EĞİTİM PSİKOLOJİSİ İÇİNDEKİLER BİLGİYİ İŞLEME KURAMI BİLGİYİ İŞLEME KURAMI ZİHİNSEL YAPIDA ÖĞRENMENİN OLUŞUMU BİLGİYİ İŞLEME KURAMI

Benzer belgeler
ROBERT GAGNE ( ) ÖĞRENME KOġULLARI MODELĠ

Bilgiyi İşleme Kuramı

Eğitim Durumlarının Düzenlenmesi

BİLGİYİ İŞLEME KURAMI

ÖZEL ÖĞRETİM YÖNTEMLERİ II

Yapılandırmacı anlayışta bilgi, sadece dış dünyanın bir kopyası ya da bir kişiden diğerine geçen edilgen bir emilim değildir.

BİLİŞSEL SÜREÇLER Abdurrahman İNAN

Dr. Halise Kader ZENGİN

Yapılandırmacı Yaklaşım

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...III

Proje Tabanlı Öğrenme Yaklaşımının temeli bir konunun derinlemesine araştırılmasına odaklanmaktadır. Araştırmada genellikle sınıf içerisinde

BELLEK. 1- KISA SÜRELİ BELLEK: Kısa süreli bellek de iki aşamalıdır. -Duyumlarla elde edilen bilgilerin - Çok kısa süreli bellekten gelen

AKTIF (ETKİN) ÖĞRENME

1. ÜNİTE İÇİNDEKİLER EĞİTİM PSİKOLOJİSİ / 1

Özet İçerik. Sözlük 517. Kaynakça 530. Yazar Adları Dizini 566. Dizin 573

SINIF REHBERLĠĞĠ PROGRAMI. Prof. Dr. Serap NAZLI

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...III

Hedef Davranışlar. Eğitim Programının birinci boyutudur. Öğrencilere kazandırılması planlanan niteliklerdir (davranışlar).

Öğrenme, Örgütsel Öğrenme

BĠLĠŞSEL GELĠŞĠM. Jean Piaget ve Jerome Bruner. Dr. Halise Kader ZENGĠN

ZİHİN ENGELLİLER VE EĞİTİMİ ÖZELLİKLERİ

BİLGİSAYAR DESTEKLİ ÖĞRETİM. TemplatesWise.com

4 GİRİŞ BİLİŞ NEDİR?

İÇERİK VE İÇERİK DÜZENLEME ÖĞRETIM İLKE VE YÖNTEMLERI- II. HAFTA

FEN BĠLGĠSĠ EĞĠTĠMĠNĠN TEMELLERĠ

Öğrenmeye Bilişsel Yaklaşım

Sunuş yoluyla öğretimin aşamaları:

Stratejiler 4. Sunuş yoluyla Buluş yoluyla Araştırma-inceleme yoluyla Tam öğrenme İşbirliğine dayalı öğrenme

VYGOTSKY SİSTEMİ: KÜLTÜREL-TARİHSEL GELİŞİM KURAMI

Öğretim içeriğinin seçimi ve düzenlenmesi

06-14 yaș arasındaki zorunlu eğitim döneminde fen bilgisi eğitimi önemli bir yere sahiptir.

EĞĠTĠM TEKNOLOJĠLERĠNDE TEMEL KAVRAMLAR. Öğretim Teknolojileri ve Materyal Geliştirme

BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ VE YAZILIM DERSİ (5 VE 6. SINIFLAR) Öğretim Programı Tanıtım Sunusu

JEROME BRUNER BULU L Ş Ş Y O Y LU L YL Y A L ÖĞR Ğ E R NM N E M KURA R MI

Hatırlama ve Unutma. Doç.Dr.Hacer HARLAK-PSİ154-PSİ162

MATEMATIK ÖĞRETIM YÖNTEMLERI. Yrd. Doç. Dr. Nuray Çalışkan-Dedeoğlu Matematik Eğitimi

Uzaktan Eğitim. Doç.Dr. Ali Haydar ŞAR

Örnek öğrenmeler söyleyin? Niçin?

Öğrenme nedir? Büyüme ve yaşa atfedilmeyecek yaşantılar sonucunda davranış ve tutumlarda meydana gelen nispeten kalıcı etkisi uzun süre

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ GİRİŞ BÖLÜM I TEMEL KAVRAMLAR 1-10 Kaynakça. 7 OKUMA PARÇASI (Baba Emzirmesi). 8

ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ VE MATERYAL GELİŞTİRME

BÖLÜM I GELİŞİM İÇİNDEKİLER 1. ÜNİTE 2. ÜNİTE. ÖNSÖZ... v YAZARLAR HAKKINDA... vii

OKUMA YAZMAYA HAZIRLIK ÇALIŞMALARI

Kavram ortak özelliklere sahip birbirine benzeyen nesneleri ya da olayları bir araya getirerek bir ad altına toplamaktır.kavram;

MATEMATİĞİ SEVİYORUM OKUL ÖNCESİNDE MATEMATİK

Tam Öğrenme Kuramı -2-

BÖLÜM 2 ÖĞRENME KURAMLARI VE e lif b YENİ PROGRAM e n g ü

DEVİMSEL BECERİLER VE ÖĞRETİMİ

BİLİŞSEL AÇIDAN ÇOCUK GELİŞİMİNİN BASAMAKLARI

YENİ İLKÖĞRETİM TÜRKÇE PROGRAMININ GETİRDİKLERİ Hasan Basri DURSUN > hbdursun@gmail.com

DBE ÖĞRENME STİLLERİ ENVANTERİ ADI SOYADI DOĞUM TARİHİ UYGULAMA TARİHİ SIRA NO TAKİP NO. Eddie Van Halen

MATEMATIK ÖĞRETIM YÖNTEMLERI. Yrd. Doç. Dr. Nuray Çalışkan-Dedeoğlu Matematik Eğitimi

Kavram Haritaları ve Ebelikte Kavram Haritalarının Kullanımı. Prof. Dr. Sibel ERKAL İLHAN

Öğretim Tasarım ve Teknolojisi Sistemi - ASSURE Modelİ

Gazoz kapağıyla uzay gemisi yapıp, marsa gitmek için insanları nasıl ikna edersiniz?

T.C. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü. Mesleki Gelişim Programı

Yapılandırmacı Yaklaşım. Dr. Halise Kader ZENGİN

ÖĞRENME KURAMLARI. Davranışçı Kuram Bilişsel Kuram Duyuşsal Kuram

1 Bilişsel Psikolojiye Giriş 1

Öğrenci hakkında varsayımlar; Öğretmen hakkında varsayımlar; İyi bir öğretim programında bulunması gereken özellikler;

Güdülenme. Öğr.Gör. Dr. Şirin KARADENİZ

Öğretim Teknolojileri ve Materyal Tasarımı

Yapılandırmacılık ve Proje Tabanlı Öğrenme S

1.Öğrenci nitelikleri 2.Öğretim hizmetinin niteliği 3.Öğrenme ürünleri. Tam Öğrenme Kuramı - Bloom

Öğr. Gör. Özlem BAĞCI

SINIF YÖNETİMİNİN TEMELLERİ

1. Bölüm: Toplumsal Yapı ve Sınıf Yönetimi...1

Wertheimer, Köhler ve Kofka tarafından geliştirilmiş bir yaklaşımdır. Gestalt psikolojisi, bilişsel süreçler içerisinde özellikle "algı" ve "algısal

Bilişsel gelişim. Doç.Dr.Banu Yücel-Toy

GELİŞİM, KALITIM ÇEVRE ETKİLEŞİMİNİN BİR ÜRÜNÜDÜR.

elif bengü Bölüm 4 İLETİŞİM VE EĞİTİM

Okul Öncesi Eğitim Seti

ADEM TOLUNAY ANADOLU LİSESİ REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMA SERVİSİ ÖĞRENME VE BAŞARI

Bana göre; öğrenemeyen öğrenci yoktur. Herkes öğrenebilir Tüm bilgiler okulda öğrenilebilir Hedeflenen başarı %70-%90 arasındadır.

*Öğrenme, öğrencilerin fikri katılımını ve uygulamasını gerektirir. *Kendi başına açıklama ve gösterim, Uzun süreli öğrenmeyi sağlamaz.

% 83 % 10 % 4 % 2 % 1. Görme. İşitme. Koklama. Dokunma. Tatma

Zihinsel Yetersizliği olan bireylere Okuma- Yazma Öğretimi. Emre ÜNLÜ

EK-1 BEDEN EGİTİMİ DERSİNDE ÖĞRENCİ BAŞARISININ DEĞERLENDİRİLMESİ

Öğretim Tasarımı ve Eğitim Teknolojisi. Yrd.Doç.Dr. Gülçin TAN ŞİŞMAN

ÖĞRENME STİLLERİ. Öğretim İlke ve Yöntemleri VI. Hafta

Yöntem nedir? Öğretim yaşantılarının desenlenmesi, uygulanması ve değerlendirilmesi aşamalarında bilinçli olarak seçilen ve izlenen düzenli yoldur.

ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLAR

Okul Temelli Mesleki Gelişim Nedir?

MOTİVASYON. Yrd. Doç. Dr. Ayşegül Bayraktar

MODELLERDEN ÖĞRENME Enver CANER

OKUL ÖNCESİ REHBERLİK HİZMETİ

KPSS/1-EB-CÖ/ Bir öğretim programında hedefler ve kazanımlara yer verilmesinin en önemli amacı aşağıdakilerden hangisidir?

TERAKKİ VAKFI ÖZEL ŞİŞLİ TERAKKİ ANAOKULU EĞİTİM YILI Bilgi Bülteni Sayı:7 4 5 YAŞ ÇOCUKLARININ GELİŞİM BASAMAKLARI

1. Okulda öğrenme modeliyle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?

Etkinlik Listesi BÖLÜM II İLİŞKİLENDİRME AŞAMASI 67

ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ VE MATERYAL TASARIMI Yrd. Doç. Dr. FATİH ÇINAR TEMEL KAVRAMLAR. Öğretim teknolojisi

Eğitimde Materyal Tasarımı ve Kullanımı

Eğitim Bilimlerine Giriş

Beyin Temelli ve Basamaklı Öğrenme S

Öğrenme 10/1/15. Öğrenme nedir? Öğrendiğimizi nasıl biliyoruz? Matematik nedir? Matematik öğrendiğimizi nasıl biliyoruz? Doç. Dr. Güney HACIÖMEROĞLU

ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ VE MATERYAL TASARIMI

Kazanımların Değerlendirilmesi. Doç. Dr. Muhittin ÇALIŞKAN NEÜ Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi

Öğrenme ve Öğretme. Kuramlar ve Modeller

Transkript:

İÇİNDEKİLER *BİLGİYİ İŞLEME KURAMI: Bellek ve türleri, Bilişsel Süreçler (dikkat, algı, kodlama, unutma, geri getirme veya çağırma, tekrar vb.), öğrenme stratejileri vb. EĞİTİM PSİKOLOJİSİ *ÖĞRENMEDEN ÖĞRETİME KURAMLAR ve YAPILANDIRMACILIK: Temel kavramlar (bilgi ve öğrenme), kuramın ilkeleri, süreçleri ve kuram temelli eğitim durumu hazırlama vb. 1 6.Hafta 2 BİLGİYİ İŞLEME KURAMI Öğrenmeyi en en kapsamlı şekilde açıklayan öğrenme yaklaşımı bilgi işleme modeli dir. BİLGİYİ İŞLEME KURAMI Bu model insan zihninin işleme şeklini, bilgisayarın işleme şekline benzeterek açıklar. Buna göre hem insanlar hem de bilgisayarlar bilgiyi alırlar, depolarlar, geri getirirler ve bu bilgilere dayanarak karar verirler. 3 4 BİLGİYİ İŞLEME KURAMI ZİHİNSEL YAPIDA ÖĞRENMENİN OLUŞUMU Örneğin bir matematik problemi ile karşılaştırıldığında, sayı ve yazı şeklindeki semboller kullanılır (girdi), problem üzerinde çalışılır (işlem uygulama) ve bir çözüm meydana getirilir (çıktı). Dikkat Algılama Yürütücü Biliş Tekrar Öğrenme bilgiyi işleme fonksiyonunu sağlayan bir seri işlemler bütünü olarak kabul edilir. Kodlama Geri getirme Bozulma Unutma (Kaybolma) Unutma (Kaybolma) 5 Unutma (Kaybolma) 6 1

ATKINSON-SCHIFFREN BİLGİYİ İŞLEME MODELİ BİLGİ DEPOLARI Bilgi depoları, bilginin tutulduğu ve bilgiyi işlemenin gerçekleştiği depolardır. Üç ana bellek deposu vardır; 1. Duyusal bellek (duyusal kayıt) 2. Kısa süreli bellek (çalışan bellek) 3. Uzun süreli bellek 8 DUYUSAL BELLEK DUYUSAL BELLEK Duyu organları sürekli çevreden gelen uyarıcı bombardımanına maruz kalırlar. Bu uyarıcılar ilk olarak duyusal belleğe ulaşır. Kapasite Duyusal belleğin çevresel uyarıcıları alma kapasitesi sınırsızdır. Bilginin kısa bir süre tutulduğu bilgi deposudur. Ör: Parmağınızı bir süre gözünüzün önünde tuttuktan sonra hızla çektiğinizde gölgesini bir süre hissedersiniz. Bu duyusal kayıtta bir süre tutulmasının sonucudur. 9 Depolama şekli Duyusal bellekte kapsanılan bilgi dış çevrenin ilk izidir ve dış uyarıcıların tam bir kopyasıdır. Duyu organlarının aldığı şekilde depolanır: görsel bilgi görsel biçimde, işitsel bilgi işitsel biçimde vb. bir süre için depolanır. Anlamlı hale getirilmek istenen bilgi, işleme sistemi için kısa süreli belleğe aktarılır. Bu mekanizma dikkat tir. 10 DUYUSAL BELLEK KISA SÜRELİ BELLEK Depolama süresi Bilgi kısa bir sürede işleme sistemine aktarılmaz ise kaybolur ve tekrar geri getirilemez. Duyusal belleğin bilgiyi ne kadar süre tutabildiğine ilişkin kesin veriler sunmak oldukça zordur ve bu noktada psikologlar arasında tam bir fikir birliği yoktur. Bilginin depolanma süresi, alındığı duyu organına göre farklılık gösterir. Görsel bilgi 0,5-1 saniye arası, işitsel bilgi 2-4 saniye arasında tutulabilmektedir. Kısa süreli bellek duyusal kayıttan aktarılan sınırlı miktardaki bilgiyi, kısa süreli depolama görevini üstlenmektedir. Temel bir bellek deposu işlevini yürütmektedir. Kısa süreli bellekte bilinçli olarak bilginin farkına varılır ve bilgi anlamlı bir şekle dönüştürülür. Duyusal bellekte depolama süresi çok kısa olduğundan bilginin farkına varılmaz. Ör: Okuma esnasında öğrenmenin anlamlı olabilmesi için cümlenin bütün algılaması gerekir. Eğer duyusal bellekte kısa süreli bir depolama gerçekleşmemiş olursa cümlenin sonuna geldiğinde başındaki kelimeler unutulmuş olur ve tam bir algılama sağlanamaz. 11 12 2

KISA SÜRELİ BELLEK KISA SÜRELİ BELLEK Kapasite Sınırlı miktarda bilgiyi alma kapasitesine sahiptir. Miller bu kapasiteyi 7 birim olarak kabul etmiştir. Öğrenme sürecinin birinci aşaması olan kısa süreli bellekte bilgi ne kadar çok olursa olsun ancak 7 birimlik bilgi sisteme alınabilir, diğerleri kaybolur. Depolama şekli Görsel ve işitsel olarak depolanır. İşitsel daha baskındır. Kodlama şekli bireye göre değişir. Ör. İşitme engelli görsel olarak kodlar. Bu sınırları arttırmak için iki yol kullanılır; 1. Gruplandırarak birimleri genişletme (Bilginin daha geniş birimler içerisinde örgütlenmesi yine de gruplanan bilgi fazla ise almakta zorlanır) 2. İşleme süresini kısaltma (Sistemin boş olması gerekir. Bilişsel süreçler daha etkin kılınarak bu süre içerisinde daha fazla miktarda bilgi işlenebilir. 13 Depolama süresi Bilginin tutulma süresi 15-20 saniyedir. Bu süre içinde bilgi işlenmez ve uzun süreli belleğe gönderilmezse unutulur ve bu bilgi geri getirilemez. Ör: Rehberden bir telefon numarasına bakarak telefon edilebilir ancak bir kodlama yapmadan numarayı ikinci kez hatırlamak zordur ve tamamen unutulur. Bu süreyi arttırmanın yolu zihinsel tekrardır. 14 KISA SÜRELİ BELLEK KISA SÜRELİ BELLEK Bilgiyi işleme şekli Kısa süreli bellek, bilgiyi işleme merkezidir. İşlenen bilgi uzun süreli depoya gönderilir. İki şekilde bilgi depoya gönderme gerçekleşir; - Bilgiyi aynen işleme ve depolama (ezberleme) - Uzun süreli bellekteki ilişkili bilgi ile bütünleştirerek ilişkili şemalar içerisine depolamak (anlamlandırmak) altı kere altı otuzaltı dedemin bıyığı yolda kaldı çöpçü geldi süpürdü dedem bıyıksız kaldı altı kere altı otuzaltı hakem dedi penaltı rıdvan dedi atalım tanju dedi kaçalım Bu tekerlemeleri okuyarak kısa süreli belleğinize atarsınız. Tekrar etmezseniz unutursunuz. 15 16 KISA SÜRELİ BELLEK Bilgiyi işleme şekli Ezberleme yoluyla öğrenmede kullanılan temel bilişsel süreç tekrar dır. Bilgi aynen tekrarlanarak, alındığı şekliyle bağımsız bir birim olarak uzun süreli bellekte depolanır. Bir diğer öğrenme (işleme) şekli anlamlandırma dır. Anlamlandırma uzun süreli bellekteki bilginin, yeni gelen bilgi ile kısa süreli bellekte ilişkilendirmesi yoluyla yeni bilgiye anlam verilerek gerçekleştirilir. 17 Kapasite Depolama şekli 1. Sözel kodlar 2. İmgelem 3. Anlam ve önermeler İşlemsel bilgi Depolama süresi Depolamanın yapıldığı bellek çeşitleri Anısal bellek Anlamsal bellek 1. Hiyerarşik düzenleme 2. Önerme ağı 3. Şema 18 3

Sürekli bellek deposudur. Kısa süreli bellekte işlenmiş olan bilgi uzun süreli belleğe gönderilerek depolanır. Bir bilginin öğrenilmiş kabul edilmesi için mutlaka uzun süreli bellekte depolanmış olması gerekir. Kapasite Uzun süreli bellek kapasitesi sınırsız olarak kabul edilmektedir. Çok miktardaki farklı bilgiyi kapsayabilir. Ör: Telefon rehberinden bir numaraya baktıktan sonra telefon tuşlarına basılarak arama sağlanır. Bilgi uzun süreli belleğe gönderilmeden doğrudan tepki üreticisine gönderilerek tepkide bulunulmuş olur. Öğrenme gerçekleşmiş değildir. Daha sonra aranmak istendiğinde numara hatırlanmaz, bilgi kaybolmuştur. Bir bilgi birikiminin depolanabilmesi için bazı bilgilerin kaybolması ve yeni gelenlere yer açılması gerekmez. 19 20 Depolama şekli İki şekilde gerçekleşir. 1. Açıklayıcı bilgi 2. İşlemsel bilgi Kavramsal bilgi İşlemsel bilgi Depolama şekli Depolama şekli Açıklayıcı bilgi üç ana form içerisinde depolanır. 1. Sözel kodlar (Kelimeler olarak depolanır, hikaye anlatımı, atasözleri vb.) 2. İmgelem (Bireyin bir yapı ve olayı (görsel yada işitsel) depolarken zihinsel resmini oluşturmasıdır) Açıklayıcı bilgi; kavramlar, olgular, tanımlar ve kurallarla ilgili olan bilgidir. 3. Anlam ve önermeler (Bir nesne veya olayın özellikleri, bağlantılı olduğu öğeler, doğru yanlış yargısı içinde ele alınan önermeler vb. kapsar. Hatırlamada her bir ayrıntıdan çok, o durum veya olayın taşıdığı anlam önem kazanır. 21 Ör: Okunulan bir metinde her bir cümle veya kelime değil, genel bir anlam hatırlanır. 22 Anlamlar önermeler şeklinde depolanmaktadır. Ör: Ahmet in çok sevdiği amcasının beyaz bir otomobili var. İşlemsel bilgi; bir işin nasıl yapılacağını gösteren bilgidir. Ör: Bir otomobili kullanırken sıralamada yapılması gereken her bir işleme ilişkin bilgidir. Bir önermenin iki öğesi vardır; 1. Bir veya daha fazla öğeyi içerir (Ahmet ve amcası) 2. Tek bir ilişkiyi kapsar (vardır) 23 Bir işin üretilmesi durumunda ne yapılması gerektiğine ilişkin bilgidir (bazen bir sıralama takip eder). Bir davranışın başarılı olarak yerine getirilmesi için, değişen durumlara davranışların uydurulması gerekir. Davranışın düzenlenmesinde Bu durumda şöyle yapılar mantığı hakimdir. Ör: Bisiklet kullanımında Hızlı gitmek istersen, pedalı hızlı çevir Yavaş gitmek istersen, pedalı yavaş çevir Sağa dönmek istersen, direksiyonu saat yönünde çevir gibi. 24 4

Depolama süresi Depolamanın yapıldığı bellek çeşitleri Depolama süresi oldukça uzundur, hatta sınırsız olarak kabul edilmektedir. Bununla birlikte kaybolma şekli farklıdır. İki ana yapı içinde değerlendirilir. Duyusal bellek ve kısa süreli bellekte bilgi bir diğer belleğe geçmezse kaybolurken uzun süreli bellekte bilgi bir kez depolandıktan sonra kaybolmaz. 1) Anısal (episodik) bellek 2) Anlamsal (semantik) bellek Hiyerarşik düzenleme Önerme ağı Şema 25 26 Depolamanın yapıldığı bellek çeşitleri Anısal (episodik bellek) Yaşantı içerisindeki olayların depolanmasıdır. İzlediği bir futbol maçındaki olaylar, bir defile, doğum günü vb. olayların zamanı, geçtiği yer, içinde bulunan kişiler, olayların akışı ve sonuçları anısal bellekte depolanır. Yaşamda olağan bir tarzda meydana gelen ve birey için bir anlam ifade etmeyen olayların hatırlanması zordur. Anlamsal (semantik) bellek Kısa süreli bellekte işlenerek anlam kazandırılan ve depolanmak üzere uzun süreli belleğe gönderilen örgütlenmiş bilgi bütünlerini kapsar. Uzun süreli bellekte bir zaman-mekan olayı olarak depolanan anılar, kısa süreli belleğe geri getirilip yeni alınan diğer bilgiyle bütünleştirilerek anlamsal bir yapı kazandırılabilir. 27 28 Anlamsal (semantik) bellek 1. Hiyerarşik düzenleme: Bilgilerin genelden özele doğru ilişkili olarak aşamalı bir şekilde düzenlenmesidir. Bu düzenlemede en genel bilgi üste yazılır. İkinci dereceden genel olanlar alt sıraya yazılır ve diğer aşamalar sırasıyla devam eder. Anlamsal (semantik) bellek 2. Önerme Ağı: Birbiriyle ilişkili fikirler seti olarak görülebilir. Bir yargı vardır. Kanarya bir kuştur yargısı gibi. Bir fikri açıklayan bir cümlenin içerisinde birden fazla önerme vardır ve bunlar uzun süreli bellekte bir ağ şeklinde depolanırlar. Ör: Ahmet in çok sevdiği amcasının beyaz bir otomobili var. Amcanın otomobili vardır Hayvan Derisi vardır Kanarya Otomobil beyazdır Ahmet çok sever Kuş Diğer kuşlar Uçabilir Ötebilir 29 30 Diğer hayvanlar 5

Anlamsal (semantik) bellek 3. Şema: Şemalar bütünleştirilmiş bilgi birikimleridir. Nesneler ve olaylar, bireyler, duygular ve onlar arasındaki ilişkileri gösteren büyük miktarlardaki bilgilerin örgütlendiği yapıları içerirler. Anlamsal (semantik) bellek 3. Şema Nesneler Şemalar, bireylerin duydukları ve okuduklarını nasıl algılayıp anlamlandıracaklarını etkilerler. Biriktirilemez nesneler Biriktirilebilir nesneler Şemalar farklı kavram ve fikirleri büyük kategoriler altında toplayan çerçeve gibidir. Bellekte ilişkiler ve işlemler ağı olarak betimlenir. Antika olmayanlar Antikalar 31 Kullanım yerleri -Yatırım -Dekorasyon -Hobi Özellikleri -Doğal materyalden -Fonksiyonel -Değerli 32 Dikkat Bir bilgi deposundan diğerine bilgi akışını sağlayan zihinsel eylemler dir. Uyarıcılar üzerinde bilinçli bir odaklaşma sürecidir. Bilinçlilik, odaklaşmada sınıflandırılmış bir kapasite miktarı ortaya koyar ve diğer uyarıcılar bilince ulaşmadan kaybolur. Bu süreçler; Dikkat Algılama Tekrar Kodlama Geri getirme Duyusal bellekten gelen büyük miktarda bilginin sınırlı kapasiteye sahip kısa süreli belleğe bilinçli bir formda kısa sürede gönderilmesi mümkün değildir. Bunun için seçme gereklidir. Bu süreçte üç temel işlem gerçekleşir: 1. Önemli bilgiye karar verilir 2. Önemli bilgi üzerinde odaklaşma sağlanır 3. Odaklaşılan bilgi işleme sürecine gönderilir. 33 34 Dikkat Algılama Bilginin seçiminde içsel ve dışsal özellikler etkili olur. Dışşal özellikler uyarıcı ile ilgili olandır. Uyarıcının büyüklüğü, şiddeti, parlaklığı, değişkenlik göstermesi, hareketliliği ve yeni olması dikkatin odaklaşılmasında etkili olur. Anlam vermeyi ifade eder. Birey duyusal bellekten gelen bazı uyarıcıları fark ettiğinde bu uyarıcıları tanımaya ve yorumlamaya ihtiyaç duyar. Örneğin bir metin içerisinde koyu veya italik yazılmış cümle veya kelimeler diğerlerine göre daha fazla dikkat çeker ve daha önemli olarak algılanır. Kısa süreli belleğe giden bilgiyi etkiler, bu belleğe giden bilgi doğru özellikler olmaktan ziyade algılanmış özelliklerdir. İçsel özellikler ise bireyin kendisi ile ilgili olanlardır. Bireyin beklentileri, geçmiş yaşantısı, ilgisi ihtiyaçları odaklaşmayı sağlayan özelliklerdir. Bireyin öğrenmesi gereken bilgiler olarak gördüğü yapılar diğerlerine göre daha fazla dikkat çekici olur. 35 Algılanmış bilginin geçersiz olduğu durumlarda bilginin yanlış işlenmesi ve depolanmasına yol açacaktır. Ör: Öğretmen öğrenci iletişiminde anne tavrı içinde yumuşak davranış gösterilmemelidir sözü öğretmen resmi ve otokratik tarzda davranmalıdır şeklinde algılayabilir. 36 6

Algılama Algılama bireyin geçmiş yaşantısından ve uyarıcının oluştuğu ortamdan etkilenir. Birey geçmiş yaşantısında edinmiş olduğu bilgi ve önermeler için şemalar oluşturmuştur. Ör: Ders sırasında bir şeyler karalayan öğrenci için öğretmen; a) Saygısızlık ediyor b) Kullandığım yöntem etkili olmadı şeklinde algılayarak kısa süreli belleğe gönderir. Tekrar Kısa süreli bellekte bilgiyi tutma süresi 20 saniye civarı gibi kısa bir süreden ibaret olduğundan zihinsel tekrarın (rehearsal) öğrenmede önemi büyüktür. Kısa süreli bellekten bilgi ya uzun süreli belleğe gönderilir ya da kısa süreli bellekten kaybolmamasını sağlamak için tekrara ihtiyaç vardır. Algılamayı etkileyen bir diğer faktör uyarıcının nasıl bir durum veya formda sunulduğudur. Aynı uyarıcı farklı durumlarda farklı algılanır. Çünkü kısa süreli belleğin alacağı bilgi miktarı oldukça sınırlı olduğundan yeni bilginin ulaşmasıyla kaybolur. 37 38 Tekrar Bu nedenle, daha fazla bilginin kısa süreli bellekte daha uzun süre kalması için; 1-Gruplama, küçük parçaları ilişkilendirerek geniş parçalar haline getirme, 2-Zihinsel tekrar gerekir. Tekrar 1-Gruplama: Kısa süreli bellek ancak 7±2 birimlik bilgi alabildiğinden bu belleğe ulaşan daha büyük miktardaki bilgiler daha büyük gruplar halindeki birimlere ayrılarak daha çok bilgi tutulabilir. Örneğin, 05367685143 olan bir telefon numarasını bu şekilde bir bütün olarak kısa süreli belleğe almaktansa, Ayrıca bu tekrar yeteri kadar uzun süre yapıldığında bilgi ezberlenmiş bir şekilde uzun süreli belleğe kaydedilir. Bunu yaparken aralıklı tekrar tek seferde yapılan yoğun tekrardan daha etkilidir. 0536 768 51 43 şeklinde 4 birim olarak işlemek kısa süreli belleğin bu bilgiyi daha etkili bir şekilde işlemesini sağlar. 39 40 BİLGİYİ İŞLEME ŞEMASI Tekrar 2-Kodlama: Kısa süreli bellekteki bilgiyi tekrar ederek kısa bir süreliğine zihinde tutmanın dışında kodlama olmadan çevreden edinilen bilginin kaybolur. Kodlama, kısa süreli belleğe alınan bilginin uzun süreli bellekte var olan bilgi ile ilişkilendirilerek uzun süreli belleğe transfer edilmesidir. Uzun süreli bellekte bulunan şemalara yeni gelen bilginin eklenmesi ve var olan şemanın yeniden düzenlenmesi Piaget nin belirttiği dengeleme ve uyum sürecinde olduğu gibi öğrenme sürecinde önemli bir etkinliktir. Kodlamanın etkili olması anlamlandırma ile olanaklıdır. 41 42 7

Bilgiyi Uzun Süreli Bellekten Geri Getirme (Hatırlama): Bilgiyi Uzun Süreli Bellekten Geri Getirme (Hatırlama): Bilginin uzun süreli bellekte bulunarak açığa çıkarılması sürecidir. Bilginin hatırlanmasının kolaylaştırmak için: 3-Zihinsel olarak zamanda geriye giderek çağrışım bağlarını yeniden oluşturun. 1-Bilgiyi öğrendiğiniz anı ve çevreyi hatırlamaya çalışın. Örneğin, sınıfta öğretmeninizin o konuyu anlatışını hatırlamak size o bilgileri geri getirebilir. 2-Bilgiyi öğrendiğiniz kapsamla olan bağlantıları bulmaya çalışın. Kimi zaman hatırlamak istediğiniz konuyla ilintili olan diğer konuları hatırlamak da bilgiyi geri getirmenizi kolaylaştırabilir. 43 4-Bilgiyi geri getirmek için kullanılabilecek diğer bir yöntem de alfabeden yararlanmaktır. Örneğin; bir isim hatırlamaya çalışıyorsunuz. İsmin ilk harfinden eminsiniz ancak gerisini hatırlamıyorsunuz. Alfabedeki harfleri teker teker hatırladığınız harfin yanına koyarak aradığınız ismi hatırlamanız mümkün olabilir. 44 HATIRLAMAYI GÜÇLEŞTİREN ETMENLER HATIRLAMAYI GÜÇLEŞTİREN ETMENLER Dilimin ucunda fenomeni: Dilimin ucunda fenomeni gündelik hayatımızda sıklıkla yaşadığımız hatırlama güçlüklerinden birisidir. Özellikle bir isim ya da bir kavram hatırlamaya çalışırken karşılaşılan bir durumdur. Bilginin uzun süreli belleğimizde olduğumuzdan eminizdir ancak bir türlü onu bulup geri getiremeyiz. Dilimin ucunda fenomeni gündelik yaşamda ortalama olarak haftada bir kez yaşanmaktadır ve yaşanma sıklığı yaşla birlikte artmaktadır. Hatırlanmak istenen kelimenin genel anlamı ya da belirli bir hecesi hatırlanabilmekte ancak tamamı hatırlanamamaktadır. İnsanların %50 si özellikle ilk harfi hatırlayabilmektedir. Dilimin ucunda fenomenlerinin yaklaşık yarısı ortalama 1 dakika içerisinde çözümlenebilmektedir. 45 46 HATIRLAMAYI GÜÇLEŞTİREN ETMENLER HATIRLAMAYI GÜÇLEŞTİREN ETMENLER Geriye doğru ket vurma: Geriye doğru ket vurma yeni öğrenilen bilgilerin eskisini bozmasıdır. Bir başka deyişle uzun süreli belleğimize yeni gelen bilgi gerideki başka bir bilgiyi engellemekte ve bozmaktadır. İleriye doğru ket vurma: Seri pozisyon etkisi: Bu etki bir listenin hatırlanmasının gerekli olduğu durumlarda geçerli olmaktadır. Bu gibi durumlarda listenin başındaki ve sonundaki kelimelerin orta kısımda yer alan kelimelerden daha fazla oranda hatırlandığı görülmektedir. Burada da önceden belleğimizde var olan bilgilerimiz yeni öğreneceğimiz bilgiyi engellemektedir. Kimi zaman bir şeyi biliyor olmak yeni bir şeyi öğrenmeyi oldukça güçleştirmektedir. İşte buna sebep olan faktör ileriye ket vurmadır. Seri pozisyon etkisi iki bileşenden oluşmaktadır. Listenin başındaki kelimelerin daha kolay hatırlanmasına öncelik etkisi; listenin sonundaki kelimelerin daha kolay hatırlanmasına da sonralık etkisi denilir. 47 48 8

ÖĞRETİM Öğretmenin temel işlevi; öğrenmeyi sağlamaktır ve buna ÖĞRETME denir. ÖĞRENMEDEN ÖĞRETİME KURAMLAR Öğretim öğrenme amaçlarının kazandırılması için öğrenme koşullarının uygun bir şekilde düzenlenmesidir. Etkili bir şekilde öğrenme sağlanması için öğretim gerçekleştirilirken dört öğenin dikkate alınması gerekir. 49 50 1-ÖĞRENEN 2-ÖĞRENME GÖREVİ Öğrenen kişinin önceki bilgileri, güdülenmişlik düzeyi, öğrenme stili, bilme biçimleri, tutumları vb. özellikleri ortamı düzenlenirken dikkate alınması gerekmektedir. Öğrenenin öğretim ortamındaki beceri, işaret vb.den hangisini öğrenmesi hedefleniyor ve sonuçta bir çıktı olarak öğrenende ne oluşturulmaya çalışılıyorsa bu öğrenme görevidir. 51 52 3-ÖĞRENME ÇEVRESİ 4-ÖĞRENMENİN ORTAYA ÇIKTIĞI BAĞLAM: Öğrenme koşulları, öğrencinin güdülenmesi, tutumları ilgileri gibi duyuşsal özelliklerinin nasıl sağlandığı ile ilgilidir. Sınıf, okul, öğrenen grubunun özellikleri ve bunlar üzerinde uygulanan araçların yarattığı etkileşim türlerine dikkat edilmelidir. Örneğin öğrenci kimyaya değer veriyorsa bu dersi öğrenmek için hazır durumdadır. Öğretmen bu boyutları tanıma, düzenleme ve kontrol etme sorumluluğunu taşır. 53 54 9

BLOOM UN TAM ÖĞRENME MODELİ BLOOM UN TAM ÖĞRENME MODELİ Bloom insanın öğrenme kapasitesini üç ayrı alana ayıran ilk kişidir. Bu alanlar bilişsel, duyuşsal ve psikomotor alanlardır. Öğrencilerin olabildiğince aynı düzeye getirilmeleri sağlanmaya çalışılmalıdır; Bloom un temel sayıltısı bir sınıftaki öğrencilerin başarılı olmaları, onların yetenek düzeylerine değil, öğretimin niteliğine ve onlara ihtiyaçları kadar zaman vermeye dayalıdır. Duyuşsal giriş özellikleri; Derse başlamadan önce öğrencilerin güdülenmesi, ilgisinin çekilmesi, genel olarak o derse olduğu kadar, o gün anlatılacak konuya kaşı olumlu tutum sağlanması gibi duyuşsal özelliklerinde denklik sağlanması Bu durumda öğrenemeyen öğrenci değil yeteneklerine ve öğrenciye uygun hızla yapılmayan öğretim vardır. Bilişsel giriş davranışları; öğrencinin önceki bilgileridir. 55 56 BRUNER VE BULUŞ YOLU İLE ÖĞRENME BRUNER VE BULUŞ YOLU İLE ÖĞRENME Çocuğun dünyayı algılamasında ortaya çıkan temsil (tasarım) ve insan zihin gücünün artmasındaki kültürün aracı rolü üzerinde durmuştur. Okul ile bilişsel gelişim arasındaki ilişki noktasında buluş yolu ile öğrenme yaklaşımını geliştirir. Buluşu bir kişinin kendi zihnini kullanmasıyla elde etmiş olduğu bilgilerin tüm biçimleridir. İnsanın dünyayı anlama süreci üçlü bir sistemle gerçekleşir. Eylemsel temsil (insanın çevresine eylem ve motor eylemler örüntüsü ile tepki verdiği düzey, Ör: Çocuklar evlerindeki odaların yerlerini anlatamaz ancak evlerinde rahatlıkla dolaşabilirler) İkonik temsil (imge ve algı birleşimleriyle çevreye tepki verdiği düzey, Ör: Çocuk evi ile market arasındaki yolu rahatlıkla resim olarak çizebilir) 57 Sembolik temsil (dil ve akıl yürütme ile tepki verdiği düzey, Ör: Dilin sembol sistemi) 58 BRUNER VE BULUŞ YOLU İLE ÖĞRENME BRUNER VE BULUŞ YOLU İLE ÖĞRENME Buluş yoluyla öğrenmede öğretim süreci içindeki öğeler; Öğrencinin öğrenmeye hazırbulunuşluluğunu sağlayacak yaşantılar hazırlanması Öğretim içeriğinin yapılandırılması ve öğretim içeriğinin nitelikleri Öğrencinin öğrenmeye hazırbulunuşluluğunu sağlayacak yaşantılar hazırlanmalıdır. Bunun için öğrencinin keşfetme isteğini harekete geçirmek ve buluş yolu ile öğrenme süreci içinde bulunan öğrenciyi desteklemektir. Öğrenme yaşantılarının sıralanması Öğrenmenin sürekliliği içsel güdülenme (merak), başarma isteği, başkaları ile birlikte olmak isteği yolları ile sağlanır. 59 Öğrencilerin desteklenmesi önemlidir. Buluş yolu ile öğrenme zaman alır. Öğretmen kılavuzluk etmelidir. 60 10

BRUNER VE BULUŞ YOLU İLE ÖĞRENME BRUNER VE BULUŞ YOLU İLE ÖĞRENME Öğretim içeriğinin yapılandırılması ve öğretim içeriğinin nitelikleri Öğrenme yaşantılarının sıralanması Hazırbulunuşluluk, konunun öğrenene öğretilmesi için hazır hale getirilmesidir. Öğrenme malzemesinin uygun şekilde düzenlenmesidir. Zihinsel gelişme bir sıra izler. Bu nedenle öğrenme sürecindeki yaşantılar öğrencinin zihinsel gelişimine göre sıralanmalıdır. Öğretimin temel amacı hem çocuğun düşünmesini sağlayan hem de daha güçlü temsil biçimlerine doğru çocuğu yönelten problemler oluşturmaktır. 61 62 AUSUBEL VE ANLAMLI ÖĞRENME AUSUBEL VE ANLAMLI ÖĞRENME Ausubel in önerdiği anlamlı öğrenme yaklaşımında, bilgilerin öğrenciye sunularak kazandırılması esas alınır. Ausubel in öğrenme kuramının temelini, öğrenmeyi etkileyen en önemli faktör öğrencinin mevcut bilgi birikimidir. Bu ortaya çıkarılıp ona göre eğitim planlanmalıdır. Anlamlı öğrenmenin başlatılabilmesi için temelde şu iki hususun yerine getirilmesi gerekir: 1.Öğrenilecek bilgiler kendi içinde bir bütünlük ve anlamlılık taşımalıdır. 2.Anlamlı öğrenme için öğrencide olumlu yönde bir hazırlığın olması gerekir. Öğrenci anlamlı öğrenmeye istekli ve onu gerçekleştirmeye kararlı olmalıdır. Öğrenmenin çoğu sözel olarak gerçekleşmektedir. Önemli olan öğrenmenin anlamlı olmasıdır. Buluş yoluyla öğrenme her zaman anlamlı olmayabilir. 63 Birincisi doğrudan öğretmenin, ikincisi ise daha çok öğrencinin kontrolünde bulunan durumlardır. Derste öğretmen, kendi anlayışına göre konuyu anlamlı bir şekilde seçer, düzenler ve açıklayabilir. Öğretmenin konuyu sunuşu öğrencinin konuyu her zaman anlayarak öğrenmesini gerektirmez. Anlamlı öğrenme, öğrencinin ilgisine, anlayarak öğrenmeye istekli olup olmayışına ve öğrenmeyi nasıl yapacağına da bağlıdır. 64 GAGNE ÖĞRETİM DURUMLARI MODELİ GAGNE ÖĞRETİM DURUMLARI MODELİ Öğrenme ürünlerinin sınıflandırılması Gagne nin öğrenme koşulları modeli, tüm disiplinlerin öğretim tasarımında kullanılmış, genel kabul görmüş bir modeldir. Öğrenme süreci ve öğrenme türleri Gagne ye göre öğrenme ürünleri ve öğretim hedefleri Gagne ye göre öğretimin amacı, öğrencilerin problem çözme becerilerinin geliştirilmesidir Öğrenme aşamaları ve öğretim etkinlikleri 65 66 11

GAGNE ÖĞRETİM DURUMLARI MODELİ GAGNE MODELİNİN UNSURLARI Gagne ye göre öğrenme, dışsal uyaranların bilişsel süreçlerle yapılandırılmasına bağlı bir işlemdir. VARSAYIMLAR ÖĞRENME ÜRÜNLERİ TEMEL BOYUTLAR Öğrenme, öğretim materyali, pekiştirme, tekrar gibi iç faktörlerin etkileşimine bağlıdır. Ancak bilişsel stratejiler içinde bireyin duygusal özelliklerini tanımlayan ilgi, beklenti, tutum ve değerlerde önemli bir etkendir. Bu nedenle Gagne nin yaklaşımı bilişsel öğrenme kuramlarının özgün bir sentezi olarak değerlendirilebilir. 1. Birbirinden farklı 1- Zihinsel Beceriler 1- Dikkat Çekme öğrenme türleri 2- Sözel Bilgiler 2- Öğrenciye Hedefler 2. Öğrenme aşamalı ve 3- Tutumlar Hakkında Bilgi Verme birikimli süreçtir. 4- Psiko-motor Beceriler 3- Ön Bilgileri Hatırlatma 3. Farklı öğrenme 5- Bilişsel Stratejiler 4- Uyarıcı Materyalin Sunma stratejileri kullanmalı 5- Öğrenciye Rehberlik Etme 4. Yaparak-yaşayarak 6- Davranışı Ortaya Çıkarma öğrenmelidir. 7- Geribildirim Verme 8- Performans Değerlendirme 9- Kalıcılığı ve Transferi Sağlama 67 68 GAGNE NİN ÖĞRENME MODELİNİN VARSAYIMLARI Birbirinden farklı öğrenme türleri vardır. Örneğin, bir kavramın öğrenilmesi ile bir matematik probleminin çözümü, farklı öğrenme-öğretme etkinliği gerektirir. Öğrenme, birbirine dayalı aşamalı ve birikimli bir süreçtir. Yeni öğrenme yaşantıları, daha önce edinilmiş bilgi becerilerle bütünleştirilerek öğrenilir. GAGNE NİN ÖĞRENME MODELİNİN VARSAYIMLARI Farklı öğrenme ürünleri, farklı öğretme- öğrenme stratejilerinin bir arada kullanılmasını gerektirir. Öğretmen, öğrenme ürünlerinin niteliklerine uygun öğretim kuram ve ilkelerini etkili biçimde kullanabilecek mesleki yeterlilikler taşımalıdır. Öğrenci kendi deneyimleri yoluyla yaparak-yaşayarak öğrenir. Eğitimde öğretimden çok öğrenme, öğretmenden çok öğrencinin etkin olması gerekir. 69 70 GAGNE YE GÖRE ÖĞRENME ÜRÜNLERİ GAGNE YE GÖRE ÖĞRENME ÜRÜNLERİ Zihinsel beceriler Zihinsel Beceriler, öğrencinin çevresiyle kavramlar veya semboller yoluyla iletişim kurmasını sağlarlar. Sözel bilgiler Tutumlar Öğrencinin bir şeyi nasıl yaptığı üzerinde odaklanmaktadır. 5 aşaması vardır; Psiko-motor beceriler Bilişsel stratejiler Ayırt etmeyi, somut kavramları, ilkeleri ve tanımlanan kavramları, yüksek düzeyli ilkeleri ve problem çözmeyi öğrenme. 71 72 12

Zihinsel beceri düzeyi Gagne ye Göre Zihinsel Becerilerin Hiyerarşik Dizilişi Öğrenme Ürünü 1. İşaret Öğrenme En alt düzeydeki zihinsel becerileri tanımlayan işaret öğrenme kavramı, refleks niteliğinde olan davranımları( korkma, kaçınma vb.) kapsamaktadır. 2. Uyarıcı-tepki ilişkisini öğrenme Edimsel koşullanma kuramında olduğu gibi, uyaran-tepki arasındaki bağ kurma yoluyla öğrenmedir. 3. Basit Zincirleme Ardışık olarak verilen uyaranlara bütünlük içinde düzenli tepkiler geliştirmeyi öğrenmedir. 4. Sözel İlişkilendirme 5. Ayıt etmeyi Öğrenme Şiir ezberleme, konuşma, yazma, gibi ilgili kavram ve anlamları bütünleştirerek öğrenmedir. Örneğin, trafik işaretleri gibi bir dizi farklı sembole farklı davranımlar geliştirmek, ayırt etmeyi öğrenmekle olanaklıdır. 6. Kavram Öğrenme Kavram, olgu ve nesneleri benzerlik ve aykırılıklarına göre sınıflayarak kategorik genellemelere ve ayırt etmeye ilişkin öğrenme türüdür. 7. İlke Öğrenme İki veya daha fazla çok kavram ve olgu arasında ilke ve yasaları gözleyerek anlamlı ilişkiler kurmayı öğrenmektir. 8. Problem Çözme En yüksek düzeyde entelektüel beceriler göstermeyi gerektiren problem çözüme kavramı bağımsız, ara ve bağımlı değişkenleri ayırt ederek, özgün çözümlere ulaşmayı tanımlamaktadır. 73 GAGNE YE GÖRE ÖĞRENME ÜRÜNLERİ Sözel bilgiler, neyin nasıl öğrenileceğine ilişkin kavram ve dizgeler edinmeyi tanımlamaktadır. Terimler, isimler, tanımlar, semboller, fonksiyonlar ve kategorik bilgi kümeleri sözel öğrenme kapsamındadır. Etkili bir sözel bilgi öğrenme süreci, kavram ve olguları ilişkilendirmeye dönük olmalı ve daha sonraki öğrenmeler için yönlendirici nitelikler taşımalıdır. İfade edilebilen ve bellekte tutulan bilgidir. Bir öğretmenin, öğrencinin ne öğrendiğini anlamak üzere sözlü veya yazılı tarzındaki soruları öğrencinin sözel bilgisini ifade etmesini gerektirir. 74 GAGNE YE GÖRE ÖĞRENME ÜRÜNLERİ Tutum, bireyin bir uyarana, olaya veya nesneye olumlu veya olumsuz vaziyet alış biçimi olarak tanımlanabilir. Öğrenciler olumlu bir benlik algısı geliştirmeleri için yüreklendirilmelidir. Bu amaçla başvurulacak yöntemler şöyledir: Tutumlar, organizmanın biyolojik kalıtımıyla değil, yaşantılar yoluyla edinilmektedir. 1. Kararlılık ve özgüven geliştirmeleri sağlanmalıdır. Etkili bir öğretim modeli, öğrenciye olumlu tutumlar kazandırmak amacıyla düzenlenmelidir. 2. Uygun öğrenme ortamları sağlanmalıdır. Öğrenciler, bir kişi, olay veya nesneye karşı göstereceği davranışı seçmede tutumlarını temel alırlar. Diğer insanlara saygı duymak, yardımlaşmak gibi sosyal tutumlar okullarda en çok üzerinde durulan tutumlardandır. 75 3. Olumlu duyuşsal özellikler kazanmalarına rehberlik etmelidir. 4. Öğrencilerin başarılı olma gereksinimleri karşılanarak, bu yöndeki çabaları düzenli olarak ödüllendirilmelidir. 76 GAGNE YE GÖRE ÖĞRENME ÜRÜNLERİ GAGNE YE GÖRE ÖĞRENME ÜRÜNLERİ Psikomotor Beceriler Bireyin performansına yansıyan önemli bir öğrenme alanıdır. Bilişsel Stratejiler Öğrenme yoluyla kazanılan zihinsel şema ve yapılar anlamındadır. Bilişsel yeterliklerin ve duyuşsal özelliklerin ürünü olan becerilerin kazandırılmasında temel amaç, hareketleri doğru, hızlı ve düzgün biçimde yapabilmektir. Bilişsel stratejiler dikkat, algılama, depolama, kontrol, geri çağırma, yeniden örgütleme ve transfer gibi boyutlardan oluşmaktadır. Öğrencinin hareketlerini gerçekleştirmesini sağlayan kas sistemi hareketleridir. Öğrencinin kendi öğrenme sürecini, hatırlama ve düşünmesini yönlendirebilmesidir. Öğretimin tüm kademelerinde yer alan motor becerilere örnek olarak yazı yazmak, resim yapmak, spor aktivitelerinde yer almak verilebilir. 77 Bilişsel stratejilere örnek olarak, öğrencinin bir problemi çözmede seçtiği yol verilebilir. 78 13

GAGNE NİN GELİŞTİRDİĞİ ÖĞRETİM MODELİNİN TEMEL BOYUTLARI GAGNE NİN GELİŞTİRDİĞİ ÖĞRETİM MODELİNİN TEMEL BOYUTLARI Dikkat Çekme: Öğrencinin ilgisini derse çekmede kullanılan sorular, materyaller, gösterim yöntemleri gibi uyarıcılardır. Öğrenciye Hedefler Hakkında Bilgi Verme: Ön Bilgilerin Hatırlatılması: Öğrenilecek konu tümüyle yeni olduğunda, bu konu ile ilgili bilgilerin uzun bellekten çağırılması, konunun anlamlı olarak öğrenilmesini sağlar. Bu şekilde yeni bilgi, uzun süreli bellekte diğer bilgilerle ilişki kurularak kodlanır. Öğrencinin, dersin sonunda kendisinden ne beklendiğini bilmesi, onun derse katılımını ve performansını artırır. Fakat hedefler öğrencinin seviyesine uygun olarak verilmelidir. Örneğin, ilköğretim öğrencisine, ders planında yer alan şekliyle hedefler söylemek onun anlamasını güçleştirecektir. Uyarıcı Materyalin Sunulması: Öğrencinin derse olan ilgisi sağlandıktan sonra öğrenmede yardımcı olacak materyaller öğretmen tarafından çeşitli teknikler kullanılarak sunulur. 79 80 GAGNE NİN GELİŞTİRDİĞİ ÖĞRETİM MODELİNİN TEMEL BOYUTLARI GAGNE NİN GELİŞTİRDİĞİ ÖĞRETİM MODELİNİN TEMEL BOYUTLARI Öğrenciye Rehberlik Etme: Öğrencinin belirlenen hedeflere ulaşmasında onlara yardımcı olmak, yol göstermek olarak tanımlanabilir. Burada izlenecek yaklaşım öğrenciye doğru cevabı söylemek yerine, onun bilişsel stratejilerini kullanmasını sağlayarak doğru cevaba giden yolları göstermektir. Geribildirim Verme: Geribildirimler, bir önceki aşamada, beklenilen davranışı ortaya çıkaramayan öğrencinin eksikliklerinin giderilmesi veya öğrencinin gösterdiği davranışın doğru olduğu hakkında bilgilendirilmesi için kullanılır. Geribildirimler sözel olabileceği gibi, gülümseme, baş sallama gibi davranışsal formda da olabilir. Davranışı Ortaya Çıkarma: Öğrencinin cevapları bulması, ilke veya kavramları öğrenmesinin ardından, ne öğrendiğini gözlemek amacıyla gerçekleştirilen etkinliklerdir. 81 Performansı Değerlendirme: Öğrenme çıktılarının hedefler ile örtüşüp örtüşmediğini anlamada kullanılır. 82 GAGNE NİN GELİŞTİRDİĞİ ÖĞRETİM MODELİNİN TEMEL BOYUTLARI Kalıcılığı ve Transferi Sağlama: Öğrenciye ders boyunca verilen bilgilerin öğrenilmesi için, bu bilginin farklı durumlarda ve çeşitli problemlerin çözümlerine uygulanabilmesi gerekmektedir. Örneğin, öğrenci bilgilerin kalıcı olmalarını sağlamak amacıyla belli aralıklarla tekrarlayabilir. YAPILANDIRMACILIK (CONSTRUCTİVİSM) 84 83 14

YAPILANDIRMACI DÜŞÜNÜRLER YAPILANDIRMACILIK Giambatista Vico Bilginin oluşturulması, yeniden yapılandırılmasına işaret eder. İ. Kant Jean Piaget Uygulama boyutuyla yapılandırmacılık John Dewey Lev Semenovitch Vygotsky Geleneksel ve yapılandırmacı yaklaşımda sınıf ortamı Bruner E. von Glasersfeld Sınıf içi etkinliklerde yapılandırmacı ilkeler ve uygulamalar 85 86 YAPILANDIRMACILIK YAPILANDIRMACILIK Uygulama boyutuyla yapılandırmacılık, Geleneksel ve yapılandırmacı yaklaşımda sınıf ortamı Öğrenme etkin bir süreçtir İnsanlar, öğrenirken öğrenmeyi de öğrenirler Anlam oluşturma etkinliği zihinseldir Öğrenme dili içerir Öğrenme toplumsal bir etkinliktir Öğrenme bağlamsaldır Öğrenmek için bilgiye gereksinim vardır Öğrenmek için zamana gereksinim vardır Güdüleme öğrenmede anahtar kavramlardan biridir. 87 Geleneksel sınıflarda öğrenme, öğrenilenlerin yeni sunulan bilginin tekrarlanması veya taklit etmesi üzerine kurulur, yapılandırmacı yaklaşım göre düzenlenen sınıflarda ise öğrenme, yeni bilginin öğrenen tarafından içselleştirilmesi, tekrar şekillendirilmesi ve dönüştürülmesine dayanır. 88 YAPILANDIRMACILIK YAPILANDIRMACILIK Sınıf içi etkinliklerde yapılandırmacı ilkeler ve uygulamalar Sınıf içi etkinliklerde yapılandırmacı ilkeler ve uygulamalar Öğrenenin özerkliği ve girişimleri desteklenmelidir, Öğretimde çeşitli ortam ve materyallerin yanısıra ham veriler ve birincil bilgi kaynakları kullanılmalıdır, Bir öğrenme görevini oluştururken belirlemek, karşılaştırmak, sınıflamak, çözümlemek, yapılandırmak gibi üst düzey bilişsel etkinlikleri gerektiren görevlere ağırlık verilmelidir, Bir öğrenme görevi oluşturulurken, görevin gerçek yaşamda karşılaşılan düzeyde karmaşık olmasına dikkat edilmelidir, 89 Bir öğrenme görevi oluşturulurken, görevin doğrudan parçalara ayrılması yerine öncelikle bütüncül olarak tasarlanmalıdır, Ders, öğrenenin tepkilerine göre yönlendirilmeli, gerekli olduğunda öğretim stratejileri ve içerik değiştirilmelidir, Öğrenilecek konuyla ilgili görüşler öğrenenlerle paylaşılmadan önce, öğrenenlerin o konuya ilişkin görüşlerinin ve bakış açılarının ne olduğu belirlenmelidir. 90 15

YAPILANDIRMACILIK YAPILANDIRMACI ÖĞRENME Sınıf içi etkinliklerde yapılandırmacı ilkeler ve uygulamalar Öğretimin başında öğrenenlerin konuyla ilgili görüşlerine karşıt nitelikte öğrenme deneyimleri sunulmalı, olabildiğince farklı açılardan düşünmeleri ve tartışmaları sağlanmalıdır, Bilginin öğrenci tarafından yapılandırılmasını ifade eder. Öğrenme dediğimiz şey, bu anlamlandırma ya da anlam yapılandırma sürecidir. Öğrenenlerin ilgilerini çekecek sorunlar ortaya atılmalıdır, Öğrenenlerin hem öğretmenle, hem öteki öğrenenlerle diyalogu desteklenmelidir, Yapılandırmacılıkta öğrenme öğrenenin anlam oluşturma sürecidir. Öğrenenlere açık uçlu, düşündürücü, anlamlı ve derinliği olan sorular sorularak onların konuyu araştırmaları desteklenmeli aynı zamanda öğrenenlerin kendi arkadaşlarına sorular sorması özendirilmelidir, 91 92 YAPILANDIRMACI ÖĞRENME YAPILANDIRMACI ÖĞRENME Yapılandırmacı öğrenme bilgiyi aktarma ve başkasının aktardığı bilgiyi kaydetme yerine bilgiyi yapılandırmayı vurgulayan bir bakış açısıdır. Yapılandırmacı öğrenme kuramı, öğretim programının tüm öğelerini etkilemekte ve öğretmen merkezli yaklaşımdan oldukça farklı ve öğreneni etkin kılan bir öğrenme yapısı sunmaktadır. Öğrenci merkezli öğrenmeyi temel alan yapılandırmacı yaklaşım, öğrenme sürecinde öğrenci katılımına ve öğretmen rehberliğine ağırlık vermektedir. Yeni bilgiler önceden yapılanmış bilgilerin üzerine bina edilir. Yapılandırmacı öğrenme, var olanlarla yeni olan öğrenmeler arasında bağ kurma ve her yeni bilgiyi var olanlarla bütünleştirme sürecidir. 93 Öğrenenin etkin rol aldığı yapılandırmacı öğrenmede, okumak ve dinlemek yerine tartışma, fikirleri savunma, hipotez kurma, sorgulama ve fikirleri paylaşma gibi katılım yoluyla öğrenme gerçekleşir. Yapılandırmacı öğrenme, öğrenen merkezli olduğu için, öğrenciler tüm öğrenme süreçlerine etkin biçimde katılarak, yani konuşarak, yazarak, tartışarak, geçmiş yaşantılarıyla bağlantı kurarak, edindiği bilgileri günlük yaşama uygulayarak, sorun çözerek ve bağımsızca düşünerek öğrenirler. 94 YAPILANDIRMACI ÖĞRENME YAPILANDIRMACI YAKLAŞIMA GÖRE ÖĞRENME SÜRECİNDE; Günümüzde bireylerden, bilgi tüketmekten çok bilgi üretmeleri beklenmektedir. Çağdaş dünyanın kabul ettiği birey; Ön bilgileri harekete geçirme, Kendisine aktarılan bilgileri aynen kabul eden, Yönlendirilmeyi ve biçimlendirilmeyi bekleyen değil, Gelişim düzeyini dikkate alma, Etkili iletişim kurma, Anlam kurma, Bilgiyi yorumlayarak anlamın yaratılması sürecine etkin olarak katılandır. Uygulama ve değerlendirme, önemli kavramlardır. 95 96 16

YAPILANDIRMACI ÖĞRENMEDE TEMELE ALINANLAR YAPILANDIRMACI YAKLAŞIMIN TEMEL ÖZELLİKLERİ Bilgiyi araştırma yorumlama ve analiz etme. Öğretme değil öğrenme ön plandadır. Bilgiyi ve düşündürme sürecini geliştirme. Öğrencinin özerkliği ve girişimciliği cesaretlendirilir. Geçmişteki yaşantılarla yeni yaşantıları bütünleştirme. Öğrencide öğrenme istek ve amacı yaratmak önemlidir. Öğrenci bilgiyi sorgulamalıdır 97 98 YAPILANDIRMACI YAKLAŞIMIN TEMEL ÖZELLİKLERİ YAPILANDIRMACI ÖĞRENME PLANLARININ GENELLİKLE İZLEDİKLERİ YOLLAR Öğrenmede yaşantı önemli yer tutar. Öğrencinin doğal merakı desteklenmelidir. Dersin başında öğrencilerin dikkati çekilmektedir. Problem durumu sunulmakta ve öğrenenlerin önbilgileri açığa çıkarılmaktadır. Öğretmen öğrencinin sadece NE öğrendiği ile değil, NASIL öğrendiği ile de ilgilenmelidir. Öğrenmede tahmin etme, yaratma ve analiz önemli yer tutar. Daha sonra öğrenenler işbirliği içinde problemleri incelemekte, bilgi kaynaklarına ulaşmakta, çözüm önerileri geliştirmekte, görüşlerini paylaşmakta, diğer görüşleri eleştirmektedir. 99 Son aşamada ise öğrenenler kendi bilgi yapılarını değerlendirmekte, kendisini geliştirmek için neler yapması gerektiğine karar vermektedir. 100 YAPILANDIRMACI YAKLAŞIM İLKELERİ YAPILANDIRMACI YAKLAŞIM İLKELERİ 1. ÖĞRENME AKTİF BİR SÜREÇTİR Öğrenme, dışarıda var olan bilginin pasif bir şekilde kabullenişi değildir. Öğrenci sürekli bir şeyler yapma ihtiyacındadır ve öğrenme, öğrencinin sürekli çevresi ile meşgul olmasını gerektirir. 2. İNSANLAR ÖĞRENİRKEN, ÖĞRENMEYİ ÖĞRENİR Öğrenme hem anlam yapılandırmayı hem de anlama sistemlerinin yapılandırılmasını içerir. Örneğin: tarihsel olayların kronolojisini öğrendiğimizde aynı zamanda kronolojinin anlamını da öğreniriz. Yapılandırdığımız her anlam, benzer bir duruma uyan diğer durumlara daha iyi bir anlam verebilmemizi sağlar. 3. ANLAM OLUŞTURMANIN EN ÖNEMLİ EYLEMİ ZİHİNSELDİR Anlam yapılandırma, akılda meydana gelir. Fiziksel hareketler deneyimler özellikle çocuklarda, öğrenme için gerekli olabilir fakat yeterli değildir. Ellerimizi olduğu kadar zihnimizi de meşgul edecek etkinlikler yapmalıyız. 4. ÖĞRENME VE DİL İÇ İÇEDİR Kullandığımız dil, öğrenmeyi etkiler. Araştırmacılar insanların öğrenirken kendi kendilerine konuştuklarını işaret etmişlerdir. 101 102 17

YAPILANDIRMACI YAKLAŞIM İLKELERİ 5. ÖĞRENME SOSYAL BİR ETKİNLİKTİR Yapılandırmacı görüş, öğrenmenin sosyal yönünü kabul etmektedir. Etkileşimi ve bilginin kullanımını öğrenmenin önemli öğeleri olarak görür. 6. ÖĞRENMEK İÇİN BİLGİYE İHTİYAÇ DUYARIZ Ne kadar biliyorsak o kadar öğreniriz. Bu nedenle öğrenmesini istediğimiz kişilerin ön öğrenmesini harekete geçirerek işe başlamalıyız. YAPILANDIRMACI YAKLAŞIMDA ÖĞRETMENİN ROLÜ Öğretmen, Açık fikirli, çağdaş, kendini yenileyebilen, Bireysel farklılıkları dikkate alan, Alanında çok iyi olan, Bilgiyi aktarmayan, 7. ÖĞRENME ZAMAN ALIR Anlamlı öğrenme için fikirleri yeniden gözden geçirmeye, üzerinde iyice düşünmeye onları kullanmaya ihtiyaç duyarız ve bu da zaman alır. 103 Uygun öğrenme yaşantılarını sağlayan ve öğrenenlerle birlikte öğrenen, kişidir. 104 YAPILANDIRMACI YAKLAŞIMDA ÖĞRETMENİN ROLÜ YAPILANDIRMACI YAKLAŞIMDA ÖĞRETMENİN ROLÜ Öğretmen; Öğrenenlerin hem birbirleri ile hem de kendisi ile ilişki kurmalarını cesaretlendirir, Öğrencilerin sosyal becerilerini geliştirmek üzere işbirlikli çalışmalar düzenler, Öğretmen, Yönergeler verir, Öğrenenlerin bireysel farklılıklarına uygun seçenekler sunar, öğrenci ilgilerinden hareket eder, Öğrenenlerin fikir ve sorularını açıkça ifade edecekleri ortamları oluşturma gibi rolleri yerine getirir, Her öğrenenin kendi kararını kendisinin oluşturmasına yardımcı olur. Bu noktada öğretmen, yol gösterici ve rehberdir. Öğretmenler, problemi öğrenenler için çözmek yerine öğrencinin çözümlemesi için ortam hazırlarlar. 105 106 YAPILANDIRMACI YAKLAŞIMDA ÖĞRETMENİN ROLÜ YAPILANDIRMACI YAKLAŞIMDA ÖĞRETMENİN ROLÜ Öğretmen, Düşündürücü sorular sorarak öğrenenleri araştırmaya ve problem çözmeye teşvik eder. Yapılandırmacılıkta sınıf yönetimi emir verme ya da zor kullanma ile yapılmaz. Öğretmen, öğrenene soru sorar ama neyi ya da nasıl düşüneceğini söylemez. Yapılandırmacı öğretmen kuzey yıldızı gibidir, öğrencinin nereye gideceğini söylemez fakat yolunu bulmasına yardımcı olur. Öğrencilerin kendi anlam dünyalarını yapılandırmaları için fırsatlar hazırlar, Alternatif değerlendirme teknikleri kullanır, Öğretmen otorite değil sınıf içinde gözlemcidir. 107 Öğrenilenleri değerlendirmede günlük sınıf çalışmalarını dikkate alır. 108 18

YAPILANDIRMACI YAKLAŞIMDA ÖĞRETMENİN ROLÜ YAPILANDIRMACI YAKLAŞIMDA ÖĞRETMENİN ROLÜ Öğrenci katılımını ve kabulünü teşvik eder. Öğrenenlerin eğitim programıyla bağlantılı öğrenmeleri gerektiğini bilir. Bilginin araştırılması görevini öğrenciye verir. Öğrenenleri tartışma ve karşılaştırma yapmaya teşvik eder. Öğrenenlerin ne bildiklerini tartışarak birbirlerinin fikirlerini tartışmalarına fırsat verir. Öğrenenlerin kavramdan ne anladıklarını ve ön bilgilerini araştırır. Sınıflama, çözümleme, tahminde bulunma, yorumlama gibi bilişsel terminolojileri kullanır. 109 110 Teşekkür Ederim 111 19