Akut Stres Bozuklu unda Bir Müdahale Tekni inin Uygulanabilirli i: Göz Hareketleri ile Duyars zlaflt rma ve Yeniden flleme (EMDR)



Benzer belgeler
Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

EMDR Nedir? EMDR nin Ortaya Çıkışı

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

Uluslararas De erleme K lavuz Notu No. 13 Mülklerin Vergilendirilmesi için Toplu De erleme

İÇİNDEKİLER. Duygusal ve Davranışsal Bozuklukların Tanımı 2

Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV Sayfa ISBN

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

Araflt rma modelinin oluflturulmas. Veri toplama

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

GEKA NİHAİ RAPOR TEKNİK BÖLÜM. 1. Açıklama

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi

Kayg Duyarl n Azaltmada Göz Hareketleriyle Duyars zlaflt rma ve Yeniden flleme (EMDR) Tedavisi

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları

fiekil 2 Menapoz sonras dönemde kistik, unilateral adneksiyel kitleye yaklafl m algoritmas (6)

Mehmet TOMBAKO LU* * Hacettepe Üniversitesi, Nükleer Enerji Mühendisli i Bölümü

Özgül Fobinin Göz Hareketleri ile Duyarsýzlaþtýrma ve Yeniden Ýþleme Yöntemi ile Tedavisi: Bir Olgu Sunumu

TÜRK YE B L MSEL VE TEKNOLOJ K ARAfiTIRMA KURUMU DESTEK PROGRAMLARI BAfiKANLIKLARI KURULUfi, GÖREV, YETK VE ÇALIfiMA ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K (*)

GENÇ YET fik NLERDE BÜYÜME HORMONU EKS KL

Uygulama Önerisi : ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir.

Proje Yönetiminde Toplumsal Cinsiyet. Türkiye- EuropeAid/126747/D/SV/TR_Alina Maric, Hifab 1

ÇOCUKLARDA VE ERGENLERDE OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK (OKB)

Tarifname ANKSİYETE TÜREVLERİNİN TEDAVİSİNE YÖNELİK BİR FORMÜLASYON. Buluş, anksiyete türevlerinin tedavisine yönelik bir formülasyon ile ilgilidir.

YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA NÖROTİSİZM VE OLUMSUZ OTOMATİK DÜŞÜNCELER UZM. DR. GÜLNİHAL GÖKÇE ŞİMŞEK

KAVRAMLAR. Büyüme ve Gelişme. Büyüme. Büyüme ile Gelişme birbirlerinden farklı kavramlardır.

Tablo 2.1. Denetim Türleri. 2.1.Denetçilerin Statülerine Göre Denetim Türleri

önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir

2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.9. Pazar De eri Esasl ve Pazar De eri D fl De er Esasl De erlemeler için ndirgenmifl Nakit Ak fl Analizi

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün

6. SINIF MATEMAT K DERS ÜN TELEND R LM fi YILLIK PLAN

T bbi Makale Yaz m Kurallar

MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z

Hiçbir zaman Ara s ra Her zaman

Bir Müflterinin Yaflam Boyu De erini Hesaplamak çin Form

DR. NA L YILMAZ. Kastamonulular Örne i

OTİZM NEDİR? becerilerinin oluşmasını etkileyen gelişim bozukluğudur.

Kurbanlar & Failler. Kurban-Fail Bölünmesinin Psikodinamiği. Istanbul, 6 Nisan (c) Prof. Dr.

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

performansi_olcmek 8/25/10 4:36 PM Page 1 Performans Ölçmek

Açıklama Araştırmacı: YOK. Danışman: YOK. Konuşmacı: YOK

İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ

Hart Walker, gövde deste i ve dengeli tekerlek sistemi sayesinde, geliflim düzeyi uygun olan çocuklar n, eller serbest flekilde yürümesini sa lar.

G ünümüzde bir çok firma sat fllar n artt rmak amac yla çeflitli adlar (Sat fl

2. Projelerle bütçe formatlar n bütünlefltirme

Deomed Medikal Yay nc l k

Doç.Dr.Mehmet Emin Altundemir 1 Sakarya Akademik Dan man

Ders 10: BEKLENEN ETK LER (SONUÇLAR/ÇIKTILAR)

OYUNCU SAYISI Oyun bir çocuk taraf ndan oynanabilece i gibi, farkl yafl gruplar nda 2-6 çocuk ile de oynanabilir.

CO RAFYA SICAKLIK. Kavram Dersaneleri 6. ÖRNEK 1 : Afla daki haritada, Türkiye de y ll k günefllenme sürelerinin da l fl gösterilmifltir.

kitap Bireysel fl Hukuku fl Hukuku (Genel Esaslar-Bireysel fl Hukuku)

Do al Say lar Do al Say larla Toplama fllemi Do al Say larla Ç karma fllemi Do al Say larla Çarpma fllemi Do al Say larla Bölme fllemi Kesirler

fiennurtutarel-k fllak* Ankara Üniversitesi

PS K YATR DE KULLANILAN KL N K ÖLÇEKLER

EMDR GÖZ HAREKETLERİ İLE SİSTEMATİK DUYARSIZLAŞTIRMA VE YENİDEN İŞLEME. (Eye Movement Desensitization and Reprossesing)

Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif


SÜREÇ YÖNETİMİ VE SÜREÇ İYİLEŞTİRME H.Ömer Gülseren > ogulseren@gmail.com

SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R?

MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES

Varolmak Ö renmek Paylaflmak Etkilemek ve Yönlendirmek Mutlu Olmak...7

SOSYAL ŞİDDET. Süheyla Nur ERÇİN

CO RAFYA KONUM. ÖRNEK 2 : Afla daki haritada, Rize ile Bingöl il merkezlerinin yak n ndan geçen boylam gösterilmifltir.

ISI At f Dizinlerine Derginizi Kazand rman z çin Öneriler

S STEM VE SÜREÇ DENET M NDE KARfiILAfiILAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNER LER

Yoga. Beden Ruh ile Bulufluyor

Yönetici tarafından yazıldı Perşembe, 08 Ekim :19 - Son Güncelleme Perşembe, 08 Ekim :22

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9

CO RAFYA. DÜNYA NIN fiekl N N VE HAREKETLER N N SONUÇLARI ÖRNEK 1 :

elero SoloTel Kullan m talimat Lütfen kullan m k lavuzunu saklay n z!

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1

BELGES Z MAL BULUNDURULMASI VEYA H ZMET SATIN ALINMASI NEDEN YLE KDV SORUMLULU U

Kocaeli Üniversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakültesi Ö retim Üyesi. 4. Bas

VERG NCELEMELER NDE MAL YET TESP T ED LEMEYEN GAYR MENKUL SATIfiLARININ, MAL YET N N TESP T NDE ZLEN LEN YÖNTEM

PAN K AGORAFOB ÖLÇE (PAÖ)

Duygusal ve Davran sal Bozukluklar n Tan m 2

TMS 19 ÇALIfiANLARA SA LANAN FAYDALAR. Yrd. Doç. Dr. Volkan DEM R Galatasaray Üniversitesi Muhasebe-Finansman Anabilim Dal Ö retim Üyesi

MURAT YÜKSEL. FEM N ST HUKUK KURAMI VE FEM N ST DÜfiÜNCE TEOR LER

SPOR KULÜBÜ HİZMET PROGRAMI

Taylan Özgür Demirkaya

Degisimi_Yonetmek 4/19/10 5:12 PM Page 1 De iflimi Yönetmek

6. SINIF MATEMAT K DERS ÜN TELEND R LM fi YILLIK PLAN

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ENGELLİLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ (1) BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

NSAN KAYNAKLARI NSAN KAYNAKLARI 2009 YILI ODA FAAL YET RAPORU

ENDOBUTTON CL ULTRA. Etkili Polyester örgülü sutür (#5 lead and #2 flipping) kullan lm flt r

Selülit ile mücadelede son nokta. Cellulaze.

Ara rma, Dokuz Eylül Üniversitesi Strateji Geli tirme Daire Ba kanl na ba

4. Ünite Ö retmen K lavuz Kitab

Hayata Dokunan Bir El: YEDAM (Yeşilay Danışma Merkezi)

EMDR Eye Movement Desensitization & Reproccessing. Gerçekler Avantajlar Sorunlar

Stres Yönetimi (PSY 324) Ders Detayları

eylül Avrupa Komisyonu Projeleri çin Görsel Kimlik K lavuzu

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi

STRATEJ K V ZYON BELGES

6. SINIF MATEMAT K DERS ÜN TELEND R LM fi YILLIK PLAN

TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE

CO RAFYA AKARSULAR. ÖRNEK 1 : Afla daki haritada bir yöredeki akarsular gösterilmifltir.

SOSYAL S GORTALAR VE GENEL SA LIK S GORTASI KANUNLARI VE GERÇEKLER SEMPOZYUMU

Transkript:

Akut Stres Bozuklu unda Bir Müdahale Tekni inin Uygulanabilirli i: Göz Hareketleri ile Duyars zlaflt rma ve Yeniden flleme (EMDR) Psk. Ebru S N C *, Doç Dr. H.Gülsen ERDEN**, Yrd. Doç. Dr. Yüksel YURTTAfi* * GATA Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dal, ANKARA ** Ankara Üniversitesi Dil-Tarih Co rafya Fakültesi Psikoloji Bölümü, ANKARA Yaz flma Adresi: Psikolog Ebru S N C GATA Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dal Etlik / ANKARA Tel: +903123045507 GSM: +905323716475 Faks: +903123045500 E-posta: esinici@gmail.com ÖZET Akut stres bozuklu u, Türkiye'de giderek artan ve kiflinin hayat kalitesini oldukça bozabilen bir sorundur. Bu konuyla ilgili olarak yap lan çal flmalarda hangi tedavi fleklinin daha yararl oldu u konusunda kesin bir karara var lamam flt r. Göz Hareketleri ile Duyars zlaflt rma ve Yeniden flleme [Eye Movement Desensitization and Reprocessing: EMDR] tekni i, travmatik an lar n birkaç uygulama oturumunda çözümlenebilece ini ifâde eden bir yaklafl md r. EMDR oturumlar nda hastadan yaflad bir travma sahnesi hayâl etmesini, olumsuz benlik imaj, travma ile ilgili olumsuz duygular ve beden duyumlar n akl nda tutmas istenmektedir. Hastaya çift tarafl uyar verilmektedir [gözün sa a sola hareketi, sa ve sol kula a verilen ses veya sa ve sol ele verilen titreflim vb.]. Daha sonra dan flana ortaya ç kan görüntü, duygu ve fiziksel duyumlar anlatmaktad r. Bu tekrarlanan ifllemler hastadaki olumsuz düflünce ve duygular duyars zlafl ncaya kadar devam etmektedir. Olumsuz duygu ve düflüncelerin yerini olumlu duygu ve düflünceler almaktad r. Bu çal flman n amac hastalar n hayat kalitelerini bozan ve travma sonras ndaki ilk 4 hafta içinde afl r korku, çâresizlik veya duygusal tepkisizlikle beraber, di er belirtilerin de görülebildi i akut stres bozuklu unun tedavisinde yeni bir yöntem olan ve 2 y ld r aktif olarak uygulad m z göz hareketleri ile duyars zlaflt rma ve yeniden iflleme [EMDR] tekni i konusunda yaz lm fl literatür bilgilerini gözden geçirerek bu konuda son yaklafl mlar n ortaya konulmas n sa lamakt r. Bununla birlikte EMDR tekni inin yayg nlaflt r larak faâl olarak kullan lmas hem hastalar hem de uygulay c - lar aç s ndan büyük yararlar sa layaca düflünülmektedir. Anahtar Kelimeler: akut stres bozuklu u, travma, göz hareketleri ile duyars zlaflt rma ve yeniden iflleme [EMDR] ABSTRACT APPLICABILITY OF AN INTERVENTION TECHNIQUE IN ACUTE STRESS DISORDER: EYE MOVEMENTS DESENSITIZATION AND REPROCESSING [EMDR] Acute stress disorder is a syndrome that significantly disturbs the quality of life and has been increasingly observed in Turkey. Although there are many studies on this subject, there is no consensus about the best treatment choice. Eye Movements Desensitization and Reprocessing [EMDR] technique is a novel approach that helps to resolve traumatic memories in a few sessions. In EMDR New/Yeni Symposium Journal www.yenisymposium.net 178 Ekim 2009 Cilt 47 Say 4

fl m n n kullan m n gerektirebilir. Geçirilen bir travma sonras k sa süre içinde stres tepkileri gösteren kiflilerde kronik olarak psikiyatrik bir morbiditenin geliflme ihtimâli daha fazla oldu u görülmektedir. fiiddetli travma yaflant lar ndan sonra, olaydan etkilenen kifliler kendilerine ve çevreye zarar verecek davran fllar içine girebilecekleri için k sa sürede olaya müdahale etmek gerekmektedir (Özkürkçügil 2000). Travma sonras nda yaflanan sorunlar n çözümünde birçok yöntem kullan lmaktad r. Bunlardan biri ülkemizde yeni kullan lmaya bafllanan Göz Hareketleri ile Duyars zlaflt rma ve Yeniden flleme [Eye Movement Desensitization and Reprocessing: EMDR] tekni- i, kaza, savafl stresi, tâciz, do al âfetler veya çocukluk döneminde yaflanan üzücü olaylar gibi rahats z edici hayat deneyimlerinin neden oldu u ruhsal sorunlar n yan s ra, fobi, performans kayg s, panik bozuklu u, vücut dismorfik bozuklu u, çocuklarda travma belirtileri, yas, kronik a r ve baflka sorunlar n tedavisinde kullan lan psikolojik bir yöntemdir. EMDR psikodinamik, biliflsel, davran flsal ve dan flan merkezli yaklafl mlar gibi çok iyi bilinen farkl yaklafl mlar n ö elerini bir araya getirmektedir (Shapiro 2001). EMDR, bilgi iflleme modeline dayanan, sekiz aflamal bir yaklafl md r. EMDR tedavisi, rahats z edici olaylara ulafl lmas n, ifllemesini h zland rmak ve ö renme sürecini iyilefltirmek için hâf zan n alg sal ö elerine [duygusal, biliflsel ve bedensel] odaklanmaktad r (Shapiro 1999a). Francine Shapiro, 1987 y l nda tesadüfen kendisini rahats z eden ve üzen bâz düflüncelerinin birdenbire yok oldu unu fark etmifl, o rahats z edici düflüncelerini yeniden akl na getirdi inde de bu düflüncelerin kendisini önceki kadar üzmedi ini görmüfltür. Bunun nas l gerçekleflti ini anlamaya odaklan p, rahats z edici düflünceleri akl na getirdi inde, gözlerinin kendilisessions, patients are asked to think about the trauma scene that has occurred and keep the negative self image and negative feelings about the trauma and bodily feelings in mind. Bilateral stimulation is presented to the patient [right and left movement of the eye, sound to right and left ear and vibration to right and left hand etc]. Later arising images express the feelings and physical sensations. This procedure is repeated until desensitization to negative thought and feelings are achieved. Negative thought and feelings are replaced by positive thought and feelings. Purpose of this study is to review the studies in literature and describe the up-to-date approaches about EMDR technique which is a novel method in treatment of acute stress disorder that disturbs patient quality of life and presents with excessive fear, desperation, emotional desensitization and other symptoms within 4 weeks following the trauma and we have been using this treatment method frequently for more then 2 years. Nevertheless widespread and effective use of EMDR will provide considerable benefit for both patients and the performers. Keywords: acute stress disorder, trauma, eye movements' desensitization and reprocessing [EMDR] G R fi nsanlar n hayatlar nda trafik kazalar, do al âfetler, silâhl sald r, tecavüz vb. travmatik olaylar kaç n lmaz gibi görünmektedir. Bu travmatik olaylar toplumdaki tüm bireylerde yayg n olmakla beraber, ço unlukla erkekler, gençler, az nl klar, nevrotik veya d fla dönük kiflilik özellikleri olanlar, âilelerinde veya kendilerinde psikiyatrik öyküsü bulunanlar, daha önce travmaya mâruz kalanlar ve uyum sorunu olanlar için daha fazla risk ihtimâli tafl d ndan söz edilmektedir (Aker ve Acicbe 2004). Özellikle trafik kazas sonras akut stres bozuklu- u [ASB] geliflme s kl %18 ilâ %42 aras nda de iflmektedir (Bryant ve Harvey 1995, Mayou ve ark. 1993). Bu da bir olay n travmatik bir etki yapmas veya bu flekilde alg lanmas nda haz rlay c bâz etmenlerin rolü olabilece ini düflündürmektedir. Yafl, cinsiyet, toplumsal ve kültürel koflullar, çocukluk ça nda yaflanan olumsuzluklar, olumsuz hayat olaylar, toplumsal deste in ve ifllevselli inin yetersizli i, âile ve psikiyatrik hastal k öyküsü gibi genetik, biyolojik ve psikolojik yatk nl klar bu tür bir etkinin ortaya ç kmas n kolaylaflt rmaktad r (Bryant ve Harvey 1995). Travma sonras nda geliflen stres bozuklu unun tedavisinde ise kiflide görülen ba lanma, kifliler aras ifllevsellik, fiziksel ve psikolojik denge ve sosyal ifllevsellik bozukluklar, klinisyen için zorluklar oluflturmaktad r (Robertson ve ark. 2004). Bu bozuklu un tedavisi için hem akademik hem de klinik seviyede önemli derecede ilgi olmas na ra men, bilimsel literatürde izlenim bugüne kadar, stres bozuklu u için ne alt n standart tedavi program, ne de klinisyenler aras nda genel kabûl görmüfl herhangi bir tedavi yaklafl - m vard r (McFarlane ve Yehuda 2000). Ayr ca kifli üzerindeki travma etkisi geçen zamana ba l d r ve bozuklu un ciddiyeti McFarlane ve Yehuda taraf ndan sal k verildi i gibi, her hasta için ayr bir tedavi yakla- New/Yeni Symposium Journal www.yenisymposium.net 179 Ekim 2009 Cilt 47 Say 4

inden ve h zl bir flekilde yukar ve afla do ru verev olarak hareket etmeye bafllad n fark etmifltir. Düflünceler yeniden yok olmufl ve o düflüncelerin olumsuz yükleri de azalm flt r. Bu noktada farkl rahats z edici düflünce ve an lar üzerine yo unlafl rken göz hareketleri yapmaya bafllayan Shapiro, bu düflüncelerin de yok oldu unu ve a rl klar n kaybettiklerini görmüfltür. Sonraki alt ay boyunca 70' n üzerinde kifliyle yapt çal flmalarla, standart bir ifllem gelifltirerek bunu Göz Hareketleri ile Duyars zlaflt rma [EMD] olarak adland rm flt r (Shapiro 1995). 1990'da e itim verdi i klinisyenlerden gelen yüzlerce vak'a raporunun de erlendirilmesi sonras nda, rahats z edici an lar n uyumsal biçimde ifllenmesi için, an lar n ve kiflisel yüklemelerin efl zamanl biçimde duyars zlaflt r lmas n n ve biliflsel yeniden yap land r lmas n n önemini fark etmifltir. Bu noktada yöntemini Göz Hareketleri ile Duyars zlaflt rma ve Yeniden flleme [EMDR] biçiminde yeniden adland rm flt r (Shapiro 1995). Böylece EMDR özgün bir terapötik yöntem ve temel psikolojik yaklafl mlar n önemli unsurlar n içeren bütünleflmifl bir sa alt m yaklafl m olarak karfl m za ç km flt r. EMDR hakk nda sâdece psikolojik yaklafl mlar n unsurlar ile ilgili de il, biyolojik olarak da çeflitli aç klamalar yap lmaktad r. Buna ba l olarak travmatik deneyimlerle iliflkili oldu u bilinen limbik sistem ve amigdalaya etki etti i öne sürülmektedir (Van der Kolk 1996). EMDR'nin iki yönlü uyar m içeren tedavi sürecinde, nörobiyolojik mekanizmalar uyard, epizodik an lar n harekete geçmesine katk da bulunarak bu an lar n kortikal semantik hâf zaya uyum sa lamas n h zland rd öne sürülmektedir (Stickgold 2002). Olumsuz hayat deneyimleri veya travmalar beynin biyokimyasal dengesini bozabilmektedir. Bu dengesizlik, bilgi iflleme sisteminde uyarlanarak çözümlenme durumuna ilerlemesini engellemektedir. Böylece deneyimle ilgili alg lar, duygular, inan fllar ve anlamlar sinir sistemi içinde kilitlenmifl olmaktad r (Shapiro 1999b). Shapiro'ya göre göz hareketleri, travman n bireyde yaratt fizyolojik durumu gidermede etkili olmaktad r. fâde edilemeyen ve rahats zl k veren duygular, göz hareketleri yoluyla sa ve sol beyin yar mkürelerinin uyar lmas yla aç a ç kmaktad r. EMDR tedavisinde uyar - c /engelleyici dengeyi yeniden kurup, travmaya karfl duyars zlaflt r lmas n sa layarak, bilgi ifllemeyi ve uyarlanm fl bir bütünleflmeyi gerçeklefltirmek amac yla göz hareketlerinden yararlan lmaktad r. EMDR uygulamas n n amac, kiflinin olumsuz yaflant ile ilgili bilgiyi h zl bir flekilde ifllemesini sa lamakt r. Travmatik olaylar sonucu yaflanabilen psikolojik problemlerin birço unda (uyku bozukluklar, flashbackler vb.) sorun, olumsuz olay n olmas ndan ziyâde bu olayla ilgili olumsuz duygular n ifllenememesi ile ilgilidir (Shapiro1999). EMDR ile çift yönlü uyarma s ras nda dan flandan s k nt veren sahne, düflünce, duygu ve beden duyumsamas na odaklanmas istenir. Bu süreç sonucunda, geçmiflte harekete geçmekte yetersiz kalm fl olan uygun bilgi iflleme süreci harekete geçer ve geçmiflte yaflanan olumsuz olay veya durumun yol açt duygusal s k nt n n kald yerden ifllenmesi sa lan r. Amaç sâdece dan flan n duydu u s k nt y azaltmak de il, ayn zamanda geçmiflteki olumsuz olay veya durumla ilgili negatif inanc n n yeni bir pozitif inanç ile yer de ifltirmesi ve dan flan n davran flsal de- iflimlerle en uygun düzeyde ifllevsellik göstermesini sa lamakt r (Shapiro 1999b). Süre olarak ele al nd nda, EMDR tedavisi tek bir travma söz konusu oldu- unda 1 ilâ 4 seans aras nda sonuçlanabilmektedir. Daha zor problemler söz konusu oldu unda tedavinin süresi uzayabilmektedir. Biz de bu yöntemi yo un bir flekilde iki senedir uygulamaktay z. EMDR'IN TEMEL Ö ELER EMDR iflleminin etkili bir biçimde gerçekleflmesi, uygun hedeflerin belirlenmesine ba l d r. Yanl fl hedeflerin seçilmesi veya yanl fl ö eler üzerinde durulmas, tedavinin olumlu etkilerini asgariye indirecektir. Hedefler dan flan n tedavisine iliflkin gereksinimleri dikkate al narak belirlenmeli ve tam olarak ifllenmelerine özen gösterilmelidir. EMDR' n en önemli ö eleri resim [imge], olumlu ve olumsuz inançlar, duygularrahats zl k düzeyleri ve fiziksel duyumlard r. Resim [İmge] EMDR ifllemi s ras nda dan flman dan flandan, rahats z edici bir olay veya an y düflünmesini ve olay en iyi biçimde temsil eden bir resme yâhut olay n en üzücü k sm na iliflkin, bir resme odaklanmas n istemektedir. Burada amaç, dan flan n bilinçlilik durumu ile beyninde bilginin depolanm fl oldu u bölüm aras nda bir ba kurmakt r (Shapiro 1999a). Olumsuz İnanç EMDR'da dan flandan, söz konusu imge ile birlikte ortaya ç kan, kendisi ile ilgili olumsuz bir inanc veya uyumsal olmayan bir benlik de erlendirmesini ben cümlesi biçiminde ifâde etmesi istenmektedir. Bu cümle olumsuz inanç olarak adland r lmaktad r. Bunun belirlenmesi çok kolay olmad ndan, dan flman dan flana yard mc olmaktad r (Shapiro 1999a). Olumlu İnanç Dan flan ve dan flman n, hedefle ba lant l olumsuz inanc belirlemelerinden sonra, dan flan n arzulanan olumlu bir inanc saptamas ve 1 ilâ 7 derece ara- New/Yeni Symposium Journal www.yenisymposium.net 180 Ekim 2009 Cilt 47 Say 4

s nda bir nanç Geçerlik Ölçe i [Voc] üzerinde derecelendirme yapmas söz konusu olmaktad r. Arzulanan bir olumlu inanç belirlemenin amac, tedavi için bir yön belirlemektir. Böylece hem dan flman n, hem de dan flan n EMDR oturumu s ras ndaki ilerlemeyi de- erlendirmeleri de kolaylaflmaktad r. Dan flman gerekirse dan flana olumlu inanç ifâdesini biçimlendirmede yard mc olmaktad r (Shapiro 1999a). Duygular-Rahatsızlık Düzeyi EMDR'da dan flandan an n n resmini ve olumsuz inanc n akl nda tutarken hissetti i duygular belirtmesi ve Öznel Rahats zl k Düzeyi Ölçe i [SUD] üzerinden rahats z edici duygular 0 ilâ 10 aras nda bir derecelendirme yapmas istenmektedir. Dan flman dan flan n hangi duyguyu derecelendirdi ine dikkat etmelidir. Rahats z edici bir duygu, örne in öfke, bir süre sonra yerini yas duygusuna b rakabilir, ancak dan flan n verdi i rahats zl k derecesi bir önceki duyguyla iliflkili olabilir. Bu noktada, dan flman n, dan flan n hangi duyguyla ilgili rahats zl k düzeyini derecelendirdi ini bilmesi uygun tepkiler verebilmesi ve ifllemenin sürmesini sa lamas aç s ndan önemlidir (Shapiro 1999a). Fiziksel Duyumlar Travmatik an üzerinde yo unlaflma s ras nda oluflan fiziksel duyumlara odaklanmay sa lamak genelde ifllem üzerinde olumlu etki yaratmaktad r. Bu duyumlar, kalb at fl n n h zlanmas, terleme, kaslarda gerginlik veya heyecanî bir gerilimle iliflkili olabilece i gibi olumsuz inançla da ba lant l olabilir (Shapiro 1999a). Her EMDR oturumu beden taramas yap larak tamamlanmal d r. Bu ifllemin sonunda dan flandan zihninde fiziksel duyumlar na odaklanmas istenerek gerçekleflmektedir. Bu noktada dan flan n herhangi bir rahats zl k hissedip hissetmedi ini belirtmesi, oturumun sonland r lmas için gerekli bir kofluldur. Göz Hareketleri EMDR'da farkl türde göz hareketinin kullan lmas mümkündür. Dan flan için en uygun göz hareketi flekli [sa -sol, yukar - afla, verev] belirlenir. Uygun uzakl k ve hareket h z n n belirlenmesi ve hareket s ras nda rahats zl k hissedilip hissedilmedi i sorulur. Bâz dan - flanlar göz hareketi s ras nda gözlerinde a r, yaflarma veya kayg bildirebilirler. Bu durumda göz hareketi yerine dizlere veya el üzerine dokunmalarla yâhut ses uyar m kullanma önerilebilir (Shapiro 1999a). EMDR'IN TRAVMA SONRASI STRES BOZUKLU UNU AÇIKLAYAN KURAMLARLA L fik S Shapiro (1995) EMDR' n bilinen psikolojik yard m biçimleri ile uyumlu oldu unu gösteren yanlar oldu unu vurgulamaktad r; EMDR' n erken çocukluk an lar na verdi i önem psikodinamik model ile bütünüyle uyumludur. EMDR'da flimdiki ifllevsel olmayan tepki ve davran fllar üzerinde durulmaktad r; bu yönüyle klâsik davran flç l n koflullama ve genelleme paradigmalar ile tamamen tutarl d r. Biliflsel terapi alan ndaki temellere de kaynakl k eden dan flan merkezli yaklafl mdaki, olumlu ve olumsuz benlik de erlendirmeleri EMDR sa- alt m nda da önemli bir yere sâhiptir (Shapiro 1995). Horowitz (1973, 1984), kiflinin do al tamamlama e ilimini vurgulayan bir Psikodinamik Bilgi flleme Modeli gelifltirmifltir. Tamamlama e ilimi, yeni bilginin var olan biliflsel flablonlar veya flemalarla birlefltirilmesi için gerekli görülen psikolojik ihtiyaç olarak tan mlanmaktad r. Bu modele göre, travmatik bilgi, kiflinin dünyaya iliflkin içsel modelleri ile uzlafl ncaya kadar faâl hâf zada ifllenmeye devam etmektedir. Travma var olan flemayla birleflmedi i sürece bilginin, çal flma belle inde durmas ve zorlay c düflüncelerin sürekli araya girmesi söz konusu olmaktad r. Birbiri ard na duygusuzluk ve kaç nma durumlar yaflanmas, travmatik bilginin ifllenmesi ve bütünleflmesi gerçekleflinceye kadar sürüp gitmektedir. Bu noktada Shapiro (1995), tamamlama e ilimi kuram n n EMDR' n t kanm fl iflleme modeli ile tamamen uyumlu oldu unu ileri sürmektedir. Shapiro'ya göre etkili yard m sa layan birçok strateji ile öz kontrol teknikleri ve imgeleyerek yeniden canland rma aflamalar n n bütünleflmesini içeren çoklu tedavi yaklafl m olan EMDR aras nda bir tutarl l k bulunmaktad r. Biyolojik yaklafl mda ise, travmatik stresin merkezî sinir sisteminde [MSS] meydana gelen de iflikliklere ba l oldu unu ileri sürer. Çok say da araflt rma, travma sonras stres bozuklu u olan hastalarda travmay hat rlatan durumlar n, otonom sinir sistemini harekete geçirdi ini, hem kalb at fl ve kan bas nc nda artma gibi fizyolojik tepkilerin, hem de travma an lar n n canlanmas na neden oldu unu göstermifltir. Travmay do rudan an msatmayan yüksek ses gibi çeflitli uyaranlar da hem otonom uyar lmaya hem de travma an lar n n canlanmas na neden olmaktad r (Van Der Kolk 1996). Shapiro'ya göre (1995) fizyolojik olarak, ifllenemeyen bilginin patolojiden sorumlu oldu unu gösteren biyokimyasal aç klamalar, h zland - r lm fl bilgi iflleme modeli ile tutarl l k göstermektedir. EMDR' n h zl ve olumlu sa alt m etkileri, fizyolojik sistemi yeniden dengeleyen elektro-biyokimyasal de- iflimlerin ortaya ç kmas na neden olmaktad r. Literatür çal flmalar na bak ld nda görüntüler, sesler, tadlar, duygular gibi deneyimler biliflle ba lanmak- New/Yeni Symposium Journal www.yenisymposium.net 181 Ekim 2009 Cilt 47 Say 4

tad rlar (Protinsky ve ark. 2001). Beyin imgelem çal flmalar na göre, travmatik an lar ve onlar n duygusal bileflenleri sa yar mkürede rahats z edici duyular fleklinde depolanmaktad r. Bu an lar ve duygusal bileflenler, beynin iki yar mküresinde do ru ifllenip uygun ifllevselli in sa lanabilmesi için gereklidir (Protinsky ve ark. 2001). EMDR'da beynin sa ve sol yar mkürelerini ayn anda harekete geçiren göz hareketleri veya çift tarafl uyar m biçimleri, yar mküreler aras ileri ve geri bilgi aktar m n kolaylaflt rmakta duygu ve nedenini tekrar iflleyerek bütünleflmeyi sa lamaktad r (Shapiro 1995). EMDR'nin göz hareketi bilefleninin görsel-uzaysal bir görev gibi davranarak duyguland ran görsel an lara duyars zlaflmaya yard mc oldu u öne sürülmektedir. (Andrade ve ark. 1997, Kavanagh ve ark. 2001, Van den Hout ve ark. 2001). Klinik olarak travmatize oldu u bilinen örnekte Lilley ve arkadafllar (2007) travmatik s - cak noktalar (Holmes ve ark. 2005) yat flt r rken sa a sola göz hareketlerini kullanarak bu öneriye destek sa lam fllard r. Ancak, göz hareketleri d fl ndaki di er görsel-uzaysal görevler bâz yararlar sa lamaktad r. Ayr ca bu görevler ortaya koyma tedavisine veya görüntülerin oluflturuldu u di er tedavi tekniklerine yard mc olarak kullan labilir (Holmes ve Bourne 2008). Sacks ve arkadafllar (2008) tedavi seanslar s ras nda EMDR'nin psiko-fizyolojik ilintilerini incelemifltir. TSSB olan 10 hastan n toplam 55 tedavi seans empedans kardiyografi ile incelenmifltir. Bu çal flma yönlendirici yan t örüntüsü oluflumunun gerçek-hayat EMDR tedavi seanslar s ras ndaki uyar n n bafllang - c ile iliflkili oldu unu göstermifltir. EMDR zaman içinde önemli psiko-fizyolojik uyand rmama ile iliflkili olan otonom aktivite örüntüsü gösterdi ini öne sürmüfllerdir (Sacks ve ark. 2008). Travma sonras stres bozuklu unda travma s ras nda bulunan yans z [nötr] herhangi bir iç veya d fl uyarana karfl bir koflullanma olur ve bu yans z uyaran afl - r uyar lm fll yarat r (Aker 2004). Bu, baflka yans z uyaranlarla da eflleflerek koflullanma yarat r ve kayg yan t na neden olur. Koflullanma modelinde tekrar yaflant lama belirtileri, bu flekilde yayg nlaflan bir uyaran genelleflmesinin sonucudur. Uyaran genelleflmesiyle birlikte kifli kendinde duygusal ve fizyolojik yan ta yol açan ve kendisine travmay hat rlatan bir dizi durumla karfl laflmaya bafllar. Önceden kestirilemeyen bu karfl laflmalar irkilme veya uyar lm fll k gibi koflullu yan tlara neden olur. Bu yan tlar ve bunlara iliflkin kayg y azaltabilmek için kaç nma ortaya ç kar. Bu tür uyaranlardan kaç nmak zamanla bir hayat biçimi hâline gelebilir (Aker 2004). Önemli olan di er bir nokta, korku yaratarak kaç nmaya yol açan uyaranlar n sâdece fiziksel çevre ile s n rl olmamas d r. Düflünsel, duygusal ve imgesel düzeyde de kaç nmalar n olabilece i unutulmamal d r. Öfke, hiddet, hüzün, kayg ve panik gibi güçlü duygusal tepkiler, travma s ras nda gösterilen yan tlara çok benzemeleri nedeniyle yaflant lar her durumda bast r lmaya çal fl l r. Böylece travmay hat rlatan her türlü düflünce, duygu, davran fl, an, durum yer gibi uyaranlardan kaç nma bafllar (fiahin 2000). Tüm bu çabalara karfl n kifliler bir flekilde korku veren uyaranla karfl laflmak durumunda kal r. Bu bir yönüyle yüzleflme veya üzerine gitmektir. Oysa koflulsuz uyaran n yoklu unda koflullu uyaranla yeterli süre karfl laflmak veya yüzleflmek, korku ve anksiyete yan t n azalt p söndürmektedir. Buna karfl n travmadan etkilenen kiflilerde olay tekrar yaflant lamak veya baflka flekillerde anksiyete yaratan uyaranlarla karfl - laflmak sönmeye yol açmaz. Bu durum, yüzleflmenin terapötik ba lamda yap lmamas ve al flman n olmamas ile aç klan r (Aker 2004). Kendili inden yap lan olayla yüzleflmelerde kayg n n art fl yla birlikte eylem düflünsel, davran flsal ve duygusal olarak herhangi bir flekilde kesilir. Genelde bu karfl laflmalar veya yüzleflmeler düzenli ve sistematik flekilde yap lmazlar (Keane ve ark. 1985, Foa ve ark. 1989, 1993). EMDR tekni- inin de bu ifllemin düzenli ve sistematik flekilde yap lmas yla sürece olumlu katk s bulunmaktad r. TSSB'nin do rudan terapotik yüzleflme ile sa alt - m nda travmatik an lar, kayg azal ncaya kadar birkaç oturumda iyilefltirilmektedir (Stampfl ve Levis 1967). Do rudan karfl karfl ya getirme tekni i ile duyars zlaflt rma çal flmalar nda, dan flanlar çok yo un düzeyde kayg yaflad klar için terapiyi yar da b rakabilmektedirler. Ayr ca çok say da oturuma devam etme gereklili ine karfl n dan flanlar n, terapiye devam etmemeleri s kl kla ortaya ç kan bir durumdur. Baz aç lardan EMDR' n bir karfl karfl ya getirme yâni mâruziyet yöntemi oldu u düflünülmektedir. Çünkü do rudan tedavi etkisi yaratabilmek için dan - flandan travmatik olay akl nda tutmas istenmektedir. Bununla birlikte pek çok araflt rma bulgusu ile desteklenen bir bilgi de EMDR'daki karfl karfl ya getirmede di er tekniklerdekinden daha az kayg uyand rmas - d r (Wilson ve ark. 1996, Wilson ve ark. 1997). Ayr ca EMDR'da do rudan terapötik yüzlefltirmede oldu u gibi kayg düzeyini fliddetlendirme veya art rma giriflimi yoktur. EMDR'da di er karfl karfl ya getirme tekniklerine oranla daha yüksek düzeyde baflar sa land gözlenmifltir (Lipke ve Botkin 1992). Biliflsel modele göre, anksiyete ve benzeri duygusal sorunlara uyumsuz ve gerçekçi olmayan düflünme biçimleri neden olur. Tehdidin nas l alg land, kestirile- New/Yeni Symposium Journal www.yenisymposium.net 182 Ekim 2009 Cilt 47 Say 4

bildi i ve kontrol edilebilirli i gibi biliflsel de iflkenlerin stres bozuklu unun geliflimi ve sürmesinde etkili oldu u düflünülür. Stres etkeninin özellikleri de yan - t n ortaya ç kmas nda önemlidir (Aker 2004). Model, biliflsel alg lama kadar tekrar hayata, rûyalar ve uyar lm fll k tepkilerini ortaya ç karan travmatik hâf za içindeki yan t elemanlar na da önem verir. Ayr ca sosyal destek, hayat olaylar, bafla ç kma yetenekleri, âile öyküsü ve psikopatolojik öykü gibi çeflitli etmenlerin koruyucu veya ortaya ç kar c rolleri vard r (Scott 1993). Anksiyete bozuklu u olan kifliler tehlikeyi oldu- undan fazla abart p, kendi kaynaklar n ve stres etkeniyle ilgili bafla ç kma yeteneklerini küçümseme e ilimindedirler. Travmalardan sonra kiflilerde Ya Hep, Ya Hiç, afl r genellefltirme, olumsuzluklar büyütüp olumlu olaylar görmezden gelme, kiflisellefltirme ve kendini suçlama, oldu undan güçlü görünmeye çal flma gibi düflünce ve tutumlar öne ç kar. Bu tür düflünce, inanç ve tutumlar kiflinin psikolojisini olumsuz yönde etkilerler (Scott 1993). Kiflinin travman n nedenine yapt at f ve travmatik yaflant ya verdi i anlam da bir di er önemli noktad r. Tehlike veya tehditle ilgili inançlar anksiyete ve korkunun geliflmesinde temel bir role sahiptir. Yaflan lan felâketin boyutlar n sonradan ö renmek bile [nas l bir felâketten kurtulmuflum] travman n anlam n n de iflmesine ve kiflinin psikolojisinin bozulmas na yol açabilir (Foa ve Riggs 1993, Aker 2000, Janoff-Bulmann 1992). Olay n, olayda bulunan anlam n n yeniden tan mlanmas n n ve uygun olmayan kendini suçlaman n hafiflemesini içeren bir biliflsel yeniden de erlendirme, travmadan kurtulanlar n EMDR'la sa alt m nda önemli bir boyuttur. EMDR'daki duyars zlaflt rma ve biliflsel yeniden iflleme, rahatlama tepkisine yol açmaktad r. Bu noktada kayg, duyars zlaflt rman n ard ndan gelen derin bir rahatlama tepkisi ile eflleflmektedir. Bu durum, sistematik duyars zlaflt rma ve do rudan terapötik karfl karfl ya getirmeye benzemekte, fakat sistematik duyars zlaflt rmadan daha h zl olmakta ve uzam fl karfl karfl ya getirme tekni inde yaflanandan daha az s k nt yaratmaktad r (Shapiro 1995). EMDR'IN D ER TEDAV YÖNTEMLER LE KARfiILAfiTIRILMASI Scheck, Schaeffer ve Gillette (1998) Rogerian aktif dinleme flekliyle k yaslad nda iki seans EMDR ile tedavi edilen bireyler [travma hikâyesi olan veya yüksek riskli davran fl olan] için genel ifllevsellik ve befl s k nt ölçüsü üzerinde çok önemli ilerleme bildirmifltir. TSSB'si olan askerlerde Carlson, Chemtob ve arkadafllar (1998) biofeedback ve rölaksasyona oranla EMDR ile tedavi edilen bu kifliler aras nda daha fazla ilerleme bildirmifltir. Stres bozuklu u semptomlar n bildiren 23 kiflilik deney grubu ile Devilly ve Spence (1999) biliflsel davran fl terapisinin bir çeflidine karfl EMDR' n etkinli ini k yaslam fl ve stres bozuklu u patolojisini azaltmada BDT türünü daha etkili bulmufltur. Aksine, Rogers ve arkadafllar (1999) her iki grupta da olumsuz düflüncelerde azalma bildirmesine ra men mâruz b rakma ile karfl laflt r ld nda Vietnam gâzilerinde EMDR' n daha olumlu de ifliklikler meydana getirdi ini bildirmifltir. Lee ve arkadfllar (2002) tedavi gruplar na rasgele atanan 22 denekte stresle bafla ç kma e itimi ve mâruz b rakma tekni i kombinasyonuna karfl EMDR' karfl laflt rm flt r. Her iki yaklafl mda tedavi sonras ve 3 ay takipte klinik olarak anlaml ilerlemeler oluflturmas na ra men olumsuz düflünceleri azaltmada EMDR' daha yararl bulmufllard r. Ironson ve arkadafllar n n (2002) yapm fl oldu u çal flman n sonuçlar EMDR ve uzun süreli mâruz b rakman n ikisinin de depresyon ve stres bozuklu u semptomlar n azaltmada eflit olarak etkili oldu unu ileri sürmüfllerdir. Bununla beraber üç aktif tedavi seanslar n takiben stres bozuklu u semptomlar nda %70 azalma ile sonuçlanma EMDR'da uzun süreli mâruz b rakmaya göre daha fazla görülmüfltür. Mc Cullough'a göre (2002) k sa süreli dinamik psikoterapide duyars zlaflt rma, adaptif davran fllardan [hüzün, hiddet, hassasl k vb.] inhibitör duygular n [anksiyete, suçluluk, duygusal ac ] durumsal iliflkisini k rmak demektir. EMDR'da ise yeniden ifllemenin fonksiyonu bâzen duyars zlaflt rmadan daha etkili olarak görülür fakat altta yatan mekanizmalar n hayli farkl oldu u görünmektedir. Hem k sa süreli dinamik psikoterapide hem de EMDR'da kayg n n, suçluluk, utanma ve duygusal ac içeren inhibitör duygular olarak adland r lacak ö elerle çal flt n göstermifltir. Ayn çal flmas nda, k sa süreli dinamik psikoterapi ve EMDR'deki aktif mekanizmalar n birbiriyle örtüflen bileflenlere sâhip olabilece i ancak bâz majör alanlarda oldukça farkl mekanizmalar kullan ld görülmüfltür. Her ikisi de uyumlu olmayan duygular normâl limitler içerisine getirmeye çal flmaktad r. Her ikisi de daha pozitif duygular n ortaya ç kmas yla sonuçlanmaktad r. Bununla birlikte k sa süreli dinamik psikoterapi daha s k serbestlefltirmekte ya da harekete geçen duygular [keder, duygusall k vb.] duyars zlaflt rmakta böylece ba lant lar k rmaktad r. EMDR daha s kl kla inhibitör duygular [korku, anksiyete, utanma, ac ] beyne yeni ba lant lar yapmas na ve yeni bilgiyi ifllemesine izin vererek de ifltirmektedir (Mc Cullough 2002). Bisson ve Andrew (2007) The Cochrane Colloborati- New/Yeni Symposium Journal www.yenisymposium.net 183 Ekim 2009 Cilt 47 Say 4

on' n k lavuzlar n takip ederek tüm psikolojik tedavilerin randomize kontrollü çal flmalar n sistematik olarak gözden geçirmifllerdir. Sonuç olarak bireysel ve grup travma odakl biliflsel davran flsal terapi ve stres yönetimini tedavide efektif oldu unu görmüfllerdir. Bireysel travma odakl biliflsel davran flsal terapi ve EMDR, tedaviyi izleyen 2-5. aylar aras nda tedavide stres yönetimine göre daha üstün oldu una var lm flt r. Ayr ca travma odakl biliflsel davran flsal terapi, EMDR ve stres yönetimi di er terapilerden daha efektif görülmüfltür. Van Der Kolk ve arkadafllar (2007) psikoterapi ile birlikte seçici serotonin geri-al m inhibitörlerinden [SSG ] fluoksetin'nin etkilili ini, EMDR ve plasebo ilâç tedavilerini karfl laflt rm flt r. Sonuç olarak çal flma, eriflkin bafllang çl travma hastalar n n ço unda depresyon ve stres bozuklu unun önemli ve uzun süreli azalt lmas nda EMDR tedavisinin etkilili ini desteklemektedir. Bununla beraber, çocuklu unda travma geçirmifl yetiflkin hastalarda, semptom azalt lmas - n sa lama amaçl en güvenilir birinci seçene in SSG - ler oldu u sonucuna varm fllard r. Seidler ve Wagner (2006) 1989 ilâ 2005 tarihleri aras nda yap lm fl EMDR ve travma odakl biliflsel davran flsal terapi tedavi sonuçlar n aç klayan 8 yay n belirlemifllerdir. Bunlardan 7'sini meta-analitik olarak araflt rm fllar ve sonuç olarak her iki tedavinin eflit etkililikte oldu unu görmüfllerdir. Bir tedavinin di erine üstünlü üne dâir herhangi bir kan t bulamam fllard r. Carlson ve arkadafllar n n (1998) yapt bir çal flmada, askerlere uygulanan 12 seans EMDR ile askerlerin stres bozuklu u belirtilerini %77 oran nda ortadan kald r lm flt r. Etkilerin izleme çal flmalar nda da devam etti i görülmüfltür. Bu çal flma, savafl askerleri ile yap lan tüm tedavinin tamamland tek randomize çal flmad r. Chemtob ve arkadafllar ise (2002) EMDR' n âfet sonras stres bozuklu u tedavisinde di er tedavilere yan t vermeyen çocuklarda etkili oldu unu göstermifltir. Bu çal flma da âfetle ilgili stres bozuklu u ve çocuklarda stres bozuklu u tedavisi konusunda ilk kontrollü araflt rma özelli i tafl maktad r. Marcus ve arkadafllar n n (1997) yapt çal flman n sonuçlar, 50 dakikal k 6 EMDR seans n n ard ndan tek travma geçiren ma durlar n tümünün ve çoklu travma ma durlar n n %80'inin art k stres bozuklu u tan s almad klar n göstermifltir. Yap lan izleme çal flmas nda di erlerine nazaran az say daki EMDR seans n n etkilerinin zaman içinde devam etti i görülmüfltür (Marcus 2004). Yap lan bir çal flmada üç seans EMDR' n ard ndan 2 ayl k izlemenin sonunda yaflanan an yla iliflkili streste ve davran fl sorunlar nda anlaml azalmay iflaret eden sonuçlar al nm flt r (Soberman ve ark. 2002). Bununla beraber di er bir izleme çal flmas Wilson ve arkadafllar (1997) taraf ndan yap lm flt r. 15 ayl k izleme çal flmas n n ard ndan olumlu tedavi etkilerinin devam etti i ve stres bozuklu u semptomlar n n %84 oran nda iyileflti i görülmüfltür. Devilly ve Spence' n (1999) yapt araflt rma, biliflsel davran flç tedavinin EMDR'a göre daha olumlu sonuçlar do urdu unun gözlendi i tek araflt rmad r. Çal flman n k s tl l, zay f tedavi aktar m ve biliflsel davran flç tedavi kofluluna yönelik yüksek beklentilerin oluflmas d r. Van den Hout ve arkadafllar (2001), göz hareketleriyle duygudurumun yeniden düzelmeye ve bu nedenle de canl l n azalmas na efllik eden somatik alg - lar de ifltirdi i ile ilgili olan kendi teorilerini test etmifllerdir. Kontrol koflullar na göre resmin canl l n azaltmada göz hareketlerinin daha etkili oldu u görülmüfltür. Yurt içinde yapılmış çalışmalar Yurt içinde yap lm fl çal flmalara bakacak olursak obsesif kompulsif davran fl bozuklu u gösteren bir vakan n EMDR ile iyileflme sürecinin aç kland bir vak'a çal flmas Gürel (2001) taraf ndan yap lm flt r. Yine Gürel (2004) taraf ndan yap lan bir di er çal flmada ise trafik kazas sonras k r k sekeli olan bir hastan n psikolojik travmas na yönelik EMDR uygulanm flt r. ki oturumluk EMDR seans sonras nda hasta trafik kazas ve kaza sonras tedavi sürecinde yaflad travmatik an lar n etkisinden tümden kurtulmufltur. Daha sonra yap lan alt haftal k takip sürecinde hastan n iyilik durumunun artarak devam etti i görülmüfltür (Gürel 2004). Cinsel tâcize mâruz kalan kifliler üzerinde kontrollü EMDR uygulamalar n içeren bir derleme K fllak (2002) taraf ndan yap lm flt r. Bu çal flmada, cinsel tâciz, cinsel istismar ve cinsel sald r gibi travmalar üzerinde EMDR ile ilgili çok fazla çal flman n olmad, yap lan bâz çal flmalarda kuramsal veya yöntemsel kar fl kl klar n oldu u bu nedenle de daha genifl örneklem gruplar yla çeflitli kontrol koflullar na sâhip yöntemsel aç dan güçlü çal flmalar n yap lmas n n EMDR' n stres bozuklu u tedavisindeki rolünü belirleyebilece i sonucuna varm flt r. K fllak (2004) taraf ndan yap lan di er bir çal flmada ise kayg duyarl l n azaltmada EMDR' n etkilili- i araflt r lm flt r. Çal flmada EMDR uygulamas sonras nda, solunumla ilgili belirtilerden korkma ve kalble ilgili belirtilerden korkma alt ölçeklerinden al nan puanlarda anlaml derecede azalma görülmüfltür. Dört New/Yeni Symposium Journal www.yenisymposium.net 184 Ekim 2009 Cilt 47 Say 4

ay sonraki izleme çal flmas nda duyarl k daha da azalm flt r. Buna göre, travmaya ba l veya belirli durumlarda kayg duyarl yaflayan kiflilerin tedavisinde EMDR' n kas gevfletmeye göre etkili bir tedavi yolu olabilece i görüflünü desteklemifltir (K fllak 2004). Yine K fllak (2004) taraf ndan yap lan bir baflka çal flmada görme engelli birey üzerinde uygulanan EMDR tedavi yönteminde dize hafifçe vurma alternatifi kullan lm flt r. Bu çal flma, ilk kez görme engelli bir bireyde çal fl lmas ve göz hareketlerinin kar flt r c etkisi olmadan, ritmik dize vurma ile gerçekleflmesi aç - s ndan bir ilk olma özelli i tafl maktad r. Sonuç olarak dize vurma alternatifi yoluyla da bellekteki travmatik iflitme, koku ve dokunmaya dayal imgelerin canl l azalm flt r (K fllak 2004). TARTIfiMA Shapiro (1995) EMDR' n, bilinen psikolojik yard m biçimleri ile uyumlu oldu unu gösteren yanlar oldu- unu vurgulamaktad r; EMDR' n erken çocukluk an - lar na verdi i önem psikodinamik model ile bütünüyle uyumludur. EMDR'da flimdiki ifllevsel olmayan tepki ve davran fllar üzerinde durulmaktad r; bu yönüyle klasik davran flç l n koflullama ve genelleme paradigmalar ile tamamen tutarl d r. Biliflsel terapi alan ndaki temellere de kaynakl k eden dan flan merkezli yaklafl mdaki, olumlu ve olumsuz benlik de erlendirmeleri EMDR sa alt m nda da önemli bir yere sâhiptir (Shapiro, 1995). EMDR ngiltere'de Klinik Mükemmellik Enstitüsü (2005), Amerika'da Amerikan Psikiyatri Derne i (2004), Avustralya'da Avustralya Posttravmatik Mental Sa l k Merkezi (2007) ve Hollanda'da Hollanda Mental Sa l k Bak m nda lkeler için Ulusal Yönlendirme Komitesi (2003) taraf ndan PTSD'de kan ta dayal bir tedavi flekli olarak kabûl edilmifltir. Ancak, EMDR'nin baflar s n sa layan etki mekanizmas konusunda farkl görüfller bulunmaktad r. (Rogers ve Silver 2002, Smyth ve Poole 2002). SONUÇ Gerek akut stres bozuklu u gerekse TSSB' nin tedavisinde yeni bir yöntem olan EMDR tekni i konusunda yap lm fl literatür bilgilerini gözden geçirerek bu konuda son yaklafl mlar ortaya koyulmaya çal fl lm flt r. Yaln zca istatistikî de erler aç s ndan de il, ayn zamanda hastalar n bildirdikleri geliflmeler, duygular n ifâde edifl biçimleri ve olumlu de iflimin uzun süreli oluflu da EMDR' n etkilili ine dâir kan tlar olarak de erlendirilebilir. Literatür fl nda EMDR tekni- inin yayg nlaflt r larak etkin olarak kullan lmas n n hem hastalar hem de uygulay c lar aç s ndan yararlar sa layaca düflünülmektedir. Tüm bunlar n yan nda EMDR, araflt rmalara ve geride b rakt sürece ra men henüz geliflme aflamas nda olan bir yöntemdir. Dolay s yla farkl kültürlerde, geliflmekte olan ülkelerde etkili bir flekilde kullan lmas için sâdece travma de il birçok psikiyatrik bozukluk üzerinde de klinik, kontrollü, deneysel araflt rmalara ihtiyaç bulunmaktad r. KAYNAKLAR American Psychiatric Association (2004) Practice Guideline for the Treatment of Patients with Acute Stress Disorder and Posttraumatic Stress Disorder. Arlington, VA: American Psychiatric Association Practice Guidelines. Andrade J, Kavanagh D, Baddeley A (1997) Eye-movements and visual imagery: a working memory approach to the treatment of posttraumatic stress disorder. Brit J Clin Psychology; 36: 209-223. Aker T, Acicbe Ö (2004) Travma sonras stres bozuklu unun biliflsel davran flç tedavisi. Tükel R, editör. Anksiyete Bozukluklar Tedavi K lavuzu. Ankara: Türkiye Psikiyatri Derne i Yay nlar. Bilimsel Çal flma Birimleri Dizisi, 219-244. Australian Centre for Posttraumatic Mental Health (2007) Australian Guidelines for the Treatment of Adults with Acute Stress Disorder and Post Traumatic Stress Disorder. Melbourne, Victoria: ACPTMH. Bisson J, Andrew M (2007) Psychological treatment of post-traumatic stress disorder (PTSD). Cochrane Database System Review; 18: CD003388. Bryant RA, Harvey AG (1995) Acute stress response: A comparison of head injured and non-head injured patients. Psychol Med; 25: 869-874. Carlson J, Chemtob CM, Rusnak K, Hedlund NL, Muraoka MY (1998) Eye movement desensitization and reprocessing (EMDR): Treatment for combat related post-traumatic stress disorder. J Traumatic Stress; 11: 3-24. Chemtob CM, Nakashhima J, Carlson JG (2002) Brief- treatment for elementary school children with disaster-related PTSD: A field study. J Clin Psychology; 58: 99-112. Devilly G, Spence SH (1999) The Relative efficacy and treatment distress of EMDR and a cognitive behavioral trauma treatment protocol in the amelioration of post-traumatic stress disorder. J Anxiety Disorders; 13: 131-157. Dutch National Steering Committee Guidelines Mental Health and Care (2003) Guidelines for the diagnosis treatment and management of adult clients with an anxiety disorder. Utrecht, Netherlands: The Dutch Institute for Healthcare Improvement (CBO). Foa EB, Steketee G, Olasov- Rothbaum B (1989) Behavioral- cognitive conceptualization of post traumatic stress disorder. The Behavior Therapist; 20: 155-176. Foa EB, Riggs D (1993) Posttraumatic stress disorder and rape. Oldram JM, Riba MB, Tasman A, editors. American Psychiatric Press. Review of Psychiatry. Washington, DC: American Psychiatric Press; 12: 273-304. Gürel D (2001) Obsesif kompulsif davran fl bozuklu u olan bir hastan n göz hareketleri ile duyars zlaflt rma ve yeniden iflleme tekni i ile iyileflme süreci. 3P Dergisi; 9: 393-402. Holmes EA, Mathews A (2005) Mental imagery and emotion: A special relationship? Emotion; 5: 489-497. Holmes EA, Bourne C (2008) Inducing and modulating intrusive emotional memories: a review of the trauma film paradigm. Acta Psychologica; New/Yeni Symposium Journal www.yenisymposium.net 185 Ekim 2009 Cilt 47 Say 4

127: 553-566. Horowitz MJ (1973) Phase-oriented treatment of stress response syndromes. Am J Psychother; 27: 506-515. Horowitz MJ, Marmar C, Weiss DS, Devit KN, Rosenbaum R (1984) Brief psychotherapy of bereavement reactions: the relationship of process to ouycome. Arch Gen Psychiatry; 41: 438-448. Ironson G, Freund B, Strauss JL, Williams J (2002) Comparison of two treatments for traumatic stress: a community-based study of EMDR and prolonged exposure. J Clin Psychology; 58: 113-128. Janoff-Bulmann R (1992) Shattered Assumptions: Towards a new psychology of trauma. New York: The Free Press, Maxwell Macmillan International. Kavanagh DJ, Freese S, Andrade J, May J (2001) Effects of visuospatial tasks on desensitization to emotive memories. Brit J Clin Psychology; 40: 267-280. Keane TM, Zimering RT, Caddell JM (1985) A behavioral formulation of posttraumatic stress disorder in combat veterans. The Behavior Therapist; 8: 9-12. K fllak fi (2002) Cinsel tâcize mâruz kalan kifliler üzerinde kontrollü EMDR uygulamalar. Türk Psikoloji Bülteni; 26-27: 75-78. K fllak fi (2004) Kayg duyarl l n azaltmada göz hareketleri ile duyars zlaflt rma ve yeniden iflleme (EMDR) tedavisi. Türk Psikoloji Dergisi; 19: 49-65. K fllak fi (2004) Görme engelli bireyde Göz Hareketleriyle Duyars zlaflt rma ve Yeniden flleme Tedavi yönteminin dize hafifçe vurma alternatifinin uygulanmas : bir olgu sunumu. Psikoloji Yaz lar Dergisi; 7: 77-90. Lee C, Gavriel H, Drummond P, Richards J, Greenwald R (2002) Treatment of post traumatic stress disorder: Stress inoculation training with prolonged exposure compared to eye movement desensitization and reprocessing. J Clin Psychology; 58: 1071-1089. Lilley SA, Andrade J, Turpin G, Sabin-Farrell R, Holmes EA (2007) Selective visual working memory interference with vividness and emotionality of post-traumatic stress disorder images. Unpublished manuscript. Marcus S, Marquis P, Sakai C (1997) Controlled study of treatment of PTSD using EMDR in an HMO setting. Psychotherapy; 34: 307-315. Marcus S, Marquis P, Sakai C (2004) Three and 6 month follow up of EMDR treatment of PTSD in an HMO setting. Int J Stress Management; 11: 195-208. Mc Cullough L (2002) Exploring change mechanisms in EMDR applied to 'small - t trauma' in short - term dynamic psychotherapy: research questions and speculations. J Clin Psychology; 58: 1531-1544. McFarlane AC, Yehuda R (2000) Clinical treatment of posttraumatic stress disorder: conceptual challenges raised by recent research. Aust N Z J Psychiatry; 34: 940-953. National Institute for Clinical Excellence (2005) Post traumatic stress disorder (PTSD): The management of adults and children in primary and secondary care. London: NICE Guidelines. O'leary LD (1975) Behavior Therapy; Application and Outcome. Wilson TG, editor. London: Prantice-Hall International. Özkürkçügil ÇA (2000). Posttravmatik Stres Bozuklu u. 3P Dergisi; Cilt.8. Ek Say : 1: 13-20. Protinsky H, Spark J, Flemke K (2001) Eye movement desensitization and reprocessing: innovate clinical applications. J Contempor Psychother; 31: 125-135. Robertson M, Humphreys FL, Ray R (2004) Psychological treatments for posttraumatic stress disorder: recommendations for the clinician based on a review of the literature. J Psychiatric Practice; 10: 106-118. Rogers S, Silver SM, Goss J, et al (1999) A single session, group study of exposure and eye movement desensitization and reprocessing in treating post traumatic stress disorder among Vietnam War veterans: preliminary data. J Anxiety Disord; 13: 119-130. Rogers S, Silver SM (2002) Is EMDR an exposure therapy? A review of trauma protocols. J Clin Psychology; 58: 43-59. Sack M, Lempa W, Steinmetz A, Lamprecht F, Hofmann A (2008) Alterations in autonomic tone during trauma exposure using eye movement desensitization and reprocessing (EMDR)-Results of a preliminary investigation. J Anxiety Disord; 22: 1264-1271. Scheck MM, Schaeffer JA, Gillette C (1998) Brief psychological intervention with traumatized young women: The efficacy of eye movement desensitization and reprocessing. J Traumatic Stress; 11: 25-44. Scott MI, Stradling SG (1993) Counseling for posttraumatic stress disorder. Stradling S, editor. London: Sage Publications, 18-29. Seidler GH, Wagner FE (2006) Comparing the efficacy of EMDR and trauma-focused cognitive-behavioral therapy in the treatment of PTSD: a meta-analytic study. Psychol Med.; 36: 1515-1522. Shapiro F (1995) Eye Movement Desensitization and Reprocessing: Basic Principles, Protocols and Procedures. New York: Guilford Press. Shapiro F (1999a) Eye Movement Desensitization and Reprocessing (EMDR) and the anxiety disorders: clinical and research implications of an integrated psychotherapy treatment. J Anxiety Disord; 1-2: 35-67. Shapiro F (1999b) Eye Movement Desensitization and Reprocessing: Level 1 Training Manual Part one of Two Part Training. EMDR Institute, Inc. Smyth NJ, Poole AD (2002) EMDR and cognitive-behavior therapy: Exploring convergence and divergence. Shapiro F, editor, EMDR as an integrative psychotherapy approach: Experts of diverse orientations explore the paradigm prism (pp. 151-180). Washington, DC: American Psychological Association. Soberman GB, Greenwald R, Rule DL (2002) A controlled study of eye movement desensitization and reprocessing (EMDR) for boys with conduct problems. J Aggress Maltreat Trauma; 6: 217-236. Stampfl TG, Levis DJ (1967) Essentials of implosive therapy: a learning-theory-based psychodynamic behavioral therapy (Abstact). J Abnor Psychology; 72: 496. Stickgold R (2002) EMDR: a putative neurobiological mechanism of action. J Clini Psychol; 58: 61-75. fiahin D (2000) Travma sonras stres bozuklu u. Anksiyete Bozukluklar. Tükel R, editör. Ankara: Çizgi T p Yay nevi, 105-136. Van den Hout M, Muris P, Salemink E, Kindt M (2001) Autobiographical memories become less vivid and emotional after eye movements. Brit J Clin Psychol; 40: 121-130. Van der Kolk BA (1996) Trauma and Memory. van der Kolk BA, McFarlane C, Weisaeth L, editors. Traumatic Stress: The Effects of Overwhelming Experience on Mind, Body, and Society New York: Guilford Press, 279-302. Van der Kolk BA, Spinazzola J, Blaustein ME, Hopper JW, Hopper EK, Korn DL, Simpson WB (2007) A randomized clinical trial of eye movement desensitization and reprocessing (EMDR), fluoxetine, and pill placebo in the treatment of posttraumatic stress disorder: treatment effects and long-term maintenance. J Clin Psychiatry; 68: 37-46. Wilson SA, Becker LA, Tinker RH (1997) Fifteen month follow up of eye movement of desensitization and reprocessing (EMDR) treatment for PTSD and psychological trauma. J Consult Clin Psychol; 65: 1047-1056. Wilson DL, Silver SM, Covi WG, Foster S (1996) Eye movement desensitization and reprocessing: effectiveness and autonomic correlates (Abstract). J Behav Ther Exp Psychiatry; 27: 219-229. New/Yeni Symposium Journal www.yenisymposium.net 186 Ekim 2009 Cilt 47 Say 4