Göz Tümörlerinde Yeni Görüntüleme Metodları - Ultrason Biyomikroskopi, Optik Koherens Tomografi, Fundus Otofloresans Görüntüleme



Benzer belgeler
Herediter Retina Hastalıklarında Kızılötesi Fundus Otofloresansı

Optik koherens tomografi çıktısının okunması. Dr. Oya Tekeli Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları AD, Ankara

Yaşa Bağlı Makula Dejenerasyonu (İlk ve Takip Değerlendirmesi)

Diyabetik Retinopati (İlk ve Takip Değerlendirmesi)

Arka Vitreus Dekolmanı, Retina Yırtıkları ve Latis Dejenerasyonu (İlk ve Takip Değerlendirmesi)

Prof.Dr. A. Hakan Durukan GATF Göz Hastalıkları Anabilim Dalı

DEJENERATİF RETİNA HASTALIKLARI. Dr Alparslan ŞAHİN

MAKULA HASTALIKLARI. Prof.Dr. Solmaz AKAR

Kronik Santral Seröz Koriyoretinopatide Optik Koherens Tomografi ve Otofloresans Bulguları

Olasý Bir Optik Disk Melanositomasýnýn Malign Dönüþümü

Turkish Title: İdiopatik Parafoveal Telenjiektazide Epiretinal Membrana Bağlı Diffüz Retinal Kalınlaşma

Akut retina arter dal tıkanıklığında optik koherens. Tomografi Bulguları

Günümüzde Fundus Floresein Anjiyografinin Yeri. Dr. Hürkan Kerimoğlu, FICO N. E. U. Meram Tıp Fakültesi

Progresyon Analizi Nasıl Değerlendirilir?

Fundus Otofloresans Görüntüleri Nas l De erlendirilir?

Diyabetik Maküla Ödemli Bir Hastada Meme Kanserinden Kaynaklanan Koroidal Metastaz

DEJENERATİF RETİNA HASTALIKLARI Dr Alparslan ŞAHİN Periferik retina dejenerasyonları Dejeneratif miyopi Yaşa bağlı maküla dejenerasyonu

MEME KANSERİNDE GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ

Dr Ercan KARAARSLAN Acıbadem Üniversitesi Maslak Hastanesi

Meme Kanseri Cerrahisinde İntraoperatif Değerlendirme Ne kadar güvenebiliriz?

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları ABD, Medikal Onkoloji BD Güldal Esendağlı

Amaç: Temel refraksiyon açıklaması ve myopi, hipermetropi ve astigmatizmatizma izahıve nasıl düzeltilebildiklerini anlatmak.

KOROİD MELANOMUNU TAKLİT EDEN BİR LEZYON Özlem Yenice, Haluk Kazokoğlu A LESION MIMICKING MELANOMA OF CHOROID

Yapılan her öneri için bakım sürecinde önemini gösterecek açık bir sıralama verilmelidir.

OCT de Hata Kaynakları

Tip 2 Maküler Telenjektazi Olgularında Optik Koherens Tomografi Anjiyografi Bulguları

Diyabetik Retinopati Tanı, Takip ve Tedavisi

DÖNEM V GÖZ HASTALIKLARI STAJININ AMAÇ VE ÖĞRENİM HEDEFLERİ: 1-Temel göz hastalıkları bilgisi edinir (Bilişsel), 2-Hastayı aydınlatma ve yönlendirme

Tiroidin en sık görülen benign tümörleri foliküler adenomlardır.

Üç Yıllık Anti-VEBF Tedavisi Sonrası Klinik Değiştiren Bir Yaş Tip Yaşa Bağlı Maküla Dejenerasyonu Hastası

Adrenal lezyonların görüntüleme bulguları. Dr. Ercan KOCAKOÇ Bezmialem Vakıf Üniversitesi İstanbul

MELANOMA PATOLOJİSİ KLİNİSYEN PATOLOGTAN NE BEKLEMELİDİR?

Miyopik Koroid Neovaskülarizasyonlar nda Fotodinamik Tedavi Uygulamalar

Penetran Göz Yaralanmaları

Majör Depresyon Hastalarında Klinik Değişkenlerin Oküler Koherans Tomografi ile İlişkisi

Lamellar Maküla Deliği Olgularında Klinik Bulgular

Spektral Optik Koherens Tomografiyle Yapılan Peripapiller Retina Sinir Lifi Tabakası Kalınlık Ölçümlerinin Güvenilirliği*

Fokal Koroidal Ekskavasyon

MEDİPOL ÜNİVERSİTESİ RADYASYON ONKOLOJİSİ ABD. Dr.Rashad Rzazade

Oküler Muayene ve Tanı Yöntemleri

Vogt-Koyanagi-Harada hastalığında tedavi yanıtının ultrasonik biyomikroskopi ve optik koherens tomografi ile takibi

GİRİŞ-AMAÇ YÖNTEM-GEREÇLER

Meme Olgu Sunumu. Gürdeniz Serin. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı. 3 Kasım Antalya

Tanı: Metastatik hastalık için patognomonik bir radyolojik. Tek veya muitipl nodüller iyi sınırlı veya difüz. Göğüs Cerrahisi Hasan Çaylak

Displastik nevüs?malign melanom? Prof. Dr. Cuyan Demirkesen İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi

a) Başlangıç tedavisine göre görme keskinliğinde artış olmaması veya görme keskinliğinin azalması veya

Vaka Sunumu. Uz Dr Alper Ata Mersin Devlet Hastanesi Tıbbi Onkoloji Bölümü 23 Şubat 2013

RECIST. Response Evaluation Criteria In Solid Tumors

RETİNA DEKOLMANI PROF. DR. ŞENGÜL ÖZDEK

Başlangıç Vogt-Koyanagi-Harada Hastalığı: Akut Santral Seröz Koryoretinopati ile Benzerlik Gösteren Optik Koherens Tomografi Bulguları*

Yapılan her öneri için bakım sürecinde önemini gösterecek açık bir sıralama verilmelidir.

BATIN BT (10/11/2009 ): Transvers kolon orta kesiminde kolonda düzensiz duvar kalınlaşması ile komşuluğunda yaklaşık 5 cm çapta nekrotik düzensiz

Santral Seröz Koryoretinopatinin Optik Koherens Tomografik Paternleri

Göğüs Cerrahisi Sedat Gürkok. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine

Cinsiyet, Yaş ve Kırma Kusurunun Kornea ve Konjonktivanın Epitel ve Tüm Kalınlığı Üzerine Etkileri

Akut Posterior Multifokal Plakoid Pigment Epitelyopati de Klinik ve Optik Koherens Tomografi Bulguları

Primer Açık Açılı Glokom (İlk Değerlendirme)

(3) Tedavinin etkinliğine (tedaviye cevapsızlık/yetersiz cevap) yönelik değerlendirme kriterleri aşağıdaki gibidir:

MEME KANSERİ TARAMASI

TIBBİ TERMİNOLOJİ 3. GÖZE İLİŞKİN TERİMLER Yrd. Doç. Dr. Perihan ŞENEL TEKİN P. ŞENEL TEKİN 1

AMÝODARON TEDAVÝSÝNE BAÐLI OPTÝK NÖROPATÝ

Yüksek Miyop Hastalarda Spektral Optik Koherens Tomografi ile Değerlendirilen Makuler Koroid Kalınlığının Değerlendirilmesi

AKCİĞER KANSERİ TANISI KONULDUKTAN SONRA NE YAPILIR HASTA NASIL TAKİP VE İDARE EDİLİR

Multicolor (Çok Renkli) Retinal Görüntüleme Multicolor Retinal Imaging

Düzen Sağlık Grubu Polikliniği Çok Kesitli Bilgisayarlı Tomografi

Yapılan her öneri için bakım sürecinde önemini gösterecek açık bir sıralama verilmelidir.

Paintball Oyununda Göz Travması*

Hemisantral Retinal Ven Tıkanıklığının Uzun Dönem Sonuçları LONG-TERM OUTCOMES OF HEMICENTRAL RETINAL VEIN OCCLUSION

Anjioid Streaks e Bağlı Gelişen Koroid Neovaskülarizasyonunda Argon Lazer Fotokoagülasyon ve Fotodinamik Tedavi Sonuçları

Diabetik Makula Ödeminde Florosein Anjiografi ve Optik Koherens Tomografi Bulgularının İlişkisi

Glokom. Prof. Dr. Nevbahar Tamçelik

Adalet Elçin Yıldız, Sinan Genç, Berna Uçan, Suat Fitoz. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Radyolojisi Bilim Dalı, Ankara

İki Tip 2a Jukstafoveal Retinal Telenjiektazi Olgusunda Fundus Görüntüleme Bulguları*

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

Primeri Bilinmeyen Aksiller Metastazda Cerrahi Yaklaşım. Dr. Ali İlker Filiz GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Genel Cerrahi Servisi

PATOLOJİDE BİLİŞİM Prof Dr Sülen Sarıoğlu PDF Bilişim Çalışma Grubu Başkanı Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji AD, İzmir

Aksillanın Görüntülenmesi ve Biyopsi Teknikleri. Prof. Dr. Meltem Gülsün Akpınar Hacettepe Üniversitesi Radyoloji Anabilim Dalı

Diagnostik Görüntüleme ve Teknikleri

ROBOTİK BÖBREK AMELİYATI

Göğüs Cerrahisi Alkın Yazıcıoğlu. Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi

FETAL ULTRASONOGRAFİK SOFT MARKERLARA YAKLAŞIM

Optik Koherens Tomografi ile Tavşan Retinası ve Optik Diskinin İncelenmesi

Fotodinamik lazer tedavisinde bir y ll k sonuçlar m z

ERKEN EVRE OVER KANSERİ VE BORDERLİNE OVER TÜMÖRLERİ. Dr. Derin KÖSEBAY

Türkiye de NF-1 vakalarında klinik izlem konulu diğer bildirilerin özet sunumu. Dr. Sema Saltık İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Nöroloji

PREMATÜRE RETİNOPATİSİ Dr Alparslan ŞAHİN Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı

Beyin Omurilik ve Sinir Tümörlerinin Cerrahisi. (Nöro-Onkolojik Cerrahi)

Retinal Ven Tıkanıklıklarında Optik Koherens Tomografi Bulgularının Prognostik Önemi*

Tek Taraflı Retina Dekolmanı ile Ortaya Çıkan Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanseri

Adneksial kitlelerde malignite araştırması

GÖZ ACİLLERİ. II-Çift görme. III-Travma. IV-Ani görme kaybı. I-Kırmızı göz. A.Sebepleri. 1. Bakteriyel konjonktivit. 2. Alerjik konjonktivit

Yaşa Bağlı Maküla Dejenerasyonunun İntravitreal Ranibizumab ile Tedavisinin Fonksiyonel ve Anatomik Başarı Üzerine Olan Etkisini Değerlendirmek

Dr. Aslıhan Yazıcıoğlu, Prof. Dr. Aydan Biri Yüksek İhtisas Üniversitesi Koru Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum AD

Primer ve Sekonder Epiretinal Membranların Optik Koherens Tomografi Bulgularının Karşılaştırılması*

Polipoidal Koroidal Vaskülopati Olgularında İntravitreal Bevacizumab Tedavisi

RETİNA DAMAR HASTALIKLARI. Prof. Dr. İhsan ÇAÇA

Dr Gökhan ORCAN, Dr Figen PALABIYIK, Dr Zeynep YAZICI Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Radyolojisi Bilim Dalı, Bursa

Yaş YBMD de Anti VEGF lerin Uygulama Rejimleri

Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım

Diyabetik Retinopati Gelişmemiş Diyabetik Olgularda Retina, Retina Sinir Lifi Tabakası ve Koroid Kalınlığının Değerlendirilmesi*

Transkript:

DOI: 10.4274/tjo.15045 Derleme / Review Göz Tümörlerinde Yeni Görüntüleme Metodları - Ultrason Biyomikroskopi, Optik Koherens Tomografi, Fundus Otofloresans Görüntüleme New Imaging Methods in Eye Tumors - Ultrasound Biomicroscopy, Optic Coherence Tomography, and Fundus Autofluorescence Ahmet Murat Sarıcı İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Göz Hastalıkları Anabilim Dalı, Oküler Onkoloji Birimi, İstanbul, Türkiye Özet Göz tümörlerinde tanı, tedavi ve komplikasyonların değerlendirilmesinde birçok yardımcı testtten faydalabiliriz. Bu testler içerisinde ön segment patolojilerini değerlendirmede ultrason biyomikroskopinin önemli bir rolü vardır. Arka segment tümör yapı ve komşu doku etkilerinin değerlendirilmesinde ise optik koherens tomografi ve fundus otoflorosans görüntülemeden yararlanılır. Ancak bunların lezyonlarin kliniği ile birlikte değerlendirildiğinde anlam kazandığını unutmamak gerekir. (Turk J Ophthalmol 2014; 44: Özel Sayı 66-70) Anahtar Kelimeler: Ultrason biyomikroskopi, optik koherans tomografi, fundus otofloresans görüntüleme, göz tümörü Summary Several ancillary tests could be used in the diagnosis, treatment, and management of complications of eye tumors. Among those, ultrasound biomicroscopy has a particular role in the evaluation of anterior segment tumors. Optic coherence tomography and fundus autofluorescence have values in determining the architecture of posterior segment tumors and the effects of tumors on the adjacent structures. However, it should be noted that those tests have a meaning when they are evaluated together with the clinical features of the lesions. (Turk J Ophthalmol 2014; 44: Supplement 66-70) Key Words: Ultrasound biomicroscopy, optic coherence tomography, fundus autofluorescence imaging, eye tumor Giriş Göz tümörlerinde aslında tanının büyük kısmı iyi bir hikaye, fizik muayene ve oftalmoskopik muayeneye dayanır ve belki de bu durum oküler onkolojiyi diğer göz alt uzmanlıklarından farklı ve özellikli kılar. Ancak bunun yanında görüntüleme yöntemleri hem tanı hem de takipte büyük kolaylıklar sağlamaktadır. Bu yazıda uygulamaya girme zamanları göz önüne alındığında göreceli olarak daha yeni diyebileceğimiz ultrason biyomikroskopi (UBM), optik koherens tomografi (OKT) ve fundus otoflorosans görüntülemeden (FOG) bahsedeceğiz. Her birisi ayrı bir yazı konusu olabilecek bu testlerin hepsini tüm ayrıntısı ile ele almak bu yazının amacı dışında olup bu testlerin oküler onkolojide kullanımını ana hatları ile ele alınacaktır. Ultrason Biyomikroskopi Ultrason biyomikroskopi (UBM) esas olarak ön kamara yapılarını değerlendirmek üzere dizayn edilmiştir.1,2 UBM ön segment yapılarını mikroskopik düzeyde değerlendirebilmemizi sağlayan yüksek frekanslı ultrasondur. Epibulbar konjonktiva, kornea ve ön sklera, aköz kamaraları ve ön kamara açı yapılarını, silyer cismi, lensin ön yapılarını ve zonülleri ve ön vitreusu 2 boyutlu gri skala ile değerlendirmemize olanak verir. UBM nin konvansiyonel göz ultrasonundan (KGU) farkı daha yüksek frekans kullanması, (UBM için 50 Mhz KGU için 8-10 Mhz), daha yüksek çözünürlük (aksiyel olarak 10 μ) ancak daha dar bir açıda daha az doku penetrasyonu (5 mm) sağlamasıdır. 1991 yılında Pavlin ve ark. nın UBM yi tanıtmalarından sonra ön segment patolojilerinin değerlendirilemesinde önemli bir yeri olmuştur.3 UBM nin oküler onkolijde kullanım alanlarından başlıcaları: a) Ön segmentin kistik ve solid tümorlerinin ayırımı Özellikle irisin arkasında yerleşim gösteren tümörler klinikte sadece iriste bombeleşme dışında klinik bulgu göstermeyebilirler. Bu durumda kitlenin iç yapısının karakteristiğinin kistik mi yoksa solid mi olduğunun belirlenmesinde UBM oldukça yardımcı olmaktadır, Resim 1 de klinikte çok belirgin olmayan bir iris lezyonunun yapılan UBM deki hipoekojenik imaj iris pigment epitelinin kisti ile uyumlu olduğu izlenmektedir. Yazışma Adresi/Address for Correspondence: Dr. Ahmet Murat Sarıcı, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Göz Hastalıkları Anabilim Dalı, Oküler Onkoloji Birimi, İstanbul, Türkiye Gsm: +90 530 514 68 54 E-posta: ahmetsarici@gmail.com Geliş Tarihi/Received: 28.05.2014 Kabul Tarihi/Accepted: 17.07.2014 66

Ahmet Murat Sarıcı, Göz Tümörlerinde Yeni Görüntüleme Yöntemleri b) Lezyonların iç yapıları ayrıntılı olarak görüntülenmesi UBM kitlenin yapısının genel olarak solid mi yoksa kistik mi olduğunu belirleyebildiği gibi kitlenin iç yapısının ekojenik özelliklerini de ayrıntılandırabilir. Özellikle mikst karakterdeki lezyonlarda tanıda yardımcı olabilir. Resim 2 de pigmente konjonktiva kitlesinin yapısındaki kistik değişiklikler bunun iyi huylu bir kitle (konjonktiva nevusu) olabileceği konusunda tanıya yardımcı olmaktadır. c) Lezyonun ön silyer cisme uzanımı veya sadece irise sınırlı kaldığı ayırt edilebilmesi Biyomikroskopik muayenede periferik iristen kaynaklandığı izlenimi veren lezyonların geriye uzanımı olup olmadığını tayin etmede en önemli tanı enstrümanlarından birisi UBM dir. Resim 3 de iriste kitle tanısı ile refere hastanın yapılan UBM incelemesinde kitlenin silyer cisim kaynaklı solid bir kitle olduğu izlenmektedir. Resim 1. A) Ön segmentin yaygın aydınlatma ile görüntülenmesinde belirgin patoloji izlenmiyor Resim 2. Yedi yaşında kız çocukta perilimbal bölgede lokalizde pigmente kitlenin yüzeyek kısımlarında kistik yapılar izlenmektedir Resim 1. B) Yarıklı lamba ile incelemede alt temporal periferik iriste bombeleşme izleniyor Resim 3. A) Yaygın aydınlatmalı ön segment resminde iris kökünde yer alan kitle lezyon izlenmektedir Resim 1. C) Hastanın yapılan ultrason biyomikroskopi incelemesinde irisi açıya doğru iten hipoekojen yapı periferik irisin pigment epitel kisti ile uyumludur Resim 3. B) Yapılan ultrason biyomikroskopi incelemesinde kitlenin silyer bölge ve iriste yer alan bir lezyon olduğu izlenmektedir 67

TJO 44; Özel Sayı: 2014 d) Tümörün sınırları tayin edilip boyutları ölçülebilmesi UBM bize belirli büyüklükteki tümörlerinin yükseklik ve çap gibi boyutlarının ölçümü ve çevre doku ile ilişkisinin belirlenmesinde yardımcı olabilir. Bu da muhtemel radyoaktif tedavide uygun doz tayininde önemli olabileceği gibi eksiyonel bir cerrahinin planlanmasında da kılavuz olabilir. Resim 3 de hem kitlenin uzanımı belirlenmiş hem de boyutları ölçülebilmiştir. Bunun yanında ekstraskleral uzanım veya epibulbar bir kitlenin intraoküler uzanımı olup olmadığını gösterebilir. Bütün bu faydalıklarına rağmen büyük tümörler sınırlı penetrasayon ve dar açılı görüntüleme nedeniyle bütünüyle izlenemeyebilinir. 68 Optik Koherans Tomografi Optik koherans tomografinin (OKT) özellikle retina hastalıklarının tanı, tedavi ve takibinde dönemli bir rolü vardır. Özellikle EDI (Enhanced depth imaging) OKT cihazları daha detaylı görüntü sağlamasının ötesinde koroid kitlelerinin kalınlığı hakkında da bilgi vermektedir. Bunun yanında ön segment için tasarlanmış farklı OKT cihazları da ön segment yapılarının değerlendirilmesinde kullanılabilmektedir. Oküler onkoloji pratiğinde OKT hem tümorün yapısının değerlendirilmesinde hem de çevre dokularla ilişkisinin tespitinde önemlidir.4-6 OKT nin oküler onkolojide kullanım alanları: a) Tümörün yapısının belirlenmesi OKT retina tabakalarını ayrıntılı olarak gösterebilme özelliği nedeni ile vitre içine protrude bir kitle lezyonun özelliğini gösterebilmektedir. Yine fundusta yerleşik kitlelerinin köken aldığı dokuları da ayırt edebilir. Resim 4 de retinositomalı bir hastanın renkli fundus resmi izlenmektedir. Aynı hastanın OKT incelemesinde kitle içerisinde iyi diferansiye alanlarla uyumlu olacak şekilde hiporeflektif alanlar izlenmektedir. b) Kitlenin retina dokusunda meydana getirdiği değişiklerin tespiti Retinada eşlik eden sıvıların olduğu (ister kitle yüzeyinde isterse makulada) her türlü vasküler veya solid kitlenin değerlendirmesinde faydalıdır. Yine retina ödemi, atrofisinin tespitinde de yardımcı olabilir. Koroid melanomu, koroid metastazı, koroid osteomu ve koroid hemanjomu gibi retinada eşlik eden sıvının sık rastlanıldığı durumlar en sıklıkla kullanıldığı alanlardır. Küçük melanomların nevuslerden ayırıcı tanısında Shields ve ark.7 tarafından geliştirilmiş olan malignite lehine kriterler arasında lezyona eşlik eden sıvı da yer almaktadır. Bu sıvının varlığı bazen oftalmoskopik olarak güçlük arz etmektedir. Yine OKT izlenen sıvının komşu retina tabakalarından oluşturduğu değişikler de sıvının akut veya kronik olduğu yönünde yardımcı veriler sağlar ki bu da malignite açısından değerli olabilmektedir. Resim 5a da makula bölgesinde yerleşik melanotik lezyon Shields ve ark.7 tarafından geliştirilmiş TFSOM akronimi yönünden incelenmiş ve tüm risk faktörlerini taşıdışı izlenerek melanoma lehine değerlendirilmiştir. Bu akronim içindeki F= sıvının tespitinde OKT den faydalanılmıştır (Resim 5b). c) Tedaviye yanıtın değerlendirilmesinde OKT tedavi sonrası sıvı resorbsiyonunun incelenmesinde oldukça faydalı olmaktadır. Bunun yanında koroid malign melanomlarının radyoterapi sonrası oluşan radyasyon makulopatisinin değerlendirilmesi ve bu komplikasyona yönelik cevabın izlenmesinde de kullanılır. Resim 6 da koroid hemanjioma tanılı hastaya ait renkli fundus ve OKT incelemesi izlenmektedir. Resim 7 de ise hastanin 2 seans fotodinamik tedavi sonrası makuladaki sıvısının tamamen kaybolduğu izlenmektedir. Fundus Otofloresans Görüntüleme Otofloresans, boya maddesi verilmeksizin fundusun belirli dalgaboyu ışıkla uyarılması sonucu gözdeki yapılardan floresan ışık yayılımı olarak tanımlanır ve retina pigment epitelindeki (RPE) lipofusinden kaynaklandığı bildirilmiştir.8,9 RPE nin non invazif olarak fonksiyonunu değerlendirebilen bir testtir ve RPE nin iyilik halinin işaretidir diyebiliriz. İlk başlarda fundusun melanotik lezyonlarında kullanılmış olsa da daha sonra çeşitli fundus tümörlerinde fundus otofloresans görüntülemeden (FOG) faydalanılmıştır.10-13 Hipootofloresans nedenleri arasında RPE atrofosi ve intraretinal-subretinal hemoraji, pigmentasyon, retina ödemi, subretinal sıvı ve ortam opasiteleri yer alır. Hiperotofloresans ise RPE de artmış Resim 4. A) Beş yaşında retinositoma tanılı hastanın sol göz renklli fundus resmi Resim 4. B) Resim 4a daki hastaya ait spectral optik koherans tomografi resmi. Kitlenin retina kaynaklı olduğu, koroid tabakasının normal olduğu izlenmektedir. Sağ altta infarred resimde optik koherans tomografi kesitinin alındığı alan gösterilmistir. Renkli fundus, infrared imaj ve optik koherans tomografi bir arada değerlendirildiğinde bu alanın kitlede iyi diferansiye alanlarla uyumlu olacak şekilde hiporeflaktif kistik alanlar içerdiği izlenmektedir

Ahmet Murat Sarıcı, Göz Tümörlerinde Yeni Görüntüleme Yöntemleri lipofusin birikimi, transmisyon hiperotofloresansı ve otofloresans özelliğine sahip diğer floroforların mevcudiyeti nedeniyle ortaya çıkabilmektedir.9 Fundus otoloresansı özellikle küçük koroid melanomlarının koroid nevuslerinden ayrımında melanoma lehine olarak değerlendirilen lipofuscin materyalinin belirlenmesinde faydalıdır. Ancak unutulmamalıdır ki lipofuscin varlığı ve/veya Resim 5. A) Makula bölgesinde yerleşik melanotik lezyon Shields ve ark. tarafından geliştirilmiş TFSOM akronimi (kaynak) yönünden incelenmiş ve tüm risk faktörlerini taşıdığı izlenerek erken evre koroid melanomu lehine değerlendirilmiştir. Bu akronim içindeki F in (Fluid= sıvı) tespitinde optik koherans tomografiden faydalanılmıştır (Resim 5b) Resim 6. B) Resim 6a daki hastanın makula bölgesinde koroid hemanjiomunun neden olduğu geniş subretinal sıvı izlenmektedir Resim 7. Resim 6 daki hastanın 2 kür fotodinamik tedavi sonrası optik koherans tomografi incelemesinde kitleye sekonder sıvının tamamen azaldığı izlenmektedir Resim 5. B) Koroidden köken alan melanotik lezyona eşlik eden subretinal sıvı izlenmektedir. Ayrıca koroid kitlesinin üzerinde de RPE ve IS-OS bandında da düzensizlik göze çarpmaktadır Resim 6. A) Sağ göz üst nazal optik disk komşuluğunda lokalize koroid hemanjiomu olan hasta. Lezyon üzerinde optik koherans tomografide belirgin sıvı izlenmemektedir Resim 8. A) Sol göz renkli fundus resminde alt arkad hizasında yer alan üzerinde halkasal şekilde lipofuscin birikimi izlenen melanotik lezyon 69

TJO 44; Özel Sayı: 2014 sağlayabilmektedir. Bir ön segment kitlesini değerlendirirken UBM tanı, takip ve tedavi şemamızın belirlenmesinde çok önemli bir yer tutmaktadır. OKT özellikle fundus tümörlerinde kitlenin anatomik iç yapısı ve komşu dokularla ilişkisi ve etkileşimi hakkında aydınlatıcı bilgiler verir. Yine tedavi takibinde de yararlanılan önemli bir yardımcı inceleme aracıdır. FOG özellikle lipofuscin varlığının tayinininde oftalmoskopiden daha ayrıntılı bilgiler sağlamaktadır. Bu testlerin varlığı hastalara yaklaşımında doktoru rahatlatan önemli bir araç olmaktadır. Resim 8. B) Resim 8a daki hastada lipofuscin bölgesi ile uyumlu hiperotofloresans imaj izlenmektedir hiperotofloresans imajın elde edilmesi mutlak bir malignite kriteri değildir. Koroid melanomlarının yanında diğer fundus tümörlerinin tayininde de FOG kullanılmıştır. Resim 8 de koroidal melanotik lezyon izlenmektedir. Küçük melanomların tayininde TFSOM akronimi içerisindeki O (Orange=lipofuscinin portakal rengi) bu lezyonda mevcuttur. FOG santralde RPE metaplazisi ile uyumlu hiperotofloresans ve yine lezyonun parasantralinde yerleşik renkli resimde portakal rengi ile uyumlu lipofuscin pigmentini işaret eden hiperotofloresans göze çarpmaktadır. Sonuç Yazının başında da belirtildiği üzere oküler onkolide hastalığın tanısının konulmasında iyi bir hikaye ve muayene ile birlikte klinik tecrübe her zaman için ilk sıradadır. Ancak yardımcı testler bize ayırıcı tanıda değerli bilgiler Kaynaklar 1. Pavlin CJ, Harasiewicz K, Sherar MD, et al. Clinical use of ultrasound biomicroscopy. Ophthalmology. 1991;98:287-95. 2. Salcan İ, Aykan Ü, Çolakoğlu K, ve ark. Sağlıklı, genç, erkek popülasyonda ultrason biyomikroskopi ile saptanan ön kamara açısına ait nicel değerler. TJO. 2010;40:194-8. 3. Güler Z, Hoşal BM. Ön segment tümörlerinin tanısında ultrason biyomikroskopi. Türkiye Klinikleri. 2006;2:13-8. 4. Kıratlı H, Erkan K. Oküler Tümörlerde Optik Koherens Tomografi. Turkiye Klinikleri. 2010;3:55-60. 5. Shields CL, Kaliki S, Rojanaporn D, et al. Enhanced depth imaging optical coherence tomography of small choroidal melanoma: comparison with choroidal nevus. Arch Ophthalmol. 2012;130:850-6. 6. Say EA, Shah SU, Ferenczy S, et al. Optical coherence tomography of retinal and choroidal tumors. J Ophthalmol. 2012;2012:385058. 7. Shields CL, Shields JA. Clinical features of small choroidal melanoma. Curr Opin Ophthalmol. 2002;13:135-41. 8. Delori FC, Dorey CK, Staurenghi G, et al. In vivo fluorescence of the ocular fundus exhibits retinal pigment epithelium lipofuscin characteristics. Invest Ophthalmol Vis Sci. 1995;36:718-29. 9. Tatlıpınar S, Ayata A. Fundus Otofloresans Görüntüleri Nasıl Değerlendirilir? Turk J Ophthalmol. 2011;41:108-13. 10. Gündüz K, Pulido JS, Pulido JE, et al. Correlation of fundus autofluorescence with fluorescein and indocyanine green angiography in choroidal melanocytic lesions. Retina. 2008;28:1257-64. 11. Ramasubramanian A, Shields CL, Harmon SA, et al. Autofluorescence of choroidal hemangioma in 34 consecutive eyes. Retina. 2010;30:16-22. 12. Sisk RA, Riemann CD, Petersen MR, et al. Fundus autofluorescence findings of choroidal osteoma. Retina. 2013;33:97-104. 13. Natesh S, Chin KJ, Finger PT. Choroidal metastases fundus autofluorescence imaging: correlation to clinical, OCT, and fluorescein angiographic findings. Ophthalmic Surg Lasers Imaging. 2010;41:406-12. 70