SÖZLÜ TAR H DENEMES : 1960-1980 YILLARI ARASINDA STANBUL DA HALK DANSLARI ORAL HISTORY TRIAL: FOLK DANCES IN ISTANBUL BETWEEN 1960 AND



Benzer belgeler
BURSA DA GÖREV YAPAN MÜZK ÖRETMENLERNN ULUDA ÜNVERSTES ETM FAKÜLTES GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM DALI LE LETM VE ETKLEM

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu Ekim 2007, zmir

ÜNVERSTELERN GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ MÜZK ETM ANABLM/ANASANAT DALI BRNC SINIF ÖRENCLERNN KSEL PROFLLER *

EL PARMAKLARINA DEERLER VEREREK KOLAY YOLDAN ÇARPMA ÖRETM YÖNTEMYLE ZHN ENGELL ÖRENCLERE ÇARPIM TABLOSU ÖRETM UYGULAMASI

AMER KA B RLE K DEVLETLER SAYI TAYI

KOÇ ÜNVERSTES SOSYAL BLMLER (KÜSB) KULÜBÜ TÜZÜÜ

Güzellerden Güzellemeler...

OTSTK ÇOCUKLARIN ALELERNE YÖNELK GRUP REHBERL NN ANNE BABALARIN DEPRESYON VE BENLK SAYGISINA ETKS

Sosyo-Ekonomik Gelimilik Aratırması

Vakko Tekstil ve Hazır Giyim Sanayi letmeleri A Tarihi tibarıyla Sona Eren Hesap Dönemine likin Yönetim Kurulu Yıllık Faaliyet Raporu

TÜM OTOBÜSÇÜLER VE LETMECLER FEDERASYONU KARAYOLU YOLCU TAIMACILII SEKTÖRÜNÜN TARHSEL GELM

İTÜ HBSK ÜNİVERSİTELER ARASI HALK KÜLTÜRÜ GÜNLERİ İTÜ HALK BİLİMİ VE SANATLARI KULÜBÜ

MÜZK ETM YÖNETM ve DEERLENDRME LKLER *

Halk dansları hareket ve müzik olmak üzere iki ayrı öğeden oluşmuş bir bütündür. "Düzgün ve birbirine benzeyen ritmik hareketlerin uyumlu bir biçimde

FRANSA DA OKULA GTME

PORTER MODEL: ULUSLARARASI REKABET ÖZLEM ÖZ ODTÜ LETME BÖLÜMÜ

SINIF ÖRETMEN ADAYLARININ NTERNET KULLANIMINA LKN TUTUMLARININ DEERLENDRLMES

Türk Kütüphaneciliði 21,1(2007), 75-87

II. Ara tırmanın Amacı III. Ara tırmanın Önemi

TÜLN OTBÇER. Seminer Raporu Olarak Hazırlanmıtır.

MUSK MUALLM MEKTEBNDEN GÜNÜMÜZE MÜZK ÖRETMEN YETTRME PROGRAMLARINDAK YAYLI ÇALGI ÖRETMNE LKN SINAMA-ÖLÇME-DEERLENDRME DURUMLARININ NCELENMES

TARİHİN DİLİ OLSA! SÖZLÜ TARİH YÖNTEMİ. Adnan ALTUN

Bu dönemde daha önce belirttiim gibi yatırımlarımızla ilgili almı olduumuz kararlarımızın yanı sıra;

MÜZK ÖRETMEN YETTREN KURUMLARDA ÇADA TÜRK PYANO ESERLERNN YER VE ÖNEM *

PIZZA DONALDO TÜRKYE. Mevcut Durum

YILLARI ARASINDA İSTANBUL'DA HALK DANSLARI- SÖZLÜ TARİH ÇALIŞMASI. YÜKSEK LİSANS TEZİ İlke KIZMAZ

ILKYAR. Cocuklarimiz, ilk goz agrilarimiz, ilk yarimiz; hele ki uzaklardaki, YIBOlardaki cocuklarimiz, kardeslerimiz

BELEDYELERDE NORM KADRO ÇALIMASI ESASLARI

RUSYA-UKRAYNA ENERJ KRZ STRATEJK BR DEERLENDRME

ÇES LETM BLGLER KURUMUN ADI ADRES LETM BLGLER. Av. Sancar BAYAZIT GENEL SEKRETER YETKL K

Bu proje Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilmektedir. ÇALIŞMA HAYATINDA SOSYAL DİYALOĞUN GELİŞTİRİLMESİ PROJESİ

Eitim-Öretim Yılında SDÜ Burdur Eitim Cansevil TEB

ÜNVERSTELERMZDE BAKA SORUNLAR DA VAR. Fikret enses 1

YAZARA GÖRE ALFABETIK DZN

Beykoz Belediyesi Yarışması

Nazlı Yürekler için!lk Adımım

ELEKTRK MÜHENDSLER ODASI MESLEK Ç SÜREKL ETM MERKEZ YÖNETMEL

Aratırma Koordinatörü: Prof. Dr. Faruk en. Hazırlayanlar: Gülay Kızılocak Cem entürk Dr. Martina Sauer

Bizi biz yapan degerli ogretmenlerimizin onunde saygiyla egiliyoruz...

Đsmail Hilmi Adıgüzel

Adnan Menderes Üniversitesi Akademik Değerlendirme Puan Bildirim Formu

Bilgi, Belge ve Açıklamaların Elektronik Ortamda mzalanarak Gönderilmesine likin Esaslar Hakkında Tebli

Bu model ile çalımayı öngören kuruluların (servis ve içerik salayıcılar),.nic.tr sistemi ile uyumlu, XML tabanlı yazılım gelitirmeleri gerekmektedir.

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu Ekim 2007, zmir

'MASALLARA DOKUN' KSS PROJESİ

ANAVARZA BAL ÇOCUK TİYATROSU

AKÇA, Hakan (2012). Ankara li Aızları (nceleme, Metinler, Dizin), Ankara: Türk Kültürünü Aratırma Enstitüsü Yayınları, XXII+672 s.

BOSAD Boya Sanayicileri Dernei TÜRK BOYA SEKTÖRÜ. Dünya Boya Ticaretindeki Gelimeler

OTSTK ÇOCUKLARDA TEACCH PROGRAMININ GELMSEL DÜZEYE ETKS: OLGU SUNUMU

ETM MÜZNDE PROZOD * Yrd.Doç.Dr. Selçuk BLGN

ÜNVERSTELERN GÖREVLER

LKÖRETM KNC KADEME (2005) TÜRKÇE DERS ÖRETM PROGRAMINDA GENEL AMAÇLAR - HEDEF/KAZANIMLAR

AYDIN KESEN. ZMR TCARET BORSASI-Gazi Bulvarı No: zmir, Tel: (0232) (5 Hat), Fax: (0232) ,

YOZGAT SORGUN CAFERLİ KÖYÜ SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİ ÜYE LİSTESİ

a b e f g h i SHOG NED R?


OTSTK BR OLGUNUN DUYGULARI ANLAMA VE FADE ETME BECERSNN KAZANDIRILMASINA YÖNELK DÜZENLENEN KISA SÜREL BR E TM PROGRAMININ NCELENMES

NO ADI SOYADI AİDATLAR GÖZGÖZ SEFER GÖZGÖZ 60,00 60,00 60,00 60,00 2 ERCAN GÖZGÖZ 60,00 60,00 60,00 60,00

Divriği Çiğdemli Köyü Kültür ve Dayanışma Derneği (Köy Sülale Listesi)

1946 BELEDYE SEÇMLER VE BU SEÇMLERDE KADIN SEÇMENLERN DURUMU. Kadir EKER ÖZET

7.2 Uluslararası bilimsel toplantılarda sunulan ve bildiri kitabında (Proceedings) basılan bildiriler

II. KURUMSAL YÖNETM LKELER UYUM RAPORU

Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi

Biz yeni anayasa diyoruz

BRSA BRDGESTONE SABANCI LASTK SANAY VE TCARET A. BLGLENDRME POLTKASI

Saygilarimizla... ILKYAR -- Cocuklarimiz, ilk goz agrilarimiz, ilk yarimiz; hele ki uzaklardaki, YIBOlardaki cocuklarimiz, kardeslerimiz...

EK-2: İnşaat Mühendisliği Öğrenci Anketi

ALMANYA VE AVRUPA BRL NDE TÜRK GRMCL TURKISH ENTREPRENEURSHIP IN GERMANY AND EUROPE UNION

GYLEBLR SANAT BALAMINDA GELENEKSELDEN GÜNCELE SHIBORI TEKN UYGULAMALARI

Yonca Anzerliolu, Karamanlı Ortodoks Türkler, Phoenix Yayınları, Ankara 2003, 376 s.

AB Uyum Sürecinde Türkiye nin Rekabet Gücü lerleme Raporu Üzerine Tespitler


! "#$ % %&%' (! ) ) * ()#$ % (! ) ( + *)!! %, (! ) - )! ) ) +.- ) * (/ 01 ) "! %2.* ) 3."%$&(' "01 "0 4 *) / )/ ( +) ) ( )

ODÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Sosyal Bilimler Aratırmaları Dergisi Issn: Cilt: 3 Sayı: 6 Aralık 2012

SANAL MOBL EBEKE HZMET MOBILE VIRTUAL NETWORK SERVICES

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ

Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Volume: 3 Issue: 12 Summer 2010


Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi. Güz 2012 Fall 2012

üzere 1/2000 veya 1/5000 ölçekte düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporu ile bir bütün olan plandır. Çevre Düzeni Planı;10) (Deiik -

JEOTERMAL KAYNAA DAYALI ELEKTRK ÜRETMNE LKN YASAL DÜZENLEME VE DESTEKLER

2. Bölgesel Kalkınma ve Yönetiim Sempozyumu Ekim 2007, zmir

Kompozisyon ve Müzik Teorisi: 7 Kompozisyon ve Müzik Teorisi: 1 (%100 Burslu) Kompozisyon ve Müzik Teorisi 2 (%25 Burslu)

stanbul Depreme Nasıl Hazırlanıyor?

Durum böyle olmakla birlikte, özet çeviri metninin okuyucuların gerçekten yararlanabilecekleri i levsel bir doküman oldu u ku kusuzdur.

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

03. En Muhtemel Sayı (EMS) Yöntemi (5 li EMS) EMS Yönteminde Dilüsyon Kavramı

7 Haziran Kasım 2015 Seçimleri Arasındaki Değişim

PYANO ETMNE YEN BALAYAN ÖRENCYLE LK DERSN ÖNEM. Özlem Ömür ÖZET

GÜZEL SANATLAR ETM BÖLÜMÜ ÖRENCLERNN OKUL DENEYM I DERSNE YÖNELK LGLER VE BEKLENTLER **

SUADİYE ROTARY KULÜBÜ DÖNEMİ 1. ASAMBLESİ

Bin Yıllık Musiki Kültürümüze Katkı Sunuyoruz. 14 Ocak 2014 Kürdilihicazkâr Faslı Beraber ve Solo Şarkılar Konseri

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ

FEN BLGS, SOSYAL BLGLER VE SINIF ÖRETMENL ÖRENCLERNN BLGSAYAR DERSNE YÖNELK TUTUMLARI

TMMOB HARTA VE KADASTRO MÜHENDSLER ODASI BURSA UBES

,$( -./(,$( 0$0$ (,$(

ÖZGEÇM!" Derece Alan Üniversite Yıl. Lisans Hem#irelik Istanbul Üniversitesi Florence Nıghtıngale Hem#irelik Yüksekokulu. Görev Unvanı Görev Yeri Yıl

GÜNCEL GELMELER IIINDA LKÖRETM: MATEMATK-FEN-TEKNOLOJ-YÖNETM

Nükhet YILMAZ HAYAT BİLGİSİ Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası nı kutladık. Halk ekmek fabrikası gezisine katıldık. TÜRKÇE * Dilbilgisi:

Transkript:

Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Cilt: 7 Sayı: 34 Volume: 7 Issue: 34 www.sosyalarastirmalar.com Issn: 1307-9581 SÖZLÜ TARH DENEMES: 1960-1980 YILLARI ARASINDA STANBUL DA HALK DANSLARI ORAL HISTORY TRIAL: FOLK DANCES IN ISTANBUL BETWEEN 1960 AND 1980 Nihal CÖMERT ÖTKEN* lke KIZMAZ** Öz Bu makale TÜ SBE TM Programı Yüksek Lisans Tezi için yapılan aratırmaların sonuçları üzerine kaleme alınmıtır. Makalede, halk danslarının stanbul daki yakın tarihini, resmi tarih anlatısının ötesindeki detaylarıyla kefetmek amaçlanarak 1960-80 yılları arasında çalıma yürütmü halk dansları emekçileri ile yapılan görümelerin neticesinde oluturulan sözlü tarih çalımasına yer verilmektedir. 1960-80 yılları arasına tanıklık eden halk dansları emekçileri ile görüülüp, o yıllarda yürüttükleri çalımalar, dönemin siyasi atmosferinin halk danslarına etkileri, 1980 darbesinin halk danslarına etkileri, 80 öncesi ve sonrası halk dansları balıkları hakkında yorumları alınmı, bu yorumlar birbirine uyumluluk gösteren veriler belirlenerek sunulmu ve toplumcu gerçekçi bir bakı açısıyla yeniden yorumlanmıtır. Makalemiz Giri, Sözlü Tarihte Yaklaımlar ve Halk Danslarında Sözlü Tarih, 1960-80 Yılları Arasında stanbul un Sosyo-Politik ve Sosyo-Kültürel Durumu, 1960 Öncesi stanbul da Halk Dansları Çalımalarının Kurumsal Geliimi, "1960-80 Yılları Arasında stanbul da Halk Dansları Çalımaları ve Halk Danslarında 80 Öncesi ve 80 Sonrası olarak 6 bölüm halinde ele alınmıtır. Anahtar Kelimeler: Halk Dansları, Sözlü Tarih, stanbul, 1980 Askeri Darbesi, Folklor. Abstract This article is based on the results of research for Master Thesis of TU Social Sciences Institute Turkish Music Programme. In this article, we aim to explore the details behind the official history and the late history of folk dances in Istanbul with an oral history study by interviews with the folk dance labourers who lived in 1960-1980. The aim of the interviews with the witnesses of the era is to collect information about: an overview of the term; effects of the politics on folk dances; effect of the military coup of 1980 on folk dances; and the differences between the post and pre periods of 1980. After determining the consistent comments, they are re-interpreted with a social realist viewpoint. Our article is approached as 6 parts; "Introduction", "Approaches In Oral History and Oral History in Folk Dances","Socio-politic and Socio-Cultural Situation of Istanbul between 1960-1980", "Institutional Development of Folk Dances in Istanbul pre-1960", "Folk Dance Studies in Istanbul between 1960-1980", and "Before and after 1980 in Folk Dances". Keywords: Folk Dances, Oral History, Istanbul, 1980 Military Coup, Folklore. 1. Giri Halk dansları alanında gözlemlenen büyük yazınsal boluk, halk kültürünün sözlübedensel bir gelenei olan halk dansları hakkında yetersiz yazılı kaynaklar bizi bu alanda bir çalıma yapmaya yönlendirmitir. Literatür taramaları sonucunda halk dansları alanında dans derlemeleri dıında sözlü tarih çalıması kapsamında deerlendirilebilecek kayda deer neredeyse hiçbir çalımanın bulunamaması bu çalımanın gerekliliini bir kez daha ortaya çıkarmıtır. Özellikle kentlerde halk dansları çalımaları ve camiası hakkında elimizde kayda Prof., TÜ, TMDK Türk Halk Oyunları Bölümü. ** Ar. Gör., TÜ, TMDK Türk Halk Oyunları Bölümü. - 929 -

deer hiçbir yazılı tarihsel kaynak bulunmamaktadır. Bir tarih derlemesi yapmamızı pek mümkün kılmayan bu durum bizi kaçınılmaz olarak sözlü tarih çalıması yapmaya yönlendirdi. Dans derlemelerini bir tür sözlü tarih çalıması kabul edersek bu çalımaların dıında önümüzde baka bir sözlü tarih çalıması örnei bulunmaması aratırmamızın önemini artırmakla birlikte iimizi de aynı ölçüde zorlatırıyordu. Kulaktan kulaa ve doal olarak oldukça subjektif bir aktarımla günümüze kadar gelen halk dansları tarihimize lokal bir aratırma ile ıık tutmanın önemli bir faydası olacaı düüncesiyle yola çıktık. Aratırmamızın kapsama alanını stanbul olarak belirledik. Çünkü stanbul özellikle incelediimiz tarihsel kesitte halk dansları çalımalarının oldukça youn olarak var olduu ve geni bir popülasyonu kapsayan bir kent olma özelliini taıyordu. Aratırmamızın kapsamını 1960-80 yılları arası olarak sınırlandırdık. 1950lerin baları ve 1960lar köyden kente göçün youn olarak baladıı ve buna balı olarak özellikle stanbul da kırsaldan gelen insanların halk dansları çalımalarına aırlık vermesi sonucu halk dansları çalımalarının çok youn olduu bir dönemdi. Sava sonrası alınmaya balanan Marshall yardımı Türkiye de tarım alanındaki i gücünün kentlere akmasına neden olduu gibi, tarihi ve doal potansiyeli ile sanayi yatırımları için en elverili durumda olan stanbul da fabrikaların açılması da Anadolu dan göçü hızlandırmıtır. 1960 ta Türkiye deki iç göçün %11 ini stanbul almaktaydı. (stanbul Ansiklopedisi; 2010, 82) Bu süreci 1980 yılına kadar ele aldık. Çünkü 1980 askeri darbesi ile birlikte tüm Türkiye de olduu gibi stanbul da da kent yaamı deiti ve buna balı olarak askeri yönetim ve askeri mahkemeler tarafından 1402 sayılı sıkıyönetim kanununun ilgili maddelerince derneklerin kapatılması ve bir süre kapalı kalması sonucunda halk dansları çalımaları da baka bir evreye girdi. 1990larda bir atılım yaparak Sultans of the Dance, Shaman Dans Tiyatrosu gibi özel profesyonel grupların birbirinin ardı sıra kurulmasıyla birlikte sektörlemeye balayan halk dansları çalımaları ayrı bir çalımanın konusu olmayı hak ediyordu. Ele aldıımız süreç politik olarak da epey çalkantılı bir süreç olduundan kaçınılmaz olarak politik atmosferin halk dansları çalımaları üzerindeki etkilerini de tespit etmeye ve anlamaya çalıtık. Neredeyse tüm dünya ile paralel olarak ülkemizde de etkili olan gençlik hareketleri, içi eylemleri, silahlı mücadele pratikleri ve çatımalar özellikle 60lar ve 70lerde kentlerdeki yaamı ekillendiriyordu. 1961-70 döneminde Türkiye deki içi hareketlerinin yaklaık 1/3 ü stanbul da olmutur. (YA st. Cildi; 1983, 4070) Bu balamda bugüne kadar bu yanına pek deinilmemi olan halk dansları camiasının da tarihin arka planında kalmı yönlerini kefetmeye çalıtık. Elde ettiimiz verileri toplumcu gerçekçi bir bakı açısıyla sosyopolitik olarak yorumlamaya ve anlamlandırmaya çalıtık. Amacımız ortaya geleneksel tarih yazımının baımlı referanslarından arınmı, baımsız ve olabildiince objektif bir alternatif tarih metni çıkarmak ve günümüz gençliinin ele aldıımız kesiti doru anlamasını salamak ve aratırmacılara bu alanda yeni ufuklar açmaya çalımaktı. Bu amaçlar dorultusunda çalımaya balarken; sözlü tarih çalımamıza destek olması için ele aldıımız kesiti kapsayan yayınların ortaya çıkarılması için kapsamlı bir literatür taraması yapıldı. Bahsi geçen dönem içinde halk dansları ile ilgili yazılmı kitaplar, makaleler ve süreli yayınlar tarandı. Ayrıca stanbul ile ilgili bibliyografyalar incelendi. stanbul un bahsi geçen dönemdeki kültür yaamı, politik yaamı ile ilgili yayınlar ve konumuz özelinde stanbul daki halk dansları çalımaları hakkında mevcut olan yazılı kaynaklar tarandı. Dönem ile ilgili yazılı ve görsel doküman bulabilmek için internet ortamında tarama yapıldı. Çalıma konusunun balamının oluturulabilmesi adına sözlü tarih yöntemi ile ilgili teorik yayınlar tarandı. Çalıma kapsamında 1960-80 yılları arasında stanbul da halk dansları çalıması yapmı 14 halk dansları emekçisi ile görüüldü. Bu görümelerin yaklaık 20 saati video olarak kayıt altına alındı. Bu kayıtlar deifre edilip yazıya aktarıldı. Bu görümelerde anlatılan ve çounlukla birbiriyle örtüen olaylar, önemli bulunan bölümler alınarak bir tarih metni yaratılmaya çalııldı. Ortaya çıkan anlatımlar ve metin toplumcu gerçekçi bir bakıla incelenmeye ve yorumlanmaya çalııldı. - 930 -

Makalemize balarken çalıma yöntemimizi oluturan sözlü tarih kavramına deinmek gerekmektedir. 20. yüzyılın yenilikçi tarihçilik anlayıı olan sözlü tarih ve bu alandaki yaklaımlar hakkında bilgi sahibi olmak çalımamızın zemini oluturmada bize yardımcı olacaktır. 2. Sözlü Tarihte Yaklaımlar ve Halk Danslarında Sözlü Tarih Sözlü tarih kavramının birçok tanımı olmakla birlikte özetle sıradan insanın tarihi olarak yorumlanabilir. Resmi tarihin perdesinin ardında kalanların, büyük fotorafta görünemeyenlerin, görmezden gelinenlerin, küçük yaamların, ailelerin, yerelliklerin tarihi diyebiliriz sözlü tarih için. Sözlü tarih çalımalarının öncülerinden Paul Thompson un deyimiyle; Sözlü tarih ile tarihin, deien toplumlardan ve kültürlerden insanları dinleyerek ve onların hatıralarını, deneyimlerini kaydederek yorumlanmasını kastediyorum. Sözlü tarihi sabit kurallarla dar bir biçimde tanımlanmı bir tür zanaat ya da ayrı bir alt disiplin olarak tanımlamaya çalımaktan çok fazla bir ey kazanılabileceini zannetmiyorum. (lyasolu- Kayacan; 2006, 23) Sözlü tarihin bir bakıma geleneksel tarih algısının kapsamını geniletmek anlamına geldii söylenebilir. Buradan bakıldıında u yaklaım bu tez çalımasının baat düüncesini oluturmaktadır; Tarihin kapsamını geniletmek, risklere girmek ve geni çevrelerin houna giden konularla olduu kadar rahatsızlık kaynaı olan konularla da uramak anlamına gelmelidir; yoksa tarihi çarpıtmı oluruz. Herkesin yaamında gurur duymadıı yönler vardır, toplumların da öyle. Hepimiz sonuçlarını öngöremediimiz eyler yaparız ve sorumluluu cesaretle kabullenmek çok zordur. Bir topluma böyle bir eyi yaptırmaya çalıan tarihçi, kendisine karı bir dümanlık uyandırabilir, ama sorumluluk kabullenmek olgunluu artırır ve gelecekte hataların azalmasına yardımcı olur. (Caunce; 2001, 76) Sözlü tarihin amaçlarını ve kapsamını yorumlayan Thompson öyle diyor; Sözlü tarih bir deiim aracı olmak zorunda deildir, bu, ne amaçla kullanıldıına balıdır. Bununla birlikte, sözlü tarih pekala tarihin hem içeriini, hem de amacını dönütüren bir araç olabilir. Tarihin odak noktasını deitirmek ve yeni aratırma alanları açmak için kullanılabilir; öretmenler ile örenciler, nesiller, eitim kurumları ile dıarıdaki dünya arasındaki engelleri ortadan kaldırabilir ve tarih kitaplarda, müzelerde, radyoda ya da bir filmde yazılırken, tarihi yaratan ve yaayan insanlar kendi sözleriyle tekrar merkezi bir yere oturtulabilir. (Thompson; 1999, 2) Sözlü tarihe adını veren Joseph Gould : Tarihin krallar, kraliçeler, antlamalar, görümeler, büyük savalar ve Sezar, Napolyon, Pontius Pilate, Kolomb gibi mühim zevattan olutuunu sanıyoruz, ama bu sadece yüzeysel tarihtir ve büyük ölçüde yanlıtır. Sözlü tarihle, tarihi aaılara indirecek, yukarılarda ina edilen tarih yerine kısa gömleklilerin yani halkın ileri, akları, üzüntüleri, yaam deneyimleri hakkında söylediklerini, bu merasimsiz tarihi koyacaım. demektedir. (Danacıolu; 2001, 136) Sözlü tarih sadece alternatif tarihi kefetmek için bir araç deil aynı zamanda yazılı kaynakların yeterli olmadıı alanlarda tarihçinin imdadına yetien bir yöntemdir. Özellikle halk kültürü alanlarında mevcut olan yazılı kaynak yoksunluu aratırmacıyı bu alanlarda sözlü tarih çalıması yapmaya zorunlu kılmaktadır. Ülkemizde yazma eyleminin özellikle Anadolu kültüründe çok tercih edilmemi bir yöntem olduu, kültürün daha çok sözlü gelenekle aktarıldıı gerçei göz önüne alındıında sözlü tarih çalıması Türkiyeli aratırmacılar için vazgeçilmez bir yöntemdir. Elbette yazılı tarihte ve hatta sosyal bilimler alanının neredeyse tümünde olduu gibi sözlü tarihte de mutlak bir objektivizmden bahsetmek mümkün deildir. Fakat eer tarih gerçei aramak demekse; Gerçek karmaık ve çok yönlüdür. Sözlü tarihin birincil becerilerinden biri de kaynakların çouna göre, aslında var olan farklı görü açılarının yeniden yaratılmasını salamasıdır. (Thompson; 1999, 5) Tarih onu yazanın durduu yere göre deimektedir. Elimize aldıımız bir belge, geçmiin nasıldıysa öyle akıp gittii bir zamanın fotorafı deildir; her fotoraf gibi fotorafı çekenin, durduu yerin, zihnindeki kompozisyonların biçimledii bir görüntüdür. (Danacıolu; 2001, 78) - 931 -

Her aktarım aynı zamanda bir yorumlamadır. Dolayısıyla bir tarihsel kesiti veya bir olayı incelerken tüm tarafların tanıklıkları dinlenmeli ve gerçekler verilerden özenle süzülmelidir. Bilgi toplayanın rolü baından itibaren can alıcı bir önemdedir, çünkü eer bir grubun kendi sözlü tarihini yazması gibi bir durum söz konusu deilse, normalde bu kii, konuacak insanları bulur, seçer ve bir araya getirir. Aynı zamanda oturumları düzenleme ve yürütme sorumluluu da vardır ve konutuu insanlarla kiisel bir iliki kurmak zorundadır. (Caunce; 2001, 27) Sözlü tarihin geliiminde bazı yaklaımlar mevcuttur. Bir önceki balıkta sözlü tarih kavramını açıklarken deinmi bulunduumuz bu yaklaımları Michael Frisch öyle formülize ediyor; a-daha çok tarih b-anti-tarih c-nasıl bir tarih (bgst.org; 25.07.2012) a-daha çok tarih; aslında yukarıda deindiimiz kaynak yoksunluunu formülize etmek için yaratılmı bir balık. Sözlü tarihi kaynaın yetersiz olduu durumlarda bavurulan bir yöntem olarak ele almaktadır. Yani bu yaklaım, sözlü kaynakların tarihe kaydedilmi olaylar veya kiiler hakkında daha çok ve ek bilgi salayacaını ve geleneksel belgelere dayalı kaynaklarda bulunmayan geçmiin farklı yönlerini açıa kavuturacaını ima eder. (bgst.org; 25.07.2012) b-anti-tarih; bu yaklaım ise sözlü tarihi yine yukarıda deindiimiz ve bizim de benimsediimiz üzere egemenlerin yazdıı tarihin görmediklerini ortaya çıkaran alternatif bir yaklaım olarak ele alır. Anti-tarih, geleneksel tarihsel çerçevelerin sadece yetersiz olduunu deil, aynı zamanda temelde daha derin anlamları engelleyici olduunu iddia eder. Yani bu yaklaım asıl olarak geleneksel tarih yazımını sorunsallatırır. Çünkü geleneksel tarih yazımı güç ile ilgilidir. (bgst.org; 25.07.2012) Ancak bu yaklaım temelinde sözlü tarihe de eletirel olarak yaklaır. Tüm sosyal bilimler alanı için geçerli olduunu söyleyebileceimiz subjektivizm sebebiyle her kaynak mutlaka kritik edilmelidir. c-nasıl bir tarih; sözlü tarihi eldeki verileri sürekli sorgulayan bir yaklaım olarak ele almaktadır. lk iki yaklaımın yeterli olmadıı fikrinden hareketle tarihçinin kurması gereken empati üzerinde durulmaktadır. Dolayısıyla bu sefer var olan tarih yazımı deil tarihçi ve yeni tarih yazımı sorunsallatırıldı. Bu noktada yansıtma ve kendini bakasının yerine koyma önem kazanıyor. Yansıtma veya "kendini bakasının yerine koyma" ilkesi ile Skolastik felsefeden ödünç alınan ve feminist teoride de önemli bir yeri bulunan "sürekli sorgulama" yöntemi sözlü kaynakları deerlendiren tarihçi için yol gösterici olabilir. (bgst.org; 25.07.2012) Bu makalede balam olarak ilk iki yaklaımdan yararlanıldıını belirtmek gerekir. Halk dansları halk kültürünün birçok alanı gibi üzerine maalesef çok fazla yazılmamı, bu anlamda büyük ölçüde kaynak yoksunluu bulunan bir alandır. Dolayısıyla daha çok tarih yaklaımı sözlü tarih çalımamızın balamlarından birini oluturmutur. Ancak asıl önemlisi ve daha çok üzerinde durduumuz balam anti-tarih yaklaımıdır. Var olan sınırlı sayıda tarihsel kaynakta incelenen dönemin gizli kalan yanlarının bulunduu üphesiyle çıkılan yolda bu yaklaım önümüzü açmıtır. Yapılan karılıklı görümelerde bu üpheyi dorulayan bol miktarda veriye ulaılmıtır. Bahsi geçen dönemin politik ve kültürel olarak oldukça çalkantılı bir dönem olduunu hatırlarsak bugüne kadar yazılanların bunlara deinmemi olması antitarih yaklaımına meyletmemize sebep oldu. Elbette yapılan görümelerde birbiriyle çelikili aktarımlar nasıl bir tarih yaklaımını da zaman zaman ele almamızı gerektirdi. Dolayısıyla elde edilen veriler titizlikle kritize edildi. Halk dansları alanına baktıımızda bu alanda yazılı literatürün çok kısıtlı ve yetersiz olduunu görürüz. Ülkemizde halk dansları alanında 1996 yılı itibariyle yaklaık 50 kitap ve 400 makale bulunduunu (enol; 1996, IX) ve bunların çounun kitapçık veya bülten olarak kabul edilebileceini göz önüne aldıımızda yazılı kaynakların bu alanın tarihine yeterince ıık tutamadıını söyleyebiliriz. Sözlü gelenekle aktarılan bir halk kültürü öesi olan halk dansları alanında yazılı kaynakların akademik bir formasyondan da uzak oluu bu alanda yazmak isteyen aratırmacılar için her zaman önemli bir zorluk olmutur. Halk dansları saha - 932 -

aratırmaları ve derlemeleri ile ortaya çıkar. Bu yöntemler direkt olarak sözlü tarih olarak adlandırılmasa da sözlü tarihin bir çeidi olarak kabul edilebilir. Tıpkı sözlü tarih çalımalarında olduu gibi derlemeci/aratırmacı sahaya giderek dans eden kiileri bulur, bunlarla konuur, varsa dansların hikayelerini örenir ve kiiyi dans ederken kayıt altına alır. Kayıt altına alınan danslar yöre karakterine göre incelenir, yaygınlıına bakılır ve arivlenir. Bu anlamda halk dansları alanındaki sözlü tarih çalımalarının cumhuriyetin ilk dönemlerinde yapılan derlemelere kadar uzandıını söyleyebiliriz. Mahmut Ragıp Gazimihal, Yusuf Ziya Demirciolu, Ferruh Arsunar, Muhittin Sadak, Rauf Yekta, Abdülkadir nan, Ekrem Besim Bey ve film operatörü Remzi Beyin halk türkülerini derlemek amacıyla çıktıkları Anadolu gezisinde 1929 yılında kayıt altına aldıkları Rize, Trabzon, Erzincan ve Erzurum danslarından bazıları ülkemizdeki ilk sözlü tarih çalımasına bir örnek olarak gösterilebilir. (Türk Dünyası Kültür Atlası; 2006, 553) Bu tarihten günümüze yüzlerce derleme yapılmı ve arivlenmitir. Ancak bunların büyük bir çounluu hâlâ ham kayıt olarak bulunmakta, yazılı bir kaynaa aktarılmadan saklı tutulmaktadır. Derleme yapan kiilerin kiisel arivlerinde video kayıtları halinde tutulan bu önemli çalımaların yazılı literatüre kazandırılamayıı da bu alanda çalıma yürüten aratırmacıların karısındaki en büyük zorluklardan biridir. Dolayısıyla halk dansları ile ilgili dans derlemek dıında özellikle tarih çalımaları yürüten aratırmacılar sürekli sil-batan yapmak zorunda kalmakta, daha önce belki de defalarca tespit edilmi olaylar hakkında kaynaklara ulaılamadıından yeniden sözlü tarih yöntemiyle aratırmalar yapmaktadırlar. Bu balamda bu tez çalıması halk dansları alanında bir sözlü tarih denemesi ve modeli olması açısından ve önemli bir dönemi yazılı literatüre kaydedecek olması bakımından önemle bir yere sahip olmayı hedeflemektedir. Alanın bu yöndeki eksiklii göz önüne alındıında bu tür tarih çalımalarının artarak yaygınlaması halk dansları ile ilgili kamuoyunun halk danslarının geçmii ile ilgili bilgilere daha salıklı olarak ulamasına katkı salayacaktır. 3. 1960-1980 Yılları Arasında stanbul un Sosyo-Politik ve Sosyo-Kültürel Durumu Ele aldıımız tarihsel kesitte halk dansları çalımalarını içinde bulunduu kentin sosyal, kültürel ve politik koullarını dikkate almaksızın doru anlamak ve yorumlamak mümkün deildir. Kültürel ve sosyal koulları etkileyen ana etkenin politik atmosfer olduu göz önüne alınırsa, halk danslarına deinmeden önce stanbul un 1960-1980 yılları arasındaki politik atmosferini ve bununla balantılı olarak sosyal koullarını irdelemek konuyu doru yorumlamamız açısından ön açıcı olacaktır. 1960lı yılların politik atmosferinden bahsedeceksek bu atmosfere ekil veren baat olgunun kukusuz içi sınıfı ve gençlik hareketleri olduunu söyleyebiliriz. Souk sava döneminin hüküm sürdüü bu yıllarda dünyada ve Türkiye de hızla yükselie geçen gençlik ve içi sınıfı hareketleri bu corafyada kendini en çok stanbul da gösterdi. 1950 yıllarından itibaren youn olarak köylerden göç almaya balayan ve hızla sanayileen stanbul genç, içi ve isiz nüfusun oldukça youn olduu bir kentti. Bu durumun sebeplerini ve koullarını bazı istatistiksel verilerle açıklarsak; Savatan sonra alınmaya balanan Marshall yardımı Türkiye de tarım alanındaki i gücünün kentlere akmasına neden olduu gibi, tarihi ve doal potansiyeli ile sanayi yatırımları için en elverili durumda olan stanbul da fabrikaların açılması da Anadolu dan göçü hızlandırmıtır. 1952 de Türkiye nin ithalatının % 74 ü stanbul dan yapılmaktaydı. stanbul tarihindeki içi hareketlerine bakılacak olursa, kırdan kente göçün en önemli nedenlerinden biri 1960 tan sonra inaat sektörünün kalifiye olmayan içi talebidir. stanbul un nüfusu 1950-60 döneminde iki katına yakın artarak 1960 ta 1 milyon 800 bini bulmutur. 1960 ta Türkiye deki iç göçün % 11 ini stanbul almaktaydı. (stanbul Ansiklopedisi; 2010, 82). Ülkedeki içi hareketlerinin merkezi ve siyasi çatımaların en youn yaandıı yer stanbul du. stanbul 1960-1980 döneminde daha büyük iyeri ölçeine, daha yüksek oranda aır sanayide çalıan ve DSK e (Devrimci çi Sendikaları Konfederasyonu) balı sendikalarda örgütlenmi içilerine dayanarak, süresi ve yürütülü koulları bakımından Türkiye genelinden daha çetin geçen içi eylemlerine sahne olmutur (DBA; 1994, 286). Ve kukusuz bunda da göç olgusu çok etkiliydi. stanbul da 1961-1980 dönemi içi hareketi, her - 933 -

eyden önce, köylerden ehirlere, en büyük oranda da stanbul a yönelen büyük bir göç dalgasının etkilerini taımıtır (DBA; 1994, 286). stanbul da hemen her gün büyük toplumsal olaylar yaanmakta, doal olarak bu politik atmosfer kentteki tüm yaamı etkisi altına almaktaydı. 1960 taki 27 Mayıs askeri darbesinin ardından çıkartılan 1961 anayasası ile görece olarak demokratik bir ortamın doması ve özellikle içi hareketlerinin özgürleerek yükselie geçmesi 1970 lere gelindiinde ortaya çıkan bu kaotik politik tabloyu yarattı. 1961-70 döneminde Türkiye deki içi hareketlerinin yaklaık 1/3 ü stanbul da olmutur (YA st. Cildi; 1983, 4070). Büyük içi kentleri ve bata stanbul olmak üzere büyük mitingler, protestolar, grevler, yürüyüler kent hayatı için artık çok sıradan ve gündelik olaylardı. Bu atmosferin içinde yaayan insanların kültürel yaantısı da elbette bu durumdan etkileniyordu. Dernekler, kurumlar, kültürel ve sanatsal faaliyetler bu politik ortamın içinde ekilleniyordu. Birçok kurumda siyasi kamplamalar mevcuttu. Dolayısıyla halk dansları çalımaları da bu ortamdan etkilenen eyler arasındaydı. Bu etkileimi daha iyi anlamak açısından büyük tabloya biraz daha detaylı bir ekilde bakmanın faydası olacaktır. Burada oldukça büyük yer kaplayacaından dolayı, konuyu fazla daıtmamak ve okuyucuyu yormamak adına konuyla daha yakından ilgilenenler için burada yer veremediimiz 1960-1980 yılları arasında stanbul da yaanan önemli toplumsal ve siyasi olayları ve stanbul un içinde bulunduu kaotik durumu daha detaylı yansıtması bakımından 1960-1980 yılları arasında toplumsal ve ekonomik hayatı önemli ölçüde ekillendiren stanbul da gerçekleen grevleri ve içi gösterilerini detaylı ve kronolojik olarak aktaran bir çok kaynak mevcuttur. (Örnek için bkz. YA st. Cildi; 1983, 3879-3880 YA st. Cildi; 1983, 4074-4082) Kültürel yaantıdan bahsederken stanbul'un o dönemki sosyo-kültürel yapısından da bahsetmek gerekecektir. Bizans döneminden bu yana önemli bir kültür merkezi kabul edilen stanbul'un kültür zenginliine ramen yaptıımız literatür aratırması neticesinde stanbul un kültürel yaamı hakkında basılı materyalin ne kadar kısıtlı ve sı olduunu görmü bulunmaktayız. Kütüphanelerimiz stanbul kültürü deyince han, hamam, saray, köprü, çeme tarihlerini anlatan kitaplarla doludur. Ancak bir kentin sosyo-kültürel yaamı bu nesnelerin tarihlerinden, güzellemelerinden ibaret olamayacak kadar derindir. 1960-80 yılları arasına geldiimizde stanbul kültürünü etkileyen en büyük olgu daha önceki bölümlerde de deindiimiz üzere 1950 lerde balamı olan büyük göç dalgasıdır. stanbul a 1950 lerde kırsaldan balayan içi göçü 60 lı ve 70 li yıllarda da devam etmi, Anadolu nun birçok bölgesinden gelen insanlar doal olarak kültürlerini bu büyük kentin kültür kazanına katmılardır. Elbette bu insanlar bu kazanda erimeden önce farklı entegrasyon süreçlerinden geçmilerdir. Anadolu nun dört bucaından gelenler kentte geleneklerine yabancı bir yaama biçimiyle karılamıtır. Bu yabancılık, kaçınılmaz olarak aynı kültürü paylaanların bir araya toplanmasına yol açmıtır. Hemehrilik temelinde küçük kültür grupçukları oluturan bu insanlar, kent yaamının zorluklarını amak üzere çeitli pratik çözümler gelitirmilerdir. Konut sorunu karısında ortaya çıkan gecekondu olayı bunlardan biridir. (YA st. Cildi; 1983, 4090) Farklı il ve yöre adlarıyla açılan kültür ve dayanıma dernekleri tam da yukarıda bahsedilen hemehrilik ilikilerinin kent yaamında belirleyici bir faktör olduu döneme denk dümektedir. Bu dernekler deiik yörelerden stanbul a gelmi hemehrilerin bir araya geldii ve faaliyetleri arasında halk danslarına genellikle büyük yer veren kurumlardı. Düzenledikleri gecelerde, etkinliklerde genellikle yörelerine ait halk dansları ekipleri sahne alırdı. Memleket hasretinin giderildii, kaynama ve dayanımanın salandıı bu gecelerde, bu duyguları canlı tutan en önemli etkinlik halk danslarıydı. Aynı zamanda, bu yıllarda Batı güzellemelerinin modası geçmi, baımlılık ilikileri siyasal olarak sorgulanırken kukusuz kültürel olarak da sorgulanmaya balanmıtır. Bunların sonucunda kültür sanat alanda toplumsal içerikli yapıtlara ilgi artarken geleneksel kültüre olan ilgi de artmıtır. Geleneksel kültürün içinde insanların en kolay ve yaygın temas ettii alanlar halk türküleri ve danslarıydı. Dier yandan stanbul, bu dönemde gençler arasında koltuunun - 934 -

altında kitap taımanın prestij sayıldıı, kitap okumamanın ayıplandıı, memleket meselelerine vakıf olmamanın garip karılandıı bir ortamı yaıyordu. 4. 1960 Öncesi stanbul da Halk Dansları Çalımalarının Kurumsal Geliimi Türkiye genelinde halk dansları ile ilgili derleme çalımaları daha önce deindiimiz üzere 1920lerin sonlarına doru halk müzii derlemeleri için Anadolu da aratırma gezileri yapan heyetler tarafından yapılmı, bu çalımalar 1950li yıllara kadar sürmütür. Halk danslarının kurumsallaması sürecinin Halkevleri ile baladıını söylemek yanlı olmayacaktır. Deerli folklor aratırmacısı erif Baykurt da ilk basımı 1976 yılında yapılan "Türkiye'de Folklor" adlı kitabında bu görüü doruluyor; "Halk dansları ile ilgili çalımalardaki en büyük canlılık Atatürk'ün isteiyle 1932 yılında kurulan Halkevlerinde kendini gösterdi. Daınık bir biçimde yapılan çalımalar düzenli ve bilinçli bir hal aldı ve bütün yurt yüzeyine yayıldı. Kuramsal çalımalar yanında uygulamalar da baladı. Her ilde halk dansları toplulukları kuruldu. Bundan sonra, bata Ankara olmak üzere bütün illerimizde enlikler (festivaller) düzenlenmesi yönüne gidildi. Bu suretle halk dansları hareketi kendini önde bir kültür olayı olarak kabul ettirdi." (Baykurt; 1976, 113) Ülkenin özellikle tüm büyük kentlerinde faaliyet gösteren halkevleri stanbul da da o dönem folklor ve halk dansları çalımalarının youn olarak sürdürüldüü yerlerdi. Bünyelerinde çıkardıkları yayınlar ile folklor ve özelde halk dansları ile ilgili aratırmaları yaygınlatırmanın yanı sıra uygulama alanında da bir kurumsallamanın öncüsü konumunda olmulardır. Halkevlerinin gösteri sanatları alanındaki faaliyetleri, yerel çeitlilii de yansıtarak kukusuz daha geni bir repertuara sahipti. Halkevlerinin 30lu ve 40lı yıllardaki misyonu bu faaliyetlerin ilk kez aratırılmasına, sahnelenmesine ve zamanla yerleiklemesine zemin oluturdu. (Öztürkmen; 1998, 137) Halk danslarının ülke çapında kurumsallamasının ilk adımı sayılan Halkevleri, dönemin CHP'sinin siyasi misyonlarını temsil ettii iddialarıyla dönemin yeni iktidar partisi Demokrat Parti tarafından 1950 yılında kapatılmıtır. Ancak Halkevleri ile aynı dönemde var olan Köy Enstitülerinin halk dansları için önemi tüm tarihçiler tarafından bilinmektedir. Özellikle stanbul ile dorudan bir balantısı olmayan ama halk danslarının kurumsallamasında rolü olduunu söyleyebileceimiz Köy Enstitülerinden kısaca bahsetmenin faydalı olacaını düünmekteyiz. Hakkında bir çok kitap yazılan, belgesel ve kurmaca film çekilen Köy Enstitüleri kukusuz Türkiye'nin eitim ve kültür tarihinde çok önemli bir yere sahiptir. Anadolu insanının, köylü yurttalarımızın okuma-yazma'dan kültür-sanat'a, inaat ilerinden bahçe ilerine kadar bir çok alanda eitim almasını salayan Köy Enstitülerinde halk danslarının da epey önemli bir yeri vardı. "Atatürk ün köyde eitim projesinin devamı olarak 1940 yılında hayata geçirilen Köy Enstitülerinde halk oyunları ve halk müzii öretimi zorunlu hale getirilmiti." (Deerli-Ötken; 2006) Halk danslarının Köy Enstitülerindeki yaamın içinde kapladıı yeri enstitülü yazar Mahmut Makal'ın cümleleriyle okuyalım; "Köy Enstitülerinde günlük yaam, kalk kampanasının ala afak vurmasıyla balardı. Souu, sıcaı, kıı, yazı hep aynıydı. Yataklıklarda canlanma, alanlarda kaynama, derken halaya ve türküye dönüürdü. Mandolin ve akordeon sesleri karı tepeleri çınlatmaya, bin kiiden oluan bir halka, hey heylerle birlikte tek bir ayak, tek bir kol gibi halay çekmeye çoktan balamıtır. Ruhun ve bedenin gerçek eitimi olan bu cokulu sürede Sivas aırlamasından tutun, Tavas kırmasına kadar aklınıza gelebilecek ne kadar oyun varsa, Harmandalısıyla, Bengisiyle oynanırdı. Sonra büyük alanda toplanılır, i ve ders yerlerine gidi balardı."(öztürkmen; 1998, 67) Köy Enstitüleri ülkenin aydınlanma kıvılcımını yaratmak üzereyken solcu yetitirdii gerekçesiyle yine dönemin iktidar partisi DP tarafından 1954 yılında kapatılarak Halkevleri ile aynı kaderi paylamıtır. Halkevleri ve Köy Enstitülerinin kapatılmasının ardından bir nevi sahipsiz kalan halk danslarına 1950li yıllarda hak ettii ilgiyi yüksekokul ve üniversite gençlii göstermi ve sahip - 935 -

çıkmıtır. Daha sonra döneme tanıklık edenlerin anlatılarında sıkça duyacaımız iki önemli örenci kurumu Türkiye Milli Talebe Federasyonu (TMTF) ve Milli Türk Talebe Birlii (MTTB) halk danslarının yükselie geçmesi açısından öncülük eden kurumlardı. Dönemi sosyolojik yanlarıyla da ele alan Arzu Öztürkmen bu kurumlardan öyle bahsediyor; "Aynı bölgelerden gelen örenciler genellikle kendi yörelerinin adıyla anılan yurtlarda kalıyor ve böylece yerel kimliklerini büyük ölçüde muhafaza ediyorlardı. Bazı örenciler için, kendi yörelerinin halk oyunlarını oynamak zamanla bir dayanıma aracı olmutu. Farklı görüleri de benimseseler, birçok örenci grubunun halk oyunları etrafında örgütlendikleri görüldü. Bunlardan "Türkiye Milli Talebe Federasyonu", "Türk Halk Oyunları Federasyonu", "Türk Devrim Ocakları", "stanbul Üniversitesi Talebe Birlii" ve "Milli Türk Talebe Birlii" kısa zamanda halk oyunları alanında söz sahibi olan kurumlar haline geldiler. Bu kurumlarda halk oyunlarıyla uraan pek çok genç bildikleri oyunları zamanla ilk ve orta dereceli okullarda da öretmeye baladılar." (Öztürkmen; 1998, 200) Halk dansları açısından dönemin milat noktası olarak kabul edebileceimiz en büyük gelime Yapı Kredi Bankası tarafından gerçekletirilmitir. "Türk Halk Oyunlarını Yaatma ve Yayma Tesisi" adıyla kurdukları oluum ile halk dansları bayramları düzenlemeye balayan YKB 1950lerin sonunda halk danslarını 1960-80 yılları arasında yapacaı büyük sıçramaya doru götüren en büyük adımı atmı oldu. "Yapı Kredi Bankası 1953 yılında Halk Oyunlarını Yaatma ve Yayma Tesisi kurmutur. Bu halk Oyunlarını Yaatma ve Yayma Tesisinin amacı Türkiye deki bütün halk oyunlarını ve ilgili kültür ürünlerini aratırmak, arivlemek, halk oyunları ile ilgili malzemeleri derlemek ve bunlarla ilgili kiilerden kadrolar kurmak, bunları topluma sunup bütün Türkiye nin tanımasına yardımcı olmaktır. 1953 yılından sonra (-ki bu çalımalar 1967 68 lere kadar sürmütür), Anadolu nun her yöresinde mahalli ekiplerin kurulmasına, oyunların toplanıp düzenli bir ekilde oynanmasına ve Türkiye nin her yerinde, özellikle stanbul da açık hava tiyatrosu gibi bir mekânda bütün Türkiye ye tanıtım imkanını salamıtır. Yapı Kredi Bankasının bu çalımalarında toplanan malzemeler daha sonra filmler, kasetler, belgeler halinde arivlenmi, saklanmı ve gelecek kuaklara aktarılması için önemli bir çalıma ortaya konmutur. Yapı Kredi Bankasının kurmu olduu bu tesisin ismi sonradan Türk Halk Oyunlarını Yaatma ve Yayma Vakfı olarak deitirilmitir. Türk Halk Oyunlarını Yaatma ve Yayma vakfının yaptıı çalımalar ile Türk Halk Oyunları nı özellikle Anadolu dan derlenerek bütün orijinal ve geleneksel yapılarıyla birlikte topluma daha iyi takdim etme amacını hedef almıtır. Bu çalımalar yapılırken de Anadolu dan gelen bu halk oyunlarına gönül vermi insanların doal olarak sunduu gösteriler o zaman arivler halinde filmlere ve kasetlere kayıt edilerek, saklanması gereken belgeler haline getirilmitir. 1964 yılına dek yapılan bu bayramlar sonucunda zengin bir Folklor arivi oluturulmutur." (Deerli-Ötken; 2006) Özetle; Cumhuriyetin kuruluundan 1960lara kadar halk danslarının kurumsallaması ve yaygınlamasında Halkevleri, Köy Enstitüleri, Türkiye Milli Talebe Federasyonu, Yapı Kredi Bankası Halk Oyunlarını Yayma ve Yaatma Tesisi adlı kurumların 1960lardan sonra ise Folklor Kurumu, Türk Ticaret Bankası, Milliyet Gazetesi adlı kurumların ön plana çıktıı görülmektedir. 5. 1960-1980 Yılları Arasında stanbul da Halk Dansları Çalımaları Bu sözlü tarih çalıması kapsamında 1960-80 yılları arasında stanbul'da halk dansları çalımaları yürütmü ve isimleri ön plana çıkmı toplam 14 halk dansları emektarı ve hocası ile görümeler yapıldı. Görüme yapılan isimler; Fikret Deerli, Üstün Gürtuna, Cavit entürk, Musa Uzunkaya, Ekber Yeilyurt, inasi Pala, evki Aksoy, Celal Aslan, Aylin Güzelbeyolu, Nejla Eker Tiyenan, Mesut Güner, Ali Çavaz, Ahmet T. Demirba, Ömer Iık. Bu hocalarımızın kısa özgeçmileri ekte sunulmutur. (bkz. sayfa 160) Bu görümelerin yaklaık 20 saati video kaydına alındı. Görüme yapılan kiilerden yaam öykülerinden, halk dansları çalıması yaptıkları kurumlardan, mekanlardan, birlikte çalıtıkları ya da çalımalarına tanık oldukları isimlerden, o dönemde yapılan halk dansları festivalleri ve yarımalarından, dönemin siyasal atmosferinden ve bu atmosferin halk dansları üzerindeki etkilerinden bahsetmeleri ve 80 öncesi ve sonrası halk - 936 -

dansları çalımalarını karılatırarak yorumlamaları istendi. Bu video kayıtlarının deifre edilmesi ile birlikte halk dansları alanında ortaya çıkan önemli tarihsel olaylar hakkındaki benzer ve farklı anlatılardan, yorumlardan bazıları seçilerek sunuldu. Bir önceki balıkta deindiimiz kurumların bir kısmı 1960-80 yılları arasında da yaamaya devam ediyordu. Daha sonra TÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuarı bünyesinde Türkiye'de kurulan ilk Türk Halk Oyunları Bölümünün kurucusu olan Prof. Fikret Deerli TMTF ile tanımasını öyle anlatıyor; "stanbul'a geldiim zaman (1956-57 yılları) stanbul'da iki tane üniversiteli örenci örgütü vardı. Birisi Türkiye Milli Talebe Federasyonu dieri de Milli Türk Talebe Birlii ydi. kisinin de merkezi Caalolu ndaydı. imdiki Caalolu Halk Eitim Merkezinin bulunduu bina eski MTTB binasıdır. Yine hemen onun çapraz karı binasında olan bina da imdi Milli Eitim Müdürlüü dür. Orası da TMTF binasıydı. Ben geldiimde o zaman MTTB bir afi astı. Tiyatro çalımalarına katılım çarısı olan bir afiti. Ben de tiyatro altyapım olduu için hemen gittim. Orada tiyatroya baladım. Halk oyunları çalıması var mı yok mu bir bilgim yoktu o zaman. Orada çalıırken bir gün hiç unutmuyorum, mola verildi tiyatro çalımasında. Oyun müzii çaldı. Ben de kalktım baladım oynamaya. smini hiç unutmuyorum, Osman diye bir arkada vardı. Samsunluydu zannediyorum. "Ya Fikret sen halk oyunları ile uraıyor muydun?" dedi. "Tabi" dedim ben. Van da mahalli ekipteydim. "TMTF bir komisyon kurdu" dedi. "Halk oyunları çalımalarına baladı" dedi. "Bu konuyla ilgili elemanlar arıyorlar, sen niye gitmedin?" dedi. "Haberim yok ki" dedim. "Ya nasıl haberin olmaz, hadi oraya gidelim" dedi. Çıktık gittik oraya. Orada Sevgi Babaolu ile tanıtım. O da güzel sanatlar akademisinde okuyan birisiydi. Dedi ki "biz de halk oyunları için eleman arıyoruz". "Ben orada tiyatro çalııyorum" dedim. O da "bırak tiyatroyu" falan dedi. kna etti beni. Geldim federasyona. Orada halk oyunları çalımalarımız baladı. Tabi orada mahalli ekiplerde oynamı, ya da oyunlara çok yakın bir çok arkadaım vardı. Karadenizden Kenan Beirolu vardı. Karadenizden Cavit hocamız geldi. Erzurum dan 3-4 arkada vardı. Mete Akıncı vardı. Rasim Cinisli vardı. Hasbettin Altınok vardı. Zeybeklerden Kenan diye bir arkadaımız vardı. Herkes mahallinden gelmi birbirimize oyunlar öretiyorduk."(deerli; 2011) Görümeleri deifre ettiimizde sayın Üstün Gürtuna'nın, Cavit entürk'ün buna benzer anılarına tanıklık etmekteyiz. Burada yer igal etmemek adına her birine deinmiyoruz. Bu görümelerde bahsi geçen ve bir kısmı bugün hayatta olmayan isimler halk dansları camiasının yakından tanıdıı ve önemsedii, halk danslarının stanbul'da ve Türkiye'deki geliimi konusunda önemli isimlerdir. Bu balamda TMTF'nin stanbul'da halk dansları çalımalarındaki rolü büyüktür. Yine 1950li yıllarda var olan bir dier kurum da Türk Devrim Ocakları'ydı. Dönemin mehur tiyatro sanatçılarından Dostlar Tiyatrosu oyuncusu merhum Mehmet Akan'ın ve Aylin Güzelbeyolu'nun halk dansları çalımaları yaptıı bu kurumu Aylin Güzelbeyolu'ndan dinleyelim; "Koca Ragıp Paa okulunun bir sınıfı Devrim Ocaklarına verilmiti, orda çalııyorduk. Hilmi abi vardı. Sivas oyunlarını ve Zeybek oyunlarını öretiyordu. Sabahattin Karadeniz yöresi dersleri verirdi. Gündüz Gölönü Kars oynardı. Hanefi vardı Elazı ekibinden. Zaten hepsi hereyi bilirlerdi. Mehmet Akan vardı. O henüz örenciydi. Benim oynadıım dönemde sen u ekiptensin ben u ekiptenim diye bir ey yoktu. Hepimiz her oyunu oynardık. Devrim Ocakları herhalde 57-58'lerde kurulmu olsa gerek. Ben girmeden 1-2 sene önce Federasyondan ayrılmı bir gruptu bu." Aylin Güzelbeyolu Türk Devrim Ocakları'nın kurulu yıllarını kendi katıldıı dönem olan 1957-58 olarak hatırlıyor. Ancak elimizde Türk Devrim Ocaklarının 1953 yılı Ankara basımlı bir tüzüü mevcuttur. Devrim Ocaklarının Aylin hanımın bahsettii dönemden önce 1952 yılında kurulmu olduu bilinmektedir. (Vikipedi; 2012) TMTF'den ayrılmı olup olmadıına dair elimizde bir veri veya tanıklık bulunmamakla birlikte kurumun tüzüünde çalıma alanlarından biri Türk Folkloru olarak belirtilmitir.(tdo Tüzüü; 1953, 11) - 937 -

Dönemin mehur zurna sanatçısı Musa Uzunkaya ise Türk Devrim Ocakları'na 1959-60 yıllarında gitmeye baladıını ifade etmektedir. Devrim Ocakları ile olan ilikisini tiyatrocu Mehmet Akan ile tanıma hikayesini anlatırken aktarıyor; "Mehmet Akan Türk Devrim Ocakları ndaydı, oranın Antep hocasıydı. Biz oradan tanııyorduk 1960-65 lerden. Kendisi Anteplidir. O zamanlarda Zeki Müren'in bir filmi vardı. O ekibi o götürdü biz de "Hep O arkı" 1 filminde çaldık. Mehmet Akan da var. O zamanda yeni yeni tiyatroya gidip geliyor genç oyuncular falan. O beni her zaman çaırırdı Harbiye de toplantı olurdu, yemekli falan. Giderdik çalardık, oynarlardı. Tiyatroda sahne olurdu giderdik." (Uzunkaya; 2012) 1960ların ortalarına doru geldiimizde ise sahneye Türk Folklor Kurumu (sonraki adıyla Folklor Kurumu) çıkıyordu ki Folklor Kurumu kurulduu andan itibaren stanbul'daki halk dansları çalımalarının odak noktası oldu. TMTF'den ayrılan bir grup gencin kurduu Folklor Kurumu bugün de halen varlıını sürdüren çok önemli bir halk dansları kuruluu haline geldi. TMTF'den ayrılan bir grup genç 1964 yılında daha sonra Folklor Kurumu adını alacak olan Yüksek Tahsil Gençlii Türk Folklor Enstitüsü Kurma Derneini kurdular. Süreci yaayan tanıklardan Üstün Gürtuna'dan aktaralım; "...TFK'nın kurucusu Sevgi Babaolu'ydu. Sevgi Babaolu yanına onu sevenleri aldı, "kendimiz bir dernek kuralım" dedi. Ben üniversite 2. sınıftaydım. Biz 51 genç 1964 yılında Türk Folklor Enstitüsü Kurma Dernei'ni kurduk. Ama Fikret aabey beni TMTF'den koparmadı. Ben yine 1968'e kadar federasyondaydım. 1968'de halk oyunları bölümü tamamen kapanınca zaten 1967'de derneimiz TFK adını almıtı, tamamen oranın elemanı oldum."(gürtuna; 2012) Yine Folklor Kurumu hakkında da dönemi yaayan hocalarımızdan bir çounun tanıklıklarını kaydettik. Daha kapsamlı bir inceleme için "1960-1980 Yılları Arasında stanbul'da Halk Dansları-Sözlü Tarih Çalıması" adlı TÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Yüksek Lisans Tezimize (2013) bakılabilir. ekil 1: 1968 yılı Folklor Kurumu Erzurum Ekibi (Üstün Gürtuna'nın kiisel arivinden) Folklor Kurumu'ndan yetien halk dansları hocaları 1970lerde stanbul'un çeitli ilçelerinde birçok dernek kurdular. Görüme yapılan hocalarımızın anlatılarından alıntılar yaparak tek tek derneklerden bahsetmek burada bir hayli yer kaplayacaından derneklerin isimleri ve orada çalıan hocaları liste halinde sunmanın daha ilevsel olacaı kanısındayız. Aaıda aktardıımız dernekler, isimler ve yıllar hakkındaki verilerin çou görümeler esnasındaki anlatılardan çıkarılmı, bazıları ise bir bitirme çalımasından (Subaı; 2001, 9) alınmıtır. 1 "Hep O arkı" filmi 1965 yılında, senaryosunu Safa Önal'ın yazdıı, yönetmenliini Atıf Yılmaz'ın, barol oyunculuunu Zeki Müren ve Belgin Doruk'un yaptıı filmdir. - 938 -

Tablo 1 : 1960-80 Yılları Arasında stanbul'da Halk Dansları Dernekleri Dernek Adı Kurucular/Hocalar Yıl FOTEM Folklor Tanıtma ve Eitim Merkezi (Kadıköy) HASAD Halk Oyunları Aratırma Sergileme Dernei (Bakırköy) FAD stanbul Folklor Aratırma Dernei (Kadıköy) DAYFAD Da Yöreleri Turizm Folklor Aratırma Dernei Ali Çavaz Ahmet T. Demirba Ömer Iık Mesut Güner Mahmut Güner inasi Ünal evki Aksoy Hanife Erçetin Ömer Iık Saadettin Yeilırmak Ömer Iık Saadettin Yeilırmak AFAD Anadolu Folklor Dernei (Musa Uzunkaya'nın anılarında 1978 Diyarbakırlılar olarak geçiyor) stanbul Turizm ve Folklor Dernei (Kadıköy) Ali Serdarolu 1972 Bakırköy Anadolu Turizm ve Folklor Dernei Ahmet T. Demirba 1971 HASAD Halk Sanatları Aratırma Dernei Mehmet Akan 1976 Serdar Türkkan Ataköy Folklor ve Spor Kulübü Ali Çavaz 1978 Asuman Süar Nejla Eker Tiyenan BAHOD Bakırköy Halk Oyunları Dernei Muammer Arslan 1976 Salih Murat ener Nilgün Anıt Hüseyin Erhan Günaydın Günsel Türker Atilla Türt lhami Gültek Filiz Kızıl Mustafa Ersin Kurç HOYDER Halk Oyunlarını Yaatma Dernei adiye Fakiolu ahap Fakiolu Hüsamettin Balkız Mualla Örslü Nizamettin Türk Halil Binboa Yücel Sönmez 1975 HOYMER Halk Oyunlarını Yaatma Merkezi 1977 Kartal Turizm ve Folklor Dernei 1976 Küçükçekmece Halk Oyunları Dernei 1977 PEFHEM Pendik Folklor Halk Eitim Merkezi Dernei 1976 Bu derneklerin yanı sıra Bakırköy Halkevi bata olmak üzere Kadıköy Halkevi ve Yeilköy Halkevi de halk dansları alanında etkin çalımalar yapmaktaydı. Kadıköy HEM ve Eminönü HEM de halk dansları çalımaları yapılan kurumlar arasında sayılmaktaydı. Buraya kadar 60lı ve 70li yıllarda stanbul'da halk dansları çalımaları yapan ve tanıklıkları alınan kiilerle yapılan sohbetlerde isimleri geçen hocaları özetlersek; Fikret Deerli, Kazım Aydilek, Hasbettin Altınok, Fatin Eren, Cavit entürk, Azmi Ofluolu, Süha Alper, Mustafa Altınba, Üstün Gürtuna, Sabri Donat, Rasim Cinisli, Avni Bitlisli, Mustafa Hadi Gürbüz Göebakan, Celal Aslan, evki Aksoy, Nazmi Zülfikar, Necmettin Üstyol, Bayram Kuman, Ahmet T. Demirba, Ali Çavaz, Oktay Güzelbey, Mesut Güner, Mahmut Güner, Ömer Iık, Saadettin Yeilırmak, Adli Ayter, Remzi Ürgün, Sefer Aıkolu, Veysel Darıcı, Hamit Çelimli, Yusuf Altınok, erafettin Kahraman, Ali Serdarolu, Hanife Erçetin, Kenan Beirolu, Göksenin leri, inasi Ünal, Niyazi Enginsu, Halil Oultürk, erif Baykurt, Mehmet Akan, Aylin Güzelbeyolu, brahim Çolakolu, Mesut smailolu ve 79 senesinde stanbul'a gelen Nejla Eker Tiyenan önde gelen isimler arasındadır. Bu isimlerin yanı sıra yine o dönemlerde bizzat halk dansları hocalıı yapmasalar bile dolaylı olarak kurum yöneticilii, koordinatörlük veya yarıma jürilii yaparak halk dansları çalımaları içinde olan Sevgi Babaolu, Mete Akıncı, hsan Hınçer, Çora Hınçer, Nejat Birdoan, 1974 1979 1976 1978-939 -

Necdet Günkut, Uzman Salık, Kemal ülekolu, Sadi Yaver Ataman, Vedat Nedim Tör, Kazım Takent, Üstün Asutay, Orhan Tusavul, Sabahattin Türkolu, Cahit Tekindor, Ömer Salor gibi önemli isimler hatırlanmalıdır. Bu tarihi süreçten bahsederken sadece kurum ve kiilerden bahsedemeyiz. Sürecin en önemli noktasını yarıma ve festivaller oluturmaktadır. Halk dansları ulusal yarıma ve festivallerle birlikte altın çaını yaamıtır. Yapı Kredi Bankası'nın 1953 yılında kurduu Türk Halk Oyunlarını Yaatma ve Yayma Tesisi tarafından düzenlenmeye balanan ve 1970 yılına kadar süren "Halk Oyunları Bayramları" ile stanbul'da ve Türkiye'de halk dansları alanında festival kültürü balamı oldu. 1960lı yıllardan söz edildiinde halk dansları alanında kukusuz en büyük yeri bu festivaller kaplayacaktır. Anadolu'nun her bölgesinden stanbul'a getirilen ekipler burada yaklaık 10 gün süren festivalde gösteriler yapıyor ve kaynaıyorlardı. Elbette bu festivallerde daha önceden stanbul'a göç etmi yukarıda ismi geçen bir çok halk dansları hocası da aktif olarak yer alıyordu. Yaptıımız görümelerde bu bayramlarla ilgili birçok tanıklık ve anı mevcuttur. ekil 2: 1954 yılında ilk kez yapılan Yapı Kredi Bankası Halk Dansları Yarımasının Afii (Görgün; 2001, 108) lk 10 bayramın programları Sadi Yaver Ataman (Ataman; 1975, 158) tarafından öyle aktarılmıtır; Tablo 2: Halk Oyunları Bayramları Program Özetleri Bayram Tarih Katılan Ekipler Yapı ve Kredi Bankası'nın 10'uncu kurulu yılı münasebetiyle düzenlenen Halkoyunları Bayramı. (Bu program memleketimizde ilk kez düzenlenen geni çapta halkoyunları yarıması niteliini taımaktadır.) 10-11-12 Eylül 1954 Adana-Adapazarı-Artvin-Aydın-Balıkesir-Bergama- Bursa-Çorum-Diyarbakır-Elazı-Erzurum-G.Antep- Hatay-zmir-Kars-Kastamonu-Konya-Ödemi- Sivas-Trabzon-Urfa-stanbul 1. Halkoyunları Bayramı (Açık Hava Tiyatrosu'nda) 2. Halkoyunları Bayramı (Açık Hava Tiyatrosu'nda) 1-14 Eylül 1955 1-7 Eylül ve 4 Eylül günleri. kinci hafta 8-14 Eylül. 1. Program: 19-23 Temmuz 1956 2. Program: 24-29 Temmuz 1956 3. Halkoyunları Bayramı 27 Haziran-5 Temmuz 1957 Adana-Balıkesir-Burdur-Bursa-Çorum-Diyarbakır- Erzurum(kadın-erkek)-G.Antep Balıkesir-Bursa-Çorum-Ein-Elazı-Erzurum(kadın- erkek)-g.antep-giresun-türkistan-kırım- Kars(kadın-erkek)-Kastamonu-Kırklareli-Konya- Siirt-Sivas-Trabzon Kars-Antalya-Van-Mula-Kastamonu-Bodrum- Silifke(Koyunlar köyü)-ein-burdur(aziziye)- Kırklareli 6. Halkoyunları Bayramı 27 Temmuz-5 Austos 1962 4. Halkoyunları Bayramı 22-31 Temmuz 1960 Ankara-Balıkesir-Konya(Bozkır)-Erzurum-G.Antep- nebolu-kırklareli-mu-sivas-yozgat-trabzon 5. Halkoyunları Bayramı 21-30 Temmuz 1961 Artvin-Bitlis-Bolu-Denizli-Eskiehir-Balıkesir- Kayseri-Sakarya-Silifke-Sivas-Trabzon Erzurum(kadın-erkek)-Çorum(kadın-erkek)- Elazı(kadın-erkek)-Tokat(kadın-erkek)- Balıkesir(Pamukçu Köyü)-Yunanistan(Lykion Elinidon Ekibi)-Yugoslavya(Üsküp-Valdo Tasevski - 940 -

Ekibi)-Bursa-Sivas(kadın-erkek)-Silifke- Kemaliye(Tulu Köyü)-Sakarya(Akyazı) 7. Halkoyunları Bayramı (Yapı ve Kredi Bankası'nın 20. yıldönümü münasebetiyle) 18-23 ve 26-31 Austos 1964 Hindistan-Yugoslavya-Erzurum(kadın-erkek)- Burdur(Aziziye)-Artvin-Balıkesir(smailiye Köyü)- Elazı-Sivas(kadın-erkek)-Kırklareli-Tokat(Leveke Köyü)-Vakfıkebir-Ankara-G.Antep(kadın-erkek)- Bitlis-Kars(kadın-erkek)-Balıkesir(Pamukçu Köyü)- Çorum(kadın-erkek)-Bursa-Ein(kadın-erkek)- Silifke 8. Halkoyunları Bayramı 1-10 Temmuz 1966 Urfa(kadın-erkek)-Safranbolu-Silifke(kadın-erkek)- Bitlis(kadın-erkek)-Çankırı(Eldivan)-Edirne(kadın- erkek)-kastamonu-elazı(kadın-erkek)-mu-silifke- Kırtıl Köyü(Türkmen ekibi kadın-erkek)- Çankırı(abanözü)-Çankırı(Eskipazar) 9. Halkoyunları Bayramı 20-29 Haziran 1969 29 Haziran Pazar Matine 10. Halkoyunları Bayramı (Yapı ve Kredi Bankası'nın 25. yıldönümü münasebetiyle) 1. Program: Balıkesir(Türkali Köyü kadın-erkek)- Sivas(kadın-erkek)-Mara(Merkez)-Mara(Göksun)- Eskiehir(kadın-erkek) 2. Program: Arı(kadın-erkek)-Edirne(kadın-erkek)- Malatya(kadın-erkek)-Kırehir(kadın-erkek)-Mu 15-24 Austos 1969 1. Program: Bergama(kadın-erkek)-Kemaliye(kadınerkek)-Artvin(kadın-erkek)-Diyarbakır-zmit 2. Program: Yozgat(kadın ekibi)-çorum(kadınerkek)-tekirda-van(kadın-erkek)-kars(kadınerkek) Ayrıca bu dönemde halk dansları alanında bilinen ilk seminer de gerçekletirildi. 26-27- 28 Temmuz 1961 tarihlerinde stanbul'da yapılan bu seminerin programı aaıdaki gibiydi (TFA Dergisi; 1961, sayı: 144) ; 26 Temmuz Çaramba Saat: 10.00 26 Temmuz Çaramba Saat: 15.00 27 Temmuz Perembe Saat: 10.00 27 Temmuz Perembe Saat: 15.00 28 Temmuz Cuma Saat: 10.00 28 Temmuz Cuma Saat: 15.00 Tablo 3: 1. Halk Oyunları Semineri Program Tablosu a. Açılı b. Bakan ve roportör seçimi c. Cahit Tanyol'un bildirisi : Türk Kültüründe Oyunun Önemi d. Ahmet Kutsi Tecer : Oyun Folkloru e. Mahmut Ragıp Gazimihal: Folklor Konusu Olarak Yurt Oyunları f. erif Baykurt : Türk Halk Oyunları Üzerinde Çalımalar ve Bugünkü Durum a. Halil Bedii Yönetken : Bazı Kıyam Zikirleri, Sıraç ve Nalcı Alevilerinde Semah b. Muzaffer Sarısözen : Demiraa Barı, Köylü Halayı c. erif Baykurt : Trakya'da Halk Oyunları a. erif Baykurt : Halk Oyunlarının Bölgelere Daılıı b. Ahmet Kutsi Tecer : Bölgeler ve Tipler Hakkında a. Metin And : Halk Oyunlarımızın Koreografik Düzenlerine Göre Sınıflanması b. erif Baykurt : Türk Halk Oyunlarının Tiplere ve Form Özelliklerine Göre Tasnifi Nasıl Mümkündür? a. Bülent Tarcan : Türk Halk Oyunlarının Müzik Yapısı b. Ruhi Su : Halk Türkülerinin Söylenii Üzerine Mahmut R. Gazimihal : Bale Kaynaı Olarak Yurt Oyunları Metin And : Halk Oyunlarımızın Sahneye Uygulanması ekil-3: 1966 yılı Yapı Kredi Bankası Halk Oyunları Bayramı Mu Ekibi (Üstün Gürtuna'nın kiisel arivinden) - 941 -

Yapı ve Kredi Bankasının halk danslarının ardından 1960ların sonuna doru Marmara bölgesi ilkokullar arası Türk Ticaret Bankası halk dansları düzenlenmitir. Bir kaç yıl süren bu yarımalar stanbul'da büyük ilgi görmütü. Ama asıl patlama 70lerin baında balayan Milliyet Gazetesi'nin yurt çapındaki halk dansları yarıması olmutu. Milliyet Gazetesi'nin 1971 2 yılında Türkiye çapında balattıı Liselerarası Halk Oyunları ve Müzik Yarıması stanbul bata olmak üzere tüm ülkede gündeme oturdu. O yıllarda artık halk dansları demek neredeyse Milliyet Gazete'sinin yarıması demekti. 1990lı yıllara kadar youn ekilde süren bu yarıma atmosferi içinde bir önceki bölümde deindiimiz birçok dernek kuruldu. Liselerdeki halk dansları çalımaları bu yarımaya endekslenerek yapılırdı. Bugüne kadar yapılan tüm halk dansları yarımalarından farklı olarak Milliyet Gazetesi yarımalarında ekipler bir tez hazırlamak zorundaydı. Oyun hikayelerinden kostümlere, müziklerden figürlere kadar her ey bu tezlerde yazılır ve jüriye sunulurdu. Bu tezler çok önemsenir ve ayrıca deerlendirilip puanlanırdı. Görütüümüz kiilerin tanıklıklarından ve dönemin gazetelerinden çıkardıımız kadarıyla Milliyet Liselerarası Müzik ve Halk Oyunları Yarımalarında jüri masasına oturan isimler öyleydi; hsan Hınçer, Nejat Birdoan, Adli Ayter, Fikret Deerli, Rasim Cinisli, Metin And, Sabiha Tansu, Mete Türker, Mehmet Hilmi Gür, Üstün Gürtuna, Sadi Yaver Ataman, Sabahattin Türkolu, Mazlum N. Zincirkıran, Uzman Salık, Fatin Eren, erif Baykurt, Necdet Günkut, Ömer Iık, Celal Aslan, Nail Öngüner, Sabri Donat, Ali Çavaz, evki Aksoy, Oktay Güzelbey, Erol Hacıbekirolu, smail Özboyacı, Saadettin Yeilırmak, Mesut Güner, inasi Ünal, Erturul Atlet, Çora Hınçer, Arif Sa, Nida Tüfekçi, Ekber Yeilyurt, inasi Pala, Suat Okay, Ömer Salor, Ahmet Yamacı, Cahit Tekindor, Cemil Demirsipahi, Ulvi Can, Erol Aktı, Enver Tuksal, Kazım Aydilek, Orhan Okay, Bedai Kılıç, Vedat Nedim Tör, M. Kemal Özergin, Altay Uysal. ekil 4: 1974 yılı Milliyet Liselerarası Müzik ve Halkoyunları Yarıması Silivri Lisesi Karılama Ekibi (Üstün Gürtuna'nın kiisel arivinden) 1960-80 yılları arasında halk dansları çalıması yapan liseleri yine görütüümüz kiilerin anlatılarından ve dönemin gazetelerinden çıkararak listeleyebiliriz; Tablo 4 : 1960-80 yılları arasında stanbul'da halk dansları çalıması yapılan liseler Çalıtırıcı Lise Yarımaya katılma yılı Yöre Ömer Salor ili Motor Sanat Enstitüsü 1971 (Birincilik) 1974 (Birincilik) Mecidiyeköy Lisesi 1972 Fenerbahçe Lisesi 1972 Özel ili Koleji 1972 Cibali Lisesi 1972 Galatasaray Lisesi 1972 Erzurum Erzurum 2 Milliyet gazetesinin halk dansları yarımalarının balangıç tarihleri kimi kaynaklara göre 1970, kimilerine göre ise 1971'dir. Biz bu çalımamızda Arzu Öztürkmen'in de Folklor ve Milliyetçilik kitabında alıntıladıı üzere Nail Tan'ın Folklor kitabında geçen ve Üstün Gürtuna 'nın tanıklıı ile de uyuan 1971 yılını kabul ettik. - 942 -

stanbul Kadıköy Lisesi 1972 (Sekizincilik) Ein Üstün Gürtuna Kızılay Hemirelik Okulu 1973 Üsküp stanbul Kız Lisesi 1973 Bayburt Kutepe Lisesi 1973 G.Antep Beyolu Ticaret Lisesi 1973 G.Antep Haydarpaa Lisesi 1973 Bitlis Bilir Koleji 1973 Artvin ili Koleji 1973 Artvin Özel Çavuolu Lisesi 1973 Erzurum Kadıköy Maarif Koleji 1973 1978 Bayburt Halay Sultanahmet Erkek Sanat 1973 Bitlis Enstitüsü Ümraniye Lisesi 1973 Artvin Üsküdar Lisesi 1973 G.Antep Yeni Levent Lisesi 1972 1973 Erzurum Karadeniz Ahmet T. Demirba erafettin Kahraman evki Aksoy (dansçı olarak) Ömer Iık Celal Aslan Kabata Erkek Lisesi 1971 1973 1977 1978 (Üçüncülük) Erzurum Halay Halay Üsküdar Özel Türk Koleji 1973 Bayburt Fatih Ticaret Lisesi 1973 Karılama Caalolu Kız Enstitüsü 1973 Van Özel Marmara Koleji 1973 Elazı Bakırköy Lisesi 1973 Artvin Kartal Lisesi 1973 1978 (kincilik) 1979 (Üçüncülük) Avusturya Kız Lisesi 1971 1973 1977 Van Halay Halay Sivas Bitlis Matbaa Sanat Enstitüsü 1973 Artvin Haydarpaa Sanat Enstitüsü 1973 G.Antep Samalcılar Lisesi 1973 Van Üsküdar Amerikan Kız 1973 Karadeniz Koleji Çemberlita Kız Lisesi 1973 Karadeniz hsan Mermerci Lisesi 1978 (Birincilik) Üsküp stanbul Gemi Yapım Meslek 1975 Bitlis Lisesi Vefa Poyraz Lisesi 1973 1974 1976 (Altıncılık) Ein Halay Kadıköy Kız Lisesi 1971 1972 1975 (Yedincilik) Diyarbakır 1976 (kincilik) Diyarbakır 1977 (Birincilik) Diyarbakır 1978 (Birincilik) Arı Celal Aslan Beyolu Anadolu Kız Lisesi Arı Celal Aslan Maliye Meslek Lisesi Arı Davutpaa Lisesi 1973 Artvin Mesut Güner Mahmut Güner 1975-77 Bingöl Silivri Lisesi 1974 1976 (Birincilik) 1977 Karılama Karılama Karılama - 943 -

Sabri Donat evki Aksoy Celal Aslan Remzi Ürgün 1978 (Birincilik) 1979 (Birincilik) Karılama Karılama stanbul Erkek Lisesi 1971 (Beincilik) Artvin 1972 (Yedincilik) Artvin 1974 (kincilik) Van 1975 Van 1977 Halay 1978 (kincilik) Bitlis 1979 (Dördüncülük) Halay stanbul Kabata Lisesi 1978 Halay Beikta Kız Lisesi 1978 Halay stanbul Lisesi Arı 1978 Hakkari Üsküdar Kız Lisesi 1979 (Üçüncülük) Halay Sultanahmet Endüstri 1979 (Üçüncülük) Halay Meslek Lisesi Bakırköy Ticaret Lisesi 1979 (Üçüncülük) Halay ekil 5: 1974 yılı yarıma birincisi ili Motor Sanat Enstitüsü Erzurum Ekibi (25 Nisan 1974 tarihli Milliyet Gazetesi'nden) 6. Halk Danslarında 80 Öncesi ve 80 Sonrası 1960lı ve 70 yıllarda kaotik atmosferin büyümesi, yükselen sokak eylemlilikleri, silahlı çatımalar ve gittikçe derinleen ekonomik kriz 12 Eylül 1980 tarihinde Türkiye'nin gördüü en kanlı askeri darbe ile sonuçlandı. Bata Genelkurmay Bakanı Kenan Evren ve 4 kuvvet komutanı yönetime el koydular. O dönem CIA'nın eflerinden biri olan ve Türkiye politikasını yakından izleyen Paul Henze, darbeyi Beyaz Saray'a 'bizim çocuklar baardı'biçiminde duyurmutur."(çavdar; 1995, 263) Cuntacıların iktidara gelmesiyle birlikte tüm dernekler, kurumlar kapatıldı. Parlamento feshedildi. Özellikle sol görülü insanlar, gözaltlarına alındılar, ikencelerden geçirildiler. Yüzlerce devrimci, aydın, emekçi, solcu bu ikencelerde hayatlarını kaybetmilerdir. Azınlıkta da olsa sa kesimden de cezaevine girenler olmutur. Yüzlerce insan memleketini terk etmek zorunda bırakılmıtır. Onlarca insan idam edilmitir. Hakkında bugün bile çok az insanın olumlu konuabildii bu darbe Türkiye'de bir sayfanın kapandıı ve karanlık bir sayfanın açıldıı bir dönüm noktasıdır. Darbe yaamın her alanına nüfuz etmi, toplumda büyük bir korku, güvensizlik, yalnızlama ve yabancılama yaratmıtır. Bugün de etkilerini her alanda gördüümüz bir biat kültürü darbe ile özenle yaratılmıtır. Darbenin hemen arkasından iktidara getirilen Özal yönetimi ülkeyi muhafazakar - 944 -

liberal bir anlayıla dizginlenemez bir kapitalizme doru yönlendirmi, bu projede de baarılı olunmutur. te halk dansları 80 darbesinin o ilk karanlık günlerinde ayakta kalmaya çalııyordu. Elbette yaamın her alanı gibi halk dansları çalımaları da sıkıntıya girmiti. O dönemi stanbul'da yaamı hocalarımıza tanıklıklarını ve darbenin halk dansları çalımaları üzerindeki somut etkilerini sorduk. Hocalarımızın hepsi darbe ile birlikte halk dansları ile ilgili olsun olmasın tüm derneklerin kapatıldıını ancak halk dansları derneklerinin kısa zaman içinde tekrar açıldıını belirttiler. Halk danslarına ilk müdahale Türkçe isimli olmayan oyun isimlerine olmutu. Özellikle yükselen Kürt ulusal hareketinin cuntada yarattıı rahatsızlık ehir, ilçe, mahalle, sokak isimlerinden halk dansları isimlerine kadar Kürtçe olan her eye müdahale edilmesine sebep oldu. Darbe döneminin bilinen müdahalelerinden bir dieri yine Kürtler ile ilgiliydi. Bu sefer hedefte halk dansları giysileri vardı. Darbecileri rahatsız eden sadece giysilerin tipi deil aynı zamanda Kürt ulusal hareketinin bayraklatırdıı renklerdi. Darbe dönemindeki kadar olmasa da özellikle Kürt giysileri, renkleri, oyun isimleri üzerindeki bu baskılar günümüzde de sürmektedir. Darbeden sonra halk danslarında oluan en büyük rahatsızlıklardan biri resmi karılama törenlerinde kullanılan bir tür araç haline getirilmesiydi. 1960lar ve 70lerde youn ilgi gören, büyük sahnelerde sergilenen halk dansları devletin resmi törenlerinde devlet erkanın karılanması sırasında bir köede renklilik salaması amacıyla kullanılan bir etkinlik halini almıtı. Görütüümüz halk dansları emektarlarına bir milat çizgisi olarak kabul ettiimiz 80 yılının öncesini ve sonrasını karılatırarak yorumlamalarını istedik. Hangi dönemi daha olumlu bulduklarını sorduk. Görütüümüz hocaların çou 80 öncesini birçok açıdan daha olumlu bulduklarını belirttiler. Yapılan görümelerden çıkan sonuçlar bize dönemin önde gelen hocalarının çou 80 öncesi dönemin halk dansları açısından daha parlak olduunu düündüklerini göstermektedir. 80 sonrası hızla gelien kapitalizm ile birlikte halk danslarının ticarilemesi, bu çalımalar üzerinde oluan piyasa hakimiyeti görütüümüz hocaların çounu rahatsız eder görünmektedir. Elbette bir kısmı bu rahatsızlıa katılmamakta, tam tersine 80 sonrası oluan piyasa ortamının halk danslarını ilerlettiine inanmaktadırlar. Bizim yorumumuz ise iki görüten de bir miktar beslenmektedir. Öncelikle 80 öncesi çalımalarının sonrasına göre görece daha idealist olması, çou örnekte görüldüü üzere maddi bir beklentinin olmayıı ya da beklentinin çok geri planda kalması halk danslarında bugün de görmek istediimiz özelliklerdendir. Aynı ekilde dönemin folklor içerikli yayınlarına baktıımızda folklor ve halk dansları ile ilgili yürütülen tartımaların büyük bir kısmının bugün sürdürülen tartımalardan çok daha entelektüel ve toplumsal balamı çok daha gelikin olduunu düünmekteyiz. Her ne kadar halk danslarının uygulamalı çalımalarının nitelik açısından çok baarılı olduunu söyleyemesek de 60lar ve 70lerin ruhunun, enerjisinin o çalımalara kattıklarının bu açıı epey kapattıı izlenimini aldıımızı söyleyebiliriz. 80 sonrasından günümüze gelen süreçte ise halk dansları üzerine neredeyse hiç bir içeriksel tartıma yapılmamakta, halk dansları sadece bir yarıma konusu olarak görülmekle birlikte sahne sunumlarına görece daha çok özen gösterildii görülmektedir. Elbette günümüzdeki halk dansları çalımaları bir sahne sanatı olarak incelendiinde koreografik olarak 80 öncesine göre oldukça gelikin olduunu kabul etmek zorundayız. Ancak bir kıyaslama yapmak gerekirse koreografik anlamda bahsettiimiz bu gelikinlik 1930ların Sovyet ekolü Moiseyev'in çizgisinin çok altında kalmaktadır. Elbette 80 sonrası halk danslarında oluan sektörün bu alanın bir melsek olarak kabul edilmeye balanmasında rolü büyüktür. Zira halk danslarının 80li yıllarda akademik eitimle buluması da 60lardan alınan enerjinin yanı sıra 80den sonra oluan bu sektörlemenin de sonucudur. Ancak alanın bir meslek olarak kabul edilmesi maalesef bu alanda istihdam yaratıldıı anlamına gelmemektedir. Devlet halk danslarının sahnelenmesi ve bir sahne sanatı olarak gelitirilmesi gibi bir misyonun altına elini koymadıı, bu alanı sadece Anadolu Atei gibi özel teebbüslere bıraktıı gibi aynı zamanda halk dansları alanında akademik eitim almı - 945 -

olan binlerce insana da bir istihdam yaratmamaktadır. Bununla kalmayıp günümüzde bu alanda 4-5 yıllık akademik eitim alanlar ile 5-6 aylık sertifika kurslarında eitim alanların aynı kısıtlı istihdam alanlarında eit artlarda deerlendirilmeleri halk dansları adına 80 sonrası yaanan en büyük problemlerden biridir. Tablonun geneline baktıımızda 80 sonrasında halk dansları çalımaları öncesine oranla daha komplike, sahne teknii, teknoloji ve görsellik açısından daha gelikin ancak daha niteliksiz ve daha içeriksiz görünmektedir. Makalenin sınırları gerei geni bir çalımanın ancak bu kadarını aktarabilmekle yetinmek durumdayız. Daha kapsamlı deerlendirmeleri ve tanıklıkların detaylı aktarımlarını tezimizde görmeniz mümkündür. Önemli bir döneme ıık tutması ve sözlü geleneimizin yazıya aktarılmasını salaması bakımında bu çalımayı önemli buluyoruz. KAYNAKÇA 1952'de Türkiye, www.wikipedia.org, 01.12.2012 tarihinde http://tr.wikipedia.org/wiki/1952%27de_t%c3%bcrkiye adresinden alındı. Ahmet Demirba ile 29.11.2010 tarihli görüme. ALANGU, T. (1970). Statik ve Dinamik Folklor Anlayıları, Folklor Dergisi, sayı: 10-11-12, s.3 Ali Çavaz ile 24.03.2011 tarihli görüme. ALP, A. R. (1968). stanbul lkokulları Folk Dans Yarıması, Türk Folklor Aratırmaları Dergisi, özel sayı. ATAMAN, S. Y. (1975). 100 Türk Halk Oyunu, stanbul: Tifdruk Matbaacılık. Aylin Güzelbeyolu ile 30.10.2012 tarihli görüme. BAYKURT,. (1976). Türkiye'de Folklor, Ankara: Kalite Matbaası. BLGL, A. E. (2011). ehir ve Kültür, stanbul, stanbul: Profil Yayıncılık. CAUNCE, S. (2001). Sözlü Tarih ve Yerel Tarihçi, stanbul: Tarih Vakfı Yurt Yayınları. CAVT entürk ile 20.11.2010 tarihli görüme. Celal Aslan ile 10.11.2012 tarihli görüme. ÇAVDAR, T. (1996). Türkiye'nin Demokrasi Tarihi 1950'den Günümüze, Ankara: mge Kitabevi. ÇNKILIÇ, A. (2009). Cumhuriyet'ten Sonra Türk Halk Oyunlarının Kurumsal Yapılanması, Yayımlanmamı Lisans Bitirme Çalıması, stanbul: TÜ TMDK Türk Halk Oyunları Bölümü DANACIOLU, E. (2001). Geçmiin zleri Yanıbaımızdaki Tarih çin Bir Klavuz, stanbul: Tarih Vakfı Yurt Yayınları. DEERL, F.- Ötken, N. (2006). "Folklor/Folklore", Türk Dünyası Kültürü Atlası /A Cultural Atlas of the Turkish World, Bölüm IV, Cilt 2, S. 553-575, ISBN-975-7522-26-0 Dostlar Tiyatro Okulu ve Halk Sanatları Kolu Çalımalara Baladı, (1976) Politika Gazetesi. Dünden Bugüne stanbul Ansiklopedisi. (1994). stanbul: Kültür Bakanlıı ve Tarih Vakfı Yurt Yayınları. Ekber Yeilyurt ile 17.03.2011 tarihli görüme. FKRET Deerli ile 11.03.2011 tarihli görüme. Folklor enlii, 5 Mayıs 1969 tarihli Mavi Kırlangıç Gazetesi'nden alındı. Genco Erkal ile 19.07.2012 tarihli görüme. GÖRGÜN, A. Z. (2001). Yapı Kredi Bankası Türk Halk Oyunları Yaatma ve Yayma Tesisi'nin Çalımaları, Yayımlanmamı Lisans Bitirme Çalıması, stanbul: TÜ TMDK Türk Halk Oyunları Bölümü GÖRÜR, H. (1969-70). Türk Folklor Kurumu, Folklor Dergisi, sayı:8-9, s.18, 21 GÜNLÜK, G. (1980). Halkoyunları Sunu Denemesi Üzerine, Folklora Doru Dergisi, sayı: 51, s.64 Haberler, (1961). Folklor Dergisi, sayı: 19-22, s.101 HASAD ve Dostlar Tiyatrosu Üzerine Mehmet Akan ile Söylei, 7 Eylül 1977 tarihli Cumhuriyet Gazetesi'nden alındı. HINÇER, Ç. (1968). Türkiye'de Bulualım, Türk Folklor Aratırmaları Dergisi, sayı: 144. HINÇER,. (1961). Beinci Halk Oyunları Bayramı, Türk Folklor Aratırmaları Dergisi, sayı: 144. LYASOLU, A.- Karacan, G. (2006). Kuaklar, Deneyimler, Tanıklıklar: Türkiye'de Sözlü Tarih Çalımaları Konferansı, stanbul: Tarih Vakfı Yurt Yayınları. stanbul Ansiklopedisi. (2010). stanbul: NTV Yayınları stanbul Külliyatı Cumhuriyet Dönemi stanbul statistikleri. (1997). Kültür ve Spor, Cilt 4. stanbul: stanbul Aratırmaları Merkezi. KIZMAZ, lke (2013). 1960-1980 Yılları Arasında stanbul da Halk Dansları-Sözlü Tarih Çalıması, Yayımlanmamı Yüksek Lisans Tezi, stanbul; stanbul Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. KÜÇÜKSEZER, C. (1975). Halk Kültürüne Sahip Çıkmak, Folklora Doru Dergisi, sayı: 42, s.10 KYVG, E. D.-Marty, M. A. (2000). Yanıbaımızdaki Tarih, stanbul: Tarih Vakfı Yurt Yayınları. Mesut Güner ile 17.03.2011 tarihli görüme. Milliyet Gazetesi'nin 1960-80 Yılları arasındaki tüm sayıları taranmıtır. Musa Uzunkaya ile 07.11.2012 tarihli görüme. Nejla Eker Tiyenan ile 04.04.2011 tarihli görüme. Ömer Iık ile 20.03.2011 tarihli görüme. ÖZTÜRKMEN, A. (1998). Türkiye'de Folklor ve Milliyetçilik, stanbul: letiim Yayınları. Say, O. www.bgst.org. 25.07.2012 tarihinde http://www.bgst.org/dans/arastirma/sozlutarih.html adresinden alındı. - 946 -

SOYSAL, L. (1977). FKÖ Halk Sanatları Topluluunun stanbul Gösterisi Üzerine, Folklora Doru Dergisi, sayı: 45, s.41 SUBAI, Y. N. (2001). 1990-1995 Yılları Arasında Milliyet Gazetesi'nde Folklor Konulu Yayınlar, Yayımlanmamı Lisans Bitirme Çalıması, stanbul: TÜ TMDK Türk Halk Oyunları Bölümü ENOL, A. (1996). Türk Halk Oyunları Bibliyografyası (II) Müzik, Giysi ve Dier Ögeler, Ankara: Folk-Sav. evki Aksoy ile 03.11.2012 tarihli görüme. inasi Pala ile 24.06.2012 tarihli görüme. THOMPSON, P. (1999). Geçmiin Sesi, stanbul: Tarih Vakfı Yurt Yayınları. Tozlu Yollar, (1969-70). Folklor Dergisi, sayı: 8-9, s.33 Türk Devrim Ocakları Tüzüü. (1953). Ankara: Güney Matbaacılık ve Gazetecilik Türk Dünyası Kültür Atlası. (2006). Bölüm IV, Cilt 2. stanbul: Türk Kültürüne Hizmet Vakfı. Türk Folklor Kurumu ve Bugünkü Kadrosu 2,(1969). Folklor Dergisi, sayı:2, s.32 Türk Folklor Kurumu ve Bugünkü Kadrosu,(1969). Folklor Dergisi, sayı:1, s.26 Üstün Gürtuna ile 21.11.2012 tarihli görüme. YC, Ö. (2010). Kırkbir Uzun Gün Berec Grevi, stanbul: Sosyal Tarih Yayınları. Yurt Ansiklopedisi. (1983). stanbul Cildi. stanbul: Anadolu Yayıncılık. - 947 -