içe geçmiþ. Sözde kanalizasyon yaptýk. Yüzümüze gözümüze bulaþtýrdýk. Ne kanalizasyon doðru dürüst çalýþýyor, ne de arýtma tesisi Arýtmanýn atýklarý yol buldu, Maðusa'ya dayandý. Bir de ekonomi uçtu, demezler mi? Her þey yolunda diye hava atmazlar mý? Ne ekonomisi be! Ekonomi mi kaldý? Hayvan üreticisi periþan Narenciyeci kan aðlýyor Çiftçi periþan Esnaf siftah etmeden kepenk kapatýyor. Sanayi sektörü, inþaat sektörü battý. Sen hangi ekonomiden bahsediyorsun? Bu iþler düzelir mi? Bu kafa ile ve bu kadrolar ile düzelmez. Reçeteler Ankara'dan gelmeye devam ettiði sürece, hükümete kim gelirse gelsin, yine düzelmez. Tek bir çýkýþ yolu vardýr. Kuzey'i unutacaðýz Valizciklerimizi alýp, Güney'e gideceðiz. Komþuya da þunu söyleyeceðiz: Bak komþu! Kuzey'de master olamadýk. Güney'de partner olmaya geldik. Kýbrýs Cumhuriyeti varsa Ve biz de yüzde 30 ortaðý isek Hakkýmýzý istiyoruz. Ýsteyenin bir yüzü kara Vermeyen zenci

4 A KAY A L A ÝL DÝRÝF Hayvancýlar bugün yine sokaða dökülüyor Ýþte böyle uçuyor Tatar'ýn ekonomisi Alem bakýp halimize kahkahayla gülüyor Hizmet hükümetiymiþ sevsinler hizmetinizi Kalay MAKAMIN YÜKSEKLÝÐÝYLE ALÇAKLIÐIN HAZÝN ORANTISI Büyük Usta Aziz Nesin'in yarattýðý "Zübük" karakteri Türkiye'de de, KKTC'de de yaþamaya devam ediyor. Üstelik sayýsý her gün biraz daha çoðalarak Böyle giderse "Zübük" "bir varmýþ bir yokmuþ" olamayacak, hep þimdiki zamanda yaþayacak. Devletin yüksek makamlarýndan birinde oturan falanca rica eder trafik cezalarý silinir, bir baþka yüksek makamda oturan rica eder elektrik borçlarý silinir. Bu ricalar sadece kendileri için yapýlmaz, "kaz gelecek yerden tavuðun esirgenmeyeceði" para babalarý için de yapýlýr. Makamýn yüksekliðiyle, o makamda oturanlarýn alçaklýðý hazin bir orantýyla yükselir. Kalaycý Ali OSMAN Sessizliðin Sesi P eriyodik Mehmet Levent aliosmanus@yahoo.com GARAGÖZLÜK BÝTMEYEN YAZI... Yazýn kavurucu sýcaðý insanoðlunun vücudundaki sývýyý bile buharlaþtýrýyor... Müslümanlar böbreklerinin iflas etmesini de göze alarak bu kavurucu yaz sýcaðýnda 17 saat susuzluk çekmeyi ibadetten sayýyorlar. Benim böyle bir derdim yok. Ne müslümanlarýn orucuna, ne de hristiyanlarýnkine inanýyorum... Aðaçlar yemyeþil duruyor karþýmda... Sýcak bazý yapraklarýný yaktý, bazýlarýna etki edemedi ama... Türkiye'de 4 köy bulunduðu yerden kaldýrýlacakmýþ... KKTC'ye su getirileceði için yapýlacakmýþ bu iþlem... Ah gözü kör olsun bu "itaat"ýn... Amerika ve Ýngiliz, bir uydu ülkenin yöneticisini yirmibeþ yýl önceden seçer... Planlarýný da 50 yýl sonrasý için yapar... Sürünerek yaþamakta olduðunuz toprak parçasýnda kurulan partilere bir bakýn isterseniz... Araþtýrýn bakalým yönetenlerini... Altýndan ne cevahirler çýkacak göreceksiniz. Darmaduman bir yaþam... Kimin eli kimin cebinde belli deðil... "Baba"lar korumada "kullanýlan"lar hapisanede... Yüzlerce kilo uyuþturucuyla, yanlýþlýkla da olsa, yakalananlar tatilde, köpek tarafýndan yapýlan uyarmayla cebinde bir gram kannavuri bulunanlar nezarethanede... Kavanoz dipli dünya bu... Yalan dolan, ývýr zývýr... Yaþam da öyle iþte... Ne olduðu belli olmayan bu düzen insanoðlunun yaþamýný da etkiler. Kaçýþý yoktur bundan... Düzene alýþkýn olan düzenli bir idarede yaþar ve o özellikleri edinir... Düzensizliðe alýþanlar düzene uyamazlar... Yýkmak gerek deðil mi? Mümkün deðil... Düzenli yaþamý tehdit ederler belki ama düzensizliði asla... Birkaç "deli" ararlar hep... Çýkarlarý var çünkü... Kahve içmek için uðradýðým bir yer var... Yýldýzlarýn azaldýðýný söyledi eskilerden birisi... "Ya rüzgar önüne alýp götürmüþtür onlarý... Ya da sýcaktan buharlaþmýþlardýr" dedim... "Aðaç yapraðý mýdýrlar, yoksa çukulata mý" dedi... "Hem yapraktýrlar, hem de çikolata" dedim. Çikolata iyi bir viski mezesiymiþ... Denemek lazým... Sýcaklardan bir hal oldu bana... Eskiden yaptýklarýmý artýk yapmak istemiyorum mesela... Eskiden sohbet ettiklerimle konuþmak da gelmiyor içimden... Kaçmak istiyorum onlardan... Hiçbir þeyin eskisi gibi olmayacaðýný biliyorum... Ne aðzýmýn tadýnýn, ne de kahvemin þekerinin... Anti parantez kahveyi sade içmeye baþladýðýmý söyleyeyim de yanlýþ anlaþýlmaya mahal vermeyeyim. Arada bir de tütün yakarým artýk... "Raký içen öldü de su içen ölmedi mi" hesabýyla... Doðumlar da azaldý... Ne kadýnlar doðuruyor eskisi gibi, ne de olaylar olaylarý doðuruyor... Yüreðim adýný koyamadýðým bir sýkýntýyla kavruluyor... Hareket yok... Yumurtalý patates mi kavursam acaba? Gözlerime alevden bir perde indi... Her yer tarumar... Dalýndan düþen bir yaprak gibiyim, rüzgarýn götürdüðü yere giden... Maðusa-Karpaz çift þerit anayolu n CTP-BG GENEL BAÞKANI YORGANCIOÐLU: ÇÝFT ÞERÝT YOLUN GÜZERGAHI BÖLGE HALKININ ÝSTEKLERÝNE GÖRE DÜZENLENMELÝ CTP-BG Genel Baþkaný Özkan Yorgancýoðlu, Gazimaðusa-Karpaz çift þeritli yol güzergahýnýn, Boðaztepe kýsmýndaki bölümünün bölge halkýnýn isteklerine göre düzenlenmesi için hükümete çaðrýda bulundu. CTP Basýn Bürosundan yapýlan açýklamaya göre, Yorgancýoðlu, Gazimaðusa-Karpaz anayolu Boðaz-Boðaztepe-Yarköy Güzergah Komitesi'nin daveti üzerine önceki gün Ýskele Boðaz bölgesinde incelemeler yaptý. CTP-BG Genel Baþkaný Özkan Yorgancýoðlu, hükümetin, çift þeritli olacak Maðusa-Karpaz anayolunun güzergahýný halkýn ýsrarlý taleplerine raðmen kendi bildiði gibi yapmak için ýsrar etmesi durumunda Boðaz'ýn denizle irtibatýnýn kesileceðini iddia etti ve "9 Evler-Boðaz" güzergahýnýn deðiþtirilmesinin þart olduðunu öne sürdü. Komitenin hassasiyetlerine büyük önem verdiklerini belirten Yorgancýoðlu, bölgede gerçekleþtirdikleri ziyaretten sonra komite tarafýndan talep edilen güzergahýn bölge için en doðru güzergah olacaðýný gördüklerini kaydetti. Komitenin savunduðu gibi Boðaz içerisinden çift þerit olarak geçecek yolun Boðaz köylülerin deniz ile baðlantýsýnýn keseceðini savunan Yorgancýoðlu, hükümet yetkililerinin halkýn taleplerine kulak vermesini istedi. CTP-BG olarak Maðusa-Karpaz Anayolu Boðaz-Boðazköy-Yarköy Güzergah Komitesi'nin çalýþmalarýný desteklediklerini ifade ederek, bölge halkýnýn haklý hassasiyetlerini her türlü platformda dile getireceklerini kaydetti. Koopbank mobil devrim kullanýcýlarý hediyelerini aldý 14 Haziran - 31 Temmuz tarihleri arasýnda Koopbank Mobil Þube'ye giriþ yaparak iþlem gerçekleþtiren müþterilerin isimleri ile oluþturulan listeden Noter Enver Sedat Simavi huzurunda yapýlan çekiliþte Arsoy Azak ve Polat Çakýroðlu Apple ipad Yeni Nesil ( Wi-fi, 16 GB), Özgür Gülhan ve Cem Kara ise Samsung Galaxy Tablet 10.1 kazandý. Talihliler, hediyelerini, KOOPBANK yetkililerinden alýrken, Mobil Bankacýlýðýn kendilerine sunduðu, internetin olduðu her noktayý bir banka þubesi olarak kullanma avantajýný memnuniyetle kullandýklarýný belirtiler. KOOPBANK müþterilerine, nerede olurlarsa olsunlar, bankacýlýk iþlemlerini günün her saatinde cep telefonu veya tabletler üzerinden hýzlý ve güvenli bir þekilde gerçekleþtirilmesine olanak saðlayan Mobil Þube ile yeni ve sýnýrsýz bir deneyim sunmaya devam ediyor. Bu deneyimde; müþteriler, kullandýklarý cihazlarla tüm bankacýlýk iþlemlerini gerçekleþtirebilmenin yaný sýra, döviz ve faiz oranlarý ile ilgili bilgilere ve þubelere en kolay þekilde ulaþma imkâný tanýyan Google Harita destekli yol tarifleri içeren adres bilgilerine de ulaþýlabiliyorlar. Kullanýlan cihaza uygun uygulama programýný indirerek hemen kullanýlmaya baþlanabilen Mobil Bankacýlýk için gerekli olan Ýnternet Bankacýlýðý þifresi numaralý müþteri hizmetlerinden alýnýyor. Uzun yýllardýr bankacýlýk hizmetini elektronik kanallar üzerinden saðlayan KOOPBANK'ýn, en güncel teknolojiyle ve her nokta, bir þube sloganýyla hizmete sunduðu Mobil Bankacýlýk'tan sonra, yapacaðý yeni kampanyalar merakla bekleniyor. Adaylýktan çekilmesi için baskýnýn feriþtahý yapýldý Ahmet Kaþif'e. Hem de yýldan bu yana süregelen yöntemlerle Ankara'dan! Elçiliðe çaðrýldý ve bizzat Akça tarafýndan "çekil" dendi kendisine! Ardýndan Beþir Atalay geldi. Ýþi daha da saðlama almak için o da çaðýrdý Kaþif'i. Ve o da "Çekil" dedi! Hatta daha da ileri gidip her zamanki gibi yine haddini aþarak "Çekilmezsen, oðluna verilen büyük bir ihale geri alýnacak!" diyerek süsledi talimatýný! Son olarak da Ýrsen Küçük çaðýrmýþ makamýna Ahmet beyi. "Adaylýktan vazgeç geri çekil, birlikte hareket edelim, bir sonraki kurultayda genel baþkanlýðý sana teslim edeceðim" demiþ! Ve çekilmezse, bugün ya da yarýn onu bakanlýk görevinden alacaðýný söylemiþ! Kaþif ise "Bu noktadan sonra geri çekilmem mümkün deðil, bakanlýktan alýnsam da geri çekilmeyeceðim" demiþ! Adaylýktan çekilmesi için bunca baskýya mâruz kaldýðý, hiçbir kuþkuya yar býrakmayacak þekilde bütün çýplaklýðýyla ortadayken, Kaþif bu konuda hiçbir makamdan kendisine baský yapýlmadýðýný açýklayabildi! Neymiþ? Böyle bir soruyu sormak bile hem KKTC hem de "Anavatan" Türkiye için güzel deðilmiþ! Böyle bir olayýn yaþanmasý ve yaþatýlmasý da mümkün deðilmiþ! Sanki KKTC'de ve KKTC öncesinde böylesi olaylarýn Ankara tarafýndan Kýbrýslýtürk toplumuna çok yaþatýldýðýný, Mýsýr'daki saðýr sultan bile biliyor da Kaþif bilmiyormuþ gibi! Baskýnýn feriþtahý var kendisine... Ama o "baský yok" diyor! Daha önce de çok yazdýk bu sütunlarda... Yok aslýnda birbirlerinden farklarý... Hepsi de analarýnýn kuklalarý! Kimini biraz daha çok seviyor anasý, itaatkârlýk ve talimatlarý yerine getirme ölçüsünde, kimine, sen þimdilik bir köþede dur diyor! Diyeceðim þu ki, UBP kurultayýnýn da, bu partiye kimin baþkan, KKTC'ye kimin baþbakan olacaðýnýn da hiçbir önemi yok. Önemli olan, ipleri kuklacýnýn elinden almak. Yani kukla olmayý reddetmek. Var mý öyle bir babayiðit? Varsa çýksýn... Ýþte ermeydaný... Ýþte hendek... Ýþte deve... Anavatan aþaðý anavatan yukarý yaltaklanmalarýyla bu toplumun getirildiði nokta ortada. Bu tükeniþ güzergâhýndan kurtulmak için herþeyden önce Denktaþ'ýn düsturu olan "Türkiyesiz olmaz" fikrini kesinlikle reddetmek ve "Türkiyesiz olur, olmalýdýr, oldurulmalýdýr" fikrini hayata geçirmek gerekir. Yýllardýr topluma dayatýlan bu ana-yavru, bu et-týrnak iliþkisini, karþýlýklý sevgi, saygý, demokrasi, baðýmsýzlýk ve insan haklarýna dayalý bir kardeþlik ve dostluk iliþkisine dönüþtürmeyi savunmak ve bunu sözden eyleme geçirmek gerekir. Yoksa Ali gider Veli gelir... Edi gider, Büdü gelir... Kukla tiyatrosunda ne sahne deðiþir, ne perde... Gelen, kuklacýnýn ipini boynuna geçirir! Ýpler ne yöne çekerse o yöne gider! Sen akla hayale gelmedik baskýlara mâruz kalacaksýn... Bu baskýlara kalbin bile dayanamayýp isyan edecek... Ve basýnýn önüne çýkýp, "Baský yok" diyeceksin! Halk deyimiyle "Garagözlük"ten baþka ne olabilir ki bu kurultay?!

5 5 13 Aðustos 2012 Pazartesi Þaziye nin Görüþü: Erdoðan Baybars Mantýk, duygularýn ve arzularýn önüne geçtiði zaman, aþk hýz ve coþku kaybediyor. O KARA KAPLI DEFTER MÝÞ-MIÞLAR * Devlet Hastanesi'nde ameliyat koþullarý uygun deðilmiþ.. - Biliyoruz Ahmet Kaþif, hükümet olarak bazý önemli konularý baþaramadýklarýný söylemiþti zaten! * Talat "Ufukta ýþýk yok" demiþ. - Onun dünyadan haberi yok. Elektrikler kesik olduðu için ýþýk yanmadýðýný ne bilsin. * LTB, YDÜ ile mahsuplaþmaya gidiyormuþ. - Eyvah Eyvah Eyvah LTB hiç ayaklarýný bulamaz bundan sonra.. * Dýþiþleri Bakaný Özgürgün, trafik cezalarýný sildirmiþ. - E insaf yahu Bakan bir yolunu bulup sildirmiþ. Siz de bir torpil bulsanýz sildirmez misiniz yani. * Maðusa'da Salamis Yolu'nu yeniden kazmaya baþlamýþlar. - Kayalp'ýn huyudur Ne zaman aybaþý, bayram gelse ya yollarý, ya kaldýrýmlarý kazdýrýp esnafýn burnundan getiriyor. *DAÜ'de cami yapýlmasýný isteyen rektör, "öðrenciler bodrumlarda ibadet etmek zorunda kalýyor" demiþ. - Rektörün bu duyarlý ve sorumlu düþüncesini takdir ettik. Umarýz ve dileriz ki bodrumlarda ikamet etmek zorunda kalan öðrencileri de düþünecektir gün gele. * Avcýlýk Federasyonu, Boðaziçi kafeslerinde bakýmsýzlýk nedeni ile ölen keklikler hakkýnda açýklama yapmamýþ. - Açýklama yapmasý için, önce olaydan haberdar olmasý gerekir. Kim bilir, belki de haberleri bile yoktur kekliklerin öldüðünden. * Hükümet toplum sorunlarýndan kopukmuþ. * Haklýdýr ama! Önce kurultayý halledip, kendi sorunlarýný çözsünler, sonrasýnda halkýn sorunlarýný çözmek çok kolay. Ýftar yemekleri bedava yemek alýþkanlýðý yapmaz inþallah! Golll.. Gooollll.. Ama ne golll. Süper gol. Sahalarýmýzda ender görülen gollerden biri bu! Hani, ters ayak üstünde yakalanýp da, topun kaleye giriþini seyretmekten baþka bir þey yapmayan þaþkýn kaleciler var ya, Özgürgün de tam böyle bir durumda þimdi.. Kaleciler için, bundan daha talihsizce yenmiþ goller de vardýr. Þutunu çeker Top, rakip takým oyuncusunun ayaðýna gider O da golü atar. Özgürgün de tam böyle yaptý. "Ben ödedim" dedi, topu rakip takýma verdi.. Onlar da belgeleri alnýna dayayýp, anýnda fileleri bir daha havalandýrdýlar. Eee N'olacak þimdi? Olacaðý þu: Kara kaplý, çok kalýn bir defter vardýr. Siyasilerimizin karýþtýðý "ne kadar ahlak dýþý, ne kadar etik dýþý, ne kadar uygunsuz" davranýþ varsa hepsi oraya kaydedilir, bir gün hesap sorulacaðý umudu ile. Özgürgün de 39 bin 715. sýraya yazýlacak ve Ve unutulup gidecek. UBP GERÇEKTEN HÝZMET HÜKÜMETÝDÝR Heyttt be Aslanlarým benim. UBP Genel Baþkaný ve Baþbakan Küçük, doðru konuþuyor. Gerçekten de tam bir "hizmet" hükümetinin baþýnda bulunuyor. (Hezimet diyenler ve öyle okumaya çalýþanlar çok yanýlýyor.) Ve öyle bir hizmet aþký ile görev yapýyorlar ki, kesinlikle hiçbir engel tanýmýyorlar. Üstünden atlýyorlar Altýndan geçiyorlar Kýsacasý bir yolunu bulup, tüm engelleri aþýyorlar ve hizmetlerine devam ediyorlar. Duydunuz son marifetlerini. Kalecik'te "Petrol Dolum Tesisi" yapmaktan vazgeçirildiler ya Yolunu buldular. Çocuðun adýný "Kirli Sanayi ve Enerji Depolama Bölgesi" koydular. Ya..! Çocuðun adý "Kirli Sanayi ve Enerji Depolama Bölgesi.." Ali'yi Yanni yaptýlar yani. BÖYLE BÝR ANDI Yazýk ediyorlar Ayýp ediyorlar "Kirli sanayi depolama bölgesi" de ne demek Ýrsen abi? Verdiðiniz isim bile insanýn tüylerinin diken diken olmasýna yetiyor. Veriyorsunuz veriyorsunuz da, daha bitmiyor mu "hizmetleriniz"? O kadar mý çok gebe kaldýnýz.! Yeter artýk Bu ülkeye daha fazla zarar vermeyin lütfen. Fotoðraf: Erdoðan BAYBARS

6 Bilinmesi gereken Sezan Artun ÝTHALAT GÜNLÜK Her ne kadar öztürkçeleþtirilmiþ karþýlýðý "Dýþalým" sözcüðü bulunsa da "Ýthalat" sözcüðü hala daha aðýrlýðýný korumaktadýr. Tüccarýmýz, halkýmýz, devlet yetkilimizyetkisizimiz, konu ile ilgili sözcük ararken aklýna "dýþalým" deðil, "ithalat" gelir. Ýthalat nam-ý diðer dýþalým, bir ülkenin, üretemediði veya ürettiklerinin yetersiz kalmasý durumunda Açýðýný kapatmak için baþka ülkelerden ihtiyacý olan ürünleri satýn alýp ülkesine getirmesi hizmeti. Devletler arasý iliþkiler dendiði zaman baþta Ýthalat-ihracat akla gelir. Devletler birbirleri ile bu iliþkileri, çýkara dayalý dostluk görünümünde sürdürürler. Bu dostluk gösterisi ve ekonomik iþbirliði, aslýnda ne adil olur, ne de demokratik. Ýliþkiler, güçlü tarafýn koyduðu þartlar, zayýf tarafýndan kabul edildiði sürece devam eder. Zayýf olan, güçlünün kefesinden kendi kefesine bir þey aktarma talebi ile ayaða kalkarsa Ülkeler arasýndaki "dostluk" zedelenmeye baþlar. O zaman devletler arasýndaki ikinci iliþki uygulanýr Birbirlerinin boðazýna sarýlarak savaþma. Zarar eden, her zaman olduðu gibi zayýf olur. Kuzey Kýbrýs'ta biz de devlet kurduk ya E Bu devletin de diðer devletler gibi faaliayetleri vardýr. 1974'te kurtarýldýktan(!) sonra Kýbrýslýtürkler'e kurdurtulan "devletler"in diðer dünya ülkeleri ile ilþkileri çok sýnýrlý oldu. Kurtarýcý Anavatan ile çoook sýcak ve sýký fýký geliþti. Doðrusunu söylemek gerekirse, bu ana-yavru ilþikisi bile, güçlü-zayýf temel ikliþkisi kurallarýný bozmadý. Ana, kurallarýný koydu: Yavruda ekonomik güç baðýmsýz olmamalý. Ana'ya baðýmlý olmalý. Önlemler bu hedefe kilitlendi. Ticaret dengesi tek taraflý iþleyecek. Yavru her þeyini Ana'dan ithal edecek; Ana, Yavru'dan devede kulak Bu temel felsefe doðrultusunda da iliþkiler hýzla baþladý, devam ediyor. Gýda ve sanayi ürünleri yanýnda yavru, þeftalisini býraktý, lahmacunu; UBP'den Güzelyurt'ta iftar yemeði UBP'den verilen bilgiye göre, UBP Güzelyurt Ýlçe Baþkanlýðý önceki akþam, Güzelyurt'ta iftar yemeði düzenledi. Ýftar yemeðine UBP Genel Baþkaný ve Baþbakan Ýrsen Küçük eþi Gülin Küçük ile birlikte katýldý. Yemekte, Milli Eðitim, Gençlik ve Spor Bakaný Kemal Dürüst, UBP Güzelyurt Ýlçe Baþkaný ve milletvekili Ahmet Çaluda, milletvekili Mutlu Atasayan, Lefke Belediye Baþkaný Mehmet Zafer, UBP Güzelyurt Ýlçe Baþkanlýðý Yönetim Kurulu Üyeleri, UBP Güzelyurt Kadýn Kollarý ve Gençlik Kollarý Yönetim Kurulu Üyeleri, Güzelyurt Ýlçesi'ne baðlý tüm yerleþim birimleri UBP örgüt temsilcileri ile çok sayýda UBP'li hazýr bulundu. UBP Genel Baþkaný ve Baþbakan Ýrsen Küçük gecede yaptýðý konuþmada, UBP'nin KKTC'nin "lider" partisi olduðunu ifade ederek, geceye katýlan tüm UBP'lilere teþekkür etti. Küçük, 1974 Mutlu Barýþ Harekatý ile Mehmetçiðin çizdiði bugünkü sýnýrlarýn UBP'nin garantisiyle sonsuza dek devam edeceðini ifade ederek, "Güzelyurt verilecek, Güzelyurt verilsin" diye çanak tutan siyasal partilerin olduðunu, ancak Anavatan Türkiye Baþbakaný Recep Tayip Erdoðan'ýn "Güzelyurt'un verilmeyeceðini dünyaya ilan ettiðini" anýmsattý. Baþbakan Küçük, bu topraklarýn kalýcý olduðunu, UBP olarak bu topraklara sonsuza dek sahip çýkacaklarýný, bunun için de bu topraklara büyük yatýrýmlar yapýldýðýný belirterek, þunlarý kaydetti: "Bu bölgede de büyük yatýrýmlar yapýlmýþtýr. Bu yatýrýmlar ve destekler Anavatanýmýzýn da katkýlarýyla devam edecektir. Güzelyurt bölgesine olan yatýrýmlarýn artmasý için bu bölgenin daha da kalkýnmasý için çalýþmalarýmýz sürmektedir. çöreði býraktý simiti ithal etti Humus çorbasý gitti, iþkembe çorbasý geldi. Ýðneden ipliðe her þey Ana'dan ithal ediliyor. Kýbrýslý birþeyler üretiyor idiyse kurtarýlmadan önce, þimdi onlarýn da üretimi durduruldu. Ana'dan sadece eþya ve yiyecek ithali yapýlmýyor. Bütün alýþkanlýklara ve Kýbrýslý kültürüne yönelik ithalata da aðýrlýk verildi. Mesela her köþeye bir cami inþasý Ramazanlarda yüzlerce kiþilik iftar sofralarý Oruç tutulmadýðý halde sýrf gösteriþ için bu sofralarýn baþ köþesinde poz vermeler Ýlkokul çocuklarýnýn ilahiler eþliðinde Kutlu doðum haftalarý kutlamalarý Yoksul ailelelere yiyecek yardýmlarý Hocasý-hacýsý olmayan yerlerde bile merkezi sistemlerden okutulan ezanlar Kýbrýslýtürkler'in kültürlerinin yok edilmesi amaçlayan ithalatlardýr. Eskiden "pokerize" denen kumar oyunu oynanýyordu. Polis arada baskýnlar yapar, belirli kahvehanelerde oynayanlarý yakalar, masalara, sandalyelere, oyun kâðýtlarýna, emare diye el koyardý. Þimdi, Betting Office'lerimiz var. Kumar oynamak yasak yasalarýmýza göre. Ama biz kumar makinelerinin en muhteþemlerini ithal ettik. Lider olduðunu iddia edenler Kuzey Kýbrýs'ý Ortadoðu'nun Las Vegas'ý yapmak için Kumarhanelerin açýlýþ kurdelelerini makasladýlar. Umumhaneler de ithalat ile yeni bir çehreye büründü.. Vücudunu satarak ekmek kazanan hayat kadýnlarý vardý. Devletin kontrolunda icra-i meslek ediyordu. Þimdi, ithal ettiðimiz "Gece kulüpleri" var. Devletin kapý gibi izin belgeleri ile açýlan Gece kulüplerinde çalýþtýrýlmak üzere "Konsomantris" adý altýnda hayat kadýnlarý ithal edildi. Umumhanelerin modernleþtirilmiþ hali gece kulüplerinde para karþýlýðý fuhuþ yapýlýyor. Devlet, yasalarýna göre yasak olan bu iþlerden haberdar deðil mi? Bu konsomantrisler Kuzey'e getirilirken nakýþ iþlemek için getrilmediklerini devlet gayet iyi biliyor. Ama politika "ithalat" politkasý. Kuzey'e canlýlýk veya para getirecek her þeye göz yumuluyor. Gayri yasal olsa bile. Devlet yasaklar, diðer taraftan da yasanýn ihlaline göz yumar. Ola ki bir yaramazlýk var Baskýn yapar. Kumarbazý da yakalar Fuhuþ yapaný da "Ýhlale göz yumduðunu" iddia edip savunma yapamazsýnýz. Yasadýþý harekete göz yum. Gerekli gördüðünde tepesine bin. Bu zihniyet de kuzeye "ithal" bir zihniyettir. Bütün bunlar ve benzerleri, kurtarýldýktan sonraki "ithalat"larýmýzdýr. En büyük ithalat da bizi tanýyan(!) Anavatan'dan yapýlýyor. Peki ama hiç mi ihracatýmýz olmuyor? Tabii ki oluyor! Mesela, kurtarýlmadan(!) önce, Kýbrýs'ta yok olmamak için direnip mücadele eden dostlarýmýzý, abilerimizi Yeni yetiþen ve geleceðimiz olmasý gereken gençlerimizi, Avrupa'ya, Amerika'ya, Avustralya'ya ihraç ettik, ediyoruz. Her ithal edilen ürün(!) ve ihraç edilen genç, Kýbrýslýtürkler'in asimile edilmesine yönelik bir çentiktir. Lahmacun da, simit de, acýlý Adana da, iskender de, iþkembe çorbasý da Kýbrýslýtürkler'in sözcüsü olduðunu iddia edenlerin Kýbýrslýtürklere ihanetinin bir belgesidir. TOPLAM 561 KÜRT ÇOCUÐU 1988 yýlýnda 1, 1989 yýlýnda 2, 1990 yýlýnda 21, 1991 yýlýnda 15, 1992 yýlýnda 117, 1993 yýlýnda 79, 1994 yýlýnda 99, 1995 yýlýnda 11, 1996 yýlýnda 7, 1997 yýlýnda 7, 1998 yýlýnda 5, 1999 yýlýnda 12, 2000 yýlýnda 3, 2001 yýlýnda 1, 2002 yýlýnda 18, 2003 yýlýnda 12, 2004 yýlýnda 12, 2005 yýlýnda 12, 2006 yýlýnda 23, 2007 yýlýnda 9, 2008 yýlýnda 17, 2009 yýlýnda 21, 2010 yýlýnda 16, 2011 yýlýnda 33, 2012 yýlýnda 8 Toplam 561. Ýnsan Haklarý Diyarbakýr Þubesi'nin açýkladýðý bu bilançoya göre, 1988'den bu yana 561 Kürt çocuðu, ya devlet güçleri tarafýndan öldürüldü, ya da askeri patlayýcýlar nedeniyle yaþamýný yitirdi. AKP'nin iktidara geldiði 2002 yýlýndan bu yana 181 çocuk hayatýný kaybetti. Yaþanan olaylarda devlet güçleri yargýlanmadý, açýlan davalarýn çoðunda ya görevsizlik kararý verildi, ya da davalar düþürüldü. DUA ETSÝN Dýþiþleri Bakaný Hüseyin Özgürgün, iþlediði trafik suçlarý ile ilgili cezalarý sildirmiþ. Dua etsin ki KKTC'de yaþýyor. Yoksa baþka bir yerde adamý kýyma makinesine koyarlardý! ÖRNEK VATANDAÞ Duyarlý, örnek bir vatandaþýmýz, gazetede çok kötü durumda olduðunu öðrendiði çok çocuklu bir ailenin ilaç borçlarýný eczaneye gidip ödemiþ... Ayrýca baþka borçlarýný da kapatmýþ... Hem de bu yardýmýn reklamýný hiç yapmadan... Adýnýn duyulmasýný bile istememiþ... Herkese ibret olsun... Hele de hediyelerinin baþýnda gazetecilere poz verenlere... MAHSUPLAÞMA Lefkoþa Belediyesi ile YDÜ mahsuplaþmak için bugün masaya oturuyor. Bakalým Suat Hoca bir de üstünden alacaklý mý çýkacak? RAPOR VAR MI? Universal Bank'taki olayla ilgili olarak tutuklanan Þube Müdürü Feride Saruhan, 3 günlük tutukluluðunu gerçekten Sinir ve Ruh Hastanesi'nde geçirmiþ... Peki, ruh saðlýðýnýn bozuk olduðuna dair rapor var mý? Týrnak... Baþbakan ve kabinesine; hatta daha doðru bir ifadeyle, 'yaðcýlýk ve talimat kokan' desteklerden sonra kullanabileceðimiz ifadeyle; 'baþbakan ve kabilesine' mi inanmamýz gerekir yoksa vatandaþa mý? Elektrik kurumu çalýþanlarý stresli... Esnaf stresli, iflas etmiþ durumda. Hayvancý bitti... Borcu olmayan ve yüksek faiz altýnda kývranmayan üreticiye 'garip' gözle bakýlýr oldu..." Serhat ÝNCÝRLÝ (Kýbrýs) "Herkesin kendine göre bir baþarý öyküsü mutlaka vardýr. Hele bu öyküler lüks makam araçlarýnýn arka koltuklarýnda yazýlýrsa! O nedenle býrakalým onlar hayal ettikleriyle yaþamaya devam etsinler. En azýndan halkýn yeniden takdir edeceði o güne kadar." Derviþ DOÐAN (Havadis) "Güneydeki Rumun futboldan atletizme kadar dünyasal olan tüm spor faaliyetlerine karþýn bizim Melis'i ancak TC takýmýnda olimpiyatlara dolaylý þekilde katmamýzdan öte bir tesellimiz yok! Oysa Rum bu olimpiyatlarda bir de gümüþ madalya kazandý!" Eþref ÇETÝNEL (Halkýn Sesi) Günün Kahramaný MUSA ERSUSOY Lefkoþa'daki Devlet Hastanesi'nde inanýlmaz bir olay daha meydana geldi ve bir kez daha hastaneye güveni sarstý. Geçtiðimiz Mayýs ayýnda fýtýk ameliyatý için hastaneye giden Musa Ersusoy isimli 37 yaþýndaki vatandaþýmýz, ne yazýk týbbýn bu en basit ameliyatý sýrasýnda sorumsuzluktan dolayý hayatýný kaybetti. Kýbrýs Türk Tabipler Odasý Baþkaný Dr. Erol Uçaner'in yaptýðý açýklamaya göre, ameliyat sýrasýnda anestezi uzmanýnýn kullandýðý monitör çalýþmýyordu. "Eðer çalýþsaydý, oksijenin düþtüðü görülebilirdi" diyor Uçaner. Uçaner ayrýca, hastanedeki ameliyathanelerin sayý, altyapý ve koþullarýnýn çok yetersiz olduðunu, hijyenik koþullarýn bile tamam olmadýðýný belirtti. Fýtýk ameliyatý yüzünden bir can gitti... Kim verecek þimdi bunun hesabýný?

7 13 Aðustos 2012 Pazartesi Baflýnýn Köþesi Dr.Dolgun Dalgýçoðlu ÝNANDIRICI GELMEDÝ "Ýþler iyi deðil Ödemelere yetiþemiyorum Bu tempo ile, artý hiç harcama yapmadan ancak beþ yýl sonra rahatlarým." Bu sözleri söyleyen kiþinin geçen gün Kýbrýs'a kumar oynamaya geldiðini duydum. Bu, yalana basit bir örnek. Ýki gündür yollardayým. Sabah yürüyüþ, öðleden sonra ziyaret, akþam denize gidiþ Sabah yollar sel olup akýyor Üþenmedim takip ettim Hiç durmadan akan suyun nereden çýktýðýný bulamadým, uzayýp gidiyor çünkü. Baþka bir yerde birisini yakaladým, sokaklarý su ile yýkýyor Sonra bir baþkasýný, o da sekilerde biriken yapraklarý sokaða iteliyor, basýnçlý su ile. Sordum, "Memlekette su yok neden boþa akýtýyorsun?" Cevap verdi, "Merak etme ben senden daha çevreciyim. Bu su da kuyu suyu". "Kuyu sularý da bu topraklarýn olmayan sularýndan deðil mi?" dedim. Sustu. Oysa ben Kýbrýs'ý turistik gezi için önerdiðim arkadaþlarýma bile hep "Sakýn fazla su harcamayýn Kýbrýs'ta su yok" diyerek gönderiyordum. Ve su yok diye hep üzülüyorum. Omorfo'dan dönüþte Panaðra köyünün orada su depolamak için kazdýklarý alaný gördüm. Mahvettiler. Orman oldu toprak yýðýný Yollar tarla oldu... Yapýlanlara bahane ise basit, Kýbrýs kurak, Türkiye'den buraya su taþýyacaklar Bizi düþünerek! Kestikleri ormana depolayacaklar Bizi sevdiklerinden! Ve adaya daðýtacaklar. Bir daha barýþ getirecekler! Bu taþýmanýn iki ayaðý var Birisi bizdeki, ikincisi Türkiye'deki ayaðý En az dört köyü boþaltmýþlar Türkiye'de Ýnsanlarý yerlerinden alýp baþka yerlere sürdüler Alýþkanlýklarýný, yaþam biçimlerini deðiþtirdiler Diðer ayaðý biz ise Ýþaret parmaklarýný gözlerimize sokarak, "Suya ihtiyacýnýz var size su getireceðiz" dediler Ormanýmýzý kesip, doldurup, betonlaþtýrýp baraj yapýyorlar, sonra su taþýyacaklar. Açýlýþta bütün kuklalar orada hazýr bulunacaklar Alkýþlayacaklar suyu. En yetkili olan avucu ile ilk suyu içecek. Herkes sevinecek. Þükran çekecekler. Elçi kabaracak. Saða sola bakýþ fýrlatacak. Sonra gelen yetkililer güneye "Ýþte biz yaparýz" diyerek gözdaðý verecekler. Ve iyi yürekli olduklarýný göstermek için, "Size de verelim" diyecekler. Oysa ki Sabah akþam çýktýðým yollarda Kýbrýs'ýn hiç de kurak olmadýðýný gördüm. Adamlar yapraklarý bile basýnçlý su ile iteliyorlar Param yok, çok çalýþmam lazým, diyor, kalkýp Kýbrýs'a sýrf kumar için geliyor. Ýnandýrýcý deðil "Sizde su yok taþýyacaðýz" diyor, ormanlarý kesiyor Suyu olmayanlar ise basýnçlý su ile yollarý yýkýyor Su olmadýðý suya ihtiyacýmýzýn olduðu, 1974 öncesinde barýþ ve huzur yok size barýþ ve huzur getireceðiz sözü kadar doðru deðil. Ýnandýrýcý gelmedi yani HAYVAN ÜRETÝCÝLERÝNDEN LEFKOÞA'DA ARAÇLI EYLEM Hayvan Üreticileri ve Yetiþtiricileri Birliði, bugün, Lefkoþa'da eylem yapacak. Birlikten verilen bilgiye göre, eylem bugün, saat 10.00'dan itibaren, Hamitköy ve Gönyeli çemberlerinden gelen birlik üyelerinin Kýbrýs gazetesi önünde birleþmesiyle baþlayacak. BKP: KIBRISLI TÜRKLER YOK OLUÞ ÝKÝLEMÝ ÝLE KARÞI KARÞIYA Birleþik Kýbrýs Partisi (BKP), Kýbrýslý Türklerin, Kýbrýs sorununa erken çözüm ya da toplumsal yok oluþ ikilemi ile karþý karþýya bulunduðunu savundu. BKP Örgüt Sekreteri Abdullah Korkmazhan yaptýðý açýklamada, Ankara'daki AKP Hükümeti'nin, Türkiye Avrupa Birliði'ne tam üye oluncaya kadar Kýbrýs'ýn kuzeyini her bakýmdan denetimi altýnda tutmak, bu süreç içerisinde demografik, sosyal ve ekonomik yapýyý tamamen deðiþtirmek istediðini ileri sürdü. ABD, AB ve uluslararasý toplumun Türkiye AB'ye üye oluncaya kadar Kýbrýs sorununun Plajlara giriþ hala sorun KKTC TÜKETÝCÝLER DERNEÐÝ: "HUKUKUN ÜSTÜNLÜÐÜ ÇÝÐNENEREK VATANDAÞLARIN PLAJLARA ÖZGÜRCE GÝRÝÞÝ ENGELLENÝYOR" KKTC Tüketiciler Derneði, anayasanýn "Plaja Giriþ Ücreti" alýnamayacaðý ve plajlara yurttaþlarýn girmesi kimse tarafýndan engellenemeyeceði hükümlerine raðmen hukukun üstünlüðünün çiðnenerek, vatandaþlarýn plajlara özgürce girmesinin engellendiðini savundu. Dernek baþkaný Hasan Yýlmaz Iþýk imzalý açýklamada, ORMAN DAÝRESÝ: Yangýn tehlikesi "çok yüksek" Orman Dairesi, vatandaþlarý, yangýn tehlikesinin "çok yüksek" olduðu konusunda uyardý. Orman Dairesi açýklamasýnda, Meteoroloji Dairesi'nden elde edilen bilgiler ýþýðýnda, Aðustos 2012 tarihleri arasýnda ülkenin alçak basýnç sistemi ile genellikle sýcak hava kütlesinin etkisi altýnda kalacaðý, hava sýcaklýðýnýn mevsim normallerinin 2-3 derece üzerinde geçeceði iþaret ederek þöyle denildi: "Rüzgâr güney ve batý yönlerden yüksek kuvvette esecek. Buna baðlý olarak ormanlarýmýzda yangýn NEAR EAST BANK TÜRKÝYE'YE TEMSÝLCÝLÝK AÇMA ÝZNÝ ALDI Near East Bank, "faaliyetlerini Türkiye Cumhuriyeti'ne taþýmak adýna Bankacýlýk Düzenleme ve Denetleme Kurumu'ndan (BDDK) talep ettiði temsilcilik iznine onay aldýðýný" bildirdi. Near East Bank Genel Müdürü Vekili Kozan Karakurt, konuyla ilgili yaptýðý yazýlý açýklamada, Türkiye'de temsilcilik açýlýþý talebine BDDK'dan aldýklarý onayla, bankanýn Türkiye'de Taksiciler Çavuþoðlu'na teþekkür etti Birleþik Taksiciler Birliði, Ýçiþleri ve Yerel Yönetimler Bakaný Nazým Çavuþoðlu'na ve yeni oluþturulan denetleme komitesini üyelerine teþekkür ederek denetimlerin artarak devam etmesini temenni etti. Birlik Baþkaný Kemal Gözay yaptýðý açýklamada, uzun zamandýr kaçak çalýþan taksiciler yüzünden eve ekmek götüremez duruma geldiklerini anýmsatarak, býkmadan mücadele ederek seslerini duyurmayý baþardýklarýný söyledi. Eylemciler, daha sonra Girne Kapýsý'na, oradan da meclisin arka yoluna ilerleyecek. Araçlý eylemde üreticiler; "çið süt bedellerinin ödenmemesi, et ithalatýnýn durdurulmamasý ve hükümetin teþvikleri vermemesini" protesto edecek. Eylemin, Baþbakanlýk önünde son bulmasý bekleniyor. çözümünün zamana býrakýlmasýnda sakýca görmediklerini, ne de olsa Kýbrýs'ýn batýnýn tam denetimi altýnda bulunduðunu, Türkiye ile olan çýkarlarýnýn Kýbrýs sorununun çözümünden önce geldiðini savunan Korkmazhan, süren durumun Kýbrýslýlarýn deðil dýþ güçlerin lehine olduðunu söyledi. Süren durumun kalýcýlaþmasýnýn ve Kýbrýslý Türklerin toplumsal yok oluþunun gelecek dönemde en büyük tehlike olduðunu öne süren Korkmazhan, bunu tersine çevirmek ve erken federal çözüme ulaþmak için çözüm yanlýsý güçlerin en geniþ güç birliðinin þart olduðunu savundu. "Tüketicilerin, çeþitli tüketim maddeleri üzerinden ödemekte olduklarý vergilerle oluþturulan 'Turizm Tanýtma Fonu' ve anayasa ile yasal haklarýna raðmen, ücretsiz olarak hizmet alabilecekleri veya hizmet almamalarý halinde ücret ödemeden girebilecekleri bir plajýn olmamasý, denizlerle çevrili ada ülkesinde bir yönetim ve insanlýk ayýbýdýr" denildi. tehlikesinin 'çok yüksek' olduðu tespit edilmiþtir. Bilindiði gibi yasa gereði 1 Mayýs Ekim 2012 tarihleri arasýnda ülke genelinde ateþ yakma yasaðý yürürlüðe girmekte ve sadece Orman Dairesi'nin belirlediði Ateþli Piknik Alanlarý'nda kontrollü biçimde ateþ yakýlabilmektedir. Bu bilgiler ýþýðýnda vatandaþlarýmýzýn yangýnlara karþý duyarlý olmalarý, belirlenen alanlar dýþýnda ateþ yakmamalarý ve özellikle rüzgârlý günlerde her zamankinden daha dikkatli olmalarý gerektiðini önemle duyururuz." daha çok tanýnýr bir konuma geleceðine ve Türkiye'de yerleþik bankalarla kurulan iþ iliþkilerini daha da güçlendireceðine inanç belirtti. Karakurt, Near East Bank'ýn Türkiye Temsilciliði'ni ilk olarak Ýstanbul'da açmayý planladýðýný ve bu yöndeki hazýrlýklarýn aralýksýz sürdürüldüðünü belirterek, temsilciliðin çok kýsa bir süre içinde faaliyetlerine baþlayacaðýný kaydetti. Ýçiþleri ve Yerel Yönetimler Bakaný Nazým Çavuþoðlu'nun kendileriyle toplantý yaparak denetleme komitesi oluþturduðunu ve çok sýký bir denetimle kendilerini sevindirdiðini belirten Gözay, "Bizler meslek sahipleri olarak baþta bakanýmýz Nazým Çavuþoðlu, plan proje müdürü Nazmiye Çelebi, izin kurulu sekreteri Canan Sezenler ve ekibine özverili çalýþmalarýndan dolayý teþekkür eder denetimlerin devamýný dileriz" dedi. 7 GÖR DUY KONUÞ GÖR DUY KONUÞ ALO AFRÝKA HATTI TEFECÝLÝK YASAL MI? Gazetemizin þikayet köþesine zaman zaman mektup göndererek mazbata konusundaki düþüncelerini ve eleþtirilerini yazan Cumhur isimli vatandaþýmýzýn bugünkü þikayeti de mazbatalardan. "Benim ismim Cumhur. Mazbata belasýndan çok çekmiþ birisiyim. Haftada en az bir kez bu köþede yazý yazmaya, þikayetimi ve genel sorunlarý dile getirmeye çalýþýyorum. Bu mazbata belasý toplumun baþýndan kaldýrýlana kadar da elimden geldiðince yazacaðým. Mazbata dar gelirli, orta halli insanlarýmýzýn üzerine bir kambur gibi yerleþtirilmiþtir. Bazý kan emiciler bu fýrsatlkarý kollayýp para kazanýyorlar. KKTC'de hükümet edenler tefecilerin hükümeti deðillerse neyin hükümetidirler? Öyle deðillerse kaldýrsýnlar bu tefecilik belasýný toplumun üstünden. Geçenlerde motosikletimle dolaþmaya çýktým. Kafam bozuk, bu ayki mazbata parasýný nasýl tedarik edip vereceðim düþüncesi içinde yürüyorum. Hiç farkýnda olmadým gittiðim bölgenin de, ne kadar gittiðimin de... Yenikent'in iç taraflarýnda buldum bir anda kendimi. Birdenbire gözüme içerisi çimlerle kaplý, havuzlu bir villa iliþti. Geriye kalanlardan farklýydý. Bahçesine dikilmiþ aðaçlar bile özenle ve sýralý dikilmiþti. Motorumu durdurdum ve üzerine çýktým. Havuz kenarýnda çimler üzerinde iki kiþi güneþleniyordu. Kapýda da korumalar bulunmaktaydý. Sordum soruþturdum ve bu evin bir tefeciye ait olduðunu öðrendim. Kýbrýs'ýn en büyük tefecisinin evi... Ýnsanlara verdiði fahiþ faizli krediler ve ileri tarihli çek bozmalarla mý elde etti bu mal varlýðýný? Öðrenmek için sorduklarým birçok yerde de mal varlýðý olduðunu söylediler. Nasýl bir sömürüdür bu? Bir çok insan bu gözü doymaz asalaklar tarafýndan soyulup yok edilirken kendileri de kan emen keneler gibi þiþiyorlar... Aldýðý krediyi ödeyemeyen insan ya ülkeyi fýrsat bulursa terkeder, ya da intihar eder... Geriye kalanlar mazbata olayý sýrasýnda mutlaka birkaç kez hapse atýlýrlar... Ben adaletin de bu olaylara karþý daha etkili olmasýný beklerdim, ancak hiç de öyle deðil... Adalet de, KKTC Meclisi'nin yaptýðý yasalara göre hareket etmek zorunda. Bir olay daha var... Mesela avukatlar anlaþarak mazbata olayýyla ilgili davalardan çekilebiliyorlar... Mesela avukat bize gelecek olan mazbatayý bir ay beklettiriyor... Onun faizi alýnýyor tabii... Ve böyle devam ediyor... Mazbatadan kurtulmak mümkün deðil... Tek çaresi hükümetin bir yasa ile bunu engellemesidir diyeceðim ama hükümet de onlarýn hükümetidir. Maliye Bakaný Ersin Tatar, bir yasa yapýldýðýný ve yeniden deðerlendirme yapýlarak bu tür olaylarýn önleneceðini söylemiþti. Hepsi kof çýktý... Tefecilik yasal mý, deðil mi? Deðilse bu iþi yapanlar tutuklanýp yargýlansýn. Ersin Tatar Bey hava keseceðine insanlara bir iyilik yapsýn..." BÝZÝM DUVAR "GODOT"YU BEKLEDÝK "ZÜBÜK" GELDÝ Bizim Mandra Hükümetin, Ýskele ilçesine baðlý Kalecik köyü sýnýrlarý içerisinde "Kirli Sanayi ve Enerji Depolama Bölgesi" oluþturma kararý, baþta çevre örgütleri olmak üzere halkýn büyük tepkisine yol açar. Karar, petrol dolum tesisine karþý oluþan toplumsal tepkileri bertaraf etmeye yönelik bir tezgâh olarak nitelendirilir. Amaç, "Kirli Sanayi ve Enerji Depolama Tesisi" altýnda petrol dolum tesisini hayata geçirmektir. Sokaktaki adam, "Bunlar kendilerini açýkgöz, dünyayý da aptal sanýyorlar" diyerek kendi kendine söylenir.

8 8 13 Aðustos 2012 Pazartesi Arada Bir Özgün Kutalmýþ Ýki yüzlüler AKP Türkiye'de iktidar olduktan sonra buradaki iki yüzlü siyasetçilerin varlýklarý da tas gibi ortaya çýktý. Hayatýnda camiye gitmeyen sözde siyasetçiler cumalarý TC Büyükelçisi'nin gittiði camii seçerek camiye gitmeye baþladýlar. Eðer inançlý olduðu söylenen insanlarýn düþünceleri ve kendilerine vaaz edilenler doðru olsaydý, eminim bu iki yüzlülerin gittikleri camiin kubbesi baþlarýna yýkýlacaktý. Hadi bizi ve TC yetkililerini göstermelik iftar çadýrlarýna veya Cuma namazýna giderek aldatabilirler. Ya Ýslâm inancýna göre her yerde olduðu söylenen Allah'ý nasýl kandýrabileceklerini düþünüyorlar? Yoksa onlar iþlerine geldiði zaman mý Allah'ýn varlýðýna inanýrlar? Nerden çýktýysa çýktý, birkaç yýldýr bir Kýzýlay Derneði ortaya çýktý ve her Ramazan iftar çadýrlarý kurup güya sözde oruçlulara iftar yemeði sunuyor. Bu yýl 140 bin kiþiye iftar yemeði verilecekmiþ. Gelir kaynaklarýnýn ne olduðu açýklanmayan bu derneðin adý Kýzýlay Derneði. Kýzýlay ve Kýzýlhaç gibi kurumlarýn asli görevi afet zamanlarýnda afetzedelerin yardýmýna koþmaktýr. Ýftar çadýrý kurmak deðildir. Nitekim Türkiye Kýzýlay'ý Türkiye'nin hiçbir yerinde iftar çadýrlarý kurmadý. Ýþin ironik yaný bu iftar çadýrlarýna gidenlerin birçoðu oruçlu ve muhtaç olmayan insanlardýr. Nitekim geçtiðimiz hafta bir trafik kazasýna kurban giden çocuk da iftar çadýrýndan evine dönüyordu. Ancak iþin en acý yaný da devlet kesesinden eþe dosta ve parti delegelerine lüks mekânlarda verilen iftar yemekleridir. Baþbakanýn muhterem eþlerinin himayelerinde UBP Kadýn Kollarý sözde iftar yemekleri vermektedir. Kuaförden yeni çýkmýþ, süslü püslü ve eminim hayatlarýnda hiç oruç tutmamýþ tuzu kuru hanýmlarýn ve beylerin doldurduðu bu iftar sofralarý þairin "Yiyin efendiler yiyin. Patlayýncaya, týksýrýncaya kadar yiyin" dizesini akla getirmektedir. Baþbakanýn muhterem eþleri bu iftar sofralarýnýn giderini kendi cebinden karþýlarsa, her ne kadar maksada hizmet etmese de ona saygý duyulmasý gerekir. Eðer bu iftar sofralarý AKP'ye yaðcýlýk ve UBP Kurultayý için delege tavlamaksa ve bunu da devlet kesesinden yapýyorsa, eðer inanýyorlarsa Allah onlarý bildiði gibi yapsýn. Ben de politikacý sayýlýrým. Ancak hiçbir zaman parmaðýmýn arkasýna saklanýp takiyye yapmam. Oruç tutmadýðým gibi Ramazan ayrýmý yapmadan istediðim zaman içerim. Kimseye de yað çekmek zorunda olmadýðým için 2 yýl önce, hem de Miraç Kandili olan bir gecede Halil Ý. Akça'nýn karþýsýnda oturduðum bir yemekte raký içtim. Çünkü ben oyum ve farklý görünmeye ihtiyacým yoktur. 20 Temmuz törenlerinde sýcaktan bunalan Baþbakana ikram edilen suyu Baþbakan sanki de oruç tutarmýþ gibi sert bir þekilde almayý reddetti. Geçen gece iftar sofrasýndan kalkan bazý bakan ve siyasetçiler soluðu Göçmenköy Spor Kulûbunun raký gecesinde aldýlar. Rakýlarýný yudumlarken bol bol baðýþ da yaptýlar. Þimdi bunlarý AKP ve buradaki bürokratlarý bilmiyor mu? Bal gibi biliyorlar. Ama Türkiye'ye onlardan daha iyi hizmet edecek olanlarý buluncaya kadar bu ikiyüzlü politikacýlarla þimdilik idare edecekler. LEFKOÞA'DA "VELESBÝTNAN SURLARÝÇÝ TURU" HASDER Gençlik Kulübü tarafýndan Avrupa Komisyonu iþbirliðiyle gerçekleþtirilen 6.Lefkoþa Gençlik Günleri, "Velesbitnan Surlariçi Turu" ile devam etti. HASDER'den yapýlan açýklamaya göre, Selimiye Meydaný, Halk Sanatlarý Enstitüsü avlusundan baþlayan Define Avý þeklindeki bisiklet yarýþýna 56 yarýþçýnýn oluþturduðu 28 takým katýldý. Yarýþma sonrasý dereceye giren yarýþçýlara ödülleri Ferhun Faruk, Ýbrahim Önderoðlu ve Taçam Gökbörü tarafýndan verildi. HASDER Baþkaný Ali Nebih yarýþ sonrasý yaptýðý açýklamada, trafik kazalarýna dikkat çekerek, "velesbitin" ( Bisiklet) çaðdaþ ülkelerde gerek spor gerekse ulaþým aracý olarak çok önemli bir deðere sahip olduðunu belirtti. Bisikletin, trafik keþmekeþi ve egsoz gazlarýndan kaynaklanan çevre sorunlarýna karþý da güçlü bir "yeþil" alternatif olduðuna iþaret eden Nebih, ülkenin iklimi ve coðrafyasýnýn velesbit kullanýmýna uygun olmasýna karþýn, güvenli bisiklet yollarý yapýlmadýðýný söyledi. Nabih açýklamasýna þu þekilde devam etti; "Her yýl 'trafik kazasý' yakýþtýrmasý altýnda kaybettiðimiz gençlerimiz ise yüreklerimizi daðlamaktadýr. Bu yaþananlar kaza deðil güvenli bisiklet yollarý yapmayan yöneticilerimizin ihmalinin bir sonucudur. Velesbitnan Surlar Ýçi Turu" etkinliðimiz vesilesiyle geçen gün kaybettiðimiz Nihat Karlý'yý rahmetle anar, çaðdaþ þehir yaþamýnýn ayrýlmaz bir parçasý olan Bisiklet yollarýnýn bir an önce yapýlmasý yönündeki talebimizi yenileriz"

9 13 Aðustos 2012 Pazartesi 9 Tünel Posta... Posta... Posta... Posta... Posta... Posta... ALINTI CAHÝL BEYÝNSÝZLER Kahvede, bakkalda girdiðim her siyasî tartýþmanýn bir noktasýnda dediklerime katýlmayan bir kiþi birdenbire "Ama zaten sizler " diye baþlayan bir cümle söyler. Birdenbire "ben", "sizler" olurum. "Roni" olmaktan çýkýp entrikacý "Yahudiler" olurum. Doðal olduðunu düþündüðüm için deðil, alýþýk olduðum için, kahvede bakkalda bunu doðal karþýlarým. Uludað Üniversitesi'nin Ýlahiyat Fakültesi Dergisi'nde Yrd. Doç. Dr. Süleyman Sayar þöyle yazdý: "Yahudiler Ýslâm hâkimiyetinde düþmanla iþbirliði yaparak yaþadýklarý ülkeyi çökertmeye çalýþmýþlar, Ýslâm'ýn hoþgörülü yönetiminde bile çevirdikleri entrikadan ötürü Hicaz'dan sürülmüþlerdir." Kahvede ýrkçýlara ýrkçý olduklarýný anlatmaya nasýl çalýþmýyorsam, Süleyman Sayar gibi cahil beyinsizlerle de uðraþmaya niyetim yok. Bu makaleyi yayýmlayan Ýlahiyat Fakültesi'nin dekaný, Uludað Üniversitesi'nin rektörü ýrkçýdýr. Türkiye'de yaþadýklarýna þükretsinler. Baþka ülkelerde bunlarýn yeri üniversite deðil cezaevi olurdu. Roni MARGUILES (Taraf) DÝPNOT BÝA Haber Merkezi'nin (bianet) çetelesine göre Türkiye'de erkekler Temmuz'da 20 kadýn, 3 erkek ve 2 çocuk öldürdü, 11 kadýna da tecavüz etti. ARÞÝV TARÝH 11 TEMMUZ 2011 Kýbrýs'ta ilk Türkçe gazete 122 yýl önce yayýnlandý Mayýs'ýnda Fazýl Önder, 1962 Nisan'ýnda Ayhan Hikmet ve Ahmet Gürkan, 1996 Temmuz'unda da Kutlu Adalý öldürüldü. Kalleþçe kurþunlanarak öldürülen basýn kahramanlarýmýzý saygýyla anýyoruz. Gözden kaçmayanlar... TÜRKÝYELÝ GAZETECÝLER HEP AYNI "KKTC Cumhurbaþkaný Derviþ Eroðlu'nun iftar davetindeydik. Bu sayede hem KKTC'de olup bitenler hakkýnda bilgi sahibi olduk hem de Kýbrýs sorununun geldiði noktayý görme fýrsatý bulduk" diye yazmýþ "Radikal" yazarý Deniz Zeyrek. Türkiyeli gazeteciler hiç deðiþmeyecek. Eskiden referanslarý Denktaþ'tý, þimdi de Eroðlu. Hep ayný tasla ayný hamamda yýkanýyorlar, suyun ne kadar kirlendiðini fark etmiyorlar. Çünkü Kýbrýs'a geldiklerinde kaldýklarý otellerin kumarhanelerinin ýþýklarý gözlerini kör ediyor. ÝNCÝR ÇEKÝRDEÐÝ "KKTC'de yaþam standardý 1974'ün çok üstünde olmasýna karþýn insanlar daha mutsuz ve umutsuz." Derviþ EROÐLU (3.Cumhurbaþkaný) Memleketimden manzaralar "Habur, Erdoðan'ý tek egemen kýlma yolunda kotarýlmýþ alçakça bir tezgâhtýr" Türkiye artarak kanýyor/kararýyor. Baþ sorumlu, Erdoðan: Tek adam olma hýrsý, demokrasi düþmanlýðý, 'insan' kavramýna ulaþamamýþ zihin yapýsý, 'piyasa'ya endeksli ahlak anlayýþý ve her þeyi herkesle al takke ver külah iliþkileri içinde Ali'nin külahýný Veli'ye, Veli'nin külahýna giydirerek çözebileceðine olan sonsuz inancý. Ülkenin tek egemeni olabilmek için Kürtlerin de 'cici baba'sý olmalýydý: "Kürt sorunu benim de sorunumdur" dedi, askerî operasyonlarý seyreltti ve 2007 seçimlerinde bunlarýn nemasýný aldý yerel seçimleri öncesinde TRT Þeþ'i açtý, Kürtçe hayýr duasýyla; ayrýca din kardeþiydik de. Ancak istediði sonuca ulaþamadý: DTP, yüze yakýn belediyeyi kazandý. En büyük engel artýk DTP'ydi. Birkaç mahallî karga Kürtler arasýnda þahinlergüvercinler þeklinde bir ayrýþmadan söz etti; ki, bu aslýnda 'wishfull thinking (temennisel akýl yürütme)' adý altýnda masummuþ gibi gösterilen bir psikolojik savaþ manevrasýydý. Ýþte, bu seçim sonrasý ilk kitlevî KARÝKATÜR / KCK tutuklamasý yapýldý: Elliye yakýn seçilmiþ DTP'liye elleri kelepçeli resmi geçit yaptýrýldý þehrin göbeðinde, "bakýn bunlarýn kendilerine hayrý yok, sizin mi haklarýnýzý koruyabilecekler; gelin siz güvercin olup kucaðýmýza konun" mesajýný vermek üzere. Ardýndan da "güzel þeyler olacak" vaadiyle 'açýlým' müjdesi geldi. Kimlikler temelindeki her 'açýlým' oryantalist bir tezgahtýr. Gerek Alevî, gerekse Roman 'çalýþtay' ve açýlýmlarý demokratik deðer açýsýndan ancak ve ancak 'Dünya Hayvanlar Günü' veya 'Dünya Kaybolan Bitkiler Haftasý' gibi düzenlemelerle kýyaslanabilecek hokkabazlýklar olup, Yeni Dünya Düzeni ile Aydýnlanma yüzü görmemiþ ilkellerin buluþma noktalarýdýr. 'Alevî çalýþtayý'na katýlan her Alevî, kendisinin kendi dýþýndan tanýmlanmasýna izin vermiþ bir 'manevî müntehir'dir. 'Açýlým'ýn doruk noktasý Habur giriþleri olur. Birileri alkýþlar, "barýþ yolunda adým" diye; birileri tümden lanetler 'terör örgütü'ne taviz veriliyor diye; oysa Habur, ne biri ne de öteki, ama Erdoðan'ý tek egemen kýlma yolunda kotarýlmýþ alçakça bir tezgahtýr. Amaç DTP'yi hiç bir yaraya merhem olamaz konumuna düþürmek, "ne varsa Erdoðan'da var" mesajýný vermektir. Habur'da yargý, hukuk dýþý bir kýyakçýlýða alet edilmiþtir ki, bu istisnaî uygulamayý alkýþlamak, Erdoðan'a yargýyý isterse kýyakçýlýk deðil de þirretlik etmek üzere de kullanma vizesi vermek anlamýna gelir. Kürt muhalefetinin siyaset alanýndan silinmesi Erdoðan'ýn tek adamlýk planlarý açýsýndan o kadar önemlidir ki, Van depreminde insanlar enkaz altýnda can çekiþirken bile BDP'li belediye iþ göremesin diye her þeyi yapmýþlardýr. Habur ve Oslo barýþçý çözüm için deðil, Erdoðan diktatörlüðünün önünü açmak açýsýndan DTP/BDP'yi etkisiz kýlmak üzere kotarýlmýþ bir kombinezonun ayaklarýdýr. (Bu yazý KADÝR CANGIZBAY'ýn "Birgün"de yayýmlanan "Her þey Erdoðan uðruna" baþlýklý yazýsýndan kýsaltýlmýþtýr ) Serhan Gazioðlu VÝRGÜL... ANKARA'NIN "YEMÝÞ"CÝKLERÝ Ýki kör dolma yiyormuþ. Bir kör diðerine "iki iki yeme be gardaþ dolmalarý" demiþ. Diðeri ise "nerden bilin be kör öyle yediðimi" diye karþýlýk vermiþ. Tabii ki kendinden biliyordu. CTP'nin durumu da öyle. Türkiye, UBP'nin yaptýðý istihdamlara göz yumuyormuþ. Talat ise bunu UBP'nin her isteneni yapmasýna karþýlýk, TC'nin verdiði bir "yemiþ" olarak yorumluyor. Talat, CTP'nin hükümette, kendisinin de Silihtar'da oturduðu zamanlardan biliyor Ankara'nýn verdiði "yemiþ"leri Kimbilir ne "yemiþ"cikler götürdüler. DÝKKAT ET DA MÜBAREK RAMAZAN AYINDAYIG HA "Benim birçok trafik cezam oldu. Hepsini de kendim ödedim." Hüseyin ÖZGÜRGÜN (Dýþ Ýþleri Bakaný)

10 10 13 Aðustos 2012 Pazartesi 14 AÐUSTOS EYLEMÝ... Neden Baðýmsýz Kýbrýs n Baraka aktivisti Münür Rahvancýoðlu anti militarist eylemlerini diðer örgütlerden neden ayýrdýklarýný anlattý. 14 Aðustos 1974 te Ayþe Tatile Çýksýn parolasýyla harekete geçen Türk ordusu Kýbrýs a yerleþti. Aradan geçen 38 yýla raðmen tatil bir türlü bitmedi. Bugün Kýbrýs ta, Tatil Bitti. Artýk Ayþe Evine Dönsün sloganý ile grevler, eylemler, konserler düzenleniyor. Baraka Kültür Merkezi de, bu 14 Aðustos ta Baðýmsýz Kýbrýs sloganý ile bir eylem düzenleyeceðini ilan etti. Baraka aktivisti Münür Rahvancýoðlu ile Baðýmsýz Kýbrýs eylemini ve geçtiðimiz yýllarda katýldýklarý Antimilitarist Barýþ Harekatý ndan neden ayrýldýklarýný konuþtuk. Firuzan Nalbantoðlu 14 Aðustos ta, Lefkoþa Çaðlayan Parký nda, Baraka Baðýmsýz Kýbrýs eylemi düzenliyor. Neden Baðýmsýz Kýbrýs? Bilindiði gibi Kýbrýs halklarý on yýllardan beridir emperyalizmin ve doðal olarak kendi içinde var olan çeliþkilerin yarattýðý sýkýntýlarýn bedelini ödüyor. Bize bu sýkýntýlarýn çeþitli biçimlerde aþýlacaðýna dair umutlar verildi, veriliyor. Zaman geldi taksim in, zaman geldi TC ye ilhak olmanýn ve entegrasyonun, zaman geldi AB nin çözüm olacaðý iddia edildi. Ancak hem yaþayarak gördük hem de biliyoruz ki bu tarz yöntemler halklarýn sorunlarýna çözüm getiremez. Biz Baraka Kültür Merkezi olarak, halklarýmýzýn içinde bir özlem olarak bulunan baðýmsýzlýðýn, Kýbrýs halklarýnýn sorununa, Kýbrýs sorununa, tek ve gerçekçi çözüm olacaðýný düþünüyoruz. Bu nedenle Baðýmsýz Kýbrýs sloganýyla bir eylem düzenliyoruz. 14 Aðustos günü, Türkiye den deðerli tiyatro sanatçýsý Cengiz Bozkurt ve þair Sezai Sarýoðlu nun yanýsýra; Kýbrýs tan tiyatromuzun önde gelen isimlerinden Yaþar Ersoy, þairlerimiz Gürgenç Korkmazel ve Faize Özdemirciler, müzik sanatçýlarý Arda Gündüz, Mustafa Alkapon, Yýltan Taþçý, Adamos Katsantonis, Sol Anahtarý ve Sýkýfýký müzik gruplarý eþliðinde Baðýmsýz Kýbrýs çaðrýsýný ve sözünü büyüteceðiz. Biliyorsunuz 14 Aðustos ayný zamanda ikinci harekâtýn da yýldönümüdür ve bölünmenin meþrulaþtýrýlmaya çalýþýldýðý bir günde biz birleþik, baðýmsýz, halklarý kardeþ bir ada ve dünya özlemimizi yükselteceðiz. Baðýmsýz Kýbrýs çaðrýsýnýn sebebi budur. 'Summer Kids' tatilin tadýný çýkarýyor ( Haber ve fotolar: Mustafa ERKAN) - Pamuk Þekerim Kreþ ve Anaokulu'na baðlý, 6-11 yaþ grubu çocuklarýn eðitim gördüðü Summer Kids yaz okulu öðrencileri tatilin tadýný çýkarýyorlar. Summer Kids yaz okulu yapýlandýrýcý eðitim çerçevesinde eðlenceli eðitime de önem veriyor. Bu çerçevede kreþteki çocuklara Lefkoþa surlariçinde bir gezi düzenledi. Öðretmenler Burcu Esendal ve Nevin Özgöçmen nezaretinde bir kültür gezisi gerçekleþtirildi. Çocuklar Bandabuliya, Arasta ve Büyükhan gibi kültür deðerlerimizin bulunduðu yerleri gezerek bilgi daðarcýklarýný geniþlettiler. Sýcaktan bunalan minikler sýkça meyve suyu ve dondurma molasý vererek serinlemeye çalýþtýlar. Sizin de bahsettiðiniz gibi 14 Aðustos TC iþgalinin yýldönümü ve 2010 yýlýnda ilk defa çeþitli örgütler bir araya gelerek bir eylem gerçekleþtirmiþti. Bu örgütlerin arasýnda Baraka da vardý. Bu yýl Baraka bu oluþumun içinde yer almýyor. Ayný gün Baðýmsýz Kýbrýs eylemini gerçekleþtiriyor. Neden Baraka o eylemde yer almayýp Baðýmsýz Kýbrýs eylemini gerçekleþtiriyor? 2010 yýlýnda içinde bizim de olduðumuz çeþitli örgütler Antimilitarist Barýþ Harekatý adý altýnda bir araya geldiler ve bir konser-eylem organize ettik. Bu yýl Baraka aslýnda bu eylemlilikten yalnýz baþýna ayrýlmadý. Baraka ile birlikte toplamda dört örgüt daha ayrýldý. Ayrýlan örgütlerden birisi, daha sonra organizasyona geri dönme kararý aldý ve bunun nedenleri ile ilgili de herhangi bir açýklama yapmadýlar, bu yüzden neden geri döndüklerini bilmiyoruz. Baraka nýn ayrýlma sebebi ise aslýnda çok da karmaþýk bir þey deðil; kýsaca, eyleme katýlan bir gruba masraflarý dýþýnda ödeme yapýlýp yapýlmamasý konusunda uzlaþamamamýz da yola çýkarken, bu organizasyonun çok büyük bir maddi yükünün olacaðý ve bu maddi yükü örgütlerin karþýlamakta zorlanabileceði öngörülmüþtü. Bu düþünceyle dayanýþma katkýsý toplamak için biletler çýkarýlmýþtý. Hiç beklemiyorduk ama, ola ki bir miktar para da artarsa bunu Türkiye den gelecek olan Bandista müzik grubuna ödememiz teklif edildi YKP tarafýndan ve Baraka olarak üzerinde fazla düþünmeden kabul ettik. Böylece organizasyon böyle bir karar almýþ oldu. Þunun da altýný çizmek isterim ki yol paralarý ve Kýbrýs taki masraflarý haricinde bir ödeme olacaktý bu. Yani bu masraflar zaten karþýlanacaktý, onun haricinde bir para kalýrsa bu ödeme yapýlacak þeklindeydi. Etkinlik umduðumuzdan çok daha baþarýlý geçince, ilk yýl iki bin TL para arttý ve bu para anlaþtýðýmýz gibi Bandista ya verildi. Bu durumun deðerlendirilmesi bizim tarafýmýzdan biraz ezbercilik biraz zafer sarhoþluðu nedeniyle yapýlamadý ve bir sonraki yýl da etkinlik büyümeye devam edince, bu kez 5 bin kusur TL bir para arttý bildiðim kadarýyla -çünkü mali hesaplarý biz tutmuyorduk. Bu artan paranýn 4 bin TL sinin Bandista ya ödendiðini öðrendik. Birinci söylediðimde ödendi demedim, ikincide ödendi dedim. Neden? Çünkü artan paranýn verilmesi baþka bir þeydir, bir miktarýný vermeyi takdir etmek baþka! Ne zaman ki 5 binin içerisinden 4 bini vermeyi takdir etti birileri ki bu takdir edilirken bize sorulmadý, sonradan öðrendik-, o zaman bu artýk bir ücret, bir ödeme iliþkisine dönüþtü. Parayý alan bunu böyle deðerlendirmeyebilir. Veren de bunu bu niyetle yapmayabilir. Hiç kimse kötü niyetli bir biçimde hareket etmemiþ olabilir. Ama sonuçta ortaya çýkan þeyin adý bellidir. Bunun adý ödeme iliþkisi dir. Biz bu durumu iki boyutlu olarak deðerlendirdik. Birinci boyut, eylem niteliði ön planda olan bir organizasyonun para karþýlýðý yürütülmesinin yanlýþlýðý idi. Ýkinci boyut ise, yýllardan beridir Türkiye den gelen sanatçýlar karþýsýnda ikinci plana itilen Kýbrýs lý sanatçýlara ayný muameleyi bizim de yapýyor olmamýzýn yanlýþlýðý idi. Kýbrýslý sanatçýlarýn sahneye çýkabildikleri için bize teþekkür etmelerini bekleyip, enternasyonal dayanýþma olarak getirdiðimiz sanatçýlarýn yol parasý ve masraflarýný ödememize raðmen bir de ücret ödememizin yanlýþ olduðu sonucuna vardýk. Aslýnda hiç kimseye eyleme katýldýðý için ister sahneden katýlsýn, ister alandan katýlsýn- herhangi bir ödeme yapýlmamasý gerektiði, çünkü eylemin insanlarýn yüreklerinden gelerek yaptýklarý bir þey olmasý gerektiði noktasý bizim için çok netti. Biz bu kaygýlarýmýzý etkinliðin organizatörü olan diðer örgütlerden arkadaþlarla da paylaþtýk. Üç örgüt bizimle hemfikir olurken, bir örgüt ortaklaþýlan her karara uyacaðýný beyan etti. Sadece YKP öneriyi kesin bir dille reddetti. Bu andan sonra hiçbir þekilde tartýþmayan, tartýþtýrmayan, konuþmayan, konuþturmayan bir yaklaþýmla karþý karþýya kaldýk. Oysa biz hatamýzý farkettiðimizde derin bir utanç duymuþ, arkadaþlarla konuþtuðumuz zaman onlarýn da aynýný hissedeceklerini ve hep beraber hatamýzý telafi edeceðimizi düþünmüþtük. Oysa bize alýnan kararlarýn deðiþmesi için konsensüs olmasý gerektiði ve bir örgüt itiraz etmekte olduðu için konsensüs oluþmadýðý hatýrlatýldý. Kýsaca Beðenirseniz kalýrsýnýz, beðenmezseniz gidersiniz denildi. Biz de daha fazla tartýþmanýn imkâný olmadýðýný görünce, diðer üç örgütle birlikte ayrýldýk. Bu ikinci organizasyonun ortaya çýkýþýyla birlikte Antimilitarist Barýþ Harekâtý nýn bu sene ikiye bölündüðü izlenimi ve bunun Bandista nýn maddi talepleri nedeniyle gerçekleþtiði söylentileri var. Bu konuda ne diyeceksiniz? Kesinlikle Bandista nýn bize para verin diye bir talebi olmamýþtýr. Bizim de böyle bir iddiamýz olmamýþtýr. Bu söylentileri yayan kiþiler, Bandista nýn arkasýna saklanarak siyaset yapmaya çalýþan, aslýnda kendileri siyasal olarak var olamadýklarý için baþka öznelerin üzerinden siyaset yapma niyetindeki kiþilerdir. Bandista asla biz para isteriz, para verirseniz çýkarýz diye bir þey söylemedi. Aksine Bandista herhangi bir para ödenmediði takdirde de biz seve seve çýkmaya hazýrýz dedi. Bu arkadaþlar, önce var olmayan bir þeyi kendileri yaratýyorlar, sonra da bu olmayan saçma þeye çok mantýklý cevaplar veriyorlar. Böylece kendi yarattýklarý tartýþmayý kazanmýþ oluyorlar. Aslýnda olmayan bir iddiaya cevap vermiþ oluyorlar. (Devamý 13. sayfada)

11 13 Aðustos 2012 Pazartesi 11 DÜNYA... TÜRKÝYE... DÜNYA... TÜRKÝYE... DÜNYA... GÜNEY KIBRIS.. GÜNEY KIBRIS.. GÜNEY KIBRIS.. GÜNEYDEKÝ BELEDÝYELER DE ÝFLASIN EÞÝÐÝNDE "Bu adamlarý köþe yazarý olarak nasýl tutuyorsunuz" Baþbakan Tayyip Erdoðan, Dýþiþleri Bakaný Ahmet Davutoðlu ve eþi Emine Erdoðan'ýn Myanmar ziyaretinin bazý köþe yazarlarý tarafýndan eleþtirilmesine sert tepki gösterdi. "Radikal" gazetesi yazarý Cüneyt Özdemir'i hedef alan Erdoðan medya patronlarýna seslenerek "Bu adamlarý köþe yazarý olarak nasýl tutuyorsunuz" dedi. "NE DERÝNLÝKMÝÞ, NE STRATEJÝYMÝÞ BE KARDEÞÝM" Erdoðan'ýn hedef gösterdiði Cüneyt Özdemir "Arakan'a ziyaretin gereði var mý?" baþlýklý yazýsýnda þöyle yazmýþtý: "Dýþiþleri Bakaný'nýn öylesine derinlikli bir stratejisi var ki neye dokunsa ortalýk toz duman oluyor. Kalkmýþ Arakan'daki Müslümanlara yardým etmeye gidiyor. Dýþiþleri Bakaný'nýn ortalýk yangýn yeriyken katýldýðý bu beyhude geziye gülmekten baþka ne yapabiliriz. Bu derinlikli strateji dönüþte Myanmar'a savaþ ilan etmezse ona bile sevineceðim.ne derinlikmiþ, ne stratejiymiþ be kardeþim!" Erdoðan, þunlarý söyledi: "Þehitlerimizin defnedildiði bir yer Myanmar. Biz, oralara gitmekle mükellefiz. Þimdi çýkmýþ birileri köþesinde yazýyor: 'Dýþiþleri Bakaný'nýn Myanmar'da ne iþi var?' diye. O medya patronuna 'yazýklar olsun' diyorum. Bu adamlarý köþe yazarý olarak nasýl tutuyorsunuz. Bu milletin derdiyle dertlenen kalemler deðil bunlar." "BAÞBAKANIN GECEYARISI TELEFONLARI" Tayyip Erdoðan'ýn çýkýþýndan sonra geri adým atmayan "Radikal" yazarý Cüneyt Özdemir, Erdoðan'a köþesinde yanýt verdi. Özdemir "Baþbakan'ýn yürek hoplatan geceyarýsý telefonlarý" baþlýklý yazýsýnda þunlarý yazdý: "Baþbakan Erdoðan'ýn kötü bir huyu var. Eleþtirilmeye hiç gelemiyor. Mesela köþenizde Baþbakan Erdoðan'ýn hoþuna giden bir þey yazarsanýz muhabbetle bir gece yarýsý sizi arayýp içten konuþmaktan çekinmiyor ancak hoþuna gitmeyen bir eleþtiri okuyunca hemen 'birtakým medya'ya transfer oluyorsunuz." Güney Kýbrýs'ta mevcut 30 belediyeden birçoðunun ekonomik anlamda zorda olduðu, Güney Lefkoþa'daki üç belediyenin ise iflasýn eþiðinde bulunduðu bildirildi. Kathimerini gazetesi manþetten yer verdiði haberinde; Güney Lefkoþa'nýn "Ay. Demet" (Metehan), "Lakatamya" ve "Ahlacia" (Eðlence) belediyelerinin iflasýn eþiðinde olduðunu, Ay. Demet Belediyesi'nin 1 Eylülden itibaren çalýþanlarýný ödeyemeyeceðini duyurduðunu yazdý. Gazete, özellikle Ay. Demet belediyesinin devletten alacaðý destek ödeneðini dahi ipotek etmiþ durumda olduðunu ve Rum hükümetinin bir müdahalesi olmamasý halinde belediyenin 79 çalýþanýnýn maaþ alamayacaklarýný belirtti. Lakatamya Belediyesi'nin ise borçlarýný ödemeyi durdurduðunu, Ahlacia belediyesinin ise büyük borç içerisinde olduðunu yazan gazete, Larnaka ve Limasol belediyeleri gibi diðer birçok belediyenin ise büyük borç yükü altýnda olduklarýný vurguladý. Belediyelerin borçlarýný ödeyebilmek için vergi artýrýmýna gittiklerini, bunun da vatandaþlara yansýdýðýný da belirten gazete, hükümetin ilgisizliðinden þikayet eden belediye baþkanlarýnýn ve Belediyeler Birliði'nin, Eylül ayýnda çöp toplamama eylemi gerçekleþtirebileceklerini de ifade etti. KKTC'den tarým ilacý güneyi karýþtýrdý Son zamanlarda, bazý Kýbrýslý Rumlarýn KKTC'den Rum tarafýna yasadýþý tarým ilaçlarý geçirildiði iddiasýyla tutuklanmasý gibi geliþmeler yaþanýrken, Rumlara tarým ilacý sattýðýný söyleyen Kýbrýslý Türk Abdullah Cangil'in geçtiðimiz hafta Rum basýnýna bazý açýklamalarda bulunmasý, Fileleftheros gazetesine dün de konu oldu. Haberinde, Rum Zirai Ýlaç Derneði (KÝSÝF) Baþkan Yardýmcýsý Stavros Zannetos'un konuyla ilgili demecine yer veren gazete, Zannetos'un, KKTC'deki tarým ilacý tüccarlarýna yanýt verdiðini ve Cangil'in de, "bu yasadýþý faaliyeti aklamaya çabaladýðýný" ileri sürdü. Gazeteye demecinde, KKTC'den Rum tarafýna geçen ve üzerinde Türk etiketleri bulunan yasaklanmýþ ilaç ve/veya maddelerle çok sýk karþýlaþmakta olduklarýný dile getiren Zannetos, bugün hiçbir Türk ürününün Avrupa Komisyonu tarafýndan onaylanmýþ olmadýðýný ileri sürdü. Devletin yetkili birimlerinin, dayanýksýz tüketim mallarýnýn tümünü kontrol ettiðini ve bunlarda yasadýþý tarým ilacý kalýntýlarý bulunduðu zaman, bunlarýn piyasadan çekildiðini ve imha edildiðini anlatan Zannetos, bunlara eþdeðer tarým ilaçlarý (generics) konusunda ise bir eksiklik bulunduðunu belirtti. Zannetos, tarým örgütlerinin Rum çiftçilerin haksýz rekabete uðramasýný protesto etmesinin, hem bu yüzden, hem de Kýbrýs Türk dayanýksýz tüketim mallarýna yapýlan yetersiz kontrollerden kaynaklanmakta olduðunu ileri sürdü. Zannetos, KKTC'den Rum tarafýna geçirilen ürünlerin Kýbrýs Türk ürünü olup olmadýðý konusunda dile getirilen kuþkularý, sürekli geçiþtirmekte olduklarýný da sözlerine ekledi. Kýbrýslý Türk Cangil'in gazeteye demecinde, Rum tarafýndaki tarým ilaçlarýnýn daha pahalý olduðunu savunduðunun kendisine anýmsatýlmasý üzerine ise Zannetos, Rum tarafýnda fiyatlarýn çoðu durumda, örneðin Yunanistan gibi diðer AB üye devletlerinden biraz daha düþük olduðunu öne sürdü. Zannetos, bunlarýn fiyatýnýn piyasanýn küçük olmasýna baðlý olarak mantýken pahalý olabileceklerine iþaret etti. Zannetos, ellerindeki bilgilere göre, büyük tarým ilacý miktarlarýnýn, KKTC'deki tarým ilacý dükkânlarýndan satýn alýnmadýðýný, bunlarýn ara bölgedeki gözetimsiz geçiþ noktalarýndan kamyonlarla Rum tarafýna geçtiðini de iddialarýna ekledi. Türk tarým ilaçlarýnýn genellikle Çin menþeli hammaddelerden üretilmekte olduklarýný ve Avrupa'daki ürünlerden daha alt düzeyde olduklarýný savunan Zannetos, Rum tüccarlarýn maliyetinin çok yüksek olduðunu, çünkü sadece onaylý tarým ilaçlarý tedarik etmek zorunda olduklarýný ifade etti. "Türk menþeli tarým ilaçlarýnýn, Kýbrýs'ta her yerde geniþ bir þekilde kullanýldýklarýný" öne süren Zannetos, derneðin son yýllarda bunu önlemek için birçok çaba harcadýðýný, ancak tarým bakanlarýný buna yardýmcý olmak konusunda isteksiz olduklarýný dile getirdi. Bunun sonucunda daha fazla Rum çiftçinin yasadýþý ilaç tedarik etmeye baþladýðýný söyleyen Zannetos, daha düþük maliyetli tarým ilacýyla üretim yapabileceðini gören çiftçilerin, Türk menþeli tarým ilaçlarýna baþvurduklarýný sözlerine ekledi. HRÝSTOFYAS: Çözüm perspektifi canlý tutulmalý "Öfke ve nefretten takallus etmiþ bir surat" "Radikal" yazarý Yýldýrým Türker, Baþbakan Tayyip Erdoðan'ý iki fotoðrafý üzerinden deðerlendirdi. Türker "Ýki suret bir adam" baþlýklý yazýsýnda þunlarý yazdý: "HÝÇKÝMSENÝN ÜRPERMEDEN BAKAMAYACAÐI BÝR FOTOÐRAF" "Recep Tayyip Erdoðan'ýn yazlýk yüzü, ilk fotoðraftaki. Guardian da beyefendinin týknefes demokrasi hamlesinin akamete uðradýðýný anlatan yorumuna bu sureti uygun bulmuþ. Gerçekten de hiçbir insanýn ürpermeden, kendini tehdit altýnda hissetmeden bakabileceði bir suret deðil. Öfke ve nefretten takallus etmiþ bir surat. Tarihe, diktatörlük heveslisi liderlerin iþte bu suretleri kalýr. Kimi fotoðraflar bir dönemi ciltlerce kitaptan daha dolaysýz anlatýr çünkü. Bu fotoðraftaki Erdoðan, ölümcül düþmanlarý tarafýndan köþeye sýkýþtýrýlmýþ bir adam olarak portresini yansýtýyor. Kendi çevresi dýþýnda bütün dünyayý düþman ilan etmiþ bir adamýn. Ben bir yakýný olsam, bu fotoðrafý gördüðümde ziyadesiyle kaygýlanýrdým. Alevilere Alevilik, gazetecilere gazetecilik, sanatçýlara sanat, mimarlara mimari öðretmekten çekinmeyen bu bahtsýz adamýn serüveninin sonuna yaklaþtýðýný anlatýyor bu ifade." "SANKÝ 23 NiSAN ÇOCUÐU" "Ýkinci fotoðraftaki suretinde neredeyse patlamalý bir mutluluk okunuyor. Sanki 23 Nisan çocuðu. Meðer o da bütün Türk çocuklarý gibi büyüyünce Atatürk olmak istermiþ de kalpaðý bol gelirmiþ. Bu fotoðrafla ilgili fikirleri sorulan, iftar yemeðinde getirip kalpaðý beyefendinin kafasýna oturtan Muharip Gaziler Derneði Baþkaný Þükrü Tandoðan hassas bir cevap vermiþ: 'Kalpak yönetmelik gereði kýyafetimizin parçasýdýr. Yaptýðýmýz bilinçli bir þeydi. Kalpak Kuvayý Milliye'yi ifade eden Kurtuluþ Savaþý'nýn simgesi. Kemalizmi simgeliyor diye bir þey yok.' Erdoðan'ýn Kuvayý Milliyeci olarak portresi insaný güldürüyor hiç deðilse. Ýnsanýn Ruhi Su'nun sesiyle gürül gürül okuyasý geliyor: "Yürüdü uçurumun baþýna kadar/ eðildi, durdu./ Býraksalar/ince, uzun bacaklarý üstünde yaylanarak/ ve karanlýkta akan bir yýldýz gibi kayarak/ Kocatepe'den Afyon ovasý'na atlýyacaktý." Rum Yönetimi Baþkaný Dimitris Hristofyas; Kýbrýs sorununa sözde "iþgali ve kolonileþmeyi sona erdirecek bir çözüm bulunmasý ve çözüm arzusunun canlý tutulmasý gerektiðini" söyledi. Haravgi gazetesinin haberine göre Hristofyas; Güney Kýbrýs'ta düzenlenen bir etkinlikte yaptýðý konuþmada, Kýbrýs Rum tarafý olarak belirledikleri çözüm çerçevesinden sapmamalarý gerektiðini belirtti. Hristofyas; "Kýbrýs sorununun çözümü perspektifinin canlý tutulabilmesi için, tek egemenlik, uluslararasý temsiliyet ve vatandaþlýða sahip, iki toplumun siyasi eþitliðini garanti altýna alan iki toplumlu, iki kesimli federasyon çözümünde ýsrar etmeleri gerektiðini" de sözlerine ekledi. Hellim ismi Hallumi ile tescil ettirilecek Rum Tarým ve Doðal Kaynaklar Bakaný Sofoklis Aletraris, "hellim" isminin, "hallumi" ismiyle birlikte tescil ettirilmesinin, "Kýbrýs"ýn menfaatlerini garanti altýna alacaðýný söyledi. Haravgi gazetesine demeç veren Aletraris, Avrupa Mahkemesi tarafýndan bir Alman þirkete "hellim" ismini kullanarak üretim yapmasý hakký tanýndýðýný ve bu durumun, "hellim" isminin "hallumi" isminin yanýna eklenerek tescil ettirilmesinin gerekliliðini kanýtladýðýný kaydetti. Aletraris, hellim meselesine müdahil olan tüm taraflarýn, yetkili makamlarla iþbirliði içerisinde, "hellim" ile "hallumi" isimlerini tescil ettirmeyi baþarabilmek için birlikte çalýþmalarý gerektiðini belirtti. 39 yaþýndaki kiþinin tasarrufunda mühimmat bulundu Larnaka'da yaþamýný sürdürmekte olan 39 yaþýndaki bir kiþinin, tasarrufunda mühimmat bulundurmaktan tutuklandýðý bildirildi. Fileleftheros, bahse konu kiþinin evinde ve aracýnda mahkeme emriyle yapýlan aramada, üç oyuncak tabanca, iki býçak, üzerinde açýlýr kapanýr cop bulunan siyah bir kemer, bir çift kelepçe, sapan, iki cop daha, 3 telsiz ve bir adet elektrik boþaltýcý bulunduðunu yazdý. Haberde, Rum polisinin konuyla ilgili araþtýrmalarýnýn devam etmekte olduðu belirtildi.

12 KÜLTÜR - SANAT 12 Günün Manisi Ahýrda sarý saman Aman a beyim aman Beglemegden usandým Nikâhýmýz ne zaman Kitap Dünyasý Zlata'nýn Günlüðü Saraybosna Kaderine Aðlýyor Zlata Filipovic ARTEMÝS YAYINLARI 13 Aðustos 2012 Pazartesi TADIMLIK ÖZDEYÝÞLER "Hükümetler ve kocalar yanýldýklarýný hiçbir zaman kabul etmezler." Balzac Ama bu sarýþýn Ötekine hiç benzemiyor Ah, daha yeni yeni anladým O küçük elleri, gülen gözleriyle Beni ne kadar seviyor... Necati Cumalý "Ay Iþýðý" adlý þiirinden Manet için 12.5 milyon dolar Nâzým'ýn ölümsüz eseri dizi oluyor Nâzým Hikmet'in Kuvayi Milliye Destaný'ný 4 bölüm halinde televizyona uyarlanacak. Dizinin tamamý ise 32 bölümde son bulacak. Limon Yapým'ýn sahibi Hayri Aslan, Ahmet Yurdakul'un senaryo çalýþmalarýna baþladýðýný ve böyle büyük bir proje için ince detaylarýn gözden kaçmadýðý bir ön hazýrlýk süreci geçirmek gerektiðini belirtti. Aslan "2 ay önce hazýrlýk çalýþmalarýna baþladýk. Görüþtümüz kanallar var. Telif anlaþmalarý daha tam tamamlanmadý ama Hikmet'in varisleri de bu proje için destekçimiz. Biz, bu diziyi yeni kuþaðýn da bilmesi için yapýyoruz. Bir prestij iþi. Türk televizyonlarýnýn bu güne kadar yapýlmýþ en büyük iþi olacak. Gerçek mekanlar ve büyük bir dekor kurulacak" dedi. Birincilik ödülü Ýranlý çizerin Uluslararasý Turhan Selçuk Karikatür Yarýþmasý'nda 825 karikatür arasýndan Ýranlý çizer Hamidreza Mosayebi'nin eseri birinci seçildi Uluslararasý Turhan Selçuk Karikatür Yarýþmasý'nda ödül alan ve sergilenmeye deðer bulunan 46 eser, 1 Eylül'de baþlayacak Uluslararasý Milas Festivali kapsamýnda Turhan Selçuk Karikatürlü Ev'de açýlacak sergiyle izlenime sunulacak. Etkinlik 15 Eylül'e dek gezilebilecek. Milas Belediyesi tarafýndan Turhan Selçuk adýna bu yýl ikincisi düzenlenen uluslararasý karikatür yarýþmasýnýn sonuçlarý açýklandý. Seçici kurul, 38 ülkeden 321 karikatüristin 825 karikatürünü deðerlendirdi. Kamil Masaracý, Darius Ramezani, Ýzel Rozental, Piyale Madra, Nuray Çiftçi ve Ersin Yeniceli'den oluþan seçici kurul, Ýranlý çizer Hamidreza Mosayebi'nin eserini birinci seçti. Yarýþmada Ukraynalý Dubovsky Alexander'in eseri ikinci olurken Türkiye'den Burhanettin Yýldýz'ýn eseri üçüncü oldu. Mosayebi 3 bin dolar para ödülü almaya hak kazanýrken ikinciye 2 bin dolar, üçüncüye de 1000 dolar para ödülü verildi. Ýngiltere'de Ashmolen Müzesi, ünlü Fransýz ressam Edouard Manet'nin baþyapýtý kabul edilen 'Matmazel Claus'un Portresi"ni elinde tutmak için 12.5 milyon dolar topladýðýný açýkladý. Oxford kentindeki müze, toplanan miktarýn büyük bir kýsmýnýn þans oyunlarýndan kültürel projelere ayrýlan fondan, 1.5 milyon dolarýn ise kurumsal ve bireysel baðýþlardan geldiðini kaydetti. Ýngiliz hükümeti, geçen yýl 44 milyon dolara yabancý bir koleksiyoncu tarafýndan satýn alýnan 'Matmazel Claus'un Portresi' adlý eserin satýþýný engellemiþti. Ýngiltere'de yasal düzenlemeler, kamu kuruluþlarýnýn kültürel öneme sahip eserleri ucuz fiyata satýn almasýna olanak tanýyor. 111 x 70 santimetre büyüklüðündeki yaðlýboya tablo, Manet'nin öldüðü yýl olan 1884'ten bu yana Ýngiltere'de bulunuyordu. Fransýz Emprestyonist akýmýnýn en önemli temsilcilerinden Manet, 1868 yýlýnda tamamladýðý tabloda eþi Suzanne Leenhoff'un yakýn arkadaþý Fanny Claus'u resmetmiþti. Müze, eserin gelecek yýl farklý kentlerde sergilenebileceðini belirtti. En çok kazanan yazar James Patterson n 65 yaþýndaki Patterson'un 'de yayýmladýðý 14 yeni kitabýndan 94 milyon dolar kazandýðý tahmin ediliyor. Forbes dergisinin en çok kazanan yazarlar listesinin zirvesinde 94 milyon dolarla James Patterson yer alýyor. 65 yaþýndaki Patterson'un 'de yayýmladýðý 14 yeni kitabýndan 94 milyon dolar kazandýðý tahmin ediliyor. En çok kazanan yazarlar listesinin ikinci sýrasýnda ise "Kara Kule" serisinin yeni bölümünden elde ettiði 39 milyon dolar gelirle Stephen King yer alýyor. Üçüncü sýrada, 33 milyon dolarla "Stephanie Plan" adlý gerilim serisinin yazarý Janet Evanovich bulunuyor. "Harry Potter" serisinin yazarý JK Rowling ise, yetiþkinler için yazdýðý ilk kitabý "The Casual Vacancy"den elde ettiði 8 milyon dolarla listenin 11. sýrasýnda yer buldu. Kitaptan uyarlanan filmin gelecek ay vizyona girmesi bekleniyor. Filmi büyük giþe baþarýsý kazanan "Alacakaranlýk Kuþaðý"nýn yazarý Stephenie Meyer da, 13. sýrada yer aldý. Nielsen BookScan grubunun yazarlar, menajerler ve yayýncýlardan derlediði verilere göre sýralama yapan Forbes'un en çok kazanan 10 yazar listesi þöyle: 1. James Patterson - 94 milyon dolar 2. Stephen King - 39 milyon dolar 3. Janet Evanovich - 33 milyon dolar 4. John Grisham - 26 milyon dolar 5. Jeff Kinney - 25 milyon dolar 6. Bill O'Reilly - 24 milyon dolar 7. Nora Roberts - 23 milyon dolar 8. Danielle Steel - 23 milyon dolar 9. Suzanne Collins - 20 milyon dolar 10. Dean Koontz - 19 milyon dolar (aa) Allah gecinden versin Muðla'da yangýn söndürme helikopterinin düþmesi üzerine Orman Genel Müdürü Mustafa Kurtulmuþlu AA'ya açýklamalarda bulundu. Haberin devamýnda ise ilginç bir detay yer alýyor. Ülkemizde çýkan bazý yangýnlarda kasýt olduðunu vurgulayan Kurtulmuþlu bir örnek veriyor ve usta yazar Yaþar Kemal'i 'Rahmetli' ilan edip, 1953 yýlýnda, o dönemlerde Türkiye'de çýkan yangýnlarýn nedenlerini bulmak için 53 gün boyunca yangýn çýkan bölgelerde yaþadýðýný belirtti. Orman Genel Müdürü Mustafa Kurtulmuþlu, "Röportajda kullandýðým 'rahmetli' ifadesi için sayýn yazardan ve kamuoyundan özür diliyorum" dedi. Verdiði röportajda yorgunluktan kaynaklý olarak 'rahmetli' ifadesini kullandýðýný ifade eden Kurtulmuþlu, "Röportajda kullandýðým 'rahmetli Yaþar Kemal' ifadesi için sayýn yazardan ve kamuoyundan özür diliyorum. Yaþar Kemal beye Allah uzun ömürler versin. Ýstemeden rahmetli ifadesini kullanmýþýz" dedi. Kurtulmuþlu, "Ben, Yaþar Kemal'in 'Orman Yangýnlarýnda Elli Gün' adlý kitabýndan alýntý yaparak yangýnlarýnýn çýkýþ nedenlerini anlatmaya çalýþýyordum. Yazar Yaþar Kemal ve kamuoyundan, yaþanan yanlýþlýk nedeniyle tekrar özür diliyorum" diye konuþtu.

13 13 Aðustos 2012 Pazartesi (Baþtarafý sayfa 10 da) Ama Bandista, 10 Aðustos günü Afrika Gazetesi nde yayýnlanan söyleþisinde; ayrýlarak farklý bir eylem düzenleyen kardeþlerin kendilerini meþrulaþtýrmak için Bandista üzerinden argüman yürüttüðünü iddia ediyor. Bu iddiaya cevabýnýz nedir? Evet, bunu Bandista nýn Afrika gazetesine verdiði röportajýnda ben de okudum ve hem þaþýrdým hem de üzüldüm. Anti-militarist Barýþ Harekatý içerisinde maddi ödeme yapýlmasý konusu ile ilgili tartýþmalar baþladýktan sonra biz konunun diðer özneleri ile birlikte Bandista nýn da katýldýðý bir toplantý yaptýk. Ve orada YKP den arkadaþlarýn aksi iddialarýna raðmen, Bandista üzerinden hiçbir tartýþmamýz olmadýðýný net bir þekilde izah ettik. Üstelik o gün Bandista elemanlarýnýn kendilerinin ifadesi bu tartýþmayý çok sahici bulduklarý ve kendileri ile ilgili bir durum olmadýðýný anladýklarý þeklindeydi. Oysa þimdi sahici tartýþma buharlaþýrken, kendilerini meþrulaþtýrmak için Bandista üzerinden argüman yürüten kardeþler ortaya çýkýyor. Bu ise aslýnda bizim herhangi bir iddiamýz ile deðil, arkadaþlarýn kendi aralarýndaki ideolojik örtüþmeyle ilgili bir durumdur. Bandista nýn enternasyonal dayanýþma anlamýnda Kýbrýs a gelmesi ve kendi mensubu olduklarý ülkenin ordularý bizim ülkemizde cirit atarken bizimle dayanýþmasý çok anlamlýdýr. Belki Türkiye politik ikliminden dolayý ciddi riskleri de içermektedir. Ancak ezme ezilme iliþkisini, bizim özgürleþme hareketimiz içerisinde yeniden üretircesine, akýl veren büyük aðabey pozisyonuna soyunmasý ve buradaki hareketin kendi tartýþmalarý içerisinde taraf olur nitelikte pozisyon almasý bizim için gerçekten anlam verilemeyecek derecede þaþýrtýcýdýr. Bandista, biz hiçbir zaman ortaya böyle bir argüman koymamamýza raðmen, böyle bir argüman ortaya koymuþuz gibi konuþuyor ve bizim kendimizi meþrulaþtýrmak için onlarý kullandýðýmýzý iddia ediyor. Üstelik argümanlarýmýzýn apolitik, maddi olarak yanlýþ ve dedikodu düzeyinde olduðunu savunuyor. Peki, Bandista ilk etkinlikten sonra 2 bin TL aldý mý almadý mý? Aldý. Bandista ikinci etkinlikten sonra 4 bin TL aldý mý almadý mý? Aldý. Bunun böyle olduðunu Bandista da, Anti-militarist Barýþ Harekatý nda kalan diðer özneler de kabul ediyorlar. Bunun neresi yanlýþ, neresi dedikodu? Biz Bandista bu parayý neden aldý diye tartýþmýyoruz. Biz böyle bir ödeme yapmayý teklif etmek yanlýþ deðil midir diye tartýþýyoruz. Bandista ise, emek ortaya koyduðunu, belli bir bütçenin ürediðini ve bu üreyen bütçeden herkesin faydalandýðýný, kendilerinin de faydalandýðýný söylüyor. Ortaya konan sanat emeðine saygýmýz sonsuz. Ancak buradaki herkes in, etkinlikle hiçbir ideolojik örtüþmesi olmayan ses sistemci, sahneci, ýþýkçý olduðunu da belirtelim. Bu herkes e örneðin biletlerimizi basan matbaa veya diðer müzik gruplarý dahil deðildir. Çünkü matbaa sahibi bizim sözümüzü desteklediði için kaðýt parasýný dahi almadan biletlerimizi basmýþtý. Yani Bandista kendi kendisini, bizimle ideolojik anlamda deðil ticari anlamda iliþki kuran öznelerle özdeþleþtiriyor. Üstelik Bandista, kendileriyle birlikte ayný sahnede emek koyan baþka öznelerin durumu ile de hiç ilgilenmiyor. Kýbrýs tan sanat emeði ortaya koyanlarýn üreyen bütçeden faydalanmamasýný normal kabul ediyor. Bunu eleþtirenleri ise apolitik olmakla suçlayabiliyor. Sanki politika kendinin dýþýndakilerin durumunu dert etmek deðilmiþ gibi davranabiliyor. Baraka nýn Bandista yla ilgili sosyal medyada ve politik alanda yerli olmayan sanatçýlar, parayla eylem yapanlar gibi açýklamalarý olduðu iddialarý ile ilgili ne düþünüyorsunuz? Bizim bir grubu yerli olmamakla eleþtirmemiz için, yabancý olmayý aþaðýlayan bir duruþumuzun olmasý gerekir. Oysa ne yerli gruplarý yüceltip yabancý gruplarý aþaðýlayan ne de yabancý gruplara aþýrý önem verip yerli gruplarý önemsizleþtiren bir politik hattýmýz vardýr. Ama yabancý gruplarý kýymetli görüp, onlara ödeme yapmayý normal karþýlayýp; yerli gruplarýn sýrf sahneye çýkmalarýna izin verildiði için teþekkür etmesini bekleyen bir politik hattýmýz da yoktur. Parayla eylem yapmak evet tartýþmanýn bir parçasýydý. Biz, eylemci niteliði olan ve biz bu eylemin sözünü sahipleniyoruz diyen bir müzik grubunun, týpký biz bu eylemi sahipleniyoruz diyerek alana gelen bir insanýn para almadýðý gibi, para almamasý gerektiðini söyledik. Eðer eylemci niteliði olan bir müzik grubunun para almasý söz konusuysa o zaman da parayla eylem yapýlmýþ olacaðýný söyledik. Ama bu Bandista öznelinde söylediðimiz bir durum deðil. Baþka herhangi bir grup da para alýrsa eðer bir eylemde, o zaman ayný þey o grup için de geçerli olur. Bandista bunu kendi üstüne almayý tercih ediyorsa kendisinin bileceði iþtir. Gene Bandista tarafýndan ifade edilen Baðýmsýzlýk-Baðýmlýlýk vurgularýnýn burjuva Neden Baðýmsýz Kýbrýs demokratik olgular/vurgular olduðu, tehlikeli ve ucu açýk ulusalcýlýða dayanan bir propaganda olduðu iddialarýna ne diyorsunuz? Kýbrýs ýn emperyalist iþgalden, TC hegomonyasýndan, AB boyunduruðundan kurtuluþunun nasýl gerçekleþmesi gerektiði tartýþmasý önemli bir tartýþmadýr. Bizimle dayanýþan herkese de saygýmýz vardýr. Bu konu ile ilgili herkesin fikrini, görüþünü, eleþtirisini duymak isteriz. Bundan memnun da oluruz. Ancak somut bir ayrýþmada, sýcak bir bölünmede; Türkiye den bir öznenin, bir tarafý burjuva taleplerin savunucusu ulusalcý gibi argümanlarla eleþtirecek þekilde, Kýbrýs içindeki sol güçlerin tartýþmalarýna taraf olma hevesinin nerden kaynaklandýðýný gerçekten anlayamýyoruz. Enternasyonal dayanýþma ile; baþka ülkelerde yürütülen mücadelelerin trafik polisliðini yapmak ayný þeyler olmasa gerek. Herhalde herkesin durduðu yeri ve neyle ilgili ne kadar konuþabileceðini bilmesi gereken bir nokta vardýr. Bu ülkede yürütülen mücadelelerin doðruluðuna, yanlýþlýðýna karar veren hakemler, üstelik de taraf tutan hakemler istemiyoruz. Biz bu ülkede bizim iyiliðimiz için, bizim adýmýza karar veren çok özne gördük, görüyoruz. Oysa bizim istediðimiz tek þey, kendi yanlýþlarýmýzý yapýp kendi doðrularýmýzý bulmamýza izin verilmesidir. Þarkýlarý ne kadar güzel olursa olsun, niyetleri ne kadar iyi olursa olsun herkesin durmasý gereken yeri bilmesi gerektiðini düþünüyoruz. Diðer yandan, siyasette tehlikeli olmayan hiçbir faaliyet yoktur. Mevcut pozisyonunuzdan ileriye hareket etmeye doðru attýðýnýz her adým tehlikeler içerir. Tehlikeleri göze alamayan, hayatýnda her þeyi garantiye baðlayarak hareket eden insanlarsa hiçbir ilerleme kaydedemezler. Hata yapmayý göze alabilmek kadar, yapýlan hatalardan ders çýkarmaya, hatalarýnýzýn bedelini ödemeye ve özeleþtiri verebilmeye de açýk olmak gerekir. Bu ülkede yýldan fazladýr siyaset yapmakta olan partilerimiz vardýr fakat halka yayýnlanmýþ tek bir özeleþtirileri yoktur! Bu Yeni Kýbrýs Partisi (YKP) için de geçerlidir, Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) için de geçerlidir. Hiç yanlýþ yapmamýþ mýdýr bu partiler? Yapmýþlardýr! Kendileri de bilirler, halk da bilir. Ama hiçbir zaman çýkýp halka biz þu konuda yanlýþ yaptýk dememiþlerdir çünkü bu partiler yanlýþ yapmaktan korkarlar. Mutlak doðrunun taþýyýcýsý, gerçeðin sahibi gibi görünmek isterler. Oysa bizim öyle bir derdimiz yoktur. Biz hata yapabilecek, sýradan insanlar olduðumuzu, hata yapmayý göze alarak hareket ettiðimizi ama eðer hata yaparsak da bu hatayý halkýmýzla paylaþmakta, hatamýzdan dönmekte bir an bile tereddüt etmeyeceðimizi net bir þekilde ortaya koyuyoruz. Þimdi gelelim baðýmsýzlýk talebinin bir hata olup olmayacaðý noktasýna. Bir kavramýn belli bir dönemde ortaya çýkmasý o kavramýn sadece o dönem ifade ettiði anlamlarý içereceði anlamýna gelmez. Din kavramýnýn ortaya çýktýðý dönem ile din kavramýnýn bugün ifade ettiði þey ayný þey deðildir. Týpký burjuva demokrasisi denen þeyin ya da burjuva diktatörlüðü denen þeyin ortaya çýktýðý dönemde ifade ettiði anlamla bugün ifade ettiði anlamýn ayný þey olmadýðý gibi. Bu, baðýmsýzlýk için de geçerlidir. Kavramlar sabit, tarihe çakýlmýþ ve deðiþmez mutlak þeyler deðildir. Bu baðlamda biz baðýmsýzlýðýn, Kýbrýs gibi emperyalizmin sömürgesi durumunda, ABD, Ýngiltere, AB, TC, Yunanistan gibi öznelerin hak iddia ettiði ve egemen olmaya çalýþtýðý bir coðrafyada, halklarý birleþtirmenin, halklarýn kardeþleþmesinin yolunu açacak bir süreç olduðunu düþünüyoruz. Elbette ki riskleri vardýr! Ancak bu risklerden kaçýnabilmenin, baðýmsýzlýða varýrken ufkumuzu burjuva anlamda bir baðýmsýzlýk ile sýnýrlandýrmamanýn yolu da; örneðin eylemlerimize katýlan müzik gruplarýna para ödeyerek liberal iliþkileri mücadelemizin içinde yeniden üretmemeye dikkat etmekten geçer. Bizim için ne kadar kaygýlansa da Bandista bilmelidir ki; Kýbrýs ý kurtaracak mücadelenin ana öznesi Kýbrýs tan çýkacaktýr, çýkmalýdýr. Bandista Kýbrýs ý kurtaramaz, týpký AB nin, Ýngiltere nin, TC nin, Yunanista nýn, iyi niyetli veya kötü niyetli hiçbir baþka öznenin kurtaramayacaðý gibi. Týpký iþçilerin kurtuluþunun kendi eserleri olacaðý gerçeði gibi. Kadýnlarýn kurtuluþunun kadýnlarýn öznesi olacaðý bir mücadelenin sonucunda ortaya çýkacaðý gibi, Kýbrýs ýn kurtuluþu da Kýbrýs tan çýkan öznelerin eseri olacaktýr. Eylem posterleriyle ilgili bazý iddialar var. Tek kiþinin ön plana çýktýðý gibi söylemler var. Bunlarla ilgili ne diyeceksiniz? Röportajda Bandista tarafýndan, posterlerimizin PR sisteminin ve reklamcýlýðýn araçlarýndan biri olduðu ve star yaratmaya yönelik bir faaliyet olduðu iddia edildi. Eleþtirileri için teþekkür ederiz! Ancak bir ülkeyi tanýmadan, o ülke hakkýnda konuþmanýn aslýnda ne kadar hatalý olabileceðinin de bir göstergesi oluyor bu. Burasý Türkiye deðildir! Burasý kapitalizmin belli bir derecede geliþtiði ve sanatýn metalaþtýðý bir ülke deðil. Bu ülkenin en nitelikli sanatçýlarý, bizim yolda yürürken karþýlaþtýðýmýz, kahvehanede sohbet ettiðimiz ve TV den deðil, sokaklardan, parklardan tanýdýðýmýz insanlardýr. Bu ülkenin en çok okunan yazarlarý kitap basmak için ceplerinden para öderler. Bu ülkenin en önemli þairlerinin isimleri üniversitelerin edebiyat fakültelerinde bile bilinmez. Bu ülkenin en çok beðenilen müzisyenleri hayatta kalabilmek için çok ciddi, aðýr bedeller öderler. TC deki gibi metalaþmýþ, kapitalistleþmiþ bir coðrafyada deðil, aksine özellikle sanat alanýnda pre-kapitalist iliþkilerin, üreten kiþi olan sanatçýyý özellikle iki kez ezdiði ve ortadan kaldýrdýðý bir ülkede yaþýyoruz. Bandista bunlarý bilmediði için TC ile kýyaslayarak konuþabiliyor ama bizim ülkemizde yok varsayýlan, görmezden gelinen, üretimi, emeði, deðersiz kabul edilen, TC den ya da dünyanýn baþka coðrafyalarýndan gelen baþka bir sanatçýyla kýyaslandýðý zaman onun çantasýný taþýmasý beklenen insanlardan bahsediyoruz. Bizim deðerlerimizden, bizim parçamýz olan ve bu ülkenin kurtuluþunda emek koyabilme potansiyeli olan ama ikinci plana itilen, antimilitarist barýþ harekâtý tarafýndan da ikinci plana itilen insanlardan bahsediyoruz. Biz bu insanlarý reklam, pazarlama, star mantýðýyla metalaþtýrmýyoruz. Aksine onlara hak ettikleri deðeri, hem de para ile deðil saygý ile veriyoruz. Onlarýn üretimlerine saygý duruþunda bulunuyoruz. Bu Bandista yý TC den bakan bir özne olarak rahatsýz edebilir ama Bandista nýn da baþka coðrafyalardaki baþka gerçekliklere saygý duymayý öðrenmesi gerekir. Son olarak 14 Aðustos sonrasý için neler söylemek istersiniz? 14 Aðustos aslýnda bir anlamda milat oluyor. Bu ülkede sol-liberal ve postmodernist fikriyat ile devrimci fikriyatýn arasýnda kalýn bir çizginin çekildiði, sýnýf mücadelesi mi yoksa kimlik mücadelesi mi, hiç bir þey tarif etmeyen kavramlar çerçevesinde, sözde iyi insanlar olarak kendini tarifleyerek yaþama mý, yoksa ellerini kirleterek bu ülkeyi halkýyla birlikte hak ettiði daha güzel günlere taþýmak için elini taþýn altýna sokmak mý sorularýnýn ciddi anlamda sorulduðu bir tarih oluyor. 14 Aðustos tan sonra, Baraka nýn Baðýmsýz Kýbrýs mücadelesi devam edecek. Bu çaðrý çoðalarak devam edecek. Bu çaðrýya onay veren onlarca öznenin olduðunu, örgüt anlamýnda ve birey anlamýnda biliyoruz. Kýbrýs gibi küçük coðrafyalarda insanlarýn yeni þeyleri ilk söyleyen olmak istemediðini de biliyoruz. Bu yeni þeyleri ilk söyleyenlerin ezilmediðinde, ayakta kalabildiðinde hýzla çoðaldýðýný da biliyoruz. Sadece risk alan öznelerin büyüyebildiðini de biliyoruz. Ondan dolayý, 14 Aðustos tan sonra çok þeyler olacak. 13 Kalem Yalçýn Okut yalcinokut@yahoo.com Bu da utanç vericidir Bir ülkede eðer iki veya daha çok etnik unsur (ve dil) varsa, ve daha az olan unsur(lar) çoðunluðun dilini öðrenmiyorlarsa, orada bir sorun vardýr; ya da sorun yaratýlmýþtýr Emperyalizm zaten 'yara iþleticisidir'; sömürdüðü ülkelerde etnik sorun varsa, o sorunu kazýr, karýþtýrýr ve onulmaz bir kangrene çevirir. Bunun çok örnekleri vardýr: Ýþte Hindistan ile Pakistan'ý bölmesi; iþte Filistin'i bölmesi; iþte Kýbrýs'ý bölmesi; iþte Afrika'da ve Uzak Asya'da birçok ülkeyi bölmesi Bizim özelimizde, Kýbrýslýtürkler büyük bir çoðunlukla Rumca diline vakýftýlar; rahatlýkla Rumca konuþup anlaþabiliyorlardý 'Rum Vatan Kardaþlarýmýz' ile. Nasýl ki, 'Rum Vatan Kardaþlarýmýz' da sayýca az olduklarý köylerde Türkçe öðrendikleri ve konuþtuklarý gibi (örnek: Bizim Cemal Bektaþ'ýn köyü Matyat. Baþka örnekler de var). Vakta ki, Ýngiliz Sömürge Ýdaresi'ne karþý EOKA baþkaldýrýlarý baþladý, iþte o zaman Ýngiliz Sömürge Ýdaresi diðer sömürgelerinde yüzyýllardan beri uygulayageldiði Böl-Yönet politikasýný Kýbrýs'ta da ilerletti. Çoðu okumasýz-yazmasýz ve iþsiz Türk gençlerini köylerinden alýp EOKA'ya karþý Yardýmcý Polis ve Komando olarak istihdam etti; eðitti, silahlandýrdý ve saldýrttý. Türk Liderliði de bunu teþvik etti ve alkýþladý. Bunlar çok yazýldý, çok söylendi; bilinmektedir. Çok fazla yazýlýp söylenmeyen þu gerçekler de var: Ayný Ýngiliz Ýmparatorluðu, Birinci Düya(yý Paylaþým) Savaþýnda Yunanistan'a Kýbrýs'ý vermeyi teklif etmiþti; Yunanistan'ýn Ýngiltere saflarýnda savaþa katýlmasý koþuluyla. Yunanistan Kralý o teklifi kabul etseydi ne olurdu?.. Tarih olsaydý-bulsaydý totolojileri ile deðerlendirilemez ama bu günden geriye bakýldýkta, Yunanistan Kralýnýn kararý farklý olsaydý Kýbrýs'ta tarihin farklý bir mecrada akmýþ olacaðý da çok açýktýr. 1878'de, Lozan Antlaþmasý'nda da Kýbrýslýtürklerin gözden çýkartýldýklarý, yuvadan atýldýklarý yadsýnamaz bir gerçekliktir. "Anavatan"daki gericiliðin de, "Yavruvatan"daki þükrancý gericiliðin de bu konularý pek gündeme getirmek istemedikleri de sýr deðildir. Zaten resmi tarihler ve devlet tarihçileri doðrularý nerede, ne zaman yazmýþlardýr ki?.. "Anavatan" hükümetleri, Tek Parti Diktatörlüðü döneminde de, sözümona Çok Partili 'Demokrasi' döneminde de "Bizim Kýbrýs Meselesi diye bir meselemiz yoktur" demiyorlar mýydý?.. Vakta ki, Türkiye NATO'ya üye oldu her þey deðiþti. Kaçýn kurrasý Ýngiliz emperyalizminin dýþiþleri tilkileri, Türkiye dýþiþlerine: "Hayýr, sizin Kýbrýs Meselesi diye bir meseleniz vardýr" diye fýsýldamaya baþladý. O fýsýltýlardan/telkinlerden sonra da TC'nin Kýbrýs Meselesi baþladý. Önceleri, "Kýbrýs Türktür Türk Kalacaktýr" sonra da "Ya Taksim Ya Ölüm" çýðlýklarý yedi kat gökyüzüne ulaþtý Ve 6-7 Eylül yüzkarasýna kadar sürdü. Tabii, meydanlara döktürülüp o çýðlýklarý atanlarýn hiçbirisi attýklarý çýðlýklarda söylediklerinin arkasýndaki ana motivasyonun Ýngiltere ve ABD'den geldiðinden habersizdiler. Bir zihin jimnastiði yapýp, farzumahal ortak dilimiz vardý diyelim; ve yine farzumahal, EOKA Enosis deðil de gerçekten baðýmsýzlýk için mücadele baþlatmýþ olsaydý durumlar böyle mi olacaktý?.. Tabii, bu sorunun ve daha birçok sorunun yanýtýný bulmak için, Enosis mücadelesinin neden bir Kilise adamý ruhanî lider Makarios ile, tescilli faþist Grivas önderliðinde baþladýðýný/baþlatýldýðýný da sorgulamak gerekir. Türk Liderliði, 1964'ten beri Rumca dilini öðrenmemizi engelledi, okullarda yasakladý. Ayýptýr

14 15 13 Aðustos 2012 Pazartesi HALEP CEHENNEMÝ- Suriye'nin Halep kentinde bir okula düzenlenen hava saldýrýsýnda bir sivil öldü, üç sivil yaralandý. Özgür Suriye Ordusu'nun denetimindeki Hüllük Mahallesi'nde bir okul binasýna Suriye ordusuna ait askeri uçaklar tarafýndan hava saldýrýsý düzenlendi. Saldýrýda, kentteki savaþ nedeniyle evlerini terk ederek, okula sýðýnan bir sivil hayatýný kaybetti, üç sivil yaralandý. Yaralýlar, Þifa Hastanesi'nde tedavi altýna alýndý. HUMUS, HALEP VE ÞAM'IN BANLÝYÖLERÝ AÐIR SÝLAHLARLA BOMBALANIYOR Suriye'de ordu birliklerinin yönetim karþýtlarýnýn yoðun olduðu bölgelere hava destekli aðýr silahlarla operasyon düzenlemesi sonucunda çoðunluðu Humus'ta olmak üzere 47 kiþinin öldüðü bildirildi. Londra merkezli Suriye Ýnsan Haklarý Ýzleme Örgütü (SHRW), ülkenin iç kesimlerinde yer alan ve 68 günden bu yana yoðun operasyonlarýn gerçekleþtiði Humus'ta bu gün 28 kiþinin öldüðünü bildirdi. Örgüt, kuzeydeki Ýdlib kentinde 11, Þam'ýn banliyölerinde 3, Dera ve Lazkiye'de 2'þer ve Deyru'z Zor kentinde de bir olmak üzere ülke genelinde toplam 47 kiþinin açýlan ateþ sonucunda hayatýný kaybettiðini kaydetti. Humus'un Halidiye, eski Humus, Sultaniye semtleri ile Telbise ve Rastan ilçelerinin helikopter ve aðýr silahlarla bombalandýðýný ifade eden yerel kaynaklar, bombardýmana maruz kalan söz konusu yerlerde bazý evlerin yýkýldýðýný ve operasyonlar nedeniyle þehirden kaçýþlarýn hýzlandýðýný dile getirdi. Yerel kaynaklar, Telbise ve Rastan ilçelerinde þiddetli patlamalarýn meydana geldiðini ifade ederken, iki kasabada halkýn bazý temel gýda maddelerine ulaþmakta zorluk çektiðini ve böyle gitmesi halinde çocuklarýn açlýk tehlikesi ile karþý karþýya kalabileceðini belirtti. Halep'in Selahaddin bölgesinde Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ile Esed güçleri arasýnda þiddetli sokak çatýþmalarýnýn yaþandýðýný dile getiren bölgedeki kaynaklar, Meskin, Hanun, Bab Hadid ile kentin doðu kesimlerinin helikopterlerle bombalanmasý sonucu evlerin yýkýldýðýný söyledi. Bu arada kentten her gün kaçýþlarýn olduðu, Halep'in çevre semtlerinin de aðýr silahlarýn ateþine maruz kaldýðý ve Tel Rýfat bölgesinde gerçekleþen operasyonlarda halkýn kaçma fýrsatýnýn olmadýðý kaydedildi. Ödüllü Bilgi Yarýþmasý Kurallar: Aþaðýdaki 10 adet seçmeli soruyu doðru yanýtlayýp, soru kupürünü gazetemize doðru yanýtlarla ulaþtýran okurlarýmýza çekeceðimiz haftalýk kurada bir okurumuz Khora Yayýnlarýndan çýkan Baf Çarpýþmalarý Ve Kocatepe Olayý - Ýþçi Sýnýfýmýzýn Ýlk Öncüleri 1958'e Kadar Emek Hareketinde Kýbrýslý Türkler - Paþalar Ve Papazlar - Tarihe Iþýk Tutan Anýlar Kelebekler Eksilmesin Baþýndan isimli kitaplardan veya gazetemiz yazarlarý Þener Levent, Faize Özdemirciler, Ümit Ýnatçý, Mehmet Levent ve Emre Ýleri'nin kitaplarýndan birini seçme þansý bulacaktýr. Sorular: 1. Ekmek yoksa, pasta yesinler sözüyle tanýnan, giyotinle idam edilen Fransýz kraliçenin adý nedir? a ) Orleans Düþesi b ) Marie Antoinette c ) Marie Theresa d ) Madame de Montespan 2. Hangi ülkenin futbol milli takýmý portakallar diye bilinir? a ) Ýngiltere b ) Hollanda c ) Portekiz d ) Belçika 3. Nükleer bir faciaya maruz kalan Çernobil Santrali þu an hangi ülke sýnýrlarý içindedir? a ) Estonya b ) Ukrayna c ) Letonya d ) Litvanya Dünya Savaþý sýrasýnda hangi tarihte ABD ile Almanya birbirlerine savaþ ilan ettiler? a ) 13 Aralýk 1941 b ) 11 Aralýk 1941 c ) 10 Aralýk 1941 d ) 12 Aralýk Berlin Olimpiyatlarý nda gösterdiði üstün baþarý sonucunda, Hitler in stadý terk etmesine neden olan ABD li zenci atlet kimdir? a ) Vince Carter b ) Alvin Kraenzlein c ) Jesse Owens d ) Jennifer Capriati 6. Ernest Hemingway hangi ülkenin yazarýdýr? a ) Polonya b ) Norveç c ) ABD d ) Rusya 7. Hz. Ýsa yý ele veren havarinin Ýncil deki adý nedir? a ) Judas b ) Lukas c ) Jutta d ) Junos 8. Adýna ödül de bulunan ünlü Amerikalý yayýmcý Pulitzer in ön adý nedir? a ) Antony b ) Joseph c ) Mark d ) Jonathan 9. Ruanda nan baþkenti neresidir? a ) Kigali b ) Asmara c ) Sana d ) Dakar 10. Trafikte hangisi en öncelikli geçiþ üstünlüðüne sahiptir? a ) Cumhurbaþkaný b ) Trafik Polisi c ) Ambulans d ) Ýtfaiye Geçen haftanýn Cevap Anahtarý: 1-a 2-b 3-b 4-c 5-a 6-a 7-c 8-a 9-b 10-d Baþvuru için: Ad / Soyad : Tel : Sponsorluðunda hazýrlanmaktadýr Geçen haftaki bilgi yarýþmasýný Mustafa Tabak kazandý.

15 13 Aðustos 2012 Pazartesi Dev Adam sonuncu oldu Türkiye A Milli Erkek Basketbol Takýmý, 2013 Avrupa Þampiyonasý elemeleri hazýrlýklarý kapsamýnda ''Beko Supercup 2012'' turnuvasýndaki son maçýnda Finlandiya'ya maðlup olarak turnuvada sonuncu oldu. Turnuvanýn birincilik maçýnda, Almanya ile Polonya karþýlaþacak. "KÖTÜ BÝR TURNUVA YAÞADIK" Milli takým menajeri Harun Erdenay, karþýlaþma sonrasý yaptýðý açýklamada, kötü bir turnuva yaþadýklarýný ve kazanmalarý gereken iki maçý da farklý kaybettiklerini söyledi. Gelecek 6 gün içinde kötü oyunun sebeplerini bulup çözeceklerini dile getiren Erdenay, 18 Aðustos'taki 2013 Avrupa Basketbol Þampiyonasý Eleme Grubu ilk maçýnda Belarus karþýsýnda hazýr hale geleceklerini vurguladý. Harun Erdenay, milli takýmýn genç bir takým olduðuna da dikkati çekerek, oyuncularýn rotasyonla oynadýklarýnda tecrübesizliklerinin salona yansýdýðýný ancak, 6 gün içinde eksikleri kapatacaklarýný ifade etti. Erdenay, Avrupa Basketbol Þampiyonasý Eleme Grubu'ndan çýkmayý baþaracaklarýný söyledi. OTOBÜS TURU Hala Sultan, Larnaka, Çiçekbahçeleri, deniz Tarih: 21Aðustos Salý (Bayramýn 3. günü) Ücret: 30 TL Müracaat: Okçular Hendek'te yarýþtý MAGEM Gençlik festivali etkinlikleri çerçevesinde organize edilen yarýþma "Osmanlý'lardan bugüne hendekte ok atýlmadý" sloganý ile gerçekleþtirildi 3. Maðusa Gençlik Festivali Bünyesinde gerçekleþtirilen okçuluk yarýþmalarý önceki gün yapýldý. Tarihi Maðusa surlarýný çeviren Hendek'te "Osmanlý'lardan bugüne hendekte ok atýlmadý" sloganý ile gerçekleþtirilen yarýþma üç kategoride gerçekleþtirildi. KAYALP "OKÇULUK ÝVME KAZANDI" Yarýþmalarýn baþlamasýndan önce kýsa bir konuþma yapan Gazimaðusa Belediye Baþkaný Oktay Kayalp, sportif ve sanatsal etkinliklere büyük önem verdiklerini belirterek sporcularýn geliþmesi adýna her türlü katkýyý yaptýklarýný belirtti. Kayalp okçuluk sporunun Magem bünyesinde büyük bir ivme kazandýðýný belirterek gereken desteði vereceklerini de sözlerine ekledi. ÇAVUÞ "MAGEM GÝBÝ KURUMLARIN ÇOÐALMASI GEREK" Okçuluk Federasyonu baþkaný Mehmet Çavuþ da yaptýðý kýsa konuþmada Magem gibi bir kulübün federasyona çok sporcu yetiþtireceðine inandýðýný günkü gençliðe önem veren bir anlayýþa sahip olduðunu kaydetti. Çavuþ ülkede Magem gibi kurumlarýn çoðalmasýnýn sporumuzu büyük ölçüde geliþtireceðini belirterek katký ve desteklerinden dolayý Gazimaðusa Belediye Baþkaný Oktay Kayalp'a teþekkür etti. Tarihi surlarýn altýndaki Hendek'te gerçekleþtirilen, 10, 18 ve 30 metre yarýþlarýnda, sporcular beþer seride, üçer ok atýþý yaparak dereceye girebilmek için mücadele ettiler. Yapýlan yarýþlardadereceye girenler þöyle belirlendi. 10 Metre; 1. ÖZGE ÇAVUÞ BAYKUR (MAGEM) 2. BERK SAYGI (MAGEM) 3. HÜSEYÝN HOCA (AKDENÝZ OKÇULUK ÝHTÝSAS) 18 METRE; 1. HASAN ODUNCUOÐLU (MAGEM) 2. SERKAN ONUREL (MAGEM) 3. AYÞE BÝLGEER (MAGEM) 30 Metre; 1. ARDA TOPAL (AKDENÝZ OKÇULUK ÝHTÝSAS) 2. NÝYAZÝ AKTANSOY (BAÞKENT GELÝÞÝM) 3. ONUR KALKAN (BAÞKENT GELÝÞÝM) Eleman aranýyor Turizm ve/veya iþletme mezunu ve Kýbrýs kültürüne yatkýnlýðý olan tecrübeli bayan eleman aranmaktadýr. Müracaat saatleri arasýnda Kýbrýs Özel Etnografya Müzesi'ne yapýlmalýdýr. Adres: Þehit Ecvet Yusuf Caddesi Yeniþehir- Lefkoþa Tel: KÝRALIK EV Aileye ful eþyalý daire, Devpa yaný, sosyal konutlar 2.kat. Tel: SATILIK ARSA Alayköy de 3 dönüm arsa nitelikli tarla. Tel: SATILIK GÝTAR Bass Gitar, Yamaha TRB Cuse ile beraber 1000 Euro. Tel: BAKICI ARANIYOR Lefkoþa'da 2 yaþýndaki bebeðe bakacak yatýlý bakýcý aranýyor. Tel: BAKICILIK ÝÞÝ ARANIYOR Çocuk bakýcýlýðý ve yaþlýlara bakým için iþ arýyorum SATILIK DAÝRE Kermiya Sosyal Konutlarý Blok 13, D daire eþyalý. Tel: AYZER EMLAK SATILIK K. Kaymaklý'da full ekstralý, bahçeli, garajlý lüks villa Hamitköy'de kat sýfýr daire Türk malý Gönyeli'de kat 140 metrekare yeni Türk malý Kermiya sosyal konutlarýnda 1. kat daire Stg. Yenikent Levent Sitesi'nde 3+1 zemin kat bahçeli daire Hamitköy'de anayola 200 m 8500 ayakkare köþe arsa / MELÝ EMLAK SATILIK Hamitköy.de 1+1 ve 2+1 sýfýr Türk malý satýlýk daireler Stg. Hamitköy.de Türk koçanlý 1 evlek 1600 ayakkare satýlýk arsa Stg. Metehan sosyal konutlarýnda satýlýk zemin ve ara kat daireler Stg. Gönyeli.de tripleks sýfýr Türk malý Stg. Haspolat.ta 3+1 sýfýr apartman dairesi eþdeðer Stg

16 Ýtalyan futbolcudan ilginç grev Ýtalya'daki þike skandalý nedeniyle 3 yýl men cezasý alan Veronalý futbolcu Emanuele Pesoli kendini Futbol Federasyonu'nun kapýsýna zincirledi ve cezayý protesto etmek için açlýk grevine baþladý. Siena'da forma giydiði dönemde bahis þikesine karýþtýðý için 3 yýl men cezasý alan Verona'nýn defans oyuncusu Emanuele Pesoli suçsuz olduðunu iddia ediyor ve suçlamada bulunanlarla yüzleþmek istiyor. Sentetik yerine çatrez Geçitkale'de sentetik zemin için sahanýn alt yapý çalýþmalarý 5 ay önce bitmesine raðmen henüz hiçbir giriþim yapýlmadý. Sentetik çim yapýlacak sözü verilen ve alt yapýsý tamamlanan Geçitkale Futbol Sahasý "Çatrez" doldu Yeni futbol sezonunun baþlamasýna az bir süre kala Geçitkale'de saha krizi yaþanýyor. Sezon öncesinde ne çalýþacak, ne de maç yapacak saha bulamayan Geçitkale yönetim ve taraftarlarý hükümet yetkililerinin verdikleri sözleri yerine getirmemesine oldukça kýzgýn Geçtiðimiz sezon gösterdikleri baþarýlý performansla Telsim 2'nci Ligi'ne yükselen Geçitkale Günay Spor Kulübü yönetimi tam bir saha krizi yaþýyor. Yeni futbol sezonunun baþlamasýna az bir süre kala Geçitkale'de saha krizi yaþanýyor. Sezon öncesinde ne çalýþacak ne de maç yapacak saha bulamayan Geçitkale Günay Spor Kulübü yönetim ve taraftarlarý hükümet yetkililerine oldukça kýzgýn. Futbol sahasýnýn durumu ile ilgili konuþtuðumuz Geçitkale Günay Spor Kulübü yönetim kurulu üyesi Hasan Çavuþ, sahanýn hükümet yetkililerinin verdiði sözler üzerine sentetik çim yapýlacak þekilde hazýrlandýðýný ancak alt yapýnýn 5 ay önce bitmesine raðmen sentetik çim ile ilgili herhangi bir geliþme Plaj voleybolunda þampiyonlar belirlendi Maðusa Gençlik Festivali kapsamýnda düzenlenen sezonun son plaj voleybol turnuvasý dün oynanan final karþýlaþmalarý ile sona erdi Maðusa Gençlik Merkezi (MAGEM) tarafýndan organize olmadýðýný söyledi. Çavuþ hem Geçitkale Günay Spor Kulübü yönetiminin hem de Geçitkale Belediyesi'nin gerek maddi gerekse emek olarak büyük fedakarlýklar yaparak sahanýn alt yapýsýnýn hazýr hale getirmesine raðmen sentetik çim ile ilgili herhangi bir adýmýn atýlmamasýný "Galiba bizi kandýrdýlar" þeklinde deðerlendirdi. Çavuþ, Geçitkale gibi geliri sýnýrlý bir bölgede böyle bir alt yapýyý bitirmenin büyük bir baþarý olduðunu söyleyerek futbol sahasý için yapýlan iþlemleri de anlattý. Futbol sahasý için tüm sahanýn yaklaþýk 50 cm kazýldýðý, su edilen Maðusa Gençlik Festivali kapsamýndaki plaj voleybol turnuvasý oynanan final karþýlaþmalarýnýn ardýndan sona erdi. Maðusa Glapsides Plaj tesislerinde oynanan turnuvada 4 kategoride toplam 29 ekip kýyasýya mücadele etti. Toplam 2 gün süren turnuvanýn ilk günü sonunda elemeleri baþarý ile geçen ekipler ikinci gün yarý final, final ve üçüncülük maçlarýna çýktýlar. Final karþýlaþmalarý sonunda kategorilerinde ilk üçe giren ekipler þunlar olmuþtur; Yýldýz Kýzlar 1) Merve - Münife 2) Sýla - Çisem 3) Sima - Kardelen Masterler giderlerinin hazýrlandýðý, sahanýn tüm kenarlarýna beton döküldüðü, tüm sahanýn naylon ile kaplandýðýný ve en üste de 4000 ton çakýl döküldüðünü belirtti. Ancak alt yapý iþlemleri yaklaþýk 5 ay önce tamamlanan futbol sahasýnda þu anda sentetik çim yerine sadece çatrez bulunuyor. Hasan Çavuþ tüm Geçitkale halkýnýn futbol sahasý için verilen sözün yerine getirilmemesi konusunda oldukça kýzgýn olduðunu söyledi ve bu konunun ivedilikle çözülebilmesi için "Baþbakaný göreve davet ediyoruz" þeklinde konuþtu. 1) Talat - Ömer 2) Cemal - Tahir 3) Ahmet - Hakan Büyük Kadýnlar 1) Çisem - Müjgan 2) Sima - Kardelen 3) Deniz - Özlem Büyük Erkekler 1) Girol - Umut 2) Öktem - Özkan 3) Kemal - Kerem Türkiye'de ilk hafta programý açýklandý Spor Toto Süper Lig'de ilk haftanýn programý açýklandý sezonu, 17 Aðustos Cuma akþamý saat 21.00'de Eskiþehir Atatük Stadý'ndaki Eskiþehirspor-Akhisar Belediyespor maçý ile baþlayacak. Spor Toto Süper Lig'de 1. hafta programý belli oldu. 17 AÐUSTOS CUMA 21:00 Eskiþehirspor - Akhisar Belediyespor (Eskiþehir Atatürk) 18 AÐUSTOS CUMARTESÝ 17:00 Karabükspor - Trabzonspor (Necmettin Þeyhoðlu) 21:45 Elazýðspor- Fenerbahçe (Ýzmir Atatürk) 21:45 Gaziantepspor - Sivasspor (Kamil Ocak) 19 AÐUSTOS PAZAR 20:00 Kayserispor - Bursaspor (Kadir Has) 20:00 Ýstanbul BÞB - Beþiktaþ (Atatürk Olimpiyat) 21:45 Mersin Ýdmanyurdu - Orduspor (Tevfik Sýrrý Gür) 20 AÐUSTOS PAZARTESÝ 19:30 Gençlerbirliði - MP Antalyaspor (Ankara 19 Mayýs) 21:00 Galatasaray - Kasýmpaþa (Türk Telekom Arena) Türkiye olimpiyatlarý 5 madalya ile tamamladý Londra Olimpiyat Oyunlarý'na 16 branþta toplam 114 sporcuyla katýlan Türkiye, oyunlarý 2 altýn, 2 gümüþ ve 1 de bronz olmak üzere toplam 5 madalyayla kapadý. Altýn ve gümüþ madalyalar tekvando ve atletizmden gelirken, tek bronz madalya ise güreþte alýndý. Türkiye'nin Londra'daki ilk altýn madalyasýný tekvandocu Servet Tazegül kazandýrdý. Atletizm kadýnlar 1500 metrede Aslý Çakýr Alptekin, tarihi bir baþarýya imza atýp, olimpiyat oyunlarý tarihinde Türkiye'ye atletizm dalýnda ilk altýn madalya sevincini yaþatýrken, ayný yarýþta Gamze Bulut da gümüþ madalyanýn sahibi oldu. Tekvando kadýnlar 67 kiloda Nur Tatar, finalde kaybedip gümüþ madalya alýrken, Türkiye'nin olimpiyatlarda en baþarýlý olduðu branþ olan güreþten ise Londra'da sadece 1 bronz madalya alýnabildi. Grekoromen güreþ 120 kiloda Rýza Kayaalp, olimpiyat oyunlarýný bronz madalyayla kapatýrken, Türkiye de toplam 5 madalya elde etmiþ oldu. ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE Sahibi AFRÝKA Yayýncýlýk Limited Direktör ALÝ OSMAN TABAK Genel Yayýn Yönetmeni: ÞENER LEVENT Dizilip Basýldýðý Yer: AFRÝKA Yayýncýlýk Limited Tesisleri Adres: Arca Apt. Ýkinci Selim Cad. No:49, Daire 1 Lefkoþa (Meclis Yaný) Santral: Fax: Reklam servisi: Kültür-Sanat servisi: Dýþ muhabirler: Almanya: Yaþar ALTAY Sidney: Hakan LEVENT avrupa@kktc.net Web sayfasý: