DEH DRATASYON VE NTRAVENÖZ SIVI TEDAV S

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "DEH DRATASYON VE NTRAVENÖZ SIVI TEDAV S"

Transkript

1 .Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri Yaz shalleri - Besin Zehirlenmeleri Sempozyumu 8-9 Haziran 1998, stanbul, s Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Komisyonu DEH DRATASYON VE NTRAVENÖZ SIVI TEDAV S Prof. Dr. Ahmet Ayd n Dolafl m sisteminin fonksiyonlar n yerine getirebilmesi için intravasküler s v n n (plazma) bellirli bir hacime (efektif dolafl m hacmi) ve bas nca sahip olmas gerekir. Effektif dolafl m hacminin azalmas na dehidratasyon denir. ETYOPATOGENEZ Dehidratasyon nedenlerini fizyopatolojik aç dan üç ana bafll k alt nda toplamak mümkündür (Tablo 1). 1. Hipovolemik dehidratasyon: Dehidratasyonlar n çok büyük bir bölümü bu mekanizma ile olur. Burada efektif dolafl m hacmi ile birlikte total vücut s v s da azalm flt r. 2. Normovolemik dehidratasyon: Effektif dolafl m hacmi azalmas na ra men total vücut s v miktar normaldir. 3. Hipervolemik dehidratasyon: Effektif dolafl m hacmi azalmas na ra men total vücut s v miktar normaldir. SINIFLANDIRMA Dehidratasyonlar serum osmolaritesinde meydana gelen de iflikliklere göre klasik olarak üç gruba ayr l r; 1. zoosmolar (izotonik, izonatremik) dehidratasyon: Dehidratasyon s ras nda böbrekler sodyum kayb n s v kay plar na paralel tutmaya çal fl rlar. Bu nedenle en s k (%80) görülen dehidratasyon tipi izonatremiktir. Bu dehidratasyon tipinde total s v kayb n n ortalama %60 ESS den, geri kalan bölümü ise SS den kaynaklan r. 2. Hiperosmolar (hipertonik) dehidratasyon: Serum osmolaritesini sa layan bafll ca maddeler sodyum, glükoz ve üre nitrojenidir. Hiperosmolar dehidratasyonlarda s v kay plar bu maddelerin kay plar ndan daha fazlad r. 45

2 AYDIN, A Tablo 1 Dehidratasyon nedenleri I. H POVOLEM K DEH DRATASYON A. S v al m n n azalmas Oruç tutma, anoreksi, hipotalamik hipodipsi B. S v kayb n n artmas 1. Hissedilmeyen su kay plar n n artmas Terleme, s cak çarpmas, ateflli hastal klar, kistik fibroz, fototerapi vb. 2. Osmotik diürez Diabetes mellitus, tedavide mannitol ve üre kullan m 3. Osmotik olmayan diürez Diabetes insipidus, hiperkalsemi, kronik hipopotasemi, kronik böbrek yetersizli i, Bartter sendromu, orak hücreli anemi vb. 4. Renal sodyum kayb Adrenal hiperplazi, adrenal yetersizlik, diüretik tedavisi, sodyum kaybettiren nefropati vb. 5. Gastrointestinal s v kay plar shal, kusma, ileostomi, fistüller vb. II.NORMOVOLEM K DEH DRATASYON (translokasyon) Paralitik ileus, kalp yetersizli i, nefrotik sendrom, siroz, sepsis, anaflaksi, yan k vb. III. H PERVOLEM K DEH DRATASYON (translokasyon) Kalp yetersizli i, nefrotik sendrom, siroz vb. Hiperosmolar (hipernatremi, hiperglisemi, üremi vb.) dehidratasyonlarda hücre zar n n engellemesi nedeni ile hücre içi s v n n osmolaritesi ESS dekine göre ayn oranda artmaz. Dengeyi sa lamak amac ile intraselüler s v ekstraselüler kompart mana (interstisyel ve intravasküler kompart manlar) geçer. Sonuçta hücre içi s v kompart man küçülür (hücresel dehidratasyon), fakat ekstraselüler s v kompart man n n hacminde belirgin bir azalma olmaz. Bu nedenle hipertonik dehidratasyonlarda dehidratasyonun belirtileri s v kayb - n n derecesine göre daha hafiftir ve rahatl kla gözden kaçabilir. En s k rastlanan hiperosmolar (hipertonik) dehidratasyon tipi hipernatremik dehidratasyondur. Daha çok atefl ve takipne gibi hissedilemeyen s v kay plar n n artt durumlarda görülür. Di er hiperosmolar dehidratasyonlarda (hiperglisemi, üremi) serum sodyum düzeyleri genellikle normaldir. Hiperosmolar durumlarda (hipernatremi, hiperglisemi, üremi vb.) plazma osmolaritesi artarken ESS nin parças olan beyin interstisyumunun osmolaritesi ayn oranda artmaz. Çünkü kan-beyin seddi solütlere karfl geçirgen de ildir. Halbuki bu sed suya karfl geçirgen oldu undan hiperosmolar durumlarda beyin interstisyumundan kapilerlere su geçer. E er hiperosmolar durum çok k sa bir süre (birkaç saat) içinde geliflmiflse bu su ak m çok fazla olur. Sonuçta beyin dokusu (parenkim ve interstisyum) büzüflür ve kan beyin seddinin geçirgenli i artar. Sabit kafatas ile büzüflen beyin aras nda köprü yapan damarlar y rt l r; fokal intraserebral ve subaraknoid kanamalar olur. Hastada irritabilite, bilinç kayb ve konvülsiyonlar gözlenir. Çok a r olgular ölürler. 46

3 DEH DRATASYON VE NTRAVENÖZ SIVI TEDAV S Hiperosmolarite yavafl geliflmiflse, MSS hacmini koruyabilmek için osmoprotektif maddelerin (taurin, glutamin, sorbitol vb.) sentezini artt r r. Osmoprotektif maddelerin sentezi hiperosmolariteden birkaç saat sonra bafllar, 24 saat sonra iyice artar ve iki üç gün içinde doruk noktaya ulafl r. Böylece hücre içi ve intrestisyel s v lar n osmolariteleri plazma osmolaritesine yaklafl r. Olaylar yavafl geliflti i için hastada beyin fonksiyonlar bozuklu u ile ilgili belirgin bir semptom olmaz. Tedavi s ras nda hiperosmolarite h zla düzeltilirse osmoprotektif maddeler h zla azalmad için beyin ödemi geliflir (fiekil 1). fiekil 1 Hiperosmolar dehidratasyonun de iflik evrelerinde beyin kapilerleri ve beyin dokusu aras ndaki s v ve elektrolit transportu 3. Hipoosmolar (hiponatremik) dehidratasyon: Bu dehidratasyon tipinde total s v kayb n n ortalama %60-90 ESS dan, geri kalan bölümü ise SS dan kaynaklan r. Bu nedenle sodyum kay plar s v kay plar ndan fazlad r (hiponatremik dehidratasyon). Dehidratasyonlar n yaklafl k %5-10 u hiponatremiktir. Hipotonik dehidratasyonlar n bafllang c nda SS n n osmolaritesi ESS ile ayn oranda azalmaz. Dengeyi sa lamak amac ile ekstrasellüler s v intraselüler kompart mana geçer. Sonuçta ekstraselüler s v kompart man küçülürken hücre içi s v hacmi dehidratasyona ra men fazla azalmam flt r. Bu nedenle hipotonik dehidratasyonlarda, dehidratasyonun belirtileri total s v kayb n n derecesine göre çok daha a rd r. 47

4 AYDIN, A Merkez sinir sisteminde kan-beyin seddinin bulunmas nedeni ile durum biraz daha farkl d r. Hiponatremide beyin kapilerlerinin osmolaritesi azal rken ESS n n parças olan beyin interstisyumunun osmolaritesi ayn oranda azalmaz. Bu nedenle interstisyuma do ru büyük bir s v ak m olurken beyin seddinin geçirgenli i de artar. Sonuçta SS ile birlikte interstisyel kompart - man da flifler (beyin ödemi). Hiponatremi çok h zl geliflmifl ise beynin hacmi belirgin bir flekilde artar. Ödem sonucu sabit kafatas içindeki beyin dokusu ve damarlar s k fl r. Kan ak m n n azalmas beyin iskemisine yol açar. skemi arteriyoler dilatasyon ve kapiler bas nç art fl na neden olur. Kapiler bas nç art fl ödemi daha da artt r r ve k s r bir döngünün içine girilir. Hastada bafla r s, kusma, letarji gibi semptomlar görülür. Çok a r olgular beyin herniasyonu sonucu ölürler. Hiponatremi yavafl geliflmifl ise beyin hücreleri osmotik maddelerini kaybederler. Böylece hücre içi ve intrestisyel s v lar n osmolariteleri plazma osmolaritesine yaklafl r. Olaylar yavafl geliflti i için hastada beyin fonksiyonlar bozuklu u ile ilgili belirgin bir semptom olmaz. Tedavi s ras nda hiponatremi h zla düzeltilirse osmoprotektif maddeler h zla artmad için beynin hacmi küçülür ve kanamalar olur. DEH DRATASYON DERECES N N BEL RLENMES Dehidratasyon tedavisinin ilk basama s v kayb miktar n tayin etmektir. Bu tayinin en hassas yöntemi ise dehidratasyon öncesine göre hastal k s - ras ndaki tart fark n n yüzdesidir. Fakat pratikte bu pek mümkün olmad ndan dehidratasyonun derecelendirilmesi fizik bulgulara göre yap l r (Tablo 2). Dehidratasyonun fizik muayene bulgular na göre de erlendirilmesi oldukça subjektiftir ve bu de erlendirme s ras nda gerekli özen gösterilmezse tedavide önemli yanl fll klar yap labilir. Sadece bir iki bulguya bakarak de erlendirme yapmak yanl fllar n en önemli kayna d r. lk önce hastan n genel durumu belirlenmelidir. Dehidratasyon hafif ise hastada sadece huzursuzluk gözlenir. Dehidratasyon derecesi artt kça hastan n genel durumu bozulur ve de iflik derecelerde bilinç bulan kl oluflur. Zaman zaman konvülsiyonlar (özellikle hipernatremi ve hipokalsemi ) gözlenebilir. fiiddetli dehidratasyonda göz yafl azalm fl ve göz küreleri çökmüfltür. Kronik beslenme bozukluklar nda dehidratasyon olmasa bile göz küreleri çökmüfl olabilir. 48

5 DEH DRATASYON VE NTRAVENÖZ SIVI TEDAV S Dehidratasyon s ras nda fontanel çöker. Baz bebeklerde dehidratasyon olmasa bile anatomik varyasyonlar nedeni ile fontanel çöküktür. Ayr ca fontanel küçük ise dehidratasyona ra men çökmez. Dehidratasyonun en erken belirtilerinden biri a z kurulu udur. Fakat burnu t kal olup a zdan nefes alan kiflilerde dehidratasyon olmaks z n a z kurulu unun bulunaca unutulmamal d r. Deri elastikiyeti muayenesi kar n ya da gö üs derisinden yap lmal d r. Çekilen deri k sa zamanda eski haline gelmiyorsa elastikiyetinin azalm fl oldu- una karar verilir. ntraabdominal bas nç art fllar nda kar n derisinden deri elastikiyetini tayin etmek yanl fl yarg lara yol açabilir. Hipertonik dehidratasyonlarda (hipernatremi ve hiperglisemi) ESS hacmi nisbeten iyi korundu u için deri elastikiyetindeki azalman n derecesi, su kayb n n derecesinden daha azd r. Bu tip dehidratasyonlarda deri hamur k vam ndad r. Kronik beslenme yetersizli i olan kiflilerde derialt ya azald ndan dehidratasyon olmasa bile deri elastikiyeti azalm flt r. fiiflman hastalarda ise dehidratasyon fliddetli bile olsa deri elastikiyeti fazla azalmaz. Dehidratasyonun derecesi artt kça periferik vazokonstriksiyon fliddetlenir ve uçlar so- ur. Kapiler dolma zaman dehidratasyonun en de erli bulgusudur. Normal bir kiflide deri s k l rsa çimdiklenen alanda bir renk de iflikli i olur ve deri b rak ld nda renk aniden eski haline döner. Ayn ifllem t rnak yataklar na basarak da yap labilir. E er dolafl m yetersizli i varsa rengin eski haline dönüflü için gereken süre hafif dehidratasyonda 2 saniyeden az iken, a r dehidratasyonda 3 saniyeden uzundur. Ekstremiteler so uk ise kapiler dolma zaman yalanc olarak uzun olabilir. Hafif dehidratasyonlarda nab z dolgundur. Dehidratasyonun derecesi artt kça nab z dolgunlu u azal r ve sonunda nab z hiç al nmaz. Nab z say s dehidratasyon derecesini göstermede iyi bir kriter de ildir. Örne in a r dehidratasyonlarda nab z say s normal, azalm fl ve hatta artm fl bile olabilir. Benzer flekilde kan bas nc de ifliklikleri de yan lt c d r. Dehidratasyon s ras nda, e er böbrekte diabetes insipidusta oldu u gibi bir konsantrasyon defekti yoksa, idrar n miktar azal r ve rengi koyulafl r. Fakat idrar ile d flk birbirine kar flt ndan bezlenen ishalli çocuklarda idrar miktar n tahmin etmek zordur. drar miktar kesinlikle bilinmek isteniyorsa hastaya sonda konulmal d r. 2 yafl n alt ndaki çocuklarda total vücut s v s n n (TVS) total vücut tart s - na (TVT) oran %65-80 aras nda (ortalama %70) de iflir. 2 yafl ndan büyük 49

6 AYDIN, A çocuklarda ve eriflkinlerde ise bu oran fliflman olmayan erkeklerde %60, kad nlarda ise %50 dir. fiiflmanlarda ise çok az s v içeren ya dokusunun fazlal ndan dolay oran %40 lara kadar düfler. Bu yüzden büyük çocuklar ve eriflkinlerdeki s v kayb hesaplamalar süt çocuklar nkinden daha farkl yap lmak zorundad r (Tablo 2). Tablo 2 Dehidratasyonun klinik belirtileri. TVS: total vücut s v s TVS kayb (%) Hafif %7 Orta %14 A r %21 A rl a göre s v kayb Küçük çocuk (<2 yafl) 50 ml/kg 100 ml/kg 150 ml/kg Büyük çocuk ve eriflkin Zay f fiiflman 40 ml/kg 30 ml/kg 80 ml/kg 60 ml/kg 120 ml/kg 90 ml/kg Periferik perfüzyon Nab z dolgunlu u Deri elastisitesi Kapiler dolma zaman Deri s cakl N N <2 saniye Normal N, Azalm fl (+) Azalm fl (+) 2-3 saniye Hafif so uk Az lm fl (++) Azalm fl (++) >3 saniye So uk Nab z say s Kan bas nc A z mukozas Göz küreleri Göz yafl Fontanel drar miktar drar rengi N, Artm fl N, Artm fl Hafif kuru Normal Azalm fl (+) Düz Azalm fl (+) Hafif koyu Artm fl N, Artm fl Kuru Hafif çökük Azalm fl (++) Hafif çökük Azalm fl (++) Koyu Artm fl, Azalm fl, N Artm fl, Azalm fl, N Parflömen gibi Çökük Yok Çökük Anüri LABORATUVAR NCELEMELER Hafif fliddetteki dehidratasyonlarda laboratuvar incelemelerine genellikle gerek yoktur. Hastanede yatacak a rl ktaki dehidratasyonlarda ise laboratuvar bulgular tan ve takipte de erli bilgiler verebilir. Bir kez yap lan laboratuvar incelemesi fazla yararl de ildir; hatta zaman zaman yan lt c olabilir. Seri halde yap lan incelemeler ise oldukça yararl d r. Serum sodyum de erleri dehidratasyonun cinsini belirler fakat derecesini ve total vücut sodyumunu göstermez. Örne in hipernatremik dehidratasyonlarda bile total vücut sodyumu azalm flt r. Hiperlipidemi, hiperproteinemi ve hiperglisemi durumlar nda serum sodyumu de erlerinde yalanc bir düflüklük olur. Serum klor düzeyleri genellikle sodyum düzeylerine paralel gitti inden ölçülmesi gerekmeyebilir. Fakat metabolik bir asidozda anyon aç n n art p 50

7 DEH DRATASYON VE NTRAVENÖZ SIVI TEDAV S artmad ancak serum klor düzeyinin bilinmesi ile mümkündür. Biyolojik s - v larda katyonlar n toplam anyonlar nkine eflittir; yani anyon aç diye bir fley yoktur. Fakat serum katyonlar n n (sodyum + potasyum) toplam, anyonlar n (klor + bikarbonat) toplam ndan 15±5 meq/l daha fazlad r. Bu fazlal k, yani anyon aç genellikle ölçülmeyen organik asitlerden ileri gelir. E er bir metabolik asidozda klor yüksek ise organik asit art fl de il, renal bikarbonat kayb var demektir. E er klor düzeyi normal ise metabolik asidoz organik asitlerin art fl na ba l d r. Dehidratasyon tedavisinin bafllang c ndaki serum potasyum de eri total vücut potasyumu düflük bile olsa normal ve hatta yüksek bulunabilir. Bu durum hücre içi potasyumunun hücre d fl na ç kmas na ve prerenal yetersizli e (oligüri) ba l d r. Hücre içi potasyum eksikli i EKG de T yass laflmas, U dalgas gibi de iflikliklere yol açar. Dehidratasyonun akut dönemi tedavi edildikten sonra dolafl m düzelir ve oligüri azal r; potasyum hücre içine girer ve idrar ile boflalt m artar. Bu nedenle e er gerekli ilâve yap lmazsa serum potasyumu h zla düfler. Dehidratasyon s ras nda glomerüler filtrasyon h z azalm fl oldu undan, kan üresi, kan üre nitrojeni (BUN) ve kreatinin düzeyleri artar (prerenal yetersizlik). Gerek üre, gerekse üre nitrojeni (BUN) diyetle al nan protein miktar yan nda doku y k m ve tubüler reabsorpsiyon gibi faktörlerden etkilenir. Örne in malnütrisyonda böbrek fonksiyonlar bozuk bile olsa üre ve SUN normal olabilir. Orak hücreli anemi gibi üre döngü h z n n, ekskresyon h z ndan daha fazla oldu u hastal klarda da ayn fley söz konusudur. Kreatinin de- erleri böbrek ifllevlerini gösteren iyi bir parametredir. Kreatinin vücut kas kitlesi ile orant l d r. Bu nedenle küçük çocuklardaki normal kreatinin de erleri büyük çocuklar ve eriflkinlerden daha düflüktür. Kronik beslenme yetersizli i olan çocuklar n kas kitlesi az oldu undan, böbrek fonksiyonlar bozuk bile olsa, serum kreatinin düzeyleri normal olabilir. Kreatinin ölçümleri bilirubin, keton cisimcikleri gibi di er kromojen maddelerden etkilenerek böbrek fonksiyonlar bozuk olmasa bile yüksek bulunabilir. Dehidratasyon s ras nda idrar dansitesi ve osmolaritesi yükselir. A r bir dehidratasyonda idrar dansitesi 1030 un üzerine ç kar. E er dehidratasyonun varl na ra men idrar dansitesi ve osmolaritesi yükselmiyorsa, diabetes insipidus gibi üriner konsantrasyon mekanizmas n n bozuk oldu u bir hastal k söz konusudur. Yenido an bebeklerde de idrar konsantrasyon ifllevi henüz olgun olmad ndan a r dehidratasyona ra men idrar dansitesi 1020 nin üzerine ç kmaz. 51

8 AYDIN, A Dehidratasyon s ras nda üriner sistemde bir hastal k olmamas na ra men proteinüri, silindirüri, lökositüri ve eritrositüri gözlenebilir. Bu de ifliklikler dehidratasyonun tedavi edilmesinden sonra kaybolurlar. Dehidratasyon tedavisinin bafllang c nda saptanan total protein, hematokrit, lökosit ve eritrosit de erleri hemokonsantrasyon nedeni ile oldu undan daha yüksek bulunur. Bu de ifliklikler dehidratasyonun tedavi edilmesinden sonra normal düzeylerine inerler. Sa l kl bir de erlendirme ancak bundan sonra yap l r. Bu parametrelere seri halinde bak l rsa dehidratasyon tedavisinin baflar l olup olmad n daha iyi de erlendirilir. Dehidratasyon s ras nda bafllang çta metabolik asidoz ve metabolik alkaloz olmak üzere s kl kla asit-baz dengesi bozukluklar na rastlan r. Bunun için arteryel ya da kapiler kan örneklerinden bafll ca üç de iflkene bakmak gerekir; ph, pco2 ve bikarbonat düzeyleri. Metabolik asidozda ph ve bikarbonat düzeyleri düflüktür; kompansatris hiperventilasyon nedeni ile pco2 azalm flt r. Metabolik alkalozda ise ph ve bikarbonat düzeyleri yüksektir; kompansatris hipoventilasyon nedeni ile pco2 artm flt r. NTRAVENÖZ SIVI TEDAV S Genel tedavi yaklafl m Dehidratasyon tedavisine bafllamadan önce verilecek s v n n miktar, bileflimi ve verilme h z belirlenmelidir. 1. Verilecek s v n n miktar Dehidrate bir hastaya verilecek s v miktar defisit, idame ve devam eden kay plar olmak üzere üç bölümde incelenir; a. Defisit (s v aç ) miktar Hastan n s v aç muayene s ras nda tesbit edilen dehidratasyon bulgular na bak larak tahmin edilmeye çal fl l r (Tablo 2). b. dame s v s miktar Günlük normal s v ihtiyac vücut a rl na dayanan bir formülle hesaplan r (Tablo 3). Vücut yüzeyi esas na dayanan alternatif bir yöntem ile de günlük s v ve elektrolit gereksinimleri hesaplanabilir. Vücut yüzeyinin metre karesi bafl na s v gereksinmesi ml, sodyum ve potasyum gereksinmeleri ise s - ras ile 50 meq/m 2 ve 40 meq/ m 2 dir. ki hesaplama yöntemi aras nda çok belirgin bir farkl l k yoktur. 52

9 DEH DRATASYON VE NTRAVENÖZ SIVI TEDAV S Tablo 3 Terlemenin minimal oldu u kiflilerde yaklafl k günlük V s v ihtiyac. Sodyum ihtiyac 3 meq/100 ml/gün, potasyum ihtiyac ise 2 meq/ 100 ml/ gün dür. Vücut a rl 3-10 kg kg > 20 kg S v ihtiyac (ml/gün) 100 ml/kg 1000 ml + 50 ml/kg 1500 ml + 20 ml/kg c. Devam eden patolojik s v kay plar n n miktar Tedaviye bafllad ktan sonra da hastan n s v kay plar (ishal, kusma, poliüri vb.) devam edebilir. Ço u kez tedaviye bafllad ktan sonra patolojik kay plar minimale iner ve bu nedenle kay p listesine eklenmez. Fakat belirgin patolojik kay plar ihmal edilemiyecek kadar fazla ise mutlaka s v tedavisine eklenmelidir. 2. S v n n verilme h z S v kayb n n hangi h zla yerine konaca osmolar bir bozuklu un olup olmad na ve bu osmolar bozuklu un akut ya da kronik olmas na göre de iflir. zonatremik s v kay plar (defisit + idame + varsa devam eden kay plar) 24 saat içinde verilir. Verilme h z homojen olabilir (Tablo 7). Fakat daha çok uygulanan yöntem, defisit s v s n ilk 6-8 saat içinde idame s v s n da kalan saat içinde vermektir. Akut hiponatremik dehidratasyonlarda s v tedavisi h zla, subakut hiponatremik dehidratasyonlarda orta h zla ve kronik hiponatremik dehidratasyonlarda ise yavafl uygulan r. Hiponatremi kroniklefltikçe s v verilme h z n n yavafllat lmas n n nedeni, tedavi s ras nda beyin dokusu dehidratasyonundan korunmakt r (Tablo 8). Hipertonik (hiperglisemik ve hipernatremik) dehidratasyonlar genellikle kronik olarak gelifltiklerinden tedavi s ras nda beyin ödemi geliflmemesi için s v verilme h z n n mutlaka yavafl olmas gerekir (Tablo 9). 3. Verilecek s v n n elektrolit bileflimi a. Sodyum Defisit tedavisinde kullan lacak s v n n sodyum bileflimi dehidratasyonun geliflme h z ve serum sodyum konsantrasyonuna göre de iflir (Tablo 4). 53

10 AYDIN, A Tablo 4 De iflik dehidratasyon tiplerinde ortalama sodyum kay plar Dehidratasyon tipi zonatremik Diabetik ketoasidoz Hiponatremik Hipernatremik Sodyum kayb (meq/l) Ço u kez devam eden sodyum kay plar önemli miktarda olmad için hesaba kat lmaz. shal örne inde oldu u gibi sodyum kay plar önemli miktarda ise tedaviye eklenmelidir (Tablo 5). Tablo 5 Devam eden patolojik kay plar n elektrolit bileflimleri S v Sodyum (meq/l) Potasyum (meq/l) Klor (meq/l) Gastrik Pankreatik nce ba rsak Safra leostomi shal Ter (K. fibroz) Yan k b. Potasyum Defisit s v s ndaki potasyum miktar ortalama olarak meq/l dir. E er bu kayb n tümü bir gün içinde verilirse, hücrelerin potasyumu bünyelerine alma h z yavafl buna karfl l k böbrek fonksiyonlar henüz tam anlam ile düzelmemifl oldu undan hiperpotasemi geliflebilir. Bu nedenle ilk gün içinde defisitteki potasyumun yaklafl k yar s verilir. Potasyumun geri kalan ise ikinci günün sonundan önce verilmez. dame potasyum gereksinmeleri meq/l dir. E er devam eden potasyum kay plar fazla ise tedaviye eklenir. Hasta flokta ise prerenal yetersizli e ba l oligürisi de olaca ndan, bafllang çta verilen s v ya potasyum konulmaz. Baflar l bir flok tedavisinden sonra idrar miktar artmaya bafllar; hasta idrar yapar yapmaz ald s v ya potasyum eklenir. Verilen potasyum miktar yaklafl k meq/l aras nda kal r. 40 meq/l n üzerinde potasyum verilmesi tehlikeli olabilir. 54

11 DEH DRATASYON VE NTRAVENÖZ SIVI TEDAV S c. Bikarbonat Metabolik asidoz tedavisinde öncelikle altta yatan hastal n düzeltilmesine çal fl lmal d r. E er asidoz hastan n yaflam n tehdit edecek boyutta ise semptomatik tedaviye öncelik tan nmal d r. Tedavide bikarbonat kullan l p kullan lmayaca afla daki iki sorunun cevab na ba l d r. Asidoz sadece s v tedavisi ile kaybolabilir mi? Dehidratasyonlar n birço unda gözlenen metabolik asidoz orta fliddettedir (ph ). Standart s v tedavisi ile dolafl m düzeldi inde laktik asit ve keton cisimcikleri gibi asit maddeler bikarbonata dönüflür ve asidoz k smen düzelir. Ayr ca renal kompansasyon mekanizmalar çal flarak 1-2 gün içinde asidozu tümüyle düzeltir. Bu nedenle orta fliddetteki asidozlarda genellikle bikarbonat tedavisine ihtiyaç olmaz. Metabolik asidoz acil müdahale gerektirecek kadar a r m? A r bir metabolik asidoz varsa (ph 7.0 ise) kalbin performans düflebilir ve hipotansiyon geliflebilir. Di er taraftan 6 aydan küçük bebeklerde kalp yetersizli i ya da a r siyanoz varsa, bunlarda meydana gelen asidozun renal kompansasyon mekanizmalar ile düzelmesi güçtür. O zaman ph y güvenli bir s n r olan 7.2 nin ve bikarbonat düzeyini de 8-10 meq/l nin üzerine ç kartacak flekilde sodyum bikarbonat verilir. ph 7.0 n alt nda ise kalbin performans düflerek hipotasiyon geliflebilir. Bu tip hastalara acilen bikarbonat verilmesi gerekir. ph 7.1 in üzerinde ise hastalar bu durumdan genellikle fazla etkilenmezler ve sadece altta yatan hastal n düzeltilmesi yeterli olabilir. Ketoasidozlu ve laktik asidozlu hastalarda dolafl m n düzelmesi ile birlikte laktik asit ve keton cisimcikleri bikarbonata dönüflürler. Bu yüzden bu tip asidozlarda mümkün ise bikarbonat verilmemelidir. E er ph kardiyak fonksiyonlar bozacak flekilde düflmüfl ise verilecek bikarbonat miktarlar sadece bu fonksiyonlar düzeltecek kadar az olmal d r. Birkaç gün içinde renal kompansasyon mekanizmalar ile asidoz kendili inden düzelecektir. Anyon aç n n normal oldu u asidozlarda (örne in renal tübüler asidoz) dolafl mda keton cisimcikleri ve laktat gibi bikarbonat oluflturacak maddeler yoktur. Ayr ca renal kompansasyon mekanizmalar çal flmamaktad r. Bu nedenle bikarbonat 18 meq/l düzeyinde tutulabilir. Tedavide kullan lacak bikarbonat dozu stenilen düzey (meq/l)-gözlenen düzey (meq/l) x tart (kg) x 0.5 (da l m katsay s ) formülü ile hesaplanabilir. Bikarbonat tedavisi s ras nda serum potasyum düzeyleri çok dikkatli bir flekilde izlenmelidir. 55

12 AYDIN, A NTRAVENÖZ SIVI TEDAV S Uygulama Dehidratasyon tedavisinin bafll ca üç evresi vard r; 1. fiok tedavisi, 2. Defisit tedavisi, 3. dame tedavisi. Devam eden patolojik kay plar fazla ise tedaviye eklenilir. E er flok yoksa birinci evre uygulanmaz. Baz tedavi plânlar nda ikinci ve üçüncü evre birlefltirilmifltir. Tedavinin ikinci ve üçüncü evrelerinde amaç s - v aç n n, idame gereksinmelerinin ve varsa devam eden kay plar n yerine konmas d r. 1. fiok tedavisi Bütün dehidratasyon tiplerinde flok tedavisi ayn d r. fiok tedavisinde efektif dolafl m (plazma) hacmini artt rmak esast r. Bu nedenle verilecek s v n n ekstraselüler bofllukta kalmas için plazma ile izotonik ya da hafif hipertonik olmas gerekir (Tablo 6). Bu amaçla iki tip s v eriyi i kullan l r; kristalloid eriyikler ve kolloidal eriyikler. E er tedavide hiponatremik s v lar kullan lacak olursa verilen s v n n büyük bir bölümü SS ya geçece inden efektif dolafl m hacmi artt r lamaz ve hasta floktan ç kamaz. Kolloidal eriyikler (insan albumini, taze donmufl plazma, taze tam kan, dekstran eriyikleri) içerdikleri büyük moleküllü maddelerin sa lad onkotik bas nç art fl ile daha fazla s v n n damar yata n n içinde kalmas n sa larlar. Kolloidal eriyiklerin verilmesi ile damar yata nda kalan s v miktar, kristalloid eriyiklere göre en az iki kat daha fazlad r. Bu yüzden dikkatli kullan lmazlarsa kalp yetersizli ine neden olabilirler. Kolloidal eriyikler kapiler geçirgenli in çok artt durumlarda (septik flok, yan klar, anafilaktik flok, her türlü flokun terminal dönemi vb.) kullan lmamal d r. Çünkü, kapilerlerin d fl - na ç kan onkotik maddeler vasküler s v n n interstisyel bölüme geçmesine yol açar; efektif dolafl m hacmi daha da azal r ve ödem (akci er, beyin vb.) oluflur. fiok s ras nda tam kan verilmesi tromboemboli riskini artt r r. Bu nedenle kan kay plar s v tedavisinden sonra, yani hasta floktan ç kt ktan sonra karfl lanmal d r. fiokun bafllang c nda ml/kg kristalloid s v (fizyolojik serum ya da laktatl Ringer) 1/2 ile bir saat içinde verilir. E er cevap al nmaz ise kolloidal eriyikler (10 ml/kg) denenmelidir. Arteriyel bas nc n artmas, nab zlar n dolgunlaflmas ve idrar miktar n n çocuklarda 1 ml/kg/saat i, eriflkinde ise 30 ml/saat i geçmesi iyileflme kriterleri olarak kabul edilir. fiok tedavisinin izlenmesindeki en hassas kriter idrar miktar d r. 56

13 DEH DRATASYON VE NTRAVENÖZ SIVI TEDAV S Tedaviye ra men herhangi bir iyileflme görülmüyorsa kardiyak fonksiyonlar iyice bozulmufl demektir. Art k santral venöz veya pulmoner arter kateteri koymadan daha fazla s v verilmemelidir. Aksi halde akci er ödemi artar. Santral venöz bas nç (CVP) 6 mmhg n n alt nda ise 10 ml/kg; 6-10 mmhg ise 5 ml/kg; ve 10 mmhg nin üzerinde ise 3 ml/kg s v verilir. Venöz bas nç on dakikada bir kontrol edilir. E er bafllang ç de erlerinin 2 mmhg daha alt ndaki de erlere inilirse ayn miktardaki s v tekrar verilir. fiok düzelinceye kadar bu iflleme devam edilir. Tablo 6 fiokta kullan lan s v lar ve elektrolit bileflimleri (meq/l) Na + K + Cl - HCO 3 - Kristalloid eriyikler S. Fizyol Laktatl Ringer Kolloida eriyikler Plazma nsan albumini Dekstran (Laktat) fioktan sonraki s v tedavisi fiok düzeltildikten sonra verilecek s v n n cinsi ve h z dehidratasyonun tipine ve geliflme h z na göre de iflir. a. zonatremik dehidratasyon zonatremik dehidratasyonda üç tip tedavi plan uygulanabilir (Tablo 7). Plan I ve II de defisit s v s n n tamam ilk 6 saat içinde; idame s v s ise daha sonraki 18 saat içinde verilir. Plan III de defisit s v s ve idame s v s birlefltirilerek 24 saat içinde homojen bir flekilde verilir. Plan II ve III de sodyum verilme h z eflittir. Tedavi planlar n n hiçbirinin di erine üstünlü ü yoktur. b. Hiponatremik dehidratasyon Hiponatremik dehidratasyon tedavisinde 4 de iflik plan uygulanabilir (Tablo 8). Plan I ve II de defisit s v s n n tamam ilk 6 saat içinde, idame s v s ise daha sonraki 18 saat içinde verilir. Plan III de defisit s v s ve idame s v s birlefltirilerek 24 saat içinde homojen bir flekilde verilir. Hiponatremik dehidratasyon h zl geliflmiflse Plan I ve II, orta h zda geliflmiflse Plan III, yavafl geliflmiflse Plan IV kullan lmal d r. Plan IV de defisit s v s ve idame s v s bir- 57

14 AYDIN, A lefltirilerek 48 saat içinde homojen bir flekilde verilir. Böylelikle tedavi s ras nda beyin dokusunun dehidratasyonu büyük ölçüde engellenmifl olur. Bu tedavi yöntemleri ile serum sodyumu yavafl ve dengeli bir flekilde yükselir. Baz hastalarda serum sodyum düzeyi 120 meq/l nin alt na inince MSS semptomlar ortaya ç kabilir. Bu durumda sodyum düzeylerini h zla güvenilir bir s n r olan 120 meq/l dolaylar na ç karmak gerekebilir. Verilecek sodyum miktar (120 - hastan n serum sodyum düzeyi) x 0.6 x hastan n a rl - n n çarp m ile elde edilir. Tablo 7 Orta fliddette izonatremik dehidratasyona (100 ml/kg) maruz kalm fl 10 kg l k bir süt çocu unda 24 saatlik s v ve elektrolit tedavisi planlar (Devam eden kay plar fazla ise tabloya eklenmelidir) Evre Plan I Plan II Plan III Evre I * Miktar Süre Cins 200 ml 0-1 saat 200 ml 0-1 saat 200 ml 0-1 saat Evre II Miktar Süre H z Cins ** = 800 ml (defisit) 1-6 saat 160 ml/saat %0.45 NaCI = 800mL (defisit ) 1-6 saat 160 ml/saat %0.33 NaCl 1800 ml (defi sit+idame) 1-24 saat 78 ml/saat %0.33 NaCl Evre III Miktar Süre H z Cins** 1000 ml (idame) 6-24 saat 56 ml/saat %0.2 NaCI 1000 ml(idame) 6-24 saat 56 ml/saat %0.33 NaCl * fiok bulgular yoksa bu evre atlan r. ** S v lar n içine meq/l KCI konulmal d r. c. Hipernatremik dehidratasyon Beyin ödemi riski nedeni ile hipernatremik dehidratasyon tedavisi en zor dehidratasyon tipidir. Beyin ödemi geliflmesinin önlenmesinde iki faktör önemlidir. Birinci faktör s v aç n n 48 saatten önce kapat lmamas, ikinci faktör ise serum sodyum düzeyinin h zla düflürülmemesidir. Hipernatremik dehidratasyon tedavisinde serum sodyum düzeyinin h zla düflürülmemesi amac ile 75 meq/l ya da daha yüksek sodyum içeren s v lar n kullan lmas düflünülebilir (Tablo 9). Gerçekten de bu s v lar yavafl verilirlerse genellikle hipernatremiyi artt rmazlar. 58

15 DEH DRATASYON VE NTRAVENÖZ SIVI TEDAV S Tablo 8 Orta fliddette hiponatremik dehidratasyona maruz kalm fl 10 kg l k bir süt çocu unda s v ve elektrolit tedavisi planlar Plan I Plan II Plan III Plan V Evre I * Miktar Süre Cins 200 ml/kg saat 200 ml/kg 0.5-1saat ml/kg 0.5-1saat 200 ml/kg 0.5-1saat Evre II Miktar Süre Cins 800 ml (Defisit ) 6-8 saat %0.9 NaCl 800 ml (Defisit ) 6-8 saat %0.45 NaCl 1800 ml (Defisit + idame) 24 saat %0.45 NaCl 2800 ml** (Defisit + idame) 48 saat %0.45 NaCl Evre III Miktar Süre Cins 1000 ml( dame) saat %0.2 NaCl 1000 ml( dame) saat %0.45 NaCl * fiok yoksa ilk evre atlan r. Devam eden kay plar fazla ise tabloya eklenmelidir. ** ki günlük idame *** S v ya meq/l KCl eklenmelidir. Fakat baz çocuklarda devam eden gizli su kay plar (terleme ve soluma) fazla ise hipernatremi artabilir; sonuçta iki komplikasyon geliflebilir. 1. Periferik ödem ve 2. nadir de olsa beyin hücresi dehidratasyonuna ba l kanamalar. Tablo 9 Orta fliddette hipernatremik dehidratasyona maruz kalm fl 10 kg l k bir çocukta 48 saatlik tedavi planlar (defisit:1000 ml + 2 günlük idame 2000 ml) Evre I * Miktar Süre Cins Evre I 200 ml saat Evre II 200 ml saat Evre II Miktar Süre Cins ** Sodyum Potasyum Katsuyum = 2800mL 1-48 saat (eflit h zda) 1-12 saat: %0.45 NaCl ** saat: %0.2 NaCl meq/l 2 ampul/l = 2800mL 1-48 saat (eflit h zda) 1-48 saat: %0.2 NaCl 40 meq/l 2 ampul/l * Ço u kez oldu u gibi flok yoksa bu evre atlan r. ** Serum sodyum düzeyleri 150 meq/l nin alt na düflerse %0.2 NaCl eriyi ine geçilir. 59

16 AYDIN, A Bu nedenle tedavide hem hipernatremi yapmayacak hem de osmolaritesi düflük olmayan (yani beyin ödemi yapmayacak) bir s v seçilmelidir. 30 meq/l sodyum ve 40 meq/l potasyum içeren bir s v bu amaç için uygun bir seçimdir. Böylece verilen s v yaklafl k 70 meq/l katyon içerir. Potasyum yavafl yavafl hücre içine girece inden selüler hiperosmolariteye neden olmaz. Bu s v n n verilmesi ile hem hipernatremi fliddetlenmez hem de katyon içeri- i yüksek oldu u için beyin ödemi geliflmez. Hipernatremik dehidratasyonda s kl kla hipokalsemi görülür. Bu nedenle s v tedavisine kalsiyum da eklenmelidir. Hipernatremik dehidratasyonda s kl kla gözlenen baflka bir bulgu da hiperglisemidir. DÜNYA SA LIK ÖRGÜTÜNÜN A IR DEH DRATASYONDA V SIVI TEDAV S fiemasi Dünya Sa l k Örgütü cinsi ne olursa olsun bütün dehidratasyon tiplerinde ayn s v tedavisi flemas n önermektedir (Tablo 10). Dehidratasyon derecesi do ru tahmin edilmek flart ile bu tedavi flemas n n büyük bir sak ncas yoktur ve baflar oran yüksektir. Tablo 10 Dünya Sa l k Örgütü nün a r dehidratasyonda V tedavi flemas Bafllang ç tedavisi Sonraki tedavi Toplam süre S v n n cinsi Süt çocu u 30 ml/kg (1 saat) 70 ml/kg (5 saat) 6 saat Laktatl Ringer, s. fizyolojik Büyük çocuk 40 ml/kg (0.5 saat) 60 ml/kg (2.5 saat) 3 saat Laktatl Ringer, s. fizyolojik KAYNAKLAR 1. Ayd n A. Çocuklarda s v ve elektrolit tedavisinin temel ilkeleri I: Temel Bilgiler. st Çocuk Klin Derg l992; 1-2: Ayd n A, Çam H, F ç c o lu C. Hipernatremik dehidratasyon. Sürekli T p E itim Dergisi 1995; 8: Ayd n A, Çam H, F ç c o lu C. Çocuklarda akut ishaller II: S v tedavisi, beslenme ve ilaç tedavisi. Sendrom 1996; 4: Ayd n A, Adal E. Dehidratasyonun de erlendirilmesi. st Çocuk Klin Derg 1996; 3: Ayd n A. S v, elektrolit, asit-baz dengesi ve bozukluklar. In: Teoman Onat (ed) Çocuk Sa l ve Hastal klar, Eksen Bas m Yay m Ltd, stanbul, Cilt 1:1996: Çam H, Ayd n A. Çocuklarda s v ve elektrolit tedavisinin temel ilkeleri III: Yenido an n s v ve elektrolit metabolizmas ve tedavisi. st Çocuk Klin Derg l993;1: Çullu F, Ayd n A. Çocuklarda s v ve elektrolit tedavisinin temel ilkeleri II: ntravenöz s v tedavisi. st Çocuk Klin Derg l992; 3-4: Cogan MG. Fluid and electrolytes. Appleton and Lange, Conneticut, Conley SB. Hypernatremia. Pediatr Clin North Am 1990; 2:

17 DEH DRATASYON VE NTRAVENÖZ SIVI TEDAV S 10. Finberg L. Interpretations of laboratory analyses. In: Finberg L, Kravath RE, Hellerstein S. (eds). Water and electrolyte in pediatrics. Philadelphia, WB Saunders,1993: Finberg L. Clinical evaluation of dehydration. In: Finberg L, Kravath RE, Hellerstein S. (eds). Water and electrolyte in pediatrics. Philadelphia, WB Saunders,1993: Goldberger E. Aprimer of water, electrolyte and acid-base syndromes. Lea and Febirger, Philadelphia, Hill LL. Body composition, normal electrolyte concentrations and the maintenance of normal volume, tonisitiy and acidbase metabolism. Pediatr Clin North Am 1990; 37(2): Hochman HI, Grodin MA, Crone RK. Dehydration, diabetic ketoacidosis and shock in the pediatric patient. Pediatr Clin North Am 1979; 4: Kallen RJ: The management of diarrheal dehydration in infants using parenteral fluids. Pediatr Clin North Am 1990; 37(2): Mackenzie A, Barnes G, Shann F. Clinical signs of dehydration in children. Lancet 1989; 2: Saavedra JM, Harris GD, Li S et al. Capillary refilling (skin turgor) in the asssesment of dehydration. AJDC 1991; 145:

ntravenöz S v Tedavisi- Genel Tedavi Yaklafl m

ntravenöz S v Tedavisi- Genel Tedavi Yaklafl m Tıp Eğitimi Etkinlikleri.Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri Pediatrik Aciller Sempozyumu 1-15 Haziran 2001, stanbul, s. 165-175 Sürekli İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli

Detaylı

Çocuklarda Dehidratasyonun Klinik ve Laboratuar Bulgular n n De erlendirilmesi

Çocuklarda Dehidratasyonun Klinik ve Laboratuar Bulgular n n De erlendirilmesi Tıp Eğitimi Etkinlikleri.Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri Pediatrik Aciller Sempozyumu 14-15 Haziran 2001, stanbul, s. 145-153 Sürekli İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli

Detaylı

SIVI GEREKSİNİMİ ÇOCUKLARDA SIVI ELEKTROLİT TEDAVİSİ. Dr. Dilek DURMAZ AÜTF Acil Tıp ABD 25/05/2010. Vücut Sıvılarının Dağılımı

SIVI GEREKSİNİMİ ÇOCUKLARDA SIVI ELEKTROLİT TEDAVİSİ. Dr. Dilek DURMAZ AÜTF Acil Tıp ABD 25/05/2010. Vücut Sıvılarının Dağılımı ÇOCUKLARDA SIVI ELEKTROLİT TEDAVİSİ Dr. Dilek DURMAZ AÜTF Acil Tıp ABD 25/05/2010 Doğumda vücut ağırlığının %75 i su iken, büyük çocuklarda bu oran %60 dır Yaşla birlikte HDS azalırken HİS artar Akut dehidratasyon

Detaylı

SIVI ELEKTROLİT DENGESİZLİKLERİ. Çocuklarda sıvı elektrolit dengesizliklerini anlamak ve gerekli tedaviyi uygulayabilmek için

SIVI ELEKTROLİT DENGESİZLİKLERİ. Çocuklarda sıvı elektrolit dengesizliklerini anlamak ve gerekli tedaviyi uygulayabilmek için SIVI ELEKTROLİT DENGESİZLİKLERİ 1- SIVI ELEKTROLİT FİZYOLOJİSİ 2- DEHİDRATASYON -TANIM -DEĞERLENDİRME - PARENTERAL TEDAVİ 3- PROTOKOL - ÖRNEK Çocuklarda sıvı elektrolit dengesizliklerini anlamak ve gerekli

Detaylı

Çocuklarda sıvı ve elektrolit tedavisi. Prof. Dr. Aydın Ece Dicle Üniv. Tıp Fak. Çocuk Sağ ve Hast AD

Çocuklarda sıvı ve elektrolit tedavisi. Prof. Dr. Aydın Ece Dicle Üniv. Tıp Fak. Çocuk Sağ ve Hast AD Çocuklarda sıvı ve elektrolit tedavisi Prof. Dr. Aydın Ece Dicle Üniv. Tıp Fak. Çocuk Sağ ve Hast AD Dehidratasyonda sıvı tedavisi Tedavinin amaçları Şoku önlemek için dolaşan sıvı hacmini düzelt (%10-%15

Detaylı

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz? CO RAFYA GRAF KLER ÖRNEK 1 : Afla daki grafikte, y llara göre, Türkiye'nin yafl üzerindeki toplam nufusu ile bu nüfus içindeki okuryazar kad n ve erkek say lar gösterilmifltir. Bin kifli 5. 5.. 35. 3.

Detaylı

DEHİDRASYON: Vaka Temelli İnteraktif Tartışma

DEHİDRASYON: Vaka Temelli İnteraktif Tartışma DEHİDRASYON: Vaka Temelli İnteraktif Tartışma Prof. Dr. Ergin ÇİFTÇİ Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları BD DEHİDRASYON SINIFLAMASI Hafif sıvı açığı Orta düzeyde sıvı açığı

Detaylı

SIVI-ELEKTROLİT VE ASİT BAZ DENGESİ. Dr. Nazan ÇALBAYRAM

SIVI-ELEKTROLİT VE ASİT BAZ DENGESİ. Dr. Nazan ÇALBAYRAM SIVI-ELEKTROLİT VE ASİT BAZ DENGESİ Dr. Nazan ÇALBAYRAM Sıvı-elektrolit dengesizlikleri, bebeklerde ve küçük çocuklarda daha hızlı gelişir. Çünkü vücutlarında su oranı yüksektir. Sıvıların büyük bir oranı

Detaylı

Arter Kan Gazı Değerlendirmesi. Prof. Dr. Tevfik Ecder İstanbul Bilim Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı

Arter Kan Gazı Değerlendirmesi. Prof. Dr. Tevfik Ecder İstanbul Bilim Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı Arter Kan Gazı Değerlendirmesi Prof. Dr. Tevfik Ecder İstanbul Bilim Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı Asit-Baz Dengesine Farklı Yaklaşımlar Seifter JL: N Engl

Detaylı

ACİL SERVİSTE ŞOK YÖNETİMİ

ACİL SERVİSTE ŞOK YÖNETİMİ ACİL SERVİSTE ŞOK YÖNETİMİ Yrd. Doç. Dr. Z. Defne DÜNDAR Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fak. Acil Tıp AD. KONYA ŞOK Sistemik doku perfüzyonu bozulduğu ve dokulara oksijen sunumunun azaldığı klinik

Detaylı

HİPERNATREMİ. Doç. Dr. Halil Yazıcı. İstanbul Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı

HİPERNATREMİ. Doç. Dr. Halil Yazıcı. İstanbul Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı HİPERNATREMİ Doç. Dr. Halil Yazıcı İstanbul Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı Giriş Serum Na konsantrasyonu> 145 mmol/l Her zaman su metabolizması bozukluğudur, hipoakuaremi

Detaylı

Olgular. Kan Gazı Değerlendirilmesi Sunum planı. AKG Endikasyonları

Olgular. Kan Gazı Değerlendirilmesi Sunum planı. AKG Endikasyonları Sunum planı Olgularla Kan Gazı Değerlendirilmesi Dr. Ayhan ÖZHASENEKLER Acil Tıp Uzmanı Diyarbakır Devlet Hastanesi Neden Arteryel Kan Gazı ( AKG)? Değerlendirilen Parametreler Neler? Asit-Baz Dengesi

Detaylı

ASİD BAZ DENGESİ. Prof Dr Salim Çalışkan

ASİD BAZ DENGESİ. Prof Dr Salim Çalışkan ASİD BAZ DENGESİ Prof Dr Salim Çalışkan H + ve ph Normal kan [H + ] 40 nmol/l Tampon mekanizmalar ile dar limitlerde tutulur (±5) ph = - log [H + ] = - log [40±5] = 7.40 ± 0.05 ph için kritik limitler

Detaylı

SODYUM (Na + ) SODYUM METABOLİZMASI BOZUKLUKLARI HİPONATREMİ HİPONATREMİ. Plazma Na + : meq/l,

SODYUM (Na + ) SODYUM METABOLİZMASI BOZUKLUKLARI HİPONATREMİ HİPONATREMİ. Plazma Na + : meq/l, SODYUM (Na + ) SODYUM METABOLİZMASI BOZUKLUKLARI Dr.M.Murat Özgenç Plazma Na + : 138 145 meq/l, Total vücut Na + : 58 meq/kg (Ort. total Na + : 4000 meq) Total değişebilir Na + : 41 meq/kg (Ort. 3000 meq,

Detaylı

Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı

Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı SIVI ELEKTROLİT T TEDAVİSİ,, TPN Doç.Dr. Gonca Tekant Cerrahpaşa a Tıp T p Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı GELİŞİ İŞİM M ESNASINDA TOTAL VUCUT SIVI DEĞİŞİ ĞİŞİKLİKLERİ Yaş TVS ESS ISS (% VA) (%

Detaylı

Fizyoloji. Vücut Sıvı Bölmeleri ve Özellikleri. Dr. Deniz Balcı.

Fizyoloji. Vücut Sıvı Bölmeleri ve Özellikleri. Dr. Deniz Balcı. Fizyoloji Vücut Sıvı Bölmeleri ve Özellikleri Dr. Deniz Balcı deniz.balci@neu.edu.tr Ders İçeriği 1 Vücut Sıvı Bölmeleri ve Hacimleri 2 Vücut Sıvı Bileşenleri 3 Sıvıların Bölmeler Arasındaki HarekeF Okuma

Detaylı

Sıvı-Elektrolit ve Asit Baz Denge Farmakolojisi

Sıvı-Elektrolit ve Asit Baz Denge Farmakolojisi Sıvı-Elektrolit ve Asit Baz Denge Farmakolojisi Prof.Dr. Ender Yarsan A.Ü.Veteriner Fakültesi Farmakoloji ve Toksikoloji Anabilim Dalı Normal hidratasyon dengesi İçecek ve yiyecekler; oksidasyon sonucu

Detaylı

K MYA K MYASAL TEPK MELER VE HESAPLAMALARI ÖRNEK 1 :

K MYA K MYASAL TEPK MELER VE HESAPLAMALARI ÖRNEK 1 : K MYA K MYASAL TEPK MELER VE ESAPLAMALARI ÖRNEK 1 : ÖRNEK : X ile Y tepkimeye girdi inde yaln z X Y oluflturmaktad r. Tepkimenin bafllang c nda 0, mol X ve 0, mol Y al nm flt r. Bu tepkimede X ve Y ten

Detaylı

TEST Lambalar özdefl oldu- 6. K ve L anahtarlar LAMBALAR. ε ε ε. K anahtar aç k iken lambalar n uçlar aras ndaki gerilimler:

TEST Lambalar özdefl oldu- 6. K ve L anahtarlar LAMBALAR. ε ε ε. K anahtar aç k iken lambalar n uçlar aras ndaki gerilimler: AAA ES -. 4. anahtar aç k iken lambalar n uçlar aras ndaki gerilimler: anahtar kapal iken lambalar n uçlar aras ndaki gerilimler: 0 Sö ner Artar De fl i mez I II aln z anahtar kapat l rsa ve lambalar söner.

Detaylı

İntrasellüler Sıvı (Hücre İçi Sıvı) Extrasellüler Sıvı (Hücre Dışı Sıvı) Total Vücut Suyu 60 = 42 lt Vücut Sıvı Bölmelerini Etkileyen Faktörler

İntrasellüler Sıvı (Hücre İçi Sıvı) Extrasellüler Sıvı (Hücre Dışı Sıvı) Total Vücut Suyu 60 = 42 lt Vücut Sıvı Bölmelerini Etkileyen Faktörler Vücut ağırlığının yaklaşık %60 ını su oluşturur. Ölçümünde Deuterium Oksid kullanılır. Yağ dokusu ve yaş ile ters, kas dokusu ile doğru orantılıdır. Total vücut suyu, genel anlamda iki büyük kompartmanda

Detaylı

Sıvı - Elektrolit. Tintinalli 2011 Haldun Akoglu

Sıvı - Elektrolit. Tintinalli 2011 Haldun Akoglu Sıvı - Elektrolit Tintinalli 2011 Haldun Akoglu 40 yaşında, kronik böbrek yetersizliği olan erkek hasta İştahsızlık, bulantı ve kusma şikayetleri var. Glukoz: 108 mg/dl BUN: 140 mg/dl Na: 115 meq/l K:

Detaylı

6 MADDE VE ÖZELL KLER

6 MADDE VE ÖZELL KLER 6 MADDE VE ÖZELL KLER TERMOD NAM K MODEL SORU 1 DEK SORULARIN ÇÖZÜMLER MODEL SORU 2 DEK SORULARIN ÇÖZÜMLER 1. Birbirine temasdaki iki cisimden s cakl büyük olan s verir, küçük olan s al r. ki cisim bir

Detaylı

6. Tabloya bakt m za canl lardan K s 1 CEVAP B. 7. Titreflim hareketi yapan herfley bir ses kayna d r ve. II. ve III. yarg lar do rudur.

6. Tabloya bakt m za canl lardan K s 1 CEVAP B. 7. Titreflim hareketi yapan herfley bir ses kayna d r ve. II. ve III. yarg lar do rudur. SES DALGALARI 1. Kesik koni biçiminde k vr lm fl bir mukavvan n dar k sm kula a tutuldu unda sesin daha iyi duyulmas sesin mukavvan n yüzeyinde çarp p yans mas n n bir sonucudur. Di erleri sesin iletimi

Detaylı

GAZLAR ÖRNEK 16: ÖRNEK 17: X (g) Y (g) Z (g)

GAZLAR ÖRNEK 16: ÖRNEK 17: X (g) Y (g) Z (g) ÖRNEK 16: ÖRNEK 17: X (g) Y (g) Z (g) Sürtünmesiz piston H (g) He Yukar daki üç özdefl elastik balon ayn koflullarda bulunmaktad r. Balonlar n hacimleri eflit oldu una göre;. Gazlar n özkütleleri. Gazlar

Detaylı

DEHİDRE KÖPEKLERDE BİKARBONATLI SODYUM KLORÜR SOLÜSYONUNUN HEMATOLOJİK VE BİYOKİMYASAL PARAMETRELERE ETKİSİ

DEHİDRE KÖPEKLERDE BİKARBONATLI SODYUM KLORÜR SOLÜSYONUNUN HEMATOLOJİK VE BİYOKİMYASAL PARAMETRELERE ETKİSİ T.C. ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI VİH-YL 2007 0002 DEHİDRE KÖPEKLERDE BİKARBONATLI SODYUM KLORÜR SOLÜSYONUNUN HEMATOLOJİK VE BİYOKİMYASAL PARAMETRELERE

Detaylı

dame s v tedavisinin amac, istirahat halindeki bir kiflide fizyolojik koflul-

dame s v tedavisinin amac, istirahat halindeki bir kiflide fizyolojik koflul- .Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri PED ATR K AC LLER Sempozyum Dizisi No: 57 Nisan 2007; s. 95-104 ntravenöz S v Tedavisi Prof. Dr. Lale Sever G R fi S v tedavisinin amac, vücut

Detaylı

Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV + 210 Sayfa ISBN 978-975-8882-31-1

Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV + 210 Sayfa ISBN 978-975-8882-31-1 Deomed Medikal Yay nc l k Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV + 210 Sayfa ISBN 978-975-8882-31-1 Birinci bask Deomed, 2009. 62

Detaylı

Ödem, hiperemi, konjesyon. Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015

Ödem, hiperemi, konjesyon. Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015 Ödem, hiperemi, konjesyon Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015 1 Hemodinamik bozukluklar Ödem Hiperemi / konjesyon Kanama (hemoraji) Trombüs / emboli İnfarktüs Şok 2 Hemodinamik bozukluklar Ödem 3 Ödem Tanım: İnterstisyel

Detaylı

DR. ERGÜN ÇİL. www.erguncil.com

DR. ERGÜN ÇİL. www.erguncil.com DR. ERGÜN ÇİL www.erguncil.com TAŞİARİTMİLER BURSA TABİP ODASI 2014 2 TAŞİARİTMİLER BURSA TABİP ODASI 2014 3 DR. ERGÜN ÇİL www.erguncil.com Taşiaritmiler: Dar QRS li ( 0.08 sn) taşikardi Sinüzal taşikardi

Detaylı

Magnezyum (Mg ++ ) Hipermagnezemi MAGNEZYUM, KLOR VE FOSFOR METABOLİZMA BOZUKLUKLARI

Magnezyum (Mg ++ ) Hipermagnezemi MAGNEZYUM, KLOR VE FOSFOR METABOLİZMA BOZUKLUKLARI Magnezyum (Mg ++ ) MAGNEZYUM, KLOR VE METABOLİZMA BOZUKLUKLARI Dr Ali Erhan NOKAY AÜTF Acil Tıp AD 2009 Büyük kısmı intraselüler yerleşimlidir Normal serum düzeyi: 1.5-2,5 meq/l Hücre içinde meydana gelen

Detaylı

VÜCUT SIVILARI. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN. Copyright 2004 Pearson Education, Inc., publishing as Benjamin Cummings

VÜCUT SIVILARI. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN. Copyright 2004 Pearson Education, Inc., publishing as Benjamin Cummings VÜCUT SIVILARI Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN Su Dengesi Vücudumuzun önemli bir bölümü sudan oluşur ve su dengesi vücudun en önemli sorunlarından birisidir. Günlük olarak alınan ve vücuttan atılan su miktarı

Detaylı

ÇOCUKLUK ve ERGENL KTE D YABETLE YAfiAM

ÇOCUKLUK ve ERGENL KTE D YABETLE YAfiAM ÇOCUKLUK ve ERGENL KTE D YABETLE YAfiAM D YABETLE YAfiAMAK Bu kitapç n içeri i Çocuk Endokrinolojisi ve Diyabet Derne i nin web sitesinden faydalan larak haz rlanm flt r. www.cocukendokrindiyabet.org Diyabet,

Detaylı

CO RAFYA. DÜNYA NIN fiekl N N VE HAREKETLER N N SONUÇLARI ÖRNEK 1 :

CO RAFYA. DÜNYA NIN fiekl N N VE HAREKETLER N N SONUÇLARI ÖRNEK 1 : CO RAFYA DÜNYA NIN fiekl N N VE HAREKETLER N N SONUÇLARI ÖRNEK 1 : K rk nc paralel üzerindeki bir noktan n hangi yar mkürede yer ald afla dakilerin hangisine bak larak saptanamaz? A) Gece-gündüz süresinin

Detaylı

GÜÇSÜZLÜK VE ELEKTROLİT BOZUKLUKLARI. Dr.Ramazan KÖYLÜ Acil Tıp Uzmanı Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi

GÜÇSÜZLÜK VE ELEKTROLİT BOZUKLUKLARI. Dr.Ramazan KÖYLÜ Acil Tıp Uzmanı Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi GÜÇSÜZLÜK VE ELEKTROLİT BOZUKLUKLARI Dr.Ramazan KÖYLÜ Acil Tıp Uzmanı Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Güçsüzlük: Kas gücü eksikliği Yorgunluk Baş dönmesi Halsizlik gibi klinik bulgularla kendisini

Detaylı

Asit Baz Dengesi Hedefler

Asit Baz Dengesi Hedefler KAN GAZI Hedefler asit-baz dengesini tanımlamakta kullanılan bazı temel terimler hangi bozukluğun mevcut olduğunu hızlıca belirleme uygun kompanzasyon var mı ayırıcı tanıyı yapmak Asit Baz Dengesi Tanımlar

Detaylı

Hücre zedelenmesi etkenleri. Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015

Hücre zedelenmesi etkenleri. Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015 Hücre zedelenmesi etkenleri Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015 Homeostaz Homeostaz = hücre içindeki denge Hücrenin aktif olarak hayatını sürdürebilmesi için homeostaz korunmalıdır Hücre zedelenirse ne olur? Hücre

Detaylı

ANKARA NUMUNE EĞİTİM ve ARAŞTIRMA HASTANESİ NEFROLOJİ KLİNİĞİ HEMODİYALİZ KURSU HEMŞİRE SINAV SORULARI 16.08.2011

ANKARA NUMUNE EĞİTİM ve ARAŞTIRMA HASTANESİ NEFROLOJİ KLİNİĞİ HEMODİYALİZ KURSU HEMŞİRE SINAV SORULARI 16.08.2011 ANKARA NUMUNE EĞİTİM ve ARAŞTIRMA HASTANESİ NEFROLOJİ KLİNİĞİ HEMODİYALİZ KURSU HEMŞİRE SINAV SORULARI 16.08.2011 1. Hemodiyaliz sırasında kan akımının yetersizliğinin nedenleri nelerdir? (en az 4 adet)

Detaylı

Normalde kan potasyum seviyesi 3,6-5,0 mmol/l arasındadır.

Normalde kan potasyum seviyesi 3,6-5,0 mmol/l arasındadır. POTASYUM K+; Potasyum yaşam için gerekli önemli bir mineraldir. Hücre içinde bol miktarda bulunur. Hücre içindeki kimyasal ortamın ana elementidrir. Hergün besinlerle alınır ve idrarla atılır. Potasyum

Detaylı

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU Alanin Transaminaz ( ALT = SGPT) : Artmış alanin transaminaz karaciğer hastalıkları ( hepatosit hasarı), hepatit, safra yolu hastalıklarında ve ilaçlara bağlı olarak

Detaylı

PEDİATRİDE GÜNCEL DİYABET TEDAVİSİ. Dr. Ömer Tarım

PEDİATRİDE GÜNCEL DİYABET TEDAVİSİ. Dr. Ömer Tarım PEDİATRİDE GÜNCEL DİYABET TEDAVİSİ Dr. Ömer Tarım PLAN Tanı Hipoglisemi Enfeksiyon sırasında yönetim Ketoasidoz Yenilikler DİYABETLİ HASTADA YANLıŞ TANıLAR Üriner enfeksiyon ÜSYE Enurezis nokturna Ensefalit

Detaylı

09.02.2015. Oksijen Tedavisi. 10.Sınıf Meslek Esasları ve Tekniği. 21.Hafta ( 16-20 / 02 / 2015 ) OKSİJEN TEDAVİSİ SlaytNo: 32.

09.02.2015. Oksijen Tedavisi. 10.Sınıf Meslek Esasları ve Tekniği. 21.Hafta ( 16-20 / 02 / 2015 ) OKSİJEN TEDAVİSİ SlaytNo: 32. 10.Sınıf Meslek Esasları ve Tekniği 21.Hafta ( 16-20 / 02 / 2015 ) OKSİJEN TEDAVİSİ SlaytNo: 32 Oksijen vücuda solunum yoluyla girer, akciğerlerde hava keseciği ile kılcal damarlar arasındaki zara ulaşır

Detaylı

Sıvılar ve Sıvı Hesaplamaları

Sıvılar ve Sıvı Hesaplamaları Sıvılar ve Sıvı Hesaplamaları Öğr. Gör. Ahmet Emre AZAKLI Perioperatif Sıvı Tedavisi ve Ölçüsü Anestezinin sistemler üzerinde oluşturduğu etkiler, birlikte devam eden ek sorunlarla da birleştiğinde; dramatik

Detaylı

ÇOCUK ve ERGENL KTE GUATR

ÇOCUK ve ERGENL KTE GUATR ÇOCUK ve ERGENL KTE GUATR GUATR NED R? Bu kitapç n içeri i Çocuk Endokrinolojisi ve Diyabet Derne i nin web sitesinden faydalan larak haz rlanm flt r. www.cocukendokrindiyabet.org Tiroid bezi Guatr Tiroid

Detaylı

Fen ve Teknoloji VÜCUDUMUZDAK S STEMLER Ünite 1

Fen ve Teknoloji VÜCUDUMUZDAK S STEMLER Ünite 1 BOfiALTIM S STEM Besinlerin hücrelerimizde kullan lmas sonucu karbondioksit, amonyak, üre, ürik asit, madensel tuz gibi vücut için zararl maddeler oluflur. Bu zararl maddelerin vücuttan uzaklaflt r lmas

Detaylı

Yrd.Doç.Dr. Erdal Balcan 1

Yrd.Doç.Dr. Erdal Balcan 1 VÜCUTTA ASİT-BAZ DENGESİ BOZUKLUKLARI ASİDOZ Kan ph ının ALKALOZ Kan ph ının ASİDOZLAR: Vücut ekstrasellüler sıvılarında H + artmasından ya da bazların azalmasından ileri gelir. Vücut normal ph ının (7.35-7.45)

Detaylı

K MYA GAZLAR. ÖRNEK 2: Kapal bir cam kapta eflit mol say s nda SO ve NO gaz kar fl m vard r. Bu kar fl mda, sabit s - cakl kta,

K MYA GAZLAR. ÖRNEK 2: Kapal bir cam kapta eflit mol say s nda SO ve NO gaz kar fl m vard r. Bu kar fl mda, sabit s - cakl kta, K MYA GAZLAR ÖRNEK 1 : deal davran fltaki X H ve YO gazlar ndan oluflan bir kar fl m, 4,8 mol H ve 1,8 mol O atomu 4 8 içermektedir. Bu kar fl m n, 0 C ve 1 atm deki yo unlu u,0 g/l oldu una göre, kütlesi

Detaylı

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir.

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir. LENFOMA LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir. LENF SİSTEMİ NEDİR? Lenf sistemi vücuttaki akkan dolaşım sistemidir. Lenf yolu damarlarındaki bağışıklık hücreleri,

Detaylı

4. Sistem dengede oldu una. hareketli piston. P o. esnek CEVAP E. balon ESEN YAYINLARI P X. 6atm 5L. .g 200 = 8 (20 + V D. Buna göre; 25 = 20 + V D

4. Sistem dengede oldu una. hareketli piston. P o. esnek CEVAP E. balon ESEN YAYINLARI P X. 6atm 5L. .g 200 = 8 (20 + V D. Buna göre; 25 = 20 + V D AZ BASINCI ES - 1 1. Balona etki eden toplam bas nç; aç k ava bas nc - na, yüksekli ine ve un a rl na ba l - d r. Bu büyüklükler kald rma kuvvetini etkiledi inden, gerilme kuvvetini de etkiler. areketli

Detaylı

Şeker Hastalığı Nedir? Neden Önemlidir?

Şeker Hastalığı Nedir? Neden Önemlidir? Aile Hekimliği Sürekli Mesleki Gelişim Programı Hayatınız boyunca öngöremediğiniz ve hayat kalitenizi düşürecek pek çok sorun yaşayabilirsiniz. Şeker hastalığı(kısa olarak Diyabet diyebiliriz) ve obezite

Detaylı

HEMODİYALİZDE SIK KARŞILAŞILAN KOMPLİKASYONLAR ve YÖNETİMİ. Dr. Lale Sever

HEMODİYALİZDE SIK KARŞILAŞILAN KOMPLİKASYONLAR ve YÖNETİMİ. Dr. Lale Sever HEMODİYALİZDE SIK KARŞILAŞILAN KOMPLİKASYONLAR ve YÖNETİMİ Dr. Lale Sever Intradiyalitik Komplikasyonlar Sık Kalıcı morbidite Mortalite Hemodiyaliz Komplike bir işlem! Venöz basınç monitörü Hava detektörü

Detaylı

BALIK YAĞI MI BALIK MI?

BALIK YAĞI MI BALIK MI? BALIK YAĞI MI BALIK MI? Son yıllarda balık yağı ile ilgili kalp damar hastalıklarından tutun da romatizma, şizofreni, AIDS gibi hastalıklarda balık yağının kullanılmasının yararları üzerine çok sayıda

Detaylı

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU Alanin Transaminaz ( ALT = SGPT) : Artmış alanin transaminaz karaciğer hastalıkları ( hepatosit hasarı), hepatit, safra yolu hastalıklarında ve ilaçlara bağlı olarak

Detaylı

HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR

HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR Hepatit C nedir? Hepatit C virüsünün neden olduğu karaciğer hastalığıdır. Hepatit C hastalığı olarak bilinir ve %70 kronikleşir, siroz, karaciğer yetmezliği, karaciğer kanseri

Detaylı

SEPSİS OLGULARI. Prof Dr Sait Karakurt Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları ve Yoğun Bakım Ana Bilim Dalı

SEPSİS OLGULARI. Prof Dr Sait Karakurt Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları ve Yoğun Bakım Ana Bilim Dalı SEPSİS OLGULARI Prof Dr Sait Karakurt Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları ve Yoğun Bakım Ana Bilim Dalı OLGU 1 30 yaş, erkek, Ateş, bilinçte kötüleşme FM: bilinç bulanık, ateş 37.5C,

Detaylı

Yoğun Bakımda Sıvı, Elektrolit, Asit-Baz. Prof. Dr. Reha Erkoç YYÜ Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları AD, Nefroloji BD, Van

Yoğun Bakımda Sıvı, Elektrolit, Asit-Baz. Prof. Dr. Reha Erkoç YYÜ Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları AD, Nefroloji BD, Van Yoğun Bakımda Sıvı, Elektrolit, Asit-Baz Prof. Dr. Reha Erkoç YYÜ Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları AD, Nefroloji BD, Van Hiperpotasemi Bazen böbrek yetersizliğinden beklenmeyen derecede şiddetli olabilir

Detaylı

Kan Gazı. Dr.Kenan Ahmet TÜRKDOĞAN Isparta Devlet Hastanesi. II. Isparta Acil Günleri Solunum Acilleri, 19 Ocak 2013 Isparta

Kan Gazı. Dr.Kenan Ahmet TÜRKDOĞAN Isparta Devlet Hastanesi. II. Isparta Acil Günleri Solunum Acilleri, 19 Ocak 2013 Isparta Kan Gazı Dr.Kenan Ahmet TÜRKDOĞAN Isparta Devlet Hastanesi II. Isparta Acil Günleri Solunum Acilleri, 19 Ocak 2013 Isparta Normal Değerler ph 7.35-7.45 (ort. 7.40) ph 7.35 ise Asidoz 7.45 ise Alkaloz ph

Detaylı

KAN GAZI VE ELEKTROLİTLER

KAN GAZI VE ELEKTROLİTLER KAN GAZI VE ELEKTROLİTLER KAN GAZI DEĞERLENDİRMEDE PRATİK YAKLAŞIMLAR Durumlar Ph PaCO 2 HCO 3 PaO 2 Nedenler Normal 7.35-7,45 35-45 24-28 80-100 Solunumsal patalojik durumların olmadığı normal ventilasyon

Detaylı

SOLUNUM SIKINTISI OLAN TERM YENİDOĞANA YAKLAŞIM. Dr.Duran Karabel

SOLUNUM SIKINTISI OLAN TERM YENİDOĞANA YAKLAŞIM. Dr.Duran Karabel SOLUNUM SIKINTISI OLAN TERM YENİDOĞANA YAKLAŞIM Dr.Duran Karabel PULMONER NEDENLER SIK TTN MAS Pnömotoraks Pnömoni DAHA ENDER Hipoplazi Kanama Kitleler ÜSY obstrüksiyonu Konjenital pulmoner malformasyonlar

Detaylı

ÇOCUKTA AĞIZDAN SIVI TEDAVİSİ

ÇOCUKTA AĞIZDAN SIVI TEDAVİSİ ÇOCUKTA AĞIZDAN SIVI TEDAVİSİ Prof. Dr. Ergin ÇİFTÇİ Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları BD DEHİDRASYON SINIFLAMASI (IV) Hafif sıvı açığı Orta düzeyde sıvı açığı Ağır sıvı

Detaylı

ANNE SÜTÜ İLE BESLENEN BİR YENİDOĞAN HİPERNATREMİK DEHİDRATASYON

ANNE SÜTÜ İLE BESLENEN BİR YENİDOĞAN HİPERNATREMİK DEHİDRATASYON ANKARA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ MECMUASI Cilt 56, Sayı 1, 2003 39-44 ANNE SÜTÜ İLE BESLENEN BİR YENİDOĞAN HİPERNATREMİK DEHİDRATASYON Begüm Atasay* Ayla Günlemez* Sevim Ünal* Saadet Arsan** ÖZET Yenidoğanlarda,

Detaylı

EGZERSİZ TEST SONUÇLARININ YORUMLANMASI. Doç.Dr.Mitat KOZ

EGZERSİZ TEST SONUÇLARININ YORUMLANMASI. Doç.Dr.Mitat KOZ EGZERSİZ TEST SONUÇLARININ YORUMLANMASI Doç.Dr.Mitat KOZ Fiziksel Uygunluk Test Sonuçları Klinik Egzersiz Test Sonuçları Fiziksel Uygunluk Test Sonuçlarının Yorumlanması Bireyler arası karşılaştırmalar

Detaylı

KONJEN TAL ADRENAL H PERPLAZ

KONJEN TAL ADRENAL H PERPLAZ Hasta Rehberi Say 6 KONJEN TAL ADRENAL H PERPLAZ Orta kolayl kta okunabilir rehber Konjenital Adrenal Hiperplazi - Say 6 (A ustos 2006 da güncellenmifltir) Bu rehber Reading Üniversitesi, Sa l k Bilimleri

Detaylı

Yüksekte Çalışması İçin Onay Verilecek Çalışanın İç Hastalıkları Açısından Değerlendirilmesi. Dr.Emel Bayrak İç Hastalıkları Uzmanı

Yüksekte Çalışması İçin Onay Verilecek Çalışanın İç Hastalıkları Açısından Değerlendirilmesi. Dr.Emel Bayrak İç Hastalıkları Uzmanı Yüksekte Çalışması İçin Onay Verilecek Çalışanın İç Hastalıkları Açısından Değerlendirilmesi Dr.Emel Bayrak İç Hastalıkları Uzmanı Çalışan açısından, yüksekte güvenle çalışabilirliği belirleyen etkenler:

Detaylı

SIVI ELEKTROLİT DENGESİ

SIVI ELEKTROLİT DENGESİ SIVI ELEKTROLİT DENGESİ D O Ç. D R. Ç İ Ğ D E M U L U K A Y A D U R A K B A Ş A S. B. İ S T A N B U L G Ö Z T E P E E Ğ İ T İ M V E A R A Ş T I R M A H A S T A N E S İ Ç O C U K C E R R A H İ S İ K L İ

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Murat Sarıtemur Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp AD 2014

Yrd. Doç. Dr. Murat Sarıtemur Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp AD 2014 Yrd. Doç. Dr. Murat Sarıtemur Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp AD 2014 Neden kan gazı analizi? Oksijenizasyon ve ventilasyonun değerlendirilmesi Asit-baz dengesini değerlendirmek ph / P a CO

Detaylı

GENÇ YET fik NLERDE BÜYÜME HORMONU EKS KL

GENÇ YET fik NLERDE BÜYÜME HORMONU EKS KL Hasta Rehberi Say 7 GENÇ YET fik NLERDE BÜYÜME HORMONU EKS KL Orta kolayl kta okunabilir rehber Genç Yetiflkinlerde Büyüme Hormonu Eksikli i - Say 7 (A ustos 2006 da güncellenmifltir) Bu rehber Reading

Detaylı

Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit

Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit www.printo.it/pediatric-rheumatology/tr/intro Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit 2016 un türevi 1. ROMATİZMAL ATEŞ NEDİR? 1.1 Nedir? Romatizmal ateş, streptokok adı

Detaylı

İshallerin En Yaygın 6 Nedeni

İshallerin En Yaygın 6 Nedeni 21 Günden Küçük ük Buzağılarda ğ Meydana Gelen İshallerin En Yaygın 6 Nedeni Enterotoksijenik E. coli (< 4 gün), Rotavirus (4-21 gün), Coronavirus (4-21 gün), Cryptosporidium parvum (5-28 gün) Salmonella

Detaylı

Cerrahi Hastada Beslenme ve Metabolizma. Prof.Dr. İsmail Hamzaoğlu

Cerrahi Hastada Beslenme ve Metabolizma. Prof.Dr. İsmail Hamzaoğlu Cerrahi Hastada Beslenme ve Metabolizma Prof.Dr. İsmail Hamzaoğlu Travma ve cerrahiye ilk yanıt Total vücut enerji harcaması artar Üriner nitrojen atılımı azalır Hastanın ilk resüsitasyonundan sonra Artmış

Detaylı

11. SINIF KONU ANLATIMLI. 2. ÜNİTE: KUVVET ve HAREKET 4. KONU AĞIRLIK MERKEZİ - KÜTLE MERKEZİ ETKİNLİK ÇÖZÜMLERİ

11. SINIF KONU ANLATIMLI. 2. ÜNİTE: KUVVET ve HAREKET 4. KONU AĞIRLIK MERKEZİ - KÜTLE MERKEZİ ETKİNLİK ÇÖZÜMLERİ 11. SINIF KNU ANLATIMLI 2. ÜNİTE: KUVVET ve HAREKET 4. KNU AĞIRLIK MERKEZİ - KÜTLE MERKEZİ ETKİNLİK ÇÖZÜMLERİ 2 2. Ünite 4. Konu 3. A rl k Merkezi - Kütle Merkezi A nn Çözümleri su 1. BM fiekil I fiekil

Detaylı

50 ELEKTR K VE ELEKTRON K

50 ELEKTR K VE ELEKTRON K 50 EETR E EETRO ODSTÖRER ODE SORU DE SORURI ÇÖZÜER. ε. ba nt - s na göre, ε azal nan konan- satörün s as azal r. I. yarg o ruur. + onansatör üretece ba l iken, levhalar aras naki potansiyel fark e iflmez.

Detaylı

ASİT- BAZ DENGESİ VE DENGESİZLİKLERİ. Prof. Dr. Tülin BEDÜK 2016

ASİT- BAZ DENGESİ VE DENGESİZLİKLERİ. Prof. Dr. Tülin BEDÜK 2016 ASİT- BAZ DENGESİ VE DENGESİZLİKLERİ Prof. Dr. Tülin BEDÜK 2016 Herhangi bir çözeltinin asitliği veya bazlığı içindeki hidrojen iyonunun (H + ) konsantrasyonuna bağlıdır. Beden sıvılarının asit-baz dengesi

Detaylı

CO RAFYA KONUM. ÖRNEK 2 : Afla daki haritada, Rize ile Bingöl il merkezlerinin yak n ndan geçen boylam gösterilmifltir.

CO RAFYA KONUM. ÖRNEK 2 : Afla daki haritada, Rize ile Bingöl il merkezlerinin yak n ndan geçen boylam gösterilmifltir. CO RAFYA KONUM ÖRNEK 1 : Aralar nda 1 lik fark bulunan iki paralel aras ndaki uzakl k de iflmezken, aralar nda 1 lik fark, bulunan iki meridyen aras ndaki uzakl k Ekvator dan kutuplara gidildikçe azalmaktad

Detaylı

Gebelikte yeni gelişen Proteinüri ve Böbrek fonksiyon bozukluğu

Gebelikte yeni gelişen Proteinüri ve Böbrek fonksiyon bozukluğu Gebelikte yeni gelişen Proteinüri ve Böbrek fonksiyon bozukluğu Dr.Meltem Pekpak İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi 34.Ulusal Nefroloji, Hipertansiyon, Diyaliz ve Transplantasyon 18-22 Ekim,Antalya

Detaylı

[embeddoc url= /10/VÜCUT-SIVILARI.docx download= all viewer= microsoft ]

[embeddoc url=  /10/VÜCUT-SIVILARI.docx download= all viewer= microsoft ] VÜCUT SIVILARI [embeddoc url= http://enfeksiyonhastaliklari.com/wp-content/uploads/2015 /10/VÜCUT-SIVILARI.docx download= all viewer= microsoft ] SODYUM ( Na+) Na+; Sodyum klor ile birlikte serumun en

Detaylı

Şuur Bozukluğu Olan Bir Hasta

Şuur Bozukluğu Olan Bir Hasta Şuur Bozukluğu Olan Bir Hasta Prof. Dr. Tevfik Ecder İstanbul Bilim Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı OLGU 1 58 yaşında erkek hasta şuur bozukluğu nedeniyle

Detaylı

Şok hastasına yaklaşım, kan ve sıvı resüsitasyonu. Dr. Murat ORAK Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı

Şok hastasına yaklaşım, kan ve sıvı resüsitasyonu. Dr. Murat ORAK Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı Şok hastasına yaklaşım, kan ve sıvı resüsitasyonu Dr. Murat ORAK Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı Şok; kan dolaşımı ve doku perfüzyonunun azalması sonucu, Oksijen ve diğer hayati

Detaylı

İLERİ KARDİYAK YAŞAM DESTEĞİ KURSU ASİT-BAZ DENGESİ VE KAN GAZI ANALİZİ

İLERİ KARDİYAK YAŞAM DESTEĞİ KURSU ASİT-BAZ DENGESİ VE KAN GAZI ANALİZİ İLERİ KARDİYAK YAŞAM DESTEĞİ KURSU ASİT-BAZ DENGESİ VE KAN GAZI ANALİZİ AMAÇ: Katılımcıların bu sunumun sonunda kan gazı ve asit baz dengesi ile ilgili bilgilerini artırmaları amaçlanmıştır. HEDEFLER:

Detaylı

F Z K BASINÇ. Kavram Dersaneleri 42

F Z K BASINÇ. Kavram Dersaneleri 42 F Z BASINÇ ÖRNE : ÇÖZÜ : Özdefl iki tu lan n I, II, III konumlar ndayken yere uygulad klar toplam bas nç kuvvetleri, iki tu lan n a rl klar toplamlar na eflittir. Bu nedenle F = F = F olur. yer I II III

Detaylı

SIVI ELEKTROLİT TEMEL BİLGİLER: SU

SIVI ELEKTROLİT TEMEL BİLGİLER: SU SIVI ELEKTROLİT TEMEL BİLGİLER: SU Prof. Dr. Tekin AKPOLAT Liv Hospital-İSTANBUL İstinye Üniversitesi Tıp Fakültesi 14 Aralık 2018 http://tekinakpolat.com/ogrenciler-icin- yararli-kitaplar/ http://tekinakpolat.com/sivi-elektrolit/

Detaylı

CO RAFYA SICAKLIK. Kavram Dersaneleri 6. ÖRNEK 1 : Afla daki haritada, Türkiye de y ll k günefllenme sürelerinin da l fl gösterilmifltir.

CO RAFYA SICAKLIK. Kavram Dersaneleri 6. ÖRNEK 1 : Afla daki haritada, Türkiye de y ll k günefllenme sürelerinin da l fl gösterilmifltir. CO RAFYA SICAKLIK ÖRNEK 1 : Afla daki haritada, Türkiye de y ll k günefllenme sürelerinin da l fl gösterilmifltir. 2500 saat 2250 saat 1750 saat 2000 saat 2500 saat 2750 saat 3000 saat 3250 saat Bu haritadaki

Detaylı

Magnezyum, Klor, Fosfor Metabolizması ve bozuklukları

Magnezyum, Klor, Fosfor Metabolizması ve bozuklukları Plazma İnterstisyal İntraselüler Normal salin Ringer Laktat Katyonlar Sodyum 0 0 Potasyum, 0 Magnezyum Kalsiyum Toplam katyon Anyonlar, 0 00 7 Klorid 0 09 Akdeniz üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp A.B.D

Detaylı

Doku kan akışının düzenlenmesi Mikrodolaşım ve lenfatik sistem. Prof.Dr.Mitat KOZ

Doku kan akışının düzenlenmesi Mikrodolaşım ve lenfatik sistem. Prof.Dr.Mitat KOZ Doku kan akışının düzenlenmesi Mikrodolaşım ve lenfatik sistem Prof.Dr.Mitat KOZ Mikrodolaşım? Besin maddelerinin dokulara taşınması ve hücresel atıkların uzaklaştırılması. Küçük arteriyoller her bir doku

Detaylı

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU Alanin Transaminaz ( ALT = SGPT) : Artmış alanin transaminaz karaciğer hastalıkları ( hepatosit hasarı), hepatit, safra yolu hastalıklarında ve ilaçlara bağlı olarak

Detaylı

27/04/16. Sunu Planı YANIKLI NON-SEPTİK HASTADA VOLÜM REPLASMANI. Patofizyoloji. Patofizyoloji. Yanık tipleri Patofizyoloji Volüm Replasmanı

27/04/16. Sunu Planı YANIKLI NON-SEPTİK HASTADA VOLÜM REPLASMANI. Patofizyoloji. Patofizyoloji. Yanık tipleri Patofizyoloji Volüm Replasmanı Sunu Planı YANIKLI NON-SEPTİK HASTADA VOLÜM REPLASMANI Selim TURHANOĞLU Mustafa Kemal Üniversitesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı Yanık tipleri Volüm Replasmanı Hesaplanması Uygulanması Takibi

Detaylı

D VİTAMİNİ TARİHSEL BAKI 01.11.2008. 25-D vitamini miktarına göre değişir. öğünde uskumru yesek de, böbrekler her

D VİTAMİNİ TARİHSEL BAKI 01.11.2008. 25-D vitamini miktarına göre değişir. öğünde uskumru yesek de, böbrekler her VİTAMİN BİYOKİMYASI D VİTAMİNİ BU BÖLÜMDE ANLATILACAK KONULAR: Tarihsel Bakış D vitamininin kimyasal ve biyolojik fonksiyonları Besin kaynakları Hazırlayan: V. Murat BOSTANCI Toksisite 1 2 TARİHSEL BAKI

Detaylı

Tarifname BÖBREKÜSTÜ BEZĠ YETMEZLĠĞĠNĠN TEDAVĠSĠNE YÖNELĠK BĠR FORMÜLASYON

Tarifname BÖBREKÜSTÜ BEZĠ YETMEZLĠĞĠNĠN TEDAVĠSĠNE YÖNELĠK BĠR FORMÜLASYON 1 Tarifname Teknik Alan BÖBREKÜSTÜ BEZĠ YETMEZLĠĞĠNĠN TEDAVĠSĠNE YÖNELĠK BĠR FORMÜLASYON Buluş, böbreküstü bezi yetmezliğinin tedavisine yönelik oluşturulmuş bir formülasyon ile ilgilidir. Tekniğin Bilinen

Detaylı

TUBULOPATİLER. Dr Salim Çalışkan

TUBULOPATİLER. Dr Salim Çalışkan TUBULOPATİLER Dr Salim Çalışkan Emrullah 2 aylık 3 günlük karın şişliği, ishal, kusma Dehidratasyon Konvülziyon Hipokalsemi Emrullah, 2 aylık Kilo alamama Huzursuz Prematüre Polihidramnios İdrarda Na Cl

Detaylı

Acilde Sıvı Yönetimi. Dr. Yavuz KATIRCI. SBU Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Tıp Kliniği

Acilde Sıvı Yönetimi. Dr. Yavuz KATIRCI. SBU Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Tıp Kliniği Acilde Sıvı Yönetimi Dr. Yavuz KATIRCI SBU Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Tıp Kliniği Sıvılar - Kompartmanlar Total ağırlığın %50-70 i su Yaş, cinsiyet ve BMI na göre değişir. Vücut yağı çoksa

Detaylı

Hipofiz adenomu; Prolaktin salgılayan hipofiz adenomu;

Hipofiz adenomu; Prolaktin salgılayan hipofiz adenomu; PROLAKTİNOMA Hipofiz adenomu; Prolaktin salgılayan hipofiz adenomu; Prolaktinoma beyinde yer alan hipofiz bezinin prolaktin salgılayan tümörüdür. Kanserleşmez ancak hormonal dengeyi bozar. Prolaktin hormonu

Detaylı

1.BÖLÜM ÇÖZÜM SORU. Su miktar 4k olsun. Eklenen tuz miktar k olur.

1.BÖLÜM ÇÖZÜM SORU. Su miktar 4k olsun. Eklenen tuz miktar k olur. .ÖLÜM MTEMT K Derginin bu say s nda Problemler konusunda çözümlü sorular yer almaktad r. u konuda, ÖSS de ç kan sorular n çözümü için gerekli temel bilgileri ve pratik yollar, sorular m z n çözümü içinde

Detaylı

Prof.Dr.Abdullah SONSUZ Gastroenteroloji Bilim Dalı. 2006-2007 Eğitim yılı

Prof.Dr.Abdullah SONSUZ Gastroenteroloji Bilim Dalı. 2006-2007 Eğitim yılı ASİT Prof.Dr.Abdullah SONSUZ Gastroenteroloji Bilim Dalı 2006-2007 Eğitim yılı Ders programı Asitin tanımı Fizik muayene bulguları Asit miktarının ifadesi Asit yapan nedenler Asitli hastada ayırıcı tanı

Detaylı

İntradiyalitik Sıvı Elektrolit Bozuklukları

İntradiyalitik Sıvı Elektrolit Bozuklukları İntradiyalitik Sıvı Elektrolit Bozuklukları Doç. Dr. Eyüp KÜLAH Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi İstanbul Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Hastanesi Kronik Böbrek yetmezliği (KBY) sıvı, asit-baz

Detaylı

Basit Elektrik Devresi FEN VE TEKNOLOJ

Basit Elektrik Devresi FEN VE TEKNOLOJ Basit Elektrik Devresi FEN VE TEKNOLOJ Temel Kaynak 5 Yaflam m zdaki Elektrik BAS T ELEKTR K DEVRES Devrede Ampullerin n Nas l De ifltirebiliriz? Basit bir elektrik devresinde pil ampul anahtar ba lant

Detaylı

YOĞUN BAKIM EKĐBĐNDE HEMŞĐRE ve REHABĐLĐTASYON. Yrd. Doç. Dr. Nilay Şahin Selçuk Üniversitesi, Meram Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon AD.

YOĞUN BAKIM EKĐBĐNDE HEMŞĐRE ve REHABĐLĐTASYON. Yrd. Doç. Dr. Nilay Şahin Selçuk Üniversitesi, Meram Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon AD. YOĞUN BAKIM EKĐBĐNDE HEMŞĐRE ve REHABĐLĐTASYON Yrd. Doç. Dr. Nilay Şahin Selçuk Üniversitesi, Meram Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon AD. Rehabilitasyonun Tanımı Fizyolojik veya anatomik yetersizliği

Detaylı

NEFRİTİK SENDROMLAR. Dr.LATİFE ERDOĞAN Ekim 2013

NEFRİTİK SENDROMLAR. Dr.LATİFE ERDOĞAN Ekim 2013 NEFRİTİK SENDROMLAR Dr.LATİFE ERDOĞAN Ekim 2013 NEFRİTİK SENDROM NEDİR? Akut böbrek yetmezliği bulguları ile gelen bir hastada gross hematüri, varsa tanı nefritik sendromdur. Proteinürü

Detaylı

PERİTON DİYALİZ HASTALARINDA SIVI KONTROLÜ

PERİTON DİYALİZ HASTALARINDA SIVI KONTROLÜ PERİTON DİYALİZ HASTALARINDA SIVI KONTROLÜ LALE AKKAYA Periton Diyaliz Hemşiresi CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ ARAŞTIRMA VE UYGULAMA HASTANESİ 25. ULUSAL BÖBREK HASTALIKLARI DİYALİZ VE TRANSPLANTASYON HEMŞİRELİĞİ

Detaylı

Saç R 1 Dallar Y 1 Sarıyıldız E 1 Aral Y Z 2 Acar B 1. Özet. Summary

Saç R 1 Dallar Y 1 Sarıyıldız E 1 Aral Y Z 2 Acar B 1. Özet. Summary Araştırma Makalesi / Research Paper Özet Ege Tıp Dergisi / Ege Journal of Medicine 47(3) :187-192, 2008 Akut gastroenteritli çocuklarda klinikte varsayılan ve gerçek dehidratasyonun karşılaştırılması Comparison

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her saşe1200 mg asetilsistein içerir. Yardımcı maddeler: Beta karoten, aspartam, sorbitol ve portakal aroması içerir.

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her saşe1200 mg asetilsistein içerir. Yardımcı maddeler: Beta karoten, aspartam, sorbitol ve portakal aroması içerir. KULLANMA TALİMATI ASİST 1200 mg toz içeren saşe Ağızdan alınır. Etkin madde: Her saşe1200 mg asetilsistein içerir. Yardımcı maddeler: Beta karoten, aspartam, sorbitol ve portakal aroması içerir. Bu ilacı

Detaylı

Prof. Dr. Şahin ASLAN Atatürk Üniversitesi Acil Tıp AD

Prof. Dr. Şahin ASLAN Atatürk Üniversitesi Acil Tıp AD Prof. Dr. Şahin ASLAN Atatürk Üniversitesi Acil Tıp AD ph / P a CO 2 / P a O 2 / HCO 3 - / O 2 satürasyonu ph / P a CO 2 / P a O 2 / HCO 3 - / O 2 satürasyonu Oksijenizasyon ph / P a CO 2 / P a O 2 /

Detaylı