Koroner yavafl ak m saptanan normotansif hastalarda nondipper durum s kl ve bunun prognoz ile iliflkisi

Benzer belgeler
Yavafl Koroner Ak ml Hastalarda Plazma nsülin, Glükoz, Lipid Düzeyleri ve Düzeltilmifl TIMI Kare Say s ile liflkisi

Koroner yavafl ak m inflamasyonla ve prokoagülan durumla iliflkili midir?

Yavaş Koroner Ak ml Hastalarda Diyastolik Fonksiyonlar n Değerlendirilmesi

Eskimeyen Yeniler: Nabız Hızı ve Nabız Basıncı

Stabil koroner arter hastalığında doğrular ve yanlışlar:

Koroner yavaş akımın zirve sistolik gerilim (strain) süresi ile ilişkisi

Koroner Mikrosirkülasyonun Fonksiyonel Açıdan Değerlendirilmesinde Kullanılan İnvazif Yöntemler. Dr. Murat Sezer İstanbul Tıp Fakültesi

Yavaş Koroner Akım; Hastalık mı, Değil mi?

ST YÜKSELMESİZ AKUT KORONER SENDROMDA GİRİŞİMSEL TEDAVİ STRATEJİSİ

Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi

EGZERSİZ TEST SONUÇLARININ YORUMLANMASI. Doç.Dr.Mitat KOZ

SOL ANA KORONER HASTALIÐININ GENÇ VE YAÞLI HASTALAR- DA KLÝNÝK ÖZELLÝKLER VE RÝSK FAKTÖRLERÝ AÇISINDAN DEÐERLENDÝRÝLMESÝ

Sendrom X fizyopatolojisinde uyku-apne sendromu nun rolü The role of the Syndrome X in the pathophysiology of sleep-apnea syndrome

Akut Koroner Sendromlar ve Güncel Yaklaşım. Yrd.Doç.Dr. Hasan Büyükaslan Harran üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp A.D.

SCORE Kardiyovasküler Risk Puanlama Sistemi ile Non-dipper Hipertansiyon Arasındaki İlişki

YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA NÖROTİSİZM VE OLUMSUZ OTOMATİK DÜŞÜNCELER UZM. DR. GÜLNİHAL GÖKÇE ŞİMŞEK

DİŞ HASTALIKLARININ TEDAVİSİNDE HASTALARDA GÖRÜLEN KARDİYOVASKÜLER DEĞİŞİKLİKLER ÖZET

Tez Danışmanı: Prof. Dr. Vedat Aytekin

Koroner Anjiyografi Darlık Derecesinin Değerlendirilmesi

Koroner yavafl ak m ile karotis intima-media kal nl aras ndaki iliflki

fiekil 2 Menapoz sonras dönemde kistik, unilateral adneksiyel kitleye yaklafl m algoritmas (6)

Sık ventriküler ekstra vurulara yaklaşım

Kardiyovasküler hastalıklardan korunmak için 5 önemli neden :

T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM KLİNİĞİ

Tam revaskülarizasyonda CABG standart tedavidir

Kronik böbrek yetmezlikli hastalarda koroner arter lezyonlar n n s kl, da l m ve risk faktörleri

Güneydo u Anadolu Bölgesi nde do ufltan koroner arter anomalilerinin s kl

ÖZGÜN ARAfiTIRMA. Celalettin Usalan 1, Özlem Tiryaki 2, Ayfle fiahin 2, Hakan Büyükhatipo lu 2 1

Hipertansiyon tan m ve s n flamas

NIJERYA DAN GELEN YOLCUDA EBOLAYA RASTLANMADI

Klinik Araştırma. Abstract

Aile Hekimli i Poliklini ine Baflvuran Hastalarda Hiperlipidemi S kl ve HDL Düzeyi ile liflkili Faktörler

Tedavi Alan Hipertansif Olgularda Diürnal Kan Basıncı Değişikliğinin Efor Testi Sonrası Kalp Hızı Toparlanmasına Etkisi *

Behçet Hastalığında Kalp Hızı Toparlanma İndeksi

APAH: konjenital kalp hastalığı. Prof. Dr. Sanem Nalbantgil Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji AD 2015 ADHAD 2. PAH OKULU

Zihin ve Hareket Engelli Çocuklar çin E itim Araflt rma ve Uygulama Merkezi nde zlenen Olgular n Demografik Özellikleri

Koroner Check Up; Coronary risk profile; Koroner kalp hastalıkları risk testi; Lipid profili;

Basıncı İzlemi Kimde Ve Ne Zaman Gerekli? Dr. Gülçin Kantarcı Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi

OBEZ VE OBEZ OLMAYAN HİPERTANSİF ÇOCUKLAR VE ADÖLESANLARDA ABPM PARAMETRELERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

karşıt görüş Atriyal fibrilasyonun doğal seyrini durdurmak için erken dönemde ablasyon gerekir

KARDİYAK REHABİLİTASYON ÖĞR. GÖR. CİHAN CİCİK

Prof. Dr. Binali MAVİTAŞ Dicle Üniverstiesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi A.D.

Koroner yavaş akımı olan hastalarda sol ventrikül diyastolik fonksiyonunun konvansiyonel ve doku Doppler ekokardiyografi ile değerlendirilmesi

OR J NAL ARAfiTIRMALAR

Dr. Semih Demir. Tez Danışmanı. Doç.Dr.Barış Önder Pamuk

KORONER ARTER HASTALIĞINDA BETA BLOKERLER GÖZDEN DÜŞÜYOR MU?

WiNGATE ANAEROBiK PERFORMANS PROFiLi VE CiNSiYET FARKLıLıKLARı

Beyaz gömlek hipertansiyonu olan olgularda sol ventrikül diyastolik fonksiyonunun doku Doppler ekokardiyografi ile de erlendirilmesi

Göğüs ağrılarının ayırıcı tanısı. Prof. Dr. Zeki Öngen İ.Ü Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı

Koroner Arter Hastal ğ nda Egzersiz Testi Bulgular ile Koroner Anjiyografiye Göre Belirlenen Tedavi Seçeneklerinin İlişkileri

SB Sakarya E itim ve Araflt rma Hastanesi Asinetobakterli Hastalarda DAS Uygulamalar ve yilefltirme Çabalar

GENÇ BADMiNTON OYUNCULARıNIN MÜSABAKA ORTAMINDA GÖZLENEN LAKTATVE KALP ATIM HIZI DEGERLERi

KORELASYON VE REGRESYON ANALİZİ

Özgün Araştırma/Original Investigation. Mehmet Kanbay Faruk Turgut Ayşe Işık Mustafa Köroğlu Ali Akçay. doi: /tndt

Metabolik sendromlu hastalarda nondipper kan basıncı seyrinin hedef organ hasarı üzerine etkisi

ELLE SÜT SAĞIM FAALİYETİNİN KADINLARIN HAYATINDAKİ YERİ ARAŞTIRMA SONUÇLARI ANALİZ RAPORU


Kadınlarda Koroner Bypass Operasyonunun Özellikleri ve Sonuçları

Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi, Biyoistatistik AD, Bursa. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kardiyoloji AD, Bursa

Suç Duyurusu: Dilovası = Sanayi = Hava Kirliliği = Akciğer Kanseri? / Onur Hamzaoğlu

BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu

KORONER ANJİYOGRAFİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:

Tarifname BÖBREKÜSTÜ BEZĠ YETMEZLĠĞĠNĠN TEDAVĠSĠNE YÖNELĠK BĠR FORMÜLASYON

Hipertansiyon Tedavisinde Güncel Yaklaşımlar Dr. Mehmet KANBAY Nefroloji B.D. İstanbul Medeniyet Üniversitesi Tıp Fakültesi

Trafik Kazas Nedeniyle Baflvuran Hastalar n

PERİTON DİYALİZİ HASTALARINDA KORONER AKIM REZERVİ VE KARDİYOVASKÜLER HASTALIK İLİŞKİSİ

Dr. Bülent Behlül Altunkeser Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji AD Konya

Non-Dipper kan basınç paterninin aortik ark genişliği ile ilişkisi

Girifl. sunulmufltur.

Akut Miyokard nfarktüsü Geçiren Hastalar n Miyokard nfarktüsü Hakk ndaki Bilgi Düzeylerinin ncelenmesi

ÇUKUROVA BÖLGESİNDE PERKÜTAN KORONER GİRİŞİM YAPILAN HASTALARA YERLEŞTİRİLEN STENT BOYUTLARI

Prof. Dr. Ramazan Sarı Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji Bilim Dalı

GAZLAR ÖRNEK 16: ÖRNEK 17: X (g) Y (g) Z (g)

Hipertrofik Kardiyomiyopati. Dr. Sabri DEMİRCAN Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji ABD, Samsun

Resüsitasyonda HİPEROKSEMİ

Türk Hipertansiyon Prevalans Çalışması (PatenT) 2003 Türk Hipertansiyon İnsidans Çalışması (HinT) 2007 Türk Toplumunda Tuz Tüketimi ve Kan Basıncı

TEMEL EKG. Prof.Dr.Hakan KültK. Kardiyoloji Anabilim Dalı

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

Dokuz Eylül Üniversitesi T p Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dal, nciralt - zmir

Doç.Dr.Namık Özmen GATA H.Paşa Eğt.Hast. Kardiyoloji Servisi. İstanbul

Hipertansiyon Tedavisinde Kan Basıncı Ölçümü: Evde mi? Ofiste mi? Ambulatuar mı?


Beyin Omurilik Sıvısında Myelin Basic Protein Testi; CSF myelin basic protein; BOS da myelin basic protein;

fonksiyonu, her x 6= 1 reel say s için tan ml d r. (x 1)(x+1) = = x + 1 yaz labilir. Bu da; f (x) = L

4 STAT ST K-II. Amaçlar m z. Anahtar Kavramlar. çindekiler

Laboratuvar De erlendirmesi

Sol Ventrikül Hipertrofisi Hipertansif Hastalarda Ventriküler Aritmi S kl n Artt r yor

Yetmifldört yafl nda, 60 paket/y l sigara içme

2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL

Koroner Arter Hastaları ve Sendrom X'li Hastaların Efor Testlerine Dilaltı Nitratların Etkisi

Araflt rma modelinin oluflturulmas. Veri toplama

Rasyonel bir maliyetlendirme sistemi risk faktörlerini göz önüne almal : Koroner anjiyografi paket fiyat uygulamas n n de erlendirilmesi

PERİTON DİYALİZ HASTALARINDA KARDİYOVASKÜLER HASTALIK GELİŞME RİSKİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

Giriș. ARAȘTIRMA YAZISI / ORIGINAL ARTICLE Kafkas J Med Sci 2012; 2(2):49 53 doi: /kjms

FİZİKSEL AKTİVİTE RİSKLER & YARARLAR. Prof.Dr.Gülfem ERSÖZ

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1

ÜN TE II L M T. Limit Sa dan ve Soldan Limit Özel Fonksiyonlarda Limit Limit Teoremleri Belirsizlik Durumlar Örnekler

Yeni Çalışmalar Hipertansiyon Kılavuzlarında Tedavi Hedeflerini Değiştirecek mi?

AORT KAPAK HASTALIKLARI. Prof. Dr. Binali MAVİTAŞ Dicle Üniverstiesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi A.D.

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari

Transkript:

Türk Kardiyol Dern Arfl - Arch Turk Soc Cardiol 2005;33(6):319-325 319 Koroner yavafl ak m saptanan normotansif hastalarda nondipper durum s kl ve bunun prognoz ile iliflkisi The incidence of nondipping state in normotensive patients with coronary slow flow and its relationship with prognosis Dr. Mustafa Yaz c, Dr. Sabri Demircan, Dr. Kenan Durna, Tek. Erdo an Yaflar, Dr. Mahmut fiahin Ondokuz May s Üniversitesi T p Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dal, Samsun Amaç: Artm fl sempatik aktiviteyle iliflkili oldu u düflünülen nondipper durumun, koroner yavafl kan ak m (KYA) saptanan hastalarda görülme s kl ve bunun hastal n patogenezi ve prognozu üzerine etkileri araflt r ld. Çal flma plan : Çal flmaya, koroner anjiyografi ve TIMI (thrombolysis in myocardial infarction) kare say s yöntemiyle KYA tan s konan 51 normotansif hasta (22 kad n, 29 erkek; ort. yafl 54) al nd. Adrenalin ve noradrenalin düzeylerinin ölçümü için günün ayn saatlerinde venöz kan örnekleri al nd. Tüm hastalar n 24 saatlik ambulatuvar kan bas nçlar kaydedildi. Ortalama sistolik ve diyastolik kan bas nc de erlerinin gece, gündüze göre %10 dan fazla düflmesi dipper, %10 dan daha az veya hiç düflmemesi nondipper olarak kabul edildi. Sonuçlar, koroner ak m normal bulunan 44 olgunun (18 kad n, 26 erkek; ort. yafl 55) sonuçlar yla karfl laflt r ld. Bulgular: Koroner yavafl ak m saptanan grupta nondipper durumu (n=35, %68.6) dipper durumdan (n=16, %31.4), kontrol grubunda ise dipper (n=41, %93.2) nondipper (n=3, %6.8) durumdan anlaml derecede fazlayd (s ras yla, p<0.001 ve p<0.0001). Koroner yavafl ak m grubunda plazma noradrenalin (127.9 ng/ml ye karfl n 79.3 ng/ml) ve adrenalin (63.9 ng/ml ye karfl n 44.7 ng/ml) düzeyleri kontrollere göre daha yüksekti (p<0.001). Hastalar n TIMI kare say lar ile noradrenalin (r=0.421, p=0.012) ve adrenalin (r=0.445, p=0.008) düzeyleri aras nda pozitif iliflki saptand. Nondipper hastalar n noradrenalin (p<0.01) ve adrenalin (p<0.05) düzeyleri, her üç damarda da KYA varl (p<0.01) ve TIMI kare say lar (p<0.05) dipper olanlardan daha yüksekti. Dört y ll k takipte, KYA grubunda nondipper hastalarda karars z angina benzeri klinik, tekrarlayan gö- üs a r s, malign ventriküler aritmi yo unlu u ve ani kardiyak ölüm dipper olanlardan daha fazla bulundu. Sonuç: Koroner yavafl ak m saptanan hastalarda nondipper durumu sempatik hiperaktivite ve kötü prognoz ile iliflkili bulunmufltur. Anahtar sözcükler: Angina pektoris; kan ak m h z ; kan bas nc ; gö üs a r s ; koroner anjiyografi; koroner dolafl m; koroner damarlar; egzersiz testi. Objectives: We investigated the frequency of nondipping pattern, which is thought to be related with increased sympathetic activity, and its influence on the pathogenesis and prognosis of patients with coronary slow flow. Study design: The study included 51 normotensive patients (22 females, 29 males; mean age 54 years) in whom coronary slow flow (CSF) was diagnosed by coronary angiography and TIMI (thrombolysis in myocardial infarction) frame count. Venous blood samples were obtained at the same hours of the day to determine noradrenaline and adrenaline levels and 24- hour ambulatory blood pressure monitoring was performed. At least 10% of sleep-related nocturnal decrease in systolic and diastolic pressures was accepted as dipping, while decreases below 10% were defined as nondipping. The results were compared with those of 44 subjects (18 females, 26 males; mean age 55 years) with normal coronary flow. Results: The number of nondippers compared to dippers was significantly higher in the CSF group (n=35, 68.6% vs n=16, 31.4%, p<0.001), and vice versa in the control group (n=3, 6.8% vs n=41, 93.2%, p<0.0001). Compared to controls, CSF was significantly associated with increased plasma noradrenaline (127.9 ng/ml vs 79.3 ng/ml, p<0.0001) and adrenaline (63.9 ng/ml vs 44.7 ng/ml, p<0.001) levels (p<0.001). A positive correlation was found between TIMI frame counts and noradrenaline (r=0.421, p=0.012) and adrenaline (r=0.445, p=0.008) levels in the CSF group. Nondippers in the CSF group exhibited significantly higher noradrenaline (p<0.01) and adrenaline (p<0.05) levels, existence of slow flow in three coronary arteries (p<0.01), and TIMI frame counts (p<0.05) compared to dippers. During a four-year follow-up, chest pain like that of unstable angina, recurrent chest pain, malignant ventricular arrhythmias, and sudden cardiac death were more frequently encountered in nondippers than in dippers. Conclusion: Nondipping pattern seen in patients with CSF is associated with sympathetic hyperactivity and poor prognosis. Key words: Angina pectoris; blood flow velocity; blood pressure; chest pain; coronary angiography; coronary circulation; coronary vessels; exercise test. Gelifl tarihi: 08.06.2005 Kabul tarihi: 16.08.2005 Yaz flma adresi: Dr. Mustafa Yaz c. Ondokuz May s Üniversitesi T p Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dal, 55139 Kurupelit, Samsun. Tel: 0362-312 19 19 / 3489 Faks: 0362-457 60 41 e-posta: drmeyaz@hotmail.com

320 Türk Kardiyol Dern Arfl Tipik angina ya da angina benzeri gö üs a r s ile baflvuran ve koroner arter hastal n düflündüren yavafl koroner kan ak ml hastalar n, klinik ve elektrokardiyografik olarak tan mlanmas oldukça güçtür. Bu hastalarda yap lan egzersiz testi, miyokard perfüzyon sintigrafisi ve laktat metabolizmas na yönelik araflt rmalarda, miyokard iskemisinin objektif bulgular genelde yoktur. [1,2] Bu durum koroner anjiyografi endikasyonu aç s ndan sorun yaratmaktad r. Normal koroner arterlere ra men yavafl kontrast progresyonu gösteren bu anjiyografik bulgu ilk kez Tambe ve ark. [3] taraf ndan tan mlanm flt r. Bu olgularda, koroner kan ak m TIMI (thrombolysis in myocardial infarction) kare say s yöntemi [4] ile incelendi inde, normal bireylere göre say sal olarak art fl göstermektedir. [5] Gö üs a r s ile birlikte aritmiye e ilim olabilece- i bildirilmiflse de, hastal n klinik önemi ve etyolojisi halen tam olarak bilinmemektedir. [6] Sendrom X hastalar nda varl gösterilen artm fl sempatik aktivitenin [7-10] bu hasta grubundaki önemi ortaya konmam flt r. Bu çal flmada, koroner yavafl kan ak m (KYA) olan hastalarda sempatik aktivite ile iliflkili oldu u kabul edilen nondipper durumun [11-13] görülme s kl, bunun hastal n patogenezine etkisi ve prognostik önemi araflt r ld. HASTALAR VE YÖNTEMLER 2000-2001 tarihleri aras nda klini imizde tipik angina veya angina benzeri gö üs a r s nedeniyle yap lan koroner anjiyografide epikardiyal koroner arterleri normal bulunan; ancak KYA saptanan hastalardan, anjiyografi öncesinde Bruce protokolüyle maksimal efor testi yap lan 51 hasta (22 kad n, 29 erkek; ort. yafl 54±4) çal flma grubunu oluflturdu. Kontrol grubu olarak, gö üs a r s nedeniyle tan amaçl yap lan koroner anjiyografide epikardiyal koroner arterleri ve kan ak mlar normal bulunan 44 hasta (18 kad n, 26 erkek; ort. yafl 55±6) al nd. Hastalar sözlü olarak bilgilendirildi ve anjiyografi öncesinde yaz l onaylar al nd. Efor testleri de erlendirilirken, J noktas ndan 80 msn sonra 1 mm den fazla horizontal veya down slopping ST segment depresyonu saptanmas iskemi aç s ndan pozitif kabul edildi. Ancak, baz hastalarda egzersiz testleri iskemi aç s ndan negatif olmas na ra men, koroner arter hastal yönünden destekleyici klinik bulgular n olmas nedeniyle tan amaçl anjiyografi yap lm flt. Koroner arterler sa ve sol oblik pozisyonlarda kranyal ve kaudal aç land rmalar kullan larak görüntülendi. Sol ventrikülografi pigtail kateterle, sa anterior oblik 30 görüfl ile yap ld ; sol ventrikül ve aort bas nçlar ölçüldü. Herhangi bir obstrüktif koroner arter hastal, koroner vazospazm, ektazi veya ifllem s ras nda kare say lar n etkileyebilecek hemodinamik de ifliklikleri olanlar çal flmaya al nmad. Ayr ca, kardiyomiyopati, sol ventrikül hipertrofisi, dilatasyonu, valvüler veya do ufltan kalp hastal, ba dokusu hastal, diyabetes mellitus, tiroid fonksiyon bozuklu u, aritmi ve dal bloku olanlar çal flmaya al nmad. Bu kriterlere göre; KYA saptanan 51 hasta (22 kad n; 29 erkek; ort. yafl 54±4) çal flmaya al nd. Kontrol grubu olarak, gö üs a r s nedeniyle tan sal amaçl koroner anjiyografi yap lm fl ve epikardiyal koroner arterleri ve kan ak mlar normal bulunan 44 sa l kl olgu (18 kad n, 26 erkek, ort. yafl 55±6) al nd. Hastalar sözlü olarak bilgilendirildi ve anjiyografi öncesi yaz l onay al nd. Klinik de erlendirme. Tüm hastalar en az dört y l süreyle kardiyak olay (gö üs a r s, aritmi, miyokard infarktüsü ve ölüm) aç s ndan alt ayl k aral klarla kontrole ça r ld. Kardiyak olay nedeniyle randevu öncesinde baflvuran hastalar n ise olay an nda kayd yap ld. stirahat anginas, yeni bafllang çl eforla geliflen angina ve eforla geliflen anginan n ilerleyici nitelikte olmas karars z angina benzeri klinik olarak de erlendirildi. zlem s ras nda hastaneye baflvuruyu gerektiren birden fazla gö üs a r s olmas tekrarlayan gö üs a r s olarak kabul edildi. Hastalarda beklenmeyen bir zamanda semptom bafllang c ndan itibaren bir saat içinde gerçekleflen ölüm kalp kökenli ani ölüm olarak tan mland. Ayr ca, hastalarda ölümle sonuçlanan veya resüssitasyon, hemodinamik bozulma veya kardiyoversiyon gerektiren h zl ventrikül taflikardisi, polimorfik ventrikül taflikardisi, ventrikül flatteri veya fibrilasyonun olmas durumu malign ventrikül aritmisi olarak tan mland. TIMI kare say s. Opak maddenin ölçümü ve KYA örne inin saptanmas için Gibson ve ark.n n [4] TIMI frame count yöntemi kullan ld. Opak maddenin koroner arter ostiumuna verildi i ve koroner arterin görüldü ü kare ilk, opak maddenin distal noktay ilk görüntülemesi için gerekli kare ise son kare olarak kabul edildi. Sol ön inen arter için (LAD) distal bifurkasyon, sirkumfleks arter (Cx) için distal bifurkasyon sonu, sa koroner arter (RCA) için posterolateral arterin ilk yan dal distal nokta olarak al nd. lk ve son kare aras ndaki fark, kare say s olarak de-

Koroner yavafl ak m saptanan normotansif hastalarda nondipper durum s kl ve bunun prognoz ile iliflkisi 321 erlendirildi. Sol ön inen arterde proksimalden distal çatala olan mesafe di er koroner arterlere göre daha uzun oldu undan, LAD TIMI kare say s RCA ve Cx in TIMI kare say s ndan anlaml flekilde yüksek ç kmaktad r. Bu nedenle Gibson, ölçümleri standart hale getirmek için LAD kare say s n Cx ve RCA dan elde edilen kare say lar n n ortalamas na bölmüfl ve 1.7 sabit katsay s n bulmufltur. Koroner arterlerin dolmas için gereken ve koroner arter uzunlu una göre düzeltilmifl normal kare say lar olarak LAD için 36±1, Cx için 22.2±4 ve RCA için 20.4±3 ortalama referans de erlerini elde etmifltir. Çal flmam zda, bu referans de erlerin standart 2 üzeri al nd ve LAD için 38, Cx için 30 ve RCA için 26 de erlerinin üzeri KYA olarak kabul edildi. Adrenalin ve noradrenalin ölçümü. Hasta ve kontrol grubundan günün ayn saatlerinde (sabah 8:00-10:00) yüzeyel bir venden, befl dakika istirahat sonras al nan 5 ml kan, EDTA (ethylenediaminetetraacetic acid) içeren tüplere konarak k sa süre içinde 20 C de 4000 devirde 15 dakika santrifüj edildi ve plazma örnekleri -70 C de çal flma gününe kadar sakland. Örnekler, IBL CatCombi-ELISA (IBL GmbH, Hamburg, Almanya) kiti ile ELISA yöntemiyle çal fl ld. Her hastada iki ayr ölçüm yap ld ve de erlendirmede bunlar n aritmetik ortalamas kullan ld. Ambulatuvar kan bas nc monitörizasyonu. Ambulatuvar kan bas nc ölçümü Spacelabs 90207 cihaz (Space Labs Inc, Richmond, Washington, ABD) kullan larak yap ld. Eve gönderilirken, hastalara günlük aktivitelerini yapmalar ve ölçüm s ras nda kollar n düz tutmalar söylendi. Kan bas nc ölçümleri 07:00-23:00 saatleri aras nda her 15 dakikada bir, 23:00-07:00 saatleri aras nda 20 dakikada bir yap ld. K sa sabit zaman dilimleri kullan larak, 10:00-20:00 saatleri aras gündüz, 24:00-06:00 saatleri aras gece dönemi olarak kabul edildi. Ambulatuvar kan bas nc ölçümü süresince hastalar hiçbir ilaç kullanmad. Yirmi dört saat sonunda, kaydedilen de erler incelendi. Gündüz ve gece dönemlerinde, sistolik ve diyastolik kan bas nc de erleri ve kalp h z de erlendirmeye al nd. Ortalama sistolik ve diyastolik kan bas nc de erlerinin gece, gündüze göre %10 dan daha az ya da hiç düflmemesi nondipper, %10 dan fazla düflmesi dipper olarak tan mland. [14,15] statistiksel analiz. Sürekli de iflkenler ortalama± standart sapma olarak belirtildi. Sürekli olmayan de- iflkenler oran olarak ifade edildi. Sürekli olmayan de iflkenlerde gruplar aras ndaki karfl laflt rma ki-kare testi ile yap ld. Noradrenalin düzeyleri normal da- l m göstermedi inden logaritmik dönüflüm uyguland. Sürekli de iflkenlerin iki grup aras ndaki karfl - laflt rmas Student t-testi, ikiden fazla ba ms z grubun karfl laflt rmas ANOVA testi ile yap ld. Sürekli veriler aras ndaki iliflki iki yönlü olarak Pearson testi ile araflt r ld. P<0.05 olmas istatistiksel olarak anlaml kabul edildi. BULGULAR Gruplar aras nda klinik özellikler ve risk faktörleri aç s ndan anlaml fark yoktu (Tablo 1). Ventrikülografi s ras nda ölçülen sol ventrikül diyastol sonu bas nçlar normal s n rlarda idi. Anjiyografi süresince yap lan monitörizasyonda kalp h z ve ritimlerinde anormal bulguya rastlanmad. Koroner anjiyografide KYA saptanan 51 hastada ambulatuvar kan bas nc monitörizasyonu 35 inde (%68.6) nondipper, 16 s nda (%31.4) dipper durumu ortaya koydu (p<0.001). Buna karfl n, kontrol grubunda dipper olanlar n say s (n=41, %93.2) nondipper (n=3, %6.8) olanlardan anlaml derecede fazla idi (p<0.0001). Tablo 1. Gruplar n klinik ve demografik özellikleri Koroner yavafl ak m Normal koroner ak m Nondipper (n=35) Dipper (n=16) (n=44) Ortalama yafl (y l) 53±4 54±3 54±6 Cinsiyet (Erkek/kad n) 21/17 8/5 26/18 Beden kütle indeksi (kg/m 2 ) 27.3±2.6 26.4±3.8 26.8±3.6 Sigara (%) 13 10 14 Kal t m (%) 24 21 22 Ejeksiyon fraksiyonu (%) 64±5 66±8 68±5 Kolesterol (mg/dl) 204±37 198±42 211±29 HDL-kolesterol (mg/dl) 39±12 36±10 38±9 Anjiyografi süresince Kalp h z (at m/dakika) 76±5 72±9 76±8 Sistolik kan bas nc (mmhg) 132±7 130±4 130±8

322 Türk Kardiyol Dern Arfl Tablo 2. Gruplar n düzeltilmifl TIMI kare say lar Koroner yavafl ak m Normal koroner ak m Damar Nondipper (n=35) Dipper (n=16) (n=44) Sol ön inen arter (n=26) 49.7±9.3 (n=11) 48.4±7.4 (n=44) 26.6±1.8 Sirkumfleks arter (n=29) 41.11±11.3 (n=7) 43.7±9.6 (n=44) 23.5±2.4 Sa koroner arter (n=21) 47.8±8.1 (n=7) 46.10±5.2 (n=44) 25.1±4.1 Baflvuru s ras nda, KYA saptanan nondipper hastalar n 22 sinde (%62.9) karars z angina, sekizinde (%22.9) kararl angina, beflinde (%14.3) atipik gö üs a r s n düflündürücü yak nmalar vard. Klinik takipte 22 hastada gö üs a r s devam etti. Yine, nondipper olan bir hastada koroner anjiyografi sonras serviste, iki hastada ise egzersiz testi s ras nda resüssitasyona yan t veren ventrikül fibrilasyonu geliflti. ki hastan n Holter kay tlar nda, semptomatik süreksiz ventriküler taflikardi ataklar saptand. Ayr ca, 16 hastan n monitörizasyonunda s k ventriküler ekstrasistoller (24 saatlik izlemde 1 saatteki ortalama ekstrasistol say s 6 veya daha fazla) gözlendi. Dipper hastalar n ise alt s (%37.5) karars z angina, yedisi (%43.8) atipik gö üs a r s, üçü (%18.8) kararl angina klini i ile baflvurmufltu. Bu hastalar n sadece ikisinde gö üs a r s devam etti; üç hastada ise asemptomatik seyrek ventriküler ekstrasistoller saptand. Yavafl ve normal koroner ak m saptanan olgular n düzeltilmifl TIMI kare say lar na ait ortalama de erler Tablo 2 de sunuldu. Dipper ve nondipper olan hastalar aras nda klinik istirahat kan bas nc de erleri anlaml farkl l k göstermedi (p>0.05). Gündüz sistolik ve diyastolik kan bas nc de erleri de benzer idi (p>0.05). Ancak, gece ölçülen kan bas nc de erleri nondipper olan hastalarda anlaml derecede daha yüksek bulundu (p<0.01; Tablo 3). Koroner yavafl ak m olan hastalar n düzeltilmifl TIMI kare say lar topland ve toplam TIMI kare say lar n n 25, 50, 75. persentilleri saptand (s ras yla 89.4 kare, 110.4 kare, 127.4 kare). Yavafl koroner ak m olan nondipper hastalar n ikisi 25. persentilin alt nda, befli 25-50. persentil aral nda, 28 i 75. persentilin üzerinde bulunuyordu. Dipper olan hastalar n ise sekizi 25. persentilin alt nda, alt s 25-50. persentil aral nda, ikisi 75. persentilin üzerinde saptand. Nondipper hastalar n TIMI kare say s dipper olanlardan anlaml derecede yüksekti (p<0.05). Koroner yavafl ak m, nondipper olan hastalar n 10 unun her üç damar nda, 18 inin iki damar nda, yedisinin sadece bir damar nda; dipper olan hastalar n ise sekizinin bir damar nda, beflinin iki damar nda, ikisinin üç damar nda saptand. Her üç damarda da KYA varl nondipper olanlarda istatistiksel olarak daha fazla idi (p<0.01). Koroner yavafl ak m olan hastalarda, kontrollerle karfl laflt r ld nda plazma noradrenalin (s ras yla 127.9±29.2 ng/ml ve 79.3±27.3 ng/ml) ve adrenalin düzeyleri (s ras yla 63.9±12.6 ng/ml ve 44.7±12.8 ng/ml) anlaml derecede daha yüksek bulundu Tablo 3. Koroner yavafl ak m olan hastalar n 24 saatlik ambulatuvar kan bas nc monitörizasyonu ölçümleri Nondipper Dipper p Sistolik kan bas nc (mmhg) Klinik 130±6 129±8 AD Ambulatuvar monitörizasyon 24 saatlik ort. 131±9 133±6 AD Gündüz ort. 132±7 130±8 AD Gece ort. 127±9 114±7 <0.01 Diyastolik kan bas nc (mmhg) Klinik 78±2 77±3 AD Ambulatuvar monitörizasyon 24 saatlik ort. 73±6 72±8 AD Gündüz ort. 75±5 76±4 AD Gece ort. 71±8 63±7 <0.01 Kalp h z (at m/dk) 74±6 71±8 AD AD: Anlaml de il.

Koroner yavafl ak m saptanan normotansif hastalarda nondipper durum s kl ve bunun prognoz ile iliflkisi 323 (p<0.001). Öte yandan, KYA l nondipper hastalarda, dipper hastalara göre hem noradrenalin (151.2±38.4 ng/ml ve 129.7±32.6 ng/ml, p<0.01) hem de adrenalin düzeyleri (76.3±21.4 ng/ml ve 59.9±17.3 ng/ml, p<0.05) anlaml derecede yüksek idi. Koroner yavafl ak m olan 51 hastan n alt s nda (%11.8) egzersiz testinde pozitif iskemi bulgular saptand ; bu hastalar n tümünde TIMI kare say lar 75. persentilin üzerindeydi. Hastalar n dördü nondipper, ikisi dipper idi. skemi olanlarda noradrenalin ve adrenalin düzeyleri iskemi olmayanlardan daha yüksekti (s ras yla, noradrenalin 150.9±26.8 ng/ml ve 123.8±31.4 ng/ml; adrenalin 76.5±18.7 ng/ml ve 64.3±13.9 ng/ml); ancak, gruplar n say sal uyumsuzlu u nedeniyle iskemi aç s ndan istatistiksel karfl laflt rma yap lamad. Çal flma grubunda, koroner anjiyografiden elde edilen düzeltilmifl TIMI kare say lar ile hem noradrenalin (r=0.421, p=0.012) hem de adrenalin (r=0.445, p=0.008) düzeyleri aras nda pozitif korelasyon saptand. Koroner yavafl ak m olan hastalar n dört y ll k takibi s ras nda, nondipper olan 13 hasta (%37.1) devam eden gö üs a r s, 21 hasta (%60) özellikle efor s ras nda geliflen çarp nt yak nmas ile hastaneye baflvurdu. Bir hastan n ise, alt ayl k kontrole ça rmak için yak nlar yla yap lan telefon görüflmesinde ani bir flekilde öldü ü ö renildi. Dipper olan hastalar n ise üçü (%18.8) özellikle a r eforla geliflen a r ve beraberinde çarp nt yak nmas ile hastaneye baflvurdu, di er 13 hastan n (%81.3) önemli bir yak nmas olmad belirlendi. TARTIfiMA Koroner kan ak m ndaki yavafllama birçok çal flmada tan mlanmas na ra men halen iyi bilinen bir klinik durum de ildir ve sendrom X in bir alt grubu olabilece i öne sürülmektedir. [5,16] Hastal n patogenezindeki mikrovasküler disfonksiyondan endotelyal ve nonendotelyal fonksiyonlarda bozulma, [16,17] vazokonstriktör yan t n artmas, [18] endotelin-1 art fl, [19] kapiller ödem ve tonus art fl ndan kaynaklanan fonksiyonel daralma sorumlu tutulmaktad r. [20] Koroner kan ak m ndaki yavafllama, TIMI kare say s yöntemiyle objektif ve say sal olarak ifade edilebilmektedir. [4,5] Bu yönteme göre, çal flmam zda KYA saptanan hastalar n TIMI kare say lar kontrol grubuna göre daha yüksek bulunmufltur. Bu durumun nedeni olarak, sendrom X hastalar nda varl gösterilen sempatik aktivite art fl n n [7-10] yavafl koroner ak m saptanan hastalarda çok daha belirgin olabilece ini düflünüyoruz. [21] Sempatik uyar n n koroner arteryel tonusun düzenlenmesinde önemli bir etkisi vard r. Bu etki, özellikle adrenoreseptörlerin yo unlu una ba l olarak prearteriyollerde daha belirgindir. Heterojen da l m gösteren artm fl prearteriyoler vazokonstriksiyon, sendrom X in nedensel mekanizmalar aras nda ileri sürülmektedir. [7] Lanza ve ark. [8] bir katekolamin analo u olan 123 I-metaiodobenzilguanidin sintigrafisiyle miyokardda heterojen bölgesel perfüzyon defektleri saptam fllar ve bu sonucu hastal n patogenezinde anormal kardiyak sempatik disfonksiyona kan t olarak göstermifllerdir. Adamopoulos ve ark. [9] sendrom X grubunda artm fl noradrenalin düzeyleri ile birlikte baroreseptör sensitivitenin ve kalp h z de iflkenli inin azald n ve bu hastalarda sempatovagal dengenin sempatik sistem lehine bozuldu unu bildirmifllerdir. Yine deneysel bir çal flmada, noradrenalin infüzyonu, sendrom X hastalar nda miyokardiyal iskemiye ba l gö üs a r s oluflturmufltur. [10] Benzer flekilde, nöropeptit Y nin intrakoroner infüzyonu, koroner arterleri normal olan hastalarda, epikardiyal koroner arterlerde de iflikli e yol açmadan, mikrovasküler konstriksiyona ba l olarak ciddi miyokard iskemisi ve koroner yavafl ak ma neden olmufltur. [22] Çal flmam za göre, nondipper durumu KYA saptanan hastalarda daha s k görülmektedir. Ayr ca, nondipper hastalarda TIMI kare say lar, her üç damarda da KYA varl ve adrenalin, noradrenalin düzeyleri dipper olanlardan anlaml derecede daha yüksek bulunmufltur. Bu sonuca göre, nondipper durumu ile KYA aras nda bir etkileflim bulunmaktad r. Verilerimiz, bu etkileflimin nondipper durumun ba ms z etkisinden ziyade sempatik hiperaktiviteyle iliflkili oldu unu göstermektedir. Nondipper durumun, sempatik ve parasempatik yollar aras ndaki dengesizlikten kaynakland [11] ve özellikle artm fl sempatik aktiviteye ba l oldu u ileri sürülmektedir. [12] Normotansif de olsa nondipper hastalarda riskin daha fazla oldu u, bunun kardiyovasküler mortalite riskini art ran eflzamanl, ancak tan s konulmam fl bir durumla iliflkili olabilece i belirtilmifltir. [23] Bununla iliflkili olarak, uyku s ras nda solunumun bozulmas, [24] Parkinson hastal [25,26] ve depresyon [27,28] gibi durumlar n nondipper olgularda daha s k görüldü ü ve kardiyovasküler riski art rd bildirilmifltir. Koroner yavafl kan ak m saptanan hastalar n uzun süreli takipleri, bu hastalarda tekrarlayan iskemi ve miyokard infarktüsü geliflme riskinin sa l kl bireylere göre daha yüksek oldu unu göstermifltir. [29] Olgular m z n dört y ll k takibi s ras nda, nondipper olan hastalarda karars z angina benzeri klinik, tekrar-

324 Türk Kardiyol Dern Arfl layan gö üs a r s, malign ventriküler aritmi yo unlu u ve ani kardiyak ölüm dipper olan hastalardan belirgin olarak daha fazla bulunmufltur. Bu sonuçlar, nondipper durumun KYA olan hastalarda riski art - ran bir gösterge oldu unu düflündürmektedir. Büyük ölçekli çal flmalarda, nondipper durumun daha kötü kardiyak prognoza neden oldu u bildirilmektedir. [30-32] Koroner yavafl kan ak m olan nondipper hastalarda prognozun kötü olmas, bu hastalarda kardiyovasküler olay riskini art ran sempatik hiperaktivite varl ile iliflkili olabilir. [13] Çal flmam zda, KYA saptanan hastalar n TIMI kare say lar ile adrenalin ve noradrenalin düzeyleri aras nda pozitif yönde anlaml bir iliflki bulunmufltur. Dolay s yla, KYA olan hastalardaki kötü prognoz ile nondipper durum aras ndaki iliflki, sempatik tonus art fl ndan kaynaklanan ortak bir patofizyolojik mekanizmayla aç klanabilir. Ancak, bu iliflkinin neden sonuç fleklinde mi oldu u, yoksa hastal n patogenezinde etkili olan baflka faktörlere mi ba l oldu u kesin olarak söylenemez. Sonuç olarak, bulgular m z, KYA n n patogenezinde sendrom X de oldu u gibi sempatik hiperaktivitenin etkisi olabilece ini düflündürmektedir. Nondipper durumu, bu hastalarda sempatik hiperaktivite ve kötü prognoz ile iliflkili bulunmufltur. Koroner yavafl kan ak m olan nondipper hastalarda prognozun, dipper olanlara göre daha kötü oldu u göz önüne al nd nda, ambulatuvar kan bas nc ölçümü bu hastalarda risk belirlemesinde önemli katk sa layabilir. Ayr ca, bu hastalarda sempatik hiperaktiviteye yönelik tedaviler yararl olabilir. KAYNAKLAR 1. Davuto lu V, Kurto lu N, Dindar. Koroner arteryel yavafl ak m saptanan hastalarda miyokard iskemisinin koroner sinus kan ndan bak lan laktat düzeyi tayini ile de erlendirilmesi, Türk Kardiyol Dern Arfl 2000;28: 607-11. 2. Cesar LA, Ramires JA, Serrano Junior CV, Meneghetti JC, Antonelli RH, da-luz PL, et al. Slow coronary runoff in patients with angina pectoris: clinical significance and thallium-201 scintigraphic study. Braz J Med Biol Res 1996;29:605-13. 3. Tambe AA, Demany MA, Zimmerman HA, Mascarenhas E. Angina pectoris and slow flow velocity of dye in coronary arteries-a new angiographic finding. Am Heart J 1972;84:66-71. 4. Gibson CM, Cannon CP, Daley WL, Dodge JT Jr, Alexander B Jr, Marble SJ, et al. TIMI frame count: a quantitative method of assessing coronary artery flow. Circulation 1996;93:879-88. 5. Goel PK, Gupta SK, Agarwal A, Kapoor A. Slow coronary flow: a distinct angiographic subgroup in syndrome X. Angiology 2001;52:507-14. 6. Kaski JC, Elliott PM, Salomone O, Dickinson K, Gordon D, Hann C, et al. Concentration of circulating plasma endothelin in patients with angina and normal coronary angiograms. Br Heart J 1995;74:620-4. 7. Cianflone D, Lanza GA, Maseri A. Microvascular angina in patients with normal coronary arteries and with other ischaemic syndromes. Eur Heart J 1995;16 Suppl I:96-103. 8. Lanza GA, Giordano A, Pristipino C, Calcagni ML, Meduri G, Trani C, et al. Abnormal cardiac adrenergic nerve function in patients with syndrome X detected by [123I]metaiodobenzylguanidine myocardial scintigraphy. Circulation 1997;96:821-6. 9. Adamopoulos S, Rosano GM, Ponikowski P, Cerquetani E, Piepoli M, Panagiota F, et al. Impaired baroreflex sensitivity and sympathovagal balance in syndrome X. Am J Cardiol 1998;82:862-8. 10. Eriksson B, Svedenhag J, Martinsson A, Sylven C. Effect of epinephrine infusion on chest pain in syndrome X in the absence of signs of myocardial ischemia. Am J Cardiol 1995;75:241-5. 11. Kohara K, Nishida W, Maguchi M, Hiwada K. Autonomic nervous function in non-dipper essential hypertensive subjects. Evaluation by power spectral analysis of heart rate variability. Hypertension 1995; 26:808-14. 12. Munakata M, Imai Y, Abe K, Sasaki S, Minami N, Sekino H, et al. Involvement of the hypothalamo-pituitary-adrenal axis in the control of circadian blood pressure rhythm. J Hypertens Suppl 1988;6:S44-6. 13. Dodt C, Breckling U, Derad I, Fehm HL, Born J. Plasma epinephrine and norepinephrine concentrations of healthy humans associated with nighttime sleep and morning arousal. Hypertension 1997;30(1 Pt 1):71-6. 14. Pickering TG. The clinical significance of diurnal blood pressure variations. Dippers and nondippers. Circulation 1990;81:700-2. 15. Roman MJ, Pickering TG, Schwartz JE, Cavallini MC, Pini R, Devereux RB. Is the absence of a normal nocturnal fall in blood pressure (nondipping) associated with cardiovascular target organ damage? J Hypertens 1997;15:969-78. 16. Beltrame JF, Limaye SB, Horowitz JD. The coronary slow flow phenomenon-a new coronary microvascular disorder. Cardiology 2002;97:197-202. 17. Chauhan A, Mullins PA, Taylor G, Petch MC, Schofield PM. Both endothelium-dependent and endotheliumindependent function is impaired in patients with angina pectoris and normal coronary angiograms. Eur Heart J 1997;18:60-8. 18. Koren W, Koldanov R, Peleg E, Rabinowitz B, Rosenthal T. Enhanced red cell sodium-hydrogen exchange in microvascular angina. Eur Heart J 1997; 18:1296-9.

Koroner yavafl ak m saptanan normotansif hastalarda nondipper durum s kl ve bunun prognoz ile iliflkisi 325 19. Yaz c M, Balc B, Demircan S, Yeflilda O, Sa kan O, fiahin M ve ark. Yavafl koroner ak ml hastalarda plazma ET-1 düzeyleri ve düzeltilmifl TIMI kare say s ile iliflkisi. Türk Kardiyol Dern Arfl 2002;30:466-72. 20. Mangieri E, Macchiarelli G, Ciavolella M, Barilla F, Avella A, Martinotti A, et al. Slow coronary flow: clinical and histopathological features in patients with otherwise normal epicardial coronary arteries. Cathet Cardiovasc Diagn 1996;37:375-81. 21. Köflüfl A, Sagkan O, Dursun, Elçik M, Yaz c M, fiahin M ve ark. Koroner yavafl ak ml hastalarda kalp h z de iflkenli i ve QT dispersiyonu. Türk Kardiyol Dern Arfl 2004;32:10-5. 22. Tanaka E, Mori H, Chujo M, Yamakawa A, Mohammed MU, Shinozaki Y, et al. Coronary vasoconstrictive effects of neuropeptide Y and their modulation by the ATP-sensitive potassium channel in anesthetized dogs. J Am Coll Cardiol 1997;29:1380-9. 23. Ohkubo T, Hozawa A, Yamaguchi J, Kikuya M, Ohmori K, Michimata M, et al. Prognostic significance of the nocturnal decline in blood pressure in individuals with and without high 24-h blood pressure: the Ohasama study. J Hypertens 2002;20:2183-9. 24. Portaluppi F, Provini F, Cortelli P, Plazzi G, Bertozzi N, Manfredini R, et al. Undiagnosed sleep-disordered breathing among male nondippers with essential hypertension. J Hypertens 1997;15:1227-33. 25. Plaschke M, Trenkwalder P, Dahlheim H, Lechner C, Trenkwalder C. Twenty-four-hour blood pressure profile and blood pressure responses to head-up tilt tests in Parkinson s disease and multiple system atrophy. J Hypertens 1998;16:1433-41. 26. Gorell JM, Johnson CC, Rybicki BA. Parkinson s disease and its comorbid disorders: an analysis of Michigan mortality data, 1970 to 1990. Neurology 1994; 44:1865-8. 27. Musselman DL, Evans DL, Nemeroff CB. The relationship of depression to cardiovascular disease: epidemiology, biology, and treatment. Arch Gen Psychiatry 1998; 55:580-92. 28. Kario K, Schwartz JE, Davidson KW, Pickering TG. Gender differences in associations of diurnal blood pressure variation, awake physical activity, and sleep quality with negative affect: the work site blood pressure study. Hypertension 2001;38:997-1002. 29. Chambers J, Bass C. Chest pain with normal coronary anatomy: a review of natural history and possible etiologic factors. Prog Cardiovasc Dis 1990;33:161-84. 30. Staessen JA, Thijs L, Fagard R, O Brien ET, Clement D, de Leeuw PW, et al. Predicting cardiovascular risk using conventional vs ambulatory blood pressure in older patients with systolic hypertension. Systolic Hypertension in Europe Trial Investigators. JAMA 1999;282:539-46. 31. Kario K, Pickering TG, Matsuo T, Hoshide S, Schwartz JE, Shimada K. Stroke prognosis and abnormal nocturnal blood pressure falls in older hypertensives. Hypertension 2001;38:852-7. 32. Verdecchia P, Porcellati C, Schillaci G, Borgioni C, Ciucci A, Battistelli M, et al. Ambulatory blood pressure. An independent predictor of prognosis in essential hypertension. Hypertension 1994;24:793-801.