EĞİTİMDE PLANLAMA 1. DERS I. KALKINMA VE EĞİTİM Dünya üzerindeki tüm ülkelerin amacı kalkınmış bir ülke olmaktır. Bir ülkenin kalkınmışlığının göstergesi, sahip olduğu teknolojik düzeyle ilgilidir. Sadece ekonomik güce sahip olmak, kalkınmışlık için yeter koşul değildir. Örneğin, Kuveyt, dünyada, kişi başına düşen milli geliri en çok olan ülkelerden bir olmasına karşın, kalkınmış bir ülke değildir. Kalkınmışlık, ekonomik güç, teknoloji üretme, çevre ve doğayı koruma, eşitlik, inanç-düşünce-fikir özgürlüğü, ileri hukuksal haklara ve düzenlemelere sahip olma, doğal gazla ısınma, işsizliğin olmaması, insanların sosyal güvenceye sahip olmaları, nitelikli eğitim-sağlık-bayındırlık hizmetleri alma gibi çok geniş ve çeşitli öğeleri kapsayan bir alandır. Türkiye, kalkınmışlık sıralamasında, gelişmekte olan ülkeler kategorisindedir. Bu nedenle, Türkiye nin, daha çok, eğitim yoluyla kalkınma hedeflerine ulaşma çabası içerisinde olması gerekmektedir. Bilgi birikiminin hızla artması ile teknoloji alanındaki hızlı gelişmeler, insan yaşamında köklü ve sürekli değişmelere yol açmaktadır. Bu değişime ayak uydurmak ve geri kalmamak tüm toplumların temel hedefidir. Bir anlamda kalkınma olarak ifade edilebilecek bu değişimden geri kalmamanın göstergesi, sahip olunan teknolojik düzeydir. Teknolojiyi üreten kalifiyeli ya da nitelikli insan gücüdür. Nitelikli insan gücünü yetiştiren ise eğitimdir. Bu nedenle, nitelikli insan gücü yetiştirme, bütün dünya ülkelerinin eğitim politikalarının en önemli ve vazgeçilmez konusudur. Şekil 1 de kalkınma-eğitim ilişkisi görülmektedir.
KALKINMA-EĞİTİM İLİŞKİSİ Çağdaş Uygarlık (kalkınmışlık) Teknoloji (belirleyici) Kalifiyeli-nitelikli İnsan Gücü (üreten) Eğitim (yetiştiren) Öğretmen ve Öğrenci Şekil 1 KALKINMIŞLIK: Teknolojik, Ekonomik, Sosyo-Kültürel-Siyasal II. AÇIK BİR SİSTEM OLARAK EĞİTİM SİSTEMİ İnsan davranışlarını istendik yönde değiştirmek için düzenlenip, işe koşulan eğitim açık bir sistemdir. Çünkü insanın hali hazırdaki davranışları yeterli bulunmuyor ve istendik davranışlarla donatılmak istenmektedir. Kişide bulunması istenen davranışlar, eğitimin hedefleridir. Bu hedefleri gerçekleştirmek, bir açık sistemin yapılandırılmasını gerekli kılar. Bu iş, eğitim programları yoluyla yapılabilir. Çünkü program, kişide gözlenmesi kararlaştırılan hedefleri, bunları gerçekleştirilebilecek eğitim ve sınama durumlarını içeren dirik bir bütündür. Bu süreçte önce bir ders ya da kursta kazandırılacak hedef ve davranışlar belirlenir. Sonra bunların her bir öğrenciye nasıl ve hangi yolla, ne kadar süre içinde kazandırılacağı yani eğitim durumları\öğrenme yaşantıları belirlenir. Son olarak ise, her bir öğrencinin bu hedef davranışları kazanıp, kazanmadığının yoklanacağı sınama durumları\değerlendirme saptanır. Bu süreçlerin başında, uygulama sırasında ve sonunda alınan dönütler ile programda ne gibi değişiklik, yenilme, güncelleme ve düzenlemelerin yapılacağına karar verilir. Böylece program yeniden düzenlenerek uygulamaya konulur. 2
Yine, uygulamada, uygulamanın sonunda ve gerekli her basamakta değerlendirme yapılır. Bu bitimsiz bir süreçtir. Bu yüzden eğitim sistemi, açık bir sistemdir. Açık bir sistem olan eğitim sistemine, bir hammadde olarak gelen öğrenci, eğitimöğretimin amaçları doğrultusunda şekillendirilir. Bu süreçte, bireye istendik davranış değişikliklerinin kazandırılır, birey yeni davranışlarla donatılır ve yeterliklere sahip bir yurttaş olarak yaşama hazırlanır. Öğrenme Bireyin olgunlaşma düzeyine göre kendisi ve çevresiyle etkileşimi sonucu davranışlarında oluşan nispeten kalıcı izli davranış değişikliği olarak tanımlanabilir. Buradaki çevre ayarlaması ifadesi, genelde eğitim sistemi, özelde okul-sınıf ortamı ile eşdeğerde bir anlam taşır. Program geliştirme süreçlerinde (eğitim programlarında), kuramsal boyutta bir eğitim programı hazırlanırken, dersin, ünitenin ya da konunun hedef\davranışları, bunlara ulaşmak için hangi içeriğin ne kadar ve ne şekilde düzenleneceği, hangi yollarla öğrenciye aktarılacağı ve ne kadar aktarıldığının belirleneceği planlanır. Açık sistem yaklaşımı, bir eğitim programının öğeleri arasındaki ilişkiler, Şekil 2 de gösterilmiştir. Açık Bir Sistem Olarak Eğitim Açık bir sistem olarak eğitim, toplumsal sistemin bir alt sistemidir. Toplumsal sisteme bağlı olan diğer alt sistemler, ekonomi, siyaset, töre, gelenek, görenek, spor, felsefe, din ve inanç, iletişim, moda, güzel sanatlar, bilim ve teknik, nüfus ve yerleşim gibi sistemler, eğitim sistemini, eğitim sistemi de bu sistemleri etkiler ve değiştirir. Diğer sistemlerin çıktıları eğitimin, eğitimin çıktıları da onların girdileri ve işlemleri olabilir. Bu bağlamda, eğitim sistemi, girdi, işlem, çıktı ve dönütten oluşan açık bir sistem olarak ele alınabilir. Bir açık sistem, girdi, işlem, çıktı ve dönütten oluşan ve en az bir hedefi 3
gerçekleştirmek üzere örgütlenip uygulamaya konan ve her uygulama sonucuna göre yeniden düzenlenen dirik bir örüntüdür. 1- Açık Bir sistem Olarak Eğitim Sisteminin Öğeleri Açık bir sistem olarak eğitimin öğeleri aşağıda incelenmiştir. Girdi Öğrenci sayısı, yaşı ve cinsiyeti. Öğrencinin hazır bulunuşluk düzeyi. Yatırım: Eğitim ve Öğretim için yapılan yatırımların tümü için harcanan para ve emek. Bilgi: Sisteme giren bilgiler, yani emir, yasa, yönetmelik, eleştiri, görüş gibi Araç, gereç, donanım. Yiyecek, içecek, giyim, kuşam ve enerji. Yeni bilgi. Okula yeni atanan yönetici, öğretmen ve hizmetliler. İşlemler Dönüt, düzeltme, ipucu, pekiştireç Araç- gereç, kaynaklar Strateji, yöntem ve teknikler Öğretmen yeterlikleri Fiziksel koşullar Sınıf yönetimi Zaman Sevgi Biçimlendirme ve yetiştirmeye yönelik değerlendirme. 4
Çıktılar Öğrenci sayısı, yaşı ve cinsiyeti Öğrencilerin bilişsel, duyuşsal ve devinişsel erişisi Beklenmedik ürünler (istendik ve istenmedik) Maddi gelir Yeni yaşantı. Dönüt Sisteme her işlemin sonunda bilgi verme. 2- Eğitim Neden Planlı Olmalı? Yukarıda belirtildiği gibi, eğitim, girdi, işlem, çıktı ve dönütten oluşan bir açık sistemdir. Sistemde yer alan öğelerin düzenli bir şekilde işleyebilmesi, eksiklerin belirlenip giderilebilmesi, hataların düzeltilebilmesi ve belirlenen hedeflere kısa zamanda ulaşılabilmesi için, belirli bir plan ve program çerçevesinde çalışılmalıdır. Diğer yandan, yetiştirilmesi amaçlanan bireyde, eğitim sonucunda erişilecek noktaları görmek, bu düzeye ne kadar sürede, nasıl ve hangi yöntemlerle ulaşılabileceğini kestirebilmek ve sonuçları değerlendirebilmek için bir plan olması gereklidir. Bunların yanı sıra, eğitim- öğretim etkinliklerinin verimliliği ve etkili zaman kullanımı içinde planlı olmak gereklidir. Diğer yandan, Milli Eğitim mevzuatlarına göre, Eğitim-öğretim kurumlarında, eğitim etkinliklerine ve derslere hazırlıklı girmek, yasal yönden zorunlu, eğitsel yönden gereklidir. hükmü gereğince eğitim planlı olmalıdır. 5
KAYNAKÇA Demirel, Ö. (2010). Eğitimde Program Geliştirme (12. Baskı). Ankara: PegemA Yayıncılık. Ertürk, S. (1982). Eğitimde Program Geliştirme. Ankara: Yelkentepe Yayınları. Milli Eğitim Bakanlığı. (2012). Mevzuat. mevzuat.meb.gov.tr adresinden, 20 Mayıs 2012 de indirildi. Senemoğlu, N. (2004). Gelişim Öğrenme ve Öğretim (Kuramdan Uygulamaya). Ankara: Gazi Kitapevi. Sönmez, V. (2007). Program Geliştirmede Öğretmen El Kitabı (13. Baskı). Ankara: Anı Yayıncılık. Tutkun, Ö. F. (2010). 21. yüzyılda eğitim programının felsefi boyutları. Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, 30, 3, 993-1016. Tutkun, Ö. F. ve Aksoyalp, Y. (2010). 21. yüzyılda program geliştirme: Yeni yönelimler, kavramlar ve anlayışlar. I. Ulusal eğitim Programları ve Öğretim Kongresi, 13-15 Mayıs, Ayvalık-Balıkesir. Tutkun, Ö. F. (2003). Geçmişten günümüze Türkiye de ilköğretime öğretmen yetiştirme. N.Ü.E.F. Eğitim ve Bilim Dergisi, 2, 2, 53-62. Varış, F. (1978). Eğitimde Program Geliştirme. Teori ve Teknikler. Ankara: Ankara Üniversitesi Eğitim Fakültesi Yayınları. 6