AB Kulisi. Ajanda Türkiye nin AB katılım sürecinde önemli tarihler ve dönüm noktaları...

Transkript

1 AB Kulisi Ekim 2007 Editör den AB Kulisi nin bu ayki Editör den bölümünde, kısa dönem Türkiye-AB ilişkileri ve Avrupa Komisyonu nun 7 Kasım da yayınlayacağı Türkiye İlerleme Raporu na ilişkin beklentiler ve Türkiye nin anayasal reform süreci Avrupa Birliği perspektifinden aktarılıyor Gündem Bu ay AB gündeminde öne çıkan gelişmeler... Ajanda Türkiye nin AB katılım sürecinde önemli tarihler ve dönüm noktaları... 1

2 Editör den AB Süreci Yavaş ama Krizsiz İlerleyecek 3 Ekim de, Türkiye ve AB arasında başlayan müzakerelerin ikinci yıl dönümünü kutladık. Yaz boyunca devam eden siyasi çalkantıları büyük ölçüde geride bırakan Türkiye'nin AB süreci hangi istikamete doğru gidiyor? Brüksel'de görüştüğümüz AB çevreleri; 'süreç yavaş ancak krizler yaşanmadan işleyecek' diyorlar. Hemen arkasından da önümüzdeki aylarda müzakereleri yavaşlatacak iki konunun bulunduğunu sözlerine ekliyorlar. Engellerden biri önümüzdeki Şubat ayında gerçekleştirilecek Güney Kıbrıs Cumhurbaşkanlığı seçimleri, ikincisi ise Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy'nin Türkiye karşıtı tutumu olarak açıklanıyor. İşte bu iki konuda da şimdilik önünü göremeyen AB cephesi, Avrupa Komisyonu'nun 7 Kasım'da, Türkiye'nin son bir yılda AB yolunda kaydettiği ilerlemeleri değerlendireceği İlerleme Raporu nu açıklaması öncesinde sessizliğini koruyacak. Raporun yayınlanmasının hemen ardından ise AB ülkeleri, AB müktesebatının 'Tüketici Sağlığı' ve 'Trans-Avrupa Ağları' başlıklı iki ayrı müzakere faslını görüşmelere açmayı planlıyorlar. Tabii ki bu iki başlığın açılması biraz da, bu iki engelden en azından birinin ortadan kalkmasına bağlı olacak. Güney Kıbrıs taki seçim sonuçları ne olursa olsun, sonucun Türkiye ve Güney Kıbrıs arasındaki ilişkilerin normalleşmesine yardımcı olmayacağı görüşü hâkim. Bununla birlikte, son zamanlarda yumuşama işaretleri veren Sarkozy'nin tavrını daha da esnekleştirmesi söz konusu. AB yetkilileri; 'Sarkozy'nin Türkiye konusundaki tavrını tamamen yumuşatması, bir süre önce AB ülkelerine önerdiği ve AB'nin geleceğini tartışmasını istediği 'Akil Adamlar Komitesi' fikrinin 27 ülke tarafından kabul edilmesine bağlı. Fransa Cumhurbaşkanı'nın, AB Devlet Başkanlarının Ekim tarihlerinde Lizbon da düzenlenecek gayriresmî toplantısı sırasında, kapalı kapılar ardında AB ülkelerinin bu konudaki desteğini almasını bekliyoruz.' diyorlar. Akil Adamlar Komitesi'nin oluşturulmasının Türkiye'de, 'AB coğrafi sınırlarını yeniden çizecek, bizi de dışarıda bırakacak' endişesine yol açmaması da isteniyor. Zira, fikrin hayata geçirilmesi halinde 12 kişiden oluşacak Komitenin sonuç almasının yaklaşık iki yıl sürmesi beklenirken, Komite sadece yıl sonra nasıl bir AB'nin yaratılması gerektiği konusunda 'felsefi' bir tartışmaya ışık tutacak. Anayasa Tartışmaları Yakından İzleniyor Peki bu dönemde AB cephesinin Türkiye'den beklentileri nelerdir? Brüksel, Ankara'nın TCK'nın ifade özgürlüğünü engellediği öne sürülen 301. Maddesi nin ve dini azınlıkların haklarını düzenleyen Vakıflar Kanunu'nun Avrupa Komisyonu'nun Kasım ayında açıklayacağı İlerleme Raporu öncesinde çıkarılması gerektiğini son bir kaç aydır tekrar edip duruyordu. Oysa Türkiye'nin yeni Anayasa tartışmalarına gömüldüğünün farkına varan Komisyon, bu iki düzenlemenin önümüzdeki haftalarda çıkarılmasının oldukça zor olduğunun farkına varmış olacak ki bu ısrarından vazgeçti. Türkiye'de zaten yeterince karmaşık olan siyasi ortamı daha da germek yerine Ankara'ya bu zor dönemde yardım etmeyi tercih etti. Zira, AB nin Genişlemeden sorumlu Komisyon Üyesi Olli Rehn'in son günlerde, AB için artık önceliğin 301. Madde ya da Vakıflar Kanunu değil yeni Anayasa nın AB kriterlerine uygunluğu olduğunu söylemeye başlamasını da bu şekilde değerlendirmek gerekiyor. Komisyon'un bu yıl kaleme aldığı Türkiye İlerleme Raporu'nun içeriğinin çok iç açıcı olmayacağı kesin. Ama Rehn, raporu Avrupa kamuoyuna sunacağı gün, Türkiye'yi AB'de görmek istemeyenlere karşı 'sivil ve özgürlükçü yeni bir Anayasa'nın hazırlanmasının önemine vurgu yaparak' Türkiye'yi kamunun önünde savunacağının işaretlerini verdi. Duygu Leloğlu BRÜKSEL 2

3 Gündem Türkiye'ye Müzakereler için Yeni Davet Mektubu AB Daimi Temsilciler Komitesi COREPER in Türkiye ile tam üyelik müzakereleri kapsamında, 'Trans-Avrupa Ağları' başlığında fiili müzakerelerin resmen açılabileceği kararı sonrasında AB, 28 Eylül tarihli mektubu ile Ankara'yı ilgili fasılda müzakere pozisyon belgesini hazırlamaya davet etti. Söz konusu başlığa ilişkin herhangi bir açılış kriteri öngörülmezken, AB'nin dönem başkanlığını yürüten Portekiz, Ankara'ya gönderdiği resmi mektubunda bu başlıkta müzakerelerin açılabilmesi için Türkiye'nin hazırlıklarını tamamlamasını talep etti. Ankara, Portekiz'in Aralık ayında sona erecek dönem başkanlığı içerisinde iki ayrı başlıkta müzakerelerin açılmasını umuyor. AB cephesinin bu konuda herhangi bir takvim vermemiş olmasına rağmen Trans-Avrupa Ağları dışında, Türkiye nin Temmuz ayında müzakere pozisyon belgesini sunduğu Tüketicinin ve Sağlığının Korunması faslı Portekiz in müzakerelere açılmasını önerdiği diğer bir fasıl olarak ifade ediliyor. İki yıl önce başlatılan Türkiye ile tam üyelik müzakerelerinde mevcut 35 başlıktan dördünde fiili müzakereler başlatılmış ve birinde müzakereler geçici olarak kapatılmıştı. 8 müzakere başlığı, Türkiye nin Ankara Antlaşması Ek Protokolü nü AB nin tüm üye ülkelerini kapsayacak şekilde genişletmediği gerekçesi ile askıya alınırken; Fransa, biri askıya alınan 8 başlıktan biri olmak üzere, 5 başlığın sadece tam üyelik vizyonu ile ilişkili olduğu gerekçesi ile şu an için müzakerelere açılmasının gerekli olmadığı görüşünü savunduğunu belirtmişti. Bu çerçevede, önümüzdeki dönemde toplam 12 başlığın müzakerelere açılması beklenmiyor. AP Türkiye Karar Tasarısı Avrupa Parlamentosu (AP), Avrupa Komisyonu nun 7 Kasım da yayınlayacağı İlerleme Raporu öncesinde Türkiye nin AB ye katılım ve reform sürecinin değerlendirildiği ve tavsiye niteliği taşıyan 3 sayfalık bir karar tasarısı hazırladı. AP nin yeni Türkiye raportörü, Hıristiyan Demokrat Grubu üyesi Hollandalı Parlamenter Ria Oomen-Ruijten başkanlığında hazırlanan karar tasarısı; ordunun rolü, temel hak ve özgürlüklere saygı, kadın haklarının korunması, işkenceye sıfır tolerans ve azınlık ve kültürel hakların korunması konularında yoğunlaşıyor. AP'nin daha önceki yıllarda hazırladığı karar tasarısı ve raporlarına nazaran dili daha yumuşak olduğu dikkatlerden kaçmayan metinde, yeni hükümetin reformların hızlandırılması yönündeki iradesinin memnuniyet verici olduğu ifade ediliyor. Bununla birlikte rapor, TSK nın siyasete müdahale etmemesi ve ordunun sivillerin kontrolü altına girmesi gerektiğine dikkat çekerken ayrıca, TCK'nın 301. Maddesi nin kaldırılması, Güneydoğu Anadolu bölgesinde sosyo-ekonomik gelişimin sağlanması, temel hakların ve basın özgürlüğünün korunmasına yönelik reformların devamını istiyor. 3 Ekim tarihinde AP Dış İlişkiler Komitesi tarafından kabul edilen ve AP Genel Kurulu'nun 24 Ekim tarihli oylamasının ardından tavsiye kararına dönüşecek tasarının değiştirilmesine yönelik Parlamento'nun farklı siyasi gruplarından toplam 236 önerge verildi. Raportör Oomen-Ruijten ise hazırladığı raporun değiştirilmesine hiç bir şekilde yanaşmayacağını ifade ediyor. Öte yandan Ermeni lobisinin tasarıya, 'Türkiye'nin Ermeni soykırımını tanıması' gerektiği yönünde ifadeler ekletme çabalarına rağmen Ruijten böylesi bir değişikliğin gerekli olmadığını ve tasarıda 'komşuluk ilişkilerinin önemine' değinilmesinin yeterli olduğunu savunuyor. Türkiye raportörü, AP nin bundan sonra Türkiye'ye daha dengeli, hassas ve farklı bir dilde yaklaşacağını belirterek herkesin kendine özgü üslup ve dile sahip olduğunu ve raporun 'kırıcı ifadelerden uzak' olacağının güvencesini veriyor. 3

4 Avrupa Adalet Divanı'nın Türkiye'de Polemik Yaratan Kararı İki Türk vatandaşının Birleşik Krallık aleyhine açtığı ve geçtiğimiz hafta Avrupa Adalet Divanı'nda sonuçlanan dava Türkiye'de polemiğe yol açtı. Merkezi Lüksemburg'da bulunan mahkemenin yetkilileri, kararı 'bazı serbest meslek grupları için AB vizesi kalktı' şeklinde yorumlayanları yalanladı. Yapılan açıklamada, bu kararın 'Türkler için AB'ye giriş vizesi uygulaması kalktı' şeklinde yorumlamanın yanlış olacağını söyleyerek, 'AB ülkeleri birliğe üye oldukları tarihten sonra Türklere karşı göç yasalarını zorlaştıramazlar' denildi. Pandoranın kutusunu açabilecek olan bu karar, son yıllarda ülkelerine göç kurallarını iyice zorlaştıran AB ülkelerinin aynı uygulamayı Türkiye'ye yapamayacakları anlamına da geliyor. Mahkeme kararı alırken, Türkiye ve Avrupa Toplulukları arasında 1963 yılında imzalanan Ankara Anlaşması nın 41. Maddesi ni göz önünde bulundurdu. Bu maddeye göre, taraflar karşılıklı olarak yerleşme hakkı ve hizmetlerin dolaşımına yeni kısıtlamalar getirmemekle yükümlüler. İngiltere'de iş kurdukları halde, ülkeye kaçak girmeleri nedeniyle haklarında sınırdışı edilme kararı çıkan iki Türk vatandaşına ilişkin bu karar, aynı durumda olan binlerce Türk için de emsal teşkil ediyor. AB'den Microsoft'a Ağır Darbe Avrupa Birliği'nin icra organı Komisyonu dünyanın yazılım devi Microsoft'a karşı dokuz yıldır sürdürdüğü hukuk savaşını kazandı. Lüksemburg merkezli ve Avrupa Adalet Divanı ndan sonra AB nin ikinci büyük mahkemesi olan Birinci Derece Mahkemesi (Avrupa Bidayet Mahkemesi) tarafından aylardır merakla beklenen davaya ilişkin alınan karar ile Bill Gates'in şirketi rekabeti önlemekten 497 milyon Euro luk tazminat cezasına çarptırıldı. Mahkeme, yüklü miktardaki para cezasının yanı sıra, Microsoft'un ses ve görüntülü medya oynatıcısı Windows Media Player'ı, Windows işletim sisteminden ayırmasını hükmederken, aynı zamanda yazılım kodlarını rakipleri ile paylaşması kararını da aldı. Bill Gates'e AB'den büyük darbe anlamına gelen bu beklenmeyen karar, AB Komisyonu da dâhil Brüksel'de 'şaşkınlık' ile karşılanırken, birliğin icra organını hem hukuki açıdan güçlendirmiş hem de kurumun dünya çapındaki prestijini arttırmış oldu. Komisyon'un ezici zaferinin, pazar hâkimiyeti bulunan diğer şirketler açısından olumsuz etkileri olacağı belirtiliyor. Karar karşısında Avrupa Adalet Divanı na başvurma hakkı bulunan Microsoft'un temyize gitmeyerek cezayı ödeyeceği açıklandı. Bulgaristan ve Romanya AB'de Yolsuzluk Rekoru Kırdı Bulgaristan ve Romanya'nın, AB'de en fazla yolsuzluğun görüldüğü ülkeler olduğu açıklandı. 'Uluslararası Şeffaflık Raporu'nun bu yılki verilerine göre, bu yıl başında birliğe üye olan bu iki ülke, daha önceki yıllarda AB'de en fazla yolsuzluk yapılan Polonya ve Yunanistan'ı geride bıraktılar. Genel olarak yeni AB üyeleri, yolsuzluklar konusunda birliğin en eski ülkelerinden çok daha kötü durumdalar. Yeni üyelerden sadece Slovenya ve Estonya'nın durumu diğerlerinden daha iyi durumda görünüyor. Komisyon Mavi Kart Uygulamasını Başlatmak İstiyor Avrupa Komisyonu, Avrupa'nın yaşlanan nüfusunu dengelemek üzere birliğin göçmen politikasında radikal değişiklikler öngördüğünü bildirdi. Avrupa Komisyonu'nun Adalet ve Güvenlikten sorumlu Başkan Yarımcısı Franco Frattini, ABD'nin 'yeşil kart' uygulamasına benzer olarak AB'nin de 'mavi kart' uygulaması başlatması konusunda, Adalet Bakanları düzeyinde gerçekleştirilecek toplantıda bir öneri getireceğini ifade etti. Frattini, mavi kart uygulamasına geçilmesini isteme gerekçesini ise ABD'ye giden göçmenlerin %55'inin, Avrupa'ya gelenlerin ise sadece %5'inin vasıflı işçi olduğu ve bu açıdan artık AB'nin vizyonunu değiştirmesinin zamanının geldiği şeklinde açıkladı. AB'nin bayrağının mavi olması nedeniyle, birlik çalışma kartının 'mavi renkte' olması isteniyor. Bu kart, birliğe çalışmaya gelen 4

5 göçmenlerin iki yıl boyunca birlik sınırları içinde çalışabilmelerine ve bir Avrupa ülkesinden diğerine geçebilmelerine olanak verecek. 23 Ekim tarihinde ayrıntıları açıklanacak olan yeni önerilerin, göçmenlerin çok daha kısa süre zarfında uzun süreli oturum elde etmelerine de olanak sağlayacağı belirtiliyor. Kıbrıs Barış Süreci için Yeni Özel Temsilci İsteniyor ABD, Kıbrıs taki iki halk arasında barış sürecinin yeniden canlandırılması için adaya yeni bir Birleşmiş Milletler (BM) Özel Temsilcisi atanmasını istiyor. ABD Dış İlişkiler Bakan Yardımcısı Nicholas Burns, Kıbrıs Rum Kesimi lideri Tasos Papadopulos ile New York ta yaptığı görüşme sonrasında, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun a barış sürecini yönlendirecek yeni bir temsilcisi atanması isteklerini ilettiklerini açıkladı. Genel Sekreter Ki-mun, 16 Ekim tarihinde KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ile biraraya gelecek. Şu an için BM Genel Sekreterinin Kıbrıs Özel Temsilcisi ve Kıbrıs'taki BM Barış Gücü Misyon Şefi olarak Michael Möller görev yapıyor. AP Kıbrıslı Türkler ile Yüksek Seviyede Temas Grubu nun Misyonu Tartışılıyor Avrupa Parlamentosu Kıbrıslı Türkler ile Yüksek Seviyede Temas Grubu nun üyeleri arasında, Kuzey Kıbrıs a uygulanan izolasyonların kaldırılması yönünde izlenen politika konusunda anlaşmazlık yaşandığı belirtiliyor. Bazı üyelerin, Grubun Kuzey Kıbrıslı Türklere yönelik hazırladığı rapor sonrasında, Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu nezdinde somut bir adım için girişimler başlatılmadığı sürece, adanın kuzey temsilcileri ile gerçekleştirilen görüşmelerin devam etmesinin hiçbir anlamı olmadığını ve bu temasların sadece göstermelikten ibaret bir davranış olacağı görüşünü savundukları belirtiliyor. Bu sebeple muhalif üyeler, adanın kuzeyine 7 Kasım da yapılması öngörülen ziyarete katılmayacaklarını söylerken, Kıbrıslı Türkler dosyası üzerinde çalışan AP kaynakları, Grubun misyonunu hazırlanan rapor ile tamamladığını ve bu aşamada somut adımlar atılmaz ise Kuzey Kıbrıs ta yapılacak temas ve görüşmelerin yalnızca Kıbrıslı Türkleri oyalamak anlamına geleceğini ileri sürüyor. AB Tarım Bakanları Şeker Sektöründe Yeniden Yapılanma Planını Onayladı Avrupa Birliği (AB) Tarım Bakanları, şeker üretiminin AB de sürdürülebilir düzeyde azaltılması için Avrupa Komisyonu nun Haziran ayında yayınladığı yeniden yapılanma planı üzerinde anlaşmaya vardı yılında başlayan şeker sektöründe yeniden yapılanma süreci, düşük fiyatlar nedeniyle rekabet edemeyen şeker üreticilerine pazardan çekilmeleri veya sektör değiştirmeleri konusunda destek verilmesi anlayışından oluşuyor. Ancak rejimin uygulanmaya başlanmasından bu yana yapılan girişimlerin şeker üreticisi için düşünüldüğü gibi sektör değiştirecek düzeyde cazip gelmediği görüldü. Bu sebeple, şeker üretimi kota indirimlerinde yeni düzenlemeler getirilerek yeniden yapılanma planı hazırlandı. Son varılan karara göre, üreticilere verilen yardım %10 düzeyinde sabitlendi. Bununla birlikte kotasından vazgeçen şeker kamışı üreticilerine yapısal fonlardan direk yardım yapılması öngörülüyor. Daha önce rejime dahil olan üreticiler için geriye dönük ödemeler öngörülürken, şeker üretim işletmeleri, şeker kotalarının belli bir bölümünden dönemi içerisinde vazgeçmeleri halinde yapılanma vergilerine ilişkin belirli muafiyetlerden yararlanabilecekler. Komisyon, rejimde yapılan değişiklikler sayesinde 3,8 milyon ton şeker üretiminin düşürülebileceği görüşünde yılına kadar şeker üretiminde istenen indirim sağlanamaz ise Avrupa Komisyonu üye ülkelerde şeker üretimdeki indirim oranlarına uygun olarak zorunlu üretim kotaları getirecek. Avrupa Komisyon'undan Yeni Enerji Paketi Avrupa Komisyonu, enerji politikasını daha etkin hale getirmek üzere üçüncü öneri paketini hazırladı. Buna göre, AB de daha ucuz ve sürdürülebilir enerji için pazarda rekabetçiliğin 5

6 artırılması ve yenilebilir enerjiye yatırım yapmak isteyen küçük ve orta ölçekli şirketlerin enerji pazarına girebilmeleri için teşvik edilmesi öngörülüyor. Enerji tedariğinin sürdürülebilirliği için Komisyon, enerji şirketlerinin üretim ve iletim hizmetlerini birbirinden ayırmaları gerektiği talebini bir kez daha yinelerken, pazarın özelleştirilmesi ve tüketicilerin korunması yönünde öneriler getiriyor. İcra organının önerdiği paket, rekabetin sağlandığı pazarda daha geniş ölçüde enerji tedariğinin sağlanabileceği, bunun da nükleer santrallere yapılan yatırım koşullarının artırılması ve doğal gaz ve enerji kesintilerinin engellenmesi ile sağlanabileceğine dikkat çekiyor. Pakette ayrıca, üçüncü ülkelerin şirketleriyle de aynı koşullarda rekabetin sağlanmasının koşulları güçlendiriliyor. AB Akıllı Arabalar İçin Otomotiv Sektörü ile Pazarlık Yapacak Avrupa Komisyonu, akıllı, daha temiz ve daha yüksek güvenlikli arabaların kullanılması için yeni bir plan sundu. Buna göre Komisyon, 2010 yılından itibaren üretilecek yeni arabaların içerisinde, Pan-Avrupa araç içi acil çağrı (ecall) sisteminin standart bir özellik olarak bulunması için Avrupa ve Asyalı otomotiv sektörü örgütleri ile müzakere etmeye başlayacak. Bu sistemin, hem yaşam kurtarma teknolojilerinin düzeyinin yükseltilmesine hem de daha fazla çevre dostu ve akıllı arabaların üretilmesine yarayacağı düşünülüyor. Komisyon, ecall Memorandum'unu imzalamayan üye ülkelere de çağrıda bulunarak 'ecall' özellikli arabaların oluşturulması sayesinde Avrupa'da 2500'e yakın hayatın kurtulabileceğini belirtti. Avrupa Komisyonu Sigorta Sektöründe Rekabetin Engellenmemesi Uyarısını Yaptı Avrupa Komisyonu Rekabet Genel Müdürlüğü nün anti tröst biriminin hazırlamış olduğu raporda, sigortacılık sektöründeki uygulamaların rekabeti engelleyici etkisinin olabileceği uyarısında bulunuldu. Komisyon'un Rekabetten sorumlu Üyesi Neelie Kroes, 'Komisyon, pazarın işleyişinin geliştirilmesi konusunda ciddi bir kararlılık sergiliyor. Bu kararlılık, tüketicilere zararlı olabilecek ve rekabeti önleyecek bazı yerleşik pazar uygulamalarının incelenmesi konusunda da geçerli olacaktır diye konuştu. Komisyon, sigorta kurumlarında ücret şeffaflığının bulunmamasının ve çıkar çatışmalarının, özellikle KOBİ'ler için, daha yüksek fiyatlarla daha düşük seçenekler sunulmasına yol açtığına dikkat çekti. Komisyon, sigorta endüstrisinin diğer sektörlerden farklı muameleye tabi tutulmasını sağlayan muafiyetin de kaldırılabileceğini ifade etti. Topluluk Tasarımlarına Uluslararası Koruma Avrupa Konseyi, uluslararası endüstriyel tasarım tescil sistemine ilişkin Lahey Anlaşması Cenevre Metni ne katılım için gerekli kararı, merkezi Cenevre'de bulunan Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü ne (WIPO) sundu. Bu katılım sayesinde, AB şirketlerinin tasarımları, tek bir başvuru ile sadece AB çapında değil aynı zamanda Cenevre Metni ne dahil olan ülkelerde de koruma altında olacak. Bu da uluslararası koruma için ödenecek ücret ve bürokratik iş yükünün azaltılmasını sağlayacak. Yeni sistem, 1 Ocak 2008 tarihinden itibaren geçerli olacak. Bu sayede topluluk tasarımlarının sadece AB sınırları dâhilinde değil, aynı zamanda uluslararası çapta korunması sağlanacak. 6

7 Ajanda 3 Ekim I - Avrupa Komisyonu'nun haftalık toplantısı 4 Ekim - Avrupa Merkez Bankası İdari Konseyi toplantısı Viyana'da yapılacak. 5 Ekim - AB Siyasi ve Güvenlik Komitesi toplantısı 8 Ekim - Avrupa Parlamentosu Komite toplantıları (8-9, 11 Ekim) - Bölgeler Komitesi ve Bölgesel Politika Genel Müdürlüğü tarafından ortaklaşa düzenlenen Açık Günler organizasyonu. (8-11 Ekim) - İngiliz Ticaret Odası, Avrupa Yatırım Fonları Yönetim Kurulu Başkanı Francis Carpenter ile öğlen yemeği düzenliyor. 9 Ekim - AB'nin Ekonomik ve Mali İşler Konseyi Lüksemburg'da düzenleniyor. - AB'nin Siyasi ve Güvenlik Komitesi - İngiliz Ticaret Odası, Avrupa Komisyonu Araştırmadan sorumlu Genel Direktörü Daniel Jacob ile kahvaltı toplantısı düzenliyor. - Avrupa Politikalar Merkezi (EPC), Avrupa Komisyonu'nun Rekabetten sorumlu Genel Direktörü Philip Lowe'nin katılacağı bir toplantı düzenliyor. - 'Hırvatistan AB'nin 28. üyesi mi olacak? İki yıldır devam eden müzakerelerde son durum' konulu EPC tarafından düzenlenen toplantı. 10 Ekim - AB İstihdam Komitesi (EMCO) gayriresmi toplantısı 10 Ekim - Avrupa Parlamentosu Grup toplantıları (10, Ekim) - AB Siyasi ve Güvenlik Komitesi toplantısı - Avrupa Komisyonu'nun haftalık toplantısı - AB Bölgeler Komitesi'nin Genel Kurul toplantıları (10-11 Ekim) 11 Ekim I - AB'nin İstihdam, Sosyal Politikalar, Sağlık ve Tüketici İşleri Konseyi Lüksemburg'da düzenleniyor. - Batı Avrupa Ülkeleri Ekonomik Topluluğu ile Bakanlar düzeyinde troika toplantısı 15 Ekim - Avrupa Ermeni Federasyonu, AP'de 'sözde soykırımın' tanınmasının 20. yılı vesilesiyle bir Kongre düzenliyor. - AB Genel İşler ve Dış İlişkiler Konseyi Lüksemburg'da yapılacak. (15-16 Ekim) - Hırvatistan için Katılım Konferansı ve Karadağ ile İstikrar ve Ortaklık Anlaşmasının imzalanması. 7

8 16 Ekim - Avrupa Komisyonu'nun mali programlama ve bütçeden sorumlu üyesi Dalia Grybauskaite ile düzenlediği kahvaltı. - Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan ile İşbirliği Konseyi. - AB Siyasi ve Güvenlik Komitesi toplantısı I 18 Ekim - AB Devlet ve Hükümet Başkanları Gayriresmi Zirvesi - HAK, Lizbon (18-19 Ekim) - Avrupa Komisynou'nun Ortak Pazar ve Hizmetlerden sorumlu üyesi Jorgen Holmquist ile düzenlenen kahvaltı brifingi Ekim - Avrupa Parlamentosu Genel Kurul (22-25 Ekim) - AB Tarım ve Balıkçılık Konseyi, Lüksemburg (22-23 Ekim) - Avrupa Denizcilik Politikası Üst-Düzey Konferansı 23 Ekim - AB Dönem Başkanlığı, Yüksek Temsilcisi ve Komisyon un Avrupa Konseyi ndeki toplantısı. - Avrupa Ekonomik ve Sosyal Komitesi büro toplantısı - AB Siyasi ve Güvenlik Komitesi 24 Ekim - Avrupa Komisyonu'nun haftalık toplantısı 25 Ekim - Avrupa Merkez Bankası İdari Konseyi - AB Spor Bakanları Konseyi 26 Ekim - AB Siyasi ve Güvenlik Komitesi - AB-Rusya Zirvesi 30 Ekim - Çevre Konseyi, Lüksemburg - AB Siyasi ve Güvenlik Komitesi - AB Troyka-Çin Stratejik Diyaloğu CPS Advisory Group Brüksel, Istanbul, Washington CPS AB Kulisi nde yer alan haberler, çeşitli AB haber kaynaklarından derlenmiştir. 8