Asilerin, kaybedenlerin, hayalperestlerin, küfürbazlar n, günahkârlar n, beyaz zencilerin, afla t rmananlar n, dili, sesi

Transkript

1 Asilerin, kaybedenlerin, hayalperestlerin, küfürbazlar n, günahkârlar n, beyaz zencilerin, afla t rmananlar n, yola ç kmaktan çekinmeyenlerin, uçurumdan atlayanlar n... dili, sesi Yeralt Edebiyat...

2 CHUCK PALAHNIUK: Washington eyaletinin do usundaki bir çiftlikte büyüdü. Bir süre Eyalet Üniversitesi ne devam ettikten sonra Oregon Üniversitesi ne geçti ve ö renimini orada tamamlad. Üniversite y llar boyunca yazar olmay akl ndan bile geçirmedi. Geçimini Freightliner adl flirkette otomobil tamircili i yaparak kazanmakta iken, 1996 da, arkadafllar yla birlikte devam etti i bir edebiyat grubu çerçevesinde Project Mayhem (Kargafla Projesi) adl k sa hikâyeyi yazd. Söz konusu hikâye üç ay gibi k sa bir süre içinde Fight Club a (1996) [Dövüfl Kulübü, Çev. Elif Özsayar, Ayr nt Yay nlar, 2000] dönüfltü. lk roman n yay mlatmay baflarana kadar yay nevleri taraf ndan pek çok kez geri çevrildi. Genellikle ad nda nehir kelimesi geçen a rbafll romanlara esin kayna olmufl bir co rafyada, ilk roman büyük ses getirdi. Palahniuk, 1999 da kat ld bir yazarlar konferans nda, Writing to Fail (Reddedilmek çin Yazmak) adl bir çal flma grubu yürüttü. Pacific Nortwest Booksellers Association Award ve Oregon Book Award ödüllerine de er bulunan Fight Club, 1999 da filme çekildi. Survivor (1999) [Gösteri Peygamberi, Çev. Funda Uncu, Ayr nt Yay nlar, 2002]; Invisible Monsters (1999) [Görünmez Canavarlar, Çev. Funda Uncu, Ayr nt Yay nlar, 2004], Fugitives and Refugees (2003) [Kaçaklar ve Mülteciler, Çev. Esra Ar flan, Ayr nt Yay nlar, 2005]; Diary (2003) [Günce, Çev. Funda Uncu, Ayr nt Yay nlar, 2005]; Lullaby (2002) [Ninni, Çev. Funda Uncu, Ayr nt Yay nlar, 2007]; Haunted (2005) [Tekinsiz, Çev. Funda Uncu, Ayr nt Yay nlar, 2009]; Rant (2007) [Çarp flma Partisi, Çev. Funda Uncu, Ayr nt Yay nlar, 2010], Snuff (2008) [Ölüm Pornosu, Çev. Funda Uncu, Ayr nt Yay nlar, 2011], Pygmy (2009), Tell-All (2010) adl kitaplar kaleme alan Palahniuk, Oregon un Portland flehrinde yaflam n sürdürüyor.

3 Ayr nt Yay nlar Yeralt Edebiyat T kanma

4 Ayr nt : 380 Yeralt Edebiyat Dizisi: 14 T kanma ngilizce den Çeviren Funda Uncu Yay ma Haz rlayan Gökçe Çiçek Çetin Kitab n Özgün Ad Choke, 2001 Türkçe yay m haklar Ayr nt Yay nlar na aittir Kapak llüstrasyonu Sevinç Altan Kapak Tasar m Deniz Çelikoğlu Kapak Düzeni Gökçe Alper Dizgi Esin Tapan Bask ve Cilt Kayhan Matbaac l k San. ve Tic. Ltd. fiti. Merkez Efendi Mah. Fazılpaşa Cad. No: 8/2 Topkap - stanbul Tel.:(0212) Sertifika No.: Birinci Bas m 2003 On İkinci Bas m 2014 Bask Adedi 2000 ISBN Sertifika No.: AYRINTI YAYINLARI Hobyar Mah. Cemal Nadir Sok. No: 3 Eminönü - stanbul Tel.: (0212) Fax: (0212) & info@ayrintiyayinlari.com.tr

5 T kanma Ayr nt Yay nlar Yeralt Edebiyat

6 DÖVÜŞ KULÜBÜ EŞ KTEK LER Philippe Djian SON SÜRGÜN Dragan Babic YATAK ODASINDA FELSEFE Marquis de Sade ACEM PEZEVENK Ola Bauer TAVANDAK KUKLA Ingvar Ambjörnsen GÖNÜLLÜ SÜRGÜN Suerte Claude Lucas EROJEN BÖLGE Philippe Djian KOZM K HAYDUTLAR A.C. Weisbecker HAYRAN OLUNASI CASANOVA Philippe Sollers GÖSTER PEYGAMBER KUZEY GÖZCÜSÜ Ola Bauer S S Tristian Hawkins TIKANMA HIRSIZIN GÜNLÜ Ü Jean Genet DEN ZC Jean Genet FLAMENKO NUN Z NDE Duende Jason Webster YERALTI EDEB YATI D Z S ODA H ZMETÇ S N N GÜNLÜ Ü Octave Mirbeau GÖRÜNMEZ CANAVARLAR ADSIZ DEVLER Pascal Bruckner ANNEM Georges Bataille ÇARPIŞMA J.G. Ballard MELEKLER Denis Johnson FAH ŞE Nelly Arcan KAÇAKLAR VE MÜLTEC LER CENNETTE B R GÜN DAHA Eddie Little SEVDALI TUTSAK Jean Genet YALANIN ERDEM Joachim Zelter SA NIN O LU Denis Johnson UYKU Annelies Verbeke GÜNCE ARA BÖLGE William S. Burroughs BEYAZ ZENC LER Ingvar Ambjörnsen BALKON Jean Genet AMER KA MEKTUPLARI Joachim Zelter N NN ŞKENCE BAHÇES Octave Mirbeau BETTY BLUE Philippe Djian SIKIGÖZET M Jean Genet PARAVANLAR Jean Genet ERSK NE N N KUTUSU Kym Lloyd BROOKLYN E SON ÇIKIŞ Hubert Selby Jr. CENAZE MERAS M Jean Genet TEK NS Z YOLDA Jack Kerouac LANETL LER N SAÇ ST L Joe Meno ZEN KAÇIKLARI Jack Kerouac YERALTISAKİNLERİ Jack Kerouac ÇARPIŞMA PARTİSİ BİR DÜŞ İÇİN AĞIT Hubert Selby Jr. SUÇLULUK KİTABI Kym Lloyd ÖLÜM PORNOSU BÜYÜK MAYMUNLAR Will Self LAZZARO, DIŞARI ÇIK Andrea G. Pinkett

7 Bir E er bunu okumaya niyetliyseniz vazgeçin. Birkaç sayfa okuduktan sonra, burada olmak istemeyeceksiniz. Bu yüzden unutun gitsin. Gidin buradan. Hâlâ tek parçayken hemen kaç n. Kendinizi kurtar n. Televizyonda mutlaka daha iyi bir fleyler vard r. Ya da madem bu kadar bofl vaktiniz var, gidin bir akflam kursuna falan kat l n. Doktor olun. Kendinizi adam edersiniz belki. Kendinize bir akflam yeme i ziyafeti çekin. Saç n z falan boyay n. Art k gençleflmiyorsunuz. Burada anlatt m fleylere kafan z iyice bozulacak. Sonra her fley daha da kötü olacak. 7

8 Burada okuyaca n z fley, aptal bir çocu un aptal hikâyesidir. Asla tan flmak istemeyece iniz önemsiz birinin aptal ve gerçek hayat hikâyesi. Bacak kadar boyu ve yandan ayr l p taranm fl bir avuç sar saç olan küçük bir spasti i getirin gözünüzün önüne. Bu ruhsuz bok parças n n dökülen süt difllerinin yerine yer yer ç kmakta olan yamuk yumuk kal c difllerini ortaya seren bir s r t flla poz verdi i eski okul foto raf n canland r n kafan zda. Üzerinde de sar -mavi çizgili, do um günü hediyesi aptal süveter olsun. O kadarc kken bile aptal t rnaklar n yedi ini düflünün. En sevdi i ayakkab lar Keds marka. En sevdi i yemek lanet olas m s r ununa bulanarak k zart lm fl sosis. Akflam yeme inden sonra, annesiyle birlikte, çal nm fl bir okul otobüsünde, emniyet kemerini takmadan yolculuk eden itici, küçük bir çocuk getirin gözünüzün önüne. Annecik, kald klar motelin önünde s rf bir polis arabas duruyor diye saatte yüz yirmi kilometreyle geçip gidiyor motelin yan ndan. Bu hikâye, flimdiye kadar yaflam fl kesinlikle en aptal, en korkak, en ispiyoncu, en sulu gözlü veledin; kendini çakal sanan sinsi bir sala n hikâyesidir. Kar k l kl ufakl n. Annecik, Acele etmemiz gerek diyor ve dar bir yoldan rampay t rman yorlar. Arka tekerlekler buz üstünde bir o yana bir bu yana kay yor. Farlar n fl nda masmavi görünen karlar yolun kenar ndan karanl k orman n içine kadar uzan yor. Bunlar n hepsinin onun hatas oldu unu düflünün. Küçük yoksul beyaz n. Annecik, otobüsü sarp bir kayal n az yak n nda durduruyor ve otobüsün farlar kayal n beyaz yüzeyine vuruyor. Buraya kadar derken a z ndan kocaman, beyaz bir buhar bulutu ç k yor; ci erleri o denli büyük. Annecik el frenini çekiyor ve nebilirsin ama paltonu otobüste b rak diyor. Anneci in, bu aptal bücürü okul otobüsünün tam önünde dikiltti ini gözünüzün önüne getirin. Küçük, sahte Benedict Arnold otobüsün önünde durmufl, farlara bak yor ve Annecik, 8

9 o lan n en sevdi i süveteri üzerinden ç kar yor. Domuz yavrusu yar ç plak halde kar n içinde dikiliyor, otobüsün çal fl r durumdaki motorunun gürültüsü kayal kta yank lan rken Annecik gecenin ve so u un içinde çocu un arkas nda gözden kayboluyor. Farlar o lan n gözlerini kör ediyor; motorun gürültüsü rüzgâr n a açlarda u ulday fl n bast r yor. Hava, tek seferde derin bir nefes al namayacak kadar so uk; bu yüzden bizim küçük mukoza zar iki kat h zl nefes al p vermeye çal fl yor. O lan kaçmaz. Hiçbir fley yapmaz. Arkas ndan bir yerden Annecik, Ne yaparsan yap ama sak n arkan dönme diyor. Sonra da ona çok çok eskiden Yunanistan da yaflam fl olan bir çömlekçinin güzel k z n n hikâyesini anlatmaya bafll yor. Anneci in hapisten ç k p onu almaya geldi i her seferinde oldu u gibi, yine her gece ayr bir motelde kal yorlar. Her ö ünü alelacele bir fleyler yiyerek geçifltiriyorlar ve günleri sabahtan akflama direksiyon sallayarak geçiyor. Bugün ö le yeme inde çocuk m s r unlu sosisini çok s cakken yemeye çal flt ve neredeyse bütün bütün yuttu; ama sosis bo az na tak ld ve Annecik masadan kalk p dolanarak yan na gelene dek, çocuk ne nefes alabildi, ne de konuflabildi. Annecik arkas ndan çocu a kollar n dolad ve onu havaya kald rd. Nefes al! Lanet olas, nefes al! diye f s ldad. Sonra da çocuk a lamaya bafllad ve restorandaki bütün müflteriler etraflar na dolufltu. O anda çocuk dünyadaki herkesin bu olayla ilgileniyor oldu unu sand. Bütün müflteriler ona sar l p kafas n okfluyordu. Herkes ona kendini nas l hissetti ini sordu. Sanki o an sonsuza dek sürecekmifl gibi geldi o lana. Sevilebilmek için hayat n riske atmak gerekti ini düflündü. Kurtar labilmek için ölümün k y s na kadar gelmek gerekiyordu. Annecik, Tamam dedi. Çocu un a z n sildi ve fiimdi sana hayat verdim iflte. Bir dakika sonra garson k z, çocu u eski bir süt kutusunun üzerindeki resminden tan d ve flimdi, Annecik kötü domuz 9

10 yavrusunu kald klar motele götürmek üzere saatte yüz yirmi kilometre h zla sürüyordu otobüsü. Yolda otobandan ç k p bir kutu siyah sprey boya sat n ald lar. Bütün o kofluflturmacadan sonra gecenin köründe hiçli in ortas nda bir yere vard lar. fiimdi, arkas dönük olan çocuk Anneci in elinde sallamakta oldu u sprey boya kutusunun içinde bilyenin tak rday fl n duyuyor. Annecik antik Yunan da güzel bir k z n, genç bir delikanl ya nas l da âfl k oldu unu anlat yor. Ama genç adam baflka bir ülkeden gelmiflti ve geri dönmek zorundayd diyor Annecik. Bir f slama duyuluyor ve çocuk sprey boyan n kokusunu al yor. Otobüsün moturunun sesi de ifliyor, bir gümbürtü duyuluyor ve motor daha h zl ve gürültülü çal flmaya bafll yor. Otobüs a r a r iki yana sallan yor. Böylece k zla delikanl son gecelerinde birlikte olmak üzere bulufltuklar nda diyor Annecik, k z yan nda bir lamba getirdi ve onu öyle bir yere koydu ki delikanl n n gölgesi bir kayan n üzerine vurdu. Sprey boyan n püskürme sesi kesiliyor, sonra tekrar duyuluyor. Önce k sa, sonra uzun bir f slama. Annecik, Genç k z sevgilisinin gölgesini kayaya çizdi. Böylece âfl n n nas l göründü ünün kayd n, o an n bir kan t n, birlikte olduklar son dakikay her zaman saklayabilecekti diyor. Küçük sümüklü, dosdo ru farlara bakmaya devam ediyor. Gözleri sulan yor; gözlerini kapatt zaman da farlar n parlayan fl n, gözkapaklar nda, yani kendi kan ndan ve can ndan k rm z renkte görmeye devam ediyor. Ve Annecik ertesi gün k z n sevgilisinin gitti ini ama gölgesinin orada kald n söylüyor. Çocuk bir saniyeli ine arkas na, yani Anneci in çocu un aptal gölgesini kayan n üzerine çizmekte oldu u yere bak yor. Çocuk çok uzakta durdu u için kayaya vuran gölgesi Annecikten bir kafa daha uzun. Çelimsiz kollar çevreyi saracak kadar büyük görünüyor. Güdük bacaklar çekile çekile uzat lm fl gibi. Darac k omuzlar n n gölgesi kocaman. 10

11 Annecik, Bakma. Parma n n ucunu bile k m ldatma; yoksa bütün ifli berbat edersin diyor. spiyoncu küçük aptal tekrar dönüp farlara bak yor. Sprey boya f sl yor ve Annecik Yunanlardan önce hiç kimsenin sanattan haberi olmad n söylüyor. Resim iflte böyle bulundu, diyor. K z n babas n n, kayan n üzerindeki resmini kullanarak, delikanl n n çamurdan bir modelini yapt n ve heykelin de böylece icat edilmifl oldu unu anlat yor. Annecik ciddi bir ses tonuyla, Sanat asla mutluluktan do maz dedi. flte semboller orada do mufltu. Çocuk parlayan fl n önünde titriyor ama k p rdamamaya çal fl yor. Annecik iflini yapmaya devam ederken, dev gölgeye, ona ö retti i her fleyi gün gelip insanlara anlataca n söylüyor. Bir gün insanlar n hayat n kurtaran bir doktor olacak. Onlara mutluluk da tacak. Ya da mutluluktan daha iyi bir fley: Huzur. Sayg görecek. Bir gün. Bu olaylar, paskalya tavflanc diye bir fleyin olmad ortaya ç kt ktan sonra gerçeklefliyor. Noel Baba, Difl Perisi, Aziz Christopher, Newton fizi i ve atomun Niels Bohr modelinden çok sonra bile bizim salak çocuk Anneci in söylediklerine hâlâ inan yor. Bir gün, büyüdü ü zaman, diyor Annecik gölgeye, çocuk buraya geri gelecek ve tam da Anneci in bu gece kendisi için çizdi i siluet kadar büyümüfl oldu unu görecek. Çocu un ç plak kollar so uktan titriyor. Ve Annecik, Kendini tutmaya çal fl, lanet olas ca. K p rdama. Her fleyi berbat edeceksin dedi. Çocuk s nd n düflünmeye çal flt ama farlar ne kadar parlak olursa olsun hiç s tmaz. Net bir siluet çizmem gerek dedi Annecik. E er titrersen, vücut hatlar n belirsizleflecek. Yüksek okuldan üstün baflar yla mezun olup Güney Kaliforniya Üniversitesi T p Fakültesi ne girmek için k ç n y rtana kadar, hatta 11

12 yirmi dört yafl na gelip t p fakültesinde ikinci s n fa geçene kadar, ki o y l annesine hastal k teflhisi konmufl, kendisi de onun koruyucusu ilan edilmiflti, güçlü, zengin ve zeki olman n insan n hayat hikâyesinin yaln zca ilk yar s n oluflturdu u, bu zavall aptal n, bu küçük yardakç n n kafas na dank etmemiflti henüz. Antik çocu un kulaklar so uktan zonkluyor. Bafl dönüyor ve soluk solu a kal yor. Ç rtkan güvercini gibi ç k k olan küçük gö sü, derisi yolunmufl tavuk gibi pütür pütür olmufl. Gö üs uçlar dimdik ve k rm z sivilceler gibi görünüyor. Ve küçük f rlama kendi kendine, Gerçekten bunu hak ettim diyor. Sonra Annecik, En az ndan dik durmaya çal fl diyor. Çocuk omuzlar n geriye at yor ve farlar n atefl topu oldu unu hayal ediyor. Zatürree olmay hak ediyor. Tüberküloz olmay da. Ayr ca bak n z: Hipotermi. Ayr ca bak n z: Tifo. Ve Annecik, Bu geceden sonra seni azarlamak için etraf nda olmayaca m diyor. Otobüsün motoru rolantiye geçip mavi bir duman sal yor. Sonra Annecik, Bu yüzden k p rdamadan dur da seni pataklamak zorunda kalmayay m diyor. Ve tahmin edersiniz ki bu küçük velet pataklanmay hak etti. Bafl na ne geldiyse hepsini hak etti. Gelece in gerçekten daha iyi olaca n düflünen, kand r lm fl küçük taflral dan söz ediyoruz burada. Tabii e er yeterince çok çal fl rsa. Yeterince çok fley ö renirse. Yeterince h zl koflarsa. Her fley düzelecekti ve hayat istedi i noktaya gelecekti. Rüzgâr fliddetle estikçe, kuru kar taneleri a açlardan etrafa serpiliyor ve her kar tanesi çocu un kulaklar na, yanaklar na bat yor. Ayakkab lar n n ba c klar nda daha fazla kar eriyor. Göreceksin diyor Annecik. fiu iflkenceyi çekti ine de ecek. Bu, çocu un kendi o luna anlatabilece i bir hikâye olacak. Günün birinde. Yunan k z sevgilisini bir daha hiç görmedi, diye anlatmaya devam ediyor Annecik. 12

13 Ve çocuk bir resmin, bir heykelin veya hikâyenin, sevilen birinin yerini alabilece ini sanacak kadar aptal. Annecik, Gelecekte seni bekleyen o kadar çok fley var ki diyor. Yutkunmak bile zorlafl yor; ama gelece in çok parlak olaca n düflünen bizim aptal, tembel ve komik ufakl k orada öylece durmufl titriyor ve farlar n fl na, motorun gürültüsüne gözlerini k sarak bak yor. Umudun insan n büyüdükçe terk etti i bir baflka evre oldu unu bilemeyecek kadar aptal yetifltirilmifl birini gözünüzün önüne getirin. Kim herhangi bir fleyi sonsuza dek sürdürebilece ini düflünür ki? Bunlar hat rlamas bile çok aptalca. Çocu un bu kadar uzun yaflam fl olmas bile bir mucize. Bu yüzden tekrar etmekte fayda var. Bunu okuyacaksan z, hemen vazgeçin. Bu, cesur, nazik ve kendini bir davaya adam fl birinin hikâyesi de il. Asla âfl k olmayaca n z birinin hikâyesi. Bilmeniz aç s ndan söyleyeyim: Okudu unuz fley, bir ba ml n n amans z hikâyesinin tamam d r. Çünkü on iki basamakl tedavi programlar n n ço unda, dördüncü basama a gelince sizden hayat n z n bir envanterini ç karman z isterler. Bir defter edinip hayat n z n bütün zay f, rezil anlar n yazman z gerekir. Böylelikle iflledi iniz her günah parmaklar n z n ucuna gelir. Sonra da hepsini telafi etmenizi beklerler. Bu sistem alkolikler, uyuflturucu ba ml lar ve afl r oburlar için oldu u kadar seks ba ml lar için de geçerlidir. Böylece istedi iniz zaman geriye dönüp hayat n z n en boktan zamanlar n inceleyebilirsiniz. Güya geçmiflini unutanlar, onu tekrar etmeye mahkûm olurlarm fl. Bu yüzden, do ruyu söylemek gerekirse, burada anlat lanlar sizi hiç ilgilendirmez. Bu salak küçük çocuk, o so uk gece ve bütün olup bitenler, seks s ras nda boflalmay geciktirmek için akla getirilen salakça fleylerden biri olup ç kar. Tabii e er erkekseniz. 13

14 O gün sümsük göt yalay c n n Anneci i, Biraz daha sabret, biraz daha dayan, göreceksin her fley yoluna girecek dedi. Hah! Bir gün bütün çabalar m za de di ini göreceksin. Sana söz veriyorum dedi Annecik. Ve bizim korkak, salak o lu salak pislik, kar n ortas nda yar ç plak ve titrer vaziyette dikilirken, birileri imkâns z vaat etti inde bunun gerçekleflebilece ine gerçekten inand. Bu yüzden e er bunu okuman n sizi kurtaraca n san yorsan z... Herhangi bir fleyin sizi kurtaraca n san yorsan z... Bunu lütfen son ikaz m olarak kabul edin. 14

15 ki Kiliseye vard mda hava karanl k ve ya mur ya maya bafll yor; Nico so uktan büzüflmüfl, birilerinin yan kap y açmas n bekliyor. Lütfen flunu tutar m s n? diyerek elime bir avuç ipek tutuflturuyor. Sadece birkaç saatli ine tut diyor. Benim cebim yok da. Üzerinde, yakas parlak turuncu kürklü, yapay süetten turuncu bir ceket var. Çiçek desenli elbisesinin ete i, ceketin alt ndan sark yor. Çorap giymemifl. Kilisenin kap s na ç kan merdiveni dikkatli ad mlarla t rman yor; aya nda sivri topuklu siyah ayakkab lar var. Elime tutuflturdu u fley s cak ve nemli. 15

16 Külotu. Ve Nico gülümsüyor. Cam kap n n ard nda kad n n biri yerleri paspasl yor. Nico cam t klat yor, sonra bile indeki saati gösteriyor. Kad n paspas kovas na dald r yor, sonra da kald r p s k yor. Paspas kap n n kenar na dayad ktan sonra ifl gömle inin cebinden bir tomar anahtar ç kar yor. Kap y açarken bir yandan da cam n öteki taraf ndan ba r yor. Siz bu gece 234 Numaral odada olacaks n z diyor. Pazar okulu s n f nda. Bu arada insanlar park yerine doluflmaya bafllam fl bile. Merdivenleri ç karken birbirlerine selam veriyorlar; o s rada ben de Nico nun külotunu cebime t k flt r yorum. Kap kapanmadan yetiflebilmek için arkamdaki di er birkaç kifli son basamaklar koflarak t rman yor. ster inan n ister inanmay n, buradaki herkesi tan yorsunuz. Bu insanlar n hepsi birer efsanedir. Buradaki her erke in ve her kad n n hakk nda y llardan beri bir fleyler duymuflsunuzdur. Tan nm fl bir elektrikli süpürge üreticisi 1950 lerde süpürgenin dizayn n biraz gelifltirmeye çal flm flt. Süpürge hortumunun ucundan iki üç santim içeriye jilet gibi keskin b çaklar olan bir döner pervane yerlefltirilmiflti. çeri emilen hava b ça döndürecek, b çak da hortumu t kayabilecek kumafl tifti i, ip veya hayvan k llar n ince ince k yacakt. En az ndan böyle olmas planlanm flt. Fakat olay, penisi parçalanm fl bir sürü herifin hastanelerin acil servisine koflmas yla sonuçlanm flt. En az ndan anlat lan hikâyeler böyle. Hani flu, sevimli ev han m na sürpriz yafl günü partisi yapmak için evin bir odas na gizlenen bütün arkadafllar n n ve ailesinin Mutlu Y llar Sana diye ba rarak ortaya ç kt nda, evin han m n koltu a yay lm fl, evin köpe ine bacaklar aras ndan f st k ezmesi yalat rken yakalad kent efsanesini bilirsiniz... flte o kad n hayal ürünü filan de il, gerçek. Araba kullanan erkeklere oral seks yapan efsanevi kad n n, bir seferinde araban n kontrolünü kaybedince bütün gücüyle 16