Hava Kirliliği Araştırmaları Dergisi www.hkad.org



Benzer belgeler
İNİŞ KALKIŞ DÖNGÜSÜNDEKİ SAFHA SÜRELERİNİN GERÇEK UÇUŞ VERİLERİ KULLANILARAK DEĞERLENDİRİLMESİ

ESKİŞEHİR KENT MERKEZİ YANMA KAYNAKLI EMİSYON ENVANTERİ ÇALIŞMASI

Kahramanmaras Sutcu Imam University Journal of Engineering Sciences

Ek 7.1: Güney Akım Açık Deniz Doğalgaz Boru Hattı ndan Kaynaklanan Atmosferik Emisyonlar Türkiye Bölümü: İnşaat ve İşletim Öncesi Aşamaları

UYGULAMA 1. Prof.Dr. Mustafa Cavcar Anadolu Üniversitesi, Sivil Havacılık Yüksekokulu, Eskişehir. Tablo 1. Uygulamalar için örnek uçak

Hava Kirliliği Araştırmaları Dergisi

ECAC Havaalanı Gürültüsü Hesaplama Metodunun Teknik Detayları Vitor Rosão

TATCA TURKISH AIR TRAFFIC CONTROLLER ASSOSIATION

PROJE AŞAMALARI. Kaynak Envanterinin Oluşturulması. Emisyon Yükü Hesaplamaları

TÜRKİYE DEKİ ÇİMENTO FABRİKALARININ EMİSYON FAKTÖRLERİ. ****İTÜ, Kimya ve Metalurji Fakültesi, Kimya Mühendisliği Bölümü, Maslak, İstanbul

Doğalgaz Kullanımı ve Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi

UYGULAMA 2. Prof.Dr. Mustafa Cavcar Anadolu Üniversitesi, Sivil Havacılık Yüksekokulu, 26470, Eskişehir

Emisyon Envanteri ve Modelleme. İsmail ULUSOY Çevre Mühendisi Ennotes Mühendislik

GEMİ KAYNAKLI HAVA KİRLİLİĞİNİN OLUŞUMU ETKİLERİ VE AZALTILMASI. Doç. Dr. Cengiz DENİZ

TÜRKiYE DE BİR ÇİMENTO FABRİKASI İÇİN HAVA KALİTESİ MODELLEME ÇALIŞMASI

TEMİZ KAMPÜS; MERKEZİ ISITMA SİSTEMLERİNDEN YAYILAN EMİSYONLARIN HAVA KALİTESİNE ETKİSİ

ADAPAZARI İLÇESİNDEKİ ENDÜSTRİYEL KAYNAKLI EMİSYONLARIN ENVANTERLENMESİ

GAZ TÜRBİNLİ UÇAK MOTORLARINDA KİRLETİCİ EMİSYONLARIN İNCELENMESİ

Gürültü kaynağı verileri Havaalanları

Ulaşımdan Kaynaklanan Emisyonlar

ATAŞEHİR İLÇESİ HAVA KALİTESİ ÖLÇÜMLERİ DEĞERLENDİRMESİ

HAVA KALİTESİ YÖNETİMİ

Avrupa ve Amerika da uygulanan emisyon standartlarının incelenmesi Türkiye de uygulanan egzoz gazı emisyon kontrol yönetmeliğinin incelenmesi Emisyon

Kentsel Hava Kirliliği Riski için Enverziyon Tahmini

Pamukkale Üniversitesi Mühendislik Bilimleri Dergisi Pamukkale University Journal of Engineering Sciences

Ankara ya Ana Hava Dağıtım Merkezi (Hub) Olarak Değer Katmak (Developing Ankara as an Aviation Hub)

AERODİNAMİK KUVVETLER

Ýsmet UYSAL Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, ÇANAKKALE,

ISCST3 VE AERMOD ATMOSFERİK DAĞILIM MODELLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI ÖRNEK ÇALIŞMA: ÇAYIRHAN TERMİK SANTRALİ

Halil İbrahim HACIOĞLU

YEŞİL HAVAALANI PROJESİ SERA GAZI KRİTERLERİ DOKÜMANI

PİLOTAJ BÖLÜMÜ DERS MÜFREDATI

ÖZGEÇMİŞ. Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü Osmaniye/Türkiye Telefon : /3688 Faks :

KONYA VALĠLĠĞĠ ĠL ÇEVRE VE ORMAN MÜDÜRLÜĞÜ KONYA DA SANAYİ ENVANTERİ ÇALIŞMALARI

ESKİŞEHİR BÖLGESİNDEKİ BİR ÇİMENTO FABRİKASI EMİSYONLARININ DAĞILIMININ İNCELENMESİ

ORTA MENZİLLİ BİR UÇAK İÇİN YAKIT MODELİNİN OLUŞTURULMASI

HAVA ULAŞTIRMA FAKÜLTESİ PİLOTAJ BÖLÜMÜ DERS MÜFREDATI

TÜRK HAVA SAHASININ ETKİN KULLANIMI. Hava Ulaşımındada Duble yollar ve Tünellere İhtiyaç var

Pamukkale Üniversitesi Mühendislik Bilimleri Dergisi Pamukkale University Journal of Engineering Sciences

ACADEMIC YEAR CURRICULUM OF DEPARTMENT OF LOGISTICS MANAGEMENT FIRST SEMESTER

İTKİLİ MOTORLU UÇAĞIN YATAY UÇUŞ HIZI

DEÜ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ FEN ve MÜHENDİSLİK DERGİSİ Cilt: 3 Sayı: 2 Sh Mayıs 2001 EGE BÖLGESİ HAVA KİRLETİCİ EMİSYON ENVANTERİ

SIKIŞTIRMA ORANININ BİR DİZEL MOTORUN PERFORMANS VE EMİSYONLARINA ETKİLERİ

TÜİK ENERJİ SEKTÖRÜ. Dr. Ali CAN. T.C.BAŞBAKANLIK Türkiye İstatistik Kurumu

BİNEK ARAÇLARINDA SÜRÜŞ KOŞULLARININ KİRLETİCİ EGZOZ EMİSYONLARINA ETKİSİ

EMĠSYON ENVANTERĠ ÇALIġMALARI BELĠRSĠZLĠKLER ve QA/QC

KRUVAZİYER GEMİLERİNDEN KAYNAKLANAN SERA GAZI SALIMI İNCELENMESİ: KUŞADASI LİMANI ÖRNEĞİ

Atmosfer Kimyası Neden Önemli?

Bir Helikopterin Uçuşa Elverişlilik Çalışmaları Kapsamında Uçuş Performans Sertifikasyon Gereksinimleri

26 27 Şubat 2016 Dokuz Eylül Üniversitesi Tınaztepe / İzmir

PİLOTAJ YÜKSEK LİSANSI PROGRAMI HAVAYOLU NAKLİYE PİLOTU LİSANSI ATPL(A) DERS MÜFREDATI

KÜTAHYA DA YAŞAYAN İLKOKUL ÇAĞINDAKİ ÇOCUKLARIN HAVA KİRLETİCİLERİNE KİŞİSEL MARUZ KALIMLARININ ÖN DEĞERLENDİRME ÇALIŞMASI

KONU MOTORLARIN ÇEVREYE OLUMSUZ ETKĠLERĠ VE BU ETKĠLERĠN AZALTILMASI

Diesel Motorlarında Doldurma Basıncının ve Egzoz Gazı Resirkülasyonunun Azot Oksit ve Partikül Madde Emisyonlarına Etkisi.

Iğdır İlinin Hayvansal Atık Kaynaklı Biyogaz Potansiyeli. Biogas Potential from Animal Waste of Iğdır Province

HAVA KİRLİLİĞİ KONTROLÜNDE BİLGİ YÖNETİMİ: PERFORMANS GÖSTERGELERİ YAKLAŞIMI

Eğitimcilerin Eğitimi Bölüm 11:Kurumsal ve Ürüne Yönelik Karbon Ayak İzi Hesaplaması Elif ÖZDEMİR , ANTALYA

Ders Notları.

YATAY UÇUŞ SEYAHAT PERFORMANSI (CRUISE PERFORMANCE)

DEÜ MÜHENDĠSLĠK FAKÜLTESĠ MÜHENDĠSLĠK BĠLĠMLERĠ DERGĠSĠ Cilt: 12 Sayı: 1 sh Ocak 2010

T.C. NECMETTĠN ERBAKAN ÜNĠVERSĠTESĠ MÜHENDĠSLĠK VE MĠMARLIK FAKÜLTESĠ, ÇEVRE MÜHENDĠSLĠĞĠ BÖLÜMÜ, AKADEMĠK YILI ÖĞRETĠM PLANI / T.

ATAŞEHİR İLÇESİ HAVA KALİTESİ ÖLÇÜMLERİ DEĞERLENDİRMESİ Nisan 2018

ESKİŞEHİR ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ NDEKİ ELEKTRİK ÜRETİM TESİSİNİN NO 2 VE CO EMİSYONLARININ ISC3-ST İLE MODELLENMESİ

İÇERİK. Amaç Yanma Dizel motorlardan kaynaklanan emisyonlar Dizel motor kaynaklı emisyonların insan ve çevre sağlığına etkileri Sonuç

Projenin finansal desteği İngiltere Büyükelçiliği Refah Fonu tarafından sağlanmıştır.

AKTS/ ECTS KREDĠ/ CREDITS

Kaç istasyon olması gerektiğinin, Bu istasyonların nerelerde kurulması gerektiğinin, İzlemede kullanılacak metotların

İZMİR DE HAVA KİRLİLİĞİ. Prof. Dr. Abdurrahman BAYRAM

KOCAELİ İLİ NDE SANAYİ KAYNAKLI BİRİNCİL KİRLETİCİLERİN EMİSYON ENVANTERİ

IKONAIR Proje Organizasyonu. Henk Bloemen RIVM, The Netherlands Project leader IKONAIR

28-30 APRIL 2015 ISTANBUL PROCEEDINGS

KARAYOLU ULAŞIMINDAN KAYNAKLANAN SERA GAZI EMİSYONLARI : TÜRKİYE DEKİ DURUMUN DEĞERLENDİRİLMESİ

ANADOLU ÜNİVERSİTESİ HAVACILIK VE UZAY BİLİMLERİ FAKÜLTESİ. Prof. Dr. Mustafa Cavcar 8 Mayıs 2013

BAZI İLLER İÇİN GÜNEŞ IŞINIM ŞİDDETİ, GÜNEŞLENME SÜRESİ VE BERRAKLIK İNDEKSİNİN YENİ ÖLÇÜMLER IŞIĞINDA ANALİZİ

AIR POLLUTION CONTRIBUTION OF SOME CEMENT PLANTS IN TURKEY. Ersan KALAFATOÐLU, Nuran ÖRS, Tülin GÖZMEN, Sibel SAÝN, Ýsmet MUNLAFALIOÐLU

ATAŞEHİR İLÇESİ HAVA KALİTESİ ÖLÇÜMLERİ DEĞERLENDİRMESİ 30 Nisan 6 Mayıs 2018

80 Kn Gücünde Bir Turbofan Motorun Yanma Veriminin Egzoz Emisyonları Yardımıyla Hesaplanması

ÖĞRETİM YILI DERS İNTİBAKLARI Y.YILKODU ADI KREDİ STATÜ Y.YILKODU ADI KREDİ STAT AÇIKLAMA. I. İNG127 English I (İngilizce I) 4+0/4,0 Z

UÇACAKSANIZ IF YOU LL FLY, FLY WITH THE BEST

2-Emisyon Ölçüm Raporu Formatı

Pamukkale Üniversitesi Mühendislik Fakültesi - Denizli Tel: (0 258) , (0 258) E-Posta:

PROJE ÇALIŞANLARI. 3- Deniz DEMİRHAN (Kritik Araştırmacı), Araştırma Görevlisi. 4- Ceyhan KAHYA (Kritik Araştırmacı), Araştırma Görevlisi

Eğitimcilerin Eğitimi Bölüm 3: İzleme Planları Hakkında Temel Kavramlar. İklim ŞAHİN , ANTALYA

Hava Kirleticilerin Atmosferde Dağılımı ve Hava Kalitesi Modellemesi P R O F. D R. A B D U R R A H M A N B A Y R A M

Hava Kirliliği ve Sağlık Etkileri

Hasta Çalışan Güvenliğinde Enfeksiyon Risklerinin Azaltılmasına Yönelik Đstatistiksel Kalite Kontrol Çalışmaları

EMİSYON ENVANTERİ NASIL HAZIRLANIR

4FOLDKONTEYNERLERİN 4 FAYDASI

Zaman Serileri Tutarlılığı

TÜRKİYE DEKİ BAZI HAVA ALANLARINDA İÇ HAT UÇUŞLARI İÇİN UÇAK SEÇİMİNDE ÇEVRESEL ETKİLERİN GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURULMASININ İNCELENMESİ

TAŞIT ve ÇEVRE. Proof

ANKARA ATMOSFERİNDEKİ AEROSOLLERİN KİMYASAL KOMPOZİSYONLARININ BELİRLENMESİ

HAVA YÖNETİMİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Emisyon Kontrolünün Geliştirilmesi Projesi

BATI KARADENİZ BÖLGESİNDE MOTORLU TAŞITLARDAN KAYNAKLANAN EMİSYONLAR VE DEĞERLENDİRİLMESİ

Doç. Dr. Melih Kırlıdoğ Marmara Üniversitesi. v.02 23/07/2012

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ

Eğitimcilerin Eğitimi Bölüm 6: Veri Boşlukları, Veri Akış Faaliyetleri ve Prosedürler. Esra KOÇ , ANTALYA

Emisyon Envanteri Altyapısı ve İşlevselliği

Yrd. Doç. Dr. Güray Doğan

FLIGHT TRAINING DEPARTMENT UNDERGRADUATE COURSE PROGRAM

Transkript:

Hava Kirliliği Araştırmaları Dergisi www.hkad.org Araştırma Makalesi Gerçek Karışma Yüksekliği ve Uçuş Fazı Süreleri ile Hesaplanan Uçak Emisyonlarının ICAO Değerleri ile Karşılaştırması Ozan Devrim YAY 1,, Elif YILMAZ 1, Tuncay DÖĞEROĞLU 1, Enis T. TURGUT 2, Mustafa CAVCAR 2, Öznur USANMAZ 2, Kadir ARMUTLU 3 1 Anadolu Üniversitesi, Çevre Mühendisliği Bölümü, Eskişehir 2 Anadolu Üniversitesi, Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi, Eskişehir 3 Sarp Havacılık Lojistik Turizm San. ve Tic. A.Ş., Eskişehir Sunuluş tarihi: 1 Haziran 2014, Kabul edilme tarihi: 21 Temmuz 2014 ÖZET Havacılık faaliyetleri hem alt hem üst atmosferde hava kalitesini etkileyen emisyonlara neden olmaktadır. Yer seviyesine etki eden kirleticiler atmosferik karışma yüksekliğinin altında salındığından uçak emisyonlarının da karışma yüksekliği altında gerçekleşenleri ayrıca incelenmelidir. ICAO (Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı International Civil Aviation Organization) tarafından farklı amaçlarla kullanılmak üzere tanımlanan LTO (iniş/kalkış, landing/take off) döngüsünde uçakların taksi, kalkış, tırmanış ve yaklaşma fazları için belli süreler varsayılmakta ve karışma yüksekliği 3000 ft olarak kabul edilmektedir. Oysa meteorolojik etkenlere göre karışma yüksekliği, konumdan konuma, günden güne ve gün içinde çok değişkenlik göstermektedir. Bu çalışmada, hem uçak FDR (uçuş verileri kaydedicisi, flight data recorder) verileri yardımı ile LTO döngüsündeki gerçek uçuş fazı süreleri belirlenerek, hem de gerçek karışma yükseklikleri dikkate alınarak LTO döngüsü emisyonları hesaplanmış ve ICAO varsayımları ile hesaplanan değerlerle karşılaştırılmıştır. Karşılaştırma sonucunda ortalama azot oksit emisyonlarında %20, hidrokarbon ve karbon monoksit emisyonlarında %30 azalma gözlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Uçak emisyonları, LTO döngüsü, karışma yüksekliği Tüm yayın hakları Hava Kirlenmesi Araştırmaları ve Denetimi Türk Milli Komitesi ne aittir. 1. Giriş ICAO (Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı International Civil Aviation Organization) tarafından yapılan LTO (iniş/kalkış, landing/take off) döngüsü tanımı, uçuşun 3 000 ft ve altında gerçekleşen uçuş fazları için yapılır. Tanımdaki 3 000 ft, kirleticilerin yer seviyesinden itibaren iyi karıştığı tabakanın yüksekliği olarak bilinen karışma yüksekliğinin tipik bir değeri olarak seçilmiştir. Pek çok hava kalitesi çalışmasında amaç kirleticilerin yer seviyesi derişimlerine etkisinin incelenmesidir ve uçaklar tarafından karışma yüksekliği üstünde salınan kirleticilerin yer seviyesi derişimlerini belirgin şekilde etkilemesi beklenmez. Bu nedenle, LTO döngüsünün özellikle tırmanma ve yaklaşma fazlarında geçen sürelerin gerçek karışma yüksekliğini göz önünde bulundurarak hesaplanması daha doğru bir yaklaşım olacaktır; ancak bu tür bir veriye ulaşmak her zaman çok olası değildir. Söz konusu sürelerin gerçek karışma yüksekliğine göre belirlenmesi yer seviyesini etkileyecek (örneğin kentsel hava kalitesi çalışmaları) emisyonların da daha doğru hesaplanmasını sağlayacaktır. Bazı hava kalitesi modelleri bu gerçeği göz önünde bulundurmaktadır. Uçak emisyonlarının etkisini inceleme amacı Ozan Devrim Yay Tel: (222) 321 35 50, Faks: (222) 323 95 01 E-posta: odyay@anadolu.edu.tr ile kullanılan Federal Aviation Administration Emission and Dispersion Modeling System (FAA-EDMS) karışma yüksekliği için varsayılan değer olarak 3 000 ft almaktadır ancak kullanıcı isterse yerel koşullara ve gerçek karışma yüksekliğine göre bu değeri değiştirebilmektedir (Xu vd., 2006). Davies vd. (2007) karışma yüksekliğinin çoğunlukla 500 m ve 2 000 m arasında değiştiğini belirtmiştir. Stettler vd. (2011), bu çalışmaya atfen emisyonları karışma yüksekliğinin 500 m ve 2 000 m olduğu iki durum için hesaplayarak karşılaştırma yapmışlardır. Bu karşılaştırmanın sonuçlarına göre, referans koşul olan 3 000 ft e göre CO 2 ve SOx emisyonları [%-28, %+55], NOx emisyonları [%-36, %+72], PM 2.5 emisyonları [%-15, %+99] değişmektedir. CO ve HC emisyonları LTO döngüsü içinde en çok taksi sırasında gerçekleştiği için bu kirleticilerin emisyonlarındaki değişim %5 in altında bulunmuştur. Yazarlara göre CO 2, SOx, NOx ve PM 2.5 emisyonlarında karışma yüksekliğinden kaynaklı belirsizlik, tüm diğer parametrelerin toplamından kaynaklı belirsizlikten daha fazladır (Stettler vd., 2011). Can (2012) Ocak 2011 de Ankara-İstanbul arasında gece ve gündüz gerçekleşen iki uçuşun ayrıntılı analizinde, gerçek karışma yüksekliğine 47

göre hesaplanan emisyonların, ICAO tanımındaki 3 000 ft le karşılaştırıldığında yaklaşık %35 daha az olduğunu bildirmiştir. ICAO emisyon hesap yöntemine yönelik bir eleştiri de uçuş fazı sürelerinin geçerliliğine ilişkindir. ICAO emisyon hesaplarında her uçuş fazı için tipik süre değerleri verilmektedir. Gelişen motor teknolojisi ile özellikle tırmanış fazındaki sürelerin bu değerlere göre kısaldığı, taksi ve yaklaşma sürelerinin ise havaalanlarındaki yoğunluğa bağlı olarak çok değişkenlik gösterebildiğine dair değerlendirmeler değişik çalışmalarda yapılmıştır. Rice ın (2003) çalışmasında, radar ile Chicago O Hare Uluslararası Havaalanı nda yapılan uçuş fazı süreleri incelemesinde, ortalama tırmanış süresinin, 2.2 dakika olan ICAO standardı yerine, 1.1 dakika olduğu görülmüştür. Bu durumda havaalanından yıllık LTO NOx emisyonu %25 daha az hesaplanmaktadır. Aynı çalışmada gerçek karışma yüksekliğinin 3 000 ft ten farklı olmasının da emisyon hesabına ciddi etkisi olacağı belirtilmiş ancak hesap yapılmamıştır. Patterson ve diğerlerinin (2009) LTO döngüsündeki yakıt harcamalarına ilişkin olan ve gerçek uçuş verisi kullanılan çalışmasında özellikle tırmanış sürelerinin ICAO ya göre çok daha kısa olduğu anlaşılmıştır. Fleuti ve Polymeris in (2004) çalışmasında tırmanış sürelerinin ortalama değerinin ICAO ya göre %77 daha az (0,5 dakika) olduğu, toplam LTO döngüsü için yakıt tüketiminin ICAO değerlerine göre %38 daha az, NOx emisyonlarının da % 31 daha az olduğu görülmüştür. Kesgin in (2006) ICAO emisyon veri tabanı LTO emisyon faktörleri ve yakıt akışlarını kullanarak minimum ve maksimum yakıt tüketimine bağlı Atatürk Havalimanını da içeren Türkiye deki büyük havaalanlarında toplam LTO emisyonlarını hesapladığı çalışmasında LTO fazı toplam emisyonları 7614,34 ile 8338,79 t/yıl arasında hesaplanmıştır. Yine aynı çalışmada taksi (rölanti) fazı süresindeki 2 dakikalık bir azalma, LTO emisyonları toplamında %6 azalma sağlamıştır. Atatürk Hava Limanı nda uçakların LTO fazı toplam emisyon miktarı 3777,64 ile 4253,97 t/yıl dır. Karışma yüksekliği altındaki uçuş fazları (LTO) emisyonların büyük bir miktarını oluşturmaktadır. Elbir in (2008) bildirdiğine göre LTO döngüsü toplam CO emisyonlarının %78 i, toplam HC emisyonlarının %73 ü taksi (rölanti) fazı sırasında salınmaktadır. Toplam NOx emisyonlarının en büyük oranı %40 değeri ile tırmanış fazına aittir. Elbir (2008), Adnan Menderes Havalimanı 2004 yılı uçuşları için havaalanı uçuş kayıtları ve ICAO emisyon veri tabanı emisyon faktörlerini kullanarak NOx, CO ve HC emisyonlarını 197, 138 ve 21 t/yıl olarak hesaplamıştır. Ekici vd. (2013), Türkiye deki en yoğun beş havaalanındaki uçuşlara ait kayıtları ve ICAO emisyon faktörlerini kullanarak yıllık HC, CO ve NOx emisyonlarını, sırasıyla, 215, 1483 ve 1417 ton olarak hesaplamıştır. Bu çalışmada, ICAO tanımlarında verilen uçuş fazı sürelerinin ve ortalama 3 000 ft olduğu varsayılan karışma yüksekliğinin yerine bu değişkenlerin FDR kayıtlarına ve meteorolojik verilere bağlı gerçek değerlerinin kullanılması durumunda kirletici emisyonlarının hesaplanan değerlerinin her bir uçuş fazında ve toplamda ICAO değerlerinden ne kadar sapabileceğinin saptanmasına katkı yapılması amaçlanmıştır. Literatürde uçuş fazı sürelerinden kaynaklı sapmaya dair çalışmalar bulunmakla birlikte, karışma yüksekliğinin değişmesinden kaynaklı sapmalara dair çalışmalar çok kısıtlıdır. 2. Yöntem Uçuşun LTO döngüsündeki farklı uçuş fazlarında geçen gerçek süreleri belirlemenin bir yolu uçağın FDR (uçuş verileri kaydedici, flight data recorder) kayıtlarıdır. Bu çalışmada Türk Hava Yolları na ait FDR kayıtları kullanılmıştır. Bu kayıtlardan, uçağın motor devri, yakıt tüketimi, irtifası gibi çok sayıda veriye yüksek zamansal çözünürlükte ulaşmak mümkün olmaktadır. Bu verilerden LTO döngüsü içindeki uçuş fazını belirlemenin değişik yolları vardır. Bu çalışmada, irtifanın sıfır olduğu durumda taksi ve kalkış fazları FDR kayıtlarındaki gaz kolu açısı değerine göre ayrılmıştır. Kalkış fazı, FDR verileri arasından iki parametre takip edilerek saptanmıştır. Bunlardan ilki gaz kolu değeridir. Tüm FDR verileri incelendiğinde, kalkış esnasında gaz kolunun IDLE dan (rölanti), CLIMB (tırmanış) konumuna alındığı, çok kısa bir süre sonra ise FLX-MCT konumuna getirildiği görülmektedir. Rölantiden tırmanışa geçiş esnasında anlık yakıt tüketimi ve yer hızında artış meydana gelmektedir. Bu şekilde kalkış fazının başlangıç anı belirlenebilmektedir. İkinci parametre uçağın yerde veya havada olduğunu bildiren LDGL parametresidir. Bu parametre takip edilerek kalkış fazının sonu belirlenmiştir. Emisyon hesaplarında, adı geçen dört uçuş fazı için emisyon indisleri (faktörleri) ve yakıt tüketim değerleri ICAO Uçak Motorları Emisyonları Veri tabanından (ICAO Aircraft Engine Emissions Databank) alınmıştır. Çalışmaya dâhil edilen uçuşların tamamında CFM56-7B26 tipi motor kullanan B737-800 tipi yolcu uçaklarına ait FDR kayıtları kullanılmıştır. CFM56-7B26 tip motorlara ait ICAO emisyon faktörleri ve yakıt tüketim değerleri Tablo 1 de belirtilmiştir. Tüm uçuşların aynı motor tipine ait uçaklardan seçilmesinin nedeni, çalışmanın amacının emisyonlar üzerinde sürelerin ve karışma yüksekliğinin etkilerinin belirlenmesi olmasıdır. Böylece farklı motor tiplerinden kaynaklanabilecek farkların önüne geçilmesi hedeflenmiştir. ICAO LTO döngüsü tanımlarında her uçuş fazında geçen süre için varsayılan değerlerle Ocak ve Ağustos 2011 de İstanbul-Ankara/Ankara-İstanbul arası gece ve gündüz saatlerinde gerçekleşen toplam 14 uçuşa ait FDR kayıtlarından alınan gerçek değerler karşılaştırılmıştır. Verilerin tarih ve zaman dilimi seçimleri, farklı meteorolojik ve havaalanı şartlarının etkilerinin gözlenebilmesini sağlayacak şekilde yapılmıştır. Emisyonlar hem ICAO uçuş fazı sürelerine hem de gerçek değerlere göre hesaplanarak karşılaştırılmıştır. Uçuş fazı süreleri belirlenirken; kalkış ve tırmanış süreleri için kalkış yapılan havaalanındaki süreler, yaklaşma süreleri için varış havaalanındaki 48

süreler, taksi süreleri için ise kalkış ve varış havaalanlarındaki taksi sürelerinin toplamı kullanılmıştır. Gece uçuşları için Meteoroloji Genel Müdürlüğünden elde edilen minimum karışma yüksekliği değerleri, gündüz uçuşları için maksimum karışma yüksekliği değerleri kullanılmıştır. Söz konusu karışma yüksekliklerinin geçerli olması için, uçuş saatleri gece için gece yarısı ve gündoğumu arasında, gündüz uçuşları için saat 14:00 ile günbatımı arasında seçilmiştir (EPA, 1995). Tablo 1. CFM56-7B26 serisi uçak motorları için ICAO Emisyon Faktörleri (kg yakıt başına) ve yakıt tüketimi değerleri Faz Yakıt tüketimi kg/saniye CO g/kg HC g/kg NOx g/kg Kalkış 1,221 0,20 0,10 28,8 Tırmanış 0,999 0,60 0,10 22,5 Yaklaşma 0,338 1,60 0,10 10,8 Rölanti (Taksi) 0,113 18,8 1,90 4,70 3. Bulgular ICAO tanımlı faz süreleri ile gerçek işletim koşullarındaki faz süreleri Tablo 2 de karşılaştırılmıştır. Karşılaştırmada gerçek işletim koşullarındaki süreler 3 000 ft altı için ve karışma yüksekliği altı için ayrı ayrı belirlenmiştir. Kalkış için ortalama süreler ICAO ile aynı görünürken diğer uçuş fazı sürelerinde önemli farklar gözlenmektedir. Ayrıca, İstanbul ve Ankara havaalanlarındaki terminal-pist mesafesi ve trafik yoğunluğu farklarından dolayı, taksi sürelerinde farklılıklar görülmektedir. Ankara için ortalama kalkış taksi süresi 513 saniye (sn) (404-724 sn), İstanbul için ortalama kalkış taksi süresi 758 sn (536-1196 sn), Ankara için ortalama varış taksi süresi 412 sn (360-464 sn), İstanbul için ortalama varış taksi süresi 480 sn (208-964 sn) dir. Tablo 2 de verilen uçuş fazı sürelerine göre emisyonlar ICAO değerlerine ve gerçek işletim koşullarına göre belirlenerek Tablo 3 te ve Şekil 1 de verilmiştir. Ortalama NOx emisyonlarında %20, HC ve CO emisyonlarında %30 a varan azalma gözlenmektedir. NOx emisyonlarında gözlenen farklar çoğunlukla kalkış, tırmanış ve yaklaşma fazlarındaki süre farkına bağlıdır. HC ve CO daki değişimin literatürde görülen bazı değerlerden daha düşük bulunmasının nedeni ise, büyük oranda, gerçek taksi sürelerinin ICAO sürelerinden daha kısa olmasına bağlıdır. Literatürde de belirtildiği üzere, gerçek uçuşlardaki faz süreleri ve ICAO tarafından verilen faz süreleri arasındaki (ve dolayısıyla NOx emisyonları arasındaki) farklar en çok tırmanış ve yaklaşma fazlarında görülmektedir. Çalışmada analiz edilen 14 uçuşun gerçek uçuş verilerine göre hem 3 000 ft altında hem de gerçek karışma yüksekliği altında salınan NOx miktarları hesaplanmıştır. Şekil 2-a da, ICAO standardı olan 3 000 ft esas alındığında tüm uçuşlardaki NOx emisyonlarının, ICAO tarafından verilen 2 967 g değerinden düşük olduğu görülmektedir. Bunun nedeni, yeni uçak motorlarının daha verimli olması ve tırmanış sürelerinin kısalmış olmasıdır. Gerçek karışma yüksekliğinin altındaki emisyonlara bakıldığına ise yalnızca üç uçuşta (11-12-13. uçuşlar) emisyonların ICAO değerinden yüksek olduğu görülmektedir. Bu üç uçuş da Ağustos ayında ve öğleden sonra gerçekleşen uçuşlar olduğundan kalkış havaalanlarında karışma yükseklikleri 3 000 ft in oldukça üzerinedir (en düşük 6 407 ft, en yüksek 7 894 ft). Şekil 2-b de görülen yaklaşma fazı ile ilişkili değerlerde ise tırmanıştaki gibi belirgin bir eğilim yoktur. Bunun nedeni, hem farklı tarihlerdeki karışma yüksekliklerinin farklı olması, hem de havaalanı trafiğine bağlı olarak yaklaşma fazında alçak irtifalarda daha uzun süre geçirilebilmesidir. Örneğin 12. uçuşta varış havaalanı için Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından verilen karışma yüksekliği çok düşük olduğundan (344 ft) karışma yüksekliği altı NOx emisyonları da çok düşük olarak hesaplanmaktadır. Aynı uçuş için 3 000 ft altı emisyon miktarı (1 708 g) ise ICAO değeri olan 876 g dan daha yüksektir. Bunun nedeni, havaalanı trafiği ya da manevra gereksinimleri nedeniyle uçağın 3 000 ft altında uçuş süresini uzatmış olmasıdır. Zira bazı yaklaşma prosedürlerinde uçaklar uygulanan racetrack, yön değiştirme veya turlu yaklaşma manevrası nedeni ile veya trafik yoğunluğuna bağlı bekleme (holding) manevrası veya sıralama bacağındaki gecikme nedeni ile 3 000 ft veya altındaki yükseklikte belirli sürelerde düz uçuş yapabilmektedir. Bu da karışma yüksekliğinin 3 000 ft olarak alınması durumunda LTO faz süresini artıracağından hesaplanan emisyon değerinin daha yüksek olmasına neden olmaktadır. Tablo 2. ICAO ya göre ve gerçek işletim faz süreleri (saniye) Uçuş fazı ICAO LTO Ortalama işletim LTO (aralık) Fark Kalkış 42 42 (32-48) Tırmanış (3000 ft e) 132 77 (60-88) -%42 Tırmanış (karışma yüksekliğine) 95 (32-232) -%28 Yaklaşma (3000 ft ten) 240 311 (212-468) +%30 Yaklaşma (karışma yüksekliğinden) 276 (40-628) +%15 Taksi 1560 1 069 (208-1 196) -%32 49

Tablo 3. ICAO ya ve gerçek işletim koşullarına göre ve gerçek karışma yüksekliklerine göre ortalama emisyonlar (g) NOx HC CO Uçuş fazı ICAO LTO İşletim ICAO LTO İşletim ICAO LTO İşletim Kalkış 1 477 1 487 5 5 10 10 Tırmanış (3000 ft) 2 967 1 728 13 8 79 46 Tırmanış (KY a ) 2 145 10 57 Yaklaşma (3000 ft) 876 1 136 8 11 130 168 Yaklaşma (KY a ) 1 009 9 149 Taksi (rölanti) 828 566 335 230 3 314 2 271 TOPLAM (3000 ft) 6 148 4 917 361 253 3 533 2 496 TOPLAM (KY a ) 5 207 254 2 488 FARK (3000 ft) -% 20 -% 29 -% 29 FARK (KY a ) -% 15 -% 30 -% 30 a Karışma Yüksekliği Şekil 1. ICAO tanımlarına göre ve gerçek koşullara göre emisyonlar 50

NOx emisyonu (g) NOx emisyonu (g) Hava Kirliliği Araştırmaları Dergisi 3 (2014) 47 52 4. Sonuç ICAO tanımlı süreler yerine gerçek FDR kayıtları ve gerçek karışma yüksekliği verileri kullanıldığında, kirletici türüne göre farklı LTO döngüsü fazlarında önemli değişiklikler gözlenebilmektedir. Kentsel emisyon envanterlerinde ve buna bağlı hava kalitesi modeli çalışmalarında gerçek verilere dayalı olarak yapılacak hesaplar uçak emisyonlarının yer seviyesi hava kalitesine etkisini daha doğru temsil edecektir. Ayrıntılı uçuş verisinin (FDR) mevcut olmadığı durumlarda, radar sistemleri ile de uçakların LTO döngüsü içindeki süreleri (özellikle tırmanış ve yaklaşma) belirlenerek LTO döngüsü emisyonları gerçeğe daha yakın değerlerde hesaplanabilir. Teşekkür Bu çalışma Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK, Proje No: 111Y048) ve Anadolu Üniversitesi (Altyapı Projesi No: 1205F091) tarafından desteklenmiştir. Uçuş verilerine erişmemizi sağlayan Türk Hava Yolları na (THY) teşekkür ederiz. a Nox 3000 ft tırmanış Nox KY tırmanış ICAO: 2967 g 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 b Nox 3000 ft yaklaşma Nox KY yaklaşma ICAO: 876 g 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 Şekil 2. Tüm uçuşlar için (a) Tırmanış fazı NOx emisyonlarının [g] ICAO değeri ile karşılaştırılması (b) Yaklaşma fazı NOx emisyonlarının [g] ICAO değeri ile karşılaştırılması 51

Kaynaklar Can, K., 2012. Gerçek Uçuş Verileri ve Gerçek Karışma Yüksekliği Değerleri Kullanılarak Hesaplanan LTO Döngüsü Emisyon Hesabı ve Karşılaştırmalı Analizi, Lisans Bitirme Tezi, Anadolu Üniversitesi, Çevre Mühendisliği Bölümü, 54 pp. Davies, F., Middleton, D.R., Bozier, K.E., 2007. Urban air pollution modelling and measurements of boundary layer height, Atmospheric Environment 41(19), 4040-4049. Ekici, S., Yalin, G., Altuntas, O., Karakoc, T.H., 2013. Calculation of HC, CO and NOx from Civil Aviation in Turkey in 2012, International Journal of Environment and Pollution 53, 232-244. Elbir, T., 2008. Estimation of Engine Emissions from Commercial Aircraft at a Midsized Turkish Airport, Journal of Environmental Engineering 134, 210-215. EPA, 1995. User's Guide for the Industrial Source Complex (ISC3) Dispersion Models Volume II - Description of Model Algorithms, US Environmental Protection Agency, EPA-454/B-95-003b, 128 pp. Fleuti, E., Polymeris,J., 2004. Aircraft NOx-Emissions within the Operational LTO Cycle, Unique (In cooperation with Swiss Flight Data Monitoring), Zurich, 15 pp. Kesgin, U., 2006. Aircraft Emissions at Turkish Airports, Energy 31, 372-384. Patterson, J., Noel, G.J.,Senzig, D.A.,Roof, C.J.,Fleming, G.G. 2009. Analysis of Departure and Arrival Profiles Using Real-Time Aircraft Data, Journal of Aircraft 46(4), 1094-1103 Rice, C.C., 2003. Validation of Approach and Climb-Out Times-in-Mode for Aircraft Emissions Computation, Transportation Research Record 1850, 79-82. Stettler, M.E.J., Eastham, S., Barrett, S.R.H., 2011. Air quality and public health impacts of UK airports. Part I: Emissions, Atmospheric Environment, 45(31), 5415-5424. Xu, Y., Baik, H., Trani, A., 2006. Preliminary Assessment of Airport Noise and Emission Impacts Induced by Small Aircraft Transportation System Operations, 6th AIAA Aviation Technology, Integration and Operations Conference (ATIO) Wichita, Kansas 25-27 September, 2006. Hava Kirliliği Araştırmaları Dergisi www.hkad.org Research Article Comparison of Aircraft Emissions Calculated Using Real Mixing Heights and Mode Times with ICAO Values Ozan Devrim YAY 1,, Elif YILMAZ 1, Tuncay DÖĞEROĞLU 1, Enis T. TURGUT 2, Mustafa CAVCAR 2, Öznur USANMAZ 2, Kadir ARMUTLU 3 1 Anadolu University, Department of Environmental Engineering, Eskişehir, Turkey 2 Anadolu University, School of Civil Aviation, Eskişehir, Turkey 3 Sarp Aviation Logistics, Eskişehir, Turkey Received: June 1, 2014; Accepted: July 21, 2014 ABSTRACT Aviation activities cause emissions that affect both the lower and the upper atmosphere. Since the pollutants that affect the ground level are emitted below the atmospheric mixing height, aircraft emissions below this height should separately be analyzed. The LTO (landing/take off) cycle defined by ICAO (International Civil Aviation Organization) assumes certain times for the taxi, take off, climb, and approach modes, and assumes a mixing height of 3 000 ft. However, the mixing height is very variable from location to location, day to day, and within the day due to the meteorological factors. In this study, the LTO cycle emissions have been calculated based on flight data recorder data and real mixing heights, and these results have been compared with calculations made with ICAO assumptions. The comparison results show that average nitrogen oxides emissions decrease by 20%, hydrocarbon and carbon monoxide emissions decrease by 30%. Keywords: Aircraft emissions, LTO cycle, mixing height Turkish National Committee of Air Pollution Research and Control. 52